KISA ÜRÜN BİLGİSİ
1 BEŞERİ TIBBİ ÜRÜNÜN ADI
CANDENACT® 8 mg tablet
2 KALİTATİF VE KANTİTATİF BİLEŞİM
Etkin madde :
Kandesartan sileksetil8 mg
Yardımcı maddeler :
Laktoz monohidrat (inek sütü kaynaklıdır) 8625 mg Yardımcı maddeler için 61'e bakınız
3 FARMASÖTİK FORM
Tablet
Açık pembe renkli, yuvarlak, bikonveks şeklinde bir yüzü çentikli diğer yüzü çentiksiz tabletler CANDENACT 8 mg tabletler, orta çentikten kırılarak iki eşit parçaya ayrılabilir
4 KLİNİK ÖZELLİKLER
41 Terapötik endikasyonlar
Primer hipertansiyon (bkz Bölüm 43, 44, 45 ve 51)
Anjiyotensin dönüştürücü enzim (ADE) inhibitörleri tolere edilmediğinde kalp yetmezliği ve sol ventrikül sistolik fonksiyonu bozukluğu (sol ventrikül ejeksiyon fraksiyonu < %40) bulunan erişkinhastaların tedavisi ya da mineralokortikoid reseptör antagonistleri tolere edilmediğinde optimal tedaviyerağmen semptomatik kalp yetmezliği olan hastalara ADE-inhibitörlerine ek tedavi olarak (bkz Bölüm42, 44, 45 ve 51)
42 Pozoloji ve uygulama şekliPozoloji/ uygulama sıklığı ve süresi:
Hipertansiyon:
CANDENACT'ın önerilen başlangıç dozu ve normal idame dozu günde bir defada 8 mg'dır Antihipertansif etkinin büyük bir kısmı, tedavinin başlamasından sonraki 4 hafta içinde elde edilir
Kan basıncı yeterli derecede kontrol altına alınamayan bazı hastalarda doz günde 1 defa 16 mg'a ve maksimum günde bir defa 32 mg'a yükseltilebilir (Bkz Bölüm 51 Farmakodinamik özellikler)Tedavi, istenen kan basıncı yanıtına göre ayarlanmalıdır CANDENACT diğer antihipertansifajanlar ile de uygulanabilir Hidroklorotiyazidin ilavesi CANDENACT'ın çeşitli dozları ile ilave birantihipertansif etki göstermektedir
1/16Böbrek yetmezliği:
Hemodiyaliz hastaları da dahil böbrek yetmezliği olan hastalarda önerilen başlangıç dozu günde bir defada 4 mg'dır Doz hastanın yanıtına göre ayarlanmalıdır Çok ağır ya da son evrede böbrekyetmezliği olan hastalarda (kreatinin klerensi < 15 mL/dakika) kandesartan sileksetil kullanımı ileilgili klinik deneyimler sınırlıdır (Bkz Bölüm 44)
Karaciğer yetmezliği:
Hafif - orta derecede karaciğer yetmezliği olan hastalarda önerilen başlangıç dozu günde bir defada 4 mg'dır Doz hastanın yanıtına göre ayarlanabilir CANDENACT ağır karaciğer yetmezliğive/veya kolestazisi olan hastalarda kontrendikedir (Bkz Bölüm 43 ve 52)
Geriyatrik popülasyon:
Yaşlılarda, başlangıç dozunun ayarlanması gerekmez
Pediyatrik popülasyon:
Kandesartan sileksetilin çocuklar ve adolesanlar (18 yaş altı) üzerindeki güvenliliği ve etkililiği belirlenmemiştir
İntravasküler sıvı kaybı olan hastalarda kullanımı:
İntravasküler sıvı kaybı olasılığı olan hastalar gibi hipotansiyon riski taşıyan hastalarda başlangıç dozu olarak 4 mg önerilmektedir (Bkz Bölüm 44)
Siyah ırktan hastalarda kullanım:
Siyah ırktan hastalarda kandesartanın antihipertansif etkisi, siyah ırktan olmayan hastalara göre daha azdır Sonuç olarak siyah ırktan hastalarda siyah ırktan olmayan hastalara göre daha sıkCANDENACT titrasyonu ve kombine tedavi gerekli olabilir (Bkz Bölüm 51)
Kalp yetmezliği:
CANDENACT'ın önerilen başlangıç dozu günde bir defada 4 mg'dır Hedeflenen 32 mg'lık günlük doza ya da tolere edilebilen en yüksek doza ulaşılması, en az 2 haftalık aralıklarla dozun iki katınaçıkarılması ile gerçekleştirilir (Bkz Bölüm 44) Kalp yetmezliği olan hastaların değerlendirilmesi,serum kreatinin ve potasyum seviyelerinin izlenmesi şeklinde renal fonksiyonlarındeğerlendirilmesini de içermelidir CANDENACT, ADE-inhibitörleri, beta-blokörler, diüretikler vedijitaller ya da bu ilaçların bir kombinasyonunu içeren diğer kalp yetmezliği tedavileriyle birlikteverilebilir CANDENACT, mineralokortikoid reseptör antagonistleri tolere edilmediğinde optimalstandart kalp yetmezliği tedavisine rağmen semptomatik kalp yetmezliği olan hastalarda ADEinhibitörlerine ek tedavi olarak verilebilir Bir ADE inhibitörü, bir potasyum tutucu diüretik veCANDENACT kombinasyonu önerilmez, bu kombinasyon sadece potansiyel yarar ve risklerdikkatlice değerlendirildikten sonra düşünülmelidir (bkzBölüm 44,48 ve 51)
Özel popülasyonlara ilişkin ek bilgiler:
Yaşlı hastalarda veya intravasküler sıvı kaybı, böbrek yetmezliği ya da hafif-orta derecede karaciğer yetmezliği olan hastalarda başlangıç dozunun ayarlanması gerekmez
• Bu güvenli elektronik imza ile imzalanmıştır sy°56âklUM0FyYnUySHY3ZmxXBelge Takip Adresi:https://wwwturkiyegovtr/saglik-titck-ebys
2/16
Kandesartan sileksetilin 18 yaşına kadar olan çocukların hipertansiyon ve kalp yetmezliği tedavisinde etkililiği ve güvenliliği belirlenmemiştir Herhangi bir veri mevcut değildir
Uygulama şekli:
CANDENACT günde tek doz olarak uygulanmalıdır Aç ya da tok karna alınabilir Kandesartanın biyoyararlanımı yiyeceklerden etkilenmemektedir
43 Kontrendikasyonlar
• CANDENACT'ın içerdiği maddelerden herhangi birisine karşı aşırı duyarlılığı olanlarda
• Gebelik ve emzirme döneminde (Bkz Bölüm 46)
• Ağır karaciğer yetmezliği ve / veya kolestazda,
• CANDENACT ile aliskiren içeren ilaçların birlikte kullanımı, diyabetes mellitus veyaböbrek yetmezliği (GFR< 60 ml/dak/173m2) olan hastalarda kontrendikedir (bkz Bölüm 45 ve51)
44 Özel kullanım uyarıları ve önlemleri
Renin-anjiyotensin-aldosteron sisteminin (RAAS) ikili blokajı:
ADE-inhibitörleri, anjiyotensin II reseptör blokörleri ya da aliskirenin birlikte kullanılması durumunda hipotansiyon, senkop, hiperkalemi riskinin arttığı ve böbrek fonksiyonunun azaldığına(akut böbrek yetmezliği dahil) dair kanıtlar bulunmaktadır RAAS'ın dual blokajına yol açtığından,ADE-inhibitörleri, anjiyotensin II reseptör blokörleri ya da aliskirenin birlikte kullanılmasıönerilmez (bkz Bölüm 45 ve 51)
Eğer ikili blokaj tedavisi mutlaka gerekli görülürse sadece uzman gözlemi altında yapılmalı ve böbrek fonksiyonu, elektrolitler ve kan basıncı yakından sık sık takip edilmelidir Diyabetiknefropatisi bulunan hastalarda ADE-inhibitörleri ve anjiyotensin II reseptör blokörleri eşzamanlıolarak kullanılmamalıdır
Böbrek Yetmezliği:
Renin-anjiyotensin-aldosteron sistemini inhibe eden diğer ilaçlarla olduğu gibi, CANDENACT ile tedavi edilen duyarlılığı yüksek hastalarda renal fonksiyon değişiklikleri beklenebilir
CANDENACT , böbrek yetmezliği olan hipertansif hastalarda kullanıldığında, serum potasyum ve kreatinin düzeyleri, düzenli olarak ölçülmelidir Çok ağır ya da son evrede böbrek yetmezliği olanhastalarda (kreatinin klerensi<15mL/dak) kullanımına ilişkin deneyim sınırlıdır Bu hastalarda, kanbasıncı yakından izlenerek CANDENACT dozu dikkatle titre edilmelidir
Özellikle 75 yaşın üzerindeki ve böbrek yetmezliği olan hastalarda, kalp yetmezliğinin değerlendirilebilmesi için, böbrek fonksiyonları düzenli olarak incelenmelidir CANDENACT dozutitre edilirken serum kreatinin ve potasyum düzeylerinin izlenmesi önerilmektedir Kalpyetmezliğindeki klinik çalışmalar serum kreatinin düzeyi >265 |imol/L (>3 mg/dL) olan hastalarıkapsamamaktadır
Kalp yetmezliğinde ADE inhibitörleri ile birlikte kullanım:
3/16
CANDENACT, bir ADE inhibitörüyle kombine olarak kullanılması durumunda özellikle hipotansiyon, hiperkalemi ve böbrek fonksiyonunda azalma (akut böbrek yetmezliği dahil) olmaküzere advers reaksiyon riski artabilir Bir ADE-inhibitörü, bir mineralokortikoid reseptörantagonisti ve kandesartandan oluşan üçlü kombinasyon önerilmez Bu kombinasyonlar uzmangözlemi altında kullanılmalı ve böbrek fonksiyonu, elektrolitler ve kan basıncı yakından sık sıktakip edilmelidir
Diyabetik nefropati bulunan hastalarda ADE-inhibitörleri ve anjiyotensin II reseptör blokörleri birlikte kullanılmamalıdır
Hemodiyaliz:
Diyaliz sırasında, plazma hacminin düşmesi ve renin-anjiyotensin-aldosteron sisteminin aktive edilmesi sonucu kan basıncı, AT1-reseptör blokajına karşı özellikle hassas olabilir Bu nedenle,hemodiyaliz hastalarında kan basıncı yakından izlenerek CANDENACT dozu dikkatle titreedilmelidir
Renal arter stenozu:
Anjiyotensin reseptör blokörleri, renin-anjiyotensin- aldosteron sistemine etki eden diğer ilaçlar, bilateral veya tek taraflı renal arter stenozu olan hastalarda, kan üre miktarını ve serum kreatinindüzeyini artırabilir Aynı etki, anjiyotensin II reseptör antagonistleri (AIIRA) ile de görülebilir
Böbrek transplantasyonu:
Böbrek transplantasyonu uygulanan hastalarda CANDENACT kullanımıyla ilgili klinik kanıtlar kısıtlıdır
Hipotansiyon:
Kalp yetmezliği hastaları CANDENACT ile tedavi edilirken hipotansiyon gelişebilir Renin-anjiyotensin-aldosteron sistemine etki eden diğer ilaçlarda olduğu gibi, yüksek doz diüretik kullanan intravasküler sıvı kaybı olan hipertansif hastalarda da hipotansiyon görülebilir Tedaviyebaşlarken dikkatli olunmalı ve hipovolemi düzeltilmelidir
Anestezi ve cerrahi:
Renin-anjiyotensin sisteminin bloke olmasından ötürü anjiyotensin II antagonistleri ile tedavi edilen hastalara uygulanan cerrahi müdahale ve anestezi sırasında hipotansiyon ortaya çıkabilir Çok nadirolarak hipotansiyon, intravenöz sıvı ve/veya vazopresör ilaçların kullanılmasını gerektirecek kadarağır olabilir
Aort ve mitral kapak stenozu veya obstrüktif hipertrofik kardiyomiyopati:
Diğer vazodilatörlerle olduğu gibi, hemodinamik aort ya da mitral kapak stenozu olan ya da obstrüktif hipertrofik kardiyomiyopatili hastalarda, CANDENACT çok dikkatli kullanılmalıdır
Primer hiperaldosteronizm:
Primer hiperaldosteronizmi olan hastalar, renin-anjiyotensin-aldosteron sistemi üzerinden etki gösteren antihipertansif ilaçlara genellikle yanıt vermezler Bu nedenle, bu hastalardaCANDENACT kullanımı önerilmemektedir
Hiperkalemi: Bu belge
4/16
Renin-anjiyotensin-aldosteron sistemini etkileyen diğer ilaçlarla olan deneyimlere göre CANDENACT'ın potasyum tutucu diüretiklerle, potasyum preparatları ile, potasyum içeren yapaytuzlarla ya da potasyum düzeylerini artırıcı diğer ilaçlarla (örnheparin vetrimetoprim/sulfametoksazol kombinasyonu) birlikte kullanımı, hipertansif hastalarda serumpotasyum düzeylerini artırabilir
CANDENACT ile tedavi edilen kalp yetmezliği hastalarında hiperkalemi görülebilir
CANDENACT ile tedavi edilen kalp yetmezliği hastalarında, özellikle ADE inhibitörleri ve spironolakton gibi potasyum tutucu diüretiklerle (örn spironolakton) birlikte kullanıldığında serumpotasyum düzeylerinin düzenli olarak izlenmesi önerilmektedir Bir ADE inhibitörü, bir potasyumtutucu diüretik (örn spironolakton) ve CANDENACT'ın kombinasyonu önerilmemektedir vesadece dikkatli bir potansiyel fayda ve risk değerlendirmesi yapıldıktan sonra düşünülmelidir
Genel:
Böbrek fonksiyonları ve vasküler tonüsü, renin-anjiyotensin-aldosteron sistemi aktivitesine bağlı olan hastalarda, (örnağır konjestif kalp yetmezliği ya da renal arter stenozunu da kapsayan renalhastalıklar) bu sistemi etkileyen diğer ilaçlarla tedavi akut hipotansiyon, azotemi, oliguri ya danadiren akut böbrek yetmezliği ile bağlantılıdır Anjiyotensin II reseptör antagonistleri ile benzeretkilerin görülme olasılığı dışlanamaz Her antihipertansif ajan ile olduğu gibi, iskemik kalphastalığı ya da atherosiklerotik serebrovasküler hastalığı olanlarda, aşırı kan basıncı düşmesi,miyokard enfarktüsü ya da inmeye neden olabilir
Kandesartanın antihipertansif etkisi, bir antihipertansif ajan olarak veya diğer bir endikasyon için reçete edilmiş olsa bile, kan basıncının düşürücü özelliği olan diğer medikal ilaçlar ile arttırılabilir
CANDENACT laktoz içermektedir Nadir kalıtımsal galaktoz intoleransı, Lapp laktoz yetmezliği ya da glikoz-galaktoz malabsorpsiyon problemi olan hastaların bu ilacı kullanmamaları gerekir
Daha önce felç geçirmiş olan hastalarda, dikkatli kullanılmalıdır
Gebelik:
Gebelik sırasında anjiyotensin Tip II reseptör antagonistleri (AIIRA) ile tadaviye başlanmamalıdır AIIRA tedavisinin devamlılığı gerekmedikçe, gebe kalmayı planlayan hastalarda, gebeliktekullanımda güvenliği kanıtlanmış başka antihipertansif tedavilere geçilmelidir Gebelik tespitedildiğinde, AIIRA'lar ile tadavi derhal durdurulmalı ve uygun olduğu durumlarda alternatiftedaviye geçilmelidir (Bkz Bölüm 43 ve 46)
45 Diğer tıbbi ürünler ile etkileşim ve diğer etkileşim şekilleri
Klinik farmakokinetik çalışmaların yapıldığı ilaçlar hidroklorotiyazid, varfarin, digoksin, oral kontraseptifler (örneğin; etinilöstradiol/levonorgestrel), glibenklamid, nifedipin ve enalaprildir Builaçlarla birlikte kullanıldığında klinik olarak önemli bir ilaç etkileşimi belirlenmemiştir
CANDENACT'ın potasyum tutucu diüretikler, potasyum preparatları, potasyum içeren yapay tuzlar ya da potasyum düzeyini artıran tıbbi ürünler (örneğin; heparin ) ile birlikte kullanılması serum
44)
ys 7
yenmelidir (Bkz ,
/w w w turkıy e govtr/saglık
Belge Do5/16
ADE inhibitörleri ile lityumun birlikte kullanımında, serum lityum konsantrasyonlarında ve toksisitede geri dönüşümlü artış bildirilmiştir Benzer etki anjiyotensin II reseptör antagonistleri(AIIRA) ile de görülebilir Kandesartanın lityum ile birlikte kullanılması önerilmemektedirKombinasyon gerekli ise serum lityum düzeyleri dikkatlice izlenmesi önerilmektedir
AIIRA'nın aynı anda NSAİ (non-steroid antiinflamatuar) ilaçlar (örn selektif COX-2 inhibitörleri, asetilsalisilikasit (>3 g/gün) ve selektif olmayan NSAİ ilaçlar) ile birlikte kullanılmasıantihipertansif etkide azalmaya neden olabilir, bu nedenle dikkatli kullanılmalıdır
ADE inhibitörlerinde olduğu gibi, anjiyotensin II reseptör antagonistleri ve NSAİ ilaçların birlikte kullanımı, olası akut böbrek yetmezliği de dahil böbrek fonksiyonlarının kötüleşmesi ve serumpotasyum seviyesinde yükselme (özellikle önceden bilinen zayıf böbrek fonksiyonu olanhastalarda) riskinin artmasına neden olabilir Özellikle yaşlı hastalarda, kombine tedavininuygulanmasında dikkatli olunmalıdır Hastalar yeterli miktarda su almalıdırlar ve kombinetedavinin başlamasının ardından ve daha sonraları periyodik olarak böbrek fonksiyonlarınınizlenmesine dikkat edilmelidir
Alkol ile kullanım:
CANDENACT kullanımı sırasında alkol kullanan bazı kişilerde baygınlık veya baş dönmesi görülebilir Bu nedenle CANDENACT kullanılırken alkol kullanılması önerilmez
Klinik çalışma verileri, renin-anjiyotensin-aldosteron sisteminin (RAAS), ADE-inhibitörleri, AI
IRÖzel popülasyonlara ilişkin ek bilgiler:
Hiç bir etkileşim çalışması yapılmamıştır
Pediyatrik popülasyon:
Kandesartan sileksetilin 18 yaşına kadar olan çocukların hipertansiyon ve kalp yetmezliği tedavisinde etkililiği ve güvenliliği belirlenmemiştir
46 Gebelik ve laktasyonGenel tavsiye
Gebelik kategorisi: D
Çocuk doğurma potansiyeli bulunan kadınlar/Doğum kontrolü (kontrasepsiyon)
Hamile kalmayı planlayan veya hamile olduğundan şüphelenen hastaların, CANDENACT kullanımını bir an önce durdurmaları gerekmektedir
Gebelik dönemi
CANDENACT'ın gebelikte kullanımı kontrendikedir (BkzBölüm 43) CANDENACT kullanan hastalara, tedavi gördükleri doktorları ile uygun seçeneği belirleyebilmeleri için, öncesinde hamile
Belge Dt^rafeat hatır^aılmalıdır^Lt'
durdurulmalı ve uygun durumlarda alternatif bir tedavi başlatılmalıdır
6/16
Renin-anjiyotensin sistemi üzerine doğrudan etki eden tıbbi ürünler, gebelikte kullanıldığında fötal ve neonatal hasara ve hatta ölüme yol açabilirler Anjiyotensin II reseptör antagonist tedavisinininsanfetotoksisitesine (böbrekfonksiyonlarında azalma,oligohidramniyöz,kafatası
kemikleşmesinde gecikme) ve neonatal toksisiteye (böbrek yetmezliği, hipotansiyon, hiperkalemi) neden olduğu bilinmektedir (Bkz Bölüm 53)
Laktasyon dönemi
Kandesartanın anne sütüne geçip geçmediği bilinmemektedir Emziren farelerde kandesartanın süte geçtiği gözlenmiştir Anne sütü alan bebeklerdeki advers etki potansiyelinden dolayıCANDENACT kullanımının gerekli olduğu durumlarda emzirmeye son verilmelidir (Bkz Bölüm43)
Üreme yeteneği/Fertilite
Veri yoktur
47 Araç ve makine kullanımı üzerindeki etkiler
Kandesartan sileksetilin araç kullanımı üzerine etkisi ile ilgili çalışmalar bulunmamaktadır Tedavi sırasında araç ya da makine kullanırken sersemlik ya da yorgunluk hali olabileceği akıldatutulmalıdır
48 İstenmeyen etkilerHipertansiyon tedavisinde:
Kontrollü klinik çalışmalarda istenmeyen etkilerin hafif ve geçici olduğu ve plasebo ile kıyaslanabilir olduğu görülmüştür Yan etkilerin görülme sıklığının doz ve yaşla bir ilişkisi yokturKandesartan sileksetilin yan etkilerine bağlı olarak tedaviyi bırakma oranları (% 31), plasebo (%32) ile benzerdir
Klinik çalışmalardan elde edilmiş toplam verilerin analizinde, kandesartan ile sık görülen advers olaylar aşağıda gösterilmiştir Bu advers olaylar, plasebodan en az %1 oranında daha fazla sıklıktagörülmesi esasına göre listelenmiştir Buna göre, en yaygın raporlanan yan etki reaksiyonlarısersemlik/vertigo, baş ağrısı ve solunum yolu enfeksiyonudur
Bu bölüm boyunca tablolarda kullanılan sıklıklar:
Çok yaygın (>1/10),
Yaygın (>1/100 ila <1/10),
Yaygın olmayan (>1/1000 ila <1/100),
Seyrek (>1/10000 ila <1/1000),
Çok seyrek (<1/10000)
Enfeksiyonlar ve enfestasyonlar
Yaygın: Solunum yolu enfeksiyonu
Kan ve lenf sistemi hastalıkları
Çok seyrek: Lökopeni, nötropeni ve agronülositoz
lektronik imza ile imzalanmıştır
Belge Domaboljz
'OTilama Kodu: lZA^OoZAVaoZAVaoaklUMUry YnüybJtl:
Çok seyrek: Hiperkalemi, hiponatremi
7/16Sinir sistemi hastalıkları
Yaygın: Sersemlik/vertigo, baş ağrısı
Solunum, göğüs bozuklukları ve mediastinal hastalıkları
Çok seyrek: Öksürük
Gastrointestinal hastalıkları
Çok seyrek: Bulantı
Hepato-biliyer hastalıkları
Çok seyrek: Karaciğer enzimlerinde artış, anormal hepatik fonksiyon veya hepatit
Deri ve deri altı doku hastalıkları
Çok seyrek: Anjiyoödem, döküntü, ürtiker, kaşıntı
Kas-iskelet sistemi bozuklukları, bağ doku ve kemik bozuklukları
Çok seyrek: Sırt ağrısı, artralji, miyalji
Böbrek ve idrar yolu hastalıkları
Çok seyrek: Yatkın hastalarda renal yetersizliği de içeren böbrek bozukluğu (Bkz Bölüm 44)
Laboratuvar Bulguları:
Genelde CANDENACT'ın rutin laboratuvar bulguları üzerine klinik açıdan önemli etkisi yoktur Renin-anjiyotensin-aldesteron sisteminin diğer inhibitörleri gibi, hemoglobin düzeyinde küçükoranda azalma görülmüştür CANDENACT kullanan hastalarda laboratuvar değişikliklerinin rutintakibi gerekmez Ancak, böbrek yetmezliği olan hastalarda serum potasyum ve kreatinin düzeyleridüzenli olarak izlenmelidir
Kalp yetmezliği tedavisinde:
Kalp yetmezliği hastalarında görülen kandesartan sileksetilin yan etki profili, ilacın farmakolojik etkileri ve hastaların sağlık durumu ile tutarlılık gösterir Kandesartan sileksetilin 32 mg dozunun(n=3803) plasebo (n=3796) ile karşılaştırıldığı CHARM klinik çalışmasında, kandesartan sileksetilverilen grupta hastaların %21'i, plasebo verilen grupta ise %161'i advers etkilerden dolayı tedaviyibırakmışlardır
En yaygın raporlanan yan etkiler hiperkalemi, hipotansiyon ve böbrek yetmezliğidir Bu etkiler daha yaygın olarak 70 yaşın üzerindeki, diyabeti olan veya renin-anjiyotensin-aldestoron sisteminietkileyen diğer medikal ilaçları kullanan (özellikle ADE inhibitörü ve/veya spironolakton) kişilerdegörülmüştür
Klinik çalışmalardan ve pazarlama sonrası deneyimlerden elde edilen yan etkiler aşağıda verilmiştir:
Kan ve lenf sistemi hastalıkları
Çok seyrek: Lökopeni, nötropeni ve agronülositoz
Metabolizma ve beslenme hastalıkları
8/16
Yaygın: Hiperkalemi Çok seyrek: Hiponatremi
Sinir sistemi hastalıkları
Çok seyrek: Sersemlik, baş ağrısı
Vasküler hastalıklar
Yaygın: Hipotansiyon
Solunum, göğüs bozuklukları ve mediastinal hastalıkları
Çok seyrek: Öksürük
Gastrointestinal hastalıkları
Çok seyrek: Bulantı
Hepato-biliyer hastalıkları
Çok seyrek: Karaciğer enzimlerinde artış, anormal hepatik fonksiyon veya hepatit
Deri ve deri altı doku hastalıkları
Çok seyrek: Anjiyoödem, döküntü, ürtiker, kaşıntı
Kas-iskelet sistemi bozuklukları, bağ doku ve kemik bozuklukları
Çok seyrek: Sırt ağrısı, artralji, miyalji
Böbrek ve idrar yolu hastalıkları
Yaygın: Yatkın hastalarda renal yetersizliği de içeren böbrek bozukluğu (Bkz Bölüm 44)
Laboratuvar bulguları
Kandesartan sileksetil ile kalp yetmezliği tedavisinde hiperkalemi ve böbrek yetmezliği yaygın olarak görülmektedir Serum kreatinin ve potasyum düzeylerinin düzenli olarak izlenmesiönerilmektedir (Bkz Bölüm 44)
Şüpheli advers reaksiyonların raporlanması
Ruhsatlandırma sonrası şüpheli ilaç advers reaksiyonlarının raporlanması büyük önem taşımaktadır Raporlama yapılması, ilacın yarar/risk dengesinin sürekli olarak izlenmesine olanak sağlar Sağlıkmesleği mensuplarının herhangi bir şüpheli advers reaksiyonu Türkiye Farmakovijilans Merkezi(TÜFAM)'ne bildirmeleri gerekmektedir
tel: 0 800314 00 08; faks: 0 312 218 35 99)
49 Doz aşımı ve tedavisi
Belirtiler:
Farmakolojik özellikler göz önüne alındığında, doz aşımının temel bulgusu semptomatik hipotansiyon ve sersemlik olabilir Doz aşımına ilişkin bireysel vaka raporlarında (672 mg'a kadarkandesartan sileksetil) hastanın durumunun düzelmesi sorunsuz olmuştur
rp ı • Bu belge
9/16
Semptomatik hipotansiyon geliştiğinde, semptomatik tedavi uygulanmalı ve hastanın yaşamsal bulguları gözlenmelidir Hasta ayakları yukarıda olacak şekilde yatırılmalıdır Bu yeterli olmazsa,infüzyon yoluyla serum fizyolojik gibi bir solüsyon uygulanarak plazma hacmi artırılmalıdır Buönlemlerin de yetersiz olduğu durumlarda sempatomimetik ilaçlar uygulanabilir Kandesartanhemodiyaliz ile uzaklaştırılamaz
5 FARMAKOLOJİK ÖZELLİKLER
51 Farmakodinamik özellikler
Farmakoterapötik grubu : Anjiyotensin II antagonistleri (kandesartan)
ATC kodu : C09CA06
Anjiyotensin II, renin-anjiyotensin-aldesteron sisteminin en önemli vazoaktif hormonudur ve hipertansiyon, kalp yetmezliği ve diğer kardiyovasküler bozuklukların fizyopatolojisinde önemli birrol oynar Aynı zamanda uç organ hasarı ve hipertrofisinin patogenezinde de önemli bir rolü vardır
Anjiyotensin II'nin vazokonstriksiyon, aldosteron salınımının uyarılması, tuz ve su dengesinin düzenlenmesi ve hücre büyümesinin uyarılması gibi temel fizyolojik etkileri tip I reseptörü (AT1)aracılığıyla olur
Kandesartan sileksetil oral kullanıma uygun bir ön ilaçtır Gastro-intestinal kanaldan emilimi sırasında ester hidrolizi sonucu hızla, aktif formu olan kandesartana dönüşür Kandesartan, AT1reseptörlerine selektif olarak sıkı bağlanan ve yavaş ayrılan, bir anjiyotensin II reseptörantagonistidir Agonist aktivitesi yoktur
Kandesartan, anjiyotensin I'i anjiyotensin II'ye çeviren ve bradikinini parçalayan ADE'i (anjiyotensin dönüştürücü enzim) inhibe etmez Bradikinin, P maddesi veya ADE üzerine etkisiyoktur ADE inhibitörleri ile kandesartanın karşılaştırıldığı kontrollü klinik deneylerde, öksürük,kandesartan sileksetil alan hastalarda daha az görülmüştür Kandesartan, diğer hormonreseptörlerine veya kardiyovasküler regülasyonda önemli olduğu bilinen iyon kanallarınabağlanmaz veya bloke etmez Anjiyotensin II (AT1) reseptörleri antagonizması, plazma renin,anjiyotensin I ve anjiyotensin II düzeylerinde doza bağlı artışlara ve plazma aldosteronkonsantrasyonunda da düşüşe sebep olur
Hipertansiyon
Kandesartan, hipertansiyon tedavisinde, arteriyel kan basıncında uzun etkili ve doza bağlı bir düşüş sağlayarak etki gösterir Antihipertansif etkisi, kalp hızında refleks artışa neden olmadan sistemikperiferik direnci azaltmasına bağlıdır İlk doza bağlı ağır hipotansiyon ya da tedavininkesilmesinden sonra rebound etki görülmesi ile ilgili bulgular yoktur
Kandesartan sileksetilin tek doz kullanımını takiben, antihipertansif etki genellikle 2 saat içinde başlar İlaç herhangi bir dozda devamlı kullanıldığında, kan basıncındaki düşüşün büyük bir kısmıgenellikle 4 hafta içinde elde edilir ve uzun süreli tedavi ile kan basıncındaki bu seviye idameettirilir Meta-analizlere göre günde tek seferlik dozun 16 mg'dan 32 mg'a çıkarılmasının ortalamailave etkisi azdır Kişiden kişiye gösterilen farklılık göz önüne alınırsa, bazı hastalarda ortalamanınüzerinde bir etki beklenebilirKandesartan sileksetilin günde tek doz kullanımı, kan basıncında 24saat boyunca etkili ve düzgün bir azalmaya neden olur, doz aralıklarında vadi ve tepe etkileriarasındaki fark çok azdır Kandesartan ve losartanın antihipertansif etkisi ve tolerabilitesi, hafif ve
10/16
orta dereceli 1268 hipertansiyon hastasının katıldığı iki adet randomize, çift kör çalışmada karşılaştırmıştır Günde tek doz 32 mg kandesartan sileksetil ile kan basıncı düşüşü(sistolik/diastolik) 131/105 mmHg, günde tek doz 100 mg losartan potasyum ile 100/87mmHg'dır (kan basıncaki düşüş farkı 31/18 mmHg, p< 00001/p<00001) Kandesartan sileksetil,hidroklorotiyazid ile birlikte kullanıldığında aditif antihipertansif etki ortaya çıkar Kandesartan,hidroklorotiyazid ya da amlodipin ile birlikte kullanıldığında iyi tolere edilmiştir
Renin-anjiyotensin-aldesteron sistemini bloke eden ilaçların belirgin antihipertansif etkisi, siyah tenli hastalarda (genellikle düşük renin popülasyonu) siyah ırktan olmayan hastalara göre dahaazdır Bu durum kandesartan için de geçerlidir Diyastolik hipertansiyonu olan 5156 hastanınkatıldığı açık etiketli klinik çalışmada, kandesartan tedavisi sırasındaki kan basıncı düşüşü, siyahırktan olan hastalarda siyah ırktan olmayan hastalara göre önemli ölçüde daha azdır (144/103mmHg / 190/127 mmHg, p<00001/p<00001)
Kandesartan, renal vasküler direnci ve filtrasyon fraksiyonunu azaltırken böbreğin kan akımını artırır, glomerüler filtrasyon hızını ya artırır ya da hiç etki göstermez Tip II
diabetes mellitus
vemikroalbuminürisi olan hipertansiyon hastalarında yapılan 3 aylık bir klinik çalışmada, kandesartansileksetil, üriner albumin atılımını (albumin/kreatinin oranı ortalama %30, %95 güvenlik aralığı%15-42) azaltmıştır Halen, kandesartanın diyabetik nefropatinin ilerlemesi üzerine etkisine ilişkinveri yoktur
Hafif ve orta derecede hipertansiyonu olan 4937 yaşlı hastada (70-89 yaş; %21 80 yaşında veya daha üstü), günde tek doz 8-16 mg (ortalama 12 mg) kandesartan sileksetilin kardiyovaskülermorbidite ve mortalite üzerine etkileri, randomize bir klinik çalışma (SCOPE- Study on Cognitionand Prognosis in the Elderly) ile değerlendirilmiş ve ortalama 37 yıl boyunca takip edilmiştirKandesartan sileksetil veya plasebo gruplarına gerektiğinde başka bir antihipertansif tedavieklenmiştir Kan basıncı, kandesartan grubunda 166/90 mm Hg'dan 145/80 mm Hg'ya, kontrolgrubunda ise 167/90 mm Hg'dan 149/82 mm Hg'ya düşürülmüştür Primer sonlanım noktası olanmajör kardiyovasküler olaylarda (kardiyovasküler mortalite, ölümcül olmayan inme ve ölümcülolmayan miyokard enfarktüsü) istatistiksel olarak anlamlı bir fark görülmemiştir Kontrol grubunda1000 hasta yılında 30 olay görülürken kandesartan grubunda 267 olay görülmüştür (rölatif risk089, %95 güvenlik aralığı 075-106, p=019)
İki büyük randomize, kontrollü çalışma (ONTARGET (Ongoing Telmisartan Alone and in combination with Ramipril Global Endpoint Trial) ve VA NEPHRON-D (The Veterans AffairsNephropathy in Diabetes)) bir ADE-inhibitörünün bir AIIRA ile kombine kullanımını incelemiştir
ONTARGET çalışması, kardiyovasküler ya da serebrovasküler hastalık öyküsü olan ya da son-organ hasarı ile birlikte seyreden tip 2 diyabetes mellitus hastalarında yürütülmüştür VA NEPHRON-D tip 2 diyabetes mellitus hastalığı olan ve diyabetik nefropatisi bulunan hastalardayürütülmüştür
Bu çalışmalar renal ve/veya kardiyovasküler sonlanımlar ve mortalite üzerinde anlamlı yarar göstermemiş, monoterapiyle kıyaslandığında hiperkalemi, akut böbrek hasarı ve/veya hipotansiyonriskinin arttığı gözlenmiştir Benzer farmakodinamik özellikleri dikkate alındığında, bu sonuçlardiğer ADE-inhibitörleri ve AIIRA için de anlamlıdır
11/16
Bu nedenle ADE-inhibitörleri ve AIIRA diyabetik nefropati bulunan hastalarda eşzamanlı olarak kullanılmamalıdır
ALTITUDE (Aliskiren Trial in Type 2 Diabetes using Cardiovascular and Renal Disease Endpoints) çalışması), kronik böbrek hastalığı, kardiyovasküler hastalık ya da her ikisi bulunan tip2 diyabetus mellitus hastalarında standart bir ADE-inhibitörü ya da bir AIIRA tedavisine aliskireneklenmesinin yararını test etmek için tasarlanan bir çalışma olmuştur Advers sonuç riskinde artışolması nedeniyle çalışma erken sonlandırılmıştır Aliskiren grubunda, plasebo grubuna kıyasla,kardiyovasküler ölüm ve inme vakalarının her ikisi de sayısal olarak daha sık görülmüş ve ilgiliadvers olaylar ve ciddi advers olaylar (hiperkalemi, hipotansiyon ve renal disfonksiyon) aliskirengrubunda plasebo grubuna göre daha sık bildirilmiştir
Kalp yetmezliği
"Candesartan in Heart Failure-Assesment of Reduction in Mortality and Morbidity-CHARM programında görüldüğü gibi kandesartan sileksetil ile tedavi, mortalite ve kalp yetmezliğine bağlıhospitalizasyonu azaltır ve sol ventrikül sistolik fonksiyonu bozulmuş olan hastalardasemptomlarda düzelme sağlar
CHARM-Alternatif (CHARM-Alternative, n=2028), SVEF < % 40 olan ve tolere edemedikleri için (özellikle öksürüğe bağlı, %72) ADE inhibitörü kullanamayan hastalar CHARM-İlave(CHARM-Added, n=2548) SVEF < % 40 olan ve bir ADE inhibitörü ile tedavi edilen hastalarCHARM-Korunmuş (CHARM-Preserved, n=3023) SVEF>%40 olan hastalar dahil edilmişlerdir
Başlangıçta optimal kronik kalp yetmezliği tedavisi gören hastalar plasebo ve kandesartan sileksetil (günde tek doz olarak verilen 4 mg veya 8 mg'dan günde tek doz 32 mg veya tolereedilebilen en yüksek doza titrasyon, ortalama doz 24 mg) uygulanmak üzere randomize edilmiştirve ortalama 377 ay izlenmiştir Tedaviden 6 ay sonra kandesartan sileksetil (%89) almaya devameden hastaların %63'ü hedeflenen doz olan 32 mg dozu kullanmakta idi
CHARM-Alternatif çalışmasında, kardiyovasküler mortalite veya kronik kalp yetmezliğine bağlı ilk hospitalizasyonun birleşik sonlanım noktası, plaseboya oranla kandesartan ile belirgin olarak dahafazla azalmıştır (nispi risk (hazard ratio) HR- 077, %95 güvenlik aralığı 067-089, p<0001) Buda, %23 oranında rölatif bir risk azalmasına eşdeğerdir Bir hastanın kardiyovasküler olay nedeniile ölmesi veya kalp yetmezliği tedavisi için hospitalizasyonunu önlemek için, 14 hastanın çalışmaboyunca tedavi edilmeleri gerekmiştir
Tüm nedenlere bağlı mortalite veya kronik kalp yetmezliğine bağlı ilk hospitalizasyonun birleşik sonlanım noktasında, kandesartan ile anlamlı bir düşüş gözlenmiştir (nispi risk (hazard ratio) 080,% 95 güvenlik aralığı 070-092, p= 0001) Birleşik sonlanım noktalarının mortalite ve morbidite(kronik kalp yetmezliğine bağlı hospitalizasyon) bileşenlerinin, kandesartanın olumlu etkisiüzerinde katkıları olmuştur Kandesartan sileksetil ile tedavi, NYHA fonksiyonel sınıfın düzelmesiile sonuçlanmıştır (p=0008)
CHARM-İlave çalışmasında, kardiyovasküler mortalite veya kronik kalp yetmezliğine bağlı ilk hospitalizasyonun birleşik sonlanım noktasında plaseboya oranla kandesartan ile anlamlı bir düşüşolmuştur (nispi risk (hazard ratio) 085, % 95 Güvenlik aralığı 075-096, p=0011) Bu da, %15
anın kardiyovasküler olay nedeni ile ölmesi
1 akıp Adresi:nttps://wwwturkıyegovtr/sagliK-tıtck-ebys12/16
veya kalp yetmezliği tedavisi için hospitalizasyonunu önlemek için 23 hastanın çalışma boyunca tedavi edilmeleri gerekmiştir
Tüm nedenlere bağlı mortalite veya kronik kalp yetmezliğine bağlı ilk hospitalizasyonun birleşik sonlanım noktasında kandesartan ile anlamlı bir düşüş olmuştur (nispi risk (hazard ratio) 087, % 95güvenlik aralığı 078-098, p=0021) Birleşik sonlanım noktalarının mortalite ve morbiditebileşenlerinin, kandesartanın olumlu etkisi üzerinde katkıları olmuştur Kandesartan sileksetil iletedavi, NYHA fonksiyonel sınıfın düzelmesi ile sonuçlanmıştır (p=0020)
CHARM-Korunmuş çalışmasında, kardiyovasküler mortalite veya kronik kalp yetmezliğine bağlı ilk hospitalizasyonun birleşik sonlanım noktasında istatistiksel olarak anlamlı bir düşüş eldeedilmemiştir (nispi risk (hazard ratio) 089,
%
95 güvenlik aralığı 077-103, p=0118)
Üç CHARM çalışmasının her biri ayrı ayrı değerlendirildiğinde tüm nedenlere bağlı mortalite istatistik olarak anlamlı değildir Bununla birlikte tüm nedenlere bağlı mortalite hasta gruplarına aittoplam veriler ile de değerlendirilmiştir, CHARM-Alternatif ve CHARM-İlave (nispi risk (hazardratio) 088, %95 güvenlik aralığı 079-098, p=0018) ve 3 çalışmanın toplamı (tehlike oranı 091,%95 güvenlik aralığı 083-100, p=0055)
Kandesartanın kardiyovasküler mortalite ve kronik kalp yetmezliği nedeniyle hospitalizasyon üzerindeki yararlı etkileri yaş, cinsiyet ve kombine tedaviden bağımsız olarak tüm hastalardaaynıdır Kandesartan ayrıca, beta reseptör blokeri ve ADE inhibitörünü aynı anda kullananhastalarda da etkilidir ve bu etki hastanın ADE inhibitörünü kılavuzlarda önerilen dozlarda ya dafarklı dozda alması halinde de elde edilmektedir
Kronik kalp yetmezliği ve sol ventriküler sistolik fonksiyonu bozulmuş hastalarda (sol ventriküler ejeksiyon fraksiyonu, SVEF < %40) kandesartan sistemik vasküler direnci ve pulmoner kapillertıkalı basıncı azaltır, plazma renin aktivitesini ve anjiotensin II konsantrasyonunu yükseltir vealdesteron düzeylerini düşürür
52 Farmakokinetik özellikler
Emilim:
Oral uygulandıktan sonra, kandesartan sileksetil ilacın aktif formu olan kandesartana dönüşür Oral kandesartan sileksetil solüsyonunun alınmasından sonra kandesartanın mutlak biyoyararlanımıyaklaşık %40'tır Aynı oral solüsyon ile karşılaştırılan tablet formunun bağıl biyoyararlanımı, çokaz değişkenlikle yaklaşık %34'dür Dolayısıyla tabletin tahmini mutlak biyoyararlanımı %14'dürTablet alınmasından sonra en yüksek serum konsantrasyonuna (Cmax) 3-4 saatte ulaşılır Terapötikdoz aralığında, kandesartanın serum konsantrasyonu, ilacın dozu artırıldığında doğrusal olarakartar Kandesartanın farmakokinetik özelliklerinde cinsiyete bağlı farklılıklar gözlenmemiştirKandesartanın serum konsantrasyonu-zaman eğrisi altındaki alan (EAA) gıda alımından belirginolarak etkilenmez
Kandesartanın biyoyararlanımı yemeklerden etkilenmez
Dağılım:
K(%99'dan daha fazla),, Kandesartanın
res ı: https ://w w w turkıy e govtr/sagliK-tıtcK-eDys
teinlerine
Belge Do36ZAV ^öaKlUMU^y YnUyS
plazma dağılım hacmi 01 L/kgdır
lelge13/16
Biyotransformasyon:
Mevcut etkileşim çalışmaları, kandesartanın CYP2C9 ve CYP3A4 üzerine bir etkisinin olmadığını göstermiştir İn vitro verilere göre, metabolizması sitokrom P450 izoenzimleri olan CYP1A2,CYP2A6, CYP2C9, CYP2C19, CYP2D6, CYP2E1 veya CYP3A4'e bağlı olan tıbbi ürünler ilekandesartanın in vivo etkileşimi beklenmez
Eliminasyon:
Kandesartanın terminal yarılanma süresi yaklaşık 9 saattir Tekrarlanan dozlardan sonra birikme özelliği göstermez
Kandesartanın toplam plazma klerensi yaklaşık 037 mL/dak/kg, renal klerensi ise yaklaşık 019 mL/dak/kg'dır Kandesartanın renal eliminasyonu, hem glomerülar filtrasyon hem de aktif tübülersekresyon ile gerçekleşir C14 işaretli kandesartan sileksetilin oral uygulanmasından sonra dozunyaklaşık %26'sı idrarla kandesartan olarak, %7'si inaktif metabolit olarak, yaklaşık %56'sı dafeçesde kandesartan olarak ve % 10'u inaktif metabolit olarak atılır
Hastalardaki karakteristik özellikler:
Özel popülasyonlardaki farmakokinetik:
Yaşlılarda (65 yaşın üzeri) kandesartanın Cmax ve EAA değerleri gençlerle karşılaştırıldığında sırasıyla %50 ve %80 oranında yüksek bulunmuştur Buna rağmen, kandesartan kullanıldıktansonra yaşlılarda ve gençlerde kan basıncı üzerine olan etki ve istenmeyen etki aynıdır (Bkz Bölüm
42)
Hafif ve orta derecede böbrek yetmezliği olan hastalarda kandesartanın Cmax ve EAA değerlerinde tekrarlanan dozlar sırasında, sırasıyla yaklaşık % 50 ve % 70 artış gözlenmiştir, fakat böbrekfonksiyonları normal olanlarla karşılaştırıldığında t1/2 değerlerinde bir değişiklik olmamıştır Ağırböbrek yetmezliği olan hastalarda benzer değişiklikler sırasıyla yaklaşık % 50 ve % 110'dur
Kandesartanın yarılanma ömrü ağır böbrek yetmezliği olanlarda yaklaşık iki kata çıkmaktadır Hemodiyalizde olan hastaların farmakokinetiği, ağır böbrek yetmezliği olanlar ile benzerdir
Hafif ve orta derecede karaciyer yetmezliği olan hastaları içeren iki adet klinik çalışmanın birinde kandesartana ait ortalama EAA değerindeki artış yaklaşık % 20, diğerinde de % 80'dir (BkzBölüm
42) Ağır karaciğer yetmezliği olan hastalarda herhangi bir deneyim yoktur
53 Klinik öncesi güvenlilik verileri
Klinik olarak uygun dozlarda verildiğinde anormal sistemik ya da hedef organ toksisitesi gözlenmemiştir Preklinik güvenlilik çalışmalarında yüksek dozda verilen kandesartanın fareler,sıçanlar, köpekler ve maymunlarda böbrek ve kırmızı kan hücresi parametrelerinde etki yaptığıgözlenmiştir Kandesartan, kırmızı kan hücresi değerlerinde (eritrosit, hemoglobin, hematokrit)azalmaya neden olmuştur
Böbrekler üzerindeki etki (interstisyel nefrit, tübüler distansiyon, bazofilik tübüller; üre ve kreatinin plazma konsantrasyonlarında artış) kandesartandan kaynaklanmıştır ve bu renal perfüzyon
Ayrıca, kandesartan İukstaglomerüler
res ı: Mtps: /A Av w turkıy e go v tr/s aglık-tıtck-^e bys
değişikliklerine
Belge Do
ığruMırPa Kodu: lZA\pöZfvv 3öZ,W 3 öak iUMU kvY lİLJySH Y 3ZmxX Belge rakip Adresi :lıttps://wWwturkıyeeoytr/saglık-tıtckitfbys
hücrelerde hiperplazi/hipertrofi gelişmesine neden olmuştur Bu değişikliklere kandesartanın
14/16
farmakolojik etkisinin neden olduğu düşünülmektedir İnsanlarda, terapötik dozlarda kullanılan kandesartanın renal jukstaglomerüler hücrelerinde hiperplazi/hipertrofi ile ilişkisi gözlenmemiştir
Normotansif ve juvenil sıçanlar yapılan klinik öncesi çalışmalarda, kandesartan vücut ağırlığında ve kalp ağırlığında düşüşe neden olmuştur Yetişkin hayvanlarda, bu etkilerin kandesartanınfarmakolojik etkisinden kaynaklandığı düşünülmektedir En düşük doz 10 mg/kg'da kandesartanamaruziyet, 02 mg/kg dozunda kandesartan sileksetil almış olan 1 ila <6 yaşlarında olan çocuklardatespit edilen düzeylerin 12 ila 78 katı ve 16 mg dozunda kandesartan sileksetil almış olan 6 ila <17yaşları arasındaki çocuklarda tespit edilen düzeylerin 7 ila 54 katı arasındaydı Bu çalışmalarda etkigözlenmeyen düzey tespit edilmiş olmadığından, kalp ağırlığı üzerindeki etkilere ilişkin güvenlikmarjini ve bulguya ilişkin klinik anlamlılık bilinmemektedir
Gebeliğin ileri evrelerinde fötotoksisite gözlemlenmiştir (bkz bölüm 46)
In vitroin vivo
mutajenite testlerinde, klinik kullanımda kandesartanın mutajenik ve klastojenik etkisinin olmadığı belirtilmiştir
Karsinojenesiteye ilişkin bir kanıt yoktur
Renin-anjiyotensin-aldosteron sisteminin, rahim içindeki böbrek gelişiminde kritik bir rolü vardır
Renin-anjiyotensin-aldosteron sistem blokajının çok genç farelerde anormal böbrek gelişimine yol açtığı gösterilmiştir Doğrudan renin-anjiyotensin-aldosteron sistemi üzerinde etkisi olan ilaçlarınuygulanması normal renal gelişimi değiştirebilir Bu yüzden, 1 yaşın altındaki çocuklaraCANDENACT verilmemelidir (bkz bölüm 43)
6 FARMASÖTİK ÖZELLİKLER61 Yardımcı maddelerin listesi
Laktoz monohidrat (inek sütü kaynaklıdır)
Mısır nişastası
Kırmızı demir oksit (E 172)
Hidroksipropil selüloz Gliserin
Karboksimetilselüloz kalsiyum Magnezyum stearat
62 Geçimsizlikler
Geçerli değildir
63 Raf ömrü
24 ay
64 Saklamaya yönelik özel tedbirler
25°C altındaki oda sıcaklığında saklanmalıdır
Belge Do6m5amArnıb:al^ifeniteliliaVeiçeryiğijArnıb:al^ifeniteliliaVeiçeryiğij
28 ve 84 tabletlik PVC/PVDC ve alüminyum folyo blisterlerde, karton kutuda
15/1666 Beşeri tıbbi üründen arta kalan maddelerin imhası ve diğer özel önlemler
Kullanılmamış olan ürünler ya da atık materyaller “Tıbbi Atıkların Kontrolü Yönetmeliği” ve “Ambalaj Atıklarının Kontrolü Yönetmeliklerine uygun olarak imha edilmelidir
7 RUHSAT SAHİBİ
Pharmactive İlaç San ve Tic AŞ
Bağcılar/İstanbul
8 RUHSAT NUMARASI
2014/824
9 İLK RUHSAT TARİHİ VE RUHSAT YENİLEME TARİHİ
İlk ruhsat tarihi: 14112014 Ruhsat yenileme tarihi:
10 KÜB'ÜN YENİLENME TARİHİ
16/16