KISA ÜRÜN BİLGİSİ1. BEŞERİ TIBBİ ÜRÜNÜN ADI
PANTACTİVE® 20 mg enterik kaplı tablet
2. KALİTATİF VE KANTİTATİF BİLEŞİMEtkin madde:
Her bir enterik kaplı tablet 20 mg pantoprazol'e eşdeğer 21.146 mg pantoprazol sodyum seskihidrat içermektedir.
Yardımcı maddeler:
Yardımcı maddeler için bölüm 6.1'e bakınız.
3. FARMASÖTİK FORM
Enterik kaplı tablet
Sarı renkli, oval şeklinde, bikonveks her iki yüzü çentiksiz enterik kaplı tabletler.
4. KLİNİK ÖZELLİKLER4.1. Terapötik endikasyonlar
5 yaşın üzerindeki çocuklarda ve erişkinlerde:
•
Gastroözofageal reflü birlikteliği ile oluşan erozif özofajitin kısa süreli (en fazla 8 haftaya kadar) tedavisinde ve semptomlar ının iyile ştirilmesinde,
• Reflü özofajitin idame tedavisinde ve nüksünün önlenmesinde endikedir.
Erişkinlerde:
•
Hafif reflü hastalığı ve hastalığa bağlı semptomlar ın tedavisinde,
• Sürekli nonsteroidal antiinflamatuvar ilaç (NSAİİ) tedavisi gören ve duodenal ülservarlığı endoskopik olarak kanıtlanan hastalarda endikedir.
4.2. Pozoloji ve uygulama şekliPozoloji/uygulama sıklığı ve süresi:
•
Semptomatik gastroözofageal reflü hastalığında:
Önerilen doz günde 1 adet PANTACTİVE 20 mg'dır. 40 kilonun altındaki çocuklarda günde 20 mg'lık PANTACTİVE dozu aşılmamalıdır.
•
Reflü özofajitin uzun süreli tedavisinde ve nüksetmesinin önlenmesinde:
Uzun süreli tedavi için, günde 1 kez PANTACTİVE 20 mg idame dozu tavsiye edilir; nüks meydana gelirse doz günde 40 mg pantoprazole çıkartılır. Nüksün iyileşmesinden sonra doztekrar 20 mg pantoprazole düşürülebilir. 40 kilonun altındaki çocuklarda günde 20mg'lık PANTACTİVE dozu aşılmamalıdır.
1 / 13
•
Sürekli NSAİİ tedavisi gören ve duodenal ülseri endoskopik olarak kanıtlanmışhastalarda:
Tavsiye edilen doz günde 1 adet PANTACTİVE 20 mg'dır.
•
Hafif derecede reflü hastalığı ve ilişkili semptomlar (örneğin; göğüste yanma ve ağrı, asit regürjitasyonu, yutma sırasında ağrı):
Semptomların giderilmesi genellikle 2-4 hafta içinde gerçekle şir ve ilişkili özofajitin iyileşmesi için genellikle 4 haf
t
alık bir tedavi süresi gerekir. E ğer bu yeterli gelmezse,normalde bunu izleyen 4 haftalık dönem içinde iyileşme sağlanır. Semptomlarıngiderilmesi sağlandığında, gerektiğinde ihtiyaca göre günde bir kez PANTACTİVE 20mg'lık bir tedavi rejimi uygulanarak semptomların tekrarlaması kontrol altınaalınabilir. İhtiyaca göre uygulanan bu tedavi rejimi ile yeterli semptom kontrolüsağlanamadığı durumda sürekli tedaviye geçiş düşünülebilir.
Uygulama şekli:
PANTACTİVE-çiğnenmemeli veya kırılmamalı; yemekten bir saat önce su ile bütün olarak yutulmalıdır.
İlacın alınması unutulduğunda, gecikmiş olan doz alınmamalıdır. Tedavi, hastanın doz şemasına göre, bir sonraki dozdan itibaren sürdürülmelidir.
PANTACTİVE ile tedavinin erken kesilmesi veya tedaviye ara verilmesi konusunda hekime danışılmalıdır.
Özel popülasyonlara ilişkin ek bilgiler:Böbrek yetmezliği:
Böbrek fonksiyonu bozulmuş hastalarda doz ayarlamasına gerek yoktur.
Karaciğer yetmezliği:
Ağır karaciğer yetmezliği olan hastalarda günlük 20 mg pantoprazol dozu (1 adet PANTACTİVE 20 mg) aşılmamalıdır. Ağır karaciğer yetmezliği olan hastalarda tedavisırasında, özellikle de uzun süreli kullanımda karaciğer enzimleri düzenli olarakizlenmelidir. Karaciğer enzimlerinin yükselmesi durumunda PANTACTİVE kullanımıkesilmelidir.
Pediyatrik popülasyon:
5 yaşından küçük çocuklarda kullanılmamalıdır.
Geriyatrik popülasyon:
Yaşlılarda doz ayarlamasına gerek yoktur.
4.3. Kontrendikasyonlar
PANTACTİVE, bileşimindeki etkin maddeye, dallanmış benzimidazollere veya Bölüm 6.1'de listelenmiş olan yardımcı maddelerden herhangi birine karşı aşırı duyarlılığıbilinen hastalarda kullanılmamalıdır.
2 / 13
4.4. Özel kullanım uyarıları ve önlemleri
Karaciğer yetmezliği:
Ağır karaciğer yetmezliği olan hastalarda pantoprazol ile tedavi sırasında, özellikle de uzun süreli kullanımda, karaciğer enzimleri düzenli olarak izlenmelidir. Karaciğer enzimlerininyükselmesi durumunda PANTACTİVE kullanımı kesilmelidir (Bkz. Bölüm 4.2).
Kombine tedavi:
Kombine tedavi sırasında ilgili ilaçlar ın ürün bilgileri göz önüne alınmalıdır.
Gastrik malignite:
Pantoprazole semptomatik yanıt, gastrik malignite semptomlarını maskeleyebilir ve tanıyı geciktirebilir. Herhangi bir alarm semptomunun varlığında (örn. beklenmeyen kilo kaybı,tekrarlayan kusmalar, disfaji, hematemez, anemi veya melena) ve gastrik ülser şüphesinde yada varlığında, malignite olas ılığı dışlanmalıdır.
Uygun tedaviye rağmen semptomlar hala devam ediyorsa ileri tetkikler yapılmalıdır.
HIV proteaz inhibitörleri ile birlikte kullanım:
Pantoprazolün, atazanavir gibi emilimi asidik intragastrik pH'ya bağımlı olan HIV proteaz inhibitörleri ile eşzamanlı uygulanması, biyoyararlanımlarındaki anlamlı azalmadan ötürüönerilmez (Bkz. Bölüm 4.5).
B12 vitamini emilimi üzerindeki etki:
Zollinger-Ellison sendromu ve uzun süreli tedavi gerektiren diğer patalojik hipersekresyon durumlarında pantoprazol, tüm diğer asit bloke edici ilaçlar gibi, hipoklorhidri veyaaklorhidriye bağlı olarak B12 vitamini (siyanokobalamin) emilimini azaltabilir. Bu durum,B12 vitamini vücut stokları azalmış veya emiliminin azalması yönünde risk faktörleri olanuzun süreli tedavi gören hastalarda ya da ilgili klinik semptomların gözlenmesi durumundagöz önünde bulundurulmalıdır.
Uzun süreli tedavi:
Özellikle 1 yıllık sürenin aşıldığı uzun süreli tedavilerde, hastalar düzenli olarak gözlenmelidir.
Kemik kırığı:
Yayınlanmış çeşitli gözlemsel çalışmalar, proton pompası inhibitörü (PPİ) tedavisinin, kalça, el bileği ya da omurgada osteoporoza bağlı kırık riskinde bir artışla ilişkili olabileceğinidüşündürmektedir.
Çoklu günlük dozlar ve uzun süreli PPİ tedavisi (bir yıl ya da daha fazla) şeklinde tanımlanan yüksek doz alan ağırlıklı olarak yaşlı hastalarda veya bilinen diğer riskfaktörleri olan hastalarda kırık riski artmıştır. Hastalar tedavi edildikleri durum içinuygun olan en düşük dozda ve en kısa süreli PPİ tedavisini almalıdırlar.
Gözlemsel çalışmalar PPI'lerinin toplam kırık riskini % 10-40 oranında arttırabileceğini ortaya koymaktad ır. Bu artışın bir kısmı diğer risk faktörleri ile ilgili olabilir. Osteoporoz
3 / 13
riski taşıyan hastalar mevcut tedavi kılavuzları doğrultusunda tedavi olmalı ve yeterli miktarda D vitamini ve kalsiyum almalıdır.
Hipomagnezemi:
PPİ'lerle en az 3 ay süreyle tedavi edilen hastalarda ve çoğu olguda da bir yıl tedaviden sonra nadiren semptomatik ve asemptomatik hipomagnezemi bildirilmiştir. Ciddi adversolaylar tetani, deliryum, baş dönmesi, konvülziyon, ventriküler aritmiler ve nöbetleriiçermektedir. Çoğu hastada hipomagnezemi tedavisi magnezyum replasmanını ve PPİtedavisinin kesilmesini gerektirmektedir.
Uzun süre tedavi alması beklenen ya da PPI'ları digoksin gibi ilaçlar ya da hipomagnezemiye neden olabilecek ilaçlarla (örn. diüretikler) birlikte alan hastalar için,sağlık mesleği mensupları PPİ tedavisine başlamadan önce ve daha sonra periyodik olarakmagnezyum düzeylerini takip edebilirler.
Nöroendokrin tümörler için yap ılan incelemelerle etkileşimler:
Gastrik asit düzeyindeki ilaç kaynaklı azalmalara sekonder olarak serum kromogranin A (CgA) düzeyleri artmaktadır. Artmış CgA düzeyi nöroendokrin tümörler için yapılantanı incelemelerinde yanlış pozitif sonuçlara yol açabilir. Uygulayıcılar CgA düzeylerinideğerlendirmeden önce geçici olarak PPI tedavisine en az 5 gün ara vermeli ve eğerbaşlangıçtaki CgA düzeyleri yüksek ise PPI tedavisinin kesilmesinden 14 gün sonra testitekrar etmelidirler. Eğer seri testler yapılıyorsa (örn. monitorizasyon için), testler arasındakireferans aralıkları değişebileceği için testler aynı laboratuvarda yapılmalıdır.
Non-steroidal Anti-inflamatuar İlaçlar (NSAİİ) ile birlikte kullanım:
Seçici olmayan NSAİİ'lerin indüklediği gastroduodenal ülserin önlenmesi amacıyla PANTACTİVEkullanımı, sürekli NSAİİ tedavisine ihtiyaç duyan ve gastrointestinal
komplikasyonlar geliştirme riski yüksek olan hastalarla sınırlandırılmalıdır. Yüksek risk, yaşlılık (65 yaşın üzeri), gastrik veya duodenal ülser hikayesi veya üst gastrointestinalkanama hikayesi gibi bireysel risk faktörlerine göre değerlendirilmelidir.
Bakterilerin yol açt ığı gastrointestinal enfeksiyonlar:
Proton pompası inhibitörleri ile tedavi,
SalmonellaCampylobacterC.difficile
gibi bakterilerin yol açtığı gastrointestinal enfeksiyon riskinde az da olsa bir artışa nedenolabilir.
Subakut kütanöz lupus eritematozus:
Proton pompa intibitörleri çok seyrek olarak subakut kütanöz lupus eritematozus vakaları ile ilişkilendirilmiştir. Özellikle derinin güneşe maruz kalan alanlarında olmak üzerelezyonlar ın ortaya çıkması ve artraljinin eşlik etmesi durumlar ında hasta acilen t ıbbi yardımalmalıvesağlıkmesleğimensubuPANTACTİVEtedavisinin kesilmesini
değerlendirmelidir. Daha önce bir proton pompa inhibitörü tedavisi sonrası subakut kütanöz lupus eritematozus gelişmiş olması, aynı durumun diğer proton pompa inhibitörleri ile degörülme riskini arttırır.
Laboratuvar testleri:
Artmış Kromogranin A (CgA) düzeyi, nöroendokrin tümörlere yönelik incelemeleri etkileyebilir. Bundan kaçınmak için PANTACTİVE tedavisi, CgA ölçümlerinden en az 5
4 / 13
gün önce durdurulmalıdır (Bkz. Bölüm 5.1). CgA ve gastrin düzeyleri ilk ölçümden sonra referans aralığa dönmemişse, proton pompa inhibitörü tedavisi kesildikten 14 gün sonraölçümler tekrarlanmalıdır.
4.5. Diğer tıbbi ürünler ile etkileşimler ve diğer etkileşim şekilleri
pH'ya bağımlı Emilim Farmakokinetiğine sahip tıbbi ürünler
Şiddetli ve uzun süren gastrik asit sekresyonu inhibisyonu nedeniyle PANTACTİVE, gastrik pH'nın oral yararlanımında önemli bir belirleyici olduğunda, örneğin ketokonazol,itrakonazol, posakonazol gibi bazı azol anti-fungaller ve erlotinib gibi diğer ilaçlarınemilimini etkileyebilir.
HIV proteaz inhibitörleri:
Pantoprazolün, atazanavir gibi emilimi asidik intragastrik pH'ye bağımlı olan HIV proteaz inhibitörleri ile birlikte kullanımı, biyoyararlanımlarındaki anlamlı azalmadan ötürü tavsiyeedilmemektedir.
HIV proteaz inhibitörlerinin bir proton pompası inhibitörü ile kombinasyonundan kaçınılamazsa, yakın klinik takip (örn., virüs yükü) önerilir. Günde 20 mg'lık pantoprazoldozu aşılmamalıdır. HIV proteaz inhibitörlerinin dozajının ayarlanması gerekebilir.
Kumarin antikoagülanlar ı (fenprokumon ve varfarin)
Klinik farmakokinetik çalışmalarda pantoprazolün fenprokumon veya varfarin ile eşzamanlı olarak uygulanması sırasında etkileşim görülmemiştir. Ancak pazarlama sonrası dönemdePPI'ları fenprokumon veya varfarinile eş zamanlı alan hastalar arasında çok az sayıda izolevakalarda International Normalized Ratio (INR) değişiklikleri rapor edilmiştir. INR veprotrombin zamanındaki artışlar anormal kanamaya ve hatta ölüme yol açabilir. Pantoprazolve varfarin veya fenprokumon ile tedavi edilen hastaların INR ve protrombin zamanındaartış açısından izlenmeleri gerekmektedir.
Metotreksat
Yüksek doz metotreksat (örneğin 300 mg) ve proton pompa inhibitörünün birlikte kullanımının bazı hastalarda metotreksat seviyelerini arttırdığı rapor edilmiştir. Bu nedenle,örneğin kanser ve psöriazis hastalığı için yüksek doz metotreksat kullanılırken, pantoprazolkullanımının geçici olarak durdurulmasının değerlendirilmesi gerekebilir.
Diğer etkileşim çalışmalar ı:
Pantoprazol sitokrom P450 enzim sistemi aracılığı ile büyük ölçüde karaciğerde metabolize olur. Ana metabolik yolak CYP2C19 ile demetilasyondur ve diğer metabolik yolaklarCYP3A4 ile oksidasyonu içerir.
Aynı enzim sistemiyle metabolize olan karbamazepin, diazepam, glibenklamid, nifedipin ve levonorgestrel ile etinil östradiol içeren bir oral kontraseptif gibi tıbbi ürünler ile yapılanetkileşim çalışmaları, klinik açıdan önemli olan etkileşimlere işaret etmemektedir.
Pantoprazolün aynı enzim sistemi kullanılarak metabolize edilen diğer tıbbi ürünler veyabileşikler ile etkileşimi göz ardı edilemez.
5 / 13
Bir dizi etkileşim çalışması, pantoprazolün CYP1A2 (kafein, teofilin gibi), CYP2C9 (piroksikam, diklofenak, naproksen gibi), CYP2D6 (metoprolol gibi), CYP2E1 (etanol gibi)ile metabolize olan aktif maddelerin metabolizmasını veya digoksinin p-glikoprotein ileilişkili emilimini etkilemediğini göstermiştir.
Antasitlerle birlikte verildiğinde etkileşme görülmemiştir.
Ayrıca klaritromisin, metronidazol, amoksisilin gibi antibiyotiklerin pantoprazol ile eş zamanlı uygulanmasına dair etkileşim çalışmaları da yapılmıştır. Klinik açıdan önemlietkileşmeler gözlenmemiştir.
CYP2C19'u inhibe eden veya indükleyen tıbbi ürünler:
Fluvoksamin gibi CYP2C19 inhibitörleri pantoprazole sistemik maruziyeti artırabilir. Fluvoksamin gibi CYP2C19 inhibitörleri ile tedavi edilen hastalarda ya da hepatikbozukluğu olanlarda uzun süre yüksek dozlarda pantoprazol kullanımında pantoprazoldozunun azaltılması düşünülebilir.
Rifampisin ve sar ı kantaron (Hypericum perforatum) gibi CYP2C19 ve CYP3A4'ü etkileyen enzim indükleyicileri bu enzim sistemleri ile metabolize edilen PPI'ların plazmakonsantrasyonlarını azaltabilir.
Özel popülasyonlara ilişkin ek bilgiler:
Özel popülasyonlara ilişkin herhangi bir etkileşim çalışması yapılmamıştır.
Pediyatrik popülasyon:
Pediyatrik popülasyona ilişkin herhangi bir etkileşim çalışması yap ılmamıştır.
4.6. Gebelik ve laktasyonGenel tavsiye
Gebelik kategorisi B
Çocuk doğurma potansiyeli bulunan kadınlar/Doğum kontrolü (Kontrasepsiyon)
Levonorgestrel ve etinil östradiol içeren bir oral kontraseptif ile yapılan spesifik testlerde, klinik açıdan anlamlı bir etkileşme gözlenmemiştir (Bkz. Bölüm 4.5)
Gebelik dönemi
Sınırlı sayıda (300-1000 arasında gebelik sonucu) gebelikte maruz kalma olgularından gelen veriler, pantoprazolün gebelik üzerinde ya da fetusun/yeni doğan çocuğun sağlığı üzerindeadvers etkileri (malformasyona yol açma veya föto/neonatal toksisitesiye sahip olma)olduğunu göstermemektedir. Bugüne kadar herhangi önemli bir epidemiyolojik veri eldeedilmemiştir.
Hayvanlar üzerinde yapılan çalışmalar, üreme toksisitesinin bulunduğunu göstermiştir. (Bkz.Bölüm 5. 3).
-İnsanlara yönelik potansiyel risk bilinmemektedir.
Bir önlem olarak gebelik sırasında PANTACTİVE kullanımından kaç ınılmalıdır
6 / 13
Laktasyon dönemi
Hayvan çalışmaları pantoprazolün süte geçtiğini göstermiştir. Pantoprazolün anne sütüne geçişi raporlanmıştır. Yeni doğanlar/bebekler için risk göz ardı edilemez. Bu nedenle,emzirmeye devam edilip edilmeyeceğine veya PANTACTİVE tedavisine devam edilipedilmeyeceğine, emzirmenin çocuğa yararı ve PANTACTİVE tedavisinin anneye yararıaçısından bir değerlendirme yap ıldıktan sonra karar verilmelidir.
Üreme yeteneği /Fertilite
Hayvan çalışmalarında pantoprazol uygulamasını takiben fertilite bozukluğuna dair bir kanıta rastlanmamıştır (Bkz. Bölüm 5. 3).
4.7. Araç ve makine kullanımı üzerindeki etkiler
Pantoprazolün araç ve makine kullanma yeteneği üzerinde etkisi yoktur veya ihmal edilebilir düzeydedir.
Baş dönmesi ve görsel bozukluklar gibi advers ilaç etkileşimleri gözlenebilir (bkz. Bölüm 4.8). Bu advers olayların görülmesi durumunda hasta araç veya makinekullanmamalıdır.
4.8. İstenmeyen etkiler
Hastaların yaklaşık %5'inin advers ilaç reaksiyonları yaşadığı tahmin edilmektedir. En fazla bildirilen advers reaksiyonlar diyare ve baş ağrısıdır, her iki durum da hastaların yaklaşık%1'inde gözlenmiştir.
Sistem organ sınıfına göre aşağıda listelenen istenmeyen olaylar ın sıklık dereceleri şu şekilde tanımlanmıştır:
Çok yaygın (>1/10); yaygın (>1/100 ila 1/10); yaygın olmayan (>1/1000 ila 1/100); seyrek (>1/10.000 ila <1/1000); çok seyrek (<1/10.000), bilinmiyor (eldeki verilerden hareketletahmin edilemiyor).
Her sıklık grubunda advers reaksiyonlar azalan ciddiyet sırasına göre sunulmuştur.
Tablo 1.Klinik çalışmalar ve pazarlamas ı sonrası deneyimde pantoprazol kullanımı ile
|
|
7 / 13
^^Sıklık
Organ
sistemi |
Yaygın |
Yaygın olmayan |
Seyrek |
Çok Seyrek |
Bilinmiyor |
Metabolizma ve
beslenme
hastalıkları |
|
|
Hiperlipidemi ve lipid artışı(triglireridler,kolesterol); kilodeğişiklikleri
|
|
Hiponatremi; Hipomagnezemi(Bkz bölüm 4.4.)
Hipokalsemi(1);
Hipokalemi
|
Psikiyatrik
hastalıklar |
|
Uyku
bozuklukları
|
Depresyon (ve daha kötüleşmesi)
|
Dezoriyantasyon (ve dahakötüleşmesi)
|
Halüsinasyon; Konfüzyon(özelliklepredispozehastalarda; dahaönceden mevcutise daha dakötüleşmesi)
|
Sinir sistemi hastalıkları |
|
Baş dönmesi; Baş ağnsı,
|
Tat alma bozuklukları
|
|
Parestezi
|
Göz hastalıkları |
|
|
Görme bozuklukları /bulanık görme
|
|
|
Gastrointestinal
hastalıklar |
Fundik
bez
polipleri
(benign)
|
Diyare
Bulantı/kusma; Abdominalgerginlik veşişkinlik
|
|
|
|
Hepatobiliyer
hastalıklar |
|
Koraciper enzimlerinde artış(tranraminazlar,Y-GT)
|
Bilirubin artışı
|
|
Hepatoselüler hasar, sarılık,hepatoselüleryetmezlik
|
Deri ve derialtı doku
hastalıkları |
|
Kaşıntı/
ekzantem/
döküntü;
Prurit
|
Ürtiker; Anjiyoödem
|
|
Stevens-Johnson sendromu, Lyellsendromu,Erythemamultiform,FotosensitiviteSubakut kütanözlupus
eritematozus (bkz. bölüm 4.4)
|
Kas-iskelet bozuklulukları,bağ doku vekemikhastalıkları |
|
Kalça, el bileği ve omurga kınğı(Bkz. bölüm 4.4)
|
Artralji; Miyalji
|
|
Kas spazmı(2)
|
Böbrek ve idrar hastalıkları |
|
|
|
|
İntestisyel nefrit (böbrek
yetmezliğine doğru ilerleme olasılığı ile)
|
8 / 13
^\Sıklık
Organ
sistemi |
Yaygın |
Yaygın olmayan |
Seyrek |
Çok Seyrek |
Bilinmiyor |
Üreme sistemi ve memehastalıkları |
|
|
Jinekomasti
|
|
|
Genel
bozukluklar ve uygulamabölgesine ilişkinrahatsızlıklar |
|
Halsizlik, yorgunluk vekeyifsizlik
|
Vücut sıcaklığında artış,
Periferik ödem
|
|
|
(1) Hipomagnezemi ile i
|
lişkili olarak hipo
|
kalsemi
|
|
Elektrolit bozukluklarının bir sonucu olarak kas spazmı
|
Şüpheli advers reaksiyonların raporlanması
Ruhsatlandırma sonrası şüpheli ilaç advers reaksiyonlarının raporlanması büyük önem taşımaktad ır. Raporlama yap ılması, ilac ın yarar/risk dengesinin sürekli olarak izlenmesineolanak sağlar. Sağlık mesleği mensuplar ının herhangi bir şüpheli advers reaksiyonu TürkiyeFarmakovijilans Merkezi (TÜFAM)'ne bildirmeleri gerekmektedir (
İnsanlarda doz aşımı belirtileri bilinmemektedir. 2 dakika içinde 240 mg i.v. dozlara kadar uygulanmış ve iyi tolere edilmiştir. Pantoprazol proteinlere yüksek oranda bağlandığı için,hemen diyaliz edilemez.Aşırı dozda alınması sonucu zehirlenme belirtileri görüldüğünde,semptomatik ve destekleyici tedavi uygulanması dışında bir terapötik uygulama tavsiyeedilemez.
5. FARMAKOLOJIK ÖZELLIKLERI5.1. Farmakodinamik özellikler
Farmakoterapötik grup: Proton pompası inhibitörleri ATC Kodu: A02BC02
Etki Mekanizması
Pantoprazol bir sübstitüye benzimidazol olup, pariyetal hücrelerde bulunan proton pompalarına spesifik etkisi ile midede hidroklorik asit salgılanmasını inhibe eder.
Pantoprazol, pariyetal hücrelerin asidik ortamında aktif formuna dönüşür ve midede hidroklorik asit üretiminin son aşaması olan H , K -ATPaz enziminin inhibisyonunusağlar. İnhibisyon doza bağlı olup, hem bazal hem de stimule asit salg ılanmasını etkiler.Birçok hastada semptomların düzelmesi iki hafta içinde gerçekleşir. Diğer proton pompası
9 / 13
inhibitörleri ve H2 reseptör inhibitörlerinde olduğu gibi pantoprazol ile tedavi, midedeki asiditeyi azalt ır ve böylece asiditedeki azalmayla orant ılı olarak gastrin artışı sağlar. Gastrinartışı geri dönüşümlüdür. Pantoprazol, enzimle reseptör distalinde etkileştiği için ötekimaddelerle stimülasyondan da etkilenmeksizin (asetilkolin, histamin, gastrin) hidroklorikasit sekresyonunu inhibe eder. Oral veya intravenöz uygulamada aynı etki görülür.
Farmakodinamik Etkiler
Açlık durumundaki gastrin değerleri pantoprazol ile artar. Kısa süreli kullanımda çoğu durumda normalin üst limitini aşmaz. Uzun süreli tedavide pek çok durumda gastrinseviyesi iki katına çıkar. Ancak nadir durumlarda aşırı artış meydana gelir. Sonuç olarak,uzun süreli tedavi süresince çok az vakada (basit veya adenomatoid hiperplazi) midedekispesifik endokrin (ECL) hücrelerinin sayısında hafif ila orta derecede artış meydana gelir.Ancak bugüne kadar gerçekleştirilmiş olan çalışmalara göre, hayvanlar üzerinde yapılançalışmalarda gözlenen karsinoid prekürsör (atipik hiperplazi) veya gastrik karsinoidoluşumu (Bkz Bölüm 5.3), insanlarda gözlenmemiştir.
Antisekretuar tıbbi ürünlerle tedavi sırasında azalmış gastrik asit salıverilmesine yanıt olarak serum gastrin düzeyleri yükselir. Aynı zamanda, azalmış gastrik asiditeye bağlı olarak CgAartar. Artmış CgA düzeyleri, nöroendokrin tümörler için yap ılan tanı incelemelerinde yanlışsonuçlara neden olabilir.
Basılı bazı geçerli kanıtlara göre proton pompa inhibitörleri ile tedaviye CgA düzey ölçümünden 5-14 gün öncesinde ara verilmesi gerekir. Bu uygulamanın nedeni PPItedavisine bağlı olarak artmış olan CgA düzeylerinin referans değerlere inmesine olanakvermektir.
Proton pompası inhibitörleri dahil, herhangi bir sebepten dolayı azalan gastrik asidite, gastrointestinal sistemde normal olarak var olan bakterilerin sayısında artışa neden olur.
Proton pompası inhibitörleri ile tedavi, SalmoneIla ve Camphylobacter ve muhtemelen ayrıca hastanede yatan hastalarda Clostridum difficile gibi gastrointestinal enfeksiyonlar ınriskini az da olsa arttırabilir.
Hayvanlar üzerinde yap ılan çalışmaların sonuçlarına göre, pantoprazol ile bir yılı a şan uzun süreli tedavinin, tiroidin endokrin parametreleri üzerindeki etkisi tamamen göz ardıedilemez.
5.2. Farmakokinetik özelliklerGenel özellikler
Emilim
:
Pantoprazol hızla absorbe edilir ve 40 mg oral tek dozdan sonra bile maksimum plazma düzeyine ulaşır. Uygulamadan ortalama 2.5 saat sonra yaklaşık 2-3 mcg/mL olan serumkonsantrasyonlarına ulaşılır ve bu değerler çoklu uygulamadan sonra sabit kalır.
Farmakokinetik, tek doz veya tekrarlayan dozlardan sonra değişiklik göstermez.
10 / 13
Tabletin mutlak biyoyararlanımı yaklaşık % 77'dir. Besinlerle birlikte alınması, Eğri Altında Kalan Alan (EAA) değerini, maksimum serum konsantrasyonunu ve sonuçtabiyoyararlanımı etkilemez. Besinlerle birlikte alınması sadece etki başlama süresinindeğişkenliğini artırır.
Dağılım
:
Pantoprazol serum proteinlerine yaklaşık %98 oranında bağlanır. Dağılım hacmi yaklaşık 0.15 L/kg'dır.
Biyotransformasyon
:
Pantoprazolün tamamına yakını karaciğerde metabolize olur. Ana metabolik yolak CYP2C19 ile demetilasyon ile bunu izleyen sülfat konjugasyonudur, diğer metabolik yolakCYP3A4 ile oksidasyondur.
Eliminasyon:
Terminal yarılanma ömrü yaklaşık bir saattir ve klerens yaklaşık 0.1l/h/kg'd ır. Eliminasyonun geciktiği birkaç vaka görülmüştür. Pantoprazolün pariyetal hücrelerin protonpompalarına spesifik olarak bağlanması nedeniyle, eliminasyon yarı-ömrü, daha uzunetkinlik süreleri ile orantılı değildir (asit sekresyonunun inhibisyonu).
Pantoprazol metabolitleri başlıca renal yolla (yaklaşık %80'i), kalanı feçes ile at ılır. Gerek serum gerekse idrardaki ana metabolit, sülfatla konjuge olan desmetilpantoprazoldür. Anametabolitin yarılanma ömrü (yaklaşık 1.5 saat), pantoprazolden daha uzun değildir.
Doğrusallık / Doğrusal Olmayan Durum:
Pantoprazolün farmakokinetiği, tek doz veya tekrarlayan dozlardan sonar değişiklik göstermez. 10-80 mg'lık doz aralığında, hem oral hem intravenöz uygulamadan sonrapantoprazolün plazma kinetiği doğrusaldır.
Hastalardaki karakteristik özellikler
Zayıf metabolize ediciler:
Avrupa popülasyonunun yaklaşık %3'ü fonksiyonel CYP2C19 enziminden yoksundur ve bu kişiler zayıf metabolize ediciler olarak adlandırılırlar. Bu bireylerde pantoprazolünmetabolizması esas olarak muhtemelen CYP3A4 enzimiyle gerçekleşir. 40 mgpantoprazolün tek doz uygulanmasından sonra, plazma-konsantrasyon eğrisinin altındakalan alan zayıf metabolize edicilerde, fonksiyonel CYP2C19 enzimine sahip kişilerden(ekstansif metabolize ediciler) 6 kat daha büyüktür. Ortalama doruk plazmakonsantrasyonları %60 artmıştır. Bu bulgular pantoprazolün pozolojisi için bir öneriniteliğinde değildir.
Böbrek yetmezliği:
Böbrek fonksiyonu bozulmuş hastalar (diyaliz hastaları dahil) için doz azaltılmasına gerek yoktur. Bu hastalarda sağlıklı kişilerde olduğu gibi pantoprazol yarı ömrü kısa olup, çokküçük miktarda diyaliz edilebilir. Başlıca metabolitinin yarı ömrü biraz uzamasınarağmen (2-3 saat), atılım hızlı olduğundan birikme söz konusu değildir.
11 / 13
Karaciğer yetmezliği:
Karaciğer sirozu olan hastalarda (Child sınıf A ve B) yarı ömrü 7-9 saat ve EAA değerleri 5-7 kat artmasına rağmen, maksimum serum konsantrasyonu sağlıklı kişilere nazaransadece 1.5 kat kadar az bir miktarda artmıştır.
Pediyatrik popülasyon:
20 veya 40 mg pantoprazolün 5-16 yaşlarındaki çocuklara tek doz oral olarak uygulanmasından sonra EAA ile Cmaks değerleri, yetişkin değerlerinin aralığındadır.
0.8 veya 1.6 mg/kg pantoprazolün 2-16 yaş arasındaki çocuklara tek doz intravenöz yolla uygulanmasından sonra, pantoprazol klerensi ile yaş veya kilo arasında anlamlı bir ilişkibulunmamıştır. EAA ve dağılım hacmi, yetişkinlerden elde edilen verilerle uyumludur.
Geriyatrik popülasyon:
Yaşlı gönüllülerde gençlere nazaran görülen EAA ve Cmaks değerlerindeki hafif artış klinik açıdan önemli değildir.
5.3. Klinik öncesi güvenlilik verileri
Klasik farmakolojik güvenlik çalışmaları, tekrarlanmış dozlarda toksisite ve genotoksisite çalışmalarından elde edilen preklinik veriler insanlara özel bir tehlikenin söz konusuolmadığını göstermektedir.
Sıçanlar üzerinde 2 yıl boyunca yapılan karsinoj eni site testlerinde nöroendokrin neoplazmalar bulunmuştur. Ayrıca, sıçanların ön midelerinde pullu hücre papillomalarıbulunmuştur. Substitüe benzimidazoller vasıtasıyla gastrik karsinoidlerin oluşumuna nedenolan mekanizma dikkatlice incelenmiş ve sıçanda kronik yüksek dozlu tedavi esnasındaserum gastrin seviyelerinde meydana gelen artışların sekonder bir reaksiyonu olarakgörüldüğü sonucuna varılmıştır. Rodentler üzerinde yapılan iki yıllık çalışmalarda,sıçanlarda ve dişi farelerde karaciğer tümörlerinin sayısında artış gözlenmiştir vepantoprazolün, yüksek oranda karaciğerde metabolize olmasından kaynaklandığı şeklindeyorumlanmıştır.
En yüksek dozu (200 mg/kg) alan sıçan grubunda tiroidin neoplastik değişimlerinde hafif artış gözlenmiştir. Bu neoplazmaların meydana gelişi, sıçan karaciğerinde tiroksininyıkımında pantoprazolün neden olduğu değişimlerle ilişkilendirilmiştir. İnsanda terapötikdoz düşük olduğundan, tiroid bezlerine zararlı etki beklenmez.
Hayvanlarda yapılan üreme çalışmalarında, 5 mg/kg üzerindeki dozlarda hafif düzeyde fetotoksisite görülmüştür.
Yap ılan araştırmalarda fertilitenin bozulmasına veya teratojen etkiye ilişkin herhangi bir kanıt bulunmamıştır.
Sıçanda plasentaya geçiş araştırılmış ve gebeliğin ilerlemesiyle arttığı bulunmuştur. Sonuç olarak fetüs pantoprazol konsantrasyonu doğumdan kısa süre önce artar.
12 / 13
6. FARMASÖTİK ÖZELLİKLER6.1. Yardımcı maddelerin listesi
Mannitol
Krospovidon
Sodyum karbonat (susuz)
Kalsiyum stearat
Hidroksipropil metil selüloz
Povidon
Propilen glikol
Titanyum dioksit
Sar ı demir oksit
Metakrilik Asit Kopolimer Dispersiyonu Trietil sitrat
6.2. Geçimsizlikler
Bilinen bir geçimsizliği bulunmamaktad ır.
6.3. Raf ömrü
24 ay
6.4. Saklamaya yönelik özel uyarılar
25 °C altındaki oda sıcaklığında saklanmalıdır.
6.5. Ambalajın niteliği ve içeriği
Kutuda 14 ve 28 enterik kaplı tablet içeren Alu-Alu (R45-PA25-PVC60) ve Alüminyum Folyo blister
6.6. Beşeri tıbbi üründen arta kalan maddelerin imhası ve diğer özel önlemler
Kullanılmamış olan ürünler ya da at ık materyaller 'T ıbbi At ıklar ın Kontrolü Yönetmeliği' ve 'Ambalaj ve Ambalaj At ıklar ının Kontrolü Yönetmeliği'ne uygun olarak imha edilmelidir.
7. RUHSAT SAHİBİ
Pharmactive İlaç San. ve Tic. A.Ş.
Bağcılar/İstanbul
8. RUHSAT NUMARASI
252/89
9. İLK RUHSAT TARİHİ/RUHSAT YENİLEME TARİHİ
İlk ruhsat tarihi : 29.08.2013
Ruhsat yenileme tarihi :
10. KÜB'ÜN YENİLENME TARİHİ
13 / 13