KISA ÜRÜN BİLGİSİ
UYARI: TENDİNİT VE TENDON YIRTILMASI, PERİFERAL NÖROPATİ, SANTRAL SİNİR SİSTEMİ ETKİLERİ VE MYASTENİA GRAVİS'İNŞİDDETLENMESİNİ DE İÇEREN CİDDİ ADVERS REAKSİYONLAR
• MOXACİN de dâhil olmak üzere florokinolonlar aşağıdaki gibi sakatlığa yol açan vegeri dönüşümsüz advers reaksiyonlara neden olabilir:
o Tendinit ve tendon yırtılması o Periferal nöropatio Santral sinir sistemi etkileri
Bu reaksiyonlardan herhangi birinin gözlendiği hastalarda MOXACİN kullanımı derhal bırakılmalı ve florokinolon kullanımından kaçınılmalıdır.
• MOXACİN de dâhil olmak üzere florokinolonlar, myastenia gravisli hastalarda kasgüçsüzlüğünü şiddetlendirebilir. Bilinen myastenia gravis öyküsü olanlarda MOXACİNkullanımından kaçınılmalıdır.
• MOXACİN' in de dâhil olduğu florokinolon grubu ilaçların ciddi advers reaksiyonlarlailişkili olduğu bilindiğinden aşağıdaki endikasyonlarda başka alternatif yoksakullanılabilir.
o Akut bakteriyel sinüzit o Kronik bronşitin akut bakteriyel alevlenmesi
1. BEŞERİ TIBBİ ÜRÜNÜN ADI
MOXACİN 400 mg film tablet
2. KALİTATİF VE KANTİTATİF BİLEŞİMEtkin madde:
Her bir tablet, etken madde olarak 400 mg moksifloksasine eşdeğer 436,8 mg moksifloksasin hidroklorür içerir.
Yardımcı madde(ler):
Yardımcı maddeler için 6.1'e bakınız.
1
3. FARMASÖTİK FORM
Film tablet
Bikonveks, açık kahverengi film kaplı tablet
4. KLİNİK ÖZELLİKLER
4.1. Terapötik endikasyonlar
MOXACİN dâhil florokinolonlar, akut bakteriyel sinüzit ve kronik bronşitin akut bakteriyel alevlenmesinde alternatif tedavi seçeneklerinin varlığında ciddi istenmeyenetki riski nedeniyle kullanılmamalıdır.
Antibakteriyel ilaçların doğru kullanımıyla ilgili resmi kılavuzlar göz önünde tutulmalıdır. MOXACİN, yalnızca duyarlı bakterilerin yol açtığı kanıtlanmış ya da bukonuda ciddi şüphe bulunan enfeksiyonların tedavisinde kullanılmalıdır.
MOXACİN, duyarlı suşların neden olduğu aşağıdaki bakteriyel enfeksiyonların tedavisinde endikedir:
•
Streptococcus pneumoniae, Haemophilus influenzae, Haemophilus parainfluenzae,Klebsiella pneumoniae, Staphylococcus aureus, Moraxella catarrhalis'inkronik bronşitin akut alevlenmesinde
;
•
Streptococcus pneumoniaeİKHaemophilus influenzae, Moraxella catarrhalis, Staphylococcus aureus,Klebsiella pneumoniae, Mycoplasma pneumoniae, Chlamydia pneumoniae'nmtoplumdan edinilmiş pnömonide
; çoklu ilaç direnci olan suşların* sebep olduğutoplumdan edinilmiş pnömoni de dâhil;
* Penisiline dirençli
S. pneumoniaeStreptococcus pneumoniae
ve aşağıdaki antibiyotiklerden iki ya da daha fazlasına karşı dirençli suşlar:penisilin (MİK > 2 mcg/ml olan), 2. jenerasyon sefalosporinler (örn., sefuroksim),makrolidler, tetrasiklinler ve trimetoprim/sülfametoksazol.
•
Streptococcus pneumoniae, Haemophilus influenzae, Moraxella catarrhalis'inakut sinüzitte
;
•
Staphylococcus aureus, Streptococcus pyogenes'inkomplike olmayan derive yumuşak doku enfeksiyonlarında
;
•Komplike olmayan pelvik inflamatuvar hastalıkta
(salpenjit ve endometrit dâhilkadınlarda üst genital kanal enfeksiyonları gibi);
2
• Metisiline duyarlı
Staphlylococcus aureus, Escherichia coli, Klebsiella pneumoniae,Enterobacter cloacaekomplike deri ve yumuşak dokuenfeksiyonlarında (diyabetik ayak dahil)
;
•
Escherichia coli, Bacteroides fragilis, Streptococcus anginosus, Streptococcusconstellatus, Enterococcus faecalis, Proteus mirabilis, Clostridium perfringens,Bacteriodes thetaiotaomicronPeptostreptococcuskomplikeintraabdominal enfeksiyonlarda
(apse gibi polimikrobiyal enfeksiyonlar dahil).
Antibakteriyel ajanların uygun kullanımı hakkındaki resmi kılavuzlar göz önünde bulundurulmalıdır.
4.2. Pozoloji ve uygulama şekliPozoloji/uygulama sıklığı ve süresi:
MOXACİN için önerilen doz, tüm endikasyonlar için günde bir kez 400 mg'dır (1 film kaplı tablet) ve bu doz aşılmamalıdır.
Tedavinin süresi, endikasyonun şiddetine ya da klinik yanıta göre belirlenmelidir. Üst ve alt solunum yolu enfeksiyonlarının tedavisi için aşağıdaki genel öneriler yapılmaktadır:
Bronşit: Kronik bronşitin akut alevlenmesi, 5 gün Pnömoni: Toplumdan edinilmiş pnömoni, 10 günSinüzit: Akut sinüzit, 7 gün
Komplike olmayan deri ve yumuşak doku enfeksiyonlarında tedavi süresi: 7 gün Komplike deri ve yumuşak doku enfeksiyonlarında ardışık tedavi süresi (intravenözuygulamayı takiben oral uygulama): 7-21 gün
Komplike olmayan pelvik inflamatuvar hastalıkta tedavi süresi: 14 gün
Komplike intraabdominal enfeksiyonlarda ardışık tedavi (intravenöz uygulamayı takiben oral
uygulama): 5-14 gün
Tedavi edilmekte olan endikasyon için tedavi süresi aşılmamalıdır. Moksifloksasin klinik çalışmalarda (komplike deri ve yumuşak doku enfeksiyonlarında) 21 güne varan tedavisüresince araştırılmıştır.
Uygulama şekli:
Film kaplı tablet yeterli miktarda sıvı ile bütün olarak yutulmalıdır ve yemeklerden bağımsız olarak alınabilir.
3
Özel popülasyonlara ilişkin ek bilgiler:
Böbrek/Karaciğer yetmezliği:
Böbrek bozukluğu olan hastalarda (kreatinin klerensi < 30 ml/dakika/1,73m2 dâhil) ve hemodiyaliz ve sürekli ayaktan periton diyalizi gibi kronik diyaliz hastalarında dozayarlaması gerekmemektedir.
Karaciğer fonksiyon bozukluğu olan hastalarda yeterli veri mevcut değildir (Bkz. Bölüm 4.3)
Pediyatrik popülasyon:
Çocuklarda ve adolesanlarda moksifloksasinin etkililiği ve güvenliliği kanıtlanmamıştır (Bkz. Bölüm 4.3).
Geriyatrik popülasyon:
Yaşlılar için doz ayarlaması gerekmemektedir.
Diğer:
Etnik gruplarda doz ayarlaması gerekmemektedir.
4.3. Kontrendikasyonlar
• Moksifloksasin, diğer kinolonlara ya da yardımcı maddelerden herhangi birine karşıbilinen aşırı duyarlılık durumunda,
• Gebelik ve emzirme döneminde,
• 18 yaşın altındaki hastalarda,
• Kinolon tedavisiyle bağlantılı tendon hastalığı/hasarı öyküsü olan hastalardakontrendikedir.
Hem klinik öncesi araştırmalar hem de insanlar üzerindeki çalışmalarda, moksifloksasine maruz kaldıktan sonra QT uzaması şeklinde kardiyak elektrofizyolojide değişikliklergözlenmiştir. İlaç güvenliliği nedenlerinden dolayı, moksifloksasin aşağıdaki durumlardakontrendikedir:
- Doğuştan ya da kazanılmış QT uzaması
- Elektrolit bozuklukları, özellikle de düzeltilmemiş hipokalemi
- Klinik olarak anlamlı bradikardi
- Düşük sol ventriküler ejeksiyon fraksiyonu olan klinik olarak anlamlı kalp yetmezliği
- Semptomatik aritmi öyküsü
4
Moksifloksasin QT aralığını uzatan diğer ilaçlarla eşzamanlı olarak kullanılmamalıdır (ayrıca bkz. Bölüm 4.5).
Klinik verilerin sınırlı olması nedeniyle, moksifloksasin aynı zamanda ciddi karaciğer fonksiyon bozukluğu olan (Child Pugh C) hastalarda ve transaminaz düzeyleri normal üstsınırın 5 katından fazla artmış hastalarda kontrendikedir.
4.4. Özel kullanım uyarıları ve önlemleri
Tendinit ve tendon rüptürü, periferal nöropati ve merkezi sinir sistemi etkileri dâhil sakatlığa sebep olan ve potansiyel geri dönüşümsüz ciddi advers reaksiyonlar
MOXACİN dâhil florokinolonlar, sakatlığa sebep olabilen ve potansiyel geri dönüşümsüz ciddi advers reaksiyonlarla ilişkilendirilmiştir. Yaygın olarak görülen advers reaksiyonlar kas-iskelet ve periferal sinir sistemi (tendinit, tendon rüptürü, tendonlarda şişme veyaenflamasyon, karıncalanma veya uyuşma, kol ve bacaklarda uyuşukluk, kas ağrısı, kasgüçsüzlüğü, eklem ağrısı, eklemlerde şişme gibi) artralji, miyalji, periferal nöropati vemerkezi sinir sistemi etkileridir (halüsinasyon, anksiyete, depresyon, intihar eğilimi,insomnia, şiddetli baş ağrısı ve konfüzyon)(Bkz. Bölüm 4.8).
Bu reaksiyonlar, MOXACİN başladıktan sonra saatler ya da haftalar içinde görülebilir. Her yaş grubundan veya önceden mevcut risk faktörleri olmayan hastalar, bu advers reaksiyonlarıyaşamıştır.
Herhangi bir ciddi advers reaksiyonun ilk bulgularının veya semptomlarının ortaya çıkması durumunda MOXACİN derhal kesilmelidir. Ayrıca florokinolonlarla bağlantılı olarak, buciddi advers reaksiyonlardan herhangi birini yaşayan hastalarda MOXACİN dâhilflorokinolonların kullanımından kaçınılmalıdır.
Akut bakteriyel sinüzit ve kronik bronşitin akut bakteriyel alevlenmesinde ancak daha önceki tedavilerin başarısız olması veya alternatif oral tedavilerin bulunmaması durumundakullanılmalıdır.
QTc aralığının uzaması ve potansiyel olarak QTc uzaması ile ilişkili klinik durumlar
Bazı hastalarda moksifloksasinin elektrokardiyogramında QTc aralığını uzattığı gösterilmiştir.Klinik çalışma programında elde edilen EKG'lerin analizlerinde, moksifloksasinle QTcuzaması 6 milisaniye ± 26 milisaniye, başlangıçla karşılaştırıldığında %1,4 olmuştur.
5
Erkekler ile karşılaştırıldığında kadınlarda başlangıç QTc aralıkları daha uzun olma eğilimi gösterdiğinden, kadınlar QTc-uzatıcı ilaçlara karşı daha duyarlı olabilirler. Yaşlı hastalar daQT aralığı üzerindeki ilaca bağlı etkilere daha duyarlı olabilirler.
Potasyum düzeylerini azaltabilen ilaçlar moksifloksasin alan hastalarda dikkatlice kullanılmalıdır (Bkz. Bölüm 4.3 ve 4.5).
MOXACİN, akut miyokardiyal iskemi veya QT uzaması gibi, devam eden proaritmik rahatsızlıkları olan hastalarda (özellikle kadınlar ve yaşlı hastalar) dikkatli kullanılmalıdır.Çünkü bu durum ventriküler aritmiler (torsades de pointes de dâhil olmak üzere) ve kardiyakarrest riskinde artışa neden olabilir (Bkz. Bölüm 4.3). QT uzamasının boyutu, artan ilaçkonsantrasyonlarıyla artabileceğinden, önerilen doz aşılmamalıdır.
MOXACİN ile tedavi sırasında kardiyak aritmi belirtileri oluşursa, tedavi durdurulmalı ve EKG çekilmelidir.
Hipersensitivite/alerjik reaksiyonlar
MOXACİN de dâhil olmak üzere florokinolonlar için ilk uygulamadan sonra aşırı duyarlılık ve alerjik reaksiyonlar bildirilmiştir. Anafilaktik reaksiyonlar yaşamı tehdit edici bir şokakadar ilerleyebilir ve bu durum ilk uygulamadan sonra bile meydana gelebilir. Şiddetlihipersensitivite reaksiyonlarının klinik seyirinde MOXACİN tedavisi kesilmeli ve uyguntedavi (örn. şok tedavisi) başlatılmalıdır.
Şiddetli karaciğer hastalıkları
Moksifloksasin ile potansiyel olarak karaciğer yetmezliğine (ölümcül olgular da dâhil) yol açan fulminan hepatit olguları bildirilmiştir (Bkz. Bölüm 4.8). Hastalarda, sarılık, koyu renkliidrar, kanama eğilimi veya hepatik ensefalopati ile ilişkili hızla gelişen asteni gibi fulminanhepatik hastalığın belirti ve semptomları gelişirse tedaviye devam etmeden önce ivedilikledoktorlarına başvurmaları konusunda bilgilendirilmelidir.
Karaciğer yetmezliği endikasyonlarının oluşması durumunda, karaciğer fonksiyon testleri/araştırmaları yapılmalıdır.
6
Şiddetli büllöz deri reaksiyonları
Moksifloksasin ile Stevens-Johnson sendromu ya da toksik epidermal nekroliz gibi büllöz deri reaksiyonu olguları bildirilmiştir (Bkz. Bölüm 4.8). Hastalar, deri ve/veya mukozadareaksiyonlar ortaya çıktığında tedaviye devam etmeden önce ivedilikle doktorlarıyla temasageçmeleri konusunda bilgilendirilmelidir.
Nöbet eğilimli hastalar
Kinolonların nöbetleri tetiklediği bilinmektedir. Santral sinir sistemi (SSS) bozuklukları olan hastalarda veya nöbetlere eğilim yaratabilen ya da nöbet eşiğini düşürebilen diğer riskfaktörlerinin bulunduğu hastalarda dikkatle kullanılmalıdır. Nöbet durumunda MOXACİNtedavisi kesilmeli ve uygun tedaviye başlanmalıdır.
Kolit dâhil antibiyotik ilişkili diyare
Moksifloksasini de içeren geniş spektrumlu antibiyotiklerin kullanımıyla psödomembranöz kolit ve
Clostiridum difficile
ilişkili diyare dâhil antibiyotik ilişkili diyare ve antibiyotikilişkili kolit bildirilmiştir ve şiddeti orta derecede diyare ile ölümcül kolit aralığındadeğişebilir. Bu nedenle, antibiyotik ilişkili diyare ve antibiyotik ilişkili kolit gelişmesi ya dabundan şüphe edilmesi durumunda, MOXACİN dâhil antibakteriyel ajanlarla devam tedavidurdurulmalı ve hemen uygun terapötik önlemler alınmalıdır. Ayrıca bulaşma riskiniazaltmak için uygun enfeksiyon kontrol önlemleri alınmalıdır. Ciddi diyare gelişen hastalardaperistaltizmi inhibe eden ilaçların kullanımı kontrendikedir.
Tendon enflamasyonu, tendon rüptürü
Moksifloksasini de içeren kinolon tedavisiyle, tedavi başlangıcından sonraki 48 saat içinde bile gelişebilen, tendon enflamasyonu ve rüptür (özellikle aşil tendonu) görülebilir; tedavininsonlanmasından aylar sonrasında meydana gelmiş olan vakalar bildirilmiştir. Tendinit vetendon rüptürü riski yaşlı hastalarda ve eşzamanlı olarak kortikosteroid kullanan hastalardaartmaktadır. İlk ağrı ya da enflamasyon belirtisinde, tedavi kesilmeli ve etkilenenekstremite(ler) dinlendirilmeli ve etkilenen tendonun uygun tedavisine başlanması için(örneğin immobilizasyon) hastalar derhal doktora başvurmalıdır (Bkz. Bölüm 4.3 ve 4.8).
7
Böbrek bozukluğu olan hastalar
Böbrek bozuklukları olan yaşlı hastalar yeterli sıvı alımına devam edemiyorlarsa moksifloksasini dikkatle kullanmalıdır, çünkü dehidrasyon böbrek yetmezliği riskiniartırabilir.
Görme bozuklukları
Görme bozukluğu ya da gözlerle ilgili herhangi bir sorun ortaya çıkarsa, hemen bir göz doktoruna başvurulmalıdır (Bkz. Bölüm 4.7 ve 4.8).
Işığa duyarlılık
Kinolonların, hastalarda ışığa duyarlılık reaksiyonlarına sebep olduğu gösterilmiştir. Bununla birlikte çalışmalar, moksifloksasinin ışığa duyarlılığa neden olma riskinin daha düşükolduğunu göstermiştir. Yine de, MOXACİN ile tedavi sırasında hastalara şiddetli UVradyasyonuna veya güneş ışığına maruz kalmamaları tavsiye edilmelidir.
Glukoz-6-fosfat dehidrogenaz eksikliği olan hastalar
Aile öyküsünde ya da halihazırda glukoz-6-fosfat dehidrogenaz eksikliği olan hastalar kinolonlar ile tedavide hemolitik reaksiyonlara eğilimlidirler. Bu nedenle, moksifloksasin buhastalarda dikkatlice kullanılmalıdır.
Pelvik inflamatuvar hastalığı olan hastalar
İntravenöz tedavinin gerekli görüldüğü komplike pelvik inflamatuvar hastalığı olanlarda (örn. pelvik apse veya tüp - yumurtalıklarla ilişkili komplike enfeksiyonlar), MOXACİN tedavisiönerilmemektedir.
Pelvik inflamatuvar hastalığı florokinolona dirençli
Neisseria gonorrhoeaeNeisseria gonorrhoeaeMyasthenia gravis'in şiddetlenmesi:
Florokinolonlar nöromüsküler blokaj aktivitesine sahiptirler ve myasthenia gravisli hastalarda kas güçsüzlüğünü şiddetlendirebilirler. Florokinolon kullanan myasthenia gravisli hastalarda,ventilatör destek ihtiyacı ve ölümü kapsayan post-marketing ciddi advers olaylar
8
florokinolonla ilişkilendirilmiştir. Öyküsünde myasthenia gravis bulunan hastalar, florokinolon kullanımından kaçınmalıdır (Bkz. Bölüm 4.8).
MRSA enfeksiyonu olan hastalar
Metisiline dirençli
S. aureus
(MRSA) enfeksiyonlarının tedavisinde moksifloksasin kullanımı önerilmez. MRSA'dan kaynaklandığı belirlenen veya MRSA enfeksiyonu olduğundan şüpheedilen enfeksiyonlarda, uygun antibiyotiklerle tedaviye başlanmalıdır (Bkz. Bölüm 5.1).
Biyolojik testlerle etkileşim
Moksifloksasin
in vitroMycobacterium
kültür testleri ile etkileşebilir. Bu nedenle moksifloksasin kullanmakta olanhastalardan alınan kültürlerde yanlış negatif sonuçlar görülebilir.
Özel komplike deri ve yumuşak doku enfeksiyonu olan hastalar
Ciddi yanık enfeksiyonlarında, fasit ve osteomyelitli diyabetik ayak enfeksiyonlarında intravenöz moksifloksasin tedavisinin klinik etkililiği kanıtlanmamıştır.
Periferal nöropati
Moksifloksasin de dâhil olmak üzere, kinolon grubu antibiyotikleri kullanan hastalarda parestezi, hipoestezi, disestezi veya güçsüzlüğe neden olabilen duyusal veya duyusal-motorpolinöropati vakaları bildirilmiştir. MOXACİN tedavisi almakta olan hastaların ağrı, yanmaveya batma hissi, uyuşukluk veya güçsüzlük gibi nöropati semptomlarının ortaya çıkmasıdurumunda, tedaviye devam etmeden önce doktorlarını bilgilendirmeleri önerilmelidir (Bkz.Bölüm 4.8).
Psikiyatrik reaksiyonlar
Moksifloksasin de dâhil olmak üzere kinolon tedavisi uygulanan hastalarda psikiyatrik reaksiyonlar görülebilir. Bu durum ilk uygulama sonrasında bile ortaya çıkabilir. Çok nadirvakalarda, ortaya çıkan depresyon veya psikotik reaksiyonlar intihar düşüncesi ve intiharteşebbüsü gibi kendine zarar verme davranışına kadar ilerleyebilir (Bkz. Bölüm 4.8). Böylebir reaksiyonun ortaya çıkması durumunda, moksifloksasin tedavisine son verilmeli ve uyguntedaviye başlanmalıdır. Psikoz olan hastalarda veya psikiyatrik hastalık hikâyesi olanlardamoksifloksasin dikkatle kullanılmalıdır.
9
Disglisemi
Tüm florokinolonlarda olduğu gibi, MOXACİN ile hipoglisemi ve hiperglisemi dahil olmak üzere kan glukoz düzeyinde bozulmalar olduğu bildirilmiştir. MOXACİN tedavisi alanhastalarda disglisemi, ağırlıklı olarak eşzamanlı oral hipoglisemik ilaç (örn. sülfonilüre) veyainsülin tedavisi alan yaşlı diyabetik hastalarda ortaya çıkmıştır. Diyabetik hastalarda kanglukoz düzeyinin dikkatle izlenmesi önerilmektedir (Bkz. Bölüm 4.8).
Galaktoz intoleransı, Lapp laktaz yetmezliği ya da glukoz-galaktoz malabsorpsiyon problemi olan hastalar
Nadir kalıtımsal galaktoz intoleransı, Lapp laktaz yetmezliği ya da glukoz-galaktoz malabsorpsiyon problemi olan hastaların bu ilacı kullanmamaları gerekir.
Pediyatrik popülasyon
Genç hayvanlarda kıkırdaktaki advers etkilere bağlı olarak (Bkz. Bölüm 5.3), çocuklarda ve 18 yaşın altındaki adolesanlarda MOXACİN kullanımı kontrendikedir (Bkz. Bölüm 4.3).
Epidemiyolojik çalışmalar, florokinolon kullanımından sonra özellikle yaşlı popülasyonda aort anevrizması ve diseksiyonu riskinde artış olduğunu bildirmektedir.
Bu nedenle florokinolonlar, aile öyküsünde anevrizma hastalığı pozitif olan hastalarda, önceden aort anevrizması ve/veya aort diseksiyonu teşhisi konulan hastalarda, aortanevrizması ve diseksiyonu için diğer risk faktörlerini ya da predispozan durumları içerenhastalarda (örn. Marfan sendromu, vasküler Ehlers-Danlos sendromu, Takayasu arteriti, devhücreli arterit, Behçet hastalığı, hipertansiyon, bilinen atesroskleroz) sadece dikkatli biryarar/risk değerlendirilmesi yapıldıktan sonra ve diğer terapötik seçenekler göz önünealındıktan sonra kullanılmalıdır.
Ani karın, göğüs veya sırt ağrısı durumunda, hastalara acil servise derhal başvurmaları tavsiye edilmelidir.
4.5. Diğer tıbbi ürünler ile etkileşimler ve diğer etkileşim şekilleri
Tıbbi ürünlerle etkileşimler
MOXACİN'in QT aralığının uzamasındaki ilave etkisi ve QTc aralığını uzatabilen diğer tıbbi ürünler göz ardı edilemez. Bu durum torsade de pointes dâhil ventriküler aritmi riskinde artışaneden olabilir. Dolayısıyla MOXACİN'in aşağıdaki tıbbi ürünlerden herhangi biriyle birliktekullanımı kontrendikedir (Bkz. Bölüm 4.3):
10
• Sınıf IA antiaritmikler (örn; kinidin, hidrokinidin, disopiramid),
• Sınıf III antiaritmikler (örn; amiodaron, sotalol, dofetilid, ibutilid),
• Antipsikotikler (örn; fenotiyazinler, pimozid, sertindol, haloperidol, sultoprid),
• Trisiklik antidepresif ilaçlar,
• Bazı antimikrobiyaller (sakinavir, sparfloksasin, eritromisin IV, pentamidin,antimalaryaller özellikle halofantrin),
• Bazı antihistaminikler (terfenadin, astemizol, mizolastin) ve
• Diğerleri (sisaprid, vinkamin IV, bepridil, difemanil).
MOXACİN potasyum seviyelerini düşürmek için ilaç kullanan hastalarda (örn. loop ve tiyazid tipi diüretikler, laksatifler ve lavmanlar (yüksek dozlarda), kortikosteroidler,amfoterisin B) veya klinik olarak anlamlı bradikardi ile ilişkili ilaç kullanan hastalarda,dikkatli kullanılmalıdır.
Antidiyabetik ilaçlar (örneğin; insülin, gliburid/glibenklamid):
Diyabetik gönüllülerle gerçekleştirilen çalışmalarda, oral moksifloksasinin glibenklamid ile eşzamanlı kullanımı, glibenklamid pik plazma konsantrasyonlarında yaklaşık %21'lik birdüşüşle sonuçlanmıştır. Glibenklamid ile moksifloksasinin kombinasyonu teorik olarak ortaşiddette ve geçici hiperglisemi ile sonuçlanabilir. Bununla beraber, glibenklamidde gözlenenfarmakokinetik değişiklikler farmakodinamik parametrelerde (kan şekeri, insülin)değişikliklere yol açmamıştır. Dolayısıyla moksifloksasin ve glibenklamid arasında klinikaçıdan bir etkileşim gözlenmemiştir.
Klinik çalışmalar aşağıdaki maddelerin, moksifloksasinle birlikte kullanımını takiben bir etkileşimin olmadığını göstermiştir; ranitidin, kalsiyum içeren preparatlar, teofilin,siklosporin, oral kontraseptifler, itrakonazol, parenteral yoldan uygulanan morfin, probenesid.
İnsan sitokrom P450 enzimleri ile gerçekleştirilen in vitro çalışmalar bu bulguları desteklemektedir. Bu sonuçlar dikkate alındığında sitokrom P450 enzimleri yoluyla birmetabolik etkileşim olası değildir.
11
Antasitler, mineraller ve multi-vitaminler:
Bivalan ve Trivalan katyonlar içeren ajanlarla (magnezyum veya alüminyum içeren antasitler, didanozin tabletler, sukralfat ve demir ve çinko içeren ajanlar), oral moksifloksasin alımıarasında yaklaşık 6 saatlik bir zaman aralığı uygulanmalıdır.
INR (Uluslararası Normalize Oran) değişiklikleri:
Antibakteriyel ajanlar kullanan (özellikle florokinolonlar, makrolidler, tetrasiklinler, kotrimoksazol ve bazı sefalosporinler) hastalarda, antikoagülan aktivitenin arttığını gösterençok sayıda vaka rapor edilmiştir. Bulaşıcı hastalık (ve eşlik eden iltihabi durum), yaş vehastanın genel durumu risk faktörleridir. Bu koşullar altında, INR bozukluğuna enfeksiyonunmu yoksa tedavinin mi neden olduğunu değerlendirmek zordur. Önleyici tedbir INR'nin dahasık izlenmesi olacaktır. Gerekirse oral antikoagülan dozu uygun şekilde ayarlanmalıdır.
Aktif kömür:
Aktif kömürün 400 mg oral moksifloksasin ile aynı anda uygulanması, ilacın sistemik yararlanımını,
in vivo
absorpsiyonu önleyerek %80'den daha fazla azaltmıştır. Bu sebeple buiki ilacın eşzamanlı kullanımı önerilmemektedir (aşırı doz vakaları dışında, aynı zamandabkz. Bölüm 4.9).
Gıda ve süt ürünleri:
MOXACİN'in gıda ve süt ürünleri ile klinik açıdan bir etkileşimi bulunmamaktadır.
Özel popülasyonlara ilişkin ek bilgiler Pediyatrik popülasyon:
Çocuklarda ve adolesanlarda MOXACİN'in etkililiği ve güvenliliği kanıtlanmamıştır (ayrıca bkz. Bölüm 4.3).
4.6. Gebelik ve laktasyonGenel tavsiye
Gebelik kategorisi: C
12
Çocuk doğurma potansiyeli bulunan kadınlar/Doğum kontrolü (Kontrasepsiyon)
Moksifloksasinin gebe kadınlarda kullanımına ilişkin yeterli veri mevcut değildir. Hayvanlar üzerinde yapılan araştırmalar üreme toksisitesinin bulunduğunu göstermiştir (Bkz. Bölüm5.3). İnsanlara yönelik potansiyel risk bilinmemektedir.
Gebelik dönemi
Moksifloksasinin gebe kadınlarda güvenli kullanımı saptanmamıştır. İmmatüre hayvanlarda florokinolonların ağırlık taşıyıcı eklemlerin kıkırdaklarında hasar oluşturmasına ilişkindeneysel risk ve bazı florokinolonları kullanan çocuklarda geri dönüşümlü eklem hasarlarısebebiyle, MOXACİN hamile kadınlarda kullanılmamalıdır.
Laktasyon dönemi
Laktasyon döneminde veya emziren kadınlarda kullanımına ilişkin veri bulunmamaktadır. Klinik öncesi bulgular, az miktarda moksifloksasinin insan sütünde salgılanabileceğinigöstermektedir. İnsanlara ilişkin veri bulunmadığından ve immatüre hayvanlardaflorokinolonların ağırlık taşıyıcı eklemlerin kıkırdaklarında hasar oluşturmasına ilişkindeneysel risk sebebiyle, moksifloksasinin emziren kadınlarda kullanımı kontrendikedir.
Üreme yeteneği/Fertilite
Hayvan çalışmaları fertile bozukluğuna işaret etmemektedir (Bkz. Bölüm 5.3).
4.7. Araç ve makine kullanımı üzerindeki etkiler
Moksifloksasinin araç ve makine kullanımı üzerindeki etkilerine ilişkin çalışma yapılmamıştır. Moksifloksasinin de aralarında bulunduğu florokinolon grubu antibiyotikler,MSS reaksiyonlarına (örn. sersemlik, akut, geçici görme kaybı, bkz. Bölüm 4.8) veya akut vekısa süreli bilinç kaybına (senkop, Bkz. Bölüm 4.8) bağlı olarak hastaların araç ya da makinekullanma becerilerinde düşüşe neden olabilirler. Hastalar araç veya makine kullanmadan öncemoksifloksasine nasıl reaksiyon verdiklerini gözlemlemeleri konusunda bilgilendirilmelidir.
4.8. İstenmeyen etkiler
400 mg moksifloksasin (oral ve ardışık [i.v./oral]/ sadece i.v. uygulama) ile yapılan tüm klinik araştırmalara dayanan ve pazarlama sonrası deneyimlerden elde edilen advers ilaçreaksiyonları aşağıda sıralanmıştır.
Tüm advers ilaç reaksiyonlarının, bulantı ve diyare hariç görülme sıklıkları %3'ün altındadır.
13
Her bir sıklık grubundaki advers reaksiyonlar ciddiyetlerine göre azalacak şekilde sıralanmıştır. Sıklıklar aşağıdaki şekilde tanımlanmıştır:
Çok yaygın (>1/10)
Yaygın (> 1/100 ila <1/10)
Yaygın olmayan (>1/1000 ila <1/100)
Seyrek (>1/10000 ila <1/1000)
Çok seyrek (<1/10000)
Bilinmiyor (eldeki verilerden hareketle tahmin edilemiyor)
Enfeksiyonlar ve enfestasyonlar
Yaygın: Dirençli bakteri veya mantara bağlı süperenfeksiyonlar (örn. oral ve vajinal kandidiyaz)
Kan ve lenf sistemi hastalıkları
Yaygın olmayan: Anemi, lökopeni(ler), nötropeni, trombositopeni, trombositemi, kanda
eozinofili, protrombin zamanında uzama / INR artışı
Çok seyrek: Protrombin seviyesinde artış / INR azalması, agranülositoz
Bağışıklık sistemi hastalıkları
Yaygın olmayan: Alerjik reaksiyonlar (Bkz. Bölüm 4.4)
Seyrek: Anafilaksi (çok seyrek olarak hayatı tehdit edici şok dâhil, bkz. Bölüm 4.4), alerjik ödem / anjiödem (potansiyel olarak hayatı tehdit edici larenjiyal ödem dâhil, bkz. Bölüm 4.4)
Metabolizma ve beslenme hastalıkları
Yaygın olmayan: Hiperlipidemi Seyrek: Hiperglisemi, hiperürisemiÇok seyrek: Hipoglisemi
Psikiyatrik hastalıklar
Yaygın olmayan: Anksiyete reaksiyonları, psikomotor hiperaktivite / ajitasyon Seyrek: Duygusal kararsızlık, depresyon
(çok ender durumlarda intihar fikri/düşüncesi ya daintihar girişimi gibi potansiyel olarak kendine zarar verme ile sonuçlanabilecek),
halüsinasyonlar
14
Çok seyrek: Kişinin gerçeklerden uzaklaşması, psikotik reaksiyonlar (intihar fikri/düşüncesi ya da intihar girişimi gibi potansiyel olarak kendine zarar verme ile sonuçlanabilecek, bkz.Bölüm 4.4)
Sinir sistemi hastalıkları
Yaygın: Baş ağrısı, baş dönmesi
Yaygın olmayan: Parestezi/Disestezi, tat bozuklukları (çok nadir vakalarda tat alma hissinin kaybı da dahil), konfüzyon ve oryantasyon bozukluğu, uyku bozuklukları (çoğunluklainsomnia), titreme, vertigo, uyku hali
Seyrek: Hipoestezi, koku bozuklukları (koku alma hissinin kaybı da dâhil), anormal rüyalar, koordinasyon bozukluğu (özellikle baş dönmesi veya vertigodan kaynaklanan yürüyüşbozuklukları dâhil), nöbetler (grand mal konvülsiyonlar da dâhil), dikkat bozukluğu, konuşmabozuklukları, amnezi, periferik nöropati ve polinöropatiÇok seyrek: Hiperestezi
Göz hastalıkları
Yaygın olmayan: Diplopi ve bulanık görme dâhil görsel bozukluklar (özellikle MSS reaksiyonları esnasında, bkz. Bölüm 4.4)
Çok seyrek: Geçici görme kaybı (özellikle MSS reaksiyonları esnasında, bkz. Bölüm 4.4 ve 4.7)
Kulak ve iç kulak hastalıkları
Seyrek: Kulak çınlaması, sağırlık da dâhil olmak üzere duyma bozuklukları (genellikle geri dönüşlüdür)
Kardiyak hastalıklar
Yaygın: Hipokalemili hastalarda QT uzaması (Bkz. Bölüm 4.3 ve 4.4)
Yaygın olmayan: QT uzaması (Bkz. Bölüm 4.4), palpitasyon, taşikardi, atriyal fibrilasyon, anjina pektoris
Seyrek: Ventriküler taşiaritmiler, senkop, (akut ve kısa süreli bilinç kaybı)
Çok seyrek: Spesifik olmayan aritmiler, Torsade de Pointes (Bkz. Bölüm 4.4), Kardiyak arrest(Bkz. Bölüm 4.4)
15
Vasküler hastalıklar
Yaygın olmayan: Vazodilatasyon Seyrek: Hipertansiyon, hipotansiyonÇok seyrek: Vaskülit
Solunum, göğüs ve mediastinal hastalıklar
Yaygın olmayan: Dispne (astımla ilgili durumlar dâhil)
Gastrointestinal hastalıklar
Yaygın: Bulantı, kusma, gastrointestinal ve abdominal ağrılar, diyare
Yaygın olmayan: İştah ve yemek yemenin azalması, konstipasyon, dispepsi, gaz şişkinliği, gastrit, amilaz artışı
Seyrek: Disfaji, stomatit, antibiyotik ilişkili kolit (çok nadir vakalarda hayatı tehdit eden komplikasyonlar eşliğinde psödomembranöz kolit dâhil, bkz. Bölüm 4.4)
Hepato-bilier hastalıklar
Yaygın: Transaminazlarda artış
Yaygın olmayan: Hepatik fonksiyon bozukluğu (LDH artışı dâhil), bilirubin artışı, gamma-glutamil-transferaz artışı, kanda alkali fosfataz artışı Seyrek: Sarılık, hepatit (ağırlıklı olarak kolestatik)
Çok seyrek: Hayati tehlike arz eden karaciğer yetmezliğine sebep olabilecek fulminan hepatit (ölümcül vakalar dâhil, bkz. Bölüm 4.4)
Deri ve deri altı doku hastalıkları
Yaygın olmayan: Kaşıntı, döküntü, ürtiker, ciltte kuruma
Çok seyrek: Stevens-Johnson Sendromu veya toksik epidermal nekroliz (hayati tehlikeye sebep olabilecek) gibi bülloz deri reaksiyonları(Bkz. Bölüm 4.4)
Kas-iskelet, bağ doku ve kemik hastalıkları
Yaygın olmayan: Artralji, miyalji
Seyrek: Tendinit (Bkz. Bölüm 4.4), kaslarda seğirme ve kramp, kas güçsüzlüğü
Çok seyrek: Tendon rüptürü (Bkz. Bölüm 4.4), artrit, kaslarda sertlik, Myasthenia gravis
şiddetlenmesi(Bkz. Bölüm 4.4)
16
Böbrek ve idrar yolu hastalıkları
Yaygın olmayan: Dehidrasyon
Seyrek: Böbrek bozukluğu (BUN ve kreatinin artışı dâhil), böbrek yetmezliği (Bkz. Bölüm 4.4)
Genel bozukluklar ve uygulama bölgesine ilişkin hastalıklar
Yaygın olmayan: Hasta hissetme (ağırlıklı olarak asteni ve yorgunluk), ağrılı durumlar (sırt, göğüs, pelvik ve ekstremite ağrıları dâhil), terlemeSeyrek: Ödem
Diğer florokinolonlar ile tedaviyi takiben çok seyrek olarak görülebilen, moksifloksasin ile tedavi sırasında da meydana gelme olasılığı olan aşağıdaki yan etkiler rapor edilmiştir:hipernatremi, hiperkalsemi, hemolitik anemi, rabdomiyaliz, ışığa duyarlılık reaksiyonları(Bkz. Bölüm 4.4).
Şüpheli advers reaksiyonların raporlanması
Ruhsatlandırma sonrası şüpheli ilaç advers reaksiyonlarının raporlanması büyük önem taşımaktadır. Raporlama yapılması, ilacın yarar/risk dengesinin sürekli olarak izlenmesineolanak sağlar. Sağlık mesleği mensuplarının herhangi bir şüpheli advers reaksiyonu TürkiyeFarmakovijilans Merkezi (TÜFAM)'ne bildirmeleri gerekmektedir (www.titck.gov.tr; e-posta: [email protected]; tel: 0 800 314 00 08; faks: 0 312 218 35 99)
4.9. Doz aşımı ve tedavisi
Doz aşımına karşı spesifik bir önlem önerilmemektedir. Doz aşımı durumunda semptomatik tedavi uygulanmalıdır. QT aralığı uzaması olasılığı sebebiyle EKG izlemi yapılmalıdır. Aktifkömürün 400 mg oral MOXACİN ile aynı anda uygulanması, ilacın sistemik yararlanımını,%80'den daha fazla azaltacaktır. Oral doz aşımı durumunda, absorpsiyonun erkendönemlerinde aktif kömür uygulanması, moksifloksasine sistemik maruziyetin aşırı artışınıönlemede faydalı olabilir.
5. FARMAKOLOJİK ÖZELLİKLER5.1. Farmakodinamik özellikler
Farmakoterapötik grup: Kinolon antibakteriyeller, florokinolonlar ATC kodu: J01MA14
17
Etki mekanizması
Moksifloksasin geniş bir aralıkta yer alan Gram-pozitif ve Gram-negatif patojenlere karşı
in vitro
aktiviteye sahiptir.
Moksifloksasinin bakterisid etkisi DNA replikasyonu, transkripsiyonu ve onarımı için gerekli olan her iki tip II topoizomerazın (DNA giraz ve topoizomeraz IV) inhibisyonu sonucugörülür. C8-metoksi kısmının artırılmış aktiviteye katkıda bulunduğu ve C8-H kısmı ilekarşılaştırıldığında Gram-pozitif bakterilerin dirençli mutantlarına daha düşük oranda selekteedilmesini sağladığı düşünülmektedir. C-7'ye bağlı olan büyük bisikloamin sübstitüentininvarlığı, florokinolon direncinin bir mekanizması olan aktif dışarı akışı önler. Bu durum
norApmrA
genlerinin Gram-pozitif bakteri içerisinde görülmesi ile ilişkilendirilmiştir.Farmakodinamik araştırmalar, moksifloksasinin konsantrasyona bağlı olarak öldürmeoranının olduğunu göstermiştir. Minimum bakterisidal konsantrasyonlar (MBK), minimuminhibitör konsantrasyonları (MIK) aralığında bulunmuştur.
İnsanlarda bağırsak florasına etkisi
Gönüllülerle gerçekleştirilen, oral moksifloksasin doz uygulamasından sonra bağırsak florasında aşağıdaki değişiklikler görülmüştür:
E. coli, Bacillus spp., Enterococci veKlebsiella spp.Bacteroides vulgatus, Bifidobacterium, Eubacteriumve PeptostreptococcusBacteroides fragilis
için bir artış gözlenmiştir. Budeğişiklikler iki hafta içinde normale dönmüştür.
Direnç
İnaktif penisilinler, sefalosporinler, aminoglikozidler, makrolidler ve tetrasiklinleri inaktive eden direnç mekanizmaları moksifloksasinin antibakteriyel aktivitesini etkilememektedir.Permeasyon bariyerleri (
Pseudomonas aeruginosa''in vitro
direnç, DNA giraz ve topoizomeraz IV tip IItopoizomerazlarının hedef bölge mutasyonlarından kaynaklanan aşamalı bir işlem yolu ileelde edilir. Moksifloksasin, Gram-pozitif organizmaların aktif dışa akış mekanizmaları içinzayıf bir substrattır.
Diğer kinolonlarla çapraz direnç gözlenmiştir. Bununla beraber, moksifloksasin bazı Gram-pozitif bakterilerdeki benzer aktivite ile tip II topoizomerazı olan DNA giraz ve topoizomeraz IV'ü inhibe ettiğinden bu bakteriler diğer kinolonlara karşı dirençli ancak moksifloksasinekarşı duyarlı olabilirler.
18
Sınır noktaları
Moksifloksasin için disk difüzyon sınır noktaları ve EUCAST klinik M
İK
(01.01.2011)
Organizma
|
Duyarlı
|
Dirençli
|
Staphylococcus spp.
|
<0,5 mg/l
|
>1 mg/l
|
|
>24 mm
|
<21 mm
|
S. pneumoniae
|
<0,5 mg/l
|
>0,5 mg/l
|
|
>22 mm
|
<22 mm
|
Sterptococcusgrupları A, B, C, G
|
<0,5 mg/l
|
>1 mg/l
|
|
>18 mm
|
<15 mm
|
H. influenza
|
<0,5 mg/l
|
>0,5 mg/l
|
|
>25 mm
|
>25 mm
|
M. catarrhalis
|
<0,5 mg/l
|
>0,5 mg/l
|
|
>23 mm
|
<23 mm
|
Enterobacteriaceae
|
<0,5 mg/l
|
>1 mg/l
|
|
>20 mm
|
<17 mm
|
Türle ilgili olmayan sınır noktaları*
|
<0.5 mg/l
|
>1 mg/l
|
*Türlere bağlı olmayan sınır noktaları esas olarak farmakokinetik/farmakodinamik temelinde belirlenmiştir. Veriler ve belirli türlerin MİK dağılımlarından bağımsızdır. Onlar sadecetürlerin kullanımı içindir, türe özgü sınır noktası için verilmemiştir ve yorumlayıcı kriterlerin
|
belirlediği türler için kullanılmazlar.
|
|
|
Mikrobiyolojik duyarlılık
Edinilmiş direncin sıklığı belirli bazı türler için coğrafi olarak ve zamanla değişebilmektedir. Özellikle ağır enfeksiyonları tedavi ederken, organizmaların dirençleri hakkında yerel bilgigereklidir. Yukarıdaki bilgiler, bir organizmanın moksifloksasine duyarlı olma olasılığınailişkin bir kılavuz olarak verilmektedir.
Genellikle duyarlı türler
Gardnerella vaginalis
Staphylococcus
aureus*(metisiline duyarlı)
Streptococcus agalactiae
(Grup B)
Streptococcus milleri(S. anginosus, S. constellatus ve S. intermedius) Streptococcus pneumoniae*
Streptococcus pyogenes*(Grup
A)
Streptococcus viridans(S. viridans, S. mutans, S. mitis, S. sanguinis, S. salivarius, S. thermophilus
)
Aerobic Gram Negatif Mikro-organizmalarAcinetobacter baumanniiHaemophilus influenzae
*
Haemophilus parainfluenzae
*
19
Legionella pheumophila Moraxella (Branhamella) catarrhalis*
Anaerobik Mikro-organizmalarFusobacterium
spp.
Prevotella
spp.
'Diğer' Mikro-organizmalarChlamydophila (Chlamydia)pneumoniae*
Chlamydia trachomatis*
Coxiella burnetii Mycoplasma genitaliumMycoplasma hominisMycoplasma pneumoniae
*
Direnç edinilen türler problem olabilir.
Aerobik Gram-pozitif Mikro-organizmalarEnterococcus faecalis*
Enterococcus faecium*
Staphylococcus aureus(metisiline dirençli)+
Aerobik Gram-negatif Mikro-organizmalarEnterobacter cloacae
*
Escherichia coli*
Klebsiella pneumoniae *#
Klebsiella oxytoca Neisseria gonorrhoeae
*+
Proteus mirabilis*
Anaerobik Mikro-organizmalarBacteroides fragilis*
Peptostreptococcus
spp.*
Doğal olarak dirençli organizmalarAerobik Gram-negatif Mikro-organizmalarPseudomonas aeruginosa
*Aktivite, duyarlı suşlarla gerçekleştirilen klinik çalışmalarla ve onaylanmış klinik endikasyonlarda gösterilmiştir.
#ESBL üreten suşlar ayrıca florokinolonlara da dirençlidir.
+ Bir veya daha çok ülkede direnç hızı >%50 dir.
5.2. Farmakokinetik özellikler Genel özellikler
Emilim:
Oral uygulamayı takiben, moksifloksasin hızla ve hemen hemen tamamen absorbe olur. Mutlak biyoyararlanım yaklaşık %91'dir.
20
50-800 mg arasında tek dozdan sonra ve 10 gün süreyle günlük 600 mg'a kadar dozlarda farmakokinetik lineerdir. Kararlı duruma 3 gün içinde ulaşılır. 400 mg'lık bir oral dozutakiben, 3,1 mg/l'lik pik konsantrasyonlara 0,5 - 4 saat içinde ulaşılır. Kararlı durumda (gündebir kez 400 mg) pik ve taban plazma konsantrasyonları sırasıyla 3,2 ve 0,6 mg/l olaraksaptanmıştır.
Moksifloksasinin gıdalarla birlikte alınması, pik konsantrasyonlara ulaşma süresini yaklaşık 2 saat uzatır ve pik konsantrasyonları yaklaşık %16 oranında hafifçe düşürür. Kinolonlarınantimikrobiyel etkinliğinin önceden tahmin edilmesinde en çok EAA (eğri altındaki alan"AUC") / MIK önemli olduğundan bu etki klinik olarak anlamlı değildir. Absorpsiyonunderecesi değişmemiştir. Dolayısıyla, moksifloksasin yemeklerden bağımsız olarakuygulanabilir.
Dağılım:
Moksifloksasin ekstravasküler alanlara son derece hızlı bir dağılım göstermektedir. EAA (EAAnorm = 6 kg*saat/l) ile ifade edilen ilaca maruz kalma düzeyi yüksektir; sabit durumdadağılım hacmi (Vss) yaklaşık 2 l/kg'a varır. Tükürükte, plazmadakinden daha yüksek pikkonsantrasyonlara ulaşılabilir.
İn vitroex vivo
deneylerde, 0,02 - 2 mg/l aralığındakiproteine bağlanma oranı, ilacın konsantrasyonundan bağımsız olarak yaklaşık % 40-42'dir.Moksifloksasin esas olarak serum albüminine bağlanmaktadır. Bu değerin düşük olmasındandolayı, yüksek serbest pik konsantrasyonları >10xMIK görülür.
Moksifloksasin akciğerde (epitel sıvısı, alveolar makrofajlar, biyotik doku), sinüslerde (maksiller ve etmoid sinüs, nazal polip) ve enflamasyonlu lezyonlarda (blister sıvısı) yüksekkonsantrasyonlara ulaşır; buralarda plazma konsantrasyonlarını aşan konsantrasyonlar oluşur.İnterstisyel vücut sıvılarında (tükrük, intramüsküler, subkutan) yüksek serbest ilaçkonsantrasyonları görülür. Ayrıca, abdominal doku ve sıvılarda ve kadın genital kanalında dayüksek ilaç konsantrasyonları tespit edilmiştir.
21
400 mg tek dozun oral uygulamasını takiben insan dokularında bulunan pik konsantrasyonları (geometrik ortalama):
Doku
|
Konsantrasyon
|
Plazma oranı
|
Plazma
|
3,1
|
mg/L
|
--
|
Tükrük
|
3,6
|
mg/L
|
0,75-1,3
|
Kabarcık sıvısı
|
1,61
|
mg/L
|
1,71
|
Bronşiyal mukoza
|
5,4
|
mg/kg
|
1,7 - 2,1
|
Alveolar Makrofajlar
|
56,7
|
mg/kg
|
18,6 - 70
|
Epitel tabaka sıvısı
|
20,7
|
mg/L
|
5 - 7
|
Maksiller sinüs
|
7,5
|
mg/kg
|
2,0
|
Etmoid sinüs
|
8,2
|
mg/kg
|
2,1
|
Nazal Polip
|
9,1
|
mg/kg
|
2,6
|
İnterstisyel sıvı
|
1,02
|
mg/L
|
0,8-1,42,3
|
Kadın genital sistemi*
*400 mg'lık tek bir dozun intravenöz uygulaması
|
10,24
|
mg/kg
|
1,724
|
1 Uygulamadan 10 saat sonra
2 Bağlanmamış konsantrasyon
3 Dozdan sonra 3 saatten 36 saate kadar
Biyotransformasyon:
Moksifloksasin Faz II biyotransformasyona uğrar ve değişmemiş ilaç ve bir sulfo-bileşiği (M1) ve bir glukuronid (M2) formunda böbrek ve safra/feçes yollarıyla atılır. M1 ve M2insanlarda ilgili tek metabolitler olup, her ikisi de mikrobiyolojik olarak inaktiftir.
Ne
in vitro,
ne de faz I klinik çalışmalarında, sitokrom P-450 enzimlerini kapsayan faz I biyotransformasyona uğrayan diğer ilaçlarla herhangi bir metabolik farmakokinetik etkileşimgözlenmemiştir.
Uygulama yolundan bağımsız olarak, M1 ve M2 metabolitlerinin plazma konsantrasyonları ana ilaçtan daha düşüktür. Preklinik çalışmalarda her iki metabolit de ele alınmış, böyleliklegüvenlilik ve tolerabiliteye yönelik potansiyel etkileşimler ekarte edilmiştir.
Eliminasyon:
Moksifloksasinin eliminasyonu, yaklaşık 12 saatlik bir ortalama terminal yarılanma ömrü ile plazmadan gerçekleşmektedir. 400 mg'lık tek dozu takiben ortalama görünür toplam vücutklerensi 179 - 246 ml/dakika arasında değişmektedir. Renal klerens yaklaşık 24 - 53
22
ml/dakika olup, ilacın böbreklerden kısmi tübüler reabsorpsiyonunu düşündürmektedir. Ranitidin ve probenesid ile birlikte uygulama ilacın renal klerensini değiştirmemiştir.
400 mg'lık tek doz sonrası, idrardan geri kazanım (değişmemiş ilaç için yaklaşık %19, M1 için yaklaşık % 2,5 ve M2 için yaklaşık %14) ve feçesten geri kazanım (değişmemiş ilaç içinyaklaşık %25, M1 için yaklaşık % 36 ve M2 için geri kazanım yok) toplamda yaklaşık%96'dır.
Moksifloksasinin ranitidin veya probenesid ile beraber kullanımı ana ilacın renal klirensini değiştirmemiştir.
Ana bileşiğin kütle dengesi ve moksifloksasinin faz II metabolitleri, uygulama yolundan bağımsız olarak, oksidatif metabolizma verileri bulunmaksızın, yaklaşık %96-98'likreabsorpsiyon göstermektedir. Eliminasyon yollarına göre (renal, renal olmayan, metabolik,metabolik olmayan gibi) kütle dengesinin detaylı incelenmesi ve uygulama yolu aşağıdakitabloda verilmiştir:
400 mg'lık tek dozun reabsorpsiyonu (aritmetik ortalama ± standart sapma (SD))
|
|
Moksifloksasin
|
Sulfo-bileşiği (M1)
|
Glukuronid (M2)
|
E
|
İdrar p.o.
|
19,4 ± 1,2
|
2,5 ± 0,6
|
13,6 ± 2,8
|
35,4 ± 1,8
|
Dışkı p.o
|
25,4 ± 3,1
|
35,5 ± 3,2
|
-
|
60,9 ± 5,1
|
E p.o. (n=6)
|
44,8 ± 3,3
|
37,9 ± 3,6
|
13,6 ± 2,8
|
96,3 ± 4,3
|
İdrar i.v.
|
21,9 ± 3,6
|
2,5 ± 0,9
|
13,6 ± 2
|
38,1 ± 2,1
|
Dışkı i.v
|
25,9 ± 4,3
|
34,4 ± 5,6
|
-
|
60,2 ± 9,2
|
E i.v. (n=5)
|
47,8 ± 7,2
|
36,8 ± 5,9
|
13,6 ± 2
|
98,4± 10,5
|
|
Doğrusallık/doğrusal olmayan durum:
50-800 mg arasında tek dozdan sonra ve 10 gün süreyle günlük 600 mg'a kadar dozlarda farmakokinetik doğrusaldır.
Hastalardaki karakteristik özellikler
Etnik gruplar arasında farklılıklar:
Beyaz, Japon, Siyah ve diğer etnik gruplarda olası etnik farklılıklar incelenmiştir. Farmakokinetik açıdan klinik olarak anlamlı herhangi bir etnik farklılık saptanamamıştır.
Cinsiyet:
Moksifloksasinin farmakokinetiğinde (EAA ve Cmaks) erkek ve kadın denekler arasında % 33 farklılık vardır. İlacın absorpsiyonu cinsiyetten etkilenmemiştir. EAA ve Cmaks'daki bu
23
farklılıklar, cinsiyete değil vücut ağırlığındaki farka bağlanmıştır. Bunlar klinik açıdan anlamlı bulunmamıştır.
Karaciğer yetmezliği olan hastalar:
Hafif ve şiddetli karaciğer bozukluğu (Child Pugh A-C) olan hastaların moksifloksasin plazma konsantrasyonu, sağlıklı gönüllüler veya normal karaciğer fonksiyonuna sahiphastalar ile karşılaştırıldığında klinik olarak anlamlı bir farklılık göstermemektedir (Karaciğersirozu olan hastalarda kullanım için Uyarılar bölümüne bakınız.)
Böbrek yetmezliği olan hastalar:
Moksifloksasin farmakokinetiği böbrek bozukluğu (kreatinin klerensi < 30 ml/dakika/1,73m2 dâhil) ile hemodiyaliz ve sürekli ayakta periton diyalizi gibi kronik diyaliz hastalarındaanlamlı olarak değişmemektedir.
Yaşlılar:
Moksifloksasinin farmakokinetiği yaştan etkilenmemektedir.
Çocuklar ve adölasanlar:
Moksifloksasin farmakokinetiği pediyatrik hastalarda araştırılmamıştır.
5.3. Klinik öncesi güvenlilik verileri
Sıçanlarda ve maymunlarda hematopoetik sistemde (eritrosit ve trombosit sayısında hafif düşüş) etkiler görülmüştür. Diğer kinolonlarda olduğu gibi, sıçanlar, maymunlar veköpeklerde hepatoksisite (karaciğer enzimlerinde artış ve vaküler dejenerasyon) görülmüştür.Maymunlarda merkezi sinir sistemi toksisitesi (konvülsiyonlar) oluşmuştur. Bu etkileryalnızca yüksek moksifloksasin dozlarından sonra ya da uzun süren tedaviden sonragörülmüştür.
Moksifloksasin, diğer kinolonlar gibi bakteriler veya memeli hücrelerinin kullanıldığı
in vitroIn vivo
testlerde, çok yüksek moksifloksasin dozlarının kullanılmasına rağmen hiçbir genotoksisitekanıtı bulunmamıştır. Böylece, insandaki terapötik dozda yeterli bir güvenlik marjı
24
sağlanabilir. Sıçanlarda yapılan bir inisiasyon promosyon çalışmasında moksifloksasinin karsinojenik olmadığı tespit edilmiştir.
Birçok kinolon fotoreaktiftir ve fototoksik, fotomutajenik ve fotokarsinojenik etkilere neden olabilir. Bunun aksine,
in vitroin vivo
çalışmalardan oluşan kapsamlı bir programda testedildiğinde moksifloksasinin, fototoksik ve fotojenotoksik özelliklerden yoksun olduğukanıtlanmıştır. Aynı koşullar altında diğer kinolonlar etkilere neden olmuştur.
Yüksek konsantrasyonlarda, moksifloksasin kalbin gecikmiş doğrultucu potasyum akımının hızlı bileşeninin bir inhibitörüdür ve dolayısıyla QT aralığının uzamasına neden olabilir.Köpeklerde yapılan toksikoloji çalışmalarında kullanılan > 90 mg/kg'lık oral dozlar, > 16mg/L'lik plazma konsantrasyonlarıyla sonuçlanarak QT uzamasına neden olmuş, ancakaritmiye neden olmamıştır. Sadece insan dozunun 50 katından fazla (> 300 mg/kg) yüksekkümülatif intravenöz uygulama sonrasında, >200 mg/L'lik plazma konsantrasyonları oluşmuş(terapötik seviyenin 40 katından fazla), geri dönüşümlü, ölümcül olmayan ventriküleraritmiler görülmüştür.
Kinolonların, olgunlaşmamış hayvanlarda majör diarthrodial eklemlerin kıkırdağında lezyonlara neden olduğu bilinmektedir. Juvenil köpeklerde eklem toksisitesine neden olan endüşük moksifloksasin oral dozu, mg/kg bazında (50 kg'lık bir vücut ağırlığı varsayılarak)önerilen maksimum 400 mg'lık terapötik dozun dört katıydı ve plazma konsantrasyonları,maksimum terapötik dozun iki ila üç katından daha fazlaydı.
Sıçanlarda ve maymunlarda yapılan toksisite testleri (altı aya kadar tekrarlanan doz uygulaması), okülotoksik risk ile ilgili hiçbir belirti ortaya koymamıştır.
Köpeklerde, > 20 mg/L'lik plazma konsantrasyonlarına yol açan yüksek oral dozlar (> 60 mg/kg) elektroretinogramda değişikliklere ve izole vakalarda retina atrofisine neden olmuştur.
Sıçanlarda, tavşanlarda ve maymunlarda yapılan üreme çalışmaları, moksifloksasinin plasentaya aktarıldığını göstermektedir.
Sıçanlarda (p.o. ve i.v.) ve maymunlarda (p.o.) yapılan çalışmalar, moksifloksasinin uygulanmasının ardından teratojenisite ya da fertilite bozukluğuna dair herhangi bir kanıt
25
göstermemiştir. Tavşanların fetüslerinde, ağır maternal toksisite ile ilişkili bir dozda (20 mg/kg i.v.) vertebra ve kaburgada malformasyon insidansının hafifçe arttığı gözlemlenmiştir.İnsan terapötik plazma konsantrasyonlarında maymunlarda ve tavşanlarda abortusinsidansında bir artış görülmüştür. Sıçanlarda, mg/kg bazında maksimum önerilen dozun 63katında, fetal ağırlık azalması, prenatal kayıplarda artış, gebelik süresinde biraz artış ve bazıerkek ve dişi yavruların spontan aktivitesinde artış gözlenmiş, plazma konsantrasyonları iseinsan terapötik doz aralığında kalmıştır.
6. FARMASÖTİK ÖZELLİKLER6.1. Yardımcı maddelerin listesi
Kroskarmelloz sodyum Mikrokristalin selülozKrospovidonMagnezyum stearatHidroksipropilmetil selülozStearik asit
Titanyum dioksit (E 171)
Kırmızı demir oksit (E 172)
6.2. Geçimsizlikler
Bilinen bir geçimsizliği yoktur.
6.3. Raf ömrü
24 ay
6.4. Saklamaya yönelik özel tedbirler
25 °C altındaki oda sıcaklığında saklayınız.
Orijinal ambalajında saklanmalıdır, özel bir saklama kuralı yoktur.
6.5. Ambalajın niteliği ve içeriği
Karton kutu içerisinde, blister ambalajda 7 tablet içerir.
26
6.6. Beşeri tıbbi üründen arta kalan maddelerin imhası ve diğer özel önlemler
Kullanılmamış olan ürünler ya da atık materyaller 'Tıbbi Atıkların Kontrolü Yönetmeliği' ve 'Ambalaj ve Ambalaj Atıklarının Kontrolü Yönetmelikleri'ne uygun olarak imha edilmelidir.
7. RUHSAT SAHİBİ
VEM İLAÇ San. ve Tic. AŞ Söğütözü Mahallesi 2177. CaddeNo:10B/49 Çankaya/ANKARA
8. RUHSAT NUMARASI
2014/408
9. İLK RUHSAT TARİHİ/RUHSAT YENİLEME TARİHİ
İlk ruhsat tarihi: 21.05.2014 Ruhsat yenileme tarihi:
10. KÜB'ÜN YENİLENME TARİHİ
27