KISA ÜRÜN BİLGİSİ1. BEŞERİ TIBBİ ÜRÜNÜN ADI
LASECON 80 mcg/doz Çözelti İçeren İnhalasyon Aerosolü
2. KALİTATİF VE KANTİTATİF BİLEŞİMEtkin madde:
1 uygulama (ağız kısmından çıkan doz):
Siklesonid............................................80 mikrogram
Yardımcı madde(ler):
Yardımcı maddeler için, bölüm 6.1'e bakınız.
3. FARMASÖTİK FORM
İnhalasyon aerosolü
Plastik aktivatör takılı dozaj valfli konkav tabanlı metal tüp
4. KLİNİK ÖZELLİKLER4.1 Terapötik endikasyonlar
Astımın tüm basamaklarında antienflamatuar, bronkodilatör, semptom kontrolü ve oral steroid ihtiyacını azaltmak amaçlı kullanılır.
KOAH'ta tek başına kullanılması önerilmez.
4.2 Pozoloji ve uygulama şekliPozoloji:
Yetişkinlerde:
LASECON'un önerilen başlangıç dozu günde 1 kez uygulanan 160 mikrogramdır. Bununla birlikte 12 haftalık bir çalışmada, 640 mikrogram/gün dozunun (günde iki kez 320mikrogram) şiddetli astımlarda alevlenme sıklığını azalttığı, ancak akciğer fonksiyonlarınıiyileştirmediği görülmüştür (bkz. 5.1. Farmakodinamik özellikler) Bazı hastalar için etkinidame dozu olarak günde 1 kez 80 mikrogram da tercih edilebilir.
Uygulama sıklığı ve süresi:
Günde bir kez sabah veya akşam kullanılır. Hastaların LASECON'u günün hangi saatinde (akşam ya da sabah) kullanacakları konusundaki son karar hekim tarafından belirlenmelidir.Hastalık semptomları LASECON ile tedaviye başlandıktan sonraki ilk 24 saat içindedüzelmeye başlar. Astım kontrol altına alındıktan sonra LASECON'un dozu hastanın bireyseldurumuna göre şekillendirilir ve hastalığın iyi bir şekilde kontrol edilebileceği minimumidame dozu tercih edilir.
Astım yakınmaları şiddetli olan hastalarda akut atak riski mevcut olup bu hastaların akciğer fonksiyon testleri de dahil olmak üzere muayenelerini düzenli şekilde sürdürmeleri gerekir.Astım semptomlarını gidermeye yönelik kısa etkili bronkodilatör kullanımının artışı hastalığınkontrolünde bozulma olduğuna işaret eder. Kısa etkili bronkodilatör kullanımının hastaya
1 / 10
sağladığı rahatlama azalmış ise ya da eskisinden daha fazla sayıda inhalasyona ihtiyacı söz konusu olmaya başladıysa hekime başvurulması zorunludur.
Bu durumda hastanın antiinflamatuar tedavinin artırılması yönündeki ihtiyacı göz önünde bulundurularak tekrar değerlendirilmesi gerekir (örn. LASECON dozunun artırılması ya daoral kortikosteroid tedavisine geçilmesi). Ciddi astım alevlenmeleri olağan şekilde tedaviedilmelidir.
Uygulama şekli:
LASECON yalnızca inhalasyon yoluyla kullanılır.
İnhaler cihazını aktive ederken eşzamanlı olarak nefes alma işlevini ayarlamada zorlanan hastaların ihtiyaçları da göz ardı edilmemelidir; bu gibi durumlarda LASECON uygun birhava odacığı (spacer) yardımı ile kullanılabilmektedir.
Kullanım için öneriler:
İnhaler uygulamasını doğru bir şekilde yapabilmesi için hastanın bu konuda bilgilendirilmeye ihtiyacı vardır.
Eğer LASECON kutusundan ilk kez çıkartılıp kullanılacaksa ya da 1 haftadan daha uzun bir süredir hiç kullanılmamışsa, ağız içine uygulama yapmadan önce havaya doğru 3 kezpüskürtülmelidir. Solüsyon yapıda bir aerosol olduğundan kullanım öncesinde çalkalanmasıgerekmez.
İnhalasyon sırasında hastanın tercihen oturması ya da ayakta durması gerekir; inhaler dik olarak tutulmalı ve başparmak ile ağızlık kısmının altından kavranmalıdır.
Hastaya cihazın ağızlık kısmının kapağının yerinden çıkartılması, ardından cihazın ağızlık kısmının kendi ağzına uygun şekilde konumlandırılması ve dudaklar tarafından kavrandıktansonra yavaşça ve derin bir şekilde soluk alması öğretilir. Ağız yolundan gerçekleşen solukalma esnasında işaret parmağı ile inhaler cihazının tepesinden 1 kez basılır. Bu işleminardından hasta inhaler cihazını ağızdan çıkartır ancak almış olduğu soluğu yaklaşık 10 saniyeboyunca dışarı vermeden beklemesi gerekir. Akciğerlerdeki havanın tekrar inhaler cihazınadoğru üflenmesi gerekmez. Hasta nefesini yavaşça dışarıya vererek cihazın ağızlık kısmınınkapağını kapatır.
Cihazın ağızlık kısmının temizliği kuru bir bez ile silmek suretiyle haftada 1 kez yapılmalıdır. İnhaler yıkanmamalı ve su ile temas ettirilmemelidir.
Özel popülasyonlara ilişkin ek bilgiler:
Böbrek/Karaciğer yetmezliği:
Karaciğer yetmezliği olan hastalarda doz ayarlaması gerekmez.
Ancak, ağır karaciğer yetmezliği ve böbrek yetmezliğinde ilaç dozuna ilişkin yeterli veri bulunmamaktadır.
2 / 10
Pediyatrik popülasyon:
Siklesonidin 6 yaş altındaki çocukların tedavisinde kullanımına ilişkin veriler yeterli olmadığından bu yaş grubuna önerilmez. LASECON, 12 yaş altındaki çocuklardakullanılmamalıdır.
Geriyatrik popülasyon:
Yaşlı hastalarda doz ayarlaması gerekmez.
4.3 Kontrendikasyonlar
LASECON, siklesonid'e ve içeriğindeki bileşenlerden herhangi birine karşı aşırı duyarlılığı olduğu bilinen kişilerde kontrendikedir.
Diğer tüm inhale kortikosteroidler gibi, LASECON da, aktif veya semptomsuz akciğer tüberkülozu olan ya da fungal, virütik veya bakteriyel enfeksiyonu bulunan hastalardakontrendikedir.
4.4 Özel kullanım uyarıları ve önlemleri
Diğer tüm inhale kortikosteroidler gibi, LASECON da, status astmatikus ve diğer yoğun bakım gerektiren acil durumların tedavisinde endike değildir.
Diğer tüm inhale kortikosteroidler gibi, LASECON da, inhale kısa etkili bir bronkodilatörün gerekli olduğu akut astım semptomlarının giderilmesi amacıyla kullanılamaz. Hastalara bugibi acil durumlara uygun ilaçları hazır bulundurmaları gerektiği konusunda bilgi verilmelidir.
İnhale kortikosteroidlerin özellikle yüksek dozda ve uzun süreli kullanımlarında sistemik etkileri ortaya çıkabilmektedir. Ancak, oral yoldan kullanılan kortikosteroidlere kıyasla bugibi durumların meydana gelme ihtimali çok daha azdır. Olası sistemik etkilerin arasındaböbrek üstü bezi salgısında azalma, genç ergenlerde büyüme geriliği, kemik mineralyoğunluğunda azalma, katarakt ve glokom gibi durumlar yer almaktadır. Bu yüzden inhalekortikosteroid dozunun astım kontrolünü sağlayabilen en düşük etkin dozuna ayarlanmışolması önem taşımaktadır.
İnhale kortikosteroidlerle uzun süre tedavi olan ergenlik çağındaki hastaların boylarının düzenli olarak ölçülmesi önerilir. Eğer büyüme yavaşsa, inhale kortikosteroid dozunun astımıkontrol altına alabilecek etkili en düşük doza azaltılması amacıyla tedavi tekrardüzenlenmelidir.
Herhangi bir girişim öncesinde bu hastaların böbrek üstü bezi yetersizliği açısından uzman gözetimine alınması gerekebilir. Böbrek üstü bezindeki bozulmanın kalıntıları olabileceği gözönüne alınarak tıbbi ya da cerrahi aciller veya stres oluşturan planlı girişimler söz konusuolduğunda bu hastalara uygun kortikosteroid tedavisine başlanmalıdır.
3 / 10
Oral kortikosteroid kullanan hastalarda inhale siklesonid tedavisine geçilmesi hakkında:
Oral steroid bağımlı hastaların siklesonid tedavisine geçilmesi ve bu hastaların daha sonraki tedavileri özel bakım gerektirir; çünkü uzun süren sistemik kortikosteroid kullanımı nedeniyleböbrek üstü bezi fonksiyonlarındaki bozukluğun iyileşmesi uzun zaman alabilir.
Uzun süredir ya da yüksek dozda sistemik steroid kullanmış olan hastaların böbrek üstü bezi fonksiyonları baskılanmış olabilir. Bu hastaların böbrek üstü bezi fonksiyonları düzenli olarakkontrol edilerek kullandıkları sistemik steroidin dozu dikkatle azaltılmalıdır.
Sistemik steroidin kademeli bir şekilde bırakılması amacıyla mevcut doz her hafta 1 mg prednizolon veya diğer türevlerin buna eşdeğer olacak miktarı şeklinde hesaplanarak azaltmasüreci başlatılır. Prednizolon idame dozunun günlük 10 mg'ı aştığı olgularda daha büyükdilimler halinde haftalık azalışlar da uygun olabilir.
Bazı hastalar bu kademeli bırakma aşamalarında solunum fonksiyonları değişmediği ve hatta düzeldiği halde kendilerini bir şekilde kötü hissetmektedir. Bu gibi hastaları eğer böbrek üstübezi yetmezliğine ait objektif bulguları yoksa, inhale siklesonid kullanmaya ve de sistemiksteroid tedavisini bırakmaya azimle devam etmeleri konusunda cesaretlendirmek gerekir.
Böbrek üstü fonksiyonları hâlâ düzelmemiş olan oral steroid tedaviden inhale siklesonid tedavisine geçilmiş hastaların stres dönemlerinde (örn. astım ataklarının sıklaşması, torakalenfeksiyonlar, araya giren ciddi hastalık, cerrahi girişim, travma, vb.) ilave sistemik steroidkullanmalarının gerekli olduğunu belgeleyen uyarı/bilgi kartlarını taşımaları gerekir.
Sistemik steroid tedavinin yerine inhale tedavinin başlatılması bazen alerjik rinit ya da egzama gibi evvelce sistemik ilaç ile kontrol edilmiş bulunan alerjileri açığa çıkarabilir.
İnhale kortikosteroid uygulamasının hemen ardından artan hırıltılı solunum gibi paradoksal bronkospazm ve bronkospazmın diğer semptomları genellikle hızlı şifa sağlayan inhale kısaetkili bronkodilatör ile tedavi edilmelidir. Hasta muayene edilip değerlendirilmeli veLASECON tedavisi ancak beklenen faydanın olası riski aşması halinde sürdürülmelidir.Astım tablosunun ciddiyeti ile akut bronşiyal reaksiyonların sebep olduğu genel hassasiyetartışı arasındaki ilinti göz önünde bulundurulmalıdır (bkz. 4.8. İstenmeyen etkiler).
4.5 Diğer tıbbi ürünler ile etkileşimler ve diğer etkileşim şekilleri
CYP3A4,
in vitro
verilere göre, siklesonid'in aktif metaboliti olan Ml'in metabolizmasından sorumlu en önemli enzimdir.
Siklesonid ve aktif metaboliti olan Ml'in serum düzeyleri düşüktür. Ancak, CYP3A4 sisteminin güçlü inhibitörlerinin (örneğin itrakonazol, ritonavir ya da nelfinovir) eş zamanlıolarak kullanımı siklesonid/Ml düzeylerinde artmaya neden olabilir. Klinik açıdan önemliolabilecek istenmeyen etki riski göz ardı edilmemelidir.
4 / 10
4.6 Gebelik ve laktasyonGenel tavsiye
Gebelik kategorisi C.
Çocuk doğurma potansiyeli bulunan kadınlar/Doğum kontrolü (Kontrasepsiyon)
Henüz gebe kadınlarda yapılmış yeterli ve iyi kontrol edilmiş çalışma mevcut değildir.
Hayvan çalışmalarında glukokortikoidlerin malformasyonlara sebep olduğu gösterilmiştir (bkz. 5.3. Klinik öncesi güvenlilik verileri). Ancak, bu sonuçların insanlara önerilen dozlardaoluşabilmesi mümkün görünmemektedir.
Diğer glukokortikoidler gibi, siklesonid'i de gebelik sırasında ancak fetüs için olan potansiyel riskinin anneye sağladığı potansiyel fayda tarafından karşılanması durumunda kullanmakgerekir. Yeterli astım kontrolünü sağlayabilen en düşük etkin siklesonid dozu kullanılmalıdır.Gebeliği sırasında kortikosteroid kullanmış olan annelerin bebekleri hipoadrenalizm açısındandikkatle izlenmelidir.
Gebelik dönemi
Diğer glukokortikoidler gibi, siklesonid'i de gebelik sırasında ancak fetüs için olan potansiyel riskinin anneye sağladığı potansiyel fayda tarafından karşılanması durumunda kullanmakgerekir. Yeterli astım kontrolünü sağlayabilen en düşük etkin siklesonid dozu kullanılmalıdır.
Laktasyon dönemi
İnhale siklesonid'in anne sütüne geçişi hakkında bilgi mevcut değildir. Bebeğini emziren annelere siklesonid tedavisine ancak anneye sağlayacağı faydanın bebeğe getireceği olası riskiaşması durumunda başlanmalıdır.
Üreme yeteneği/Fertilite
Yeterli klinik veriye ulaşılamamaktadır.
4.7 Araç ve makine kullanımı üzerindeki etkiler
Siklesonid inhalasyonunun araç ve makine kullanma yeteneği üzerinde etkisi yoktur ya da ihmal edilebilecek düzeydedir.
4.8 İstenmeyen etkiler
Siklesonidin ve siklesonid ile tedavi edilen hastalarda bildirilen reaksiyonları içeren istenmeyen etkilerin sıklığı aşağıda listelenmiştir. Siklesonid ile gözlemlenen etkilergenellikle doz veya konsantrasyona bağlıdır.
İstenmeyen etkiler aşağıdaki kategorilere göre listelenmiştir:
Çok yaygın (>1/10); yaygın (>1/100 ila <1/10); yaygın olmayan (>1/1.000 ila <1/100); seyrek (>1/10.000 ila <1/1.000); çok seyrek (<1/10.000), bilinmiyor (eldeki verilerden hareketletahmin edilemiyor).
5 / 10
Enfeksiyonlar ve enfestasyonlar
Yaygın olmayan: Oral mantar enfeksiyonları*
Bağışıklık sistemi hastalıklarıPsikiyatrik hastalıklar
Bilinmiyor: Psikomotor hiperaktivite, uyku bozuklukları, anksiyete, depresyon, agresyon, davranış değişiklikleri
Sinir sistemi hastalıkları
Yaygın olmayan: Baş ağrısı*
Kardiyak hastalıklar
Seyrek: Palpitasyonlar**
Vasküler hastalıklar
Seyrek: Hipertansiyon
Solunum, göğüs ve mediyastinal hastalıklar
Yaygın olmayan: Paradoksikal bronkospazm*, inhalasyon sonrası öksürük*, disfoni
Gastrointestinal hastalıklar
Yaygın olmayan: Bulantı*, kusma*, kötü tad
Seyrek: Karın ağrısı*, dispepsi*
Deri ve deri altı doku hastalıkları
Yaygın olmayan: Egzema, döküntü
Genel bozukluklar ve uygulama bölgesine ilişkin hastalıklar
Yaygın olmayan: Uygulama bölgesinde reaksiyon ve kuruluk (*) Plasebo ile karşılaştırıldığında benzer veya daha düşük insidans
(**) Klinik çalışmalarda, çoğunlukla bilinen kardiyak etkileri olan ilaçlarla (örn: teofilin veya salbutamol) birlikte kullanıldığı durumlarda, hangisinden kaynaklandığı belli olmayanpalpitasyonlar meydana gelmiştir.
Uygulamadan hemen sonra, tüm inhale ilaçlarda olan non-spesifik akut bir reaksiyon olarak, etkin madde, yardımcı madde veya ölçülü doz inhalerlarda buhar soğumasındankaynaklanabilen paradoksikal bronkospazm meydana gelebilir. Ciddi durumlarda LASECONtedavisinin durdurulması düşünülmelidir.
İnhale kortikosteroidlere bağlı sistemik etkiler özellikle yüksek dozda ve uzun süreli kullanım söz konusu olduğunda oluşabilmektedir. Olası sistemik etkiler arasında Cushing sendromu,cushingoid özellikler, adrenal supresyon, adolesanlarda büyümede gecikme, kemik mineralyoğunluğunda azalma, katarakt, glokom sayılabilir. (Ayrıca bkz bölüm 4.4.)
Şüpheli advers reaksiyonların raporlanması
Ruhsatlandırma sonrası şüpheli ilaç advers reaksiyonlarının raporlanması büyük önem taşımaktadır. Raporlama yapılması, ilacın yarar / risk dengesinin sürekli olarak izlenmesineolanak sağlar. Sağlık mesleği mensuplarının herhangi bir şüpheli advers reaksiyonu TürkiyeFarmakovijilans Merkezi (TÜFAM)'ne bildirmeleri gerekmektedir. (www.titck.gov.tr;e-posta: [email protected]; tel: 0800 314 0008; faks: 0312 218 35 99)
6 / 10
4.9 Doz aşımı ve tedavisi
Akut:
Tek doz halinde 2880 mikrogram siklesonid inhale etmiş sağlıklı gönüllüler tarafından oldukça iyi tolere edilmiştir.
İnhale siklesonid aşırı dozunu takiben oluşabilecek akut toksik etki potansiyeli düşüktür. Akut doz aşımı söz konusu olduğunda hastaya özgün bir tedavi uygulamak gerekli değildir.
Kronik:
Siklesonid'in 1280 mikrogram dozundaki uzun süreli kullanımında böbrek üstü bezinin baskılanması ile ilişkili klinik bulgulara rastlanmamıştır. Bununla birlikte, önerilendozun aşıldığı uzun süreli kullanımlarda böbrek üstü bezinin bir miktar baskılanma ihtimalidışlanamaz. Bu durumda hastadaki böbrek üstü bezi rezervinin denetlenmesi gerekebilir.
5. FARMAKOLOJİK ÖZELLİKLER
5.1 Farmakodinamik özellikler
ATC kodu: R03BA08
Farmakoterapötik grubu: Obstrüktif solunum yolu hastalıklarında kullanılan diğer ilaçlar (inhalerler) / Glukokortikoidler
Siklesonid'in vücuttaki glukokortikoid reseptörlerine bağlanma afinitesi düşüktür. Ağızdan inhalasyon yoluyla uygulanan siklesonid akciğer dokusuna ulaştıktan sonra enzim aracılığı ileesas metaboliti olan C21-des-metilpropionil-siklesonid'e (M1) dönüşür. Siklesonid'in aktifmetaboliti olan C21-des-metilpropionil-siklesonid güçlü lokal antiinflamatuar etkinliğesahiptir.
Klinik etkinlik
Yapılan klinik çalışmalarda siklesonid'in, yetişkinlerde 640 mikrogram dozlarda maksimal etkilerin gözlendiği aşırı duyarlı hastalardaki adenozin monofosfat ve metakoline bağlıhavayolu duyarlılığını azalttığı gösterilmiştir. Farklı bir çalışmada ise 7 gün süreyle siklesoniduygulanıp ardından inhale alerjen verilen grubun erken ve geç dönem havayolureaksiyonlarında anlamlı azalma sağlandığı saptanmıştır. İnhale siklesonid tedavisininhastaların akciğer sekresyonlarındaki inflamatuar hücre (total eozinofil) ve inflamatuarmediatör artışını azalttığı da gösterilmiştir.
26 erişkin astımlı hastada yapılan kontrollü çalışmada 7 gün süreyle siklesonid tedavisinden sonraki plazma kortizol EAA (konsantrasyon-zaman eğrisi altındaki alan) değerlerinin 24saatlik takipleri yapılmıştır. Plasebo ile kıyaslamalı olan bu çalışmada siklesonid'in 320, 640ve 1280 mikrogram/gün gibi muhtelif dozları plazma kortizol düzeyinin 24 saatlikortalamalarında istatistiksel açıdan anlamlı düşüşe sebep olmadığı gibi doza bağımlı bir etkide gözlenmemiştir.
164 adet erişkin erkek ve kadın astımlı hastanın katıldığı bir klinik çalışmada siklesonid 12 hafta süreyle 320 ya da 640 mikrogram/gün dozunda uygulanmıştır. 12. haftanın sonundahastalara 1 ya da 250 mikrogram kosintropin uygulanmış ve plasebo kullanan gruba kıyaslaplazma kortizol düzeylerinde anlamlı değişiklik gözlenmemiştir.
7 / 10
Erişkinlerde, 12 hafta süren, çift kör ve plasebo kontrollü birçok çalışmada siklesonid ile tedavinin hastaların akciğer fonksiyonlarında sağladığı düzelme ölçülen FEVı ve dorukekspiryum akım hızı değerleri ile gösterilmiş olup astım semptomlarının kontrolündekigelişmenin yanı sıra hastaların inhale beta-2 agonist ihtiyacında azalma sağlanmıştır.
Daha önce günde 500-1000 mikrogram flutikazon propiyonat veya eşdeğeri verilen 680 şiddetli, astım hastası ile yapılan 12 haftalık bir çalışmada, 160 veya 640 mikrogramsiklesonid tedavisi sırasında hastaların sırasıyla %87,3 ve %93,3'ünde alevlenmegörülmemiştir. 12 haftalık çalışmanın sonuçları, ilk günden sonra, 160 mikrogram/gün ve 640mikrogram/gün siklesonid doz uygulamaları arasında alevlenme açısından istatistiksel olarakbelirgin bir fark göstermiştir: 160 mikrogram/gün verilen 339 hastanın 43'ünde (%12,7) ve640 mikrogram/gün verilen 341 hastanın 23'ünde (%6,7) alevlenme görülmüştür. (Risk oranı:0,523; p:0,0134). Her iki doz, 12 hafta boyunca FEV1 değerleri ile karşılaştırılmıştır. 160 veya640 mikrogram/gün siklesonid ile tedavi edilen hastaların sırasıyla %3,8 ve %5'inde tedaviyebağlı istenmeyen etki gözlenmiştir. Şiddetli astım hastalarında yapılan 160, 320 ve 640mikrogram/gün dozlarının karşılaştırıldığı bir çalışma yoktur.
5.2 Farmakokinetik özelliklerGenel özellikler
Farmakokinetik karakterizasyon çoğunlukla M1 üzerinden yapılmıştır.
Emilim:
Radyoizotop ile işaretlenmiş siklesonid kullanarak yapılan oral ve intravenöz uygulamalarda oral emiliminin az olduğu (%24,5) gösterilmiştir. Siklesonid ve aktif metabolitinin oralbiyoyararlanımları ihmal edilebilir düzeydedir (siklesonid
<<
%1). y-sintigrafiyöntemi ile yapılan bir ölçüm ile sağlıklı gönüllülerin akciğer dokusundaki birikiminin alınandozun %52'si oranında olduğu gösterilmiştir. Siklesonid'in ölçülü doz inhalasyon uygulamasısonrasında aktif metabolitin sistemik biyoyararlanımı %50'nin üzerindedir. Aktif metabolitinoral biyoyararlanımının %1'in altında olması nedeniyle inhale edilen siklesonid'in ağızdanyutulan kısmının sistemik emilime herhangi bir katkısı yoktur.
Dağılım:
Sağlıklı gönüllülere intravenöz yoldan uygulanan siklesonid'in başlangıç dağılım aşamasının hızlı olduğu saptanmıştır; bu durum, ilacın yüksek lipofilik özelliğiyle de uyumludur. Dağılımhacminin ortalama değeri 2,9 L/kg'dır. Siklesonid'in total serum klerensi ilacın hepatikekstraksiyonunun yüksek olduğuna işaret etmektedir (ortalama 2 L/sa/kg). Siklesonid ve aktifmetaboliti neredeyse tamamen plazma proteinlerine bağlanmaktadır (%98-99).
Biyotransformasyon:
Siklesonid, akciğer dokusunda esteraz enzimleri aracılığıyla hidrolize edilerek biyolojik aktif metabolitine dönüştürülür. İnsan karaciğer mikrozomlarında uğradığı daha ileri metabolizmaaşamaları enzimolojik olarak incelendiğinde, bu bileşiğin de daha sonra CYP3A4 tarafındankatalizlenen inaktif hidroksillenmiş metabolitlere dönüştüğü saptanmıştır. Akciğerde ayrıcaaktif metabolite ait reversibl lipofilik yağ asidi ester bileşiklerinin varlığı da saptanmıştır.
8 / 10
Eliminasyon:
Oral ve intravenöz uygulama sonrasında siklesonid'in vücuttan esasen dışkı ile (%67) atıldığı ve atılımdaki esas yolun safra sistemi olduğu gösterilmiştir.
Doğrusallık / Doğrusal olmayan durum:
Farmakokinetiği lineerdir. Önerilen tedavi dozlarında; sistemik maruziyeti dozla orantılı artış gösterir.
Hastalardaki karakteristik özellikler
Böbrek yetmezliği:
Aktif metabolitin böbrek yoluyla atılımı söz konusu olmadığından, böbrek yetmezlikli hastalar ile çalışma yapılmamıştır.
Karaciğer yetmezliği:
Karaciğer fonksiyonundaki azalma kortikosteroidlerin vücuttan atılımını etkileyebilir. Sirotik hastaların da katılmış olduğu bir çalışmada aktif metabolitin sistemik maruziyetinde artışgözlenmiştir.
Geriyatrik popülasyon:
Geniş çaplı toplumsal çalışmalarda saptanan farmakokinetik özelliklerinden yola çıkılarak aktif metabolitin sistemik maruziyetinde yaş faktörünün etkisi bulunmadığı ortaya konmuştur.
Diğer:
Siklesonid'in hafif-orta düzeyde astım hastalarındaki farmakokinetiği sağlıklı gönüllülerde saptanmış olan değerlerden farklı değildir.
5.3 Klinik öncesi güvenlilik verileri
Güvenilirlik farmakolojisi, kronik toksisite, genotoksisite ile karsinojenik potansiyel gibi geleneksel çalışmalardan elde edilen preklinik veriler siklesonid kullanımının insan için hiçbirözel tehlikesi olmadığını ortaya çıkartmıştır.
Üreme toksisitesi için yapılan hayvan çalışmalarında glukokortikosteroidlerin yarık damak, iskelet malformasyonları gibi etkilerine rastlanmıştır. Ancak, bu sonuçların insanlara önerilendozlarda oluşabilmesi mümkün görünmemektedir.
Köpekler ile yapılan 12 ay süren iki çalışmada, en yüksek dozların yumurtalıklar üzerinde tedaviye bağlı etkiler (atropi) oluşturduğu gözlenmiştir. Bu etkiler, 160 mikrogramlık günlükdozun 5,27-8,34 katının sistemik maruziyeti sonucu meydana gelmiştir. Bu bulgularıninsanlar ile ilişkisi bilinmemektedir.
Diğer glukokortikoid türevleri ile yapılan hayvan çalışmalarında gebelik sırasında ve farmakolojik dozlardaki kullanımlarında glukokortikoidlerin intrauterin büyüme geriliği,erişkinlikte karşılaşılan kalp-damar ve/veya metabolik hastalık ile glukokortikoid reseptöryoğunlunda değişim, nörotransmiter üretimi ve davranış bozukluğu gibi riskleri artırabildiği
9 / 10
gösterilmiştir. Bu verilerin insanlara inhalasyon yoluyla uygulanan siklesonid ile ilintisi hakkında bilgi mevcut değildir.
6. FARMASÖTİK ÖZELLİKLER6.1 Yardımcı maddelerin listesi
Susuz etanol
Hidrofloroalkan HFA 134a (Pharma Grade)
6.2 Geçimsizlikler
Bilinen herhangi bir geçimsizliği bulunmamaktadır.
6.3 Raf ömrü
24 ay
6.4 Saklamaya yönelik özel tedbirler
25 °C altındaki oda sıcaklığında saklanmalıdır.
6.5 Ambalajın niteliği ve içeriği
Bir kutu içerisinde 60 doz aerosol inhalasyon çözeltisi içeren ölçüm valfli alüminyum vial (tüp) kullanma talimatı ile birlikte sunulmaktadır.
Her kanister (tüp ve valf) inhaler kullanımının amacına uygun bir şekilde gerekli püskürtmeyi yapması için bir toz kapağı donanımlı açık kahve gövde ve turuncu-kırmızı kapağa sahip,plastik püskürtücü (aktivatör) içine yerleştirilmiştir.
6.6 Beşeri tıbbi üründen arta kalan maddelerin imhası ve diğer özel önlemler
Kullanılmamış olan ürünler ya da atık materyaller “Tıbbi Atıkların Kontrolü Yönetmeliği” ve “Ambalaj ve Ambalaj Atıklarının Kontrolü Yönetmeliği”ne uygun olarak imha edilmelidir.
7. RUHSAT SAHİBİ
Deva Holding A.Ş.
Halkalı Merkez Mah. Basın Ekspres Cad.
No:1 34303 Küçükçekmece/İSTANBUL Tel:0212 692 92 92
Faks: 0212 697 00 24
8. RUHSAT NUMARASI(LARI)
2017/244
9. İLK RUHSAT TARİHİ/RUHSAT YENİLEME TARİHİ
İlk ruhsat tarihi: 13.04.2017 Ruhsat yenileme tarihi:
10. KÜB'ÜN YENİLENME TARİHİ
10 / 10