KISA ÜRÜN BİLGİSİ
1. BEŞERİ TIBBİ ÜRÜNÜN ADI
ATOKSİLİN® 500 mg tablet
2. KALİTATİF VE KANTİTATİF BİLEŞİMEtkin madde:
Her tablet, 500 mg amoksisiline eşdeğerde 603 mg* amoksisilin trihidrat (30,15 mg eksez doz (%5)) içerir.
*:
871 mikrogram/miligram potens üzerinden hesaplanmıştır.
Yardımcı maddeler:
Yardımcı maddeler için 6.1'e bakınız.
3. FARMASÖTK FORM
Tablet
Hafif krem renkte, iki yüzünde kırılma çizgisi bulunan oblong şeklinde tablet görünümündedir. Tablet iki eşit parçaya bölünebilir.
4. KLİNİK ÖZELLİKLER
4.1. Terapötik endikasyonlar
ATOKSİLİN 500 mg tablet, yetişkinlerde ve çocuklarda aşağıdaki enfeksiyonların tedavisinde endikedir:
• Akut bakteriyel sinüzit
• Akut otitis media
• Akut streptokokkal tonsillit ve farenjit
• Akut kronik bronşit alevlenmesi
• Toplum kaynaklı zatürre
• Akut sistit
• Gebelikte asemptomatik bakteriüri
• Akut piyelonefrit
• Tifo ve paratifoid ateş
• Selülit ile yayılan diş apsesi
• Prostetik eklem enfeksiyonları
• Peptik (duodenal ve gastrik) ülser hastalığında
•
Helicobacter pylori
eradikasyonu.
• Lyme hastalığı
ATOKSİLİN de endokardit profilaksisi için endikedir.
Antibakteriyel ajanların uygun kullanımı konusundaki resmi kılavuza dikkat edilmelidir.
J Bu t)erge Bu t)erge
1
4.2. Pozoloji ve uygulama şekliPozoloji:
Tek bir enfeksiyonu tedavi etmek için kullanılacak ATOKSİLİN dozu seçilirken aşağıdakiler hesaba katılmalıdır:
• Beklenen patoj enler ve antibakteriyel aj anlara olan muhtemel duyarlılıklar
• Enfeksiyonun şiddeti ve bölgesi
• Hastanın yaşı, ağırlığı ve böbrek fonksiyonu (aşağıda gösterildiği gibi).
Tedavi süresi, enfeksiyon tipi ve hastanın cevabı ile belirlenmeli ve genellikle mümkün olduğunca kısa olmalıdır. Bazı enfeksiyonlar uzun süreli tedavi gerektirir.
Yetişkinler ve cocuklar>40 kg:
Endikasyon * |
Doz* |
Akut bakteriyel sinüzit
|
Her 8 saatte bir 250 mg ila 500 mg veya her 12 saatte bir 750 mg ila 1000 mg
Ciddi enfeksiyonlar için her 8 saatte bir 750 mg ila 1000 mg Akut sistit bir gün için günde iki kez 3000 mg ile tedaviedilebilir.
|
Gebelikte asemptomatik bakteriüri
|
Akut piyelonefrit
|
Selülit ile yayılan diş apsesi
|
Akut sistit
|
Akut otitis media
Akut streptokokkal tonsillit ve farenjit
Kronik bronşit akut alevlenmeler
|
Her 8 saatte bir 500 mg, her 12 saatte bir 750 mg ila 1000 mg
Ağır enfeksiyonlar için 10 gün boyunca her 8 saatte bir 750 mg ila 1000 mg
|
Topluluk kökenli pnömoni
|
Her 8 saatte bir 500 mg ila 1000 mg
|
Tifo ve paratifo ateşi
|
Her 8 saatte bir 500 mg ila 2000 mg
|
Prostetik eklem enfeksiyonları
|
Her 8 saatte bir 500 mg ila 1000 mg
|
Endokarditin profilaksisi
|
2000 mg oral yolla, tek doz prosedürden 30 ila 60 dakika önce
|
Helicobacter pylorieradikasyonu
|
Bir proton pompası inhibitörü (örn. omeprazol, lansoprazol) ve bir başka antibiyotik (örn. klaritromisin, metronidazol)ile birlikte ile 7 gün boyunca günde iki kez 750 mg ila 1000mg.
|
Lyme hastalığı
|
Erken evre: 14 gün boyunca maksimum 4000 mg/gün'e kadar bölünmüş dozlar şeklinde her 8 saatte bir 500 mg ila1000 mg (10 ila 21 gün)
Geç evre (sistemik tutulum): 10 ila 30 gün boyunca maksimum 6000 mg/gün'e kadar bölünmüş dozlar şeklindeher 8 saatte bir 500 mg ila 2000 mg.
|
* Her endikasyon için resmi tedavi kılavuzlarına dikkat edilmelidir.
|
<40 kg ağırlığındaki çocuklar
Çocuklar ATOKSİLİN tablet veya süspansiyon ile tedavi edilebilir.
Altı aylıktan küçük çocuklar için ATOKSİLİN süspansiyon önerilir.
40
kg
vey
a daha ağır olan ç
ocuklara y
etiş
kin dozu reçet
e edilmelidir.
2
Önerilen dozlar:
|
Endikasyon+ |
Doz+ |
Akut bakteriyel sinüzit
|
Bölünmüş dozlar şeklinde 20 ila 90 mg/kg/gün*
|
Akut otitis media
|
Topluluk kökenli pnömoni
|
Akut sistit
|
Akut piyelonefrit
|
Selülit ile yayılan diş apsesi
|
Akut streptokokkal tonsillit ve farenjit
|
Bölünmüş dozlar şeklinde 40 ila 90 mg/kg/gün *
|
Tifo ve paratifo ateşi
|
Üçe bölünmüş doz şeklinde 100 mg/kg/gün
|
Endokarditin profilaksisi
|
50 mg/kg oral yolla, tek doz prosedürden 30 ila 60 dakika önce
|
Lyme hastalığı
|
Erken evre: 10 ila 21 gün boyunca üçe bölünmüş doz şeklinde 25 ila 50 mg/kg/gün.
Geç evre (sistemik tutulum): 10 ila 30 gün boyunca üçe bölünmüş doz şeklinde 100 mg/kg/gün.
|
+ Her endikasyon için resmi tedavi kılavuzlarına dikkat edilmelidir.
* İki kez günlük doz rejimleri sadece doz üst sınırda olduğunda dikkate alınmalıdır.
|
|
Yaslılarda
Doz ayarlaması gerekli görülmemektedir.
GFR (mL / dak)
|
Yetişkinler ve çocuklar > 40 kg
|
Çocuklar <40 kg#
|
30'dan büyük
|
Ayarlama gerekmemektedir.
|
Ayarlama gerekmemektedir.
|
10 ila 30
|
Günde iki kez maksimum 500 mg
|
Günde iki kez 15 mg/kg verilir (günde iki kez maksimum 500 mg).
|
10'dan az
|
Maksimum 500 mg/gün.
|
Günde bir kez 15 mg/kg verilir (maksimum 500 mg).
|
#Olguların çoğunda parenteral tedavi tercih edilir.
|
Hemodiyaliz alan hastalarda
Amoksisilin, hemodiyaliz ile dolaşımdan çıkarılabilir.
Yetişkinler ve 40 kg üzeri çocuklar
40 kg'ın altındaki çocuklar
Hemodiyaliz
Her 24 saatte bir 500 mg
Hemodiyalizden önce ek bir doz 500 mg verilmelidir. Dolaşımdaki ilaç seviyelerinidüzeltmek için, hemodiyaliz sonrası 500 mg'lık
başka bir doz uygulanmalıdır.
_
Tek bir günlük doz olarak 15 mg/kg/gün şeklinde verilir (maksimum 500 mg).
Hemodiyalizden önce ek bir doz 15 mg/kg verilmelidir. Dolaşımdaki ilaç seviyelerini
3
Periton diyalizi alan hastalardaUygulama sekli
ATOKSİLİN oral kullanım içindir.
ATOKSİLİN absorbsiyonu gıda ile bozulmaz.
ATOKSİLİN, oral yoldan bir bardak su ile yutularak kullanılır.
Özel popülasyonlara ilişkin ek bilgiler Böbrek/Karaciğer yetmezliği:
Böbrek yetmezliği:
Hafif ve orta derecede böbrek yetmezliğinde doz azaltılması gerekmez. Kreatinin klirensi < 30 mL/dak altında olan şiddetli böbrek fonksiyon bozukluğuna sahip hastalarda yüksek dozlarkullanılmamalıdır. Kreatinin klirensi 10-30 mL/dak arasında olan hastalarda enfeksiyonunşiddetine bağlı olarak her 12 saatte bir 500 veya 250 mg dozlar kullanılmalıdır. 10 mL/dak altındakreatinin klirensine sahip hastalarda enfeksiyonun şiddetine göre 500 veya 250 mg dozlar her 24saatte bir uygulanmalıdır.
Hemodiyaliz hastaları, enfeksiyonun şiddetine göre her 24 saatte bir 500 veya 250 mg ATOKSİLİN kullanmalıdır. Diyaliz sırasında ve diyaliz bitiminde ek dozlar almaları gerekir.
Böbrek yetmezliği olan, 40 kg a
|
tındaki pediyatrik hastalarda;
|
Kreatinin klirensi (mL/dak)
|
Doz
|
Uygulama sıklığı
|
10 - 30 mL/dak
|
15 mg/kg
|
günde iki kez
(maksimum 500 mg, günde 2 kez)
|
< 10 mL/dak
|
15 mg/kg
|
günde bir kez (maksimum 500 mg/gün)
|
Karaciğer yetmezliği:
Bu hastalar için özel bir uyarı bildirilmemiştir.
Pediyatrik popülasyon
Yukarıdaki şemada çocuklar için önerilen dozaj, vücut ağırlığı 40 kg'ın altında olanlar için uygundur. Vücut ağırlığı 40 kg ve üzerinde olan çocuklara erişkin dozları uygulanmalıdır.
Yenidoğan ve küçük bebeklerde renal fonksiyonlar tam gelişmediğinden, amoksisilinin eliminasyonu gecikebilir. 3 aylıktan daha küçük bebeklerde amoksisilin dozu dikkatleayarlanmalıdır. Bu yaş grubunda uygulanabilecek en yüksek ATOKSİLİN dozu, 30 mg/kg/gündürve 12 saat ara ile iki eşit doza bölünerek uygulanır.
Geriyatrik popülasyon:
Genç ve yaşlı hastalar arasında bir yanıt farklılığı olmadığı görülmüştür. Ancak, yaşlı hastalarda böbrek fonksiyonlarında azalma olabileceği için bu açıdan daha hassas olunması gerekliliğiunutulmamalıdır. Doz seçimi dikkatli yapılmalı ve böbrek fonksiyonları izlenmelidir.
4.3. Kontrendikasyonlargüvenli elektronik imza ile imzalanmıştır.
Belge Doâmk§tsfflfie,ziçeM?ğkıyardımc?eMddee¥defiah^ftg¥a'biırifi£a^te-tip|gflii$iline aşırı
4
duyarlılığı (Hipersensitivite) olanlarda kontrendikedir.
Sefalosporinler gibi diğer beta-laktam antibiyotiklerle muhtemel çapraz duyarlılığa dikkat edilmelidir.
4.4. Özel kullanım uyarıları ve önlemleri
Aşırı duyarlılık reaksiyonları
Herhangi bir penisilin antibiyotik ile tedaviye başlanmadan önce penisilinlere, sefalosporinlere veya diğer beta-laktam ajanlara karşı aşırı duyarlılık reaksiyonları konusunda dikkatli biraraştırma yapılmalıdır.
Penisilin tedavisi alan hastalarda ciddi ve nadiren ölümcül aşırı duyarlılık reaksiyonları (anafilaktoid ve şiddetli kutanöz advers reaksiyonları içeren) bildirilmiştir. Bu reaksiyonlarınpenisilin aşırı duyarlılık öyküsü olan kişilerde ve atopik kişilerde ortaya çıkması daha olasıdır.Alerjik bir reaksiyon oluşursa, amoksisilin tedavisi kesilmeli ve uygun alternatif tedavibaşlatılmalıdır.
Duyarlı olmayan mikroorganizmalar
Amoksisilin, patojen daha önce belirlenmemişse ve duyarlı olduğu bilinmediği veya patojenin amoksisilin ile tedavi için uygun olacağı çok yüksek bir ihtimal olmadığı sürece, bazı enfeksiyontiplerinin tedavisi için uygun değildir (bakınız Bölüm 5.1). Bu durum özellikle idrar yoluenfeksiyonları ve kulak, burun ve boğazda ciddi enfeksiyonları olan hastaların tedavisidüşünüldüğünde uygulanır.
Konvülsiyonlar
Böbrek fonksiyon bozukluğu olan hastalarda veya yüksek doz alanlarda veya yatkınlaştırıcı faktörlere sahip hastalarda konvülsiyonlar görülebilir (örneğin, nöbet, tedavi edilen epilepsi veyameninjiyal hastalıkların öyküsü) (bakınız Bölüm 4.8).
Böbrek yetmezliği
Böbrek yetmezliği olan hastalarda, yetmezliğin derecesine bağlı olarak doz ayarlaması yapılmalıdır (bakınız Bölüm 4.2)
Deri reaksiyonları
Püstül ile ilişkili ateşli genelleşmiş bir eritem tedavisinin başlangıcında ortaya çıkan akut genelleşmiş ekzantemöz püstülozun bir belirtisi olabilir (AGEP, bakınız Bölüm 4.8). Bu reaksiyonamoksisilinin kesilmesini gerektirir ve herhangi bir sonraki uygulamakontrendikedir.
Enfeksiyoz mononükleoz şüphesi varsa, amoksisilin kullanılmasının ardından morbilliform döküntü oluşumu bu durumla ilişkilendirildiğinden amoksisilin kullanımından kaçınılmalıdır.
Jarisch-Herxheimer reaksiyonu
Jarisch-Herxheimer reaksiyonu, Lyme hastalığının amoksisilin ile tedavisinin ardından görülmüştür (bakınız Bölüm 4.8). Bu durum amoksisilinin Lyme hastalığına neden olan bakteriler,
Borrelia burgdorferi
spiroketi, üzerindeki doğrudan bakterisidal aktivitesinden dolayı kaynaklanır.Hastalara, bunun Lyme hastalığının antibiyotik tedavisinin yaygın ve genellikle kendi kendinisınırlayan bir sonucu olduğu konusunda güvence verilmelidir.
Uzun süreli kullanım nadiren duyarlı olmayan organizmalarda aşırı büyümeye neden olabilir.
5
Neredeyse tüm antibakteriyel ajanlarla birlikte antibiyotikle ilişkili kolit bildirilmiştir ve hafiften hayatı tehdit edici şiddete kadar değişebilir (bakınız Bölüm 4.8). Bu nedenle, bu teşhisi, herhangibir antibiyotik uygulaması sırasında veya sonrasında ishal ile başvuran hastalarda değerlendirmekönemlidir. Antibiyotikle ilişkili kolit ortaya çıkarsa, amoksisilin derhal kesilmeli, bir doktoradanışılmalı ve uygun bir tedavi başlatılmalıdır. Anti-peristaltik tıbbi ürünler bu durumdakontrendikedir.
Uzun süreli tedavi
Uzun süreli tedavi sırasında böbrek, karaciğer ve hematopoetik fonksiyonların dahil olduğu organ sistemi fonksiyonlarının periyodik olarak değerlendirilmesi tavsiye edilmektedir. Yüksekkaraciğer enzimleri ve kan sayımında değişiklikler bildirilmiştir (bakınız Bölüm 4.8).
Antikoagülanlar
Amoksisilin alan hastalarda nadiren protrombin süresinin uzaması bildirilmiştir. Antikoagülanlar eşzamanlı olarak reçete edildiğinde uygun izleme yapılmalıdır. İstenen antikoagülasyon seviyesinikorumak için oral antikoagülan dozunda ayarlamalar gerekli olabilir (bakınız Bölüm 4.5 ve 4.8).
Kristalüri
İdrar çıkışı azalan hastalarda, özellikle parenteral tedavi ile nadiren kristalüri gözlenmiştir.Yüksek dozlarda amoksisilin uygulanması sırasında, amoksisilin kristalüri olasılığını azaltmak için yeterlisıvı alımını ve idrar çıkışını sürdürmek önerilir. Mesane kateterleri olan hastalarda düzenli açıklıkkontrolü yapılmalıdır (bakınız Bölüm 4.8 ve 4.9).
Laboratuvar testi etkileşimleri
Amoksisilin yüksek serum ve idrar seviyelerinin bazı laboratuar testlerini etkilemesimuhtemeldir. Amoksisilinin yüksek idrar konsantrasyonu nedeniyle, kimyasal yöntemlerle yanlış pozitifokumalar yaygındır.
Amoksisilin tedavisi sırasında idrarda glikoz varlığı test edilirken, enzimatik glukoz oksidaz yöntemlerinin kullanılması önerilmektedir.
Hamile kadınlarda amoksisilin varlığı östriol tahlil sonuçlarını bozabilir.
Yardımcı maddeler hakkında önemli bilgiler4.5. Diğer tıbbi ürünler ile etkileşimler ve diğer etkileşim şekilleri
Probenesid
Eşzamanlı Probenesid kullanımı önerilmemektedir. Probenesid, amoksisilinin renal tübüler atılımını azaltır. Probenesidin eşzamanlı kullanımı, amoksisilinin daha yüksek ve daha uzun sürelikan düzeyleriyle sonuçlanır.
Alloprinol
Allopurinol ile amoksisilinin eşzamanlı kullanımı alerjik deri reaksiyonları riskini artırır.
Tetrasiklinler
Tetrasiklinler ve diğer bakteri°statik dadar amd^isdinrn bakterisidal etkisini mgdkydûbı-.
6
Metotreksat
Penisilinler metotreksatın atılımını azaltarak toksisitenin artmasına neden olabilir.
Oral antikoagülanlar
Oral antikoagülanlar ve penisilin antibiyotikleri, etkileşim raporları olmadan yaygın olarak kullanılmaktadır. Bununla birlikte, literatürde asenokumarol veya varfarin ile tedavi edilen veamoksisilin verilen hastalarda uluslararası normalize oranın arttığı durumlar bulunmaktadır.Birlikte uygulama gerekliyse, protrombin zamanı veya uluslararası normalleştirilmiş oran,amoksisilin eklenmesi veya azaltılması ile dikkatle izlenmelidir. Ayrıca, oral antikoagülanlarındozunda ayarlamalar gerekli olabilir (bakınız Bölüm 4.4 ve 4.8).
4.6. Gebelik ve laktasyonGenel tavsiye
Gebelik kategorisi B'dir.
Çocuk doğurma potansiyeli bulunan kadınlar/Doum kontrolü (Kontrasepsiyon)
Östrojen/progesteron içeren oral kontraseptiflerin etkisinde azalma meydana getirebileceğinden tedavi sırasında diğer etkili kontrol yöntemlerinin kullanılması da önerilebilir (bakınız Bölüm 4.5).
Gebelik dönemi
Hayvanlar üzerinde yapılan çalışmalar, gebelik / embriyonal / fetal gelişim / doğum ya da doğum sonrası gelişim ile ilgili olarak doğrudan ya da dolaylı zararlı etkiler olduğunu göstermemektedir.
Gebe kadınlara verilirken tedbirli olunmalıdır.
Fareler ve sıçanlarla yapılan çalışmalarda, insanlarda kullanılan dozun 10 kat yüksek dozlarıyla bile herhangi bir teratojenik etki saptanmamıştır. Gebe kadınlarda yapılmış yeterlive iyi kontrollüçalışmalar yoktur. Hayvanlardaki üreme çalışmaları her zaman insanlardaki cevabı tam olarakyansıtmayacağından gebelikte ancak açıkça gerekliyse kullanılmalıdır.
Oral ampisilin sınıfı antibiyotikler doğum sırasında zayıf emilirler. Kobay çalışmalarında ampisilinin i.v. kullanımının uterus tonusunda hafif bir azalmaya neden olduğu vekontraksiyonların sıklığını azalttığı, ancak kontraksiyonların gücünü ve süresini hafifçe artırdığıgözlenmiştir. Amoksisilinin insanlarda doğum sırasında ani veya gecikmiş istenmeyen etkilereneden olup olmadığı veya forseps ya da diğer obstetrik girişim olasılığını ya da yeni doğanınresüsitasyon gereksinimini artırıp artırmadığı bilinmemektedir.
Laktasyon dönemi
Penisilinlerin insan sütüne geçtiği gösterilmiştir. Emziren annelerde amoksisilin kullanımı bebekte duyarlılığa yol açabilir. Emziren annelerde kullanıldığında dikkatli olunmalıdır. Emzirmenindurdurulup durdurulmayacağına ya da ATOKSİLİN tedavisinin durdurulup durdurulmayacağına/tedaviden kaçınılıp kaçınılmayacağına ilişkin karar verilirken, emzirmenin çocuk açısındanfaydası ve ATOKSİLİN tedavisinin emziren anne açısından faydası dikkate alınmalıdır.
Üreme yeteneği/Fertilite
Hayvan çalışmalarında fertilite üzerinde olumsuz bir etkisi saptanmamıştır. İnsanlar üzerinde yeterli klinik çalışma bulunmamaktadır.
7
4.7. Araç ve makine kullanımı üzerindeki etkiler
Araç ve makine kullanma kabiliyetine etkileri üzerine bir çalışma yapılmamıştır. Bununla birlikte, araç ve makine kullanma kabiliyetini etkileyebilecek istenmeyen etkiler (örneğin, alerjikreaksiyonlar, baş dönmesi, kasılmalar) oluşabilir (bakınız Bölüm 4.8).
4.8. İstenmeyen etkiler
Klinik denemeler ve pazarlama sonrası görülen gözlemlenen istenmeyen etkiler aşağıdaki sıklık derecelerine göre sıralanmıştır:
Çok yaygın ( > 1/10 ); yaygın ( > 1/100 ila < 1/10 ); yaygın olmayan ( > 1/1000 ila < 1/100 ); seyrek ( > 1/10.000 ila < 1/1000); çok seyrek ( < 1/10.000 ), bilinmiyor (eldeki verilerdenhareketle tahmin edilemiyor)
Belge Do |
Enfeksiyonlar ve enfestasyonlar |
Çok seyrek
|
Mukokütanöz kandidiyazis
|
Kan ve lenf sistemi hastalıkları |
Çok seyrek
|
Geri dönüşümlü lökopeni (şiddetli nötropeni ya da agranülositozis içeren), geridönüşümlütrombositopeni ve hemolitik anemi.
Kanama zamanı ve protrombin zamanında uzama (bakınız Bölüm 4.4.)
|
Bağışıklık sistemi hastalıkları |
Çok seyrek
|
Anjiyonörotik ödem, anafilaksi, serum hastalığı ve aşırı duyarlılık vasküliti dahilşiddetli alerjik reaksiyonlar (bakınız Bölüm4.4.)
|
Bilinmiyor
|
Jarisch-Herxheimer reaksiyonu (bakınız Bölüm 4.4.)
|
Sinir sistemi hastalıkları |
Çok seyrek
|
Hiperkinezi, baş dönmesi, konvülsiyonlar (bakınız Bölüm 4.4).
|
Gastrointestinal hastalıklar |
Klinik deneme bilgileri
|
|
*Yaygın
|
Diyare ve bulantı.
|
*Yaygın olmayan
|
Kusma
|
Pazarlama sonrası bilgiler
|
|
Çok seyrek
|
Antibiyotik ilişkili kolit (psödomembranöz kolit ve hemorajik koliti içeren, bakınızBölüm 4.4), dilde siyah tüylü görünüm veyüzeysel diş diskolorasyonu#
|
Hepato-bilier hastalıkları |
Çok seyrek
|
Hepatit ve kolestatik sarılık, AST ve/veya ALT değerlerinde orta artış
|
Deri ve derialtı doku hastalıkları |
Klinik deneme bilgileri
|
|
~JTT Bu belge, güvenli elektronik imza ile ir aYaygı%% |
ızalanmışür ,... .. D\nıökWintüsü\ '
|
*Yaygın olmayan
|
Ürtiker ve kaşıntı
|
|
8
|
Pazarlama sonrası bilgiler
|
|
Çok seyrek
|
Eritema multiform, Stevens-Johnson Sendromu, toksik epidermal nekroliz, büllözve eksfolyatif dermatit gibi derireaksiyonları, akut generalize ekzantematözpüstüloz (AGEP) (bakınız Bölüm 4.4) veeozinofili ve sistemik semptomların eşlikettiği ilaç reaksiyonu (DRESS).
|
Böbrek ve idrar yolu hastalıkları |
Çok seyrek
|
İnterstisyel nefrit
Kristalüri (bakınız Bölüm 4.4 ve 4.9 doz aşımı)
|
*Bu etkilerin görülme sıklığı, Amoksisilin alan yaklaşık 6.000 erişkin ve pediatrik hastayı içeren klinik çalışmalardan elde edilmiştir.
|
#Yüzeysel diş diskolorasyonu çocuklarda bildirilmiştir. Genellikle diş fırçalama ile temizlenen diskolorasyon iyi ağız hijyeni ile önlenebilir.
|
Şüpheli advers reaksiyonların raporlanması
Ruhsatlandırma sonrası şüpheli ilaç advers reaksiyonlarının raporlanması büyük önem taşımaktadır. Raporlama yapılması, ilacın yarar/risk dengesinin sürekli olarak izlenmesine olanaksağlar. Sağlık mesleği mensuplarının herhangi bir şüpheli advers reaksiyonu TürkiyeFarmakovijilans Merkezi (TÜFAM)'ne bildirmeleri gerekmektedir (www.titck.gov.tr; e- posta:[email protected]; tel: 0 800 314 00 08; faks: 0 312 218 35 99).
4.9. Doz aşımı ve tedavisi
Doz aşımı belirti ve işaretleri
Gastrointestinal semptomlar (bulantı, kusma ve ishal gibi) ve sıvı ve elektrolit dengelerinin bozulması belirgin olabilir. Bazı durumlarda böbrek yetmezliğine yol açan amoksisilin kristalürigözlenmiştir. Böbrek fonksiyon bozukluğu olan hastalarda veya yüksek doz alanlardakonvülsiyonlar görülebilir (bakınız Bölüm 4.4 ve 4.8).
Zehirlenme tedavisi
Gastrointestinal semptomlar, su/elektrolit dengesine dikkat edilerek semptomatik olarak tedavi edilebilir. Amoksisilin, hemodiyaliz yoluyla dolaşımdan uzaklaştırılabilir.
5. FARMAKOLOJİK ÖZELLİKLER5.1. Farmakodinamik özellikler:
Farmakoterapötik grup: Geniş spektrumlu penisilinler ATC kodu: J01CA04
Etki mekanizması
Amoksisilin, bakteri hücre duvarının bir bütünleyici yapısal bileşeni olan peptidoglikanın biyosentetik yolunda bulunan bir veya daha fazla enzimi (genellikle penisilin bağlayan proteinler,PBP'ler olarak adlandırılır) inhibe eden yarı sentetik bir penisilindir (beta-laktam antibiyotik).Peptidoglikan sentezinin inhibisyonu, genellikle hücre parçalanması ve ölümü ile takip edilenhücre duvarının zayıflamasına yol açar.
Belge Do 1
Amoksisilin, dirençli bakteriler tarafından üretilen beta-laktamazlar tarafından degradasyona karşı hassastır ve bu nedenle sadece amoksisilin aktivitesi spektrumu, bu enzimleri üreten organizmalarıiçermez.
Farmakokinetik / Farmakodinamik etkileşimler
Minimum inhibitör konsantrasyonun (T>MİK) üzerindeki sürenin amoksisilin etkinliğinin ana belirleyicisi olduğu kabul edilir.
Direnç Mekanizması
Amoksisilin ana direnç mekanizmaları şunlardır:
• Bakteriyel beta-laktamazlar ile inaktivasyon.
• Antibakteriyel ajanın hedef için afinitesini azaltan PBP'lerin değiştirilmesi.
Bakterilerin veya akış pompası mekanizmalarının geçirmezliği, özellikle gram negatif bakterilerde bakteriyel dirence neden olabilir veya katkıda bulunabilir.
Sınır değeri
Amoksisilin için MİK sınır değeri, Avrupa Antimikrobiyal Duyarlılık Testleri Komitesi'nin (EUCAST) 5.0 versiyonuna göre verilmiştir.
Organizmalar
|
MİK sınır değeri (mg/L)
|
|
Duyarlı <
|
Dirençli >
|
Enterobakterler
|
81
|
8
|
Stafilokoktürleri
|
Not2
|
Not2
|
Enterococcustürleri3
|
4
|
8
|
StreptococcusA, B, C ve G grupları
|
Not4
|
Not4
|
Streptococcus pneumoniae
|
Not5
|
Not5
|
Viridans gruıp streptokok
|
0,5
|
2
|
Haemophilus influenzae
|
26
|
26
|
Moraxella catarrhalis
|
Not7
|
Not7
|
Neisseria meningitidis
|
0,125
|
1
|
Clostridium difficiledışındaki gram pozitif anaerobikler
|
4
|
8
|
Gram negatif anaerobikler8
|
0,5
|
2
|
Helicobacter pylori
|
0,1251
|
0,1251
|
Pasteurella multocida
|
1
|
1
|
Türlerle ilgili olmayan sınır değerler
|
2
|
8
|
1 Yabani tip Enterobakterler, aminopenisilinlere duyarlı olarak kategorize edilir. Bazı ülkeler,yabani tip
E. coliP. mirabilis
izolatlarını ortada sınıflandırmayı tercih etmektedir. Bu durumda,MİK sınır değeri S < 0,5 mg / L kullanılır.
2 Çoğu stafilokok amoksisiline dirençli penisilinaz üretmektedir. Bazı istisnalar dışındametisilin dirençli izolatlar beta-laktam ajanlara karşı dirençlidir.
3 amoksisilin duyarlılığı ampisilinden çıkarılabilir.
4 Streptokok A, B, C ve G gruplarının penisilinlere duyarlılığı benzilpenisilin duyarlılığından
çıkarılabilir. Bu belge
Belge Doiz#atlar il§4lgffi®i.iAmp$ffiHetk&rşıgOTt&adi2eydeykategorize
10
edilen izolatlar için amoksisilin ile tedaviden kaçınılmalıdır. Duyarlılık, ampisisilin MİK değerinden çıkarılabilir.
6 Sınır değerlerinde intravenöz uygulama esas alınmıştır. Beta-laktamaz pozitif izolatlar dirençliolarak bildirilmelidir.
7 Beta laktamaz üreticileri dirençli olarak bildirilmelidir.
8 Amoksisilin duyarlılığı benzilpenisilin duyarlılığından çıkarılabilir.
9 Sınır değerlerinde, yabani tipleri duyarlılığı azaltılmış olanlardan ayırt etmeyi sağlayan epidemiyolojik sınır değerler (ECOFFs) esas alınmıştır.
10 Türlerle ilgili olmayan sınır değerlerde günlük 3 veya 4 kez en az 0.5 g (1.5 - 2 g/gün) dozlaresas alınmıştır.
Direncin yaygınlığı, seçilen türler için coğrafi olarak ve zamanla değişebilir ve özellikle şiddetli enfeksiyonların tedavisinde, dirençle ilgili yerel bilgiler istenebilir. Yerel direnç prevalansı sözkonusu olduğunda, ajanın en azından bazı enfeksiyon türlerinde yararlılığı olduğudüşünüldüğünde, uzman tavsiyesi alınmalıdır.
Mikroorganizmaların Amoksisiline karşıin vitroduyarlılığıGenellikle Duvarlı Türler
Gram pozitif aeroblarEnterococcus faecalis
Beta-hemolitik streptokoklar (A, B, C ve G grupları)
Listeria monocytogenesDirenç Kazanması nroblem olabilecek türler
Gram negatif aeroblerEscherichia coliHaemophilus influenzaeHelicobacter pyloriProteus mirabilisSalmonellaSalmonellaPasteurella multocida
Gram pozitif aeroblarStaphylococcus aureus£
Streptococcus pneumoniae
Viridans grup streptokok
Gram pozitif anaeroblarClostridium
türleri
Gram negatif anaeroblarFusobacterium
türleri
Diğer
Borrelia burgdorferi
11
Kendiliğinden dirençli organizmalart
Gram pozitif aeroblarEnterococcus faecium?
Gram negatif aeroblerAcinetobacterEnterobacterKlebsiellaPseudomonas
türleri
Gram negatif anaeroblar
Bacteroides(Bacteriodes fragilis
suşları dirençli olabilir)
Diğer
ChlamydiaMycoplasmaLegionella
türleri
t
Edinilmiş direnç mekanizması yokluğunda doğal orta düzeyde duyarlılık
£ Neredeyse tüm
S.aureus5.2. Farmakokinetik özellikler
Emilim
Amoksisilin, fizyolojik pH'da sulu çözeltilerde tamamen ayrışır. Oral yoldan uygulandığında hızlıca ve iyi bir şekilde emilir. Oral uygulanmasının ardından, amoksisilin yaklaşık olarak %70oranında serbest halde bulunur. En yüksek plazma konsantrasyonuna ulaşma süresi (Tmaks)yaklaşık bir saattir.
Sağlıklı gönüllü gruplarına açlık durumunda günde üç kez 250 mg amoksisilin dozunun uygulandığı bir çalışmanın farmakokinetik sonuçları aşağıda sunulmuştur.
Cmaks
|
Tmaks*
|
EAA (0-24 sa)
|
T 1/2
|
(mcg/ml)
|
(saat)
|
(mcg.sa/ml)
|
(saat)
|
3,3 ± 1,12
|
1,5 (1- 2)
|
26,7 ± 4,56
|
1,36 ± 0,56
|
* Medyan (aralık)
|
250 ila 3000 mg aralığında, biyoyararlanım doza oranla doğrusaldır (Cmaks ve EAA olarak ölçülür). Emilimi, aynı anda gıda alımından etkilenmez.
Amoksisilin eliminasyonunda hemodiyaliz kullanılabilir.
Dağılım
Toplam plazma amoksisilinin yaklaşık %18'i proteine bağlanır ve görünen dağılım hacmi yaklaşık 0,3 ila 0,4 l / kg'dır.
İntravenöz uygulamanın ardından, safra kesesinde, karın dokusunda, deri, yağ, kas dokularında, sinovyal ve periton sıvılarında, safra ve iltihapta amoksisilin bulunmuştur. Amoksisilinin, beyinomurilik sıvısına dağılımı yeterli değildir.
12
Hayvan çalışmalarından, ilaçtan kaynaklanan materyallerle önemli doku tutulumuna ilişkin kanıt yoktur. Amoksisilin, çoğu penisilin gibi, anne sütünde de tespit edilebilir (bakınız Bölüm 4.6).
Amoksisilin plasenta bariyerini geçtiği gösterilmiştir (bakınız Bölüm 4.6).
Biyotransformasyon
Amoksisilin, başlangıç dozunun yaklaşık %10-25'i oranında inaktif penisilloik asit şeklinde idrarla kısmen atılır.
Eliminasyon
Amoksisilinin ana eliminasyon yolu böbreklerdir.
Amoksisilin ortalama eliminasyon yarılanma ömrü yaklaşık bir saattir ve ortalama total klirens sağlıklı kişilerde yaklaşık 25 litre/saattir. Tek bir 250 mg veya 500 mg doz amoksisilinuygulanmasından sonraki ilk 6 saat boyunca, idrarda yaklaşık %60 ila %70 oranında amoksisilindeğişikliğe uğramadan atılır. Çeşitli çalışmalarda 24 saatlik bir sürede amoksisilinin idrarla atılımmiktarının %50-85 olduğu bulunmuştur.
Eşzamanlı probenesid kullanımı amoksisilin atılımını geciktirmektedir (bakınız Bölüm 4.5).
Hastalardaki karakteristik özellikler
Yaş
Amoksisilinin eliminasyon yarılanma ömrü, 3 ay ila 2 yaş arası çocuklar ve daha büyük çocuklar ve yetişkinler için benzerdir. Bir haftalık çok küçük çocuklar için (erken doğmuş bebekler dahil),uygulama aralığı böbrek eliminasyon yolunun olgunlaşmamasına bağlı olarak ikiyi geçmemelidir.Yaşlı hastalarda böbrek fonksiyonlarında azalma görülme olasılığı daha fazla olduğundan, dozseçiminde dikkatli olunmalıdır ve böbrek fonksiyonunun izlenmesi yararlı olabilir.
Cinsiyet
Sağlıklı erkek ve kadınlara oral yoldan amoksisilin uygulanmasından sonra cinsiyetin amoksisilin farmakokinetiği üzerinde önemli bir etkisi görülmemiştir.
Böbrek yetmezliği
Böbrek işlevinin azalmasıyla doğru orantılı olarak amoksisilin total serum klirensi de azalır (bakınız Bölüm 4.2 ve 4.4).
Karaciğer yetmezliği
Karaciğer yetmezliği bulunan hastalarda doz dikkatle belirlenmeli ve karaciğer işlevleridüzenli aralıklarla izlenmelidir.
5.3. Klinik öncesi güvenlilik verileri
Amoksisilinin karsinojenik potansiyelini değerlendirmek için uzun dönem çalışmalar yapılmamıştır. Tek başına amoksisilinin mutajenik potansiyeli de değerlendirilmemiştir.Amoksisilin klavulanatla yapılan testler sonucu elde edilen bilgiler mevcuttur. Amoksisilinklavulanat, bakteriyel mutasyon yönteminde ve maya gen dönüştürme yönteminde mutajenitegöstermemiştir. Fare lenfoma yönteminde zayıf pozitif bulunmuştur. Fakat bu yöntemdeki artmışmutasyon sıklıkları hücrelerin hayatta kalımının azalmasıyla birliktedir. Amoksisilin klavulanatBelge Do başınainsan dozunun yaklaşık 3 katı) insan fertilite bozukluğu veya diğer üremeyle ilgili yan etkilererastlanmamıştır.
6. FARMASÖTİK ÖZELLİKLER
6.1. Yardımcı maddelerin listesi
Mikrokristalin selüloz pH 102 Magnezyum stearatMısır nişastası
6.2. Geçimsizlikler
Preparatın farmasötik açıdan herhangi bir geçimsizliği yoktur.
6.3. Raf ömrü
48 ay
6.4. Saklamaya yönelik özel tedbirler
25°C altındaki oda sıcaklığında ve kuru bir yerde saklayınız.
6.5. Ambalajın niteliği ve içeriği
16 tabletlik Al/PVC blister ambalajlarda
6.6. Beşeri tıbbi üründen arta kalan maddelerin imhası ve diğer özel önlemler
Kullanılmamış olan ürünler ya da atık materyaller “Tıbbi Atıkların Kontrolü Yönetmeliği” ve Ambalaj ve Ambalaj Atıklarının Kontrolü Yönetmeliği”ne uygun olarak imha edilmelidir.
7. RUHSAT SAHİBİ
ATABAY KİMYA SAN. VE TİC. AŞ.
Acıbadem, Köftüncü Sokak No: 134718 Kadıköy / İSTANBUL
8. RUHSAT NUMARASI
189/41
9. İLK RUHSAT TARİHİ/RUHSAT YENİLEME TARİHİ
İlk ruhsat tarihi: 26 Ocak 1999 Ruhsat yenileme tarihi:
10. KÜB'ÜN YENİLENME TARİHİ
14
1