Alfabetik İlaç RehberiDetaylı İlaç AraYeni Listelenilen İlaçlarEn Çok Aranan İlaçlarPazarda Bulunamayan İlaçlar

Pagadin 300 Mg Kapsül Kısa Ürün Bilgisi

KISA ÜRÜN BILGISI

1. BEŞERI TIBBI ÜRÜNÜN ADI

PAGADİN 300 mg kapsül

2. KALITATIF VE KANTITATIF BILEŞIM

Etkin madde:

300 mg
32 mg

Pregabalin

Yardımcı maddeler:

Laktoz monohidrat (danadan elde edilen)

Yardımcı maddeler için 6.1'e bakınız.

3. FARMASÖTIK FORM

Oral kullanım için kapsül.

Beyazımsı toz içeren, beyaz renkte, sert opak jelatin kapsül.

4. KLİNIK ÖZELLIKLER

4.1 Terapötik endikasyonlarNöropatik Ağrı

PAGADİN periferik nöropatik ağrıda endikedir.

Epilepsi

PAGADİN sekonder jeneralize konvülsiyonların eşlik ettiği ya da etmediği parsiyel konvülsiyonlu yetişkin hastalarda ek tedavi olarak endikedir.

Yaygın Anksiyete Bozukluğu

PAGADİN yaygın anksiyete bozukluğunda endikedir.

4.2 Pozoloji ve uygulama şekliPozoloji:

Günlük doz aralığı 150-600 mg aç ya da tok karnına alınabilir.

Uygulama sıklığı ve süresi:öropatik Ağrı

PAGADİN tedavisinin önerilen başlangıç dozu, aç ya da tok karnına günde iki kez 75 mg'dır (150 mg/gün).

Her bir hastanın yanıtına ve tolere edilebilirliğine göre doz, 3 ila 7 günlük bir aralıktan sonra günde iki kez 150 mg'a ve gerekirse, ek bir haftadan sonra günde iki kez 300mg'lık maksimum doza çıkartılabilir.

Epilepsi

PAGADİN tedavisinin önerilen başlangıç dozu, aç ya da tok karnına günde iki kez 75 mg'dır (150 mg/gün). Her bir hastanın yanıtına ve tolere edilebilirliğine göre doz, 1haftadan sonra günde iki kez 150 mg'a ve gerekirse, ek bir haftadan sonra günde iki kez300 mg'lık maksimum doza çıkartılabilir.

Yaygın Anksiyete Bozukluğu

Doz aralığı ikiye bölünmüş dozlar halinde, günlük 150-600 mg'dır. Tedaviye devam edilmesinin gerekliliği düzenli olarak tekrar değerlendirilmelidir.

PAGADİN tedavisi günlük 150 mg dozunda başlatılabilir. Hastaların tedaviye bireysel yanıtına ve tolere edebilirliklerine göre 1 hafta sonra doz günlük 300 mg'a çıkartılabilir.Bu haftayı takip eden, ilave 1 hafta sonrasında günlük doz 450 mg'a artırılabilir ve ek 1haftadan sonra 600 mg'lık maksimum günlük doza ulaşılabilir.

Uygulama şekli:

Ağızdan alınır.

Pregabalin tedavisine son verilmesi:

Nöropatik ağrı, epilepsi ve yaygın anksiyete bozukluğu için uygulanan pregabalin tedavisinin sona erdirilmesi gerekirse, en az bir haftaya yayılarak, kademeli şekildesonlandırılması tavsiye edilir.

Özel popülasyonlara ilişkin ek bilgiler:Böbrek yetmezliği:

Pregabalin sistemik dolaşımdan başlıca renal yolla değişmemiş ilaç şeklinde atılır. Pregabalin klerensi kreatinin klerensi ile doğru orantılı olduğundan (bkz. Bölüm 5.2),renal fonksiyonları yetersiz hastalarda doz, Tablo 1'de gösterildiği şekilde, aşağıdakiformül kullanılarak kreatinin klerensine (CLcr) göre bireyselleştirilmelidir (bkz. Bölüm5.2).

r

^

1,23 [140 - yaş (yıl)] x ağırlık (kg)

CLcr(mL/dak =

x 0,85 kadın hastalar için)

serum kreatinin (pmol/l)

Pregabalin hemodiyaliz yoluyla etkin şekilde plazmadan uzaklaştırılır (4 saat içinde ilacın %50'si). Hemodiyaliz gören hastalarda, pregabalinin günlük dozu renalfonksiyonlara göre ayarlanmalıdır. Günlük doza ek olarak, her bir 4 saatlik hemodiyaliztedavisinin hemen sonrasında ek bir doz verilmelidir (bkz. Tablo 1).

Tablo 1. Renal Fonksiyonlara Bağlı Olarak Pregabalin Dozunun Ayarlanması

Kreatinin Klerensi (CLcr)(mL/dak)

Toplam Pregabalin Günlük Dozu*

Doz Rejimi


Başlangıç Dozu (mg/gün)

Maksimum Doz (mg/gün)


> 60

150

600

BID veya TID

>30-<60

75

300

BID veya TID

>15-<30

25-50

150

QD veya BID

< 15

25

75

QD

Hemodiyaliz sonrası ek doz (mg)


25

100

Tek doz+

TID = Günde üç doz BID = Günde iki dozQD = Günde tek doz

* Toplam günlük doz (mg/gün) mg/doz sağlayacak şekilde doz rejimiyle belirtildiği gibi bölünmelidir.

+ Ek doz, tek bir ilave dozdur.

Karaciğer yetmezliği:

Karaciğer yetmezliği olan hastalarda herhangi bir doz ayarlamasına gerek yoktur (bkz. Bölüm 5.2).

Pediyatrik popülasyon:

PAGADİN'in 12 yaş altı pediyatrik hastalarda ve adolesanlarda (12-17 yaş arası) güvenlilik ve etkililiği belirlenmemiştir. Mevcut verilere Bölüm 4.8, 5.1 ve 5.2'de yerverilmiştir ancak pozoloji tavsiyesinde bulunmak mümkün değildir.

Geriyatrik popülasyon (>65 yaş):

Böbrek fonksiyonları normal olan yaşlı hastalarda herhangi bir doz ayarlamasına gerek yoktur (bkz. Tablo 1). Böbrek fonksiyonları azalan yaşlı hastalarda pregabalinindozunun azaltılması gerekebilir (bkz. Bölüm 5.2).

4.3 Kontrendikasyonlar

Etken maddeye veya içeriğindeki herhangi bir maddeye karşı aşırı duyarlılığı olan hastalarda kontrendikedir.

4.4 Özel kullanım uyarıları ve önlemleri

Diyabet hastaları


Şimdiye kadarki klinik deneyimlere göre, pregabalin tedavisi nedeniyle kilo artışı görülen diyabet hastalarında, hipoglisemik ilaçların dozu tekrar gözden geçirilmelidir.

Aşırı duyarlılık reaksiyonları


Pazarlama sonrasında anjiyoödemi de içeren aşırı duyarlılık reaksiyonları bildirilmiştir. Yüzde, ağız içinde veya üst solunum yolunda şişme gibi anjiyoödem belirtileri ortayaçıkarsa pregabalin derhal kesilmelidir.

Şiddetli kutanöz advers reaksiyonlar (SCAR'lar)


Pregabalin tedavisi ile ilişkili olarak, yaşamı tehdit edici veya ölümcül olabilen Stevens-Johnson sendromu (SJS) ve toksik epidermal nekroliz (TEN) gibi SCAR'lar nadiren bildirilmiştir. Reçete sırasında hastalar belirti ve semptomlar konusunda bilgilendirilmelive cilt reaksiyonları açısından yakından izlenmelidir. Bu reaksiyonları düşündürenbelirti ve semptomlar ortaya çıkarsa, pregabalin derhal kesilmeli ve uygun olan alternatifbir tedavi düşünülmelidir.

Baş dönmesi, uykusuzluk, bilinç kaybı, konfüzyon ve zihinsel bozukluk

Pregabalin tedavisi, somnolans (uyku hali) ve baş dönmesine neden olabileceğinden,yaşlı hastalarda kaza sonucu yaralanmaların (düşme) oranını artırabilir. Pazarlamasonrası raporlarda bilinç kaybı, konfüzyon ve zihinsel bozukluk bildirilmiştir.Dolayısıyla hastalar, ilacın tüm potansiyel etkileri konusunda yeterli deneyime sahipoluncaya kadar dikkatli olmaları konusunda uyarılmalıdır.

Görme ile ilgili etkiler


Kontrollü klinik çalışmalarda, pregabalin ile tedavi gören hastalarda plasebo ile tedavi gören hastalara kıyasla bulanık görme daha yüksek oranda bildirilmiştir. Ancak tedaviyedevam edilmesi ile bu yan etki hastaların büyük bir kısmında ortadan kalkmıştır.Oftalmolojik testlerin değerlendirildiği klinik çalışmalarda, görüş keskinliğinde azalmave görme alanında değişiklikler, pregabalin tedavi grubunda plasebo grubuna göre dahasık bildirilmiştir. Plasebo tedavi grubunda ise, fundoskopik değişiklikler daha fazlabildirilmiştir (bkz. Bölüm 5.1).

Pazarlama sonrası deneyimde, pregabalin ile tedavi gören hastalarda çoğunluğu geçici olarak; görme kaybı, görmede bulanıklık veya görme netliğini etkileyen başkadeğişiklikler gibi görme ile ilişkili advers reaksiyonlar bildirilmiştir. Pregabalininkesilmesi ile bu görsel semptomlar iyileşebilir veya sona erebilir.

Renal bozukluklar


Böbrek yetmezliği vakaları bildirilmiştir ve bazı vakalarda pregabalinin kesilmesi bu advers reaksiyonun geri dönüşümlü olduğunu göstermiştir.

Eşlik eden antiepileptik tıbbi ürünlerin kesilmesi


Antiepileptik ilaç tedavisine pregabalin eklenmesi ile nöbet kontrolü sağlandıktan sonra, pregabalin ile monoterapiye geçilirken eş zamanlı kullanılan antiepileptiklerinkesilmesine ilişkin yeterli bilgi bulunmamaktadır.

Yoksunluk semptomları


Pregabalinle kısa ve uzun dönem tedavinin kesilmesinden sonra, bazı hastalarda yoksunluk semptomları görülmüştür. Bu semptomlar:

Uykusuzluk, baş ağrısı, bulantı, ishal, grip benzeri semptomlar, anksiyete, sinirlilik, depresyon, ağrı, konvülsiyon, hiperhidroz, baş dönmesi ve anlamlı fiziksel bağımlılık.Tedaviye başlarken hasta bunlar hakkında bilgilendirilmelidir.

Pregabalin tedavisi süresince veya tedavinin kesilmesinden kısa bir süre sonra, status epileptikus ve grand mal nöbetleri de dahil olmak üzere, konvülsiyonlar meydanagelebilir.

Uzun süreli pregabalin tedavisinin sonlandırılması ile ilgili olarak veriler, yoksunluk semptomlarının sıklığı ve şiddetinin pregabalin dozuyla ilişkili olabileceğinigöstermektedir.

Konjestif kalp yetmezliği


Pazarlama sonrası raporlarda, pregabalin alan bazı hastalarda konjestif kalp yetmezliğinin geliştiği rapor edilmiştir. Bu etkiler çoğunlukla, nöropatik bir endikasyoniçin pregabalin tedavisi gören kardiyovasküler sorunu olan yaşlı hastalarda görülür. Buhastalarda pregabalin dikkatle kullanılmalıdır (bkz. Bölüm 4.8). Pregabalinin kesilmesiile semptomlar iyileşebilir.

Omurilik yaralanmasına bağlı merkezi nöropatik ağrı tedavisi


Spinal kord hasarına bağlı santral nöropatik ağrı tedavisinde, özellikle somnolans olmak üzere merkezi sinir sisteminde görülen advers reaksiyonların görülme sıklığı artmıştır.Bu artış tedavide birlikte kullanılan diğer ilaçların (anti-spastik ajanlar gibi) ilave etkisiile oluşabilir. Spinal kord hasarına bağlı santral nöropatik ağrı tedavisinde pregabalinreçetelendirilirken bu durum göz önüne alınmalıdır.

Solunum depresyonu


Pregabalin kullanımına bağlı olarak şiddetli solunum depresyonu bildirilmiştir. Solunum fonksiyonu risk altında olan, solunum veya nörolojik hastalığı, böbrek yetmezliği,eşzamanlı MSS depresan kullanımı olan hastaların ve yaşlıların, bu ciddi adversreaksiyonu yaşama riski daha yüksek olabilir. Bu hastalarda doz ayarlaması gerekliolabilir (bkz. Bölüm 4.2).

İntihar düşüncesi ve davranışı


Çeşitli endikasyonlarda, antiepileptik ilaçlarla tedavi edilen hastalarda intihar düşüncesi ve davranışı bildirilmiştir. Antiepileptik ilaçların randomize plasebo kontrollüçalışmalarının bir meta-analizinde, intihar düşüncesi ve davranış riskinde az da olsa artışolduğu gözlenmiştir. Bu riskin mekanizması bilinmemektedir.

Pazarlama sonrası deneyimde pregabalin ile tedavi edilen hastalarda intihar düşüncesi ve davranışı vakaları gözlenmiştir (bkz. Bölüm 4.8). Birey içi kontrollü çalışma tasarımıkullanan bir epidemiyolojik çalışma (bir bireyde tedavi periyotlarını tedavi edilmeyenperiyotlarla karşılaştırmak), pregabalin ile tedavi edilen hastalarda yeni başlayan intihardavranışı ve intihar nedeniyle ölüm riskinin arttığına dair kanıtlar göstermiştir.

İntihar düşüncesi veya davranışı belirtileri ortaya çıkarsa, hastalara (ve hasta bakıcıları) tıbbi yardım almaları tavsiye edilmelidir. Hastalar intihar düşüncesi ve davranışlarıaçısından izlenmeli ve uygun tedavi düşünülmelidir. İntihar düşüncesi ve davranışıdurumunda pregabalin tedavisinin kesilmesi düşünülmelidir.

Alt gastrointestinal sistem fonksiyonunun azalması


Pazarlama sonrası deneyimlerde, pregabalinin opioid analjezikler gibi konstipasyon yapma potansiyeli olan ilaçlar ile birlikte kullanımı sonucunda alt gastrointestinal kanalfonksiyonlarında azalma (intestinal tıkanma, paralitik ileus, konstipasyon gibi)bildirilmiştir. Pregabalin ve opioidler birlikte kullanılacak ise, konstipasyonu önleyicitedbirler alınması düşünülmelidir (özellikle kadın hastalarda ve yaşlı hastalarda).

Opioidlerle birlikte kullanım


MMS depresyonu riski nedeniyle opioidlerle birlikte pregabalin reçete edilirken dikkatli olunması önerilir (bkz. Bölüm 4.5). Opioid kullananlar ile yapılan bir vaka kontrolçalışmasında opioidle birlikte pregabalin alan hastaların, sadece opioid kullanımınakıyasla opioid ilişkili ölüm riski daha fazla olmuştur (düzeltilmiş odds oranı [DOO],1,68 [%95 GA, 1,19-2,36]). Bu artmış risk, düşük pregabalin dozlarında (<300 mg,DOO 1.52 [%95 GA, 1,04-2,22]) gözlenmiş olup, yüksek pregabalin dozlarında (>300mg, DOO 2,51 [%95 GA, 1,24-5,06]) ise daha yüksek risk eğilimi oluşmuştur.

İlaç suistimali, kötüye kullanım ve bağımlılık


İlaç suistimali, kötüye kullanım ve bağımlılık bildirilmiştir. Daha önce madde suistimali hikayesi olan hastalar pregabalinin suistimali, kötüye kullanımı ya da bağımlılıkbelirtilerine (tolerans gelişimi, doz artırımı, ilaç arama davranışları bildirilmiştir) karşıgözlenmelidir.

Ensefalopati


Çoğunlukla ensefalopatiye zemin hazırlayan koşullar altındaki hastalarda, ensefalopati raporları bildirilmiştir.

Çocuk doğurma potansiyeli bulunan kadınlar/Doğum kontrolü (Kontrasepsiyon)

Hamileliğin ilk üç ayında pregabalin kullanımı, doğmamış çocukta büyük doğumsalkusurlara neden olabilir. Anneye sağlayacağı yarar, fetüse yönelik potansiyel riskindenaçıkça daha fazla olmadıkça hamilelik sırasında pregabalin kullanılmamalıdır. Çocukdoğurma potansiyeli olan kadınlar, tedavi sırasında etkili bir kontrasepsiyonkullanmalıdır (bkz. Bölüm 4.6).

Bu tıbbi ürün laktoz ihtiva eder. Nadir kalıtımsal galaktoz intoleransı, Lapp laktoz yetmezliği ya da glukoz-galaktoz malabsorpsiyon problemi olan hastaların bu ilacıkullanmamaları gerekir.

4.5 Diğer tıbbi ürünler ile etkileşimler ve diğer etkileşim şekilleri

Pregabalin çoğunlukla idrarla değişmeden atıldığı, önemsiz derecede metabolize olduğu (dozun <%2'si metabolit şeklinde idrarla atılır),

in vitro

olarak ilaç metabolizmasınıinhibe etmediği ve plazma proteinlerine bağlanmadığı için farmakokinetik etkileşimyaratma veya farmakokinetik etkileşime uğrama olasılığı düşüktür.

In vivoçalışmalar ve popülasyon farmakokinetik analizi


Buna göre,

in vivo

çalışmalarda pregabalin ile fenitoin, karbamazepin, valproik asit, lamotrijin, gabapentin, lorazepam, oksikodon veya etanol arasında klinik açıdan önemlibir farmakokinetik etkileşim gözlenmemiştir. Popülasyon farmakokinetik analizi; oralantidiyabetikler, diüretikler, insülin, fenobarbital, tiagabin ve topiramatın pregabalinklerensi üzerinde klinik olarak anlamlı bir etkisi olmadığını göstermiştir.

Oral kontraseptifler, noretisteron ve/veya etinil östradiol


Pregabalinin noretisteron ve/veya etinil östradiol içeren oral kontraseptifler ile birlikte alınması her iki ilacın da kararlı durum farmakokinetiğini etkilemez.

Merkezi sinir sistemini etkileyen tıbbi ürünler

Pregabalin etanol ve lorazepamın etkilerini güçlendirebilir.

Pazarlama sonrası edinilen deneyimlerde, pregabalin ve opioid ve/veya diğer merkezi sinir sistemini baskılayan ilaçları alan hastalarda solunum yetmezliği, koma ve ölümrapor edilmiştir. Pregabalin, kognitif ve gros motor fonksiyonlarda oksikodonun yolaçtığı bozukluğa katkı sağlar gibi görünmektedir.

Özel popülasyonlara ilişkin ek bilgiler:Pediyatrik popülasyon:

Etkileşim çalışmaları sadece yetişkinlerde gerçekleştirilmiştir.

Geriyatrik popülasyon:

Yaşlı gönüllülerde spesifik bir farmakodinamik etkileşim çalışması yürütülmemiştir.

4.6 Gebelik ve laktasyonGenel tavsiye

Gebelik Kategorisi: C

Çocuk doğurma potansiyeli bulunan kadınlar/Doğum kontrolü (Kontrasepsiyon)

Çocuk doğurma potansiyeli olan kadınlar, tedavi sırasında etkili bir kontrasepsiyon kullanmalıdır (bkz. bölüm 4.4).

Gebelik dönemi

Hayvanlar üzerinde yapılan araştırmalar üreme toksisitesinin bulunduğunu göstermiştir (bkz. Bölüm 5.3).

Pregabalinin sıçanlarda plasentaya geçtiği gösterilmiştir (bkz. Bölüm 5.2). Pregabalin insan plasentasına geçebilir.

Majör konjenital anomaliler

İlk trimesterde pregabaline maruz kalan 2.700'den fazla gebeyi kapsayan bir İskandinav gözlem çalışmasından elde edilen veriler, pregabaline maruz kalan pediatrikpopülasyonda (canlı veya ölü doğmuş) maruz kalmayan popülasyona kıyasla majörkonjenital anomalilerin (MKA) prevalansının daha yüksek olduğunu göstermiştir(%5,9'a karşı %4,1).

İlk trimesterde pregabaline maruz kalan pediatrik popülasyonda MKA riski; maruz kalmayan popülasyona (düzeltilmiş prevalans oranı ve %95 güven aralığı: 1,14 (0,961,35)) ve lamotrijine (1,29 (1,01-1,65)) veya duloksetine (1,39 (1,07-1,82)) maruz kalanpopülasyona göre kısmen daha yüksektir.

Spesifik anomaliler ile ilgili yapılan analizlerde, sinir sistemi, göz, orofasiyal yarıklar, üriner anomaliler ve genital anomaliler için daha yüksek risk olduğu görülmüştür ancaksayıları azdır ve hesaplamalar kesin değildir.

Anneye sağlayacağı yarar fetüse gelebilecek risk potansiyelinden fazla olmadıkça, gebelik sırasında pregabalin kullanılmamalıdır.

Laktasyon dönemi

Pregabalin insanlarda anne sütüne geçmektedir (bkz. Bölüm 5.2). Pregabalinin yeni doğanlar/infantlar üzerine etkisi bilinmemektedir. Emzirmeye mi yoksa tedaviye mi sonverileceği kararı, emzirmenin bebek için faydası ile tedavinin emziren kadın için faydasıarasında değerlendirme yapılarak verilmelidir.

Üreme yeteneği/Fertilite

Pregabalinin kadın fertilitesi üzerine etkisi ile ilgili klinik veri bulunmamaktadır. Pregabalinin sperm hareketliliği üzerine etkisini değerlendirmek için yürütülen bir klinikçalışmada, sağlıklı erkek deneklere 600 mg/gün dozunda pregabalin verilmiştir. 3 aylıktedavi sonrası sperm hareketliliği üzerinde bir etkisi olmamıştır.

Dişi sıçanlarda yürütülen fertilite çalışmasında üreme üzerine advers etkiler gözlenmiştir. Erkek sıçanlardaki fertilite çalışmalarında üreme ve gelişme üzerineadvers etkiler gözlenmiştir. Bu bulgulardaki klinik ilişki bilinmemektedir (bkz. Bölüm5.3).

4.7 Araç ve makine kullanımı üzerindeki etkiler

PAGADİN'in araç ve makine kullanımı üzerinde hafif ya da orta şiddette bir etkisi olabilir.

PAGADİN baş dönmesi ve uyku haline neden olabilir ve bu nedenle araç veya makine kullanma yeteneğini etkileyebilir. İlacın bu gibi aktiviteleri etkileyip etkilemediğibilinene kadar, hastalara araba kullanmaları, karmaşık makineleri çalıştırmaları veyatehlike potansiyeli barındıran başka aktivitelerde bulunmaları tavsiye edilmez.

4.8 İstenmeyen etkiler

Pregabalin klinik programına, plasebo kontrollü çift kör çalışmalardaki 5.600'den fazla hasta dahil olmak üzere toplam 8.900'den fazla hasta katılmıştır. En yaygın şekildebildirilen advers reaksiyonlar baş dönmesi ve uyku halidir. Advers etkiler genelde hafifve orta şiddettedir. Bütün kontrollü çalışmalarda, advers etkiler yüzünden çalışmadanayrılma oranı pregabalin alan hastalarda %12 iken, bu oran plasebo alan hastalarda%5'tir. Pregabalin tedavi gruplarında çalışmadan ayrılmaya neden olan en yaygın adversreaksiyonlar baş dönmesi ve uyku halidir.

Klinik çalışmaların toplu analizinde tedavi ile ilişkili olan istenmeyen etkiler aşağıdaki kategorilere göre listelenmiştir: çok yaygın >1/10; yaygın >1/100 ila <1/10; yaygınolmayan >1/1.000 ila <1/100; seyrek >1/10.000 ila <1/1.000; çok seyrek <1/10.000;bilinmiyor: eldeki verilerden hareketle tahmin edilemiyor.

İstenmeyen etkiler, her sıklık grubu içinde azalan ciddiyet sırasına göre sunulmuştur.

Listede yer alan advers etkiler altta yatan bir hastalıktan veya birlikte kullanılan ilaçlardan da kaynaklanıyor olabilir.

Spinal kord hasarına bağlı santral nöropatik ağrı tedavisinde, özellikle somnolans olmak üzere merkezi sinir sisteminde görülen advers reaksiyonların görülme sıklığı artmıştır(bkz. Bölüm 4.4).

Pazarlama sonrası deneyimlerde bildirilen advers reaksiyonlar italik olarak gösterilmiştir.

Vücut Sistemi

Advers İlaç Reaksiyonları

Enfeksiyonlar ve enfestasyonlar

Yaygın

Nazofarenjit

Kan ve lenf sistemi hastalıkları

Yaygın olmayan

Nötropeni

Bağışıklık sistemi hastalıkları

Yaygın olmayan

Aşırı duyarlılık


Seyrek

Anji^yoödem, alerjik reaksiyon


Metabolizma ve beslenme hastalıkları

Yaygın

İştah artışı

Yaygın olmayan

Anoreksi, hipoglisemi

Psikiyatrik hastalıklar

Yaygın

Öfori hali, konfüzyon, irritabilite, dezoryantasyon, insomnia, libidoda azalma

Yaygın olmayan

Halüsinasyon, panik atak, huzursuzluk, ajitasyon, depresyon, depresif duygu durumu, yükselmiş duygu durumu,

agresyon,

duygudurum dalgalanmaları, depersonalizasyon, kelime bulmada zorluk,anormal rüyalar, libidoda artış, anorgazm, apati

Seyrek

Disinhibisyon, intihar davranışı, intihar düşüncesi

Sinir sistemi hastalıkları

Çok yaygın

Baş dönmesi, uyku hali, baş ağrısı

Yaygın

Ataksi, koordinasyon bozukluğu, denge bozukluğu, amnezi, dikkat bozukluğu, hafıza bozukluğu, tremor, dizartri, parestezi, sedasyon,letarji, hipoestezi

Yaygın olmayan

Senkop stupor, miyoklonus,

bilinç kaybı,zihinselbozukluk,malaz (halsizlik, kırıklık)


Seyrek

Konvülsiyon,

hipokinezi, parozmi, disgrafi, parkinsonizm

Göz hastalıkları

Yaygın

Bulanık görme, diplopi

Yaygın olmayan

Periferal görme kaybı, görme bozuklukları, görme alanında bozukluklar, göz kuruluğu, gözlerde şişme, görsel keskinlikteazalma, gözlerde ağrı, astenopi, fotopsi, gözyaşında artma, gözlerdeiritasyon

Seyrek

Görme kaybı, keratit,

osilopsi, görsel derinlik algısında değişme, midriyazis, şaşılık, görsel parlaklık

Kulak ve iç kulak hastalıkları

Yaygın

Vertigo

Yaygın olmayan

Hiperakuzi

Kardiyak hastalıklar

Yaygın olmayan

Taşikardi, birinci derece AV blok, sinüs bradikardisi,

konjestif kalp yetmezliği


Seyrek

QT uzaması,

sinüs taşikardisi, sinüs aritmisi

Vasküler hastalıklar

Yaygın olmayan

Hipotansiyon, hipertansiyon, yüz kızarması, sıcak basması, periferal soğukluk

Solunum, göğüs bozuklukları ve mediastinal hastalıklar

Yaygın

Solunum güçlüğü

Yaygın olmayan

Dispne, epistaksis, öksürük, nazal konjesyon, rinit, horlama, burunda kuruluk

Seyrek

Pulmoner ödem,

boğazda sıkışma hissi

Bilinmiyor

Solunum depresyonu

Gastrointestinal hastalıklar

Yaygın

Kusma,

bulantı,diyare,

ağız kuruluğu, gaz

Yaygın olmayan

Tükürük salgısında artma, gastroözofageal reflü, oral hipoestezi

Seyrek

Asit, disfaji, pankreatit,

dilde şişme


Hepatobiliyer hastalıklar

Yaygın olmayan

Karaciğer enzimlerinde artış^

Seyrek

Sarılık

Çok seyrek

Karaciğer yetmezliği, hepatit

Deri ve deri altı doku hastalıkları

Yaygın olmayan

Aşırı terleme, papüler döküntü, ürtiker,

kaşıntı,

dekübitus ülseri

Seyrek

Toksik epidermal nekroliz, Stevens-Johnson sendromu,

Soğuk terleme

Kas-iskelet, bağ doku ve kemik hastalıkları

Yaygın

Kas krampları, artralji, sırt ağrısı, kol ve bacaklarda ağrı, servikal spazm, miyasteni

Yaygın olmayan

Kas seğirmesi, eklemlerde şişme, miyalji, kas sertliği, boyunda ağrı

Seyrek

Rabdomiyoliz

Böbrek ve idrar yolu hastalıkları

Yaygın olmayan

Dizüri, üriner inkontinans

Seyrek

Oligüri, böbrek yetmezliği,

üriner retansiyon


Üreme sistemi ve meme hastalıkları

Yaygın

Erektil disfonksiyon

Yaygın olmayan

Cinsel disfonksiyon, ejakülasyonda gecikme, dismenore, meme ağrısı

Seyrek

Amenore, memede akıntı, meme büyümesi,

jinekomasti


Genel ve uygulama bölgesine ilişkin hastalıklar

Yaygın

Periferik ödem, ödem, yürüyüşte anormallik, sarhoşluk hissi, anormallik hissi, yorgunluk, düşme, grip benzeri semptomlar

Yaygın olmayan

Yaygın ödem, göğüste sıkışma,

yüz ödemi,

ağrı, üşüme, asteni, pireksi, susuzluk

Araştırmalar

Yaygın

Kilo artışı

Yaygın olmayan

Kan kreatinin fosfokinazda yükselme, alanin aminotransferazda yükselme, aspartat aminotransferazda yükselme, trombositsayısında azalma, kan glukozunda yükselme, kan kreatinindeartma, kan potasyumunda düşme, kilo kaybı

Seyrek

Lökosit sayısında azalma

^Alanin aminotransferazda yükselme ve aspartat aminotransferazda yükselme


Kısa ve uzun süreli pregabalin tedavisi sonrası, ilacın kesilmesinin ardından bazı hastalarda yoksunluk semptomları görülmüştür. Bu semptomlar; insomnia, baş ağrısı,bulantı, anksiyete, diyare, grip sendromu, konvülsiyon, sinirlilik, depresyon, ağrı,hiperhidroz, sersemlik, baş dönmesi ve anlamlı fiziksel bağımlılıktır. Hastalar tedaviyebaşlamadan bu durum konusunda bilgilendirilmelidir.

Pregabalinin uzun süreli kullanımındaki veriler, yoksunluk semptomlarının sıklığının ve şiddetinin kullanım dozuna bağlı olabileceğini göstermektedir.

Pediyatrik popülasyon:

Pregabalinin, sekonder jeneralize olan veya olmayan parsiyel nöbetli hastalardaki 5 pediyatrik çalışmada (4-16 yaş arası hastalarda 12 haftalık etkililik ve güvenlilikçalışması n=295; 1 ay ile 4 yaş arası hastalarda 14 günlük etkililik ve güvenlilikçalışması n=175; farmakokinetik ve tolerabilite çalışması n=65 ve 1 yıl süreli yapılan 2açık etiketli güvenlilik çalışması n=54 ve n=431) gözlenen güvenlilik profili, epilepsihastası yetişkin çalışmalarında gözlenen profil ile benzerdir. Pregabalin tedavisi ileyapılan 12 haftalık çalışmada gözlenen en yaygın yan etkiler uyku hali, ateş, üstsolunum yolu enfeksiyonu, iştah artışı, kilo artışı ve nazofarenjittir. Pregabalin tedavisiile yapılan 14 günlük çalışmada en sık görülen yan etkiler, uyku hali, üst solunum yoluenfeksiyonu ve pireksidir (bkz. Bölüm 4.2, 5.1 ve 5.2).

Şüpheli advers reaksiyonların raporlanması


Ruhsatlandırma sonrası şüpheli ilaç advers reaksiyonlarının raporlanması büyük önem taşımaktadır. Raporlama yapılması, ilacın yarar / risk dengesinin sürekli olarakizlenmesine olanak sağlar. Sağlık mesleği mensuplarının herhangi bir şüpheli adversreaksiyonu Türkiye Farmakovijilans Merkezi'ne (TÜFAM) bildirmeleri gerekmektedir(www.titck.gov.tr; e-posta: [email protected]; tel: 0 800 314 00 08; faks: 0 312 218 3599).

4.9 Doz aşımı ve tedavisi

Klinik geliştirme programında alınan ölümle sonuçlanmayan 1 hastadaki en yüksek pregabalin dozu 15.000 mg'dır.

Pazarlama sonrası edinilen deneyimde, pregabalin aşırı dozda alındığında gözlenen en yaygın advers etkiler olarak somnolans, konfüzyon durumu, ajitasyon ve huzursuzlukbildirilmiştir. Ayrıca nöbetler de bildirilmiştir.

Nadir olarak koma vakaları bildirilmiştir.

Pregabalin doz aşımının tedavisinde genel destekleyici önlemler alınmalı, gerekirse hemodiyalize de başvurulmalıdır (bkz. Bölüm 4.2 Tablo 1).

5. FARMAKOLOJIK ÖZELLIKLER5.1 Farmakodinamik özellikler

Farmakoterapötik grup: Sinir sistemi, analjezikler, diğer analjezik ve antipiretikler, gabapentinoidler

ATC kodu: N02BF02

Etken madde pregabalin, bir gama-aminobütirik asit (GABA) analoğudur ((S)-3-(aminometil)-5-metilheksanoik asit).

Etki mekanizması:

Pregabalin santral sinir sistemindeki voltaja duyarlı kalsiyum kanallarının yardımcı alt ünitesine (a2-5 proteini) bağlanır.

Klinik etkililik ve güvenlilik:Nöropatik Ağrı

Etkinlik, diyabetik nöropati, postherpetik nevralji ve omurilik yaralanmaları çalışmalarında gösterilmiştir. Etkinlik nöropatik ağrının diğer modellerindeçalışılmamıştır.

Pregabalin, 10 kontrollü klinik araştırmada; 13 haftaya kadar günde iki kez (BID) ve 8 haftaya kadar günde üç kez (TID) dozunda çalışılmıştır. BID ve TID doz rejimlerinintümü, güvenlilik ve etkinlik profilleri açısından benzer bulunmuştur.

Hem santral hem de periferik nöropatik ağrı için 12 haftaya kadar yürütülen klinik çalışmaların 1. haftasında ağrıda azalma görülmüş ve bu düzelme tedavi süresincedevam etmiştir.

Periferik nöropatik ağrı için yürütülen kontrollü klinik çalışmalarda pregabalin ile tedavi edilen hastaların %35'i ve plasebo ile tedavi edilen hastaların %18'i, ağrı skorlarında%50'lik bir iyileşme göstermiştir. Somnolans gözlenmeyen pregabalin kullananhastalarda ilgili iyileşme %33, plasebo kullananlarda ise %18 bulunmuştur. Somnolansgözlenen hastalarda yanıt oranı pregabalin için %48 plasebo için %16 olmuştur.

Santral nöropatik ağrı için yürütülen kontrollü klinik çalışmalarda pregabalin kullanan hastaların %22'si ve plasebo kullananların %7'si ağrı skorlarında %50'lik bir iyileşmegöstermiştir.

Epilepsi

Ekleme tedavi:

Pregabalin, 3 kontrollü klinik araştırmada, 12 haftaya kadar günde iki kez veya günde üç kez dozunda çalışılmıştır. BID ve TID doz rejimlerinin tümü, güvenlilik ve etkililikprofilleri açısından benzer bulunmuştur.

1. haftada nöbet sıklığında anlamlı bir azalma gözlenmiştir.

Pediyatrik popülasyon:

Pregabalinin epilepside 12 yaş altındaki pediyatrik hastalarda ve adölesanlarda ekleme tedavi olarak kullanılmasına ilişkin etkililik ve güvenliliği belirlenmemiştir. 3 aylıktan16 yaşına kadar olan parsiyel başlangıçlı epilepsi hastalarının katıldığı (n=65)farmakokinetik ve tolerabilite çalışmasında gözlenen advers reaksiyonlar, yetişkinlerinkiile benzer olmuştur. Pregabalinin parsiyel başlangıçlı epilepsi nöbetlerinin tedavisindeadjuvan olarak kullanılmasının etkililiği ve güvenliliğinin 4 ila 16 yaş arasındaki 295pediyatrik hastada 12 hafta süreyle plasebo kontrollü olarak değerlendirildiği çalışma ve1 ay ila 4 yaş altı arasındaki 175 pediyatrik hastada 14 gün süreyle plasebo kontrollüolarak değerlendirildiği çalışma ile 3 ay-16 yaş aralığındaki sırasıyla 54 ve 431pediyatrik epilepsi hastasının dahil edildiği 1 yıl süreli yapılan açık etiketli 2 güvenlilikçalışmasının sonuçlarına göre, ateş ve üst solunum yolu enfeksiyonları yan etkileriyetişkin epilepsi hastalarında yapılan çalışmalardakine kıyasla daha sık gözlenmiştir. 3aylık-16 yaş aralığındaki 54 pediyatrik epilepsi hastasının katıldığı bir yıllık açık etiketligüvenlilik çalışmasının sonucunda, advers olaylardan pireksi ve üst solunum yollarıenfeksiyonları pediyatrik hastalarda yetişkin hastalara göre daha sık gözlenmiştir (bkz.Bölüm 4.2, 4.8 ve 5.2).

12 haftalık plasebo kontrollü çalışmada pediyatrik hastalara (4 ila 16 yaş arası), 2,5 mg/kg/gün pregabalin (en fazla 150 mg/gün), 10 mg/kg/gün pregabalin (en fazla 600mg/gün) veya plasebo uygulandı. 10 mg/kg/gün pregabalin ile tedavi edilen hastaların%40,6'sının (plaseboya karşı p=0,0068), 2,5 mg/kg/gün pregabalin ile tedavi edilenhastaların %29,1'inin (plaseboya karşı p=0,2600) ve plasebo alanların %22,6'sınınparsiyel başlangıçlı nöbetlerinde başlangıca göre en az %50 azalma olmuştur.

14 günlük plasebo kontrollü çalışmada pediatrik hastalara (1 ay ila 4 yaş altı arasındaki),7 mg/kg/gün pregabalin, 14 mg/kg/gün pregabalin veya plasebo uygulandı. Başlangıçta ve

son ziyarette ortalama 24 saatlik nöbet sıklığı sırasıyla 7 mg/kg/gün pregabalin için 4,7 ve 3,8, 14 mg/kg/gün pregabalin için 5,4 ve 1,4 ve plasebo için 2,9 ve 2,3'dür. 14mg/kg/gün pregabalin, log dönüşümlü parsiyel başlangıçlı epilepsi nöbet sıklığınıplaseboya göre anlamlı olarak azaltırken (p=0,0223); 7 mg/kg/gün pregabalin iseplaseboya göre iyileşme göstermemiştir.

Primer jenerize tonik-klonik (PGTC) nöbetleri olanlarda yapılan 12 haftalık plasebo kontrollü bir çalışmada 219 hastaya ek tedavi olarak (66'sının 5 ila 16 yaş arası olduğu 5ila 65 yaş arası) 5 mg/kg/gün pregabalin (maksimum 300 mg/gün), 10 mg/kg/günpregabalin (maksimum 600 mg/gün) veya plasebo uygulanmıştır. PGTC nöbet oranındaen az %50 azalma olan hastaların yüzdesi, 5 mg/kg/gün pregabalin, 10 mg/kg/günpregabalin ve plasebo için sırasıyla %41,3, %38,9 ve %41,7'dir.

Monoterapi (yeni tanı alan hastalar):

Pregabalin, 1 kontrollü klinik çalışmada BID dozlama ile 56 hafta süreyle çalışılmıştır. Pregabalin 6 ay süreyle nöbet geçirmeme sonlanım noktası baz alındığında lamotrijinekıyasla non-inferiorite sağlayamamıştır. Pregabalin ve lamotrijin benzer şekilde güvenlive iyi tolere edilmiştir.

Yaygın anksiyete bozukluğu:

Pregabalin 4-6 hafta süreli 6 kontrollü araştırmada, 8 hafta süreli yaşlılarda yürütülen bir çalışmada ve 6 ay süreli bir çift-kör, uzun dönemde relaps önleme araştırmasındaçalışılmıştır.

Yaygın anksiyete bozukluğu semptomlarında 1 hafta içinde düzelme olduğu Hamilton Anksiyete Değerlendirme Skalasında (HAM-A) gözlenmiştir.

4-8 hafta süren kontrollü klinik araştırmalarda, pregabalin ile tedavi edilen hastaların %52'si ve plasebo alan hastaların %38'i başlangıçtan çalışma sonuna kadar HAM-Atoplam puanında en az %50 iyileşme kaydetmiştir.

Kontrollü klinik çalışmalarda pregabalin ile tedavi gören hastalarda plasebo ile tedavi görenlere göre daha yüksek oranda bulanık görme bildirilmiş olup, vakalarınçoğunluğunda devam eden dozlarda son bulmuştur.

Kontrollü klinik çalışmalarda 3.600'ü aşkın hastada oftalmolojik testler (görsel keskinlik, formal görme alanı testi ve dilate funduskobik incelemeyi içerecek şekilde)değerlendirilmiştir. Pregabalin ile tedavi gören hastaların %6,5'i ve plasebo ile tedavigören hastaların %4,8'inde görsel keskinlik azalmıştır. Pregabalin ile tedavi görenhastaların %12,4'ünde ve plasebo ile tedavi gören hastaların %11,7'sinde görme alanıdeğişiklikleri belirlenmiştir. Pregabalin ile tedavi gören hastaların %1,7'sinde ve plaseboile tedavi gören hastaların %2,1'inde funduskobik değişiklikler gözlenmiştir.

5.2 Farmakokinetik özelliklerGenel özellikler

Pregabalinin kararlı durum farmakokinetiği sağlıklı gönüllülerde, antiepileptik ilaç alan epilepsi hastalarında ve kronik ağrısı olan hastalarda benzerdir.

Emilim:


Pregabalin aç olarak uygulandığı zaman süratle emilip, hem tek hem de çoklu doz uygulama sonrasında doruk plazma konsantrasyonlarına 1 saat içinde ulaşılır.Pregabalinin oral biyoyararlanımı >%90 olup dozdan bağımsızdır. Tekrarlananuygulama sonrasında, kararlı duruma 24 ila 48 saat içinde ulaşılır. Pregabalinin emilimhızı gıdalarla birlikte alındığında düşer ve Cmaks'ta yaklaşık %25-30 bir azalmaya,Tmaks'ta ise yaklaşık 2,5 saatlik bir gecikmeye yol açar. Yine de pregabalinin gıdalarlabirlikte alınmasının emilen pregabalin miktarı üzerinde klinik açıdan önemli bir etkisibulunmamaktadır.

Dağılım:


Preklinik çalışmalarda, pregabalinin fareler, sıçanlar ve maymunlarda kan beyin bariyerini geçtiği gösterilmiştir. Pregabalinin sıçanlarda plasentayı geçtiği ve laktasyondönemindeki sıçanların sütünde var olduğu gösterilmiştir. İnsanlarda, pregabalinin oraluygulama sonrasındaki görünen dağılım hacmi yaklaşık 0,56 l/kg'dır. Pregabalin plazmaproteinlerine bağlanmaz.

Biyotransformasyon:


Pregabalin insanlarda göz ardı edilebilir bir miktarda metabolizmaya uğrar. Radyoaktif işaretli pregabalin dozu sonrasında, idrardaki radyoaktivitenin yaklaşık %98'ideğişmemiş pregabalindir. Pregabalinin idrarda bulunan ana metaboliti olan N-metillenmiş türevi, dozun %0,9'unu oluşturur. Preklinik çalışmalarda, pregabalin (S-enantiomer) rasemizasyon ile R-enantiomere dönüşmemiştir.

Eliminasyon:


Pregabalin sistemik dolaşımdan esas olarak renal eliminasyon yoluyla değişmemiş ilaç şeklinde atılır. Pregabalinin ortalama eliminasyon yarı ömrü 6,3 saattir. Pregabalininplazma klerensi ve renal klerensi kreatinin klerensi ile doğru orantılıdır (bkz. Bölüm5.2). Böbrek fonksiyonlarında azalma olan veya hemodiyaliz gören hastalarda dozayarlaması gereklidir (bkz. Bölüm 4.2 Tablo 1).

Doğrusallık / Doğrusal Olmayan Durum:


Pregabalinin farmakokinetiği, tavsiye edilen günlük doz aralığında doğrusaldır. Pregabalinin gönüllüler arasındaki farmakokinetik değişkenliği düşüktür (<%20). Çokludoz farmakokinetiği tek doz verilerinden tahmin edilebilir. Dolayısıyla, pregabalininplazma konsantrasyonlarının rutin kontrolüne gerek yoktur.

Hastalardaki karakteristik özellikler

Cinsiyet:


Klinik çalışmalar, cinsiyetin pregabalinin plazma konsantrasyonları üzerinde klinik açıdan önemli bir etkisinin bulunmadığını göstermektedir.

Böbrek yetmezliği:


Pregabalinin klerensi kreatinin klerensiyle doğru orantılıdır. Buna ek olarak, pregabalin plazmadan hemodiyalizle etkin şekilde uzaklaştırılmaktadır (4 saatlik hemodiyalizsonrasında plazma pregabalin konsantrasyonları yaklaşık olarak %50 düşmüştür).Böbrek ana atılım yolu olduğu için, böbrek yetmezliği olan hastalarda dozun azaltılmasıve hemodiyalizin ardından doz ilavesi gereklidir (bkz. Bölüm 4.2).

Karaciğer yetmezliği:


Karaciğer yetmezliği olan hastalarda spesifik farmakokinetik çalışmalar yürütülmemiştir. Pregabalin önemli oranda metabolize edilmediği ve idrarla çoğunlukladeğişmemiş ilaç şeklinde atıldığı için karaciğer fonksiyon bozukluğunun pregabalinplazma konsantrasyonlarını önemli derecede değiştirmesi beklenmemektedir.

Pediyatrik popülasyon:


Pregabalin farmakokinetiği, pediyatrik popülasyondaki (yaş grupları: 1 ila 23 aylık, 2 ila 6 yaş, 7 ila 11 yaş ve 12 ila 16 yaş) epilepsi hastalarında bir farmakokinetik vetolerabilite çalışmasında 2,5,5,10 ve 15 mg/kg/gün doz seviyelerinde

değerlendirilmiştir.

Açlık durumunda pregabalinin oral alımını takiben plazma pik konsantrasyonuna ulaşma zamanı pediyatrik hastalarda genellikle tüm yaş gruplarınınki ile benzerolmuştur ve 0,5 saat ila 2 saat arasındadır.

Pregabalinin C maks ve eğri altı alan (EAA) parametreleri her yaş grubunda artan doz ile doğrusal olarak artmıştır. 30 kg'ın altındaki pediyatrik hastalarda pregabalinin EAA'sı,artmış vücut ağırlığı klerensi bu hastalar için %43'e ayarlandığından, >30 kg olanhastalara göre %30 daha düşük olmuştur.

Pregabalinin terminal yarılanma ömrü 6 yaşına kadar olan çocuklarda ortalama 3 ila 4 saat arasında, 7 ve daha büyük yaş grubundaki hastalarda ise 4 ila 6 saat arasındaolmuştur.

Popülasyon farmakokinetiği analizleri; kreatinin klerensi ile pregabalinin oral klerensinin belirgin şekilde eş değişken olduğunu, vücut ağırlığı ile de pregabaliningörünür oral dağılım hacmininin belirgin şekilde eş değişken olduğunu göstermiştir vebu ilişkiler pediyatrik ve yetişkin hastalar için benzer olmuştur.

Pregabalinin farmakokinetiği 3 aydan küçük hastalar için çalışılmamıştır (bkz. Bölüm 4.2, 4.8 ve 5.1).

Geriyatrik popülasyon:


Pregabalin klerensi yaş ilerledikçe azalma eğilimi gösterir. Pregabalinin oral klerensindeki azalma, yaş ilerlemesine bağlı olarak kreatinin klerensinde meydana gelendeğişikliklerle tutarlılık göstermektedir. Yaşa bağlı olarak renal fonksiyonları azalanhastalarda pregabalin dozunun azaltılması gerekebilir (bkz. Bölüm 4.2 Tablo 1).

Emziren anneler:


Pregabalinin farmakokinetiği, en az 12 haftalık doğum sonrası dönemindeki 10 emziren annede, her 12 saatte bir 150 mg pregabalin (300 mg günlük doz) verilerekdeğerlendirilmiştir. Emzirmenin, pregabalinin farmakokinetiği üzerine çok az etkisiolmuş ya da hiç etkisi olmamıştır. Pregabalin maternal plazmada ortalama kararlı durumkonsantrasyonları yaklaşık %76 olan hastalarda anne sütüne geçmektedir. 300 mg/günveya maksimum doz olan 600 mg/gün dozlarında pregabalin kullanan hastaların annesütünden (ortalama süt tüketiminin 150 mL/kg/gün olduğu varsayılmıştır) geçen tahminiinfant dozunun sırasıyla 0,31 veya 0,62 mg/kg/gün olması beklenmektedir. Bu tahminidozlar, mg/kg bazında toplam günlük maternal dozunun yaklaşık %7'sidir.

5.3 Klinik öncesi güvenlilik verileri

Hayvanlardaki konvansiyonel güvenlilik farmakoloji çalışmalarında, pregabalin klinik olarak ilgili dozlarda iyi tolere edilmiştir. Sıçanlarda ve maymunlarda tekrarlanan doztoksisite çalışmalarında hipoaktivite, hiperaktivite ve ataksi de dahil olmak üzere MSSetkileri görülmüştür. İnsanlara önerilen maksimum klinik doz uygulamasının >5 katıdoza, yaşlı albino sıçanların uzun dönem maruziyeti sonrasında, retinal atrofiinsidansında artış genel olarak gözlenmiştir.

Teratojenite:

Pregabalin fareler, sıçanlar veya tavşanlarda teratojen değildir. Sıçanlarda ve tavşanlarda fetal toksisite yalnızca insan maruziyetinin üzerindeki dozlarda ortaya çıkmıştır.Prenatal/postnatal toksisite çalışmalarında, pregabalin tavsiye edilen maksimum insanmaruziyet seviyesinin >2 katı maruz kalma seviyelerinde sıçanlarda yavru gelişimtoksisitesine yol açmıştır.

Fertilite:

Erkek ve dişi sıçanlarda fertilite üzerine advers etki yalnızca terapötik maruziyeti aşan maruziyet ile gözlenmiştir. Erkek üreme organlarında ve sperm parametreleri üzerineadvers etkiler geri dönüşlüdür ve yalnızca terapötik maruziyeti aşan yeterli maruziyetsonrası oluşmuş veya sıçanda erkek üreme organının spontan dejeneratif gelişimleri ileilişkilendirilmiştir. Bu nedenle etkinin çok az olduğu ya da hiç olmadığı düşünülmüştür.

Mutajenite:

Pregabalin bir dizi

in vitroin vivo

testlerin sonuçlarına göre genotoksik değildir.

Karsinogenez:

Pregabalin ile fareler ve sıçanlar üzerinde iki yıllık karsinogenez çalışmaları yürütülmüştür. Önerilen maksimum klinik doz olan 600 mg/gün'deki ortalama insandozu maruziyetinin 24 katında sıçanlarda tümör gözlenmemiştir. Farelerde, ortalamainsan dozu uygulaması benzeri maruziyetlerde tümör insidansında artış gözlenmemiştir,ancak artan maruziyette hemanjiosarkom insidansında artış gözlenmiştir. Farelerdepregabalin ile ilgili genotoksik olmayan tümör oluşma mekanizması trombositdeğişiklikleri ve endotel hücre proliferasyonunu içermektedir. Kısa dönem ve sınırlısayıda uzun dönem klinik veriler doğrultusunda bu trombosit değişiklikleri sıçanlardaveya insanlarda bulunmamıştır. İnsanlarla ilgili bir risk olduğu izlenimini oluşturacak birkanıt bulunmamaktadır.

Genç sıçanlarda görülen toksisite tipleri kalitatif olarak yetişkin sıçanlarda görülenlerden farklı olmamıştır. Ancak genç sıçanlar daha hassastır. Terapötik dozlarda MSS klinikbelirtileri hiperaktivite ve bruksizm ve büyümede bazı değişiklikler (kilo almanın geçiciolarak baskılanması) bulunmaktadır. Çiftleşme dönemlerine olan etkisi insan terapötikdoz uygulamasının 5 katında incelenmiştir. Genç sıçanlar üzerinde maruziyetten 1-2hafta sonra insan terapötik dozlarının >2 katında (akustik irkilme yanıtı) veya >5 katında(öğrenme/hafıza) nörodavranışsal/kognitif etkileri izlenmiştir. Genç sıçanlarda, insanterapötik dozlarının >2 katında maruziyetten 1-2 hafta sonra gözlenen azalmış akustikirkilme yanıtı, maruziyetten 9 hafta sonra artık gözlenmemiştir.

6. FARMASOTIK ÖZELLİKLER6.1 Yardımcı maddelerin listesi

Laktoz monohidrat (danadan elde edilen)

Mısır nişastası

Talk

Jelatin (sığır kaynaklı)

Titanyum dioksit (E171)

6.2 Geçimsizlikler

Geçerli değildir.

6.3 Raf ömrü

24 ay.

6.4 Saklamaya yönelik özel tedbirler

25°C altındaki oda sıcaklığında saklayınız.

6.5 Ambalajın niteliği ve içeriği

PVC/Al blisterlerde, 28 veya 56 kapsül

6.6 Beşeri tıbbi üründen arta kalan maddelerin imhası ve diğer özel önlemler

Kullanılmamış olan ürünler ya da atık materyaller “Tıbbi Atıkların Kontrolü Yönetmeliği” ve “Ambalaj Atıklarının Kontrolü Yönetmeliği”ne uygun olarak imhaedilmelidir.

7. RUHSAT SAHİBİ

Dinçsa İlaç San. ve Tic. A.Ş.

1.Organize Sanayi Bölgesi Avar Caddesi No:2 06935 Sincan / ANKARA

8. RUHSAT NUMARASI

2017/52

9. İLK RUHSAT TARİHİ/ RUHSAT YENİLEME TARİHİ

İlk ruhsat tarihi: 16.02.2017 Ruhsat yenileme tarihi:

10. KÜB'ÜN YENİLENME TARİHİ

İlaç Bilgileri

Pagadin 300 Mg Kapsül

Etken Maddesi: Pregabalin

Pdf olarak göster

Kullanma talimatı ve kısa ürün bilgileri

  • Pagadin 300 Mg Kapsül - KUB
  • Pagadin 300 Mg Kapsül - KT
  • Google Reklamları

    Ana Sayfa | Hakkımızda | İlaçlar | İlaç Ara | İlaç Firmaları | Gizlilik | Bize Ulaşın

    Telif Hakkı 2008-2024 © İlaç Prospektüsü. Tüm Hakları Saklıdır.
    Uyarı: Sitemizde yayınladığımız ilaç bilgileri ile doktora danışmadan kesinlikle ilaç kullanmayınız!
    Aksi halde doğabilecek sağlık sorunlarından ilacprospektusu.com sorumlu tutulamaz.