KISA ÜRÜN BİLGİSİ1. BEŞERİ TIBBİ ÜRÜNÜN ADI
DEOXYKOL 250mg kapsül
2. KALİTATİF VE KANTİTATİFBİLEŞİMEtkin madde:
Her bir DEOXYKOL, etkin madde olarak 250 mg ursodeoksikolik asit içerir.
Yardımcı madde(ler):
Kroskarmelloz sodyum.....10 mg
Yardımcı maddeler için 6.1'e bakınız.
3. FARMASÖTİK FORM
Sert kapsül
Jelatin kapsül içinde beyaz ya da beyaza yakın renkte toz.
4. KLİNİK ÖZELLİKLER
4.1. Terapötik endikasyonlar
• Dekompanse karaciğer sirozununolmadığıdurumlarda primer biliyer sirozun (primer
biliyer kolanjit) tedavisinde.
• Safra taşı bulunmasına rağmen, safra kesesi fonksiyonlarının devam ettiği hastalarda,çapı 15 mm'den küçük ve X-ışını görüntülerinde gölgeli olmayan (radiolucent)kolesterol safra taşlarının eritilmesinde,
• Karaciğer nakli yapılmış hastalarda safra taşı/kolestaz profilaksisinde,
• Gebeliğin intrahepatik kolestazında,
• Kistik fibroz ile ilişkili hepatobiliyer hastalıkların tedavisinde endikedir.
4.2. Pozoloji ve uygulama şekliPozoloji:
Farklı endikasyonlar için önerilen günlük dozlar şunlardır:
• Primer biliyer sirozun (PBS) tedavisinde:
Günlük dozaj 14±2 mg ursodeoksikolik asit/kg (vücut ağırlığı) (2-4 eşit bölünmüş dozlarda veya tek seferde)
• Kolesterol safra taşlarının eritilmesinde:
10 mg/kg/gün ursodeoksikolik asit (2-4 eşit bölünmüş dozlarda veya tek seferde)
Karaciğer nakli yapılmış hastalarda safra taşı/kolestaz profilaksisinde:
10-15 mg/kg/gün (2-4 eşit bölünmüş dozlarda veya tek seferde)
• Gebeliğin intrahepatik kolestazında:
10-20 mg/kg/gün (2-4 eşit bölünmüş dozlarda veya tek seferde)
• Kistik fibroz ile ilişkili hepatobiliyer hastalıkların tedavisinde:
6 yaş ve üzeri çocuklar ve erişkinlerde 20 mg/kg/gün (2-3 eşit bölünmüş dozlarda veya tek seferde) gerektiğinde 30 mg/kg/gün'e çıkartılabilir.
• Yutma zorluğu olan hastalarda ursodeoksikolik asidin süspansiyon formukullanılabilir.
Uygulama sıklığı ve süresi:
Kolesterol safra taşlarının eritilmesinde:
Her gece yatmadan önce kapsüller bir miktar sıvı ile çiğnemeden yutulmalıdır.
Kolesterol safra kesesi taşlarının erimesi için genellikle 6 - 24 ay arasında süreye ihtiyaç vardır. Eğer 12 aylık tedaviyi takiben safra taşı büyüklüğünde bir azalma olmamış ise,tedaviye devam edilmemelidir.
6 aylık aralarla, ultrason veya X-ışını ile tedavinin başarısı kontrol edilmelidir.
Primer biliyer sirozun (PBS) semptomatik tedavisinde:
İlk 3 aylık tedavide, DEOXYKOL gün içinde bölünmüş olarak alınmalıdır. Karaciğer değerlerinde iyileşme olduğunda, günlük doz yatmadan önce bir defada alınabilir.
Primer biliyer sirozda DEOXYKOL'un kullanımı için bir süre kısıtlaması yoktur.
Primer biliyer sirozlu hastalarda, seyrek vakalarda, tedavi başlangıcında hastalığın semptomlarında (kaşıntı v.b gibi) kötüleşme görülebilir. Böyle bir durum meydana gelir iseDEOXYKOL tedavisine günde 1 kapsül ile devam edilir. Ve her hafta günlük doz 1 kapsülarttırılarak önerilen doza kadar çıkılır.
Karaciğer nakli yapılmış hastalarda safra taşı/kolestaz profilaksisinde, gebeliğin intrahepatik kolestazında, kistik fibroz ile ilişkili hepatobiliyer hastalıkların tedavisinde kullanma sıklığı vesüresi hekimin kararına göre planlanmalıdır.
Uygulama şekli:
Kapsüller düzenli olarak alınmalıdır.
• Kolesterol safra taşlarının eritilmesinde:
Kapsüller, gece yatmadan önce bir miktar sıvı ile çiğnenmeden yutulmalıdır.
• Primer biliyer sirozun (PBS) semptomatik tedavisinde:
Kapsüller, bir miktar sıvı ile çiğnenmeden yutulmalıdır.
Özel popülasyonlara ilişkin ek bilgilerKaraciğer yetmezliği:
'Pozoloji ve uygulama şekli' bölümünde yer alan "Primer biliyer sirozun (PBS) semptomatik tedavisinde" başlıklı dozaj önerilerine bakınız.
Böbrek yetmezliği:
Böbrek yetmezliği olan hastalarda doz ayarlamasına ilişkin herhangi bir öneri bilinmemektedir. Pediyatrik popülasyon:
DEOXYKOL'nun kullanımında yaş sınırlaması yoktur. DEOXYKOL kullanımı vücut ağırlığına ve hastanın durumuna bağlıdır. 6 yaşın altındaki çocuklarda ursodeoksikolik asidinsüspansiyon formu kullanılabilir.
Geriyatrik popülasyon:
DEOXYKOL'nun kullanımında yaş sınırlaması yoktur. Yetişkinler için verilen pozoloji ve uygulama şekli geriyatrik popülasyon için de geçerlidir.
4.3. Kontrendikasyonlar
DEOXYKOL aşağıdaki durumlarda kullanılmamalıdır:
- Safra kesesi veya yollarının akut inflamasyonu,
- Safra yolları tıkanıklığında (ana safra kanalı veya sistik kanal tıkanıklığı),
- Sık biliyer kolik atakları,
- Radyoopak kalsifıye safra kesesi taşı,
- Safra kesesi kontraktilite bozukluğu,
- Ursodeoksikolik asit gibi safra asitlerine veya DEOXYKOL'un yardımcı maddelerindenherhangi birine karşı aşırı duyarlılığı olan hastalarda.
4.4. Özel kullanım uyarıları ve önlemleri
DEOXYKOL doktor kontrolü altında kullanılmalıdır.
Tedavinin ilk üç ayında, karaciğer fonksiyon testleri [AST (SGOT), ALT (SGPT) ve y-GT] 4 haftalık aralıklarla, daha sonra 3 ayda bir kez olmak üzere hekim tarafından kontrol edilmelidir.Bu izlem, primer biliyer siroz için tedavi edilen hastaların tedaviye yanıt verip vermeyeceğinihızlı bir şekilde göstermekle beraber özellikle ileri aşamalardaki hastalarda herhangi birkaraciğer fonksiyon bozukluğunun erken teşhisini sağlayacaktır.
Kolesterol safra taşlarının eritilmesinde:
Safra taşının terapötik gelişimini değerlendirmek ve büyüklüğüne bağlı olarak, safra taşlarında kalsifikasyon oluşumunu saptamak amacıyla 6-10 ay sonra oral kolesistografi ile safra kesesigörülmeli; ayakta ve yatarak ultrasonografik inceleme ile tıkanıklık açısından izlenmelidir.
DEOXYKOL, safra kesesi X-ışını görüntülemesinde görülemeyen veya kalsifiye safra kesesi taşı olan, safra kesesi kontraktilitesi bozuk ya da sık biliyer kolik atakları geçiren hastalardakullanılmamalıdır.
Safra taşlarının eritilmesi için DEOXYKOL alan kadın hastalar, hormonal doğum kontrol ilaçları, safra taşı oluşumunu artırabileceğinden, hormonal olmayan doğum kontrol yöntemikullanmalıdır (Bkz. Bölüm 4.5 ve 4.6).
İleri evre biliyer sirozun (PBS) tedavisinde kullanıldığında;
Çok seyrek vakalarda, hepatik sirozun dekompansasyonu görülebilir. Tedavi kesildiğinde kısmen geri döner.
PBS olan hastalarda, seyrek vakalarda klinik belirtiler, tedavinin başlangıcında kötüleşebilir; örneğin kaşıntı artabilir. Bu durumda, DEOXYKOL'un dozu günde bir kapsüle indirilmeli vedaha sonra kademeli olarak Bölüm 4.2'de belirtildiği gibi tekrar artırılmalıdır.
Hastada ishal ortaya çıkarsa doz azaltılmalı, ishal devam ederse tedavi sonlandırılmalıdır.
DEOXYKOL, her kapsülde 1,84 mg sodyum (0.08 mmol'e eşdeğer) ihtiva eder. Bu miktar eşik değerin (1mmol=23mg sodyum) altında olduğundan herhangi bir olumsuz etki beklenmez.
4.5. Diğer tıbbi ürünler ile etkileşimler ve diğer etkileşim şekilleri
DEOXYKOL, kolestiramin, kolestipol veya alüminyum hidroksit ve/veya smektit (alüminyum oksit) içeren antasidler ile eş zamanlı kullanılmamalıdır. Çünkü bu ürünler barsaktaursodeoksikolik asidi bağlar ve bu nedenle emilimini ve etkisini engeller. Eğer bu ilaçlardanbirinin kullanılması gerekliyse, DEOXYKOL'den en az 2 saat önce veya 2 saat sonrakullanılmalıdır.
DEOXYKOL, siklosporinin barsaktan emilimini arttırabilir. Bu yüzden siklosporin tedavisi gören hastaların, siklosporin kan seviyeleri doktorları tarafından kontrol edilmeli ve gerekgörülürse siklosporin dozu ayarlanmalıdır.
DEOXYKOL nadir vakalarda da olsa siprofloksasinin emilimini azaltabilir.
Sağlıklı gönüllüler üzerinde yapılan bir klinik çalışmada, ursodeoksikolik asit (500 mg/gün) ile rosuvastatinin (20 mg/gün) birlikte kullanımı, rosuvastatinin plazma seviyelerinde hafifçeyükselmeye neden olmuştur. Diğer statinler ile ilgili bu etkileşimin klinik ilişkisi debilinmemektedir.
Sağlıklı gönüllülerde, ursodeoksikolik asidin, kalsiyum antagonisti nitrendipinin pik plazma konsantrasyonlarını (Cmaks) ve eğri altında kalan alanım (EAA) azalttığı görülmüştür.Nitrendipin ve ursodeoksikolik asidin birlikte kullanımına ait sonuçların yakın takibiönerilmektedir. Nitrendipin dozunda artış gerekebilir. Dapsonun terapötik etkisinin de azaldığıile ilgili etkileşim bildirilmiştir.
Bu gözlemler ile birlikte in vitro bulgular, ursodeoksikolik asidin sitokrom P450 3A enzimlerini indüklediğini göstermiştir. Bununla birlikte indüksiyon, bilinen bir sitokrom P4503A substratı olan budesonid ile tasarlanmış etkileşim çalışmasında gözlemlenmemiştir.
Östrojenik hormonlar ve klofibrat gibi kan kolesterol düşürücü ilaçlar, hepatik kolestrol salınımını artırabilir ve böylece safra taşının eritilmesinde ursodeoksikolik asidin karşıt etkisiolan safra taşı oluşumunu tetikleyebilir.
Özel popülasyonlara ilişkin ek bilgiler
Etkileşim çalışması yapılmamıştır.
Pediyatrik popülasyon
Etkileşim çalışması yapılmamıştır.
4.6. Gebelik ve laktasyonGenel tavsiye
Gebelik kategorisi B'dir.
Çocuk doğurma potansiyeli bulunan kadınlar /doğum kontrolü (Kontrasepsiyon):
Cinsel yönden aktif olan kadınlar, tedavi süresince etkili doğum kontrol yöntemleri kullanmalıdırlar.
Hormonal olmayan doğum kontrol yöntemleri veya düşük doz östrojen içeren doğum kontrol ilaçları önerilir. Safra taşının eritilmesi için DEOXYKOL alan hastalar, hormonal doğumkontrol ilaçları safra taşı oluşumunu artırabileceğinden, hormonal olmayan etkili bir doğumkontrol yöntemi kullanmalıdır.
Gebelik dönemi
Açıkça gerekli olmadıkça gebelik döneminde ursodeoksikolik asit kullanılmamalıdır.
Tedaviye başlanmadan önce gebelik söz konusu olmadığından emin olunmalıdır.
Sınırlı sayıda ursodeoksikolik asite gebelikte maruz kalma olgularından gelen veriler, DEOXYKOL'un gebelik üzerinde ya da fetusun/ yeni doğan çocuğun sağlığı üzerinde adversetkileri olduğunu göstermemektedir. Bugüne kadar herhangi önemli bir epidemiyolojik verielde edilmemiştir. Hayvanlar üzerinde yapılan çalışmalar, üreme toksisitesinin bulunduğunugöstermiştir (Bkz. Bölüm 5.3.). İnsanlara yönelik potansiyel risk bilinmemektedir.
Laktasyon dönemi
Ursodeoksikolik asidini insan ya da hayvan sütü ile atılmasına ilişkin yetersiz/sınırlı bilgi mevcuttur. Memedeki çocuk açısından bir risk olduğu göz ardı edilemez. Emzirmenindurdurulup durdurulmayacağına ya da DEOXYKOL tedavisinin durdurulupdurdurulmayacağına/tedaviden kaçınılıp kaçınılmayacağına ilişkin karar verilirken,emzirmenin çocuk açısından faydası ve DEOXYKOL tedavisinin emziren anne açısındanfaydası dikkate alınmalıdır.
Az sayıdaki yayında, anne sütüne geçen ursodeoksikolik asit düzeyleri, çok düşük çıkmıştır ve muhtemelen emzirilen bebekler üzerinde herhangi bir yan etki beklenmemektedir.
Üreme yeteneği/Fertelite
Hayvan çalışmaları, ursodeoksikolik asidin fertilite üzerine bir etkisini göstermemiştir /Bkz. Bölüm 5.3). Ursodeoksikolik asit ile tedaviyi takiben, ilacın fertilite üzerine etkisini göstereninsan çalışması yoktur.
4.7. Araç ve makine kullanımı üzerindeki etkiler
DEOXYKOL'un araç ve makine kullanımı üzerine etkisi yoktur veya ihmal edilebilir bir etkisi vardır.
4.8. İstenmeyen etkiler
Advers etkiler sistem-organ sınıfına göre şu esaslar kullanılarak sıralandırılmaktadır: çok yaygın (>1/10), yaygın (>1/100 ila <1/10), yaygın olmayan (>1/1.000 ila < 1/100), seyrek(>1/10.000 ila <1/1.000), çok seyrek (<1/10.000), bilinmeyen (eldeki verilerden hareketletahmin edilemiyor).
Gastrointestinal hastalıklar:
Yaygın: Ursodeoksikolik asit tedavisi sırasında dışkıda yumuşama ve ishal.
Çok seyrek: Primer biliyer siroz tedavisi sırasında; şiddetli sağ üst karın ağrısı.
Hepato-bilier hastalıklar:
Çok seyrek: Ursodeoksikolik asit tedavisi sırasında safra taşlarının kalsifikasyonu, ileri evre PBC tedavisi sırasında dekompanse hepatik siroz (ileri evredeki primer biliyer sirozun tedavisikesildikten sonra kısmi gerileme görülmüştür).
Deri ve deri altı doku hastalıkları:
Çok seyrek: Ürtiker.
Şüpheli advers reaksiyonların raporlanması
Ruhsatlandırma sonrası şüpheli ilaç advers reaksiyonlarının raporlanması büyük önem taşımaktadır. Raporlama yapılması, ilacın yarar/risk dengesinin sürekli olarak izlenmesineolanak sağlar. Sağlık mesleği mensuplarının herhangi bir şüpheli advers reaksiyonu Türki yeFarmakovijilans Merkezi (TÜFAM)'ne bildirmeleri gerekmektedir (www.titck.gov.tr; e-posta:[email protected]; tel: 0 800 314 00 08; faks: 0 312 218 35 99).
4.9. Doz aşımı ve tedavisi
Doz aşımında ishal meydana gelebilir. Genellikle ursodeoksikolik asidin emilimi doz arttıkça azaldığı için, alınan miktarın çoğu dışkı ile atılır, bu nedenle doz aşımının diğer belirtileribeklenmemektedir.
Spesifik önlem gerekmemektedir ve ishal, sıvı ve elektrolit dengesinin yeniden sağlanmasıyla semptomatik olarak tedavi edilmelidir.
Özel popülasyona ilişkin ek bilgiler:
Primer sklerozan kolanjiti olan hastalarda (endikasyon dışı kullanımı) uzun dönem yğksek doz ursodeoksikolik asit tedavisi (28-30 mg/kg vücut ağırlığı/gün), daha yüksek oranda ciddiadvers olaylara neden olmuştur.
5. FARMAKOLOJİK ÖZELLİKLER5.1. Farmakodinamik özellikler
Farmakoterapötik grup: Safra bileşim ve akımını etkileyen ilaçlar ATC kodu: A05 AA 02
Ursodeoksikolik asit düşük miktarlarda insan safrasında mevcuttur.
Ağızdan alınan ursodeoksikolik asit; barsaktan kolesterol emilimini engelleyerek ve safraya kolesterol atılımını azaltarak, safranın kolesterolle doymasını azaltır. Kolesterol safra taşları,kolesterolün dağılımına ve likit kristal oluşumuna bağlı olarak, zaman içerisinde kademeliolarak çözünür.
Güncel bilgilere göre, ursodeoksikolik asidin hepatik ve kolestatik hastalıklardaki etkisinin lipofilik, deterjan benzeri ve toksik özellikteki safra asitlerinin yerini hidrofilik, sito-protektif,non-toksik ursodeoksikolik asidin alması, hepatositlerin salgılama kapasitelerinin artması veimmünolojik düzenleyici süreçler sayesinde olduğu düşünülmektedir.
5.2. Farmakokinetik özelliklerGenel Özellikler
Emilim
:
Oral alınan ursodeoksikolik asit jejunumdan ve ileumun üst kısmından pasif transport ile terminal ileumdan ise aktif transport ile hızla emilir. Emilim, genellikle uygulanan dozun
%
60-80'i oranındadır. Karaciğerden ilk geçiş klerensi % 60'a yakındır.
Dağılım:
Emilimden sonra safra asidinin hemen hemen hepsi glisin ve taurin amino asidi ile karaciğerde konjuge edilir ve safra ile atılır.
Günlük doza ve altta yatan karaciğer bozukluğuna veya karaciğerin durumuna bağlı olarak safrada, daha hidrofilik olan ursodeoksikolik asit birikir. Aynı zamanda, diğer daha lipofilikolan safra asitlerinde de relatif bir düşüş gözlenmiştir.
Biyotransformasyon
:
Ursodeoksikolik asit, barsak bakterilerinin etkisi ile kısmi yıkıma uğrayarak ve 7-ketolitokolik asit ve litokolik aside dönüşür. Litokolik asit karaciğer için toksik bir asit olup, bazı hayvantürlerinde karaciğer parenkim hasarına neden olur. İnsanda litokolik asidin sadece çok az birkısmı emilir ve önce karaciğerde sülfatlanarak, detoksifiye edilir.
Eliminasyon
:
Safra ile ve sonuç olarak dışkıyla atılır.
Ursodeoksikolik asidin biyolojik yan ömrü 3.5 ile 5.8 gün arasındadır.
5.3. Klinik öncesi güvenlilik verileri
a) Akut toksisite
Hayvanlardaki akut toksisite çalışmaları herhangi bir toksik hasar göstermemiştir.
b) Kronik toksisite
Maymunlar üzerinde yapılan subkronik toksisite çalışmaları; yüksek doz verilen gruplarda, fonksiyonel değişiklikler (karaciğer enzim değişiklikleri) ve safra kanalı proliferasyonu, portalinflamatuvar odak ve hepatoselüler nekroz gibi morfolojik değişiklikleri içeren hepatotoksiketki oluştuğunu göstermiştir. Bu toksik etkilerin pek çoğu, ursodeoksikolik asit metaboliti olanlitokolik aside bağlanabilir. Litokolik asit maymunlarda, insanlardan farklı olarak detoksifiyeedilemez. Klinik tecrübeler, tanımlanan hepatotoksik etkilerin, insanlarda önem taşımadığınıgöstermiştir.
c) Karsinojenisite ve mutajenik potansiyel
Fare ve sıçanlar üzerinde yapılan uzun dönemli çalışmalar, Ursodeoksikolik asidin karsinojenik potansiyeli ile ilgili herhangi bir kanıt açığa çıkarmamıştır.
Ursodeoksikolik asit ile yapılan in-vitro ve in-vivo genetik toksikoloji testleri negatiftir.
d) Üreme toksisitesi
Sıçanlar üzerinde yapılan çalışmalar, kg vücut ağırlığı başına 2.000 mg Ursodeoksikolik asit dozundan sonra kuyruk aplazisi meydana gelmiştir. Tavşanlarda, embriyotoksik etkiler (kgvücut ağırlığı başına 100 mg'lık dozundan) olmasına rağmen, herhangi bir teratojenik etkibulunmamıştır. Ursodeoksikolik asidin, sıçanlarda fertilite üzerine etkisi olmamış veursodeoksikolik asit doğum öncesi veya sonrasındaki dölün gelişimini etkilememiştir.
6. FARMASÖTİK ÖZELLİKLER6.1. Yardımcı maddelerin listesi
Mikrokristalin selüloz Magnezyum stearatKolloidal silikon dioksitKroskarmelloz sodyumTitanyum diokst
6.2. Geçimsizlikler
Bilinen geçimsizliği yoktur.
6.3. Raf ömrü
24 ay
6.4. Saklamaya yönelik özel tedbirler
25°C'nin altında oda sıcaklığında saklayınız.
6.5. Ambalajın niteliği ve içeriği
PVC/Alu blister
100 kapsüllük ambalajlar.
6.6. Beşeri tıbbi üründen arta kalan maddelerin imhası ve diğer özel önlemler
Kullanılmamış olan ürünler ya da atık materyaller 'Tıbbi atıkların kontrolü yönetmeliği' ve 'Ambalaj ve Ambalaj Atıklarının Kontrolü Yönetmelikleri'ne uygun olarak imha edilmelidir.
RUHSAT SAHİBİ
7.
Atabay Kimya San. ve Tic. A.Ş.
Acıbadem Köftüncü Sok. No:1 34718 Kadıköy/İSTANBUL
8. RUHSAT NUMARASI
2017/351
9. İLK RUHSAT TARİHİ / RUHSAT YENİLEME TARİHİ
İlk ruhsatlandırma tarihi: 22.05.2017 Son yenileme tarihi: -
RİHİ