KISA URUN BILGISI
1. BEŞERI TIBBİ ÜRÜNÜN ADI
ROSERGOL 100 mg Dağılabilir Tablet
2. KALİTATİF VE KANTİTATİF BİLEŞİMEtkin Madde
Doksisiklin Monohidrat 104 mg/tablet
(100 mg Doksisikline Eşdeğer)
Yardımcı Maddeler
Laktoz Monohidrat (inek sütü kaynaklı) 92,15 mg/tablet
Yardımcı maddeler için, 6.1'e bakınız.
3. FARMASÖTİK FORM
Dağılabilir Tablet
Yuvarlak, bikonveks, bir yüzeyi 173 baskılı, diğer yüzeyi çentikli, sarımsı kahverengimsi renkte benekli tabletlerdir.
4. KLİNİK ÖZELLİKLER4.1. Terapötik endikasyonlar
Doksisiklin yetişkinlerde ve çocuklarda aşağıdaki enfeksiyonların tedavisinde tavsiye edilir (bkz. madde 4.2, 4.3 ve 5.1)
-
ChlamydophilaChlamydia) pneumoniae; Mycoplasma pneumoniae veChlamydophilaChlamydia)psittaci
gibi atipik patojenler tarafından sebep olunanlardahil, hafif, hastane dışı zatürre;
- Kronik bronşitte şiddetlenme;
- İdrar yolları ve genital organ enfeksiyonları (cinsel temasla bulaşan hastalıklar) - üretra,servikal ve makatta komplike olmayan enfeksiyonlar dahil,
Chlamydia trachomatisUreaplasma urealyticum
tarafından sebep olunanKlamidya enflamasyonu; Doksisiklin ayrıca şankroid, granuloma inguinale velymphogranuloma venereum tedavisinde de tavsiye edilir ve bel soğukluğu ile frengi tedavisindeuygulanabilecek ilaçlardan biridir;
- Deri enfeksiyonları - akne, antibiyotik uygulamak gereken durumlarda;
- Sindirim sistemi enfeksiyonları -
Entamoeba{Vibrio cholerae);
-
Lyme hastalığı;
- Görme organı enfeksiyonları -
Chlamydia trachomatis'ten
ileri gelen konjonktivit;
-
Coxiella bumetiinin neden olduğu Q ateşi;
-
Riketsioz;
- Diğer enfeksiyonlar - dönek ateşi
(Borrelia recurrentis),(Yersinia pestis),{Francisella tularensis),(Brusella(Bacillus anthracis),{Chlamydia psittaci);
- Leptospiroz;
-
Pastörelloz;
- Klorokine dayanıklı
Plasmodium falciparum
bakterilerinin yol açtığı malarya;- Malaryaya karşı koruyucu önlem.
Tetrasiklinler
salmonella
spp. enfeksiyonlarında kullanılmamalıdır.
Antibakteriyel ilaçların doğru uygulanması ile ilgili resmi yönergeler dikkate alınmalıdır.
4.2. Pozoloji ve uygulama şekli Pozoloji/uygulama sıklığı ve süresi
Genellikle doksisiklinin tavsiye edilen dozu ve verilme sıklığı tetrasiklinlerden farklıdır. Tavsiye edilen dozlardan daha yüksek dozların uygulanması ilacın yan etkilerini arttırabilir.
Yetişkinler ve gençler (12 yaşından büyük 18 yaşından küçükler)
Genellikle doksisiklinin akut enfeksiyonların tedavisi için uygulanan doz, yetişkinlerde 12 yaşından büyük, 18 yaşından küçük çocuklarda ilk gün 200 mg (bir defada veya bölünmüşdozlar şeklinde), daha sonra ise günde 100 mg'dır. Ağır enfeksiyonlarda dozu tüm tedaviboyunca 200 mg'lık dozlar verilmelidir.
8 yaşından büyük 12 yaşından küçük çocuklar (bakınız madde 4.4)
8 yaşından büyük 12 yaşından küçük çocuklarda doksisiklin uygulaması, başka ilaçlara erişim imkanı olmadığında, başka ilaçların etkili olmadığı ya da sakıncalı olduğu durumlardabaşlatılmalıdır.
Bu durumda akut enfeksiyonların tedavisinde aşağıdaki dozlar uygulanır:
Vücut kütlesi 45 kg veya daha küçük olan çocuklarda:
Başlangıç dozu vücut kütlesinin her kilogramı başına günde (bir defada, ya da ikiye bölünmüş olarak) 4,4 mg'dır. Daha sonra vücut kütlesine göre, günde kg başına (bir defada veya ikiyebölünmüş olarak) 2,2 mg hesaplanarak verilir.
Ağır enfeksiyonlarda dozu tüm tedavi boyunca vücut kütlesinin her kilogramı başına 4,4 mg'a kadar yükseltmek gerekir.
Vücut kütlesi 45 kg'dan daha büyük olan çocuklarda ilacın dozu yetişkinlerde olduğu gibi ayarlanır.
ROSERGOL uygulaması sırasında 100 mg'dan daha küçük dozlar elde edilemez. Doksisiklin içeren başka bir tedavi ürünü verilmelidir.
Doğumdan itibaren 8 yaşına kadar olan çocuklar
8 yaşın altındaki çocukların dişlerinde renk değişimi riski nedeniyle (bkz. madde 4.4 ve 4.8) Doksisiklin uygulanmamalıdır.
Tedavi süresi
Tedavi genelde 5 ila 10 gün sürer. İlaç enfeksiyon belirtilerinin ve ateşin kaybolmasından sonra en az 24 ila 48 saat daha verilmelidir.A grubu beta hemolitik streptokoklardan ileri gelenenfeksiyonlarda, akut eklem enflamasyonu veya akut post-streptokoksik glomerulonefritortaya çıkmasını önlemek için tedavi en az 10 gün sürmelidir.
Spesifik enfeksiyonlar için doz:
İdrar - üreme sistemi enfeksiyonları:
Yetişkinlerde üretra, servikal ve makatta Chlamydia trachomatis tarafından neden olunan komplike olmayan enfeksiyonlar; üretrada Ureaplasma urealyticum tarafından sebep olunanKlamidya enflamasyonu: 7 gün boyunca günde iki kez 100 mg
Chlamydia trachomatisNeisseria gonorrhoeae
'den ileri gelen akut epididim enfeksiyonunun alternatif tedavisi: 10 gün boyunca günde iki kez 100 mgFrengi - primer ve sekonder: 2 gün boyunca günde iki kez 200 mg
3 |
|
Lymphogranuloma venereum (ing. Lymphogranuloma venereum, LVG): 21 gün boyunca 200 mg
Lyme hastalığı: (Hastalığın erken evrelerinde) 14 ila 21 gün boyunca (daha geç evrelerinde) 1 aya kadar günde 200 mg.
Şarbon:
- Bulaştıktan sonra profilaksi: 60 gün boyunca iki kez 100 mg
- Deri formu: 60 gün boyunca iki kez 100 mg
- Solunum ve sindirim formu: Başlangıçta kombine terapinin bileşeni olarak günde iki kez 100mg; toplam tedavi süresi 60 gün
Akne vulgaris: Genellikle 12 haftaya kadar günde 50 mg Doksisiklin verilir.
Uygulama şekli:
Dağılabilir tabletler sadece oral kullanım içindir. Dağılabilir tabletler sadece suyla süspande edildikten sonra oral yolla kullanılmalıdır. Dağılabilir tablet az miktarda su (en az 50 ml) ilekarıştırılmalı ve homojen bir süspansiyon elde edilene kadar iyice karıştırılmalıdır. Süspansiyonhazırlandıktan hemen sonra oturarak veya ayakta, yemek borusunda enflamasyon ya da ülserriskini azaltmak için yatmadan epey bir süre önce içilmelidir. Süspansiyonun yemek sırasındaalınması tavsiye olunur.
Özel popülasyonlara ilişkin ek bilgiler:
Böbrek yetmezliği:
Böbrek fonksiyonları normal olan kişiler ile ağır fonksiyon bozukluğu geçirmekte olan hastalarda Doksisiklinin plazma içindeki yarı ömründe önemli farklılıklar olmadığıgörülmüştür. Böbrek fonksiyonları bozuk kişilerde doz yükseltme zorunluluğu yoktur.
Karaciğer yetmezliği
Karaciğerinde fonksiyon bozuklukları olan hastalarda Doksisiklin uygulaması sırasında dikkatli olunmalıdır (bkz. madde 4.4).
Pediyatrik popülasyon
8 yaşın altındaki çocukların dişlerinde renk değişimi riski nedeniyle (bkz. madde 4.4 ve 4.8) Doksisiklin uygulanmamalıdır.
Geriyatrik popülasyon
Bilgi bulunmamaktadır.
4.3 Kontrendikasyonlar
Doksisikline ya da 6.1. maddesinde belirtilen yardımcı maddelerden herhangi birine karşı aşırı hassasiyet,
Başka tetrasiklinlere karşı aşırı hassasiyet,
Doksisiklin gebelikte kontrendikedir. Hamilelik sırasında tetrasiklin kullanımıyla ilişkili risklerin ağırlıklı olarak dişler ve iskelet gelişimi üzerindeki etkilerden kaynaklandığıgörülmektedir. (diş gelişimi sırasında kullanımla ilgili olarak bölüm 4.4'e bakınız).
8 yaşın altındaki çocuklar dişlerde renk değişimi riski nedeniyle (bkz. madde 4.2) kontrendikedir.
4.4 Özel kullanım uyarıları ve önlemleri
Çocuklarda
Diş gelişimi sırasında (gebeliğin son yarısı, bebeklik ve çocukluktan 8 yaşına kadar) tetrasiklin sınıfı ilaçların kullanımı dişlerde kalıcı renk değişikliğine (sarı-gri-kahverengi) neden olabilir.Bu advers reaksiyon, ilaçların uzun süreli kullanımı sırasında daha yaygın olmakla birlikte,tekrarlanan kısa süreli tedavileri takiben gözlenmiştir. Mine hipoplazisi de bildirilmiştir. 8yaşından küçük pediyatrik hastalarda doksisiklin, yalnızca potansiyel faydaların ciddi veyayaşamı tehdit eden koşullarda risklerden daha ağır basması beklendiğinde, ancak yeterlialternatif tedavi olmadığında kullanılır.
8 yaşından 12 yaşına kadar olan çocuklarda kalıcı dişlerin lekelenmesi riski nadir olmakla birlikte, diğer ilaçların bulunmadığı, etkili olma ihtimalinin olmadığı veya kontrendike olduğudurumlarda doksisiklin kullanımı dikkatli bir şekilde gerekçelendirilmelidir.
Karaciğer fonksiyon bozukluğu olan hastalarda kullanım
ROSERGOL karaciğer yetmezliği olan veya potansiyel olarak hepatotoksik ilaçlar alan hastalara dikkatle uygulanmalıdır.
Böbrek yetmezliği olan hastalarda kullanım
Normal böbrek fonksiyonu olan bireylerde böbrek tarafından doksisiklin atılımı yaklaşık %40/72 saattir. Bu yüzde atılım, şiddetli böbrek yetmezliği olan kişilerde (kreatinin klerensi 10ml/dk'nın altında) %1-5/72 saat gibi düşük bir aralığa düşebilir. Çalışmalar, normal ve ciddiderecede böbrek fonksiyon bozukluğu olan bireylerde doksisiklinin serum yarı ömründe anlamlıbir fark göstermemiştir. Hemodiyaliz, doksisiklinin serum yarı ömrünü değiştirmez.Tetrasiklinlerin anti-anabolik etkisi, kan üresinde bir artışa neden olabilir. Bugüne kadar yapılançalışmalar, böbrek fonksiyon bozukluğu olan hastalarda Doksisilin kullanımıyla bu anti-anabolik etkinin ortaya çıkmadığını göstermektedir.
Ciddi cilt reaksiyonları
Doksisiklin alan hastalarda eksfolyatif dermatit, eritema multiforme, Stevens-Johnson sendromu, toksik epidermal nekroliz ve eozinofili ve sistemik semptomlarla (DRESS) ilaçreaksiyonu gibi ciddi cilt reaksiyonları bildirilmiştir. Ciddi cilt reaksiyonları meydana gelirse,doksisiklin derhal kesilmeli ve uygun tedaviye başlanmalıdır.
Işığa duyarlılık
Abartılı güneş yanığı reaksiyonu ile kendini gösteren ışığa duyarlılık, doksisiklin dahil tetrasiklin alan bazı kişilerde gözlenmiştir. Doğrudan güneş ışığına veya ultraviyole ışığa maruzkalması muhtemel hastalara, bu reaksiyonun tetrasiklin ilaçları ile ortaya çıkabileceğikonusunda bilgi verilmeli ve cilt eriteminin ilk belirtisinde tedavi kesilmelidir.
Doksisiklin alan hastalarda da fotoonikoliz bildirilmiştir.
İyi huylu intrakraniyal hipertansiyon
Tetrasiklin alan bireylerde bebeklerde şişkin fontaneller bildirilmiştir. İyi huylu intrakraniyal hipertansiyon (psödotümör serebri), doksisiklin dahil tetrasiklinlerin kullanımı ileilişkilendirilmiştir. Benign intrakraniyal hipertansiyon (psödotümör serebri) genelliklegeçicidir, ancak doksisiklin dahil tetrasiklinlerle benign intrakraniyal hipertansiyona(psödotümör serebri) ikincil kalıcı görme kaybı vakaları bildirilmiştir. Tedavi sırasında görmebozukluğu meydana gelirse, derhal oftalmolojik değerlendirme için uyarılır. İlaç kesildiktensonra intrakraniyal basınç haftalarca yüksek kalabileceğinden, hastalar stabilize olana kadarizlenmelidir. İzotretinoinin aynı zamanda iyi huylu intrakraniyal hipertansiyona neden olduğubilindiğinden, izotretinoin veya diğer sistemik retinoidler ve doksisiklinin birliktekullanımından kaçınılmalıdır.
Mikrobiyolojik aşırı büyüme
Antibiyotik kullanımı bazen Candida dahil duyarlı olmayan organizmaların aşırı çoğalmasına neden olabilir. Dirençli bir organizma ortaya çıkarsa, antibiyotik kesilmeli ve uygun tedavibaşlatılmalıdır. Doksisiklin dahil hemen hemen tüm antibakteriyel ajanlarla psödomembranözkolit bildirilmiştir ve şiddeti hafif ila yaşamı tehdit edici arasında değişmektedir. Antibakteriyelajanların verilmesini takiben diyare ile başvuran hastalarda bu tanının düşünülmesi önemlidir.
Clostridium difficile ile ilişkili diyare, doksisiklin dahil hemen hemen tüm antibakteriyel ajanların kullanımıyla rapor edilmiştir ve şiddeti hafif diyareden ölümcül kolite kadardeğişebilir. Antibakteriyel ajanlarla tedavi, kolonun normal florasını değiştirerek C. difficile'ninaşırı büyümesine neden olur.
C. difficile, Clostridium difficile ile ilişkili diyare gelişimine katkıda bulunan A ve B toksinlerini üretir.
Clostridium difficile'nin hipertoksin üreten suşları, bu enfeksiyonlar antimikrobiyal tedaviye dirençli olabileceğinden ve kolektomi gerektirebileceğinden, artan morbidite ve mortaliteyeneden olur. Antibiyotik kullanımını takiben diyare ile başvuran tüm hastalarda Clostridiumdifficile ilişkili diyare düşünülmelidir. Diyare antibakteriyel ajanların uygulanmasından iki aysonra meydana geldiği rapor edildiğinden, dikkatli bir tıbbi öykü gereklidir.
Özofajit
Doksisiklin dahil tetrasiklin sınıfındaki ilaçların kapsül ve tablet formlarını alan hastalarda özofajit ve özofagus ülseri vakaları bildirilmiştir. Bu hastaların çoğu, yatmadan hemen önceveya yetersiz miktarda sıvı ile ilaç alır.
Porfiri
Tetrasiklin alan hastalarda nadiren porfiri raporları olmuştur.
Cinsel hastalık
Birlikte var olan sifilizden şüphelenilen zührevi hastalığı tedavi ederken, karanlık alan muayeneleri de dahil olmak üzere uygun teşhis prosedürleri kullanılmalıdır. Tüm budurumlarda, en az dört ay boyunca aylık serolojik testler yapılmalıdır.
Beta hemolitik streptokok enfeksiyonları
A grubu beta hemolitik streptokoklara bağlı enfeksiyonlar en az 10 gün tedavi edilmelidir. Miyasteni gravi
Zayıf nöromüsküler blokaj potansiyeli nedeniyle, miyastenia gravisli hastalara tetrasiklin verilirken dikkatli olunmalıdır.
Sistemik lupus eritematoz
Tetrasiklinler SLE'nin alevlenmesine neden olabilir Metoksifluran
Metoksifluran ile tetrasiklinlerin uygulanmasında dikkatli olunması önerilir. Jarisch-Herxheimer reaksiyonu
Spiroket enfeksiyonu olan bazı hastalar, doksisiklin tedavisine başlandıktan kısa bir süre sonra bir Jarisch-Herxheimer reaksiyonu yaşayabilir. Hastalara bunun spiroket enfeksiyonlarınınantibiyotik tedavisinin genellikle kendi kendini sınırlayan bir sonucu olduğu konusundagüvence verilmelidir.
4.5 Diğer tıbbi ürünler ile etkileşim ve diğer etkileşim şekilleri
Doksisiklinin absorpsiyonu, alüminyum, kalsiyum, magnezyum içeren antasitler veya bu katyonları içeren diğer ilaçlar ile birlikte uygulandığında bozulabilir; oral çinko, demir tuzlarıveya bizmut müstahzarları. Dozajlar maksimum düzeyde ayrılmalıdır.
Bakteriyostatik ilaçlar penisilinin bakterisidal etkisine müdahale edebileceğinden, doksisilin penisilin ile birlikte verilmesinden kaçınılması tavsiye edilir.
Varfarin ve doksisiklin alan hastalarda uzamış protrombin zamanı raporları vardır. Tetrasiklinler plazma protrombin aktivitesini baskılar ve eş zamanlı antikoagülanların azaltılmış dozlarıgerekli olabilir.
Hastalar aynı anda barbitüratlar, karbamazepin veya fenitoin alıyorsa, doksisiklinin serum yarı ömrü kısalabilir. Günlük doksisilin dozunda bir artış düşünülmelidir.
Alkol, doksisiklinin yarı ömrünü azaltabilir.
Birkaç hamilelik veya ani kanama vakası, tetrasiklin antibiyotiklerinin oral kontraseptiflerle eşzamanlı kullanımına bağlanmıştır.
Doksisiklin, siklosporinin plazma konsantrasyonunu artırabilir. Birlikte uygulama yalnızca uygun izleme ile gerçekleştirilmelidir.
Tetrasiklinler ve metoksifluranın eşzamanlı kullanımının ölümcül renal toksisite ile sonuçlandığı bildirilmiştir.
İzotretinoin veya diğer sistemik retinoidler ile doksisiklinin birlikte kullanımından kaçınılmalıdır. Tek başına kullanılan bu ajanların her biri, iyi huylu intrakraniyal hipertansiyon(psödotümör serebri) ile ilişkilendirilmiştir.
Özel popülasyonlara ilişkin ek bilgiler
Etkileşim açısından özel popülasyonlara ilişkin veri bulunmamaktadır.
Pediyatrik popülasyon:
Etkileşim açısından pediyatrik popülasyona ilişkin veri bulunmamaktadır.
4.6 Gebelik ve laktasyonGenel tavsiye
Gebelik kategorisi D'dir.
Çocuk doğurma potansiyeli bulunan kadınlar / Doğum kontrolü (Kontrasepsiyon)
Veri yoktur.
Gebelik dönemi
Doksisiklin hamileliğin ikinci ve üçüncü çeyreklerinde kontrendikedir (bkz. madde 4.3). Hamileliğin birinci çeyreğinde de bir tedbir olarak Doksisiklin kullanmaktan kaçınılmalıdır.Hamileliğin birinci çeyreğinde çok sayıda uygulama sonucunda şimdiye kadar alınan veriler,Doksisiklin uygulamasının doğumdan gelen risklerinin arttığı yönünde bir göstergeoluşturmamaktadır. Doksisiklinin hamileliğin ikinci ve üçüncü çeyreğinde uygulanması bebektesüt dişlerinin kalıcı olarak renk değiştirmesine ve kemiklerin gelişmesinde gecikmelere nedenolabilir. Hayvanlar üzerinde yapılan testler reprodüksiyon üzerindeki olumsuz etkisinigöstermiş, ancak fetüs üzerinde herhangi bir olumsuz etkisine rastlanmamıştır. (bkz. madde 5.3).Tetrasiklinler plasentadan geçebilmektedirler.
Laktasyon dönemi
Emzirme döneminde Doksisiklin kullanmamak gerekir. Tetrasiklinler insan sütüne geçerler. Tetrasiklin alan kadınların yeni doğanlarda ve anne sütüyle beslenen bebeklerinde dişlerin renkdeğiştirmesi ve kemiklerde büyümenin gecikmesi olguları üzerindeki etkisinden kaçınmayıgaranti etmek mümkün olmamaktadır.
Bebek için anne sütü ile beslenmenin faydaları ile annenin tedavisinden gelen faydaları dikkate alarak emzirmeye mi yoksa ROSERGOL ile tedaviye mi ara verileceği konusunda kararverilmelidir.
Üreme yeteneği/Fertilite:
Doksisiklinin oral yoldan alınması Sprague-Develey cinsi farelerin dişi ve erkeklerinde doğurganlık ve üreme kabiliyetlerine olumsuz etkileri olmuştur. (bkz. madde 5.3). Doksisiklinininsanlarda doğurganlık konusundaki etkileri hakkında bilgi yoktur.
4.7 Araç ve makine kullanımı üzerindeki etkiler
Doksisiklinin ağır makine kullanma veya araç sürme yeteneği üzerindeki etkisi araştırılmamıştır. Doksisiklinin bu yetenekleri etkileyebileceğini gösteren hiçbir kanıt yoktur.
4.8 İstenmeyen etkiler
Çok yaygın (>1/10); yaygın (>1/100 ila <1/10); yaygın olmayan (>1/1.000 ila <1/100); seyrek >.1/10.000 ila <1/1000); çok seyrek (<1/10.000), bilinmiyor (eldeki verilerden hareketle tahminedilemiyor).
Yaygın
Yaygın olmayan
Seyrek
Bilinmiyor
Candida enfeksiyon
Enfeksiyonlar
ve
enfestasyonlar
Kan ve lenf
sistemi
hastalıkları
Hemolitik anemi, nötropeni,trombositopeni,eozinofili
Bağışıklık
sistemi
hastalıkları
Aşırı duyarlılık (anafilaktik şok,anafilaktik reaksiyon,anafilaktoidreaksiyon,
anjiyoödem, sistemik lupus eritematozusalevlenmesi (bkz.bölüm4.4),
perikardit, serum hastalığı, Henoch-Schonlein purpurası,hipotansiyon, dispne,taşikardi, periferiködem ve ürtiker)
Eozinofili ve
sistemik semptomlarlaseyredenilaç
reaksiyonu (DRESS) J arisch-Herxheimerreaksiyonu b
Endokrin
sistemi
hastalıkları
|
|
|
Tiroid bezlerinin kahverengi-siyahmikroskobik renkdeğişikliği
|
|
Metabolizma ve beslenmehastalıkları
|
|
|
Porfiri, iştah azalması
|
|
Sinir sistemi hastalıkları
|
Baş ağrısı
|
|
Anksiyete iyi huylu
intrakraniyal
hipertansiyon
(psödotümör
serebri)a, bıngıldak
şişkinliği
|
|
Kulak ve iç
kulak
hastalıkları
|
|
|
kulak çınlaması
|
|
Göz
hastalıkları
|
|
|
Görme bozukluğud
|
|
Kalp ve damar hastalıkları
|
|
|
Kızarma
|
|
Gastrointestinal
hastalıklar
|
Bulantı kusma
|
Dispepsi (Mide ekşimesi/gastrit)
|
Pankreatit, psödomembranözkolit, Clostridiumdifficile kolit,özofagus ülseri,özofajit, enterokolit,anogenital bölgedeinflamatuarlezyonlar (monilialaşırı büyüme ile),disfaji, karın ağrısı,diyare, glossit,stomatit
|
Diş renk e değişikliği
|
Hepato-bilier
hastalıklar
|
|
|
Karaciğer
yetmezliği, hepatit, hepatotoksisite,sarılık, anormalkaraciğer fonksiyonu
|
|
Deri ve deri-altı doku
hastalıkları
|
Fotosensitivite reaksiyonu,makülopapüler veeritematöz
|
|
Toksik epidermal nekroliz, Stevens-Johnson sendromu,eritema multiforme,
|
|
|
döküntüleri içeren döküntü
|
|
eksfolyatif dermatit, fotoonikoliz, cilthiperpigmentasyonuc
|
|
Kas iskelet
sistemi
hastalıkları
|
|
|
Artralji, miyalji
|
|
Böbrek ve idrar yolu
hastalıkları
|
|
|
Artmış kan üresi
|
|
a Doksisiklin dahil tetrasiklinlerle ilişkili olarak, olası baş ağrısı, kusma, bulanık görme, skotom, çift görme veya kalıcı görme kaybı gibi görme bozuklukları semptomlarıyla birlikte iyi huyluintrakraniyal hipertansiyon bildirilmiştir.
b Doksisiklin ile tedavi edilen spiroket enfeksiyonları ortamında. c Kronik doksisiklin kullanımı ile.
d Benign intrakraniyal hipertansiyon (psödotümör serebri) ile ilişkili
e Doksisiklin kullanımı ile kalıcı dişlerde geri dönüşümlü ve yüzeysel renk değişikliği bildirilmiştir, ancak mevcut verilerden sıklığı tahmin edilememektedir.
Şüpheli advers reaksiyonların raporlanması
Ruhsatlandırma sonrası şüpheli ilaç advers reaksiyonlarının raporlanması büyük önem taşımaktadır. Raporlama yapılması, ilacın yarar / risk dengesinin sürekli olarak izlenmesineolanak sağlar. Sağlık mesleği mensuplarının herhangi bir şüpheli advers reaksiyonu TürkiyeFarmakovijilans Merkezi (TÜFAM)'ne bildirmeleri gerekmektedir. (www.titck.gov.tr; e- posta:[email protected]; tel: 0 800 314 00 08; faks: 0 312 218 35 99)
4.9 Doz aşımı ve tedavisi
Doz aşımı belirtileri
Antibiyotiklerle akut doz aşımı nadirdir. Doz aşımı durumunda ilaç bırakılır. Gastrik lavaj artı uygun destekleyici tedavi endikedir.
Diyaliz, serum yarılanma ömrünü değiştirmez ve bu nedenle doz aşımı vakalarının tedavisinde faydalı olmaz.
5. FARMAKOLOJIK ÖZELLIKLER5.1 Farmakodinamik özellikler
Farmakoterapötik grup: Tetrasiklinler, Doksisiklin ATC kodu: J01AA02
Etki mekanizması:
Doksisiklin ribosomların 30S alt birimi ile bağlanarak protein sentezini yavaşlatır. Doksisiklin, hücre içi mikroorganizmalar dahil Gram-pozitif ve Gram-negatif geniş spektrumlubakteriostatik etki gösterir.
5.2 Farmakokinetik özelliklerGenel özellikler
Emilim:
Doksisiklin oral yoldan alındıktan sonra hemen tamamıyla emilir. Gıda ve süt alımının emilim konusunda önemli bir etkisi yoktur.
İlk gün alınan 200 mg ve arkasından günde 100 mg'lık dozlarla serum içindeki Doksisiklin konsantrasyonu 1,5 mg/l'den 3 mg/l'ye çıkmıştır. Serum içinde 2,6 mg/l'den 3 mg/l'ye kadarolan aralıkta ortalama maksimum konsantrasyon 2 saat sonra gözlenmiştir. 24 saat geçtiktensonra konsantrasyon yaklaşık 1,5 mg/l'ye düşmektedir.
Dağılım:
Doksisiklin plazma proteinleriyle yakl. %90 oranında birleşir. Dağıtım hacmı yaklaşık 1,6 l/kg'dır. Doksisiklin beyin-omurilik sıvısı hariç, bünye içinde doku ve sıvılara iyi yayılır. Beyin-omurilik sıvısı içindeki konsantrasyonu menenjit sırasında yükselir.
Doksisiklin çene kemiklerinde ve dişlerde (fetüs dahil) birikir.
Doksisiklin plasenta üzerinden sızmak suretiyle geçer ve anne sütüne karışır.
Fetüs kanı ve amniotik sıvı içinde ve Doksisiklin konsantrasyonu, anne kanı içinde ulaştığı konsantrasyonun yakl. 0,3'ü kadardır. İnsan sütünde ise plazma içi konsantrasyonun %30-40değerlerdedir.
12
|
|
Biyotransformasyon
Doksisiklin, yüksek derecede lipit çözünürlüğüne ve kalsiyum için düşük afiniteye sahiptir. Normal insan serumunda oldukça stabildir. Doksisiklin bir epianhidro formuna dönüşmez.
Eliminasyon:
Doksisiklinin serum içindeki yarı ömrü yaklaşık 20 saattir. Emilen Doksisiklin dozunun %40'tan fazlası glomerüler filtrasyon yoluyla bir değişime uğramadan böbreklerden atılır.Doksisiklin dışkı ile birlikte, dışkının inaktif bir bileşeni şeklinde de vücuttan atılır.
Az bir miktar Doksisiklin ise safra ile atılır. Karaciğerin işlevini doğru yapıyor olması halinde safra içindeki Doksisiklin konsantrasyonu plazmaya oranla 5-10 kat daha büyüktür.
Metabolizma:
Doksisiklin metabolizmasının ana güzergahları tanımlanmış olmamakla birlikte enzim indüktörleri Doksisiklin yarı ömrünü kısaltmaktadır.
Doğrusallık/ doğrusal olmayan durumHastalardaki karakteristik özellikler
Karaciğerde fonksiyon bozuklukları
Karaciğerinde fonksiyon bozuklukları olan hastalarda Doksisiklin uygulaması ile ilgili ayrıntılı farmakokinetik veri yoktur.
Böbreklerde fonksiyon bozuklukları
Böbrekleri doğru işleyen hastalarda Doksisiklinin yaklaşık %40'ı 72 saat içinde atılır. Böbrek fonksiyonlarında ağır bozukluklar (kreatin klirensi 10 ml/dak.'dan küçük) olan hastalarda atılma72 saat içinde %1-5'e düşebilir. Deneyler göstermiştir ki, Doksisiklinin plazma içindeki yarıömrü dikkate alındığında böbrek fonksiyonlarında bir bozukluk olmayan hastalarla olan hastalararasında önemli bir fark göstermemektedir. Bunun nedeni böbreklerden yapılan atımın yerindışkı yolunun almasıdır.
Hemodiyaliz Doksisiklinin yarı ömrünü etkilemez.
5.3 Klinik öncesi güvenlilik verileri
Hayvanlarda birkaç kez kullanma sonucu aşağıdaki yan etkiler gözlenmiştir: Tiroit hiperpigmentasyonu ve böbrek kanalları dejenerasyonu. Bu etkiler insanda tedavi gerektirenseviyede bulaşım sonrası gözlenmiştir. Bu gözlemlerin klinik anlamı henüz bilinmemektedir.Doksisiklin mutajenik etki göstermez ve potansiyel klastojenik etkisini gösteren inandırıcı birdelil de yoktur.
Sıçanlarda kanserojen etkisi incelenmiş ve dişilerinde meme (fibroadenom), rahim (polip) ve tiroid (adenom, C hücreleri) dokusunda iyi huylu tümörlere rastlanmıştır.
Sıçanlarda Doksisiklin vücut kütlesine göre günde 50 mg/kg hesapla verildiğinde sperm hücrelerinin lineer hızında azalmaya neden olmuş, ancak ne sperm morfolojisine, ne de dişilerindoğurganlığına bir etkisi olmamıştır. Doz vücut kütlesine göre günde 50 mg/kg'ın üstüneçıkartıldığında sıçanların doğurganlığı ve üreme kabiliyetleri olumsuz etkilenmiştir. Sıçanlardadoğum sırasında ve sonrasında toksik etkisi açısından yapılan testlerde tedavi dozlarıuygulandığında önemli değişimler tespit edilmemiştir. Doksisiklin plasentadan geçer ve literatürverileri tetrasiklinlerin gelişmekte olan fetüs üzerinde olumsuz etki (dişlerin renginde değişiklikve fetüs gelişiminde gecikme) yaptığını göstermektedir.
6. FARMASÖTİK ÖZELLİKLER6.1 Yardımcı maddelerin listesi
Mikrokristalin selüloz 102
Laktoz Monohidrat (inek sütü kaynaklı)
Hipromelloz
Hidroksipropil selüloz-Lh-11 Kolloidal Silikon DioksitSakarin Sodyum DihidratMagnezyum Stearat
6.2 Geçimsizlikler
Geçimsizlik yoktur.
6.3 Raf ömrü
Raf ömrü 24 aydır.
6.4. Saklamaya yönelik özel uyarılar
25°C'nin altındaki oda sıcaklığında saklayınız.
6.5 Ambalajın niteliği ve içeriği
PVC-Alu blister ambalajlarda, 10 veya 20 tablet olarak kullanma talimatı ile birlikte karton kutuda sunulmaktadır.
6.6 Beşeri tıbbi üründen arta kalan maddelerin imhası ve diğer özel önlemler
Kullanılmamış olan ürünler ya da atık materyaller “Tıbbi Atıkların Kontrolü Yönetmeliği” ve “Ambalaj ve Ambalaj Atıklarının Kontrolü Yönetmeliği”ne uygun olarak imha edilmelidir.
7. RUHSAT SAHİBİ
World Medicine İlaç San. ve Tic. A.Ş.
Bağcılar / İstanbul
8. RUHSAT NUMARASI
2022/671
9. İLK RUHSAT TARİHİ / RUHSAT YENİLEME TARİHİ
İlk ruhsat tarihi : 19.11.2022 Ruhsat yenileme tarihi :
10. KÜB'ÜN YENİLENME TARİHİ