KISA ÜRÜN BİLGİSİ
1. BEŞERİ TIBBİ ÜRÜNÜN ADI
SERETIDE 125 mcg+25 mcg inhaler
2. KALİTATİF VE KANTİTATİF BİLEŞİMEtkin madde:
Her püskürtmede;
Salmeterol: 25 mikrogram (36,3 mikrogram salmeterol ksinafoat olarak)
Flutikazon propiyonat: 125 mikrogram
Yardımcı maddeler:
Yardımcı maddeler için Bölüm 6.1'e bakınız.
3. FARMASÖTİK FORM
Basınçlı inhalasyon, süspansiyon.
4. KLİNİK ÖZELLİKLER
4.1. Terapötik endikasyonlar
Astım semptomlarının düzeltilmesi ve kontrol altına alınması amacıyla kullanılır. Astım hastalığının basamaklı tedavisinde 3. basamaktan itibaren verilir. Orta ve ağır KOAHolgularında semptomları ve atak sıklığını azaltır.
4.2. Pozoloji ve uygulama şekliPozoloji/ uygulama sıklıı ve süresi:
SERETIDE Inhaler sadece inhalasyon yolu ile uygulanır.
Hastalara semptomların görülmediği zamanlar da dahil olmak üzere SERETIDE'ın optimum yarar sağlamak üzere günlük olarak kullanılması gerektiği yönünde bilgi verilmelidir.
Hastalar düzenli olarak bir doktor tarafından değerlendirilmeli, aldıkları SERETIDE dozunun optimum düzeyde kalması sağlanmalı ve doz sadece doktor önerisi ile değiştirilmelidir.
Doz, belirtileri etkili olarak kontrol eden en düşük doza ayarlanmalıdır. Günde iki kez uygulanan en düşük kombinasyon dozajıyla semptomların kontrolü sağlandığında, bir sonrakiadımda inhale kortikosteroidin tek başına kullanımı test edilmelidir.
Alternatif olarak, uzun süre etkili beta2 agonist kullanması gereken hastalarda SERETIDE, reçete eden hekimin görüşüne göre hastalık kontrolünü sağlamakta yeterli olacağıdüşünülüyorsa günde bir kez olacak şekilde de titre edilebilir. Hastada gece görülen semptomöyküsü varsa ve günde bir kez dozlam uygulanıyorsa doz geceleri verilmeli; hastada genelliklegündüz görülen semptom öyküsü varsa doz sabahları verilmelidir.
Hastalara hastalıklarının şiddetine göre uygun flutikozan propiyonat dozu içeren SERETIDE verilmelidir.
Not: SERETIDE Inhaler 25 mikrogram/ 50 mikrogram dozu şiddetli astımı olan erişkinlerde ve çocuklarda kullanıma uygun değildir. Reçete eden hekim astımlı hastalarda flutikazonpropiyonatın mikrogram cinsinden günlük dozun yaklaşık yarısı kadar dozda diğer inhalesteroidler kadar etkin olduğunun bilincinde olmalıdırlar. Bireysel olarak bir hastada önerilen
1
rejimin dışında dozajların gerekmesi durumunda, uygun beta agonisti ve/veya kortikosteroid dozları reçete edilmelidir.
Tavsiye edilen dozlar:
Astım
Erişkinler ve 12 yaş ve üstündeki adolesanlar:
Günde iki kez iki inhalasyon halinde 25 mikrogram salmeterol ve 50 mikrogram flutikazon propiyonat.
Veya günde iki kez iki inhalasyon halinde 25 mikrogram salmeterol ve 125 mikrogram flutikazon propiyonat.
Veya günde iki kez iki inhalasyon halinde 25 mikrogram salmeterol ve 250 mikrogram flutikazon propiyonat.
Astımın hızlı şekilde kontrol edilmesi gereken, orta dereceli inatçı astımı olan erişkin veya adolesan hastalarda (hastanın günlük semptomlarına, günlük kurtarma ilacı kullanımına ve ortaila şiddetli havayolu sınırlamasına göre tanımlanır) kısa süreli bir SERETIDE denemesibaşlangıç tedavisi olarak kabul edilebilir. Bu durumlarda, önerilen başlangıç dozu günde ikikez iki inhalasyon olarak 25 mikrogram salmeterol ve 50 mikrogram flutikazon propiyonattır.Astım kontrolü sağlandığında, tedavi tekrar gözden geçirilmeli ve hastaların tek başına inhalekortikosteroid alacak şekilde dozun azaltılması düşünülmelidir. Tedavide doz azaltılırkenhastaların düzenli olarak takip edilmesi önemlidir.
Bir veya iki hastalık şiddeti kriteri eksik olduğunda, başlangıç tedavisi olarak tek başına inhale flutikazon propiyonat kullanımına kıyasla net bir yarar gösterilmemiştir. Genel olarak inhalekortikosteroidler hastaların büyük çoğunluğunda birinci basamak tedavi olmaya devametmektedir. SERETIDE'ın hafif astımın ilk tedavisinde kullanımı amaçlanmamaktadır.SERETIDE 25 mikrogram /50 mikrogram dozları, şiddetli astımı olan çocuklarda veerişkinlerde kullanıma uygun değildir; şiddetli astım hastalarında herhangi bir sabitkombinasyonun kullanılmasından önce uygun inhale kortikosteroid dozunun gösterilmesiönemlidir.
Kronik Obstrüktif Akciğer Hastalığı (KOAH)
Yetişkinler:
Yetişkin hastalar için tavsiye edilen doz günde 2 kez 2 inhalasyon 25/125 mikrogram - 25/250 mikrogram salmeterol/flutikazon propiyonattır.
Kullanımı:
Hastalara inhaleri nasıl kullanacakları ve bakımını nasıl yapacakları konusunda bilgi verilmeli ve inhale ilacın akciğerlere optimum dağıtımını sağlamak üzere kullanım teknikleri kontroledilmelidir. Hasta inhaleri kullanmada sıkıntı yaşarsa bir spacer cihazı kullanabilir. Spacercihazlarının değiştirilmesi akciğerlere giden doz miktarında değişiklik meydanagetirebileceğinden hastalar aynı tip spacer cihazını kullanmaya devam etmelidirler.
Bir spacer cihazı kullanılmaya başlandığında veya cihaz değiştirildiğinde daima tekrar en düşük doz titrasyonu gerçekleştirilmelidir.
Uygulama şekli:
SERETIDE sadece inhalasyon şeklinde kullanıma yöneliktir.
Hastalara inhalerlerini doğru şekilde kullanmaları için bilgi verilmelidir. İnhalasyon sırasında,
2
hastanın tercihen ayakta veya dik oturur konumda olması gerekir. İnhaler dikey şekilde kullanılmak üzere tasarlanmıştır.
Özel popülasyonlara ilişkin ek bilgiler:
Böbrek yetmezlii:
Böbrek yetmezliği olan hastalarda dozun ayarlanmasına gerek yoktur.
Karacier yetmezlii:
Karaciğer yetmezliği olan hastalarda SERETIDE kullanımına ilişkin bilgi yoktur.
Pediyatrik popülasyon:
4-12 yaş arası çocuklarda:
Günde iki kez iki inhalasyon halinde 25 mikrogram salmeterol ve 50 mikrogram flutikazon propiyonat.
Çocuklarda SERETIDE inhaler ile verilen maksimum onaylı flutikazon propiyonat dozu günde iki kez 100 mikrogram'dir.
4 yaşından küçük çocuklarda SERETIDE inhaler kullanımına ilişkin veri yoktur.
Geriyatrik popülasyon:
Yaşlı hastalarda dozun ayarlanmasına gerek yoktur.
4.3. Kontrendikasyonlar
SERETIDE, etkin madde veya yardımcı maddelerden herhangi birine karşı aşırı duyarlılığı olan hastalarda kontrendikedir (bkz. Bölüm 6.1).
4.4. Özel kullanım uyarıları ve önlemleri
Hastalığın kötüleşmesi
SERETIDE'ın içeriğinde bulunan salmeterol gibi uzun etkili beta-2 agonistler kullanılırken, özellikle astım ile ilgili advers olaylar bakımından, bu ilaç başlandıktan sonra ilk üç ay hastalaryakından takip edilmelidir.
SERETIDE hızlı ve kısa etkili bronkodilatör (örneğin, salbutamol) kullanımı gerektiren akut astım belirtilerini rahatlatmak için kullanılmamalıdır. Hastalara akut astım ataklarındarahatlamak için kullanmaları gereken ilaçları her zaman yanlarında bulundurmaları tavsiyeedilmelidir.
Hastalar alevlenme dönemlerinde ise ya da önemli ölçüde veya akut olarak kötüye giden astım şikayetleri varsa, SERETIDE ile tedaviye başlanmamalıdır.
SERETIDE ile tedavi sırasında astımla ilişki ciddi adves etkiler ve alevlenmeler gerçekleşebilir. Hastalara, SERETIDE tedavisine başladıktan sonra astım semptomları kontrol altına alınamazveya kötüleşirse tedaviye devam etmeleri ancak yine de hekimlerine danışmaları gerektiğianlatılmalıdır.
Rahatlatıcı ilaç (kısa etkili bronkodilatörler) kullanımı gereksinimlerinde artış veya rahatlatıcı ilaçlara yanıtta azalma astım kontrolünde bozulmaya işaret eder ve hastalar bir hekim tarafındandeğerlendirilmelidir.
3
Astım kontrolünün ani ve ilerleyen şekilde kötüleşmesi hayatı tehdit eden bir durumdur ve hastanın bir hekim tarafından tekrar muayene edilmesi gereklidir. Kortikosteroid dozununartırılması düşünülmelidir.
Astım semptomları kontrol altına alındığında, SERETIDE dozunun kademeli olarak azaltılması değerlendirilebilir. Tedavi kademeli olarak azaltılırken hastaların düzenli olarak kontroledilmesi önemlidir. SERETIDE'ın etkili en düşük dozu kullanılmalıdır (bkz. Bölüm 4.2).
Astımlı hastalarda alevlenme riski nedeniyle SERETIDE tedavisi ani olarak kesilmemelidir; tedavi dozu hekim gözetiminde kademeli olarak azaltılmalıdır. KOAH'lı hastalarda tedavininkesilmesine semptomatik dekompanzasyon eşlik edebilir ve tedavinin kesilmesi bir hekimgözetiminde yapılmalıdır.
Kortikosteroid içeren tüm inhale ilaçlarla olduğu gibi, aktif veya sessiz akciğer tüberkülozu olan hastalarda ve mantar, virüs ya da diğer solunum yolu enfeksiyonları olan hastalardaSERETIDE dikkatli kullanılmalıdır. Gerekli olduğu takdirde uygun tedavi derhalbaşlatılmalıdır.
Kardiyovasküler etkiler
Yüksek terapötik dozlarda SERETIDE, seyrek olarak kardiyak aritmilere (örneğin; supraventriküler taşikardi, esktrasistoli ve atriyal fibrilasyon) ve serum potasyum seviyesindegeçici hafif azalmalara neden olabilir. Ciddi kardiyovasküler bozuklukları veya kalp ritmbozuklukları olan hastalarda ve diabetes mellitus, tirotoksikozis, tedavi edilmemiş hipokalemiveya düşük serum potasyum seviyesine predispoze hastalarda SERETIDE dikkatlikullanılmalıdır.
Hiperglisemi
Çok seyrek olarak kan glukoz düzeylerinde artış rapor edilmiştir (bkz. Bölüm 4.8) ve diabetes mellitus öyküsü olan hastalara reçete edilirken bu husus göz önünde bulundurulmalıdır.
Paradoksal bronkospazm
Diğer inhalasyon tedavilerinde olduğu gibi, doz uygulamasından hemen sonra başlayan hırıltı artışı ve nefes darlığı ile birlikte paradoksal bronkospazm ortaya çıkabilir. Paradoksalbronkospazm, hızlı etkili bronkodilatöre yanıt verir ve hemen tedavi edilmelidir. SERETIDEderhal kesilmeli, hasta değerlendirilmeli ve gerekli ise alternatif tedaviye başlanmalıdır.
Beta-2 agonist tedavisinin tremor, çarpıntılar ve baş ağrısı gibi farmakolojik yan etkileri bildirilmiştir fakat bunlar geçici olma ve düzenli tedaviyle birlikte azalma eğilimindedir.
Sistemik kortikosteroid etkiler
Herhangi bir inhale kortikosteroid ile, özellikle yüksek dozlarda, uzun süre kullanıldığında sistemik etkiler oluşabilir. Oral kortikosteroid uygulamasına göre bu etkilerin oluşma olasılığıçok daha azdır. Olası sistemik etkiler; Cushing sendromu, Cushing benzeri belirtiler, adrenalsupresyon, çocukların ve adolesanların büyümesinde gecikme, kemik mineral dansitesindeazalma, katarakt ve glokom ile daha seyrek olarak psikomotor hiperaktivite, uyku bozukluğu,anksiyete, depresyon veya agresyon (özellikle çocuklarda) gibi psikolojik veya davranışsaletkileri içerir.
Bu nedenle, astımı olanlarda tedavinin düzenli olarak değerlendirilmesi veinhale kortikosteroid dozunun etkili kontrolü sağlayan en düşük doza ayarlanmasıönemlidir.
4
Hastaların yüksek dozlarda inhale kortikosteroidlerle uzun süreli tedavisi adrenal supresyon ve akut adrenal krize neden olabilir. 500 ila 1000 mikrogram flutikazon propiyonat dozlarında çokseyrek olarak adrenal supresyon ve akut adrenal krizler ile ilgili bildirimler bulunmaktadır.Potansiyel olarak akut adrenal krizi tetikleyebilecek durumlar travma, cerrahi girişim,enfeksiyon veya dozda ani azalmaları içerir. Gözlenen semptomlar genellikle belirsiz olmaklabirlikte anoreksi, karın ağrısı, kilo kaybı, yorgunluk, baş ağrısı, bulantı, kusma, hipotansiyon,bilinç seviyesinde azalma, hipoglisemi ve nöbettir. Stres veya elektif cerrahi girişim sırasındailave sistemik kortikosteroid tedavisi düşünülmelidir.
Salmeterol ve flutikazon propiyonatın sistemik emilimi büyük ölçüde akciğerlerde gerçekleşmektedir. Bir ölçülü doz inhaler ile bir spacer cihazının kullanımı akciğerlere ilaçsalıverilmesini arttırabildiğinden bunun sistemik yan etki riskinde bir artışa neden olmapotansiyeli olduğu göz önünde bulundurulmalıdır. Tek doz farmakokinetik verileri,Volumatic spacer cihazı ile kullanımı ile kıyaslandığında, AeroChamber Plus spacer cihazıSERETIDE inhaler ile kullanıldığında salmeterol ve flutikazon propiyonat sistemikmaruziyetini iki kat arttırabilme ihtimalini göstermiştir.
İnhale flutikazon propiyonat tedavisinin oral steroid ihtiyacını minimize etmesi beklenir, ancak oral steroidlerden transfer edilen hastalarda önemli bir süre adrenal yetmezlik riski olabilir. Bunedenle, bu tip hastaların yakından takip edilmesi ve adrenokortikol fonksiyonun izlenmesigereklidir. Geçmişinde yüksek doz acil durum kortikosteroid tedavisi gereken hastalarda da burisk mevcut olabilir. Stres yaratması muhtemel acil ve elektif durumlarda adrenal yanıtbozukluğu olasılığı daima akılda tutulmalıdır ve uygun kortikosteroid tedavisi düşünülmelidir.Adrenal yetmezliğin derecesi elektif girişimlerden önce uzman değerlendirmesi gerektirebilir.
Ritonavir, plazmadaki flutikazon propiyonat konsantrasyonunu büyük ölçüde artırabilir. Bu nedenle, hastaya potansiyel yararı sistemik kortikosteroid yan etkilerinden fazla olmadığısürece birlikte kullanımdan kaçınılmalıdır. Flutikazon propiyonatın diğer güçlü CYP3Ainhibitörleriyle birlikte kullanımında da sistemik yan etki riski artar (bkz. Bölüm 4.5).
KOAH hastalarında pnömoni
Kortikosteroid içeren inhale ilaçları alan KOAH hastalarında, hastaneye yatış gerektiren pnömoni dahil pnömoni insidansında artış gözlemlenmiştir. Artan steroid dozu ile pnömoniriskinde artış kanıtları bulunmaktadır, ancak bu durum çalışmaların tamamında kesin olarakgösterilmemiştir.
Kortikosteroid içeren inhale ilaçlarının pnömoni riskinin büyüklüğü konusunda sınıf içi farklılık için kesin klinik kanıt bulunmamaktadır.
Hekimler, KOAH hastalarında olası pnömoni gelişimine karşı, enfeksiyonların klinik özellikleri ile KOAH semptomlarının alevlenme durumunun karışması ihtimali dolayısıyladikkatli olmalıdırlar.
KOAH hastalarındaki pnömoni risk faktörleri arasında; sigara içimi, ileri yaş, düşük vücut kitle indeksi ve şiddetli KOAH bulunmaktadır.
Plaseboya kıyasla SERETIDE alan ve Kronik Obstrüktif Akciğer Hastalığı (KOAH) bulunan hastalarda yapılan 3 yıllık bir çalışmada alt solunum yolu enfeksiyonları (özellikle pnömoni vebronşit) daha sık bildirilmiştir (bkz. Bölüm 4.8). Üç yıllık KOAH çalışmasında; yaşlı hastalar,daha düşük vücut kitle endeksi olan (<25kg/m2) hastalar ve çok şiddetli hastalığı (FEV1
5
beklenenin <%30'u) bulunan hastalarda tedaviden bağımsız şekilde pnömoni gelişme riski en yüksek düzeydedir. Bu enfeksiyonların klinik özellikleri ve alevlenme sıklıkla aynı andameydana geldiğinden, hekimler KOAH hastalarında pnömoni ve diğer alt solunum yoluenfeksiyonlarının olası gelişimi konusunda dikkatli olmalıdır. Şiddetli KOAH bulunan hastadapnömoni gelişirse SERETIDE ile tedavi yeniden değerlendirilmelidir.
CYP3A4 inhibitörleriyle etkileşim
Sistemik ketokonazol ile birlikte kullanımı salmetorolün sistemik maruziyetini ciddi ölçüde artırmaktadır. Bu durum sistemik etkilerin (örn. QTc aralığının uzaması ve palpitasyonlar)insidansında artışa neden olabilir. Bu nedenle hastaya olan potansiyel yararı sistemik salmeterolyan etkileri riskinden fazla olmadıkça CYP3A4 inhibitörleriyle birlikte kullanımındankaçınılmalıdır.
Görme bozuklukları
Sistemik ve topikal kortikosteroid kullanımında görme bozuklukları rapor edilebilir. Bir hastada bulanık görüş veya diğer görme bozukluğu şikayetleri varsa, sistemik ve topikalkortikosteroid kullanımı sonrası bildirilen katarakt, glokom veya santral seröz korioretinopati(CSCR) gibi nadir hastalıkların olası nedenlerinin değerlendirilmesi için hasta oftalmolojiuzmanına yönlendirilmelidir.
Pediyatrik popülasyon
Yüksek doz flutikazon propiyonat (genellikle 1000 mikrogram/gün veya daha fazla) alan 16 yaşın altındaki çocuklar ve ergenler risk altında olabilir. Özellikle yüksek dozlarda uzun sürelitedavide sistemik etkiler gerçekleşebilir. Olası sistemik etkiler; Cushing sendromu, Cushingbenzeri belirtiler, adrenal supresyon, akut adrenal kriz, çocukların ve adolesanlarınbüyümesinde gecikme ile daha seyrek olarak psikomotor hiperaktivite, uyku bozukluğu,anksiyete, depresyon veya agresyon dahil psikolojik veya davranışsal etkileri içerir. Çocuk veyaergen hastanın pediyatrik solunum uzmanına sevk edilmesi düşünülmelidir.
Uzun süre inhale kortikosteroid tedavisi alan çocukların boyunun düzenli olarak izlenmesi tavsiye edilmektedir.
İnhale kortikosteroid dozu astım kontrolünü sağlayan en düşükdozda kullanılmalıdır.4.5. Diğer tıbbi ürünler ile etkileşimler ve diğer etkileşim şekilleri
Beta adrenerjik blokörler salmeterolün etkisini zayıflatabilir veya antagonize edebilir. Astımlı hastalarda kullanımları için gerekli nedenler olmadığı sürece hem selektif olmayan hem deselektif beta blokörlerin kullanımından kaçınılmalıdır. Beta-2 agonist tedavisiyle potansiyelolarak ciddi hipokalemi gerçekleşebilir. Akut şiddetli astımda bu etki ksantin türevleri,steroidler ve diüretikler ile eş zamanlı tedavi ile artabileceğinden özel dikkat tavsiye edilir.
Diğer beta adrenerjik içeren ilaçların eş zamanlı kullanımı potansiyel olarak aditif bir etkiye sahip olabilir.
Flutikazon propiyonat
Normal şartlar altında, inhalasyon yolu ile uygulanmasından sonra, geniş ilk geçiş metabolizması ve karaciğer ve bağırsakta sitokrom CYP3A4'ün aracılık ettiği yüksek sistemikklerens sonucu flutikazon propiyonatın plazma konsantrasyonu düşüktür. Bu nedenle,flutikazon propiyonatın aracılık ettiği klinik olarak anlamlı ilaç etkileşimi olası değildir.
Sağlıklı gönüllülerde intranazal flutikazon propiyonat ile yapılan bir etkileşim çalışmasında,
6
günde iki kez ritonavir (oldukça potent bir sitokrom CYP3A4 inhibitörü) 100 mg dozu, flutikazon propiyonat plazma konsantrasyonlarını birkaç yüz kat artırmış ve serum kortizolkonsantrasyonlarının belirgin şekilde azalmasına neden olmuştur. Bu etkileşime ilişkin bilgilerinhale flutikazon propiyonat için mevcut değildir, ancak flutikazon propiyonat plazmadüzeyinde belirgin bir artış beklenmektedir. Cushing sendromu ve adrenal süpresyon vakalarıbildirilmiştir. Yararları artan sistemik kortikosteroid yan etkiler riskinden daha yüksek olmadığısürece bu kombinasyondan kaçınılmalıdır.
Sağlıklı gönüllülerde yapılan küçük ölçekli bir çalışmada, daha düşük potense sahip bir CYP3A inhibitörü olan ketokonazol tek inhalasyondan sonra flutikazon propiyonat maruziyetini % 150artırmıştır. Bu etki tek başına flutikazon propiyonata kıyasla plazma kortizol düzeyinde dahafazla düşüşe neden olmuştur. İtrakonazol ve kobisistat içeren ilaçlar gibi diğer potent CYP3Ainhibitörleri ve eritromisin gibi orta kuvvetli CYP3A inhibitörleri ile birlikte tedavinin desistemik flutikazon propiyonat maruziyetini ve sistemik yan etki riskini artırmasıbeklenmektedir. Hastaya olan potansiyel yararı sistemik kortikosteroid yan etkileri riskindenfazla olmadıkça birlikte kullanımdan kaçınılmalıdır. Birlikte kullanımda hastalar sistemikkortikosteroid yan etkileri açısından takip edilmelidir.
Salmeterol
Kuvvetli CYP3A4 inhibitörleri
15 sağlıklı gönüllüde 7 gün süreyle yürütülen bir ilaç etkileşim çalışmasında eşzamanlı sistemik ketokonazol (oral olarak günde bir kez 400 mg) ve salmeterol (günde iki kez inhale 50mikrogram) kullanımının plazma salmeterol maruziyetini anlamlı derecede artırdığıgözlenmiştir (Cmaks 1,4 kat ve EAA 15 kat). Bu durum, salmeterol tedavisinin diğer sistemiketkilerinin (örneğin, QTc aralığının uzaması ve palpitasyonlar) insidansının tek başınasalmeterol veya ketokonazole tedavisi ile karşılaştırıldığında artmasına neden olabilir (bkz.Bölüm 4.4).
Kan basıncı, kalp hızı, kan glukoz ve kan potasyum düzeylerinde klinik açıdan anlamlı etkiler görülmemiştir. Ketokonazol ile birlikte uygulanımı salmeterol eliminasyon yarılanma ömrünüveya tekrarlı dozlamla salmeterol birikimini artırmamıştır.
Ketokonazol ile eş zamanlı kullanımından, tedavinin yararları salmeterolün artan sistemik yan etkiler riskinden daha yüksek olmadığı sürece, kaçınılmalıdır. Diğer potent CYP3A4inhibitörleri ile benzer bir etkileşim riskinin olması muhtemeldir (örneğin; itrakonazol,telitromisin, ritonavir).
Orta düzeyde CYP 3A4 inhibitörleri
15 sağlıklı gönüllüde 6 gün süreyle birlikte salmeterol (inhalasyon yoluyla günde iki kez 50 mikrogram) ve eritromisin (oral yolla günde üç kez 500 mg) uygulanımı salmeterolmaruziyetinde küçük ancak istatistiksel açıdan anlamlı olmayan bir artışa neden olmuştur (Cmaks1,4 kat ve EAA 1,2 kat). Eritromisinin birlikte uygulanımı herhangi bir ciddi yan etki ileilişkilendirilmemiştir.
Özel popülasyonlara ilişkin ek bilgiler:
Özel popülasyonlardaki etkileşimin kapsamı bilinmemektedir.
Pediyatrik popülasyon:4.6. Gebelik ve laktasyon
7
Genel tavsiye
Gebelik kategorisi: C
Çocuk dourma potansiyeli bulunan kadınlar/Doum kontrolü (Kontrasepsiyon)
SERETIDE'ın doğum kontrol yöntemleri üzerine etkisi olup olmadığına dair herhangi bir bilgi bulunmamaktadır.
Gebelik dönemi
SERETIDE'm gebe kadınlarda kullanımına ilişkin yeterli veri mevcut değildir.
Hayvanlar üzerinde yapılan çalışmalar, gebelik /ve-veya/ embriyonal/fetal gelişim /ve-veya/ doğum /ve-veya/ doğum sonrası gelişim üzerindeki etkiler bakımından yetersizdir (bkz. Bölüm5.3). İnsanlara yönelik potansiyel risk bilinmemektedir.
Gebe kadınlardan elde edilen veriler (1000'den fazla gebe vakası) salmeterol ve flutikazon propiyonat için malformasyon veya feto/neonatal toksisitesi göstermemektedir. Hayvançalışmaları Beta-2 adrenoreseptör agonistleri ve glukokortikosteroidlerin uygulamasındansonra üreme toksisitesi göstermiştir (bkz. Bölüm 5.3).
Gebe kadınlarda SERETIDE kullanımı yalnızca anneye sağlaması beklenen yararı fetusa olan olası bir riskten fazla ise düşünülmelidir.
Gebe kadınlarda flutikazon propiyonatın astım kontrolünü sağlayan etkili en düşük dozu kullanılmalıdır.
Laktasyon dönemi
Salmeterol ve flutikazon propiyonat/metabolitlerin insan sütüne geçip geçmediği bilinmemektedir.
Çalışmalar salmeterol ve flutikazon propiyonat ve metabolitlerinin emziren sıçanların sütüne geçtiğini göstermiştir.
Emzirilen yenidoğanlarda/bebeklerde risk göz ardı edilemez. Emzirmenin çocuğa olan faydaları ile tedavinin anneye olan faydaları değerlendirilerek SERETIDE tedavisinin veyaemzirmenin bırakılmasına karar verilmelidir.
Üreme yetenei/Fertilite
İnsanlarda kullanımına dair veri bulunmamaktadır, ancak hayvan çalışmaları salmeterol veya flutikazon propiyonat tedavisinin fertilite üzerinde etkisi olmadığını göstermiştir.
4.7. Araç ve makine kullanımı üzerindeki etkiler
SERETIDE'ın araç ve makine kullanımı üzerinde etkisi yoktur veya etkisi göz ardı edilebilir düzeydedir.
4.8. İstenmeyen etkiler
SERETIDE salmeterol ve flutikazon propiyonat içerdiğinden, her iki bileşenle de ilişkili olan tipte ve şiddette advers reaksiyonlar görülebilir. Bu iki bileşenin birlikte verilmesiyle ilaveadvers etki bildirilmemiştir.
Salmeterol/flutikazon propiyonat ile ilgili advers olaylar sistem organ sınıfına göre aşağıdaki
8
sıklıklarda verilmiştir:
Çok yaygın (>1/10); yaygın (>1/100 ila <1/10); yaygın olmayan (>1/1.000 ila <1/100); seyrek (>1/10.000 ila <1/1.000); çok seyrek (<1/10.000), bilinmiyor (eldeki verilerden hareketletahmin edilemiyor). Sıklıklar klinik çalışma verilerinden elde edilmiştir. Plasebo ile olaninsidans göz önünde bulundurulmamıştır.
Enfeksiyonlar ve enfestasyonlar
Yaygın1, 3: Ağız ve boğazda kandidiyaz, pnömoni (KOAH hastalarında), bronşit
Seyrek: Özofajiyal kandidiyaz
Bağışıklık sistemi hastalıkları
Yaygın olmayan: Kütanöz aşırı duyarlılık reaksiyonları, solunum semptomları (dispne)
Seyrek: Anjiyoödem (temelde yüzde ve orofarinkste ödem), solunum semptomları
(bronkospazm), anafilaktik şok dahil anafilaktik reaksiyonlar
Endokrin hastalıkları
Seyrek4: Cushing sendromu, Cushing benzeri özellikleri, adrenal süpresyonu,
çocuklar ve adolesanlarda gelişim geriliği, azalan kemik mineral yoğunluğu
Metabolizma ve beslenme hastalıkları
Yaygın3: Hipokalemi
Yaygın olmayan4: Hiperglisemi
Psikiyatrik hastalıkları
Yaygın olmayan: Anksiyete, uyku bozuklukları
Seyrek: Psikomotor hiperaktivite ve iritabilite dahil davranış değişiklikleri
(çoğunlukla çocuklarda)
Bilinmiyor: Depresyon, agresyon (çoğunlukla çocuklarda)
Sinir sistemi hastalıkları
Çok yaygın1: Baş ağrısı
Yaygın olmayan: Tremor
Göz hastalıkları
Yaygın olmayan:
Seyrek4:
Bilinmiyor4:
Katarakt GlokomBulanık görme
Kardiyak hastalıkları
Yaygın olmayan: Palpitasyon, taşikardi, atrial fibrilasyon, anjina pektoris
Seyrek: Kardiyak aritmi (supraventriküler taşikardi ve ekstrasistol dahil)
Solunum, göüs bozuklukları ve mediastinal hastalıkları
Çok yaygın2, 3: Nazofarenjit
Yaygın: Boğaz irritasyonu, ses kısıklığı/disfoni, sinüzit1, 3
Seyrek: Paradoksikal bronkospazm4
Deri ve deri altı doku hastalıkları
Yaygın1, 3: Kontüzyonlar
9
Kas-iskelet bozuklukları, bağdoku ve kemik hastalıkları
Yaygın: Kas krampları, travmatik kırıklar1, 3, artralji, miyalji
1Plasebo ile yaygın olarak bildirilmiştir. 2Plasebo ile çok yaygın olarak bildirilmiştir. 3Bir 3
yıllık KOAH çalışmasında bildirilmiştir. 4Bkz. Bölüm 4.4.
Seçili advers olayların tanımı
P2 agonist tedavisinin tremor, çarpıntılar ve baş ağrısı gibi farmakolojik yan etkileri bildirilmiştir fakat bunlar geçici olma ve düzenli tedaviyle birlikte azalma eğilimindedir.
Diğer inhalasyon tedavilerinde olduğu gibi, doz uygulamasından hemen sonra başlayan hırıltı artışı ve nefes darlığı ile birlikte paradoksal bronkospazm ortaya çıkabilir. Paradoksalbronkospazm, hızlı etkili bronkodilatöre yanıt verir ve hemen tedavi edilmelidir. SeretideDiskus derhal kesilmeli, hasta değerlendirilmeli ve gerekli ise alternatif tedaviye başlanmalıdır.
Flutikazon propiyonat içeriği nedeniyle bazı hastalarda ses kısıklığı, ağız ve boğaz ve seyrek vakalarda özofagus kandidiyazı (pamukçuk) görülebilir. Gerek ses kısıklığı gerekse ağız veboğaz kandidiyazı insidansı, ürün kullanıldıktan sonra ağız yıkanarak ve/veya dişlerfırçalanarak giderilebilir. Semptomatik ağız ve boğaz kandidiyazı, SERETIDE inhaler tedavisidevam ederken topikal anti-fungal terapi ile tedavi edilebilir.
Özel popülasyonlara ilişkin ek bilgiler Pediyatrik popülasyon
Olası sistemik etkiler; Cushing sendromu, Cushing benzeri belirtiler, adrenal supresyon, çocukların ve adolesanların büyümesinde gecikmeyi içerir (bkz. Bölüm 4.4). Çocuklarda ayrıcaanksiyete, uyku bozukluğu ve hiperaktiviteyle iritabilite gibi davranışsal değişikliklergörülebilir.
Şüpheli advers reaksiyonların raporlanması:
Ruhsatlandırma sonrası şüpheli ilaç advers reaksiyonlarının raporlanması büyük önem taşımaktadır. Raporlama yapılması, ilacın yarar / risk dengesinin sürekli olarak izlenmesineolanak sağlar. Sağlık mesleği mensuplarının herhangi bir şüpheli advers reaksiyonu TürkiyeFarmakovijilans Merkezi (TÜFAM)'ne bildirmeleri gerekmektedir
Semptomlar ve bulgular
SERETIDE için doz aşımına dair klinik çalışma verisi bulunmamaktadır, ancak salmeterol ve/veya flutikazon propiyonat ile ilgili doz aşımı bilgileri aşağıda verilmiştir:
Salmeterol doz aşımının belirti ve bulguları sersemlik hali, sistolik kan basıncında artış, tremor, baş ağrısı ve taşikardidir. SERETIDE doz aşımı için spesifik bir tedavi bulunmamaktadır. Dozaşımı durumunda hastaya gerektiği şekilde uygun gözlem ile birlikte destekleyici tedaviuygulanmalıdır. Buna ek olarak hipokalemi meydana gelebilir ve bu nedenle serum potasyumdüzeyleri izlenmelidir. Potasyum replasmanı göz önünde bulundurulmalıdır.
Akut: Önerilenden yüksek flutikazon propiyonat dozlarının akut inhalasyonu adrenal fonksiyonunda geçici süpresyona neden olabilir. Adrenal fonksiyonu plazma kortizol ölçümleriile doğrulandığı üzere birkaç günde normale döndüğünden bu doz acil tedavigerektirmemektedir.
İnhale flutikazon propiyonat ile kronik doz aşımı:
10
Adrenal rezerv izlenmelidir. Sistemik kortikosteroidler ile tedavi gerekli olabilir. Stabilizasyon sağlandığında önerilen dozda inhale kortikosteroid ile tedaviye devam edilmelidir. Adrenalsupresyon için bkz. Bölüm 4.4.
Gerek akut gerekse kronik flutikazon propiyonat doz aşımı durumunda SERETIDE tedavisine semptom kontrolü için uygun dozda devam edilmelidir.
5. FARMAKOLOJK ÖZELLKLER
5.1. Farmakodinamik özellikler
Farmakoterapötik Grup: Kortikosteroidler ve Diğer İlaçlar ile Kombine Adrenerjikler (Antikolinerjik Kombinasyonları Hariç)
ATC kodu: R03AK06
Etki mekanizması
SERETIDE, farklı etki şekline sahip salmeterol ve flutikazon propiyonat içermektedir. İki etkin maddenin ilgili etki mekanizmaları aşağıda tartışılmaktadır.
Salmeterol
Salmeterol, reseptörün sekonder bağlanma bölgesine bağlanan uzun bir yan zincire sahip selektif uzun etkili (12 saat) bir beta2 adrenoseptör agonisttir. Salmeterol, klasik kısa etkili beta2agonistlerin önerilen dozlarına kıyasla en az 12 saat süren daha uzun süreli bronkodilatasyonsağlamaktadır.
Flutikazon propiyonat
Önerilen dozlarda inhalasyon yoluyla verilen flutikazon propiyonat akciğerlerde bir glukokortikoid antienflamatuvar etkiye sahiptir ve bu etki kortikosteroidler sistemik yollauygulandığında görülenden daha az yan etkiyle semptomlarda ve astım alevlenmelerindeazalma sağlamaktadır.
Klinik etkililik ve güvenlilik
SERETIDE astım klinik çalışmaları
Uzun süreli astımlı 3416 erişkin ve adolesanda 12 aylık bir çalışmada (Optimal Astım Kontrolünü Sağlanması, GOAL), astım tedavisi hedeflerinin erişilebilir olup olmadığınınbelirlenmesi için tek başına inhale kortikosteroidler (flutikazon propiyonat) ile SERETIDE'ınetkililik ve güvenliliği karşılatırılmıştır. Tedavi dozu
**toplam kontrol
sağlanana veya çalışmailacının en yüksek dozuna erişilene kadar 12 haftada bir artırılmıştır. GOAL, SERETIDEverilen daha fazla hastada tek başına inhale kortikosteroid (IKS) verilen hastalara kıyasla astımkontrolü sağlandığı ve bu kontrolün daha düşük kortikosteroid dozunda elde edildiğinigöstermiştir.
*İyi kontrol altına alınmış astım,iyi kontrol altına alınmış
haftanın elde edilmesi için deneklerin%50'sindeki tedavi süresi SERETIDE için 16 gün ve IKS grubunda 37 gündü. Daha öncesteroid tedavisi görmeyen bir hasta alt grubunda bireysel iyi kontrol altına alınmış haftaya kadargeçen süre SERETIDE ile 16 gün olurken IKS ile 23 gündü.
11
Genel çalışma bulguları aşağıdakileri göstermiştir:
|
12 Ayda *İyi Kontrol Altına Alınmış (WC) ve **Tam Olarak Kontrol Altına Alınmış (TC) Astımlı Hastaların Oranı |
Çalışma Öncesi Tedavi |
Salmeterol/FP |
FP |
WC |
TC |
WC |
TC |
IKS yok(tek başına kısa etki süreli beta agonisti SABA)
|
%78
|
% 50
|
%70
|
%40
|
Düşük doz IKS
(<500 mikrogram beklometazon dipropiyonat (BDP) veya eşdeğer/gün)
|
%75
|
%44
|
%60
|
%28
|
Orta doz IKS
(>500-1000 mikrogram dipropiyanat BDP veya eşdeğer/gün)
|
%62
|
%29
|
%47
|
%16
|
3 tedavi düzeyinde birleştirilmiş bulgular |
%71
|
%41
|
%59
|
%28
|
*Yeterli düzeyde kontrol altına alınan astım; >1 semptom skoru ile < 2 gün (semptom s
|
koru 1,
|
|
“gün içinde bir kısa süreli semptom” şeklinde tanımlanır), <2 gün ve haftada <4 durumda SABA kullanımı, > %80 öngörülen sabah pik ekspiratuar akımı, gece uyanmalarının olmaması,alevlenmelerin olmaması ve tedavi değişikliği gerektiren yan etkilerin olmaması**Tam kontrol altına alınan astım; semptomların olmaması, SABA kullanımının olmaması, >%80 öngörülen sabah pik ekspiratuar akışı, gece uyanmalarının olmaması, alevlenmelerinolmaması ve tedavi değişikliği gerektiren yan etkilerin olmaması
Bu çalışmadaki bulgular, günde iki kez Salmeterol/Flutikazon propiyonat 50/100 mikrogram dozunun hızlı astım kontrolünün gerekli olduğu düşünülen orta şiddette dirençli astımhastalarında ilk idame tedavisi olarak değerlendirilebileceğini düşündürmektedir.
>18 yaşındaki dirençli astım hastası 318 kişide yapılan bir çift kör, randomize, paralel gruplu çalışmada iki haftalık sürede günde iki kez iki inhalasyonla (çift doz) SERETIDE kullanımınıngüvenliliği ve tolerabilitesi değerlendirilmiştir. Bu çalışma 14 güne kadar her SERETIDE dozuinhalasyonunun iki katına çıkarılmasının günde iki kez tek inhalasyona kıyasla beta agonist ileilişkili yan etkilerde küçük bir artışa (tremor; 0'a karşı 1 hasta [%1], palpitasyon; 1 hastaya[<%1] karşı 6 [%3], kas krampları; 1 [<%1] hastaya karşı 6 [%3] ) ve inhale kortikosteroid ileilişkili yan etkilerde benzer bir insidansa neden olduğunu göstermiştir (örneğin; oralkandidiyazis; 16 hastaya [%8] karşı 6 [%6], ses kısıklığı; 4 hastaya [%2] karşı 2 [%2]).SERETIDE dozunun ek kısa süreli (14 güne kadar) inhale kortikosteroid tedavisine ihtiyaçduyulan erişkin hastalarda iki katına çıkarılması düşünülürse beta agonist ile ilişkili yanetkilerdeki küçük artış dikkate alınmalıdır.
Astım
Çok Merkezli Salmeterol Astım Araştırma Çalışması
Çok Merkezli Salmeterol Astım Araştırma Çalışması, yetişkin ve ergen gönüllülerde olağan tedaviye salmeterol veya plasebo eklenmesinin güvenliliğini karşılaştıran 28 haftalık bir ABDçalışmasıydı. Solunum ile ilişkili ölüm ve solunum ile ilişkili yaşamı tehdit eden olaylarınkombine sayısı olan primer sonlanım noktası açısından anlamlı farklılık olmasa da, çalışmasalmeterol alan hastalarda astımla ilişkili ölüm sayısında anlamlı artış göstermiştir (salmeterolile tedavi edilen 13.176 hastada 13 ölüme kıyasla plasebo alan 13.179 hastada 3 ölüm). Çalışmaeş zamanlı inhale kortikosteroid kullanımının etkisi değerlendirmek için tasarlanmamıştır vegönüllülerin yalnızca %47'si başlangıçta İKS kullanımını bildirmiştir.
Astımda, salmeterol+flutikazon propiyonat ile tek başına flutikazon propiyonat'ın güvenliliği ve etkililiği
12
Salmeterol+flutikazon propiyonat ile tek başına flutikazon propiyonatın güvenliliği ve etkililiğini karşılaştırmak için biri yetişkin ve ergen gönüllülerde (AUSTRI çalışması) diğeri 411 yaşlarında pediyatrik gönüllülerde (VESTRI çalışması) olmak üzere iki tane çok merkezli26 haftalık çalışma yürütülmüştür. Her iki çalışmaya dahil edilen gönüllülerin bir önceki yıldaastımla ilişkili hastaneye yatış veya astım alevlenmesi ile birlikte orta ila şiddetli inatçı astımıvardı. İki çalışmanın da primer hedefi tek başına İKS'ye (flutikazon propiyonat) kıyasla İKStedavisine LABA eklenmesinin (salmeterol+flutikazon propiyonat) astımla ilişkili olaylar(astımla ilişkili hastaneye yatış, endotrakeyal entübasyon ve ölüm) açısından eşitetkinliğideğerlendirmekti. Çalışmanın ikincil hedefi ciddi astım alevlenmesi (astımın kötüyegitmesi nedeniyle en az 3 gün sistemik kortikosteroid kullanımına gerek olması veya sistemikkortikosteroid kullanımı gerektiren astım nedenli hastaneye veya acile yatış olaraktanımlanmıştır) açısından İKS+LABA'nın (salmeterol+flutikazon propiyonat) tek başına İKStedavisine (flutikazon propiyonat) üstünlüğünü değerlendirmekti.
AUSTRI ve VESTRI çalışmalarına sırasıyla toplamda 11.679 ve 6.208 hasta randomize edilmiş ve tedavi görmüştür. Primer güvenlilik sonlanma noktası için, her iki çalışmada da eşit etkinlikgösterilmiştir (bkz. aşağıdaki tablo).
26 haftalık AUSTRI ve VESTRI çalışmalarında astımla ilişkili ciddi olaylar
|
|
AUSTRI
|
VESTRI
|
|
Salmeterol+
Flutikazon
propiyonat
(n=5.834)
|
Tek başına flutikazonpropiyonat(n=5.845)
|
Salmeterol+
Flutikazon
propiyonat
(n=3.107)
|
Tek başına flutikazonpropiyonat(n=3.101)
|
Birleşik sonlanma noktası (astımla ilişkili hastaneyeyatış, endotrakeyalentübasyon veya ölüm)
|
34 (%0,6)
|
33 (%0,6)
|
27 (%0,9)
|
21 (%0,7)
|
Salmeterol+flutikazon propiyonat/flutikazonpropiyonat risk oranı (GA:%95)
|
1,029
(0,638-
1,622)a
|
|
1,285
(0,726-
2,272)b
|
|
Ölüm
|
0
|
0
|
0
|
0
|
Astımla ilişkili hastaneye yatış
|
34
|
33
|
27
|
21
|
Endotrakeyal entübasyon
|
0
|
2
|
0
|
0
|
aGöreceli risk için %95 GA üst sonucu 2,0'dan azsa, eşit etkin
|
ik sonucuna karar verilmiştir
|
|
bGöreceli risk için %95 GA üst sonucu 2,675'ten azsa, eşit etkinlik sonucuna karar verilmiştir
|
13
İkincil etkililik sonlanma noktası için, flutikazon propiyonatla karşılaştırıldığında salmeterol+flutikazon propiyonatta ilk astım alevlenmesine kadar geçen sürede azalma her ikiçalışmada da görülmüştür, ancak yalnızca AUSTRI'de istatistiksel olarak anlamlı fark sağlanmıştır:___
|
|
AUSTRI
|
VESTRI
|
|
Salmeterol+
Flutikazon
propiyonat
(n=5.834)
|
Tek başına flutikazonpropiyonat(n=5.845)
|
Salmeterol+
Flutikazon
propiyonat
(n=3.107)
|
Tek başına flutikazonpropiyonat(n=3.101)
|
Astım alevlenmesi olan gönüllülerin sayısı
|
480 (%8)
|
597 (%10)
|
265 (%9)
|
309 (%10)
|
Salmeterol+flutikazon propiyonat/flutikazonpropiyonat risk oranı (GA:%95)
|
0,787
(0,698, 0,888)
|
0,859
(0,729, 1,012)
|
|
Pediyatrik popülasyon:
SAM101667 çalışmasında, 6 ila 16 yaşlarında semptomatik astımı olan 158 çocukta, semptom kontrolü ve akciğer fonksiyonu açısından salmeterol/flutikazon propiyonat kombinasyonuflutikazon propiyonat dozunun ikiye katlanmasıyla eşit etkililikte bulunmuştur. Bu çalışmaalevlenme üzerine etkileri araştırmak için tasarlanmamıştır.
4 ila 11 yaşlarında çocukların (n=428) randomize edildiği bir çalışmada, salmeterol/flutikazon propiyonat DISKUS (50/100 mikrogram, günde iki kez bir inhalasyon) ilesalmeterol/flutikazon propiyonat inhaler (25/50 mikrogram, günde iki kez iki inhalasyon) 12hafta süreyle karşılaştırılmıştır. 1-12. haftalarda, ortalama pik ekspiratuar akışta başlangıça göreayarlanmış değişiklik DISKUS grubunda 37,7 L/dk ve inhaler grubunda 38,6 L/dk olmuştur.Her iki tedavi grubunda da kurtarıcı kullanımı gerekmeyen ve semptom olmayan gün vegecelerde artış görülmüştür.
Gebelik sırasında astımda flutikazon propiyonat içeren ilaçların kullanımı Majör konjenital malformasyon (MKM) riskini değerlendirmek için, Birleşik Krallık elektroniksağlık kayıtları kullanılarak birinci trimesterde tek başına inhale flutikazon propiyonat vesalmeterol+flutikazon propiyonat ile flutikazon propiyonat içermeyen İKS maruziyetininkarşılaştırıldığı gözlemsel retrospektif epidemiyolojik kohort çalışması yürütülmüştür. Buçalışmaya karşılaştırma amaçlı plasebo dahil edilmemiştir.
Birinci trimesterde İKS-maruziyeti olan 5362 gebeden oluşan astım kohortunda, 131 tanı konmuş MKM belirlenmiştir; flutikazon propiyonat veya salmeterol+flutikazon propiyonatmaruziyeti olan 1612'sinden (%30) 42'sinde MKM tanısı konulduğu belirlenmiştir. 1. yıldaflutikazon propiyonat ile flutikazon propiyonat olmayan İKS maruziyeti karşılaştırıldığındakadınlarda tanı konulmuş MKM'ler için ayarlanmış olasılık oranı orta şiddette astımlılarda 1.1(%95 GA: 0,5 - 2,3) ve şiddetli astımlılarda 1,2 (%95 GA: 0,7 - 2,0) olmuştur. İlk trimesterdetek başına flutikazon propiyonat ile salmeterol+flutikazon propiyonat maruziyetikarşılaştırıldığında MKM riskinde farklılık görülmemiştir. Astım şiddet basamaklarında mutlakMKM riskleri flutikazon propiyonat maruziyeti olan 100 gebelikte 2,0 ila 2,9 arasındadeğişmektedir. Bu da Pratisyen Hekimlik Araştırma Veritabanında astım tedavisine maruziyetiolmayan 15.840 gebelikte yürütülen çalışmanın sonuçlarıyla karşılaştırılabilir olmuştur (100gebelikte 2,8 MKM).
145.2. Farmakokinetik özelliklerGenel özellikler
Salmeterol ve flutikazon propiyonat inhalasyon yoluyla kombinasyon halinde uygulandığında her bileşenin farmakokinetiği ilaçlar ayrı ayrı uygulandığında gözlenene benzerdi. Bu nedenle,farmakokinetik açıdan her bileşik ayrı ayrı ele alınabilir.
Salmeterol
Salmeterol, etkisini akciğerde lokal olarak etki eder, bu nedenle plazma düzeyleri terapötik etkinin bir belirleyicisi değildir. Terapötik dozlarda inhalasyondan sonra çok düşük plazmakonsantrasyonları gösterdiği için (yaklaşık 200 pg/mL veya daha az) plazmadaki ilaç miktarınıntayini teknik olarak zor olduğundan salmeterolün farmakokinetiği ile ilgili sadece sınırlı verilerbulunmaktadır.
Flutikazon propiyonat
Emilim:
Sağlıklı gönüllülerde inhalasyon yoluyla alınan tek doz flutikazon propiyonatın mutlak biyoyararlanımı, kullanılan inhalasyon cihazına göre nominal dozun yaklaşık %5-11'i arasındadeğişmektedir. Astımlı hastalarda inhale flutikazon propiyonata sistemik maruziyet daha düşükdüzeyde gözlenmiştir.
Sistemik emilim temelde akciğerlerde meydana gelmekte olup ilk başta hızlı ve sonrasında uzun sürelidir. İnhale dozun kalanı yutulabilir ancak düşük suda çözünürlük ve presistemikmetabolizma nedeniyle sistemik maruziyete minimum katkıda bulunur ve oralbiyoyararlanımının %1'den az olmasını sağlar. Sistemik maruziyet, inhale dozun artışıyla lineerşekilde artar.
Dağılım:
Flutikazon propiyonatın dispozisyonu, yüksek plazma klirensi (1150 mL/dak), kararlı durumda yüksek dağılım hacmi (yaklaşık 300 L) ve yaklaşık 8 saatlik terminal yarı ömürlekarakterizedir.
Plazma proteinine bağlanma oranı %91'dir.
Biyotransformasyon:
Flutikazon propiyonat başlıca sitokrom P450 enzimi CYP3A4 tarafından inaktif karboksilik asite metabolize edilerek sistemik dolaşımdan çok hızlı temizlenir. CYP3A4 inhibitörleri olarakbilinen ajanlar ile birlikte kullanıldığında flutikazon propiyonata sistemik maruziyet potansiyelolarak artacağından dikkatli olunmalıdır.
Eliminasyon:
Flutikazon propiyonat sistemik dolaşımdan çok hızlı temizlenir. Flutikazon propiyonatın renal klirensi önemsiz düzeydedir. Dozun %5'inden daha azı idrarda temelde metabolitler olarakatılmaktadır. Dozun büyük bir bölümü feçeste metabolitler ve değişmemiş ilaç olarakatılmaktadır.
Hastalardaki karakteristik özellikler
Pediyatrik popülasyon
21 günlük SERETIDE inhaler 25/50 mikrogram (spacer ile birlikte veya spacer olmaksızın günde iki kez 2 inhalasyon) veya SERETIDE diskus 50/100 mikgrogram (günde iki kez 1inhalasyon) tedavilerinin etkisi 4 ila 11 yaşlarında hafif astımlı 31 çocukta değerlendirilmiştir.
15
Flutikazon propiyonat sistemik maruziyeti spacer ile birlikte kullanılan SERETIDE inhaler ile (107 pg sa/mL [%95 GA: 45,7, 252,2]) SERETIDE diskus'ta (138 pg sa/mL [%95 GA: 69,3,273,2]) benzer olmuştur, ancak SERETIDE inhaler için daha düşüktür (24 pg sa/mL [%95 GA:9,6, 60,2]). SERETIDE inhaler, spacer ile birlikte SERETIDE inhaler ve SERETIDE diskusiçin salmeterol sistemik maruziyeti benzer olmuştur (sırasıyla 126 pg sa/mL [%95 GA: 70,225], 103 pg sa/mL [%95 GA: 54, 200] ve 110 pg sa/mL [%95 GA: 55, 219]).
5.3. Klinik öncesi güvenlilik verileri
Hayvanlarda ayrı ayrı verilen salmeterol ksinafoat ve flutikazon propiyonat çalışmalarında görülen insanlarda kullanıma yönelik tek güvenilirlik sorunu aşırı farmakolojik etkilerleilişkilendirilmiştir.
Hayvan üreme çalışmalarında glukokortikoidlerin malformasyonlara (yarık damak, iskelet malformasyonları) neden olduğu gösterilmiştir. Bununla birlikte bu hayvan deneylerininönerilen dozların verildiği insanlar için anlamlı olduğu düşünülmemektedir. Salmeterolksinafoat ile yapılan hayvan çalışmaları sadece yüksek maruziyet düzeylerinde embriyofetaltoksisite göstermiştir. Birlikte uygulanımı takiben bilinen glukokortikoid kaynaklı anomalilerleilişkilendirilen dozlarda sıçanlarda artan transpoze umblikal arter ve ossipital kemikte eksikosifikasyon insidansı tespit edilmiştir.
Kloroflorokarbon (CFC) olmayan itici norfluranın iki yıllık periyotlarda günlük maruziyet uygulanan çok çeşitli hayvan türlerinde, hastaların bulunması muhtemel düzeylerden çok dahayüksek buhar konsantrasyonlarında toksik etki sergilemediği gösterilmiştir. Salmeterolksinafoat veya flutikazon propiyonat genetik toksisite potansiyeli göstermemiştir.
6. FARMASÖTİK ÖZELLİKLER6.1. Yardımcı maddelerin listesi
Norfluran (HFA 134a) - (CFC içermeyen itici bir gaz)
6.2. Geçimsizlikler
Geçimsizlik yoktur.
6.3. Raf ömrü
24 ay.
6.4. Saklamaya yönelik özel tedbirler
SERETIDE 30 °C'nin altındaki oda sıcaklığında saklanmalıdır. Soğutmayınız veya dondurmayınız.
Donmaktan ve doğrudan gün ışığından koruyunuz. Aerosol tüplerindeki bütün inhalasyon ilaçlarında olduğu gibi, terapötik etki aerosol tüpü soğuk olduğunda azalabilir.
Basınçlı tüp. 50 °C'den yüksek sıcaklıklara maruz bırakılmamalıdır. Aerosol tüpü delinmemeli, boş olsa bile kırılmamalı veya yakılmamalıdır.
6.5. Ambalajın nitelii ve içerii
Her bir karton kutuda 120 doz içeren ölçülü dozlu aerosol tüpü bulunmaktadır. Tüp, bir ağızlık kılıfı ile temas halinde olan ve subap kapaklı plastik uygulama parçasının (actuator) içinegirmektedir. Tüp üzerinde bulunan ve ne kadar ilaç kaldığını gösteren bir sayaç bulunmaktadır.
16
Sayılar plastik uygulama parçasının (actuator) arkasındaki pencereden görülebilir. Bir basınçlı kap 120 aktüasyon vermektedir.
6.6. Beşeri tıbbi üründen arta kalan maddelerin imhası ve dier özel önlemler
Tüm kullanılmayan ürün ve atık maddeler “Tıbbi Atıkların Kontrolü Yönetmeliği” ve “Ambalaj Atıklarının Kontrolü Yönetmeliği” ne uygun olarak imha edilmelidir.
İnhalerin test edilmesi:
İlk kez kullanmadan önce, hastanın iki yanından hafifçe sıkarak ağızlık kapağını çıkarması, inhaleri iyice çalkalaması gerekir ve inhaleri parmakları arasında tutarak baş parmağını alta,ağızlığın alt kısmına yerleştirerek püskürtmelidir. Her bir püskürtmenin ardından inhaler derhalçalkalanmalıdır. Hasta inhaleri bir haftadan veya daha uzun süreden beri kullanılmamışsa,ağızlık kapağını çıkarmalı, inhaleri iyice çalkalamalı ve havaya iki kez püskürtmelidir
.SERETIDE İnhaler'in kullanım talimatları
1. Hasta kapağın iki yanından hafifçe sıkarak ağızlık kapağını çıkarmalıdır.
2. Hasta herhangi bir yabancı cisim olup olmadığını görmek üzere inhalerin içini ve dışını,ağızlık kısmı da dahil olmak üzere kontrol etmelidir.
3. Hasta gevşek yabancı cisimleri gidermek ve inhalerin içeriğinin eşit şekilde karışmasınısağlamak üzere inhaleri iyice çalkalamalıdır.
4. Hasta inhaleri parmakları ve baş parmağı arasında dik olarak tutmalı, baş parmağı alt kısma,ağızlığın altına gelmelidir.
5. Hasta nefesini mümkün olduğunca uzun süreli olarak vermeli, ardından ağızlığı dişlerininarasına yerleştirerek dudaklarını etrafında kapatması gerekmektedir. Hastaya ağızlığıısırmaması söylenmelidir.
6. Hasta ağzından nefes almaya başladığı sırada halen düzenli ve derin şekilde nefes alırhaldeyken inhalerin üst kısmına bastırarak SERETIDE püskürtmesini sağlamalıdır.
7. Hasta nefesini tuttuğu sırada inhaleri ağzından çıkarmalı ve parmağını inhalerin üstünden çekmelidir. Hasta mümkün olduğunca uzun süre nefesini tutmalıdır.
8. İkinci bir inhalasyon uygulamak için hastanın inhaleri dik konumda tutması ve 3-7. adımlarıtekrarlamadan önce yaklaşık otuz saniye kadar beklemesi gerekmektedir.
9. Hastanın kapağı hafifçe iterek ve yerine oturtarak inhalasyondan hemen sonra ağızlıkkapağını geri takması gerekmektedir. Kapak için aşırı kuvvet uygulamaya gerek yoktur,yerine oturacaktır.
Hastanın 5, 6 ve 7. adımlara gelmek için acele etmemesi gerekmektedir. Hastanın inhaleri kullanmadan önce mümkün olduğunca yavaş şekilde nefes almaya başlaması önemlidir. Hastailk seferlerde ayna karşısına geçip pratik yapmalıdır. İnhalerden veya ağız kenarlarından buharçıktığını görmesi halinde 2. adımdan tekrar başlaması gerekmektedir.
Doz sayacı 020'yi gösterdiğinde doktorunuza danışınız. Sayaç 000'ı gösterdiğinde cihazın içerisinde kalan ilaç size tam doz sağlayamayacağı için kullanmayınız. Sayaç üzerindekisayıları değiştirmeye veya sayacı yerinden çıkartmaya çalışmayınız.
Temizleme
İnhalerinizi en az haftada bir kez temizlemeniz gerekmektedir. Ağızlık başlığını çıkarın. Tüpü plastik kabından çıkarmayın. Ağızlık kısmının içini ve dışını ve plastik kabı kuru bir bez veya
17
mendille silin. Ağızlık başlığını doğru yönde geri takın. Kapak için aşırı kuvvet uygulamaya gerek yoktur, yerine oturacaktır.
METAL AEROSOL TÜPÜNÜ SUYA SOKMAYINIZ.
7. RUHSAT SAHİBİ
Adı: GlaxoSmithKline İlaçları San. ve Tic. A.Ş.
Adresi: Büyükdere cad. No.173, 1.Levent Plaza, B Blok 34394 1.Levent/İstanbul
Tel No: 212 - 339 44 00
Faks No: 212 - 339 45 00
8. RUHSAT NUMARA SI(LARI)
114/77
9. İLK RUHSAT TARİHİ/RUHSAT YENİLEME TARİHİ
İlk ruhsat tarihi: 07.10.2003 Ruhsat yenileme tarihi: 07.11.2014
10. KÜB'ÜN YENİLENME TARİHİ
18