KISA URUN BİLGİSİ1. BEŞERİ TIBBİ URUNUN ADI
TENSART PLUS 32 mg/12.5 mg tablet
2. KALITATIF VE KANTITATIF BILEŞIM
Etkin maddeler:
Kandesartan sileksetil 32 mg
Hidroklorotiyazid 12.5 mg
Yardımcı maddeler:
Laktoz monohidrat Laktoz granül
Yardımcı maddeler için 6.1'e bakınız.
3. FARMASÖTİK FORM
Tablet
Sarı renkli, oval, bikonveks, her iki yüzü çentikli tablettir.
Tabletler iki eşit parçaya bölünebilir.
4. KLİNİK ÖZELLİKLER
4.1. Terapötik endikasyonlar
Kandesartan sileksetil veya hidroklorotiyazid monoterapisi ile kan basıncının optimal olarak kontrol altına alınamadığı esansiyel hipertansiyon tedavisinde endikedir.
4.2. Pozoloji ve uygulama şekliPozoloji/uygulama sıklığı ve süresi:
TENSART PLUS'ın önerilen dozu günde bir defa bir tablettir.
Kandesartan sileksetilin ve hidroklorotiyazidin doz titrasyonu önerilmektedir.
Klinik açıdan uygun olduğu durumlarda monoterapiden doğrudan TENSART PLUS tedavisine geçilmesi düşünülebilir. Hidroklorotiyazid monoterapisinden kandesartan sileksetile geçiştedoz titrasyonu önerilir. Kandesartan sileksetil veya hidroklorotiyazid monoterapisi ile veyadüşük dozlarda TENSART PLUS ile kan basıncı optimum olarak kontrol altına alınamayanhastalara TENSART PLUS verilebilir.
Antihipertansif etkinin büyük bir kısmına, tedavinin başlamasından sonraki 4 hafta içinde ulaşılır.
Uygulama şekli:
Oral yolla uygulanır. Kandesartanın biyoyararlanımı yiyecek alımı ile değişmez. Hidroklorotiyazid ve yiyecekler arasında klinik açıdan anlamlı bir etkileşim mevcut değildir.
Özel popülasyonlara ilişkin ek bilgiler:
Böbrek yetmezliği:
Böbrek yetmezliği olan hastalarda kıvrım diüretikleri, tiyazidlere tercih edilmektedir. Kreatinin klerensi >30 ml/dakika/1.73 m2 vücut yüzey alanı (BSA) olan hastalarda, TENSART PLUStedavisine geçilmeden önce kandesartan sileksetil dozu titre edilmelidir (hafif ve orta derecedeböbrek yetmezliği olan hastalarda kandesartan sileksetilin önerilen başlangıç dozu 4 mg'dır).TENSART PLUS ağır böbrek yetmezliği olan hastalarda (kreatinin klerensi < 30ml/dakika/1.73 m2 BSA) kontrendikedir (Bkz. Bölüm 4.3).
Karaciğer yetmezliği:
Hafif-orta derecede karaciğer yetmezliği olan hastalarda TENSART PLUS tedavisine geçilmeden önce kandesartan sileksetil dozunun titre edilmesi önerilmektedir (bu hastalardakandesartan sileksetilin önerilen başlangıç dozu 4 mg'dır).
TENSART PLUS ağır karaciğer yetmezliği ve/veya kolestazisi olan hastalarda kontrendikedir (Bkz. Bölüm 4.3).
Pediyatrik popülasyon:
TENSART PLUS'ın 0-18 yaşları arasındaki çocuklar üzerindeki güvenilirliği ve etkisi belirlenmemiştir. Herhangi bir veri mevcut değildir.
Geriyatrik popülasyon:
Yaşlı hastalarda doz ayarlaması gerekmez.
İntravasküler sıvı azalması olan hastalar:
İntravasküler sıvı azalması olasılığı olan hastalar gibi hipotansiyon riski taşıyan hastalarda kandesartan sileksetil dozunun titre edilmesi önerilmektedir (Bu hastalarda kandesartansileksetilin önerilen başlangıç dozu olarak 4 mg'dır).
4.3 Kontrendikasyonlar
TENSART PLUS'ın içerdiği maddelerden herhangi birine ya da sulfonamid türevi ilaçlara (hidroklorotiyazid sulfonamid türevidir) karşı aşırı duyarlılığı olanlarda,
Gebelik ve emzirme döneminde (Bkz. Bölüm 4.6. Gebelik ve laktasyon),
Ağır böbrek yetmezliği (kreatinin klerensi < 30 ml/dak/1.73 m2 BSA) olanlarda,
Ağır karaciğer yetmezliği ve/veya kolestazisde,
İnatçı hipokalemi ve hiperkalsemisi olanlarda,
Gut' ta kontrendikedir.
4.4 Özel kullanım uyarıları ve önlemleri
Böbrek Yetmezliği / Böbrek transplantasyonu:
Bu hasta grubunda, kıvrım diüretikleri, tiyazidlere tercih edilmektedir. TENSART PLUS, böbrek yetmezliği olan hastalarda kullanıldığında, potasyum, kreatinin ve ürik asit düzeylerinindüzenli olarak izlenmesi önerilmektedir.
Kısa süre önce böbrek transplantasyonu yapılmış hastalara TENSART PLUS verilmesi ile ilgili deneyim yoktur.
Renal arter stenozu:
ADE inhibitörleri gibi, renin-anjiyotensin- aldosteron sistemine etki eden diğer ilaçlar, bilateral veya tek taraflı renal arter stenozu olan hastalarda, kan üre miktarını ve serum kreatinindüzeyini artırabilir. Aynı etki, anjiyotensin II reseptör antagonistleri ile de görülebilir.
İntravasküler sıvı kaybı:
Renin-anjiyotensin-aldosteron sistemine etki eden diğer ilaçlarda belirtildiği gibi, ağır intravasküler sıvı ve/veya sodyum kaybı olan hastalarda semptomatik hipotansiyon oluşabilir.Bu nedenle, bu durum düzeltilmeden TENSART PLUS tedavisine başlanması önerilmez (Buhastalarda kandesartan sileksetilin önerilen başlangıç dozu 4 mg'dır).
Anestezi ve cerrahi:
Renin-anjiyotensin sisteminin bloke olmasından ötürü anjiyotensin II antagonistleri ile tedavi edilen hastalara uygulanan cerrahi müdahale ve anestezi sırasında hipotansiyon ortaya çıkabilir.Çok seyrek olarak hipotansiyon, intravenöz sıvı ve/veya vazopresör ilaçların kullanılmasınıgerektirecek kadar ağır olabilir.
Karaciğer yetmezliği:
Su ve elektrolit dengesinde minör değişiklikler hepatik komaya neden olabileceğinden, tiyazidler, karaciğer yetmezliği veya ilerleyen karaciğer hastalığı olanlarda dikkatlikullanılmalıdır. TENSART PLUS'ın karaciğer yetmezliği olan hastalarda kullanımına ilişkinklinik deneyim yoktur.
Aort ve mitral kapak stenozu veya obstrüktif hipertrofik kardiyomiyopati:
Diğer vazodilatörlerle olduğu gibi, hemodinamik aort ya da mitral kapak stenozu ya da obstrüktif hipertrofik kardiyomiyopatili hastalarda, TENSART PLUS çok dikkatlikullanılmalıdır.
Primer hiperaldosteronizm:
Primer hiperaldosteronizmi olan hastalar, renin-anjiyotensin-aldosteron sistemi üzerinden etki gösteren antihipertansif ilaçlara genellikle yanıt vermezler. Bu nedenle, bu hastalardaTENSART PLUS kullanımı önerilmemektedir.
Elektrolit Dengesizliği:
Uygun aralıklarla serum elektrolit düzeyleri periyodik olarak kontrol edilmelidir. Hidroklorotiyazidi de içeren tiyazidler sıvı ya da elektrolit dengesizliklerine sebep olurlar(hiperkalsemi, hipokalemi, hiponatremi, hipomagnezemi ve hipokloremik alkaloz).
Tiyazid diüretikleri, kalsiyumun atılımını azaltır ve aralıklı ve hafif yükselmiş serum kalsiyum konsantrasyonlarına neden olabilirler. Belirgin hiperkalsemi, gizli hiperparatiroidizmin birişareti olabilir. Paratiroid fonksiyon testleri yapılmadan önce tiyazid tedavisi kesilmelidir.
Hidroklorotiyazid doza bağlı olarak idrarla potasyum kaybını artırır ve hipokalemi oluşur. Hidroklorotiyazid'in bu etkisi, kandesartan sileksetil ile birlikte kullanıldığında daha azolmaktadır. Karaciğer sirozu olan hastalarda, brisk diürezi olan hastalarda, ağızdan yetersizelektolit alımı olanlarda ve birlikte kortikosteroid veya adrenokortikotropik hormon (ACTH)kullanan hastalarda hipokalemi riski artabilir.
Özellikle kalp yetmezliği ve/veya böbrek yetmezliği olan hastalarda kandesartan sileksetil ile tedavi hiperkalemiye neden olabilir. TENSART PLUS'ın potasyum tutucu diüretiklerle,potasyum preparatları ile, potasyum içeren yapay tuzlarla ya da potasyum düzeylerini artırıcıdiğer ilaçlarla (örn.heparin sodyum) birlikte kullanımı serum potasyum düzeylerini artırabilir.Potasyum düzeyleri gerektiği şekilde izlenmelidir.
Tiyazidlerin, hipomagnezemi ile sonuçlanabilen magnezyum atılımını artırdığı gösterilmiştir. Metabolik ve endokrin etkiler:
Tiyazid grubu bir diüretikle tedavi glukoz toleransını azaltabilir. Antidiyabetik ilaçların, insülin dahil, dozlarının ayarlanması gerekebilir. Tiyazid tedavisinde gizli
“diabetes mellitus”
kendinigösterebilir. Kolesterol ve trigliserid düzeylerinde artma tiyazid diüretik tedavisi ileilişkilendirilmektedir. TENSART PLUS'ın içerdiği dozlarda bu etkiler az gözlenmiştir. Tiyaziddiüretikler serum ürik asit konsantrasyonunu arttırır ve yatkın hastalarda guta neden olabilir.
Işığa duyarlılık:
Tiyazid diüretiklerinin kullanımı sırasında ışığa duyarlılık reaksiyonlarına ilişkin vakalar raporlanmaktadır (Bkz. Bölüm 4.8). Işığa duyarlılık reaksiyonu gelişirse, tedavinindurdurulması önerilmektedir. Eğer tedavinin yeniden başlatılması gerekli ise, ortamların güneşışığından veya UVA radyasyonundan korunması önerilmektedir.
Genel:
Böbrek fonksiyonları ve damar tonusu, renin-anjiyotensin-aldosteron sistemi aktivitesine bağlı olan hastalarda, (örn.ağır konjestif kalp yetmezliği ya da renal arter stenozunu da kapsayan alttayatan renal hastalıklar) bu sistemi etkileyen diğer tıbbi ürünlerde (AIIRA (Anjiyotensin Tip IIreseptör antagonisti)'ları içeren) tedavide akut hipotansiyon, azotemi, oligüri ya da seyrekolarak akut böbrek yetmezliği gibi etkiler ortaya çıkmaktadır. Her antihipertansif ajan ileolduğu gibi, iskemik kalp hastalığı veya aterosklerotik serebrovasküler hastalığı olanlarda, kan
*e 5070 sayılı Elektronik.İmza Kanunu uyarınca e
ın aşırı
ıza Kanunu uyarınca ekktronikplarak.imzalanmıştır. Doküman hjttn://ebsıtitck.^ov.tr/Basvuru/EImza/Kontrol
mesi, miyokard infarktüsü ya da inmeye neden olabilir.
Hidroklorotiyazide karşı hipersensitivite reaksiyonları alerji veya bronşiyal astım hikayesi olan ya da olmayan hastalarda görülmekle birlikte, alerji veya bronşiyal astım hikayesi olanlardagörülme olasılığı daha yüksektir.
Tiyazid grubu diüretiklerle, sistemik
lupus eritamatozus
aktif hale gelebilir veya alevlenebilir.
TENSART PLUS'ın antihipertansif etkisi diğer antihipertansifler ile arttırılabilir.
TENSART PLUS Tablet, laktoz içerir. Nadir kalıtımsal galaktoz intoleransı, Lapp laktaz yetmezliği ya da glikoz-galaktoz malabsorbsiyon problemi olan hastaların bu ilacıkullanmamaları gerekir.
Gebelik:
Gebelik sırasında anjiyotensin Tip II reseptör antagonistleri (AIIRA) ile tedaviye başlanmamalıdır. AIIRA tedavisinin devamlılığı gerekmedikçe, gebe kalmayı planlayanhastalarda, gebelikte kullanımda güvenliği kanıtlanmış başka antihipertansif tedavileregeçilmelidir. Gebelik tespit edildiğinde, AIIRA'ler ile tedavi derhal durdurulmalı ve uygunolduğu durumlarda alternatif tedaviye geçilmelidir (Bkz. Bölüm 4.3 ve 4.6).
4.5. Diğer tıbbi ürünler ile etkileşimler ve diğer etkileşim şekilleri
Kandesartan sileksetil ile klinik farmakokinetik çalışmaların yapıldığı ilaçlar hidroklorotiyazid, varfarin, digoksin, oral kontraseptifler (örneğin; etinilöstradiol/levonorgestrel), glibenklamidve nifedipindir. Bu çalışmalarda klinik olarak önemli bir farmakokinetik etkileşimbelirlenmemiştir.
Potasyum kaybına ve hipokalemiye neden olan diğer ilaçlarla (örn., diğer kaliüretik diüretikler, laksatifler, amfoterisin, karbenoksolon, penisilin, G sodyum, salisilik asit türevleri, steroidler,ACTH), hidroklorotiyazid'in potasyum düzeyini düşürücü etkisini arttırması beklenebilir.
TENSART PLUS'ın potasyum tutucu diüretikler, potasyum preparatları, potasyum içeren yapay tuzlar ya da potasyum düzeyini artıran ilaçlar (örneğin; heparin sodyum) ile birliktekullanılması serum potasyum düzeyini artırabilir. Potasyum düzeyleri düzenli olarakizlenmelidir (Bkz. Bölüm 4.4).
Diüretiklerin neden olduğu hipokalemi ve hipomagnezemi, digital glikozidleri ve antiaritmiklerin kardiyotoksik etkilerinin ortaya çıkmasına zemin hazırlar. Bu tür ilaçlarlaTENSART PLUS alındığında serum potasyum düzeylerinin düzenli olarak izlenmesiönerilmektedir:
• Sınıf 1a antiaritmikler (örn. kinidin, hidrokinidin, disopiramid)
• Sınıf III antiaritmikler (örn. amiodaron, sotalol, dofetilid, ibutilid)
• Bazı antipsikotikler (örn. tioridazin, klorpromazin, levomepromazin, trifluoperazin,simemazin, sülpirid, sültoprid, amisülpirid, tiapirid, pimozid, haloperidol, droperiodol)
• Diğer (örn. bepridil, sisapirid, difemanil, eritromisin IV, halofantrin, ketanserin, mizolastin,pentamidin, sparfloksasin, terfenadin, vinsamin IV)
ADE inhibitörleri veya hidroklorotiyazid ile lityumun birlikte kullanımında serum lityum konsantrasyonlarında ve toksisitede geri dönüşümlü artış bildirilmiştir. Benzer etki anjiyotensinII reseptör antagonistleri (AIIRA) ile de görülebilir. Kandesartan ve hidroklorotiyazidin, lityumile birlikte kullanılması önerilmemektedir. Birlikte kullanılması gerektiğinde serum lityumdüzeylerinin dikkatlice izlenmesi önerilmektedir.
Anjiyotensin II reseptör antagonistlerinin aynı anda NSAİ (non-steroidal anti- inflamatuar) ilaçlar (örn. selektif COX-2 inhibitörleri, asetilsalisilikasit (>3 g/gün) ve selektif olmayan NSAİİlaçlar) ile birlikte kullanılması antihipertansif etkide azalmaya neden olabilir.
ADE inhibitörlerinde olduğu gibi, anjiyotensin II reseptör antagonistleri ve NSAİ ilaçların birlikte kullanımı, olası akut böbrek yetersizliği de dahil böbrek fonksiyonlarının kötüleşmesive serum potasyum seviyesinde yükselme (özellikle önceden bilinen zayıf böbrek fonksiyonuolan hastalarda) riskinin artmasına neden olabilir. Özellikle yaşlı hastalarda, kombine tedavininuygulanmasında dikkatli olunmalıdır.
Hastalar yeterli miktarda su almalıdırlar ve kombine tedavinin başlamasının ardından ve daha sonraları periyodik olarak böbrek fonksiyonlarının izlenmesine dikkat edilmelidir.
Hidroklorotiyazidin diüretik, natriüretik ve antihipertansif etkisi NSAİ ilaçlar ile azalmaktadır. Hidroklorotiyazid'in emilimi kolestipol ya da kolestiramin ile azalır.
Depolarizasyona neden olmayan kas gevşeticilerin (örn., tubokürarin) etkisi, hidroklorotiyazid ile artabilir.
Tiyazid diüretikleri, kalsiyum atılımını azaltarak serum kalsiyum seviyelerinin artmasına neden olabilir. Kalsiyum preparatları veya Vitamin D ile birlikte kullanılması gerekiyorsa, serumkalsiyum seviyeleri izlenmeli ve alınan sonuçlara göre doz ayarlanmalıdır.
Beta-blokerlerin ve diazoksid'in hiperglisemik etkileri tiyazidlerle artabilir.
Anti-kolinerjik ajanlar (örn. Atropin, biperiden), gastrointestinal motilite ve midenin boşalma hızını azaltarak tiyazid grubu diüretiklerin biyoyararlanımını artırabilir.
Tiyazidler, amantadinin neden olduğu yan etki riskini artırabilir.
Tiyazidler, sitotoksik ilaçların (örn. siklofosfamid, metotreksat) renal atılımını azaltabilir ve miyelosupresif etkilerini artırabilir.
Alkol, barbitüratlarveyaanesteziklerlebirliktekullanılmasıposturalhipotansiyonu
şiddetlendirebilir.
Alkol, barbitüratlarveyaanesteziklerlebirliktekullanılmasıposturalhipotansiyonu
şiddetlendirebilir.
Tiyazid grubu diüretikle tedavi glukoz toleransını azaltabilir. Bu nedenle insülin dahil antidiyabetik ilaçların dozunun ayarlanması gerekebilir. Hidroklorotiyazid ile ilişkilifonksiyonel böbrek yetmezliğinin neden olduğu laktik asidoz riskinden ötürü, metforminkullanılırken dikkatli olunmalıdır.
Hidroklorotiyazid, presör aminlere (örn. adrenalin) arteriyel cevabı azaltabilir, ancak bu azalma presör etkiyi dışlamaya yeterli değildir.
Hidroklorotiyazid, özellikle yüksek dozda iyotlu kontrast maddeler ile akut renal yetmezlik riskini artırabilir.
Siklosporin ile birlikte tedavi hiperürisemi ve gut-tip komplikasyonlarını arttırabilir.
Baklofen, amifostin, trisiklik antidepresanlar veya nöroleptikler ile birlikte tedavi antihipertansif etkiyi arttırabilir ve hipertansiyona neden olabilir.
4.6. Gebelik ve laktasyonGenel tavsiye
Gebelik kategorisi: X
Gebelik dönemi
TENSART PLUS'ın gebelikte kullanımı kontrendikedir (Bkz.Bölüm 4.3). TENSART PLUS kullanan hastalara, tedavi gördükleri doktorları ile uygun seçeneği belirleyebilmeleri için,öncesinde hamile kalma ihtimali hatırlatılmalıdır. Gebelik tespit edildiğinde TENSARTPLUS'la tedavi derhal durdurulmalı ve uygun durumlarda alternatif bir tedavi başlatılmalıdır.
Renin-anjiyotensin sistemi üzerine doğrudan etki eden tıbbi ürünler, gebelikte kullanıldığında fötal ve neonatal hasara ve hatta ölüme yol açabilirler. Anjiyotensin II reseptör antagonisttedavisinin insan fetotoksisitesine (böbrek fonksiyonlarında azalma, oligohidramniyöz, kafatasıkemikleşmesinde gecikme) ve neonatal toksisiteye (böbrek yetmezliği, hipotansiyon,hiperkalemi) neden olduğu bilinmektedir (Bkz. Bölüm 5.3).
Hidroklorotiyazidin gebelikte, özellikle ilk trimesterde kullanımı ile ilgili deneyimler sınırlıdır. Hayvan çalışmaları yeterli değildir. Hidroklorotiyazid plasentaya geçmektedir.Hidroklorotiyazidin farmakolojik etki mekanizmasına dayanılarak, hamilelik sırasındakullanımı foeto-plasental perfüzyonu riske atabilir ve sarılık, elektrolit dengesinin bozulmasıve trombositopeni gibi fötal veya neonatal etkilere neden olabilir.
Laktasyon dönemi
Kandesartanın anne sütüne geçip geçmediği bilinmemektedir. Emziren farelerde kandesartanın süte geçtiği gözlenmiştir. Hidroklorotiyazid anne sütüne geçer. Anne sütü alan bebeklerdekiadvers etki potansiyelinden dolayı emzirme döneminde TENSART PLUS kullanılmamalıdır(Bkz. Bölüm 4.3. Kontrendikasyonlar).
Üreme yeteneği/ Fertilite
Veri yoktur.
4.7. Araç ve makine kullanımı üzerindeki etkiler
TENSART PLUS'ın araç kullanımı üzerine etkisi ile ilgili çalışmalar bulunmamaktadır. TENSART PLUS ile tedavisi sırasında araç ya da makine kullanırken ara sıra baş dönmesi yada yorgunluk hali olabileceği akılda tutulmalıdır. Araç ve makine kullanılırken bu nedenledikkatli olunmalıdır.
4.8 İstenmeyen Etkiler
Kontrollü klinik çalışmalarda yan etkilerin hafif ve geçici olduğu görülmüştür. Kandesartan sileksetilin yan etkilerine bağlı olarak tedaviyi bırakma oranları (%2.3- 3.3), plasebo (% 2.74.3) ile benzerdir.
Kandesartan sileksetil/hidroklorotiyazid ile yapılan klinik çalışmalardan elde edilmiş verilerin analizinde advers olaylar, daha önceden kandesartan sileksetil ve/veya hidroklorotiyazid ilebildirilenlerle sınırlıdır.
Aşağıda kandesartan sileksetil ile ilgili klinik çalışmalar ve pazarlama sonrası deneyimlerden elde edilen yan etkiler verilmektedir. Hipertansif hastaların katıldığı klinik çalışmalara aithavuzlanmış veri analizlerinde, kansedartan sileksetil ile advers reaksiyonlarının görülmesıklığı en az %1 daha yüksektir.
Bu bölüm boyunca kullanılan sıklıklar: çok yaygın (>1/10), yaygın (>1/100, <1/10), yaygın olmayan (>1/1000, <1/100), seyrek (>1/10.000, <1/1000) ve çok seyrek (<1/10.000),bilinmiyor (mevcut verilerle belirlenemeyen):
Enfeksiyonlar ve enfestasyonlar
Yaygın: Solunum yolu enfeksiyonları
Kan ve lenf sistem hastalıkları
Çok seyrek: Lökopeni, nötropeni ve agranülositoz
Metabolizma ve beslenme hastalıkları
Çok seyrek: Hiperkalemi, hiponatremi
Sinir sistemi hastalıkları
adresi Yaygını aş ağrısıSolunum, göğüs bozuklukları ve mediastinal hastalıkları
Çok seyrek: Öksürük
Gastrointestinal hastalıklar
Çok seyrek: Bulantı
Hepato-bilier sistem hastalıkları:
Çok seyrek: Karaciğer enzimlerinde artış, anormal hepatik fonksiyon veya hepatit
Deri ve deri altı doku hastalıkları
Çok seyrek: Anjiyoödem, döküntü, ürtiker, kaşıntı
Kas-iskelet sistemi bozuklukları, bağ doku ve kemik bozuklukları
Çok seyrek: Sırt ağrısı, artralji, miyalji
Böbrek ve idrar yolu hastalıkları
Çok seyrek: Yatkın hastalarda renal yetersizliği de içeren böbrek bozukluğu (Bkz. Bölüm 4.4)
Aşağıda belirtilen yan etkiler hidroklorotiyazid ile monoterapide genellikle 25 mg ve daha yüksek dozlarda görülmüştür.
Kan ve lenf sistem hastalıkları
Seyrek: Lökopeni, nötropeni/ agranülositoz, trombositopeni, aplastik anemi, kemik iliği depresyonu, hemolitik anemi
Bağışıklık sistemi hastalıkları
Seyrek: Anafilaktik reaksiyonlar
Metabolizma ve beslenme hastalıkları
Yaygın: Hiperglisemi, hiperürisemi, elektrolit dengesizliği (hiponatremi ve hipokalemi)
Psikiyatrik hastalıklar
Seyrek: Uyku bozuklukları, depresyon, huzursuzluk
Sinir sistemi hastalıkları
Yaygın: Sersemlik, baş dönmesi Seyrek: Parestezi
Göz hastalıkları
Seyrek: Geçici bulanık görme
Bilinmiyor: Akut miyopi, akut açı kapanması glokomu
Kardiyak hastalıklar
Seyrek: Kardiyak aritmiler
Vasküler hastalıklar
Yaygın olmayan: Postural hipotansiyon
Seyrek: Nekrotizan anjit (vaskülit, kütanöz vaskülit)
Solunum, göğüs bozuklukları ve ıııediastinal hastalıkları
Seyrek: Solunum hastalıkları (pnömoni ve pulmoner ödem dahil)
Gastrointestinal hastalıklar
Yaygın olmayan: Anoreksi, iştah kaybı, gastrik irritasyon, diyare, kabızlık Seyrek: Pankreatit
Hepato-bilier hastalıklar
Seyrek: Sarılık (intrahepatik kolestatik sarılık)
Deri ve deri altı doku hastalıkları
Yaygın olmayan: Döküntü, ürtiker, fotosensitivite reaksiyonları
Seyrek: Toksik epidermal nekroliz, kütanoz
lupus eritamatozuslupus eritamatozusKas-iskelet bozuklukları, bağ dokusu ve kemik hastalıkları
Seyrek: Adale spazmı
Böbrek ve idrar yolu hastalıkları
Yaygın: Glikozüri
Seyrek: Renal fonksiyon bozukluğu ve interstisyel nefrit
Genel bozukluklar ve uygulama bölgesine ilişkin hastalıklar
Yaygın: Halsizlik Seyrek: Ateş
Araştırmalar
Yaygın: Kolesterol ve trigliseridlerde artış Seyrek: BUN ve serum kreatininde artış
Şüpheli advers reaksiyonların raporlanması
Ruhsatlandırma sonrası şüpheli ilaç advers reaksiyonlarının raporlanması büyük önem taşımaktadır. Raporlama yapılması, ilacın yarar / risk dengesinin sürekli olarak izlenmesineolanak sağlar. Sağlık mesleği mensuplarının herhangi bir şüpheli advers reaksiyonu TürkiyeFarmakovijilans Merkezi (TÜFAM)''ne bildirmeleri gerekmektedir. (www.titck.gov.tr; e-posta: [email protected]; tel: 0800 314 0008; faks: 0312 218 35 99)
4.9 Doz aımı ve tedavisi
Farmakolojik özellikler göz önüne alındığında, kandesartan sileksetil ile doz aşımının temel bulgusu hipotansiyon ve baş dönmesi olabilir. Doz aşımına ilişkin bireysel vaka raporlarında(672 mg'a kadar kandesartan sileksetil) hastanın durumunun düzelmesi sorunsuz olmuştur.
Hidroklorotiyazid ile doz aşımının temel bulguları akut sıvı ve elektrolit kaybıdır. Baş dönmesi, düşük tansiyon, susuzluk hissi, taşikardi, ventriküler aritmi, sedasyon/bilinç bozukluğu ve kaskrampları gibi semptomlar da görülebilir.
TENSART PLUS için doz aşımının tedavisi ile ilgili belirli bir bilgi yoktur. Ancak aşağıdaki uygulama ve önlemler önerilmektedir.
Gerektiğinde, hasta kusturulmalı ya da gastrik lavaj düşünülmelidir.
Semptomatik hipotansiyon geliştiğinde, semptomatik tedavi uygulanmalı ve hastanın yaşamsal bulguları gözlenmelidir. Hasta ayakları yukarıda olacak şekilde yatırılmalıdır. Bu yeterliolmazsa, infüzyon yoluyla serum fizyolojik gibi bir solüsyon uygulanarak plazma hacmiartırılmalıdır. Serum elektrolit ve asit dengesi kontrol edilmeli ve gerekirse düzeltilmelidir. Buönlemlerin de yetersiz olduğu durumlarda sempatomimetik ilaçlar uygulanabilir.
Kandesartan hemodiyaliz ile vücuttan uzaklaştırılamaz. Hidroklorotiyazidin hemodiyaliz ile vücuttan ne ölçüde atılabileceği bilinmemektedir.
5. FARMAKOLOJİK ÖZELLİKLER5.1 Farmakodinamik özellikleri
Farmakoterapötik grup: Anjiyotensin II antagonistleri +diüretikler ATC kodu: C09D A06
Anjiyotensin II, renin-anjiyotensin-aldosteron sisteminin en önemli vazoaktif hormonudur ve hipertansiyon ve diğer kardiyovasküler bozuklukların fizyopatolojisinde önemli bir rol oynar.Aynı zamanda organ hipertrofisi ve uç organ hasarının patogenezinde de önemli bir rolü vardır.Anjiyotensin II'nin vazokonstriksiyon, aldosteron salınımının uyarılması, tuz ve su dengesinindüzenlenmesi ve hücre büyümesinin uyarılması gibi temel fizyolojik etkileri tip I reseptörü(ATı) aracılığıyla olur.
Kandesartan sileksetil, gastro-intestinal kanaldan emilimi sırasında ester hidrolizi sonucu hızla, aktif formu olan kandesartana dönüşen bir ön ilaçtır. Kandesartan, ATı reseptörlerine selektifolarak sıkı bağlanan ve yavaş ayrılan, bir anjiyotensin II reseptör antagonistidir. Agonistaktivitesi yoktur.
Kandesartan, ADE (anjiyotensin dönüştürücü enzim) ya da ADE inhibitörlerinin kullanılması ile ilişkili olan diğer enzim sistemlerini etkilemez. Kininlerin parçalanması veya P maddesi gibidiğer maddelerin metabolizmaları üzerinde etkisi olmadığından öksürüğe neden olması
DE
bs.titck.aoy.tp/Baevuru/EImza/K®rtfrol • i
ştırıldığı kontrollü klinik
eyraSmiMMMn^
ife
çalışmalarda, öksürük, kandesartan sileksetil alan hastalarda daha az görülmüştür. Kandesartan, diğer hormon reseptörlerine veya kardiyovasküler regülasyonda önemli olduğu bilinen iyonkanallarına bağlanmaz veya bloke etmez.
Anjiyotensin II (ATı) reseptörleri antagonizması, plazma renin düzeylerinde, anjiyotensin I ve anjiyotensin II düzeylerinde doza bağlı artışlar ve plazma aldosteron konsantrasyonunda dadüşüşe sebep olur.
Hafif ve orta derecede hipertansiyonu olan 4937 yaşlı hastada (70-89 yaş,
%
21'i 80 yaş veya üzeri), günde tek doz 8-16 mg (ortalama 12 mg) kandesartanın kardiyovasküler morbidite vemortalite üzerine etkileri, randomize bir klinik çalışma (SCOPE- Study on Cognition andPrognosis in the Elderly) ile değerlendirilmiş ve ortalama 3.7 yıl boyunca takip edilmiştir.Kandesartan ve plasebo gruplarına gerektiğinde başka bir antihipertansif tedavi eklenmiştir.Kan basıncı, kandesartan grubunda 166/90 mm Hg'dan 145/80 mmHg'ya, kontrol grubunda ise167/90 mm Hg'dan 149/82 mm Hg'ya düşürülmüştür. Primer sonlanım noktası olan majörkardiyovasküler olaylarda (kardiyovasküler mortalite, ölümcül olmayan inme ve ölümcülolmayan miyokard enfarktüsü) istatistiksel olarak anlamlı bir fark görülmemiştir. Kontrolgrubunda 1000 hasta yılında 30 olay görülürken kandesartan grubunda 26.7 olay görülmüştür (rölatif risk 0.89, %95 güvenlik aralığı 0.75-1.06, p=0.19).
Hidroklorotiyazid, sodyumun distal böbrek tübüllerinde geri emilimini inhibe eder ve sodyum, klor ve suyun daha çok atılmasına sebep olur. Potasyum ve magnezyumun böbreklerden atılımıdoza bağlı olarak artar, kalsiyum ise çok daha yüksek oranda geri emilir. Hidroklorotiyazidplazma ve ekstra sellüler sıvı hacmini azaltır, kalp debisi ve kan basıncını düşürür. Uzun sürelitedavide, azalmış periferik direnç kan basıncının düşmesine yardımcı olur.
Geniş ölçüde klinik çalışmalar, hidroklorotiyazidin uzun süre kullanımının kardiyovasküler morbidite ve mortalite riskini azalttığını göstermiştir.
Kandesartan ve hidroklorotiyazid birlikte kullanıldığında aditif antihipertansif etki gösterirler.
Hipertansif hastalarda, kandesartan ve hidroklorotiyazid kombinasyonu, kalp hızında refleks artışa neden olmadan arteriyel kan basıncında etkili ve uzun süreli düşüş sağlar. İlk doza bağlıağır hipotansiyon ya da tedavinin kesilmesinden sonra rebound etki görülmesi ile ilgili bulgularyoktur. Tek doz kullanımı takiben, antihipertansif etki genellikle 2 saat içinde başlar. Süreklitedavi ile kan basıncındaki düşüşün büyük bir kısmı 4 hafta içinde elde edilir ve uzun sürelitedavi ile kan basıncındaki bu düzey sürdürülür. Kandesartan ve hidroklorotiyazidkombinasyonunun günde tek doz kullanımı, kan basıncında 24 saat boyunca etkili ve düzgünbir azalmaya neden olur, doz aralıklarında çukur ve tepe etkileri arasındaki fark çok azdır.Randomize, çift kör bir çalışmada günde tek doz kandesartan ve hidroklorotiyazidkombinasyonu, günde tek doz 50 mg/12.5 mg losartan/hidroklorotiyazid kombinasyonununsağladığından önemli ölçüde daha fazlak kan basıncı düşüşü ile birlikte daha fazla sayıdahastanın kontrol altına alımasını sağlamıştır. Randomize çift kör çalışmalarda kandesartansileksetil/hidroklorotiyazid ile tedavi sırasında yan etki olarak özellikle öksürüğün görülme
k. gpv.tr/BasvumJEImza/Kontrol
viye göre daha azdır.
Bu belga 5|070 sa^l^i^ktroıpj^^^jvaminu.uy^nt^a elel^troni^^olarak ijn^ajannuştır. J)oküm^n toR://eb^Ji^Lgpxtr/B^vum^Ijtnza/jÇoiitrol
adresin
Kandesartan sileksetil/hidroklorotiyazid kombinasyonlarının 275 hastanın plasebo ve 1524 hastanın 32 mg/12,5 mg ve 32 mg/25 mg grubu olarak randomize edildiği randomize, çift-kör,plasebo kontrollü iki klinik çalışmada kan basınçlarındaki düşme sırasıyla 22/15 mmHg ve21/14 mmHg olmuştur ve kombinasyonu oluşturan her bir bileşene göre belirgin olarak dahaetkili bulunmuştur.
Günde tek doz 32 mg kandesartan sileksetil ile kan basınçlarının optimum olarak kontrol altına alınamayan 1975 hastanın randomize edildiği, randomize, çift-kör, paralel gruplu bir klinikçalışmada, tedaviye 12.5 mg veya 25 mg hidroklorotiyazid eklenmesi kan basıncında ekdüşmelerin elde edilmesiile sonuçlanmıştır. 32mg/25 mg kandesartan
sileksetil/hidroklorotiyazid kombinasyonu, 32 mg/12.5 mg kandesartan sileksetil/
hidroklorotiyazid kombinasyonundan belirgin olarak daha etkili bulunmuştur. Ortalama kan basıncı düşmesi 32 mg/25 mg kandesartan sileksetil/hidroklorotiyazid kombinasyonu ile 13/9mmHg, 32 mg/12.5 mg kandesartan sileksetil/hidroklorotiyazid kombinasyonu ile 16/10 mmHgolarak bulunmuştur.
Kandesartan/hidroklorotiyazid yaş ve cinsiyete bağlı olmaksızın bütün hastalarda aynı etkiyi gösterir.
Bugün için, kandesartan sileksetil/hidroklorotiyazidkombinasyonunun, renal
hastalık/nefropati, azalmış sol ventriküler fonksiyon /konjestif kalp yetmezliği ve miyokard infarktüsü sonrasında kullanımına ilişkin veri yoktur.
5.2. Farmakokinetik özellikleriGenel özellikler
Kandesartan sileksetil/hidroklorotiyazidin birlikte uygulanmasının kombinasyonu oluşturan tıbbi ürün bileşenlerinin her ikisinin de farmakokinetiği üzerine klinik olarak belirgin etkisiyoktur.
Emilim:
Kandesartan sileksetil:
Oral uygulandıktan sonra, kandesartan sileksetil ilacın aktif formu olan kandesartana dönüşür. Oral kandesartan sileksetil solüsyonunun alınmasından sonra kandesartanın mutlakbiyoyararlanımı yaklaşık
%
40'tır. Aynı oral solüsyon ile karşılaştırılan tablet formunun bağılbiyoyararlanımı yaklaşık %34'dür. Tablet alınmasından sonra ortalama doruk serumkonsantrasyonuna (Cmaks) 3-4 saatte ulaşılır. Kandesartanın serum konsantrasyonu, ilacın dozuterapötik doz aralığında artırıldığında, doğrusal olarak artar. Kandesartanın farmakokinetiközelliklerinde cinsiyete bağlı farklılıklar gözlenmemiştir. Kandesartanın serumkonsantrasyonu-zaman eğrisi altındaki alan (EAA), gıda alımından belirgin olarak etkilenmez.
Hidroklorotiyazid:
Hidroklorotiyazid alındıktan sonra gastrointestinal yoldan %70'lik bir mutlak biyoyararlanım ile hızla emilir. Yiyecek ile birlikte alındığında emilim hızı %15 artar. Kardiyak yetmezliği ve
an ımıı uyarınca elektronik «larak ımzalaraniktm -llol
spi
ıa^âial^rm;
Dağılım:
Kandesartansileksetil:
Kandesartan yüksek oranda plazma proteinlerine bağlanır (%99'dan daha fazla). Kandesartanın plazma dağılım hacmi 0.1 L/kg'dır.
Hidroklorotiyazid:
Hidroklorotiyazid plazma proteinlerine %60 oranında bağlanır. Plazma dağılım hacmi yaklaşık 0,8 L/kg'dır.
Biyotransformasvon:
Mevcut etkileşim çalışmaları, Kandesartanın CYP2C9 ve CYP3A4 üzerine bir etkisinin olmadığını göstermiştir. İn vitro verilere göre, metabolizması sitokrom P450 izoenzimleri olanCYP1A2, CYP2A6, CYP2C9, CYP2C19, CYP2D6, CYP2E1 veya CYP3A4'e bağlı olan tıbbiürünler ile kandesartanın in vivo etkileşimi beklenmez. Kandesartanın yarılanma süresi (t1/2)yaklaşık 9 saattir. Tekrarlanan dozlardan sonra birikme özelliği göstermez. Kandesartansileksetil, hidroklorotiyazid ile birlikte kullanıldığında kandesartanın yarılanma ömrü değişmez(yaklaşık 9 saat). Kombine preparatın tekrarlanan dozlarından sonra, kandesartan,monoterapiye kıyasla daha fazla birikme özelliği göstermez.
Hidroklorotiyazid:
Hidroklorotiyazid metabolize olmaz ve hiç değişmeden tamamen glomerüler filtrasyon ve aktif tübüler sekresyonla atılır. Hidroklorotiyazidin yarılanma süresi (t1/2) yaklaşık 8 saattir. Oraldozun yaklaşık % 70 kadarı 48 saat içinde idrara geçer. Kandesartan ile birlikte kullanıldığında,hidroklorotiyazidin yarılanma süresi değişmez (yaklaşık 8 saat). Kombine preparatıntekrarlanan dozlarından sonra, hidroklorotiyazid, monoterapiye kıyasla daha fazla birikmeözelliği göstermez.
Eliminasyon:
Kandesartan sileksetil:
Kandesartan esas olarak idrar ve safra yoluyla değişmeden atılır, çok küçük bir kısmı karaciğerde metabolize edildikten (CYP2C9 ile) sonra atılır.
Kandesartanın toplam plazma klerensi yaklaşık 0.37 ml/dak/kg, renal klerensi ise yaklaşık 0.19 ml/dak/kg'dır. Kandesartanın renal eliminasyonu, hem glomerüler filtrasyon hem de aktiftübüler sekresyon iledir. 14C-işaretli kandesartan sileksetilin oral uygulanmasından sonra idrarladozun yaklaşık %26'sı kandesartan ve %7'si inaktif metabolit olarak, feçesle yaklaşık %56'sıkandesartan ve % 10'u inaktif metabolit olarak atılır.
Hastalardaki karakteristik özellikler
Kandesartan sileksetil:
Yaşlılarda (65 yaşın üzeri) kandesartanın Cmaks ve EAA değerleri gençlerle karşılaştırıldığında %50 - %80 oranında yüksek bulunmuştur. Buna rağmen, kandesartan kullanıldıktan sonrayaşlılarda ve gençlerde kan basıncı üzerine olan etki ve istenmeyen etkiler benzerdir (Bkz.
Bu bet&s.5Q70 savıİKE 1ektronik İmza Kanunu uyarınca elektronik olarak imzalanmıştır. Doküman http://ebs.titck.gov.tr/Basvuru/EImza/Kontrol
Bölüm 4.2).
Hafif ve orta derecede böbrek yetmezliği olan hastalarda kandesartanın Cmaks ve EAA değerlerinde tekrarlanan dozlar sırasında sırasıyla yaklaşık
%%
70 artış gözlenmiştir,fakat böbrek fonksiyonları normal olanlarla karşılaştırıldığında tı/2 değerlerinde bir değişiklikolmamıştır. Ağır böbrek yetmezliği olan hastalarda benzer değişiklikler sırasıyla yaklaşık % 50ve %110 dur. Kandesartanın yanlanma süresi ağır böbrek yetmezliği olanlarda yaklaşık iki kataçıkmaktadır. Hemodiyalizde olan hastaların farmakokinetiği, ağır böbrek yetmezliği olanlar ilebenzerdir.
Hafif ve orta derecede karaciğer yetmezliği olan hastaları içeren iki adet klinik çalışmanın birinde kandesartana ait ortalama EAA değerindeki artış yaklaşık % 20, diğerinde de % 80' dir(Bkz.Bölüm 4.2). Ağır karaciğer yetmezliği olan hastalarda herhangi bir deneyim yoktur.
Hafif ve orta derecede karaciğer yetmezliği olan hastalarda kandesartanın EAA değerinde yaklaşık %23 artış olmuştur.
Hidroklorotiyazid:
Böbrek yetmezliği olan hastalarda hidroklorotiyazidin terminal yarılanma süresinde artış vardır.
5.3. Klinik öncesi güvenlilik verileri
Klinik olarak uygun dozlarda verildiğinde anormal sistemik ya da hedef organ toksisitesi gözlenmemiştir. Preklinik emniyet çalışmalarında yüksek dozda verilen kandesartanın fareler,sıçanlar, köpekler ve maymunlarda böbrek ve kırmızı kan hücresi parametrelerinde etki yaptığıgözlenmiştir. Kandesartan, kırmızı kan hücresi değerlerinde (eritrosit, hemoglobin, hematokrit)azalmaya neden olmuştur. Kandesartan sileksetil ile yapılan hayvan çalışmaları böbrekte geçfötal ve neonatal hasar olduğunu göstermektedir. Mekanizmanın renin-anjiyotensin-aldosteronsistemi üzerinde farmakolojik etki aracılığı ile olduğu düşünülmektedir. Kandesartanın, renalperfüzyonun bozulmasına yol açan hipotansif etkisine sekonder olarak böbrek üzerinde etkileri(interstisyel nefrit, tübüler disfonksiyon, bazofilik tübül, plazma üre ve kreatinin düzeylerindeartış gibi) ortaya çıkabilir. Hidroklorotiyazidin ilavesi kandesartanın nefrotoksisitesini artırır.Ayrıca, kandesartan jukstaglomerüler hücrelerde hiperplazi/hipertrofi gelişmesine nedenolmuştur. Bu değişikliklere kandesartanın farmakolojik etkisinin neden olduğudüşünülmektedir.
Gebeliğin geç döneminde fetotoksisite gözlenmiştir. Sıçanlarda, farelerde veya tavşanlarda hidroklorotiyazidin ilavesinin fetüsün gelişim çalışmalarının neticesine önemli bir etkisi yoktur(Bkz. 4.6 Gebelik ve laktasyon).
Hem kandesartan hem de hidroklorotiyazid yüksek konsantrasyonlarda/dozlarda genotoksik aktivite göstermektedir,
In vitroin vivo
genotoksisite testinden elde edilen sonuçlar,kandesartan ve hidroklorotiyazidin klinik kullanım şartları altında, herhangi bir mutajenik veyaklastogenik aktivitesi olmadığını göstermektedir.
Bu belge 5070 savılı Elektronik İmpa Kanunu*uyarınca elektronik olarak imzalanmıştır. Doküman http://ebs.titck.gov.tr/Basvuru/EImza/Kontrol adresiKafsin°jenesmeyievimşkiS;rbİKDokümanın doğrulama kodu : !ZmxXQ3NRRG83S3k0S3k0M0FyRG83
6. FARMASÖTİK ÖZELLİKLER6.1. Yardımcı maddelerin listesi
Laktoz monohidrat (sığır sütü)
Laktoz granül (sığır sütü)
Mısır nişastası
Makrogol (PEG 6000 Mikronize)
Kalsiyum karmelloz Hidroksipropil selülozSarı demir oksitMagnezyum stearat
6.2. Geçimsizlikler
Geçerli değil
6.3. Raf ömrü
24 ay
6.4. Saklamaya yönelik özel tedbirler
25°C altındaki oda sıcaklığında saklayınız.
6.5. Ambalajın niteliği ve içeriği
Al/Al blister (28 ve 84 Tablet)
6.6. Beşeri tıbbi üründen arta kalan maddelerin imhası ve diğer özel önlemler
Kullanılmamış olan ürünler ya da atık materyaller “Tıbbi Atıkların Kontrolü Yönetmeliği” ve “Ambalaj ve Ambalaj Atıklarının Kontrolü Yönetmeliği”ne uygun olarak imha edilmelidir.
7. RUHSAT SAHİBİ
Abdi İbrahim İlaç San. ve Tic. A.Ş.
Reşitpaşa Mahallesi, Eski Büyükdere Caddesi No:4 34467 Maslak/Sarıyer/İstanbulTel No : 0212 - 366 84 00Faks No: 0212 - 276 20 20
8. RUHSAT NUMARASI
2018/587
9. İLK RUHSAT TARİHİ / RUHSAT YENİLEME TARİHİ
İlk ruhsat tarihi: 18.10.2018 Ruhsat yenileme tarihi:
10. KÜB'ÜN YENİLENME TARİHİ