KISA ÜRÜN BİLGİSİ
1. BEŞERİ TIBBİ ÜRÜNÜN ADI
RESPİDAY Discair 4,5/160 mcg inhalasyon için toz
2. KALİTATİF VE KANTİTATİF BİLEŞİM
Etkin madde:
Hastaya ulaşan her doz (ağız parçasından çıkan doz) : 4,5 mcg formoterol fumarat dihidrat ve 160 mcg budesonid içerir.
Yardımcı madde(ler):
Laktoz 12,794 mg
Yardımcı maddeler için, 6.1'e bakınız.
3. FARMASÖTİK FORM
İnhalasyon için toz içeren blister
Blisterlenebilen alu folyo içerisinde beyaz toz şeklindedir.
4. KLİNİK ÖZELLİKLER
4.1. Terapötik endikasyonlar
Astım:
Astım semptomlarının düzeltilmesi ve kontrol altına alınması amacıyla kullanılır. Astım hastalığının basamaklı tedavisinde 3. basamaktan itibaren kullanılır.
Kronik Obstrüktif Akciğer Hastalığı (KOAH):
Formoterol, budesonid ile birlikte düzenli kullanıldığında orta ve ağır KOAH olgularında, semptomları ve atak sıklığını azaltmaktadır.
4.2. Pozoloji ve uygulama şekliPozoloji/ uygulama sıklığı ve süresi:
Astım:
RESPİDAY'in içindeki maddelerin dozu her hasta için farklıdır ve hastalığın şiddetine göre belirlenmelidir. Bu durum, sadece tedaviye kombinasyon ile başlandığında değil, idame dozayarlanırken de göz önünde tutulmalıdır. Hasta, kombinasyon preparatının içindeki dozlarındışında bir doz kombinasyonuna gereksinim duyarsa uygun dozda beta2-agonist ve/veyakortikosteroidi tek başına içeren preparatlar verilmelidir.
Doz, semptomların effektif kontrolünün idame ettirildiği en düşük değere titre edilmelidir. Hastalar hekimleri tarafından, en uygun RESPİDAY dozunu kullanmaları açısından düzenliolarak değerlendirilmelidirler. Önerilen en düşük doz ile kontrol altına alındığında, bir sonrakiadım tek başına inhale steroid tedavisinin denenmesini içerebilir.
RESPİDAY için iki tedavi yaklaşımı söz konusudur:
A. RESPİDAY idame tedavisi:
Düzenli idame tedavi olarak RESPİDAY ile birlikte kurtarıcı nitelikte ayrıca bir hızlı etki eden bronkodilatör alınır.
1
B. RESPİDAY idame ve semptom giderici tedavi:
RESPİDAY düzenli idame tedavi olarak ve aynı zamanda ihtiyaç halinde semptomları gidermek amaçlı alınır.
A. RESPİDAY idame tedavisi:
Hastalara, kurtarıcı olarak yanlarında ayrıca bir hızlı etki eden bronkodilatör bulundurmaları önerilmelidir.
Önerilen dozlar:
Erişkinler (18 yaş ve üzeri):
Günde iki kez 1-2 inhalasyon. Bazı hastalar için, günde toplam iki kez 4 inhalasyon dozunu aşmamak üzere daha yüksek doz kullanılması gerekebilir.
Adolesanlar (12-17yaş):
Günde iki kez 1-2 inhalasyon.
Genel uygulamada günde iki kez kullanım ile semptomlar kontrol altına alındığında, semptomların kontrolünün sürdürülebilmesi için hekim tarafından hastanın uzun etkilibronkodilatatöre ihtiyacı olduğu düşünülüyor ise, doz titre edilerek ulaşılan etkili en düşükdoz, günde tek doz RESPİDAY olarak kullanılabilir.
Ayrıca bir hızlı etki eden bronkodilatör kullanımının artması, altta yatan bir kötüleşme olduğunu göstermektedir ve astım tedavisinin yeniden gözden geçirilmesi gerekmektedir.
12 yaşından küçük çocuklarda
kullanımı önerilmez, çünkü 6-11 yaş arasındaki çocuklarda kullanım için daha düşük doz mevcuttur.
B. RESPİDAY idame ve semptom giderici tedavi:
RESPİDAY düzenli idame tedavi olarak ve ihtiyaç halinde semptomları gidermek amaçlı alınır. Hastalara, kurtarıcı olarak RESPİDAY'i her zaman yanlarında bulundurmalarıöğütlenmelidir.
RESPİDAY'in idame ve semptom giderici tedavi şeklinde kullanımı özellikle aşağıdaki durumlarda dikkate alınmalıdır:
• Yetersiz astım kontrolü ve sık sık semptom giderici tedavi ihtiyacı
• Tıbbi müdahale gerektiren geçmişe yönelik astım alevlenmeleri
Gerekli durumlarda çok sayıda ve sık RESPİDAY alan hastalarda, doza bağımlı advers etkiler açısından yakın takibe ihtiyaç vardır.
Önerilen dozlar:
Erişkinler (18yaş ve üzeri):
Önerilen idame doz günde 2 inhalasyondur. Doz, sabah ve akşam birer inhalasyon veya sabah 2 ya da akşam 2 inhalasyon olarak alınabilir. Bazı hastalar içingünde iki kez 2 inhalasyonluk idame doz uygun olabilir. Hastalar, ihtiyaç halindesemptomların giderilmesine yönelik, ilave olarak 1 inhalasyon almalıdırlar. Birkaç dakikasonra semptomlar devam ederse ilave bir inhalasyon uygulanmalıdır. Bir defada 6inhalasyondan fazla uygulanmamalıdır.
2
Normal şartlarda ihtiyaç duyulan toplam günlük doz 8 inhalasyondan fazla değildir. Bununla birlikte sınırlı bir süre için toplam günlük doz 12 inhalasyona kadar çıkabilir.
Günde 8inhalasyondan fazla kullanan hastalara mutlaka medikal yardım almaları önerilmelidir.Bu hastalar tekrar değerlendirilmeli ve idame tedavileri tekrar gözden geçirilmelidir.
18 yaşın altındaki adolesanlar ve çocuklar:KOAH:
Önerilen dozlar:
Erişkinler:Uygulama şekli:
RESPİDAY, ağız yoluyla inhalasyon şeklinde kullanılır. İnhalasyondan sonra ağız su ile durulanmalıdır.
İnhalasyon cihazı yoluyla nefes alındığında ilaç akciğerlere ulaşır. Bu nedenle, cihazın ağız parçası aracılığıyla derin ve güçlü nefes alınması önemlidir.
İnhalasyon cihazının kullanımı doktor veya eczacı tarafından hastaya gösterilmelidir.
inhalasyon cihazı kullanım talimatları
Karton kutuda piyasaya sunulan inhalasyon cihazı güvenlik amaçlı koruyucu ambalaj içerisinde yer almaktadır.
İnhalasyon cihazınızı kullanmadan önce şekilde gösterildiği gibi ambalajından çıkarınız.
|
|
3
İnhalasyon cihazı, ambalajdan çıkardığınızda kapalı durumda olacaktır.
Kullanılmamış bir inhalasyon cihazı içinde ayrı ayrı korunmuş olarak toz halde 60 dozluk ilaç bulunur. Doz göstergesi, inhalasyon cihazı içinde kaç doz ilaç kaldığını gösterir. Her doz tamolarak ölçülmüş olup hijyenik şartlara uygun olarak korunmaktadır. Bakıma veya yenidendoldurmaya gerek yoktur.
İnhalasyon cihazını kullanmak kolaydır. İlacı alacağınız zaman yapacaklarınız aşağıdaki üç basamakta gösterilmiştir.
1. Açma
2. İçine çekme
3. Kapatma
RESPİDAY İnhalasyon Cihazı Nasıl Çalışır?
Kırmızı düğmeye (çocuk kilidi) basılarak dış kapak itilir. Dış kapak itilince ağızlık içinde küçük bir delik açılır ve bir dozluk ilaç inhale edilmek için hazırdır. İnhalasyon cihazıkapatılınca dış kapak ilk pozisyonuna döner ve bir sonraki kullanım için hazır hale gelir. Dışkapak, kullanılmadığı zamanlarda inhalasyon cihazını korur.
1.Açma-İnhalasyon cihazını nasıl kullanmalısınız?
İnhalasyon cihazını açmak ve inhalasyon için hazır hale getirmek için kırmızı düğmeye basarak dış kapağı itmeniz yeterli olacaktır. İnhalasyon cihazını ağızlığı size dönük olacakşekilde tutunuz. İnhalasyon cihazı artık kullanıma hazırdır. Dış kapağın her açılışındainhalasyon için bir doz hazır hale gelir. Bu doz göstergesinde görülür. İlacı ziyan etmemekiçin dış kapak ile oynamayınız.
İlacı içinize çekmeden önce bu bölümü dikkatli bir şekilde okuyunuz.
4
• İnhalasyon cihazını ağzınızdan uzak tutunuz. Nefesinizi rahatça yapabileceğiniz kadar dışarı veriniz.
Unutmayınız-asla inhalasyon cihazının içine nefes vermeyiniz.
• Ağızlığı dudaklarınıza yaslayınız. Uzun ve derin nefes alınız-nefesi burnunuzdan değil, inhalasyon cihazının içinden alınız.
• İnhalasyon cihazını ağzınızdan uzaklaştırınız.
• 10 saniye veya rahatça tutabildiğiniz kadar uzun bir süre nefesinizi tutunuz.
• Yavaşça nefes veriniz.
3.Kapatma
• İnhalasyon cihazını kapatmak için dış kapağı ilk pozisyonuna kaydırmanız yeterlidir.
• İnhalasyon cihazı yeniden kullanıma hazır hale gelmiştir.
5
UNUTMAYINIZ!
İnhalasyon cihazını kuru tutunuz.
Kullanılmadığı zaman kapalı tutunuz.
İnhalasyon cihazının içine asla nefes vermeyiniz.
Dış kapağı ilacı almaya hazır olduğunuzda açınız.
Söylenen dozdan daha fazla almayınız.
Özel popülasyonlara ilişkin ek bilgiler:
Böbrek / Karaciğer yetmezliği:
Karaciğer ya da böbrek yetmezliği olan hastalarda RESPİDAY kullanımı ile ilgili veri yoktur. Ancak budesonid ve formoterol ilk geçiş sırasında hepatik metabolizma ile elimineedildiklerinden, ağır karaciğer sirozu olanlarda maruziyet artabilir.
Geriyatrik popülasyon:
Yaşlılarda özel doz gereksinimleri yoktur.
4.3. Kontrendikasyonlar
Budesonid, formoterol ya da inhale edilen laktoza (düşük miktarlarda süt proteinleri içerir) karşı aşırı duyarlılığı (alerji) olanlarda kullanılmamalıdır.
4.4. Özel kullanım uyarıları ve önlemleri
İnhale kortikosteroide ek olarak uzun etkili beta agonist kullanan pediatrik ve adölesan hastalarda, her iki ilaca uyumu garanti altına almak için, hem inhale kortikosteroid hem deuzun etkili beta agonist içeren bir sabit dozlu kombinasyon preparatı kullanılması önerilir.
RESPİDAY, astım hastalığının başlangıç tedavisi için önerilmez.
Hasta tedaviyi etkisiz bulduğunda ya da RESPİDAY'in önerilen en yüksek dozundan daha fazla inhalasyon gerektiğinde doktoruna başvurmalıdır (Bkz. 4.2 Pozoloji ve uygulama şekli).Astım ve KOAH'ın ani ve giderek kötüleşmesi hayatı tehdit eden bir durumdur, hasta acilolarak doktor kontrolüne alınmalıdır. Bu durumda kortikosteroid tedavisinin artırılmasıörneğin oral yoldan bir kortikosteroid verilmesi ya da bir enfeksiyon varsa antibiyotikverilmesi uygundur.
Hastalara kurtarıcı inhaler olarak RESPİDAY'i (RESPİDAY idame ve semptom giderici tedavi kullanan hastalar için) veya başka hızlı etki eden bronkodilatatör ilaçlarını (sadeceidame tedavide RESPİDAY kullanan tüm hastalar) her zaman yanlarında bulundurmalarıöğütlenmelidir.
Hastalar, semptomlar olmasa bile RESPİDAY'in idame dozunu doktorun önerdiği şekilde almaları konusunda bilgilendirilmelidir.
Tedavi kesileceği zaman dozun giderek azaltılması önerilmektedir. Tedavi, birden kesilmemelidir. Astım semptomları kontrol altına alındıktan sonra, RESPİDAY dozununyavaş yavaş azaltılması düşünülebilir. Tedavi dozu azaltılırken hastanın düzenli olarak kontrol
6
edilmesi önemlidir. RESPİDAY'in etkili en düşük dozu kullanılmalıdır (Bkz. 4.2 Pozoloji ve uygulama şekli).
İlaç başlandıktan sonra ilk üç ay hastalar yakından takip edilmelidir. RESPİDAY ile tedavi sırasında, astımla ilişkili advers etkiler ve alevlenmeler görülebilir. Hastadan RESPİDAY iletedaviye devam etmesi, fakat RESPİDAY'e başlandıktan sonra astım semptomları kontrolaltına alınamazsa veya kötüleşirse tıbbi destek alması istenmelidir.
İnhalasyon yoluyla uygulanan diğer tedavilerde olduğu gibi, ilaç alındıktan sonra hırıltılı soluk alıp vermekte ani bir artış ile birlikte paradoksikal bronkospazm görülebilir. Budurumda RESPİDAY ile tedavi kesilmelidir; tedavi tekrar değerlendirilmeli ve gerekirsebaşka bir tedaviye geçilmelidir.
Uzun süre özellikle yüksek dozda inhalasyon yoluyla herhangi bir kortikosteroid kullanıldığında sistemik etkiler görülebilir. Bu etkilerin görülme olasılığı oralkortikosteroidlere oranla daha azdır. Oluşabilecek sistemik etkiler; Cushing's sendromu,Cushing benzeri özellikler, adrenal yetmezlik, kemik mineral yoğunluğunda azalma, katarakt,glokom ve daha nadir olarak çeşitli psikolojik veya psikomotor hiperaktivite, uykubozuklukları, anksiyete, depresyon veya agresyonu kapsayan davranışsal etkiler (özellikleçocuklarda) ile çocuklar ve adolesanlarda büyüme geriliğidir.
Uzun süre inhalasyon yoluyla kortikosteroid alan çocukların büyümeleri doktor tarafından izlenmelidir. Büyüme yavaşlarsa, inhalasyon yoluyla kullanılan kortikosteroidin dozunundüşürülmesi hedeflenerek tedavi yeniden değerlendirilmelidir. Büyüme yetersizliği riski,kortikosteroid tedavisinin sağladığı fayda ile kıyaslanmalıdır. Ayrıca hastanın, pediyatriksolunum hastalıkları uzmanına yönlendirilmesi düşünülmelidir.
Uzun süreli çalışmalara ait sınırlı veriler, inhalasyon yoluyla steroid kullanan çocukların ve adolesanların büyük çoğunluğunun sonunda yetişkin boy hedeflerine ulaştığınıgöstermektedir. Ancak, başlangıçta, büyümede az ve geçici olarak bir gerileme (yaklaşık 1cm) görülmüştür. Bu durum genellikle tedavinin ilk bir yılı içinde görülür.
Kemik yoğunluğu üzerine potansiyel etkiler, özellikle uzun süre yüksek dozda kortikosteroid kullanan ve birlikte osteoporoz risk faktörleri taşıyan hastalarda gözönünde tutulmalıdır.
İnhalasyon yoluyla kullanılan budesonid ile yapılan uzun süreliçalışmalar çocuklarda günlük ortalama 400 pg (ölçülü doz) veya yetişkinlerde günlük 800 pg(ölçülü doz) dozun kemik mineral yoğunluğu üzerinde belirgin bir etkisinin olmadığınıgöstermiştir. RESPİDAY'in daha yüksek dozları ile görülen etkilerine ilişkin bilgi yoktur.
Daha önceki sistemik steroid tedavisi nedeniyle adrenal yetmezliğinin belirtileri varsa, böyle hastalar RESPİDAY tedavisine alınırken dikkatli olunmalıdır.
İnhalasyonla alınan budesonid tedavisinin yararı, oral steroide duyulan gereksinimi en aza indirmesidir, ancak oral steroid tedavisinden inhalasyon tedavisine geçen hastalar uzun zamanadrenal yetmezlik riski ile karşı karşıya olabilirler. Geçmişte acil olarak yüksek dozkortikosteroid tedavisi görmüş olan ya da uzun süre yüksek dozda inhalasyon yoluyla steroidkullanmış hastalar da risk altında olabilir. Yüksek dozlarda inhale kortikosteroidler ile uzunsüreli, özellikle önerilenden daha yüksek dozlarla tedavi, klinik açıdan önemli adrenalbaskılanmaya neden olabilir. Bu nedenle ağır enfeksiyonlar gibi stres durumlarında veya
7
elektif operasyon uygulanan dönemlerde ilave sistemik kortikosteroid tedavisi düşünülmelidir. Steroid dozlarında hızlı azalma, akut adrenal krizleri tetikleyebilir. Akutadrenal kriz sırasında görülebilecek belirti ve işaretler kısmen belirsiz olabilir, ancak anoreksi,abdominal ağrı, kilo kaybı, yorgunluk, baş ağrısı, bulantı, kusma, bilinç seviyesinde azalma,nöbet, hipotansiyon ve hipoglisemiyi kapsayabilir.
Oral tedaviden RESPİDAY'e geçilirken, alerjik veya artiritik belirtiler görünümünde rinit, egzema ve kas eklem ağrısı gibi genel olarak daha düşük bir sistemik steroid etki görülecektir.Bu durumlar için özel tedavi başlatılmalıdır. Nadir olarak, yorgunluk, baş ağrısı, bulantı vekusma oluşması halinde, genel yetersiz bir glukokortikosteroid etkiden şüphelenmek gerekir.Böyle durumlarda oral glukokortikosteroid dozlarının geçici olarak arttırılması bazengereklidir.
Hastalara, ağız ve boğaz bölgesinde pamukçuk oluşma riskini azaltması için idame dozun her inhalasyonundan sonra ağızlarını suyla çalkalamaları öğütlenmelidir. Pamukçuk oluşmasıdurumunda, ihtiyaç duyulan inhalasyonun ardından ağızlarını su ile çalkalamalıdırlar.
RESPİDAY ile itrakonazol ve ritonavir veya diğer güçlü CYP3A4 inhibitörleri birlikte kullanılmamalıdır (Bkz. 4.5 Diğer tıbbi ürünlerle etkileşimler ve diğer etkileşim şekilleri).Bunun mümkün olmadığı durumlarda, etkileşen ilaçların uygulanmaları arasındaki süremümkün olduğu kadar uzun olmalıdır. Güçlü CYP3A4 inhibitörlerini kullanan hastalarda,RESPİDAY idame ve semptom giderici tedavi önerilmemektedir.
RESPİDAY, tirotoksikoz, feokromasitoma, diabetes mellitus, tedavi edilmemiş hipokalemi, hipertrofik obstrüktif kardiyomiyopati, idiyopatik subvalvular aort stenozu, şiddetlihipertansiyon, anevrizma veya iskemik kalp hastalığı, taşiaritmi ya da kalp yetmezliği gibiağır kardiyovasküler hastalığı olanlarda dikkatli kullanılmalıdır.
QTc-aralığı uzamış hastalarda RESPİDAY kullanırken dikkatli olunmalıdır. Formoterol QTc-aralığının uzamasına neden olabilir.
Aktif ya da pasif akciğer tüberkülozu, solunum yollarında fungal ve viral enfeksiyonu olan hastalarda, inhalasyonla kullanılan kortikosteroidlere gerek olup olmadığı ve dozu yenidendeğerlendirilmelidir.
Yüksek dozda beta2-agonist tedavisi, ciddi hipokalemi ile sonuçlanabilir. Beta2-agonistlerin hipokalemiye neden olan veya ksantin türevleri, steroidler ve diüretikler gibi hipokalemiketkiyi artıran diğer ilaçlarla birlikte kullanılması, beta2-agonistlerin olası hipokalemik etkisiniartırabilir. Hipokalemi yan etki olasılığının arttığı; değişken sıklıkta hızlı etkilibronkodilatörlerin kullanıldığı stabil olmayan astım, hipoksi nedeniyle hipokalemi riskininartabileceği akut ağır astım ve bu riskin artabileceği diğer durumlarda özel dikkat gösterilmesiönerilmektedir. Bu tür durumlarda serum potasyum düzeylerinin dikkatle izlenmesiönerilmektedir.
Bütün beta2-agonistlerde olduğu gibi, diyabetik hastalarda kan glukoz düzeyleri daha sık izlenmelidir.
Hastalar alevlenme dönemlerinde ise ya da önemli ölçüde veya akut olarak kötüye giden astım şikayetleri varsa, uzun etkili beta agonistlerle tedaviye başlanmamalıdır.
8
Uzun etkili beta agonistler astım semptom kontrolünü sağlayan en kısa süre boyunca kullanılmalı ve astım kontrolüne ulaşıldığında dozun kademeli olarak azaltılmasıdeğerlendirilmeli ve eğer mümkünse kullanımları durdurulmalıdır. Sonrasında hastalarınkontrol edici bir tedaviyle idamesi sağlanmalıdır.
Uzun etkili beta agonist preparatlarına bağlı olarak nadiren, ciddi ve bazen ölümcül olabilen astım ile ilgili solunum problemleri meydana gelebilir.
Laktoz uyarısı
RESPİDAY yardımcı madde olarak laktoz içermektedir. Nadir kalıtımsal galaktoz intoleransı, Lapp laktoz yetmezliği ya da glukoz-galaktoz malabsorpsiyon problemi olan hastaların builacı kullanmamaları gerekir.
Yardımcı madde laktoz, alerjik reaksiyonlara sebebiyet verebilecek, düşük miktarlarda süt proteinleri içerir.
İnhaler steroidin kombine edildiği ileri yaş hastalarda pnömoni riski artabilmektedir. KOAH'da yüksek doz kullanımının avantaj sağladığına ilişkin klinik kanıtlaryetersizdir.4.5. Diğer tıbbi ürünler ile etkileşimler ve diğer etkileşim şekilleri
Farmakokinetik etkileşimler:
Budesonidin metabolik değişimi, CYP P4503A4 ile metabolize olan maddeler tarafından (örn. ketokonazol, itrakonazol, vorikonazol, posakonazol, klaritromisin, telitromisin ve HIVproteaz inhibitörleri (ritonavir)) engellenmektedir olduğundan bu ilaçlarla birliktekullanımından kaçınılmalıdır. Bunun mümkün olmadığı durumlarda inhibitör ile budesonidinkullanımı arasındaki zaman aralığı mümkün olduğunca uzun olmalıdır. CYP P4503A4'ün bugüçlü inhibitörlerinin birlikte kullanılması budesonidin plazma düzeylerini yükseltebilir.Güçlü CYP3A4 inhibitörlerini kullanan hastalarda, RESPİDAY idame ve semptom gidericitedavi önerilmemektedir.
Farmakodinamik etkileşimler:
Beta-adrenerjik blokör ilaçlar, formoterolün etkisini zayıflatabilir ya da tamamen inhibe edebilirler. Bu nedenle zorunlu olmadıkça, RESPİDAY, beta-adrenerjik blokör ilaçlarla(göz damlaları dahil) birlikte kullanılmamalıdır.
Kinidin, disopiramid, prokainamid, fenotiyazinler, antihistaminikler (terfenadin), monoamino oksidaz inhibitörleri ve trisiklik antidepresanlarla birlikte kullanıldığında QTc-aralığıuzayabilir ve ventriküler aritmi riski artar.
Ayrıca L-dopa, L-tiroksin, oksitosin ve alkol, beta2-sempatomimetiklere karşı kardiyak toleransı azaltabilir.
Monoamino oksidaz inhibitörleri ve furazolidon ve prokarbazin gibi benzer özellikteki ilaçlarla birlikte kullanıldığında hipertansif reaksiyonlar artabilir.
Halojenli hidrokarbon yapısındaki anestezik ilaçlarla birlikte kullanıldığında aritmi riski artar.
9
Diğer beta-adrenerjik ilaçlarla birlikte kullanıldığında aditif etki görülebilir.
Dijital glikozitleri ile tedavi edilen hastalarda hipokalemi, aritmiye eğilimi artırabilir.
Budesonid ve formoterolün astım tedavisinde kullanılan diğer ilaçlarla etkileşimi gözlenmemiştir.
4.6. Gebelik ve laktasyonGenel tavsiye
Gebelik kategorisi C'dir.
Çocuk doğurma potansiyeli bulunan kadınlar/Doğum kontrolü (Kontrasepsiyon)
Gebelikte, RESPİDAY tedavisine veya formoterol ve budesonidin birlikte kullanılmasına yönelik herhangi bir klinik veri mevcut değildir. Sıçanlardaki bir embriyo-fetal gelişimçalışmasının verileri kombinasyondan kaynaklanan herhangi bir artmış etkiyi işaretetmemiştir.
Formoterolün hamile kadınlarda kullanımına yönelik yeterli veri mevcut değildir. Hayvan çalışmalarında, çok yüksek sistemik dozların kullanıldığı üreme çalışmalarında formoteroladvers etkilere neden olmuştur (Bkz. 5.3 Klinik öncesi güvenlilik verileri).
Yaklaşık 2000 gebeden elde edilen veriler, inhale budesonidin kullanılması ile ilişkili olarak teratojenik riskin artmadığını göstermektedir. Hayvan çalışmalarında glukokortikosteroidlerinmalformasyonlara neden olduğu gösterilmiştir (Bkz. 5.3 Klinik öncesi güvenlilik verileri). Budurum, önerilen dozların verildiği insanlarda aynı değildir.
Hayvan çalışmalarında, glukokortikoidlerin doğumdan önce aşırı miktarda alınmasının intrauterin gelişmede gecikme, yetişkin kardiyovasküler hastalık ve glukokortikoid reseptöryoğunluğunda, teratojenik doz aralığının altında görülen nörotransmitter döngüsü veetkilerinde kalıcı değişikliklere yönelik bir ilişki saptanmıştır.
Gebelik dönemi
RESPİDAY gebelikte ancak sağlanan fayda ortaya çıkabilecek risklerden fazla olduğunda kullanılabilir. Budesonidin, yeterli astım kontrolünü idame ettirecek etkili en düşük dozukullanılmalıdır.
Laktasyon dönemi
Budesonid anne sütüne geçer. Ancak tedavi dozlarında kullanıldığında bebeğe zararlı etkisi olması beklenmez. Formoterolün insanlarda anne sütüne geçip geçmediği bilinmemektedir.Sıçanlarda, az miktarda formoterolün anne sütüne geçtiği belirlenmiştir. RESPİDAY, emzirenannelere, ancak anneye sağlanan faydanın, çocukta görülebilecek riskten daha fazla olmasıhalinde verilebilir.
4.7. Araç ve makine kullanımı üzerindeki etkiler
RESPİDAY'in araç ve makine kullanmaya herhangi bir etkisi yoktur ya da ihmal edilebilir düzeydedir.
10
4.8. İstenmeyen etkiler
RESPİDAY, hem budesonid hem de formoterol içerdiğinden bu maddelerin her birine ait, aynı tipte ve aynı sıklıkta advers etkiler görülebilir. Bu iki maddenin birlikte kullanılmasınabağlı olarak advers etkilerde bir artış gözlenmemiştir. En yaygın yan etkiler; beta2-agonistlerletedavide görülen tremor ve palpitasyon gibi yan etkilerdir. Bu etkiler hafiftir ve tedavininbirkaç günü içinde kaybolurlar. Budesonidin KOAH'da kullanıldığı 3 yıllık bir klinikçalışmada deride morarma %10 ve pnömoni %6 sıklıkla görülürken plasebo grubunda buoranlar sırasıyla %4 ve %3 olarak saptanmıştır (sırasıyla p<0.001 ve p<0.01).
Budesonid ya da formoterole bağlı aşağıdaki yan etkiler organ sınıfı ve sıklığa göre sıralanmıştır: Sıklık tanımlaması: çok yaygın (>1/10), yaygın (>1/100 ila <1/10), yaygınolmayan (>1/1000 ila <1/100), seyrek (>1/10.000 ila <1/1000), çok seyrek (<1/10.000).
Enfeksiyonlar ve enfestasyonlar |
Yaygın
|
Orofarinksde Candida enfeksiyonları
|
Baııklık sistemi hastalıkları |
Seyrek
|
Ani veya gecikmiş aşırı duyarlılık reaksiyonları, örn. ekzantem,ürtiker, kaşıntı, dermatit,anjiyoödem ve anaflaktik reaksiyon
|
Endokrin hastalıkları |
Çok seyrek
|
Cushing's sendromu, Sistemik kortikosteroid etkilerinin bulguveya belirtileri örn. adrenalsupresyon, büyüme gerilemesi,kemik mineral yoğunluğundaazalma, katarakt ve glokom
|
Metabolizma ve beslenme hastalıkları |
Seyrek
|
Hipokalemi
|
Çok seyrek
|
Hiperglisemi
|
Psikiyatrik hastalıklar |
Yaygın olmayan
|
Ajitasyon, huzursuzluk, sinirlilik, uyku bozuklukları
|
Çok seyrek
|
Depresyon, davranış bozuklukları (esas olarak çocuklarda)
|
Sinir sistemi hastalıkları |
Yaygın
|
Baş ağrısı, tremor
|
Yaygın olmayan
|
Sersemlik
|
Çok seyrek
|
Tat alma bozuklukları
|
Kardiyak hastalıklar |
Yaygın
|
Palpitasyonlar
|
Yaygın olmayan
|
Taşikardi
|
Seyrek
|
Kardiyak aritmiler örn. atriyal
|
11
|
|
fibrilasyon, supraventriküler taşikardi, ekstrasistoller
|
Çok Seyrek
|
Angina pectoris. QTc aralığının uzaması
|
Vasküler hastalıklar |
Çok seyrek
|
Kan basıncında değişkenlik
|
Solunum, göüs bozuklukları ve mediastinalhastalıklar |
Yaygın
|
Boğazda hafif bir irritasyon, öksürme, ses kalınlaşması
|
Seyrek
|
Bronkospazm
|
Gastrointestinal hastalıklar |
Yaygın olmayan
|
Bulantı
|
Deri ve derialtı doku hastalıkları |
Yaygın olmayan
|
Morarma
|
Kas-iskelet bozukluklar, badoku ve kemik hastalıkları |
Yaygın olmayan
|
Adale krampları
|
Diğer inhalasyon tedavilerinde olduğu gibi bazı vakalarda nadiren paradoksikal bronkospazm gelişebilir (Bkz. 4.4 Özel kullanım uyarıları ve önlemleri).
Uzun süre özellikle yüksek dozda inhalasyon yoluyla herhangi bir kortikosteroid kullanıldığında sistemik etkiler görülebilir. Bu etkilerin görülme olasılığı oralkortikosteroidlere oranla daha azdır. Oluşabilecek sistemik etkiler; Cushing's sendromu,Cushing benzeri belirtiler, adrenal yetmezlik, çocuklar ve adolesanlarda büyüme geriliği,kemik mineral yoğunluğunda azalma, katarakt ve glokomdur. Enfeksiyonlara karşı artmışhassasiyet ve stres koşullarına adapte olmakta azalma da meydana gelebilir. Etkilermuhtemelen doza, uygulama süresine, birlikte kullanılan veya daha önceki steroidmaruziyetine ve bireysel hassasiyete bağlıdır.
Beta2-agonistlerle tedavi, insülin, serbest yağ asitleri, gliserol ve keton cisimlerinin kan düzeyinin yükselmesine neden olabilir.
Şüpheli advers reaksiyonların raporlanması
Ruhsatlandırma sonrası şüpheli ilaç advers reaksiyonlarının raporlanması büyük önem taşımaktadır. Raporlama yapılması, ilacın yarar/risk dengesinin sürekli olarak izlenmesineolanak sağlar. Sağlık mesleği mensuplarının herhangi bir şüpheli advers reaksiyonu TürkiyeFarmakovijilans Merkezi (TÜFAM)'ne bildirmeleri gerekmektedir (www.titck.gov.tr;e-posta: [email protected]; tel: 0 800 314 00 08; faks: 0 312 218 35 99).
4.9. Doz aımı ve tedavisi
Formoterolün doz aşımı durumunda tremor, baş ağrısı ve palpitasyon gibi beta2 - agonistlere bağlı tipik etkiler görülebilir. İzole vakalarda bildirilen belirtiler; taşikardi, hiperglisemi,hipokalemi, QTc-aralığında uzama, aritmi, bulantı ve kusmadır. Destekleyici ve semptomatiktedavi uygulanabilir. Akut bronşiyal obstrüksiyonu olan hastaya 3 saat içinde verilen90 mikrogramlık bir doz güvenilirlik konusunda sorun yaratmamıştır.
12
Çok yüksek dozlarda olsa bile, akut budesonid doz aşımının klinik açıdan sorun oluşturması beklenmez. Uzun süre çok yüksek dozlarda kullanılırsa, hiperkortisizm, ve adrenalbaskılanması gibi sistemik glukokortikosteroid etkileri ortaya çıkabilir.
Formoterol doz aşımına bağlı olarak RESPİDAY tedavisinin kesilmesi gerekirse, inhalasyon yoluyla kullanılan uygun bir kortikosteroid tedavisinin uygulanması düşünülmelidir.
5. FARMAKOLOJİK ÖZELLİKLER
5.1. Farmakodinamik özellikler
Farmakoterapötik grup: Adrenerjikler ve obstrüktif solunum yolu hastalıklarında kullanılan
diğer ilaçlar
ATC kodu: R03AK07
Etki mekanizması ve farmakodinamik etkiler:
RESPİDAY, formoterol ve budesonid içerir ve her ikisinin de etki mekanizmaları farklıdır ve astım alevlenmelerinin azalabilmesi için aditif etki gösterirler. Budesonid ve formoterolünspesifik özellikleri bu kombinasyonun, hem idame hem de semptom giderici tedavidekullanılmasını sağlamaktadır.
Budesonid:
Budesonid inhale edildiğinde, solunum yollarında doza bağımlı antienflamatuvar etki gösteren, semptomlarda ve astım alevlenmelerinde azalma sağlayan birglukokortikosteroiddir. İnhale edilen budesonid, sistemik kortikosteroidlere göre daha az ciddiadvers etkilere sahiptir. Glukokortikosteroidlerin bu antienflamatuvar etkisinden sorumlu olanesas mekanizma bilinmemektedir.
Formoterol:
Formoterol, geri dönüşlü solunum yolu tıkanıklığı olan hastalarda inhale edildiğinde, bronş düz kasında hızlı ve uzun etkili gevşeme sağlayan, selektif bir beta2-adrenerjik uyarıcıdır.
Bronş genişletici etkisi doza bağımlı olarak 1-3 dakika içinde hızla başlar ve tek bir dozdan sonra etkisi en az 12 saat sürer.
Formoterol/Budesonid kombinasyonu:
Astım:
Formoterol/Budesonid kombinasyonunun idame tedavisinde klinik etkinlik
Yetişkinlerde yapılan klinik çalışmalar, formoterolün budesonide eklenmesinin astımsemptomlarını ve akciğer fonksiyonlarını daha çok düzelttiğini ve alevlenmeleri azalttığınıgöstermektedir. 2 ayrı 12 haftalık çalışmada, formoterol/budesonid kombinasyonunun akciğerfonksiyonları üzerine etkisinin, budesonid ve formoterolün serbest kombinasyonu ile aynı, tekbaşına kullanılan budesonidden fazla olduğu görülmüştür. İhtiyaç olduğunda tüm tedavikollarında kısa etkili bir beta2-agonist kullanılmıştır. Anti-astmatik etkinin zamanla azaldığınadair hiçbir bilgi yoktur.
Pediyatrik hastalarda yapılan 12 haftalık bir çalışmada, 6-11 yaş arasındaki 85 çocuk formoterol/budesonid pediyatrik idame dozu ile (80/4.5 mikrogram/inhalasyon kombinasyonu
13
ile günde iki kez, 2 inhalasyon) ve gerekli hallerde kısa etkili bir beta2-agonist ile tedavi edilmişlerdir. Akciğer fonksiyonunda düzelme görülmüştür ve tedavi, budesonidin karşılıkgelen dozu ile kıyaslandığında, iyi tolere edilmiştir.
Formoterol/budesonid kombinasyonunun idame ve semptom giderici tedavisinde klinik etkinlik
6 veya 12 ay süren 5 adet çift-kör etkinlik ve güvenlik çalışmasında (4447 hasta formoterol/budesonid kombinasyonu idame ve semptom giderici tedavi için rastgeleseçilmiştir.) toplam 12076 astım hastası yer almıştır. İnhale glukokortikosteroidlerinkullanılmasına rağmen çalışmalara alınan hastaların semptomatik olması gerekmiştir.
5 adet çalışmadaki bütün karşılaştırma gruplarında, formoterol/budesonid kombinasyonu idame ve semptom giderici tedavinin şiddetli alevlenmelerde hem istatistiksel hem de klinikaçıdananlamlı azalmalarsağladığıgösterilmiştir.Bu çalışmalardan ikisinde
formoterol/budesonid kombinasyonu idame ve semptom giderici tedavi, yüksek idame dozunda formoterol/budesonid kombinasyonu ile birlikte semptom giderici olarak terbutalin(çalışma 735), benzer idame dozda formoterol/budesonid kombinasyonu ile birlikte semptomgiderici olarak terbutalin ya da formoterolün kullanılması (çalışma 734) (Tablo 1)karşılaştırılmıştır. Çalışma 735'te akciğer fonksiyonu, semptom kontrolü ve semptom gidericitedavi kullanımı tüm tedavi gruplarında benzerdir. Çalışma 734'te, her iki tedavi ilekarşılaştırıldığında, semptomlar ve semptom giderici tedavi azaltılmış, akciğer fonksiyonudüzelmiştir. 5 çalışmanın kombine analizinde, formoterol/budesonid kombinasyonu idame vesemptom giderici tedavi uygulanan hastalara, tedavi günlerinin
%
57'sinde herhangi birsemptom giderici tedavi uygulanmamıştır. Tolerans gelişimine dair herhangi bir bulgu eldeedilmemiştir.
14
Tablo 1. Klinik çalmalarda ciddi alevlenmeler |
Çalma no. Süre |
Tedavi grupları
|
N |
Ciddi alevlenmeler3 |
|
|
|
Vakalar |
Vakalar/
hasta-sene |
Çalma
735 |
Günde iki kez 160/4,5 mcg budesonid/formoterol+ihtiyaç halinde
|
1103
|
125
|
0.23b
|
6 ay |
Günde iki kez 320/9 mcg budesonid/formoterol+0,4 mg terbutalin (ihtiyaçhalinde)
|
1099
|
173
|
0.32
|
|
Günde iki kez 2^25/125 mcg salmeterol/flutikazon +0,4 mg terbutalin (ihtiyaçhalinde)
|
1119
|
208
|
0.38
|
Çalma 734 |
Günde iki kez 160/4,5 mcg budesonid/formoterol+ihtiyaç halinde
|
1107
|
194
|
0.19b
|
12 ay |
Günde iki kez 160/4,5 mcg budesonid/formoterol+4,5 mcg formoterol(ihtiyaç halinde)
|
1137
|
296
|
0.29
|
|
Günde iki kez 160/4,5 mcg budesonid/formoterol+0,4 mg terbutalin (ihtiyaçhalinde)
|
1138
|
337
|
0.37
|
|
a Hastaneye yatınlma/acil tedavi veya oral steroidler ile tedavi
b Alevlenme sıklığında azalma her iki karşılaştırma için istatistiksel (P değeri < 0.01) olarak önemlidir.
|
Akut astım semptomlarından ötürü medikal dikkat gerektiren hastalar ile yapılan diğer iki çalışmada formoterol/budesonid kombinasyonu, bronkokonstrüksiyonda, salbutamol veformoterole benzer hızda ve etkinlikte rahatlama sağlamıştır.
KOAH:
KOAH'lı hastalar üzerinde yapılan 2 ayrı 12 aylık çalışmada, formoterol/budesonid kombinasyonunun, akciğer fonksiyonu ve alevlenme sıklığı (uygulanan oral steroid ve/veyaantibiyotik kürü ve/veya hospitalizasyonsayısıile belirlenir) üzerine etkisi
değerlendirilmiştir. Çalışmalara alınan hastaların ortalama FEV1 değerleri normal değerlerin %36'sıdır. Bir yıldaki ortalama alevlenme sayısında (yukarıda belirtildiği gibi), formoterol iletek başına tedavi ya da plaseboya göre formoterol/budesonid kombinasyonu ile belirgin birazalma sağlanmıştır (ortalama sıklık formoterol/budesonid kombinasyonu grubunda 1.4,plasebo/formoterol grubunda 1.8-1.9). Her bir hastada 12 ay boyunca oral kortikosteroidkullanılan gün sayısı formoterol/budesonid kombinasyonu kullanan grupta biraz daha azdır(formoterol/budesonid kombinasyonu kullanan grupta 7-8 gün/hasta/yıl, plasebo veformoterol kullanan hastalarda sırasıyla 11-12 gün/hasta/yıl ve 9-12 gün/hasta/yıl). FEV1 gibiakciğer fonksiyonu parametrelerindeki değişikliklerde formoterol/budesonid kombinasyonu,formoterol ile tek başına tedaviye göre daha üstün değildir.
15
5.2. Farmakokinetik özellikler
Emilim:
Formoterol/budesonid kombinasyonu ve bileşimindeki budesonid ve formoterolü tek başına içeren ilaçların, budesonid ve formoterolün sistemik yararlanımları açısından biyoeşdeğerolduğu gösterilmiştir. Buna rağmen bileşimindeki maddeleri tek başına içeren ilaçlarlakıyaslandığında, formoterol/budesonid kombinasyonu ile kortizol baskılanmasında hafif birartış görülmüştür. Bu farkın klinikteki güvenilirlik üzerine bir etkisi yoktur.
Budesonid ve formoterolün farmakokinetik etkileşimine ilişkin bir kanıt yoktur.
Budesonid ve formoterolü tek başına içeren preparatların veya budesonid/formoterol kombinasyonunun uygulanmasından sonra her bir maddenin farmakokinetik parametrelerikarşılaştırılabilir. Budesonid, kombinasyon şeklinde uygulandığında, eğri altındaki alanı(AUC) biraz yüksek, emilimi daha hızlı ve doruk plazma konsantrasyonu biraz dahayüksektir. Formoterol tek başına ya da kombinasyon şeklinde kullanıldığında, doruk plazmakonsantrasyonları birbirine yakındır. İnhalasyonla alınan budesonid hızla emilir ve dorukplazma konsantrasyonuna 30 dakika içinde ulaşılır. Yapılan çalışmalarda, inhale edilenbudesonidin akciğerlere ulaşan miktarı, hastaya ulaşan dozun %32-44'ü kadardır. Uygulanandozun sistemik yararlanımı, hastaya ulaşan dozun yaklaşık %49'u kadardır.
İnhale edilen formoterol hızla emilir ve 10 dakika içinde doruk plazma konsantrasyonuna ulaşır. Yapılan çalışmalarda, inhale edilen formoterolün akciğerlere ulaşan miktarı, hastayaulaşan dozun %28-49'udur. Sistemik yararlanım, hastaya ulaşan dozun yaklaşık %61'ikadardır.
Dağılım:
Formoterol yaklaşık %50, budesonid %90 oranında plazma proteinlerine bağlanır. Dağılım hacmi, formoterol için yaklaşık 4 L/kg, budesonid için ise yaklaşık 3 L/kg'dır.
Biyotransformasyon:
Formoterol konjugasyon reaksiyonları ile metabolize olur (aktif O-demetilasyon ve deformilasyon metabolitleri oluşur, ancak bunlar inaktif konjugatlar olarak görülür).Budesonid karaciğerden ilk geçişi sırasında (yaklaşık %90) ilk geçiş metabolizmasınauğrayarak glukokortikosteroid aktivitesi düşük metabolitlerine dönüşür. En önemlimetabolitleri olan 6-P-hidroksibudesonid ve 16-a-hidroksiprednizolonun glukokortikosteroidaktivitesi budesonidin aktivitesinin %1'inden azdır. Budesonid ve formoterol arasındaherhangi bir metabolik etkileşim ya da yer değiştirme reaksiyonları olduğuna ilişkin bulguyoktur.
Eliminasyon:
Formoterol dozunun büyük bir kısmı karaciğerde metabolize olarak böbrekler aracılığıyla atılır. İnhalasyondan sonra hastaya ulaşan formoterol dozunun %8-13'lük miktarı metabolizeedilmeden idrarla atılır. Formoterolün sistemik klerensi yüksektir (yaklaşık 1.4 L/dak.) veplazma yarılanma süresi ortalama 17 saattir.
16
Budesonid, CYP3A4 enziminin katalize ettiği reaksiyonlar ile metabolize olarak atılır. Budesonid metabolitleri, aynen ya da konjuge edilerek böbrekler aracılığıyla atılır. İdrardadeğişmemiş halde budesonid miktarı ihmal edilebilir düzeydedir. Budesonidin sistemikklerensi yüksektir (yaklaşık 1.2 L/dak.) ve intravenöz yoldan uygulandığında plazmaeliminasyon yarılanma süresi ortalama 4 saattir.
Budesonid ve formoterolün, çocuklarda ve böbrek yetmezliği olan hastalardaki farmakokinetiği konusunda bilgi yoktur. Karaciğer yetmezliği olanlarda budesonid veformoterolün sistemik yararlanımı artabilir.
5.3. Klinik öncesi güvenlilik verileri
Budesonid ve formoterol tek başına ya da ikisinin kombinasyonu ile hayvanlarda yapılan toksisite çalışmalarında görülen etkiler abartılmış farmakolojik etkilerdir.
Üreme ile ilgili hayvan çalışmalarında budesonid gibi kortikosteroidlerin malformasyonlara (yarık damak, iskelet malformasyonları) sebep olduğu gösterilmişse de bu etkilerin önerilendozlarla tedavi edilen insanlar için geçerli olmadığı görülmüştür. Hayvanlarda, formoterol ileyapılan üreme çalışmalarında, sistemik yararlanımın yüksek olduğu erkek sıçanlardafertilitede azalma ve sistemik yararlanımın klinikteki kullanımdan önemli ölçüde yüksekolduğu durumlarda, implantasyon kayıpları ile birlikte postnatal yaşam süresinde ve doğumkilosunda azalma gözlenmiştir. Ancak bu hayvan deneylerinin sonuçları insanlar için geçerlideğildir.
6. FARMASOTIK ÖZELLİKLER6.1. Yardımcı maddelerin listesi
Laktoz
6.2. Geçimsizlikler
Geçerli değil.
6.3. Raf ömrü
24 ay
6.4. Saklamaya yönelik özel tedbirler
25°C'nin altındaki oda sıcaklığında saklayınız.
6.5. Ambalajın niteliği ve içeriği
Respiday Discair 4,5/160 mcg 60 dozluk inhalasyon için toz içeren Alü/Alü blister, inhalasyon cihazında, koruyucu ambalaj içerisinde, karton kutuda, kullanma talimatı ilebirlikte sunulmaktadır.
17
6.6 Beşeri tıbbi üründen arta kalan maddelerin imhası ve diğer özel önlemler
Kullanılmamış olan ürünler ya da atık materyaller 'Tıbbi atıkların kontrolü yönetmeliği' ve 'Ambalaj ve Ambalaj Atıklarının Kontrolü yönetmelikleri'ne uygun olarak imha edilmelidir.
7. RUHSAT SAHİBİ
Neutec İnhaler İlaç San. Ve Tic. A.Ş. Sakarya 1. Organize Sanayi Bölgesi2. Yol No:3Arifiye / Sakarya
Telefon numarası: 0 264 295 75 00 Faks numarası: 0 212 481 61 11e-mail: [email protected]
8. RUHSAT NUMARASI (LARI)
249/78
9. İLK RUHSAT TARİHİ/RUHSAT YENİLEME TARİHİ
İlk ruhsat tarihi: 12.04.2013 Ruhsat yenileme tarihi:
10. KÜB'ÜN YENİLENME TARİHİ
18