Kalp Damar Sistemi » Kalp İlaçları » Antiaritmik İlaçlar ve Sınıfları » Antiaritmikler, Sınıf Ic » Propafenon
KISA ÜRÜN BİLGİSİ
1. BEŞERİ TIBBİ ÜRÜNÜN ADI
RYTMONORM® 300 mg Film Tablet
2. KALİTATİF VE KANTİTATİF BİLEŞİMİ Etkin Madde:
Her film kaplı tablet, etkin madde olarak 300mg propafenon hidroklorür içerir.
Yardımcı Maddeler:
Yardmıcı maddeler için ö.Te bakımz.
3. FARMASÖTİK FORM
Oral kullamm için film tablet.
4. KLİNİK ÖZELLİKLER
4.1 Terapötikendikasyonlar
(S)
Rytmonorm , AV düğüm taşikardileri, Wolff-Parkinson-White (WPW) sendromu veya paroksismal atriyal fibrilasyonu olan hastalardaki supraventriküler taşikardiler gibi tedavi gerektiren semptomatik supraventriküler taşiaritmiler ile, hekimin yaşamı tehdit edici olarak değerlendirdiği, ciddi semptomatik ventriküler taşiaritmilerin proflaksi ve tedavisinde endikedir.
4.2 Pozoloji ve uygulama şekli
Rytmonorm® tedavisinin hastane koşullannda ve aritmi tedavisi deneyimi olan bir hekim tarafından başlanması önerilir. Bireysel idame doz EKG izlemi ve kan basmcı kontrolünü içeren kardiyolojik izlem ile saptanmalıdır. QRS aralığında >%20 uzama saptandığında, EKG normal sınıra dönene dek doz azaltılmalı ya da ilaç kesilmelidir.
Oral uygulama
Film tabletler, propafenonun acı tadı ve yüzeyel anestezik etkisinden dolayı emilmeden ve çiğnenmeden, yemeklerden sonra bir miktar sıvı ile alınmalıdır.
Dozaj hastamn gereksinimleri doğrultusunda, bireysel olarak ayarlanmalıdır.
Erişkinler:
Ağırlığı 70 kg civanndaki hastalarda, başlangıçtaki titrasyon dönemi ve idame tedavisi sırasında, iki ya da üç doza bölünmüş halde günde 450 - 600 mg önerilmektedir (3x1 Rytmonorm 150 mg Film Tablet'ten, 2x1 Rytmonorm 300 mg Film Tablet'e kadar). Bazı vakalarda günlük dozun 900 mg'a çıkaniması gerekebilir (3x1 Rytmonorm 300 mg Film Tablet veya 3x2 Rytmonorm 150 mg Film Tablet). Vücut ağırlığı daha düşük hastalarda günlük dozlar bu doğrultuda azaltılmalıdır. Doz artışı ancak üç - dört günlük tedavi uygulamasmdan sonra yapılmalıdır.
özel popülasyonlara ilişkin ek bilgilerÇocuklar
Rytmonorm® 300 mg Film Tablet çocuklarda kullanılmaya uygun değildir.
Yaşlılar
Bu hasta popülasyonunda güvenirlik ve etkinlik açısmdan bütün olarak bir fark gözlenmemiştir fakat bazı yaşlı hastalann daha duyarlı olması dışlanamaz. Bu nedenle bu hastalar dikkatle izlenmelidir. Tedavi sırasında daha yüksek propafenon plazma konsantrasyonlan gözlenmiştir. Bu sebeple yaşlılar daha düşük doza yamt verebilir. Aynı durum idame tedavisi için de geçerlidir. İhtiyaç duyulabilecek herhangi bir doz artırımı, beş -sekiz gün süreyle tedavi uygulanmaksızın yapılmamalıdır. Bu gibi hastalarda terapötik gerekli doz artışlanmn kararlı düzey plazma konsantrasyonlarına ulaşıncaya kadar (genelde yaklaşık 5-8 gün sonra) azaltılması önerilir. Bu önlem tedavinin başlangıç fazı boyunca bu gibi hastalarda proaritmik etki oluşma riskini azaltır. Propafenon titrasyonu EKG ve klinik izleme ile yapılabilir.
Karaciğer ve/veya böbrek yetmezliği;
Standart terapötik dozlardan sonra ilaç birikimi olabilir. Bu tür tablolan olan hastalarda yine de, EKG ve klinik izleme İle propafenon hidroklorür titrasyonu yapılabilir.
Propafenon yaygın olarak, doyurulabilen hepatik oksidaz yolağı ile metabolize olur. Propafenonun artan biyoyararlanımı ve eliminasyon yan ömrü düşünüldüğünde, önerilen dozun azaltılması gerekebilir.
Propafenon ve majör metabolitinin eliminasyonu böbrek yetmezliğinden etkilenmemekle birlikte bu hastalarda dikkatli kullamimadır.
Günlük doz sadece çok istisnai durumlarda ve sıkı kardiyolojik kontrol altında aşılabilir. Özellikle yaşlılarda, daha önceden belirgin myokard haşan, belirgin karaciğer veya böbrek bozukluğu olan hastalarda, tedavinin başlangıç fazında propafenon dozu dikkatle ve küçük doz basamaklan ile artırılmalı ve gerekirse plazma konsantrasyonlan izlenmelidir. İlk doz artışı en erken tedavi başlangıcından üç - dört gün sonra olmalıdır.
Ventriküler aritmili hastalar:
Propafenon tedavisinin başlangıcında dikkatli bir kardiyolojik takibe ihtiyaçlan vardır. Bu hastalarda ancak, acil kardiyolojik ekipmamn bulunduğu ve izleme olanağımn sağlandığı durumlarda ilaç başlanmalıdır. Tedavi süresince düzenli kontroller gereklidir (örneğin aylık standart EKG, üç ayda bir Holter monitoring, eğer gerekirse eforlu EKG). QRS veya QT'de uzama %25'ten fazla veya PR'de uzama %50Men fazla veya QT'de uzama 500 msn'den fazla ise veya kardiyak aritmilerin sıklığında ve şiddetinde bir artma meydana gelmişse, tedaviye devam edip etmeme karannı gözden geçirmek gerekir.
QRS kompleksi belirgin ölçüde genişlemiş olan hastalarda ya da ikinci veya üçüncü derecede AV blok oluşması durumunda, dozun azaltılması gündeme getirilmelidir.
Propafenon yazılırken sınıf I
antiaritmiklerle tedavinin sağ kalımı düzelttiği yolunda kanıt bulunmadığı hesaba katılmalıdır.
4.3 Kontrendikasyonlar
Propafenon hidroklorür aşağıdaki durumlarda kontrendikedir:
• Etkin madde propafenon hidroklorüre ya da ilacm diğer bileşenlerinden herhangi birine karşı var olduğu bilinen aşın duyarlılık,
• Bilinen Brugada sendromu,
• Önemli yapısal kalp hastalıklan:
. Sol ventrikül debisinin %35'in altında olduğu kontrol altına alınmamış konjestif kalp yetmezliği,
. Kardiyojenik şok (aritmi nedenli olanlann dışında),
Ağır semptomatik bradikardi,
• Yapay bir pacemaker'm bulunmadığı durumlarda, sinüs düğümü disfonksiyonu, atriyal iletim bozukluklan, ikinci derece ya da daha büyük atriyoventriküler blok veya dal bloğu ya da distal blok,
• Ağır hipotansiyon.
Elektrolit dengesinde belirgin bozukluklar (özellikle potasyum metabolizması bozukluklan),
• Ağır obstrüktif akciğer hastalığı,
• Eşzamanlı olarak ritonavir kullanan hastalar (bkz.Bölüm 4.5 Diğer tıbbi ürünlerle etkileşimler ve diğer etkileşim şekilleri)
Propafenon hidroklorür miyastenia gravisi ağırlaştırabilir.
4.4 Özel kullanım uyanları ve önlemleri
Propafenon hidroklorüre karşı alınan yanıtın tedaviye devam edilmesini destekleyip desteklemediğim belirlemek amacıyla, propafenon hidroklorür verilen her hastanın tedaviden önce ve tedavi sırasında elektrokardiyografik ve klinik olarak değerlendirilmesi önem taşır.
Asemptomatik taşıyıcılarda propafenon kullammı sonrasında gizli Brugada sendromu aşikar hale gelebilir ya da Brugada benzeri elektrokardiyogram (EKG) değişiklikleri tetiklenebilir. Propafenon ile tedaviye başlandıktan sonra Brugada sendromunu düşündüren değişikliklerin dışlanması için bir EKG çekilmelidir.
İP
Pacemaker takılmış hastalarda propafenon tedavisi pacemaker'm uyan oluşturma ve duyarlılık eşiğini değiştirebilir. Bu nedenle tedavi esnasında pacemaker fonksiyonu kontrol edilmeli ve gerekirse yeniden programlanmalıdır.
Paroksismal atriyal fıbrilasyonun, 2:1 iletim bloğunun ya da 1:1 iletiminin eşlik ettiği atriyal flattere dönüşme potansiyeli vardır (Bkz. İstenmeyen Etkiler).
Diğer sınıf Ic antiaritmik ajanlar ile olduğu gibi, önemli yapısal kalp hastalığı olan kişilerin ciddi advers olaylara karşı yatkınlığı olabilir. Bu nedenle propafenon hidroklorür bu hastalarda kontrendikedir (bkz. bölüm 4.3 Kontrendikasyonlar).
Propafenon hidroklorür astım gibi obstrüktif havayolu tıkanıklıktan olan hastalarda dikkatli kullamimalıdır.
Rytmonorm®'un zayıf negatif inotropik etkisi kalp yetmezliğine yatkınlığı olan hastalarda önemli olabilir.
4.5 Diğer tıbbi ürünlerle etkileşimler ve diğer etkileşim şekilleri
Lokal anesteziklerle (örneğin pacemaker implantasyonu sırasında, operasyonlarda veya diş tedavisinde), kalp hızını ve/veya miyokard kontraktilitesini azaltan ilaçlarla (örneğin beta-blokörler, trisiklik antidepresanlar) birlikte uygulandığında Rytmonorm'un etkisinin artmasının mümkün olduğu ve ilaç yan etkilerinde potansiyalizasyon olasılığı dikkate alınmalıdır.
Propafenon hidroklorürün CYP2D6 ile metabolize edilen ilaçlarla (venlafaksin gibi) birlikte uygulanması, bu ilaçlann kan düzeylerinde artış ile sonuçlanabilir. Propafenon hidroklorür tedavisi sırasında, propranolol, metoprolol, desipramin, siklosporin, teofilin ve digoksin plazma ya da kan konsantrasyonlannda artışlar bildirilmiştir.
Propafenon ile eşzamanlı kullamidığında propranolol ve metoprolol plazma düzeylerinde artış gözlenmiştir. Bu nedenle bu beta blokörlerin dozunun azaltılması gerekebilir. Diğer beta blokörlerle ilgili etkileşime ilişkin aynntılı bilgi bulunmamaktadır.
#
CYP2D6, CYP1A2 ve CYP3A4 enzimlerini inhibe eden ilaçlar, öm. ketokonazol, simetidin, kinidin, eritromisin ve greyfurt suyu, propafenon hidroklorür düzeylerinde artışa yol açabilir. Propafenon hidroklorür bu enzimlerin inhibitörleriyle birlikte uygulandığında, hasta yakından izlenmeli ve doz gereğince ayarlanmalıdır.
Plazma konsantrasyonlannda yükselme potansiyeli nedeniyle, ritonavir ve propafenon hidroklorürün birlikte uygulanması kontrendikedir (bkz.bölüm 4.3. Kontrendikasyonlar).
Amiodaron ve propafenon hidroklorür kombinasyon tedavisi iletim ve repolarizasyonu etkileyebilir ve pro-aritmik potansiyel taşıyan anormalliklere yol açabilir. Alınan terapötik yamta göre her iki bileşik için de doz ayarlaması gerekli olabilir.
Propafenon ve lidokain hastalarda eş-zamanlı olarak kullamidığında, farmakokinetik özellikleri üzerinde önemli etkiler görülmemiştir. Ancak propafenon hidroklorür ve intravenöz lidokainin eş-zamanlı kullammında, lidokainin santral sinir sistemine ilişkin yan etki oluşturma riskinde artış olduğu bildirilmiştir.
Fenobarbitalin bir CYP3A4 indükleyicisi olduğu bilinmektedir. Eş-zamanlı kronik fenobarbital kullammmda, propafenon hidroklorür tedavisine alınan yanıtın izlenmesi gerekir.
Propafenon hidroklorürün fenobarbital ve/veya rifampisin ile birlikte kullanılması, propafenon plazma düzeylerindeki azalmamn sonucu olarak, propafenon hidroklorürün antiaritmik etkisini azaltabilir.
Eş-zamanlı oral antikoagülan (öm. fenprokumon, varfarin) almakta olan hastalarda pıhtılaşma durumunun yakından izlenmesi önerilmektedir, çünkü propafenon hidroklorür bu ilaçlann etkinliğini artırarak protrombin zamamnda yükselmeye neden olabilir.
Fluoksetin ve paroksetin gibi SSRI ilaçlarla eşzamanlı kullanıldığında plazma propafenon hidroklorür düzeyi artabilir. Hızlı metabolize edicilerde propafenon hidroklorür ile fluoksetinin birlikte kullanılması, S propafenonım Cmaks ve EAA değerlerini %39 ve %50 oranında, R propafenonun Cmaks ve EAA değerlerini ise %71 ve %50 oramnda artırmıştır. İstenilen terapötik yanıtı elde etmek için, daha düşük propafenon dozlan yeterli olabilir.
4.6 Gebelik ve laktasyon Gebelik kategorisi: C Çocuk doğurma potansiyeli bulunan kadmlar/Doğum kontrolü (Kontrasepsiyon)
Herhangi bir veri bulunmamaktadır.
Gebelik Dönemi:
Hayvanlarda yürütülmüş çalışmalar teratojenik etki göstermemiş olmakla birlikte, gebe kadınlarda yürütülmüş yeterli ve kontrollü çalışma bulunmamaktadır, Propafenon hidroklorür gebelikte, sadece potansiyel yararlan, fetus üzerindeki potansiyel risklere üstün geldiğinde kullamİmalıdır. Propafenon hidroklorürün insanlarda plasenta bariyerini geçtiği bilinmektedir. Göbek kordonundaki propafenon konsantrasyonımun, anne kanındakinin %30'u kadar olduğu bildirilmiştir.
Laktasyon dönemi:
Propafenonun insan sütüne geçip geçmediği incelenmemiştir. Kısıtlı veriler propafenonun insan sütüne geçebileceğini düşündürmektedir. Propafenon hidroklorür bebeklerini emziren annelerde dikkatle kullanılmalıdır.
Üreme yeteneği / Fertilite:
Herhangi bir veri bulunmamaktadır.
4.7 Araç ve makine kullanunı üzerindeki etkiler
Bulamk görme, baş dönmesi, bitkinlik hissi ve postural hipotansiyon hastamn reaksiyon hızım etkileyebilir ve kişinin makine ve araç kullanma yetisini bozabilir.
4.8 İstenmeyen etkiler
Beş faz II çalışması ve iki faz III çalışmasmda propafenon hidroklorür SR alan 885 hastanın ez az bir tanesinde ortaya çıkan klinik advers reaksiyonlar Tablo İMe gösterilmiştir. IR formülasyonlanmn advers reaksiyonlanmn ve sıkhklannın benzer olması beklenir. Bu tablo aym zamanda propafenon ile ilgili pazarlama sonrası deneyim kapsammdaki advers reaksiyonlan da içermektedir. En azından muhtemelen propafenon ile ilgili olduğu düşünülen reaksiyonlar sistem organ sınıfına ve sıklığa göre aşağıdaki sıklık tanımlan kullanılarak gösteribniştir: çok yaygın (>1/10), yaygın (>1/100-<1/10), yaygın olmayan (>1/1000-<1/100) ve bilinmiyor (pazarlama sonrası deneyim kapsammdaki advers reaksiyonlar; sıklığı mevcut verilerle hesaplanamamış olanlar). Ciddiyet derecesi değerlendirilebildiğinde, her bir sıklık grubu içinde advers reaksiyonlar azalan derece sırasına göre sunulmuştur.
Tablo 1
MedDRA sistem Organ sınıfı |
MedDRA tarafından tercih edilen terim |
Sıklık |
Kan ve lenfatik sistem bozukluklan
|
Trombositopeni
|
Yaygın Olmayan
|
Agranülositoz, lökopeni, granülositopeni
|
Bilinmiyor
|
Immün sistem bozukluklan
|
1
Aşın duyarlılık
|
Bilinmiyor
|
Metabolizma ve beslenme bozukluklan
|
iştah azalması
|
Yaygın Olmayan
|
Psikiyatrik bozukluklar
|
Anksiyete
|
Yaygın
|
Konfiizyon
|
Bilinmiyor
|
Sinir sistemi bozukluklan
|
Baş dönmesi ^
|
Çok yaygın
|
Baş ağnsı, disgözi
|
Yaygın
|
Senkop, ataksi, parestezi
|
Yaygın Olmayan
|
Göz bozukluklan
|
Görmede bulamklık
|
Yaygın
|
Kulak ve labirent bozukluklan
|
Vertigo
|
Yaygın Olmayan
|
Kardiyak bozukluklar
|
Kalp ileti bozukluklan"^, çarpmtılar
|
Çok yaygm
|
Sinüs bradikardisi, bradikardi, taşikardi, atriyal flatter
|
Yaygın
|
Ventriküler taşikardi, aritmi
|
Yaygm Olmayan
|
Ventriküler fibrilasyon, kalp yetmezliği"^
|
Bilinmiyor
|
Vasküler bozukluklar
|
Hipotansiyon
|
Yaygm Olmayan
|
Ortostatik hipotansiyon
|
Bilinmiyor
|
Respiratuvar, torasik ve mediyastinal bozukluklar
|
Dispne
|
Yaygm
|
Gastrointestinal bozukluklar
|
Kann ağnsı, kusma, bulantı, konstipasyon, ağız kuruluğu
|
Yaygın
|
Gastrointestinal rahatsızlık
|
Bilinmiyor
|
Hepatobiliyer bozukluklar
|
Bozuk karaciğer fonksiyonu
|
Yaygm
|
Hepatoselüler hasar, kolestaz, hepatit, sanlık
|
Bilinmiyor
|
Cilt ve cilt altı dokusu bozukluklan
|
Ürtiker, kaşıntı, döküntü, eritem
|
Yaygın Olmayan
|
Kas iskelet ve bağ dokusu bozukluklan
|
Lupus benzeri sendrom
|
Bilinmiyor
|
Üreme sistemi ve meme bozukluklan
|
Erektil disfonksiyon
|
Yaygm Olmayan
|
Sprem sayısında azalma^
|
Bilinmiyor
|
Genel bozukluklar ve uygulama yerinde görülen bozukluklar
|
Göğüs ağnsı, halsizlik, yorgunluk
|
Yaygm
|
1. Kolestaz, kan diskrazileri ve döküntü ile kendini belli edebilir.
2. Vertigo hariç
3. Sinoatriyal blok, atriyoventriküler blok ve intraventriküler blok dahil
4. Daha önceden var olan kalp yetmezliği artabilir
5. Bu terim yüksek aspartat aminotransferaz, alanin aminotransferaz, gamma-glutamil transferaz ve kan alkalin fosfataz gibi anormal karaciğer fonksiyon testlerini kapsar
6. Propafenon kesildiğinde azalmış olan sperm sayısı tekrar artar.
4.9 Doz aşımı ve tedavisi Semptomlar:
Myokardiyal semptomlar
Propafenon hidroklorür doz aşımının miyokard üzerine etkisi, PQ uzaması, QRS kompeksinde genişleme, sinüs düğümü otomatisitesinin baskılanması, AV blok, ventriküler taşikardi, ventriküler flatter ve ventriküler fıbrilasyon gibi impuls oluşumu ve iletiminde bozukluklar şeklinde ortaya çıkar. Kontraktilitedeki azalma (negatif inotropik etki), ağır vakalarda kardiyovasküler şoka neden olabilecek hipotansiyona yol açabilir.
Kalp dışı semptomlar
Baş ağrısı, baş dönmesi, bulamk görme, parestezi, tremor, bulantı, konstipasyon ve ağız kuruluğu sıklıkla görülebilir.
Ağır zehirlenme durumlannda, klonik-tonik konvülsiyonlar, parestezi, somnolans, koma ve solunum arresti olabilir. Doz aşımı ölümle sonuçlanabilir.
A Terapötik önlemler:
Genel acil önlemlerin yanı sıra hastamn yaşamsal parametreleri yoğun bakım şartlarında izlenip gerekli durumlarda düzenlenmelidir.
Spesifik önlemler:
. Bradikardi: Doz azaltılır veya kesilir. Gerekirse Atropin.
. SA veya
II.III.
derece AV-blok: Atropin, orsiprenalin, gerekirse pace-maker.
. Intraventriküler kalp bloğu (Ana Dal bloğu): Doz azaltılır veya ilaç kesilir. Sınıf 1 antiaritmik ajanlar tarafından oluşturulan dal bloğuna ilişkin güvenli bir antidot mevcut olmadığı için gerekirse elektrokardiyoversiyon yapılır. Elektrostimülasyon uygulanamıyorsa, yüksek dozlarda orsiprenalin uygulanarak QRS aralığı kısaltılmaya çalışılmalıdır.
. Kan basıncında azalma ile birlikte kalp yetmezliği: İlaç kesilir. Kalp glikozitleri, diüretikler, gerekirse adrenalin ve/veya dopamin ve dobutamin gibi katekolaminler. Akciğer ödeminde yüksek doz nitrogliserin.
. Akut doz aşımı durumlarında (örn. intihar girişimi) alınacak önlemler
- Ağır hipotansiyon ve bradikardi durumunda (genellikle hasta bilinçsizdir):
m
Atropin 0,5-1 mg IV, adrenalin 0.5-1 mg IV veya gerekirse sürekli damla infuzyonu yoluyla adrenalin. Hız, klinik yamta bağlı olacaktır.
- Serebral konvülsiyonlann görülmesi durumunda:
intravenöz diazepam. Havayolları açık tutulmalıdır. Gerekirse intübasyon ve kontrollü respirasyon (gevşeme, öm. 2-6 mg Pancuronium).
. Asistol veya ventriküler fıbrilasyon nedeniyle dolaşımın arresti:
- Temel kardiyopulmoner resüsitasyon önlemleri (ABC kuralı):
Hava yollan; yani hava yollannın açılması ve/veya entübasyon Nefes alma, yani mümkünse oksijenin artıniması Dolaşım, yani kalp masajı (Gerekirse birkaç saat boyunca!)
- 0.5-1 mg IV veya trake borusu yoluyla 10 mİ fizyolojik tuz çözeltisi içinde dilüe edilmiş 1.5 mg Adrenalin. Klinik yamta bağlı olarak gerekirse tekrarlayımz
- %8.4 sodyum bikarbonat, başlangıç dozu l ml/kg IV, 15 dakika sonra tekrarlayınız. Ventriküler fıbrilasyon durumunda defibrile ediniz.
Tedaviye karşı direnç varsa, intravenöz olarak 5-15 mEq potasyum klorür çözeltisi uyguladıktan sonra tekrarlayımz.
- Katekolaminlerin ilavesi yoluyla infiizyon (adrenalin ve/veya dopamin/dobutamin).
- Gerekirse, 145/150 mEq/l oramnda serum sodyum seviyesine ulaşılana kadar sodyum klorür çözeltisinin ilavesi yoluyla infüzyon (80-100 mEq).
. Gastrik lavaj
. 25-50 mg IV Deksametazon . Sorbitol çözeltisi %40 1 ml/kg vücut ağırlığı IV . Pacemaker (Kalp pili)
Semptomatik yoğum bakım önlemleri.
Proteinlere yüksek oranda bağlanma (%95) ve dağılım hacminin geniş oluşuna bağlı olarak, hemodiyaliz etkisizdir ve hemoperfüzyon yoluyla eliminasyon girişimleri de sımrlı bir etki sağlar.
5. FARMAKOLOJİK ÖZELLİKLER
Propafenon hidroklorür, beta blokör ajanlar ile bazı yapısal benzerlikler gösteren sınıf Ic bir antiaritmik ilaçtır.
5.1 Farmakodmamik özellikler
Farmakoterapötik grubu:ATC kodu:
C01BC03
Propafenon hidroklorür, membran stabilize edici, sodyum kanal blokör (Vaughan Williams, sımf Ic) Özelliklere ve lokal anestezik etkiye sahip bir antiaritmik ajandır. Antiaritmik etkileri aksiyon potansiyelinin yükselme hızım yavaşlatmak, eksitabiliteyi azaltmak, iletim hızının homojen hale getirilmesi, ektopik otomatik atımların baskılanması, miyokardın fibrilasyona yatkınlığımı! azaltılmasıdır. Aym zamanda zayıf bir beta blokör etkiye de sahiptir (Vaughan Williams, sımf II), Bıma karşın yüksek dozda (900 - 1200 mg) may trigger a sempatolitik (anti-adreneıjik) etkiyi tetikleyebilir. Propafenon hidroklorür, aksiyon potansiyelinin yükselme hızım azaltarak impuls iletimini yavaşlatır (negatif dromotropik etki). Atriyum, atriyoventriküler (AV) düğüm ve ventriküllerdeki refrakter dönemler uzar. Böylece çeşitli orijinli kalp ritm bozukluklannın tedavisinde belirgin bir etki gösterir. Propafenon hidroklorür, WPW sendromlu hastalarda aksesuar yollardaki refrakter periyodlan uzatır.
EKG'de propafenon P, PR ve QRS aralıklannda hafif uzamaya yol açarken, kural olarak QTC aralığı etkilenmez.
%35-50 ejeksiyon fraksiyonlu dijitalize hastalarda, sol ventrikül kontraktilitesi hafif oranda azalmıştır. Akut transmural enfarktüs ve kalp yetmezliği bulunan hastalarda, intravenöz propafenon alımı sol ventriküler ejeksiyon fraksiyonunu önemli ölçüde düşürebilmekle birlikte,bu düşüş kalp yetmezliği olmaksızın akut enfarktüs aşamalarındaki hastalarda esasen daha az ölçüde görülür. Her iki vakada da pulmoner arteriyel basınç minimal artış göstermiştir. Periferik arteriyel basınçta hiçbir anlamlı değişiklik görülmemiştir. Bu propafenonun, klinik açıdan anlamlı sayılabilecek şekilde sol ventriküler işlevinde istenmeyen bir etkiye neden olmadığını ortaya koymaktadır. Son ventriküler işlevde meydana gelen klinik açıdan anlamlı düşüşün yalmzca önceden mevcut olan zayıf ventriküler işleve sahip hastalarda görülmesi beklenmektedir.
5.2 Farmakokinetik özellikler
Emilim:
Oral uygulamadan sonra propafenon hidroklorür tamamen absorbe edilir. Etki çabuk başlar (yaklaşık 30 dakika içinde) ve uygulamadan 2-3 saat sonra maksimum düzeye ulaşır ve 8 saatten uzun sürer. Böylece Rytmonorm uzun süreli/devamlı tedavide yüksek etkilidir, supraventriküler taşikardilerin ve taşiaritmilerin önlenmesini sağlar.
Dağılım:
Tek doz ardından biyoyararlanım yaklaşık %50'dir. Tekrarlayan doz ardından karaciğerdeki ilk geçiş metabolizmasımn doyması nedeniyle plazma konsantrasyonlan ve biyoyararlamm oransız olarak artar. Kararlı duruma 3-4 günde ulaşılır ve biyoyararlanım yaklaşık %100'e ulaşır. Terapötik plazma düzeyleri 150- 1500 ng/ml arasındadır. Terapötik konsantrasyon aralığında en az %95 oranında plazma proteinlerien bağlanır.
Propafenonun yoğun ve doyurulabilir bir presistemik biyotransformasyona uğradığı bilinmektedir (CYP2D6 hepatik ilk geçiş etkisi); bu durum, doza ve dozaj formuna bağımlı biyoyararlanım ile sonuçlanır.
Metabolizma:
Propafenon metabolizmasımn genetik olarak belirlenen iki patemi vardır. Hastaların %90'dan fazlasında ilaç, iki ile on saatlik bir eliminasyon yan ömrü ile birlikte, hızla ve yoğun bir şekilde metabolize edilir. Bu hastalar propafenonu iki aktif metabolİte metabolize ederler; CYP2D6 tarafından oluşturulan 5-hidroksipropafenon ve hem CYP3A4 hem de CYP1A2 tarafmdan oluşturulan N-depropilpropafenon (norpropafenon).
Hastalann %10'undan daha azında, propafenon metabolizması daha yavaştır; çünkü 5-hidroksi metaboliti oluşmaz ya da minimal oranda oluşur.
Yoğun metabolize edicilerde, doyurulabilir hidroksilasyon yolu (CYP2D6) lineer olmayem bir farmakokinetik ile sonuçlanır. Yavaş metabolize edicilerde propafenon farmakokinetiği lineerdir.
Kararlı duruma doz uygulamasından üç-dört gün sonra ulaşıldığı için, propafenon hidroklorürün önerilen doz uygulama rejimi metabolik durumlanna bakılmaksızın (zayıf ve yoğun metabolize ediciler karşılaştınidığında) tüm hastalar için aymdır.
Büyük oranda yoğun metabolize edicilerdeki hepatik ilk geçiş etkisi ve lineer olmayan farmakokinetik özellikler nedeniyle, propafenon hidroklorür farmakokinetiğinde kişiler arasında önemli derecede bir değişkenlik söz konusudur. Kan düzeylerindeki geniş değişkenlik, hastalarda dozun özenli bir şekilde ve klinik ve elektrokardiyografik toksisite belirtilerine sıkı bir şekilde dikkat edilerek titre edilmesini gerektirir.
Atılım:
Propafenonun hesaplanan eliminasyon yanlanma ömrü, yoğun metabolize edicilerde 2 saat ile 10 saat arasmda, yavaş metabolize edicilerde 10 saat ile 32 saat arasında değişir. Tekrarlayan doz sonrasında terminal eliminasyon yan ömrü 5-7 saattir.
500ng/ml plazma seviyesinin ardından, PR aralığı başlangıç düzeyi ile karşılaştınldığında istatistiksel açıdan anlamlı derecede uzamıştır. Bu da doz titrasyonu ile ECG okumalanmn yardımıyla hastalannın izlenmesine imkan tammıştır. Ventriküler ekstrasistollerin frekansı, plazma konsantrasyonları arttıkça azalmaktadır. Tek vakalık durumlarda <500 ng/ml düzeyindeki plazma seviyelerinde yeterli anti-aritmik aktivite gözlenmiştir.
Propafenon hem karaciğer (%57) hem de böbrekler (% 18-39) yoluyla atılır.
Propafenon plasenta bariyerini geçer ve süt ile itrah edilebilir.
Özel popülasyonlara ilişkin ek bilgiler
Böbrek bozukluğu
Propafenon hidroklorür böbrek hastalığı olan kişilere dikkatle uygulanmalıdır.
Karaciğer bozukluğu
Karaciğer hastalığı olan kişilerde doz uyarlaması yapılmalıdır.
5.3 Klinik öncesi güvenlilik verileri
Konvansiyonel güvenlilik farmakolojisi, tekrarlı doz toksisitesi, genotoksisite, karsinojenik potansiyel ya da üreme toksİsitesine dayalı çalışmalardaki preklinik veriler, insanlar için herhangi bir özel riske işaret etmemektedir.
Subkronik/kronik toksisite çalışmalannda, intravenöz uygulamadan sonra maymunlarda (2mg/kg/gün'den itibaren), tavşanlarda (0,5mg/kg/gün'den itibaren) ve köpeklerde (5mg/kg/gün'den itibaren) sporadik, normal hale dönebilir spermatojenez bozukluğu gözlenmiştir (bu durum sıçanlarda gözlenmemiştir). Bazı vakalarda, erkeklerdeki sperm sayısında normal hale dönebilir bir azalma gözlenmiştir.
Propafenon hidroklorür çeşitli
in vivoin vitro
çalışmalannda metajenisite bakımından test edilmiştir. Anlamlı mutajenisite belirtisi bulunmamıştır.
Sıçan ve farelerde yapılan uzun süreli çalışmalar propafenon hidroklorür uygulamasından sonra hiçbir potansitel tümorij eni site belirtisi ortaya koymamıştır.
Sıçanlar üzerinde gerçekleştirilen doğurganlık çalışmalan spermatojenez bozukluğuna ilişkin hiçbir kamt ortaya koymasa bile, bu durum diğer çeşitli türlerde gözlenmiştir. İzole vakalarda, erkeklerdeki sperm sayımında da normal hale dönebilir bir azalma gözlenmiştir. Sıçanlarda ve tavşanlarda embriyo-fetal toksisite gözlenmiş olup, oral uygulamadan sonraki “gözlenmeyen advers etki seviyesi” daha duyarlı türlerde 15 mg/kg/gün olmuştur. Yeni doğanlardaki ölüm oranı anne hayvanlar için toksik olan doz aralığında artmıştır. Doğum öncesi veya sonrası maruziyetin potansiyel uzun vadeli etkileri erkekler üzerinde incelenmemiştir.
6. FARMASOTIK ÖZELLIKLER
6.1. Yardımcı maddelerin listesi
Mısır nişastası Magnezyum stearat Avicel PH 101 Kroskanneloz sodyum Metilhidroksipropil selüloz Saf su
Avicel PH 102 Polietilenglikol 6000 PoHetilenglikol 400 Titanyumdioksit (E 171)
6.2 Geçimsizlikler
Herhangi bir geçimsizlik bildirilmemiştir,
6.3 Raf ömrü
Rytmonorm® 300 mg Film Tablet'in raf ömrü 48 aydır.
6.4 Saklamaya yönelik özel tedbirler
25°C'nin altındaki oda sıcaklığında saklanmalıdır.
6.5 Ambalajm niteliği ve içeriği
PVC/Aluminyum blisterler içerisinde 30 film tablet.
6.6 Beşeri tıbbi üründen arta kalan maddelerin imhası ve diğer özel önlemler
^
Kullamimamış olan ürünler ya da atık materyaller “Tıbbi Atıklann Kontrolü Yönetmeliği” ve
“Ambalaj ve Ambalaj Atıklan Kontrolü Yönetmeliği”ne uygun olarak imha edilmelidir.
7. RUHSAT SAHİBİ
Abbott Laboratuarlan İth. İhr. ve Tic. Ltd. Şti.,
Saray Mah., Dr. Adnan Büyükdeniz Cad., No:2,
Kelif Plaza, 34768 Ümraniye -İstanbul
Tel: 0216 636 06 00
Faks: 0216 425 09 69
8. RUHSAT NUMARASI
200/43
9. İLK RUHSAT TARİHİ/RUHSAT YENİLEME TARİHİ
İlk ruhsatlandırma tarihi: 18.06.2002 Son yenileme tarihi: -
10. KÜB'ÜN YENİLENME TARİHİ
€