Antineoplastik ve İmmünomodülatör Ajanlar » Antineoplastik İlaçlar (Kanser İlaçları) » Diğer Kanser İlaçları » Platin » Karboplatin
KISA ÜRÜN BİLGİSİ
1. BEŞERİ TIBBİ ÜRÜNÜN ADI
CARBOPLATİN-DEM 450 mg/45 mL i.v. infuzyon çözeltisi içeren flakon
2. KALİTATİF VE KANTİTATİF BİLEŞİM Etkin madde:
Her 1 mL'sinde 10 mg karboplatin Yardımcı maddeler:
Yardımcı maddeler için 6.1'e bakınız.
3. FARMASÖTİK FORM
45 mL infuzyon çözeltisi içeren flakon Renksiz-açık sarı renkli, berrak çözelti
4. KLİNİK ÖZELLİKLER
4.L Terapötik endikasyonlar
CARBOPLATİN-DEM infuzyon çözeltisi tek başına veya diğer antineoplastik ilaçlarla aşağıdaki malign tümörlerin tedavisinde endikedir:
• Epitelyal kaynaklı över kanseri,
• Küçük hücreli akciğer kanseri,
• Skuamöz hücreli baş-boyun kanseri,
• Lokal nüks veya uzak metastaz varlığında serviks kanserinde palyatif tedavisinde.
4.2. Pozoloji ve uygulama şekli
Pozoloji / uygulama sıklığı ve süresi:
Yetişkinlerde
Böbrek fonksiyonu normal olan ve daha önce tedavi uygulanmamış erişkin hastalar için önerilen karboplatin dozu, kısa süreli infuzyonla (15 ila 60 dakika) intravenöz yolla tek doz şeklinde uygulanan karboplatin 400 mg/m^ vücut yüzey alanı şeklindedir. Alternatif olarak, bu dozu beliriemede aşağıda verilen Calvert formülü kullanılabilir.
Total doz (mg) .(hedef EAA*) x (GFR {glomerüler fıltrasyon hızı} + 25)
Planlanan kemoterapi
Hedef EAA
Hasta tedavi durumu
Daha önce tedavi uygulanmamış
5-7 mg/mL dk
Monoterapi olarak karboplatin
Monoterapi olarak karboplatin
4-6 mg/mL dk
Daha önce tedavi uygulanmış
Daha önce tedavi uygulaımıamış
4-6 mg/mL dk
Karboplatin+siklofosfamid
Not: Calvert formülü ile toplam karboplatin dozu mg/m^ cinsinden değil, mg olarak hesaplanmaktadır.
Aşağıdaki rejimlerle daha önce yoğun tedavi uygulanan hastalarda Calvert formülü kullanılmamalıdır:
- Mitomisin C,
- Nitrozüre,
- Doksorubisin/siklofosfamid/sisplatin ile kombinasyon tedavisi,
- 5 veya daha fazla farklı etkin madde ile kemoterapi,
- 20x20 veya birden fazla alana odaklanan >4.500 rad radyoterapi.
400 mg/m^ vücut yüzey alanı karboplatin dozu yalnızca hematopoietik sistem, böbrekler ve sinir sistemi fonksiyonlan normal olan hastalarda veya bu organların fonksiyonunun normale çekilmesinden sonra uygulanmalı veya tekrarlanmalıdır.
Tedavi kürleri bir önceki kürle en az 4 hafta arayla ve/veya platelet sayımı >100.000/|aL ve lökosit sayımı >4.000/ |aL düzeyine gelene kadar uygulanmamalıdır.
Daha önce miyelosüpresif tedavi ve/veya radyoterapi uygulanması veya anlamlı ölçüde düşük performans durumu gibi risk faktörleri olan hastalar için, başlangıç karboplatin dozımun 300-320 mg/m^ vücut yüzey alanına düşürülmesi önerilmektedir.
Kombinasyon kemoterapisi
Diğer miyelosüpresif maddelerle kombinasyon halinde optimal karboplatin kullammı seçilen rejim ve dozlam planına göre dozaj ayarlamaları gerektirmektedir.
Uygulama şekli:
Karboplatin sadece intravenöz yolla kullanıma yöneliktir. Çözelti kısa süreli (15 ila 60 dakika) intravenöz infiizyonla uygulanmalıdır.
Çözelti % 5 glukoz çözeltisi veya % 0.9 sodyum klorür çözeltisi ile seyreltilebilir.
Mikrobiyolojik açıdan, seyreltilen çözelti derhal kullanılmalıdır. Hemen kullamiması planlanmıyorsa çözeltinin uygun şekilde saklanmasından kullanıcı sorumludur (seyreltme
kontrollü ve valide edilmiş aseptik koşullarda yapılmadığı sürece 2-8°C'de en fazla 24 saat süreyle saklanmalıdır).
Bu işlem aseptik koşullarda yapıldığında aşağıdaki stabilite verilen (fiziksel ve kimyasal) seyreltilmiş çözelti için geçerlidir:
Taşıyıcı çözelti |
Karboplatin
konsantrasyonu(mg/mL) |
Koşullar |
Stabilite süresi (saat) |
% 5 glukoz çözeltisi
|
0.4-2
|
25°C
|
8
|
% 0.9 sodyum klorür çözeltisi
|
2
|
25°C
|
8
|
Bununla birlikte % 0.9 sodyum klorür çözeltisi ile seyreltilen infüzyonluk çözeltinin seyreltildikten hemen sonra kullanılması önerilmektedir.
Flakon açıldıktan sonra 25°C altındaki oda sıcaklığında 14 gün stabildir.
Karboplatin alüminyumla reaksiyona girdiğinden alüminyum içeren infüzyon malzemeleri, enjektörler ve enjeksiyon iğneleri ile kullanılmamalıdır. Kullanıldığı takdirde çökelmeye neden olduğundan antineoplastik aktivitenin azalmasına yol açmaktadır.
Özel popülasyonlara ilişkin ek bilgiler:
Böbrek yetmezliği:
Böbrek yetmezliği olan hastalarda (kreatinin klirensi <60 mL/dk) karboplatin dozu azaltılmalı ve glomerüler filtrasyon hızına göre ayarlanmalıdır.
Temelde karaciğer ve böbrek fonksiyonu, kan sayımlan, elektrolit ve platelet parametrelerinin sıklıkla izlenmesi gerekmektedir.
30-60 mL/dk glomerüler filtrasyon hızında ilk platelet sayımına bağlı olarak karboplatin aşağıdaki doza ayarlanmalıdır:
Başlangıç platelet savımı
>200.000/nL
100.000-200.000/^L
Toplam Karboplatin Dozu
450 mg 300 mg
30 mL/dk düzeyinin altındaki glomerüler filtrasyon hızında CARBOPLATİN-DEM kullanılmamalıdır.
Yukanda belirtilen başlangıç dozuna alternatif olarak, böbrek fonksiyonunun dikkate alındığı Calvert formülü aracılığıyla da dozaj belirlenebilir. Bu yöntem böbrek fonksiyonundaki bireysel farklılıklar nedeniyle doz aşımı veya yetersiz doz riskini düşürmektedir.
Karaciğer yetmezliği: Yüksek dozlarda karaciğer enzimlerinde ciddi anormallikler yapabileceğinden bu tür hastalarda karaciğer fonksiyonlan ile ilgili parametrelerinin sıklıkla izlenmesi gerekmektedir.
Pediyatrik popülasyon: Çocuklarda spesifik dozaj önerilerinin yapılabilmesi için yeterli deneyim yoktur.
Geriyatrik popülasyon: 65 yaşın üstündeki hastalarda, hastanın fiziksel durumuna bağlı olarak ilk ve sonraki tedavi kürleri sırasında dozaj ayarlaması gerekebilir.
4.3. Kontrendikasyonlar
CARBOPLATİN-DEM aşağıdaki durumlarda kontrendikedir:
- Karboplatin ve/veya platin içeren bileşiklere ve ilacın içerdiği herhangi bir maddeye karşı aşırı duyarlılığı olan hastalarda,
- Şiddetli miyelosüpresyonlu hastalarda,
- Öncesinde mevcut olan şiddetli böbrek yetmezliği (glomerüler filtrasyon hızı <30 mL/dk) olan hastalarda,
- Gebe kadınlarda,
- Emzirme döneminde,
- Kanamalı tümörleri olan hastalarda,
- Çocuklarda.
Hafif böbrek yetmezliği vakalarında doz ayarlaması ile kullanım sağlanabilir (bkz. Bölüm 4.2 Pozoloji ve uygulama şekli).
4.4. Özel kullanım uyarılan ve önlemleri
Tedaviye başlamadan ve her tedavi küründen önce kan sayımı yapılmalı ve elektrolit, platelet ve ayrıca karaciğer ve böbrek fonksiyonu kontrol edilmelidir.
Gerektiğinde dozaj ayarlaması yapılması amacıyla, özellikle diğer miyelosüpresif ilaçlarla kombinasyon tedavisinde tedavi uygulanmayan aralıkta platelet ve kan sayımı parametrelerinin yakından izlenmesi önerilmektedir.
Düzenli aralıklarla böbrek fonksiyonu kontrol edilmeli ve nörolojik değerlendirmeler yapılmalıdır.
CARBOPLATİN-DEM'in hematopoietik sistem üzerindeki etkileri böbrek fonksiyonu normal olanlara kıyasla böbrek yetmezliği olan hastalarda daha belirgin ve daha uzun sürelidir. Bu riskli grupta karboplatin tedavisi özellikle dikkatli şekilde uygulanmalıdır. Anafılaksi dahil aleıjik reaksiyon riski, daha önce platin içeren diğer ilaçlarla tedavi uygulanan hastalarda artmaktadır (bkz: Bölüm 4.8 İstenmeyen etkiler).
Yaşlı hastalarda böbrek fonksiyonu azalmış olabilir. Gerektiğinde dozun belirlenmesi için bu durum dikkate alınmalıdır (bkz: 4.2 Pozoloji ve uygulama şekli).
Karboplatin yalnızca kanser ilaçlarıyla tedavi konusunda deneyimli hekimler tarafından uygulanmalıdır.
Karboplatin mutajenik ve potansiyel olarak karsinojenik bir maddedir. Seyreltme ve uygulama için tehlikeli maddelerin güvenli kullanımına ilişkin önlemler alınmalıdır. Seyreltme uygun koruyucu giysiler, tek kullanımlık laboratuvar önlüğü ve maskeler kullanan eğitimli personel tarafından yapılmalıdır.
4.5. Diğer tıbbi ürünlerle etkileşimler ve diğer etkileşim şekilleri
Karboplatin ile diğer miyelosüpresif bileşikler birlikte uygulanırken karboplatin ve/veya diğer bileşiklerin miyelosüpresif etkisi artabilir.
Karboplatin tedavisi sırasında nefrotoksik ve/veya ototoksik ilaçların (örn, aminoglikozidler, kıvrım diüretikler) uygulanması bu ilaçların organ toksisitesini artırabilir.
Karboplatin ve fenitoin'in eşzamanlı kullanımı ile serum fenitoin düzeylerinde, nöbet nüksüne neden olan ve daha yüksek fenitoin dozlan uygulanmasını gerektiren bir düşüş meydana gelmiştir. Bu nedenle fenitoin dozunun zamanında ayarlanması ile nöbet nüksünün önlenmesi için, serum fenitoin düzeyleri tedavi sırasında düzenli olarak izlenmelidir. Gerekirse fenitoin dozu tedavinin kesilmesinden sonra yeniden ayarlanmalıdır.
Teorik olarak karboplatin'in antineoplastik aktivitesinde bir düşüşe neden olabileceğinden, karboplatin ve kompleks oluşturan maddelerin eşzamanlı kullanımından kaçınılmalıdır. Bununla birlikte hayvan deneylerinde veya klinik çalışmalarda dietilditiyokarbamat ile karboplatin'in antineoplastik aktivitesi değişmemiştir.
4.6. Gebelik ve laktasyon Genel tavsiye
Gebelik kategorisi D'dir.
Çocuk doğurma potansiyeli bulunan kadınlar/Doğum kontrolü(Kontrasepsiyon)
Karboplatin'in gebelik ve/veya fetüs/yeni doğan üzerinde zararlı farmakolojik etkileri bulunmaktadır. Çocuk doğurma potansiyeli bulunan kadınlar tedavi sırasında hamile kalmamalan konusunda uyanimalıdırlar.
CARBOPLATiN-DEM, gerekli olmadıkça gebelik döneminde kullanılmamalıdır.
Gebelik dönemi
İnsanlarda embriyotoksik ve teratojenik etkilere ilişkin deneyim mevcut değildir. Tedavi sırasında gebe kalan kadınlar için genetik danışmanlık sağlanmalıdır. Gebelik sırasında tedavi uygulanması açık bir biçimde gerekliyse, karboplatin tedavisinin fetüs üzerindeki zararlı etkilerine ilişkin tıbbi danışmanlık sağlanmalıdır.
Laktasyon dönemi
Karboplatin'in anne sütüne geçip geçmediğine ilişkin heriıangi bir çalışma yapılmadığmdan karboplatin tedavisi sırasmda bebeklerin emzirilmesi kontrendikedir.
Üreme yeteneği / Fertilite
Karboplatin tedavisi uygulanan üreme çağmdaki erkek hastalara, tedavi sırasmda ve tedaviden sonra en az altı ay süreyle çocuk sahibi olmamaları önerilmelidir. Erkek hastalara aynca, karboplatin tedavisinin fertilite üzerinde irreversibl etki yaratma olasılığı nedeniyle tedaviye başlamadan önce spermlerin korunmasına yönelik danışmanlık alması önerilmelidir. Etkin kontrasepsiyon ve seksüel sakınma önerilmektedir.
Doğurganlık çağındaki kadınlara karboplatin tedavisi sırasında gebelikten korunmalan gerektiği belirtilmelidir.
4.7. Araç ve makine kullanımı üzerindeki etkiler
Karboplatin araç ve makine kullanma yeteneğini dolaylı şekilde etkileyen bulantı ve kusmaya neden olabilir.
4.8. İstenmeyen etkiler
Çok yaygın (1/10); yaygın (1/100 ila <1/10); yaygın olmayan (1/1.000 ila <1/100); seyrek (1/10.000 ila <1/1.000); çok seyrek (<1/10.000), bilinmiyor (eldeki verilerden hareketle tahmin edilemiyor).
Kan ve lenf sistemi hastalıkları
Çok yaygın: Lökopeni, trobositopeni, anemi, nötropeni
Bağışıklık sistemi hastalıkları
Yaygın: Döküntü, ürtiker, prürit, ateş gibi aleıjik reaksiyonlar
Seyrek: Anaflaktik şok, bronkospazm, hipotansiyonun eşlik ettiği aşın duyarlılık reaksiyonlan
Metabolizma ve beslenme hastalıklarıSinir sistemi hastalıkları
Yaygın: Periferik polinöropati, iğnelenme hissi, uyuşukluk ve/veya derin tendon refleksleri Yaygı olmayan: Disgözi, merkezi sinir sistemi semptomları
Göz hastalıkları
Seyrek: Görme kaybının eşlik ettiği geçici görme bozuklukları
Kulak ve iç kulak hastalıkları
Çok yaygın: Standart odyogram ile belirlenen yüksek frekansta (4.000-8.000 Hz) duyma kaybı, konuşma frekansı aralığının dışında duyma keskinliğinde bir azalma Yaygın: Tinnitus (kulak çınlaması)
Gastrointestinal hastalıkları
Çok yaygın: Bulantı, kusma, gastrointestinal bozukluklar Yaygın: Konstipasyon, diyare, abdominal ağrı Bilinmiyor: Anoreksi
Hepato-bilier hastalıkları
Çok yaygın: Karaciğer enzimlerinde geçici artışlar, alkalen fosfotaz artışı, aspartat aminotransferaz artışı Yaygın: Serum bilirubin
Deri ve deri altı doku hastalıkları
Yaygın: Alopesi
Böbrek ve idrar hastalıkları
Çok yaygın: Azalmış kreatinin klerensi, artmış kan üre azotu ve artmış ürik asit Yaygın: Artmış serum kreatinin
Genel bozukluklar ve uygulama bölgesine ilişkin hastalıkları
Çok yaygın: Asteni
Yaygın: Enjeksiyon yeri reaksiyonlan, yanma hissi, ağrı, eritem, ürtiker, şişme
4.9. Doz aşımı ve tedavisi
İntravenöz yolla uygulanan 1.600 mg/m^ vücut yüzey alanı karboplatin dozuna kadar granülositopeni, trombositopeni ve anemi ile yaşamı tehdit eden hematolojik yan etkiler gözlenmiştir.
Ayrıca aşağıdaki non-hematolojik yan etkiler meydana gelmiştir:
Baş ağrısı, eritem ve şiddetli enfeksiyonlarla birlikte glomerüler fıltrasyon hızının % 50'ye düşmesi, nöropati, ototoksisite, görme kaybı, hiperbilirubinemi, mukozit, diyare, bulantı ve kusma ile birlikte böbrek yetmezliği gözlenmiştir. Vakalann büyük bir kısmında duyma bozukluğu geçici ve reversibl nitelikteydi.
Karboplatin için spesifik bir antidot yoktur.
Hematolojik yan etkilerde kemik iliği nakli ve transfiizyonlar (platelet, kan) uygun tedavi yöntemleri olabilir.
5. FARMAKOLOJIK ÖZELLIKLER
5.1. Farmakodinatnik özellikler
Farmakoterapötik grup: Antineoplastik ilaçlar (Platin Bileşikleri)
ATC kodu: L01XA02
Karboplatin ağır metal kompleksleri grubuna ait bir platin türevi olan antineoplastik ve sitotoksik bir maddedir.
Karboplatin'in sitotoksik etkisi DNA'nm matris fonksiyonunu etkileyecek şekilde platin bağlanması aracılığıyla tek ve çift sarmallı DNA çapraz bağlannm oluşumundan kaynaklanmaktadır.
5.2. Farmakokinetik özellikler Genel özellikler
Karboplatin'in insanlardaki kinetik özellikleri 2 kompartmanlı açık birinci derece modelle açıklanabilir.
Emiüm: Uygulama yeri açısından (intravenöz) ilaç direkt kana karışır.
Dağılım
: Karboplatin plazma proteinlerine bağlanmaz. Ancak uygulamadan sonraki ilk 4 saat dozun % 20-25'ine kadar olan kısmı platin şeklinde proteine bağlanır ve 24 saat sonra proteine bağlanma oranı >% 90'dır.
Beş gün üzerinde kısa süreli intravenöz infuzyonla çoklu karboplatin uygulaması şeklinde yapılan tekrarlı dozlamlarda plazmada platin birikimi gözlenmemiştir. Uygulamanın 1. günündeki farmakokinetik parametreler temelde 2. ve 5. günlerdeki parametrelerle aynıdır.
Bivotransformasvon:
Karboplatin'in kısa süreli infuzyonla (<1 saat) intravenöz yolla uygulanmasından sonra plazma düzeyi bifazik şekilde katlanarak düşmüştür. tı/2a süresi değişmemiş karboplatin ve filtre edilebilen platin için 90 dakika ve platin için 100
dakikadır. tı/2n süresi filtre edilebilen platin için 6 saat ve platin için 24-40 saattir.
Eliminasvon:
Karboplatin temelde böbrek yoluyla elimine edilmektedir. Uygulanan platin dozunun 24 saat sonra % 60-80'i idrarda geri kazanılmaktadır. Karboplatin için filtre edilebilen platin'in total vücut klirensi, renal klirensi ve idrarla atılım düzeyi kreatinin klirensi ile korelasyon göstermektedir. Dolayısıyla karboplatin eliminasyonu temelde glomerüler filtrasyon hızına bağlıdır.
Dogrusallık/doğrusal olmayan durum:
Karboplatin doğrusal farmakokinetik profil göstermektedir.
Hastalardaki karakteristik özellikler
Böbrek vetmezliSi
: Karboplatin'in miyelosüpresif etkisi filtre edilen platin'in konsantrasyon-zaman eğrisi altındaki alanına bağlı olduğundan, böbrek yetmezliği olan hastalara azalan klirense göre daha düşük bir doz verilmelidir.
5.3. Klinik öncesi güvenlilik verileri
Akut ve kronik toksisite
Beş günlük aşan sürede intravenöz yolla tek ve çoklu doz uygulamadan sonra farelerdeki letal dozlar aşağıdaki tabloda özet halinde sunulmaktadır:
İntravenöz yolla tekli doz İntravenöz yolla günlük uygulama
5 günlük sürede
mg/kg (mg/m^) mg/kg (mg/m^)
vücut yüzey alanı vücut yüzey alanı
LDIO 123 (369) 37.7 (113)
LD50 149 (448) 40.3 (139)
LD90 182 (542) 56.9 (171)
Letal dozlann uygulanmasından sonra fare ve sıçanlarda kilo kaybı, bağırsak mukozasında enflamasyonun eşlik ettiği kanlı diyare, nazofarengeal kanama, gözlerde şişme ve letaıji gözlenmiştir.
LD50 düzeyinde karboplatin fare ve sıçanlarda lökosit ve granülosit sayısında azalma ile birlikte anemiye neden olmuştur. Sıçanlarda kemik iliğinde miyelosit düzeyinde bir artışla miyelosit/eritrosit oranında bir değişiklik tespit edilmiştir. LD50 dozunun uygulanmasından sonra fare ve sıçanlarda serum üre azot düzeyinde % 248 ve % 48'lik bir artış gözlenmiştir. Bunun aksine LD50 dozunun % 75'inde farelerde serum üre azot düzeyinde herhangi bir artış meydana gelmemiştir.
LD50 dozunun uygulanmasından sonra sıçan böbreklerinde histopatolojik değişiklikler tespit edilmemiştir. Sıçanlarda ve anestezi altındaki köpeklerde sırasıyla 300 mg/m vücut yüzey alanı ve 400 mg/m^ vücut yüzey alanı dozunda intravenöz yolla tek doz şekilde uygulanan karboplatin MSS ve kardiyovasküler sistemde herhangi bir değişikliğe neden olmamıştır. Köpeklerde karboplatin için aşağıdaki toksik ve toksik olmayan dozlar gösterilmiştir:
Günlük intravenöz uygulama mg/kg (mg/m^
5 günü asan sürelerdevücut yüzey alanıvücut yüzey alanı)
Toksik olmayan en yüksek doz 1.5 (30)
(HNTD)
Düşük toksik doz (TDL) 3 (60)
Yüksek toksik doz (TDH) 6 (120)
Letal doz (LD) 12 (240)
Köpeklerde letal karboplatin dozu anoreksi, kusma, şiddetli bağırsak kanaması ve kanlı diyareye neden olmuştur. TDH dozunun uygulanmasından sonra aynı ancak daha az şiddetli yan etkiler gözlenmiştir.
TDH dozunda karboplatin uygulanmasından sonraki 16 ila 23. günler arasında reverzibl lökositopeni, retikülositopeni ve trombositopeni meydana gelmiştir. Uygulamadan 30 gün sonra hematolojik parametrelerin ilk değerlerine yeniden erişilmiştir. Aynca hemoglobin, eritrosit ve hematokrit düzeylerinde önemsiz bir azalma tespit edilmiştir. LD dozunun uygulanmasından sonra karboplatin'in miyelosüpresif etkisi benzerdi veya daha belirgindi. TDH dozunda karboplatin AP ve SGPT düzeylerinde reversibl bir artışa neden olmuştur. Bu enzimlerdeki artışın yanısıra LD uygulamasını takiben serum kreatinin ve serum üre azot düzeylerinde artış ve ayrıca plazma elektrolitlerinde (K"^, Mg"^) bir azalma belirlenmiştir. LD dozunda karboplatin böbreklerde (nefroz) ve kemik iliğinde (hipersellülarite) histopatolojik değişikliklere neden olmuştur.
Karaciğerde TDH uygulamasından sonra hepatosit değişiklikleri gözlenmiştir. Dişi köpeklerde LD dozunda karboplatin uygulamasından sonra överlerde atrofi gözlenmiştir. Karboplatin için en düşük emetik doz günde 120 mg/m^ vücut yüzey alam şeklindedir. Kobaylarda 21 günlük bir çalışmada sırasıyla 28 ve 56 mg/m^ vücut yüzey alanı karboplatin dozu ile yapılan bir çalışmada, Preyer refleksinde azalma ve ototoksisite belirtisi olarak herhangi bir histolojik korelasyon görülmemiştir. Bununla birlikte klinik çalışmalar sırasında ototoksisite belirtileri gözlenmiştir.
Mutajenik etki ve tümorijenik potansiyel
Hücre kültüründe mutajenik etkiler ve kromozomal aberasyon tespit edilmiştir. Bu verilere göre karboplatin'in genotip değişikliğine neden olduğu ve karsinojenik etkileri olduğu düşünülmelidir.
Karsinojenisiteye ilişkin uzun süreli çalışma yapılmamıştır.
Üreme toksisitesi
Karboplatin gebeliğin 6-15. günleri arasında 25 sıçana intravenöz yolla 12, 24, 36 veya 48 mg/m^ vücut yüzey alanı dozlarında uygulanmıştır. Aynı sayıda bir kontrol grubımda vücut ağırlığına göre 2 mL/kg fizyolojik sodyum klorür çözeltisi uygulanmıştır. 21 günlük inceleme periyodu sırasında tedavi grubunda veya kontrol grubundaki hayvanlann hiçbirisinde mortalite gözlenmemiştir.
Ardışık 9 günde günlük 36 mg/m^ vücut yüzey alanı ve 48 mg/m^ vücut yüzey alanı dozlarında karboplatin uygulanan hayvanlardan oluşan gruplarda düşük oranı sırasıyla % 14 ve % 87 idi.
Yem tüketimi ve kilo artışı daha düşük dozlar uygulanan sıçanlar ve kontrol grubundaki sıçanlara kıyasla 36 mg/m vücut yüzey alanı ve 48 mg/m^ vücut yüzey alam dozlarında karboplatin uygulanan dişi sıçanlarda daha az belirgindi. Tedavi grubunda fetüslerin intemal ve ekstemal organlarında anomaliler gözlenmiştir. Serebral ventrikül boyutunda artış, abdominal kavitede hemia ve tümör ve kalpte dislokasyon tespit edilmiştir. Bu değişiklikler 24 mg/m^ vücut yüzey alanı dozunun uygulandığı hayvanlardaki fetüslerde yaygın olmayan şekilde gözlenmiş olup, ikinci en yüksek doz düzeyinin uygulandığı grupta daha sık meydana gelmiştir. En yüksek karboplatin dozunun uygulandığı sıçanlardan oluşan grupta sadece üç fetüs incelenebilmiş ve herhangi bir anomali tespit edilmemiştir.
İskelette deformiteler ve gelişim bozukluklan ve aynca eksik osifıkasyon/ osifıkasyonun oluşmadığı gözlenmiştir. Bu anomaliler büyük oranda stemumda gözlenmiş olup, kafatası, omurga ve kaburgalarda daha düşük sıklıkta meydana gelmiştir. İskelet anomalileri 24, 36 ve 48 mg/m^ vücut yüzey alanı dozlannda karboplatin uygulanan gruplarda daha sık meydana gelmiş olup, diğer sıçan gruplarından daha şiddetliydi.
Sıçanlarda günlük >24 mg/m^ vücut yüzey alanı dozlannda intravenöz yolla organogenez sırasında uygulandığında karboplatin embriyotoksik ve teratojenik etkilere neden olmuştur.
6. FARMASÖTİK ÖZELLİKLER
6.L Yardımcı maddelerin listesi
Enjeksiyonluk su
6.2. Geçimsizlikler
Alüminyum içeren tıbbi malzeme ile birlikte kullanılmamalıdır (bkz. Bölüm 4.3 Uygulama şekli).
6.3. Raf ömrü
36 ay
6.4. Saklamaya yönelik özel tedbirler
25°C'nin altındaki oda sıcaklığında saklanmalıdır.
Işıktan korumak için orijinal ambalajında saklanmalıdır.
6.5.
Ambalajın niteliği ve içeriği
Her karton kutuda, bromobütil kauçuk tıpa ve polipropilen başlıklı alüminyum kapşon ile kapatılmış, bir adet tek kullammiık tip 1 cam flakon vardır.
6.6. Beşeri tıbbi üründen arta kalan maddelerin imhası ve diğer özel önlemler
Hazırlama talimatları:
CARBOPLATİN-DEM ve diğer sitotoksik ilaçlann hamile kadınlarla temasından ve hamile personel tarafından uygulanmasından, taşınmasından sakımimalıdır.
İnflizyon solüsyonunun hazırlanmasında ve atılmasında sitotoksik ilaçların kullanımı konusunda eğitimli sağlık görevlileri görev almalıdır. Uygulama için özel bir hazırlama alanı aynimalıdır. Bu alanda sigara içmek, yemek ve içmek yasaklanmalıdır. Personel için uygun hazırlama materyali, uzun kollu önlük, maske, koruyucu gözlük, kep, steril eldiven, çalışma alanı için özel örtüler, atıklar için atık torbası ve keskin objeler (iğne, şınnga, flakon vb.) için
de atık kutulan temin edilmelidir. Atık maddelerin imhasından ve toplanmasından sorumlu personel, bu atık maddelerin tehlikeli madde içerdiği konusunda uyanimalıdırlar. Çözehinin göz ya da cilt ile teması halinde hemen bol su ile yıkanmalıdır.
İmha etme talimatları:
CARBOPLATİN-DEM infüzyon çözeltisinin hazırlanmasında ve hem artan tıbbi ürünün, hem de artan diğer çözücü ve solüsyonların tamamının atılmasında sitotoksik ilaçlar için kullanılan standart prosedürler ve zararlı atıkların imha edilmesi için yürürlükte olan yasal gereklilikler göz önünde tutulmalıdır ve bu gerekliliklere uygun olarak imha edilmelidirler. Kontamine atıklar uygun işaretlenmiş sert kaplarda yakılarak imha edilmelidirler. Kullanılmamış olan ürünler ya da atık materyaller “Tıbbi ürünlerin kontrolü yönetmeliği” ve “Ambalaj atıklanmn kontrolü yönetmelikleri”ne uygun olarak imha edilmelidir.
Ürünün seyreltilmesine ilişkin talimatlar:
CARBOPLATİN-DEM seyreltilmeden kullanılmamalıdır.
Çözelti % 5 glukoz çözeltisi veya % 0.9 sodyum klorür çözeltisi ile seyrehilebilir. Mikrobiyolojik açıdan, seyreltilen çözelti derhal kullanılmalıdır. Hemen kullanılması planlanmıyorsa çözeltinin uygun şekilde saklanmasından kullanıcı sorumludur (seyreltme kontrollü ve valide edilmiş aseptik koşullarda yapılmadığı sürece 2-8°C'de en fazla 24 saat süreyle saklanmalıdır).
Bu işlem aseptik koşullarda yapıldığında aşağıdaki stabilitesi verilen (fiziksel ve kimyasal) seyreltilmiş çözelti için geçerlidir:
Taşıyıcı çözelti |
Karboplatin
konsantrasyonu(ıng/nıL) |
Koşullar |
Stabilite süresi (saat) |
% 5 glukoz çözeltisi
|
0.4-2
|
25°C
|
8
|
% 0.9 sodyum klorür çözeltisi
|
2
|
25°C
|
8
|
Bununla birlikte % 0.9 sodyum klorür çözeltisi ile seyreltilen infiizyonluk çözeltinin seyreltildikten hemen sonra kullanılması önerilmektedir.
Flakon açıldıktan sonra 25°C altındaki oda sıcaklığında 14 gün stabildir.
Karboplatin sadece intravenöz yolla kullanıma yöneliktir. Çözelti kısa süreli (15 ila 60 dakika) intravenöz infiizyonla uygulanmalıdır.
Karboplatin alüminyumla reaksiyona girdiğinden alüminyum içeren infüzyon malzemeleri, enjektörler ve enjeksiyon iğneleri ile kullanılmamalıdır. Kullanıldığı takdirde çökelmeye neden olduğundan antineoplastik aktivitenin azalmasına yol açmaktadır.
7. RUHSAT SAHIBI
Dem İlaç San. ve Tic. A.Ş.
Dem Plaza İnönü Mah. Kayışdağı Cad. No: 172 34755
Ataşehir-İSTANBUL
Tel: 02164284029
Faks: 02164284069
e-mail:
[email protected]
8. RUHSAT NUMARASI
132/85
9. İLK RUHSAT TARİHİ/RUHSAT YENİLEME TARİHİ
İlk ruhsat tarihi: 05.03.2012 Ruhsat yenileme tarihi:
10. KÜB'ÜN YENİLENME TARİHİ