Alfabetik İlaç RehberiDetaylı İlaç AraYeni Listelenilen İlaçlarEn Çok Aranan İlaçlarPazarda Bulunamayan İlaçlar

Xolatim %2+%0,5 Göz Damlası, Çözelti Kısa Ürün Bilgisi

KISA ÜRÜN BİLGİSİ

1. BEŞERİ TIBBİ ÜRÜNÜN ADI

XOLATİM %2+%0,5 göz damlası, çözelti

2. KALİTATİF VE KANTİTATİF BİLEŞİMEtkin maddeler:

Her ml'si, 20 mg dorzolamide eşdeğer 22,26 mg dorzolamid hidroklorür, 5 mg timolola eşdeğer 6,83 mg timolol maleat içerir.

Yardımcı maddeler:

Benzalkonyum klorür........................0,075 mg

Yardımcı maddeler için bakınız bölüm 6.1.

3. FARMASÖTİK FORM

Göz damlası

Berrak ve renksiz, hafif viskoz çözelti

4. KLİNİK ÖZELLİKLER

4.1. Terapötik endikasyonlar

XOLATİM, oküler hipertansiyonu, açık açılı glokomu, psödoeksfolyatif glokomu ya da diğer sekonder açık açılı glokomu olan hastalarda, kombine tedavinin uygun olduğu durumlarda,yükselmiş intraoküler basıncın (İOB) tedavisinde endikedir.

4.2. Pozoloji ve uygulama şekliPozoloji /uygulama sıklığı ve süresi:

Etkilenmiş göz(ler)e günde iki kez bir damla XOLATİM.

Başka bir topikal oftalmik ajan kullanılıyorsa, XOLATİM ve diğer ajan, aralarında en az 10 dakikalık bir süre olacak şekilde uygulanmalıdır.

Başka oftalmik antiglokom ajan(lar)ın yerine XOLATİM başlanacağı zaman, diğer ajan(lar) bir günlük uygun dozdan sonra kesilir ve bunu izleyen gün XOLATİM başlanır.

Uygulama şekli:

Göze damlatılarak aşağıdaki şekilde uygulanır.

1 / 15

1. Şişe kapağını açınız (bkz. Resim 2).

2. Kapağın altında bulunan halkayı çıkarınız (bkz. Resim 3 ve Resim 4).

3. Parmağınızı kullanarak, hasta gözün alt kapağını aşağıya doğru yavaşça çekiniz.

4. Damlatıcının ucunu göze yaklaştırınız, ama göze değdirmeyiniz.

5. Damlatıcıyı yavaşça sıkınız ve göze SADECE bir damla damlatınız. Daha sonra alt gözkapağını serbest bırakınız.

6. Gözün burun tarafındaki köşesine parmağınızla bastırınız. Göz kapalı bir şekilde bir dakikakadar bu şekilde tutulmalıdır.

7. Eğer doktorunuz her iki göz için de ilaç kullanılmasını söylemişse, aynı işlemleri diğer göziçin tekrarlayınız.

8. Şişeyi kapatınız.

Nazolakrilmal oklüzyon ya da göz kapaklarında kapanma olduğunda, sistemik emilim azalır. Bu da sistemik yan etkilerde azalmaya ve lokal aktivitede artışa sebep olur.

Damlalığın ucu sadece bir damla damlatılması için ayarlanmıştır. Damlalığın ucunu genişletmeye çalışmayınız.

Hastalara ilacı kullanmadan önce ellerini yıkamaları ve damlalığın ucunun göz veya gözün etrafına temas etmesinden kaçınmaları gerektiği hakkında bilgi verilmelidir.

Hastalara aynı zamanda göze uygulanan solüsyonlar dikkatli uygulanmadığı takdirde oküler enfeksiyonlara sebep olan sıradan bakterilerle kontamine olabileceği ve sonuçta gözlerdeciddi hasar ve buna bağlı olarak görme kaybı yaşanabileceği hakkında bilgi verilmelidir.

Kontakt Lens Kullananlarda;


Damlanın göze damlatılmasından önce lensler çıkartılmalı ve damla kullanıldıktan sonra en az 15 dakika yeniden takılmamalıdır.

Özel popülasyonlara ilişkin ek bilgiler Böbrek yetmezliği:

XOLATİM ile ileri derecede böbrek yetmezliği (kreatinin klerensi <30 ml/dk) olan hastalarda çalışma yapılmamıştır. Dorzolamid esas olarak böbrekler yoluyla atıldığından, XOLATİM buhastalar için önerilmemektedir.

2 / 15

Karaciğer yetmezliği:

XOLATİM ile karaciğer yetmezliği olan hastalarda çalışma yapılmamıştır ve bu nedenle bu hastalarda dikkatle kullanılmalıdır.

Pediyatrik popülasyon:

Pediyatrik hastalarda etkinlik ile ilgili yapılmış çalışma yoktur.

2 yaş altı pediyatrik hastalarda güvenlilik incelenmemiştir (> 2 ile < 6 yaş arası pediyatrik hastaların güvenliliği ile ilgili bilgi için bkz. bölüm 5.1.)

Geriyatrik popülasyon:

XOLATİM ile geriyatrik hastalarda yapılmış çalışma yoktur.

4.3. Kontrendikasyonlar

XOLATİM,

• Reaktif havayolu hastalığı, bronşiyal astımı veya bronşiyal astım öyküsü ya da şiddetlikronik obstrüktif akciğer hastalığı olan hastalarda,

• Sinüs bradikardisi, hasta sinüs sendromu, sino-atriyal blok, ikinci ya da üçüncü dereceatriyoventriküler bloğu, belirgin kalp yetmezliği, kardiyojenik şoku olan hastalarda,

• Ciddi renal yetmezlik (kreatinin klerensi < 30 ml/dk) veya hiperkoloremik asidoz,

• Bu ürünün herhangi bir bileşenine karşı aşırı duyarlılığı olan hastalarda kontrendikedir.

Yukarıda sözü geçen kontrendikasyonlar kombinasyona özgü olmayıp, ürünün bileşenlerine aittir.

4.4. Özel kullanım uyarıları ve önlemleri

Diğer topikal olarak uygulanan oftalmik ajanlarla olduğu gibi, bu ilaç da sistemik olarak absorbe olabilir. İlacın timolol bileşeni bir beta-blokördür. Bu nedenle beta-blokörlerinsistemik uygulanması sonrasında görülen Prinzmetal anjinanın kötüleşmesi, ciddi periferal vemerkezi dolaşım hastalıklarının kötüleşmesi ve hipotansiyon dahil istenmeyen reaksiyonlar,topikal uygulama sonrasında da ortaya çıkabilir.

Kardiyo-respiratuvar reaksiyonlar

Timolol maleat bileşeni nedeniyle, XOLATİM ile tedaviye başlamadan önce kalp yetmezliği uygun bir şekilde kontrol altına alınmış olmalıdır.

Kalp yetmezliği dahil, kardiyovasküler hastalık geçmişi olan hastalar, bu hastalıkların belirtileri açısından takip edilmeli ve nabız hızları ölçülmelidir (ör., koroner kalp hastalığı,Prinzmetal anjina).

Birinci derece kalp bloğu olan hastalarda, ileti zamanı üzerine olumsuz etkisi nedeniyle beta-blokörler dikkatle kullanılmalıdır.

Timolol maleat uygulanması sonrasında astımlı hastalarda bronkospazma bağlı ölüm ve

3 / 15

nadiren kalp yetmezliğiyle ilişkili ölüm dahil olmak üzere respiratuvar ve kardiyak reaksiyonlar bildirilmiştir.

Hafıf-orta dereceli kronik obstrüktif pulmoner hastalığı olan (KOAH) hastalarda, XOLATİM dikkatle, sadece yararın potansiyel risklerin üzerinde olduğu durumlarda kullanılmalıdır.

Vasküler bozukluklar

Şiddetli periferal dolaşım bozukluğu olan hastalar (ör. Raynaud hastalığı ya da Raynaud sendromu) dikkatle tedavi edilmelidir.

Diabetes mellitus'lu hastalarda hipoglisemik semptomların maskelenmesi Beta-adrenerjik blokörler, insülin veya oral hipoglisemik ajan kullanan, spontan hipoglisemisiolan ya da diyabetik hastalarda (özellikle labil diyabet) dikkatle uygulanmalıdır. Beta-adrenerjik blokör ajanlar akut hipogliseminin işaret ve semptomlarını maskeleyebilir.

Tirotoksikozun maskelenmesi

Beta-adrenerjik blokör ajanlar hipertiroidizmin (ör. taşikardi) bazı klinik belirtilerini maskeleyebilir. Tirotoksikoz geçirmesinden şüphe edilen hastalar, beta-adrenerjik blokör ajankullanımının beklenmedik şekilde bırakılmasından sonra, tiroid açısındandeğerlendirilmelidir.

Cerrahi anestezi

Cerrahi öncesi beta-adrenerjik blokör ajanların bırakılma gerekliliği uygun değildir. Cerrahi sırasında gerekli olduğunda, beta-adrenerjik blokörlerin etkileri adrenerjik agonistlerin yeterlidozlarıyla düzeltilebilir. Anestezi uzmanı, hasta timolol kullandığı zaman bilgilendirilmelidir(bkz. bölüm 4.9.).

İmmünoloji ve aşırı duyarlılık

Diğer topikal olarak uygulanan oftalmik ajanlarla olduğu gibi, bu ilaç da sistemik olarak absorbe olabilir. İlacın dorzolamid bileşeni bir sülfonamiddir. Bu nedenle sülfonamidlerinsistemik uygulanması sonrasında görülen istenmeyen etkiler (Stevens-Johnson sendromu vetoksik epidermal nekroliz gibi) topikal uygulanma ile ortaya çıkabilir. Ciddi reaksiyonlar yada aşırı duyarlılık bulguları ortaya çıkarsa, bu preparatın kullanılmasına son verilmelidir.

Dorzolamid hidroklorür göz damlası ile benzer lokal oküler istenmeyen etkiler dorzolamid hidroklorür ve timolol maleat kombinasyonu ile de gözlemlenmiştir. Bu tür reaksiyonlarmeydana gelirse XOLATİM uygulamasının sonlandırılması düşünülebilir.

Atopi öyküsü olan ya da çeşitli alerjenlere karşı ileri derecede anafilaktik reaksiyon öyküsü olan hastalar beta-blokör alırlarken, bu alerjenlerle gerek rastlantı eseri, gerekse tanı ya datedavi amaçlı nedenlerle tekrarlayan karşılaşmalarda daha da reaktif hale gelebilirler. Buhastalar, anafilaktik reaksiyonların tedavisinde kullanılan alışılmış adrenalin dozlarına yanıtvermeyebilir.

J Bu belge Bu belge

4 / 15

Eş zamanlı tedavi

Aşağıdaki eş zamanlı tedaviler önerilmemektedir:

- Dorzolamid ve oral karbonik anhidraz inhibitörleri

- Topikal beta-adrenerjik blokör ajanlar

Timolol sistemik beta-blokör ajanla tedavide bir arada kullanıldığında, göz-içi basıncı üzerindeki etkisi ya da sistemik beta blokajla birlikte görülen bilinen etkilerinde artışgözlemlenebilir.

Tedavinin kesilmesi

Sistemik beta-blokörlerle olduğu gibi, koroner kalp yetmezliği olan hastalarda oftalmik timolol tedavisinin kesilmesine gerek duyulursa, tedavi kademeli olarak kesilmelidir.

Beta-blokörler ile tedavi, miyastenia gravisin belirtilerini kötüleştirebilir.

Karbonik anhidraz inhibitörlerinin diğer etkileri

Oral karbonik anhidraz inhibitörleriyle tedavi, özellikle daha önceden böbrek taşları gelişme eğilimi olan hastalarda asit-baz bozukluklarına bağlı olarak ürolitiyazis ile ilişkilibulunmuştur. Dorzolamid hidroklorür ve timolol maleat kombinasyonu ile hiç asit-bazbozukluğu gözlenmemiş olmasına karşın, ürolitiyazis nadiren bildirilmiştir. XOLATİMsistemik olarak emilen topikal bir karbonik anhidraz inhibitörü içerdiğinden, daha önceböbrek taşı öyküsü olan hastalar XOLATİM kullanırken ürolitiyazis geçirme riskinde artışyaşanabilir.

Diğer

Akut açı kapanması glokomu olan hastaların tedavisi, oküler hipotansif ajanlara ek olarak başka terapötik girişimler de gerektirir. XOLATİM ile akut açı kapanması glokomu olanhastalarda çalışma yapılmamıştır.

Daha önceden kronik kornea defektleri olan ve/veya dorzolamid kullanımı sırasında bir intraoküler cerrahi operasyon geçirmiş hastalarda kornea ödemi ve geri dönüşsüz korneadekompansasyonu bildirilmiştir. Bu tip hastalarda topikal dorzolamid dikkatli kullanılmalıdır.

Aköz supresan tedavi uygulamasıyla birlikte filtrasyon prosedürü sonrasında oküler hipotoni ile birlikte koroid ayrılması bildirilmiştir.

Diğer antiglokom ilaçlarının kullanımında olduğu gibi, bazı hastalarda uzun süreli tedaviden sonra oftalmik timolol maleata yanıtta azalma bildirilmiştir. Ancak 164 hastanın en az üç yıltakip edildiği klinik çalışmalarda başlangıçtaki stabilizasyondan sonra ortalama intraokülerbasınçta anlamlı fark bulunmamıştır.

Oftalmik beta-blokörler göSlkttruluğunttetet^exgbilifZaKo®ea hastalığı olan hastalar dikkatle

tedavi edilmelidir.

5 / 15

Biyolojik test ile etkileşimler

XOLATİM, klinik olarak anlamlı elektrolit bozukluklarıyla ilişkili bulunmamıştır.

Yardımcı maddeler

Sodyum: Kullanım yolu (oküler) nedeniyle herhangi bir uyarı gerekmemektedir.

Mannitol: Kullanım yolu (oküler) nedeniyle herhangi bir uyarı gerekmemektedir. Benzalkonyum klorür: Gözde irritasyona sebebiyet verebilir. Yumuşak kontakt lenslerletemasından kaçınınız. Uygulamadan önce kontakt lensi çıkartınız ve lensi takmak için enazından 15 dakika bekleyiniz. Yumuşak kontakt lenslerin renklerinin bozulmasına nedenolduğu bilinmektedir.

4.5. Diğer tıbbi ürünler ile etkileşimler ve diğer etkileşim şekilleri

XOLATİM ile spesifik ilaç etkileşim çalışmaları yapılmamıştır.

Klinik çalışmalarda XOLATİM, hiçbir etkileşim olmaksızın sistemik olarak kullanılan aşağıdaki ilaçlarla birlikte kullanılmıştır: ADE-inhibitörleri, kalsiyum kanal blokörleri,diüretikler, aspirin de dahil olmak üzere non-steroid anti-inflamatuvar ilaçlar ve hormonlar(örn., östrojen, insülin, tiroksin).

Bununla birlikte, timolol maleat oftalmik solüsyonunun oral kalsiyum kanal blokörleri, katekolamin depolarını boşaltan ilaçlar ya da beta-adrenerjik bloke edici ajanlar,antiaritmikler (amiodaron dahil), digital glikozitleri, parasempatomimetikler, narkotikler vemonoamin oksidaz (MAO) inhibitörleri ile birlikte kullanılması halinde aditif etki vehipotansiyon ve/veya belirgin bradikardinin oluşma potansiyeli bulunmaktadır.

CYP2D6 inhibitörleri (ör: kinidin, SSRIs) ve timolol ile kombine tedavi sırasında, sistemik beta-blokör etkide artış (örn., kalp hızında yavaşlama, depresyon) bildirilmiştir.

XOLATİM tek başına pupilla büyüklüğüne çok az etki eder ya da hiç etmez. Bazen timolol maleat oftalmik solüsyonu ve epinefrin (adrenalin) birlikte kullanımında midriyazis raporedilmiştir.

Beta-blokörler antidiyabetik ajanların hipoglisemik etkisini artırabilir.

Oral beta-adrenerjik bloke edici ajanlar klonidinin bırakılmasını takiben görülen rebaund hipertansiyonu artırabilir.

4.6. Gebelik ve laktasyonGenel tavsiye

Gebelik kategorisi C.

Çocuk doğurma potansiyeli bulunan kadınlar/Doğum kontrolü (Kontrasepsiyon)

XOLATİM için, gebeliklerde maruz kalmaya ilişkin klinik veri mevcut değildir.

3 ^Bu belge, güvemi elektronik imza ile imzalanmıştır.

6 / 15

Gebelik dönemi

XOLATİM gebelik dönemi boyunca kullanılmamalıdır.

Dorzolamid

Gebelik döneminde dorzolamide maruz kalımla ilgili yeterli klinik veri yoktur. Tavşanlarda dorzolamid anne için toksik dozlarda teratojenik etkilere yol açmıştır (bkz. bölüm 5.3.).

Timolol

Sistemik beta-blokörlerle yapılan iyi kontrollü epidemiyolojik çalışmalar teratojenik etkilere ilişkin hiçbir bulgu göstermemiştir ancak fetuslarda veya yenidoğanlarda bradikardi gibi bazıfarmakolojik etkiler gözlenmiştir. XOLATİM doğuma kadar uygulanırsa, yenidoğan yaşamınilk birkaç gününde dikkatle takip edilmelidir.

Laktasyon dönemi

Dorzolamidin anne sütüne geçip geçmediği bilinmemektedir. Dorzolamid verilen emziren sıçanlarda yavrunun kilo alımında azalma gözlenmiştir. Timolol anne sütüne geçer.XOLATİM tedavisi gerekliyse, emzirme önerilmemektedir.

Üreme yeteneği/ Fertilite

Hem timolol maleat hem de dorzolamid hidroklorür ile sıçanlarda yapılan üreme ve fertilite çalışmalarında insanda önerilen maksimum oftalmik dozun yaklaşık 100 katı sistemik maruzkalım erkek ve dişi fertilitesi üzerine hiçbir istenmeyen etki göstermemiştir.

4.7. Araç ve makine kullanımı üzerindeki etkiler

Araç veya makine kullanma becerisine etkileri inceleyen hiçbir çalışma yapılmamıştır. Bulanık görme gibi olası yan etkiler bazı hastaların araç veya makine kullanma becerisinietkileyebilir.

4.8. İstenmeyen etkiler

Klinik çalışmalarda dorzolamid hidroklorür+timolol'e spesifik hiçbir istenmeyen olay gözlenmemiştir; istenmeyen olaylar daha önce, dorzolamid hidroklorür ve/veya timolol ilebildirilenlerle sınırlı olmuştur.

Klinik çalışmalarda 1035 hasta dorzolamid hidroklorür+timolol ile tedavi edilmiştir. Tüm hastaların yaklaşık %2,4'ü lokal oküler istenmeyen reaksiyonlar nedeniyle tedavisinibırakmıştır; tüm hastaların yaklaşık %1,2'si tedaviyi alerji veya aşırı duyarlılığı (göz kapağıenflamasyonu ve konjunktivit) gösteren lokal istenmeyen reaksiyonlar nedeniyle bırakmıştır.

Aşağıdaki istenmeyen reaksiyonlar klinik çalışmalarda veya pazarlama sonrası deneyimde dorzolamid hidroklorür+timolol kombinasyonu veya bileşenlerinden biriyle bildirilmiştir:

[Çok yaygın (>1/10); yaygın (>1/100 ila <1/10); yaygın olmayan (>1/1,000 ila <1/100); seyrek (>1/10,000 ila <1/1,000), bilinmiyor (eldeki verilerden hareketle tahmin edilemiyor)]

Jx Bu belgeJJ


7 / 15

Bağışıklık sistemi hastalıkları:

Dorzolamid hidroklorür+timolol göz damlası, solüsyon ve timolol maleat göz damlaları:

Seyrek:

Anjiyoödemdahilsistemikalerjikreaksiyonların belirtileri, ürtiker,

pruritus, döküntü, anafilaksi

Timolol maleat göz damlası, solüsyon:

Seyrek:

Anjiyoödem dahil sistemik alerjik reaksiyonların belirtileri, ürtiker, lokal

ve genel kızarıklık, anafilaksi

Bilinmiyor:Metabolizma ve beslenme hastalıkları:

Timolol maleat göz damlaları:

Bilinmiyor:Psikiyatrik hastalıkları:

Timolol maleat göz damlaları:

Yaygın olmayan:

Depresyon*

Seyrek:Sinir sistemi hastalıkları:

Dorzolamid hidroklorür göz damlası, solüsyon:

Yaygın:

Başağrısı*

Seyrek:

Başdönmesi*,parestezi*

Timolol maleat göz damlası, solüsyon:

Yaygın:

Başağrısı*

Yaygın olmayan:

Baş dönmesi*,bayılma*

Seyrek:

Parestezi*,miyastenia gravis belirtilerinde artış, libidoda düşüş*,

serebrovasküler hastalık*, serebral iskemi

Göz hastalıkları:

Dorzolamid hidroklorür+timolol göz damlası, solüsyon:

Çok yaygın:

Yanma ve batma hissi

Yaygın:

Konjunktivada kızarıklık, bulanık görme, kornea erozyonu, gözde kaşıntı,

göz yaşarması

Dorzolamid hidroklorür göz damlası, solüsyon:

Yaygın:

Gözkapağı iltahaplanması*, göz kapağı iritasyonu*

Yaygın olmayan:

İridosiklit*

Seyrek:

Kızarıklık dahil kaşıntı*, ağrı*, göz kapağının kabuk kaplaması*, geçici

miyopluk (tedavi kesilince bu yan etki görülmüyor), korneada ödem*, oküler hipotoni*, koroidal ayrılma (filtrasyon cerrahisinin ardından)*

8 / 15

Timolol maleat göz damlası, solüsyon:

Yaygın:

Blefarit dahil oküler iltihaplanmanın belirtileri*, keratit*, kornea

duyarlılığında azalma ve göz kuruluğu*

Yaygın olmayan:

Işığın kırılma değişiklikleri dahil görme bozuklukları (bazı vakalarda miyotik tedavilerin kesilmesinden kaynaklanan)

Seyrek:

Pitozis, diplopi, koroidal ayrılma (filtrasyon cerrahisinin ardından)* (bkz.

bölüm 4.4.)

Bilinmiyor:Kulak ve iç kulak hastalıkları:

Timolol maleat göz damlası, solüsyon:

Seyrek:Kardiyak hastalıklar:

Timolol maleat göz damlası, solüsyon:

Yaygın olmayan:

Bradikardi*

Seyrek:

Göğüs ağrısı*, çarpıntı*, ödem*, aritmi*, konjestif kalp yetmezliği*, kalp

bloğu*, kalp krizi*

Bilinmiyor:Vasküler hastalıklar:

Timolol maleat göz damlası, solüsyon:

Seyrek:Solunum, göğüs bozuklukları ve mediastinal hastalıkları:

Dorzolamid hidroklorür+timolol göz damlası, solüsyon:

Yaygın:

Sinüzit

Seyrek:

Nefes darlığı, solunumyetersizliği,rinit,nadirenbronkospazm

Dorzolamid hidroklorür göz damlası, solüsyon:

Seyrek:

Burun kanaması*

Timolol maleat göz damlası, solüsyon:

Yaygın olmayan:

Dispne*

Seyrek:

Bronkospazm (özelliklebronkospastikhastalığasahipolan hastalarda),

solunum güçlüğü, öksürük*

Gastrointestinal hastalıklar:

Dorzolamid hidroklorür+timolol göz damlası, solüsyon:

Çok yaygın:

Disgüzi

Dorzolamid hidroklorür göz damlası, solüsyon:

Yaygın:

Bulantı*

Seyrek:

Boğazda iritasyon, ağız kuruluğu*

9 / 15

Timolol maleat göz damlası, solüsyon:

Yaygın olmayan:

Bulantı*, dispepsi*

Seyrek:

Diyare, ağız kuruluğu*

Bilinmiyor:Deri ve deri altı doku hastalıkları:

Dorzolamid hidroklorür+timolol göz damlası, solüsyon:

Seyrek:

Kontakt dermatit, Stevens-Johnson sendromu, toksik epidermal nekroliz

Dorzolamid hidroklorür göz damlası, solüsyon:

Seyrek:

Kızarıklık*

Timolol maleat göz damlası, solüsyon:

Seyrek:

Alopesi*, psoriyazis benzeri kızarıklık veya psoriyazisin şiddetlenmesi*

Bilinmiyor:Kas-iskelet bozukluklar, bağ doku ve kemik hastalıkları:

Timolol maleat göz damlası, solüsyon:

Seyrek:

Sistemik lupuz eritematozus

Bilinmiyor:Böbrek ve idrar hastalıkları:

Dorzolamid hidroklorür+timolol göz damlası, solüsyon:

Yaygın olmayan:Üreme sistemi ve meme hastalıkları:

Timolol maleat göz damlası, solüsyon:

Seyrek:

Peyronie hastalığı*, libidoda azalma

Bilinmiyor:Genel bozukluklar ve uygulama bölgesine ilişkin hastalıklar:

Dorzolamid hidroklorür+timolol göz damlası, solüsyon:

Seyrek:

Anjiyoödem dahil sistemik alerjik reaksiyonların belirtileri, ürtiker,

pruritus, kızarıklık, anafilaksi, nadiren bronkospazm

Dorzolamid hidroklorür göz damlası, solüsyon:

Yaygın:

Asteni/yorgunluk*

Timolol maleat göz damlası, solüsyon:

Yaygın olmayan:

Asteni/yorgunluk*

Belge Do

10 / 15

deneyimlerinde de görülmüştür.

Şüpheli advers reaksiyonların raporlanması


Ruhsatlandırma sonrası şüpheli ilaç advers reaksiyonlarının raporlanması büyük önem taşımaktadır. Raporlama yapılması, ilacın yarar / risk dengesinin sürekli olarak izlenmesineolanak sağlar. Sağlık mesleği mensuplarının herhangi bir şüpheli advers reaksiyonu TürkiyeFarmakovijilans Merkezi (TÜFAM)'ne bildirmeleri gerekmektedir. (www.titck.gov.tr; e-posta: [email protected]; tel: 0800 314 0008; faks: 03122183599)

4.9. Doz aşımı ve tedavisi

İnsanlarda XOLATİM'in yanlışlıkla ya da bilerek aşırı dozda ağızdan alındığı durumlara ait veriler mevcut değildir.

Semptomlar:

Timolol maleat oftalmik solüsyonun dikkatsizlik sonucunda aşırı dozda kullanılmasının, baş dönmesi, baş ağrısı, nefes darlığı, bradikardi, bronkospazm ve kardiyak arest gibi sistemikbeta-adrenerjik bloke edici ajanlarla görülen etkilere benzer sistemik etkilerle sonuçlandığınadair bildirimler bulunmaktadır. Dorzolamidin aşırı dozda alınması sonucunda en sıkbeklenecek semptom ve bulgular; elektrolit dengesizliği, asidoz ve olası merkezi sinir sistemietkileridir.

İnsanlarda dorzolamid hidroklorürün kasıtlı veya kasıtsız alınmasına bağlı doz aşımı hakkında sınırlı bilgiler vardır. Oral kullanımda uyku hali bildirilmiştir. Topikal uygulamada aşağıdakiolaylar bildirilmiştir: bulantı, baş dönmesi, baş ağrısı, yorgunluk, anormal rüyalar ve disfaji.

Tedavi:

Tedavi semptomatik ve destekleyici olmalıdır. Serum elektrolit düzeyleri (özellikle potasyum) ve kan pH düzeyleri izlenmelidir. Çalışmalar, timololün iyi diyaliz edilmediğinigöstermektedir.

5. FARMAKOLOJİK ÖZELLİKLER5.1. Farmakodinamik özellikler

Farmakoterapötik grubu: Oftalmik karbonik anhidrazı inhibe eden bir ilaç ile oftalmik beta-blokör bir ilacın kombinasyonudur.

ATC kodu: S01ED51

Etki mekanizması

XOLATİM iki bileşenden oluşmaktadır: dorzolamid hidroklorür ve timolol maleat. Her iki bileşen de aköz hümör salgılanmasını azaltarak yükselmiş intraoküler basıncı azaltır, ancak buetkilerini farklı etki mekanizmalarıyla gösterir.

Dorzolamid hidroklorür, insan karbonik anhidrazı II'nin güçlü bir inhibitörüdür. Gözün siliyer proseslerindeki karbonik anhidrazın inhibisyonu, olasılıkla sodyum ve sıvı transportunda birazalma ile sonuçlanacak bikarbonat iyonu oluşmasını yavaşlatarak aköz hümör salgılanmasını

11 / 15

azaltır. Timolol maleat nonselektif bir beta-adrenerjik reseptör bloke edici ajandır. Timolol maleatın intraoküler basıncı düşüren kesin etki mekanizması şu anda tam olarakaydınlatılmamıştır ancak bir floresan çalışması ve tonografi çalışmaları baskın etkininazalmış aköz oluşumuyla ilgili olabileceğini göstermektedir. Bununla birlikte, bazıçalışmalarda dışa akış kolaylığında hafif bir artış da gözlenmiştir. Bu iki ajanın kombineetkileri, her bir bileşenin tek başına, ayrı ayrı uygulandığı durumlarla karşılaştırıldığındaintraoküler basınçta ek bir azalmayla sonuçlanmaktadır.

Topikal uygulama sonrasında, XOLATİM, glokomla ilişkili olsun ya da olmasın, yükselmiş intraoküler basıncı düşürür. Yükselmiş intraoküler basınç, optik sinir hasarı ve glokoma bağlıgörme alanı kaybının patogenezinde majör bir risk faktörüdür. XOLATİM, gece körlüğü,akomodatif spazm ve pupilla konstriksiyonu gibi, miyotiklerin sık rastlanan yan etkileriolmaksızın intraoküler basıncı düşürür.

Farmakodinamisi Klinik etkiler:

Günde iki kez (sabah-akşam) uygulanan dorzolamid hidroklorür+timololün intraoküler basıncı düşürücü etkisini, birlikte tedavinin uygun bulunduğu glokomlu ya da okülerhipertansiyonlu hastalarda tek başlarına ya da eş zamanlı uygulanan %0,5 timolol ve %2dorzolamid ile karşılaştırmak amacıyla 15 aya kadar süren çalışmalar yürütülmüştür. Buradahem tedavi edilmemiş, hem de timolol monoterapisi ile tam olarak kontrol altına alınamamışhastalar çalışmaya dahil edilmişlerdir. Hastaların büyük bir kısmı çalışmaya katılmadan öncetopikal beta-blokör monoterapisi ile tedavi edilmişlerdir. Günde iki kez uygulanan dorzolamidhidroklorür+timololün (koruyucu içeren formülasyon) intraoküler basıncı düşürücü etkisi,günde üç kez uygulanan %2'lik dorzolamid ya da günde iki kez uygulanan %0.5'lik timololmonoterapileriyle elde edilen etkilerden daha fazla bulunmuştur. Günde iki kez verilendorzolamid hidroklorür+timololün (koruyucu içeren formülasyon) intraoküler basıncıdüşürücü etkisi, günde iki kez uygulanan dorzolamid ve günde iki kez uygulanan timololün eşzamanlı tedavisiyle görülen etkiye eşdeğerdir. Günde iki kez uygulanan dorzolamidhidroklorür+timololün (koruyucu içeren formülasyon) intraoküler basıncı gün boyuncadüşürücü etkisi gösterilmiş ve bu etki uzun süreli uygulama boyunca devam etmiştir.

Pediyatrik kullanım

%2'lik Dorzolamid hidroklorür oftalmik solüsyonunun 6 yaş altı çocuklardaki güvenliliği 3 aylık kontrollü bir çalışma ile yürütülmüştür. Bu çalışmada, dorzolamid veya timolol ilemonoterapide intraoküler basıncı yeterince kontrol edilemeyen 6 yaş altı ve > 2 yaşlarında 30hasta dorzolamid hidroklorür+timololü açık etiketli fazda almıştır. Bu hastalarda etkinlikincelenmemiştir. Bu küçük hasta grubunda; günde 2 defa uygulanan dorzolamidhidroklorür+timolol genellikle iyi tolere edilmiş, 19 hasta tedavi sürecini tamamlamış ve 11hasta operasyon, ilaç tedavisinin değişmesi veya başka nedenlerden dolayı tedaviye devamedememiştir.

12 / 15

5.2. Farmakokinetik özelliklerDorzolamid hidroklorür

Emilim:


Oral karbonik anhidraz inhibitörlerinin tersine, dorzolamid hidroklorürün topikal yoldan uygulanması, ilacın etkilerini son derece düşük dozlarda doğrudan göz içinde göstermesine vedolayısıyla sistemik maruz kalmanın daha az olmasına olanak tanımaktadır. Klinikçalışmalarda, bu durum, oral karbonik anhidraz inhibitörlerine özgü elektrolit değişiklikleriveya asit-baz bozuklukları olmaksızın intraoküler basınçta bir azalmaya yol açmıştır.

Dağılım:


Topikal olarak uygulandığında, dorzolamid sistemik dolaşıma ulaşmaktadır. Topikal uygulamanın ardından sistemik karbonik anhidraz (KA) inhibisyonu potansiyelini belirlemekamacıyla, eritrosit ve plazmadaki ilaç ve metabolit konsantrasyonları ve eritrositlerdekikarbonik anhidraz inhibisyonu ölçülmüştür. Dorzolamid kronik doz uygulaması sırasındaKA-II'ye selektif bağlanmanın bir sonucu olarak eritrositlerde birikirken, plazmada sonderece düşük serbest ilaç konsantrasyonları sağlanmaktadır.

Biyotransformasyon:


Ana ilaç tek bir N-desetil metaboliti oluşturmaktadır; bu, KA-II'yi ana ilaçtan daha az etkili olarak inhibe etmekle birlikte, daha az aktif olan izoenzimi (KA-I) de inhibe etmektedir.Metabolit de eritrositlerde birikmekte ve temel olarak KA-I'e bağlanmaktadır. Dorzolamidinplazma proteinlerine bağlanması orta düzeydedir (yaklaşık %33).

Eliminasyon:


Dorzolamid başlıca idrar yoluyla değişmeden atılır; metaboliti de idrar yoluyla atılır. Doz uygulaması bittikten sonra, dorzolamid eritrositlerden doğrusal olmayan şekilde temizlenir vebu da başlangıçta ilaç konsantrasyonunda hızlı bir düşüşe yol açar, bunu yaklaşık 4 aylık biryarılanma ömrü ile daha yavaş bir eliminasyon fazı izler.

Dorzolamid uzun süreli topikal oküler uygulamadan sonraki maksimum sistemik maruz kalımı yansıtan şekilde oral yolla uygulandığında kararlı duruma 13 haftada ulaşılmıştır. Buamaçla plazma ve eritrositlerdeki (alyuvar) etkin madde ve metabolit konsantrasyonu ileRBC'deki karbonik anhidraz düzeyleri ölçülmüştür. Kararlı durumda plazmada neredeyse hiçserbest etkin madde veya metabolit bulunmamıştır; eritrositlerde KA (karbonik anhidraz)inhibisyonu böbrek fonksiyonu veya solunum üzerinde farmakolojik etki oluşturmak içinyeterli olduğu düşünülenden daha azdır. Benzer farmakokinetik sonuçlar dorzolamidhidroklorürün kronik, topikal uygulanmasından sonra da gözlenmiştir. Ancak böbrekfonksiyon bozukluğu olan (hesaplanan kreatin klerensi 30-60 ml/dak) bazı yaşlı hastalarıneritrositlerinde metabolit konsantrasyonları daha yüksektir fakat karbonik anhidrazinhibisyonunda anlamlı farklılık olmadığı gibi klinik yönden anlamlı sistemik yan etkilerinhiçbiri bu bulguyla doğrudan ilişkili değildir.

13 / 15

Timolol maleat

Emilim:


Plazma ilaç konsantrasyonu çalışmalarında, %0,5'lik timolol maleat oftalmik solüsyonunun günde iki kez uygulanması sonrasında timolole sistemik olarak maruz kalma oranlarıbelirlenmiştir. Sabah dozunu izleyen ortalama doruk plazma konsantrasyonu 0,46 ng/ml veöğleden sonraki dozu izleyen ortalama doruk plazma konsantrasyonu da 0,35 ng/ml olarakbelirlenmiştir.

Dağılım:


Timolol plazma proteinlerine çok az oranda bağlanmakta olup, plasenta ve süte geçer. Plazma yarı - ömrü 4 saat olarak bildirilmiştir. Sistemik dolaşıma karışan miktarları ile ilgili herhangibir veri bulunmamaktadır.

Biyotransformasyon:


Timolol büyük oranda karaciğerde metabolize edilir.

Eliminasyon:


Metabolitleri bazı değişmemiş timolol ile birlikte idrarla atılır. Timolol hemodiyaliz ile uzaklaştırılamaz.

5.3. Klinik öncesi güvenlilik verileri

Her bileşenin oküler ve sistemik emniyet profilleri tamamıyla ortaya konmuştur.

Dorzolamid

Tavşanlarda dorzolamid anneye toksik dozda verildiğinde metabolik asidozun eşlik ettiği, vertebral bölümde malformasyonlar görülmüştür.

Timolol

Hayvan çalışmalarında teratojenik etki göstermemiştir.

Ayrıca dorzolamid hidroklorür ve timolol maleat oftalmik solüsyonuyla topikal olarak tedavi edilen ya da dorzolamid hidroklorür ve timolol maleatın eş zamanlı uygulandığı hayvanlardagöze ait hiç bir istenmeyen yan etki görülmemiştir. Her bir bileşenle yapılan

in vitroin vivo6. FARMASOTIK ÖZELLİKLER6.1. Yardımcı maddelerin listesi

Benzalkonyum klorür Sodyum sitrat dihidratHidroksietil selülozMannitolSodyum hidroksitEnjeksiyonluk su

14 / 15

6.2. Geçimsizlikler

Bilinen bir geçimsizliği yoktur.

6.3. Raf ömrü

24 ay.

6.4. Saklamaya yönelik özel uyarılar

25°C altındaki oda sıcaklığında saklayınız. Işıktan koruyunuz.

Şişe bir kez açıldıktan sonra ilaç 28 gün içerisinde kullanılmalıdır.

6.5. Ambalajın niteliği ve içeriği

Ürünümüz için primer ambalaj malzemesi olarak 5 mL'lik göz damlası içeren, opak, beyaz renkli, düşük yoğunluklu polietilen (LDPE) şişe, LDPE damlalık ucu ve HDPE vidalı, sarırenkli kapak kullanılmaktadır. Karton kutu içerisinde 1 adet şişe ve kullanma talimatı ilebirlikte sunulur.

6.6. Beşeri tıbbi üründen arta kalan maddelerin imhası ve diğer özel önlemler

Kullanılmamış olan ürünler ya da atık materyaller “Tıbbi Atıkların Kontrolü Yönetmeliği” ve “Ambalaj ve Ambalaj Atıkları Kontrolü Yönetmeliği”'ne uygun olarak imha edilmelidir.

7. RUHSAT SAHİBİ

Deva Holding A.Ş.

Halkalı Merkez Mah. Basın Ekspres Cad. No:1 34303

Küçükçekm ece/İSTANBUL

Tel :

0212 692 92 92

Faks:

0212 697 00 24

E-mail:

[email protected]

8. RUHSAT NUMARASI

2015 / 101

9. İLK RUHSAT TARİHİ / RUHSAT YENİLEME TARİHİ

İlk ruhsat tarihi: 06.02.2015 Ruhsat yenileme tarihi:

10. KÜB'ÜN YENİLENME TARİHİ

15 / 15

İlaç Bilgileri

Xolatim %2+%0,5 Göz Damlası, Çözelti

Etken Maddesi: Dorzolamid Hidroklorür+timolol Maleat

Pdf olarak göster

Google Reklamları

Ana Sayfa | Hakkımızda | İlaçlar | İlaç Ara | İlaç Firmaları | Gizlilik | Bize Ulaşın

Telif Hakkı 2008-2024 © İlaç Prospektüsü. Tüm Hakları Saklıdır.
Uyarı: Sitemizde yayınladığımız ilaç bilgileri ile doktora danışmadan kesinlikle ilaç kullanmayınız!
Aksi halde doğabilecek sağlık sorunlarından ilacprospektusu.com sorumlu tutulamaz.