KISA ÜRÜN BİLGİSİ1. BEŞERİ TIBBİ ÜRÜNÜN ADI
FONKSERA 10 mg film kaplı tablet
2. KALİTATİF VE KANTİTATİF BİLEŞİMEtkin madde:
Her bir film kaplı tablet 10 mg vortioksetine eşdeğer 12,71 mg vortioksetin hidrobromür içerir.
Yardımcı Maddeler:
Yardımcı maddeler için 6.1.'e bakınız.
3. FARMASÖTİK FORM
Film kaplı tablet.
Sarı, badem biçiminde, 5x8,4 mm boyutlarında, bir yüzünde “TL” diğer yüzünde “10” basılı film kaplı tabletlerdir.
4. KLİNİK ÖZELLİKLER
4.1. Terapötik endikasyonlar
FONKSERA, erişkinlerde majör depresif epizotların tedavisi için endikedir.
4.2. Pozoloji ve uygulama şekliPozoloji, uygulama sıklığı ve süresi:
65 yaşın altındaki erişkinlerde başlangıç ve önerilen FONKSERA dozu günde 10 mg'dır.
Bireysel hasta yanıtına bağlı olarak doz, en fazla 20 mg/gün'e kadar yükseltilebilir veya en az 5 mg/gün'e düşürülebilir.
Depresif semptomların düzelmesinden sonra, antidepresif cevabın yerleşmesi için, tedaviye en az 6 ay süre ile daha devam edilmesi önerilir.
Tedavinin sonlandırılması:
FONKSERA kullanan hastalar, dozu aşamalı olarak azaltmaya gerek kalmadan ilacı ani olarak kesebilirler (bkz. Bölüm 5.1).
Uygulama şekli:
FONKSERA oral yoldan kullanılır. Yiyeceklerle birlikte veya ayrı olarak alınabilir.
Özel popülasyonlara ilişkin ek bilgiler:Böbrek ve Karaciğer Yetmezliği
Böbrek veya karaciğer fonksiyonlarına bağlı olarak doz ayarlamasına gerek yoktur (bkz. Bölüm
1
4.4 ve 5.2).
Pediyatrik popülasyon
7 ila 11 yaş arasındaki çocuklarda FONKSERA'nın güvenliliği ve etkililiği belirlenmemiştir. Herhangi bir veri mevcut değildir (bkz. Bölüm 4.4). FONKSERA, etkililiğinin belirlenmemişolması nedeniyle, 12 ila 17 yaş arasındaki majör depresif bozukluğu (MDD) olan adolesanlardakullanılmamalıdır (bkz. Bölüm 5.1). FONKSERA'nın 12 ila 17 yaş arası adolesanlardagüvenliliği Bölüm 4.4, 4.8 ve 5.1'de açıklanmaktadır.
Geriyatrik popülasyon
65 yaş ve üzerindeki hastalar için başlangıç dozu olarak etkili en düşük doz olan 5 mg uygulanmalıdır. 65 yaş ve üzerindeki hastalarda günde bir kez 10 mg vortioksetinden daha fazladozlarda uygulanması ile ilgili veriler sınırlıdır, bu nedenle dikkatli kullanılmalıdır (bkz. Bölüm4.4).
Diğer:
Sitokrom P450 inhibitörleri
Bireysel hasta yanıtına bağlı olarak, FONKSERA tedavisine ek olarak güçlü bir CYP2D6 inhibitörü (Ör: Bupropion, kinidin, fluoksetin, paroksetin) kullanılacaksa, daha düşük birFONKSERA dozunun kullanılması düşünülebilir (bkz. Bölüm 4.5).
Sitokrom P450 indükleyicileri
Bireysel hasta yanıtına bağlı olarak, FONKSERA tedavisine ek olarak geniş bir sitokrom P450 indükleyicisi (Ör: Rifampisin, karbamazepin, fenitoin) kullanılacaksa, FONKSERA dozununayarlanması düşünülebilir (bkz. Bölüm 4.5).
4.3. Kontrendikasyonlar
- Vortioksetine veya formüldeki diğer maddelerden herhangi birine karşı hipersensitivite(bkz. Bölüm 6.1).
- Nonselektif monoaminoksidaz inhibitörleri (MAOI) veya selektif MAO-A inhibitörleriile birlikte kullanımı (bkz. Bölüm 4.5).
4.4. Özel kullanım uyarıları ve önlemleri
Pediyatrik popülasyonda kullanımı
FONKSERA'nın 7 ila 11 yaş arasındaki çocuklarda güvenlilik ve etkililiği belirlenmemiş olduğundan, bu yaş grubunda depresyon tedavisinde kullanılması önerilmez. FONKSERA,etkililiğinin belirlenmemiş olması nedeniyle, 12 ila 17 yaş arasındaki majör depresif bozukluğu(MDD) olan adolesanlarda kullanılmamalıdır (bkz. Bölüm 5.1). Genel olarak, adolesanlardavortioksetinin advers reaksiyon profili, abdominal ağrıyla ilişkili olaylar ve intihar düşüncesiiçin yetişkinlerden daha yüksek insidanslar bildirilmesi dışında, yetişkinlerde görülen ilebenzerdir (bkz. Bölüm 4.8 ve 5.1). Çocuklar ve adolesanlarda yürütülen antidepresan ilaçlannuygulandığı klinik çalışmalarda, intihar ile ilişkili davranışlar (intihar girişimi ve intihardüşünceleri) ve düşmanca davranışlar (belirgin agresyon, karşıt davranışlar, kızgınlık), ilaçgrubunda, plasebo ile tedavi edilenlere göre, daha sık görülmüştür.
İntihar/intihar düşünceleri veya klinik olarak kötüye gitme durumu
2
Antidepresan ilaçların çocuklar ve 24 yaşına kadar olan gençlerdeki kullanımlarının intihar düşünce ya da davranışlarını arttırma olasılığı bulunmaktadır. Bu nedenle özellikle tedavininbaşlangıcı ve ilk aylannda, ilaç dozunun artırılma/azaltılma ya da kesilme dönemlerindehastanın gösterebileceği huzursuzluk, aşırı hareketlilik gibi beklenmedik davranış değişiklikleriya da intihar olasılığı gibi nedenlerle hastanın gerek ailesi gerekse tedavi edicilerce yakinenizlenmesi gereklidir. FONKSERA, 18 yaş ve üzeri hastalarda majör depresif epizotlarıntedavisi için endikedir. Çocuklarda ve 18 yaşından küçük adolesanlarda FONKSERA'nıngüvenliliği ve etkililiği belirlenmemiştir. Herhangi bir veri mevcut değildir. 65 yaş veüzerindeki hastalar için başlangıç dozu olarak etkili en düşük doz olan 5 mg uygulanmalıdır.65 yaş ve üzerindeki hastalarda günde bir kez 10 mg vortioksetinden daha fazla dozlardauygulanması ile ilgili veriler sınırlıdır, bu nedenle dikkatli kullanılmalıdır.
Depresyon, intihar düşünceleri, kendine zarar verme ve intiharda (intihar ile ilişkili olaylar) artma riski ile ilişkilendirilmiştir. Bu risk, belirgin bir remisyon elde edilinceyekadar devam eder. İyileşme tedavinin ilk birkaç haftasında veya daha uzun bir süreboyunca ortaya çıkmayabilir. Bu nedenle, hastalar, belirgin bir iyileşme görülünceyekadar sıkı bir gözlem altında tutulmalıdır. Genel bir klinik deneyim olarak, intiharriskinin iyileşmenin erken dönemlerinde artabildiği dikkate alınmalıdır.
Tedaviye başlamadan önceki dönemde intihar ile ilişkili olay veya belirgin şekilde intihar düşüncesi sergileme öyküsü olan hastaların, intihar düşünceleri ve intihara teşebbüsaçılarından daha büyük bir risk altında olduğu bilinmektedir. Bu hastalar, tedavi sırasındadikkatle izlenmelidir. Psikiyatrik bozuklukları olan erişkin hastalarda antidepresanlarlayapılan plasebo kontrollü klinik çalışmaların bir meta analizi, 25 yaş altında olanhastalardaki intihar davranışı riskinin, plasebo grubuna göre, antidepresan kullananlardadaha yüksek olduğunu göstermiştir.
Özellikle yüksek risk grubundakiler olmak üzere hastalar, özellikle tedavinin erken dönemlerinde ve doz değişikliklerinden sonra, yakından izlenmelidir. Hastalar vehastanın bakımı ile ilgilenen kişiler, klinik durumda herhangi bir kötüleşme, intihardavranışları veya düşünceleri ve davranışlarda olağan dışı değişiklikler için izlemegerektiği ve bu belirtiler ortaya çıkarsa, derhal tıbbi yardım istemeleri gerektiği konusundaönemle uyarılmalıdır.
Nöbetler
Nöbetler, antidepresan ilaçlarla potansiyel bir risktir. Bu nedenle, nöbet öyküsü olan kişilerde veya stabil olmayan epilepsi hastalarında FONKSERA dikkatle uygulanmalıdır(bkz. Bölüm 4.5). Nöbet geçiren hastalarda veya nöbet sıklığında artış gözlenenlerde tedavikesilmelidir.
Serotonin sendromu (SS) veya Nöroleptik Malignant Sendromu (NMS)
FONKSERA ile, hayati tehlike oluşturabilen, serotonin sendromu veya nöroleptik malignant sendromu ortaya çıkabilir. SS ve NMS riski, opioidler ve triptanlar dahil serotonerjikilaçlarla, serotonin metabolizmasını bozan (MAOI dahil) ilaçlarla, antipsikotiklerle vediğer dopamin antagonistleriyle birlikte kullanılma durumunda artar. Hastalar, SS ve NMSsemptomlarının ortaya çıkışı açısından izlenmelidir (bkz. Bölüm 4.3 ve 4.5).
3
Serotonin sendromunun semptomları arasında şunlar bulunur: mental durumda değişiklikler (Ör: ajitasyon, halüsinasyonlar, koma), otonomik instabilite (Ör: Taşikardi, labil kan basıncı,hipertermi), nöromusküler bozukluklar (Ör: Hiperrefleksi, koordinasyonda bozukluklar)ve/veya gastrointestinal semptomlar (Ör: Bulantı, kusma, diyare). Bu belirtilerin görülmesihalinde FONKSERA derhal kesilmeli ve semptomatik tedavi başlanmalıdır.
Mani/Hipomani
FONKSERA, mani/hipomani öyküsü olan hastalarda dikkatle kullanılmalı ve hastanın manik faza geçmesi halinde tedavi kesilmelidir.
Saldırganlık/Ajitasyon
Vortioksetinin de dahil olduğu antidepresanlarla tedavi edilen hastalar ayrıca saldırganlık, öfke, ajitasyon ve duyarlılık (iritabilite) duyguları yaşayabilir. Hastanın ve hastalığın durumuyakından izlenmelidir. Hastalar (ve hastaların bakımı ile ilgilenen kişiler), saldırgan/heyecanlıdavranışların ortaya çıkması veya şiddetlenmesi durumunda tıbbi tavsiye almaları konusundauyarılmalıdır.
Hemoraji
Ekimoz, purpura gibi kanama anormallikleri ve gastrointestinal veya jinekolojik kanama gibi diğer hemorajik olaylar, vortioksetin dahil olmak üzere serotonerjik etkili antidepresanlarınkullanımıyla nadir olarak bildirilmiştir. SSRI'ler/SNRI'ler doğum sonrası kanama riskiniartırabilir ve bu risk potansiyel olarak vortioksetin için de geçerli olabilir (bkz. Bölüm 4.6).Antikoagülan ve/veya platelet fonksiyonunu etkilediği bilinen ilaçları [Ör: Atipikantipsikotikler ve fenotiyazinler, trisiklik antidepresanların çoğunluğu, steroid olmayanantiinflamatuvar ilaçlar (NSAİİ), asetilsalisilik asit (ASA)] kullanan (bkz. Bölüm 4.5) vekanama eğilimi/bozukluğu olduğu bilinen hastalarda dikkatli olunmalıdır.
Hiponatremi
Serotonerjik etkili antidepresanların (SSRI ilaçlar, SNRI ilaçlar) kullanımı ile, seyrek olarak, hiponatremi bildirilmiştir ve muhtemelen antidiüretik hormonun uygun olmayan salımına(SIADH) bağlıdır. Risk altındaki hastalarda (yaşlılar, sirozlu hastalar veya hiponatremiye yolaçtığı bilinen ilaçlarla eş zamanlı olarak tedavi edilen hastalar gibi) dikkatli kullanılmalıdır.Semptomatik hiponatremi gösteren hastalarda FONKSERA tedavisi kesilmeli ve uygun tıbbimüdahale uygulanmalıdır.
Glokom
Vortioksetinin de dahil olduğu antidepresanların kullanımıyla ilişkili olarak midriyazis bildirilmiştir. Bu midriyatik etki, göz açısını daraltma potansiyeline sahip olup göz içibasıncının artmasına ve dar açılı glokoma sebep olur. Göz içi basıncı artmış veya akut dar açılıglokom riski taşıyan hastalara vortioksetin reçete edilirken dikkatli olunması önerilir.
Yaşlılar
Majör depresif epizotlar geçiren yaşlı hastalarda FONKSERA kullanımı ile ilgili veriler sınırlıdır. Bu nedenle, 65 yaş ve üzerindeki hastalara günde bir kez 10 mg'dan yüksek dozdavortioksetin verilirken dikkatli olunmalıdır (bkz. Bölüm 4.2, 4.8 ve 5.2).
Böbrek ve Karaciğer Yetmezliği
4
Böbrek veya karaciğer yetmezliği olan hastaların hassas olduğu ve bu alt popülasyonlarda vortioksetin kullanımıyla ilgili verilerin sınırlı olduğu göz önünde bulundurularak, bu hastalartedavi edilirken dikkatli olunmalıdır (bkz. Bölüm 4.2 ve 5.2).
4.5. Diğer tıbbi ürünler ile etkileşimler ve diğer etkileşim şekilleri
Vortioksetin büyük oranda karaciğerde, primer olarak CYP2D6 ile ve küçük oranda CYP3A4/5 ve CYP2C9 ile katalizlenen oksidasyonla metabolize olur (bkz. Bölüm 5.2).
Vortioksetini etkileme potansiyeli olan diğer ilaçlar
İrreversibl non-selektif MAO inhibitörleri
Serotonin sendromu riski nedeniyle vortioksetinin, irreversibl nonselektif MAO inhibitörleri ile herhangi bir kombinasyonu kontrendikedir. Vortioksetin tedavisine, irreversibl nonselektifMAO inhibitörleri ile yapılan tedavinin kesilmesinden en az 14 gün sonra başlanmalıdır.İrreversibl nonselektif MAO inhibitörleri ile tedaviye başlamadan en az 14 gün öncevortioksetin tedavisi kesilmelidir (bkz. Bölüm 4.3).
Reversibl, selektif MAO-A inhibitörü (moklobemid)
Vortioksetinin, moklobemid gibi bir reversibl selektif MAO-A inhibitörü ile kombinasyonu kontrendikedir (bkz. Bölüm 4.3). Eğer kombinasyon kullanımının gerekliliği ispatlanmışsa,eklenen ilaç en düşük dozda verilmeli hasta serotonin sendromu açısından yakındanizlenmelidir (bkz. Bölüm 4.4).
Reversibl, non-selektif MAO inhibitörü (linezolid)
Vortioksetinin bir antibiyotik olan linezolid gibi zayıf reversibl ve nonselektif MAO inhibitörleri ile kombinasyonu kontrendikedir (bkz. Bölüm 4.3). Eğer kombinasyonkullanımının gerekliliği ispatlanmışsa, eklenen ilaç en düşük dozda verilmeli ve hasta serotoninsendromu açısından yakından izlenmelidir (bkz. Bölüm 4.4).
İrreversibl, selektif MAO-B inhibitörü (selejilin, rasajilin)
MAO-A inhibitörleri ile karşılaştırıldığında, selektif MAO-B inhibitörleri ile serotonin sendromu riski daha düşük olsa da, vortioksetinin selejilin veya rasajilin gibi irreversibl MAO-B inhibitörleri ile birlikte kullanılması halinde dikkatli olunmalıdır. Eşzamanlı kullanımdurumunda, serotonin sendromu açısından dikkatli bir izlem gereklidir (bkz. Bölüm 4.4).
Serotonerjik ilaçlar
Serotonerjik etkili ilaçlarla (Örn: Opioidler (tramadol dahil), triptanlar (sumatriptan dahil)) eşzamanlı kullanılması serotonin sendromuna neden olabilir (bkz. Bölüm 4.4).
St. John's Wort
Serotonerjik etkili antidepresanlarla St. Johns Wort
(Hypericum perforatum)
içeren bitkisel ürünlerin birlikte kullanılması, serotonin sendromu dahil, ortaya çıkabilecek advers etkilerininsidansında artışa yol açabilir (bkz. Bölüm 4.4).
Nöbet eşiğini düşüren ilaçlar
Serotonerjik etkili antidepresanlar nöbet eşiğini düşürebilir. Nöbet eşiğini düşürebilecek diğer ilaçlarla [Ör: Antidepresanlar (trisiklik antidepresanlar, SSRI ve SNRI ilaçlar), nöroleptikler(fenotiyazinler, tiyoksantenler ve butirofenonlar), meflokin, bupropion, tramadol)] eşzamanlıkullanılması halinde dikkatli olunması tavsiye edilir (bkz. Bölüm 4.4).
5
EKT (elektrokonvülzif tedavi)
Vortioksetin ile EKT'nin eş zamanlı uygulanması ile ilgili bir klinik deneyim bulunmamaktadır. Bu nedenle dikkatli olunması önerilir.
CYP2D6 inhibitörleri
Sağlıklı gönüllülere, 14 gün süreyle, 10 mg/gün dozda vortioksetin ile birlikte günde iki kez 150 mg bupropion (güçlü bir CYP2D6 inhibitörü) uygulandığında, vortioksetin maruziyeti, eğrialtında kalan alan (EAA) açısından, 2,3 katı artmıştır. Bupropionun vortioksetin tedavisineeklenmesiyle görülen advers etkilerin insidansı, vortioksetinin bupropion tedavisineeklenmesinden sonra ortaya çıkanlara göre daha yüksek olmuştur. Vortioksetin tedavisinegüçlü bir CYP2D6 inhibitörü (Bupropion, kinidin, fluoksetin, paroksetin gibi) eklenecekse,hastanın bireysel yanıtına bağlı olarak, daha düşük bir vortioksetin dozu düşünülebilir (bkz.Bölüm 4.2).
CYP3A4 inhibitörleri ve CYP2C9 ve CYP2C19 inhibitörleri
Sağlıklı gönüllülerde, 6 gün süreli bir ketokonazol 400 mg/gün (bir CYP3A4/5 ve P-glikoprotein inhibitörü) veya 6 gün süreli flukonazol 200 mg/gün (bir CYP2C9, CYP2C19 ve CYP3A4/5 inhibitörü) uygulamasını takiben tedaviye vortioksetin eklendiğinde, vortioksetinEAA değerinin sırası ile 1,3 ve 1,5 kat arttığı gözlenmiştir. Doz ayarlaması gerekmez.
Sağlıklı gönüllülerde 40 mg tek doz omeprazol (CYP2C19 inhibitörü) uygulamasının, vortioksetinin çoklu doz farmakokinetiğinde herhangi bir inhibitör etkisi gözlenmemiştir.
CYP2D6 yönünden zayıf metabolize edici hastalarda etkileşimler
Güçlü CYP3A4 inhibitörleri (itrakonazol, vorikonazol, klaritromisin, telitromisin, nefazodon, konivaptan ve HIV proteaz inhibitörlerinin birçoğu) ve CYP2C9 inhibitörlerinin (flukonazol veamiodaron gibi), CYP2D6 zayıf metabolize edicilere eş zamanlı verilmesi (bkz. Bölüm 5.2)spesifik olarak araştırılmamıştır. Ancak, bu hastalarda vortioksetine maruziyetin, yukarıdaaçıklanan orta dereceli etkiyle karşılaştırıldığında, çok daha yüksek olması beklenir. Bireyselhasta yanıtına bağlı olarak, CYP2D6 zayıf metabolize ediciler ile birlikte güçlü bir CYP3A4veya CYP2C9 inhibitörü kullanılırsa daha düşük bir vortioksetin dozu düşünülebilir.
Sitokrom P450 indükleyicileri
Sağlıklı gönüllülerde 10 gün süreli 600 mg/gün rifampisin (geniş bir CYP izozimleri indükleyicisi) uygulamasından sonra tek doz 20 mg vortioksetinin birlikte kullanılması,vortioksetin EAA değerinde %72'lik bir düşüşe neden olmuştur. Vortioksetin tedavisine genişbir sitokrom P450 indükleyicisi (Örn: Rifampisin, karbamazepin, fenitoin) eklendiğinde,hastanın bireysel yanıtına bağlı olarak, bir doz ayarlaması gerekli olabilir (bkz. Bölüm 4.2).
Alkol
Sağlıklı gönüllülerde, tek doz etanol (0,6 g/kg) ile 20 mg veya 40 mg tek doz vortioksetinin eş zamanlı uygulanmasının, vortioksetin ve etanol farmakokinetiği üzerine hiçbir etkisigözlenmemiş ve kognitif fonksiyonlarda, plaseboya göre, önemli bir bozulma saptanmamıştır.Bununla birlikte antidepresan tedavisi sırasında alkol alınması önerilmez.
Asetilsalisilik asit
Sağlıklı gönüllülerde, 150 mg/gün asetilsalisilik asit çoklu dozlarının, vortioksetinin çoklu doz farmakokinetiği üzerine hiçbir etkisi gözlenmemiştir.
6
Vortioksetinin diğer ilaçları etkileme potansiyeli Antikoagülanlar ve antiplatelet ilaçlar
Sağlıklı gönüllülerde, çoklu dozlardaki vortioksetin ile varfarinin stabil dozlarının birlikte kullanılmasından sonra, INR, protrombin veya plazma R-/S-varfarin değerlerinde plaseboyagöre belirgin bir etki gözlenmemiştir. Ayrıca, sağlıklı gönüllülerde, çoklu dozlarda vortioksetinuygulamasını takiben 150 mg/gün asetilsalisilik asitin birlikte kullanılması ile, plateletagregasyonu veya asetilsalisilik asit veya salisilik asitin farmakokinetiği üzerinde, plaseboyagöre, anlamlı bir inhibitör etki gözlenmemiştir. Ancak vortioksetin oral antikoagülanlarla veyaantiplatelet ilaçlarla kombine edildiğinde dikkatli olunmalıdır. Çünkü farmakodinamik biretkileşmeye bağlı olarak kanama riskinde potansiyel bir artış söz konusudur (bkz. Bölüm 4.4).
Sitokrom P450 substratları
In vitro
koşullarda vortioksetin, sitokrom P450 izozimleri üzerinde anlamlı bir inhibisyon veya indüksiyon potansiyeli göstermemiştir (bkz. Bölüm 5.2).
Sağlıklı gönüllülerde, çoklu dozlarda vortioksetin uygulamasını takiben sitokrom P450 izoenzimleri olan CYP2C19 (omeprazol, diazepam), CYP3A4/5 (etinil estradiol, midazolam),CYP2B6 (bupropion) CYP2C9 (tolbutamid, S-varfarin), CYP1A2 (kafein), veya CYP2D6(dekstrometorfan) için inhibitör bir etki gözlenmemiştir.
Farmakodinamik bir etkileşim gözlenmemiştir. Plasebo ile karşılaştırıldığında, tek doz 10 mg diazepamın birlikte uygulanmasını takiben vortioksetin ile kognitif fonksiyonlarda anlamlı birbozulma gözlenmemiştir. Kombine bir oral kontraseptif (etinil östradiol 30mikrogram/levonorgestrel 150 mikrogram) ile vortioksetin eş zamanlı kullanıldığında, sekshormonları düzeyinde plaseboya göre anlamlı bir etki gözlenmemiştir.
Lityum, triptofan
Sağlıklı gönüllülerde, çoklu dozlarda vortioksetin ile birlikte kullanımın takip ettiği kararlı durum lityum maruziyeti sırasında klinik olarak önemli bir etki gözlenmemiştir. Bununlabirlikte, serotonerjik etkili antidepresanların lityum veya triptofan ile birlikte kullanılmasıhalinde etkinin arttığını bildiren raporlar mevcuttur. Bu nedenle, vortioksetin bu ilaçlarlabirlikte kullanılırken dikkatli olunmalıdır.
İdrar tarama testlerinde etkileşim
Vortioksetin alan hastalarda metadon için idrar enzimi immünoassay testlerinde yanlış pozitif sonuçlar rapor edilmiştir. Pozitif idrar tarama sonuçlarının yorumlanmasında dikkatli olunmalıve alternatif bir analitik teknikle (örn. Kromatografik yöntemler) doğrulama düşünülmelidir.
Özel popülasyona ilişkin ek bilgilerBöbrek yetmezliği
Bakınız Bölüm 5.2.
Karaciğer yetmezliği
Bakınız Bölüm 5.2.
Pediyatrik popülasyon
7
Çocuklarda ve 18 yaşından küçük adolesanlarda FONKSERA'nın güvenliliği ve etkililiği belirlenmemiştir.
Geriyatrik popülasyon
Özellikle yaşlı hastalar için etkileşim çalışmaları yapılmamıştır. Yaşlı hastalara ait farmakokinetik bilgiler için Bölüm 5.2'ye bakınız.
4.6. Gebelik ve laktasyonGenel tavsiye
Gebelik kategorisi: C
Çocuk doğurma potansiyeli bulunan kadınlar / Doğum kontrolü (Kontrasepsiyon)
Hastalar vortioksetin tedavisi sırasında hamile kalırlarsa veya hamile kalmayı planlıyorlarsa doktorlarına haber vermelidirler. Çocuk doğurma potansiyeli bulunan kadınlar,tedavi süresince tıbben etkili olduğu kabul edilen doğum kontrol yöntemleri kullanmalıdır.
Gebelik dönemi
FONKSERA'nın gebe kadınlarda kullanımına ilişkin yeterli veri mevcut değildir. Hayvanlar üzerinde yapılan araştırmalar üreme toksisitesinin bulunduğunu göstermiştir (bkz. Bölüm 5.3).İnsanlara yönelik potansiyel risk bilinmemektedir.
FONKSERA çok gerekli olmadıkça gebelik döneminde kullanılmamalıdır.
Gebeliğin geç dönemlerinde annenin serotonerjik ilaçları kullandığı durumlarda, yenidoğanda şu semptomlar görülebilir: Solunumda sıkıntı, siyanoz, apne, nöbetler, vücut sıcaklığının stabilolmaması, beslenmede zorluk, kusma, hipoglisemi, hipertoni, hipotoni, hiperrefleksi, tremor,sinirlilik, irritabilite, letarji, sürekli ağlama, somnolans ve uyumada güçlük. Bu semptomlar,kesme etkilerine bağlı olabileceği gibi, aşırı serotonerjik aktiviteye de bağlı olabilir. Vakalarınçoğunluğunda, bu tip komplikasyonlar, doğumu takiben veya biraz sonra (<24 saat) başlar.
Epidemiyolojik veriler, gebelikte, özellikle geç dönemde, SSRI ilaçların kullanımının, yeni doğanlarda inatçı pulmoner hipertansiyon (PPHN) riskini arttırabileceğini düşündürmektedir.Her ne kadar vortioksetin ile inatçı pulmoner hipertansiyonun ilişkisini araştıran bir çalışmayoksa da, ilgili etki mekanizmaları (serotonin konsantrasyonlarında artma) dikkate alındığında,bu potansiyel risk göz ardı edilemez.
FONKSERA hamile kadınlara yalnızca fetus için beklenen yarar potansiyel riske ağır basarsa kullanılmalıdır.
Gözlemsel veriler, doğumdan önceki bir ay içinde bir SSRI veya SNRI'ne maruz kalmanın, doğum sonrası kanama riskinde (2 kattan az) artışa neden olduğuna dair kanıtlar sağlamıştır.Vortioksetin tedavisi ile doğum sonrası kanama arasındaki ilişkiyi araştıran hiçbir çalışmaolmamasına rağmen, ilgili etki mekanizması dikkate alındığında potansiyel bir risk mevcuttur.(Bkz. Bölüm 4.4)
Laktasyon dönemi
Mevcut hayvan farmakodinamik/toksikolojik verileri, vortioksetin ve metabolitlerinin süte geçtiğini göstermektedir. Vortioksetinin insan sütüne de geçmesi beklenir (bkz. Bölüm 5.3).
8
Emen bebeğe olan risk göz ardı edilemez.
Emzirmenin bebeğe olan yararları ve emziren kadın için tedavinin yararları dikkate alınarak, emzirmenin mi yoksa FONKSERA tedavisinin mi kesileceğine karar verilmelidir.
Üreme yeteneği/Fertilite
Erkek ve dişi sıçanlarda yapılan fertilite çalışmalarında, vortioksetin, fertilite, sperm kalitesi veya çiftleşme performansı üzerinde etki göstermemiştir (bkz. Bölüm 5.3).
İlgili farmakolojik sınıfa ait antidepresan ilaçlarla (SSRI) bildirilen insan vaka raporları sperm kalitesi üzerine reversibl bir etki göstermiştir. İnsan fertilitesi üzerindeki etkisi bugüne kadargözlenmemiştir.
4.7. Araç ve makine kullanımı üzerindeki etkiler
FONKSERA'nın araç ve makine kullanımı üzerine ya hiç etkisi yoktur ya da ihmal edilebilir düzeyde bir etki oluşturur. Ancak baş dönmesi gibi advers etkiler bildirildiği için, hastalarınaraç kullanırken veya tehlikeli makineleri işletirken, özellikle de vortioksetin tedavisinebaşlandığında veya doz değiştirme sırasında dikkatli olmaları gerekir.
4.8. İstenmeyen etkiler
Güvenlilik profilinin özeti
En sık görülen istenmeyen etki bulantıdır.
Advers etkilerin listesi
Advers etkiler, aşağıda şu sıklık tanımlarına göre listelenmiştir: çok yaygın (> 1/10); yaygın (> 1/100 ila < 1/10); yaygın olmayan (> 1/1.000 ila < 1/100); seyrek (> 1/10.000 ila <1/1.000); çok seyrek (< 1/10.000), bilinmiyor (eldeki verilerden hareketle tahminedilemiyor). Liste, klinik çalışmalardan ve pazarlama sonrası deneyimlerden elde edilenbilgilere dayanmaktadır.
Bağışıklık sistemi hastalıkları
Bilinmiyor*: anafilaktik reaksiyon
Metabolizma ve beslenme hastalıkları
Bilinmiyor*: hiponatremi
Endokrin hastalıkları
Bilinmiyor*: hiperprolaktinemi
Psikiyatrik hastalıklar
Yaygın: anormal rüyalar
Bilinmiyor*: insomnia,
ajitasyon, saldırganlık (bkz. Bölüm 4.4)
Sinir sistemi hastalıkları
Yaygın: baş dönmesi
9
serotonin sendromu, baş ağrısı
Bilinmiyor*:
midriyazis (akut dar açılı glokoma neden olabilir - bkz. Bölüm 4.4)
Vasküler hastalıklar
Yaygın olmayan: sıcak basması
Bilinmiyor*: hemoraji (kontüzyon, ekimoz, burun kanaması, gastrointestinal veya
vajinal kanama dahil)
Gastrointestinal hastalıklar
bulantı
diyare, konstipasyon, kusma
Deri ve deri altı doku hastalıkları
Yaygın:
Yaygın olmayan: Bilinmiyor*:
kaşıntı (jeneralize kaşıntı dahil), hiperhidroz gece terlemelerianjiyoödem, ürtiker, isilik
* Pazarlama sonrası vakalara dayanarak Seçilmiş advers etkilerin açıklamalarıBulantı
Bulantı genellikle hafif veya orta derecelidir ve tedavinin ilk iki haftasında meydana gelmiştir. Reaksiyonlar genellikle geçici olmuş ve genellikle tedavinin kesilmesine yolaçmamıştır. Bulantı gibi gastrointestinal advers etkiler, kadınlarda erkeklerden daha sıkgörülmüştür.
Yaşlı hastalar
Günde bir kez >10 mg vortioksetin dozu için çalışmalardan çekilme oranı, >65 yaş hastalarda daha yüksektir.
20 mg/gün vortioksetin dozu için bulantı ve konstipasyon insidansları, >65 yaş hastalarda (sırası ile %42 ve %15) <65 yaş hastalara (sırası ile %27 ve %4) göre daha yüksektir (bkz.Bölüm 4.4).
Seksüel disfonksiyon
Klinik çalışmalarda seksüel disfonksiyon, Arizona Cinsel Yaşantılar Ölçeği (ASEX) kullanılarak değerlendirilmiştir. 5-15 mg arasındaki dozlar plasebo ile bir fark göstermemiştir.Bununla birlikte, 20 mg dozda vortioksetin, seksüel disfonksiyonda bir artış ile bağlantılıbulunmuştur (bkz. Bölüm 5.1).
Sınıf etkisi
Özellikle 50 yaş ve üzerindeki hastalarda yürütülen epidemiyolojik çalışmalar, ilgili farmakolojik sınıfa ait antidepresan ilaçları (SSRI veya TCA) kullanan hastalarda kemik kırığıriskinin arttığını göstermiştir. Bu riskin altında yatan mekanizma ve bu riskin vortioksetin içinde geçerli olup olmadığı bilinmemektedir.
10
Pediyatrik popülasyon
Çift kör, plasebo kontrollü bir çalışmada, majör depresif bozukluğu (MDB) olan 12 ila 17 yaşları arasındaki toplam 308 adolesan hasta vortioksetin ile tedavi edilmiştir. Genel olarak,adolesanlarda vortioksetinin advers reaksiyon profili, abdominal ağrıyla ilişkili olaylar veintihar düşüncesi için yetişkinlerden daha yüksek insidanslar bildirilmesi dışında, yetişkinlerdegörülen ile benzerdir.
Şüpheli advers reaksiyonların raporlanması
Ruhsatlandırma sonrası şüpheli ilaç advers reaksiyonlarının raporlanması büyük önem taşımaktadır. Raporlama yapılması, ilacın yarar/risk dengesinin sürekli olarak izlenmesineolanak sağlar. Sağlık mesleği mensuplarının herhangi bir şüpheli advers reaksiyonu TürkiyeFarmakovijilans Merkezi (TÜFAM)'ne bildirmeleri gerekmektedir
Klinik çalışmalarda 40 mg - 75 mg doz aralığında vortioksetin alınması, şu advers etkilerin şiddetlenmesine neden olmuştur: bulantı, postural baş dönmesi, diyare, abdominal rahatsızlık,jeneralize prürit, somnolans ve sıcak basması.
Pazarlama sonrası deneyim, ağırlıklı olarak 80 mg'a kadar vortioksetin doz aşımı ile ilgilidir. Vakaların çoğunda, hiçbir semptom bildirilmemiştir veya hafif semptomlar bildirilmiştir. Ensık bildirilen semptomlar bulantı ve kusmadır.
80 mg'ın üzerindeki vortioksetin doz aşımı konusunda sınırlı deneyim mevcuttur. Terapötik doz aralığından birkaç kat daha yüksek dozajların ardından, nöbet ve serotonin sendromuolayları bildirilmiştir.
Doz aşımlarına yapılacak müdahale klinik semptomların tedavisi ve uygun gözlemdir. Tıbbi izlemin bu amaçla düzenlenmiş bir yerde yapılması önerilir.
5. FARMAKOLOJİK ÖZELLİKLER5.1. Farmakodinamik özellikler
Farmakoterapötik grup : Psikoanaleptikler, diğer antidepresanlar ATC kodu: N06AX26
Etki mekanizması
Vortioksetinin etki mekanizmasının, serotonerjik reseptör aktivitesinin direkt modülasyonu ve serotonin (5-HT) taşıyıcısının inhibisyonu ile ilgili olduğu düşünülmektedir. Klinik dışı verilervortioksetinin bir 5-HT3, 5-HT7 ve 5-HT1D reseptör antagonisti, 5- HT1B reseptörününparsiyal agonisti, 5-HT1A reseptörünün agonisti ve 5-HT taşıyıcısının inhibitörü olduğunuve böylece asıl olarak seretonin, ayrıca muhtemelen, norepinefrin, dopamin, histamin,asetilkolin, GABA ve glutamat sistemlerini de içeren çeşitli sistemlerde nörotransmisyonunmodülasyonuna yol açtığını göstermiştir. Bu multimodal aktivitenin antidepresan veanksiyolitik-benzeri etkilerden ve hayvan çalışmalarında vortioksetin ile gözlenen kognitiffonksiyonlardaki, öğrenmedeki ve hafızadaki iyileşmeden sorumlu olduğu kabul edilir.Bununla birlikte, her bir hedefin gözlenen farmakodinamik profile kesin katkısı hala tam 1olarak bilinmemektedir ve hayvan verileri ile insanlar üzerinden tahmin yürütülürkendikkatli olunmalıdır.
Farklı doz seviyelerinde beyindeki 5-HT taşıyıcı işgalininin miktarını hesaplamak için, insanlarda 5-HT taşıyıcı ligandları (1C-MADAM or 1C-DASB) kullanılarak, iki pozitronemisyon tomografi (PET) çalışması yürütülmüştür.
Raphe nuclei
bölgesinde ortalama 5-HTtaşıyıcı işgali, 5 mg/gün dozu için yaklaşık %50, 10 mg/gün dozu için %65 ve 20 mg/gündozda ise %80'nin üzerinde bulunmuştur.
Klinik etkililik ve güvenlilik
Vortioksetinin etkililiği ve güvenliliği, 6.700'den fazla hastayı kapsayan ve 3.700'den fazlasının majör depresif bozukluk (MDD) nedeni ile vortioksetin ile tedavi edildiği kısadönemli (<12 hafta) bir klinik programda çalışılmıştır. 12 çift-kör, plasebo kontrollü, 6/8haftalık, sabit doz çalışmaları erişkin MDD hastalarında (yaşlı hastalar dahil) vortioksetininkısa dönem etkililiğini araştırmak üzere yürütülmüştür. 12 çalışmanın 9'unda en az bir dozgrubunda vortioksetinin etkililiği gösterilmiştir. Bu etkililik, Montgomery ve ÂsbergDepresyon Değerlendirme Ölçeğinde (MADRS) veya Hamilton DepresyonDeğerlendirme Ölçeği 24 madde (HAM-D24) toplam skoruna göre, plasebo ilekıyaslandığında, en az 2 puan fark göstermiştir. Bu sonuçlar, klinikte yanıt verenlerin veremisyona girenlerin oranı ve Klinik Global İzlenim - Global İyileşme (CGI-I) skorundakidüzelme ile desteklenmiştir. Vortioksetinin etkililiği artan dozla artmıştır.
Bireysel çalışmalardaki etkiler, erişkinlerde yürütülen kısa dönemli, plasebo kontrollü çalışmalarda 6/8. haftadaki MADRS total skorunda referans değere göre olan değişikliklerinortalamasının meta analizi (MMRM) ile desteklenmiştir. Meta analizde, çalışmalarda plaseboile genel ortalama farklılık istatistiksel olarak anlamlıdır; 5, 10 ve 20 mg/gün dozlar için, sırasıile, -2,3 puan (p=0,007), -3,6 puan (p<0,001) ve -4,6 puan (p<0,001). 15 mg/gün dozu metaanalizde plasebodan ayrılmamıştır. Ancak, plasebo ile ortalama farklılık -2,6 puandır.Vortioksetinin etkililiği havuzlanmış yanıt verenler analizi ile de desteklenmiştir. Bu analizdeyanıt verenlerin oranı vortioksetin için %46 ile %49 aralığındadır, buna karşılık plasebo için%34'dür (p<0,01; NRI analizi).
Ayrıca, vortioksetinin 5-20 mg/gün doz aralığında, depresif semptomların geniş bir aralığında (her bir MADRS maddesinin skorlarında iyileşme ile değerlendirilmiştir) etkili olduğugösterilmiştir.
Daha sonra MDD'li hastalarda günde 10 mg veya 20 mg vortioksetinin etkililiği, 12 hafta süreli, çift kör, esnek-dozlu karşılaştırmalı çalışmada 25 mg/gün veya 50 mg/gün dozlarındaagomelatinle karşılaştırılmıştır. MADRS toplam skorundaki iyileşme ile değerlendirilen etki,vortioksetin ile agomelatine göre istatistiksel olarak anlamlı şekilde daha iyi bulunmuş ve yanıtverenlerin oranı, remisyona girenlerin oranı ve CGI-I'daki iyileşme ile gösterilen klinikanlamlılık ile de desteklenmiştir.
İdame
Antidepresan etkiliğin idamesi, bir relaps önleme çalışmasında gösterilmiştir. Vortioksetin ile başlangıçtaki 12 hafta süreli açık çalışma döneminin sonunda remisyona giren hastalar,vortioksetin 5 veya 10 mg/gün veya plasebo gruplarına randomize edilmiş ve en az 24 haftasüreli (24 - 64 hafta)çift-kör dönemde relaps açısından gözlemlenmiştir. Primer sonuç ölçümü
12
olan MDD relapsına kadar geçen süre açısından vortioksetin, plaseboya karşı üstün (p=0,004) bulunmuştur, tehlike oranı 2'dir ve bu oran, vortioksetin grubuna göre plasebogrubunda relaps riskinin 2 kat daha fazla olduğunu gösterir.
Yaşlılar
Yaşlı (>65 yaş) depresif hastalarda yürütülen çift kör, plasebo kontrollü, 8 hafta süreli, sabit doz çalışmasında (n=452, 156'sı vortioksetin almıştır) vortioksetin 5 mg/gün uygulamasıplaseboya karşı üstün bulunmuştur. Etki, MADRS ve HAM-D24 toplam skorlarındakigelişme ile değerlendirilmiştir. Vortioksetin ile, 8. haftada, toplam MADRS skorundaplaseboya göre 4,7 puan farklılık oluşmuştur (MMRM analizi).
Şiddetli depresyonu veya ileri düzeyde anksiyete semptomları ile depresyonu olan hastalar Şiddetli depresyonu olan hastalarla (başlangıç MADRS toplam skoru >30) ve ileridüzeyde anksiyete semptomları (başlangıç HAM-A toplam skoru >20) gösterenerişkin depresif hastalarda yapılan kısa dönem çalışmalarda da vortioksetin etkilibulunmuştur (6/8. haftalarda, plaseboya göre toplam MADRS skorundaki genel ortalamafarklılık, sırası ile, 2,8-7,3 ve 3,6- 7,3 puan arasında değişmektedir (MMRM analizi)).
Sadece yaşlı hastalarla yapılan çalışmada da vortioksetin etkili bulunmuştur.
Antidepresan etkinin idamesi de bu hasta popülasyonunda uzun dönemli relaps önleme çalışmasında gösterilmiştir.
Vortioksetinin Dijit Sembol Yerine Koyma Testi (Digit Symbol Substitution Test = DSST), California San Diego Üniversitesi Performansa Dayalı Beceri Değerlendirmesi (University ofCalifornia San Diego Performance-Based Skills Assessment = UPSA) (objektif ölçümler) veAlgılama Eksikliği Anketi (Perceived Deficits Questionnaire = PDQ) ve Bilişsel ve FizikselFonksiyon Anketi (Cognitive and Physical Functioning Questionnaire = CPFQ) (subjektifölçümler) skorları üzerine etkileri
Vortioksetinin (5-20 mg/gün) MDD hastalarındaki etkililiği, erişkinlerde yapılan iki ve yaşlılarda yapılan 1 kısa dönem, plasebo kontrollü çalışmada araştırılmıştır.
Vortioksetinin, Digit Symbol Substition Testinde (DSST) plaseboya göre, istatistiksel olarak anlamlı etkileri vardı: erişkinlerde yürütülen iki çalışmada A=1,75 (p=0,019) - 4,26 (p<0,0001)aralığında, yaşlılarda yapılan çalışmada ise A=2,79 (p=0,023) bulunmuştur. Bu 3 çalışmanıntümünde, DSST doğru sembol sayısında başlangıca göre ortalama değişikliklerin metaanalizlerinde (ANCOVA, LOCF) vortioksetin, 0,35 standardize etki büyüklüğü ile plasebodanayrılmıştır (p<0,05). Aynı çalışmaların meta analizlerinde, MADRS total skorundakideğişiklikler için uyarlama yapıldığında vortioksetin, 0,24 standardize etki büyüklüğü ileplasebodan ayrılmıştır (p<0,05).
Bir çalışma California San Diego Üniversitesi Performance-Based Skills Assessment (UPSA) kullanarak vortioksetinin fonksiyonel kapasite üzerindeki etkisini değerlendirmiştir.Vortioksetin plasebodan istatistiksel olarak vortioksetin için 8 puana karşılık plasebo için 5,1puanla ayrılmıştır (p=0,0003).
Bir çalışmada, vortioksetin Perceived Deficits Questionnaire (PDQ) kullanılarak değerlendirilen subj ektif ölçümlerde plasebodan daha üstün bulunmuştur. Sonuçlar vortioksetiniçin -14,6 ve plasebo için -10,5 bulunmuştur (p=0,002). Subjektif ölçümler Cognitiveand Physical Functioning Questionnaire (CPFQ) kullanılarak değerlendirildiğinde ise,
13
vortioksetin plasebodan ayrılmamıştır, sonuçlar vortioksetin için -8,1 ve plasebo için -6,9 (p=0,086) bulunmuştur.
Tolerabilite ve güvenlilik
Vortioksetinin güvenliliği ve tolerabilitesi kısa ve uzun dönem çalışmalarında, 5-20 mg/gün doz aralıklarında değerlendirilmiştir. İstenmeyen etkiler ile ilgili bilgi için Bölüm 4.8'e bakınız.
Vortioksetin, uykusuzluk veya somnolans insidansını, plaseboya göre, arttırmamıştır.
Kısa ve uzun dönemli, plasebo kontrollü klinik çalışmalarda, vortioksetin tedavisinin aniden kesilmesinden sonra, potansiyel kesilme semptomları sistematik olarak incelenmiştir. Gerekkısa dönem (6-12 hafta) gerekse uzun dönemli (24-64 hafta) vortioksetin tedavisininkesilmesinden sonra, kesilme semptomlarının insidansı ve yapısı açılarından, plaseboylakarşılaştırıldığında, klinik olarak önemli bir fark göstermemiştir.
Vortioksetin ile yapılan kısa ve uzun dönemli çalışmalarda, hastanın bildirdiği seksüel advers etkilerin insidansı düşüktür ve plaseboya benzer düzeydedir. Arizona Cinsel Yaşantılar Ölçeği(ASEX) kullanılarak yapılan çalışmalarda, tedavi ile ilişkili seksüel fonksiyon bozukluğu(TESD) insidansı ve toplam ASEX skoru, vortioksetinin 5-15 mg/gün doz aralığında seksüelfonksiyon bozukluğu semptomları açısından, plaseboya göre klinik olarak önemli bir farkgöstermemiştir. 20 mg/gün dozlarında, plasebo ile karşılaştırıldığında TESD'de bir artışgözlenmiştir (insidans farklılığı; %14,2, %95 CI [1,4 - 27]).
Vortioksetinin essitaloprama karşı seksüel fonksiyon üzerindeki etkisi, bir SSRI (sitalopram, paroksetin veya sertralin) ile en az 6 hafta tedavi edilmiş, düşük düzeyde depresif belirtileriolan (başlangıç CGI-S < 3) ve önceki SSRI tedavisi ile TESD'si indüklenmiş hastalarda, 8haftalık, çift kör, esnek doz, (n=424) karşılaştırmalı bir çalışma ile detaylı olarak incelenmiştir.8. haftada CSFQ-14 (Cinsel Fonksiyonda değişiklikler anketi-kısa formu) toplam skorundaki(2,2 puan, p = 0,013) değişimin ölçülmesi ile 10-20 mg/gün dozlarındaki vortioksetinin, 1020 mg/gün dozlarındaki essitalopramdan istatistiksel olarak önemli ölçüde daha az TESD'yesahip olduğu görülmüştür. 8. haftada vortioksetin grubundaki yanıt verenlerin oranı (162(%74,7)), essitalopram grubuna (137 (%66,2)) kıyasla anlamlı bir farklılık göstermemiştir(OR 1,5 p = 0,057). Antidepresan etki her iki tedavi grubunda da korunmuştur.
Vortioksetin, kısa ve uzun dönem çalışmalarda, vücut ağırlığında, kalp hızında veya kan basıncında, plaseboya göre, bir etki göstermemiştir.
Klinik çalışmalarda hepatik ve renal değerlendirmelerde klinik olarak anlamlı bir değişiklik oluşturmamıştır.
Vortioksetin, major depresif bozukluğu olan hastalarda, QT, QTc, PR ve QRS intervalleri dahil ECG parametreleri üzerinde klinik olarak anlamlı herhangi bir etki göstermemiştir. Sağlıklıgönüllülerde günde 40 mg doza kadar dozların uygulandığı, tam bir QTc çalışmasında, QTcintervalinin uzaması ile ilgili hiçbir potansiyel gözlenmemiştir.
Pediyatrik popülasyon
12 ila 17 yaşları arasındaki MDB'si olan adolesan hastalarda randomize, çift kör, plasebo kontrollü, aktif referanslı, sabit dozlu, 8 haftalık bir çalışma yürütülmüştür. Çalışma,standartlaştırılmış psikososyal müdahale (N = 777) ile 4 haftalık tek kör plasebo başlangıç
14
dönemini içermektedir; başlangıç döneminden sadece yanıt vermeyenler randomize edilmiştir (N = 615). Revize Edilmiş Çocuk Depresyon Derecelendirme Ölçeği (CDRS-R) toplamskoruna göre, ne vortioksetin 10 mg/gün'ün ne de 20 mg/gün'ün plasebodan istatistiksel olarakanlamlı derecede üstün olmadığı görülmüştür. Aktif referans (fluoksetin 20 mg/gün), CDRS-Rtoplam skorunda istatistiksel olarak plasebodan ayrılmıştır. Genel olarak, adolesanlardavortioksetinin advers reaksiyon profili, abdominal ağrıyla ilişkili olaylar ve intihar düşüncesiiçin yetişkinlerden daha yüksek insidanslar bildirilmesi dışında, yetişkinlerde görülen ilebenzerdir. Advers olaylar nedeniyle (çoğunlukla intihar düşüncesi, bulantı ve kusmaya bağlıolarak) tedavinin kesilmesi, vortioksetin 10 mg/gün (%2,7), fluoksetin (%3,3) ve plasebo(%1,3) ile karşılaştırıldığında en çok vortioksetin 20 mg/gün (%5,6) ile tedavi edilen hastalardagerçekleşmiştir. Vortioksetin tedavi gruplarında en sık bildirilen yan etkiler mide bulantısı,kusma ve baş ağrısı olmuştur. İntihar düşüncesi ve davranışı, hem 4 haftalık tek kör başlangıçdöneminde (plasebo 13/777 [%1,7]) hem de 8 haftalık tedavi periyodunda (vortioksetin 10mg/gün 2/147 [%1,4], vortioksetin 20 mg/gün 6/161 [%3,7], fluoksetin 6/153 [%3,9],plasebo 0/154 [%0]) advers olaylar olarak bildirilmiştir. Columbia İntihar ŞiddetiniDerecelendirme Ölçeği (C-SSRS) ile ölçülen intihar düşüncesi ve davranışı, tedavi gruplarıarasında benzerlik göstermiştir.
Avrupa İlaç Ajansı (EMA), 7 yaşın altındaki çocuklarda majör depresif bozukluğunda vortioksetin ile yapılan çalışmaların sonuçlarını sağlama zorunluluğunu kaldırmıştır (pediyatrikkullanım için bkz. Bölüm 4.2).
EMA, majör depresif bozukluğun tedavisinde pediyatrik popülasyonun bir veya daha fazla alt kümesinde vortioksetin ile yapılan çalışmaların sonuçlarını sunma yükümlülüğünü ertelemiştir(pediyatrik kullanım hakkında bilgi için bkz. Bölüm 4.2).
5.2. Farmakokinetiközellikler Genel özellikler
Emilim:
Vortioksetin oral absorpsiyondan sonra yavaş ancak iyi absorbe edilir ve pik plazma konsantrasyonuna 7-11 saatte ulaşır. 5, 10 veya 20 mg/gün çoklu dozlarda, ortalamaCmaks değerleri 9-33 ng/ml şeklinde gözlenmiştir. Mutlak biyoyararlanım %75'dir.Yiyeceklerin farmakokinetik üzerinde bir etkisi görülmemiştir (bkz. Bölüm 4.2).
Dağılım:
Ortalama dağılım hacmi (Vss), 2.600 l'dir ve yoğun ekstravasküler dağılım gösterir. Plazma proteinlerine yüksek oranda bağlanır (%98-%99) ve bağlanma, vortioksetininplazma konsantrasyonlarından bağımsızdır.
Biyotransformasyon:
Vortioksetin, primer olarak CYP2D6 ve az oranda da CYP3A4/5 ve CYP2C9 ile katalizlenen oksidasyon, daha sonra da glukuronik asit konjügasyonu yoluyla karaciğerde büyük orandametabolize edilir.
Vortioksetinin, CYP izoenzimleri, CYP1A2, CYP2A6, CYP2B6, CYP2C8, CYP2C9, CYP2C19, CYP2D6, CYP2E1 veya CYP3A4/5'i inhibe edici veya indükleyici etkisi
15
gözlenmemiştir (bkz. Bölüm 4.5). Vortioksetin zayıf bir P-gp substratı ve inhibitörüdür. Vortioksetinin majör metaboliti farmakolojik olarak inaktiftir.
Eliminasyon:
Ortalama eliminasyon yarılanma ömrü 66 saat ve oral klerensi 33 l/saat'dir. İnaktif vortioksetin metabolitlerinin yaklaşık 2/3'ü idrarla ve yaklaşık 1/3'ü feçesle atılır. Vortioksetinin ancakihmal edilebilir miktarları feçesle atılır. Kararlı durum plazma konsantrasyonlarına yaklaşık 2haftada ulaşılır.
Doğrusallık/doğrusal olmayan durum:
Çalışılan doz aralığında (2,5- 60 mg/gün) farmakokinetik doğrusal ve zamandan bağımsızdır
Yarılanma ömrüne göre, 5-20 mg/gün çoklu dozları takiben, EAA0-24sa değerine dayanılarak, birikme indeksi 5-6'dır.
Hastalardaki karakteristik özellikler
Yaşlılar:
Sağlıklı yaşlı kişilerde (>65 yaş, n=20), 10 mg/gün çoklu doz uygulamalarından sonra, sağlıklı genç kişilerden (<45 yaş) oluşan kontrolle karşılaştırıldığında, vortioksetine maruziyet (Cmaksve EAA) %27'e kadar artmıştır. >65 yaş hastalarda başlangıç dozu, her zaman, etkili endüşük doz olan günde bir kez 5 mg vortioksetin olmalıdır (bkz. Bölüm 4.2). Bununlabirlikte, yaşlı hastalara 10 mg/gün dozlarından yüksek dozlar verileceği zaman dikkatliolunmalıdır (bkz. Bölüm 4.4).
Böbrek yetmezliği:
10 mg tek doz vortioksetin uygulanmasından sonra, Cockcroft-Gault formülü (hafif, orta veya şiddetli; n=8/grup) kullanılarak tahmin edilen böbrek yetmezliği, eşleştirilmiş sağlıklıkontrollere göre, maruziyette orta dereceli bir artışa yol açmıştır (%30'a kadar). Son dönemböbrek yetmezliğinde olan hastalarda, tek doz 10 mg vortioksetin uygulamasından sonra,diyaliz sırasında vortioksetinin sadece küçük bir kısmı kaybedilmiştir (EAA ve Cmaks,sırasıyla,
%13 ve %27 daha düşük; n=8). Böbrek fonksiyonlarına bağlı olarak doz ayarlamasına gerek yoktur (bkz. Bölüm 4.2 ve 4.4).
Karaciğer yetmezliği:
Hafif, orta veya şiddetli karaciğer yetmezliği (sırasıyla Child-Pugh Kriteri A, B veya C) olan hastalardaki (N = 6-8) farmakokinetik sağlıklı gönüllülerle karşılaştınlmıştır. EAA'dakideğişiklikler hafif veya orta şiddette karaciğer yetmezliği olan hastalarda %10'dan daha düşük,şiddetli karaciğer yetmezliği olanlarda ise %10 daha yüksektir. Cmaks'taki değişiklikler tümgruplarda %25'in altındadır. Karaciğer fonksiyonuna bağlı olarak doz ayarlamasına gerekyoktur (bkz. Bölüm 4.2 ve 4.4).
CYP2D6 gen tipleri:
Vortioksetinin plazma konsantrasyonu, CYP2D6 yavaş metabolize edicisi olan kişilerde, hızlı metabolize edici kişilere göre yaklaşık iki kat yüksektir. Güçlü CYP3A4/2C9 inhibitörlerininCYP2D6 zayıf metabolize edicilere eşzamanlı uygulanması, potansiyel olarak daha yüksek bir
16
maruziyete yol açabilir (bkz. Bölüm 4.5).
CYP2D6 ultra-hızlı metabolize edicilerde 10 mg/gün vortioksetinin plazma konsantrasyonları, hızlı metabolize ediciler için 5 mg/gün ve 10 mg/gün dozlarla elde edilen plazma konsantrasyondeğerleri arasında bulunmuştur.
Hastanın bireysel yanıtına bağlı olarak, bir doz ayarlaması gerekli olabilir (bkz. Bölüm 4.2).
Pediyatrik popülasyon:
Günde bir kez 5 ila 20 mg oral uygulamayı takiben majör depresif bozukluğu olan pediyatrik hastalarda vortioksetinin farmakokinetiği, bir farmakokinetik çalışmadan (7-17 yaş) ve biretkililik ve güvenlilik çalışmasından (12-17 yaş) elde edilen verilere dayanan popülasyonmodelleme analizleri kullanılarak karakterize edilmiştir. Pediyatrik hastalarda vortioksetininfarmakokinetiği, yetişkin hastalarda gözlenene benzerdir.
5.3. Klinik öncesi güvenlilik verileri
Fare, sıçan ve köpeklere vortioksetinin uygulandığı genel toksisite çalışmalarında, asıl olarak santral sinir sistemi ile ilgili belirtiler ilişkili bulunmuştur. Genel toksisite çalışma programında,bunlar arasında, salivasyon (sıçan ve köpeklerde), pupilde dilatasyon (köpekte) ve köpeklerdeiki konvülziyon olayı bulunmaktadır. Konvülziyonlar için etki görülmeyen düzey, karşı gelengüvenlilik marjini 5 olarak belirlenmiştir. Bu belirlemede 20 mg/gün olan önerilen maksimumterapötik doz dikkate alınmıştır. Hedef organ toksisitesi böbrekler (sıçanlarda) ve karaciğerle(fare ve sıçanlarda) sınırlanmıştır. Sıçanlarda böbreklerde (glomerulonefrit, renal tübülerobstrüksiyon, renal tübülde kristal şeklinde materyal) ve fare ve sıçanda karaciğerdedeğişiklikler (hepatosellüler hipertrofi, hepatosit nekroz, safra kanalı hiperplazisi, safrakanalında kristal şeklinde materyal), önerilen maksimum terapötik doz olan 20 mg/gün dozdaelde edilen insan maruziyet değerlerinin 10 katı (farelerde) ve 2 katı (sıçanlarda) maruziyetteortaya çıkmıştır. Bu bulguların, başlıca, renal tübüllerin ve safra kanalının vortioksetinle ilişkilikristal materyalle obstrüksiyonuna bağlı olduğu ve kemirici-spesifik özellik taşıdığı kabuledilmiştir. İnsanlar için riskin düşük olduğu kabul edilmektedir.
Vortioksetin, bir seri standart
in vitroin vivo
testte genotoksik bulunmamıştır.
Farelerde ve sıçanlarda yapılan 2-yıl süreli konvansiyonel karsinojenite çalışmalarına dayanarak, vortioksetinin insanlarda karsinojenite riski oluşturmayacağı sonucuna varılmıştır.Vortioksetinin, sıçanlarda fertilite, çiftleşme performansı, üreme organları veya spermmorfolojisi ve motilitesi üzerinde bir etkisi olmamıştır. Vortioksetin, sıçanlarda veyatavşanlarda teratojenite göstermemiş ancak sıçanlarda önerilen maksimum 20 mg/gün terapötikdozla elde edilen maruziyetin 10 katından daha fazla maruziyetlerde fetal ağırlık üzerindeetkiler ve kemikleşmede gecikme şeklinde üreme toksisitesi görülmüştür. Benzer etkiler sub-terapötik maruziyet değerlerinde tavşanlarda da gözlenmiştir.
Sıçanlarda pre- ve postnatal bir çalışmada vortioksetin, maternal toksisite oluşturmayan dozlarda ve insanlarda 20 mg/gün dozdaki uygulaması ile elde edilene benzer maruziyetdüzeylerinde, yavru mortalitesini arttırmış, vücut ağırlığı artışını azaltmış ve yavru gelişiminigeciktirmiştir (bkz. Bölüm 4.6).
Vortioksetin ile ilişkili materyal emziren sıçanların sütünde tespit edilmiştir (bkz. Bölüm 4.6).
17
Sıçanlardaki genç popülasyon toksisite çalışmalarında, vortioksetin tedavisi ile ilişkili tüm bulgular, erişkin hayvanlarda kaydedilenlerle uyumludur.
Çevresel risk değerlendirme çalışmaları, vortioksetinin kalıcı, biyolojik olarak birikimli ve çevreyi zehirleme potansiyeline sahip olduğunu göstermiştir (balıklar için risk). Bununlabirlikte, hastalarda önerilen kullanımı ile vortioksetinin, su ve kara yaşam ortamları için ihmaledilebilir bir risk oluşturduğu kabul edilmiştir (bkz. Bölüm 6.6).
6. FARMASÖTİK ÖZELLİKLER6.1. Yardımcı maddelerin listesi
Tablet çekirdeği
Mannitol
Mikrokristalin selüloz HidroksipropilselülozSodyum nişasta glikolat (tip A)
Magnezyum stearat
Tablet kaplama (Opadry 03B22082 Sarı):
Hipromelloz Makrogol 400Titanyum dioksit (E171)
Sarı demir oksit (E172)
6.2 Geçimsizlikler
Geçerli değildir.
6.3. Raf ömrü
48 ay
6.4 Saklamaya yönelik özel tedbirler
25°C'nin altındaki oda sıcaklığında saklanır.
6.5 Ambalajın niteliği ve içeriği
Blister: Şeffaf; PVC/PVDC/aluminyum blister.
28 ve 56 film kaplı tablet içeren ambalajlar halinde piyasaya sunulur.
Tüm ambalaj büyüklükleri piyasada olmayabilir.
6.6 Tıbbi üründen arta kalan maddelerin imhası ve dier özel önlemler
Bu tıbbi ürün çevre için risk oluşturabilir (bkz. Bölüm 5.3).
Kullanılmamış olan ürünler ya da atık materyaller “Tıbbi Atıkların Kontrolü Yönetmeliği”
18
ve “Ambalaj ve Ambalaj Atıklarının Kontrolü Yönetmeliği”ne uygun olarak imha edilmelidir.
7. RUHSAT SAHİBİ
Lundbeck İlaç Tic.Ltd. Şti.
FSM Mah. Poligon Cad. Buyaka 2 Sitesi No:8 1.Blok Kat:7 34771 Ümraniye / İstanbulTel: 0216 538 96 00Faks: 0216 425 46 35
8. RUHSAT NUMARASI
2014/667
9. İLK RUHSAT TARİHİ / RUHSAT YENİLEME TARİHİ
İlk ruhsat tarihi: 11.09.2014 Ruhsat yenileme tarihi:
04.10.2019
10. KÜB'ÜN YENİLENME TARİHİ
19
1