Sinir Sistemi » Psikoanaleptikler » Antidepresanlar » Non-selektif monoamin reuptake inhibitörleri » Opipramol
KISA ÜRÜN BİLGİSİ
1. BEŞERİ TIBBİ ÜRÜNÜN ADI İNSİDON draje
2. KALİTATİF VE KANTİTATİF BİLEŞİM Etkin madde:
Opipramol dihidroklorür 50 mg
Yardımcı maddeler:
Laktoz 42.4 mg
Şeker 36.5 mg
Yardımcı maddeler için 6.1 'e bakınız,
3. FARMASÖTİK FORM Draje
İNSİDON drajeler pembe, yuvarlak ve bİkonveks şeklindedir.
4. KLİNİK ÖZELLİKLER
4.1. Terapötik Endikasyonlar
Yetişkinler;
Depresif durumun eşlik ettiği ruhsal hastalıklar, anksiyete ve somatoform bozukluklar ve psikosomatik hastahkiara bağlı sekonder ruhsal belirtilerin tedavisinde kullanılabilir.
Çocuklar ve ergenler:
Çocuklar ve ergenlerdeki güvenilirlik ve etkinliği henüz saptanamamış olup, çocuk ve ergenlerde (0-17 yaş) kullanılması Önerilmez.
4^. Pozoloji ve uygulama şekli
Pozoloji / Uygulama sıklığı ve süresi:
Yetişkinler
Hafif vakalarda tercihen akşamları olmak üzere günde 1-2 draje, orta derecede ciddi vakalarda 1 draje sabah, 2 draje akşam veya günde 3 defa 1 'er draje yemek ile beraber veya yemekten sonra; şiddetli vakalarda günde 3 defa 2'şer draje alınabilir.
İNSİDON'un etkisi derhal bulamadığından ve yeniden düzenleme etkisi yavaş yavaş meydana geldiğinden, ilaç en azından iki hafta süreyle düzenli olarak alınmalıdır. Tedaviye ortalama 1-2 ay devam edilmesi tavsiye edilir.
Uygulama şekli:
Ağızdan kullanım içindir.
özel popUlasyonlara ilişkin ek bilgiler
Bfibrek / Karaciğer yetmezliği: Böbrek fonksiyon bozukluğu olan hastalarda İNSlDON'un dozu azaltılmalıdır. Çünkü ilaç, böbrek hastalığının şiddet derecesine bağlı olarak daha yavaş atılır.
İNSİDON başlıca karaciğerde metabolize olduğundan bu hastalarda ve uzun sUreli tedavilerde dUşUk doz uygulanır.
Pediyatrik popUlasyon:
İNSİDON'un çocuklar ve ergenlerdeki güvenilirlik ve etkinliği henüz saptanamamış olup, çocuk ve ergenlerde (0-17 yaş) kullanılması önerilmez.
Geriyatrik popOlasyon:
Bu grup hastalarda düşük bir başlangıç dozu önerilir. Tedavinin idamesinde yetişkin hastalara göre daha düşük doz İNSİDON yavaş doz artırımı ile kullanılmalıdır.
4.3. KontreDdikasyonlar
Opipramol ve bileşenlerinden herhangi birine veya dibenzazepin grubunun diğer trİsiklik bileşiklerine karşı aşırı duyarlığı olanlarda kullanılmaz.
4.4. özel kullanım uyarılan ve önlemleri
Antidepresan ilaçların çocuklar ve 24 yaşına kadar olan gençlerdeki kullanımlannın, intihar düşünce ya da davranışlarını artırma olasılığı bulunmaktadır. Bu nedenle Özellikle tedavinin başlangıcı ve ilk aylarında, ilaç dozunun artınima/azaltılma ya da kesilme dönemlerinde hastanın gösterebileceği huzursuzluk, aşın hareketlilik gibi beklenmedik davranış değişiklikleri ya da intihar olasılığı gibi nedenlerle hastanın gerek ailesi gerekse tedavi edicilerce yakinen izlenmesi gereklidir.
Anksiyete, huzursuzluk, gerilim, uyku bozuklukları, konsantrasyon zayıflığı ve psikosomatik bozukluklar ile ilgili kronik hastalıklarda sekonder olarak meydana gelenruhsal rahatsızlıkları olan çocuklarda ve erdenlerde (0-17 yaş) kullanılması önerilmez._
MAO inhibitörleri:
İNSİDON ve bir MAO inhİbitörünün birlikte kullanılmasından sakınılmalıdır, çünkü böyle bir tedavi ile ilgili klinik deneyim yetersizdir, (Bkz. Bölüm 4.5. Diğer tıbbİ ürünler ile etkileşimler ve diğer etkileşim şekilleri). Eğer İNSİDON bir MAO İnhİbitörü ile uygulanan tedaviden sonra verilecekse, önlem olarak arada tedavisiz 14 gün geçmesi tavsiye edilir. Aynı şekilde, İNStDON tedavisinden sonra MAO İnhibitörü verilecekse yine aynı önlem alınmalıdır.
İntihar riski;
İNSİDON kullanan hastalarda, bazıları ölümle sonuçlanmış olan, az sayıda intihar girişimi bildirilmiştir. İntihar riski, şiddetli depresyonun ayrılmaz bir parçasıdır ve önemli remisyon elde edilinceye kadar devam eder. Depresif bozukluğu olan gerek erişkin gerekse pedİaytrik hastalardaki depresyon ve/veya İntihar düşünce ve davranışları veya diğer psikiyatrik semptomlar, antidepresan ilaç kullanılıyor olsun ya da olmasın şiddetlenebilir. Depresif bozuklukları ve diğer psikiyatrik rahatsızlıkları olan ergenlerde ve çocuklarda yapılan kısa süreli çalışmalarda antidepresanlar, intihar düşünce ve davranışlan riskini artırmıştır.
Hangi endikasyonla olursa olsun İNSİDON kullanılarak tedavi edilen bütün hastalar, özellikle tedavinin başlangıç döneminde ya da doz değişikliği yapıldığı zamanlarda, klinik tablonun ağırlaşması, intihar düşünce ve davranışları veya psikiyatrik semptomlar bakımmdan yakından gözlenmelidir (Bkz Bölüm 4.8 İstenmeyen etkiler).
Bu hastalarda, özellikle de söz konusu değişikliklerin şiddetli olduğu, birdenbire başladığı veya hastayı doktora getiren semptomların bir bölümünün olmadığı vakalarda tedavi rejiminde değişiklik yapılması ve bu arada ilacın kullanımına son verilmesi düşünülmelidir.
Psikiyatrik ya da daha başka (nonpsikiyatrik) endikasyonlar nedeniyle antidepresanlarla tedavi edilmekte olan gerek erişkin, gerekse pediyatrik hastaların aileleri ve hastanın bakımını üstlenen kişiler; diğer psikiyatrik semptomların (Bli Bölüm 4.8. İstenmeyen etkiler), aynca intihar düşünce ve davranışlarının ortaya çıkması bakımından dikkatli olmaları ve bu gibi semptomları hemen doktora bildirmeleri konularında uyarılmalıdır.
İNSİDON reçeteleri, doz aşımı riskinin azaltılabilmesi için, hastanın iyi bir şekilde tedavi edilmesini sağlayacak en düşük miktarda yazılmalıdır.
Kardiyak ve vasküler bozukluklar:
İNSİDON yakın zamanda miyokart enfarktüsü geçirmiş olan hastalara verilmemelidir.
İNSİDON ile tedaviye başlamadan önce kan basıncının kontrol edilmesi tavsiye edilir, çUnkü postural hipotansiyonu veya dolaşım bozukluğu olan hastalarda kan basıncında düşme görülebilir.
Konvülsiyonlar:
Konvülsiyon eşiği düşük (çeşitli sebeplere bağlı beyin hasarı varlığı, epilepsi, alkolizm gibi) olan hastalarda İNSİDON dikkatli kullanılmalıdır. Trİsiklik bileşiklerde nöbet oluşumunun doza bağlı olduğu görülmektedir. Bu nedenle, İNSİDON'un önerilen günlük toplam dozu aşılmamalıdır.
Antikolinerjik etkiler:
İNSİDON'un terapötik dozlarda antikolinerjik aktİvitesi zayıf olmakla birlikte, göz içi basıncı artışı, dar-açılı glokomu veya idrar tutukluğu (örneğin, prostat hastalığı) olan hastalarda dikkatle kullanılmalıdır.
Özel hasta popülasyonları:
Şiddetli karaciğer ve böbrek bozukluğu olan hastalara İNSİDON verilirken dikkatli olunmalıdır.
Hipertiroidisi olan veya tiroid preparatları alan hastalarda dikkatli olunmalıdır, çünkü istenmeyen kaniiyovasküler etki İhtimali olabilir (Bkz. Bölüm 4.8 İstenmeyen etkiler).
İNSİDON ile uzun süreli tedavi sırasında karaciğer fonksiyonunun İzlenmesi de tavsiye edilir.
Beyaz kan hücresi sayımı:
Trİsiklik antidepresanların kullanımı ile ender durumlarda agranülositoz bildirildiğinden, İNSİDON ile tedavi sırasında kan sayımı yapılmalıdır (özellikle hastada ateş, boğaz ağnsı veya gribal enfeksiyon ile ilişkili diğer semptomlar gelişirse).
Alerjik deri reaksiyonları:
Alerjik deri reaksiyonu oluşursa İNSİDON kesilmelidir.
Laktoz ve sükroz:
İNSİDON drajeler, laktoz ve sükroz içerir. Galaktoz intoleransı, fruktoz intoleransı, şiddetli laktaz eksikliği, sukraz-izomaltaz yetersizliği veya glukoz-galaktoz malabsorbsiyonu gİbİ ender görülen kalıtsal sorunları olan hastalara İNSİDON verilmemelidir.
4.5. Diğer tıbbi ürünler ile etkileşimler ve diğer etkileşim şekilleri
MAO İnhibitörleri: Klinik deneyim yeterli olmadığından İNSİDON ile tedavide bir MAO inhibitörünün birlikte alınması tavsiye edilmez (Bkz.Bölüm 4.4 özel kullanım uyarılan ve önlemleri).
Merkezi sinir sistemi depresanları: Trisiklik antidepresanlar alkol ve diğer merkezi depresan maddelerin (örn., barbitüratlar, benzodiazepinler veya genel anestezikler) etkisini artırabilirler.
Nöroleptikler ve seçici serotonin geri alım inhibitörleri: Nöroleptikler (örn. fenotiyazin) ve fluoksetin veya fluvoksamin gibi seçici serotonin geri alım inhibitörleri ile birlikte kullanılması dibenzazepin türevlerinin plazma konsantrasyonlarını artırabilir.
Antikolinerjikler: İNSİDON'un terapötik dozlarda antikolinerjik aktivitesi zayıf olmakla birlikte, antikolinerjik ilaçlann (fenotiyazin, antiparkinson ilaçlar gibi) göz, merkezi sinir sistemi, kalın barsak ve mesaneye etkilerini artırabilir.
Kinidin: Trisiklik antidepresanlar kinidin tipi antiaritmik ilaçlarla birlikte uygulanmamalıdır.
Karaciğer enzimlerini indükleyen ilaçlar: Karaciğerde mono-oksijenaz enzim sistemini aktive eden ilaçlar (barbitüratlar, karbamazepin, fenitoin gibi) trisiklik antidepresanlarm metabolizmasını hızlandırarak plazma konsantrasyonlarını azaltabilirler ve bu azalmış etkinlikle sonuçlanır. Bu ilaçların dozunun ayarlanması gerekebilir.
Simetidin: Simetidin trisiklik bileşiklerin plazma konsantrasyonlarını artırabileceğinden dozljırı azaltılmalıdır.
özel popUlasyonlara ilişkin ek bilgiler
özel popülasyonlara ilişkin klinik etkileşim çalışması yürütülmemiştir.
Pediyatrik popUIasyon; Pediyatrik popülasyona ilişkin klİnİk etkileşim çalışması yürütülmemiştir.
4.6. Gebelik ve taktasyon
Genel tavsiye
Gebelik kategorisi D'dir.
Çocuk doğurma potansiyeli bulunan kadmlar/Doğum kontrolü (Kontrasepsiyon)
Hayvanlar üzerinde yapılan çalışmalar, gebelik ve-veya embriyonel/fetal gelişim ve-veya doğum ve-veya doğum sonrası gelişim üzerindeki etkiler bakımından yetersizdir. İnsanlara yönelik potansiyel risk bilinmemektedir. Çocuk doğurma potansiyeli olan kadınlar tedavi süresince uygun doğum kontrolü uygulamalıdır.
Gebelik dönemi
İNSİDON kullanımı ile fetusta advers etkilerin (gelişme bozuklukları) muhtemel ilgisi olduğunu bildiren çok ender raporlar mevcut olması nedeniyle, gebelik esnasında İNSİDON İle tedaviden kaçınılmalıdır, sadece beklenen terapötik fayda fetüs üzerindeki riskten fazla ise düşünülmelidir.
Laktasyon dönemi
İNSİDON'un terapötik dozları kullanıldığında, opipramol -emzirilen çocuk üzerinde etkiye neden olabilecek düzeyde- anne sütüne geçmektedir.
Emzirmenin durdurulup durdurulmayacağma ya da İNSİDON tedavisinin durdurulup durdurulmayacağma/tedaviden kaçınılıp kaçınılmayacağına karar verilmelidir.
Emziren annelerde İNSİDON'un terapötik dozunu takiben aktif madde anne sütüne geçer, fakat bu miktar bebeklerde istenmeyen bir etki yapmayacak kadar azdır.
Üreme yeteneği / Fertilite
üreme yeteneği üzerine etkisi bilinmemektedir.
4.7. Araç ve makine kullanımı üzerindeki etkiler
tNSİDON, hastanm reaksiyon yeteneğini bozabilen uyuşukluk/yorgunluk ve diğer merkezi sinir sistemi belirtilerine neden olabilir (Bkz. Bölüm 4.8. İstenmeyen etkiler). Bu nedenle araç ve makine kullanımı gibi dikkat gerektiren durumlarda hastalar uyarılmalıdır.
4.8. İstenmeyen etkiler
Aşağıdaki yan etkilerin bazıları opipramol ile spesifik olarak bildirilmemiş ise de diğer trisiklik bileşiklerle gözlemlenmiştir. Yan etkiler genellikle hafiftir ve tedaviye devam edilmesi veya dozun azaltılması ile düzelir.
Advers reaksiyonlar, en sık görülenler en önce belirtilmek üzere aşağıdaki başlıklar altında sıralanmıştır: Çok yaygın (>1/10); yaygın (>1/100 ila <1/10); yaygın olmayan (> 1/1000 ila <1/100); seyrek (> 1/10,000 ila <1/1000); çok seyrek (< 1/10,000), bilinmiyor (eldeki verilerden hareketle tahmin edilemiyor).
Kan ve lenf sistemi bozuklukları
Çok seyrek: Lökopeni.
Endokrin bozukluklar
Yaygın olmayan: Libido ve potens bozuklukları Çok seyrek: Galaktore.
Sinir sistemi bozuklukları Psişik etkiler:
Yaygın: Uyuşukluk/yorgunluk.
Yaygın olmayan: Uyku bozuklukları, ajitasyon, huzurs
uzl
uk.
Çok seyrek: Anksiyete.
Nörolojik etkiler:
Yaygın: Baş dönmesi.
Yaygın olmayan: Baş ağrısı, tremor, parestezi.
Çok seyrek: Epileptik nöbetler, ataksi.
Antikolinerjik etkiler:
Yaygın: Ağız kuruluğu.
Yaygın olmayan: Kabızlık, terleme, bulanık görme, idrara çıkmada rahatsızlık.
Kardiyak bozukluklar
Yaygın olmayan: Postural hipotansiyon, taşikardi, palpitasyon.
Gastrointestinal bozukluklar
Yaygın olmayan: Mide bulantısı, kusma, gastrik rahatsızlık, tat alma bozukluğu.
Hepato-bilier bozukluklar
Çok seyrek: Hepatik fonksiyon bozukluğu, sanlık, uzun süreli tedavi sonrası kronik hepatik hasar.
Deri ve deri altı doku bozuklukları
Yaygın olmayan: Alerjik deri reaksiyonlan (ilaç döküntüsü, ürtiker), ödem.
Çok seyrek: Saç dökülmesi.
Genel ve uygulama bölgesine ilişkin bozukluklar Çok seyrek:
Quincke
ödemi.
Kemik Kırıkları
Özellikle 50 yaş ve üzeri hastalarda yapılan epidemiyolojik çalışmalarda, SSRI veya trisiklik antidepresan kullanan hastalarda kemik kınğı riskinde artış gözlenmiştir. Bu riske yol açan mekanizma bilinmemektedir.
4.9. Doz aşımı ve tedavisi
İNSİDON doz aşımının belirti ve bulguları diğer trisiklik bileşiklerle bildirilenlere benzerdir. Başlıca komplikasyonlar kardiyak anormallikler ve nörolojik bozukluklardır. Çocuklarda kazara alman her miktar ciddi ve ölümcül potansiyelli kabul edilmelidir.
Belirti ve semptomlar:
Akut aşın dozda aşağıdaki belirti ve semptomlar oluşabilir: Uyuklama, sersemlik, koma, huzursuzluk, geçici konfUzyonel durumlar, artan anksiyete, ataksi, konvülsiyonlar, stupor, oligüri veya anüri, taşikardi veya muhtemelen bradikardİ, arİtmİ, hipotansiyon, atriyoventriküler blok, şok, solunum depresyonu ve nadiren kalp durması.
Tedavi:
Özel bir antidotu yoktur ve tedavi başlıca semptomatİk ve destekleyicidir, İNStDON aşırı dozunu almış olduğundan şüphe edilen herkes, özellikle çocuklar hastaneye yatırılmalı ve en az 72 saat yakından izlenmelidirler.
Hastanın bilinci tam açık ise en kısa sürede gastrik lavaj uygulanır veya kusturulur. Hastada bilinç bozukluğu varsa, lavaja başlanmadan önce balonlu endotrakeal tüple hava yolu korunur ve hasta kusturulmaz. Bu yaklaşımlar aşırı dozdan sonraki 12 saat içinde hatta daha uzun sürede önerilir, çünkü ilacın antikolinerjik etkisi mide boşalmasını geciktirebilir. Aktif kömür uygulanması ilacın emil iminin azaltılmasına yardımcı olabilir.
Semptomların tedavisi modem yoğun bakım metodlarma dayanır ve kalp fonksiyonunun, kan gazlarının ve elektrolitlerin daimi monitorizasyonu ve gereğinde antikonvülsif tedavi, suni solunum, geçici kardiyak pil takılması, plazma genişleticiler, İntravenöz infüzyonla dopamin veya dobutamin uygulanması ve resusitasyon gibi acil yaklaşımları kapsar. Fİzostigminin şiddetli bradikardİ, asistoli ve nöbet oluşturabildiği bildirildiğinden aşırı doz durumlarında kullanımı önerilmez. Hemodiyaliz ve periton diyalizi etkisizdir.
5. FARMAKOLOJİK ÖZELLİKLER
5.L Farmakodinamik özellikler
Farmakoterapötik grup: Seçici olmayan monoamin geri alım inhibitörleri ATC kodu: N06AA05 Etki mekanizması:
Opipramol, dopamin reseptörleri üzerinde nispeten hafif antagonistik eti^iye sahiptir (D2 >Dı). Opipramol, sigma için, D2 reseptörleri için olandan 6 defa daha yüksek afıniteye de sahiptir. Opipramolün merkezi dopaminerjik transmisyon üzerindeki bazı etkilerine sigma reseptörlerinin aracılık ettiği Öne sürülmektedir. Trisiklik standart antidepresanlann aksine, dopamin, noradrenalin ve serotoninin nöronda geri alınmasını (re-uptake) inhibe etmez.
Diğer trisiklik bileşikler gibi antiserotonerjik etkiye (5-HT2) sahiptir ve kronik olarak kullanıldığı zaman, kortekste beta-adreneıjik reseptörlerin duyarhlığmı azaltır (“aşağı - regülasyon”). Psikofarmakolojik araştırmalaı^a, opipramol anksiyolitik ve nispeten zayıf antidepresİf özellikler gösterir.
Anksiyolitik ve sedatif etkileri daha kuvvetlidir ve bunlar opipramolün etkinlik profilinin belirgin özelliklerini teşkil ederler. Çoğu trisiklik antidepresanlann aksine, opipramolün antikolineıjik ve alfa-adrenolitik etkileri daha zayıftır. Belirgin antihistaminik (Hı) etkisi vardır.
Klinik araştınnalara göre oluşan terapötik profili: İNSİDON anksiyolitik özelliklere sahiptir, örneğin yaygın anksiyetesi olan hastalarda sakinleştirici, mizacı canlandırıcı etkisi vardır ve gerilimi iyileştirir. Doza bağlı sedatif etkisi, mizaç üzerindeki etkisinden daha önce başlar.
Aynca, fonksiyonel kökenli somatik semptomlarda, örneğin somatoform rahatsızlığı olan hastalarda etkilidir. İNSİDON bağımlılık yapmaz.
5.2. Farmakokinetik özellikler
Emilimı
Opipramol ağızdan uygulamayı takiben tamamen emilir. Doruk plazma konsantrasyonlarına 2-4 saatte ulaşır. En yüksek plazma konsantrasyon lan ve eğri altında kalan alan değerleri dozla doğru orantılıdır.
Günde 3 defa 50 mg ağızdan uygulamayı takiben opipramolün plazmadaki ortalama denge konsantrasyonları, 14-64 ng/ml olmuştur, Deshİdroksietil metabolitİ için ise bu değer ortalama 3-5 misli daha yüksektir.
Da&ılım:
Opipramolün yaklaşık % 9Ti plazma proteinlerine bağlanır. Sanal dağılım hacmi yaklaşık 10 L^g vücut ağırlığıdır.
Bivotransformasvon:
Opipramol yaygın olarak karaciğerde metabolize olur. Başlıca metaboliti deshİdroksietil-opipramoldür. Debrisokİni yetersiz hidrolize edenlerde opipramol plazma konsantrasyonlannm bellilin olarak daha yüksek olabileceği yönünde kanıt vardır.
Eliminasvon:
Opipramol kandan 6-11 saatlik biryarı-ömür ile elimine edilir. Oral dozun % 70'inden fazlası böbreklerden ve kalanı feçesle atılır. Dozun sadece % 7'si değişmemiş opipramol olarak idrarla atılır. Kalanı başlıca deshidroksietil-opİpramol olmak üzere metabolit ha inde atılır.
Doğrusallık /Doğrusal olmavan durum:
Eğri altında kalan alan değerleri dozla doğru orantılıdır.
Hastalardaki karakteristik özellikler
Gerivatrik:
Yaşlı hastalar için farmakokinetik veri yeterli değildir. Bu grup hastalarda düşük bir başlangıç
dozu önerilir. Tedavinin idamesinde yetişkin hastalara göre daha düşük doz İNSİDON, yavaş doz artırımı ile kullanılmalıdır.
Pedivatrik:
Pediyatrik popülasyona ait farmakokinetik veri yoktur.
Böbrek vetmezlifei:
Böbrek fonksiyon bozukluğu olan hastalarda lNSllX)N'un dozu azaltılmalıdır. Çünkü ilaç, böbrek hastalığının şiddet derecesine bağlı olarak daha yavaş atılır.
Karaciğer yetmezliği:
tNStDON başlıca karaciğerde metabolize olduğundan bu hastalarda ve uzun süreli tedavilerde düşük doz uygulanır. Bu hasta grubunda dikkatli kullanılmalıdır.
5.3. Klinik öncesi güvenlilik verileri
3 hayvan türünde yapılan reprodUktif çalışmalarda teratojenik potansiyel görülmemiştir. Yüksek doz opipramol ile yapılan deneyler sonucunda annede toksisite ve buna bağlı doğmuş ve doğmamış yavrularda büyümede gecikme görülmüştür. Sıçanlarda 60 mg/kg'a kadar oral dozlarda fertilite bozukluğu kanıtına rastlanmamıştır. Çeşitli “ı'n
vitro”
ve “m vrvo” çalışmalarda opipramol ile mutajenik potansiyel görülmemiştir. Karsinojenisite çalışmalan yapılmamıştır.
6. FARMASÖTtK ÖZELLİKLER
6.1. Yardımcı maddelerin listesi Aerosil 200
Gliserin
Laktoz
Magnezyum stearat Mısır nişastası Talk
Hidroksipropilmetilsellüloz Kollidon VA 64 Titanyum dioksit Avisel PH 101 Demir oksit kırmızı 11554 Polietilen glikol 8000 Poiivinilpirolidon k 30 Şeker
6.2. Geçimsizlikler
Bilinen geçimsizliği yoktur.
6.3. RafömrU
60 ay.
6.4. Saklamaya yönelik özel tedbirler
30°C'nin altındaki oda sıcaklığında saklayınız. Rutubetten koruyunuz.
6.5. Ambalajın niteliği ve içeriği
30 draje içeren PVC/PVDC blister ambalajlarda.
6.6. Beşeri tıbbi ürOndeıı arta kalan maddelerin imhası ve diğer özel önlemler
Kullanılmamış olan ürünler ya da atık materyaller 'Tıbbi Atıkların Kontrolü Yönetmeliği” ve “Ambalaj ve Ambalaj Atıklarının Kontrolü Yönetmeliği”ne uygun olarak imha edilmelidir.
7. RUHSAT SAHİBİ
Juvisö Pharmaceuticals/ Fransa lisansı ile EİP Eczacıbaşı İlaç Pazarlama A.Ş.
Büyükdere Cad. Ali Kaya Sok. No:5 Levent 34394 İstanbul Tel . 0212 350 80 00 Faks: 0212 350 84 64
8. RUHSAT NUMARASI 240/12
9. İLK RUHSAT TARİHİ / RUHSAT YENİLEME TARİHİ: ilk ruhsat tarihi: 15.02.2012
Ruhsat yenileme tarihi:
10. KÜB'ÜN YENİLENME TARİHİ:
g/g