KISA ÜRÜN BİLGİSİ
1. BEŞERİ TIBBİ ÜRÜNÜN ADI
ZOPROL 30 mg mikropellet kapsül
2. KALİTATİF ve KANTİTATİF BİLEŞİMEtken Madde:
Lansoprazol 30,00 mg
Yardımcı madde(ler):
Şeker kürecikleri 179,72 mg
Yardımcı maddeler için 6.1 'e bakınız.
3. FARMASÖTİK FORM
Mikropellet kapsül
Beyaz opak renkli gövde, kırmızı renkli kapak içinde beyaz ya da beyazımsı küreler.
4. KLİNİK ÖZELLİKLER
4.1 Terapötik endikasyonlar
• Duodenal ülser ve gastrik ülser,
• Reflü özofajit tedavisi ve profilaksisi,
•
Helicobacterpylori (H. pyloriH.pylori
eradikasyonu,
• Sürekli NSAİ ilaç tedavisi gereken hastalardaki NSAİ ilaç ile ilişkili duodenal ve benigngastrik ülser tedavisi ve profilaksisi,
• Semptomatik gastroözofageal reflü hastalığı,
• Zollinger-Ellison sendromunun da dahil olduğu patolojik hipersekresyon durumları.
4.2 Pozoloji ve uygulama şekliPozoloji/uygulama sıklığı ve süresi:
Doktor tarafından başka şekilde önerilmediği takdirde lansoprazolün mutad dozları aşağıdadır:
Duodenal ülser:
Önerilen oral doz 2 hafta süreyle günde 1 kez 30 mg'dır. Bu süre içinde tam olarak iyileşemeyen hastalarda tedavi süresi aynı dozda 2 hafta daha uzatılır.
Gastrik ülser:
Önerilen oral doz 4 haftaya kadar günde 1 kez 30 mg'dır. Ülser genelde 4 hafta içinde iyileşir, ancak bu süre içinde tam olarak iyileşemeyen hastalarda tedavi süresi aynı dozda 4hafta daha uzatılır.
Reflü özofajit:
Tavsiye edilen doz 4 hafta süreyle günde bir defa 30 mg'dır. Bu süre içinde tam olarak iyileşmeyen hastalarda, tedavi süresi aynı dozda 4 hafta daha uzatılır.
Reflü özofajitin profilaksisi:
Önerilen doz günde bir defa 15 mg'dır. Gerekli hallerde doz günde bir defa 30 mg'a çıkartılabilir.
Helicobacter pylorieradikasyonu:
Kombinasyon tedavisinde bakteriyel dirence, tedavi süresine (genellikle 7 gün fakat bazen 14 güne çıkabilir) ve uygun antibakteriyel ajanın seçimine dikkatedilmelidir.
Aşağıdaki antibakteriyel ajanlarla birlikte kombine olarak tavsiye edilen lansoprazol dozu 7 gün boyunca günde 2 kez 30 mg:
Klaritromisin 250-500 mg günde iki kez + amoksisilin 1 g günde 2 kez Klaritromisin 250 mg günde iki kez + metronidazol 400-500 mg günde 2 kez
Klaritromisin; lansoprazol, amoksisilin veya metronidazol ile kombine edildiğinde
H. pylori eradikasyonu
% 90 oranına çıkmıştır. Altı aylık başarılı bir eradikasyon tedavisinden sonra, tekrarenfeksiyon riski düşüktür; dolayısıyla nüks etmesi beklenmez.
Sürekli NSAİ ilaç tedavisi gereken hastalardaki NSAİ ilaç ile ilişkili duodenal ve benign gastrik ülser tedavisi:Uzun süreli NSAİ ilaç tedavisi gereken risk altındaki hastalardaki (>65 yaş ya da gastrik veya duodenal ülser geçmişi) NSAİ ilaç ile ilişkili gastrik ve duodenal ülser profilaksisi:
Önerilen doz günde bir defa 15 mg'dır. Eğer tedavi etkisini göstermezse günde bir defa 30 mg'lık doz kullanılmalıdır.
Semptomatik gastroözafajeal reflü hastalığı:Zollinger-Ellison sendromunun da dahil olduğu patolojik hipersekresyon durumları:
Önerilen başlangıç dozu günde bir defa 60 mg'dır. Doz hastanın ihtiyacına göre belirlenmeli ve
tedavi gerekli olduğu sürece devam ettirilmelidir. 180 mg'a kadar günlük dozlar kullanılmıştır. Eğer gerekli doz günde 120 mg'dan daha yüksek ise, ikiye bölünmüş dozlar şeklinde verilmelidir.
Uygulanma şekli:
İstenen etki için ZOPROL mikropellet kapsülleri günde bir defa sabahları aç karnına alınmalıdır (Sabah ve akşam olmak üzere günde iki kez alındığı
Helicobacterpylori
eradikasyonunun tedavisihariçtir.).
Lansoprazol yemekten en az 30 dakika önce alınmalıdır (Bkz. Bölüm 5.2.). Kapsüller sıvı ile bir bütün olarak yutulmalıdır.
Hastalar kapsüllerin açılmaması, çiğnenmemesi veya ezilmemesi konusunda uyarılmalıdır.
Kapsül yutma zorluğu olan hastalarda çalışmalar ve klinik uygulamalara göre kapsüller aşağıdaki gibi kullanılabilir:
• Kapsül açılır. Mikropelletler az bir miktar su, elma/domates suyu ile karıştırılır veyayumuşak bir gıda (örn.; yoğurt, elma püresi) üzerine serpilerek yutulur.
• Kapsül açılır. Nazogastrik tüple uygulama için mikropelletler 40 ml elma suyu ile karıştırılır(Bkz. Bölüm 5.2.).
Süspansiyon veya karışım hazırlandıktan sonra ilaç hemen uygulanmalıdır.
Mikropelletler çiğnenmemeli ve ezilmemelidir. Diğer içecek ve sıvılarda kullanım, klinik olarak çalışılmadığı için tavsiye edilmez.
Özel popülasyonlara ilişkin ek bilgiler Böbrek yetmezliği:
Böbrek yetmezliği olan hastalarda doz ayarlanması gerekmez.
Karaciğer yetmezliği:
Orta veya ciddi karaciğer yetmezliği olan hastalar düzenli gözlem altında tutulmalıdır ve günlük doz yarıya indirilmelidir (Bkz. Bölüm 4.4. ve 5.2.).
Pediyatrik popülasyon:
Klinik veriler sınırlı olduğu için çocuklarda lansoprazol kullanımı önerilmemektedir (Bkz. Bölüm 5.2).
Gastro-özofageal reflüde yararlı etkileri mevcut verilerle gösterilmediği için, 1 yaşın altındaki çocukların tedavisinde kullanılmamalıdır.
Geriyatrik popülasyon:
Yaşlılarda klerensin azalması nedeniyle bireysel ihtiyaçlara göre doz ayarlaması gerekebilir. Klinik zorunluluk yoksa günlük 30 mg dozun aşılmaması gerekir.
4.3 Kontrendikasyonları
ZOPROL, lansoprazole ve içerdiği diğer maddelere karşı duyarlılığı olan hastalarda kontrendikedir.
Lansoprazol atazanavir ile birlikte alınmamalıdır (Bkz. Bölüm 4.5.).
4.4 Özel kullanım uyarıları ve önlemleri
Lansoprazol tedavisi gastrik malignite belirtilerini maskeleyebilir. Bu nedenle hastalar tedaviye başlamadan önce gastrik malignite olasılığı açısından değerlendirilmelidir.
Lansoprazol orta ve ciddi karaciğer yetmezliğinde dikkatli kullanılmalıdır (Bkz. Bölüm 4.2. ve 5.2.).
Lansoprazol kaynaklı düşük gastrik asiditenin, sindirim sisteminde hali hazırda bulunan bakteri sayısında artışa sebep olması beklenebilir. Lansoprazol ile tedavi
SalmonellaCampylobacter
gibi gastrointestinal enfeksiyonların riskinde az da olsa bir artışa neden olabilir (Bkz. Bölüm 5.1.).
Gastro-duodenal ülser şikayeti olan hastalarda, etiyolojik bir faktör olarak
H.pylori
enfeksiyonu olasılığı göz önünde bulundurulmalıdır.
Lansoprazol,
H.pylori
eradikasyonunun tedavisi için antibiyotiklerle kombine olarak kullanılıyorsa, ayrıca bu antibiyotiklerin de ürün bilgileri takip edilmelidir.
Bir yıldan daha uzun süredir idame tedavisi alan hastalar için sınırlı güvenlik verileri olduğundan bu hastaların tedavileri düzenli olarak incelenmeli ve kapsamlı bir risk/yarar değerlendirmesiyapılmalıdır.
Lansoprazol kullanan hastalarda çok nadir kolit vakalarına rastlanmıştır. Bu yüzden, şiddetli ve/veya sürekli diyare vakalarında tedavinin sonlandırılması göz önünde bulundurulmalıdır.
Peptik ülser tedavisinde, sürekli NSAİ ilaç tedavisi alma ihtiyacı olan yüksek riskli hastalarda (örn.; geçmiş gastrointestinal kanama, perforasyon veya ülser, ilerlemiş yaş, üst GI advers etkileriihtimalini artırdığı bilinen ilaçlarla [örn.; kortikosteroidler veya antikoagülanlar] birliktekullanım, ciddi bir eşzamanlı hastalık faktörü varlığı veya önerilen NSAİ ilacın maksimumdozlarının uzun süreli kullanımı) kontrollü olunmalıdır.
Kemik kırığı
Yayınlanmış çeşitli gözlemsel çalışmalar, proton pompası inhibitörü (PPI) tedavisinin, kalça, el bileği ya da omurgada osteoporoza bağlı kırık riskinde bir artışla ilişkili olabileceğinidüşündürmektedir. Çoklu günlük dozlar ve uzun süreli PPI tedavisi (bir yıl ya da daha fazla)şeklinde tanımlanan yüksek doz alan hastalarda kırık riski artmıştır. Hastalar, tedavi edildikleridurum için uygun olan en düşük dozda ve en kısa süreli PPI tedavisini almalıdırlar.
Hipomagnezemi
PPI'larla en az 3 ay süreyle tedavi edilen hastalarda ve çoğu olguda da bir yıl tedaviden sonra nadiren semptomatik ve asemptomatik hipomagnezemi bildirilmiştir. Ciddi advers olaylar tetani,aritmiler ve nöbetleri içermektedir. Çoğu hastada hipomagnezemi tedavisi magnezyumreplasmanını ve PPI tedavisinin kesilmesini gerektirmektedir. Uzun süre tedavi alması beklenenya da PPI'ları digoksin gibi ilaçlar ya da hipomagnezemiye neden olabilecek ilaçlarla (örn.diüretikler) birlikte alan hastalar için, sağlık mesleği mensupları PPI tedavisine başlamadan önceve daha sonra periyodik olarak magnezyum düzeylerini takip edebilirler.
Nöroendokrin tümörler için yapılan incelemelerle etkileşimler
Gastrik asit düzeyindeki ilaç kaynaklı azalmalara sekonder olarak serum kromogranin A (CgA) düzeyleri artmaktadır. Artmış CgA düzeyi nöroendokrin tümörler için yapılan tanıincelemelerinde yanlış pozitif sonuçlara yol açabilir. Uygulayıcılar CgA düzeylerinideğerlendirmeden önce geçici olarak PPI tedavisine ara verilmeli ve eğer başlangıçtaki CgAdüzeyleri yüksek ise testi tekrar etmelidirler. Eğer seri testler yapılıyorsa (örn. monitörizasyoniçin), testler arasındaki referans aralıkları değişebileceği için testler aynı laboratuardayapılmalıdır.
Subakut kütanöz lupus eritematozus
Proton pompa inhibitörleri çok seyrek olarak subakut kütanöz lupus eritematozus vakaları ile ilişkilendirilmiştir. Özellikle derinin güneşe maruz kalan alanlarında olmak üzere lezyonlarınortaya çıkması ve artraljinin eşlik etmesi durumlarında hasta acilen tıbbi yardım almalı ve sağlıkmesleği mensubu ZOPROL tedavisinin kesilmesini değerlendirmelidir. Daha önce bir protonpompa inhibitörü tedavisi sonrası subakut kütanöz lupus eritematozus gelişmiş olması, aynıdurumun diğer proton pompa inhibitörleri ile de görülme riskini arttırır.
Nadir kalıtımsal fruktoz intoleransı, glukoz-galaktoz malabsorpsiyonu veya sükraz-izomaltaz yetmezliği problemi olan hastaların bu ilacı kullanmamaları gerekir.
4.5 Diğer tıbbi ürünler ile etkileşimler ve diğer etkileşim şekilleri
Lansoprazolün diğer ilaçlar üzerindeki etkileri
Absorpsiyonu pH'a bağımlı olan ilaçlar
Lansoprazol, mide pH'ının biyoyararlanım için kritik olduğu durumlarda ilaçların absorpsiyonunu engelleyebilir.
Atazanavir: Bir çalışmada sağlıklı gönüllülerde lansoprazolün (günde 60 mg) 400 mg atazanavir ile birlikte uygulanması atazanavir maruziyetinde önemli bir azalmaya neden olmuştur (EAA veCmaks değerlerlerinde yaklaşık %90 azalma). Lansoprazol, atazanavir ile birlikteuygulanmamalıdır (Bkz. Bölüm 4.3.).
Ketokonazol ve itrakonazol: Ketokonazol ve itrakonazolün gastrointestinal kanaldan
absorpsiyonu mide asidi varlığında artar. Lansoprazol kullanımı ketokonazol ve itrakonazolün alt-terapötik konsantrasyonlarına yol açabileceğinden kombinasyondan kaçınılmalıdır.
Digoksin: Lansoprazol ve digoksinin birlikte kullanımı digoksin plazma seviyelerinde artışa yol açabilir. Bu sebeple lansoprazol ile tedaviye başlanırken ve sonlandırılırken digoksin plazmaseviyeleri takip edilmeli ve gerektiğinde digoksin dozu ayarlanmalıdır.
P450 enzimleri ile metabolize olan ilaçlar
Lansoprazol CYP3A4 ile metabolize olan ilaçların plazma konsantrasyonlarını artırabilir. Lansoprazolün bu enzim tarafından metabolize edilen ve dar bir teröpötik alanı olan ilaçlarlabirlikte kullanımında dikkatli olunmalıdır.
Teofilin: Lansoprazol teofilinin plazma konsantrasyonunu azaltarak o dozda beklenen klinik etkisini düşürebilir. İki ilacın birlikte kullanımında dikkatli olunmalıdır.
Takrolimus: Lanzoprazol ile birlikte kullanımı takrolimusun (bir CYP3A ve P-gp substratı) plazma konsantrasyonlarını artırır. Lansoprazol maruziyeti takrolimusun ortalama maruziyetini%81'e kadar artırır. Lansoprazol ile birlikte tedavi başlatılırken veya sonlandırılırkentakrolimusun plazma konsantrasyonlarının takip edilmesi önerilir.
P-glikoprotein ile taşınan ilaçlar
Lansoprazolün
in vitro
taşıyıcı protein P-glikoprotein'i (P-gp) engellediği gözlenmiştir. Bunun klinik uygunluğu bilinmemektedir.
Diğer ilaçların lansoprazol üzerindeki etkileri
CYP2C19'u inhibe eden ilaçlar
Fluvoksamin: Lansoprazolün CYP2C19 inhibitörü fluvoksamin ile birlikte kullanımı sırasında doz azaltılması göz önünde bulundurulmalıdır. Lansoprazolün plazma konsantrasyonları 4 katınakadar artar.
CYP2C19 ve CYP3A4'ü indükleyen ilaçlar
Rifampisin ve St John's wort
(Hypericum perforatum)
gibi CYP2C19 veya CYP3A4'ü etkileyen enzim indükleyicileri lansoprazolün serum konsantrasyonlarını belirgin şekilde azaltabilir.
Diğerleri
Sükralfat/Antasitler: Sükralfat/Antasitler lansoprazolün biyoyararlanımını azaltabilir. Bu yüzden lansoprazol, bu ilaçların kullanımından en az 1 saat sonra alınmalıdır.
Klinik denemelerde, antasitler lansoprazol ile birlikte kullanılmıştır ve lansoprazolün etkinliğinde değişikliğe dair bir kanıt görülmemiştir.
Lansoprazolün NSAİ ilaçlar ile etkileşimini gösteren önemli klinik bir çalışma yoktur.
4.6 Gebelik ve laktasyonGenel tavsiye
Gebelik kategorisi: B
Çocuk doğurma potansiyeli bulunan kadınlar/Doğum kontrolü (Kontrasepsiyon)
Çocuk doğurma potansiyeli bulunan kadınlarda etkin doğum kontrolü uygulanmasına gerek yoktur.
Gebelik dönemi
Lansoprazol için, gebeliklerde maruz kalmaya ilişkin klinik veri mevcut değildir.
Hayvanlar üzerinde yapılan çalışmalar, gebelik / embriyonal / fetal gelişim / doğum ya da doğum sonrası gelişim ile ilgili olarak doğrudan ya da dolaylı zararlı etkiler olduğunu göstermemektedir.Bu sebeple gebelik döneminde lansoprazol kullanımı önerilmemektedir.
Laktasyon dönemi
Lansoprazol ve metabolitlerinin deney hayvanlarında anne sütüne geçtiği saptanmıştır ancak insan sütüne geçip geçmediği bilinmemektedir. Birçok ilacın anne sütüne geçtiği bilindiğinden, annesütü alan bebeklerde ciddi yan etkiye yol açma potansiyeli ve hayvan çalışmalarında karsinojenitepotansiyeline sahip olduğu saptandığından, ilacın anne için önemi de düşünülerek; emzirenannelerde emzirmenin mi, yoksa tedavinin mi kesileceğine karar verilmelidir.
Üreme yeteneği /Fertilite
Lansoprazolün, 150 mg/kg/gün oral dozlarda (vücut yüzey alanına göre önerilen insan dozunun 40 katı) uygulandığı dişi ve erkek sıçanlarda fertilite ve üreme performansı üzerine bir etkisigörülmemiştir.
Hamile sıçanlara maksimum 150 mg/kg/gün (vücut yüzey alanına göre önerilen insan dozunun 40 katı) ve hamile tavşanlara 30 mg/kg/gün (vücut yüzey alanına göre önerilen insan dozunun 16katı) oral dozlarda uygulandığı teratojenite çalışmalarında fertilitenin bozulması veya fetushasarını gösteren herhangi bir veri saptanmamıştır.
4.7 Araç ve makine kullanımı üzerindeki etkiler
Baş dönmesi, vertigo, görme bozuklukları ve somnolans gibi advers etkiler görülebilir (Bkz. Bölüm 4.8.). Bu koşullar altında reaksiyon kabiliyeti azalabilir.
4.8 İstenmeyen etkiler
Klinik çalışmalarda lansoprazol ile ilgili en sık bildirilen yan etkiler ve ilaçla ilişkisi daha belirgin olan istenmeyen reaksiyonlar aşağıda vücut sistemlerine göre sıklık derecesine göre listelenmiştir.
Her bir sistem organ sınıfı içinde advers etkiler, aşağıdaki tanımlamalara uygun olarak sınıflandırılmıştır: Çok yaygın (>1/10); yaygın (>1/100 İla <1/10); yaygın olmayan (>1/1,000 ila<1/100); seyrek (>1/10,000 ila <1/1,000); çok seyrek (<1/10,000), bilinmiyor (eldeki verilerdenhareketle tahmin edilemiyor).
Kan ve lenf sistemi hastalıkları
Yaygın olmayan: Trombositopeni, eozinofili, lökopeni Seyrek: Anemi
Çok seyrek: Agranülositoz, pansitopeni
Metabolizma ve beslenme hastalıkları
Bilinmiyor: Hipomagnezemi (Bkz. Bölüm 4.4.)
Psikiyatrik hastalıklar
Yaygın olmayan: Depresyon
Seyrek: İnsomnia, halüsinasyon, konfüzyon
Sinir sistemi hastalıkları
Yaygın: Baş ağrısı, baş dönmesi
Seyrek: Huzursuzluk, vertigo, parestezi, somnolans, tremor
Göz hastalıkları
Seyrek: Görme bozuklukları
Gastrointestinal hastalıklar
Yaygın: Bulantı, diyare, karın ağrısı, konstipasyon, kusma, flatulans, ağız veya boğaz kuruması, fundik bez polipleri (benign)
Seyrek: Glossit, özofagus kandidiyazı, pankreatit, tat alma bozuklukları Çok seyrek: Kolit, stomatit
Hepato-biliyer hastalıklar
Yaygın: Karaciğer enzim seviyelerinde artış Seyrek: Hepatit, sarılık
Deri ve deri altı doku hastalıkları
Yaygın: Ürtiker, kaşıntı, kızarıklık
Seyrek: Peteşi, purpura, saç kaybı, eritema multiforma, fotoduyarlılık Çok seyrek: Stevens-Johnson Sendromu, toksik epidermal nekrolizBilinmiyor: Subakut kütanöz lupus eritematozus (Bkz. Bölüm 4.4)
Kas-iskelet sistemi hastalıkları
Yaygın olmayan: Artralji, miyalji, kalça, el bileği ya da omurgada kırık (Bkz. Bölüm 4.4.)
Böbrek ve idrar yolu hastalıkları
Seyrek: İnterstisyel nefrit
Üreme sistemi ve meme hastalıkları
Seyrek: Jinekomasti
Genel bozukluklar ve uygulama bölgesine ilişkin hastalıkları
Yaygın: Yorgunluk Yaygın olmayan: Ödem
Seyrek: Ateş, hiperhidroz, anoreksi, impotans ve anjiyoödem Çok seyrek: Anaflaktik şok
Araştırmalar
Çok seyrek: Kolesterol ve trigliserid seviyelerinde artış, hiponatremi
Şüpheli advers reaksiyonların raporlanması
Ruhsatlandırma sonrası şüpheli ilaç advers reaksiyonlarının raporlanması büyük önem taşımaktadır. Raporlama yapılması, ilacın yarar/risk dengesinin sürekli olarak izlenmesine olanaksağlar. Sağlık mesleği mensuplarının herhangi bir şüpheli advers reaksiyonu TürkiyeFarmakovijilans Merkezi (TÜFAM)'ne bildirmeleri gerekmektedir
Lansoprazol doz aşımının insanlar üzerindeki etkileri (akut toksisite düşük olmasına rağmen) bilinmemektedir, bu nedenle tedavisine yönelik talimatlar verilememektedir. Ancak, çalışmalardalansoprazol oral yolla 180 mg'a kadar ve intravenöz yolla 90 mg'a kadar kullanılmış ve herhangibelirgin bir istenmeyen etki görülmemiştir.
Lansoprazolün doz aşımında olası semptomlar için Bölüm 4.8.'e bakınız.
Raporlanan bir doz aşımı vakasında 600 mg lansoprazol alan bir hasta hiçbir advers etki göstermemiştir. Sıçanlarda 5000 mg/kg [Vücut yüzey alanına (BSA) göre 30 mg insan dozununyaklaşık 1300 katı] ve farelerde 5000 mg/kg'a (BSA'ya göre 30 mg insan dozunun yaklaşık 675.7katı) kadar uygulanan oral lansoprazol dozları sonucunda hiçbir ölüm vakasına veya klinik birişarete rastlanmamıştır.
Doz aşımından şüphelenilen durumlarda hasta gözetim altında tutulmalıdır. Lansoprazol hemodiyaliz ile dolaşımdan uzaklaştırılamaz. Gerekli hallerde, mide yıkama, aktif kömür vesemptomatik tedavi önerilmektedir.
5. FARMAKOLOJİK ÖZELLİKLER
5.1 Farmakodinamik özelliklerFarmakoterapötik grubu:ATC kodu:
A02BC03
Lansoprazol, bir gastrik proton pompası inhibitörüdür. Mide pariyetal hücrelerinin H+/K+ - ATPaz enziminin aktivasyonunu inhibe ederek gastrik asit oluşumunun son basamağını engeller.İnhibisyon doza bağlı ve geri dönüşlüdür, hem bazal hem de uyarılmış gastrik asit sekresyonunuetkiler. Lansoprazol pariyetal hücrelerde konsantre halde bulunur ve asidik ortamlarında aktif halegelir. Bunun üzerine enzim aktivitesinin inhibisyonuna neden olan H+/K+ - ATPaz enzimininsülfidril grubu ile reaksiyona girer.
Gastrik asit sekresyonu üzerine etkisi:
Lansoprazol selektif bir pariyetal hücre proton pompası inhibitörüdür. Lansoprazolun tek oral dozu pentagastrin-uyarılmış mide asidi sekresyonunu
%
80'e yakın inhibe eder.
Yedi gün süreyle tekrarlanan günlük uygulamadan sonra gastrik asit sekresyonunda yaklaşık % 90 inhibisyon oluşturur. Mide asidinin bazal sekresyonu üzerinde karşılıklı bir etkisi vardır. 30 mgtek doz bazal sekresyonu % 70'e kadar indirir ve hastanın semptomları ilk dozdan itibaren düzenliolarak rahatlar. Sekiz günlük tekrarlayan uygulama sonucunda azalma yaklaşık % 85'tir.Semptomların hızlı rahatlaması günlük tek kapsül (30 mg) ile elde edilir ve duodenal ülserlihastaların çoğu 2 hafta içinde, gastrik ülser ve reflü özofajiti olan hastaların çoğu 4 hafta içindeiyileşir. Lansoprazol gastrik asiditeyi azaltarak uygun antibiyotiğin
H. pylori
ye karşı etkinolabileceği ortamı oluşturur.
Lansoprazol dahil, herhangi bir sebepten dolayı azalan gastrik asidite gastrointestinal sistemde normal olarak var olan bakterilerin sayısında artışa neden olur. Proton pompası inhibitörleri iletedavi
SalmonellaCamphylobacterClostridium difficile5.2 Farmakokinetik özelliklerGenel özellikler
Emilim:
Lansoprazol, aside dayanıksız bir kimyasal yapıya sahip olması nedeniyle midede kimyasal değişime uğramasının önlenmesi ve sistemik biyoyararlanımının artırılması amacıyla bağırsaktanemilimini sağlayan enterik kaplı formülasyon şekilinde uygulanır.
Enterik-kaplı formülasyon şeklinde oral yoldan uygulanan lansoprazolün absorpsiyonu hızlıdır ve maksimum serum konsantrasyonuna yaklaşık 1,7 saatte ulaşılır. Lansoprazol tekrarlayan dozlardauygulandığında vücutta birikmez ve farmakokinetik özellikleri değişmez. Lansoprazol hızlıcaemilir, oral uygulamadan 1,7 saat sonra Cmaks değerlerine ulaşılır ve biyoyararlanımı
%
80'dir.
Midede besin maddelerinin bulunması halinde lansoprazolün absorpsiyonu azalır. İlacın aç karnına değil de yemekten sonraki 30 dakika içinde verilmesi, Cmaks ve EAA değerlerindeyaklaşık % 50 oranında azalmaya yol açmıştır. Sağlıklı kişilerde ortalama plazma yarı ömrü 1,5(±1.0) saattir.
Dağılım:
Lansoprazol % 97 oranında proteine bağlanır. 0,05-5,0 mcg/ml konsantrasyon aralığında plazma proteinlerine bağlanma oranı değişmez.
Biyotransformasyon:
Lansoprazol yüksek oranda karaciğerde metabolize olur; plazmada ölçülebilir miktarlarda iki metaboliti (hidroksillenmiş sülfinil ve sülfon) saptanmıştır. Bu metabolitlerin antisekretuaraktivitesi yoktur veya çok düşüktür. Lansoprazolün pariyetal hücre kanalcıklarında H+/K+ ATPazyolu ile asit üretimini engelleyen iki aktif metabolite dönüştüğü düşünülmekle birlikte, bumetabolitler kanda gösterilememiştir. Bu metabolitler sistemik dolaşımda bulunmaz.
Eliminasyon:
Lansoprazolün eliminasyon yarı-ömrü onun gastrik asit sekresyonunu ne kadar süre inhibe ettiğini yansıtmamaktadır. Plazma eliminasyon yarı-ömrü 2 saatten kısa iken, asit inhibitör etkisi 24saatten uzun sürer. Yaşlılarda eliminasyon yarı-ömrü 2-3 saattir.
Lansoprazolün oral yoldan tek doz uygulanmasının ardından, idrarda değişmemiş ilaç saptanmamıştır. Bir çalışmada; 14Cün oral yoldan tek doz uygulanmasının ardından, uygulananradyasyonun yaklaşık 1/3'ü idrarda, 2/3'ü feçeste saptanmıştır. Bu durum lansoprazolünmetabolitlerinin anlamlı olarak safra ile atıldığını göstermektedir.
Doğrusallık/Doğrusal olmayan durum:
15-60 mg aralığında oral yoldan tek doz uygulanması ile elde edilen maksimum serum konsantrasyonları (Cmaks ) ve eğri altında kalan (EAA) değerleri uygulanan doz ile orantılıdır.
Hastalardaki karakteristik özellikler
Böbrek yetmezliği
Şiddetli renal yetmezliği olan hastalarda, 60 mg lansoprazolün uygulanmasının ardından plazma proteinlerine bağlanma oranı
%
1-1,5 oranında azalmaktadır. Böbrek yetmezliği olanlardaemilinasyon yarı ömrü kısalmış, toplam EAA (serbest ve proteinlere bağlı) değeri azalmıştır.Ancak plazmadaki serbest lansoprazolün EAA değeri böbrek yetmezliği derecesi ile ilişkilideğildir, C
mak
s ve T
maks değerleri sağlıklı insanlardakine benzerdir. Böbrek yetmezliği olanhastalarda doz ayarlaması gerekli değildir.
Karaciğer yetmezliği
Değişik derecelerde karaciğer yetmezliği olan hastalarda ortalama plazma yarılanma ömrü 1,5 saatten 3,2-7,2 saate kadar uzamıştır. Karaciğer yetmezliği olan hastaların kararlı durumdakiortalama EAA değerleri % 500'e kadar yükselmiştir. Ağır hepatik yetmezliği olan hastalardalansoprazolün dozu azaltılmalıdır.
Geriyatrik popülasyon
Yaşlı hastalarda lansoprazolün klerensi azalır ve eliminasyon yarı ömrü % 50-100 oranında artar. Yaşlı hastalarda ortalama yarı ömrü 1,9-2,9 saat olduğundan, tekrarlayan dozlarda günde 1 kezuygulanması ile akümüle olmadığı saptanmıştır. Yaşlılarda doruk plazma düzeyleri değişmez.
Pediyatrik popülasyon
Yaşları 1-17 arasında olan çocuklarda 30 kg'ın altında olanlar için 15 mg ve üzerinde olanlar için 30 mg dozla yapılan farmakokinetik değerlendirme yetişkinlerdekine benzer bulunmuştur.Lansoprazolün 2-3 aylıktan 1 yaşa kadar olan çocuklarda 17 mg/m vücut yüzey alanı veya 1mg/kg dozda yapılan araştırmada da maruziyeti yetişkinlerdekine benzerdir.
2-3 aylıktan daha küçük infantlarda, 1,0 mg/kg ve 0,5 mg/kg tek doz ile yetişkinlere kıyasla lansoprazole daha yüksek maruziyet görülmüştür.
CYP2C19'ü zayıf metabolize edenler
CYP2C19 genetik polimorfizm konusudur, popülasyonun %2-6'sında bulunur ve zayıf metabolizörler olarak adlandırılır. Mutant bir CYP2C19 allelinin homozigotudur ve bu nedenleCYP2C19 enziminin fonksiyonu yetersizdir. Lansoprazol maruziyeti, zayıf metabolizörlerdegüçlü metabolizörlerdekinin birkaç katından fazladır.
5.3 Klinik öncesi güvenlik verileri
Geleneksel güvenlilik farmakolojisi, tekrar doz toksisitesi, üreme toksisitesi ve genotoksitite çalışmalarına dayanan klinik öncesi veriler insanlar üzerine zararlı etkileri olmadığınıgöstermiştir.
Sıçanlarda yapılan iki karsinojenite çalışmasında lansoprazol, doza bağlı gastrik ECL hücre hiperplazisi ve asit sekresyonunun inhibisyonuna bağlı olarak hipergastrinemi ile ilişkili ECLhücre karsinoidleri üretmiştir. Ayrıca Leydig hücre hiperplazisi ve benign Leydig hücre tümörleriile intestinal metaplazi gözlenmiştir. On sekiz aylık uygulamadan sonra retinal atrofi oluşmuştur.Bu durum maymun, köpek ve farelerde görülmemiştir.
Bu bulguların klinik olarak ilişkisi bilinmemektedir.
6. FARMASÖTİK ÖZELLİKLERYardımcı maddelerin listesi
Hipromelloz (HPMC E-5)
Sodyum hidroksit Şeker kürecikleri
Metakrilik asit kopolimer dispersiyonu (L 30 D-55)
Talk
Titanyum dioksit (E171)
Polietilen glikol 6000 Polisorbat 80Sodyum lauril sülfat
Kapsül yapısındaki yardımcı maddeler
Titanyum dioksit (E171)
Allura kırmızı (E129)
Kinolin sarı (E104)
Jelatin (sığır jelatini)
6.1 Geçimsizlikler
Bilinen herhangi bir geçimsizliği bulunmamaktadır.
6.2 Raf ömrü
24 aydır.
6.4 Saklamaya yönelik özel tedbirler
25°C'nin altındaki oda sıcaklığında saklayınız.
6.5 Ambalajın niteliği ve içeriği
Kutuda, 14 veya 28 kapsül içeren Al-PVC blister ambalajlarda sunulmuştur.
6.6 Beşeri tıbbi üründen arta kalan maddelerin imhası ve diğer özel önlemler
Herhangi bir kullanılmamış ürün veya atık materyal “Tıbbi Atıkların Kontrolü Yönetmeliği” ve “Ambalaj ve Ambalaj Atıklarının Kontrolü Yönetmeliklerine uygun olarak imha edilmelidir.
6.7 RUHSAT SAHİBİ
Toprak İlaç ve Kim. Mad. San. ve Tic. A.Ş.
Hobyar Mah. Ankara Cad. Hoşağası İşhanı No:31/516 Fatih/İSTANBUL
6.8 RUHSAT NUMARASI
183/10
6.9 İLK RUHSAT TARİHİ / RUHSAT YENİLEME TARİHİ
İlk ruhsat tarihi: 26.06.1997 Ruhsat yenileme tarihi: 22.06.2002
10. KÜB'ün YENİLENME TARİHİ