KISA URUN BILGISI
1. BEŞERİ TIBBİ ÜRÜNÜN ADI
SALERO 2,5 mg/2,5 mL nebülizasyon için inhalasyon çözeltisi Steril
2. KALİTATİF VE KANTİTATİF BİLEŞİMİEtkin madde:
Her tek dozluk ampul (2,5 mL);
Etkin madde olarak 2,5 mg salbutamole eşdeğer 3 mg salbutamol sülfat içerir.
Yardımcı madde(ler):
Sodyum klorür: 9 mg/mL
Diğer yardımcı maddeler için 6.1'e bakınız.
3. FARMASÖTİK FORM
Nebülizasyon için inhalasyon çözeltisi içeren tek dozluk ampul.
Berrak, renksiz, gözle görülebilir partikül içermeyen inhalasyon çözeltisi.
4. KLİNİK ÖZELLİKLER
4.1. Terapötik endikasyonlar
Astımda bronkokonstriksiyonu azaltarak semptom giderici olarak kullanılan rahatlatıcı ilaçlardır. Kontrol edici ilaç olarak kullanılmamalıdırlar.
KOAH'ta semptomları azaltmak için ve kurtarıcı ilaç olarak kullanılırlar. Düzenli tedavide tercih edilmezler.
4.2. Pozoloji ve uygulama şekliPozoloji/Uygulama sıklığı ve süresi:
SALERO'nun birçok hastada etki süresi 4 - 6 saattir.
Salbutamolün başlangıç dozu nemli inhalasyon yolu ile 2,5 mg'dır.
Bu doz 5 mg'a artırılabilir. Tedavi günde 4 kez tekrarlanabilir. Çok ağır havayolu tıkanmalarında, yetişkinlere günde 40 mg'a kadar yüksek dozlar, çok sıkı medikal gözetimaltında hastanede uygulanabilir.
Artan beta2 agonist kullanımı astımın kötüleştiğinin bir işareti olabilir. Bu durumda hastanın tedavi planının yeniden değerlendirilmesi gerekebilir ve beraberinde glukokortikosteroidtedavisi düşünülmelidir.
Aerosol bir yüz maskesi, “T” parçası veya endotrakeal tüp ile verilebilir.Aralıklı pozitif basınçlı enstalasyon kullanılabilir, fakat bu nadiren gereklidir. Hipoventilasyondan ötürü anoksi riskiolduğunda, inspire edilen havaya oksijen ilave edilmelidir.
Aşırı doz ile yan etkiler görülebileceğinden doz veya uygulama sıklığı sadece doktor tavsiyesi ile artırılabilir.
Birçok nebülizer devamlı akış esasına göre çalıştırıldığından, nebülize ilacın yerel çevreye salınması muhtemeldir. Bu bakımdan, özellikle birçok hastanın aynı anda nebülizerlerikullandığı hastanelerde, SALERO uygulaması iyi şekilde havalandırılan odalarda yapılmalıdır.
Uygulama şekli:
SALERO, hekim gözetimi altında bir nebülizer ile kullanılmak içindir.
SALERO, seyreltilmeden kullanılmak için hazırlanmıştır. Bununla birlikte, uzun sürede verilmesi istenirse (10 dakikadan fazla) enjeksiyonluk fizyolojik serum ile seyreltilmesigerekebilir.
Çözelti enjekte edilmemeli veya yutulmamalıdır.
Özel popülasyonlara ilişkin ek bilgiler:
Böbrek yetmezliği:
Veri yoktur.
Karaciğer yetmezliği:
Veri yoktur.
Pediyatrik popülasyon:
12 yaş ve üzeri çocuklar: Yetişkin dozuna göre.
4 - 11 yaş arası çocuklar: 2,5 mg ila 5 mg (günde 4 defaya kadar)
4 yaş altındaki çocuklarda uygulanması için diğer farmasötik formlar daha uygun olabilir.
18 ayın altındaki bebekler: 18 ayın altındaki bebeklerde nebülize salbutamolün klinik etkililiği belirsizdir. Geçici hipoksemi meydana gelebileceğinden destekleyici oksijen tedavisidüşünülmelidir.
SALERO, seyreltilmeden kullanılmaktadır, ancak daha uzun uygulama süresi (10 dakikadan fazla) gerekiyorsa, çözelti steril normal salin ile seyreltilebilir.
Geriyatrik popülasyon:
Veri yoktur.
4.3. Kontrendikasyonlar
SALERO'nun bileşimindeki maddelerden veya Bölüm 6.1'de listelenen yardımcı maddelerden herhangi birine karşı aşırı duyarlılık hikayesi olan hastalarda kontrendikedir.
İntravenöz olmayan salbutamol formülasyonları komplike olmayan erken doğum tehdidini gidermek için kullanılmamalıdır.
4.4. Özel kullanım uyarıları ve önlemleri
Astımın tedavisinde basamaklı tedavi programı takip edilmeli ve hastanın cevabı klinik olarak ve akciğer fonksiyon testleri ile gözlenmelidir.
Astım kontrolündeki ani ve ilerleyici kötüleşme potansiyel olarak yaşamı tehdit edicidir ve kortikosteroid tedavisine başlanılması veya dozunun arttırılması düşünülmelidir. Risk altındakihastalarda günlük doruk akım (“peak flow”) kontrollerine başlanabilir.
SALERO sadece inhalasyon yoluyla kullanılmalıdır, ağız yoluyla solunmalı ve enjekte edilmemeli ya da yutulmamalıdır.
Şiddetli veya instabil astımı olan hastalarda bronkodilatörler tek veya ana tedavi olmamalıdır. Şiddetli astım solunum fonksiyonu testi de dahil olmak üzere düzenli tıbbi değerlendirmegerektirir çünkü hastalar şiddetli ataklar ve hatta ölüm açısından risk altındadır. Hekimler, buhastalarda önerilen en yüksek dozda inhale kortikosteroid ve/veya oral kortikosteroidtedavisinin uygulanmasını değerlendirmelidir.
Evlerinde SALERO ile tedavi gören hastalar, ilaçtan sağladıkları rahatlama azalır veya her zamanki etki süresi kısalırsa, dozu veya uygulama sıklığını arttırmamalı, fakat doktorabaşvurmaları konusunda uyarılmalıdır.
SALERO ile tedavi edilen hastalar, semptomları kontrol etmek için aynı zamanda kısa etkili inhale bronkodilatörlerin başka doz formlarını da kullanıyor olabilir. Özellikle semptomlarıkontrol etmek için kısa etkili inhale beta2 agonistler olmak üzere, bronkodilatörlerinkullanımının artması astım kontrolünün kötüleştiğini gösterir. Kısa etkili rahatlatıcıbronkodilatör tedavisinin etkisi azalırsa veya normalden daha fazla inhalasyon gerekirsehastalar hekime başvurmaya yönlendirilmelidir. Bu durumda hastalar değerlendirilmeli veantienflamatuvar tedavinin artırılması ihtiyacı göz önünde bulundurulmalıdır (örneğin, inhalekortikosteroidin daha yüksek dozları veya bir oral kortikosteroid tedavisi).
Şiddetli astım alevlenmeleri normal şekilde tedavi edilmelidir.
SALERO tirotoksikozlu hastalara dikkatle uygulanmalıdır.
Salbutamol dahil olmak üzere sempatomimetik ilaçların kullanımıyla kardiyovasküler etkiler görülebilir. Salbutamol ile ilişkili miyokard iskemisinin nadir oluşumuna dair pazarlamasonrası veriler ve yayımlanmış literatür bulunmaktadır. Şiddetli kalp hastalığı (örneğin; iskemikkalp hastalığı, aritmi veya şiddetli kalp yetmezliği) olan ve salbutamol kullanan hastalar,göğüslerinde ağrı veya kalp hastalığının kötüleştiğine dair belirtiler olduğunda tıbbi yardımalmaları gerektiği konusunda uyarılmalıdır. Dispne ve göğüs ağrısı gibi belirtiler hemrespiratuvar hem de kardiyak orijinli olabileceklerinden, bu belirtiler değerlendirilirken dikkatliolunmalıdır.
Yüksek dozlarda diğer sempatomimetik ilaçları aldığı bilinen hastalarda dikkatli kullanılmalıdır.
Başlıca parenteral ve nebülize uygulamalar olmak üzere beta2 agonist tedavisi sonucu potansiyel olarak ciddi hipokalemi gelişebilir. Akut şiddetli astımda özel dikkat gerekmektedir,çünkü bu etki hipoksi ile ve ksantin türevleri, steroidler, diüretiklerle eş zamanlı kullanımıtedavi ile şiddetlenebilir. Bu gibi durumlarda serum potasyum düzeylerinin gözlenmesi önerilir.
Diğer beta adrenoseptör agonistlerinde olduğu gibi, SALERO geri dönüşümlü metabolik değişikliklere neden olabilir, ör: kan şeker düzeyinin artışı. Diyabetik hastalar bu durumudengeleyemeyebilirler ve ketasidoz gelişimi bildirilmiştir. Beraberinde kortikosteroiduygulanması bu etkiyi alevlendirebilir.
Başlıca akut astım alevlenmelerini tedavi etmek için intravenöz veya nebülize kısa etkili beta agonist tedavisini yüksek terapötik dozlarda alan hastalarda çok seyrek olarak laktik asidozbildirilmiştir (Bkz. Bölüm 4.8.) Laktat seviyesindeki artış dispne ve dengeleyicihiperventilasyona neden olabilir; bu durum, astım tedavi başarısızlığının bir belirtisi gibi yanlışyorumlanarak kısa etkili beta agonist tedavisinin yersiz bir şekilde yoğunlaşmasına yol açabilir.Bu nedenle, bu hastaların serum aktat düzeyi artışı ve sonuçta metabolik asidoz gelişimibakımından izlenmesi tavsiye edilir.
Salbutamol dahil sempatomimetik ilaçların kullanımıyla kardiyovasküler etkiler görülebilir. Salbutamol ile ilişkili olarak, miyokard iskemisinin nadir oluşumuna dair pazarlama sonrasıveriler ve yayınlanmış literatürler bulunmaktadır.
Nebülize salbutamolü ve ipratropium bromürü birlikte kullanan hastalarda a sayıda akut kapalı açılı glokom bildirilmiştir. Bu nedenle nebülize salbutamol ile nebülize antikolinerjiklerinkombine kullanımında dikkatli olunmalıdır. Hastalar ilaçların doğru uygulaması konusundabilgilendirilmeli ve çözelti veya nebülize damlacıkların göze kaçmamasına dikkat etmelerikonusunda uyarılmalıdır.
Diğer inhalasyon tedavilerinde olduğu gibi inhalasyonu takiben hemen hışıltılı solunumda artış ile paradoksal bronkospazm görülebilir. Bu durum alternatif bir sunum şekli veya farklı bir hızlıetkili bronkodilatör ile tedavi edilmelidir. SALERO hemen kesilmeli, gerekirse sürekli tedaviiçin farklı bir hızlı etkili bronkodilatör kullanılmalıdır.
Sodyum Uyarısı:
Bu tıbbi ürün her dozunda 1 mmol (23 mg)'dan daha az sodyum içerir; yani esasında “sodyum içermez”.
4.5. Diğer tıbbi ürünler ile etkileşimler ve diğer etkileşim şekilleri
SALERO ve propranolol gibi selektif olmayan beta-bloker ilaçlar genellikle beraber verilmemelidir.
SALERO, monoamin oksidaz inhibitörleri (MAOI) ile tedavi edilen hastalarda kontrendike değildir.
Özel popülasyonlara ilişkin ek bilgiler
Özel popülasyonlara ilişkin herhangi bir etkileşim çalışması tespit edilmemiştir.
Pediyatrik popülasyon:
Pediyatrik popülasyonlara ilişkin herhangi bir etkileşim çalışması tespit edilmemiştir.
Geriyatrik popülasyon:
Geriyatrik popülasyonlara ilişkin herhangi bir etkileşim çalışması tespit edilmemiştir.
4.6. Gebelik ve laktasyonGenel tavsiye
Gebelik kategorisi: C
Çocuk doğurma potansiyeli bulunan kadınlar / Doğum kontrolü (Kontrasepsiyon)
Çocuk doğurma potansiyeli bulunan kadınlarda ve doğum kontrolü (kontrasepsiyon) uygulayanlarda kullanımına ilişkin herhangi bir veri yoktur.
Gebelik dönemi
SALERO'nun gebe kadınlarda kullanımına ilişkin yeterli veri mevcut değildir. Hayvanlar üzerinde yapılan araştırmalar, gebelik /ve-veya/ embriyonal / fetal gelişim /ve veya/doğum/ve-veya/ doğum sonrası gelişim üzerindeki etkiler bakımından yetersizdir (Bkz. Bölüm 5.3).İnsanlara yönelik potansiyel risk bilinmemektedir.
SALERO, gerekli olmadıkça gebelik döneminde kullanılmamalıdır.
Gebelikte ilaç kullanımı yalnızca ilacın anneye sağlaması beklenen yararı, fetüse olan olası riskten fazla ise düşünülmelidir. Kesin gerekli olmadıkça hamilelik sırasındakullanılmamalıdır. İlaçların çoğunda olduğu gibi, insanlarda gebeliğin erken evrelerindesalbutamolün güvenliliğine ilişkin az sayıda yayımlanmış kanıt bulunmaktadır.
Buna karşın, hayvanlar üzerinde yapılan çalışmalarda çok yüksek doz seviyelerinde fetüs üzerinde bazı zararlı etkiler olduğunu gösteren kanıt bulunmuştur.
Dünya genelindeki pazarlama deneyimleri süresince, salbutamol ile tedavi edilen hastaların bebeklerinde yarık damak ve kol/bacak kusurları dahil çeşitli konjenital anomalilerbildirilmiştir. Annelerin bazıları gebelikleri boyunca birçok ilaç kullanıyordu. Bu kusurlardatutarlı bir patern görülmediği ve konjenital anomaliler için bazal oran % 2-3 olduğu için,salbutamol kullanımı ile aralarında bir bağlantı kurulamamıştır.
Laktasyon dönemi
Salbutamol muhtemelen anne sütüne geçtiğinden, emziren annelerde kullanımı dikkatli değerlendirme gerektirir. Salbutamolün yenidoğan üzerinde zararlı bir etkisinin olup olmadığıbilinmemektedir. Bu nedenle, salbutamol kullanımı anne için beklenen yararın yenidoğan içinolası herhangi bir riskten daha ağır bastığının değerlendirildiği durumlarla sınırlı olmalıdır.
Üreme yeteneği / Fertilite
Salbutamolün insan fertilitesi üzerindeki etkilerine ilişkin bilgi bulunmamaktadır. Hayvanlardaki fertilite üzerinde istenmeyen bir etkisi bulunmamaktadır (Bkz. Bölüm 5.3).
4.7. Araç ve makine kullanımı üzerindeki etkiler
SALERO'nun araç ve makine kullanma yeteneği üzerinde olumsuz bir etki oluşturması beklenmez. Araç ya da makine kullanımı sırasında nebülizatör kullanılmamalıdır çünkü busolumanız için bir buhar oluşturur.
4.8. İstenmeyen etkiler
Aşağıdaki advers etkiler organ sistemi sınıflandırması ve sıklığa göre verilmiştir. Sıklık sınıflandırması:
Çok yaygın (>1/10), yaygın (>1/100 ila <1/10), yaygın olmayan (>1.000 ila <1/100), seyrek (>1/10.000 ila <1/1.000), çok seyrek (<1/10.000), bilinmiyor (eldeki verilerden hareketletahmin edilemiyor).
Çok yaygın ve yaygın olaylar genellikle klinik çalışma verilerinden belirlenmiştir. Seyrek ve çok seyrek olaylar genellikle spontan verilere dayanmaktadır.
Bağışıklık sistemi hastalıkları
Çok seyrek: Anjiyoödem, ürtiker, bronkospazm, hipotansiyon ve kollaps dahil aşırı
duyarlılık reaksiyonları
Metabolizma ve beslenme hastalıkları
Seyrek: Hipokalemi
Beta2 agonist tedavisi potansiyel olarak ciddi hipokalemiye neden olabilir.
Çok seyrek: Laktik asidoz(Bkz. Bölüm 4.4).
Akut astım veya astım alevlenmelerini tedavi etmek için intravenöz veya nebülize salbutamol tedavisi alan hastalarda çok seyrek olarak laktik asidoz bildirilmiştir.
Sinir sistemi hastalıkları
Yaygın : Baş ağrısı, titreme
Çok seyrek: Hiperaktivite
Kardiyak hastalıkları
Yaygın:
Yaygın olmayan: Çok seyrek:
Bilinmiyor:
Taşikardi Çarpıntı
Atrial fibrilasyon, supraventriküler taşikardi ve ekstrasistoller dahil kardiyak aritmiler
Miyokard iskemisi* (Bkz. Bölüm 4.4.)
Pazarlama sonrası verilerde spontan olarak bildirilmiştir, bu nedenle sıklığı bilinmemektedir.
Vasküler hastalıkları
Seyrek: Periferal vazodilatasyon
Solunum, göğüs bozuklukları ve mediastinal hastalıkları
Çok seyrek: Paradoksal bronkospazm
Gastrointestinal hastalıkları
Yaygın olmayan: Ağızda ve boğazda iritasyon
Kas-iskelet bozuklukları, bağ doku ve kemik hastalıkları
Yaygın olmayan: Kas krampları
Şüpheli advers reaksiyonların raporlanması
Ruhsatlandırma sonrası şüpheli ilaç advers reaksiyonlarının raporlanması büyük önem taşımaktadır. Raporlama yapılması, ilacın yarar/risk dengesinin sürekli olarak izlenmesineolanak sağlar. Sağlık mesleği mensuplarının herhangi bir şüpheli advers reaksiyonu TürkiyeFarmakovijilans Merkezi (TÜFAM)'ne bildirmeleri gerekmektedir
Salbutamol doz aşımında en yaygın gözlenen bulgu ve belirtiler farmakolojik olarak beta agonistlerinin aracılık ettiği taşikardi, tremor, hiperaktivite ve laktik asidozun eşlik ettiği geçiciolaylardır (Bkz. Bölüm 4.4 ve 4.8).
SALERO aşırı dozunu takiben hipokalemi oluşabilir. Serum potasyum düzeyleri gözlenmelidir. Hem yüksek terapötik dozlarla hem de kısa etkili beta-agonist tedavisinin doz aşımıyla ilişkiliolarak laktik asidoz bildirildiğinden; doz aşımı halinde (özellikle de hışıltılı solunum gibi diğerbronkospazm bulgularının düzelmesine rağmen devam eden ya da kötüleşen taşipne varsa)yükselmiş serum laktat düzeylerinin ve buna bağlı olarak gelişebilecek metabolik asidozuntakibi önerilebilir.
5. FARMAKOLOJİK ÖZELLİKLER5.1. Farmakodinamik özellikler
Farmakoterapötik grup: Selektif beta2 adreneroreseptör agonistleri ATC kodu: R03AC02
Etki mekanizması:
Salbutamol, selektif beta2 adrenoseptör agonistidir. Terapötik dozlarda bronş düz kaslarındaki beta2 adrenoseptörler üzerine etkilidir.
Farmakodinamik etkiler:
Salbutamol, bir selektif beta2 adrenoseptör agonistidir. Terapötik dozlarda, reversibl havayolu obstrüksiyonunda hızlı etki ile (5 dakika içinde) birlikte kısa etkili (4 ila 6 saat) bronkodilasyonsağlayarak bronş kasındaki beta2 adrenoseptörler üzerine etki eder. Hızlı görülen etkisi ileözellikle astımda atakların yönetilmesi ve önlenmesi için uygundur.
5.2. Farmakokinetik özelliklerGenel özellikler
Emilim:
İnhale yoldan uygulamayı takiben dozun %10-20'si alt havayollarına ulaşır. Geri kalanı ilaç uygulama sisteminde veya orofarinkste birikir ve buradan yutulur. Havayollarında birikenkısım pulmoner dokulara ve dolaşıma absorbe olur, fakat akciğerde metabolize olmaz.
Dağılım:
Salbutamol plazma proteinlerine %10 oranında bağlanır.
Biyotransformasyon:
Sistemik dolaşıma ulaştığında karaciğerde metabolize olur ve başlıca idrarla değişmemiş ilaç ve fenolik sülfat şeklinde atılır.
İnhale edilen dozun yutulan kısmı gastrointestinal kanaldan emilir ve önemli ölçüde ilk geçiş metabolizmasına uğrayarak fenolik sülfata dönüşür. Değişmemiş ilaç ve konjugatı başlıca idrarile atılır.
Eliminasyon:
Salbutamol, intravenöz olarak uygulandığında yarılanma ömrü 4-6 saattir ve kısmen böbrekler yolu ile ve kısmen de başlıca idrarla atılan inaktif 4'-O-sülfata (fenolik sülfat) metabolize olaraktemizlenir. Feçes atılımda minör yoldur. İntravenöz, oral veya inhalasyon ile verilensalbutamolün büyük kısmı 72 saat içinde atılır.
Doğrusallık/doğrusal olmayan durum:
Veri yoktur.
5.3. Klinik öncesi güvenlilik verileri
Diğer güçlü selektif beta2 reseptör agonistleri gibi, subkütan yolla uygulandığında salbutamolün farelerde teratojenik olduğu gösterilmiştir. Reprodüktif bir çalışmada maksimum oral insandozunun 4 katı olan 2,5 mg/kg dozunda verildiğinde fetüslerin % 9,3'ünde yarık damak tespitedilmiştir. Sıçanlarda gebelik boyunca oral yolla yapılan 0,5; 2,32; 10,75 ve 50 mg/kg/gün'lükuygulama fetüste belirgin anormallik oluşturmamıştır. Tek toksik etki, en yüksek dozseviyelerinde görülen neonatal ölümlerdir, bu da annenin bakımındaki azalmadan kaynaklanır.Tavşanlar üzerinde yapılan reprodüktif çalışmada maksimum oral insan dozunun 78 katı olan50 mg/kg/gün uygulandığında fetüslerin % 37'sinde kraniyal malformasyon oluşmuştur.
Sıçanlarda, 2 ve 50 mg/kg/gün dozlarındaki bir oral fertilite ve genel reprodüktif performans çalışmasında, 50 mg/kg/gün dozda doğum sonrasında 21. günde hayatta olan sütten kesilmişhayvanların sayısındaki bir azalma hariç, fertilite, embriyofetal gelişim, yavru boyutu, doğumağırlığı veya gelişim hızı üzerine bir yan etkisi bulunmamıştır.
6. FARMASÖTİK ÖZELLİKLER6.1. Yardımcı maddelerin listesi
Sodyum klorür Sülfürik asit
Enjeksiyonluk su
6.2. Geçimsizlikler
Bilinen bir geçimsizliği bulunmamaktadır.
6.3. Raf ömrü
24 ay
6.4. Saklamaya yönelik özel tedbirler
25°C altındaki oda sıcaklığında, ışıktan koruyarak saklanmalıdır.
6.5. Ambalajın niteliği ve içerii
SALERO, kutuda, 20 adet 3 mL'lik Tip I, amber renkli cam ampul şeklinde ve kullanma talimatı ile birlikte sunulmaktadır.
6.6. Beeri tıbbi üründen arta kalan maddelerin imhası ve diğer özel önlemler
Seyreltme:
SALERO, normal serum fizyolojik ile seyreltilebilir. Nebülizatör içindeki kullanılmayan çözelti imha edilmelidir.
Kullanılmamış olan ürünler ya da atık materyaller “Tıbbi Atıkların Kontrolü Yönetmeliği“ ve “Ambalaj Atıklarının Kontrolü Yönetmeliği”ne uygun olarak imha edilmelidir.
7. RUHSAT SAHİBİ
POLİFARMA İLAÇ SAN. VE TİC. AŞ.
Vakıflar OSB Mahallesi, Sanayi Caddesi, No:22/1
Ergene/TEKİRDAĞ
Tel: 0282 675 14 04
Faks: 0282 675 14 05
8. RUHSAT NUMARASI
2023/123
9. İLK RUHSAT TARİHİ / RUHSAT YENİLEME TARİHİ
İlk ruhsat tarihi: 30.03.2023 Ruhsat yenileme tarihi:
10. KÜB'ÜN YENİLENME TARİHİ