KISA URUN BİLGİSİ1. BEŞERİ TIBBİ URUNUN ADI
VALTALID PLUS 80 mg/12.5 mg film kaplı tablet
2. KALITATIF VE KANTITATIF BILEŞIMEtkin madde:
Valsartan
Klortalidon
Yardımcı madde(ler):
Laktoz monohidrat (FP) Laktoz granül
Yardımcı maddeler için 6.1'e bakınız.
3. FARMASÖTİK FORM
Film kaplı tablet
Sarı renkli, oblong, bikonveks film kaplı tablet.
4. KLİNİK ÖZELLİKLER
4.1. Terapötik endikasyonlar
VALTALİD PLUS hipertansiyon tedavisinde endikedir.
VALTALİD PLUS, kan basıncı monoterapiyle yeterince kontrol altına alınamayan hastalardaki hipertansiyonun tedavisinde endikedir. Bu sabit doz kombinasyonu, ikinci basamak tedavisiolarak kullanılmalıdır.
4.2. Pozoloji ve uygulama şekliPozoloji
Doktor tarafından başka şekilde tavsiye edilmedii takdirde önerilen VALTALİD PLUS dozu, günde 1 film kaplı tablettir.
Uygulama sıklıı ve süresi:
Klinik olarak uygun olduunda 80 mg valsartan/12.5 mg klortalidon veya 160 mg valsartan/12.5 mg klortalidon ya da 320 mg valsartan/12.5 mg klortalidon kullanılabilir.Gerektiinde 160 mg valsartan/25 mg klortalidon veya 320 mg valsartan/25 mg klortalidonkullanılabilir. Maksimal antihipertansif etki, 2-4 hafta içerisinde görülür.
Uygulama şekli:
Tercihen kahvaltı saatlerinde günde tek doz olmak üzere aızdan kullanım içindir. Yemekten baımsız olarak su ile birlikte alınmalıdır.
Belge Do
1/17
Özel popülasyonlara ilişkin ek bilgiler:Böbrek yetmezlii:
Hafif-orta şiddetteki böbrek yetmezlii olan hastalarda (kreatinin klerensi >30 ml/dakika) dozaj ayarlanmasına ihtiyaç yoktur. Klortalidon bileşeni nedeniyle VALTALİD PLUS anürisiolan hastalarda (bkz. Bölüm 4.3.,4.4. ve 5.2.) ve şiddetli böbrek yetmezlii olan hastalarda(GFR < 30 ml/dk) VALTALİD PLUS kontrendikedir (bkz. Bölüm 4.3,4.4. ve 5.2.).
Hafif böbrek yetmezlii olan hastalarda klortalidonun en düşük etkin dozu önerilir.
Karacier yetmezlii:
Kolestazın eşlik etmedii hafif-orta şiddette karacier yetersizlii olan hastalarda doz, valsartan 80 mg'ı aşmamalıdır. Şiddetli karacier yetmezlii ya da safra sirozu ve kolestazı bulunanhastalarda VALTALİD PLUS kontrendikedir (bkz. Bölüm 4.3,4.4. ve 5.2).
Pediyatrik popülasyon:
VALTALİD PLUS 'ın güvenlilik ve etkililik verilerinin olmaması sebebiyle 18 yaş altındaki çocuklarda kullanımı önerilmemektedir.
Geriyatrik popülasyon:
65 yaş veya üzerindeki hastalarda, valsartanın etkililii ve güvenliliinde bir fark gözlenmemiştir. Yaşlı hastalarda, emilim aynı olmasına ramen, klortalidonun eliminasyonusalıklı genç erişkinlere göre daha yavaştır. Bu nedenle, önerilen yetişkin dozajında bir azalmagerekli olabilir. İleri yaştaki hastaları klortalidon ile tedavi ederken yakın tıbbi gözlemgereklidir. Bu popülasyonda, tedavide daha fazla hassasiyet gösterilmesi gerektii göz ardıedilmemelidir. Yaşlı hastalar için klortalidonun en düşük etkin dozu tavsiye edilir.
4.3. Kontrendikasyonlar
• Valsartan, klortalidon, dier sülfonamid kökenli tıbbi ürünler ve VALTALİD Plus'ıniçerdii dier maddelerden herhangi birine karşı bilinen aşırı duyarlıkta,
• Gebelikte (bkz. Bölüm 4.4. ve 4.6),
• Anürisi olan hastalarda, şiddetli böbrek yetmezlii (kreatinin klerensi < 30 ml/dk) varsa
• Şiddetli karacier yetmezlii, safra sirozu ve kolestazda,
• Refrakter hipokalemi, hiponatremi, hiperkalsemi ve semptomatik hiperürisemide (gutöyküsü ve ürik asit taşı varlıında),
• Tedavi edilmemiş Addison hastalıı,
• Eş zamanlı lityum tedavisinde,
• Anjiyotensin II reseptör blokörleri (ARB'ler) veya anjiyotensin dönüştürücü enzim(ADE) inhibitörleri ile aliskiren içeren ilaçların birlikte kullanımı, diyabetes mellitus(Tip 2 diyabet) veya böbrek yetmezlii (GFR < 60 ml/dak/1.73 m2) olan hastalarda(bkz. Bölüm 4.4 ve 5.1) kontrendikedir.
4.4. Özel kullanım uyarıları ve önlemleri
Serum elektrolit deişiklikleri:
Potasyum takviyesi, potasyum tutucu diüretikler, potasyum içeren yapay tuzlar veya potasyum düzeylerini artıran heparin vs. gibi dier ilaçlar VALTALİD PLUS ile birlikte dikkatlekullanılmalıdır. Tiyazid ve tiyazid benzeri diüretikler, yeni başlayan hipokalemiyihızlandırabilir ya da önceden mevcut hipokalemiyi şiddetlendirebilir. Tiyazid diüretikleri,örnein tuz kaybettirici nefropatiler ve böbrek fonksiyonunun prerenal (kardiyojenik)
Belge Do 7
2/17
bozukluu gibi ilerlemiş potasyum kaybının bulunduu koşullara sahip hastalarda dikkatle kullanılmalıdır. Eer hipokalemiye klinik bulgular eşlik ediyor ise (Örn. kas zayıflıı, pareziya da EKG deişiklikleri) VALTALİD PLUS kullanımına son verilmelidir. Tiyazid ve tiyazidbenzeri diüretiklere başlamadan önce hipokaleminin ve eşlik eden hipomagnezeminindüzeltilmesi tavsiye edilir. Potasyum ve magnezyum serum konsantrasyonları periyodik olarakkontrol edilmelidir. Tiyazid diüretiklerini kullanmakta olan tüm hastalar, elektrolitdengesizlikleri (özellikle potasyum) açısından izlenmelidir.
Tiyazid ve tiyazid benzeri diüretikler, yeni başlayan hiponatremi ve hipokloremik alkalozu hızlandırabilir ya da önceden mevcut hiponatremiyi şiddetlendirebilir. İzole vakalardanörolojik belirtilerin (bulantı, progresif oryantasyon bozukluu) eşlik ettii hiponatremigözlemlenmiştir. Serum sodyum konsantrasyonlarının düzenli takibi tavsiye edilir.
Tüm tiyazid diüretikleri gibi, klortalidonun başlattıı kaliürezis doza baımlıdır ve miktarı kişiden kişiye deişkenlik gösterir. 25-50 mg/gün ile serum potasyum konsantrasyonlarındakidüşme ortalama 0.5 mmol/l'dir. Özellikle dijitalize hastalarda serum elektrolit düzeyleriperiyodik olarak tespit edilmelidir.
Sodyum ve/veya hacim kaybı olan olan hastalar:
Tiyazid diüretik alan hastalar sıvı ya da elektrolit dengesizlii ile ilgili klinik belirtiler açısından gözlenmelidir.
Yüksek doz diüretik kullananlarda olduu gibi ileri derecede sodyum ve/veya hacim kaybı olan hastalarda VALTALİD PLUS tedavisine başlanmasından sonra nadir de olsa semptomatikhipotansiyon görülebilir. VALTALİD PLUS, sadece önceden varolan sodyum ve/veya hacimkaybı giderildikten sonra kullanılmalıdır aksi durumda tedaviye yakın tıbbi gözetim altındabaşlanmalıdır.
Hipotansiyon görülürse hasta sırtüstü yatırılmalı ve gerekirse intravenöz serum fizyolojik infüzyonu uygulanmalıdır. Kan basıncı stabilize olduktan sonra, tedaviye devam edilebilir.
Böbrek fonksiyonu renin-anjiyotensin-aldosteron sistemine balı olabilecek hastalarda (örnein şiddetli konjestif kalp yetmezlii olan hastalar) anjiyotensin dönüştürücü enziminhibitörleri ya da anjiyotensin reseptör antagonistleri ile tedavi oligüri ve/veya progresifazotemi ve nadir vakalarda akut böbrek yetmezlii ve/veya ölümle ile ilişkili bulunmuştur.Valsartan bir anjiyotensin II reseptörü blokörü olduundan VALTALİD PLUS kullanımınınböbrek fonksiyon bozukluu ile ilişkili olabilecei göz ardı edilemez.
Kalp yetmezlii ya da post-miyokardiyal infarktüsü olan hastaların deerlendirmesi, her zaman böbrek fonksiyonu deerlendirmesini de kapsamalıdır.
Böbrek arter stenozu:
Bir veya her iki böbrek arterinde stenoz mevcut olan hastalarda ya da böbrek arterinde stenoz gelişmiş olan, tek böbrekli hastaların hipertansiyon tedavisinde hastalarda kandaki üre vekreatinin düzeyleri yükselebileceinden VALTALİD PLUS kullanılmamalıdır.
Primer hiperaldosteronizm:
Primer hiperaldosteronizmi olan hastalar, renin-anjiyotensin sistemlerinin aktif durumda olmaması nedeniyle, VALTALİD PLUS ile tedavi edilmemelidir.
3/17
Kalp yetmezlii veya miyokard infarktüsü geçirmiş hastaların deerlendirilmesi esnasında mutlaka böbrek fonksiyonları izlenmelidir. Şiddetli kalp yetmezlii olan hastalardaVALTALİD PLUS deerlendirilmemiştir.
Aortik ve mitral kapakçık stenozu, hipertrofik obstrüktif kardiyomiyopati:
Dier tüm vazodilatatörlerde olduu gibi, aortik ve mitral kapakçık stenozu ya da hipertrofik obstrüktif kardiyomiyopatisi (HOCM) olan hastalarda özel dikkat gerekmektedir.
Böbrek yetmezlii:
Hafif ila orta şiddette böbrek yetmezlii (kreatinin klerensi >30 ml/dakika) olan hastalarda doz ayarlaması gerekmez. Klortalidon bileşeni nedeniyle VALTALİD PLUS şiddetli böbrekyetmezlii olan hastalarda (GFR<30 ml/dk) kullanılmamalıdır. Tiyazid diüretikleri, kronikböbrek hastalıı olanlarda azotemiyi tetikleyebilir. Böbrek yetmezlii olan hastalardaVALTALİD PLUS kullanılırken serum potasyum, kreatinin ve ürik asit düzeylerinin periyodikolarak izlenmesi önerilir.
Böbrek transplantasyonu:
Yakın zamanda böbrek transplantasyonu yapılmış olan hastalarda VALTALİD PLUS'ın güvenli kullanımı ile ilgili olarak herhangi bir deneyim mevcut deildir.
Karacier yetmezlii:
Kolestazın eşlik etmedii, hafif-orta şiddette karacier yetmezlii olan hastalarda dikkatle kullanılmalıdır (bkz. Bölüm 4.2. ve 5.2).
Renin-anjiyotensin-aldosteron sisteminin (RAAS) dual blokajı:
ADE-inhibitörleri, anjiyotensin II reseptör blokörleri ya da aliskirenin birlikte kullanılması durumunda hipotansiyon, senkop, hiperkalemi riskinin arttıı ve böbrek fonksiyonununazaldıına (akut böbrek yetmezlii dahil) dair kanıtlar bulunmaktadır. RAAS'ın dual blokajınayol açtıından ADE-inhibitörleri, anjiyotensin II reseptör blokörleri ya da aliskirenin birliktekullanılması önerilmez. (bkz. Bölüm 4.5 ve 5.1.)
Eer dual blokaj tedavisi mutlaka gerekli görülürse sadece uzman gözetimi altında yapılmalı ve böbrek fonksiyonu, elektrolitler ve kan basıncı yakından sık sık takip edilmelidir.
Diyabetik nefropatisi bulunan hastalarda ADE-inhibitörleri ve anjiyotensin II reseptör blokörleri birlikte kullanılmamalıdır.
Anjiyoödem:
Valsartan ile tedavi edilmiş hastalarda, larinks ve glotisin şişmesi dahil olmak üzere solunum yolu obstrüksiyonu ve/veya yüz, dudaklar, farinks ve/veya dilin şişmesine neden olananjiyödem bildirilmiştir; bu hastaların bazıları, ADE inhibitörleri dahil olmak üzere dierilaçlarla da anjiyödem yaşamıştır. VALTALİD PLUS anjiyödem geliştiren hastalarda acilenbırakılmalıdır ve bu hastalara VALTALİD PLUS yeniden uygulanmamalıdır.
Dier metabolik bozukluklar:
Klortalidon ürik asit seviyelerinde artışa neden olabilir. Kronik tedavi sırasında gut atakları olaan deildir.
|
4/17
|
Klortalidon dier tiyazid grubu diüretikler gibi, belirtileri hiperglisemi ve glikozüri olan glukoz intoleransına neden olabilmi veya şiddetlenmesine neden
olur. Tedavi durdurulduu
isi:https://www. turkiye.gov.tr/saglik-titck-ebys
Klortalidon uzun süreli kullanıldıında LDL-kolesterol ve trigliserit serum düzeylerinde küçük ve kısmen geri dönüşümlü yükselmelere sebep olabilir.
Klortalidon diabetes mellituslu hastalarda veya hiperkolesterolemi tedavisi alan hastalarda 1. seçenek uzun süreli tedavi seçenei olarak kullanılmamalıdır.
Tüm antihipertansif ajanlarda olduu gibi, şiddetli koroner veya serebral arteriosklerozlu hastalarda tedbirli bir dozaj çizelgesi belirlenmelidir.
Dier etkiler:
ACE inhibitörlerinin anti-hipertansif etkisi, plazma renin aktivitesini artıran ajanlar (diüretikler) tarafından güçlendirilir. Diüretiin dozunun azaltılması veya 2 ila 3 gün süreylekesilmesi ve / veya ADE inhibitörünün düşük bir başlangıç dozu ile başlanması tavsiye edilir.İlk dozdan sonra hastalar birkaç saat izlenmelidir.
Gebelik:
Anjiyotensin II Reseptör Antagonistleri (AIIRA'lar) gebelik sırasında başlatılmamalıdır. Gebe kalmayı planlayan kadınlar, gebelikte kullanım açısından kanıtlanmış güvenlilik profiline sahipalternatif anti-hipertansif tedavilere geçirilmelidir. Gebelik teşhis edildiinde, AIIRA'lar iletedaviye derhal son verilmeli ve uygun ise alternatif bir tedavi başlatılmalıdır (bkz. bölüm 4.3ve 4.6).
Her bir tablet 72.5 mg laktoz monohidrat ve 51.5 mg laktoz granül içerir. Nadir kalıtımsal galaktoz intoleransı, Lapp laktaz yetmezlii ya da glukoz-galaktoz malabsorpsiyon problemiolan hastaların bu ilacı kullanmamaları gerekir.
4.5. Dier tıbbi ürünler ile etkileşimler ve dier etkileşim şekilleriValsartan-Klortalidon
Lityum:Valsartan
Klinik çalışma verileri, renin-anjiyotensin-aldosteron sisteminin (RAAS), ADE-inhibitörleri, anjiyotensin II reseptör blokörleri ya da aliskirenin kombine kullanımıyla ikili blokajının, tekliRAAS-etkili ajanın kullanımına kıyasla daha yüksek sıklıkta hipotansiyon, hiperkalemi veböbrek fonksiyonunda azalma (akut böbrek yetmezlii dahil) gibi advers olaylarla ilişkiliolduunu göstermiştir (bkz. Bölüm 4.3, 4.4 ve 5.1).
Aliskiren ile birlikte kullanım:
ARB ya da ADE inhibitörlerinin aliskirenle kullanımı diyabetes mellitus veya böbrek yetmezlii (GFR <60 ml/dak/1.73 m
2) olan hastalarda kontrendikedir(bkz.Bölüm 4.3 ve 4.4).
Potasyum:Belge Do
rkviym içeren yapay sofra tuzlarının birlikte kullanılması, serum
5/17
potasyumunda artışlara ve kalp yetersizlii olan hastalarda serum kreatininde yükselmeye neden olabilir. Eş zamanlı ilaç kullanımı gerekli görülürse, serum potasyum düzeyininizlenmesi tavsiye edilir.
Non-steroidal antiinflamatuvar ilaçlar (NSAİİ'ler) (seçici COX-2 inhibitörlerini, asetil salisilik asit >3 g/gün'ü içeren) ve seçici olmayan NSAİİ'lerin valsartan ile birarada kullanımındadikkatli olunmalıdır.
Anjiyotensin II antagonistleri NSAİİ'lerle eş zamanlı verildiinde, antihipertansif etkide azalma ortaya çıkabilir.
Buna ilaveten anjiyotensin II antagonistleri ve NSAİİ'lerin bir arada kullanılması böbrek fonksiyonunun kötüleşme riskinde ve serum potasyum düzeyinde bir artışa yol açabilir. Bunedenle, tedavinin başında böbrek fonksiyonunun izlenmesi ve hastada yeterli düzeydehidrasyon salanması önerilir.
Taşıyıcılar:
İnsan karacier dokusu ile yapılan bir in vitro çalışmadan elde edilen veriler, valsartanın hepatik alım taşıyıcısı OATP1B ve hepatik eflüks taşıyıcısı MRP2'nin bir substratıolduunu göstermektedir. Alım taşıyıcısı inhibitörlerinin (rifampin, siklosporin) veya eflükstaşıyıcısı inhibitörlerinin (ritonavir) eş zamanlı olarak uygulanması sistemik valsartanmaruziyetini artırabilir.
Dier antihipertansif ilaçlar gibi, dong quai, ephedra, yohimbin, ginseng ve sarımsak preparatları ile birlikte kullanımından kaçınılmalıdır.
Klortalidon
Dier antihipertansif ilaçlar:
Tiyazidler, dier antihipertansif ilaçların antihipertansif etkisini artırabilir (örnein guanitidin, metildopa, beta blokörler, vazodilatörler, kalsiyum kanalblokörleri, ADE inhibitörleri).
İskelet kası gevşeticileri:
Tiyazidler, kürar türevleri gibi iskelet kası gevşeticilerinin etkisini artırabilir.
Diüretiklerin hipokalemik etkisi kortikosteroidler, ACTH, amfoterisin, karbenoksolon tarafından potansiyalize edilebilir.
Antidiyabetik ajanlar:
Herhangi bir tiyazid ile tedavi glukoz toleransını etkileyebilir. İnsülinin veya oral antidiyabetik ajanların dozajını ayarlamak gerekebilir
Dijitalis glikozidleri: İstenmeyen etki olarak gelişebilen, tiyazidlere balı hipokalemi veya hipomagnezemi, digitalise balı kalp aritmilerinin başlamasını kolaylaştırabilir (bkz. Bölüm4.4).
NSAİİ'ler ve Seçici COX-2 İnhibitörleri: Salisilik asit türevleri, indometazin gibi nonsteroidal antiinflamatuvar ilaçların birlikte kullanılması, VALTALİD PLUS 'ın tiyazid komponentinindiüretik ve antihipertansif etkilerini zayıflatabilir. Aynı zamanda mevcut hipovolemi, akutböbrek yetersizliini başlatabilir.
Antikolinerjik ajanlar:
Tiyazid-tipi diüretiklerin biyoyararlanımı antikolinerjik ajanlarla (mesela atropin, biperiden) artabilir. Muhtemelen bunun nedeni gastrointestinal motilitenin vemide boşalma hızının azalmasıdır.
6/17
İyon deiştirici reçineler:
Tiyazid diüretiklerinin emilimi, kolestiramin veya kolestipol ile azalmaktadır
Gut tedavisinde kullanılan tıbbi ürünler:
Tiyazid diüretiklerin eşzamanlı uygulaması, allopurinole karşı aşırı hassasiyet reaksiyonlarının insidansını artırabilir.
Amantadin:
Tiyazid grubu diüretiklerin eşzamanlı uygulaması amantadinin advers etki riskini yükseltebilir.
Diazoksit: Tiyazid grubu diüretikleri diazoksidin hiperglisemik etkisini artırabilir.
Antineoplastik ajanlar (mesela siklofosfamid, metotreksat):
Tiyazid diüretikleriyle eşzamanlı uygulanması sitotoksik ajanların böbreklerden atılımını azaltabilir ve miyelosupresif etkileriartabilir.
Kalsiyum tuzları ve D vitamini:
Tiyazid grubu diüretiklerin D vitamini veya kalsiyum tuzlarıyla birlikte verilmesi, tübüler kalsiyumun yeniden emilimini artırarak hiperkalsemiye yol açabilir.Ortaya çıkan hiperkalsemi genellikle geçicidir ancak hiperparatiroidizmli hastalarda kalıcı vesemptomatik (halsizlik, yorgunluk, iştahsızlık) olabilir.
Siklosporin:
Siklosporin ile birlikte kullanılması, hiperürisemi ve gut-tipi komplikasyon gelişme riskini artırabilir.
Özel popülasyonlara ilişkin ek bilgilerPediyatrik popülasyon
VALTALİD PLUS 'ın güvenlilik ve etkililik verilerinin olmaması sebebiyle 18 yaş altındaki çocuklarda kullanımı önerilmemektedir.
4.6. Gebelik ve laktasyonGenel tavsiye
Gebelik kategorisi D'dir
Çocuk dourma potansiyeli bulunan kadınlar/Doum kontrolü (Kontrasepsiyon)
Çocuk dourma potansiyeli olan kadınlar tedavi süresince etkili doum kontrolü uygulamak zorundadırlar.
RAAS üzerine dorudan etkili dier ilaçlarda olduu gibi VALTALİD PLUS gebe kalmayı planlayan kadınlarda kullanılmamalıdır, RAAS üzerinde etkili bir ilaç reçete eden hekimler,gebe kalma potansiyeli olan kadınlara bu gruptaki ilaçların gebelik süresince ortaya çıkabilecekpotansiyel riskleri-konusunda bilgi vermelidirler.
Gebelik dönemi
RAAS üzerine dorudan etkili dier ilaçlarda olduu gibi VALTALİD PLUS da gebelik sırasında (bkz. Bölüm 4.3) kullanılmamalıdır.
Anjiyotensin II antagonistlerin etki mekanizması nedeniyle, fetus için bir risk olacaı göz ardı edilemez. Gebeliin ikinci ve son üç aylık dönemlerindeki kadınlara anjiyotensin dönüştürücüenzim (ADE) inhibitörlerinin (renin-anjiyotensin-aldosteron sistemi - RAAS üzerinde etkilispesifik bir ilaç grubu) verilmesi sonucu bu bileşiklere
in utero
maruz kalmasının, gelişmekte
7/17
olan fetusa zarar verdii (azalmış böbrek fonksiyonu, kafatası kemikleşmesinde gecikme) ve fetus ölümlerine (böbrek yetmezlii, hipotansiyon, hiperkalemi) neden olduu bildirilmiştir.Ayrıca retrospektif verilerde, gebeliin ilk trimesterinde ADE inhibitörlerinin kullanımıpotansiyel doum defektleri riski ile ilişkilendirilmiştir. İstemeyerek valsartan kullanan gebekadınlarda spontan düşük, oligohidramniyon ve yenidoan böbrek bozukluu vakalarıbildirilmiştir. Anjiyotensin II Reseptör Antagonistlerine (AIIRA'lara) maruziyetin gebeliinikinci trimesterinden itibaren gerçekleşmesi durumunda, böbrek fonksiyonunun ve kafatasınınultrason ile kontrolü önerilir. Anneleri AIIRA almış olan bebekler hipotansiyon açısındanyakından izlenmelidir.
AIIRA tedavisine devam edilmesinin mutlaka gerekli görüldüü durumlar haricinde, gebe kalmayı planlayan hastalarda gebelikte kullanım için güvenlilik profili kanıtlanmış alternatifantihipertansif tedavilere geçilmelidir. Tedavi sırasında gebelik fark edilecek olursa,VALTALİD PLUS kullanımı mümkün olan en kısa zamanda durdurulmalıdır.
Kullanımları hipovolemi, artmış kan viskozitesi ve azalmış plasenta perfüzyonu ile ilişkili olabilecei için, hamilelikte ödem veya hipertansiyonun yönetimi için yapılacak en iyi şeydiüretiklerden kaçınmaktır.
Tiyazid grubu diüretiklere intrauterin olarak maruz kalınmasına fetal veya neonatal sarılık ya da trombositopeniye kemik ilii depresyonu eşlik eder ve erişkinlerde görülen dier adversreaksiyonlarla birlikte görülebilir.
Laktasyon dönemi
Valsartanın insan sütüyle atılıp atılmadıı bilinmemektedir. Hayvanlar üzerinde yapılan çalışmalar, emziren sıçanlarda valsartanın sütle atıldıını göstermektedir. Klortalidonun annesütüne geçtii bilinmektedir. Bu nedenle VALTALİD PLUS 'ın laktasyon dönemindekullanımı önerilmemektedir.
Üreme yetenei / Fertilite
Valsartanın insan fertilitesi üzerindeki etkilerine dair bilgiler bulunmamaktadır. Sıçanlar üzerinde gerçekleştirilen çalışmalar, valsartanın fertilite üzerindeki etkilerine işaret etmemiştir(bkz. Bölüm 5.3.). Klortalidon'un fertilite üzerine etkisine dair veri bulunmamaktadır.
4.7. Araç ve makine kullanımı üzerindeki etkiler
VALTALİD PLUS 'ın araç ve makine kullanma yetenei üzerindeki etkisi ile ilgili herhangi bir çalışma yapılmamıştır. Araç veya makine kullanılırken, zaman zaman baş dönmesi ya dabitkinlik olabilecei göz önünde bulundurulmalıdır.
Dier antihipertansif ilaçlarla olduu gibi, araç veya makine kullanırken dikkatli olunması önerilir.
4.8. İstenmeyen etkiler
Sıklıklar şu şekilde tanımlanır: Çok yaygın (>1/10); yaygın (>1/100,<1/10); yaygın olmayan ( > 1/1000, <1/100); seyrek (>1/10000, <1/1000); çok seyrek (<1/10000), bilinmiyor (eldekiverilerden hareketle tahmin edilemiyor). Her bir sıklık grubunda advers reaksiyonlar (azalan)şiddet younluuna göre sıralanmıştır.
8/17
Valsartan:
Kan ve lenf sistemi hastalıkları
Bilinmiyor: Hemoglobinde azalma; hematokritte azalma; nötropeni; trombositopeni
Baışıklık sistemi hastalıkları
Bilinmiyor: Serum hastalıı dahil dier aşırı duyarlılık/alerjik reaksiyonlar
Metabolizma ve beslenme hastalıkları
Bilinmiyor: Serum potasyum artışı, hiponatremi
Kulak ve iç kulak hastalıkları
Yaygın olmayan: Baş dönmesi
Vasküler hastalıklar
Bilinmiyor: Vaskülit
Solunum, göüs bozuklukları ve mediastinal hastalıklar
Yaygın olmayan: Öksürük
Gastrointestinal hastalıklar
Yaygın olmayan: Abdominal arı
Hepato-bilier hastalıklar
Bilinmiyor: Serum bilirubin artışı dahil olmak üzere karacier fonksiyonu deerlerinde artış
Deri ve deri altı doku hastalıkları
Bilinmiyor: Anjiyödem, deri döküntüsü, kaşıntı
Kas-iskelet bozuklukları, ba doku ve kemik hastalıkları
Bilinmiyor: Miyalji
Böbrek ve idrar yolu hastalıkları
Bilinmiyor: Böbrek yetmezlii, serum kreatinin yükseklii
Genel bozukluklar ve uygulama bölgesine ilişkin hastalıklar
Yaygın olmayan: Halsizlik
Çalışma ilacıyla nedensel ilişkisinden baımsız olarak hipertansif hastalarda klinik çalışmalar sırasında aşaıdaki olaylar gözlenmiştir: Artralji, asteni, sırt arısı, ishal, baş dönmesi, başarısı, uykusuzluk, libido azalması, mide bulantısı, ödem, farenjit, rinit, sinüzit, üst solunumyolu enfeksiyonu, viral enfeksiyonlar.
Klortalidon:Kan ve lenf sistemi hastalıkları
Seyrek: Trombositopeni, lökopeni, agranülositoz, eozinofili
Metabolizma ve beslenme hastalıkları
Çok yaygın: Hipokalemi (özellikle yüksek dozlarda), hiperürisemi, kan lipidlerinde artış Yaygın: Hiponatremi, hipomagnezemi, hiperglisemi
9/17
Yaygın olmayan: Hiperürisemi
Seyrek: Hiperkalsemi, glikozüri, diyabetik metabolik durumun kötüleşmesi Çok seyrek: Hipokloremik alkaloz
Sinir sistemi hastalıkları
Yaygın: Sersemlik
Seyrek: Paresteziler, baş arısı
Kardiyak hastalıkları
Seyrek: Kardiyak aritmi
Vasküler hastalıkları
Yaygın: Postural hipotansiyon
Solunum, göüs bozuklukları ve mediastinal hastalıkları
Seyrek: İdyosinkratik pulmoner ödem (solunum bozuklukları)
Gastrointestinal hastalıkları
Yaygın: İştah kaybı ve hafif gastrointestinal semptomlar Seyrek: Hafif bulantı ve kusma, mide arısı, kabızlık, diyareÇok seyrek: Pankreatit
Hepato-biliyer hastalıkları
Seyrek: İntrahepatik kolestaz veya sarılık
Deri ve deri altı doku hastalıkları
Yaygın: Ürtiker ve deri döküntüsünün dier şekilleri Seyrek: Işıa duyarlılık
Böbrek ve idrar yolu hastalıkları
Seyrek: Alerjik interstisyel nefrit
Üreme sistemi ve meme bozuklukları
Yaygın: İmpotans
Göz hastalıkları
Bilinmeyen: Koroidal efüzyon
Dier hastalıklar
Yaygın: İktidarsızlık
Seyrek: İdiyosenkratik pulmoner ödem (solunum bozuklukları), alerjik interstisyel nefrit
Şüpheli advers reaksiyonların raporlanması
Ruhsatlandırma sonrası şüpheli ilaç advers reaksiyonların raporlanması büyük önem taşımaktadır. Raporlama yapılması, ilacın yarar/risk dengesinin sürekli olarak izlenmesineolanak salar. Salık meslei mensuplarının herhangi bir şüpheli advers reaksiyonu TürkiyeFarmakovijilans Merkezi (TÜFAM)'ne bildirmeleri gerekmektedir (www.titck.gov.tr; e-posta:[email protected]; tel:0 800 314 00 08; faks: 0 312 218 35 99)
10/17
4.9. Doz aşımı ve tedavisi
Valsartan ile doz aşımı bilinç bulanıklıı, dolaşım kollapsı ve/veya şoka yol açabilen belirgin hipotansiyon, bradikardi, hiperkalemi ile sonuçlanabilir. Eer hasta ilacı yeni almışsa hemenkusturulmalıdır. Aksi taktirde intravenöz yoldan serum fizyolojik infüzyonu uygulanır.Hipotansiyon görüldüü takdirde, hasta sırt üstü yatırılmalı ve volüm destei hızla verilmelidir.Valsartan plazma proteinlerine güçlü bir şekilde balandıından, hemodiyaliz yoluyla vücuttanuzaklaştırılamaz.
Klortalidon ile doz aşımı sonucu olarak şu belirtiler görülebilir: Sersemlik, bulantı,uyku hali, hipovolemi, hipotansiyon,elektrolik bozukluu ile birlikte kardiyak aritmi ve kas krampları.Hasta kusturulur veya gastrik lavaj ve aktif kömür verilir. Kan basıncı ve sıvı-elektrolit dengesiizlenmelidir. İntravenöz sıvı ve elektrolik verilebilir.
5. FARMAKOLOJİK ÖZELLİKLER5.1. Farmakodinamik özellikler
Farmakoterapötik grup: Anjiyotensin II antagonistleri diüretikler ATC kodu: C09DA03
Anjiotensin I (AT1), ADE (anjiotensin dönüştürücü enzim) etkisiyle anjiotensin II (AT2)'ye dönüştürülür. Anjiotensin II renin-anjiotensin-aldosteron sisteminin (RAAS) aktif hormonudur.
Anjiotensin II çeşitli dokuların hücre membranlarındaki spesifik reseptörlere balanır.
Özellikle kan basıncının hem dorudan, hem de dolaylı yoldan düzenlenmesi olmak üzere, çok çeşitli fizyolojik etkilere sahip olan anjiotensin II, güçlü vazokonstriktör etkisi nedeniyledorudan pressör cevaba yol açar. Ayrıca vücutta sodyum tutulmasını ve aldosteronsalgılanmasını arttırır.
Valsartan oral yoldan aktif, güçlü ve spesifik bir anjiotensin II (Ang II) reseptör blokörüdür. Anjiotensin II'nin bilinen etkilerinden sorumlu olan AT1 reseptör alt-tipini selektif olaraketkiler. Valsartan ile AT1 reseptör blokajından sonra yükselen anjiotensin II plazma seviyeleri,bloke olmayan ve AT1 reseptörlerin etkisini ortadan kaldırıyor gibi görünen AT2 reseptörlerinistimüle eder. AT1 reseptöründe hiçbir kısmi agonist aktiviteye sahip olmayan valsartanın bureseptöre olan ilgisi, AT2 reseptörüne olan ilgisinden çok daha fazladır (yaklaşık 20 000 misli).
Valsartan, anjiotensin I'i II'ye dönüştüren ve bradikinini parçalayan, kininaz II olarak da bilinen, anjiotensin dönüştürücü enzimi (ADE) inhibe etmez. ADE üzerinde etkili olmamalarıve ayrıca ne bradikinini, ne de P maddesini güçlendirici etki göstermemeleri nedeniyle,anjiotensin II reseptör blokörlerinin öksürükle ilişkisi yoktur. Valsartanın bir ADE inhibitörüylekarşılaştırıldıı klinik çalışmalarda kuru öksürük görülme sıklıı valsartan grubunda, ADEinhibitörü kullanan gruba kıyasla anlamlı şekilde (p<0.05) daha düşük olmuştur (% 2.6'yakarşılık 7.9). ADE inhibitörü kullanırken kuru öksürük şikayetleri olan hastalar üzerindeyapılan bir klinik çalışmada, valsartan kullanan hastaların %19.5'inde, tiyazid grubundan birdiüretik kullanan hastaların %19.0'unda ve bir ADE inhibitörü alan hastaların ise % 68.5'indeöksürük görülmüştür (p<0.05). Valsartan, dier hormon reseptörlerine veya kardiyovaskülerdüzenlemede önemli olduu bilinen iyon kanallarına balanmaz veya bunları bloke etmez.
~l5iı Dclgc. güvenli ereKtroniK imza ire imzalanmıştır.J
11/17
Hipertansiyon hastalarına valsartan verilmesi, nabız sayısında deişiklik yapmaksızın, kan basıncını azaltır.
Hastaların çounda, bir tek oral dozun verilmesinden sonra, 2 saat içerisinde antihipertansif etki başlar ve 4-6 saat içerisinde doruk düzeye yükselir. Antihipertansif etki dozun verilmesindensonra 24 saat boyunca devam eder. Tekrarlanan dozlar kullanıldıı zaman, kan basıncındamaksimal azalma, hangi doz kullanılırsa kullanılsın, genellikle 2-4 hafta içerisinde elde edilirve uzun süreli tedavi sırasında aynı şekilde devam eder. Valsartan, hidroklorotiyazid ile birliktekullanıldıında kan basıncında önemli bir ek düşüş salanır.
Valsartan kullanımına birdenbire son verildiinde rebound hipertansiyon veya başka bir klinik advers olay görülmemiştir.
Hipertansif hastalarda yapılan çoklu doz çalışmalarında valsartanın total kolesterol, açlık trigliseridleri, açlık serum glukozu veya ürik asit düzeylerine kayda deer etkilerigörülmemiştir.
Klortalidon uzun süre etkili olan bir benzotiyadiazin türevidir.
Tiyazid grubu diüretikler öncelikle renal distal tübülde etkilidir. Böbrek korteksinde, tiyazidlerin diüretik etkilerini ve distal tübülde NaCl transportu üzerindeki inhibe edicietkilerini göstermek üzere öncelikle balandıı, afinitesi yüksek bir reseptörün mevcut olduugösterilmiştir. Tiyazid grubu diüretikler, Na+Cl- ortak taşıyıcısını inhibe ederek etki gösterirler;burada olasılıkla klorür iyonunun geri emildii noktası için kompetisyona girerek elektrolit geriemilim mekanizmasının etkilenmesi söz konusudur: böylece dorudan etkiyle sodyum veklorür iyonlarının atılması yaklaşık eşit miktarlarda artırılır; dolaylı olarak da diüretik etkiplazma hacmini azaltarak, plazma renin aktivitesinin ve aldosteron salgısının artmasına, idrarile daha fazla potasyum kaybına ve serum potasyum düzeyinin azalmasına yol açar. Renin-aldosteron balantısını kuran, angiotensin II 'dir; bu nedenle tiyazid grubu bir diüretikle birliktebir angiotensin II reseptör antagonistinin verilmesi, bu diüretiklerin kullanımı ile ilişkilipotasyum kaybını önleme eilimi gösterir.
Böbrek fonksiyonu normal olan hastalarda 12.5 mg klortalidon az bir miktarla diürez salanır; bu etkiler hem salıklı kişilerde hem de ödemi olan hastalarda meydana gelir. Diüretik etki 23 saat sonra başlar, 4-24 saat sonra en yüksek düzeye ulaşır ve 2-3 gün kadar sürebilir.
Tiyazidlerin yol açtıı diürez başlangıçta plazma hacminde, kalp debisi ve sistemik kan basıncında azalmaya neden olur. Aynı zamanda renin-anjiyotensin-aldosteron sistemini deaktive edebilir.
Klortalidon, hipertansiyonu olan hastalarda kan basıncını yavaşça düşürür. Antihipertansif etki, devam eden tedavi esnasında, muhtemelen periferal dirençteki azalma nedeniyle sürer. Kalpdebisi tedavi öncesi düzeye gelir, plazma hacmi normalin çok altında kalır ve plazma reninaktivitesi yükselebilir.
Uzun süreli tedavi esnasında, klortalidonun antihipertansif etkisi günlük 12.5-50 mg doz aralıında doza baımlıdır. Günlük dozun 50 mg' ın üzerine çıkarılması muhtemelen metabolikkomplikasyonlara neden olur ve nadiren terapötik bir deeri vardır. Dier diüretikler gibi,monoterapi şeklinde verilen klortalidon hafif ile orta derece hipertansiyonu olan hastalarınyaklaşık %50 sinde kan basıncını kontrol altında tutar. Yaşlı hastalar ve zenci hastalarıntedavinin başlangıcında diüretiklere genellikle iyi cevap verdikleri saptanmıştır.
Randomize klinik çalışmalarda hipertansiyonu veya izole sistolik hipertansiyonu olan yaşlı
12/17
hastalarda, içlerinde klortalidonun da bulunduu, düşük doz diüretik ile tedavinin serebrovasküler, koroner ve total kardiyoasküler morbidite ve mortaliteyi azalttııgösterilmiştir.
Klortalidonun dier antihipertansiflerle kombine edilmesi antihipertansif etkisini artırır ve monoterapiye yetersiz cevap veren birçok hastada kan basıncında daha fazla düşüş salayabilir.
Renal diabetes insipidusta klortalidon paradoksal olarak poliüriyi azaltır. Bu etkinin mekanizması henüz açıklanmamıştır.
İki büyük randomize kontrollü çalışma (ONTARGET (ONgoing Telmisartan Alone and in combination with Ramipril Global Endpoint Trial) ve VA NEPHRON-D (The Veterans AffairsNephropathy in Diabetes)) bir ADE-inhibitörünün bir anjiyotensin II reseptör blokörüylekombine kullanımını incelemiştir.
ONTARGET çalışması, kardiyovasküler ya da serebrovasküler hastalık öyküsü olan ya da kanıtlanmış son-organ hasarı ile birlikte seyreden tip 2 diyabetes mellitus hastalarındayürütülmüştür. VA NEPHRON-D çalışması, tip 2 diyabetes mellitus hastalıı olan ve diyabetiknefropatisi bulunan hastalarda yürütülmüştür.
Bu çalışmalar, renal ve/veya kardiyovasküler sonlanımlar ve mortalite üzerinde anlamlı yarar göstermemiş, monoterapiyle kıyaslandıında hiperkalemi, akut böbrek hasarı ve/veyahipotansiyon riskinin arttıı gözlenmiştir. Benzer farmakodinamik özellikleri dikkatealındıında, bu sonuçlar dier ADE-inhibitörleri ve anjiyotensin II reseptör blokörleri için deanlamlıdır.
Bu nedenle ADE-inhibitörleri ve anjiyotensin II reseptör blokörleri diyabetik nefropati bulunan hastalarda birlikte kullanılmamalıdır.
ALTITUDE (Aliskiren Trial in Type 2 Diabetes using Cardiovascular and Renal Disease Endpoints) çalışması, kronik böbrek hastalıı, kardiyovasküler hastalık ya da her ikisi bulunantip 2 diyabetes mellitus hastalarında standart bir ADE-inhibitörü ya da bir anjiyotensin IIreseptörü blokörü tedavisine aliskiren eklenmesinin yararını test etmek için tasarlanan birçalışma olmuştur. Advers sonuç riskinde artış olması nedeniyle çalışma erken sonlandırılmıştır.Aliskiren grubunda, plasebo grubuna kıyasla, kardiyovasküler ölüm ve inme vakalarının herikisi de sayısal olarak daha sık görülmüş ve ilgili advers olaylar ve ciddi advers olaylar(hiperkalemi, hipotansiyon ve renol disfonksiyon) aliskiren grubunda plasebo grubuna göredaha sık bildirilmiştir.
5.2. Farmakokinetik özelliklerValsartan
Emilim:
Tek başına valsartanın oral uygulamasını takiben, valsartanın pik plazma konsantrasyonlarına 2-4 saat içinde ulaşılmaktadır. Valsartan için ortalama mutlak biyoyararlanım
%
23'tür.Valsartan yemeklerle birlikte alındıında, plazma konsantrasyonu/zaman erisi altındaki alan(EAA deeri) %48 kadar azalır, ama dozdan 8 saat sonraki plazma valsartan konsantrasyonları,ilacı aç karnına ve tok karnına alan gruplar arasında benzerdir. EAA deerindeki bu azalmaya,terapötik etkide klinik önemi olan bir azalma eşlik etmez.
13/17
Daılım:
Valsartan, başlıca serum albümini olmak üzere serum proteinlerine yüksek oranda (%94-97) balanır. İntravenöz uygulamadan sonra valsartanın kararlı durum daılım hacmi yaklaşık 17litredir ve valsartanın dokulara kapsamlı bir şekilde daılmadıına işaret etmektedir.
Biyotransformasyon:
Valsartan yüksek oranda biyotransformasyona uramaz; yalnızca dozun %20'si metabolitler olarak geri kazanılmaktadır. Plazmada düşük konsantrasyonlarda bir hidroksi metabolititanımlanmıştır (valsartanın EAA'nin %10'undan daha az). Bu metabolit farmakolojik olarakinaktiftir.
Eliminasyon:
Valsartan, çok üslü bir yıkılma kinetiine sahiptir (t1/2 alfa < 1 saat ve t t1/2 beta yaklaşık 9 saat), Valsartan temelde dışkı (dozun yaklaşık %83'ü) ve idrar (dozun yaklaşık %13'ü) yoluyla,büyük oranda deişmemiş ilaç olarak atılır. İntravenöz uygulamayı takiben, valsartanın plazmaklerensi yaklaşık 2 L/s'tir ve renal klerensi 0.62 L/s'tir (total klerensin yaklaşık %30'u).Valsartanın yarı ömrü 6 saattir.
Dorusallık/Dorusal olmayan durum:
Valsartanın farmakokinetii, test edilen doz aralıında lineerdir. Tekrarlanan kullanımda valsartanın farmakokinetiinde deişiklik olmaz ve günde tek doz alındıında, pek az birikimeneden olur. Erkeklerdeki ve kadınlardaki plazma konsantrasyonlarının benzer olduugözlenmiştir.
Hastalardaki karakteristik özellikler
Yaşlılarda:
Bazı yaşlılarda, valsartan sistemik düzeylerinin gençlerdekinden biraz daha yüksek olduu gözlenmiştir; ancak bunun, klinikte herhangi bir önem taşıdıı gösterilmemiştir.
Pediyatrik:
Tekli valsartan süspansiyon dozu verilen 26 pediyatrik hipertansif hastada (1-16 yaş arasında) yapılan bir çalışmada (ortalama: 0.9 ila 2 mg/kg, maksimum 80 mg'lık doz ile) valsartanınklirensi (litre/saat/kg) 1-16 yaş arasında benzer olup, aynı formülasyonu kullanan yetişkinlerinebenzerdir.
Böbrek yetmezlii:
Renal klerensi total plazma klerensinin ancak %30'u kadar olan bir maddeden beklendii şekilde, böbrek fonksiyonlarıyla sistemik valsartan düzeyleri arasında herhangi bir balantıgörülmemiştir. Bu nedenle de böbrek yetmezlii olan hastalarda doz ayarlaması gerekmez.Diyaliz uygulanmakta olan hastalarda herhangi bir çalışma yapılmamıştır. Ancak valsartanplazma proteinlerine yüksek oranda balandıından vücuttan diyalizle uzaklaştırılmasıbeklenmez.
Karacier yetmezlii:
Emilen dozun %70 kadarı, başlıca deişiklie uramamış bileşik olarak safraya salgılanır.
Valsartan, geniş kapsamlı biyotransformasyona uramaz ve beklendii gibi sistemik valsartan
Bd8,D„dü1z,sxls^yl1e^a£acistIiA,
i
l£ntı , ^oktus^Buyngdeali,
ild,e
tlt-iaSr
a
14/17
kökenli olmayan ve kolestaz görülmeyen karacier yetmezlii vakalarında, valsartan dozunun ayarlanmasına gerek yoktur. Safra sirozu veya safra obstrüksiyonu olan hastalarda, valsartanınEAA deerinin yaklaşık ikiye katlandıı gözlenmiştir (Bkz. Bölüm 4.4. Özel kullanım uyarılarıve önlemleri).
Klortalidon:
Emilim:
Oral yoldan verilen 50 mg klortalidonun biyoyararlanımı yaklaşık olarak %64' tür. Verildikten 8-12 saat sonra en yüksek kan konsantrasyonlarına ulaşır. Ortalama doruk kankonsantrasyonları 25 mg dozdan sonra 1.5 p,g/ml (4.4 p,mol/L), 50 mg dozdan sonra ise 3.2pg/ml (9.4 ^mol/L) dir. Eri altındaki alan (EAA) 100 mg doza kadar, doza baımlı olarakartar. 1-2 haftalık günlük 50 mg mükerrer uygulanan dozlardan sonra, 24 saatlik doz aralıınınsonunda ortalama kararlı durum konsantrasyonları 7.2 p,g/ml (21.2 ^mol/L) ye ulaşır.
Daılım:
Balı olmayan klortalidonun sadece küçük miktarları kanda saptanır. Çünkü, dozun büyük kısmı eritrositlerde birikir ve plazma proteinlerine balanır. Klortalidon eritrositlerdekikarbonik anhidraza fazla oranda balandıı ve buna yüksek ilgisi olduu için, günde 50 mg iletedavi esnasında tüm kanda bulunan klortalidonun ancak %1.4 ünün kararlı durumda olduusaptanmıştır.
İn vitro olarak, klortalidonun yaklaşık %76 sı plazma proteinlerine, başlıca albumine, balanır. Klortalidon plasentaya geçer ve süte salgılanır. Kadınlar doumdan önce ve sonra günde 50 mgklortalidon ile tedavi edildiklerinde fetal tüm kanda klortalidon konsantrasyonları annekarnındakinin yaklaşık %15 idir. Amnion sıvısındaki ve sütteki klortalidon konsantrasyonları,anne karnındaki düzeylerin yaklaşık %4 üdür.
Biyotransformasyon:
Metabolizma ve hepatik itrah, eliminasyonda küçük bir rol oynar. Dozun yaklaşık %70 i ilaç verildikten sonra 120 saat içinde, başlıca deişmemiş şekilde, idrar ve feçes içinde itrah edilir.
Eliminasyon:
Eliminasyon yarılanma ömrü uzun süreli tedavi esnasında deişmez. Klortalidon, 50 saatlik bir ortalama yarı ömür ile tüm kan ve plazmadan elimine edilir. Klortalidonun absorbe edilenfraksiyonunun büyük kısmı, ortalama 60 ml/dak plazma klirensi ile böbrekler yoluyla atılır.
Hastalardaki karakteristik özellikler
Böbrek yetmezlii:
Renal fonksiyon yetersizlii, klortalidonun farmakokinetiini deiştirmez. Klortalidonun eritrositlerdeki karbonik anhidraza ilgisi, muhtemelen ilacın kan veya plazmadan elimineedilme hızını sınırlayan bir faktördür. Bozulmuş renal fonksiyonu olan hastalarda dozayarlanması gerekmez
Karacier yetmezlii
:
Klortalidonun şiddetli karacier yetmezlii olan hastalarda kullanılması konusunda herhangi bir veri yoktur.
Pediyatrik popülasyon:
Pediyatrik popülasyonda farmakokinetik veri yoktur.
15/17
Geriyatrik popülasyon
:
Klortalidonun absorpsiyonu yaşlı hastalarda aynı olmasına ramen eliminasyon gençlerden ve salıklı yetişkinlerden daha yavaştır. Klortalidon alan yaşlı hastalar bu nedenle yakın tıbbigözetim altında tutulmalıdır.
5.3. Klinik öncesi güvenlilik verileriValsartan
Valsartan mutajen, klastojen, üreme performansı ve karsinojen etki bakımından deerlendirilmiş ve negatif sonuç alınmıştır.
Geleneksel güvenlilik farmakolojisi, tekrarlanan doz toksisitesi, genotoksisite, karsinojenik potansiyel ve üreme toksisitesi çalısmalarına dayalı olan insanlara yönelik özel bir tehlikeortaya koymamaktadır. Klinik öncesi güvenlilik çalışmalarında yüksek dozlarda valsartan (200ila 600 mg/kg vücut aırlıı) sıçanlarda eritrosit hücre parametrelerinde bir azalmaya(eritrositler, hemoglobin, hematokrit) ve böbrek hemodinamiinde deişikliklere (birazyükselmiş plazma üresi ve erkeklerde renal tübüler hiperplazi ve bazofili) neden olmuştur.Sıçanlardaki bu dozlar (200 ve 600 mg/kg/gün) mg/m2 temelinde önerilen maksimum insandozunun yaklaşık 6 ila 18 katıdır (hesaplamalar 320 mg/gün oral doz ve 60 kg'lık bir hastayıvarsaymıştır). Marmosetlerde benzer dozlarda benzer fakat daha şiddetli deişiklikler meydanagelmiştir; özellikle böbreklerde, artmış üre ve kreatinin dahil olmak üzere deişikliklernefropatiye doru ilerlemiştir. Her iki türde de renal jukstaglomerular hücrelerde hipertrofigözlenmiştir. Tüm deişikliklerin, özellikle marmosterlerde olmak üzere uzun sürelihipotansiyon oluşturan valsartanın farmakolojik etkisinden kaynaklandıı düşünülmüştür.İnsanlarda valsartanın terapötik dozları için renal jukstaglomerular hücrelerdeki hipertrofininbalantısı yok gibi görünmektedir. Fareler, sıçanlar ve tavşanlardaki embriyofötal gelişimçalışmalarında (Segment II), sıçanlarda >200 mg/kg/gün valsartan dozlarında ve tavşanlarda>10 mg/kg/gün dozlarda maternal toksisite ile balantılı fetotoksisite gözlenmiştir. Peri vepostnatal gelişim toksisitesi (segment III) çalışmalarında son trimester ve laktasyon sırasında600 mg/kg verilen sıçan yavruları biraz azalmış sakalım oranı ve hafif gelişim gecikmesisergilemiştir.
Klortalidon
Ürünün özelliklerinde belirtilenlere ek olarak klortalidon ile ilişkili preklinik data mevcut deildir.
6. FARMASÖTİK ÖZELLİKLER6.1. Yardımcı maddelerin listesi
Laktoz monohidrat (FP) (İnek sütü)
Kolloidal silikon dioksit (200)
Mikrokristalin selüloz (Tip 102)
Hidroksipropil selüloz (LH 21)
Laktoz granül (İnek sütü)
Magnezyum stearat Hidroksipropilmetil selüloz 2910Titanyum dioksitTalk
Belge Dorul
Polietilen glikol 4000 Bu Şovenli elektronik imza ile imzalanmıştır.
16/17
Sarı Demir Oksit Kırmızı Demir Oksit
6.2. Geçimsizlikler
Yoktur.
6.3. Raf ömrü
24 ay
6.4. Saklamaya yönelik özel tedbirler
25oC'nin altındaki oda sıcaklıında ve nemden korumak için orijinal ambalajında saklayınız.
6.5. Ambalajın nitelii ve içerii
PVC/PE/PVDC alüminyum folyo blister ambalajlarda 28 film kaplı tablet.
6.6. Beşeri tıbbi üründen arta kalan maddelerin imhası ve dier özel önlemler
Kullanılmamış olan ürünler ya da atık materyaller “Tıbbi Atıkların Kontrolü Yönetmelii” ve “Ambalaj Atıklarının Kontrolü Yönetmelii”ne uygun olarak imha edilmelidir.
7. RUHSAT SAHİBİ
Abdi İbrahim İlaç San. ve Tic. A.Ş.
Reşitpaşa Mahallesi, Eski Büyükdere Caddesi No:4 34467 Maslak/Sarıyer/İstanbul
8. RUHSAT NUMARASI
2022/49
9. İLK RUHSAT TARİHİ / RUHSAT YENİLEME TARİHİ
İlk ruhsat tarihi: 16.02.2022 Ruhsat yenileme tarihi:
10. KÜB'ÜN YENİLENME TARİHİ
17/17