KISA ÜRÜN BİLGİSİ1. BEŞERİ TIBBİ ÜRÜNÜN ADI
DYMİSTA 137 mcg + 50 mcg Burun Spreyi, Süspansiyon
2. KALİTATİF VE KANTİTATİF BİLEŞİMEtkin madde:
Bir sprey püskürmesi (0.14 g), 137 mikrogram azelastin hidroklorür (125 mikrogram azelastine eşdeğer) ve 50 mikrogram flutikazon propiyonat içerir.
Yardımcı maddeler:
Bir sprey püskürmesi (0.14 g), 0.014 mg benzalkonyum klorür içerir.
Yardımcı maddelerin tam listesi için bölüm 6.1'e bakınız.
3. FARMASÖTİK FORM
Burun spreyi, süspansiyon.
Beyaz, homojen süspansiyon.
4. KLİNİK ÖZELLİKLER4.1 Terapötik endikasyonlar
DYMİSTA, orta ila şiddetli mevsimsel ve pereniyal alerjik rinit semptomlarının giderilmesinde, intranazal antihistaminik veya glukokortikoid monoterapisinin yeterli olmadığının düşünüldüğüdurumlarda endikedir.
4.2 Pozoloji ve uygulama şekliPozoloji/uygulama sıklığı ve süresi:
Tam bir terapötik fayda için düzenli kullanılmalıdır.
Göze temasından kaçınılmalıdır.
Pozoloji:
Doktor tarafından başka bir şekilde önerilmediği takdirde;
Erişkinler ve adolesanlar (12 yaş ve üzeri)
Günde iki kez (sabah ve akşam) her bir burun deliğine birer püskürtme.
Uygulama sıklığı ve süresi:
DYMİSTA, uzun dönem kullanım için uygundur.
Tedavi süresi, alerjenik maruziyet süresine karşılık gelmelidir.
Uygulama şekli
DYMİSTA, yalnızca burun içerisine uygulamaya yöneliktir.
Spreyin hazırlanması:
Şişeyi, aşağı ve yukarı döndürerek 5 saniye kadar hafifçe çalkalayınız ve ardından koruyucu kapağı çıkartınız. İlk kullanımdan önce, pompayı 6 kere bastırıp bırakarak DYMİSTA'yı hazırlamalısınız.DYMİSTA'nın 7 günden uzun süre kullanılmaması durumunda, pompayı bir kere bastırıp bırakaraktekrar hazırlamanız gerekecektir.
Spreyin kullanılması:
Şişeyi, aşağı ve yukarı döndürerek 5 saniye kadar hafifçe çalkalayınız ve ardından koruyucu kapağı çıkartınız.
1
Burnunuzu iyice temizledikten sonra, başınızı aşağı doğru eğerek her bir burun deliğine süspansiyon spreyini bir kere sıkınız (bkz. şekil). Kullanımdan sonra, sprey ucunu siliniz vekoruyucu kapağı takınız.
Böbrek ve karaciğer yetmezliği:
Böbrek yetmezliği olan hastalara ilişkin veri bulunmamaktadır.
DYMİSTA, büyük ölçüde ilk geçiş metabolizmasına uğrar, bu nedenle şiddetli karaciğer hastalığı olan hastalarda intranazal flutikazon propiyonata sistemik maruziyetin artma olasılığı yüksektir.(bkz. bölüm 4.4)
Pediyatrik popülasyon:
12 yaşından küçük çocuklarda güvenliliğinin ve etkinliğinin belirlenmemiş olması nedeniyle, bu yaş grubunda DYMİSTA kullanılması önerilmemektedir.
Geriyatrik popülasyon:
Bu popülasyonda doz ayarlaması gerekli değildir.
4.3 Kontrendikasyonlar
Etkin maddelere veya DYMİSTA'nın içerdiği yardımcı maddelerden herhangi birine karşı aşırı duyarlılığı olanlarda kontrendikedir.
4.4 Özel kullanım uyarıları ve önlemleri
Pazarlama sonrası kullanım esnasında flutikazon propiyonat ve ritonavirin birlikte kullanıldığı hastalarda Cushing sendromu ve adrenal supresyonu içeren sistemik kortikosteroid etkileri ilesonuçlanan klinik olarak anlamlı ilaç etkileşimleri bildirilmiştir. Bu nedenle flutikazon propiyonatve ritonavirin birlikte kullanımından, potansiyel fayda sistemik kortikosteroid yan etkilerinden dahaönemli bulunmadıkça kaçınılmalıdır.
Nazal kortikosteroidler, özellikle uzun süre yüksek dozlarda reçete edildiğinde, sistemik yan etkilere neden olabilir. Bu etkilerin oluşma olasılığı oral kortikosteroidlere göre daha düşüktür ve buetkiler her hastada ve farklı kortikosteroid preparatları arasında farklılık gösterebilir. Potansiyelsistemik etkilere; Cushing sendromu, Cushingoid özellikler, adrenal supresyon, çocuklarda veadolesanlarda gelişim geriliği, katarakt, glokom ve daha nadiren psikomotor hiperaktivite, uykubozuklukları, anksiyete, depresyon ya da agresyon (özellikle çocuklarda) gibi psikolojik veyadavranışsal etkiler dahildir.
DYMİSTA, büyük ölçüde ilk geçiş metabolizmasına uğrar, bu nedenle şiddetli karaciğer hastalığı olan hastalarda intranazal flutikazon propiyonata sistemik maruziyetin artma olasılığı yüksektir. Budurum, sistemik advers olayların sıklığında artışa yol açabilir.
Bu hastalar tedavi edilirken dikkatli olunmalıdır.
2
Nazal kortikosteroidler için önerilenden daha yüksek dozlarla tedavi, klinik açıdan önemli adrenal supresyona neden olabilir. Önerilenden daha yüksek dozların kullanıldığına dair kanıt mevcutsa,stres dönemlerinde ilave sistemik kortikosteroid veya elektif cerrahi düşünülebilir.
Genel olarak intranazal flutikazon formülasyonlarının dozu, rinit semptomlarının etkili şekilde kontrol altında tutulduğu en düşük doza indirilmelidir. Önerilenden daha yüksek dozlar (bkz. bölüm4.2), DYMİSTA için test edilmemiştir. Tüm intranazal kortikosteroidlerle olduğu gibi, eş zamanlıdiğer kortikosteroid tedavi formları reçete edildiğinde, kortikosteroidlerin toplam sistemik yüküdikkate alınmalıdır.
Ruhsatlandırılan dozlarda nazal kortikosteroid alan çocuklarda, gelişim geriliği bildirilmiştir. Gelişim, adolesanlarda da önemli olduğundan, uzun süreli nazal kortikosteroid tedavisi alanadolesanların gelişim açısından düzenli şekilde izlenmeleri önerilmektedir. Gelişimin yavaşlamasıdurumunda, nazal kortikosteroid dozunun mümkünse etkili semptom kontrolü sağlanan en düşükdoza indirilmesi hedeflenerek, tedavi gözden geçirilmelidir.
Sistemik ve topikal kortikosteroid kullanımında görme bozukluğu bildirilebilir. Eğer bir hastada bulanık görme veya diğer görme bozuklukları gibi semptomlarla karşılaşılırsa; hastanın sistemik vetopikal kortikosteroid kullandığı bildirilerek, katarakt, glokom ya da nadir hastalıklar örneğinSantral seröz koryoretinopati (SSR) gibi olası nedenler hakkında değerlendirilmesi için gözhastalıkları uzmanına yönlendirilmesi düşünülmelidir.
Görme değişikliği olan veya oküler basınçta artış, glokom ve/veya katarakt öyküsü olan hastalar yakın takip edilmelidir.
Adrenal fonksiyonun bozulduğuna dair herhangi bir kanı varsa, hastalar sistemik steroid tedavisinden DYMİSTA'ya geçirilirken dikkatli olunmalıdır.
Tüberküloz veya tedavi edilmemiş enfeksiyonu olan hastalarda, burun ya da ağızda yara bulunan ya da yakın zamanlı cerrahi işlem geçiren hastalarda, DYMİSTA tedavisinin olası yararları, olası riskekarşı değerlendirilmelidir
Nazal hava yollarının enfeksiyonları, antibakteriyel veya antimikotik ilaçlarla tedavi edilmelidir, fakat DYMİSTA tedavisi açısından spesifik bir kontrendikasyon oluşturmamaktadır.
DYMİSTA, benzalkonyum klorür içerir. Bu durum, burun mukozasının iritasyonuna ve bronkospazma neden olabilir.
4.5 Diğer tıbbi ürünlerle etkileşimler ve diğer etkileşim şekilleri
Flutikazon propiyonat
Normal koşullar altında, bağırsaklarda ve karaciğerde sitokrom P450 3A4 sisteminin etkisi sonucu yüksek ilk geçiş metabolizasyonu ve yüksek sistemik klirens nedeni ile intranazal uygulamadansonra flutikazon propiyonat plazma konsantrasyonları düşük bulunmuştur. Bu nedenle flutikazonpropiyonata bağlı klinik açıdan anlamlı ilaç etkileşimleri beklenmez.
Yapılan bir ilaç etkileşim çalışması yüksek potense sahip bir sitokrom P450 3A4 inhibitörü olan ritonavirin, serum kortizol düzeylerinin belirgin olarak düşmesine yol açacak şekilde, flutikazonpropiyonat plazma düzeylerini çok yüksek oranda artırabildiğini göstermiştir. Pazarlama sonrasıkullanım esnasında intranazal veya inhale flutikazon propiyonat ve ritonavirin birlikte kullanıldığıhastalarda sistemik kortikosteroid etkileri ile sonuçlanan klinik olarak anlamlı ilaç etkileşimleribildirilmiştir. Kobisistat içeren ilaçlar da dahil olmak üzere diğer CYP 3A4 inhibitörleri ile birliktetedavinin, sistemik yan etki riskini arttırması beklenmektedir. Fayda, sistemik kortikosteroid yanetkilerin artma riskinden daha ağır basmadıkça, kombinasyon tedavisinden kaçınılmalıdır.Kombinasyon tedavisinde hastalar, sistemik kortikosteroid yan etkileri açısından izlenmelidir.
Sitokrom P450 3A4 sisteminin diğer inhibitörleri ile yapılan çalışmalarda, flutikazon propiyonata sistemik maruziyette, serum kortizol düzeylerinde dikkate değer azalmaya yol açmayan, ihmaledilebilir (eritromisin) ve minör (ketokonazol) artışlar gözlenmiştir. Bununla birlikte, yüksekpotense sahip sitokrom P450 3A4 inhibitörlerinin (örn. Ketokonazol) birlikte kullanımında
3
flutikazon propiyonata sistemik maruziyette artış potansiyeli olduğu için dikkatli olunması önerilmektedir.
Azelastin hidroklorür
Azelastin hidroklorür burun spreyi ile spesifik etkileşim çalışmaları yapılmamıştır. Yüksek oral dozlarda etkileşim çalışmaları yapılmıştır. Bununla birlikte, önerilen nazal dozlar çok daha düşüksistemik maruziyete neden olduğundan, bu çalışmalar azelastin burun spreyi ile ilişkilendirilmez.
Bununla birlikte eşzamanlı sedatif veya santral sinir sistemi üzerine etkili ilaç kullanan hastalarda sedasyon etkisi artabileceği için azelastin hidroklorür uygularken dikkatli olunması gerekir. Alkolkullanımı bu etkiyi artırabilir.
4.6 Gebelik ve laktasyonGenel tavsiye
Gebelik Kategorisi: C
Çocuk doğurma potansiyeli bulunan kadınlar/Doğum kontrolü (Kontrasepsiyon)
Veri bulunmamaktadır.
Gebelik dönemi
DYMİSTA'nın gebe kadınlarda kullanımına ilişkin yeterli veri mevcut değildir.
Hayvanlar üzerinde yapılan çalışmalar; gebelik, embriyonal/fetal gelişim, doğum veya doğum sonrası gelişim üzerindeki etkiler bakımından yetersizdir (bkz. kısım 5.3). İnsanlara yönelikpotansiyel risk bilinmemektedir.
DYMİSTA gerekli olmadıkça (potansiyel yararların fetüs üzerindeki potansiyel riskten fazla olması hariç) gebelik döneminde kullanılmamalıdır.
Laktasyon dönemi
Nazal uygulanan azelastin hidroklorürün/metabolitlerinin veya flutikazon propiyonatın/metabolitlerinin anne sütüne geçip geçmediği bilinmemektedir.
Bu nedenle DYMİSTA emzirme sırasında, yalnızca potansiyel yararların yenidoğan üzerindeki potansiyel riskten fazla olması halinde kullanılmalıdır
(bkz. bölüm 5.3).
Üreme yeteneği/Fertilite
Fertilite açısından yalnızca kısıtlı veri bulunmaktadır (bkz. bölüm 5.3).
4.7 Araç ve makine kullanımı üzerindeki etkiler
DYMİSTA, araç ve makine kullanımı üzerine etkisi çok azdır.
İzole vakalarda hastalığın kendisi nedeniyle de oluşabilecek yorgunluk, bezginlik, bitkinlik, baş dönmesi veya güçsüzlük, DYMİSTA kullanımı sırasında oluşabilir. Bu vakalarda, araç veya makinekullanımı etkilenebilir. Alkol, bu etkiyi arttırabilir.
4.8 İstenmeyen etkiler
Yaygın olarak, uygulama ardından disgözi denilen, maddeye özgü hoş olmayan tat oluşabilir (sıklıkla yöntemin yanlış uygulanması, yani uygulama sırasında başın arkaya doğru çok fazlaeğilmesi nedeniyle oluşur).
Advers reaksiyonlar, sistem organ sınıfına ve sıklığına göre aşağıda listelenmektedir. Sıklıklar aşağıdaki şekilde tanımlanmaktadır:
Çok yaygın (>1/10)
Yaygın (>1/100 ila <1/10)
4
Yaygın olmayan (>1/1.000 ila <1/100)
Seyrek (>1/10.000 ila <1/1.000)
Çok seyrek (<1/10.000)
Bilinmeyen (mevcut verilerden tahmin edilemiyor)
Sıklık
Sistem Organ Sınıfı |
Çok
yaygın |
Yaygın |
Yaygın
olmayan |
Seyrek |
Çok seyrek |
Bilinmeyen |
Bağışıklık sistemi hastalıktan |
|
|
|
|
Anafilaktik reaksiyonlar,anjiyoödem (yüzveya dilde ödem vederi döküntüsü),bronkospazm dahilaşırı duyarlılık
|
|
Sinir sistemi hastalıktan |
|
Baş ağnsı, disgözi (hoşolmayan tadhissi), hoşolmayan
koku hissi
|
|
|
Baş dönmesi, somnolans
(sersemlik, uyku hali)
|
|
Göz hastalıkları* |
|
|
|
|
Glokom, göz içi basınçta artış,katarakt
|
Bulanık görme
(bkz. Bölüm 4.4)
|
Solunum, göğüs ve
mediastinal
hastalıklar |
Epistaksis
|
|
Burun rahatsızlığı(buruniritasyonu,batma, kaşıntıdahil), hapşırma,burun kuruluğu,öksürük, boğazkuruluğu, boğaziritasyonu
|
|
Nazal septum perforasyonu**,mukozal erozyon
|
Nazal ülserler
|
Gastrointestinal
hastalıklar |
|
|
|
Ağız
kuruluğu
|
Bulantı
|
|
Deri ve deri altı doku hastalıkları |
|
|
|
|
Döküntü, prurit, ürtiker
|
|
Genel bozukluklar ve uygulamabölgesine ilişkinhastalıklar |
|
|
|
|
Yorgunluk (bezginlik, bitkinlik),güçsüzlük (bkz.bölüm 4.7)
|
|
*İntranazal flutikazon propiyonatın uzun süreli kullanımı sonrası çok az sayıda spontan bildirim yapılmıştır.
**İntranazal kortikosteroid kullanımı sonrası nazal septum perforasyonu bildirilmiştir.
Özellikle uzun süre yüksek dozlarda kullanıldığında, bazı nazal kortikosteroidlerin sistemik etkileri oluşabilir (bkz. bölüm 4.4).
Nazal kortikosteroid alan çocuklarda gelişim geriliği bildirilmiştir. Gelişim geriliği adolesanlarda da olasıdır (bkz. bölüm 4.4).
5
Nadir vakalarda, nazal glukokortikoidlerin uzun dönem uygulanması durumunda, osteoporoz gözlenmiştir.
Şüpheli advers reaksiyonların raporlanması
Ruhsatlandırma sonrası şüpheli ilaç advers reaksiyonlarının raporlanması büyük önem taşımaktadır. Raporlama yapılması, ilacın yarar/risk dengesinin sürekli olarak izlenmesine olanak sağlar. Sağlıkmesleği mensuplarının herhangi bir şüpheli advers reaksiyonu Türkiye Farmakovijilans Merkezi(TÜFAM)'ne bildirmeleri gerekmektedir.
Nazal uygulama yoluyla, doz aşımı reaksiyonlarının oluşması beklenmemektedir.
İntranazal flutikazon propiyonatın akut veya kronik doz aşımının hastalar üzerinde etkisi ile ilgili veri bulunmamaktadır.
Sağlıklı insan gönüllülere yedi gün boyunca günde iki kez 2 miligram flutikazon propiyonatın (önerilen günlük dozun 10 katı) intranazal olarak uygulanması, hipotalamus-hipofiz-adrenal (HPA)ekseni fonksiyonu üzerinde etki göstermemiştir.
Önerilenden daha yüksek dozların uzun bir zaman kullanılması adrenal fonksiyonların geçici olarak baskılanmasına yol açabilir.
Bu hastalarda semptomları kontrol etmek için tedaviye DYMİSTA'nın yeterli dozu ile devam edilmesi gerekir, bu durumda adrenal fonksiyon birkaç gün içinde düzelir ve bu düzelme plazmakortizol düzeylerinin ölçümü ile doğrulanabilir.
lıkla oral kullanımı takiben doz aşımı durumunda, hayvan deneylerinin bulguları temelinde, azelastin hidroklorürün neden olduğu santral sinir sistemi bozuklukları (sersemlik, konfüzyon,koma, taşikardi ve hipotansiyon dahil) beklenmelidir.
Bu bozukluklar için semptomatik tedavi uygulanmalıdır. Yutulan miktara bağlı olarak, mide lavmanı önerilir. Bilinen bir antidot bulunmamaktadır.
5 FARMAKOLOJİK ÖZELLİKLER5.1 Farmakodinamik özellikler
Farmakoterapötik grup: Topikal dekonjestanlar ve diğer nazal preparatlar, kortikosteroidler / flutikazon kombinasyonları,
ATC kodu: R01AD58
Etki mekanizması ve farmakodinamik etkiler
DYMİSTA, alerjik rinit ve rino-konjonktivit semptomlarının iyileştirilmesi açısından farklı etki mekanizmalarına sahip olan ve sinerjistik etkiler gösteren azelastin hidroklorür ve flutikazonpropiyonat içerir.
Flutikazon propiyonat
Flutikazon propiyonat; glukokortikoid reseptörü için çok yüksek afinite sergileyen ve güçlü bir anti-inflamatuar etkisi olan, örn. klonlanmış insan glukokortikoid reseptör bağlanma ve gen ekspresyonu tayinlerinde deksametazondan 3-5 kat daha güçlü olan sentetik bir trifluorine kortikosteroiddir.
Azelastin hidroklorür
Bir ftalazinon türevi olan azelastin; seçici H1-antagonisti, mast hücre stabilizasyonu ve anti-inflamatuvar özellikleri olan uzun etkili güçlü bir anti-alerjik bileşik olarak sınıflandırılmaktadır.
In vivoin vitro
çalışmalar azelastinin, alerjik reaksiyonların erken ve geç evrelerinekatıldığı bilinen kimyasal aracıların (örn. lökotrienler, histamin, trombosit aktive edici faktör (PAF)ve serotonin) sentezini veya serbest bırakılmasını inhibe ettiğini göstermektedir.
Uygulamadan sonra 15 dakika içinde, nazal alerjik semptomlarda hafifleme gözlenir.
6
DYMISTA
Alerjik rinitli erişkinler ve adolesanlarla yapılan 4 klinik çalışmada, günde iki kez her burun deliğine bir sprey DYMİSTA uygulaması; plaseboya, tek başına azelastin hidroklorüre ve tekbaşına flutikazon propiyonata göre nazal semptomları (rinore, burun tıkanıklığı, hapşırma ve burunkaşıntısı) anlamlı şekilde iyileştirmiştir. 4 çalışmanın hepsinde oküler semptomlar (gözlerde kaşıntı,yaşarma/sulanma ve kızarıklık) ve hastaların hastalıkla ilişkili yaşam kaliteleri (RinokonjonktivitYaşam Kalitesi Anketi - RQLQ) anlamlı şekilde iyileşmiştir.
DYMİSTA ile, flutikazon propiyonat burun spreyine kıyasla, önemli ölçüde semptom iyileşmesi (nazal semptomların şiddetinde %50 azalma) anlamlı şekilde daha kısa sürede (3 gün veya dahafazla) sağlanmıştır. Flutikazon propiyonat burun spreyine kıyasla DYMİSTA'nın etki üstünlüğü,kronik persistan alerjik rinitli ve alerjik olmayan/vazomotor rinitli hastalarda bir yıllık çalışmaboyunca korunmuştur.
Yakup otu polen alerjen maruziyet odası çalışmasında, nazal semptomlarda ilk istatistiksel anlamlı iyileşme DYMİSTA uygulamasından 5 dakika sonra gözlemlenmiştir (plaseboya kıyasla).DYMİSTA uygulamasından 15 dakika sonra hastaların %60'ı, semptom skorunda en az %30 klinikolarak anlamlı azalma bildirmiştir.
5.2 Farmakokinetik özellikler
Emilim
DYMİSTA'nın her burun deliğine iki sprey şeklinde intranazal uygulamasından (548 mcg azelastin hidroklorür ve 200 mcg flutikazon) sonra, ortalama (± standart sapma) pik plazma maruziyeti(Cmaks) azelastin için 194.5±74.4 pg/mL ve flutikazon propiyonat için 10.3±3.9 pg/mL olmuş,ortalama toplam maruziyet (AUC) azelastin için 4217±2618 pg/mL*saat ve flutikazon için97.7±43.1 pg/mL*saat bulunmuştur. Tek bir dozdan pik maruziyete kadar geçen medyan süre(tmaks), azelastin için 0.5 saat ve flutikazon için 1.0 saat olmuştur.
DYMİSTA ile flutikazon burun spreyi karşılaştırıldığında, flutikazon sistemik maruziyeti yaklaşık %50 artmıştır. DYMİSTA, azelastinin sistemik maruziyeti açısından azelastin burun spreyineeşdeğer olmuştur. Azelastin hidroklorür ve flutikazon propiyonat arasında farmakokinetik etkileşimolduğuna dair kanıt mevcut değildir.
Dağılım
Flutikazon propiyonat, kararlı durumda büyük bir dağılım hacmine sahiptir (yaklaşık 318 litre). Plazma proteinine bağlanma %91'dir.
Azelastinin dağılım hacmi yüksektir; bu durum dağılımın ağırlıklı şekilde periferik dokuya olduğunu gösterir. Protein bağlanma düzeyi %80-90'dır. Ek olarak, her iki ilaç geniş bir terapötikpencereye sahiptir. Bu nedenle, ilaç değişim reaksiyonları olası görünmemektedir.
Biyotransformasyon
Flutikazon propiyonat, başlıca hepatik kanaldan sitokrom P450 enzimi CYP3A4 vasıtasıyla inaktif metaboliti olan karboksilik asite dönüşerek, sistemik dolaşımdan hızlı şekilde temizlenir. Yutulanflutikazon propiyonat da büyük oranda ilk geçiş metabolizmasına uğrar. Azelastin, başlıcaCYP3A4, cYp2D6 ve CYP2C19 olmak üzere çeşitli CYP izoenzimleri yoluyla N-desmetilazelastine metabolize edilir.
Eliminasyon
İntravenöz uygulanan flutikazon propiyonatın eliminasyon hızı, 250-1000 mikrogram doz aralığında doğrusaldır ve yüksek bir plazma klirensiyle (CL=1.1 L/dakika) karakterizedir. Pikplazma konsantrasyonları 3-4 saat içinde yaklaşık %98 azalır ve 7.8 saatlik terminal yarılanmaömrüyle, yalnızca düşük plazma konsantrasyonları ilişkilidir. Flutikazon propiyonatın renal klirensigöz ardı edilebilir (<%0.2) ve %5'ten daha azı karboksilik asit metaboliti olarak atılır. Majöreliminasyon yolu, flutikazon propiyonatın ve metabolitlerinin safradan atılımıdır.
7
Tek bir azelastin dozu ardından plazma eliminasyon yarılanma ömrü, azelastin için yaklaşık 20-25 saat ve terapötik açıdan aktif metabolit N-desmetilazelastin için yaklaşık 45 saattir. Atılım başlıcafeçes yoluyla gerçekleşir. Feçeste küçük miktarlarda atılım olması, bir miktar enterohepatikdolaşımın olduğunu düşündürmektedir.
Doğrusallık/Doğrusal olmayan durum
İntravenöz uygulanan flutikazon propiyonatın eliminasyon hızı, 250-1000 mikrogram doz aralığında doğrusaldır.
Azelastinin farmakokinetiği doğrusaldır.
5.3 Klinik öncesi güvenlilik verileri
Flutikazon propiyonat
Genel toksikoloji çalışmalarındaki bulgular, diğer glukokortikoidlerle gözlenen bulgulara benzer olmuş ve artan farmakolojik aktiviteyle ilişki göstermiştir. Bu bulgular, minimum sistemikmaruziyete yol açan önerilen nazal dozlar dikkate alındığında, insanlarla ilişkilendirilmemektedir.Geleneksel genotoksisite testlerinde flutikazon propiyonatın genotoksik etkileri gözlenmemiştir.Ayrıca, sıçanlar ve farelerle yürütülen iki yıllık inhalasyon çalışmalarında, tümörlerin insidansındatedaviyle ilişkili artışlar görülmemiştir. Hayvan çalışmalarında glukokortikoidlerin yarık damak veintra-üterin gelişim geriliği dahil malformasyonları indüklediği gösterilmiştir. Bu durum da,minimum sistemik maruziyete yol açan önerilen nazal dozlar dikkate alındığında, insanlarlailişkilendirilmemektedir. (bkz. bölüm 5.2).
Azelastin hidroklorür
Azelastin hidroklorür, kobaylarda duyarlılaştırıcı potansiyel göstermemiştir. Azelastin, bir dizi in vitro ve in vivo testte genotoksik potansiyel veya sıçanlar ya da farelerde karsinojenik potansiyelgöstermemiştir. Erkek ve dişi sıçanlarda 3 mg/kg/günden yüksek oral dozlarda azelastin, fertiliteendeksinde dozla ilişkili bir azalmaya neden olmuştur; kronik toksisite çalışmalarında erkeklerinveya dişilerin üreme organlarında maddeyle ilişkili değişimler belirlenmemiş, bununla birliktesıçanlarda, farelerde ve tavşanlarda embriyotoksik ve teratojenik etkiler yalnızca maternal toksikdozlarda (örneğin, iskelet malformasyonları sıçanlarda ve farelerde 68.6 mg/kg/gün dozlardagözlenmiştir) oluşmuştur.
DYMİSTA
DYMİSTA ile sıçanlarda 90 güne kadar ve köpeklerde 14 güne kadar uygulanan tekrarlayan doz intranazal toksisite çalışmaları, ayrı bileşenlere kıyasla yeni bir advers etki göstermemiştir.
6 FARMASÖTİK ÖZELLİKLER6.1 Yardımcı maddelerin listesi
Disodyum edetat Gliserol
Mikrokristalin selüloz Karmelloz sodyumPolisorbat 80Benzalkonyum klorürFeniletil alkolSaf su
6.2 Geçimsizlikler
Uygulanabilir değildir.
8
6.3 Raf ömrü
24 ay.
Kullanım sırasında raf ömrü (ilk kullanımdan sonra): 6 ay
6.4 Saklamaya yönelik özel tedbirler
25°C'nin altındaki oda sıcaklığında saklayınız.
Buzdolabında veya dondurucuda saklamayınız.
6.5 Ambalajın niteliği ve içeriği
Bir sprey pompası, bir nazal polipropilen aplikatör (uygulayıcı) ve bir koruyucu kapak takılı, 6.4 g (en az 28 püskürtme) veya 23 g (en az 120 püskürtme) süspansiyon içeren Tip I amber cam şişe.
Ticari takdim şekilleri:
6.4 g süspansiyon içeren 10 mL'lik 1 şişe (en az 28 püskürtme).
23 g süspansiyon içeren 25 mL'lik 1 şişe (en az 120 püskürtme).
6.6 Beşeri tıbbi üründen arta kalan maddelerin imhası ve diğer özel önlemler
Kullanılmamış olan ürünler ya da atık materyaller, “Tıbbi Atıkların Kontrolü Yönetmeliği” ve Ambalaj ve Ambalaj Atıklarının Kontrolü Yönetmeliği”'ne uygun şekilde imha edilmelidir.
7. RUHSAT SAHİBİ
Meda Pharma İlaç San. ve Tic. Ltd. Şti.
Sarıyer/İstanbul
8. RUHSAT NUMARASI
2015/319
9. İLK RUHSAT TARİHİ/RUHSAT YENİLEME TARİHİ
İlk ruhsat tarihi: 13.05.2015 Ruhsat yenileme tarihi:
10. KÜB'ÜN YENİLENME TARİHİ
9