KISA ÜRÜN BİLGİSİ1. BEŞERİ TIBBİ ÜRÜNÜN ADI
PASMOL 40 mg Enjeksiyonluk Çözelti Hazırlamak için Toz Steril
2. KALİTATİF VE KANTİTATİF BİLEŞİM
Her bir flakon;
Etkin madde:
Pantoprazol 40 mg (45.12 mg Pantoprazol sodyum seskihidrat olarak),
Yardımcı maddeler:
Sodyum sitrat dihidrat 5 mg
Sodyum hidroksit km (pH ayarlayıcı)
Bu yardımcı maddelerle ilgili uyarılar Bölüm 4.4'ün sonunda yer almaktadır.
Yardımcı maddelerin tam listesi için 6.1'e bakınız.
3. FARMASÖTİK FORM
Enjeksiyonluk çözelti için toz Beyaz veya beyazımsı kek toz
4. KLİNİK ÖZELLİKLER
4.1. Terapötik endikasyonlar
• Gastroözofageal reflü hastalığı,
• Gastrik ve duodenal ülser,
• Akut kanamalı gastrik veya duodenal ülserli hastalarda, hemostazın kısa süreli idamesindeve tekrar kanamanın önlemesinde,
• Zollinger Ellison Sendromu ve diğer patolojik hipersekresyonlu durumlarda kullanılmaküzere endikedir.
4.2. Pozoloji ve uygulama şekliPozoloji/uygulama sıklığı ve süresi:
Bu ilaç bir sağlık profesyoneli tarafından ve uygun medikal kontrol altında uygulanmalıdır.
İntravenöz kullanım oral yolla uygulama mümkün olmadığı durumda önerilir. İntravenöz kullanımda 7 güne kadar veriler mevcuttur. Bu nedenle, oral tedavinin uygulanabileceğidurumda, PASMOL uygulaması kesilmeli ve onun yerine oral 40 mg pantoprazolbaşlanmalıdır.
Duodenal ülser, gastrik ülser, orta ve ileri derecede gastroözofageal reflü tedavisinde:
Önerilen intravenöz doz günde bir flakondur (40 mg pantoprazol).
Akut kanamalı gastrik veya duodenal ülserli hastalarda, hemostazın kısa süreli idamesinde ve tekrar kanamanın önlemesinde:
Akut kanamalı gastrik veya duodenal ülserli hastalarda 80 mg, 2-15 dakikada bolus infüzyon şeklinde uygulanmalı ve ardından 3 gün (72 saat) boyunca 8 mg/saat olacak şekilde devamlıintravenöz infüzyon uygulanmalıdır.
Zollinger Ellison Sendromu ve diğer patolojik hipersekresyonlu durumların uzun dönem tedavisinde:
Tedaviye 80 mg'lık günlük doz ile başlanmalıdır. Bundan sonra, dozaj gastrik asit sekresyonu ölçümleri esas alınarak gerektiği şekilde yükseltilebilir veya düşürülebilir. Günlük doz 80mg'ın üzerinde olduğunda, doz bölünmeli ve günde 2 defa verilmelidir. Pantoprazol dozajınıngeçici olarak 160 mg'ın üzerine çıkarılması olasıdır, fakat yeterli asit kontrolü içingerekenden daha uzun süre uygulanmamalıdır.
Hızlı asit kontrolü gerektiğinde, hastaların çoğunda 1 saat içinde asit üretiminin hedeflenen düzeye (< 10 mEq /saat) düşmesi için 2x80 mg i.v. başlangıç dozu yeterlidir.
Klinik açıdan doğrulanır doğrulanmaz oral tedaviye geçilmelidir.
Uygulama şekli:
PASMOL i.v. enjeksiyon şeklinde uygulanır.
İçinde enjeksiyonluk toz bulunan flakona, 10 ml serum fizyolojik ilave edilerek çözelti hazırlanır. Çözelti, doğrudan veya 100 ml sodyum klorür 9mg/ml (%0.9) serum fizyolojikveya %5'lik (55 mg/ml) glukoz çözeltisi ile karıştırıldıktan sonra uygulanabilir.
PASMOL belirtilen çözücülerden başka maddelerle karıştırılmamalıdır.
İntravenöz enjeksiyon 2-15 dakikada yapılmalıdır.
Çözelti hazırlandıktan sonra, 12 saat içinde kullanılmalıdır.
Özel popülasyonlara ilişkin ek bilgiler:
Böbrek yetmezliği:
Böbrek fonksiyonu bozulmuş hastalarda doz ayarlamasına gerek yoktur.
Karaciğer yetmezliği:
Ciddi karaciğer yetmezliği olan hastalarda günlük 20 mg pantoprazol dozu (40 mg pantoprazol flakonunun yarısı) aşılmamalıdır. Ayrıca PASMOL tedavisi sırasında karaciğerenzimleri izlenmelidir. Karaciğer enzimlerinde yükselme görüldüğünde PASMOL tedavisikesilmelidir.
Pediyatrik popülasyon:
Çocuklarda tedavi ile ilgili yeterli klinik deneyim mevcut değildir. Bu nedenle, PASMOL gerekli veri sağlanmadığı müddetçe 18 yaş altındaki çocuklarda kullanılmamalıdır.
Geriyatrik popülasyon:
Yaşlılarda doz ayarlamasına gerek yoktur.
4.3. Kontrendikasyonlar
PASMOL, bileşimindeki etkin maddeye, dallanmış benzimidazollere veya bileşiminde bulunan diğer yardımcı maddelerden herhangi birine karşı aşırı duyarlılığı bilinen hastalarda
2 / 12
4.4. Özel kullanım uyarıları ve önlemleri
Karaciğer yetmezliği:
Ağır karaciğer yetmezliği olan hastalarda pantoprazol ile tedavi sırasında, özellikle de uzun süreli kullanımda, karaciğer enzimleri düzenli olarak izlenmelidir. Karaciğer enzimlerininyükselmesi durumunda PASMOL kullanımı kesilmelidir (Bkz. Bölüm 4.2).
Gastrik Malignite:
Herhangi bir alarm semptomunun varlığında (örn. beklenmeyen kilo kaybı, tekrarlayan kusmalar, disfaji, hematemez, anemi veya melena) ve gastrik ülser şüphesinde ya davarlığında, malignite olasılığı dışlanmalıdır. Çünkü pantoprazol, semptomları baskılayabilirve tanının gecikmesine neden olabilir.
Uygun tedaviye rağmen semptomlar hala devam ediyorsa ileri tetkikler yapılmalıdır.
HIV Proteaz inhibitörleri ile birlikte kullanım:
Pantoprazolün, biyoyararlanımlarındaki anlamlı azalmadan ötürü atazanavir gibi emilimi asidik intragastrik pH'ye bağımlı olan HIV proteaz inhibitörleri ile birlikte kullanımı tavsiyeedilmemektedir (Bkz. Bölüm 4.5).
Kemik kırığı:
Yayınlanmış çeşitli gözlemsel çalışmalar, proton pompası inhibitörü (PPI) tedavisinin, kalça, el bileği ya da omurgada osteoporoza bağlı kırık riskinde bir artışla ilişkili olabileceğinidüşündürmektedir. Çoklu günlük dozlar ve uzun süreli PPI tedavisi (bir yıl ya da daha fazla)şeklinde tanımlanan yüksek doz alan hastalarda kırık riski artmıştır. Hastalar, tedaviedildikleri durum için uygun olan en düşük dozda ve en kısa süreli PPI tedavisini almalıdırlar.
Gözlemsel çalışmalar PPI'lerinin toplam kırık riskini %10-40 oranında arttırabileceğini ortaya koymaktadır. Bu artışın bir kısmı diğer risk faktörleri ile ilgili olabilir. Osteoporoz riskitaşıyan hastalar mevcut tedavi kılavuzları doğrultusunda tedavi olmalı ve yeterli miktarda Dvitamini ve kalsiyum almalıdır.
Hipomagnezemi:
PPI'larla en az 3 ay süreyle tedavi edilen hastalarda ve çoğu olguda da bir yıl tedaviden sonra nadiren semptomatik ve asemptomatik hipomagnezemi bildirilmiştir. Yorgunluk, tetani,deliryum, konvülsiyon, sersemlik ve ventriküler aritmi gibi hipomagnezemi kaynaklı ciddiadvers olaylar meydana gelebilir ancak bunlar sinsice başlayabilir ve gözden kaçırılabilir.Etkilenen birçok hastada, hipomagnezemi, magnezyum replasmanı ve PPI tedavisinindurdurulması sonrasında iyileşmiştir. Uzun süre tedavi alması beklenen ya da PPI'larıdigoksin gibi ilaçlar ya da hipomagnezamiye neden olabilecek ilaçlarla (örn. diüretikler)birlikte alan hastalar için, sağlık mesleği mensupları PPI tedavisine başlamadan önce ve dahasonra periyodik olarak magnezyum düzeylerini takip edebilirler.
Subakut kütanöz lupus eritematozus
Proton pompa inhibitörleri çok seyrek olarak subakut kütanöz lupus eritematozus vakaları ile ilişkilendirilmiştir. Özellikle derinin güneşe maruz kalan alanlarında olmak üzere lezyonlarınortaya çıkması ve artraljinin eşlik etmesi durumlarında hasta acilen tıbbi yardım almalı vesağlık mesleği mensubu PASMOL tedavisinin kesilmesini değerlendirmelidir. Daha önce birproton pompa inhibitörü tedavisi sonrası subakut kütanöz lupus eritematozus gelişmiş olması,aynı durumun diğer proton pompa inhibitörleri ile de görülme riskini arttırır.
3 / 12
Laboratuvar testleri:
PPI kullanımı ile ilişkili olarak serum kromogranin A (CgA) düzeylerinin arttığı bildirilmiştir. Kromogranin A (CgA) düzeyinin artmış olması, nöroendokrin tümörlere yönelik incelemelerietkileyebilir. Bundan kaçınmak için PASMOL tedavisi, CgA ölçümlerinden en az 5 gün öncedurdurulmalıdır (Bkz. Bölüm 5.1). CgA ve gastrin düzeyleri ilk ölçümden sonra referansaralığa dönmemişse, proton pompa inhibitörü tedavisi kesildikten 14 gün sonra ölçümlertekrarlanmalıdır.
Bakterilerin yol açtığı gastrointestinal enfeksiyonlar
Bütün proton pompası inhibitörleri gibi pantoprazolün de üst gastrointestinal sistemde normal olarak bulunan bakteri sayısını artırması beklenebilir. PASMOL ile tedavi,
SalmonellaCampylobacterC. difficile
gibi bakterilerin yol açtığı gastrointestinal enfeksiyonriskinde az da olsa bir artışa neden olabilir (Bkz. Bölüm 5.1)
Uzun süreli tedavi:
Özellikle 1 yıllık sürenin aşıldığı uzun süreli tedavilerde, hastalar düzenli olarak gözlenmelidir.
Bu tıbbi ürün her flakonda 1 mmol (23 mg)'dan daha az sodyum ihtiva eder; yani aslında “sodyum içermez”.
4.5. Diğer tıbbi ürünler ile etkileşimler ve diğer etkileşim şekilleri
pH'ya bağımlı emilim farmakokinetiğine sahip tıbbi ürünler
Şiddetli ve uzun süren gastrik asit sekresyonu inhibisyonu nedeniyle pantaprazolün, oral biyoyararlanımı pH'ya bağlı (ketokonazol, itrakonazol, posakonazol gibi bazı antifungaller veerlotinib gibi diğer bazı ilaçlar) ilaçların emilimini azaltabilir ya da arttırabilir.
HIV ilaçları (atazanavir):
Pantoprazolün, atazanavir gibi emilimi asidik intragastrik pH'ye bağımlı olan HIV proteaz inhibitörleri ile birlikte kullanımı, biyoyararlanımlarındaki anlamlı azalmadan ötürü tavsiyeedilmemektedir (Bkz. Bölüm 4.4).
HIV proteaz inhibitörlerinin bir proton pompası inhibitörü ile kombinasyonu zorunlu ise, yakın klinik takip (örn., virüs yükü) önerilir. Günde 20 mg'lık pantoprazol dozuaşılmamalıdır. HIV proteaz inhibitörlerinin dozajının ayarlanması gerekebilir.
Kumarin antikoagülanları (fenprokumon ve varfarin)
Pantoprazolün fenprokumon veya varfarin ile eşzamanlı olarak uygulanması sırasında varfarin, fenprokumon farmakokinetiğinde veya INR değerinde bir etkilenme olmamıştır.Ancak pazarlama sonrası dönemde PPI'ları fenprokumon veya varfarin ile eş zamanlı alanbazı hastalarda International Normalized Ratio (INR) artışı ve protrombin zamanında uzamabildirilmiştir. INR artışı ve protrombin zamanındaki uzama anormal kanamaya ve hatta ölümeyol açabilir. Pantoprazol ile birlikte varfarin veya fenprokumon tedavisi alan hastaların INRartışı ve protrombin zamanında uzama açısından izlenmeleri gerekli olabilir.
Metotreksat
Yüksek doz metotreksat (örneğin 300 mg) ve proton pompa inhibitörünün birlikte kullanımının bazı hastalarda metotreksat seviyelerini arttırdığı rapor edilmiştir. Bu nedenle,kanser ve psöriazis gibi yüksek doz metotreksat kullanılan durumlarda, pantoprazol
BU BE
kuffâftifflınngsçiiff z© tarak dardtMMtasiı ntokfmerteötMrflMesç gepiefe^ilıiii'.iye.gov.tr/sagiik-titck-ebys
adresinden kontrol edilebilir. Güvenli elektronik imza aslı ile aynıdır. Dokümanın doğrulama kodu .1RĞ83M0FyZW56Q3NRSHY3Q3NRYnüy
4 / 12
Diğer etkileşim çalışmaları:
Pantoprazol sitokrom P450 enzim sistemi aracılığı ile büyük ölçüde karaciğerde metabolize olur. Ana metabolik yolak CYP2C19 ile demetilasyondur ve diğer metabolik yolaklarCYP3A4 ile oksidasyonu içerir.
Aynı enzim sistemiyle metabolize olan karbamazepin, diazepam, glibenklamid, nifedipin ve levonorgestrel ve etinil östradiol içeren bir oral kontraseptif gibi tıbbi ürünler ile yapılanetkileşim çalışmaları, klinik açıdan önemli olan etkileşimlere işaret etmemektedir.
Pantoprazolün aynı enzim sistemi kullanılarak metabolize edilen diğer tıbbi ürünler veya bileşikler ile etkileşimi göz ardı edilemez.
Bir dizi etkileşim çalışması, pantoprazolün CYP1A2 (kafein, teofilin gibi), CYP2C9 (piroksikam, diklofenak, naproksen gibi), CYP2D6 (metoprolol gibi), CYP2E1 (etanol gibi)ile metabolize olan aktif maddelerin metabolizmasını veya digoksinin p-glikoprotein ileilişkili emilimini etkilemediğini göstermiştir.
Antasitlerle birlikte verildiğinde etkileşim görülmemiştir.
Ayrıca klaritromisin, metronidazol, amoksisilin gibi antibiyotiklerin pantoprazol ile eş zamanlı uygulanmasına dair etkileşim çalışmaları da yapılmıştır. Klinik açıdan önemlietkileşimler gözlenmemiştir.
CYP2C19'u inhibe eden veya indükleyen tıbbi ürünler:
Fluvoksamin gibi CYP2C19 inhibitörleri pantoprazole sistemik maruziyeti artırabilir. Fluvoksamin gibi CYP2C19 inhibitörleri ile tedavi edilen hastalarda ya da hepatik bozukluğuolanlarda uzun süre yüksek dozlarda pantoprazol kullanımında pantoprazol dozununazaltılması düşünülebilir.
Rifampisin ve sarı kantaron (Hypericum perforatum) gibi CYP2C19 ve CYP3A4'ü etkileyen enzim indükleyicileri bu enzim sistemleri ile metabolize edilen PPI'ların plazmakonsantrasyonlarını azaltabilir.
Özel popülasyonlara ilişkin ek bilgiler:
Özel popülasyonlara ilişkin herhangi bir etkileşim çalışması yapılmamıştır.
4.6. Gebelik ve laktasyonGenel tavsiye
Gebelik kategorisi: B
Çocuk doğurma potansiyeli bulunan kadınlar / Doğum kontrolü (kontrasepsiyon)
Levonorgestrel ve etinil östradiol içeren bir oral kontraseptif ile yapılan spesifik testlerde, klinik açıdan anlamlı bir etkileşme gözlenmemiştir (Bkz. Bölüm 4.5)
Gebelik dönemi
Sınırlı sayıda (300-1000 arasında gebelik sonucu) gebelikte maruz kalma olgularından gelen veriler, pantoprazol'ün gebelik üzerinde ya da fetusun/yeni doğan çocuğun sağlığı üzerindeadvers etkileri (malformasyona yol açma veya föto/neonatal toksisitesiye sahip olma)olduğunu göstermemektedir.
5 / 12
Bugüne kadar herhangi önemli bir epidemiyolojik veri elde edilmemiştir. Hayvanlar üzerinde yapılan çalışmalar, üreme toksisitesinin bulunduğunu göstermiştir (Bkz. Bölüm 5.3). İnsanlarayönelik potansiyel risk bilinmemektedir.
Gebelerde kullanılırken dikkatli olunmalıdır.
Laktasyon dönemi
Hayvan çalışmaları pantoprazolün süte geçtiğini göstermiştir. Pantoprazolün insan sütü ile atılmasına ilişkin yetersiz/sınırlı bilgi mevcuttur ancak anne sütüne geçiş bildirilmiştir. Yenidoğanlar/bebekler açısından bir risk olduğu göz ardı edilemez. Emzirmenin durdurulupdurdurulmayacağına ya da PASMOL tedavisinin durdurulup durdurulmayacağına/tedavidenkaçınılıp kaçınılmayacağına ilişkin karar verilirken, emzirmenin çocuk açısından faydası vePASMOL tedavisinin emziren anne açısından faydası dikkate alınmalıdır.
Üreme yeteneği / Fertilite
Hayvan çalışmalarında pantoprazol uygulamasını takiben fertilite bozukluğuna dair bir kanıta rastlanmamıştır (Bkz. Bölüm 5.3).
Hayvanlarda yapılan üreme çalışmalarında 5 mg/kg'ın üzerindeki dozlarda hafif düzeyde fetotoksisite belirtileri gözlenmiştir. Fertilite kaybı ya da teratojenite ile ilgili bir bulgu yoktur(Bkz. Bölüm 5.3).
4.7. Araç ve makine kullanımı üzerindeki etkiler
Pantoprazolün araç ve makine kullanma yeteneği üzerinde etkisi yoktur veya ihmal edilebilir düzeydedir.
Baş dönmesi ve görsel bozukluklar gibi advers ilaç reaksiyonları gözlenebilir. (Bkz. Bölüm 4.8) Bu advers olayların görülmesi durumunda hasta araç veya makine kullanmamalıdır.
4.8. İstenmeyen etkiler
Hastaların yaklaşık %5'inin advers ilaç reaksiyonları yaşadığı tahmin edilmektedir. En fazla bildirilen advers reaksiyonlar diyare ve baş ağrısıdır, her iki durum da hastaların yaklaşık%1'inde gözlenmiştir.
Sistem organ sınıfına göre aşağıda listelenen istenmeyen olayların sıklık dereceleri şu şekilde tanımlanmıştır:
Çok yaygın (>1/10); yaygın (>1/100 ila <1/10); yaygın olmayan (>1/1,000 ila <1/100); seyrek (>1/10,000 ila <1/1,000); çok seyrek (<1/10,000); bilinmiyor (eldeki verilerden hareketletahmin edilemiyor)
6 / 12
Sıklık
Organ
sistemi
|
Yaygın
(>1/100
<1/10)
|
Yaygın olmayan (>1/1,000 <1/100)
|
Seyrek
(>1/10,000
<1/1,000)
|
Çok Seyrek (<1/10,000, İzoleraporlar dahil)
|
Bilinmiyor
|
Kan ve lenf
sistemi
hastalıkları
|
|
|
Agranülositoz
|
Trombositopeni
Lökopeni;
Pansitopeni
|
|
Bağışıklık sistemi hastalıkları
|
|
|
Aşırı duyarlılık (anaflaktik şok veanaflaktikreaksiyonlardahil)
|
|
|
Metabolizma ve
beslenme
hastalıkları
|
|
|
Hiperlipidemi ve lipid artışı(trigliseridler,kolesterol);
Kilo
değişiklikleri
|
|
Hiponatremi; Hipomagnezemi (Bkz.Bölüm 4.4.);Hipokalsemi(1);Hipokalemi
|
Psikiyatrik
hastalıklar
|
|
Uyku bozuklukları
|
Depresyon (ve dahakötüleşmesi)
|
Dezoriyantasyon (ve dahakötüleşmesi)
|
Halüsinasyon; Konfüzyon (özelliklepredispoze hastalarda;daha önceden mevcutise daha dakötüleşmesi
|
Sinir sistemi hastalıkları
|
|
Baş dönmesi; Baş ağrısı
|
Tat alma bozuklukları
|
|
|
Göz hastalıkları
|
|
|
Görme bozuklukları(bulanık görme)
|
|
|
Gastrointestinal
hastalıklar
|
Fundik bez
polipleri
(benign)
|
Bulantı/kusma; Abdominal ağrı verahatsızlık;Konstipasyon; Ağızkuruluğu;Abdominalgerginlik veşişkinlik; Diyare
|
|
|
|
Hepatobiliyer
hastalıklar
|
|
Karaciğer enzimlerinde artış(transaminazlar , y-GT)
|
Bilirubin artışı
|
|
Hepatoselüler hasar, sarılık, hepatoselüleryetmezlik
|
Deri ve derialtı
dokusu
hastalıkları
|
|
Kaşıntı, ekzantem ve deri döküntüsügibi alerjikreaksiyonlar;Prurit
|
Ürtiker;
Anjiyoödem;
|
|
Stevens-Johnson sendromu, Lyellsendromu, Erythemamultiform,Fotosensitivite;Subakut kütanöz lupuseritematozu (Bkz.Bölum 4.4)
|
|
|
7 / 12
Sıklık
Organ
sistemi
|
Yaygın
(>1/100
<1/10)
|
Y aygın olmayan (>1/1,000 <1/100)
|
Seyrek
(>1/10,000
<1/1,000)
|
Çok Seyrek (<1/10,000, İzoleraporlar dahil)
|
Bilinmiyor
|
Kas-iskelet ve bağ dokusuhastalıkları
|
|
Kalça, el bileği ve omurga kırığı(Bkz. Bölüm 4.4)
|
Artralji; Miyalji
|
|
Kas spazmı (2)
|
Böbrek ve idrar yollarıhastalıkları
|
|
|
|
|
İntestisyel nefrit (böbrek
yetmezliğine doğru ilerleme olasılığıile)
|
Üreme sistemi ve memehastalıkları
|
|
|
Jinekomasti
|
|
|
Genel
bozukluklar ve uygulama yerineözgü
rahatsızlıklar
|
Enjeksiyon
bölgesinde
tromboflebit
|
Halsizlik, yorgunluk vekeyifsizlik
|
Vücut
sıcaklığında
artış;
Periferik ödem
|
|
|
(1) Hipomagnezemi ile ilişkili olarak hipokalsemi
(2) Elektrolit bozukluklarının bir sonucu olarak kas spazmı
Şüpheli advers reaksiyonların raporlanması
Ruhsatlandırma sonrası şüpheli ilaç advers reaksiyonlarının raporlanması büyük önem taşımaktadır. Raporlama yapılması, ilacın yarar/risk dengesinin sürekli olarak izlenmesineolanak sağlar. Sağlık mesleği mensuplarının herhangi bir şüpheli advers reaksiyonu TürkiyeFarmakovijilans Merkezi'ne (TÜFAM) bildirmeleri gerekmektedir (www.titck.gov.tr; e-posta: [email protected]; tel: 0 800 314 00 08; faks: 0 312 218 35 99).
4.9. Doz aşımı ve tedavisi
İnsanlarda doz aşımı belirtileri bilinmemektedir.
2 dakika içinde 240 mg i.v. dozlara kadar uygulanmış ve iyi tolere edilmiştir.
Pantoprazol proteinlere yüksek oranda bağlandığı için, hemen diyaliz edilemez.
Aşırı dozda alınması sonucu zehirlenme belirtileri görüldüğünde, semptomatik ve destekleyici tedavi uygulanması dışında bir terapötik uygulama tavsiye edilemez.
5. FARMAKOLOJİK ÖZELLİKLER5.1. Farmakodinamik özellikler
Farmakoterapötik grup: Proton pompası inhibitörleri
Bu beATC70kodu:İl Atâ2iB](HÛ2Canunu uyarınca elektronik olarak imzalanmıştır. Doküman https://www.turkiye.gov.tr/saglik-titck-ebys adresinden kontrol edilebilir. Güvenli elektronik imza aslı ile aynıdır. Dokümanın doğrulama kodu : 1RG83M0FyZW56Q3NRSHY3Q3NRYnUy
8 / 12
Etki Mekanizması
Pantoprazol bir sübstitüye benzimidazol olup, pariyetal hücrelerde bulunan proton pompalarına spesifik etkisi ile midede hidroklorik asit salgılanmasını inhibe eder.
Pantoprazol, pariyetal hücrelerin asidik ortamında aktif formuna dönüşür ve midede hidroklorik asit üretiminin son aşaması olan H+, K+-ATPaz enziminin inhibisyonunu sağlar.İnhibisyon doza bağlı olup, hem bazal, hem de stimule asit salgılanmasını etkiler. Birçokhastada semptomların düzelmesi iki hafta içinde gerçekleşir. Diğer proton pompasıinhibitörleri ve H2 reseptör inhibitörlerinde olduğu gibi pantoprazol ile tedavi, midedekiasiditeyi azaltır ve böylece asiditedeki azalmayla orantılı olarak gastrin artışı sağlar. Gastrinartışı geri dönüşümlüdür. Pantoprazol, enzimle reseptör distalinde etkileştiği için ötekimaddelerle stimülasyondan da etkilenmeksizin (asetilkolin, histamin, gastrin) hidroklorik asitsekresyonunu inhibe eder. Oral veya intravenöz uygulamada aynı etki görülür.
Farmakodinamik Etkiler
Açlık durumundaki gastrin değerleri pantoprazol ile artar. Kısa süreli kullanımda çoğu durumda normalin üst limitini aşmaz. Uzun süreli tedavide pek çok durumda gastrin seviyesiiki katına çıkar. Ancak nadir durumlarda aşırı artış meydana gelir. Sonuç olarak, uzun sürelitedavi süresince çok az vakada (basit veya adenomatoid hiperplazi) midedeki spesifikendokrin (ECL) hücrelerinin sayısında hafif ila orta derecede artış meydana gelir. Ancakbugüne kadar gerçekleştirilmiş olan çalışmalara göre, hayvanlar üzerinde yapılan çalışmalardagözlenen karsinoid prekürsör (atipik hiperplazi) veya gastrik karsinoid oluşumu (Bkz.Bölüm5.3), insanlarda gözlenmemiştir.
Proton pompası inhibitörleri dahil, herhangi bir sebepten dolayı azalan gastrik asidite, gastrointestinal sistemde normal olarak var olan bakterilerin sayısında artışa neden olur.
Proton pompası inhibitörleri ile tedavi,
SalmonellaCamphylobacterClostridum difficile
gibi gastrointestinal enfeksiyonların riskini azda olsa arttırabilir.
Hayvanlar üzerinde yapılan çalışmaların sonuçlarına göre, pantoprazol ile bir yılı aşan uzun süreli tedavinin, tiroidin endokrin parametreleri üzerindeki etkisi tamamen göz ardı edilemez.
5.2. Farmakokinetik özelliklerGenel özellikler
Tek doz veya tekrarlayan dozlardan sonra farmakokinetik özellikleri değişmez.
Eş zamanlı besin alımı EAA, Maksimum konsantrasyonu ve biyoyararlanımı etkilemez. 10-80 mg'lık doz aralığında, hem oral hem intravenöz uygulamadan sonra pantoprazolün plazmakinetiği doğrusaldır.
Emilim:
Doğrudan kan dolaşımına verildiği için emilim bilgisi geçerli değildir.
Dağılım:
Pantoprazol serum proteinlerine yaklaşık %98 oranında bağlanır. Dağılım hacmi yaklaşık 0.15 L/kg'dır.
9 / 12
Biyotransformasyon:
Pantoprazolün tamamına yakını karaciğerde metabolize olur. Ana metabolik yolak CYP2C19 ile demetilasyon ve ile bunu izleyen sülfat konjugasyonudur, diğer metabolik yolak CYP3A4ile oksidasyondur.
Eliminasyon:
Terminal yarılanma ömrü yaklaşık bir saattir ve klirens yaklaşık 0.1 l/h/kg'dır. Eliminasyonun geciktiği birkaç vaka görülmüştür. Pantoprazolün pariyetal hücrelerin proton pompalarınaspesifik olarak bağlanması nedeniyle, eliminasyon yarı-ömrü, daha uzun etkililik süreleri ileorantılı değildir (asit sekresyonunun inhibisyonu).
Pantoprazol metabolitleri başlıca renal yolla (yaklaşık %80'i), kalanı feçes ile atılır. Gerek serum gerekse idrardaki ana metabolit, sülfatla konjuge olan desmetilpantoprazoldür. Anametabolitin yarılanma ömrü (yaklaşık 1,5 saat), pantoprazolden çok daha uzun değildir.
Doğrusallık/doğrusal olmayan durum:
10-80 mg'lık doz aralığında, hem oral hem intravenöz uygulamadan sonra pantoprazolün plazma kinetiği doğrusaldır.
Hastalardaki karakteristik özellikler
Polimorfik metabolizma:
Avrupa popülasyonunun yaklaşık %3'ü fonksiyonel CYP2C19 enziminden yoksundur ve bu kişiler zayıf metabolize ediciler olarak adlandırılırlar. Bu bireylerde pantoprazolünmetabolizması CYP3A4 enzimiyle gerçekleşir. 40 mg pantoprazolün tek dozuygulanmasından sonra, plazma-konsantrasyon eğrisinin altında kalan alan zayıf metabolizeedicilerde, CYP2C19 enzimine sahip kişilerden (ekstansif metabolize ediciler) 6 kat dahabüyüktür. Ortalama doruk plazma konsantrasyonları %60 artmıştır. Bu bulgularpantoprazolün pozolojisi için bir öneri niteliğinde değildir.
Böbrek yetmezliği:
Böbrek fonksiyonu kısıtlı hastalar (diyaliz hastaları dahil) için doz azaltılmasına gerek yoktur. Bu hastalarda sağlıklı kişilerde olduğu gibi pantoprazol yarı ömrü kısa olup, çok küçükmiktarda diyalize edilebilir. Başlıca metabolitinin yarı ömrü biraz uzamasına rağmen (2-3saat), atılım hızlı olduğundan birikme söz konusu değildir.
Karaciğer yetmezliği:
Karaciğer sirozu olan hastalarda (Child'e göre sınıf A ve B) yarı ömrü 7-9 saat ve EAA değerleri 5-7 kat artmasına rağmen, maksimum serum konsantrasyonu sağlıklı kişilerenazaran sadece 1.5 kat artmıştır.
Pediyatrik popülasyon:
0.8 veya 1.6 mg/kg pantoprazolün 2-16 yaşlarındaki çocuklara tek doz intravenöz olarak uygulanmasından sonra pantoprazol klerensi ve yaş/kilo arasında anlamlı bir ilgibulunmamıştır. EAA ve dağılım hacmi yetişkin bireylerde elde edilen veriler ile uyumludur.
Geriyatrik popülasyon:
Yaşlı gönüllülerde gençlere nazaran görülen EAA ve Cmaks değerlerindeki hafif artış klinik açıdan önemli değildir.
10 / 12
5.3. Klinik öncesi güvenlilik verileri
Klasik farmakolojik güvenlik çalışmaları, tekrarlanmış dozlarda toksisite ve genotoksisite çalışmalarından elde edilen preklinik veriler insanlara özel bir tehlikenin söz konusuolmadığını göstermektedir.
Sıçanlar üzerinde 2 yıl boyunca yapılan karsinojenisite testlerinde nöroendokrin neoplazmalar bulunmuştur. Ayrıca, sıçanların ön midelerinde skuamoz hücreli papilloma bulunmuştur.Substitüe benzimidazoller vasıtasıyla gastrik karsinoidlerin oluşumunu sağlayan mekanizmadikkatlice incelenmiş ve sıçanda kronik yüksek dozlu tedavi esnasında serum gastrinseviyelerinde meydana gelen artış kadar önemli bir reaksiyon olmadığı sonucuna varılmıştır.Rodentler üzerinde yapılan iki yıllık çalışmalarda, sıçanlarda ve dişi farelerde karaciğertümörlerinin sayısında artış gözlenmiştir ve pantoprazolün karaciğerdeki metabolizmahızından kaynaklandığı şeklinde yorumlanmıştır.
En yüksek dozu (200 mg/kg) alan sıçan grubunda tiroidin neoplastik değişimlerinde hafif artış gözlenmiştir. Bu neoplazmaların meydana gelişi, sıçan karaciğerinde tiroksinin yıkımındapantoprazolün neden olduğu değişimlerle ilişkilendirilmiştir. İnsanda terapötik doz düşükolduğundan, tiroid bezlerine zararlı etki beklenmez.
Hayvanlarda yapılan üreme çalışmalarında, 5 mg/kg üzerindeki dozlarda hafif düzeyde fetotoksisite görülmüştür.
Yapılan araştırmalarda fertilitenin bozulmasına veya teratojen etkiye ilişkin herhangi bir kanıt bulunmamıştır.
Sıçanda plasentaya geçiş araştırılmış ve gebeliğin ilerlemesiyle arttığı bulunmuştur. Sonuç olarak fetüs pantoprazol konsantrasyonu doğumdan kısa süre önce artar.
6. FARMASÖTİK ÖZELLİKLER6.1. Yardımcı maddelerin listesi
Mannitol
Sodyum sitrat dihidrat Sodyum hidroksitEnjeksiyonluk su
6.2. Geçimsizlikler
Bu tıbbi ürün bölüm 6.6'da belirtilen tıbbi ürünlerin dışındaki ürünler ile karıştırılmamalıdır.
6.3. Raf ömrü
Raf ömrü 24 aydır.
Rekonstitüsyon veya rekonstitüsyon ve dilüsyondan sonra, kimyasal ve fiziksel stabilite, 25°C'nin altındaki oda sıcaklığında 12 saat boyunca korunmaktadır.
Mikrobiyolojik bakış açısından, ürün hemen uygulanmalıdır.
Bu beEğsMhemeıieitiiygu knmayacaksaçasakama lzaramziıanmışİMDuümen kiulanıeııaiEysogruımyı
iki^ındadır.
adresinden kontrol edilebilir. Güvenli elektronik imza aslı ile aynıdır. Dokümanın doğrulama kodu : 1RG83M0FyZW56Q3NRSHY3Q3NRYnUy
11 / 12
6.4. Saklamaya yönelik özel uyarılar
25°C'nin altındaki oda sıcaklığında saklayınız.
Flakonu ışıktan korumak için dış kartonu içerisinde saklayınız.
Rekonstitüe ve dilüe tıbbi ürünün saklama koşulları için bölüm 6.3'e bakınız.
6.5. Ambalajın niteliği ve içeriği
Gri kauçuk tıpa ve flip-off aluminyum kapakla kapatılmış Tip I camdan yapılmış şeffaf, renksiz 10 ml'lik flakon.
6.6. Beşeri tıbbi üründen arta kalan maddelerin imhası ve diğer özel önlemler
Kullanılmamış olan ürünler ya da atık materyaller, “Tıbbi Atıkların Kontrolü Yönetmeliği” ve “Ambalaj ve Ambalaj Atıklarının Kontrolü Yönetmeliği”ne uygun olarak imha edilmelidir.Toz içeren flakonun içerisine 10 ml sodyum klorür 9 mg/ml (%0.9) enjeksiyonluk çözeltisienjekte edilerek kullanıma hazır bir çözelti hazırlanır.
Rekonstitüsyondan sonraki ürün,berrak sarımsı çözelti görünümündedir.
Bu çözelti direkt olarak kullanılabileceği gibi, 100ml sodyum klorür 9 mg/ml (%0.9) enjeksiyonluk çözeltisi veya glukoz 55 mg/ml (%5)enjeksiyonluk çözeltisi ile karıştırılarak da kullanılabilir. Seyreltme için cam veya plastikkaplar kullanılmalıdır.
Rekonstitüsyon veya rekonstitüsyon ve dilüsyondan sonra, kimyasal ve fiziksel stabilite 25°C'nin altındaki oda sıcaklığında 12 saat boyunca korunduğu gösterilmiştir.
Mikrobiyolojik bakış açısından, ürün hemen uygulanmalıdır.
PASMOL belirtilen çözücüler dışındaki çözücüler ile karıştırılmamalıdır.
İntravenöz enjeksiyon 2-15 dakikada yapılmalıdır.
Flakonun içeriği tek kullanımlıktır. Kapta ürün kalmışsa ya da görünümü değişmişse (örn: bulanıklık veya çökelme gözleniyorsa) yukarıda bahsi geçen yönetmeliğe uygun olarak imhaedilmelidir.
7. RUHSAT SAHİBİ
MS Pharma İlaç San. ve Tic. A.Ş.
Ulaş OSB Mah. D100 Cad. Ergene 2 OSB No:28/1, Ergene/Tekirdağ
8. RUHSAT NUMARASI9. İLK RUHSAT TARİHİ/RUHSAT YENİLEME TARİHİ
İlk ruhsat tarihi:
Ruhsat yenileme tarihi:
10. KÜB'ÜN YENİLENME TARİHİ
12 / 12
1
/ 12