COSHRA tabletleri oral olarak uyulanır.
Etkinin başlaması, yemeklerle beraber alındığında aç karnına alınmasına kıyasla ecikebilir (bkz. Bölüm 5.2).
Güçlü sitokrom P450 CYP3A4 inhibitörleri (örn. eritromisin, sakinavir, ketokonazol, itrakonazol) ile birlikte kullanım, artan sildenafil plazma konsantrasyonları ileilişkilendirilmiştir (bkz. 4.5.). Yüksek plazma konsantrasyonları erek advers olayları erekseetkinliği artıracağı için bu hastalarda 25 m'lık bir başlanıç dozu düşünülmelidir.
Ritonavir ve sildenafilin birlikte kullanımı tavsiye edilmemektedir (bkz. Bölüm 4.5). COSHRA'nın nitratların hipotansif etkilerini potansiyelize ettiği österilmiştir ve bu nedenlenitrik oksit açığa çıkaran bileşikler veya nitratların herhani bir formu ile beraber kullanılmasıkontrendikedir (bkz Bölüm 4.3).
COSHRA'nın alfa-blokerler ile birlikte kullanıldığı durumlarda, postüral hipotansiyon elişme potansiyelini en aza indirmek için, sildenafil tedavisine başlanmadan önce hastalar alfa-blokertedavisi ile stabilize edilmiş olmalıdır. İlave olarak, sildenafil tedavisine 25 m dozlabaşlanması da düşünülmelidir. (bkz. 4.4. ve Bölüm 4.5).
Hafif-orta şiddette (kreatinin klerensi = 30 - 80 mL/dk) renal bozukluğu olan hastalarda (bkz. Bölüm 5.2) dozaj ayarlamaları erekli değildir. Şiddetli renal bozukluğu (kreatinin klerensi < 30mL/dk) olan hastalarda sildenafil klerensi azaldığından 25 m'lik doz düşünülmelidir. Etkinlik vetolerans değerlendirilerek, erektiğinde doz kademeli olarak 50 m veya 100 m'a çıkarılabilir.Hepatik bozukluğu olan hastalarda (örn; sirozda) sildenafil klerensi azaldığından (bkz. 5.2) 25m'lik doz düşünülmelidir. Etkinlik ve tolerans değerlendirilerek, erektiğinde doz kademeliolarak 50 m veya 100 m'a çıkarılabilir.
Sildenafil çocuklarda (18 yaşından küçüklerde) endike değildir.
Yaşlı hastalarda (&t; 65 yaş) dozaj ayarlamaları erekli değildir.
2 / 194.3. Kontrendikasyonlar
Etkin madde veya bölüm 6.1'de yer alan yardımcı maddelere karşı aşırı duyarlılığı bulunan hastalarda kontrendikedir.
Nitrik oksit / siklik GMP yolu üzerine bilinen etkisi ile uyumlu olarak (Bkz. Bölüm 5.), sildenafilin nitratların hipotansif etkilerini potansiyelize ettiği österilmiştir ve bu nedenlenitrik oksit açığa çıkaran bileşikler (amil nitrat, butil nitrat ibi) veya nitratların herhanibir formu ile beraber (Nitroliserin, isosorbid mononitrat, isosorbid nitrat, pentaeritritoltetranitrat, eritritol tetranitrat, isosorbid dinitrat / fenobarbital ibi) verilmesikontrendikedir.
Sildenafil de dahil olmak üzere fosfodiesteraz tip 5 (PDE 5) inhibitörlerinin riosiuat ibi uanilat siklaz uyarıcıları ile birlikte kullanılması, semptomatik hipotansiyona yol açmapotansiyelinden dolayı kontrendikedir (bkz. Bölüm 4.5).
Non-arteritik anterior iskemik optik nöropatisi olanlarda önceki PDE5 inhibitörüne maruz kalmasına bağlı olup olmamasına bakılmaksızın kontrendikedir.
Erektil disfonksiyonda kullanılan ilaçlar (sildenafil dahil) seksüel aktivitenin tavsiye edilmediği hastalarda (stabil olmayan anjina ibi ciddi kardiyovasküler bozukluklar veciddi kardiyak hastalıklarda) önerilmez.
Sildenafilin üvenliliği aşağıdaki hasta ruplarında çalışılmamıştır dolayısıyla daha ileri bili edininceye kadar bu hastalarda kullanılması kontrendikedir:
-Ciddi karaciğer yetmezliği,
-Hipotansiyon (Kan basıncı < 90/50 mmH),
-Yakın zamanda eçirilmiş inme veya miyokard enfarktüsü olanlar,
-Retinitis pimentosa ibi herediter dejeneratif retinal bozukluğu olanlar (bu hastaların az bir kısmında enetik retinal fosfodiesteraz bozukluğu vardır).
4.4. Özel kullanım uyarıları ve önlemleri
Farmakolojik tedaviye başlamadan önce, erektil disfonksiyonu teşhis etmek, altta yatan potansiyel sebepleri belirlemek için hastanın anamnezinin tam olarak alınması ve fizikmuayenesi ereklidir.
Kardiyovasküler risk faktörleri
&t;^strüktif
m
kardiyomiyopati) olanları veya kan
Seksüel aktiviteye eşlik eden belli derecede kardiyak risk söz konusudur. Bu nedenle, hekim erektil disfonksiyon tedavisine başlamadan önce hastanın kardiyovasküler durumunu tetkiketmelidir. Sildenafil kan basıncında hafif ve eçici düşüşlere neden olan vazodilatör özellikleresahiptir (bkz. Bölüm 5.1). Hekimler sildenafil reçetelemeden önce, özellikle seksüel aktivite ilebirlikte altta yatan durumları olan hastalarının bu vazodilatör etkilerden kötü yönde etkilenmesinidikkatle değerlendirmelidir. Vazodilatörlere artmış hassasiyeti olan hastalar; sol ventrikül çıkışobstrüksiyonu (örn. aortik ısteaozü,hÂpeKtroâkino
Bele Do ^
basmcmm ciddi derecede bozulmuş otonomik kontrolü ile kendini österen seyrek örülen bir çoklu sistem atrofisi sendromu olanları içerir.
COSHRA nitratların hipotansif etkisini kuvvetlendirir (bkz. Bölüm 4.3).
Miyokard enfarktüsü, stabil olmayan anjina, ani kardiyak ölüm, ventriküler aritmi, serebrovasküler hemoraji, eçici iskemik atak, hipertansiyon ve hipotansiyon da dahil olmak üzere ciddikardiyovasküler olaylar, erektil disfonksiyon için sildenafil kullanımı ile eçici olarakilişkilendirilmiş pazarlama sonrası bildirimler mevcuttur. Hepsinde olmamakla beraber, hastalarınçoğunda önceden bir kardiyovasküler risk faktörü olduğu bilinmektedir. Bu olayların çoğununcinsel aktivite sırasında veya hemen sonrasında ve bazılarının ise, herhani bir cinsel aktiviteolmaksızın, sildenafil kullanımını takiben kısa sürede meydana eldiği bildirilmiştir. Bu olaylarındirekt olarak bu faktörlere veya başka faktörlere bağlı olup olmadığını belirlemek mümkündeğildir.
Priapizm
Erektil disfonksiyon tedavisinde kullanılan ajanlar, penisin anatomik deformasyonlarında (anülasyon, kavernosal fibrosis veya Peyronie hastalığı ibi) veya priapizme sebep olabilecekpredispoze durumlarda (orak hücre anemisi, multipl miyelom veya lösemi ibi ) dikkatlikullanılmalıdırlar.
Pazarlama sonrası deneyimde sildenafil kullanımıyla uzamış ereksiyon ve priapizm rapor edilmiştir. 4 saatten uzun süren ereksiyon olduğunda hasta acilen medikal yardım almalıdır.Priapizm hemen tedavi edilmezse, penil doku hasarı ve kalıcı potens kaybı ile sonuçlanabilir.
Diğer PDE5 inhibitörleri veya diğer erektil disfonksiyon tedavileri ile birlikte kullanım
Sildenafilin diğer PDE5 inhibitörleri veya sildenafil içeren pulmoner arteriyel hipertansiyontedavisinde kullanılan diğer ilaçlar veya diğer erektil disfonksiyon tedavileri ile kombinekullanımının etkinlik ve üvenliliği henüz değerlendirilmemiştir. Bu sebeple bu tür kombineuyulamalar tavsiye edilmez.
Görüş üzerine etkileri
Sildenafil ve diğer PDE5 inhibitörlerinin kullanımı ile bağlantılı spontane olarak örüş bozuklukları vakaları rapor edilmiştir (Bkz. Bölüm 4.8). Sildenafil ve diğer PDE5 inhibitörlerininalımı ile bağlantılı spontane olarak ve bir özlemsel çalışmada seyrek örülen bir durum olan non-arteritik anterior iskemik optik nöropati (NAION) vakaları rapor edilmiştir (Bkz. Bölüm 4.8).
TT ^ 1 11• 1 •• Bubei^, üvenliıeJektronil^imza İle imzalannHştu'nTTT» a ı ııı ı ıkJ
ozu'
kl
uiu
durumeunÇaa.p
COSHR
A/w
kuv
llaftme
ayı.tr
bs
ıa
r%
kmea
l-§Py
Bele Do
4 / 19
acilen bir hekime danışmaları önerilmelidir (bkz. Bölüm 4.3).
Ritonavir ile birlikte kullanımı
Sildenafilin ritonavir ile kullanımı tavsiye edilmemektedir (bkz. Bölüm 4.5).
Alfa-blokerler ile birlikte kullanımı
Alfa-bloker tedavisi ören hastalarda beraberinde sildenafil uyulanması duyarlı bazı bireylerde semptomatik hipotansiyona yol açabileceğinden, dikkatli olunması önerilir (bkz. 4.5.). Bu durumenellikle sildenafil dozlamasını takiben 4 saat içinde oluşur. Postüral hipotansiyon elişmepotansiyelini en aza indirmek için, sildenafil tedavisine başlanmadan önce hastaların alfa-blokertedavisinde hemodinamik olarak stabil olmaları erekir. Sildenafil tedavisine 25 m doz ilebaşlanması düşünülmelidir (bkz. 4.2.). Hekimler, ayrıca, postüral hipotansif semptomlar sözkonusu olduğunda ne yapılması erektiği konusunda hastalarına tavsiyede bulunmalıdırlar.
Kanama üzerine etkileri
İnsan trombosit hücreleri ile yapılan
in vitro4.5. Diğer tıbbi ürünlerle etkileşim ve diğer etkileşim şekilleri
Diğer ilaçların COSHRA üzerine etkisiİn vitro çalışmalar:
Sildenafil metabolizması başlıca sitokrom P450 (CYP)'nin izoformları 3A4 (majör yol) ve 2C9 (minör yol) ile düzenlenmektedir. Bu sebeple bu izoenzimlerin inhibitörleri sildenafil klerensiniazaltabilir ve bu izoenzimlerin indükleyicileri sildenafil klerensini artırabilir.
Bu bele
Bele Do
5 / 19
İn vi'vo çalışmalar:
Klinik çalışma verilerinde yapılan popülasyon farmakokinetik analizleri, ketokonazol, eritromisin, simetidin ibi CYP3A4 inhibitörleri ile beraber uyulandığında sildenafilin klerensinde azalmaolduğunu ortaya koymuştur. Bununla birlikte, bu hastalarda yan etki insidansında bir artışolmamasına rağmen, CYP3A4 inhibitörleri ile beraber sildenafil uyulanacaksa, 25 m'lık dozverilmelidir.
Kuvvetli bir P450 inhibitörü olan HIV proteaz inhibitörü ritonavirin, kararlı durum seviyelerinde (ünde 2 kez 500 m), birlikte uyulanan tek doz sildenafilin (100 m) Cmaks'ında 4 kat (%300)ve EAA'sında 11 kat (%1.000) bir artış meydana elmiştir. 24 saat sonra, sildenafilin tek başınauyulanmasıyla 5 n/ml olan plazma seviyesine kıyasla, sildenafil plazma seviyeleri yaklaşık 200n/ml olmuştur. Bu durum ritonavirin P450 substratlarının büyük çoğunluğu üzerine olan belirinetkileriyle uyumludur. Sildenafilin ritonavir farmakokinetiği üzerine etkisi yoktur. Bufarmakokinetik veriler öz önünde bulundurularak, sildenafilin ritonavir ile birlikte kullanımıönerilmemektedir (bkz. Bölüm 4.2) ve herhani bir durumdaki maksimum sildenafil dozu hiçbirkoşulda 48 saat içinde 25 m'ı aşmamalıdır.
Bir CYP3A4 inhibitörü olan, HIV proteaz inhibitörü sakinavirin, kararlı durumda (ünde 3 kez 1.200 m), 100 m tek doz sildenafil ile birlikte uyulanması, sildenafil Cmaks'ında %140 vesildenafil EAA'sında %210'luk bir artışa yol açmıştır. Sildenafilin sakinavir farmakokinetiğiüzerine etkisi yoktur (bkz. Bölüm 4.2). Ketokonazol ve itrakonazol ibi daha üçlü CYP3A4inhibitörlerinin etkilerinin daha büyük olması beklenir.
Orta şiddette bir CYP3A4 inhibitörü olan, kararlı durum seviyesindeki (5 ün boyunca ünde 2 kez 500 m) eritromisin ile birlikte, 100 m tek doz sildenafil uyulandığında, sildenafilinsistemik yararlanımında (EAA) %182'lik bir artış olmuştur. Normal sağlıklı erkek önüllülerde, üçün boyunca ünde 500 m uyulanan azitromisinin, sildenafil veya dolaşımdaki başlıcametabolitinin EAA, Cmaks, Tmaks, eliminasyon hız sabiti veya izleyen yarı ömrü üzerine etkisinedair herhani bir kanıt bulunmamıştır.
Non-spesifik bir CYP3A4 inhibitörü ve sitokrom P450 inhibitörü olan simetidin (800 m), 50 m sildenafil ile birlikte sağlıklı önüllülere uyulandığında, plazma sildenafilkonsantrasyonlarında %56'lık bir artışa yol açmıştır.
Barsak duvarı CYP3A4 metabolizmasının zayıf bir inhibitörü olan reyfurt suyu, sildenafil plazma seviyelerinde ha
Antasidlerin (manezyum hidroksit/alüminyum hidroksit) tek doz olarak verilmesi sildenafilin biyoyararlanımını etkilememiştir.
Spesifik etkileşme çalışmaları tüm ilaçlar ile yapılmamış olmasına rağmen, popülasyon farmakokinetik analizleri CYP2C9 inhibitörleri (tolbutamid, varfarin, fenitoin ibi), CYP2D6inhibitörleri (selektif serotonin erialım inhibitörleri, trisiklik antidepresanlar ibi), tiyazid ve ililidiüretikler, kıvrım diüretikleri ve potasyum tutucu diüretikler, anjiyotensin dönüştürücü enzim(ADE) inhibitörleri, kalsiyum kanal blokerleri, beta-adrenoreseptör antaonistleri veya CYP450metabolizmasını arttıran ilaç rupları (rifampisin, barbitüratlar ibi) ile sildenafilin beraberuyulanmasının sildenafilin farmakokinetiği üzerine hiçbir etkisinin olmadığını östermiştir.Sağlıklı erkek önüllülerde yapılan bir çalışmada, kararlı durum konsantrasyonunda (ünde 2 kez125 m) endotelin reseptör antaonisti olan bosentanın (CYP3A4 (orta derecede), CYP2C9 vemuhtemelen CYP2C19'un indükleyicisi), kararlı durum konsantrasyonunda (ünde 3 kez 80 m)sildenafil ile birlikte uyulanması; sildenafilin EAA ve Cmaks değerinde sırasıyla %62.6 ve%55.4'lük bir düşüşe neden olmuştur. Bu nedenle rifampin ibi üçlü CYP3A4 indükleyicilerininsildenafil ile birlikte uyulanmasının sildenafil plazma konsantrasyonlarında daha büyük birdüşüşe neden olması beklenmektedir.
Nitrat bileşeninden dolayı bir potasyum kanal aktivatörü ve nitrat hibriti olan nikorandilin sildenafil ile ciddi etkileşim potansiyeli bulunmaktadır.
COSHRA'nın diğer ilaçlar üzerine etkisi:
İn vitro çalışmalar:
Sildenafil, sitokrom P450 izoformları olan 1A2, 2C9, 2C19, 2D6, 2E1, ve 3A4 (IC50&t; 150 mikromolar)'ün zayıf bir inhibitörüdür. Tavsiye edilen dozların ardından sildenafilin zirve plazmakonsantrasyonu yaklaşık 1 mikromolar olduğunda, COSHRA'nın bu izoenzimlere ait substratlarınklerensini değiştirmesi beklenmez.
Teofilin veya dipridamol ibi non-spesifik fosfodiesteraz inhibitörleri ve sildenafil arasında etkileşme olduğuna dair veri mevcut değildir.
İn vivo çalışmalar:
Nitrik oksid/sGMP yolu üzerine bilinen etkisi ile uyumlu olarak (Bakınız Bölüm 5.1).
Bu bele
Bele Do
7 / 19
Farmakodinamik Özellikler), sildenafilin nitratların hipotansif etkisini potansiyalize ettiği österilmiştir. Bu sebeple sildenafilin, nitratların her hani bir formu veya nitrik oksid açığaçıkaran bileşikler ile beraber kullanılması kontrendikedir. (Bkz. Bölüm 4.3 Kontrendikasyonlar)Riosiuat: Preklinik çalışmalar PDE5 inhibitörlerinin riosiuat ile birlikte kullanılmasının sistemikkan basıncı düşürücü etkisine ilave etkisi olduğunu östermiştir. Klinik çalışmalarda, riosiuatınPDE5 inhibitörlerinin hipotansif etkisini arttırdığı österilmiştir. Çalışılan popülasyonlarda bukombinasyonun faydalı bir klinik etkisi olduğuna dair herhani bir kanıt bulunamamıştır.Sildenafil de dahil olmak üzere, PDE5 inhibitörlerinin riosiuat ile birlikte kullanılmasıkontrendikedir (bkz. Bölüm 4.3).
Alfa-bloker tedavisi uyulanmakta olan hastalara aynı zamanda sildenafil uyulanması, duyarlı bazı bireylerde semptomatik hipotansiyona yol açabilmektedir. Bu bulu sıklıkla sildenafildozunun alınmasından 4 saat sonra oluşmaktadır (bkz. Bölüm 4.2. ve Bölüm 4.4.). Üç spesifik ilaç-ilaç etkileşimi çalışmasında, doksazosin tedavisi ile stabilize edilmiş benin prostat hiperplazisi(BPH) olan hastalara eşzamanlı olarak alfa-bloker doksazosin (4 m ve 8 m) ile sildenafil (25m, 50 m ya da 100 m) uyulanmıştır. Bu çalışma popülasyonlarında, yatarak ölçülen kanbasıncında sırasıyla ortalama 7/7 mmH, 9/5 mmH ve 8/4 mmH ek azalma ve ayakta ölçülenkan basıncında ortalama 6/6 mmH, 11/4 mmH ve 4/5 mmH ek azalma özlemlenmiştir.Doksazosin tedavisi ile stabilize edilen hastalara eşzamanlı olarak sildenafil ve doksazosinuyulandığında, nadir de olsa, semptomatik postüral hipotansiyon yaşayan hastalara ilişkin bazıbildirimler olmuştur. Bu bildirimler arasında baş dönmesi ve sersemlik yer almakta ancak senkopbulunmamaktadır.
Her ikisi de CYP2C9 tarafından metabolize edilen tolbutamid (250 m) veya varfarin (40 m) ile beraber 50 m sildenafil uyulandığında önemli bir etkileşim österilmemiştir.
Sildenafil (50 m), 150 m aspirinin sebep olduğu kanama süresindeki uzamayı potansiyalize etmemiştir.
COSHRA (50 m), sağlıklı önüllülerde 80 m/dl'lik ortalama maksimum alkol seviyelerinde alkolün hipotansif etkisini potansiyalize etmemiştir.
Aşağıda belirtilen antihipertansif tedavi sınıfları; Diüretikler, beta-blokerler, ADE inhibitörleri, anjiyotensin II antaonistleri, antihipertansif medikal ürünler (vazodilatör ve santral etkili),adrenerjik nöron blokerleri, kalsiyum kanal blokerleri ve alfa-adrenoreseptör blokerler, plasebouyulanmasına kıyasla sildenafil alan hastalardaki yan etki profilinde hiçbir değişiklik
Bu bele
Bele Do
8 / 19
östermemişlerdir. Hipertansif hastalarda, sildenafil (100 m) ile beraber amlodipin uyulanan spesifik bir etkileşme çalışmasında, yatar konumdaki sistolik kan basıncında 8 mmH'lik ilave birdüşüş olmuştur. Bununla ilili olarak yatar konumdaki diastolik kan basıncındaki ilave düşme 7mmH'dir. Kan basıncındaki bu ilave düşüşler, sildenafilin sağlıklı önüllülere tek başınauyulandığı zaman örülene benzer olmuştur. (Bkz. Bölüm 5.1. Farmakodinamik özellikler)Sildenafil (100m), her ikisi de CYP3A4 substratı olan, HIV proteaz inhibitörleri ritonavir vesakinavirin kararlı durum farmakokinetiğini etkilemez.
Sağlıklı önüllülerde kararlı durum konsantrasyonlarında sildenafil (ünde 3 kez 80 m) bosentanın (ünde 2 kez 125 m) EAA'da %49.8'lik ve Cmaks değerinde %42'lik bir artışa yolaçmıştır.
Özel popülasyonlara ilişkin ek bililer
Etkileşim çalışması yapılmamıştır.
Pediyatrik popülasyon:
Etkileşim çalışması yapılmamıştır.
4.6. Gebelik ve laktasyon Genel tavsiye:
Gebelik kateorisi: B
COSHRA, kadınlarda kullanım için endike değildir.
Çocuk doğurma potansiyeli bulunan kadınlar/Doğum kontrolü (Kontrasepsiyon)
COSHRA, kadınlarda kullanım için endike değildir.
Gebelik dönemi:
Sıçan ve tavşanlarda yapılan üreme çalışmalarında oral sildenafil uyulamasını takiben, ilişkili hiçbir yan etki örülmemiştir (Bkz. Bölüm 5.3 Klinik öncesi üvenlilik verileri).
Gebelik dönemindeki kadınlarda kullanımı ile ilili yeterli veri bulunmamaktadır.
Üreme yeteneği / Fertilite:
Dişi sıçanlara 36, erkek sıçanlara 102 üne kadar, ünde 60 m/k sildenafil uyulanması ile (İnsanlarda, erkek cinsiyette özlenen EAA değerinin 25 katını oluşturan bir dozda) fertilitedeazalma örülmemiştir.
Bu bele
Bele Do
9 / 19
Sağlıklı önüllülerde, oral yolla 100 m sildenafil uyulamasının ardından sperm motilitesine veya morfolojisine hiçbir etki olmamıştır.
4.7. Araç ve makine kullanımı üzerindeki etkiler
Araç ve makine kullanma yeteneği üzerinde hafif etkileri olabilir.
Sildenafil ile yapılan klinik çalışmalarda baş dönmesi ve örme bozukluğu bildirildiği için araç ve makine kullanırken hastalar dikkatli olmalıdır.
4.8. İstenmeyen etkiler
COSHRA'nm üvenlilik profili, 74 çift kör plasebo kontrollü klinik çalışmada 9570 hasta verisi esas alarak oluşturulmuştur. Sildenafil ile tedavi edilen hastalarda en sık bildirilen adversreaksiyonlar baş ağrısı, yüz kızarması, dispepsi, nazal konjesyon, sersemlik, kusma, sıcakbasması, örme bozukluğu cisimlerin mavi örülmesi ve bulanık örmedir.
Pazarlama sonrası çalışmalarda özlenen advers reaksiyonlar 10 yıldan uzun bir sürede elde edilmiştir. Tüm advers reaksiyonların Ruhsat Sahibi'ne bildirilmemesi ve üvenlilikveritabanına eklenmemesinden dolayı, bu reaksiyonların sıklıkları üvenilir bir şekildebelirlenememektedir.
Klinik çalışmalarda örülen ve pazarlama sonrası raporlanan plasebodan daha yüksek insidansa sahip, tıbbi açıdan önemli tüm advers reaksiyonlar sistem oran sınıflandırılması ve sıklığı ileaşağıda verilmektedir:
Çok yayın (&t; 1/10); yayın (&t; 1/100 ila < 1/10); yayın olmayan (&t; 1/1.000 ila < 1/100); seyrek (&t; 1/10.000 ila < 1/1.000); çok seyrek (< 1/10.000), bilinmiyor (eldeki verilerdenhareketle tahmin edilemiyor).
Enfeksiyonlar ve enfestasyonlar
Yayın olmayan: Rinit
Bağışıklık sistemi hastalıkları
Yayın olmayan: Hipersensitivite reaksiyonları
Bu bele
Bele Do
10 / 19Sinir sistemi hastalıkları
Çok yayın: Baş ağrısı Yayın: Sersemlik
Yayın olmayan: Somnolans, hipoestezi
Seyrek: Serebrovasküler olay, eçici iskemik atak, nöbet*, tekrarlayan nöbet*, senkop
Göz hastalıkları
Yayın: Görmede renklerin bozulması**, örme bozukluğu, bulanık örme
Yayın olmayan: Lakrimasyon hastalıkları***, özde ağrı, fotofobi, fotopsi, oküler hiperemi,
örsel parlaklık, konjunktivit
Seyrek: Non-arteritik anterior iskemik optik nöropati (NAION)*, retinal vasküler oklüzyon*, retinal hemoraji, arteriosklerotik retinopati, retinada bozukluk, lokom, örüş alanındabozukluk, diplopi, örüş keskinliğinde azalma, miyopi, astenopi, öz önünde uçuşan cisimlerörme, iris bozuklukları, midriyazis, ışıkların etrafında hale örme, öz ödemi, özde şişme,öz bozuklukları, konjunktival hiperemi, öz iritasyonu, özde anormal his, öz kapağı ödemi,skleral renk değişimi
Kulak ve iç kulak hastalıkları
Yayın olmayan: Vertio, kulak çınlaması Seyrek : İşitme kaybı
Kardiyak hastalıklar
Yayın olmayan: Taşikardi, çarpıntı
Seyrek: Ani kardiyak ölüm*, miyokard infarktüsü, ventriküler aritmi*, atriyal fibrilasyon, stabil olmayan anjina
Vasküler hastalıklar
Yayın: Yüzde kızarma, sıcak basması Yayın olmayan : Hipertansiyon, hipotansiyon
Solunum, öğüs bozuklukları ve mediastinal hastalıklar
Yayın: Nazal konjesyon
Yayın olmayan: Epistaksis, sinüslerde konjesyon
Seyrek: Boğazda rahatsızlık hissi, nazal ödem, burun kuruluğu
Bu bele
Bele Do
11 / 19Gastrointestinal hastalıklar
Yayın: Bulantı, dispepsi
Yayın olmayan: Gastro özofajiyal reflü, kusma, üst abdominal bölede ağrı, ağız kuruluğu Seyrek: Oral hipoestezi
Deri ve deri altı dokusu hastalıkları
Yayın olmayan: Döküntü
Seyrek: Steven Johnson Sendromu*, toksik epidermal nekroliz*
Kas-iskelet bozuklukları, bağ dokusu ve kemik hastalıkları
Yayın olmayan: Miyalji, ekstremite ağrısı
Böbrek ve idrar yolu hastalıkları
Yayın olmayan: Hematüri
Üreme sistemi hastalıkları
Seyrek: Penil hemoraji, priapizm*, hematospermi, ereksiyonda artma
Genel bozukluklar ve uyulama bölesine ilişkin hastalıklar
Yayın olmayan: Göğüs ağrısı, yorunluk, sıcaklık hissi Seyrek: Sinirlilik
Araştırmalar
Yayın olmayan: Kalp atım hızında artış *Yalnızca pazarlama sonrası sürveyansda bildirilmiştir.
**Görsel renk değişiklikleri: Cisimleri yeşil örme, kromatopsi, cisimleri mavi örme, eritropsi ve cisimleri sarı örme.
*** Lakrimasyon hastalıkları: Göz kuruluğu, lakrimal bozukluk ve öz yaşı salısının artması
Bu bele
Bele Do
12 / 19
Şüpheli advers reaksiyonların raporlanması
Ruhsatlandırma sonrası şüpheli ilaç advers reaksiyonlarının raporlanması büyük önem taşımaktadır. Raporlama yapılması, ilacın yarar / risk denesinin sürekli olarak izlenmesineolanak sağlar. Sağlık mesleği mensuplarının herhani bir şüpheli advers reaksiyonu TürkiyeFarmakovijilans Merkezi'ne (TÜFAM) bildirmeleri erekmektedir (www.titck.ov.tr; e-posta:[email protected]; tel: 0 800 314 00 08; faks: 0 312 218 35 99)
4.9. Doz aşımı ve tedavisi
Gönüllülerde yapılan ve tek doz olarak 800m'a kadar çıkılan çalışmalarda örülen yan etkiler daha düşük dozlarda örülen yan etkilere benzer ancak insidans oranları ve ciddiyeti dahayüksek olmuştur. 200 m sildenafil uyulandığında etkinlikte artış olmamış fakat yan etkilerin(baş ağrısı, yüzde kızarıklık, sersemlik, dispepsi, nazal konjesyon, örmede bozukluk)insidansında artış olmuştur.
Tedavi:
Aşırı doz vakalarında standart destekleyici yaklaşımlar uyulanmalıdır. Sildenafil plazma proteinlerine yüksek oranda bağlandığı ve idrarla atılmadığı için diyalizin sildenafil klerensinihızlandırması beklenmez.
5. FARMAKOLOJİK ÖZELLİKLER5.1. Farmakodinamik özellikler
Farmakoterapötik rup: Erektil disfonksiyonda kullanılan ilaçlar; Fosfodiesteraz İnhibitörleri ATC Kodu: G04B E03
Etki mekanizması
Sildenafil, erektil disfonksiyon için oral bir tedavidir. Seksüel stimülasyona doğal bir cevap sonucu penise kan akımını artırarak bozulmuş erektil fonksiyonu düzeltir.
Penisin ereksiyonunu sağlayan fizyolojik mekanizma seksüel stimülasyon esnasında korpus kavernosumdan nitrik oksit (NO) serbest bırakılmasını erektirir. Daha sonra nitrik oksit uanilatsiklaz enzimini aktive eder ve bu siklik uanozin monofosfat (sGMP) düzeyinde artış ilesonuçlanır ki, böylece korpus kavernosumdaki düz kasların evşemesi ve kanın korpuskavernosum içine dolması sağlanmış olur.
Bu bele
Bele Do
13 / 19
Sildenafil, korpus kavernosumdaki sGMP'nin deradasyonundan sorumlu sGMP'ye spesifik PDE5 enziminin potent ve selektif bir inhibitörüdür. Sildenafil, ereksiyon üzerine periferik bir etki yerinesahiptir. Sildenafilin izole insan korpus kavernosumunda direkt bir evşetici etkisi yoktur ancak budoku üzerinde bulunan nitrik oksidin evşetici etkisini artırma potansiyeline sahiptir. Seksüelstimülasyon ile olduğu ibi, NO/sGMP yolu aktive olduğunda, sildenafilin PDE5 enzimini inhibeetmesi korpus kavernosumdaki sGMP seviyelerinde artışa sebep olur. Bu sebeple COSHRA'nmamaçlanan faydalı farmakolojik etkilerini österebilmesi için seksüel stimülasyon ereklidir.
Farmakodinamik etkiler
In vitro
çalışmalar sildenafilin ereksiyon prosesinde rol oynayan PDE5'e seçici olduğunu östermiştir. Diğer fosfodiesterazlara kıyasla PDE5 üzerine etkisi daha üçlüdür. Retinadakifototransdüksiyon yolağında rol oynayan PDE6'ya kıyasla 10 kat daha fazla selektiftir. Önerilenmaksimum dozlarda PDE1'e kıyasla 80 kat, PDE 2, 3, 4 7, 8, 9, 10 ve 11'e kıyasla 700 kat dahaselektiftir. Sildenafil özellikle kardiyak kontraktilite kontrolünde rol alancAMP-spesifik
fosfodiesteraz izoformu olan PDE3'e kıyasla PDE5 üzerine 4000-kattan daha büyük bir selektifliğe sahiptir.
Klinik etkililik ve üvenlilik:
Sildenafilin seksüel stimülasyona cevap olarak ereksiyon oluşturma zaman aralığının değerlendirilmesi amacı ile iki klinik çalışma düzenlenmiştir. Hastalarda aç karnına yapılan penilpletismoraf (RiiScan) çalışmasında, sildenafil alınması sonucunda, seksüel birleşmeiçin yeterli kabul edilen %60 oranındaki ereksiyon sertliğinin sağlanmasına kadar eçen süreortalama 25 dakika olmuştur. (12 - 37 dakika). Başka bir RiiScan çalışmasında, sildenafilin,uyulamadan sonraki 4.-5. saatlerde bile seksüel stimülasyona bağlı ereksiyon oluşturmapotansiyeline sahip olduğu österilmiştir.
Sildenafil, kan basıncında hafif ve eçici düşmelere sebep olur, ancak vakaların çoğunda bu klinik bir etki oluşturmaz. 100 m oral dozu takiben yatar pozisyonda örülen ortalama maksimumsistolik kan basıncı düşmesi 8.4 mmH olmuştur. Bu duruma uyun olarak yatar pozisyondadiyastolik basınç değişmesi 5.5 mmH olmuştur. Kan basıncındaki bu azalmalar sildenafilinvazodilatör etkileri ile uyumludur ki bu vazodilatasyonun sebebi büyük olasılıkla vasküler düzkaslardaki artmış sGMP seviyesidir. Sağlıklı önüllülerde 100 m'a kadar olan sildenafilin oralyolla tek doz
Bu bele
Bele Do
14 / 19
uyulanması sonucunda EKG'de klinik olarak anlamlı hiçbir etki oluşturmamıştır.
Tek bir oral doz 100 m sildenafilin hemodinamik etkileri üzerine, ciddi koroner arter rahatsızlığı olan 14 hastada (en azından bir koroner arterde &t; %70 stenoz mevcuttu) yapılan bir çalışmada,dinlenme halindeki ortalama sistolik ve diyastolik kan basıncı, taban değerlere kıyasla sırasıyla %7 ve % 6 azalmıştır. Ortalama pulmoner sistolik kan basıncı % 9 azalmıştır. Sildenafilin kardiyakoutput üzerine hiçbir etkisi olmamıştır, stenoz durumundaki koroner arterler içinden kan akışınıbozmamıştır.
Çift kör plasebo kontrollü bir ezersiz stres çalışmasında, düzenli olarak antianjinal ilaç (nitratlar dışında) kullanan, erektil disfonksiyon ve stabil anjinası olan 144 hasta değerlendirilmiştir.Sonuçlar sınırlayıcı anjinaya kadar olan zamanda sildenafil ile plasebo arasında klinik olarakanlamlı farklar östermemiştir.
100 m dozu takip eden 1 saat içinde Farnsworth - Munsell 100 renk testini kullanan kimi deneklerde renkleri (mavi/yeşil) ayırt edebilmede meydana elen hafif ve eçici değişiklikler olsada doz alımından 2 saat sonra hiçbir etki kalmamıştır. Renk ayırt etme mekanizmasında meydanaelen bu değişikliğin retinanın fototransdüksiyon kaskadında yer alan PDE6 enziminin inhibisyonuile bağlantılı olduğu önörülmektedir. COSHRA'nın örme keskinliği veya kontrast renkleriseçebilme duyarlılığı üzerine bir etkisi yoktur. Dokümante edilmiş erken, yaş ile ilili makülerdejenerasyonu olan (n=9) hastalarda yapılan plasebo kontrollü bir çapraz çalışmada sildenafil (tekdoz 100 m) iyi tolere edilmiştir ve yapılan örsel testler (örme keskinliği, Amsler rid, renkayrımı, simüle edilmiş trafik ışığı, Humphrey perimetre ve fotostres) klinik olarak anlamlı hiçbirdeğişiklik östermemiştir. Sağlıklı önüllülerde sildenafilin 100 m'lık oral tek dozuyulamasından sonra sperm motilitesi veya morfolojisi üzerine bir etki örülmemiştir (Bkz.Bölüm 4.6).
Klinik Çalışmalara Ait Başka Bililer
Klinik çalışmalarda, sildenafil, yaşları 19 ila 87 arasında değişen 8000'den fazla hastaya uyulanmıştır. Temsil edilen hasta rupları; yaşlılar (%19,9), hipertansiyonlu hastalar (%30,9),diabetes mellitus (%20,3), iskemik kalp hastalığı (%5,8), hiperlipidemi (%19,8), spinal kordyaralanması (%0,6), depresyon (%5,2), prostatın transüretral rezeksiyonu (%3,7), radikalprostatektomi (%3,3). Klinik çalışmalarda tam anlamıyla temsil edilemeyen veya çalışma dışındatutulan ruplar; Pelvik operasyon eçirmiş hastalar, radyoterapi sonrası hastalar, ciddi böbrek veya
1«w111^11Bu beleokarasiğeordubfizukluğuaolanhaitalarsve3iııkafi)kardiovısküleJ#uiuMipsolanhastalearoiBkiı4.3ıasiğeordubfizukluğuaolanhaitalarsve3iııkafi)kardiovısküleJ#uiuMipsolanhastalearoiBkiı4.3ı
Bele Do
ıtck-ebys
15 / 19
Kontrendikasyonlar).
Sabit doz çalışmalarında, tedavinin ereksiyonu iyileştirdiğini belirten hasta oranları, plasebo ile %25 olurken, 25 m ile %62, 50 m ile %74 ve 100 m ile %82 olmuştur. Kontrollü klinikçalışmalarda sildenafile bağlı ilacı bırakma oranı plaseboya nazaran aynı veya daha düşükolmuştur. Tüm çalışmalar ele alındığında, sildenafile bağlı olarak elişme olduğunu bildirenhastaların oranı; psikojenik erektil disfonksiyon (%84), miks erektil disfonksiyon (%77), oranikerektil disfonksiyon (%68), yaşlılar (%67), diyabetli hastalar (%59), iskemik kalp hastalığı (%69),hipertansiyon (%68), prostatın transüretral reseksiyonu (%61), radikal prostatektomi (%43), spinalkord yaralanması (%83), depresyon (%75). Uzun süreli çalışmalarda, sildenafilin etkinlik veemniyeti sürdürülmüştür.
5.2 Farmakokinetik özelliklerGenel Özellikler
Emilim
Sildenafil hızla emilir. Maksimum plazma konsantrasyonuna aç karnına oral alımın 30. ila 120. dakikası arasında ulaşır (ortalama 60 dakika). Mutlak oral biyoyararlanım ortalama olarak %41'dir(%25-%63 arasında değişir). Uyulama sonrası sildenafilin EAA ve Cmaks değerleri, tavsiyeedilen doz aralığının (25 m - 100 m) üzerindeki dozlar ile orantılı olarak artar.
Sildenafil yemekle alındığında, absorpsiyon oranı, Tmaks'da ortalama olarak 60 dakikalık bir ecikme ve Cmaks 'da ortalama %29'luk bir azalma ile düşer.
Dağılım
Sildenafilin dağılıma ait ortalama kararlı durum hacmi 105 l'dir ve bu dokulara dağıldığını österir.
100 m'lık tek bir oral dozu takiben, sildenafilin ortalama maksimum toplam plazma konsantrasyonu 440 n/mL'dir (CV %40). Sildenafil (ve dolaşımdaki majör N-desmetilmetaboliti)
%96 oranında plazma proteinlerine bağlandığından, bu durum sildenafilin 18 n/ml(38 nm)'lik ortalama maksimum serbest plazma konsantrasyonuna yol açar. Proteinlere bağlanma total ilaçkonsantrasyonundan bağımsızdır.
100 m tek doz sildenafil alan sağlıklı hastalarda, dozu takip eden 90. dakikada ejakülattaki ilaç dozu uyulanan mevcut dozun %0,0002'sinden azdır. (ortalama 188 n)
Bu bele
Bele Do
16 / 19
Biyotransformasyon
Sildenafil özellikle CYP3A4 (majör yol) ve CYP2C9 (minör yol) karaciğer mikrozomal enzimleri ile metabolize edilir. Dolaşımdaki majör metabolit sildenafilin N-demetilasyonu ile oluşur. Bumetabolit sildenafile benzer bir fosfodiesteraz seçicilik profiline sahiptir ve PDE5 için
in vitro
potensi ana ilacın yaklaşık %50'si kadardır. Sildenafil, N-demetilasyon yolu ile dolaşımdaki majörmetabolitine dönüşür. Bu metabolitin plazma konsantrasyonları sildenafil için özlenenin yaklaşık%40'ıdır. N-desmetil metaboliti de yaklaşık 4 saatlik bir terminal yarı ömür ile metabolize olur.
Eliminasyon
Sildenafilin 3-5 saatlik terminal faz yarılanma ömrünün bileşkesi olarak vücut klerensi 41l/saattir. Oral veya i.v. uyulanan sildenafil ağırlıklı olarak metabolitleri halinde feçes ile (uyulanan oraldozun yaklaşık %80'i) ve daha az bir miktarda idrar ile (uyulanan oral dozun yaklaşık % 13'ü)atılır.
Doğrusallık/Doğrusal Olmayan Durum:
Önerilen doz aralığında COSHRA'nın farmakokinetiği doz ile orantılıdır
Özel Hasta Gruplarındaki Farmakokinetik Yaşlılarda
65 yaş ve üstü sağlıklı önüllülerde sildenafil klerensi azalmıştır, bunun sonucunda sildenafil ve aktif N-demetil metabolitinin plazma konsantrasyonları daha enç (18-45 yaş) önüllülerdeörülene öre yaklaşık %90 artmıştır. Plazma proteinine bağlanmadaki yaş farklılıklarına bağlıolarak serbest sildenafil plazma konsantrasyonları yaklaşık %40 artmıştır.
Böbrek Yetmezliği
Hafif ila orta derece (kreatinin klerensi = 30-80 ml/dak.) böbrek fonksiyon bozukluğu olan önüllülerde 50 m oral tek doz sildenafil uyulaması farmakokinetiğini değiştirmemiştir. Aynıyaş rubunda hiçbir böbrek rahatsızlığı olmayan önüllüler ile karşılaştırıldığında, N-demetilmetabolitinin ortalama eğri altı alanı (EAA) yaklaşık % 126 ve ortalama Cmaks'ı yaklaşık % 73artmıştır. Ancak bireyler arası değişkenliğin yüksek olması sebebi ile bu değişiklikler istatistikselolarak anlamlı olmamıştır.
Şiddetli (kreatinin klerensi < 30 ml/dk) böbrek fonksiyon bozukluğu olan önüllülerde
Bu bele
Bele Do
17 / 19
sildenafil klerensi azalmıştır. Aynı yaş rubunda hiçbir böbrek rahatsızlığı olmayan önüllüler ile karşılaştırıldığında, bu azalma sebebi ile EAA'da ortalama %100 ve Cmaks'da ortalama%88'lik bir artış olmuştur. Buna ek olarak N-desmetil metabolitinin EAA'ı ve Cmaks'ısırası ile %200 ve
%79 artmıştır ki bu anlamlı bir artıştır.
Karaciğer Yetmezliği
Aynı yaş rubunda bulunan hiçbir karaciğer rahatsızlığı olmayan önüllüler ile karşılaştırıldığında, hafif ve orta şiddette karaciğer sirozu (Child- Puh A ve B ) olanönüllülerde sildenafil klerensi düşmüştür. Bu azalma EAA'da %84 ve Cmaks'da %47'lik biryükselme ile sonuçlanmıştır. Ağır karaciğer fonksiyonu olan hastalarda, sildenafilinfarmakokinetiği çalışılmamıştır.
5.3 Klinik öncesi üvenlilik verileri
Yapılan konvansiyonel emniyet, farmakoloji, mükerrer doz toksisite, enotoksisite, karsinojenik potansiyel, üreme ve elişim üzerine toksisite çalışmalarında elde edilen sonuçlaradayanan klinik dışı veriler insan için özel bir zarar belirtmemektedir.
6. FARMASÖTİK ÖZELLİKLER6.1. Yardımcı maddelerin listesi
Mikrokristalin selüloz Kolloidal susuz silika Dikalsiyum fosfat, susuz Kroskarmeloz sodyum
Manezyum stearat Polivinil alkol
Makrool
Titanyum dioksit (E171) Talk İndio karmin alüminyum lake (E132)
6.2. Geçimsizlikler
Geçerli değil.
6.3. Raf Ömrü:
60 aydır.
Bu bele
Bele Do
18 / 19
6.4. Saklamaya yönelik özel uyarılar
25°C'nin altındaki oda sıcaklığında, çocukların öremeyeceği, erişemeyeceği yerlerde ve ambalajında saklayınız.
6.5. Ambalajın niteliği ve içeriği
Karton kutuda, Alüminyum/PVC blister ambalajlarda 2, 4 veya 8 film kaplı tablet.
6.6. Beşeri Tıbbi üründen arta kalan maddenin imhası ve diğer özel yöntemler
Kullanılmamış olan ürünler ya da atık materyaller “Tıbbi Atıkların Kontrolü Yönetmeliği” ve “Ambalaj ve Ambalaj Atıkları Kontrolü Yönetmeliği”ne uyun olarak imha edilmelidir. .
7. RUHSAT SAHİBİ
Avrupa İlaç ve Kozmetik Sanayi Tic. A.Ş. Çekmeköy, İstanbul
8. RUHSAT NUMARASI
2023/133
9. İLK RUHSAT TARİHİ/RUHSAT YENİLEME TARİHİ
İlk ruhsat tarihi: 10.04.2023
Ruhsat yenileme tarihi: -
10. KÜB' ÜN YENİLEME TARİHİ
Bu bele
Bele Do
19 / 19