Alfabetik İlaç RehberiDetaylı İlaç AraYeni Listelenilen İlaçlarEn Çok Aranan İlaçlarPazarda Bulunamayan İlaçlar

Tirobif 12.5 Mg/50 Ml I.v. İnfüzyon İçin Konsantre Çözelti İçeren Flakon Kısa Ürün Bilgisi

KISA ÜRÜN BİLGİSİ1. BEŞERİ TIBBİ ÜRÜNÜ ADI

TİROBİF 12.5 mg/50 ml I.V. infüzyon için konsantre çözelti içeren flakon

2. KALİTATİF VE KANTİTATİF BİLEŞİMEtkin madde:

Tirofiban hidroklorür monohidrat 0.281 mg/ml (0.25 mg tirofibana eşdeğer)

Yardımcı maddeler:

Sodyum sitrat dihidrat 2.700 mg/ml

Sodyum klorür 8.000 mg/ml

Yardımcı maddeler için 6.1'e bakınız.

3. FARMASÖTİK FORM

Konsantre infüzyon çözeltisi

TİROBİF seyreltilmek için hazırlanmış konsantre, steril, renksiz bir çözelti olup 50 ml'lik flakonlarda kullanıma sunulmuştur.

4. KLİNİK ÖZELLİKLER
4.1. Terapötik endikasyonlar

TİROBİF kararsız anjina veya Q dalgası oluşturmayan miyokard enfarktüsü ile başvuran ve göğüs ağrısı atağını son 12 saat içinde yaşamış, EKG değişiklikleri olan ve/veya kardiyakenzimleri yükselmiş hastalarda erken miyokard enfarktüsünü önlemek için endikedir.

TİROBİF tedavisinden en fazla yarar görebilecek hastalar akut anjina semptomları başladıktan sonraki ilk 3-4 gün içinde miyokard enfarktüsü gelişme riski yüksek hastalardır.(örn., erken PTCA uygulaması ihtimali olan hastalar) (ayrıca Bkz. Bölüm 4.2 ve 5.1).

TİROBİF asetil salisilik asit (ASA) ve fraksiyonlanmamış heparin ile birlikte kullanılmak üzere tasarlanmıştır.

4.2. Pozoloji ve uygulama şekli

Bu ürün yalnızca hastanede, akut koroner sendromların tedavisinde deneyimli uzman hekimler tarafından uygulanmalıdır.

TİROBİF kullanılmadan önce seyreltilmelidir.

Pozoloji:

Aşağıdaki tablo vücut ağırlığına göre doz ayarlaması için kılavuz olarak verilmiştir.

1 / 16

TİROBİF Konsantresi,

Kullanım Talimatları

kısmında belirtildiği üzere, TİROBİF Çözeltisi ile aynı etkinlik görülene kadar seyreltilmelidir.

0.4

mikrogram/kg/dakika Yükleme DozuÇoğu Hastalar

0.4

mikrogram/kg/dakika Yükleme DozuAğır BöbrekYetmezliği

25 mikrogram/kg Bolus DozÇoğu Hastalar

25 mikrogram/kg Bolus DozAğır BöbrekYetmezliği

Hastanın

30 dakika Yükleme

İdame

30 dakika Yükleme

İdame

Bolus

(ml)

İdame

Bolus

(ml)

İdame

Ağırlığı

(kg)

İnfüzyon

Hızı

(ml/saat)

İnfüzyon

Hızı

(ml/saat)

İnfüzyon

Hızı

(ml/saat)

İnfüzyon

Hızı

(ml/saat)

İnfüzyon

Hızı
(ml/saat)

İnfüzyon

Hızı
(ml/saat)

30-37

16

4

8

2

17

6

8

3

38-45

20

5

10

3

21

7

10

4










46-54

24

6

12

3

25

9

H

5

55-62

28

7

14

4

29

11

15

5










63-70

32

8

16

4

33

12

17

6










71-79

36

9

18

5

38

14

19

7










80-87

40

10

20

5

42

15

21

8










88-95

44

11

22

6

46

16

23

8










96-104

48

12

24

6

50

18

25

9










105-112

52

13

26

7

54

20

27

10










113-120

56

14

28

7

58

21

29

10










121-128

60

15

30

8

62

22

31

11










129-137

64

16

32

8

67

24

33

12

138-145

68

17

34

9

71

25

35

13










146-153

72

18

36

9

75

27

37

13










Uygulama sıklığı ve süresi:

NSTE-AKS için erken invaziv bir yol ile tedavi edilen ve tanı sonrası en az 4 saatten 48 saate kadar anjiografi çekilmesi planlanmayan hastalarda

,

TİROBİF 30 dakika süreyle 0.4mikrogram (pg)/kg/dk başlangıç infüzyon hızıyla intravenöz yolla verilir. Başlangıçinfüzyonunun sonunda, TİROBİF'e 0.1 mikrogram(pg)/kg/dk idame infüzyon hızıyla devamedilmelidir. TİROBİF fraksiyonlanmamış heparin (Genellikle TİROBİF tedavisinin başlamasıile birlikte intravenöz bolus olarak 5000 ünite (U), daha sonra normalin yaklaşık iki katıtutulması gerekli aktivite tromboplastin zamanına (APTT) göre titre edilerek, yaklaşık 1000U/saat olarak devam edilir.) ve kontrendike olmadıkça ASA'yı içeren ama bununla sınırlıolmayan oral antiplatelet tedavisi ile beraber verilmelidir.

Perkütan Koroner Girişim (PKG) yapılan hastalar:

3 dakikalık bir sürenin üzerinde 25 mikrogram/kg başlangıç bolusu kullanan sonrasında dakikada 0.15 mikrogram/kg bir hızda18-24 saat boyunca ve 48 saate kadar kesintisiz infüzyon olacak şekilde verilen tirofibantedavisi ile klinik etkinlik göstermiştir. TİROBİF fraksiyonlanmamış heparin ve kontrendikeolmadığı sürece ASA'yı içeren ama bununla sınırlı olmayan (Bkz. Bölüm 5.1) oral

Bu be^fjpplateİeE ltedaviMzilg aberab®rnveilkmelldir.k imzalanmıştır. Doküman http://ebs.titck.gov.tr/Basvuru/EImza/Kontrol

adresinden kontrol edilebilir. Güvenli elektronik imza aslı ile aynıdır. Dokümanın doğrulama kodu : lZmxXZl AxQ3NRZW56SHY3ZW56RG83

2 / 16

TİROBİF tedavisine başlama ve tedavi süresi


NSTE-AKS için erken invaziv bir yol ile tedavi edilen ve tanı sonrası en az 4 saatten 48 saate kadar anjiografi çekilmesi planlanmayan hastalarda, tanı konmasıyla beraber dakikada 0.4mikrogram/kg TİROBİF yükleme dozu başlatılmalıdır. Önerilen süre en az 48 saattir.TİROBİF ve fraksiyonlanmamış heparin infüzyonuna koroner anjiografi sırasında devamedilebilir ve anjioplasti/aterektomiden sonra en az 12 saat ve en fazla 24 saat idameettirilmelidir. Hasta klinik yönden stabilize olduğunda ve tedavi eden hekim tarafından hiçbirkoroner girişim prosedürü planlanmıyorsa, infüzyon kesilmelidir. Tüm tedavi süresi 108 saatiaşmamalıdır.

NSTE-AKS tanısı konan ve invaziv bir yol ile tedavi edilen hastada tanıdan sonraki 4 saat içinde anjiografi çekilirse, PKG'nin başlangıcında, 18-24 saat boyunca ve 48 saate kadarsüren, 25 mikrogram/kg TİROBİF bolus dozu başlatılmalıdır.

Eş zamanlı tedavi (fraksiyonlanmamış heparin, oral antiplatelet tedavisi)


Fraksiyonlanmamış heparin tedavisine 5000 U, İ.V. bolus ile başlanır ve daha sonra saatte 1000 U idame infüzyonuyla devam edilir. Heparin dozu normal değerin yaklaşık iki katıdüzeyinde APTT'yi sürdürmek için titre edilir.

Kontrendike olmadıkça, tüm hastalar TİROBİF'e başlamadan önce ASA'yı içeren ama bununla sınırlı olmayan, oral antiplatelet ilaçları almalıdır (Bkz. Bölüm 5.1).

Bu ilaca en azından TİROBİF infüzyonu süresince devam edilmelidir.

Anjiyoplasti (PTCA) gerekirse, heparin PTCA'dan sonra kesilmeli ve pıhtılaşma normale döndüğü anda yani aktif pıhtılaşma zamanı (ACT) 180 saniyenin altına düştüğünde kılıflarçıkarılmalıdır (genellikle heparin kesildikten 2-6 saat sonra).

Uygulama şekli:

TİROBİF konsantresi kullanılmadan önce seyreltilmelidir:


1. 250 ml'lik steril

%%

5 dekstroz şişesinden 50 ml dışarıçekiniz ve 50 mikrogram/ml konsantrasyonuna ulaşmak için bunun yerine 50 ml TİROBİF(50 ml'lik 1 flakon) ekleyiniz. Uygulamadan önce flakonu iyice çalkalayınız.

2. Yukarıdaki doz tablosuna uygun şekilde kullanınız.

Parenteral ilaçlar kullanımdan önce, solüsyon ve torba uygun olduğu takdirde, gözle görülür partiküller veya renk değişikliği açısından kontrol edilmelidir.

TİROBİF sadece intravenöz yoldan verilmelidir ve aynı infüzyon tüpünden fraksiyonlanmamış heparin ile birlikte uygulanabilir.

TİROBİF'in steril ekipman kullanılarak kalibre edilmiş infüzyon setiyle uygulanması önerilir.

Başlangıç dozu infüzyon süresinin uzamamasına ve hastanın vücut ağırlığına dayalı idame dozu infüzyon hızları hesaplanırken hata yapılmamasına dikkat edilmelidir.

1Özel popülasyonlara ilişkin ek bilgiler:

Böbrek yetmezliği:

Ağır böbrek yetmezliğinde (kreatinin klerensi <30ml/dak) TİROBİF dozu % 50 azaltılmalıdır (ayrıca Bkz. Bölüm 4.4 ve 5.2).

Karaciğer yetmezliği:

Hafif-orta derecede karaciğer yetmezliği olan hastalarda tirofibanm plazma klerensinde klinik yönden anlamlı azalmaya dair kanıt yoktur. Ağır karaciğer yetmezliği olan hastalardakullanılmamalıdır.

Pediyatrik popülasyon:

Çocuklarda TİROBİF ile tedavi deneyimi yoktur; dolayısıyla bu hastalarda TİROBİF kullanımı önerilmez.

Geriyatrik popülasyon:

Yaşlılarda doz ayarlaması gerekmez (ayrıca Bkz. Bölüm 4.4).

4.3. Kontrendikasyonlar

TİROBİF, etkin maddeye veya preparatta bulunan yardımcı maddelerden herhangi birine aşırı duyarlılığı olan veya bir GP IIb/IIIa reseptör antagonistinin daha önce kullanımı sırasındatrombositopeni geçiren hastalarda kullanılmamalıdır.

Trombosit agresyonunun inhibisyonu kanama riskini artırdığından TİROBİF aşağıdaki hastalarda kontrendikedir:

• Son 30 gün içinde inme hikayesi ya da herhangi bir hemorajik inme hikayesi,

• Bilinen intrakraniyal hastalık hikayesi (örn., neoplazm, arteriyovenöz malformasyon,anevrizma),

• Aktif veya yakın tarihte geçirilmiş (tedaviden önceki 30 gün içinde), klinik yöndenanlamlı kanama (örn., gastrointestinal kanama),

• Malign hipertansiyon,

• Son altı haftada önemli travma veya majör cerrahi müdahale,

• Trombositopeni (trombosit sayısı<100,000/mm1), trombosit fonksiyon bozuklukları,

• Pıhtılaşma bozuklukları (örn., protrombin zamanı normalin >1.3 katı veya INR(Uluslararası Normalleştirilmiş Oran) >1.5),

• Ağır karaciğer yetmezliği.

4.4. Özel uyarılar ve kullanım önerileri

TİROBİF'in fraksiyonlanmamış heparin olmaksızın tek başına uygulanması önerilmez.

TİROBİF'in enoksaparin ile birlikte uygulanmasına ilişkin deneyim sınırlıdır (Bkz. Bölüm 5.1 ve 5.2). TİROBİF'in enoksaparin ile birlikte uygulanması, TİROBİF ilefraksiyonlanmamış heparin ile birlikte uygulanmasına göre kutanöz ve oral kanamaolaylarının (TIMI kanamaları hariç**) sıklığının artmasıyla ilişkilidir. Özellikle anjiyografive/veya PCI (Perkütan koroner girişim) ile birlikte ilave fraksiyonlanmamış heparin alanhastalarda TİROBİF ve enoksaparinin eş zamanlı uygulanmasıyla ciddi kanama olayları

çnik olarak imzalanmıştır. DpKüman http://eDS.titck.gov.tr/Basvuru/EImza/Konirol w. w.

adresirisktndekiiiiartişGigâaarflirofidiiimaaieTiIROlıIFnaAledoenaksaparinmkamfcinasyonunuftzetkinJigi 2

belirlenmemiştir. TİROBİF'in diğer düşük molekül ağırlıklı heparinlerle uygulanmasının güvenlilik ve etkinliği araştırılmamıştır.

** TIMI majör kanamaları, odağı belli veya belirsiz >50 g/l hemoglobin düşüşü, intrakraniyal kanama veya kardiyak tamponad olarak tanımlanır. TIMI minör kanamaları, bilinen bir bölgeden kanama veya spontan gözlegörünür hematüri, hematemez veya hemoptizi ile >30 g/l fakat <50 g/l hemoglobin düşüşü olarak tanımlanır.

Aşağıdaki hastalıklarda ve durumlarda TİROBİF kullanımıyla ilişkili deneyim yeterli değildir ancak kanama riskinde artıştan kuşkulanılmaktadır. Dolayısıyla, TİROBİF aşağıdakidurumlarda önerilmez:

• Son 2 hafta içinde travmatik veya uzun süren kardiyopulmoner resüsitasyon, organbiyopsisi veya litotripsi

• 6 hafta ancak <3 ay öncesinde geçirilen şiddetli travma veya majör cerrahi müdahale

• Son 3 ayda aktif peptik ülser

• Kontrol edilemeyen hipertansiyon (>180/110 mmHg)

• Akut perikardit

• Aktif veya bilinen vaskülit hikayesi

• Kuşkulanılan aort diseksiyonu

• Hemorajik retinopati

• Dışkıda gizli kan veya hematüri

• Trombolitik tedavi (Bkz. Bölüm 4.5)

• Önemli derecede kanama riskini artıran ilaçların eş zamanlı kullanımı (Bkz. bölüm4.5)

Trombolitik tedaviyi gerektiren durumlar ortaya çıktığında (PTCA sırasında akut oklüzyon dahil) veya hastaya acil koroner arter bypass greft (CABG) operasyonu yapılması gerekiyorsaveya hastanın intraaortik balon pompaya gereksinimi varsa TİROBİF infüzyonu derhaldurdurulmalıdır. Acil PTCA yapılan hastalarda etkinlik verileri sınırlıdır.

Çocuklarda TİROBİF ile tedavi deneyimi yoktur; dolayısıyla bu hastalarda TİROBİF kullanımı önerilmez.

Diğer dikkat edilecek hususlar ve ölçümler


TİROBİF'in tekrarlanan uygulamaları ile ilişkili veriler yetersizdir.

TİROBİF ile tedavi süresince hastalar kanama açısından dikkatle izlenmelidir. Hemoraji tedavisi gerekirse, TİROBİF'in kesilmesi düşünülmelidir (ayrıca Bkz. Bölüm 4.9). Majörveya kontrol edilemeyen kanama durumlarında TİROBİF derhal kesilmelidir.

TİROBİF aşağıdaki durumlarda ve hasta gruplarında çok dikkatli kullanılmalıdır:

• Yakın tarihte klinik olarak anlamlı kanama (1 yıldan az),

• TİROBİF uygulamasından önceki 24 saat içinde kompres edilemeyen bir damara giriş,

• Yakın tarihte epidural prosedür (lumbar ponksiyon ve spinal anestezi dahil),

• Ağır akut veya kronik kalp yetmezliği,

• Hafif-orta derecede karaciğer yetmezliği,

• Trombosit sayısı <150,000 mm , bilinen koagülopati, trombosit fonksiyon bozukluğuveya trombositopeni hikayesi,

• Hemoglobin konsantrasyonu <11 g/dl veya hematokrit < % 34.

Tiklopidin, klopidogrel, adenozin, dipiridamol, sulfinpirazon ve prostasiklin ile eş zamanlı kullanılırken dikkatli olunmalıdır.

Doza bağlı etkinlik


TİROBİF'in 10 mikrogram/kg bolus dozu uygulaması, absiksimab ile kıyaslandığında 30 günde klinik olarak ilgili sonlanım noktalarında daha kötü olmadığını göstermesi bakımındanbaşarısız olmuştur (Bkz. Bölüm 5.1).

Yaşlı hastalar, kadın hastalar ve vücut ağırlığı düşük hastalar


Yaşlı ve/veya kadın hastalarda kanama komplikasyonlarının insidansı sırasıyla genç veya erkek hastalara göre daha yüksektir. Vücut ağırlığı düşük hastalarda kanama insidansı vücutağırlığı daha fazla hastalara göre daha yüksektir. Bu nedenlerle TİROBİF bu hastalardadikkatli kullanılmalı ve heparin etkisi dikkatle izlenmelidir.

Böbrek Fonksiyon Bozukluğu


Klinik çalışma bulgularına göre kanama riski kreatinin klerensi azaldıkça ve dolayısıyla plazmadan tirofiban klerensi azaldıkça artmaktadır. Buna bağlı olarak böbrek fonksiyonuazalmış hastalar (kreatinin klerensi<60 ml/dak) TİROBİF tedavisi sırasında kanama içindikkatle takip edilmeli ve heparin etkisi dikkatle izlenmelidir. Ağır böbrek yetmezliğindeTİROBİF dozu düşürülmelidir (ayrıca Bkz. Bölüm 4.2).

Femoral artere giriş


TİROBİF tedavisi sırasında kanama oranları anlamlı olarak artar; bu artış özellikle femoral arter bölgesinde kateter kılıfının girdiği yerde olmaktadır. Damara girerken sadece femoralarterin ön duvarının delinmesine dikkat edilmelidir. Arter kılıfları pıhtılaşma normaledöndüğü anda yani aktif pıhtılaşma zamanı (ACT) 180 saniyenin altına düştüğündeçıkarılabilir (genellikle heparin kesildikten 2-6 saat sonra).

Giriş kılıfı çıkarıldıktan sonra hemostaz yakın gözetim altında, dikkatle sağlanmalıdır.

Genel hemşirelik bakımı


TİROBİF tedavisi sırasında vasküler girişler ve kas içi enjeksiyonlar en aza indirilmelidir. İntravenöz giriş sadece vücudun kompres edilebilen bölgelerinde yapılmalıdır. Tüm damaragiriş yerleri dokümante edilmeli ve yakından takip edilmelidir. Üriner kateterler, nazotrakealintübasyon ve nazogastrik tüplerin kullanımı dikkatle ele alınmalıdır.

Laboratuvar değerlerinin takibi


TİROBİF tedavisine başlamadan önce trombosit sayısı, hemoglobin ve hematokrit düzeyleri kontrol edilmelidir. Daha sonra tedaviye başlandıktan sonraki 2-6 saatte ve ardından tedaviboyunca en azından her gün bu kontroller yapılmalıdır (veya belirgin bir azalma kanıtı varsadaha sık aralıklarla). Daha önce GP IIb/IIIa reseptör antagonistleri alan hastalarda (çaprazreaksiyon gelişebilir), trombosit sayısı derhal ölçülmelidir (örn., tekrar kullanımdan sonrauygulamanın ilk saatinde) (ayrıca Bkz. Bölüm 4.8). Trombosit sayısı 90,000/mm3'ün altınadüşerse, psödotrombositopeniyi dışlamak için ek trombosit sayımı yapılmalıdır.Trombositopeni doğrulanırsa TİROBİF ve heparin kesilmelidir. Hastalar kanama yönünden

izlenmeli ve gerekirse tedavi edil melidir c(ayiııca®fcztl0ölÖ»14^t9}^/ ebsditck.gov.tr/Basvuru/EImza/Kontrol adresinden kontrol edilebilir. Güvenli elektronik imza aslı ile aynıdır. Dokümanın doğrulama kodu : !ZmxXZl AxQ3NRZW56SHY3ZW56RG83 4

Ek olarak, aktif tromboplastin zamanı (APTT) tedaviden önce belirlenmeli ve heparinin antikoagülan etkileri, APTT ölçümlerinin tekrarı ile dikkatle kontrol edilmeli ve doz uygunşekilde ayarlanmalıdır (ayrıca Bkz. Bölüm 4.2). GP Ilb/IIIa reseptör antagonistleri gibi,hemostazı etkileyen diğer preparatlarla birlikte heparin uygulanırken yaşamı tehdit edenkanamaların görülme potansiyeli vardır.

Bu tıbbi ürün her bir 50 ml'lik flakon içerisinde yaklaşık 189 mg sodyum içermektedir, kontrollü sodyum diyetinde olan hastalarda bu durum göz önünde bulundurulmalıdır.

4.5. Diğer tıbbi ürünler ile etkileşimler ve diğer etkileşim şekilleri

Birçok trombosit agregasyon inhibitörünün kullanımı ve bunların heparin, varfarin ve trombolitik ajanlarla birlikte uygulanması kanama riskini artırır. Hemostazın klinik vebiyolojik parametreleri düzenli olarak izlenmelidir.

TİROBİF ile ASA'nın (asetil salisilik asit veya aspirin) birlikte uygulanması

ex vivo

adenozindifosfat (ADP) ile indüklenen trombosit agregasyon testinde gösterildiği gibi,trombosit agregasyonunun inhibisyonunu tek başına aspirine göre daha fazla artırır.TİROBİF ile fraksiyonlanmamış heparinin birlikte kullanımı kanama zamanını tek başınafraksiyonlanmamış heparine göre daha fazla uzatır.

TİROBİF'in fraksiyonlanmamış heparin, ASA ve klopidogrel'in eşzamanlı kullanımıyla, sadece fraksiyonlanmamış heparin, ASA ve klopidogrel'in beraber kullanılmasında benzer birkanama insidansı vardır. (Bölüm 4.4 ve 4.8'e de bakınız).

TİROBİF kanama zamanını uzatmış ancak TİROBİF ile tiklopidin'in birlikte uygulanması kanama süresini ilave olarak etkilememiştir.

Varfarin'in, TİROBİF ve heparin ile birlikte kullanılması kanama riskinde artış ile ilişkilidir.

TİROBİF, trombolitik tedavide [TİROBİF uygulamadan önceki <48 saat içinde veya aynı anda uygulama ya da kanama riskini önemli derecede artıran ilaçlarla birlikte kullanım (ör.,oral antikoagülanlar, diğer parenteral GP Ilb/IIIa inhibitörleri, dekstran solüsyonları)]önerilmez. Bu durumlarda TİROBİF kullanımıyla ilişkili yeterli deneyim yoktur, ancakkanama riskinde artıştan kuşkulanılmaktadır.

Özel popülasyonlara ilişkin ek bilgilerPediyatrik popülasyon

Etkileşim çalışması yapılmamıştır

.4.6. Gebelik ve LaktasyonGenel tavsiye

Gebelik kategorisi B

Çocuk doğurma potansiyeli bulunan kadınlar/ Doğum kontrolü (Kontrasepsiyon)

TİROBİF için çocuk doğurma potansiyeli bulunan kadınlar ve doğum kontrolüne ilişkin veri mevcut değildir.

5Gebelik Dönemi

TİROBİF için, gebeliklerde maruz kalmaya ilişkin klinik veri mevcut değildir. Hayvanlardaki çalışmalar gebelik, embriyo/fetüs gelişimi, doğum ve doğumdan sonra gelişme üzerine etkilerbakımından sınırlı bilgiler sağlamıştır. Kesin gerekli olmadıkça TİROBİF gebeliktekullanılmamalıdır.

Hayvanlar üzerinde yapılan çalışmalar, gebelik ve/veya embriyonal/fetal gelişim ve/veya doğum ve/veya doğum sonrası gelişim ile ilgili olarak doğrudan ya da dolaylı zararlı etkilerolduğunu göstermemektedir (Bkz Bölüm 5.3).

Laktasyon Dönemi

TİROBİF'in anne sütüne geçip geçmediği bilinmese de, sıçan sütüne geçtiği bilinmektedir. Emzirilen bebekte yan etki potansiyeli olduğundan, ilacın anne için önemi göz önüne alınarakemzirme veya ilaç kullanımından hangisine son verileceğine karar verilmelidir.

Üreme yeteneği/Fertilite

Tirofiban hidroklorürün farklı dozlarıyla tedavi edilen erkek ve dişi sıçanlarla yapılan çalışmalarda doğurganlık ve üretkenlik performansı etkilenmemiştir (Bkz. Bölüm 5.3).Bununla birlikte, insanlardaki üreme toksisitesi ile ilgili bir sonuca varmak için hayvançalışmaları yeterli değildir.

4.7. Araç ve makine kullanımı üzerine etkiler

TİROBİF'in araç veya makine kullanma becerisi üzerindeki etkilerine ilişkin veri yoktur.

4.8. İstenmeyen etkiler

Tirofibanın heparin, aspirin ve diğer oral anti-trombosit ajanlarla birlikte kullanıldığında bildirilen en yaygın yan etki genellikle hafif mukokütanöz veya kateterizasyon yerindekanamayı içeren kanama idi. Gastrointestinal, retroperitoneal, intrakraniyal, hemoroidalkanama, spinal bölgede epidural hematom kanama, hemoperikardiyum, pulmoner (alveoler)hemoraji bildirilen istenmeyen etkilerdendir. Tirofibanın pivot çalışmalarında TIMI majör veintrakraniyal kanama sırasıyla <% 2.2 ve <% 0.1 idi. En ciddi yan etki fatal kanama idi.Tirofibanın uygulandığı pivot çalışmalarda heparin ve tirofiban ile tedavi edilen hastaların %1.5'inde trombositopeni (trombosit sayısı <90,000 mm ) gelişmiştir. Şiddetli trombositopeni(trombosit sayısı <50,000 mm ) insidansı % 0.3 olarak bildirilmiştir. Tirofiban ve heparin ileilişkili olarak en sık görülen kanama dışındaki istenmeyen olaylar; ilaç reaksiyonları(insidans>% 1), bulantı (% 1.7), ateş (% 1.5), ve baş ağrısıdır (% 1.1).

Tablo 1, pazarlama sonrası deneyimler ile bildirilen yan etkilerin yanı sıra klinik çalışmalardan elde edilen deneyimlere dayalı yan etkileri listelemektedir. Organ sistemisınıfları içerisinde, yan etkiler aşağıdaki kategorileri kullanan sıklık başlıkları altındalistelenmiştir: Çok yaygın (> 1/10); yaygın (>1/100'den <1/10'a); yaygın olmayan(>1/1,000'den<1/100'e); seyrek (>1/10,000'den <1/1,000'e); çok seyrek ( <1/10,000),bilinmiyor (eldeki verilerden hareketle tahmin edilemiyor). Pazarlama sonrası vakalarbüyüklüğü belirli olmayan bir popülasyondan gelen spontan raporlardan elde edildiğinden,doğru insidansları belirlemek mümkün değildir. Bu yüzden, bu yan etkilerin sıklığıbilinmeyen olarak sınıflandırılmıştır.

6

Tablo 1: Klinik

Çalışmalardan ve Pazarlama Sonrası Elde Edilen İstenmeyen Etkiler

Sistem Organ Sınıflaması

Çok Y aygın

Yaygın

Seyrek

Bilinmeyen

Kan ve lenf
sistemi
hastalıkları



Trombosit sayımında akut ve/veya ciddiazalma <20.000 mm3
Bağışıklık sistemi hastalıkları



Anafilaktik reaksiyonlar dahilşiddetli alerjikreaksiyonlar
Sinir sistemi hastalıkları
Baş ağrısı


İntrakraniyal kanama, spinalepiduralhematom

Kardiyak

hastalıklar




Hemoperikardiyum

Vasküler

hastalıklar

Hematom



Solunum, göğüs bozuklukları vemediastinalhastalıklar

Hemoptizi,

epistaksis


Pulmoner (alveolar) hemoraji

Gastrointestinal

hastalıklar

Bulantı

Oral

hemoraj i,gingival hemoraji

GI hemoraji, hematomez

Retroperitoniyal

kanama

Deri ve deri altı doku hastalıkları
Ekimoz



Böbrek ve idrar yolu hastalıkları

Hematüri



Genel
bozukluklar ve uygulamabölgesine ilişkinhastalıkları

Ateş



Yaralanma ve zehirlenme
Ameliyat sonrası hemoraji*

İntravasküler giriş

bölgesinde

hemoraji



Araştırmalar
Dışkıda veya idrarda gizli kan

Hematokrit ve hemoglobindeazalma,

TS <90.000mm3

TS <50.000mm3

Kanama

Tirofiban 0.4 mikrogram/kg infüzyon rejimi ve 25 mikrogram/kg doz bolus rejimi ile önemli kanama komplikasyonlarının oranı düşüktür ve belirgin olarak artmamıştır.

Tirofiban 0.4 mikrogram/kg infüzyon rejiminin kullanıldığı PRISM-PLUS çalışmasında, TIMI kriterlerine göre majör kanama insidansı heparin ile beraber verilen tirofiban için % 1.4ve tek başına heparin için % 0.8 dir. TIMI minör kanama insidansı heparin ile beraber verilentirofiban için % 10.5 ve tek başına heparin için % 8.0 dir. Kan nakli yapılan hastaların

BU

beyüzMeTiı heparin ıüeherâfeeravıerilentItiriofiban1£^^%ftt4,0ovetektJbaşftnacb.epariftÂçi»E0%z2Ai8,1^^.

adresinden kontrol edilebilir. Güvenli elektronik imza aslı ile aynıdır. Dokümanın doğrulama kodu : !ZmxXZl AxQ3NRZW56SHY3ZW56RG83 7

ADVANCE çalışmasından elde edilen veriler, tirofibanın 25 mikrogram/kg bolus dozu ile kanama vakaları sayısının düşük olduğunu ve plasebo ile karşılaştırıldığında belirgin birşekilde artmadığını ileri sürmektedir. Her iki grupta da hiç TIMI majör kanaması ve kan nakliyoktur. Tirofibanın 25 mikrogram/kg bolus dozu ile görülen TIMI minör kanaması plasebokolundaki

%%

4 olarak bildirilmiştir (p=0.19).

Trombositopeni

Tirofiban tedavisi sırasında trombosit sayısında akut azalma veya trombositopeni plasebo grubuna göre daha sık görülmüştür. Bu düşüşler tirofiban kesildikten sonra normaledönmüştür. Trombositlerde akut ve şiddetli azalmalar (trombosit sayısı <20,000/mm3) dahaönce GP IIb/IIIa reseptör antagonistlerini tekrar uyguladıktan sonra trombositopeniyaşamamış hastalarda gözlenmiştir ki bunlar; üşüme, düşük dereceli ateş veya kanamakomplikasyonlarıyla ilişkili olabilir.

Alerjik reaksiyonlar

Anaflaktik reaksiyonları içeren şiddetli alerjik reaksiyonlar (örn; bronkospazm, ürtiker) tirofiban tedavisinin başlangıcında (ilk günde de gözlenmiştir) ve tekrar uygulandığındaortaya çıkmıştır. Bazı olgularda şiddetli trombositopeni (trombosit sayısı <10,000/mm )görülmüştür.

Şüpheli advers reaksiyonların raporlanması


Ruhsatlandırma sonrası şüpheli ilaç advers reaksiyonlarının raporlanması büyük önem taşımaktadır. Raporlama yapılması, ilacın yarar / risk dengesinin sürekli olarak izlenmesineolanak sağlar. Sağlık mesleği mensuplarının herhangi bir şüpheli advers reaksiyonu TürkiyeFarmakovijilans Merkezi (TÜFAM)'ne bildirmeleri gerekmektedir. (www.titck.gov.tr;eposta;[email protected];tel:0 800 314 00 08; faks:0 312 218 35 99)

4.9. Doz aşımı ve tedavisi

Klinik çalışmalarda tirofiban ile kasıtsız doz aşımı 3 dakikalık bolus şeklinde 50 mikrogram/kg'a kadar dozlarda veya başlangıç infüzyonu olarak 1.2 mikrogram/kg/dk dozuile görülmüştür. 1.47 mikrogram/kg/dk'ya kadar idame infüzyon hızında da doz aşımıgözlenmiştir.

Semptomlar

En sık bildirilen doz aşımı semptomu kanamadır. Genellikle mukoza kanaması ve kardiyak kateterizasyon için girilen arter bölgesinde lokalize kanamalar görülmüştür. İntrakraniyalhemoraji ve retroperitoneal kanamalara ait tekil olgular da bildirilmiştir.

Tedavi

Tirofiban doz aşımı, hastanın durumuna ve hekimin değerlendirmesine göre tedavi edilmelidir. Hemoraji tedavisi gerekliyse, TİROBİF infüzyonu kesilmelidir. Kan ve /veyatrombosit transfüzyonları da düşünülmelidir. TİROBİF hemodiyalizle uzaklaştırabilir.

5. FARMAKOLOJİK ÖZELLİKLER5.1. Farmakodinamik özellikler

Farmakoterapötik grup: Kan ve kan yapıcı organlar - antitrombotik ajanlar - antitrombotik

Bu beajamara-lHfcpianft h&riÇıpİ&tieleı&gr^fl&syonaiinhitatÖFlerDoküman http://ebs.titck.gov.tr/Basvuru/EImza/Kontrol adresinden kontrol edilebilir. Güvenli elektronik imza aslı ile aynıdır. Dokümanın doğrulama kodu : lZmxXZl AxQ3NRZW56SHY3ZW56RG83 8

ATC Kodu:B01A C17

Tirofıban hidroklorür trombosit agregasyonunda rol oynayan majör trombosit yüzey reseptörü olan GP Ilb/IIIa reseptörünün peptid yapıda olmayan bir antagonistidir. Tirofiban hidroklorürfibrinojenin GP Ilb/IIIa reseptörüne bağlanmasını engelleyerek trombositlerin agregasyonunubloke eder.

Tirofiban hidroklorür trombosit fonksiyonunda inhibisyona yol açar; bu

ex vivo

ADP ile indüklenmiş trombosit agregasyonunu inhibe etme ve kanama zamanını (BT) uzatmabecerisiyle gösterilmiştir. Trombosit fonksiyonu ilaç kesildikten sonraki 8 saat içerisindebaşlangıç düzeyine geri döner.

Bu inhibisyonun derecesi, tirofiban hidroklorürün plazmadaki konsantrasyonuyla paraleldir.

Tirofiban; 0.4 mikrogram/kg/dk infüzyonuyla, fraksiyonlanmamış heparin ve ASA ile birlikte, hastaların

%ex vivo%%

89) inhibisyon sağlamış ve kanama süresini infüzyon sırasında 2.9kat uzatmıştır. İnhibisyon 30 dakikalık yükleme infüzyonuyla hızla sağlanmış ve infüzyonsüresince devam etmiştir.

Tirofibanın 25 mikrogram/kg bolus dozu (sonrasında 18-24 saat boyunca 0.15 mikrogram/kg/dk verilen idame infüzyonu), fraksiyonlanmamış heparin ve oral antiplatelettedavisinin varlığında, ışık transmisyon agregometri (LTA) ile ölçüldüğü üzere, tedavininbaşlangıcından 15 ila 60 dakika sonra % 92 ila % 95 oranlarında ortalama bir azamiagregasyonun ADP ile indüklenen inhibisyonunu sağlamıştır.

PRISM-PLUS Çalışması

Çift kör, çok merkezli, kontrollü PRISM-PLUS çalışması; kararsız anjina (UA) veya yeni geçici veya kalıcı ST-T dalgası değişikliklerinin veya yükselmiş kardiyak enzimlerin eşlikettiği, uzamış tekrarlayan anjinal ağrı veya infarktüs sonrası anjinası olan akut Q dalgasıoluşturmayan miyokard infarktüsü (NQWMI) hastalarında; tirofiban ve fraksiyonlanmamışheparinin (n=773) etkinliğini, fraksiyonlanmamış heparin (n=797) ile karşılaştırmıştır.

Hastalar aşağıdaki tedavilere randomize edilmiştir:

- Tirofiban (30 dakika yükleme infüzyonu 0.4 mikrogram /kg/dk, ardından dakikada 0.10 mikrogram /kg/dk idame infüzyonu)

-veya tek başına heparin

Kontrendike olmadığı sürece tüm hastalar ASA aldılar. Çalışma ilacına, son anjina atağından sonraki 12 saatte başlanmıştır. Hastalar 48 saat tedavi edildikten sonra anjiografi ve endike iseanjioplasti/aterektomi yapılmış ve bu sırada tirofibana devam edilmiştir. Tirofiban ortalama71.3 saat boyunca infüzyonla verilmiştir.

Kombine primer çalışma sonlanım noktası, tirofibana başlandıktan sonra 7. günde refrakter iskemi, miyokard enfarktüsü veya ölüm olayının gerçekleşmesidir.

7. günde, primer sonlanım noktası , tirofiban grubunda kombine sonlanım noktası için % 32'lik bir risk azalmasıdır (RR) (% 12.9'a karşı % 17.9) (p=0.004). Bu tedavi edilen 1.000 hastadakaçınılan yaklaşık 50 vakayı temsil etmektedir. 30 gün sonra ölümün, MI'nin, refrakter iskemik

BU BE

durumlarııftfearma gfistefitm nsklasıi3ıınoMeyirU4ifiifthastsneySnSsp:tdeniyitışıfl/RR'sfE422idıi%

adresinden kontrol edilebilir. Güvenli elektronik imza aslı ile aynıdır. Dokümanın doğrulama kodu : !ZmxXZl AxQ3NRZW56SHY3ZW56RG83 9

18.5'e karşı % 22.3; p=0.029). 6 ay sonra, ölümün, MTnın, refrakter iskemik durumların karmasının veya UA için yeniden hastaneye yatışın göreceli riski % 19 oranında azalmıştır (%27.7'ye karşı % 32.1; p=0.024). Ölümün veya MI'nın karması ile ilgili olarak, 7. gün, 30. gün ve

6. aydaki sonuçlar aşağıdaki gibidir: 7. günde tirofiban grubu için % 43'lük bir (RR) vardı (%4.9'a karşı % 1.3; p=0.006); 30. günde (RR) % 30 (% 8.7'ye karşı % 11.9; p=0.027) ve 6. aydaRR % 23 (% 12.3'e karşı % 15.3; p= 0.063) idi. Tirofiban alan hastalarda MI'nın azalmasıtedavinin erken döneminde ortaya çıkmış (ilk 48 saat içerisinde) ve mortalite üzerine belirgin biretkisi olmaksızın 6 ay boyunca devam etmiştir.

Hastaneye ilk yatışta anjiyoplasti/aterektomi uygulanan hastaların % 30'unda, 30. günde primer karma sonlanım noktası için ölüm veya MI için % 43'lük bir RR (% 5.9'a karşı %10.2) yanı sıra % 46'lık bir (RR) dir (% 8.8'e karşı % 15.2).

Bir güvenlilik çalışmasına dayanarak, UA (kararsız anjina) ve NQWMI (Q dalgası oluşturmayan miyokard infarktüsü) hastalarında tirofibanın (0.4 mikrogram/kg/dk olacakşekilde 30 dakikalık yükleme dozunu takiben 108 saate kadar 0.1 mikrogram/kg/dk'lık biridame dozu) enoksaparin ile eşzamanlı verilmesi (n=315); tirofibanın fraksiyonlanmamışheparin ile eşzamanlı verilmesiyle (n=210) karşılaştırılmıştır. Enoksaparin grubundakihastalara en az 24 saatlik ve azami 96 saatlik bir süre boyunca 12 saatte bir 1.0 mg/kg cilt altıenjeksiyonu yapılmıştır. Fraksiyonlanmamış heparin grubuna randomize edilen hastalara 5000ünitelik bir intravenöz bolus ve sonrasında en az 24 saat ve azami 108 saatlik bir süre boyuncasaat başına 1000 ünitelik idame infüzyonu verilmiştir. Toplam TIMI kanama oranı,tirofiban/enoksaparin grubu için % 3.5 ve tirofiban/fraksiyonlanmamış heparin grubu için %4.8 dir.

İki grup arasında cilt altı kanama oranları açısından belirgin bir fark olsa da (fraksiyonlanmamış heparine dönüşen enoksaparin grubunda % 29.2 ve fraksiyonlanmamışheparin grubunda % 15.2), her iki grupta da TIMI majör kanamaları yoktur (Bkz.Bölüm 4.4).Enoksaparin ile beraber verilen tirofibanın etkinliği belirlenmemiştir.

ADVANCE çalışması

ADVANCE çalışması, en az bir koroner damarda % 70'den fazla daralmanın ve diyabetin, NSTE-AKS'nin varlığı, çok damarlı girişimin gerekliliği dahil yüksek risk özelliklerigösteren, isteğe bağlı veya acil PKG yapılan hastalarda plasebo ile karşılaştırarak tirofiban 25mikrogram/kg bolus dozunun güvenlilik ve etkililiğini belirlemiştir. Tüm hastalarfraksiyonlanmamış heparin, asetil salisilik asit (ASA) ve tienopiridin'in, sonrasında idamedozunun verildiği bir yükleme dozunu almıştır. Toplam 202 hasta, PKG 'nin hemen öncesindeverilen tirofiban (3 dakikanın üzerinde 25 mikrogram/kg bolus IV sonrasında 24-48 saatboyunca 0.15 mikrogram/kg/dk sürekli IV infüzyon) veya plasebo grubuna randomizeedilmiştir.

Primer sonlanım noktası; ölüm, ölümcül olmayan MI, acil hedef damarın yeniden vaskülarizasyonunun (uTVR) bir karması veya indeks işlem sonrası ortalama 180 günlük birtakibi olan trombotik kurtarma GP IIb/IIIa inhibitörü tedavisidir. Büyük ve küçükkanamaların güvenlilik sonlanım noktaları, TIMI kriterlerine göre tanımlanmıştır.

Tedavi amacına yönelik popülasyonda, primer sonlanım noktasının kümülatif insidansı plasebo ve tirofiban gruplarında sırasıyla % 35 ve % 20 dir (risk oranı [HR] 0.51 [95 % güvenaralığı (CI), 0.29'dan 0.88'e]; p=0.01). Plasebo ile karşılaştırıldığında, tirofiban grubunda

10

ölüm, MI veya uTVR'nin karmasında belirgin bir azalma vardır (% 31'e karşı,

%

20'HR, 0.57 % 95 CI, 0.99-0.33]; p=0.048).

EVEREST çalışması

Randomize açık EVEREST çalışması koroner bakım ünitesinde başlatılan upstream 0.4 mikrogram/kg/dk dozu tirofıban 25 mikrogram/kg bolus doz ile veya PKG'den 10 dakikaönce başlatılan 0.25 mg/kg absiksimab ile karşılaştırmıştır. . Tüm hastalara ilave olarak ASAve tienopiridin verilmiştir. Çalışmada kayıtlı n=93 NSTE-AKS hastasına, hastaneyebaşvurudan sonraki 24-28 saat içerisinde uygun görüldüğü şekilde anjiyografi ve PKGuygulanmıştır.

Doku seviyesinde perfüzyonun ve troponin I salımının primer sonlanım noktaları ile ilgili olarak, EVEREST'in sonuçları PKG TIMI miyokardiyal perfüzyon derecesinin (TMPG) 0/1sonrası belirgin bir şekilde daha düşük oranlar olduğunu (sırasıyla %6.2'ye karşı %20'ye karşı% 35.5; p=0.015) ve PKG miyokardiyal kontrast ekokardiyografi (MKE) sonrası puanindeksini (sırasıyla 0.88 ± 0.18'ye karşı 0.77 ± 0.32'ye karşı 0.71 ± 0.30; p<0.05)iyileştirdiğini göstermiştir.

İşlem sonrası kardiyak Troponin I (cTnl) yükselmesinin insidansı; PKG 25 mikrogram /kg bolus doz tirofiban veya absiksimab ile karşılaştırıldığında, upstream tirofiban rejimi iletedavi edilen hastalarda belirgin bir şekilde azalmıştır (sırasıyla, % 30'a karşı % 38.8'ye karşı% 9.4; p=0.018). PKG, tirofiban (3.8 ± 4.1'e karşı 7.2 ± 12; p=0.015) ve absiksimab (3.8 ±4.1'e karşı 9 ± 13.8; p=0.0002) ile karşılaştırıldığında; PKG sonrası cTnI seviyeleri detirofibanın süregelen uygulaması ile belirgin bir şekilde azalmıştır. PKG, tirofiban 25mikrogram/kg bolus doz ve absiksimab rejimlerinin karşılaştırması PKG sonrası TMPG 0/1oranında belirgin bir farklılık olmadığını göstermiştir (% 20'ye karşı % 35; p=NS).

Tirofibanın 25mg/kg bolus dozunu, absiksimab ile karşılaştıran çalışmalar yapılmış ve bunlardan n=1100 den fazla NTSC-ACE hastanın dahil olduğu çalışmada; 30. gün sonundaMACE'nin karma primer sonlanım noktalarının her iki ilaçta da farklı olmadığı (Tirofibaniçin % 5.8'den % 6.9'a ve absiksimab için % 7.1'den % 8.8'e) görülmüştür.

Sonrasında 0.15 mikrogram/kg/dk bir infüzyonun verildiği 10 mikrogram/kg bolus tirofiban kullanılan TARGET çalışması, tirofibanın absiksimab'a göre daha yetersiz olduğunugösterememiştir: Ağırlıklı olarak 30. gündeki MI insidansında görülen belirgin bir artışa bağlıolarak tirofiban grubunda % 7.6 ve absiksimab grubunda % 6.0 (p=0.038) olan karma primersonlanım noktasının insidansı (30. gündeki ölüm, MI veya uTVR), absiksimab'ın klinikaçıdan ilgili sonlanım noktalarında belirgin bir şekilde daha etkili olduğunu göstermiştir.

5.2. Farmakokinetik ÖzelliklerGenel Özellikler

Emilim:


İntavenöz infüzyon uygulama sonrası % 90 trombosit agregasyonu hızlı bir şekilde oluşur.

Dağılım:


Tirofiban plazma proteinlerine güçlü şekilde bağlanmaz ve 0.01 - 25 mikrogram/ml sınırları içinde proteinlere bağlanma konsantrasyondan bağımsızdır. İnsan plazmasında serbest

Bu be! adresini

:SKaks?yonı%.e,3r5n¥ifmTi]r,oSib

ınaenkomroFedilebilir. Güvenli elektror

l56SHY3ZW56RG83

âpwkdrarlıinfturumı3a|rpimırıömi!yakia

ıık imza asTı ile aynıdır. Dokumamın doğrulamakodıı: İZn

13 / 16

Biyotransformasyon:


14C ile işaretli tirofiban ile yapılan deneyler idrar ve feçesteki radyoaktivitenin esas olarak değişmemiş tirofibandan yayıldığını göstermiştir. Dolaşımdaki plazmada radyoaktivite, genelikledeğişmemiş tirofibandan kaynaklanır (uygulamadan sonra 10 saate kadar). Bu veriler tirofibanınsınırlı metabolizmasını gösterir.

Eliminasyon:


14C ile işaretli tirofiban sağlıklı gönüllülere uygulandıktan sonra, radyoaktivitenin % 66'sı idrarda, % 23'ü ise feçeste saptanmıştır. Toplam radyoaktivite miktarı % 91'dir. Böbrekler ve safraylaatılım tirofibanın eliminasyonuna anlamlı katkıda bulunur. Sağlıklı gönüllülerde tirofibanınplazma klerensi yaklaşık 250 ml/dk'dır. Renal klerens plazma klerensinin % 39-69'udur.Yarılanma ömrü yaklaşık 1.5 saattir.

Hastalardaki karakteristik özellikler

Cinsiyet:


Koroner kalp hastalığı olan erkek ve kadın hastalarda tirofibanın plazma klerensi benzerdir.

Yaşlı hastalar:


Koroner kalp hastalığı olan yaşlılarda (65 yaş ve üzeri) tirofibanın plazma klerensi daha genç hastalara (< 65 yaş) göre yaklaşık %25 daha düşüktür.

Irk:


Farklı etnik kökenlerden hastalarda plazma klerensinde fark saptanmamıştır.

Karaciğer yetmezliği:


Hafif-orta derecede karaciğer yetmezliği olan hastalarda tirofibanın plazma klerensinde klinik yönden anlamlı azalmaya dair kanıtlar yoktur. Ağır karaciğer yetmezliği olan hastalara ilişkinhiçbir veri yoktur.

Böbrek yetmezliği:


Böbrek fonksiyonu azalmış hastalarda yürütülen klinik çalışmalar, kreatinin klerensindeki azalma derecesine bağlı olarak tirofibanın plazma klerensinde azalma olduğunu göstermiştir.Kreatinin klerensi 30 ml/dak'nın altında olan hastalarda (hemodiyaliz hastaları dahil)tirofibanın plazma klerensi klinik yönden önemli derecede azalır (> %50) (Bkz. Bölüm 4.2).Tirofiban hemodiyalizle uzaklaştırılabilir.

Koroner arter hastalığı


Kararsız anjinapektoris veya Q dalgalı olmayan miyokard enfarktüsü geçirmiş hastalarda plazma klerensi yaklaşık 200 ml/dak'dır ve renal klerens plazma klerensinin % 39'udur.Yarılanma ömrü yaklaşık 2 saattir.

Diğer ilaçların etkileri


Aşağıdaki ilaçlardan birini alan hastalarda tirofibanın plazma klerensi PRISM çalışmasında o ilacı almayan bir hasta alt grubuyla (n=762) karşılaştırılmıştır. Bu ilaçların tirofibanın plazmaklerensi üzerinde belirgin etkileri (>%15) görülmemiştir. Bu ilaçlar; asebutolol, parasetamol,alprazolam, amlodipin, aspirin preparatları, atenolol, bromozepam , kaptoril, diazepam,digoksin, diltiazem, dokusat sodyum, enalapril, furosemid, glibenklamid, fraksiyonlanmamış

adresihepaiMçi eânsulinipveizosoffbidimiloiaaepaımf. cl«Va&tatinrui£metok;Top®amıd,cQmetop8olfil,zymorfin,

14 / 16

nifedipin, nitrat preparatları, oksazepam, potasyum klorür, propranolol, ranitidin, simvastatin, sukralfat ve temazepamdır.

Tirofibanın farmakokinetik ve farmakodinamik özellikleri enoksaparin (1 mg/kg; 12 saatte bir subkutan yolla) ile birlikte uygulanmasında incelenmiş ve tirofiban ile fraksiyonlanmamışheparin kombinasyonuyla karşılaştırılmıştır. İki grup arasında tirofibanın klerensi bakımındanhiçbir fark yoktur.

5.3. Klinik öncesi güvenlilik verileri

Klasik güvenlilik farmakolojisi, tekrarlayan doz toksisitesi ve genotoksisite çalışmalarına dayanan klinik öncesi veriler insanlar için özel bir tehlikeye işaret etmemektedir.

Tirofiban tavşanlarda ve sıçanlarda plasentadan geçer.

6.FARMASÖTİK ÖZELLİKLER6.1. Yardımcı maddelerin listesi

Sodyum klorür Sodyum sitrat dihidratSitrik asit anhidratEnjeksiyonluk su

Hidroklorik asit ve/veya sodyum hidroksit (pH ayarlaması için)

6.2. Geçimsizlikler

Diazepam ile geçimsizlik saptanmıştır. Dolayısıyla TİROBİF ve diazepam aynı intravenöz hat içinde uygulanmamalıdır.

6.3. Raf ömrü

24 aydır.

Mikrobiyolojik açıdan, seyreltilmiş infüzyon solüsyonu derhal kullanılmalıdır. Solüsyon hemen kullanılmayacaksa saklama koşulları kullanıcının sorumluluğundadır ve seyreltmekontrollü ve onaylanmış aseptik koşullarda yapılmış olması kaydıyla,

%%6.4. Saklamaya yönelik özel tedbirler

25°C' nin altındaki oda sıcaklığında saklayınız.

Ürünü dondurmayınız. Işıktan korumak için flakonu dış kartonu içerisinde saklayınız.

6.5. Ambalajın niteliği ve içeriği

50 ml'lik Tip I cam flakonlarda kullanıma sunulmuştur.

Her bir kutu 1 adet flakon içerir.

15 / 16

6.6. Beşeri tıbbi üründen arta kalan maddelerin imhası ve diğer özel önlemler

Kullanılmamış olan ürünler ya da atık materyaller “Tıbbi Atıkların Kontrolü Yönetmeliği” ve “Ambalaj ve Ambalaj Atıklarının Kontrolü Yönetmeliklerine” uygun olarak imha edilmelidir.

7. RUHSAT SAHİBİ

Pharmada İlaç San. ve Tic. A.Ş.

Dem Plaza, İnönü Mah. Kayışdağı Cad.

No:172, 34755 Ataşehir / İstanbul Tel: 0216 577 80 25Faks: 0 216 577 80 24

8. RUHSAT NUMARASI

2017/588

9. İLK RUHSAT TARİHİ/RUHSAT YENİLEME TARİHİ

İlk ruhsat tarihi: 11.08.2017 Ruhsat yenileme tarihi:

10. KÜB'ÜN YENİLENME TARİHİ

16 / 16
1

/ 16
2

/ 16
3

/ 16
4

/ 16
5

/ 16
6

/ 16
7

/ 16
8

/ 16
9

/ 16
10

/ 16

İlaç Bilgileri

Tirobif 12.5 Mg/50 Ml I.v. İnfüzyon İçin Konsantre Çözelti İçeren Flakon

Etken Maddesi: Tirofiban Hcl

Pdf olarak göster

Google Reklamları

Ana Sayfa | Hakkımızda | İlaçlar | İlaç Ara | İlaç Firmaları | Gizlilik | Bize Ulaşın

Telif Hakkı 2008-2024 © İlaç Prospektüsü. Tüm Hakları Saklıdır.
Uyarı: Sitemizde yayınladığımız ilaç bilgileri ile doktora danışmadan kesinlikle ilaç kullanmayınız!
Aksi halde doğabilecek sağlık sorunlarından ilacprospektusu.com sorumlu tutulamaz.