KISA ÜRÜN BİLGİSİ
1. BEŞERİ TIBBİ ÜRÜNÜN ADI
ASE-COLD 120 mg/50 mg/1 mg pediatrik şurup
2. KALİTATİF VE KANTİTATİF BİLEŞİM
Her 5 ml (1 ölçek) şurup;
Etkin maddeler:
Parasetamol 120mg
Oksolamin sitrat 50mg
Klorfeniramin maleat 1mg
içerir.
Yardımcı maddeler:
Sorbitol (% 70) (E420) 847,5mg
Monopropilen glikol 833,5mg
Sodyum sakkarin 3,5mg
Sodyum siklamat 25mg
Sodyum benzoat (E211) 5,68mg
Gliserin 1665mg
Ponso 4R (E124) 0,25mg
Yardımcı maddeler için, 6.1.'e bakınız.
3. FARMASÖTİK FORM
Şurup.
Pembe renkli, karakteristik kokulu şurup.
4. KLİNİK ÖZELLİKLER
4.1. Terapötik endikasyonlar
ASE-COLD; üst solunum yolları akut enfeksiyonlarının semptomatik tedavisinde endikedir. Analjezik, antipiretik, antihistaminik ve antitüssif etkiye sahip kombinasyon preparatıdır.
4.2. Pozoloji ve uygulama şekliPozoloji/uygulama sıklığı ve süresi:
Doktor tarafından başka bir şekilde önerilmediği takdirde aşağıdaki şekilde kullanılır;
Yaş |
Günlük doz |
Maksimum günlük doz |
6-12 yaş
|
1 x 2,5 ml - 5 ml (1/2 ölçek - 1 ölçek), 6-8 saatte bir (günde 3 - 4 kere)
|
4 x 5 ml (1 ölçek), 24 saat Günlük maksimum doz4 ölçektir (20 ml).
|
Yetişkinler ve 12 yaş üzeri çocuklar
|
1 x 5 ml - 10 ml (1 ölçek - 2 ölçek), 6 - 8 saatte bir (günde 3 - 4 kere)
|
8 x 5 ml (1 ölçek), 24 saat Günlük maksimum doz8 ölçektir (40 ml).
|
Alkol alan kişilerde hepatotoksisite riski nedeniyle günlük alınan parasetamol dozunun 2 gramı aşmaması gerekir.
Uygulama şekli:
ASE-COLD, ağız yolu ile alınır.
1 / 14
Özel popülasyonlara ilişkin ek bilgiler:
Böbrek ve Karaciğer yetmezliği:
Hafif-orta şiddette karaciğer ve böbrek fonksiyon bozukluğu olan hastalarda dikkatle kullanılmalıdır (Bkz. Bölüm 4.4. Özel kullanım uyarıları ve önlemleri). Şiddetli karaciğer veböbrek yetmezliklerinde ise kullanılmamalıdır (Bkz. Kontrendikasyonlar).
Pediyatrik popülasyon:
6 yaşın altındaki çocuklarda kullanılmamalıdır.
6-12 yaş arası kullanımı önerilmemektedir.
Geriyatrik popülasyon:
Sağlıklı, hareketli yaşlılarda normal yetişkin dozu uygundur fakat herhangi bir hastalığın eşlik ettiği durumlarda doz ve dozlam sıklığı uygun bir şekilde azaltılmalıdır (Bkz. Bölüm 5.2.Farmakokinetik özellikler).
4.3. Kontrendikasyonlar
ASE-COLD aşağıdaki durumlarda kontrendikedir.
• İlacın içindeki etkin maddeler veya yardımcı maddelerden herhangi birine karşı aşırı duyarlılığı olanlarda
• 6 yaş altındaki çocuklarda
• Şiddetli karaciğer (Child-Plugh kategorisi > 9) ve böbrek yetmezliği olan hastalarda
• Monoamin oksidaz inhibitörü ile tedavi olanlarda (ASE-COLD kullanımından önceki 14 güniçinde MAOİ (bir antibakteriyel olan furazolidon dahil) / RIMA almış ve/veya almaya devameden hastalarda) kontrendikedir.
• Miksiyon sonrası mesanede bir miktar idrarın kaldığı, prostat adenomu
• Mesane boynunda obstrüksiyon
• Piloroduodenal obstrüksiyon
• Akciğer hastalıkları (astım dahil)
• Epilepsi
• Dar açılı glokom
4.4. Özel kullanım uyarıları ve önlemleri
• Parasetamolü ilk kullananlarda veya daha önce kullanım hikayesi olanlarda, kullanımın ilk dozunda veya tekrarlayan dozlarında kızarıklık, döküntü veya bir deri reaksiyonuoluşabilmektedir. Bu durumda doktor ile irtibata geçilerek ilacın kullanımının bırakılması vealternatif bir tedaviye geçilmesi gerekmektedir. Parasetamol ile deri reaksiyonu gözlenen kişibir daha bu ilacı veya parasetamol içeren başka bir ilacı kullanmamalıdır. Bu durum, ciddi veölümle sonuçlanabilen Stevens-Johnson Sendromu (SJS), toksik epidermal nekroliz (TEN) veakut jeneralize ekzantematöz püstüloz (AGEP) dahil cilt reaksiyonlarına neden olabilmektedir.
• Anemisi olanlar, akciğer hastaları, karaciğer ve böbrek fonksiyon bozukluğu olan hastalarda doktor kontrolü altında dikkatli kullanılmalıdır. Önceden mevcut hepatik hastalığı bulunanhastalar için, yüksek dozda veya uzun süreli tedaviler esnasında periyodik aralıklarla karaciğerfonksiyon tetkikleri yapmak gerekebilir. Böbrek yetmezliği (kreatinin klirensi < 10 ml/dk)halinde, doktorun parasetamol kullanımının yarar/risk oranını dikkatle değerlendirmesi gerekir.Doz ayarlaması yapılmalı ve hasta kesintisiz izlenmelidir.
• Bir yıl boyunca günlük terapötik parasetamol dozları alan bir hastada hepatik nekroz ve daha kısa süreli olarak aşırı doz kullanan bir hastada karaciğer hasarı bildirilmiştir. 12-48 saat içindekaraciğer enzimleri yükselebilir ve protrombin zamanı uzayabilir. Ancak klinik semptomlardozun alınmasından 1-6 gün sonrasına kadar görülmeyebilir.
2 / 14
• Kronik günlük dozlarda ve akut yüksek dozlarda karaciğer hasarına neden olabilir.
• Hepatotoksisite riskinden ötürü parasetamol, tavsiye edilenden daha yüksek dozlarda ya dadaha uzun süreli alınmamalıdır. Hafif veya orta şiddette karaciğer yetmezliği (Child Pughkategorisi < 9) olan hastalar, parasetamolü dikkatli kullanmalıdırlar.
• Terapötik dozlarda parasetamol uygulaması sırasında serum alanin aminotransferaz (ALT)düzeyi yükselebilir.
• Terapötik dozlarda parasetamol ile hepatik oksidatif stresi artıran ve hepatik glutatyon rezerviniazaltan ilaçların eş zamanlı kullanımı, alkolizm, sepsis veya diabetes mellitus gibi çeşitlidurumlar hepatik toksisite riskinde artışa yol açabilir.
• Yüksek dozlarda parasetamolün uzun süreli kullanılması böbrek hasarına neden olabilir.
• Genelde, özellikle diğer analjeziklerle kombinasyon halinde kesintisiz parasetamolkullanılması, kalıcı böbrek hasarına ve böbrek yetmezliği riskine (analjezik nefropatisi) yolaçabilir.
• Gilbert sendromu olan hastaların parasetamol kullanması, sarılık gibi klinik semptomlara ve daha belirgin hiperbilirubinemiye neden olabilir. Bundan dolayı, bu hastalar parasetamolüdikkatli kullanılmalıdır.
• Hematopoetik disfonksiyon durumunda dozun azaltılması ve/veya dozlar arasındaki süreninuzatılması gibi önlemler alınmalıdır.
• Astım, kronik rinit ve kronik ürtikeri olan ve özellikle antiinflamatuvar ilaçlara aşırı duyarlılığıolan hastalarda dikkatli olunmalıdır. Duyarlı kişilerde propifenazon ve parasetamol içerenilaçlarla nadiren astım krizleri ve anafilaktik şok bildirilmiştir.
• Orta düzeyde alkol ile birlikte eş zamanlı parasetamol alınması, karaciğer toksisitesi riskinde bir artışa yol açabilir. Alkolik karaciğer hastalarında dikkatli kullanılmalıdır.
• Parasetamol, oksolamin sitrat veya klorfeniramin maleat içeren diğer ilaçların ASE-COLD ileeş zamanlı kullanımından kaçınılmalıdır.
• 3 - 5 gün içinde yeni semptomların oluşması ya da ağrının ve/veya ateşin azalmaması halinde, hastaların parasetamol kullanmaya son vermesi ve bir doktora danışması önerilir.
• Hipertiroidizm veya tiroid fonksiyon bozukluğu olanlarda
• Glokomu olanlarda
• Ciddi hipertansiyon veya kardiyovasküler hastalığı olanlarda
• Prostat hipertrofisi (hiperplazisi) ve mesane fonksiyon bozukluğu olanlarda
• Şiddetli karaciğer yetmezliği ve böbrek yetmezliği olanlarla birlikte kardiyovasküler bir hastalığı olanlarda
• Bronşit, bronşektazisi olanlarda
• Çocuklar ve yaşlılar nörolojik antikolinerjik yan etkilerine ve paradoksal eksitasyona dahaduyarlıdır (enerji artışı, huzursuzluk, sinirlilik gibi)
• Bu tıbbi ürün her 5 ml'sinde (1 ölçek) 1 mmol (23 mg)'dan daha az sodyum ihtiva eder; yaniaslında “sodyum içermez”.
• Bu tıbbi ürün her 5 ml'sinde (1 ölçek) 847,5 mg sorbitol %70 (E420) ihtiva eder. Nadirkalıtımsal fruktoz intolerans problemi olan hastaların bu ilacı kullanmamaları gerekir.
• Bu tıbbi ürün her 5 ml'sinde (1 ölçek) 833 mg monopropilen glikol içerir. Yetişkinler için 400mg/kg ve çocuklar için 200 mg/kg'ın üzerinde alındığında alkol benzeri semptomlara nedenolabilir.
• ASE-COLD'un içeriğinde bulunan ponso 4R (E124), alerjik reaksiyonlara sebep olabilir.
• Bu tıbbi ürün her 5 ml'sinde (1 ölçek) 1,665 g gliserin içerir. Gliserin 10 g/doz'un üzerinde başağrısı, bulantı ve ishale sebep olabilir.
3 / 14
4.5. Diğer tıbbi ürünler ile etkileşimler ve diğer etkileşim şekilleri
Parasetamol:
• Propantelin gibi mide boşalmasını yavaşlatan ilaçlar, parasetamolün yavaş emilmesine ve dolayısıyla parasetamolün etkisinin daha geç ortaya çıkmasına neden olabilir.
• Metoklopramid gibi mide boşalmasını hızlandıran ilaçlar, parasetamolün daha hızlı emilmesine ve dolayısıyla parasetamolün etkisinin daha hızlı başlamasına neden olabilir.
• Bazı hipnotikler ve antiepileptik ilaçlar (glutetimid, fenobarbital, fenitoin, karbamazepin vb.)veya rifampisin gibi karaciğerde hepatik mikrozomal enzim indüksiyonuna sebep olan ilaçlarıntek başına kullanıldığında zararsız olan parasetamol dozlarıyla eş zamanlı kullanımı karaciğerhasarına yol açabilir.
• Parasetamolün kloramfenikol ile kombinasyon halinde kullanılması, kloramfenikolünyarılanma ömrünü uzatabilir ve dolayısıyla bu ilacın toksisite riskini artırabilir.
• Parasetamol (veya metabolitleri), K vitaminine bağımlı koagülasyon faktörü sentezinde roloynayan enzimler ile etkileşir. Parasetamol ile varfarin veya kumarin türevleri arasındakietkileşimler, “uluslararası normalleştirilmiş oran” (International Normalized Ratio, INR)değerinde bir artışa ve kanama riskinde bir artışa neden olabilir. Bundan dolayı, oralantikoagülan kullanan hastalar, tıbbi denetim ve kontrol olmadan uzun süreli parasetamolkullanmamalıdır.
• 5-hidroksitriptamin (serotonin) tip 3 reseptör antagonistleri olan tropisetron ve granisetron,farmakodinamik etkileşim ile parasetamolün analjezik etkisini tamamen baskılayabilir.
• Parasetamol ve azidotimidin (AZT- zidovudin) eş zamanlı kullanılması nötropeni eğilimini artırır. Bu nedenle tıbbi tavsiye olmadıkça, parasetamol AZT ile birlikte alınmamalıdır.
• Birden fazla ağrı kesiciyle kombinasyon tedavisinden kaçınılması önerilmektedir. Bunun hastaya ekstra bir fayda sağladığını gösteren çok az kanıt vardır ve genelde istenmeyenetkilerde artışa yol açmaktadır.
• Parasetamol emilim hızı metoklopramid ya da domperidon ile artabilir ve kolestiramin ileazalabilir.
• St. John's Wort (Hypericum perforatum-sarı kantaron) parasetamolün kan düzeylerini azaltabilir.
• Besinler ile birlikte alındığında parasetamolün emilim hızı azalabilir.
Oksalamin sitrat:
• Antikoagülan ilaçlarla tedavi görenler, ASE-COLD kullanmadan önce doktora danışmalıdır.
Klorfeniramin maleat:
• Klorfeniramin santral etkili ilaçların (sempatomimetikler, antidepresanlar) etkilerini artırabilir.
• Alkol, barbitüratlar, hipnotikler, opioid analjezikler, anksiyolitikler ve antipsikotikler gibisantral sinir sistemi depresanlarının etkilerini artırabilir. Atropin, trisiklik antidepresanlar veMAO inhibitörlerinin antimuskarinik etkilerini artırabilir.
• Klorfeniramin, fenitoin metabolizmasını inhibe eder, bu nedenle fenitoin toksisitesine nedenolabilir.
• Antihistaminikler derideki histamin yanıtını baskılayabileceği için alerji testleri yapılmadan birkaç gün önce kesilmelidir.
Özel popülasyonlara ilişkin ek bilgiler
Herhangi bir etkileşim çalışması yapılmamıştır.
Pediyatrik popülasyon:
Herhangi bir etkileşim çalışması yapılmamıştır.
4 / 14
4.6. Gebelik ve laktasyonGenel tavsiye
Gebelik kategorisi: C
Çocuk doğurma potansiyeli bulunan kadınlar/Doğum kontrolü (Kontrasepsiyon)
Çocuk doğurma potansiyeli bulunan kadınlara verilirken tedbirli olunmalıdır.
Gebelik dönemi
ASE-COLD'un gebe kadınlarda kullanımına ilişkin yeterli veri mevcut değildir.
Hayvanlar üzerinde yapılan çalışmalar, gebelik /ve-veya/embriyonal/fetal gelişim /ve-veya/doğum /ve-veya/doğum sonrası gelişim üzerindeki etkiler bakımından yetersizdir (bkz. kısım 5.3). İnsanlarayönelik potansiyel risk bilinmemektedir.
ASE-COLD gebelik döneminde yalnızca doktor tavsiyesi ile ilacın risk/fayda oranı göz önüne alınarak kullanılmalıdır.
Laktasyon dönemi
Emzirme döneminde hekim tavsiyesi olmadan kullanılmamalıdır.
Klorfeniramin maleat anne sütüne önemli miktarda geçer; bu düzeyde ilacın bebek için zararlı etki oluşturduğu bilinmemekle beraber kullanılmaması önerilir. Klorfeniramin maleat ve diğerantihistaminikler laktasyonu inhibe edebilir.
ASE-COLD, eğer hekim ilacın emziren anneye sağlayacağı yararın, emzirilen bebek üzerindeki riskini haklı göstereceğine inanıyorsa dikkatle kullanılmalıdır.
Üreme yeteneği/Fertilite
ASE-COLD'un üreme yeteneği üzerindeki etkisi ile ilgili klinik çalışma bulunmamaktadır.
4.7. Araç ve makine kullanımı üzerindeki etkiler
ASE-COLD uyuşukluğa, bazı hastalarda ise baş dönmesi veya somnolansa neden olabilir. Bu nedenle hastalar araç veya makine kullanırken dikkatli olmaları konusunda uyarılmalıdırlar.
Sedatif etkisi nedeniyle araç ve makine kullanmayı olumsuz yönde etkileyebilir. Uyku hali, trankilizanlar ve alkollü içeceklerin kullanımıyla artabilir.
4.8. İstenmeyen etkiler
Belirtilen istenmeyen etkiler, aşağıdaki kurala göre sınıflandırılmıştır:
Çok yaygın (>1/10); yaygın (>1/100 ila <1/10); yaygın olmayan (>1/1.000 ila <1/100); seyrek (>1/10.000 ila <1/1.000); çok seyrek (<1/10.000), bilinmiyor (eldeki verilerden hareketle tahminedilemiyor).
Parasetamolün istenmeyen etkileri genellikle hafiftir. 10 g'ın üzerinde alınması durumunda toksisite görülmesi muhtemeldir.
5 / 14
SİSTEM ORGAN SINIFI |
Advers
reaksiyonlar |
SIKLIK |
Parasetamol |
Oksolamin |
Klorfeniramin |
Kan ve lenf sistemi hastalıkları |
Anemi
|
Seyrek 1
|
|
Seyrek
|
Hemolitik anemi
|
Seyrek
|
|
Seyrek
|
Methemoglobinemi
|
Seyrek 1
|
|
Seyrek
|
Trombositopeni
|
Seyrek 2
|
|
Seyrek
|
Trombositopenik
purpura
|
Seyrek 2
|
|
Seyrek
|
Lökopeni
|
Seyrek 2
|
|
Seyrek
|
Nötropeni
|
Seyrek 2
|
|
Seyrek
|
Pansitopeni
|
Seyrek 2
|
|
Seyrek
|
Agranülositoz
|
Çok seyrek
|
|
Seyrek
|
Bağışıklık sistemi hastalıkları |
Alerjik
reaksiyonlar
|
Seyrek
|
|
|
Anaflaksi
|
Seyrek
|
|
|
Lyell sendromu
|
Çok seyrek
|
|
|
Bronkospazm
|
Bilinmiyor
|
|
|
Pozitif alerji testi
|
Bilinmiyor
|
|
|
İmmün
trombostopeni
|
Bilinmiyor
|
|
|
Metabolizma ve
beslenme
hastalıkları |
Anoreksi
|
|
|
Seyrek
|
Psikiyatrik
hastalıklar |
Depresyon
|
|
|
Seyrek
|
Kabuslar
|
|
|
Seyrek
|
Sinir sistemi hastalıkları |
Baş ağrısı
|
Yaygın
|
|
|
Baş dönmesi
|
Yaygın
|
|
|
Somnolans
|
Yaygın
|
|
|
Parestezi
|
Yaygın
|
|
|
Santral sinir sistemi stimülasyonu
|
Bilinmiyor
|
|
|
Ensefalopati
|
Bilinmiyor
|
|
|
İnsomnia
|
Bilinmiyor
|
|
|
Tremor
|
Bilinmiyor
|
|
|
İrritabilite
|
|
|
Seyrek
|
Konsantre
olamama
|
|
|
Seyrek
|
Sedasyon
|
|
|
Bilinmiyor
|
Çocuklarda
paradoksidal
eksitasyon
|
|
|
Bilinmiyor
|
6 / 14
|
Yaşlılarda konfüzyonal psikoz
|
|
|
Bilinmiyor
|
Göz hastalıkları |
Bulanık görme
|
|
|
Seyrek
|
Çocuklarda optik illüzyon vakaları
|
|
Seyrek
|
|
Kulak ve iç kulak hastalıkları |
Tinnitus
|
|
|
Seyrek
|
Kardiyak hastalıklar |
Taşikardi
|
|
|
Seyrek
|
Palpitasyon
|
|
|
Seyrek
|
Aritmi
|
|
|
Seyrek
|
Hipotansiyon
|
|
|
Seyrek
|
Solunum, göğüs bozuklukları vemediastinalhastalıklar |
Üst solunum yolu
enfeksiyonu
belirtileri
|
Yaygın
|
|
|
Analjezik astım sendromu da dahilastım
|
Seyrek
|
|
|
Bronkospazm
|
Seyrek
|
|
|
Bronşiyal
sekresyonda
kalınlaşma
|
|
|
Seyrek
|
Gastrointestinal
hastalıklar |
Bulantı
|
Yaygın
|
Seyrek
|
Seyrek
|
Kusma
|
Yaygın
|
Seyrek
|
Seyrek
|
Dispepsi
|
Yaygın
|
|
Seyrek
|
Flatulans
|
Yaygın
|
|
|
Karın ağrısı
|
Yaygın
|
|
Seyrek
|
Konstipasyon
|
Yaygın
|
|
|
Gastrointestinal
kanama
|
Yaygın
olmayan
|
|
|
Diyare
|
Seyrek
|
|
Seyrek
|
Ağız kuruluğu
|
|
|
Bilinmiyor
|
Mide yanması
|
|
Seyrek
|
|
Bağırsak
hareketlerinde
artma
|
|
Seyrek
|
|
Hepatobiliyer
hastalıklar |
Hepatik bozukluk
|
Seyrek 1
|
|
|
Sarılık dahil hepatit
|
|
|
Seyrek
|
Deri ve derialtı doku hastalıkları |
Deri döküntüsü
|
Seyrek
|
|
|
Kaşıntı
|
Seyrek
|
|
|
Ürtiker
|
Seyrek
|
Çok seyrek
|
Bilinmiyor
|
Alerjik ödem
|
Seyrek
|
|
|
Anjiyo ödem
|
Seyrek
|
|
|
Akut jeneralize
ekzantematöz
püstülozis
|
Seyrek*
|
|
|
7 / 14
|
Eritema multiforme
|
Seyrek
|
|
|
Stevens-Johnson
sendromu
|
Seyrek*
|
|
|
Toksik epidermal nekroliz
|
Seyrek*
|
|
|
Eksfoliyatif dermatit dahilalerjik reaksiyonlar
|
|
|
Bilinmiyor
|
Fotosensitivite
|
|
|
Bilinmiyor
|
Deri reaksiyonları
|
|
|
Bilinmiyor
|
Kas-iskelet bozuklukları, bağdoku ve kemikhastalıkları |
Kas seyirmesi ve inkoordinasyonu
|
|
|
Bilinmiyor
|
Böbrek ve idrar yolu hastalıkları |
Papiller nekroz
|
Yaygın olmayan 2
|
|
|
Üriner retansiyon
|
|
|
Bilinmiyor
|
Genel bozukluklar ve uygulamabölgesine ilişkinhastalıklar |
Halsizlik
|
|
|
Seyrek
|
Göğüs sıkışması
|
|
|
Seyrek
|
Ağız mukozasında geçici his azalması
|
|
Bilinmiyor
|
|
|
1 Parasetamolün çok miktarda alınması durumunda
2 Parasetamolün uzun süre kullanılması durumunda* Ölümcül sonuçlara neden olabilir.
|
Şüpheli advers reaksiyonların raporlanması
Ruhsatlandırma sonrası şüpheli ilaç advers reaksiyonlarının raporlanması büyük önem taşımaktadır. Raporlama yapılması, ilacın yarar/risk dengesinin sürekli olarak izlenmesine olanaksağlar. Sağlık mesleği mensuplarının herhangi bir şüpheli advers reaksiyonu TürkiyeFarmakovijilans Merkezi (TÜFAM)'ne bildirmeleri gerekmektedir
Parasetamolü 10 g'dan fazla alan yetişkinlerde toksisite olasılığı vardır. Dahası, aşırı dozun zararı siroz olmayan alkolik karaciğer hastalığı olanlarda daha büyüktür. Çocuklarda aşırı dozu takibenkaraciğer hasarı göreceli olarak daha nadirdir. Karaciğer hücre hasarı ile birlikte parasetamol aşırıdozajında normal erişkinlerde 2 saat civarında olan parasetamol yarı ömrü genellikle 4 saate veyadaha uzun sürelere uzar. 14C-aminopirinden sonra 14CO2 atılımında azalma bildirilmiştir. Bu;plazma parasetamol konsantrasyonu veya yarı ömür veya konvansiyonel karaciğer fonksiyon testiölçümlerine nazaran parasetamol aşırı dozaj ı ile karaciğer hücre hasarı arasında daha iyi ilişkikurar. Parasetamole bağlı fulminan karaciğer yetmezliğini takiben gelişen akut tübüler nekrozdandolayı böbrek yetmezliği oluşabilir. Bununla beraber, bunun insidansı başka nedenlerden dolayıfulminan karaciğer yetmezliği olan hastalarla karşılaştırıldığında bu grup hastalarda daha sıkdeğildir. Nadiren, ilaç aldıktan 2-10 gün sonra, sadece minimal karaciğer toksisitesi ile birlikterenal tübüler nekroz oluşabilir. Aşırı dozda parasetamol almış bir hastada kronik alkol alımınınakut pankreatit gelişmesine katkıda bulunduğu bildirilmiştir. Akut aşırı doza ilaveten,
8 / 14
parasetamolün günlük aşırı miktarlarda alımından sonra karaciğer hasarı ve nefrotoksik etkiler bildirilmiştir.
Semptomlar: Solgunluk, anoreksi, bulantı ve kusma parasetamol doz aşımının sık görülen erken semptomlarıdır. Hepatik nekroz parasetamol doz aşımının dozla ilişkili komplikasyonudur.Hepatik enzimler yükselebilir ve protrombin süresi 12 ila 48 saat içinde uzar, fakat kliniksemptomlar ilacın alımını takiben 1 ila 6 gün içinde belirgin olmayabilir.
Tedavi: Hastayı gecikmiş hepatoksisiteye karşı korumak için parasetamol aşırı dozajı hemen tedavi edilmelidir. Bunun için absorpsiyonu azaltmayı (gastrik lavaj veya aktif kömür) takibenintravenöz N-asetilsistein veya oral metionin vermek gerekir. Eğer hasta kusuyorsa veya aktifkömür ile konjugasyon yapılmışsa metionin kullanılmamalıdır. Doruk plazma parasetamolkonsantrasyonları aşırı dozu takiben 4 saate kadar gecikebilir. Bu nedenle, hepatotoksisite riskinibelirlemek için plazma parasetamol düzeyleri ilaç alımından en az 4 saat sonrasına kadarölçülmelidir. Ek tedavi (ilave oral metionin veya intravenöz N-asetilsistein) kan parasetamoliçeriği ve ilaç alımından beri geçen süre ışığı altında değerlendirilmelidir. Hepatik enzimindükleyici ilaç alan hastalarda, uzun süredir alkol bağımlısı olanlarda veya kronik olarakbeslenme eksikliği olanlarda N-asetilsistein ile tedavi eşiğinin
%Oksolamin sitrat:
Literatürde 600 mg alan 3,5 yaşındaki çocukta görülen baş dönmesi ve renk solgunluğunun tedavisiz iyileştiği; 1300 mg alan 16 aylık çocukta görülen baş dönmesi, kusma ve ajitasyonunsedatif ve analeptik tatbiki ile arızasız iyileştiği bildirilmiştir. Antidotu yoktur. Erkense mideboşaltılır, semptomatik ve eliminasyonu çabuklaştırıcı tedavi uygulanır.
Klorfeniramin maleat:
Semptomlar: Sedasyon, SSS paradoksal stimülasyonu, toksik psikozis, nöbet, apne,
konvülsiyonlar, antikolinerjik etkiler, distonik reaksiyonlar ve aritmi dahil kardiyovasküler kolaps. Tedavi: Gastrik lavaj veya ipeka şurubuyla emezis yoluyla tedaviye başlanmalıdır. Ardından aktifkömür ve katartikler uygulanarak absorbsiyonu azaltılır. Diğer semptomatik ve destekleyiciönlemler kalp, solunum, böbrek ve karaciğer fonksiyonları ve sıvı-elektrolit dengesine göre özeldikkatle uygulanmalıdır. Hipotansiyon ve aritmiler tedavi edilmelidir. SSS konvülsiyonları IVdiazepam ile tedavi edilebilir. Ciddi durumlarda hemoperfüzyon kullanılabilir.
5. FARMAKOLOJİK ÖZELLİKLER5.1. Farmakodinamik özellikler
Farmakoterapötik grup:
Analjezik-antipiretik (parasetamol), Sistemik antihistaminik
(klorfeniramin maleat) ve Antitüssif (oksolamin sitrat) kombine.
ATC Kodu:Etki Mekanizması
Parasetamol
Parasetamol, analjezik ve antipiretik bir ajandır. Parasetamolün terapötik etkilerinin, siklooksijenaz enziminin inhibisyonu sonucu prostaglandin sentezinin inhibisyonuna bağlı olduğudüşünülmektedir. Parasetamolün periferik siklooksijenaza oranla santral siklooksijenaz üzerinedaha etkili inhibitör olduğunu gösteren kanıtlar vardır. Parasetamolün analjezik ve antipiretiközellikleri vardır fakat sadece zayıf antiinflamatuvar özellikler gösterir. Bu durum; inflamatuvardokuların diğer dokulara oranla daha yüksek seviyelerde hücresel peroksitler içermesi ve buhücresel peroksitlerin parasetamolün siklooksijenaz inhibisyonunu önlemesiyle açıklanabilir.
9 / 14
Klorfeniramin maleat
Klorfeniramin maleat; antihistaminik bir madde olup, kılcal damarlardaki geçirgenliği azaltarak burun akıntısı, aksırma, gözde sulanma ve kaşıntı gibi belirtileri giderir.
Oksolamin sitrat
Oksolamin, antiinflamatuvar etkide bir ajandır. Öksürük, genellikle solunum yolları mukozasının enflamasyonu ve tahrişi sonucu ortaya çıkan bir belirtidir. Öksürüğü semptomatik olarak kesmekleesas tedavi yapılmış olmaz. Oksolamin, solunum yolları mukozasının enflamasyonu ile birlikteona bağlı ateş, ağrı ve spastik iritasyonu ortadan kaldırır; mukolitik etkisi ile sekresyonlarısulandırır; sonuç olarak öksürüğü sebebi ile birlikte tedavi eder. Etkisinin periferik olmasındandolayı oksolamin, merkezi öksürük kesicilere has yan etkilere (kabızlık, solunum depresyonu, başdönmesi, sersemlik, alışkanlık) sebep olmaz; siliyer hareketleri inhibe etmez. Tolerans çok iyidirve tedavi marj ı geniştir; tedavi dozundan çok yüksek dozlarda dahi yan etkilere ve toksikreaksiyonlara sebep olmaz.
5.2. Farmakokinetik özelliklerGenel özelliklerParasetamol:
Emilim:
Parasetamolün absorpsiyonu başlıca ince bağırsaklardan pasif difüzyon ile olur. Gastrik boşalma, oral uygulanan parasetamol absorpsiyonu için hız sınırlayıcı bir basamaktır. Doruk plazmaparasetamol konsantrasyonu formülasyona bağlı olarak genellikle oral uygulamadan sonra 30 ila90 dakika arasında meydana gelir. Parasetamol değişken bir oranda ilk geçiş metabolizmasınauğradığı için oral uygulamadan sonra sistemik dolaşımda tam olarak bulunmaz. Erişkinlerdeki oralbiyoyararlanımının uygulanan parasetamol miktarına bağlı olduğu görülmektedir. Oralbiyoyararlanım 500 mg'lık dozdan sonra
%
63 iken, 1 veya 2 g (tablet formu) dozundan sonrayaklaşık % 90'a yükselir.
Dağılım:
Parasetamol birçok vücut sıvısına eşit miktarda dağılır; tahmini dağılım hacmi 0.95 l/kg'dır. Terapötik dozları takiben parasetamol plazma proteinlerine önemli oranda bağlanmaz.Çocuklardaki dağılım kinetiği (Vd/F) erişkinlerdekine benzerdir.
Biyotransformasyon:
Terapötik dozlardan sonra parasetamolün plazma yarılanma ömrü 1.5-2.5 saat arasındadır. Parasetamol karaciğerde metabolize olur ve insanda çok sayıda metabolitleri tanımlanmıştır.İdrarla atılan majör metaboliti glukuronid ve sülfat konjugatıdır. Parasetamolün % 10 kadarıminör bir yolla sitokrom P-450 karma fonksiyonlu oksidaz sistemi (başlıca CYP2E1 ve CYP3A4)ile reaktif bir metabolit olan asetamidokinona dönüşür. Bu metabolit hızla indirgenmiş glutatyonile konjuge olur ve sistein ve merkaptürik asit konjugatları şeklinde atılır. Büyük miktarlardaparasetamol alındığında hepatik glutatyon azalabilir ve vital hepatoselüler makromoleküllerinekovalan olarak bağlanan hepatosit asetamidokinonun aşırı birikmesine yol açar. Bu da doz aşımıdurumunda görülebilen hepatik nekroza yol açar.
Eliminasyon:
Tek dozu (1000 mg i.v.) takiben parasetamolün total vücut klirensi yaklaşık 5 ml/dak/kg'dır. Parasetamolün renal klirensi idrar akış hızına bağlıdır, fakat pH'ye bağlı değildir. Uygulananilacın % 4'ten daha azı değişmemiş parasetamol halinde atılır. Sağlıklı bireylerde terapötik dozunyaklaşık % 85-95'i 24 saat içinde idrar ile atılır.
10 / 14
Doğrusallık ve doğrusal olmayan durum:
Reaktif parasetamol metabolitlerinin karaciğer hücre proteinlerine bağlanması, hepatoselüler hasara sebep olur. Terapötik dozlarda, bu metabolitler, glutatyon tarafından bağlanır ve nontoksikkonjugatlar oluştururlar. Ancak masif doz aşımı halinde, karaciğerin (glutatyon oluşumunukolaylaştıran ve teşvik eden) SH-donörleri deposu tükenir; ilacın toksik metabolitleri karaciğerdebirikir ve karaciğer hücre nekrozu gelişir ve bu da karaciğer fonksiyonunda bozulmaya ve giderekhepatik komaya kadar ilerler. Pozolojiye uygun kullanıldığında farmakokinetiği doğrusaldır.
Hastalardaki karakteristik özellikler
Renal yetmezlikte farmakokinetik:
2-8 saatler arasında ortalama plazma yarılanma ömrü normal ve böbrek yetmezliği olan hastalarda aynıdır, fakat 8-24 saatler arasında böbrek yetmezliğindeeliminasyon hızı azalır. Kronik renal yetmezlikte glukuronid ve sülfat konjugatlarında belirginbirikme olur. Ana bileşiğin kısıtlı rejenerasyonuyla kronik böbrek yetmezliği olan hastalardabiriken parasetamol konjugatlarında bir miktar ekstra eliminasyon oluşabilir. Kronik böbrekyetmezliğinde parasetamol doz aralıklarını uzatmak tavsiye edilir. Hemodiyalizde parasetamolplazma düzeyleri azalabileceğinden terapötik kan düzeylerini korumak için ilave parasetamoldozları gerekebilir.
Hepatik yetmezlikte farmakokinetik:%
75). Bununla beraber, yarılanma ömrünün uzamasının klinik önemiaçık değildir; çünkü karaciğer hastalığı olan hastalarda ilaç birikmesi ve hepatotoksisite olduğukanıtlanmamış ve glutatyon konjugasyonu azalmamıştır. Kronik stabil karaciğer hastalığı olan 20hastaya 13 gün, günde 4 g parasetamol verilmesi karaciğer fonksiyonunda bozulmaya yolaçmamıştır. Hafif karaciğer hastalığında önerilen dozlarda alındığında parasetamolün zararlıolduğu kanıtlanmamıştır. Bununla beraber, şiddetli karaciğer hastalığında, plazma parasetamolyarılanma ömrü önemli derecede uzamıştır.
Yaşlılarda farmakokinetik:
Genç ve yaşlı sağlıklı denekler arasında farmakokinetik parametrelerde gözlenen farklılıkların klinik olarak önemli olduğu düşünülmemektedir. Bununla beraber serumparasetamol yarılanma ömrünün belirgin derecede arttığını (yaklaşık % 84) ve parasetamolklirensinin zayıf, hareketsiz ve yaşlı hastalarda sağlıklı genç kişilere nazaran azaldığını (yaklaşık% 47) düşündüren kanıtlar vardır.
Çocuklarda farmakokinetik:Klorfeniramin maleat
Emilim:
Klorfeniramin, mide-bağırsak kanalından nispeten yavaş emilir. Oral uygulama sonrası en yüksek plazma konsantrasyonlarına 2,5-6 saat içinde erişilir. Biyoyararlanımı % 25-50 oranındadır.
Dağılım:
Dolaşımda bulunan klorfeniraminin % 70'i proteinlere bağlı haldedir. Klorfeniramin vücutta, santral sinir sistemi de dahil olmak üzere, geniş oranda dağılır.
11 / 14
Biyotransformasyon ve eliminasyon:
Karaciğerde belirgin oranda ilk-geçiş metabolizmasına uğrar. Klorfeniraminin farmakokinetiğinde belirgin bireysel farklılıklar bulunmaktadır; yarı ömrü 2-43 saat arasında bildirilmiştir.Klorfeniramin yüksek oranda metabolize edilir. Metabolitleri desmetil ve didesmetilklorfeniramindir. Değişmeyen ilaç ve metabolitleri başlıca idrar yoluyla atılır.
Oksolamin sitrat
Emilim:
Ağız yoluyla verildiğinde absorpsiyondan sonra antitüssif etkisini 1 saat içinde gösterir ve bu etki 3-4 saat sürer.
Dağılım:
Oral yolla verildiğinde absorpsiyondan sonra vücut dokularına dağılır. Özellikle bronş mukozasına nüfuz ederek afferent sinir uçlarında anestezi oluşur ve impuls iletimini azaltır.
Biyotransformasyon:
Hidrolitik ayrışımla dietilamin ve nötral bir türeve metabolize olur. İlacın bir kısmı değişmemiş molekül olarak vücuttan atılır.
Eliminasyon:
İdrarla vücuttan atılan ilacın
%%
0,6'sı ise nötral türevler ve hidrolizle oluşan dietilamin şeklindedir.
Doğrusallık/doğrusal olmayan durum:
Veri bulunmamaktadır.
5.3. Klinik öncesi güvenlilik verileriParasetamol
Akut Toksisite:
Parasetamol yetişkin sıçanlara ve kobaylara oral yoldan verildikten sonra hafif toksik olduğu saptanmıştır. Farelerde ve yenidoğan sıçanlarda önemli oranda daha fazla toksik olmasının sebebiise, muhtemelen, farelerde maddenin farklı bir metabolizmasının bulunması ve yenidoğansıçanlarda hepatik enzim sisteminin olgunlaşmamış olmasıdır. Köpeklere ve kedilere daha yüksekdozlarda verildiğinde kusmaya sebep olmuştur; bu nedenle bu hayvan cinslerinde oral LD50değeri saptanamamıştır.
Kronik Toksisite:
Toksik dozların verilmesinin ardından deney hayvanlarında yavaş kilo artışı, diürez, asidüri ve dehidratasyon ile enfeksiyonlara karşı duyarlılık artışı gibi etkiler gözlenmiştir. Otopsi sırasında,abdominal organlarda kan akımı artışı, intestinal mukoza iritasyonu gözlenmiştir.
Mutajenik ve Tümörojenik Potansiyeli:
Sıçanlarda, hepatotoksik doz düzeyinde potansiyel bir genotoksisite gözlenmiş ve bu bulgu doğrudan bir DNA hasarı olarak değil, hepatotoksisite/miyelotoksisitenin dolaylı bir sonucuolarak açıklanmıştır. Dolayısıyla, bir eşik doz varsayılabilir.
Diyeti 6.000 ppm'e kadar olan erkek sıçanlarda yapılan 2 yıllık bir çalışmada parasetamolün karsinojenik aktivitesine ilişkin herhangi bir bulgu bildirilmemiştir. Mononükleer hücre lösemisiinsidansının artmasından dolayı dişi sıçanlarda bazı karsinojenik aktivite bulguları söz konusudur.
12 / 14
Diyeti 6.000 ppm kadar olan farelerde yapılan 2 yıllık bir çalışmada ise parasetamolün karsinojenik aktivitesini gösteren herhangi bir bulgu saptanmamıştır.
Üreme Toksisitesi:
İnsanlarda kapsamlı kullanımdan sonra embriyotoksik veya teratojenik riskte bir artış gözlenmemiştir. Parasetamol hamilelik dönemlerinde de sıklıkla alınmakta olup, gerek hamileliğinseyri gerekse doğmamış çocuk üzerinde herhangi bir olumsuz etki görülmemiştir.
Hayvanlarda yapılan kronik toksisite araştırmalarında parasetamolün testiküler atrofiye neden olduğu ve spermatogenezi inhibe ettiği bildirilmiştir.
Oksolamin sitrat
Çeşitli hayvan türleri üzerinde yapılan toksikolojik çalışmalar, oksolaminin iyi tolere edildiğini; teratojenik veya mutajenik etkiler oluşturmadığını göstermiştir. Test edilen çeşitli hayvantürlerinde oral LD 50 değerleri, 650-2500 mg/kg arasındadır.
Klorfeniramin maleat
Yeterli klinik öncesi deneyim bulunmamaktadır.
6. FARMASÖTİK ÖZELLİKLER6.1. Yardımcı maddelerin listesi
Gliserin
Monopropilen glikol PVP K90Sodyum sakkarinSodyum siklamatSorbitol (% 70) (E420)
Sitrik asit monohidrat Sodyum benzoat (E211)
Çilek aroması Muz aromasıPonso 4R (E124)
Deiyonize su
6.2. Geçimsizlikler
Uygulama dışı
6.3. Raf ömrü
24 ay
6.4. Saklamaya yönelik özel tedbirler
25°C altındaki oda sıcaklığında saklayınız.
6.5. Ambalajın niteliği ve içeriği
ASE-COLD; pilfer-proof yüksek yoğunluklu polietilen (HDPE) kapak ve düşük dansiteli polietilen (LDPE) conta ile kapatılmış amber renkli cam şişede (Tip III) pazarlanmaktadır.
Her bir karton kutuda; 100 ml şurup içeren 1 adet şişe ve 1 adet 5 ml'lik kaşık bulunmaktadır.
6.6. Beşeri tıbbi üründen arta kalan maddelerin imhası ve diğer özel önlemler
Kullanılmamış olan ürünler ya da atık materyaller “Tıbbi Atıkların Kontrolü Yönetmeliği” ve “Ambalaj ve Ambalaj Atıklarının Kontrolü Yönetmeliklerine uygun olarak imha edilmelidir.
13 / 14
7. RUHSAT SAHİBİ
Berko İlaç ve Kimya Sanayi A.Ş.
Yenişehir Mah. Özgür Sok. No: 16-18 Ataşehir/İstanbul 0 216 456 65 70 (Pbx)
0 216 456 65 79 (Faks)
8. RUHSAT NUMARASI
2016/552
9. İLK RUHSAT TARİHİ/RUHSAT YENİLEME TARİHİ
İlk ruhsat tarihi: 05.08.2016 Ruhsat yenileme tarihi:
10. KUB'UN YENİLENME TARİHİ
14 / 14