KISA ÜRÜN BİLGİSİ1. BEŞERİ TIBBİ ÜRÜNÜN ADI
RİVASTORON 2 mg/ml oral çözelti
2. KALİTATİF VE KANTİTATİF BİLEŞİMEtkin madde:
1 ml'de;
Rivastigmin hidrojen tartarat 3,199 mg (2 mg rivastigmine eşdeğer)
Yardımcı maddeler:
Yardımcı maddeler için 6.1 'e bakınız.
3. FARMASÖTİK FORM
Oral çözelti
Berrak, açık sarı renkli çözelti.
4. KLİNİK ÖZELLİKLER
4.1. Terapötik endikasyonlar
Alzheimer hastalığındaki veya Parkinson hastalığına eşlik eden hafif-orta şiddetteki demansın semptomatik tedavisi.
4.2. Pozoloji ve uygulama şekliPozoloji/Uygulama sıklığı ve süresi:
Doktor tarafından başka şekilde tavsiye edilmediği takdirde;
Başlangıç dozu:
Günde 2 defa 1.5 mg'dır. Kolinerjik ilaçların etkilerine özellikle duyarlı olduğu bilinen hastalarda başlangıç dozu günde 2 defa 1 mg'dır.
Doz titrasyonu:
Önerilen başlangıç dozu, günde 2 defa 1.5 mg'dır. Bu doz, en az 2 hafta devam eden bir tedaviden sonra, iyi tolere edilirse doz günde 2 defa 3 miligramayükseltilebilir. Dozun daha sonra günde 2 defa 4.5 ve 6 miligrama yükseltilmesi, her bir dozlaminimum 2 haftalık tedavi sonrasında ve hastanın o dozu iyi tolere etmesinden sonradüşünülmelidir.
Tedavi sırasında bulantı, kusma, karın ağrısı veya iştah azalması gibi advers olaylar gelişir ya da kilo kaybı görülürse, bir veya birkaç dozun alınmaması, bunları ortadan kaldırabilir.Advers etkiler devam ederse günlük doz, iyi tolere edilmiş bir önceki, doza indirilmelidir.
İdame dozu:
Günde 2 defa 3-6 mg'dır; terapötik faydanın en üst düzeyde elde edilebilmesi için hastalar, iyi tolere ettikleri en yüksek dozu kullanmaya devam ettirilmelidirler. Önerilenmaksimal günlük doz, günde iki defa 6 miligramdır.
1
Tedaviye tekrar başlanması:
İstenmeyen etkilerin insidansı ve şiddeti, kullanılan dozlar yükseldiğinde genellikle artar.
Tedaviye üç günden daha uzun süre ara verilirse, tedavi en düşük günlük doz ile tekrar başlatılmalı ve yukarıda açıklandığı gibi ayarlanmalıdır.
Uygulama şekli:
Rivastigmin sabah ve akşam yemeklerinde olmak üzere günde 2 defa alınmalıdır.
Özel popülasyonlara ilişkin ek bilgiler:Böbrek/Karaciğer yetmezliği:
Hafiften ortaya değişen derecede Böbrek/Karaciğer yetmezliği olan hastalarda doz ayarlaması gerekli değildir. Diğer yandan, orta şiddette böbrek ve hafif ila orta şiddette karaciğeryetmezliklerinde artmış maruziyet nedeniyle bireysel tolerabiliteye göre yapılan doztitrasyonu önerileri yakından takip edilmelidir; çünkü klinik açıdan anlamlı böbrek ya dakaraciğer yetmezliği olan hastalar daha fazla advers olaylar yaşayabilir. Şiddetli karaciğeryetmezliği olan hastalar incelenmemiştir; bununla birlikte rivastigmin hidrojen tartaratkapsülleri ya da oral çözelti, hastaların yakından takip edilmesi koşuluyla bu hastapopülasyonunda kullanılabilir (bkz. Bölüm 5.2 Farmakokinetik özellikler ve Bölüm 4.4. Özelkullanım uyarıları ve önlemleri).
Pediyatrik popülasyon:
RİVASTORON'un çocuklarda kullanımına ilişkin veri bulunmadığından çocuklarda kullanımı önerilmemektedir.
Geriyatrik popülasyon:
RİVASTORON'un yaşlılarda kullanımına ilişkin özel bir doz önerisi yoktur.
4.3. Kontrendikasyonlar
•
Rivastigmine, diğer karbamat türevlerine veya formülasyonda yer alan yardımcımaddelerden herhangi birine karşı bilinen aşırı duyarlılık durumunda,
•4.4. Özel kullanım uyarıları ve önlemleri
İstemeyen yan etkilerin oranı ve şiddeti genellikle yüksek doza bağlı olarak artar. Tedaviye, her zaman günde 2 defa 1.5 mg dozla başlanmalıdır ve doz, hastanın idame dozunaayarlanmalıdır. Eğer tedaviye 3 günden daha fazla süre ara verilirse, istenmeyen etkilerin(örn. şiddetli kusma) görülme olasılığını azaltmak için tedavi, en düşük günlük dozda tekrarbaşlatılmalıdır (bkz. Bölüm 4.2 Pozoloji ve uygulama şekli).
2
Doz titrasyonu: Doz artırımından kısa bir süre sonra advers reaksiyonlar gözlenmiştir (örn., Alzheimer demansı olan hastalarda hipertansiyon ve halüsinasyonlar ve Parkinson hastalığınabağlı demansı olan hastalarda ekstrapiramidal semptomlarda kötüleşme, özellikle tremor).Bunlar bir doz titrasyonuna cevap verebilir. Diğer olgularda RİVASTORON tedavisikesilmiştir (bkz. bölüm 4.8).
Tedavi başlatıldığında ve/veya doz arttırıldığında mide bulantısı, kusma ve ishal gibi gastrointestinal hastalıklar meydana gelebilir. Bu yan etkiler genellikle kadınlarda görülür.Bunlar doz azaltımına yanıt verebilir. Diğer durumlarda RİVASTORON kullanımı bırakılır.Uzun süreli kusma ya da ishalden kaynaklanan dehidrasyon semptomları sergileyen hastalar,durumun hızlı bir şekilde tespit edilip iv sıvılar ve doz azaltımı ya da ilacın kesilmesi yoluylakontrol altına alınabilir. Dehidrasyon ciddi sonuçlara neden olabilir (bkz. Bölüm 4.8.İstenmeyen etkiler).
Alzheimer hastaları rivastigmin de dahil olmak üzere kolinesteraz inhibitörleri alırken kilo kaybedebilirler. Hastanın kilosu RİVASTORON ile tedavi sırasında takip edilmelidir.
Rivastigmin tedavisi ile ilişkili şiddetli kusma durumunda bölüm 4.2.Pozoloji ve uygulama şekli'nde önerildiği şekilde uygun doz ayarlamaları yapılmalıdır. Bazı şiddetli kusma olgularıözofagus yırtılması ile ilişkilendirilmiştir (bkz. bölüm 4.8 İstenmeyen etkiler). Bu türolayların özellikle doz artırımlarından sonra veya yüksek rivastigmin dozlarından sonra ortayaçıktığı görülmüştür.
Rivastigmin bradikardiye neden olabilir, bu da özellikle risk faktörleri olan hastalarda torsade de pointes gelişimi açısından risk faktörü oluşturur. Kompanse olmayan kalp yetmezliği,yakın zamanda geçirilmiş miyokart enfarktüsü, hipokalemi veya hipomagnezemi eğilimi yada QT uzaması ve/veya torsade de pointese neden olduğu bilinen tıbbi ürünleri eşzamanlıolarak kullananlar gibi torsade de pointes geliştirme açısından daha yüksek risk altında olanhastalarda dikkat önerilir (bkz. bölüm 4.5 ve 4.8).
Hasta sinüs sendromu veya iletim kusurları (sino-atrial blok, atrio-ventriküler blok) bulunan hastalarda rivastigmin tedavisi sırasında, diğer kolinomimetiklerin kullanımında olduğu gibidikkatli olunmalıdır (bkz. Bölüm 4.8 İstenmeyen etkiler).
Rivastigmin, diğer kolinerjikler gibi, mide asidi salgısının artmasına yol açabilir ve idrar obstrüksiyonu ve nöbetlerini alevlendirebilir. Bu durumların gelişmesine elverişli hastalarıntedavisi sırasında dikkatli olunması gerekir.
RİVASTORON; diğer kolinomimetikler gibi, astım veya obstrüktif akciğer hastalığı anamnezi veren hastalarda dikkatle kullanılmalıdır.
Kolinomimetikler üriner obstrüksiyon ve nöbetleri indükleyebilir veya kötüleştirebilir. Bu tür hastalıklara eğilimi olan hastalarda dikkat önerilir.
3
Diğer kolinomimetikler gibi rivastigmin de ekstrapiramidal semptomları şiddetlendirebilir veya başlatabilir. Parkinson hastalığına eşlik eden demansı bulunan ve rivastigmin hidrojentartarat kapsüller ve çözeltiyle tedavi edilmiş olan hastalarda, başta tremor olmak üzereParkinson semptomlarında (bradikinezi, diskinezi, anormal yürüme dahil) kötüleşmegözlenmiştir (bkz. Bölüm 4.8 İstenmeyen etkiler). Bu olaylar bazı durumlarda rivastigmintedavisinin kesilmesine yol açmıştır (örn., tremora bağlı tedaviden ayrılma oranı rivastigminiçin %1.7 karşısında plasebo için %0). Bu advers reaksiyonlar için klinik izlemönerilmektedir.
Özel popülasyonlara ilişkin ek bilgiler
Klinik açıdan anlamlı böbrek ya da karaciğer yetmezliği olan hastalar daha fazla advers olaylar yaşayabilir. Bireysel tolerabiliteye göre yapılan doz titrasyonu önerileri yakından takipedilmelidir (bkz. Bölüm 4.2 Pozoloji ve uygulama şekli). Şiddetli karaciğer yetmezliği olanhastalar incelenmemiştir; bununla birlikte rivastigmin hidrojen tartarat oral çözelti, hastalarınyakından takip edilmesi koşuluyla bu hasta popülasyonunda kullanılabilir.
Vücut ağırlığı 50 kg'ın altında olan hastalar daha fazla advers olay yaşayabilir ve advers olaylar nedeniyle çalışmayı bırakma olasılıkları daha yüksektir.
4.5. Diğer tıbbi ürünler ile etkileşimler ve diğer etkileşim şekilleri
Rivastigmin, başlıca esterazlarla hidroliz yoluyla metabolize edilir. Sitokrom P450 izoenzimleri aracılığıyla gerçekleşen metabolizma minör derecededir. Bu nedenle, buenzimler tarafından metabolize edilen diğer ilaçlar ile farmakokinetik etkileşimler beklenmez.
Çeşitli beta-blokörlerin (atenolol dahil) rivastigmin ile kombine kullanımı sırasında bradikardiye (senkopa neden olabilir) yol açan aditif etkiler bildirilmiştir. Kardiyovaskülerbeta-blokörlerin daha büyük bir risk oluşturmaları beklenmektedir; fakat diğer beta-blokörlerikullanan hastalardan da alınan raporlar bulunmaktadır. Dolayısıyla, rivastigmin beta-blokörlerle ve aynı zamanda diğer bradikardi ajanlarıyla (örn., sınıf III anti-aritmik ajanlar,kalsiyum kanalı antagonistleri, digitalis glikozidi, pilokarpin) kombine edildiğinde dikkatliolunmalıdır.
Bradikardi, torsades de pointes oluşumunda bir risk faktörü oluşturduğundan, rivastigminin antipsikotikler, yani bazı fenotiyazinler (klorpromazin, levomepromazin), benzamidler(sülpirid, sültopirid, amisülpirid, tiyapirid, veralipirid), pimozid, haloperidol, droperidol,sisapirid, sitalopram, difemanil, eritromisin IV, halofantrin, mizolastin, metadon, pentamidinve moksifloksasin gibi torsades de pointesi indükleyen tıbbi ürünlerle eşzamanlı kullanımındadikkatli olunmalıdır. Klinik takip (EKG) gerekli olabilir.
Sağlıklı gönüllüler üzerinde yapılan çalışmalarda oral rivastigmin ile digoksin, varfarin, diazepam veya fluoksetin arasında herhangi bir farmakokinetik etkileşim görülmemiştir.Varfarin tedavisiyle uzayan protrombin zamanı, rivastigmin verilmesinden etkilenmez.Digoksin ve rivastigminin birlikte kullanılmasından sonra kalp iletim sisteminde, istenmeyenherhangi bir etki gözlenmemiştir.
4
Rivastigminin; antiasitler, antiemetikler, antidiabetikler, santral etkili antihipertansifler, beta blokörler, kalsiyum kanal blokörleri, inotropik ilaçlar, benzodiazepinler, antianjinaller, non-steroidal antiinflamatuvar ilaçlar, östrojenler, analjezikler, benzodiazepinler veantihistaminikler gibi yaygın biçimde reçete edilen ilaçlarla birlikte kullanılması rivastigminkinetiklerinde bir başkalaşım ya da klinik ile ilgili istenmeyen etkilerde artış ile ilişkilideğildir.
Rivastigmin, farmakodinamik etkileri göz önünde tutularak, diğer kolinomimetik ilaçlarla birlikte kullanılmamalıdır. Rivastigmin antikolinerjik ilaçların aktivitesini olumsuzetkileyebilir (örn., oksibütinin, tolterodin).
Bir kolinesteraz inhibitörü olması nedeniyle rivastigmin, anestezi sırasında süksinilkolin tipi kas gevşetici ilaçların etkilerini artırabilir. Anestetik ajanlar seçilirken dikkatli olunmalıdır.Gerektiği takdirde olası doz ayarlamaları veya tedavinin geçici olarak durdurulmasıdüşünülebilir.
Rivastigminin metabolizmasına göre, diğer tıbbi ürünlerle metabolik etkileşimlerin olası olmadığı görülmektedir. Ancak rivastigmin, diğer maddelerin butirilkolinesteraz aracılımetabolizmasını inhibe edebilir.
Özel popülasyonlara ilişkin ek bilgiler
Özel popülasyonlara ilişkin herhangi bir klinik etkileşim çalışması yürütülmemiştir.
Pediyatrik popülasyon:4.6. Gebelik ve laktasyonGenel tavsiye
Gebelik kategorisi: B.
Çocuk doğurma potansiyeli bulunan kadınlar/Doğum kontrolü (Kontrasepsiyon)
RİVASTORON'u reçete eden sağlık profesyonelleri, çocuk sahibi olma potansiyeli olan kadınlara bu ajanların gebelik sırasındaki olası risklerini anlatmalıdırlar.
Gebelik dönemi
Hayvan çalışmalarında, rivastigminin teratojenik etkisi bulunmamıştır. Ancak, RİVASTORON'un güvenliliği insan gebeliğinde tasdik edilmemiştir ve RİVASTORON,gebe kadınlara yalnızca eğer tedaviden sağlanacak yarar fetüs üzerindeki potansiyel risktendaha fazlaysa kullanılmalıdır. Sıçanlarda yapılan postnatal çalışmalarda gestatsyon zamanındaartış gözlenmiştir.
5Laktasyon dönemi
Hayvanlarda rivastigmin ve/veya metabolitlerin süte geçtiği görülmüştür. Rivastigminin insanlarda anne sütüne geçip geçmediği bilinmediğinden, emziren kadınlar, rivastigminkullanmamalıdır.
Üreme yeteneği / Fertilite
Sıçanlarda ve tavşanlarda rivastigmin kullanımında, maternal toksisiteyle ilişkili dozlar dışında, fertilite veya embriyo/fetus gelişmesi üzerinde herhangi bir etki görülmemiştir.
4.7. Araç ve makine kullanımı üzerindeki etkiler
Alzheimer hastalığı, araç kullanma performansında kademeli bir bozulmaya neden olabilir ve makine kullanma yeteneğini bozabilir. Rivastigmin, temelde tedaviye başlama ve doz artırmaaşamasında baş dönmesini ve uykululuk halini tetikleyebilir. Bu nedenle, demans bulunan verivastigmin ile tedavi edilen hastalarda, araç kullanmayı sürdürebilme ve karmaşık makineleriidare edebilme yeteneği, tedaviyi uygulayan hekim tarafından rutin olarakdeğerlendirilmelidir.
4.8. İstenmeyen etkiler
En çok bildirilen istenmeyen ilaç etkileri, gastrointestinal kanalda gelişir ve özellikle doz titrasyonu sırasında bulantı (%38) ve kusma (%23) görülebilir. Klinik çalışmalar sırasındakadın hastaların, gastrointestinal advers ilaç reaksiyonları ve kilo kaybı açısından, erkekhastalara kıyasla daha duyarlı oldukları dikkati çekmiştir.
Aşağıda listelenen advers olaylar; rivastigmin hidrojen tartarat kapsüller ve oral çözelti ile tedavi edilen Alzheimer ve Parkinson demansı vakalarından derlenmiştir.
Advers ilaç reaksiyonları, en sık görülen advers reaksiyon ilk sırada olacak şekilde sıklıklarına göre aşağıda sıralanmıştır. Her sıklık grubunda advers reaksiyonlar azalanciddiyet derecesine göre sıralanmıştır.
Çok yaygın (>1/10); yaygın (>1/100 ila <1/10); yaygın olmayan (>1/1.000 ila <1/100); seyrek (>1/10.000 ila <1/1000); çok seyrek (<1/10.000); bilinmeyen (eldeki verilere göre sıklığıbilinmeyen)
Tablo 1:.Enfeksiyonlar ve enfestasyonlar
Çok seyrek: İdrar yolu enfeksiyonu
Metabolizma ve beslenme hastalıkları
Çok yaygın: Anoreksi
Yaygın: İştah azalması
Bilinmeyen: Dehidrasyon
Psikiyatrik hastalıklar
6
Yaygın: Ajitasyon, konfüzyon, anksiyete, kabus görme
Yaygın olmayan: Uykusuzluk, depresyon
Çok seyrek: Halüsinasyonlar
Bilinmeyen: Saldırganlık, huzursuzluk
Sinir sistemi hastalıkları
Çok yaygın: Baş dönmesi
Yaygın: Baş ağrısı, somnolans, tremor
Yaygın olmayan: Senkop
Seyrek: Nöbetler
Çok seyrek: Ekstrapiramidal semptomlar (Parkinson hastalığının kötüleşmesi dahil)
Kardiyak hastalıklar
Seyrek: Angina pektoris
Çok seyrek: Kardiyak aritmi, (örn: bradikardi, atriyo-ventriküler blok, atriyal
fibrilasyon ve taşikardi)
Bilinmeyen: Hasta sinüs sendromu
Vasküler hastalıklar
Çok seyrek: Hipertansiyon
Gastrointestinal hastalıklar
Çok yaygın: Bulantı, kusma, ishal
Yaygın: Karın ağrısı ve dispepsi
Seyrek: Mide ve duodenum ülserleri
Çok seyrek: Gastrointestinal kanama, pankreatit
Bilinmeyen: Özofajiyal çatlağa eşlik edenşiddetli kusma
Hepato - bilier hastalıklar
Yaygın olmayan: Anormal karaciğer fonksiyon testleri
Bilinmeyen: Hepatit
Deri ve deri altı doku hastalıkları
Yaygın: Hiperhidrozis
Seyrek: Deri döküntüsü
Bilinmeyen: Pruritus, alerjik dermatit (yaygın)
Genel bozukluklar ve uygulama bölgesine ilişkin hastalıklar
Yaygın: Bitkinlik ve asteni, kırıklık
Yaygın olmayan: Düşmek
Araştımalar
Yaygın: Kilo kaybı
Tablo 2:
Aşağıda listelenmiş olan istenmeyen etkiler RİVASTORON ile tedavi edilen Parkinson Demansı olan hastalarda gözlenen istenmeyen etkilerdir.
7Metabolizma ve beslenme hastalıkları
Yaygın: İştah azalması, dehidrasyon
Psikiyatrik hastalıklar
Yaygın: Anksiyete, uykusuzluk, huzursuzluk, depresyon, halüsinasyonlar
Bilinmeyen: Agresyon
Sinir sistemi hastalıkları
Çok yaygın: Tremor
Yaygın: Baş dönmesi, somnolans,başağrısı, Parkinson hastalığının
kötüleşmesi, bradikinezi, diskinezi, kas rijiditesi, hipokinezi Yaygın olmayan:Distoni
Kardiyak hastalıklar
Yaygın: Bradikardi
Yaygın olmayan: Atriyal fibrilasyon, atriyovetriküler blok
Bilinmeyen: Hasta sinüs sendromu
Vasküler hastalıklar
Yaygın: Hipertansiyon
Yaygın olmayan: Hipotansiyon
Gastrointestinal hastalıklar
Çok yaygın: Bulantı, kusma
Yaygın: Karın ağrısı ve dispepsi, ishal, aşırı salya salgısı
Hepato-bilier hastalıklar
Bilinmeyen: Hepatit
Deri ve deri altı doku hastalıkları
Yaygın: Hiperhidrozis
Bilinmeyen: Alerjik dermatit (yaygın)
Genel bozukluklar ve uygulama bölgesine ilişkin hastalıklar
Çok yaygın: Düşmek
Yaygın: Yorgunluk ve asteni, yürüme güçlüğü, Parkinson yürüyüşü
Parkinson hastalığına eşlik eden demansı olan hastalarla yapılan klinik çalışmalardan elde edilen bilgiler
Tablo, Parkinson hastalığı ile ilişkili demansı olan hastalarda rivastigmin hidrojen tartarat ile yapılan spesifik 24-haftalık klinik çalışmada görülen advers ilaç reaksiyonlarını görülen veParkinson hastalığının kötüye gidiyor olmasını temsil etmesi olası, önceden belirlenmişolayların geliştiği hastaların sayılarını ve yüzdelerini vermektedir.
8
Tablo 3 |
Parkinson hastalığına eşlik eden demans vakalarında önceden belirlenen ve Parkinson hastalığınınkötüleşmesini yansıtıyor olabilecek advers olaylar |
Rivastigmin hidrojen tartarat n(%) |
Plasebo n (%) |
İncelenen hastaların toplam sayı
Advers olay gelişen hastaların toplam sayısı
|
362 (100) 99 (27.3)
|
179 (100) 28 (15.6)
|
Tremor
|
37 (10.2)
|
7 (3.9)
|
Düşme
|
21 (5.8)
|
11 (6.1)
|
Parkinson hastalığı (kötüleşmesi)
|
12 (3.3)
|
2 (1.1)
|
Aşırı tükürük salgısı
|
5 (1.4)
|
0
|
Diskinezi
|
5 (1.4)
|
1 (0.6)
|
Parkinsonizm
|
8 (2.2)
|
1 (0.6)
|
Hipokinezi
|
1 (0.3)
|
0
|
Hareket bozukluğu
|
1 (0.3)
|
0
|
Bradikinezi
|
9 (2.5)
|
3 (1.7)
|
Distoni
|
3 (0.8)
|
1 (0.6)
|
Anormal yürüyüş
|
5 (1.4)
|
0
|
Kas rijiditesi
|
1 (0.3)
|
0
|
Denge bozukluğu
|
3 (0.8)
|
2 (1.1)
|
Kas - iskelet sertliği
|
3 (0.8)
|
0
|
Rigor
|
1 (0.3)
|
0
|
Motor disfonksiyon
|
1 (0.3)
|
0
|
|
Şüpheli advers reaksiyonların raporlanması
Ruhsatlandırma sonrası şüpheli ilaç advers reaksiyonlarının raporlanması büyük önem taşımaktadır. Raporlama yapılması, ilacın yarar / risk dengesinin sürekli olarak izlenmesineolanak sağlar. Sağlık mesleği mensuplarının herhangi bir şüpheli advers reaksiyonu TürkiyeFarmakovijilans Merkezi (TÜFAM)'ne bildirmeleri gerekmektedir (www.titck.gov.tr;e-posta: [email protected]; tel: 0 800 314 00 08; faks: 0 312 218 35 99).
4.9. Doz aşımı ve tedavisi
Belirtiler:
Kaza sonucu gelişen hernen tüm doz aşımı vakalarına, herhangi bir klinik belirti ya da semptom eşlik etmemiştir. Bu hastaların neredeyse tümü, doz aşımından 24 saat sonrarivastigmin tedavisine devam etmişlerdir.
Orta şiddetteki zehirlenmelerle birlikte gözlenen miyozis, sıcak basması, sindirim bozuklukları (karın ağrısı, bulantı, kusma ve diyare dahil), bradikardi, bronkospazm ve artmışbronşiyal sekresyonlar, hiperhidrozis, istemsiz ürinasyon ve/veya defekasyon, lakrimasyon,hipotansiyon ve tükürük hipersekresyonu gibi muskarinik semptomların görüldüğü kolinerjiktoksisite bildirilmiştir.
9
Daha şiddetli olgularda, kas güçsüzlüğü, fasikülasyon, nöbetler ve ölümle sonuçlanabilen solunum arresti gibi nikotinik etkiler gelişebilir.
Ayrıca, pazarlama sonrası deneyimde, sersemlik hissi, tremor, baş ağrısı, somnolans, konfüzyonel durum, hipertansiyon, halüsinasyonlar ve malez olguları görülmüştür.
Tedavi:
Rivastigminin plazmadaki yarılanma-ömrü yaklaşık 1 saat ve asetilkolinesterazın inhibisyonunun süresi yaklaşık 9 saat olduğundan; asemptomatik doz aşımında, sonraki 24saat içerisinde hastaya başka bir rivastigrnin dozunun verilmemesi önerilir. Şiddetli bulantı vekusmaların eşlik ettiği doz aşımında, antiemetiklerin kullanılması düşünülmelidir. Diğeradvers olaylarda gereken semptomatik tedavi uygulanmalıdır.
Yoğun doz aşımında atropin kullanılabilir. Bunun için önerilen intravenöz atropin sülfat başlangıç dozu, 0.03 mg/kg'dır; daha sonraki dozlar, klinik cevaba göre ayarlanır. Antidotolarak skopolamin kullanılması önerilmemektedir.
5. FARMAKOLOJİK ÖZELLİKLER
5.1. Farmakodinamik özellikler
Farmakoterapötik grup: Beyine selektif kolinesteraz inhibitörü ATC kodu: N06D A03.
Alzheimer hastalığında olduğu gibi demanstaki patolojik değişiklikler, bazal ön beyinden serebral korteks ve hipokampüse uzanan kolinerjik nöronal yollarda olmaktadır. Bu yolların;dikkat, öğrenme ve hafıza ve diğer bilişsel işlemlerle ilişkili olduğu bilinmektedir. Karbamattipi bir beyin-seçici asetil- ve butiril-kolinesteraz inhibitörü olan Rivastigminin, fonksiyonelaçıdan bozulmamış kolinerjik nöronlardan salınan asetilkolinin yıkılmasını yavaşlatarak,kolinerjik nörotransmisyonu kolaylaştırdığı düşünülmektedir. Hayvan çalışmaları,rivastigminin korteks ve hipokampüste asetilkolini seçici olarak artırdığını göstermiştir. Bunedenle, rivastigmin hidrojen tartarat, Alzheimer ve Parkinson hastalıkları ile bağlantılıkolinerjik aracılı bilişsel bozulma üzerine iyileştirici etkiye sahip olabilir. Buna ek olarak,kolinesteraz inhibisyonunun, Alzheimer hastalığındaki başlıca patolojik özellikler olanamiloidojenik beta-amiloid-prekürsör protein (APP) parçacıklarının oluşumunu ve böyleceamiloid plak oluşumunu yavaşlatabileceğine dair kanıtlar vardır.
Rivastigmin, hedef enzimleriyle, kovalent bağ kompleksi oluşturarak onları geçici olarak etkisizleştirir. Sağlıklı genç erkeklerde, 3.0 mg oral doz, alınımından sonra ilk 1.5 saat içinde,beyin omurilik sıvısındaki (BOS) asetilkolinesteraz (AChE) aktivitesini yaklaşık olarak %40azaltır. Maksimum inhibe edici etkiye ulaşıldıktan yaklaşık 9 saat sonra enzim aktivitesibaşlangıç seviyelerine döner. Sağlıklı genç gönüllülerde BOS'da butirilkolinesteraz aktivitesigeçici olarak inhibe olur ve 3.6 saat sonra başlangıçtan farkı kalmaz. Alzheimer (AH)hastalarında, BOS'da AchE'nin rivastigmin tarafından inhibe edilmesi, test edilmiş en yüksekdoz olan günde iki kez 6 mg'a kadar doza bağımlıdır. Alzheimer hastalarında BOS'da BuChEaktivitesinin rivastigmin tarafından inhibe edilmesi, günde iki kez 6 mg verilmesinden sonrabaşlangıçtan fark % 60 olacak şekilde AChE'ye benzerlik gösterir. Rivastigminin BOS'da
10
AChE ve BuChE aktivitesi üzerine etkisi, çalışılmış en uzun süre olan 12 aylık kullanımdan sonra süreklidir. BOS'da AChE ve BuChE'nİn rivastigmin tarafından inhibe edilme derecesiile Alzheimer hastalarında bilişsel performanstaki değişiklikler arasında istatistiksel açıdananlamlı korelasyonlar bulunmuştur; ancak, hız, dikkat ve hafıza ile ilişkili testlerdeki iyileşmeile sadece BOS'da BuChE inhibisyonu arasında anlamlı ve sürekli bir korelasyongörülmüştür.
Alzheimer Demansı ile ilgili klinik çalışmalar
Rivastigminin etkililiği, 6 aylık tedavi dönemleri sırasında periyodik aralıklarla değerlendirilmiş olan üç bağımsız, alana spesifik değerlendirme aracı kullanılarak ortayakoyulmuştur. Bunlar ADAS-Cog (Alzheimer Hastalığı Değerlendirme Ölçeği - Bilişsel altölçek: performans tabanlı bir biliş ölçütü), CIBIC-Plus (Klinisyenin Görüşme TabanlıDeğişim İzlenimi; bakımdan sorumlu kişinin verdiğini bilgilerin de dahil edildiği hekimtarafından gerçekleştirilen kapsamlı ve global hasta değerlendirmesi) ve PDS (ProgresifKötüleşme Ölçeği; bakımdan sorumlu kişinin kişisel hijyen, beslenme, giyinme, alışveriş gibiev işleri, çevreye uyum sağlama becerisi ve ayrıca maddi konular ile ilgili aktiviteler vb.günlük hayat aktiviteleri değerlendirmesi) ölçeklerini içermiştir.
Rivastigmin hidrojen tartaratın Alzheimer hastalığının tedavisindeki etkinliği plasebo kontrollü çalışmalarla gösterilmiştir. Katılan hastalara, skor değerleri 10-24 arasında olanMMSE (mini-mental durum muayenesi) yapılmıştır. 1-4 mg/gün ve 6-12 mg/gün plasebo alanhastalar ve faz III çalışmaların toplanmış analizleriyle kıyaslanmış iki temel, 26 haftalık, çokmerkezli çalışmadan elde edilen bulgular, rivastigmin hidrojen tartaratın bilişselfonksiyonların ana alanlarında, genel işlevsellik ve günlük yaşam aktivitelerinde ve hastalığınşiddetinde anlamlı iyileşmelere yol açtığını kanıtlamıştır. Hem düşük hem de alçak dozaralıkları bilişsel fonksiyonlar, genel işlevsellik ve hastalığın şiddetine yarar sağlarken,yüksek doz aralığı ayrıca günlük yaşam aktivitelerine de yarar sağlamıştır.
Çalışma bulguları, etkinlik başlangıcının genellikle 12. hafta gibi erken bir zamanda olduğunu ve tedavinin 6. ayının sonuna kadar korunduğunu göstermektedir. 6-12 mg ile tedavi edilenhastalar, bilişsel fonksiyonlar, günlük yaşam aktiviteleri ve genel işlevsellikte iyileşmeleryaşarken plasebo alan grupta kötüleşme gözlenmiştir. Rivastigmin hidrojen tartaratın buölçümlerdeki etkileri (örneğin, 26. haftada ADAS-cog'in plasebodan farkı 5 puan) bozunmaoranlarında en az 6 aylık gecikmeye işaret etmektedir.
Rivastigmin hidrojen tartarat ile tedavi edilmiş hastalarda iyileşmiş olan sırasıyla ADAS-cog ve CIBIC-plus'ın semptom ve alt testlerini belirlemek için yapılan analizler bütün ADAS-cogalt testlerinin (düşünsel praksis, oryantasyon, test direktifleri, kelime hatırlama, dil yeteneklerive kelime tanıma) ve anksiyete hariç tüm CIBIC-Plus maddelerinin, 6-12 mg rivastigminhidrojen tartarat ile 26. haftada anlamlı olarak iyileştiğini göstermiştir. Kelime hatırlama,işlevsellik, ajitasyon, göz yaşarması ya da ağlama, sanrılar, halüsinasyonlar, amaçsızlık,uygunsuz davranışlar ve fiziksel tehditler ve/veya şiddet gibi maddeler plaseboya görerivastigmin hidrojen tartarat alan hastalarda en azından
%
15 daha fazla iyileşmiştir.
11
Tablo 4 |
|
Klinik olarak anlamlı yanıtı olan hastalar (%) |
|
Tedavi amaçlı |
İleri taşınan son gözlem |
Y anıt ölçeği |
Rivastigmin 6-12 mg |
Plasebo |
Rivastigmin 6-12 mg |
Plasebo |
|
N=473 |
N=472 |
N=379 |
N=444 |
ADAS-Cog: en az 4 puanlık düzelme
|
21***
|
12
|
25***
|
12
|
CIBIC-Plus: düzelme
|
29***
|
18
|
32***
|
19
|
PDS: en az %10 düzelme
|
26***
|
17
|
30***
|
18
|
CIBIC-Plus ve PDS'de kötüleşme olmadan ADAS-Cog'da en az 4 puanlık düzelme
|
10*
|
6
|
12**
|
6
|
|
*p<0.05, **p<0.01, ***p<0.001
|
Parkinson hastalığına eşlik eden demansta yapılan klinik çalışmalar
Rivastigminin, Parkinson hastalığına eşlik eden demanstaki etkinliği, 24 hafta devam eden çok-merkezli, çift-kör, kontrollara plasebo verilen bir çalışma ve bunun açık etiketli olarakdevam ettirilen 24 haftalık uzatma döneminde gösterilmiştir. Deneklerin MMSE (Mini-Mental State Examination) puanının 10-24 arasında değiştiği bu çalışmada etkinlik, 6 aylıktedavi döneminde düzenli aralıklarla tekrarlanan, birbirinden bağımsız iki ölçekle (bilişselfonksiyonları değerlendiren bir ölçek olan ADAS-Cog ve global bir ölçek olan ADCS-CGIC[Alzheimer's Disease Cooperative Study-Clinician's Global Impression of Change])değerlendirilmiştir.
24. haftanın sonunda rivastigmin ADAS-Cog ve ADSC-C1GC ölçeklerinde plaseboyla kıyaslandığında istatistiksel anlamlı etkili bulunmuştur.
Tablo 5 |
Parkinson hastalığı ile ilişkili demans |
ADAS-Cog
Rivastigmin |
ADAS-Cog
Plasebo |
ADCS-CGIC
Rivastigmin |
ADCS-CGIC
Plasebo |
ITT+RDO |
(n=329)
|
(n=161)
|
(n=329)
|
(n=165)
|
popülasyonu |
|
|
|
|
Ortalama başlangıç ± SS
|
23.8 ± 10.2
|
24.3 ± 10.5
|
n/a
|
n/a
|
24 haftada ortalama
|
2.1 ± 8.2 |
-0.7 ± 7.5
|
3.8 ± 1.4 |
4.3 ± 1.5 |
değişiklik ± SS
|
|
|
|
|
Düzeltilmiş tedavi farkı
|
2.881
|
n/a
|
plasebo karşısında p değeri
|
<0.001x
|
0.0072
|
ITT - LOCF popülasyonu |
(n=287)
|
(n=154)
|
(n=289)
|
(n=158)
|
Ortalama başlangıç ± SS
|
24.0 ± 10.3
|
24.5 ± 10.6
|
n/a
|
n/a
|
24 haftada ortalama
|
2.5 ± 8.4 |
-0.8 ± 7.5
|
3.7 ± 1.4 |
4.3 ± 1.5
|
değişiklik ± SS
|
|
|
|
|
Düzeltilmiş tedavi farkı
|
|
|
|
|
|
3.541
|
n/a
|
plasebo karşısında p değeri
|
<0.001x
|
<0.0012
|
|
12 |
1 Faktör olarak tedavi ve ülke, eşdeğişken olarak başlangıçtaki ADAS-Cog alınarakANCOVA'ya dayalıdır. Pozitif değişiklik düzelmeyi gösterir
2 Ortalama veriler kolaylık sağlaması için gösterilmektedir, kategorik analiz van Elteren testikullanılarak gerçekleştirilmiştir.
ITT: Tedavi amaçlı; RDO: Çalışmadan ayrılanların kurtarılmış verileri; LOCF: İleri taşınan son gözlem
Tüm çalışma gruplarında tedavi etkisi gözlemlenmiş olsa da, veriler Parkinson hastalığına eşlik eden hafif demans hastalarının alt gruplarında plasebo ile daha geniş tedavi sonuçlarıgözlenmiştir. Benzer şekilde görsel halüsinasyona sahip hastalarda daha fazla tedavi etkisigözlenmiştir.
Tablo 6 |
Parkinson hastalığı ile ilişkili demans |
ADAS-Cog
Rivastigmin |
ADAS-Cog
Plasebo |
ADAS-Cog
Rivastigmin |
ADAS-Cog
Plasebo |
|
Görsel halüsinasyonları olan hastalar |
Görsel halüsinasyonları olmayan hastalar |
ITT + RDO popülasyonu |
(n=107)
|
(n=60)
|
(n=220)
|
(n=101)
|
Ortalama başlangıç ± SS 24 haftada ortalama değişiklik ± SS
|
25.4 ± 9.91.0 ± 9.2 |
27.4 ± 10.4 -2.1 ± 8.3
|
23.1 ± 10.42.6 ± 7.6 |
22.5 ± 10.1 0.1 ± 6.9
|
Düzeltilmiş tedavi farkı plasebo karşısında p değeri
|
4.271
0.0021
|
2.091
0.0151
|
|
Orta dereceli demansı olan hastalar (MMSE 1017)_ |
Hafif demansı olan hastalar (MMSE 18-24) |
ITT + RDO popülasyonu |
(n=87)
|
(n=44)
|
(n=237)
|
(n=115)
|
Ortalama başlangıç ± SS
24 haftada ortalama değişiklik ±
SS
|
32.6 ± 10.4 2.6 ± 9.4 |
33.7 ± 10.3 -1.8 ± 7.2
|
20.6 ± 7.91.9 ± 7.7 |
20.7 ± 7.9 -0.2 ± 7.5
|
Düzeltilmiş tedavi farkı plasebo karşısında p değeri
|
4.731
0.0021
|
2.1
0.0
|
141
101
|
|
1 Faktör olarak tedavi ve ülke, eşdeğişken olarak başlangıçtaki ADAS-Cog alınarak
ANCOVA'ya dayalıdır. Pozitif değişiklik düzelmeyi gösterir
ITT: Tedavi amaçlı; RDO: Çalışmadan ayrılanların kurtarılmış verileri
|
5.2. Farmakokinetik özelliklerGenel özellikler
Emilim:
Rivastigmin hızla ve tam olarak emilir. Maksimal plazma konsantrasyonlarına, yaklaşık 1 saat içerisinde ulaşılır. İlacın hedef-enzimleriyle girdiği etkileşimler nedeniyle biyorararlanımdakiartış, doz artışına bakılarak beklenenin yaklaşık 1.5 katıdır. 3 miligramlık bir dozu izleyenmutlak biyorararlanım oranı, yaklaşık %36±%13'tür. Rivastigimin oral çözeltinin besinlerlebirlikte alınması, emilimini (tmaks) 74 dakika geciktirir, Cmaks değerini
%
43 düşürür ve EAA(Eğri altı alan) değerini yaklaşık % 9 artırır.
Dağılım: 1
Rivastigmin, plazma proteinlerine düşük oranda (yaklaşık %40) bağlanır. Rivastigmin kan ve plazma arasında eşit olarak dağılmaktadır; 1 ila 400 ng/ml aralıktaki konsantrasyonlarda kan-plazma bölünme oranı 0.9'dur. Kan beyin bariyerini kolaylıkla geçmekte ve pikkonsantrasyonlara 1 ila 4 saat içinde ulaşmaktadır; serebrospinal sıvı-plazma EAA oranı%40'tır. Rivastigmin iv doz uygulamasından sonra 1.8-2.7 L/kg'lık bir dağılım hacminesahiptir.
Biyotransformasyon:
Hızla ve geniş kapsamlı olarak metabolize edilen rivastigminin plazmadaki eliminasyon yarı-ömrü, yaklaşık 1 saattir. Kolinesteraz aracılığıyla hidroliz edilerek dekarbamilat metabolitine dönüştürülür. Bu metabolit
in vitro
asetilkolinesterazı minimal düzeyde (<%10) inhibe eder.
In vitro
çalışmalara dayalı olarak, aşağıdaki sitokrom izoenzimleri yoluyla metabolize edilen tıbbi ürünlerle farmakokinetik etkileşim beklenmemektedir: CYP1A2, CYP2D6, CYP3A4/5,CYP2E1, CYP2C9, CYP2C8, CYP2C19 ya da CYP2B6. Hayvanlarda yapılan çalışmalaragöre majör sitokrom P450 enzimleri rivastigmin metabolizmasında minimal düzeyde roloynar. Bu bilgilere uyumlu olarak insanlarda sitokrom P450 ile ilişkili ilaç etkileşmeleriningözlenmediği bulunmuştur (bkz. Bölüm 4.5 Diğer tıbbi ürünler ile etkileşimler ve diğeretkileşim şekilleri).
Eliminasyon:
Değişikliğe uğramamış rivastigmin, idrarda bulunmaz; başlıca eliminasyon, metabolitlerinin böbrekler tarafından uzaklaştırılmasıyla gerçekleşir. Karbon-14 (2C) ile işaretlenmişrivastigminin verilmesinin ardından böbrekler yoluyla eliminasyon, çabuktur ve 24 saatiçerisinde büyük ölçüde (>%90) tamamlanır. Verilen dozun <%l'i dışkıyla atılır. Alzheimerhastalarında rivastigmin veya dekarbamilat metaboliti birikmez.
Bir popülasyon farmakokinetiği analizi, Alzheimer hastalığı olan hastalarda nikotin kullanımının 12 mg/gün'e kadar rivastigmin oral kapsül dozlarını takiben rivastigminin oralklirensini %23 arttırdığını göstermiştir (sigara kullananlar n=75; sigara kullanmayanlarn=549).
Doğrusallık/Doğrusal Olmayan DurumHastalardaki karakteristik özellikler
Böbrek yetmezliği:
3 mg'lık tek bir oral doz olarak verildiğinde rivastigminin plazma düzeylerinin, şiddetliböbrek yetmezliği (n=10, glomerular filtrasyon hızı (GFR) < 10 mL/dakika) olan hastalar vekontrol gönüllüleri (n = 10, GFR > 60 mL/dak) arasında anlamlı oranda farklılık göstermediğibildirilmiştir. Rivastigmin klirensi hastalarda ve sağlıklı gönüllülerde sırasıyla 4.8 L/dak ve6.9 L/dak'dır. Diğer yandan orta şiddette böbrek bozukluğu olan hastalarda (n=8, GFR = 1050 mL/dak) rivastigminin pik plazma konsantrasyonları yaklaşık 2.5 kat artmış vedekarbamilate fenolik metabolitin genel plazma düzeyleri (EAA) yaklaşık %50 yükselmiştir.
Rivastigminin klirensi 1.7 L/dak'dır. Şiddetli ve orta şiddette böbrek bozukluğu olan hastalar arasındaki bu farklılığın nedeni açık değildir (bkz. Bölüm 4.2 Pozoloji ve uygulama şekli veBölüm 4.4 Özel kullanım uyarılar ve önlemleri).
Karaciğer yetmezliği:
Oral uygulamadan sonra sağlıklı gönüllülerle karşılaştırıldığında hafif ila orta şiddette karaciğer yetmezliği olan gönüllülerde rivastigminin Cmaks değeri yaklaşık %60 daha yüksekve EAA değeri de 2 kattan fazla olarak belirlenmiştir. Tek bir 3 mg ya da birden fazla 6 mggünde iki kere dozlarını takiben, rivastigminin ortalama oral klirensi sağlıklı gönüllülerle(n=10) karşılaştırıldığında hafif (n=7, Child-Pugh skoru 5-6) ve orta (n=3, Child-Pugh skoru7-9) şiddette karaciğer yetmezliği olan hastalarda (n=10, biyopsi ile kanıtlanmış) yaklaşık%60-65 daha düşük olmuştur. Bu farmakokinetik değişikliklerin advers etkilerin insidansı yada şiddeti üzerinde herhangi bir etkisi yoktur (bkz. Bölüm 4.2 Pozoloji ve uygulama şekli veBölüm 4.4 Özel kullanım uyarılar ve önlemleri).
Pediyatrik popülasyon:
Pediyatrik popülasyon ile ilgili farmakokinetik veri mevcut değildir.
Geriyatrik popülasyon:
Yaşın 1 ve 2.5 mg oral rivastigminin farmakokinetiği üzerindeki etkisini değerlendiren bir çalışmada, 1 mg dozdan sonra rivastigminin plazma konsantrasyonlarının genç gönüllülerlekarşılaştırıldığında (n= 24, 19-40 yaşları arasında) yaşlılarda (n=24, 61-71 yaşları arasında)daha yüksek olma eğiliminde olduğu gösterilmiştir. Bu farklılık daha yüksek dozda (2.5 mg)daha belirgin hale gelmiştir; bu durumda rivastigmin plazma konsantrasyonları gençgönüllülere göre yaşlılarda %30 daha yüksek olmuştur. Dekarbamilate fenolik metabolitinplazma düzeyleri yaştan dikkate değer oranda etkilenmemiştir.
50-92 arasında değişen Alzheimer hastalarındaki çalışmalar, rivastigmin biyoyararlanımının yaşla değişmediğini göstermiştir.
5.3. Klinik öncesi güvenlilik verileriAkut toksisite
Farelerde oral LD50 değerleri 5.6 mg baz/kg (erkekler) ve 13.8 mg baz/kg (dişilerde) olarak hesaplanmıştır. Sıçanlarda oral LD50 değerleri 8.1 mg baz/kg (erkeklerde) ve 13.8 mg baz/kg(dişilerde) olarak hesaplanmıştır.
Tekrarlanan doz toksisitesi
Sıçanlar, fareler, köpekler, minipig ve maymunlarda yapılan çalışmalar (maksimum dozlar sırasıyla 3.8, 6.3, 2.5 ve 6.3 mg baz/kg/gün) periferik ve merkezi sinir sistemlerinin kolinerjikstimülasyonuna neden olduğunu göstermiştir. Rivastigminin tolerabilitesi, köpekler en hassastür olmak üzere türler arasında değişiklik göstermiştir. Hiç bir türde organ toksisitesi ya daklinik patoloji değişiklikleri gözlenmemiş olsa da gastrointestinal etkiler köpeklerdebelirgindir.
Mutajenisite
15
Rivastigmin,
in vitroIn vitroin vivoin vitroKarsinojenisite
Fareler üzerinde yapılan oral ve topikal çalışmalarda ve sıçanlar üzerinde yapılan oral çalışmada maksimum tolere edilebilen dozda karsinojenisite kanıtına rastlanmamıştır.Rivastigmin ve onun ana metabolitine maruziyet en yüksek dozlarda rivastigmin kapsülleri veflasterleri ile gözlenen insan maruziyetine neredeyse eşdeğer olmuştur.
Reprodüktif toksisite
Gebe sıçan ve tavşanlarla yapılan 2.3 mg baz/kg/gün doz seviyelerindeki oral çalışmalarda rivastigmin tarafından meydana gelen teratojenik bir belirti görülmemiştir. Aynı şekilde,rivastigminin 1.1 mg baz/kg/gün dozlarında verildiği sıçanlarda fertilite, üreme performansıya da rahim içi veya postnatal büyüme ve gelişme üzerinde advers etkiler görülmemiştir.
6. FARMASÖTİK ÖZELLİKLER6.1. Yardımcı maddelerin listesi
Sodyum sitrat dihidrat Sitrik asit monohidratSodyum benzoatKinolin sarısı (E 104)
Saf su
6.2. Geçimsizlikler
Geçerli değildir.
6.3. Raf ömrü
24 ay
6.4. Saklamaya yönelik özel tedbirler
25°C'nin altındaki oda sıcaklığında dik tutularak saklayınız. Dondurulmamalıdır.
6.5. Ambalajın niteliği ve içeriği
Her karton kutu, bir adet kullanma talimatı ile beyaz renkli çocuk korumalı kapakla kapatılan 125'lik (120 ml çözelti içeren) amber renkli tip III cam şişe, dozlama için şırınga, şırınga içinadaptör ve şırınga kapağı içerir.
6.6. Beşeri tıbbi üründen arta kalan maddelerin imhası ve diğer özel önlemler
Kullanılmamış olan ürünler ya da atık materyaller "Tıbbi Atıkların Kontrolü Yönetmeliği" ve "Ambalaj ve Ambalaj Atıklarının Kontrolü Yönetmeliği"ne uygun olarak imha edilmelidir.
167. RUHSAT SAHİBİ
World Medicine İlaç San.ve Tic A.Ş Bağcılar/İstanbul
8. RUHSAT NUMARASI
2016/289
9. İLK RUHSAT TARİHİ/RUHSAT YENİLEME TARİHİ
İlk Ruhsat Tarihi: 04.04.2016 Ruhsat Yenileme Tarihi:
10. KÜB'ÜN YENİLENME TARİHİ
17
1
2