KISA ÜRÜN BİLGİSİ1. BEŞERİ TIBBİ ÜRÜNÜN ADI
CALUX 150 mg film tablet
2. KALİTATİF VE KANTİTATİF BİLEŞİM
Etkin madde:
Bikalutamid.................................................................150 mg
Yardımcı maddeler:
Laktoz monohidrat (inek sütünden üretilir) ............108 mg
Yardımcı maddeler için Bölüm 6.1'e bakınız.
3. FARMASÖTİK FORM
Beyaz, bikonveks, yuvarlak, film tabletler.
4. KLİNİK ÖZELLİKLER
4.1. Terapötik endikasyonlar
CALUX 150 mg progresyon riski yüksek olan lokal olarak ilerlemiş prostat kanseri olan hastalarda tek başına veya radikal prostatektomiye veya radyoterapiye adjuvan tedavi olarakkullanılır (bkz. Bölüm 5.1)
CALUX 150 mg ayrıca, cerrahi kastrasyonun ya da diğer tıbbi girişimlerin uygun veya kabul edilebilir olmadığı ve uygulanmadığı lokal olarak ilerlemiş, metastaz yapmamış prostatkanserinin tedavisinde endikedir.
4.2. Pozoloji ve uygulama şekliPozoloji/uygulama sıklığı ve süresi
Yaşlılar da dahil yetişkin erkeklerde günde 1 defa 1 tablet (150 mg) kullanılır.
CALUX, en az 2 yıl boyunca veya hastalık ilerlemeye başlayıncaya kadar sürekli olarak kullanılmalıdır.
Uygulama şekli
Oral yolla kullanılır.
Özel popülasyonlara ilişkin ek bilgiler Böbrek/Karaciğer yetmezliği
Böbrek yetmezliği olan hastalarda doz ayarlaması gerekli değildir.
Hafif şiddette karaciğer yetmezliği olan hastalarda doz ayarlaması gerekli değildir. Orta ila şiddetli karaciğer yetmezliği olan hastalarda birikme olabilir(bkz. Bölüm 4.4).
Pediyatrik popülasyon
CALUX çocuklarda kontrendikedir (bkz. Bölüm 4.3).
1 / 10
Geriyatrik popülasyon
Yaşlılarda doz değişikliği önerilmez. Yetişkinlerde uygulanan doz kullanılır.
4.3. Kontrendikasyonlar
CALUX kadınlar ve çocuklarda kontrendikedir (bkz. Bölüm 4.6).
CALUX etkin maddeye veya yardımcı maddelerden herhangi birine karşı aşırı duyarlılık gösterdiği bilinen hiçbir hastada kullanılmamalıdır.
CALUX'un terfenadin, astemizol veya sisaprid ile birlikte kullanımı kontrendikedir (bkz. Bölüm 4.5).
4.4. Özel kullanım uyarıları ve önlemleri
Tedavinin başlatılması doğrudan bir uzman gözetiminde olmalıdır.
CALUX karaciğerde büyük ölçüde metabolize edilir. Veriler eliminasyonun, şiddetli karaciğer bozukluğu olan hastalarda yavaşlayabileceği izlenimini vermekte ve bu yavaşlama,bikalutamidin vücutta birikmesiyle sonuçlanabilmektedir. Bu nedenle, CALUX'un orta-ileriderecede karaciğer fonksiyon bozukluğu olan hastalarda dikkatle kullanılmalıdır.
Karaciğerdeki olası değişiklikler nedeniyle, belirli aralıklarla karaciğer fonksiyon testlerinin yapılması düşünülmelidir. Bu değişikliklerin büyük bir bölümünün, CALUX tedavisinin ilk 6ayı içerisinde gelişmesi beklenir.
Şiddetli karaciğer değişiklikleri ve karaciğer yetmezliği bikalutamid tedavisi ile nadiren görülmüştür ve ölümle sonuçlanan vakalar bildirilmiştir (bkz Bölüm 4.8). Bu değişikliklerşiddetliyse, CALUX tedavisi durdurulmalıdır.
Hastalığın objektif olarak ilerlediği PSA düzeyleri yüksek hastalarda, CALUX tedavisi kesilmelidir.
Bikalutamidin sitokrom P450 (CYP 3A4) inhibitörü olduğu gösterildiğinden, öncelikle CYP 3A4 tarafından metabolize edildiği bilinen ilaçlar ile birlikte dikkatle kullanılmalıdır (bkzBölüm 4.3 ve 4.5).
Seyrek vakalarda, bikalutamid 150 mg alan hastalarda ışığa duyarlılık reaksiyonları bildirilmiştir.
Hastalardan bikalutamid 150 mg tedavisi sırasında doğrudan aşırı güneş ışığı veya UV ışınlarına maruz kalmamaları ve güneş koruyucu kullanmaları istenmelidir. Işığa duyarlılıkreaksiyonunun uzun süreli ve/veya şiddetli olduğu vakalarda, uygun semptomatik tedavibaşlatılmalıdır.
Androjen deprivasyon terapisi, QT aralığını uzatabilir.
QT uzamasına yönelik risk faktörleri bulunan ve QT aralığını uzatabilen eşzamanlı ilaçlar alan hastalarda (Bkz. Bölüm 4.5) doktorlar, CALUX tedavisini başlatmadan önce Torsade de
2 / 10
pointes potansiyeli dahil olmak üzere yarar risk oranını değerlendirmelidir.
Nadir kalıtımsal galaktoz intoleransı, Lapp laktaz yetmezliği ya da glukoz-galaktoz malabsorpsiyon problemi olan hastaların bu ilacı kullanmamaları gerekir.
4.5. Diğer tıbbi ürünlerle etkileşimler ve diğer etkileşim şekilleri
İn vitro
çalışmalar R-bikalutamidin bir CYP 3A4 inhibitörü olduğunu, CYP 2C9, 2C19 ve 2D6 üzerinde ise daha az inhibitör etkiye sahip olduğunu göstermiştir.
Sitokrom P450 (CYP) aktivitesinin göstergesi olarak antipirin kullanılan klinik çalışmalar, bikalutamidin ilaç etkileşim potansiyeline sahip olduğunu göstermemesine rağmen 28 günboyunca bikalutamid ile birlikte kullanılan, midazolam ile ortalama EAA değerinde %80'evaran artışlar kaydedilmiştir. Bu artış, terapötik indeksi dar olan ilaçlarda önemli olabilir. Bunedenle, terfenadin, astemizol ve sisaprid'in CALUX ile birlikte kullanılması kontrendikedir.
CALUX siklosporin ve kalsiyum kanal blokörleri gibi ilaçlarla birlikte dikkatle kullanılmalıdır. İlacın etkisini arttırdığı veya istenmeyen etkilerinin ortaya çıktığını gösterenkanıtlar varlığında, bu ilaçlarda dozun azaltılması gerekebilir. Siklosporin kullanan hastalardaCALUX tedavisine başlandığı ya da CALUX kullanımı durdurulduğu zaman, siklosporinplazma konsantrasyonlarının ve hastanın klinik durumun yakından izlenmesi önerilir.
Simetidin veya ketokonazol gibi ilaç oksidasyonunu inhibe edebilen ilaçlarla birlikte CALUX'un kullanılması sırasında dikkatli olunmalıdır. Böyle bir tedavi teorik olarak,bikalutamidin plazma konsantrasyonlarının artmasıyla sonuçlanabilir ve yine teorik olarak,yan etkilerin artmasına yol açabilir.
Bikalutamidin, kumarin sınıfı bir antikoagülan olan varfarini, proteinlere bağlanma yerlerinden ayırabileceği,
in vitro
çalışmalarda gösterilmiştir. Bu nedenle, kumarin sınıfıantikoagülan kullanmakta olan hastalarda CALUX tedavisine başlanması halinde, protrombinzamanının yakından izlenmesi önerilir.
Androjen deprivasyon tedavisi QT aralığını uzatabileceğinden, bikalutamidin QT aralığını uzattığı bilinen veya sınıf IA (örn. kinidin, disopiramid) veya sınıf III (örn. amiodaron,sotalol, dofetilid, ibutilid) antiaritmik ilaçlar, metadon, moksifloksasin ve antipsikotikler gibiTorsade depointes'iindüklediği bilinen ilaçlarla birlikte kullanımı dikkatle
değerlendirilmelidir (bkz. Bölüm 4.4).
Pediyatrik popülasyon:
Etkileşim çalışmaları yalnızca erişkinlerle yapılmıştır.
4.6. Gebelik ve laktasyon
Gebelik kategorisi: X.
Genel tavsiye:
Uygulanabilir değildir.
3 / 10
Çocuk doğurma potansiyeli bulunan kadınlar/Doğum kontrolü (Kontrasepsiyon)
Uygulanabilir değildir.
Gebelik dönemi
CALUX kadınlarda kontrendikedir.
Laktasyon dönemi
CALUX kadınlarda kontrendikedir.
Üreme yeteneği/Fertilite
Bilinmemektedir.
4.7. Araç ve makine kullanımı üzerindeki etkiler
CALUX'un, araç ve makine kullanım becerisini etkilemesi pek olası değildir. Ancak zaman zaman uyku hali yapabileceği unutulmamalıdır. Bu şekilde etkilenen hastalar dikkatliolmalıdır.
4.8. İstenmeyen etkiler
İstenmeyen etkiler aşağıdaki sınıflama kullanılarak sıklık gruplarına ayrılmıştır:
Çok yaygın (>1/10); yaygın (>1/100 ila < 1/10); yaygın olmayan (>1/1.000 ila < 1/100); seyrek (>1/10.000 ila < 1/1.000); çok seyrek (<1/10.000); bilinmiyor.
Kan ve lenf sistemi hastalıkları
Yaygın: Kansızlık
Bağışıklık sistemi hastalıkları
Yaygın olmayan: Anjiyonörotik ödem ve ürtikeri içeren aşırı duyarlılık reaksiyonları
Metabolizma ve beslenme hastalıkları
Yaygın: İştahsızlık
Psikiyatrik hastalıklar
Yaygın: Cinsel isteğin azalması, depresyon
Sinir sistemi hastalıkları
Yaygın: Baş dönmesi, uyku hali
Kardiyak hastalıklar
Bilinmeyen: QT uzaması (Bkz. Bölüm 4.4 ve 4.5)
Vasküler hastalıklar
Yaygın: Sıcak basması 1
Solunum, göğüs bozuklukları ve mediastinal hastalıklar
Yaygın olmayan: İnterstisiyel akciğer hastalığı2 (ölüm vakaları bildirilmiştir)
Gastrointestinal hastalıklar
Yaygın: Karın ağrısı, kabızlık, hazımsızlık, midede gaz toplanması, bulantı
Hepato-bilier hastalıklar
Yaygın: Hepatotoksisite, sarılık, hipertransaminazemia Seyrek: Karaciğer yetmezliği2 (ölüm vakaları bildirilmiştir)
Deri ve deri altı dokusu hastalıkları
Çok yaygın: Deri döküntüsü
Yaygın: Saç dökülmesi, kıllanma/ saçların yeniden çıkması, cilt kuruluğu2, kaşıntı Seyrek: Işığa duyarlılık reaksiyonu
Böbrek ve idrar yolu hastalıkları
Yaygın: Hematüri
Üreme sistemi ve meme hastalıkları
Çok yaygın: Jinekomasti ve memede hassasiyetb Yaygın: İktidarsızlık
Genel bozukluklar ve uygulama bölgesine ilişkin hastalıklar
Çok yaygın: Asteni Yaygın: Göğüs ağrısı, ödem
Araştırmalar
Yaygın: Kilo artışı
a Karaciğer değişiklikleri nadiren şiddetlidir ve sıklıkla geçici olup, devam eden tedavide veya tedavinin kesilmesini takiben düzelir.
bMonoterapi olarak bikalutamid kullanan hastaların büyük çoğunluğunda jinekomasti ve/veya meme ağrısı görülmüştür. Klinik çalışmalarda %5 hastaya kadar bu semptomların ciddiolduğu görülmüştür. Jinekomasti, özellikle uzun süre tedavi gören hastalarda, tedavidurdurulduktan sonra kendiliğinden düzelmeyebilir.
cEPC çalışmalarında kullanılan kodlama kurallarından dolayı "kuru cilt" advers olayı, COSTART terimi "döküntü" altında kodlanmıştır. Bu nedenle 150 mg bikalutamid dozu içinayrı bir sıklık tanımlayıcısı tespit edilemez ancak 50 mg dozu ile aynı sıklık beklenmektedir.dPazarlama sonrası deneyim verilerinin gözden geçirilmesi sonrasında advers olay olaraklistelenmiştir. Yaygınlık sınıfı 150 mg EPC çalışmalarında açık etiketli bikalutamid kolundatedavi gören hastalarda rapor edilen advers karaciğer yetmezliği olaylarının insidansındanbelirlenmiştir.
ePazarlama sonrası deneyim verilerinin gözden geçirilmesi sonrasında advers olay olarak listelenmiştir. Yaygınlık sınıfı, 150 mg EPC çalışmalarının randomize tedavi döneminde 3bildirilen istenmeyen interstisyel pnömoni olaylarının insidansından belirlenmiştir.
Şüpheli advers reaksiyonların raporlanması
Ruhsatlandırma sonrası şüpheli ilaç advers reaksiyonlarının raporlanması büyük önem taşımaktadır. Raporlama yapılması, ilacın yarar/risk dengesinin sürekli olarak izlenmesineolanak sağlar. Sağlık mesleği mensuplarının herhangi bir şüpheli advers reaksiyonu TürkiyeFarmakovijilans Merkezi (TÜFAM)'ne bildirmeleri gerekmektedir.
İnsanlarda doz aşımıyla ilgili deneyim yoktur. Spesifik bir antidot mevcut olmadığından, semptomatik tedavi uygulanmalıdır. Bikalutamid, proteinlere yüksek oranda bağlandığındanve idrarla değişmeden atılım söz konusu olmadığından diyaliz, doz aşımı tedavisindeyardımcı olamayabilir. Genel destek tedavisi ile hastaların yaşamsal verileri izlenir.
5. FARMAKOLOJİK ÖZELLİKLER5.1. Farmakodinamik özellikler
Farmakoterapötik grup: Antiandrojen ATC kodu: L02BB03
Etki mekanizması
Bikalutamid, başka bir endokrin aktivitesi olmayan, non-steroidal bir antiandrojendir. Androjen reseptörüne, gen ekspresyonunu aktive etmeksizin, bağlanarak androjen uyarısınıinhibe eder.
Prostat tümörünün küçülmesi, bu inhibisyonun sonucudur. Bikalutamid tedavisinin durdurulması, bazı hastalarda klinik olarak, antiandrojen çekilme sendromu ile sonuçlanabilir.
Klinik etkililik ve güvenlilik
Bikalutamid 150 mg, lokalize (T1-T2, NO veya NX, MO) veya lokal olarak ilerlemiş (T3-T4, herhangi bir N, MO; T1-T2, N+, MO) ancak metastaz yapmamış prostat kanseri olan toplam8113 hastanın katıldığı, plasebo kontrollü, çift-kör 3 çalışmanın birleşik analizindeincelenmiştir. Bu hastalarda bikalutamid, erken hormonal tedavi ya da radikalprostatektomiye veya radyoterapiye (öncellikle harici ışın radyasyonu) adjuvan tedavi olarakkullanılmıştır. 9,7 yıllık medyan izleme süresinde hastalığın, bikalutamid ve plasebo kullananhastalarda sırasıyla %36,6 ve %38,17'sinde objektif olarak ilerlediği görülmüştür.
Hasta gruplarının çoğunda objektif hastalık progresyon riskinde azalma görülmüştür fakat bu bulgu özellikle hastalık progresyon riski yüksek olanlarda daha belirgindir. Bu nedenle,klinisyenler hastalık progresyon riski düşük hastaların optimum medikal tedavi stratejisinekarar verirken, bilhassa radikal prostatektomi sonrası adjuvan uygulamada, hastalığınilerlemekte olduğunun belirtileri görülene dek hormonal terapiyi erteleyebilirler. 29,7 yıllık medyan izleme süresinde, %31,4 mortalite ile (nispi risk=1,01; %95 güven aralığı0,94-1,09) herhangi bir genel sağkalım farkı görülmemiştir. Bununla birlikte eksplorasyonamacıyla yapılan alt grup analizlerinde bazı eğilimler ortaya çıkmıştır.
Lokal ilerlemiş prostat kanseri hastalarındaki progresyonsuz sağkalım ve toplam sağkalım verileri Kaplan Meier tahminlerine dayanarak, aşağıdaki tablolarda özetlenmektedir:
Tablo 1. Tedavi alt gruplarına göre zaman içinde hastalığı ilerleyen lokal ilerlemiş hastalığa sahip hastaların oranı |
Analiz popülasyonu |
Tedavi |
3 yıllık olay %
|
5 yıllık olay %
|
7 yıllık olay %
|
10 yıllık olay %
|
İzleyerek bekleme
|
Bikalutamid 150 mg
|
19,7
|
36,3
|
52,1
|
73,2
|
(n = 657)
|
Plasebo
|
39,8
|
59,7
|
70,7
|
79,1
|
Radyoterapi
|
Bikalutamid 150 mg
|
13,9
|
33
|
42,1
|
62,7
|
(n = 305)
|
Plasebo
|
30,7
|
49,4
|
58,6
|
72,2
|
Radikal prostatektomi
|
Bikalutamid 150 mg
|
7,5
|
14,4
|
19,8
|
29,9
|
(n = 1719)
|
Plasebo
|
11,7
|
19,4
|
23,2
|
30,9
|
Tablo 2. Lokal ilerlemiş hastalıkta tedavi alt gruplarına göre to |
lam sağkalım |
|
|
3 yıllık
|
5 yıllık
|
7 yıllık
|
10 yıllık
|
Analiz popülasyonu |
Tedavi |
olay %
|
olay %
|
olay %
|
olay %
|
İzleyerek bekleme
|
Bikalutamid 150 mg
|
14,2
|
29,4
|
42,2
|
65
|
(n = 657)
|
Plasebo
|
17
|
36,4
|
53,7
|
67,5
|
Radyoterapi
|
Bikalutamid 150 mg
|
8,2
|
20,9
|
30
|
48,5
|
(n = 305)
|
Plasebo
|
12,6
|
23,1
|
38,1
|
53,3
|
Radikal prostatektomi
|
Bikalutamid 150 mg
|
4,6
|
10
|
14,6
|
22,4
|
(n=1719)
|
Plasebo
|
4,2
|
8,7
|
12,6
|
20,2
|
|
Tek başına bikalutamid kullanılan, lokalize prostat kanseri vakalarındaki ilerlemesiz sağkalımda önemli bir değişiklik yoktur. Radyoterapi (HR=0,98; %95 CI 0,8-1,2) veyaradikal prostatektomi sonrası (HR=1,03; %95 CI 0,85 -1,25) sonrası adjuvan terapi olarakbikalutamid kullanılan, lokalize prostat kanseri vakalarındaki toplam sağkalımda önemli birdeğişiklik yoktur. İzleyerek beklenecek olan lokalize hastalığa sahip hastalar plaseboverilenlere kıyasla azalan sağkalım eğilimi de göstermiştir (Nispi risk= 1,15; %95 Güvenaralığı 1-1,32). Bu eğilim göz önünde tutulduğunda bikalutamid kullanılmasının fayda-riskprofilinin, bu hastalarda olumlu olmadığı düşünülmüştür.
Ayrı bir programda bikalutamid 150 mg'ın, lokal olarak ilerlemiş, metastaz yapmamış prostat kanseri olan ve hemen kastrasyon gerektiren hastaların tedavisindeki etkinliği; metastazyapmamış (M0) prostat kanseri olan ve daha önce herhangi bir tedavi görmemiş, toplam 480
7 / 10
hastanın katıldığı 2 çalışmanın birleştirilmiş analiz sonuçlarıyla gösterilmiştir. Medyan 6,3 yıllık tedavi tamamlandığında hastaların %56'sında mortalite görülmüş, bikalutamid vekastrasyon tedavileri arasında, sağkalım bakımından anlamlı herhangi bir fark görülmemiştir(Nispi risk 1,05 %95 Güven aralığı 0,81-1,36); bununla birlikte her 2 tedavinin eşdeğerolduğu sonucuna, istatistik olarak varılamamıştır.
Daha önce hiç tedavi görmemiş, metastatik (M1) prostat kanseri olan toplam 805 hastanın katıldığı, %43 mortalite görülen 2 çalışmanın birleştirilmiş analiz sonuçları, bikalutamid 150mg'ın, sağkalım süresi bakımından kastrasyondan daha az etkili olduğunu (Nispi risk 1,3 %95Güven aralığı 1,04-1,65) ve medyan 2 yıllık izleme süresi içerisinde hastaların ölümüne-kadargeçen-süreler arasındaki farkın 42 gün (6 hafta) olduğunu göstermiştir.
Bikalutamid, antiandrojenik aktivitesi neredeyse sadece R-enantiyomerinde olan bir rasemattır.
5.2. Farmakokinetik özellikler
Emilim:
Bikalutamid, oral kullanım sonrası iyi emilir. Besinlerin biyoyararlanım oranı üzerinde, klinik önem taşıyan etkiye sahip olduğunu gösteren herhangi bir kanıt yoktur.
Dağılım:
Bikalutamid, plazma proteinlerine yüksek oranda bağlanır. (Rasematın %96'sı, (R)-enantiyomerinin %99'undan fazlası) ve kapsamlı şekilde metabolize edilir (okidasyon ve glukuronidasyon) ve metabolitleri, yaklaşık olarak eşit oranlarda böbrekler ve safra ile atılır.
Biyotransformasyon:
(S)-enantiomeri (R)-enantiomerine kıyasla hızlı bir şekilde atılmakta olup, (R)-enantiomerinin plazma eliminasyonu yarı ömrü yaklaşık 1 haftadır.
Günlük bikalutamid 150 mg uygulamasında, (R)-enantiomeri uzun yarı ömrü nedeniyle plazmada yaklaşık 10 kat daha fazla birikmektedir.
Günlük bikalutamid 150 mg uygulaması sırasında (R)-enantiomerinin sabit düzey plazma konsantrasyonları yaklaşık 22 mikrogram/ml olarak ölçülmüştür. Sabit düzeydeki plazmakonsantrasyonunda total dolaşan enantiomerlerin %99'u aktif olarak üstün olan (R)enantiomeridir.
Eliminasyon:
Klinik çalışmaların birinde, bikalutamid 150 mg kullanan erkeklerin menisindeki ortalama R-bikalutamid konsantrasyonu 4,9 mikrogram/ml olarak ölçülmüştür. Cinsel ilişki sırasında kadına geçebilecek bikalutamid miktarı düşük olup yaklaşık 0,3 mikrogram/kg kadardır. Bumiktar, laboratuvar hayvanlarının yavrularında değişikliklere neden olmak için gerekenmiktardan daha azdır.
8 / 10
Hastalardaki karakteristik özellikler
Yaşlılar
Aktif enantiyomer olan (R)-enantiyomerin farmakokinetiği hastanın yaşından etkilenmez.
Böbrek yetmezliği
Aktif enantiyomer olan (R)-enantiyomerin farmakokinetiği hastanın böbrek bozukluğundan etkilenmez.
Karaciğer yetmezliği
Aktif enantiyomer olan (R)-enantiyomerin farmakokinetiği hafif-orta şiddetteki karaciğer bozukluğundan etkilenmez. (R)-enantiyomerinin, şiddetli karaciğer bozukluğu olan hastalardaplazmadan daha yavaş uzaklaştırıldığı yönünde kanıtlar vardır.
5.3. Klinik öncesi güvenlilik verileri
Bikalutamid hayvanlarda güçlü bir antiandrojen ve mikst fonksiyon oksidaz enziminin indükleyicisidir. Hedef organlardaki değişiklikler ve bu arada tümör indüksiyonu (Leydighücreleri, tiroid, karaciğer) bu aktivitelerle ilişkilidir. Enzim indüksiyonu, insanlardagözlenmemiştir ve hayvanlarda elde edilen söz konusu bulguların hiçbiri, prostat kanserihastalarının tedavisi açısından önemli kabul edilmemektedir. Seminifer tubulüs atrofisi,antiandrojenlerin bir sınıf etkisidir ve incelenen bütün türlerde gözlenmiştir. Sıçanlarda 12 aydevam eden, tekrarlanan toksisite çalışmasından 24 hafta sonra testis atrofisinin tamamendüzeldiği görülmüştür ama üreme çalışmalarında fonksiyonel düzelme, 11 haftalıkuygulamanın sona ermesinden 7 hafta sonra elde edilmiştir. İnsanlarda bir süre subfertiliteveya fertilite bozukluğu olabileceği kabul edilmelidir.
6. FARMASÖTİK ÖZELLİKLER6.1. Yardımcı maddelerin listesi
Povidon K30 Krospovidon
Laktoz monohidrat (inek sütünden üretilir)
Magnezyum stearat
Opadry II Beyaz 85F184226.2. Geçimsizlikler
Bilinmiyor.
6.3. Raf ömrü
24 ay
9 / 10
6.4. Saklamaya yönelik özel tedbirler
30°C altındaki oda sıcaklığında saklanmalıdır.
6.5. Ambalajın yapısı ve içeriği
Kutuda, şeffaf PVC/PVDC/aluminyum folyo blister ambalajda (28 adet) kullanıma sunulmaktadır.
6.6. Beşeri tıbbi üründen arta kalan maddelerin imhası ve diğer özel önlemler
Kullanılmamış olan ürünler ya da atık materyaller “Tıbbi Atıkların Kontrolü Yönetmeliği” ve “Ambalaj ve Ambalaj Atıklarının Kontrolü Yönetmeliği”ne uygun olarak imha edilmelidir.
7. RUHSAT SAHİBİ
Deva Holding A.Ş.
Halkalı Merkez Mah. Basın Ekspres Cad. No:1 34303 Küçükçekm ece/İSTANBULTel: 0212 692 92 92Faks: 0212 697 00 24
8. RUHSAT NUMARASI
2014/130
9. İLK RUHSAT TARİHİ / RUHSAT YENİLEME TARİHİ
İlk ruhsat tarihi: 18.02.2014 Ruhsat yenileme tarihi:
10. KÜB'ÜN YENİLENME TARİHİ
10 / 10
1
/ 10
2
/ 10
3
/ 10