KISA ÜRÜN BİLGİSİ
1. BEŞERİ TIBBİ ÜRÜNÜN ADI
Ebrasel 25 mg/5 mL I.V. Enjeksiyonluk Çözelti İçeren Ampul
2. KALİTATİF VE KANTİTATİF BİLEŞİMEtkin madde:
Urapidil........................................... 25 mg
Yardımcı maddeler:
Propilen glikol.............................................. 500.00 mg
Disodyum hidrojen fosfat............................. 2.10 mg
Sodyum dihidrojen fosfat.................................. 11.10 mg
Yardımcı maddeler için 6.1'e bakınız.
3. FARMASÖTİK FORM
Enjeksiyonluk çözelti Renksiz, berrak çözelti
4. KLİNİK ÖZELLİKLER
4.1 Terapötik endikasyonlar
Hipertansif aciller
(örn.
kan basıncında kritik artış), hipertansif kalp hastalığının şiddetli ve çok şiddetli olduğu durumlar ile diğer ilaç tedavilerine yanıt vermeyen hipertansiyon olgularındaendikedir.
EBRASEL ayrıca, cerrahi girişim sırasında ve/veya sonrasında hipertansif hastalardaki kan basıncının kontrollü bir şekilde azaltılmasında endikedir.
1
4.2 Pozoloji ve uygulama şekliPozoloji
Hipertansif aciller, hipertansiyonun şiddetli ve çok şiddetli olduğu durumlar, diğer ilaçlara yanıt vermeyen hipertansiyon olguları
Damar içi (i.v.) bolus enjeksiyon
Hastadaki kan basıncı değişimini sürekli izleyerek, 10-50 mg urapidil yavaş I.V. enjeksiyon ile uygulanır.
Enjeksiyondan sonraki 5 dakika içinde kan basıncında azalma olması beklenir. Hastanın tedaviye verdiği yanıta göre, gerektiğinde EBRASEL uygulaması tekrarlanabilir.
i.v. infüzyon (drip) veya perfüzör aracılığı ile sürekli infüzyon
Enjeksiyonla ulaşılan kan basıncı düzeyinin infüzyon uygulanarak sürdürülmesi için gereken çözeltinin hazırlanması:
Genel olarak 250 mg urapidil (EBRASEL 25 mg'dan 10 ampul veya EBRASEL 50 mg'dan 5 ampul), 500 mL hacmindeki geçimli bir infüzyon çözeltisine
(örn.
serum fizyolojik, %5veya
%10'luk glukoz çözeltisi) eklenir.
İdame dozunu uygulamak amacıyla perfüzör kullanımı söz konusu olduğunda, öncelikle 20 ml hacmindeki enjeksiyon çözeltisi (=
100 mg urapidil)
perfüzör şırıngasına alınır ve geçimli birinfüzyon çözeltisi (yukarıya bkz) ile 50 mL'ye seyreltilir.
İnfüzyon solüsyonunun her bir mililitresi için geçimli olan miktar en fazla 4 mg urapidildir. Uygulama hızı:
İnfüzyonun hızını hastanın bireysel ihtiyacına göre ayarlamak gerekir.
Başlangıç için önerilen maksimum hız:
2 mg/dk
İdame dozu:
250 mg urapidil ilave edilmiş 500 ml infüzyon çözeltisi, ortalama 9 mg/saat dozunda uygulanır (1 mg = 44 damla = 2,2 mL).
2
İdame dozunu uygulamak amacıyla perfüzör kullanımı söz konusu olduğunda, öncelikle 20 ml hacmindeki enjeksiyon çözeltisi (=
100 mg urapidil)
perfüzör şırıngasına alınır ve geçimli birinfüzyon çözeltisi (yukarıya bkz) ile 50 ml'ye seyreltilir.
Cerrahi girişim sırasında ve/veya sonrasında oluşan kan basıncı artışının kontrollü bir şekilde azaltılması
Enjeksiyonla ulaşılan kan basıncı düzeyini sürdürmek için perfüzör aracılığı ile sürekli infüzyon veya damla infüzyon uygulanır.
Dozaj planı
intravenöz enjeksiyon
|
2 dakika sonra
|
|
25 mg urapidil
|
->
|
|
(=5 ml enjeksiyon çözeltisi)
|
Kan basıncı azalırsa
|
|
|
|
|
Kan basıncı infüzyonla
|
2
|
Kan
|
|
stabilize edilir.
|
dakika
|
basıncında
|
|
|
sonra
|
değişim yok r
|
|
|
intravenöz enjeksiyon
|
2 dakika sonra
|
Önce 1-2 dakika içinde 6
|
25 mg urapidil
|
->
|
mg'a kadar titrasyon, daha
|
(=5 ml enjeksiyon çözeltisi)
|
Kan basıncı azalırsa
|
sonra doz azaltma
|
2
|
Kan
|
|
|
dakika
|
basıncında
|
|
|
sonra
|
değişim yok
t
|
|
|
yavaşintravenöz enjeksiyon
|
2 dakika sonra
|
|
50 mg urapidil
|
->
|
|
(=10 ml enjeksiyon çözeltisi)
|
Kan basıncı azalırsa
|
|
3
Uygulama sıklığı ve süresi:
Bir kez ya da tekrarlayan enjeksiyonlarla uygulanabildiği gibi I.V. damla infüzyon şeklinde de uygulanabilir. Enjeksiyonların ardından damla infüzyonu uygulamak gibi birleşik tedavileryapmak da mümkündür.
Toksikolojik açıdan 7 günlük tedavi süresinin güvenilir olduğu düşünülmektedir ve genel olarak parenteral antihipertansif tedavilerde bu süre aşılmamaktadır. Kan basıncında yenidenyükselme olduğunda parenteral tedavi tekrarlanabilir.
Uygulama şekli:
EBRASEL damar yolundan enjeksiyon ya da infüzyon şeklinde ve hasta sırt üstü yatar pozisyondayken uygulanır.
Özel popülasyonlara ilişkin ek bilgiler:
Böbrek/Karaciğer yetmezliği:
Karaciğer/böbrek yetmezliği olan hastalarda dozun azaltılması gerekebilir.
Pediyatrik popülasyon:
Çocuklar ve 16 yaşını doldurmamış gençlerde EBRASEL'in güvenli olup olmadığı ve etkisi henüz kanıtlanmamıştır.
Geriyatrik popülasyon:
Antihipertansif ilaçların yaşlılardaki kullanımı sırasında dikkatli olunmalı ve başlangıçta düşük dozları tercih edilmelidir; çünkü, yaşlı hastaların bu tür ilaçlara karşı duyarlılıkları çokdeğişken olabilmektedir.
4.3 Kontrendikasyonlar
EBRASEL, içeriğindeki bileşenlerden herhangi birine karşı aşırı duyarlılığı (alerji) olduğu bilinen kişilerde kesinlikle kullanılmamalıdır.
EBRASEL, aort koarktasyonu olan veya arteriyovenöz şant (hemodinamik açıdan inaktif olan diyaliz şantı hariç) uygulanmış hastalarda kullanılmamalıdır.
4
4.4 Özel kullanım uyarıları ve önlemleri
EBRASEL'in aşağıdaki durumlarda kullanımında özellikle dikkatli olunmalıdır:
- Aort veya mitral kapak stenozu gibi mekanik bir fonksiyon bozukluğundan, pulmoneremboliden veya perikardiyal bir hastalık nedeniyle kalbin işlevinin bozulmasındankaynaklanan kalp yetmezliği
- Çocuklar (bu hasta grubunda çalışma yapılmamıştır)
- Karaciğer yetmezliği olan hastalar
- Orta ila ciddi böbrek yetmezliği
- Yaşlı hastalar
- Eşzamanlı olarak simetidin kullanan hastalar
Eğer hastaya önceden diğer antihipertansif ilaç(lar) uygulanmış ise, önceki tedavinin etkisini göstermesi için yetecek bir süre beklemeden EBRASEL uygulanmamalıdır. Böyle birdurumda, EBRASEL dozunu uygun olduğu şekilde azaltmak gerekir.
Kan basıncının çok hızlı bir şekilde düşmesi bradikardiye ya da kalbin durmasına neden olabilir.
Fosfodiesteraz-5 (PDE-5) inhibitörleri (örneğin; sildenafil, tadalafil, vardenafil) ve urapidilin birlikte kullanımı bazı hastalarda semptomatik hipotansiyona neden olabilir. Hastada posturalhipotansiyon gelişimi riskini asgariye indirmek için; hasta PDE-5 inhibitöru ile tedaviyebaşlamadan önce alfa-bloker tedavisinde stabil olmalıdır.
Tamsulosin ile tedavi uygulanan bazı hastalarda katarakt ameliyatı sırasında "intraoperatif gevşek iris sendromu"nun (IFIS) ortaya çıktığı gözlemlenmiştir. Başka a-1 blokerlerbağlamında münferit vakalar rapor edilmiş olup, bu nedenle bu sınıfa özgü bir etki olasılığımevcuttur. IFIS, katarakt ameliyatı sırasında komplikasyonlarda artışa neden olabileceğindenoftalmolog ameliyat öncesinde eşzamanlı olarak veya daha önceden a-1 blokerkullanıldığından haberdar edilmelidir.
Bu tıbbi ürun her dozunda 1 mmol (23 mg)'dan daha az sodyum ihtiva eder; yani esasında sodyum içermez.
5
4.5 Diğer tıbbi ürünler ile etkileşimler ve diğer etkileşim şekilleri
Birlikte alınan alfa-adrenoseptör blokörler, vazodilatörler ve diğer hipotansif ilaçların yanı sıra ishal ya da kusma gibi hastadaki damar içi sıvı hacmini azaltan durumlar ile alkol kullanımıEBRASEL'in antihipertansif etkisinde artış oluşturabilir.
Simetidin ile eş zamanlı kullanıldığında urapidil'in serumdaki doruk konsantrasyon değerinde %15 civarında artış oluşabilmektedir.
Anjiyotensin dönüştürücü enzim (ADE) inhibitörleri ile birlikte kullanımına ilişkin yeterli bilgi mevcut olmadığından, bu gibi ilaçlarla birlikte tedavi önerilmemektedir.
Fosfodiesteraz-5 (PDE-5) inhibitörleri (örneğin; sildenafil, tadalafil, vardenafil) ve urapidilin birlikte kullanımı bazı hastalarda semptomatik hipotansiyona neden olabilir. (Bkz. Bölüm 4.4Özel kullanım uyarıları ve önlemleri).
Özel popülasyonlara ilişkin ek bilgiler
Özel popülasyonlara ilişkin etkileşim çalışması bildirilmemiştir.
4.6 Gebelik ve laktasyonGenel tavsiye
Gebelikte kullanım kategorisi C'dir.
Çocuk doğurma potansiyeli bulunan kadınlar/Doğum kontrolü (Kontrasepsiyon)
Çocuk doğurma potansiyeli bulunan kadınlar, EBRASEL tedavisi süresince etkin bir doğum kontrol yöntemi uygulamaya devam etmelidirler. EBRASEL'in doğum kontrolü(kontrasepsiyon) için kullanılan ilaçlarla herhangi bir etkileşimi bildirilmemiştir.
Gebelik dönemi
EBRASEL, gebe kadınlara ancak kesinlikle gerekli olursa verilmeli ve verilirken tedbirli olunmalıdır. 1. ve 2. trimesterde kullanıma dair güvenlik bilgisi yoktur, 3. trimesterdekullanıma ait deneyim yalnızca sınırlı sayıdadır ve yetersiz düzeydedir.
Hayvanlar üzerinde yapılan çalışmalar, gebelik / ve-veya / embriyonal / fetal gelişim / ve-veya / doğum / ve-veya / doğum sonrası gelişim üzerindeki etkiler bakımından yetersizdir. İnsanlarayönelik potansiyel risk bilinmemektedir.
6
Laktasyon dönemi
EBRASEL, emzirme döneminde kullanılmamalıdır.
Üreme yeteneği/Fertilite
EBRASEL'in üreme yeteneği üzerine etkisi hakkında yeterli veri bulunmamaktadır.
4.7 Araç ve makine kullanımı üzerindeki etkiler
Bireyler arasında tedaviye yanıt çok değişken olabildiğinden; insanların tepki hızlarında, araç ve makine kullanmalarını ya da güvenli bir şekilde çalışmalarını etkileyebilecek düzeydebozukluklar oluşabilmektedir. Bu etkiler özellikle tedaviye yeni başlanan, dozun artırıldığı yada ilacın değiştirildiği dönemlerde ve birlikte alkol alındığında daha belirgin olduğu içindikkatli olunmalıdır.
4.8. İstenmeyen etkiler
Aşağıdaki yan etkilerin çoğunluğu kan basıncındaki ani düşüşe bağlıdır ve deneyimlere göre birkaç dakikada, hatta hastalara halen infüzyon uygulanmakta iken, yok olmaktadırlar. Yanetkilerin şiddetine bakarak gerektiğinde tedavinin sonlandırılmasını da dikkate almak gerekir.
Ortaya çıkan istenmeyen etkilerin sıklığını değerlendirmek amacıyla aşağıdaki terimler kullanılmaktadır:
Çok yaygın (>1/10); yaygın (>1/100 ila <1/10); yaygın olmayan (>1/1,000 ila <1/100); seyrek (>1/10,000 ila <1/1,000); çok seyrek (<1/10,000), bilinmiyor (eldeki verilerden hareketletahmin edilemiyor).
Psikiyatrik hastalıklar
Yaygın olmayan: Uykusuzluk Çok seyrek:Huzursuzluk
Sinir sistemi hastalıkları
Yaygın: Sersemlik, baş ağrısı
Kalp hastalıkları
Yaygın olmayan: Çarpıntı, taşikardi, bradikardi, göğüste basınç hissi ve dispne (angina pektoris benzeri şikayetler)
Vasküler hastalıklar
Yaygın olmayan: Ortostatik disregülasyon
7
Solunum, göğüs hastalıkları ve mediastinal hastalıklar
Seyrek: Burun tıkanıklığı
Gastrointestinal hastalıklar
Yaygın: Bulantı
Yaygın olmayan: Kusma
Üreme sistemi ve meme ile ilgili rahatsızlıklar
Seyrek: Priapizm
Böbrek ve idrar yolları hastalıkları
Çok seyrek: Sık idrara çıkma, idrar tutamama
Deri ve deri altı doku hastalıkları
Yaygın olmayan: Ani ortaya çıkan terlemeler
Seyrek: Kaşıntı, kızarıklık, ekzantem gibi alerjik reaksiyonlar
Genel bozukluklar ve uygulama bölgesine ilişkin hastalıklar
Yaygın olmayan: Bitkinlik
Araştırmalar
Yaygın olmayan: Kalp atışlarında düzensizlik
Çok seyrek: Trombosit sayısında azalma (urapidil tedavisi ile nedensel bağ kurulamamıştır)
Şüpheli advers reaksiyonların raporlanması
Ruhsatlandırma sonrası şüpheli ilaç advers reaksiyonlarının raporlanması büyük önem taşımaktadır. Raporlama yapılması, ilacın yarar/risk dengesinin sürekli olarak izlenmesineolanak sağlar. Sağlık mesleği mensuplarının herhangi bir şüpheli advers reaksiyonu TürkiyeFarmakovijilans Merkezi (TÜFAM)'ne bildirilmeleri gerekmektedir.
Doz aşımının semptomları şunlardır:
- Dolaşım ile ilgili semptomlar: baş dönmesi, ortostatik hipotansiyon, baygınlık
- Merkezi sinir sistemine ait semptomlar: bitkinlik, tepki verme hızında yavaşlama
8
Doz aşımının tedavisi:
Hastanın kan basıncındaki aşırı düşüşü, bacaklarını yükseğe kaldırmak ve damar yolundan sıvı vermek gibi uygulamalarla bir miktar hafifletmek mümkündür. Bu önlemlerin yetersiz kalmasıdurumunda, hastadaki kan basıncı değişimi sürekli izlenerek, damar daraltıcı bir ilaç yavaş I.V.enjeksiyon ile uygulanabilir. Çok nadiren, I.V. katekolamin
(örn.5. FARMAKOLOJİK ÖZELLİKLER5.1 Farmakodinamik özellikler
Farmakoterapötik grup: Alfa-Adrenoreseptör Antagonisti ATC kodu: C02CA06
Urapidil, periferik damar direncini azaltarak sistolik ve diastolik kan basıncında azalma sağlar. Kalp atım hızı büyük ölçüde sabit kalır.
Kalp debisi değişmez; artan ardyük nedeniyle azalmış olan kalp debisi artabilir.
Urapidil etkisini merkezi ve periferik olmak üzere iki farklı şekilde ortaya koymaktadır: Periferik olarak, urapidil esasen postsinaptik alfa-1-reseptörlerini bloke ederekkatekolaminlerin damar büzücü etkilerini önler.
Merkezi olarak ise, urapidil dolaşımı kontrol eden merkezleri düzenler; yani, sempatik sinir sistemi tonusundaki refleks artışı önler veya tonusu azaltır.
5.2 Farmakokinetik özelliklerGenel özellikler
I.V. enjeksiyon sonrasında 25 mg urapidil'in plazma yoğunluk/zaman eğrisinin (baştaki dağılım fazı, terminal eliminasyon fazı) bifazik olduğu saptanmıştır.
Emilim:
EBRASEL i.v. enjeksiyon yoluyla uygulandığı için bu bölüm geçerli değildir.
Dağılım:
Dağılım fazının yarı ömrü yaklaşık 35 dakikadır. Dağılım hacmi ise 0.8 l/kg'dır (0.6-1.2 l/kg). Urapidil'in plazma proteinlerine
in vitro
bağlanma oranı %80'dir. Urapidil'in plazma protein
9
bağlanma oranının düşük oluşu, plazma proteinlerine yüksek oranda bağlanan diğer ilaçlarla etkileşime girmeyişini açıklamaktadır. Urapidil, kan-beyin bariyerini aşar, plasentaya geçer.
Biyotransformasyon:
Urapidil ağırlıklı olarak karaciğerde metabolize olur. Esas metabolitin, fenil halkasının 4-pozisyonundan hidroksillenmiş olan hidroksi urapidil olduğu bildirilmiştir. Belirgin antihipertansif aktivitesi bulunmamaktadır. o-Dimetil türevi metaboliti ise urapidil ile aynıbiyolojik aktiviteye sahiptir fakat çok düşük miktarlarda meydana gelir.
Eliminasyon:
Alınan dozun %15 kadarı farmakolojik açıdan aktif urapidildir. Bunun
%
50-70 kadarı urapidil ve metabolitleri şeklinde böbrekler yoluyla atılır. Geri kalanı, non-hipotansif p-hidroksiurapidil başta olmak üzere metabolitler halinde feçes ile atılır.
I.V. bolus uygulama sonrası serum eliminasyon yarı ömrü 2.7 saattir (1.8- 3.9 saat).
Doğrusallık/Doğrusal olmayan durum:
Urapidil'in farmakokinetiği doğrusal ve dozla orantılıdır.
Hastalardaki karakteristik özellikler
Böbrek yetmezliği
İleri derecede böbrek yetmezliği olan hastalarda urapidil dağılım hacmi ve atılımı azalmış ve atılım yarı-ömrü uzamıştır.
Karaciğer yetmezliği
İleri derecede karaciğer yetmezliği olan hastalarda urapidil dağılım hacmi ve atılımı azalmış ve atılım yarı-ömrü uzamıştır.
Geriyatrik popülasyon
Yaşlılarda urapidil dağılım hacmi ve atılımı azalmış ve atılım yarı-ömrü uzamıştır.
5.3 Klinik öncesi güvenlilik verileriAkut toksisite
Urapidil hidroklorürün akut toksisitesi fareler ve sıçanlarda çalışılmıştır. LD50 değerleri (urapidil bazı olarak) oral uygulamadan sonra 508 ile 750 mg/kg arasında ve intravenözuygulamadan sonra 140 ile 260 mg/kg vücut ağırlığı arasında bulunmuştur. Baskın toksiksemptomlar sedasyon, ptoz, azalmış hareketlilik, koruyucu reflekslerde kayıp, hipotermi,dispne, siyanoz, titreme ve ölümün takip ettiği konvülziyonları içermiştir.
10
Kronik toksisite / Subkronik toksisite
Kronik toksisite sıçanlarda, 250 mg/kg vücut ağırlığı/güne varan dozlarda 6 ve 12 ay boyunca yemle oral uygulamadan sonra ve 125 mg/kg vücut ağırlığı/güne varan dozlarda 3 ve 12 ayboyunca gavaj ile oral uygulamadan sonra araştırılmıştır. Şunlar gözlenmiştir: sedasyon, ptoz,azalmış kilo alımı, östrus döngünün uzaması ve azalmış uterus ağırlığı.
Kronik toksisite köpeklerde 6 ve 12 ay boyunca 64 mg/kg vücut ağırlığına varan dozlarla çalışılmıştır. 30 mg/kg vücut ağırlığı/gün ve üzerindeki dozlar sedasyon, aşırı salya üretimi vetitremeye neden olmuştur. Köpeklerde klinik veya histopatolojik değişiklikler gözlenmemiştir.
Mutajen potansiyel ve tümor üretme potansiyeli
Urapidil bakteriler (Ames testi, konakçı aracılı analiz), insan lenfositleri ile yapılan testlerde ve farelerde kemik iliği metastaz testinde mutajenik özellikler göstermemiştir. Sıçanhepatositlerinde yapılan DNA onarımı testi negatif bulunmuştur.
Farelerde ve sıçanlarda 18 ve 24 aya varan karsinojenisite çalışmaları insanlarla ilgisi olan tümörojenik bir potansiyelle ilgili herhangi bir bilgiyi aydınlatmamıştır. Sıçanlar ve farelerdeyapılan özel çalışmalar urapidilin prolaktin düzeyini artırdığını ve sıçanlarda artmış prolaktininmeme dokusunda büyümeyi uyardığını göstermiştir. Bu etki mekanizması ile ilgili mevcutbilgilere dayalı olarak, bu etkinin terapötik dozlarla uygulanmanın ardından insanlardameydana gelmesi beklenmemekte olup, klinik çalışmalarda gözlenmemiştir.
Üreme toksisitesi
Sıçanlar, fareler ve tavşanlarda üreme çalışmaları teratojenik etkiye ilişkin bir kanıtı göstermemiştir.
Üreme çalışmaları ve ayrıca kronik toksisite çalışmalarında dişi sıçanlarda östrus döngüsü uzaması gözlenmiştir. Bu etkinin, kronik çalışmada gözlenen azalmış uterus ağırlığı ile birliktesıçanlarda urapidil ile tedaviden sonra prolaktinde meydana gelen artıştan kaynaklandığınainanılmaktadır. Dişi sıçanların fertilitesi bozulmamıştır. Türler arası dikkate değer farklılıklarnedeniyle, bu bulguların insanlarla ilgisine dair bir kanıt söz konusu değildir. Uzun süreli klinikçalışmalarda dişi hipofiz bez sistemi üzerinde herhangi bir etki gözlenmemiştir.
11
6. FARMASÖTİK ÖZELLİKLER6.1 Yardımcı maddelerin listesi
Propilen glikol Disodyum hidrojen fosfatSodyum dihidrojen fosfatEnjeksiyonluk supH ayarı için HCI
6.2 Geçimsizlikler
Asidik özelliği nedeniyle EBRASEL, alkali enjeksiyon veya infüzyon çözeltileri ile karıştırılmamalıdır; aksi takdirde bulanıklaşma veya çökelme meydana gelebilir.
6.3 Raf ömrü
24 ay
Rekonstitüe çözelti6.4 Saklamaya yönelik özel tedbirler
25°C altındaki oda sıcaklığında ve ambalajında saklayınız.
6.5 Ambalajın niteliği ve içeriği
Kutuda, her biri 5 mL'lik 5 adet şeffaf, Tip I cam ampul.
6.6 Beşeri tıbbi üründen arta kalan maddelerin imhası ve diğer özel önlemler
Kullanılmamış olan ürünler ya da atık materyaller "Tıbbi Atıkların Kontrolü Yönetmeliği" ve "Ambalaj ve Ambalaj Atıkları Kontrolü Yönetmeliği"ne uygun olarak imha edilmelidir.
12
7. RUHSAT SAHİBİ
HAVER FARMA İlaç AŞ.
Acarlar Mah. 74. Sok. Acarkent Sitesi B742 No.: 17/1 Beykoz / İstanbulTel: (0216) 324 38 38Fax: (0216) 317 04 98
8. RUHSAT NUMARASI
2018/315
9. İLK RUHSAT TARİHİ / RUHSAT YENİLEME TARİHİ
İlk ruhsat tarihi: 08.06.2018 Ruhsat yenileme tarihi:-
10. KUB'UN YENİLENME TARİHİ
13