KISA ÜRÜN BİLGİSİ1. BEŞERİ TIBBİ ÜRÜNÜN ADI
MAJEZİK 200 mg SR mikropellet kapsül
2. KALİTATİF VE KANTİTATİF BİLEŞİMEtkin madde:
Flurbiprofen 200.00 mg
Yardımcı maddeler:
Yardımcı maddeler için 6.1'e bakınız.
3. FARMASÖTİK FORM
SR mikropellet kapsül
Beyaz veya hemen hemen beyaz renkte mikropelletler içeren; kapak kısmında siyah renkte “Majezik”, gövde kısmında “SR” yazılı, mavi/beyaz “0”numara sert jelatin kapsüller
4. KLİNİK ÖZELLİKLER
4.1. Terapötik endikasyonlar
Romatoid artrit, osteoartrit ve ankilozan spondilit belirti ve bulgularının tedavisi ile akut kas iskelet sistemi ağrıları, akut gut artriti ve dismenore tedavisinde endikedir.
4.2. Pozoloji ve uygulama şekliPozoloji / uygulama sıklığı ve süresi:
Doktor tarafından başka şekilde önerilmediği takdirde: Günde 1 adet yemekten sonra, akşamları alınır.
Yemeklerden hemen sonra, yeterli miktarda sıvı (bir bardak su) ile alınmalıdır.
Özel popülasyonlara ilişkin ek bilgiler:
Pediyatrik popülasyon:
12 yaş altındaki çocuklarda kullanımı önerilmez.
Geriyatrik popülasyon:
65 yaş üzeri hastalarda dikkatli kullanılmalıdır. Diğer NSAİİ'lerde olduğu gibi yaşlı hastalarda ülser, kanama, flatulans ve karın ağrısı gibi gastrointestinal komplikasyonlar gençhastalara göre daha fazla görülmektedir.
Flurbiprofen yaşlılarda iyi tolere edilmesine rağmen, özellikle renal fonksiyon bozukluğu bulunan yaşlılarda NSAİİ'ların elimine edilmesi normalden daha uzun sürebilir. Bu türvakalarda MAJEZİK SR dikkatle kullanılmalıdır, gerektiğinde standart formül kullanılarakdozaj kişiye özel olarak ayarlanmalıdır.
Karaciğer Yetmezliği:
Karaciğer yetmezliğine işaret eden belirti ve/veya semptomlar gösteren veya karaciğer test değerleri anormal olan bir hasta, MAJEZİK SR tedavisi sırasında daha şiddetlibir karaciğer reaksiyonun gelişmesine karşı değerlendirilmelidir (bkz. Özel kullanımuyarıları ve önlemleri- Hepatik etkiler). İleri derecede karaciğer yetmezliği olanlardakullanılmamalıdır (bkz. Kontrendikasyonlar).
1
KUB-12Böbrek yetmezliği:
Böbrek fonksiyonlarında önemli derecede azalma olan hastalarda, flurbiprofen metabolitlerinin birikmesini önlemek için doz azaltımı gerekebilir. Bu gibi hastalar yakındanizlenmelidir (bkz. Özel kullanım uyarıları ve önlemleri- Renal etkiler). İleri derecede böbrekyetmezliği olanlarda kullanılmamalıdır (bkz. Kontrendikasyonlar)
4.3. Kontrendikasyonlar
MAJEZİK SR Kapsül, flurbiprofene hipersensitivitesi olduğu bilinen hastalarda kontrendikedir.
MAJEZİK SR astım, ürtiker veya aspirin veya başka bir NSAİİ kullanımı sonrasında alerjik tipte reaksiyonlar geçirmiş hastalarda kullanılmamalıdır. Bu gibi hastalarda NSAİİ'lere karşışiddetli, nadiren fatal, anafilaktik benzeri reaksiyonlar bildirilmiştir (bkz. Özel kullanımuyarıları ve önlemleri-Anafilaktoid reaksiyonlar ve önceden var olan astım). MAJEZİK SR,aspirin triadı olan hastalara verilmemelidir. Bu semptom kompleksi tipik olarak, aspirin veyaNSAİİ'leri aldıktan sonra nazal polipli veya polipsiz rinit veya şiddetli, potansiyel olarak fatalbronkospazm geçiren astımlı hastalarda meydana gelir.
Aktif peptik ülseri olan veya daha önce peptik ülser geçirmiş hastalarda flurbiprofenin kullanımı kontrendikedir.
Daha önceki NSAİİ tedavisiyle ilişkili gastrointestinal kanama veya perforasyon öyküsü olan hastalarda kontrendikedir.
Gastrointestinal kanamada, serebrovasküler kanama ve diğer kanamalarda kontrendikedir. Şiddetli kalp yetmezliği, hepatik yetmezlik ve renal yetmezliği olan hastalarda kontrendikedir.Koroner arter by-pass greft operasyonu geçirenlerde ameliyat öncesi ve sonrası ağrı kesiciolarak kullanılması kontrendikedir.
Hamileliğin son trimesterinde kontrendikedir.
4.4. Özel kullanım uyarıları ve önlemleri
MAJEZİK SR'ın COX-2 inhibitörleri dahil diğer NSAİİ'lerle birlikte kullanımından kaçınılmalıdır.
Kardiyovasküler risk
• NSAİİ'ler, ciddi kardiyovasküler trombotik olaylar, miyokard enfarktüsü ve inmerisklerinde ölümcül olabilecek artışlara sebep olabilirler. Bu risk kullanımsüresiyle birlikte artabilir. Kardiyovasküler hastalığı olan veya kardiyovaskülerhastalıkla ilgili risk faktörü taşıyan hastalarda bu risk en yüksek düzeydedir.
• Flurbiprofenin, koroner arter by-pass greft operasyonu geçirenlerde ameliyat öncesive sonrası ağrı kesici olarak kullanılması kontrendikedir.
Gastrointestinal Risk
• NSAİİ'ler, kanama, ülser, mide ya da bağırsak perforasyonu gibi ciddi gastrointestinal advers etkilerle ilgili riskte ölümcül olabilecek artışlara sebep olabilir.Bu etkiler, kullanım sırasında her an, uyarıcı semptomlar göstermeden ortayaçıkabilir. Ciddi gastrointestinal etkiler için yaşlılar en büyük risk grubunu oluşturur.
2
KUB-12Uyarılar
Kardiyovasküler trombotik etkiler:
Bazı selektif COX-2 inhibitörü ya da non-selektif NSAİİ'lerle, 3 yıla varan klinik araştırmalar, ölümcül olabilecek derecede ciddi kardiyovasküler (KV) trombotik olaylarda,miyokard enfarktüsü ve inme riskinde artışa neden olabileceğini göstermiştir. Bilinen KVhastalığı olan hastalar daha büyük risk altında olabilir. MAJEZİK SR ile tedavi edilenhastalarda KV advers olay riskini en aza indirmek için, mümkün olan en kısa süreyle endüşük etkili doz kullanılmalıdır. Daha önce KV semptomlar yaşanmamış olsa bile, hekimlerve hastalar bu tür olayların ortaya çıkmasına karşı tetikte olmalıdır. Hastalara, ciddi KVtoksisite belirti ve/veya semptomları hakkında ve meydana geldikleri takdirde yapılmasıgerekenler hakkında bilgi verilmelidir (bkz. Kontrendikasyonlar).
Eşzamanlı aspirin kullanımının NSAİİ kullanımıyla ilişkili artmış ciddi KV trombotik olay riskini azalttığını gösteren tutarlı bir kanıt yoktur. Aspirin ve flurbiprofenin eşzamanlıkullanımı ciddi gastrointestinal olay riskini artırmaktadır (bkz. Özel kullanım uyarıları veönlemleri, Gastrointestinal(Gİ) etkiler - Gİ ülserasyon, kanama ve perforasyon riski).Flurbiprofen için böyle bir riski dışarıda bırakabilecek yeterli veri bulunmamaktadır.Kontrolsüz hipertansiyon, konjestif kalp yetmezliği, kanıtlanmış iskemik kalp hastalığı,periferik arter hastalığı ve/veya serebrovasküler hastalığı olan hastalar ancak dikkatlideğerlendirmeden sonra flurbiprofen ile tedavi edilmelidir.
Kardiyovasküler hastalık için risk faktörleri (örneğin; hipertansiyon, hiperlipidemi, diabetes mellitus, sigara içme) olan hastaların uzun süreli tedavisine başlamadan önce de benzerdeğerlendirme yapılmalıdır.
Yapılan iki büyük kontrollü klinik araştırma sonucuna göre, koroner arter bypass greft uygulamasını takiben 10-14 gün arasında ağrı tedavisi için bir COX-2 selektif NSAİİkullanımının miyokard enfarktüsü ve inme riskinde artışa neden olduğu gözlemlenmiştir (bkz.Kontrendikasyonlar).
Hipertansiyon:
Diğer tüm NSAİİ'lerde olduğu gibi, flurbiprofen de hipertansiyon oluşumuna veya daha önce mevcut hipertansiyonun kötüleşmesine ve bu iki durum da KV olaylar riskinin artmasınaneden olabilir. Tiazidler ya da loop diüretikler alan hastalarda NSAİİ kullanımı, butedavilere yanıtın bozulmasına neden olabilir. Flurbiprofen de dahil, NSAİİ'lerhipertansiyonlu hastalarda dikkatli kullanılmalıdır. Flurbiprofen tedavisi başlangıcında vetedavi seyri boyunca kan basıncı yakından izlenmelidir.
Konjestif kalp yetmezliği ve ödem:
Prostaglandin sentezini inhibe ettiği bilinen diğer ilaçlarla olduğu gibi, flurbiprofen dahil NSAİİ'ler alan bazı hastalarda sıvı retansiyonu ve ödem gözlenmiştir. Bu nedenle,MAJEZİK SR sıvı retansiyonu, hipertansiyon veya kalp yetmezliği olan hastalarda dikkatlekullanılmalıdır.
Gastrointestinal (Gİ) etkiler - Gİ ülserasyon, kanama veya perforasyon riski:
NSAİİ uygulanan hastalarda, semptomları olsun veya olmasın herhangi bir zamanda mide, ince barsak veya kalın barsakta inflamasyon, kanama, ülserasyon veya perforasyon gibi fatalolabilen ciddi Gİ toksisite meydana gelebilir. Dispepsi gibi hafif üst Gİ sorunlar yaygındır vetedavi sırasında herhangi bir zamanda yaşanabilir. Bu yüzden, önceden Gİ semptomlaryaşanmamış olsa bile hekim ve hastalar ülserasyon veya kanama durumuna karşı tetikteolmalıdır. Hastalara, ciddi Gİ toksisitesinin belirti ve/veya semptomları ve meydana geldikleritakdirde yapmaları gerekenler hakkında bilgi verilmelidir. Periyodik laboratuvar
3
KUB-12
gözlemlerinin yararı henüz kanıtlanmamış olmakla birlikte yeteri kadar değerlendirme de yapılmamıştır. NSAİ bir ilaçla tedavi sırasında ciddi bir Gİ advers olay geliştiren her beşhastadan yalnızca biri semptomatiktir. NSAİİ'ler nedeniyle üst Gİ ülser, büyük kanama veyaperforasyonların, 3 ila 6 ay süreyle tedavi edilen hastaların yaklaşık %1'inde, bir yıl tedavigören hastalarınsa yaklaşık %2 ila %4'ü arasında meydana geldiği görülmektedir. Bueğilimlerin zaman içinde sürmesi, hastanın tedavinin herhangi bir safhasında ciddi bir Gİ olaygeliştirme olasılığını artırmaktadır. Ne var ki, kısa süreli tedavi dahi risksiz değildir.
Komplike hemoraji veya perforasyon öyküsü olup; yaşlı olan hastalarda artan NSAİİ dozları ile Gİ kanama ülserasyon, perforasyon riski yükselir. Bu hastalarda mevcut olan en düşükdozda tedaviye başlamak gerekir.
NSAİİ'ler, önceden ülser hastalığı veya Gİ kanaması hikayesine sahip hastalara reçetelenirken son derece dikkatli olunmalıdır.
Fatal Gİ olaylar hakkındaki spontan raporların çoğu yaşlı ve zayıf bünyeli hastalarda görülmektedir; bu nedenle bu popülasyonda tedavi yaparken özellikle dikkatli olmak gerekir.
Advers bir GI olayın potansiyel riskini en aza indirmek için, mümkün olan en kısasüreyle en düşük etkili doz kullanılmalıdır.
Yüksek risk grubundaki hastalarda, NSAİİiçermeyen alternatif tedaviler dikkate alınmalıdır.
Bu hastalarda ve düşük doz asetilsalisilik asit veya gastrointestinal riski artıran diğer etken maddeleri birlikte kullanması gereken hastalarda, koruyucu ajanlarla kombinasyon tedavisi(ör: misoprostol veya proton pompa inhibitörleri) düşünülmelidir. Düzenli aralıklarla klinikgözlem tavsiye edilir.
Gastrointestinal toksisite öyküsü olan hastalar (özellikle de yaşlılar) özellikle tedavinin ilk evrelerinde tüm olağandışı abdominal semptomları (gastrointestinal kanama) bildirmelidir.Ülser gelişimi veya kanama riskini artırabilecek tıbbi ürünleri, örneğin; oral kortikosteroidler,varfarin gibi antikoagülanlar, selektif serotonin-geri alınım inhibitörleri ya da asetilsalisilikasit gibi antitrombosit ajanlar, birlikte kullanan hastalarda dikkatli olunması tavsiyeedilmelidir.
Flurbiprofen tedavisi uygulanan hastalarda gastrointestinal kanama ya da ülser meydana geldiğinde tedavi kesilmelidir.
Hastalıkları alevlenebileceğinden, NSAİİ'ler gastrointestinal hastalık (ülseratif kolit, Crohn hastalığı) öyküsü olan hastalara dikkatle verilmelidir.
Yaşlı hastalarda NSAİİ'lerle ilişkili advers reaksiyonların (özellikle ölümle sonuçlanabilen gastrointestinal kanama ve perforasyon) sıklığı artmaktadır.
Yapılan çalışmalar, NSAİİ kullanan, önceden peptik ülser ve/veya Gİ kanama hikayesine sahip hastaların, bu risk faktörlerine sahip olmayan hastalara kıyasla Gİ kanama geliştirmeriskinin 10 kat fazla olduğunu göstermiştir. Ülser hikayesine ek olarak, yapılanfarmakoepidemiyolojik çalışmalarda, Gİ kanama riskini artırabilecek aşağıdakiler gibi çoksayıda başka birlikte tedavi ve komorbiditeye yol açabilecek durum tanımlanmıştır: oralkortikosteroidlerle tedavi, antikoagülanlarla tedavi, NSAİİ'lerle tedavinin uzaması, sigaraiçmek, alkol bağımlılığı, ilerlemiş yaş ve genel sağlık durumunun kötü olması.
4
KUB-12
Renal etkiler:
NSAİİ'lerin uzun süreli kullanımı renal papiller nekroz ve diğer renal hasarlarla sonuçlanmıştır. Diğer NSAİİ'lerde olduğu gibi, flurbiprofenin uzun süreli uygulanmasırenal papiller nekroz ve renal medullada diğer değişikliklere yol açmıştır. Renalprostaglandinlerin renal perfüzyonun korunmasında telafi edici bir rol oynadığıhastalarda ikinci bir renal toksisite şekli görülmüştür. Bu hastalarda bir NSAİİ'ninuygulanması, prostaglandin oluşumunda ve ikincil olarak renal kan akımında açık renaldekompansasyonu tetikleyebilecek doza bağımlı bir düşmeye neden olabilir. Bu reaksiyonaçısından en büyük risk altında bulunan hastalar böbrek yetmezliği, kalp yetmezliği veyakaraciğer yetmezliği olanların yanısıra diüretik veya ADE (anjiyotensin dönüştürücü enzim)inhibitörleri kullananlar ve yaşlılardır. NSAİİ tedavisinin kesilmesinden sonra, geneldetedavi öncesindeki duruma geri dönülür.
Klinik çalışmalarda, böbrek yetmezliği olan hastalarda flurbiprofen eliminasyonun yarı ömründe değişiklik olmamıştır. Flurbiprofen metabolitlerinin başlıca eliminasyon yoluböbreklerdir. Orta ila şiddetli böbrek yetmezliği olan hastalarda 4'-hidroksi-flurbiprofenineliminasyonunda azalma meydana gelmiştir. Bu nedenle, böbrek fonksiyonlarında önemliderecede azalma olan hastalarda, flurbiprofen metabolitlerinin birikmesini önlemek içindoz azaltımı gerekebilir. Bu gibi hastalar yakından izlenmelidir.
İlerlemiş böbrek hastalığı:
İlerlemiş böbrek hastalığına sahip hastalarda MAJEZİK SR tedavisi önerilmez. Ancak, NSAİİ ile tedaviye başlamak zorunluysa, hastanın böbrek fonksiyonlarının yakından takipedilmesi tavsiye edilir (bkz. Özel Uyarılar ve Özel Kullanım Tedbirleri- Renal Etkiler).
Anafilaktoid reaksiyonlar:
Diğer NSAİİ'lerde olduğu gibi, flurbiprofene önceden bilinen bir maruziyeti olmayan hastalarda anafilaktoid reaksiyonlar meydana gelebilir. Aspirin triadı olan hastalaraflurbiprofen verilmemelidir. Bu semptom kompleksi tipik olarak, nazal polipli ya dapolipsiz rinit geçiren veya aspirin ya da diğer NSAİİ'leri aldıktan sonra şiddetli vepotansiyel olarak fatal olabilen bronkospazm sergileyen astımlı hastalarda ortaya çıkar, (bkz.Kontrendikasyonları, Özel kullanım uyarıları ve önlemleri - Önceden var olan astım).Anaflaktoid bir reaksiyon meydana geldiği takdirde, hastaya derhal acil tedaviuygulanmalıdır.
Deri etkileri:
Flurbiprofen dahil NSAİİ'lerin kullanımına ilişkin çok seyrek olarak, bazıları ölümcül olmak üzere, eksfoliyatif dermatit, Stevens-Johnson sendromu ve toksik epidermal nekrolizgibi ciddi deri reaksiyonları rapor edilmiştir. Bu ciddi olaylar uyarı olmaksızın oluşabilir.Hastalar ciddi deri reaksiyonlarının işaret ve semptomları konusunda bilgilendirilmelidirlerve deri kızarıklığı ya da herhangi bir aşırı duyarlılık belirtisi ilk meydana geldiğindeflurbiprofen kullanımı durdurulmalıdır.
5
KUB-12Önlemler
Hepatik etkiler:
Flurbiprofen de dahil olmak üzere NSAİİ alan hastaların %15 kadarında bir veya daha fazla karaciğer testinde sınır seviyede yükselmeler meydana gelebilir. Bu laboratuvaranomalileri ilerleyebilir, değişmeden kalabilir veya tedaviye devam edildiğindekendiliğinden geçebilir. NSAİİ'lerle yapılan klinik çalışmalarda, hastaların yaklaşık%1'inde ALT ve AST'de anlamlı yükselmeler (normalin üst limitinin yaklaşık üç veyadaha fazla katında) bildirilmiştir. Ayrıca, bazıları ölümle sonuçlanmak üzere sarılık,fulminant hepatit, karaciğer nekrozu ve karaciğer yetmezliği de dahil şiddetli karaciğerreaksiyonları bildirilmiştir.
Karaciğer yetmezliğine işaret eden belirti ve/veya semptomlar gösteren veya karaciğer test değerleri anormal olan bir hasta, MAJEZİK SR tedavisi sırasında daha şiddetli birkaraciğer reaksiyonun gelişmesine karşı değerlendirilmelidir. Karaciğer hastalığına işareteden klinik belirti ve semptomların gelişmesi veya sistemik belirtilerin (örneğin, eozinofili,döküntü, vb.) meydana gelmesi halinde, MAJEZİK SR tedavisi kesilmelidir.
Hematolojik etkiler:
Flurbiprofen de dahil olmak üzere NSAİİ alan hastalarda bazen anemi görülür. Bunun nedeni sıvı retansiyonu, Gİ kan kaybı veya eritropoez üzerindeki tam olaraktanımlanamayan bir etki olabilir. MAJEZİK SR de dahil olmak üzere NSAİİ'lerle uzunsüreli tedavi gören hastalar, herhangi bir anemi belirti veya semptomu gösterirlerse,hemoglobin ve hematokrit seviyelerini düzenli olarak kontrol ettirmelidirler.
NSAİİ'lerin bazı hastalarda trombosit agregasyonunu inhibe ederek kanama süresini uzattıkları gösterilmiştir. Aspirinin tersine, bunların trombosit fonksiyonu üzerindekietkileri kalitatif açıdan daha az, daha kısa süreli ve geri dönüşümlüdür. Flurbiprofengenel olarak trombosit sayısı, protrombin zamanı (PT) veya parsiyel tromboplastinzamanını (PTT) etkilemez. Önceden koagülasyon bozukluğu olan ya da antikoagülankullanan ve trombosit fonksiyon değişikliklerinden advers şekilde etkilenebilecek hastalarMAJEZİK SR kullanımında dikkatle izlenmelidir.
Önceden var olan astım:
Astım hastalarının aspirine duyarlı astımı olabilir. Aspirine duyarlı astım hastalarında aspirin kullanımı, fatal olabilecek derecede şiddetli bronkospazma yol açabilir. Bu gibiaspirine duyarlı hastalarda aspirin ve diğer NSAİİ'ler arasında bronkospazm da dahilolmak üzere çapraz reaksiyonlar bildirildiği için, aspirine bu çeşit bir duyarlılığa sahiphastalar MAJEZİK SR kullanmamalı ve önceden var olan astımı olan hastalarda dikkatlikullanılmalıdır. ( bkz. Kontrendikasyonlar)
Görme değişiklikleri:
Flurbiprofen ve diğer NSAİİ'lerin kullanımı sırasında görmede bulanıklık ve/veya görmede azalma olan vakalar bildirilmiştir. Göz şikayetleri olan hastalar göz muayenesindengeçmelidir.
6
KUB-12
Hamilelik:
Gebeliğin üçüncü trimesterinde diğer NSAİİ'ler gibi flurbiprofen de kullanılmamalıdır; çünkü duktus arteriozusun (anne karnında açık olup doğumu takiben kapanması gereken,kalpten çıkan iki büyük atardamar [aort ve pulmoner arter] arasındaki açıklık) erkenkapanmasına neden olabilir.
Genel:
Flurbiprofenin kortikosteroid yerine geçmesi veya kortikosteroid eksikliğini tedavi etmesi beklenmemelidir. Kortikosteroidlerin aniden durdurulması, hastalığın alevlenmesine sebepolabilir. Uzun süreli kortikosteroid tedavisi görmekte olan hastalar, kortikosteroid tedavisinindurdurulmasına karar verilmesi halinde, tedavilerini yavaş ve kademeli olarak azaltmalıdır.Postoperatif yaşlı hastalarda uyarı gerektirmektedir. 65 yaşın üzerindeki hastalarda renal vehepatik fonksiyonların izlenmesi tavsiye edilir.
Flurbiprofenin [ateş ve] enflamasyonu azaltmadaki farmakolojik aktivitesi, infeksiyöz olmadığı düşünülen ağrılı durumların komplikasyonlarının saptanmasında kullanılan tanısalbelirtilerin yararlanılabilirliğini azaltabilir.
Flurbiprofen kullanımı, siklooksijenaz/prostaglandin sentezini inhibe ettiği bilinen herhangi bir ilaçta da olduğu gibi, fertiliteyi bozabilir ve bu nedenle gebe kalmaya çalışan kadınlardaönerilmemektedir. Gebe kalma güçlüğü olan ya da infertilite tetkikleri yapılan kadınlardaflurbiprofenin kesilmesi düşünülmelidir.
Sistemik lupus eritematozus (SLE) ve diğer bağ dokusu hastalıkları:
SLE ve karışık bağ dokusu hastalığı olan hastalarda, aseptik menenjit riski artmıştır.
Laboratuvar testleri:
Ciddi Gİ sistem ülserasyonları ve kanama, uyarıcı semptomlar olmadan ortaya çıkabildiğinden, hekimler Gİ kanamanın belirti ya da semptomları açısından hastalarıizlemelidirler. Uzun dönemli NSAİİ tedavisi gören hastaların tam kan sayımı vebiyokimya profilleri periyodik olarak kontrol edilmelidir. Eğer karaciğer ya da renalrahatsızlıkla uyumlu klinik belirti ve semptomlar gelişirse ya da sistemik belirtiler (ör.eozinofili, döküntü, vb.) ortaya çıkarsa flurbiprofen kesilmelidir.
Bozulmuş kadın fertilitesi:
Flurbiprofen kadın fertilitesini bozabilir. Bu nedenle gebe kalmak isteyen kadınlara önerilmez.
Özel popülasyonlara ilişkin ek bilgiler:
Pediyatrik popülasyon:
12 yaş altındaki çocuklarda kullanımı önerilmez.
Geriyatrik popülasyon:
Diğer NSAİİ'lerle olduğu gibi, yaşlıların (65 yaş ve üstü) tedavisi sırasında dikkatli olunmalıdır. Yaşlı hastalarda ülserasyon, kanama, gaz, şişkinlik ve abdominal ağrı gibigastrointestinal şikayet daha fazladır. Gastrointestinal olayların potansiyel riskini en azaindirmek için, mümkün olan en kısa süreyle en düşük etkili doz kullanılmalıdır. (bkz. Özelkullanım uyarıları ve önlemleri- Gastrointestinal (Gİ) etkiler) Aynı şekilde, yaşlı hastalarrenal dekompansasyon gelişme riski açısından daha yüksek risk altındadırlar, (bkz. Özelkullanım uyarıları ve önlemleri- Renal etkiler)
7
KUB-124.5. Diğer tıbbi ürünler ile etkileşimler ve diğer etkileşim şekilleri
Anjiyotensin dönüştürücü enzim (ADE) inhibitörleri ve anjiyotensin II reseptör blokerleri (ARB): Mevcut raporlarda, NSAİİ'lerin diüretiklerin antihipertansif etkisini azaltabileceğibelirtilmektedir. Böbrek fonksiyonu zayıf olan hastalarda (örn. susuz kalan hastalar ya daböbrek fonksiyonu azalmış yaşlılar), bir ADE inhibitörünün ya da bir ARB'ninsiklooksijenaz inhibitörü ile birlikte kullanımı genelde geri dönüşümlü olan akut böbrekyetmezliği olasılığı dahil böbrek fonksiyonlarının bozulmasını artırabilir. ADE inhibitörü yada ARB ile birlikte flurbiprofen alan hastalarda bu etkileşimlerin oluşumları dikkatealınmalıdır.
Bu nedenle, bu ilaçların birlikte kullanımında, özellikle yaşlı hastalarda, dikkatli olunmalıdır. Hastalar yeterli su almalı ve birlikte kullanım tedavisi başlangıcında ve sonrasında periyodikolarak böbrek fonksiyonlarını izlenmelidir.
Antikoagülanlar: NSAİİ'lerle birlikte varfarin alan hastalar, sadece her iki ilaçtan birini kullananlara oranla daha büyük bir ciddi klinik kanama riski altındadır. Doktorlar, varfarinveya diğer antikoagülanları kullanan hastalara MAJEZİK SR verirken dikkatli olmalıdırlar.
Aspirin: Aspirinin eşzamanlı uygulanması, serum flurbiprofen konsantrasyonlarını düşürür. Bu etkileşimin klinik önemi bilinmemektedir; ancak, diğer NSAİİ'lerde olduğu gibi,MAJEZİK SR ve aspirinin birlikte uygulanması önerilmemektedir.
Beta-adrenerjik blokör ajanlar: Flurbiprofen propranololün hipotansif etkisini azaltmasına karşın atenololde böyle bir etki görülmemiştir. Bu etkileşimin altında yatan mekanizmabilinmemektedir. Hem flurbiprofen hem de bir beta-blokör alan hastalar, yeterli seviyedebir hipotansif etkinin elde edilmesi açısından takip edilmelidir.
Diüretikler: NSAİİ'ler bazı hastalarda furosemid ve tiyazidlerin natriüretik etkisini azaltabilmektedir. Bu etki, renal prostaglandin sentezinin inhibisyonuna dayandırılmıştır.MAJEZİK SR ile birlikte diüretik ilaçlar alan hastalar, böbrek yetmezliği belirtileriaçısından (bkz. Özel kullanım uyarıları ve önlemleri -Renal etkiler) ve istenen diüretiketkinin elde edildiğinden emin olmak amacıyla yakından izlenmelidir.
Lityum: NSAİİ'ler plazma lityum düzeylerinde artışa, renal lityum klirensinde ise azalmaya yol açmıştır. Minimum lityum konsantrasyonu %15 artmış ve renal klerens %20 oranındaazalmıştır. Bu etkiler, renal prostaglandin sentezinin NSAİİ tarafından inhibisyonunadayandırılmıştır. Bu nedenle, NSAİİ'lerle lityum birlikte uygulandığında, hastalar lityumtoksisitesine karşı yakından izlenmelidir.
Metotreksat: NSAİİ'lerin, tavşan böbrek kesitlerinde metotreksat birikimini kompetetif bir şekilde inhibe ettikleri rapor edilmiştir. Bu durum, bu ilaçların metotreksatın toksisitesiniartırabileceğine işaret ediyor olabilir. NSAİİ'ler metotreksatla birlikte uygulandığında dikkatliolunmalıdır.
Kortikosteroidler: Gastrointestinal ülserasyon veya kanama riskinde artma görülür.
Antiplatelet ajanlar ve selektif serotonin geri alım inhibitörleri (SSRI'ler):
Gastrointestinal kanama riskinde artış
8
KUB-12
Simetidin, Ranitidin: Küçük fakat istatistiksel açıdan önemli bir artışın dışında, flurbiprofenin farmakokinetiğini etkilememişlerdir.
Digoksin: Flurbiprofen ile digoksinin birlikte kullanılması her iki ilacın da kararlı durum serum konsantrasyonlarını değiştirmemiştir.Ancak NSAİİ'ler kalp yetmezliğini
alevlendirebilirler. GFR (glomerüler filtrasyon hızı)'i azaltabilir ve glikozidlerin plazma düzeyini artırabilirler.
Oral hipoglisemik ajanlar: Flurbiprofen ile hipoglisemik ajanların birlikte uygulanması sırasında kan şekeri konsantrasyonlarında hafif bir düşme yaşanmış olsa da, hipoglisemiyedair herhangi bir belirti veya semptoma rastlanmamıştır.
Kinolon grubu antibiyotikler: Birlikte alındığında konvülsiyon riskini artırırlar.
NSAİİ'ler zidovudin, tiklopidin, takrolimus ve siklosporin ile birlikte uygulandığında dikkatli olunmalıdır.
Takrolimus: NSAİİ'lerle takrolimus beraber kullanıldığında nefrotoksisite riskinde artış izlenebilir.
Siklosporin: Flurbiprofen gibi COX inhibitörleri, renal prostaglandinler üzerindeki etkilerinden ötürü siklosporinin nefrotoksisite riskini artırırlar.
Özel popülasyonlara ilişkin ek bilgiler
Pediyatrik popülasyon:
Veri mevcut değildir.
Geriyatrik popülasyon:
Antiasitler: Antiasit süspansiyonlar, geriyatrik deneklerde kullanıldığında flurbiprofen absorpsiyonunun miktarında değil ancak absorpsiyon hızında azalmaya neden olmuştur.
4.6. Gebelik ve laktasyonGenel tavsiye
Gebelik Kategorisi: 1. ve 2. trimester: C; 3. trimester D'dir.
Çocuk doğurma potansiyeli bulunan kadınlar/Doğum kontrolü (Kontrasepsiyon)
Veri mevcut değildir.
Gebelik dönemi
Fare ve tavşanlarda yapılan üreme çalışmalarında herhangi bir gelişimsel anomaliye rastlanmamıştır. Ancak, hayvan üreme çalışmaları insanlarda meydana gelecek etkilerinönceden görülmesi için her zaman yeterli olmayabilir. Gebe kadınlar üzerinde yapılmışyeterli ve iyi kontrollü çalışma bulunmamaktadır. MAJEZİK SR'ın sağlayacağı potansiyelyarar, fetüs üzerindeki potansiyel riski karşılayabiliyor ise kullanılabilir.
9
KUB-12
Prostaglandin sentezinin inhibisyonu hamileliği olumsuz etkileyebilir. Epidemiyolojik çalışmalardan elde edilen veriler hamileliğin erken dönemlerinde kullanılan prostaglandinsentez inhibitörlerinin spontan düşük riskinde artış oluşturduğunu göstermektedir.Hayvanlarda prostaglandin sentez inhibitörü uygulanması sonucunda implantasyonöncesi ve sonrası kayıplarda artış gösterilmiştir.
NSAİİ'lerin fetal kardiyovasküler sistem (ductus arteriosus'un kapanması) üzerindeki bilinen etkilerinden dolayı, gebeliğin geç safhalarında (6.aydan itibaren) kullanımındankaçınılmalıdır.
Hayvanlar üzerinde yapılan çalışmalar, gebelik veya doğum sonrası gelişim üzerindeki etkiler bakımından yetersizdir (bkz. bölüm 5.3 Klinik öncesi güvenlilik verileri).
İnsanlara yönelik potansiyel risk bilinmemektedir.
Üreme yeteneği/fertilite
NSAİİ'lerle sıçanlar üzerinde yürütülen çalışmalarda, prostaglandin sentezini inhibe ettiği bilinen diğer ilaçlarda olduğu gibi, distosi, doğumda gecikme ve hayatta kalan yavruoranında düşme meydana gelmiştir. MAJEZİK SR'ın gebe kadınlardaki gebelik sonu vedoğum üzerindeki etkileri bilinmemektedir.
Etki mekanizması nedeniyle NSAİİ kullanımı bazı kadınlarda geri dönüşümlü infertilite ile ilişkilendirilen ovarian foliküllerin rüptürünü geciktirebilir ya da engelleyebilir. Hamilekalma zorluğu yaşayan veya infertilite sebebi ile araştırma yapılan kadınlarda flurbiprofeninde dahil olduğu NSAİİ'lerin kesilmesi düşünülmelidir.
Laktasyon dönemi
Anne sütü ve plazmasındaki flurbiprofen konsantrasyonları, flurbiprofen 200 mg/gün kullanmakta olan bir annenin sütünü alan bebeğin günde yaklaşık olarak 0.10 mgflurbiprofen alabileceğini göstermektedir. Prostaglandinlerin sentezini inhibe edenilaçların bebekler üzerindeki olası advers etkileri nedeniyle, anneye olan yararı da hesabakatılarak emzirmeye son verme veya ilacı kesme arasında bir karar verilmelidir.
4.7. Araç ve makine kullanımı üzerindeki etkiler
NSAİİ kullananlarda ilaç alımından sonra halsizlik, uyuklama, huzursuzluk ve görme bozuklukları gibi yan tesirler görülebilir. Bu nedenle, bu tür etkiler oluştuğunda araç vemakine kullanılmamalıdır.
4.8. İstenmeyen etkiler
İstenmeyen yan etkilerin sınıflandırılmasında aşağıdaki sistem kullanılmıştır:
Çok yaygın (>1/10), yaygın (>1/100 ila <1/10), yaygın olmayan (>1/1.000 ila <1/100), seyrek (>1/10.000 ila <1/1.000), çok seyrek (<1/10.000), bilinmiyor (eldeki verilerden hareketletahmin edilemiyor).
10
KUB-12
Flurbiprofen veya diğer NSAİPleri kullanan hastalarda görülen advers olaylar:
|
Flurbiprofen kullanan hastalarda bildirilen olaylar
|
|
Yaygın
|
Yaygın olmayan
|
Seyrek
|
Bilinmiyor
|
Enfeksiyonlar ve efestasyonlar |
Rinit,
İdrar yolu enfeksiyonubelirti vebulguları
|
|
|
|
Kan ve lenf sistemi hastalıkları |
|
Demir eksikliği anemisi
|
|
Trombosit
agregasyonu
inhibisyonu
|
Bağışıklık sistemi hastalıkları |
|
|
Anaflaktik
reaksiyonlar
|
|
Metabolizma ve beslenme sistemihastalıkları |
Vücut
ağırlığında
değişiklikler
|
Hiperürisemi, Sıvı retansiyonu
|
|
|
Psikiyatrik
hastalıklar |
Anksiyete,
Depresyon,
Uykusuzluk,
Sinirlilik
|
Konfüzyon
|
|
|
Sinir sistemi hastalıkları |
Amnezi,
Baş dönmesi,
Baş ağrısı,
Reflekslerde
artma,
Somnolans,
Titreme
|
Ataksi,
Serebrovasküler iskemi, Parestezi,
Parosmi
|
|
|
Göz hastalıkları |
Görmede
değişiklikler
|
Konjunktivit
|
|
|
Kulak ve iç kulak hastalıkları |
Tinnitus,
Vertigo
|
|
|
|
Kardiyak
hastalıklar |
|
Kalp yetmezliği
|
Miyokard
enfarktüsü
|
|
Vasküler
hastalıklar |
|
Vasküler hastalıklar,
Vazodilatasyon,
Hipertansiyon
|
|
|
Solunum, göğüs bozuklukları vemediastinalhastalıklar |
|
Astım,
Epitaksis,
Bronkospazm
|
|
|
|
11
KUB-12
Gastrointestinal
hastalıklar |
Abdominal
ağrı,
Kabızlık,
İshal,
Dispepsi,
Gaz,
Gİ kanama,
Bulantı,
Kusma
|
Kanlı ishal,
Özofagus hastalığı,
Gastrit,
Hematemez,
Peptik ülser hastalığı, Stomatit,
Gastrointestinal ülser
|
Gastrointestinal
perforasyon
|
|
Hepatobiliyer
hastalıklar |
|
Hepatit,
Karaciğer fonksiyon bozukluğu
|
|
|
Deri ve deri altı doku
hastalıkları |
Döküntü
|
Anjiyoödem,
Egzema,
Kaşıntı,
Ürtiker
|
|
|
Kas iskelet bozuklukları, bağdoku ve kemikhastalıkları |
|
Seğirme
|
|
|
Böbrek ve idrar hastalıkları |
|
Hematüri,
Böbrek yetmezliği
|
Glomerulonefrit, Renal papillernekrozNefrotiksendrom
|
|
Genel bozukluklar |
Asteni,
Ödem,
Halsizlik,
Yorgunluk
|
Ürperme,
Ateş
|
|
|
Araştırmalar |
Yükselmiş
karaciğer
enzimleri
|
Hemoglobin ve hemotokritdüzeylerinde azalma
|
|
|
Aşağıdaki yan etkiler temel olarak dünya genelindeki pazarlama sonrası deneyimlerden ve literatürlerden elde edilmiştir. Kesin sıklık tahmini genellikle mümkün değildir.
|
Yan etkiler |
Kan ve lenf sistemi hastalıkları |
Aplastik anemi, hemolitik anemi, trombositopeni, nötropeni
|
Bağışıklık sistemi hastalıkları |
Anaflaksi
|
Gastrointestinal hastalıklar |
Kolit, iltihabi barsak hastalığı şiddetlenmesi, kan ve protein kaybı ile birlikte ince barsakinflamasyonu
|
Hepatobiliyer hastalıklar |
Kolestatik ve kolestatik olmayan sarılık
|
Deri ve deri altı doku hastalıkları |
Eksfoliyatif dermatit, fotosensitivite, Stevens-Johnson sendromu,toksik epidermal nekroz
|
Sinir sistemi hastalıkları |
Aseptik menenjit
|
Böbrek ve idrar hastalıkları |
Interstisyel nefrit
|
12
KUB-12
Şüpheli advers reaksiyonların raporlanması
Ruhsatlandırma sonrası şüpheli ilaç advers reaksiyonlarının raporlanması büyük önem taşımaktadır. Raporlama yapılması, ilacın yarar/risk dengesinin sürekli olarak izlenmesineolanak sağlar. Sağlık mesleği mensuplarının herhangi bir şüpheli advers reaksiyonu TürkiyeFarmakovijilans Merkezi (TÜFAM)'ne bildirmeleri gerekmektedir(www.titck.gov.tr; e- posta:[email protected]; tel: 0 800 314 00 08; faks: 0 312 218 35 99).
4.9. Doz aşımı ve tedavisi
NSAİİ'lerle akut doz aşımı sonrasında beliren semptomlar genellikle letarji, uyuşukluk, bulantı, kusma, mental durumda bozulma, düşük kas tonusu, baş ağrısı, diplopi, yüksekkaraciğer enzimleri, solunum depresyonu ve epigastrik ağrıyla sınırlı olup, destekleyicitedaviyle geri dönüşlüdür. Gastrointestinal kanama meydana gelebilir. Hipertansiyon,akut böbrek yetmezliği, solunum depresyonu ve koma da meydana gelebilir, ancak nadirdir.NSAİİ'lerin tedavide kullanımı sonrasında anafilaktoid reaksiyonlar bildirilmiş olup, bunlardoz aşımı sonrasında da meydana gelebilir.
Aşırı dozda bir NSAİİ alan bir hastaya semptomatik ve destekleyici tedavi uygulanmalıdır. Spesifik antidotu yoktur. Semptomları olan veya çok yüksek derecede bir doz alan (normaldozun 5 ila 10 katı) hastalarda, ilacın alımından sonraki 4 saat içinde emezis ve/veya aktifkömür (yetişkinlerde 60 ila100 g arası, çocuklarda 1 ila 2 g/kg) ve/veya ozmotik katartikendike olabilir. Proteinlere yüksek bağlanma oranı nedeniyle, zorlu diürez, idraralkalileştirmesi, hemodiyaliz veya hemoperfüzyon yararlı olmayabilir.
5. FARMAKOLOJİK ÖZELLİKLER5.1. Farmakodinamik özellikler
Farmakoterapötik grup: Non-selektif COX Inhibitörleri ATC kodu: M01AE09
MAJEZİK SR Kapsül, antiinflamatuvar, analjezik ve antipiretik etki gösteren nonsteroid bir antiinflamatuvar ilaç olan flurbiprofen içerir. Flurbiprofenin etki mekanizması, diğerNSAİİ'lerde olduğu gibi, tamamen anlaşılamamış olup, prostaglandin sentetaz inhibisyonuylailgili olduğu düşünülmektedir.
5.2. Farmakokinetik özelliklerGenel özellikler
Emilim:
Flurbiprofen, oral olarak alındığında gastrointestinal sistemden kolayca absorbe edilir ve uygulamadan 4 - 6 saat sonra doruk plazma konsantrasyonlarına ulaşır. Flurbiprofenin gıdaveya antasitlerle birlikte alınması flurbiprofenin absorpsiyon hızını değiştirebilse deabsorpsiyon oranını değiştirmez.
Flurbiprofen SR, flurbiprofen'in kontrollü salımlı formülasyonudur. Kararlı konsantrasyonda 24 saat süresince, ortalama plazma seviyeleri eşdeğer dozdaki konvansiyonel tabletle aynıdırancak minimum ve maksimum plazma konsantrasyonları arasındaki fark daha azdır.Flurbiprofen SR'ın sürekli kullanımı akümülasyona neden olmaz.
Dağılım:
Hem R- hem de S-flurbiprofenin sanal dağılım hacmi (Vz/F) yaklaşık 0.12 L/Kg'dır. Her iki flurbiprofen enantiomeri de %99'un üzerinde bir oranla albümin başta olmak üzereplazma proteinlerine bağlanır. Plazma proteinlerine bağlanma, tavsiye edilen dozlarla eldeedilen tipik ortalama kararlı durum konsantrasyonlarında (<10 pg/ml) nispeten sabittir.
13
KUB-12
Biyotransformasyon:
İnsan plazması ve idrarında çok sayıda flurbiprofen metaboliti saptanmıştır. Bu metabolitler arasında 4'-hidroksi-flurbiprofen, 3',4'-dihidroksi-flurbiprofen, 3'-hidroksi-4'-metoksi-flurbiprofen, bunların konjugatları ve konjüge flurbiprofen yer almaktadır. Diğerarilpropiyonik asit türevlerinin (örneğin,ibuprofen) aksine, R-flurbiprofenin S-
flurbiprofene metabolize olması minimal düzeyde gerçekleşmektedir. Yapılan
in vitro
çalışmalar, sitokrom P450 2C9'un flurbiprofenin ana metaboliti olan 4'-hidroksi-flurbiprofen'in metabolizmasında önemli bir rol oynadığını göstermiştir. 4'-hidroksi-flurbiprofen metaboliti, havyan inflamasyon modellerinde çok az antiinflamatuvar aktivitegöstermiştir. Flurbiprofen, metabolizmasını değiştiren enzimleri indüklememektedir.Bağlanmamış durumdaki flurbiprofenin toplam plazma klirensi stereoselektif olmayıp,terapötik aralıkta kullanıldığında flurbiprofenin klirensi dozdan bağımsızdır.
Flurbiprofen biyotransformasyonu karaciğerde ağırlıklı olarak sitokrom P450 2C9 ile sağlanır. Diğer sitokrom P450 2C9 substratlarına daha önceki maruziyetleri doğrultusunda,yavaş sitokrom P450 2C9 metabolizörü olduğu bilinen ya da olduğu düşünülen hastalardaflurbiprofen dikkatli kullanılmalıdır. Çünkü, bu hastalar düşük metabolik klerens nedeniyleanormal plazma seviyelerine sahip olabilirler.
Eliminasyon:
Flurbiprofen kullanımı sonrasında flurbiprofenin %3'ten azı değişmeden idrarla atılır ve idrarda elimine olan dozun yaklaşık %70'ini ana ilaç ve metabolitleri oluşturur. Renaleliminasyon flurbiprofen metabolitlerinin önemli bir eliminasyon yolu olduğu için, orta ilaşiddetli böbrek yetmezliği bulunan hastalarda, flurbiprofen metabolitlerinin birikiminiönlemek amacıyla doz ayarlaması yapmak gerekebilir. R- ve S-flurbiprofenin ortalamaterminal yarı ömürleri (t'A) sırasıyla 4.7 ve 5.7 saat olup, birbirleriyle benzerdir. Çokluflurbiprofen doz uygulaması sonrasında flurbiprofen birikimi çok az olmuştur.
Doğrusallık/ Doğrusal olmayan durum:
Doz oransallığı değerlendirilmemiştir.
Hastalardaki karakteristik özellikler
Karaciğer yetmezliği:
Flurbiprofen >%90 oranında karaciğerden metabolize olarak elimine edilir, bu yüzden karaciğer hastalığı olan hastalarda karaciğer fonksiyonları normal olan hastalara göreflurbiprofen dozlarının azaltılması gerekebilir. Ancak, R- ve S- flurbiprofenin tek bir 200mg flurbiprofen tablet dozu uygulaması sonrasındaki farmakokinetiği, alkolik siroz hastaları(N=8) ve genç sağlıklı gönüllülerde (N=8) benzer olmuştur.
Flurbiprofenin plazma proteinlerine bağlanışı, karaciğer hastalığı olan ve serum albümin konsantrasyonları 3.1 g/dL'nin altında olan hastalarda azalabilir.
Böbrek yetmezliği:
Renal klerens flurbiprofen metabolitlerinin önemli bir atılım yolu olmasına rağmen, değişmemiş flurbiprofen için zayıf bir atılım yoludur (toplam klerensin <%3'ü)bağlanmamış R- ve S-flurbiprofenin klirensleri normal sağlıklı gönüllüler (N=6, 50 mg tekdoz) ile böbrek yetmezliği olan hastalar (N=8, insülin klirensleri 11 ila 43 mL/dakarasında değişen, 50 mg çoklu doz) arasında önemli bir farklılık göstermemiştir.Flurbiprofenin plazma proteinlerine bağlanışı, böbrek yetmezliği olan ve serum albüminkonsantrasyonları3.9 g/dL'nin altında olan hastalarda azalabilir. Flurbiprofen
metabolitlerinin eliminasyonu böbrek yetmezliği olan hastalarda azalabilir.
14
KUB-12
Flurbiprofen, sürekli ambülatuvar peritoneal diyalize giren hastalarda kandan ayrılarak diyalizata önemli seviyede geçmez.
Pediyatrik popülasyon:
Flurbiprofen'in pediyatrik hastalardaki farmakokinetiği araştırılmamıştır.
Geriyatrik popülasyon:
Tek ya da çoklu doz şeklinde flurbiprofen 100 mg tablet uygulanan geriyatrik artrit, genç artrit hastaları ve sağlıklı bireylerde ilacın farmakokinetiği benzer bulunmuştur.
5.3. Klinik öncesi güvenlilik verileri
Karsinojenisite, reprodüktif ve teratoloji çalışmaları yapılmıştır. Klinik öncesi çalışmalarda, flurbiprofenin her ne kadar karsinojenik, teratojenik veya olumsuz reprodüktifetkileri bulunmamış olsa da üreme yeteneği/fertilite üzerindeki etkileri için Bölüm 4.6' yabakınız.
6. FARMASÖTİK ÖZELLİKLER6.1. Yardımcı maddelerin listesi
Nötral pellet Trietil sitrat
Amonyum metakrilat kopolimer karışımı Silikon dioksit
Kapsül yapısındaki yardımcı maddeler:
Titanyum dioksit (E171)
Jelatin
FD&C blue #2 (E132)
6.2. Geçimsizlikler
Bilinen herhangi bir geçimsizliği bulunmamaktadır.
6.3. Raf ömrü
24 ay
6.4. Saklamaya yönelik özel tedbirler
25 °C'nin altındaki oda sıcaklığında saklayınız.
6.5. Ambalajın niteliği ve içeriği
16 mikropellet kapsül içeren, PVC/ PVDC/ Al blister ve karton kutu ambalaj
6.6. Beşeri tıbbi üründen arta kalan maddelerin imhası ve diğer özel önlemler
Kullanılmamış olan ürünler ya da atık materyaller “Tıbbi Atıkların Kontrolü Yönetmeliği” ve “Ambalaj ve Ambalaj Atıklarının Kontrolü” yönetmeliklerine uygun olarak imha edilmelidir.
7. RUHSAT SAHİBİ
Adı : SANOVEL İLAÇ SAN. VE TİC. AŞ.
Adresi : 34460 İstinye - İstanbul Tel No : (212) 362 18 00Faks No : (212) 362 17 38
8. RUHSAT NUMARASI
219/24
15
KUB-12
9. İLK RUHSAT TARİHİ/RUHSAT YENİLEME TARİHİ
İlk ruhsat tarihi:15.05.2009 Ruhsat yenileme tarihi: -
10. KÜB'ÜN YENİLENME TARİHİ
16
KUB-12