KISA URUN BILGISI
1. BEŞERI TIBBİ ÜRÜNÜN ADI
MODİVİGİL 100 mg Tablet
2. KALİTATİF VE KANTİTATİF BİLEŞİM
Etkin madde:
Her tablet içinde etkin madde olarak 100 mg modafinil bulunur.
Yardımcı maddeler:
Laktoz monohidrat 100,00 mg (inek sütü kaynaklı)
Yardımcı maddeler için Bölüm 6.1'e bakınız.
3. FARMASÖTİK FORM
Tablet.
Beyaz renkli, oblong, bikonveks tablet.
4. KLİNİK ÖZELLİKLER
4.1. Terapötik endikasyonlar
MODİVİGİL, narkolepsiye bağlı aşırı uyku eğiliminin tedavisinde endikedir.
4.2. Pozoloji ve uygulama şekliPozoloji/uygulama sıklığı ve süresi
Endike olduğu hastalıkta yeterli bilgiye sahip olan hekimin gözetimi alında tedaviye başlanmalıdır (bkz. Bolüm 4.1).
Önerilen başlangıç günlük dozu 200 mg'dır. Total günlük doz hastanın yanıtı ve hastanın doktor tarafından değerlendirmesine göre sabah tek bir doz halinde veya sabah ve öğlen olmak üzeregünde iki doz şeklinde alınabilir.
Tek bir doz veya ikiye bölünmüş dozlar halinde 400 mg'a kadarki dozlar, başlangıç 200 mg modafinil dozuna yeterli yanıt sağlanamaması durumunda kullanılabilir.
Uzun dönem kullanım:
Modafinil'in uzun dönem etkililiği değerlendirilmediğinden, uzun süreli modafinil uygulanması için (> 9 hafta) doktor hastayı kişisel olarak ve periyodik olarak yeniden değerlendirmelidir.
Uygulama şekli:
Oral kullanım içindir. Tablet bütün olarak bir miktar su ile yutulmalıdır. Mide rahatsızlığı olan kişilerin tableti yemeklerle birlikte alması önerilir.
Özel popülasyonlara ilişkin ek bilgiler:
Böbrek yetmezliği
Böbrek yetmezliği olan hastalarda kullanılacak dozun etkililik ve güvenliliğini tayin etmede yeterli bilgi mevcut değildir (Bkz. Bölüm 5.2).
Karaciğer yetmezliği
Ağır karaciğer yetmezliği olan hastalarda modafinil dozu yarıya düşürülmelidir (Bkz. Bölüm 5.2).
Pediyatrik popülasyon:
Modafinil, güvenlilik ve etkililik kaygıları nedeniyle 18 yaşından küçük çocuklarda kullanılmamalıdır (bkz. Bölüm 4.4).
Geriyatrik popülasyon:
Yaşlı hastalarda modafinil kullanıma ilişkin sınırlı veri mevcuttur. Sistemik maruziyetin artması ve düşük klerens açısından 65 yaşın üzerindeki hastalarda tedaviye günlük 100 mg ilebaşlanması önerilir.
4.3.Kontrendikasyonlar
Etkin maddeye veya ilacın bileşiminde yer alan herhangi bir maddeye karşı aşırı duyarlılığı olan hastalar MODİVİGİL tablet kullanmamalıdır.
Kalp aritmisi olan hastalarda ve kontrol edilemeyen orta veya şiddetli hipertansiyonu olan hastalarda kontrendikedir.
4.4.Özel kullanım uyarıları ve önlemleri
Uyku hastalığının teşhisi:
Modafinil sadece ICSD teşhis kriterleri ile uyum içinde sadece aşırı uyku eğiliminin tam olarak değerlendirildiği ve narkolepsi teşhisi konmuş hastalarda kullanılmalıdır. Bu şekildeki birdeğerlendirme genellikle hastanın hikayesi yanında, laboratuvarda uyku ölçüm testleri ve aşırıuykululuğun gözlendiği diğer olası nedenlerin dışlanmasını içerir.
Ciddi döküntü Stevens-Johnson Sendromu dahil Toksik Epidermal Nekroliz, Eozinofili ve Sistemik Semptomlarla Seyreden İlaç Döküntüsü
Modafinil kullanımı ile tedavi başladıktan sonra 1-5 hafta içinde ortaya çıkan, hastaneye yatış ve tedavi kesilmesini gerektiren ciddi döküntü bildirilmiştir. İzole olgularda uzun süreli tedavi(örneğin 3 ay) sonrası bildirilmiştir. Modafinil klinik çalışmalarında, ilaç kesilmesiylesonuçlanan ciddi döküntü insidansı çocuk hastalarda (<17 yaş) yaklaşık %0.8'dir (1585 başına13). Modafinil'in erişkin klinik çalışmalarında ciddi deri döküntüeri bildirilmemiştir (4264başına 0).
Modafinil, döküntünün ilk işaretinde kesilmelidir ve yeniden başlatılmamalıdırbkz. Bölüm
4.8).
Dünyadaki pazarlama sonrası deneyim çalışmalarında yetişkinler ile çocuklarda Stevens Johnson Sendromu (SJS), toksik epidermal nekroliz (TEN), eozinofili ve sistemiksemptomlarla seyreden ilaç döküntüsü sendromu (DRESS) dahil hayatı tehdit eden vakalarnadiren bildirilmiştir.
Pediyatrik kullanım
Çocuklardaki kontrollü çalışmalarda etkililik ve güvenliliği belirlenmediğinden ve psikiyatrik yan etkiler ile ciddi kütanöz aşırı duyarlılık riskleri nedeniyle, çocuklarda modafinil kullanımıönerilmez.
Çoklu-organ aşırı duyarlılık reaksiyonları
Pazarlama sonrası tecrübelerde modafinil kullanımıyla beraber gözlenen ve ölüme neden olan çoklu-organ aşırı duyarlılık reaksiyonu en az bir vakada görülmüştür.
Raporların sınırlı sayıda olmasına rağmen, çoklu-organ aşırı duyarlılık reaksiyonları hayatı tehdit edici olabilir ve hastanede yatmayı gerektirebilir. Modafinil kullanımına bağlıoluşabilecek çoklu-organ aşırı duyarlılık reaksiyonlarmm şiddetini veya ortaya çıkışını tahminetmede faktörler bilinmemektedir. Bu bozukluğun belirti ve bulguları çeşitlilik arz etmektedir;ancak, tipik olmamakla birlikte hastalar, sadece diğer organ sistemi tutulumu ile birlikte ateşve döküntü ile başvurmaktadır. Diğer ilişkili bulgular; miyokardit, hepatit, karaciğer fonksiyontestlerinde anormallik, hematolojik anormallikler (örneğin eozinofili, lökopeni,trombositopeni), kaşıntı ve asteniyi içermektedir.
Çoklu-organ aşırı duyarlılığının klinik olarak ortaya çıkışı değişken olduğu için, burada belirtilmeyen, diğer organ sistemi belirti ve bulguları ortaya çıkabilir.
Eğer çoklu-organ aşırı duyarlılığından şüpheleniliyorsa, modafinil kullanımı kesilmelidir.
Psikiyatrik bozukluklar:
Hastalar yeni gelişen veya önceden var olan psikiyatrik bozuklukların (4.8. İstenmeyen etkilere bakınız) alevlenmesi yönünden, her doz ayarlanması ve tedavi boyunca düzenli olarak takipedilmelidir. Eğer modafinil tedavisi ile ilişkili psikiyatrik semptomlar gelişirse, modafinilkesilmeli ve tekrar başlanmamalıdır. Psikoz, depresyon, mani, belirgin anksiyete, ajitasyon,uykusuzluk ya da madde bağımlılığı gibi psikiyatrik bozukluk öyküsü olan hastalara modafinilverirken dikkatli olunmalıdır (Aşağıya bakınız).
Anksiyete:
Modafinil anksiyetenin başlaması veya kötüleşmesi ile ilişkilidir. Major anksiyetesi olan hastalar modafinil ile tedaviyi uzman bir ünitede almalıdır.
İntiharla ilişkili davranışlar:
Modafinil ile tedavi edilen hastalarda intiharla ilişkili davranışlar (intihar düşünceleri ve intihara teşebbüs gibi) bildirilmiştir. Modafinil ile tedavi gören hastalar, intiharla ilişkilidavranışların ortaya çıkması veya kötüleşmesi açısından dikkatlice gözlenmelidir. Eğermodafinil ile ilişkili intiharla ilişkili semptomlar gelişirse tedavi kesilmelidir.
Psikotik veya manik semptomlar:
Modafinil, psikotik ve manik (halüsinasyon, delüzyon, ajitasyon ve mania) semptomların başlaması ve kötüleşmesi ile ilişkilidir. Modafinil ile tedavi gören hastalar psikotik ve maniksemptomların ortaya çıkması veya kötüleşmesi açısından dikkatlice gözlenmelidir. Eğer manikveya psikotik semptomlar oluşursa, modafinil'in kesilmesi gerekebilir.
Bipolar hastalıklar:
Olası karışık/manik epizodlar nedeniyle, ko-morbid bipolar hastalığı olan kişilerde modafinil kullanılırken dikkat edilmelidir.
Saldırgan ve düşmanca davranışlar:
Modafinil ile tedavi, saldırgan ve düşmanca davranışların başlaması veya kötüleşmesine neden olabilir. Modafinil ile tedavi gören hastalar agresif veya düşmanca davranışların ortayaçıkması veya kötüleşmesi yönünden dikkatlice gözlenmelidir. Eğer semptomlar oluşursa,modafınil'in kesilmesi gerekebilir.
Kardiovasküler riskler:
Modafinil tedavisine başlamadan önce tüm hastalarda EKG önerilir. Modafinil tedavi olarak düşünülmeden önce, anormal bulguları olan hastalar uzman tarafından değerlendirilmeli vetedavi almalıdır.
Modafinil alan hastalarda kan basıncı ve kalp hızı düzenli takip edilmelidir. Modafinil, aritmi veya ortadan şiddetliye hipertansiyon gelişen hastalarda kesilmeli ve durumu yeterincedeğerlendirilene kadar tedaviye yeniden başlanmamalıdır.
Sol ventrikül hipertrofisi veya kor pulmonale hikayesi olan hastalar ve MSS uyarıcıları ile ilişkili iskemik EKG değişiklikleri, göğüs ağrısı, aritmi veya mitral kapak prolapsının diğerbelirgin klinik tablolarını geliştirmiş hastalarda modafinil kullanılması önerilmez.
Uykusuzluk:
Modafinil uyanık kalmayı tetiklediğinden, uykusuzluk belirtileri durumunda dikkat edilmelidir.
Uyku düzeni idamesi:
Modafinil'in iyi uyku düzeni ve uykuyu sağlama amacıyla kullanılamayacağı hastaya bildirilmelidir. İyi uyku düzeninin sağlanması için basamaklar, kafein alımınındeğerlendirilmesini içerir.
Steroid kontraseptif kullanan hastalar:
Çocuk doğurma potansiyeli olan cinsel yönden aktif kadınlarda modafinil almadan önce bir kontraseptif program oluşturulmalıdır. Modafinil ile birlikte kullanıldığında steroidkontraseptiflerin etkililiği azalabilir, modafinil tedavisi sırasında ve tedavinin sona ermesindeniki ay sonrasına kadar alternatif ya da eşlik eden kontrasepsiyon yöntemleri önerilir (4.5. Diğertıbbi ürünlerle etkileşimler ve diğer etkileşim şekillerine bakınız).
Bağımlılık, yanlış kullanım, suistimal edilmesi:
Modafinil ile çalışmalar bağımlılık potansiyeli gösterdiğinden, uzun dönem kullanım ile olası bağımlılık potansiyeli tamamen göz ardı edilemeyebilir.
Bağımlılık yapan madde, ilaç veya alkol kullanımı hikayesi olan hastalarda modafinil uygulaması dikkatli yapılmalıdır.
Laktoz intoleransı:
Nadir kalıtımsal galaktoz intoleransı, Lapp laktaz yetmezliği ya da glukoz-galaktoz malabsorpsiyon problemi olan hastaların bu ilacı kullanmamaları gerekir.
4.5. Diğer tıbbi ürünler ile etkileşimler ve diğer etkileşim şekilleri
Modafinil CYP3A4/5 aktivitesini indükleyerek kendi metabolizmasını artırabilir ama bu etki orta derecede olup, anlamlı klinik sonuçlara neden olması olası değildir.
Antikonvülsanlar:
Karbamazepin ve fenobarbital gibi CYP akitivitesini güçlü bir şekilde uyaran ilaçlarla birlikte kullanıldığında, modafinil'in plazma düzeyi azalabilmektedir. CYP2C9 baskılanması vemodafinil ile CYP2C19'un olası inhibisyonu nedeniyle, modafinil ile beraber kullanıldığındafenitoin klerensi azalabilir. Hasta fenitoin toksisite belirtileri yönünden izlenmelidir vemodafinil ile tedavinin başlangıcı veya tedavinin kesilmesi üzerine fenitoin plazmadüzeylerinin tekrarlanan ölçümleri uygun olabilir.
Steroidal kontraseptifler:
Steroidal kontraseptiflerin etkinliği, modafinil ile CYP3A4/5 indüksiyonundan dolayı bozulabilir. Modafinil ile tedavi gören hastalarda alternatif veya ilave korunma metodlarınınkullanımı önerilir. Modafinil ile tedavinin sona ermesinden 2 ay sonrasına kadar bu metodlarınyeterli olarak uygulanması gerekecektir.
Antidepresanlar:
Pek çok trisiklik antidepresan ve selektif serotonin geri alım inhibitörleri (SSRI) büyük ölçüde CYP2D6 ile metabolize olur. CYP2D6 enzimi eksik olan hastalarda (ör; beyaz ırkpopülasyonunun yaklaşık olarak % 10'u) CYP2C19 daha önemli olur. Modafinil CYP2Cl9'uinhibe edebileceğinden, bu gibi hastalarda antidepresanların düşük dozları gerekli olabilir.
Antikoagülanlar:
CYP2C9'un modafinil tarafından olası baskılanması nedeniyle, modafinil ile birlikte kullanıldıklarında varfarin klerensi azalabilir. Modafinil dozajının değiştirilmesini takiben vemodafinil tedavisine başladıktan sonraki ilk 2 ay boyunca düzenli olarak protrombin zamanlarıgözlenmelidir.
Diğer tıbbi ürünler:
Diazepam, propranolol ve omeprazol gibi CYP2C19 metabolizmasıyla büyük ölçüde metabolize olan ilaçlar, modafinil ile beraber uygulandığında bu ilaçların klerensi azalabilir vedozlarının azaltılması gerekebilir. İlaveten, insan hepatositlerinde CYP1A2, CYP2B6 veCYP3A4/5 aktivitelerinin
in vitroin vivo
olarak daoluşabileceğinden, bu enzimlerle metabolize olan ilaçların kan düzeyleri azalabilir, sonuçolarak bu ilaçların terapötik etkililiklerinde azalma görülebilir. Klinik etkileşim çalışmaları, enbüyük etkilerin özellikle gastrointestinal kanalda başlıca CYP3A enzimleri ile anlamlı pre-sistemik eliminasyona uğrayan CYP3A4/5 substratları üzerine olduğunu göstermiştir. Builaçlara örnek olarak siklosporin, HIV-proteaz inhibitörleri, buspiron, triazolam, midazolam vekalsiyum kanal blokörleri ile statinlerin çoğu verilebilir. Bildirilen bir vakada, modafinil'inbaşlanmasıyla birlikte siklosporin alan bir hastada siklosporin konsantrasyonunda % 50 azalmagözlenmiştir.
4.6.Gebelik ve laktasyon Genel tavsiye
Gebelik kategorisi C'dir.
Çocuk doğurma potansiyeli bulunan kadınlar/ Doğum kontrolü (Kontrasepsiyon)
Gebe kadınlarda modafinil kullanımıyla ilgili bilgiler sınırlıdır.
Çocuk doğurma potansiyeline sahip kadınlar etkin doğum kontrol yöntemleri kullanmalıdır. Modafinil oral kontrasepsiyonun etkisini azaltabileceğinden alternatif ek doğum kontrolyöntemlerine gereksinim bulunmaktadır (bkz. Bölüm 4.4 ve 4.5).
Gebelik dönemi
MODİVİGİL gebelik döneminde kullanılmamalıdır.
Spontan raporlamalar ve gebelik kayıtlarından elde edilmiş sınırlı insan deneyimlerine dayanılarak, modafinilin gebelik sırasında kullanımı halinde konjenital malformasyonlaraneden olabileceğinden şüphelenilmektedir.
Hayvanlarda yapılan çalışmalar üreme toksisitesi göstermiştir (bkz. Bölüm 5.3).
Laktasyon dönemi
Farmakodinamik / hayvanlarda toksikolojik veriler, modafinil / metabolitlerinin sütle atılımını göstermiştir (detaylar için Bölüm 5.3'e bakınız).
MODİVİGİL emzirme döneminde kullanılmamalıdır.
Üreme yeteneği/ Fertilite
Hayvanlar üzerinde yapılan araştırmalar üreme toksisitesinin bulunduğunu göstermiştir (bkz. Bölüm 5.3).
Fertilite üzerine herhangi bir veri yoktur.
4.7. Araç ve makine kullanımı üzerindeki etkiler
Her ne kadar modafinil'in fonksiyonlarda bozulma yaratabilecek bir etkisi görülmemiş olsa da; merkezi sinir sistemini etkileyen her ilaç muhakeme, düşünme veya motor becerilerdedeğişikliğe neden olabilir. Hastalara, MODİVİGİL tedavisi sırasında araç veya makinekullanım kabiliyetlerinin etkilenmediğinden emin olana kadar dikkatli olmaları önerilmelidir.Bulanık görme ve sersemlik gibi istenmeyen etkiler sürüş yeteneğini etkileyebilir (4.8.İstenmeyen etkilere bakınız).
4.8. İstenmeyen etkiler
Aşağıdaki yan etkiler klinik çalışmalarda ve/veya pazarlama sonrası deneyimlerde bildirilmiştir. Modafinil kullanan 1561 hastayı kapsayan klinik çalışmalarda, tedavi ile ilişkiliolduğu düşünülen yan etkiler şu sıklık derecesine göre aşağıda sınıflandırılmıştır:
Çok yaygın (>1/10); yaygın (>1/100 ila < 1/10); yaygın olmayan (>1/1.000 ila < 1/100); seyrek (>1/10.000 ila < 1/1.000); çok seyrek (<1/10.000), bilinmiyor (eldeki verilerdenhareketle tahmin edilemiyor).
En çok bildirilen yan etki hastaların yaklaşık %21'ini etkileyen baş ağrısıdır. Bu genellikle doza bağımlı ve hafif ya da orta şiddette olup, birkaç gün içerisinde kaybolmaktadır.
Enfeksiyonlar ve enfestasyonlar
Yaygın olmayan: Farenjit, sinüzit
Kan ve lenf sistemi hastalıkları
Yaygın olmayan: Eozinofili, lökopeni
Bağışıklık sistemi hastalıkları
Yaygın olmayan: Minör alerjik reaksiyonlar (ör. Saman nezlesi belirtileri)
Bilinmiyor: Anjiyoödem; ürtiker (kurdeşen); ateş, kaşıntı, lenfoadenopati ve eş zamanlı diğer organ tutulumları ile kendini gösteren aşırı duyarlılık reaksiyonları; anafilaksi
Metabolizma ve beslenme hastalıkları
Yaygın: İştah azalması
Yaygın olmayan: Hiperkolesterolemi, hiperglisemi, şeker hastalığı, iştah artışı
Psikiyatrik hastalıklar
Yaygın: Sinirlilik, uykusuzluk, anksiyete, depresyon, anormal düşünceler, konfüzyon, iritabilite
Yaygın olmayan: Uyku bozukluğu, duygusal değişkenlik, cinsel istekte azalma, saldırganlık, depersonalizasyon (kendi kişiliğini yitirme), kişilik bozukluğu, anormal rüyalar, ajitasyon,agresyon, intihar düşüncesi, psikomotor hiperaktivitesiSeyrek: Halüsinasyonlar, mani, psikozBilinmiyor: Delüzyon
Sinir sistemi hastalıkları
Çok yaygın: Baş ağrısı
Yaygın: Sersemik, uyku hali, parestezi
Yaygın olmayan: Diskinezi, hipertoni, hiperkinezi, amnezi, migren, titreme, vertigo, merkezi sinir sistemi uyarılması, hipoestezi, koordinasyon bozukluğu, hareket bozukluğu, konuşmabozukluğu, tat duyusunda bozulma
Göz hastalıkları
Yaygın: Görmede bulanıklık
Yaygın olmayan: Anormal görme, gözde kuruluk
Kardiyak hastalıklar
Yaygın: Taşikardi, çarpıntı
Yaygın olmayan: Ekstrasistoller, aritmi, bradikardi
Vasküler hastalıklar
Yaygın: Vazodilatasyon
Yaygın olmayan: Hipertansiyon, hipotansiyon
Solunum, göğüs bozuklukları ve mediastinal hastalıklar
Yaygın olmayan: Dispne, öksürükte artış, astım, epistaksi, rinit
Gastrointestinal hastalıklar
Yaygın: Karın ağrısı, bulantı, ağızda kuruluk, diyare, sindirim güçlüğü, kabızlık Yaygın olmayan: Gaz, reflu, kusma, disfaji, glossit, ağız ülserleri
Deri ve deri altı doku hastalıkları
Yaygın olmayan: Terleme, döküntü, akne, kaşıntı
Bilinmiyor: Eritema Multiforme, Stevens- Johnson Sendromu, Toksik Epidermal Nekroliz ve Eozinofili ve Sistemik Semptomlarla Seyreden İlaç Döküntüsü Sendromunu (DRESS) içerenciddi deri reaksiyonları
Kas-iskelet bozuklukları, bağ doku ve kemik hastalıkları
Yaygın olmayan: Sırt ağrısı, boyun ağrısı, miyalji, miyasteni, bacak krampları, artralji, seğirme
Böbrek ve idrar hastalıkları
Yaygın olmayan: Anormal idrar, sık idrara çıkma.
Üreme sistemi ve meme hastalıkları
Yaygın olmayan: Menstrüel bozukluk.
Genel bozukluklar ve uygulama bölgesine ilişkin hastalıklar
Yaygın: Asteni, göğüs ağrısı
Yaygın olmayan: Periferal ödem, susama
Araştırmalar
Yaygın: Anormal karaciğer fonksiyon testleri, alkalen fosfataz ve gama glutamil transferazda doza bağlı artışlar
Yaygın olmayan: Anormal EKG, kilo artışı, kilo azalması
Şüpheli advers reaksiyonların raporlanması
Ruhsatlandırma sonrası şüpheli ilaç advers reaksiyonlarının raporlanması büyük önem taşımaktadır. Raporlama yapılması, ilacın yarar/risk dengesinin sürekli olarak izlenmesineolanak sağlar. Sağlık mesleği mensuplarının herhangi bir şüpheli advers reaksiyonu TürkiyeFarmakovijilans Merkezi (TÜFAM)'ne bildirilmesi gerekmektedir (www.titck.gov.tr; e-posta:[email protected]; tel: 0 800 314 00 08; faks: 0 312 218 35 99).
4.9. Doz aşımı ve tedavisi
Modafinil'in, tek başına veya diğer ilaçlarla birlikte, aşırı dozda kullanılması ile ölüm meydana gelmiştir. Tek başına veya diğer ilaçlarla birlikte modafinil aşırı dozdakullanıldığında çoğunlukla eşlik eden semptomlar şunlardır: uykusuzluk; konfüzyon,ajitasyon, anksiyete, eksitasyon, halüsinasyon, desoriyantasyon, huzursuzluk gibi santral sinirsistemi semptomları; bulantı, diyare gibi sindirim sistemi değişiklikleri ve taşikardi,bradikardi, hipertansiyon ve göğüs ağrısı gibi kardiyovasküler sistem değişiklikleridir.
Tedavisi:
Kusturmaya teşvik etme veya gastrik lavaj düşünülmelidir. Hastanın semptomları giderilene kadar, hastaneye yatırma ve psikomotor durumun gözetimi; kadiyovasküler izleme veyagözetim önerilmektedir.
5. FARMAKOLOJİK ÖZELLİKLER
5.1.Farmakodinamik özellikler
Farmakoterapötik grup: Psikoanaleptik, santral etkili sempatomimetikler ATC Kodu: N06BA07
Modafinil insanlar dahil pek çok canlıda uyanık kalmayı tetikler. Modafinil'in uyanıklığı sağlayıcı mekanizması tam olarak bilinmemektedir.
Klinik-dışı modellerde, modafinil uyku/uyanıklık durumlarının düzenlenmesinde yer alan reseptörlerle zayıf veya ihmal edilebilir derecede etkileşir (ör; adenozin, benzodiazepin,dopamin, GABA, histamin, melatonin, norepinefrin, oreksin ve serotonin). Modafinil aynızamanda, tirozin hidroksilaz, fosfodiesteraz II-VI, nitrik oksit sentetaz, glutamik asitdekarboksilaz MAO-A veya B, katekol-O-metiltransferaz, adenilil siklaz aktivitelerini inhibeetmez. Modafinil dopamin reseptör agonisti olarak direkt etkili değilken,
in vitroin vivo
veriler modafinil'in dopamin taşıyıcılarına bağlandığını ve dopamin geri alımını inhibe ettiğinigöstermiştir. Modafinil'in uyanıklığı artırıcı etkileri D1/D2 reseptör antagonistleriyleantagonize edilir ve bu, modafinil'in indirekt agonist aktiviteye sahip olduğunu gösterir.
Modafinil direkt a1-adrenoseptör agonisti olarak görünmez. Fakat modafinil norepinefrin taşıyıcılarına bağlanır ve norepinefrin geri alımını inhibe eder; ancak bu etkileşmeler dopamintaşıyıcılarıyla görülen etkilerden daha zayıftır. Her ne kadar modafinil ile indüklenmiş uyanıkkalma a1-adrenoseptör antagonisti olan prazosinle azaltılsa da, a- adrenoseptör agonistlerineyanıt veren diğer tayin sistemlerinde (ör; vas deferens) modafinil inaktiftir.
Klinik-dışı modellerde, metilfenidat ve amfetaminin uyanıklığı artırıcı eşit dozları beyin içinde nöronal aktivasyonu artırırken, klasik psikomotor stimülanların aksine modafinil uyarılma,uyku, uyanıklık, dikkat regülasyonuna etki eden beyin bölgelerini ağırlıklı olarak etkiler.
İnsanlarda, modafinil dozla ilişkili olarak uyanık kalma süresini, düzeyini ve gün içindeki uyanıklığı artırır ve/veya iyileştirir. Modafinil uygulaması, uyanıklığı sürdürme yeteneğininobjektif ölçümlerinde iyileşme ve artan uyanıklığın göstergesi olarak elektrofizyolojikdeğişikliklere neden olur.
Sürekli pozitif hava yolları basıncı (CPAP) ile tedaviye karşın gün içinde aşırı uyku eğilimi gösteren obstrüktif uyku apnesi (OSA) olan hastalarda modafinil'in etkililiği, kısa dönemrandomize kontrollü klinik çalışmalarda çalışılmıştır. Her ne kadar, uyanık kalmadaistatistiksel olarak anlamlı iyileşme kaydedildiyse de, modafinil'e yanıt oranı ve etkininbüyüklüğü objektif ölçümlerle değerlendirildiğinde azdır ve tedavi gören hastaların küçük biralt popülasyonu ile sınırlıdır. Bunun ışığında, bilinen güvenlilik profili nedeniyle, görülenyarar risklere göre daha ağır basmaktadır.
5.2.Farmakokinetik özellikler Genel özellikler
Modafinil, rasemik bir bileşiktir ve enantiyomerleri farklı farmakokinetiklere sahiptir. Yetişkin insanlarda R-izomeri'nin eliminasyon yarılanma ömrü (t1/2), S-izomerininyarılanma ömrünün üç katıdır.
Emilim:
Modafinil uygulandıktan yaklaşık iki - dört saat sonra pik plazma konsantrasyonuna erişerek iyi absorbe olur. Modafinil'in genel biyoyararlanımı üzerine yiyeceklerin bir etkisi yoktur;ancak yiyeceklerle beraber alınırsa absorbsiyon (tmaks) yaklaşık olarak bir saat gecikir.
Dağılım:
Modafinil başta albumin olmak üzere plazma proteinlerine orta derecede bağlanır (yaklaşık olarak % 60) ve kuvvetli bağlanan ilaçlarla zayıf bir etkileşim riski vardır.
Biyotransformasyon:
Modafinil karaciğer tarafından metabolize edilir. Esas metabolit olan modafinil asit (dozun % 40-50'si ) farmakolojik etkiye sahip değildir.
Eliminasyon:
Modafinil ve metabolitlerinin, ufak bir kısmı değişmemiş olarak (dozun < % 10'u) başlıca böbreklerden atılır. Çoklu dozlardan sonra modafinil'in efektif eliminasyon yarılanma ömrüyaklaşık 15 saattir.
Doğrusallık/ doğrusal olmayan durum:
Modafinil farmakokinetik özellikleri lineerdir ve zamana bağlıdır. Sistemik maruziyet, 200600 mg doz aralığı üzerinde orantılı bir dozda artar.
Hastalardaki karakteristik özellikler
Böbrek yetmezliği:
Şiddetli kronik böbrek yetmezliği (20 mL/dakikaya kadar kreatinin klerensi), 200 mg olarak uygulanan modafinil'in farmakokinetiğini anlamlı olarak etkilemez, ama modafinil asidemaruziyet 9 kat artar. Böbrek yetmezliği olan hastalarda güvenli ve etkili dozu tayin etmekiçin yeterli bilgi mevcut değildir.
Karaciğer yetmezliği:
Sirozlu hastalarda modafinil'in oral klerensi yaklaşık olarak % 60 azalır ve sağlıklı bireylerdeki değerlere kıyaslandığında kararlı durum konsantrasyonu iki katına çıkar.Modafinil dozu şiddetli karaciğer yetmezliği olan hastalarda yarıya düşürülmelidir.
Geriyatrik popülasyon:
Yaşlı hastalarda modafinil kullanımı üzerine sınırlı veri mevcuttur. Artan sistemik maruziyet ve düşük klerens potansiyeli nedeniyle, 65 yaşın üzerindeki hastalara günlük 100 mg kullanımıönerilir.
Pediyatrik popülasyon:
6-7 yaşındaki hastalar için, tahmini yarılanma ömrü yaklaşık 7 saattir ve yetişkinlerdeki yarılanma ömrü değerlerine ulaşıncaya kadar (yaklaşık olarak 15 saat) yaşla beraber artar.Karşılaştırılabilir dozların uygulanmasını takiben karşılaştırılabilir maruziyetle sonuçlananklerensteki bu farklılık, daha genç hastaların daha düşük kilosu ve daha küçük boyutları ilekısmen dengelenir. Kan dolaşımındaki metabolitlerden biri olan modafinil sülfonun dahayüksek konsantrasyonları, yetişkinlere kıyasla çocuklar ve adelosanlarda mevcuttur.
İlave olarak çocuk ve adolesanlara tekrarlanan dozların uygulanmasını takiben, yaklaşık olarak
6. haftada plato değeriyle sistemik maruziyette zamana bağlı bir azalma gözlenir. Kararlıduruma erişildiğinde, modafinilin farmakokinetik özellikleri 1 yıl kadar uygulamanınsürdürülmesiyle değişiklik göstermez.
5.3.Klinik öncesi güvenlilik verileri
Tek ve tekrarlanan doz toksisite çalışmaları hayvanlarda özel bir toksik etki açığa çıkarmamıştır.
Modafinil'in karsinojenik veya mutajenik olduğu düşünülmemektedir.
Sıçan ve tavşanlarda yapılan üreme toksisite çalışmaları klinik olarak ilgili maruziyetlerde; maternal toksisite yokluğunda, ölü doğumlarda artmış bazı kanıtlar (sadece sıçanlar), embiyo-fetal letalite (peri-implantasyon kaybı ve rezorbsiyonlar), iskelet bozukluklarında(kemikleşmede gecikme ve kaburga sayısında değişiklikler) artmış bir insidans göstermiştir.Maksimum önerilen insan dozuna eşdeğer sistemik maruziyetlerde teratojenik potansiyelkanıtlar yoktur ve fertilite üzerine etki yoktur.
Üreme toksisite çalışmaları; fetüsün büyümesi veya gelişmesi, ne hayatta kalma üzerine ne de teratojenik etkiler veya fertilite üzerine etkiler göstermemiştir.
Genel toksikoloji, üreme ve karsinojenite çalışmalarında gerçek plazma düzeylerine dayanan, modafinil'e hayvanların maruziyeti insanlarda beklenenlere benzer veya daha azdı. Bu durumpre-klinik çalışmalarda belirtilen metabolik oto-indüksiyonun sonucudur. Ancak, geneltoksikoloji, üreme ve karsinojenite çalışmalarında modafinil'e mg/kg doz bazında hayvanmaruziyeti, insanlarda benzer şekilde hesaplandığında beklenilen maruziyetten daha büyüktü.
Sıçanlardaki peri-post-natal çalışmasında, sütteki modafinil konsantrasyonu plazmaya göre yaklaşık 11.5 kat daha yüksekti.
6. FARMASOTIK ÖZELLİKLER6.1 Yardımcı maddelerin listesi
Laktoz monohidrat (inek sütü kaynaklı)
Prejelatanize nişasta Kroskarmelloz sodyumPovidonTalk
Silikon dioksit Magnezyum stearat
6.2. Geçimsizlikler
MODİVİGİL diğer tıbbi ürünlerle birlikte alınırken dikkat edilmelidir (4.5. Diğer tıbbi ürünler ile etkileşimler ve diğer etkileşim şekillerine bakınız).
6.3. Raf Ömrü
24 aydır.
6.4. Saklamaya yönelik özel tedbirler
25°C altındaki oda sıcaklığında saklanmalıdır.
Bu ürün ve/veya ambalajı herhangi bir bozukluk içeriyorsa kullanılmamalıdır.
6.5. Ambalajın niteliği ve içeriği
30 tablet içeren Alüminyum-Alüminyum blisterler içerisinde kullanma talimatı ile birlikte karton kutuda ambalajlanır.
6.6. Beşeri tıbbi ürünlerden arta kalan maddelerin imhası ve diğer özel önlemler
Kullanılmamış olan ürünler ya da atık materyaller, “Tıbbi Atıkların Kontrolü” ve “Ambalaj Atıklarının Kontrolü” yönetmeliklerine uygun olarak imha edilmelidir.
7. RUHSAT SAHİBİ
ADEKA İlaç Sanayi ve Ticaret A.Ş.
55020 - İlkadım / SAMSUN
8. RUHSAT NUMARASI(LARI)
2023/134
9. İLK RUHSAT TARİHİ/RUHSAT YENİLEME TARİHİ
İlk ruhsat tarihi: 13.04.2023 Ruhsat yenileme tarihi:
10. KÜB'ÜN YENİLENME TARİHİ