KISA ÜRÜN BİLGİSİ
1. BEŞERİ TIBBİ ÜRÜNÜN ADI
PROBİCİD 1000 mg IM/IV enjeksiyonluk toz ve çözücü
2. KALİTATİF VE KANTİTATİF BİLEŞİMEtkin madde(ler):
Bir flakon;
Steril sulbaktam sodyum 549,5 mg
Steril ampisilin sodyum 1078,7 mg
Çözücü ampul;
Enjeksiyonluk su 3,2 ml
* Ampisilin sodyumun teorik potensi olan 927 mcg/mg üzerinden hesaplanmıştır.
** Sulbaktam sodyumun teorik potensi olan 910 mcg/mg üzerinden hesaplanmıştır.
Her flakona
%
5 dolum fazlalığı ilave edilir.
Yardımcı madde(ler):
Yardımcı maddeler için 6.1'e bakınız.
3. FARMASÖTİK FORM
Enjeksiyonluk toz ve çözücü
Lastik tıpalı, alüminyum başlıklı, renksiz flakon içerisinde krem-beyaz renkli akışkan toz.
4. KLİNİK ÖZELLİKLER
4.1. Terapötik endikasyonlar
PROBİCİD duyarlı mikroorganizmaların neden olduğu enfeksiyonlarda endikedir. Tipik endikasyonları arasında sinüzit, otitis media, epiglottit, bakteriyel pnömoniler dahil üst ve altsolunum yolu enfeksiyonları; idrar yolu enfeksiyonları ve piyelonefrit; peritonit, kolesistit,endometrit ve pelvik selülit dahil intraabdominal enfeksiyonlar; bakteriyel septisemi; deriyumuşak doku, kemik ve eklem enfeksiyonları ve gonokok enfeksiyonları bulunur.
PROBİCİD abdominal veya pelvik cerrahi müdahale yapılan ve periton kontaminasyonu ihtimali olan hastalarda post operatif yara enfeksiyon insidansını azaltmak üzere perioperatifolarak da kullanılabilir. Post operatif sepsisi azaltmak amacıyla, gebeliğin sonlandırılmasıveya sezaryen ameliyatı sonrası PROBİCİD profilaktik olarak kullanılabilir.
1
4.2. Pozoloji ve uygulama şekliPozoloji/uygulama sıklığı ve süresi:
Aşağıdaki dilüsyonlar uygulanabilir:
Ampisilin+Sulbaktam Eşdeğer Dozlar (mg)
|
Toplam doz (mg)
|
Ambalaj
(flakon)
|
Çözücü hacmi (ml)
|
Maksimum
son konsantrasyon (mg/ml)
|
250+125
|
375
|
10 ml
|
0,8
|
250+125
|
500+250
|
750
|
10 ml
|
1,6
|
250+125
|
1000+500
|
1500
|
20 ml
|
3,2
|
250+125
|
2000+1000
|
3000
|
20 ml
|
6,4
|
250+125
|
İntravenöz uygulama:
PROBİCİD enjeksiyonluk steril su veya uyumlu olduğu bir solüsyonla sulandırılmalar (bkz. Bölüm 6.6). Oluşabilecek köpüklerin kaybolması ve tam çözündüğünün gözle tetkiki için birsüre bırakılmalıdır. Doz 3 dakikadan daha uzun bir sürede bolus enjeksiyonu olarak veyadaha büyük dilüsyonlarda 15-30 dakika süreli intravenöz infüzyon halinde verilebilir.
İntramusküler uygulama:
PROBİCİD enjeksiyonluk steril su ile sulandırılmalıdır.
PROBİCİD derin intramusküler enjeksiyon olarak kalça gibi büyük kas dokusundan uygulanabilir. Sulandırmadan sonra 1 saat içerisinde intramusküler enjeksiyon yapılmalıdır.IM uygulamada ağrı olursa sulandırmada
%
0,5 anhidröz lidokain hidroklorürün sterilenjeksiyonluk solüsyonu kullanılabilir.
Yetişkinler:
Doktor tarafından başka şekilde tavsiye edilmediği takdirde: Böbrek fonksiyonu normal olan erişkinlerde PROBİCİD'in mutad günlük doz aralığı 1,5 g (1000 mg ampisilin + 500 mgsulbaktam'a tekabül eden 1 flakon PROBİCİD 1 g) ila 12 g'dır (8000 mg ampisilin + 4000mg sulbaktam'a tekabül eden 8 flakon PROBİCİD 1 g). Sulbaktamın günlük maksimum dozu4 g'dır. Günlük PROBİCİD dozları genellikle 6-8 saatlik aralara bölünerek verilir. Şiddetliolmayan enfeksiyonlar 12 saatte bir uygulama ile tedavi edilebilir.
Enfeksiyonun Şiddeti Günlük PROBİCİD dozu (g)
Hafif 1,5 - 3 g( 1-2 g ampisilin + 0,5-1 g sulbaktam)
Orta 6 g'a kadar( 4 g ampisilin + 2 g sulbaktam)
Şiddetli 12 g'a kadar( 8 g ampisilin + 4 g sulbaktam)
Dozların daha sık veya daha seyrek uygulanması hastalığın şiddetine ve hastanın renal
fonksiyonlarına göre endike olabilir. Tedavi, genellikle ateş düştükten 48 saat sonraya ve 1 diğer anormal belirtiler kaybolana kadar devam ettirilir. Tedavi normal olarak 5-14 günuygulanır. Hastalığın ciddi olduğu durumlarda tedavi süresi uzatılabilir veya ilave ampisilinuygulanabilir.
Ameliyat enfeksiyonları profilaksisinde, operasyon sırasında etkili serum ve doku konsantrasyonları sağlamaya yeterli zaman kalması için anestezi başlangıcında 1,5-3 gPROBİCİD (1-2 flakon PROBİCİD 1 g) verilir. Doz 6-8 saat ara ile tekrarlanabilir. EğerPROBİCİD ile bir terapötik kür gerekmiyorsa, ameliyatların çoğunluğunda profilaktikuygulama 24 saat sonra durdurulur.
Komplike olmayan gonore tedavisinde 1,5 g PROBİCİD (PROBİCİD 1 g flakon) tek doz olarak verilebilir. Sulbaktam ve ampisilinin plazma konsantrasyonlarını uzatmak amacıylaberaberinde 1 g probenesid oral olarak verilmelidir.
Uygulama şekli:
PROBİCİD intravenöz ve intramusküler olarak uygulanabilir.
Özel popülasyonlara ilişkin ek bilgiler:
Böbrek / Karaciğer yetmezliği:
Ciddi renal fonksiyon bozukluğu olan hastalarda, (kreatinin klerensi < 30 ml/dak.) ampisilin ve sulbaktam eliminasyon kinetiği birbirine benzer şekilde etkilenmekte ve birinin ötekineplazma oranı değişmeden kalmaktadır. Böbrek yetmezliğinde doz aralığı, genel ampisilinuygulamasında olduğu gibi uzatılır.
Böbrek Fonksiyon Bozukluğu Olan Hastalarda PROBİCİD Dozaj Uygulaması
Kreatinin klerensi
|
Ampisilin/Sulbaktam
|
Önerilen PROBİCİD dozu
|
(ml/dk. 1.73 m1)
|
yarı ömrü (saat)
|
|
> 30
|
1
|
1,5 - 3 g 6-8 saatte bir
|
15-29
|
5
|
1,5 - 3 g 12 saatte bir
|
5-14
|
9
|
1,5 - 3 g 24 saatte bir
|
Pediyatrik popülasyon:
Çocuklar, bebekler ve yeni doğanlarda enfeksiyonların çoğu için dozaj 150 mg/kg/gün (100 mg/kg ampisilin ve 50 mg/kg sulbaktama tekabül eder)'dür.
Ampisilinin alışılmış uygulamasına uygun olarak çocuklar, bebekler ve yeni doğanlarda dozlar genellikle 6- 8 saatte bir olmalıdır. Yeni doğanlarda (özellikle erken doğanlarda)hayatın ilk haftasında tavsiye edilen doz, 12 saatte bir bölünmüş dozlar halinde 75 2mg/kg/gün'dür (25 mg/kg/gün sulbaktam ve 50 mg/kg/gün ampisiline tekabül eder).
4.3. Kontrendikasyonlar
Özgeçmişinde herhangi bir penisiline alerjik reaksiyon bulunan kişilerde bu bileşimin kullanılması kontrendikedir.
4.4. Özel kullanım uyarıları ve önlemleri
Sulbaktam sodyum / ampisilin sodyum dahil olmak üzere, penisilin tedavisi yapılan hastalarda ciddi, hatta bazen fatal aşırı duyarlılık (anaflaktik) reaksiyonları bildirilmiştir. Bureaksiyonlar daha ziyade geçmişinde penisilin ve/veya birçok alerjene aşırı hassasiyeti olankişilerde meydana gelirler. Anamnezinde penisilin hassasiyeti olan kişiler sefalosporinlerletedavi edildiğinde şiddetli reaksiyonlar meydana geldiği bildirilmiştir. Penisilin tedavisindenönce, geçmişteki penisilin, sefalosporin ve diğer alerjenlere duyarlılık reaksiyonları olupolmadığı dikkatle soruşturulmalıdır. Eğer alerjik bir reaksiyon meydana gelirse, ilaçkesilmeli ve uygun tedavi başlatılmalıdır.
Ciddi, anaflaktik reaksiyonlar adrenalin (epinefrin) ile hemen acil tedavi gerektirir. Oksijen, intravenöz steroidler ve intubasyon dahil havayollarının açık tutulması önlemleri gerekliolduğu şekilde uygulanmalıdır.
Her antibiyotik preparatında olduğu gibi, mantarlar dahil, duyarlı olmayan organizmaların aşırı üreme belirtileri için devamlı gözlem gereklidir. Süperinfeksiyon olduğunda, ilaçkesilmeli ve/veya uygun tedavi uygulanmalıdır.
Sulbaktam sodyum/ampisilin sodyum dahil hemen hemen tüm antibiyotik ajanlar ile
Clostridium difficile'yeClostridium difficile'mn
aşırı üremesine neden olur.
Clostridium difficileC.difficile'mn
hipertoksin üreten türleri morbidite ve mortalitede artışa neden olur.
Antibiyotik kullanımını takiben diyare görülen tüm hastalarda CDAD olasılığı dikkate alınmalıdır. CDAD'nın antibakteriyel ajanların verilişinden 2 ay sonra ortaya çıktığı raporedildiği için medikal hikayeye dikkat edilmelidir. 3
CDAD'dan şüpheleniliyorsa veya tespit edilmişse
C.difficile'yeC.difficile
''yeyönelik antibiyotik tedavisi ve cerrahi değerlendirme başlatılmalıdır.
Diğer güçlü sistemik ajanlarda olduğu gibi, uzun süreli tedavilerde, renal, hepatik ve hematopoetik sistemler dahil olmak üzere periyodik olarak organ sistem disfonksiyonukontrolü tavsiye edilir. Bu, yeni doğanlarda, özellikle prematürelerde ve diğer bebeklerdeönemlidir.
Enfeksiyöz mononükleoz viral kaynaklı olup, tedavisinde PROBİCİD kullanılmamalıdır. Mononükleozlu hastalardan ampisilin alanların büyük bir yüzdesinde deri döküntüsü görülür.
Her 1,5 g PROBİCİD (1000 mg ampisilin + 500 mg sulbaktam) yaklaşık 115 mg (5 mmol) sodyum ihtiva eder. Bu durum, kontrollü sodyum diyetinde olan hastalar için göz önündebulundurulmalıdır.
4.5. Diğer tıbbi ürünler ile etkileşimler ve diğer etkileşim şekilleri
Sulbaktam sodyum çoğu intravenöz çözelti ile uyumludur fakat ampisilin sodyum (bundan dolayı sulbaktam sodyum/ampisilin sodyum) glukoz veya diğer karbonhidratları içerençözeltilerde daha az stabildir ve kan serumundan elde edilen maddeler veya proteinhidrolizatları ile karıştırılmamalıdır.
Allopurinol: Ampisilin ve allopurinolün birlikte kullanımı, hastalarda deri döküntüsü insidansını, yalnız ampisilin alan hastalara göre, önemli derecede arttırır.
Aminoglikozidler: Ampisilin ve aminoglikozidlerin
in vitro
olarak karıştırılması her iki bileşikte de belirgin bir inaktivasyon ile sonuçlanmıştır; eğer bu grup antibakteriyellerbirlikte kullanılacaksa, en az bir saatlik ara ile ve farklı bölgelerden uygulanmalıdırlar (bkz.Bölüm 6.2).
Antikoagülanlar: Parenteral penisilinler, pıhtılaşma testleri ve trombosit agregasyonu üzerine etki edebilirler. Bu etkiler antikoagülanlar ile artabilir.
Bakteriyostatik ilaçlar (kloramfenikol, eritromisin, sülfonamidler, tetrasiklinler): Bakteriyostatik ilaçlar penisilinlerin bakterisid etkisi ile etkileşebilirler; birlikte tedavidenkaçınılması önerilir.
Metotreksat: Penisilinlerle birlikte kullanım, metotreksat klerensinde azalma ve metotreksat
5
toksisitesi ile sonuçlanmıştır. Hastalar yakından izlenmelidir. Kalsiyum folinat dozunun arttırılması veya daha uzun dönem boyunca uygulanması gerekebilir.
Östrojen içeren oral kontraseptifler: Ampisilin kullanan kadınlarda, oral kontraseptiflerin etkinliğinin azalmasına dair vakalar bildirilmiştir ki bunlar beklenmeyen gebeliklesonuçlanmıştır. Aradaki ilişki zayıf olmasına rağmen, ampisilin kullanımı sırasında hastalaraalternatif veya ilave bir kontraseptif yöntem seçeneği sağlanmalıdır.
Probenesid: Birlikte kullanıldığında, probenesid, ampisilin ve sulbaktamın renal tübüler sekresyonunu azaltır; bu etki serum konsantrasyonlarının artması ve uzaması, eliminasyonyarı ömrünün uzaması ve toksisite riskinde artış ile sonuçlanır.
Laboratuvar Test Etkileşmeleri: Benedict, Fehling reaktifleri ve Clinitest™ kullanılarak yapılan idrar analizlerinde yanlış pozitif glikozüri gözlenebilir. Ampisilinin hamile kadınlaraverilmesini takiben, total konjuge östriol, östriol - glukuronid, konjuge östron ve östradiolplazma konsantrasyonlarında geçici bir düşüş kaydedilmiştir. Bu etki aynı zamandasulbaktam sodyum / ampisilin sodyum IM/IV ile de meydana gelebilir.
Özel popülasyonlara ilişkin ek bilgiler
Mevcut değildir.
Pediyatrik popülasyon:
Mevcut değildir.
4.6. Gebelik ve laktasyonGenel tavsiye
Gebelik kategorisi: B
Çocuk doğurma potansiyeli bulunan kadınlar / Doğum kontrolü (Kontrasepsiyon)
Ampisilin, oral yolla alınan doğum kontrol ilaçları ile etkileşime geçmektedir. Bu nedenle, tedavi süresince alternatif, etkili ve güvenilir bir doğum kontrol yöntemi uygulanmalıdır(bkz. Bölüm 4.5).
Gebelik dönemi
PROBİCİD için, gebeliklerde maruz kalmaya ilişkin klinik veri mevcut değildir.
Hayvanlar üzerinde yapılan çalışmalar, gebelik / embriyonal / fetal gelişim / doğum ya da doğum sonrası gelişim ile ilgili olarak doğrudan ya da dolaylı zararlı etkiler olduğunugöstermemektedir (bkz. Bölüm 5.3).
6
Gebe kadınlarda kesin ihtiyaç duyulduğunda kullanılmalıdır.
Laktasyon dönemi
Sulbaktam ve ampisilin düşük miktarlarda anne sütüne geçtiğinden laktasyon döneminde kullanımına dikkat edilmedilir.
Üreme yeteneği / Fertilite
Yapılan hayvan üreme çalışmalarında üreme veya fetüs üzerinde herhangi bir hasar ortaya çıkmamıştır.
4.7. Araç ve makine kullanımı üzerindeki etkiler
Bilinmemektedir.
4.8. İstenmeyen etkiler
Diğer parenteral antibiyotiklerde olduğu gibi, gözlenen belli başlı yan etki, özellikle intramusküler uygulamaya bağlı olan enjeksiyon yerindeki ağrıdır (% 16). Çok az sayıdahastada intravenöz kullanımdan sonra flebit (% 3) veya enjeksiyon yerinde ağrı (% 3)meydana gelebilir.
Kan ve lenf sistemi hastalıkları
Anemi, hemolitik anemi trombositopeni, eozinofili ve lökopeni, sulbaktam sodyum/ampisilin sodyum tedavisi sırasında bildirilmiştir. Bu reaksiyonlar reversibl olup ilaç kesilincekaybolurlar ve duyarlılık reaksiyonları olarak kabul edilirler.
Bağışıklık sistemi hastalıkları
Anaflaktoid reaksiyon ve anaflaktik şok meydana gelebilir.
Sinir sistemi hastalıkları
Nadir vakalarda konvulsiyon, baş dönmesi-sersemlik ve baş ağrısı
Gastrointestinal hastalıklar
Bulantı, kusma ve diyare en sık görülenlerdir. Enterokolit ve psödomembranoz kolit de görülebilir.
Hepato-bilier hastalıklar
Bilirubinemi, anormal hepatik fonksiyon ve sarılık gözlenmiştir.
7
Deri ve deri altı doku hastalıkları
Deri döküntüsü, kaşıntı ve diğer deri reaksiyonları en sık görülenlerdir. Nadir vakalarda Stevens- Johnson sendromu, epidermal nekroliz ve eritema multiforme görülmüştür.
Böbrek ve idrar hastalıkları
Nadir vakalarda interstisyel nefrit.
Araştırmalar
Geçiçi ALT (SGPT) ve AST (SGOT) yükselmeleri
Ampisilinin tek başına kullanımı ile görülen yan etkiler, sulbaktam sodyum / ampisilin sodyum IM/IV ile gözlenebilir.
Şüpheli advers reaksiyonların raporlanması:
Ruhsatlandırma sonrası şüpheli ilaç advers reaksiyonlarının raporlanması büyük önem taşımaktadır. Raporlama yapılması, ilacın yarar/risk dengesinin sürekli olarak izlenmesineolanak sağlar. Sağlık mesleği mensuplarının herhangi bir şüpheli advers reaksiyonu TürkiyeFarmakovijilans Merkezi (TÜFAM)'ne bildirmeleri gerekmektedir
Sulbaktam sodyum ve ampisilin sodyumun insanlarda akut toksisitesi üzerine sınırlı bilgi mevcuttur. İlacın aşırı doz kullanımında, temel olarak ilaç ile ilgili yan etkilerin uzantısı olanbelirtiler meydana getireceği beklenmektedir. P-Laktam antibiyotiklerin BOS'da yüksekkonsantrasyonda bulunmasının, nöbet dahil olmak üzere nörolojik etkilere yol açabileceğigerçeği göz önünde tutulmalıdır.
Sulbaktam ve ampisilinin her ikisi de dolaşımdan hemodiyaliz ile uzaklaştırıldığından, doz aşımı böbrek fonksiyon bozukluğu olan hastalarda meydana gelirse, bu prosedürler ilacınvücuttan eliminasyonunu kolaylaştırabilir.
5. FARMAKOLOJİK ÖZELLİKLER5.1. Farmakodinamik özellikler
Farmakoterapötik grup: Sistemik kullanılan antibakteriyeller ATC kodu: J01CR04
Hücreden arındırılmış bakteriyel sistemlerle yapılan biyokimyasal çalışmalarda sulbaktamın, penisiline dirençli organizmalarda oluşan çeşitli önemli beta-laktamazların irreversibl
8
inhibitörü olduğu gösterilmiştir.
Sulbaktam sadece
Neisseriaceae'ye
karşı antibakteriyel aktivite gösterir.
Sulbaktam sodyum'un penisilinlerin ve sefalosporinlerin tahrip edilmesini önleyici gücü, dirençli suşlar kullanılarak yapılan çalışmalarla kanıtlanmıştır. Bu çalışmalarda sulbaktamsodyum, penisilinlerle ve sefalosporinlerle beraber verildiğinde belirgin sinerjik etkigöstermiştir. Sulbaktam aynı zamanda bazı penisilin bağlayıcı proteinlere bağlandığından,bazı hassas suşlar, tek başına beta-laktam antibiyotiğe göre kombinasyona daha duyarlıkılınmışlardır.
Bu kombinasyondaki bakterisid eleman ampisilin'dir ki, benzil penisilin gibi, hücre duvarı biyosentezini inhibe ederek, aktif çoğalma döneminde bulunan duyarlı organizmalara karşıetkili olur.
PROBİCİD aşağıdakiler dahil olmak üzere geniş bir spektrumdaki gram-pozitif ve gram negatif
bakterilere etkilidir:
Staphylococcus aureusepidermidisStreptococcus pneumoniaeStreptococcus faecalisHaemophilus influenzaeparainfluenzaeBranhamella catarrhalisBacteroides fragilisEscherichia coli, KlebsiellaProteusMorganella morganiiCitrobacterEnterobacterNeisseriameningitidisNeisseria gonorrhoeae
.
Ampisiline dirençli olduğu bilinen
Pseudomonas, CitrobacterEnterobacter5.2. Farmakokinetik özelliklerGenel özellikler
Sulbaktam sodyum, temel penisilin çekirdeğinin bir türevidir. Kimyasal olarak sodyum penisilinat sülfondur. Suda çok eriyen beyazımsı kristal bir tozdur. Moleküler ağırlığı255,22'dir. Ampisilin sodyum, penisilin çekirdeği olan 6-amino penisilanik asit'tentüremiştir. Kimyasal olarak, D (-)-a-aminobenzil penisilin sodyum tuzudur ve molekülağırlığı 371,39'dur.
Dağılım:
Sulbaktam/ampisilin insanlarda hemen bütün vücut sıvı ve dokularına süratle diffüze olur.
9
Meninkslerin enflamasyonu mevcut değilse beyin ve omurilik sıvılarına penetrasyonu düşüktür.
İntravenöz ve intramusküler uygulamayı takiben kanda sulbaktam ve ampisilinin yüksek konsantrasyonları oluşur ve her iki maddenin de yarı ömürleri takriben bir saattir.
Eliminasyon:
Sulbaktam/ampisilin'in büyük bir kısmı değişmemiş olarak idrarla atılır.
5.3. Klinik öncesi güvenlilik verileri
LD50 (oral uygulama ile) hem erkek hem de dişilerde olmak üzere farelerde 8 g/kg ve sıçanlarda 4 mg/kg'dan daha yüksektir.
Sıçanlar ve köpeklerde yapılan uzun dönemli çalışmalarda, oral PROBİCİD, esas organlar ve sistemler ile ilgili önemli histopatolojik lezyonlara neden olmamıştır. Benzer şekilde,PROBİCİD'in olası fötal toksisitesi, teratojenik etkinliği ve fertilite inihibisyonunudeğerlendirmek için yapılan testler, bu türden bir etkinlik göstermemiştir.Sulbaktam/ampisilin kombinasyonu herhangi bir mutajenik etkinlik göstermemiştir.
6. FARMASÖTİK ÖZELLİKLER6.1. Yardımcı maddelerin listesi
Bulunmamaktadır.
Çözücü ampul: Enjeksiyonluk su.
6.2. Geçimsizlikler
Aminoglikozidlerin, aminopenisilinlerden herhangi birinin varlığında
in vitro6.3. Raf ömrü
24 ay
6.4. Saklamaya yönelik özel tedbirler
Sulandırılmamış flakonları 25°C altındaki oda sıcaklığında ve ambalajında saklayınız. Parenteral uygulama için solüsyon hazırlandıktan sonra, en geç 1 saat içinde kullanılmalıdır.
10
6.5. Ambalajın niteliği ve içeriği
Kutuda kauçuk tıpa üzerine metal kapişonlu renksiz cam flakon ve içerisinde steril enjeksiyonluk su bulunan 3.5 ml'lik cam ampul ile birlikte sunulur.
6.6. Beşeri tıbbi üründen arta kalan maddelerin imhası ve diğer özel önlemler
Sulbaktam sodyum intravenöz solüsyonların bir çoğu ile geçimlidir, fakat ampisilin sodyum dolayısıyla PROBİCİD IM/IV dekstroz veya diğer karbonhidratları ihtiva eden solüsyonlardadaha az dayanıklıdır ve kan ürünleri veya protein hidrolizatları ile karıştırılmamalıdır.
İntramusküler uygulama için konsantre solüsyon hazırlandıktan sonra bir saat içinde kullanılmalıdır.
İntravenöz infüzyon için değişik çözücülere ait kullanma süreleri aşağıda gösterilmiştir.
Çözücü
|
Sulbaktam+Ampisilin
Konsantrasyonu
|
Kullanma Süresi
|
Enjeksiyonluk steril su
|
45 mg/ml'ye kadar
|
8 saat 25°C'de
|
|
45 mg/ml
|
48 saat 4°C'de
|
|
30 mg/ml'ye kadar
|
72 saat 4°C'de
|
İzotonik sodyum klorür
|
45 mg/ml'ye kadar
|
8 saat 25°C'de
|
|
45 mg/ml
|
48 saat 4°C'de
|
|
30 mg/ml'ye kadar
|
72 saat 4°C'de
|
M/6 Sodyum laktat
|
45 mg/ml'ye kadar
|
8 saat 25°C'de
|
solüsyonu
|
45 mg/ml'ye kadar
|
8 saat 4°C'de
|
%5 Dekstroz/Su
|
15-30 mg/ml
|
2 saat 25°C'de
|
|
3 mg/ml'ye kadar
|
4 saat 4°C'de
|
|
30 mg/ml'ye kadar
|
4 saat 4°C'de
|
% 5 Dekstroz/0.45 NaCl
|
3 mg/ml'ye kadar
|
4 saat 25°C'de
|
|
15 mg/ml'ye kadar
|
4 saat 4°C'de
|
%10 İnvert şeker/su
|
3 mg/ml'ye kadar
|
4 saat 25°C'de
|
|
30 mg/ml'ye kadar
|
3 saat 4°C'de
|
Laktatlı Ringer
|
45 mg/ml'ye kadar
|
8 saat 25°C'de
|
solüsyonu
|
45 mg/ml'ye kadar
|
24 saat 4°C'de
|
Kullanılmamış olan ürünler ya da atık materyaller “Tıbbi Atıkların Kontrolü Yönetmeliği” ve “Ambalaj ve Ambalaj Atıklarının Kontrolü Yönetmeliklerine uygun olarak imhaedilmelidir.
11
7. RUHSAT SAHİBİ
KOÇAK FARMA İLAÇ VE KİMYA SANAYİ AŞ.
Bağlarbaşı, Gazi Cad. No: 64-66 Üsküdar / İstanbulTelefon : 0216 492 57 08Faks : 0216 334 78 88
8. RUHSAT NUMARASI
202 / 4
9. İLK RUHSAT TARİHİ/RUHSAT YENİLEME TARİHİ
İlk ruhsat tarihi: 10.03.2003 Ruhsat yenileme tarihi:
10. KÜB'ÜN YENİLENME TARİHİ
12
1
2
3