KISA URUN BILGISI
¡ Bu ilaç ek izlemeye tabidir. Bu üçgen yeni güvenlilik bilgisinin hızlı olarak belirlenmesini sağlayacaktır. Sağlık mesleği mensuplarının şüpheli advers reaksiyonları TÜFAM'abildirmeleri beklenmektedir. Bakınız Bölüm 4.8 Advers reaksiyonlar nasıl raporlanır?
1. TIBBI URUNUN ADI
REBLOZYL 25 mg Enjeksiyonluk Çözelti Hazırlamak İçin Toz Steril
2. KALİTATİF VE KANTİTATİF BİLEŞİMEtkin madde:
Her flakon 25 mg luspatersept içerir.
Sulandırıldıktan sonra, her 1 mL çözeltide 50 mg luspatersept bulunur.
Luspatersept, Çin Hamsteri Over (CHO) hücrelerinden rekombinant DNA teknolojisi ile üretilmiş bir proteindir.
Yardımcı maddeler
:
Sodyum hidroksit (pH ayarlaması için)
Yardımcı maddeler için Bölüm 6.1'e bakınız.
3. FARMASÖTİK FORM
Enjeksiyonluk çözelti için toz.
Beyaz ile beyaza yakın liyofilize toz.
4. KLİNİK ÖZELLİKLER
4.1 Terapötik endikasyonlar
REBLOZYL, halka sideroblastların görüldüğü çok düşük, düşük ve orta riskli miyelodisplastik sendromlar (MDS) nedeniyle transfüzyona bağımlı anemisi olan,eritropoietin bazlı tedaviye yetersiz yanıt veren veya buna uygun olmayan yetişkin hastalarıntedavisinde endikedir (bkz. bölüm 5.1).
REBLOZYL, yetişkinlerde transfüzyona bağımlı ve transfüzyona bağımlı olmayan beta-talasemi ile ilişkili aneminin tedavisinde endikedir (bkz. bölüm 5.1).
4.2 Pozoloji ve uygulama şekli
tarafından başlatılmalıdır. elektronik imza ile imzalanmıştır.
Belge Do
REBLOZYL tedavisi, hematolojik hastalıkların tedavisi konusunda deneyimli bir hekim
İle imzalanmıştır.
Her REBLOZYL uygulamasından önce hastaların hemoglobin (Hb) düzeyi değerlendirilmelidir. Dozlam öncesinde alyuvar (RBC) transfüzyonu söz konusu olmasıdurumunda, dozlam amacıyla transfüzyon öncesi Hb düzeyi göz önünde bulundurulmalıdır.
Önerilen REBLOZYL başlangıç dozu her 3 haftada bir 1,0 mg/kg'dır.
•
Mi^yelodisplastik sendromlar
1.0 mg/kg başlangıç dozundaki en az 2 ardışık dozdan sonra RBC transfüzyonundan bağımsızolmayan hastalarda doz 1,33 mg/kg'a çıkarılmalıdır. Hastaların 1,33 mg/kg dozundaki en az 2ardışık dozdan sonra RBC transfüzyonundan bağımsız olmaması durumunda doz 1,75mg/kg'a çıkarılmalıdır. Doz artışı her 6 haftada birden (2 uygulama) daha sık olmamalı ve her3 haftada bir 1,75 mg/kg olan maksimum dozu aşmamalıdır. Doz, bir doz gecikmesininhemen ardından arttırılmamalıdır. Doz öncesi Hb düzeyi > 9 g/dL olan ve henüztransfüzyondan bağımsız olamamış hastalar için doktorun kararı doğrultusunda doz artışıgerekebilir; Hb'nin eşzamanlı transfüzyonla hedef eşiğin üzerine çıkma riski göz ardıedilemez.
Bir hastada yanıt (yani transfüzyondan bağımsız olma) kaybı olması durumunda doz bir doz düzeyi kadar arttırılmalıdır. (bkz. Tablo 1).
•
Transfüzyona bağımlı P-talasemi
1.0 mg/kg başlangıç dozunda, > 2 ardışık dozdan (6 hafta) sonra RBC transfüzyon yükündeen azından üçte bir azalma olarak tanımlanan yanıta ulaşmayan hastalarda doz 1,25 mg/kg'açıkarılmalıdır. Doz, her 3 haftada bir 1,25 mg/kg olan maksimum dozun üzerinde olacakşekilde arttırılmamalıdır.
Bir hastada yanıt kaybı olması durumunda (ilk yanıt sonrasında RBC transfüzyon yükünün yeniden artması halinde) doz bir doz düzeyi kadar arttırılmalıdır. (bkz. Tablo 2).
•
Transfüzyona bağımlı olmayan P-talasemi
Aynı doz düzeyinde >2 ardışık dozdan (6 hafta) sonra (transfüzyon olmadan yani son transfüzyondan en az 3 hafta sonra) doz öncesi Hb'de başlangıca göre >1 g/dL artış olaraktanımlanan bir yanıt elde edemeyen veya bu yanıtı sürdüremeyen hastalarda doz, bir sonrakidoz düzeyine artırılmalıdır (bkz. Tablo 2). Doz, her 3 haftada bir 1,25 mg/kg olan maksimumdozu geçmemelidir.
Bir sonraki doz düzeyine artış;
Mevcut doza dayalı olarak bir sonraki doz düzeyine artış aşağıda gösterilmiştir.
Tablo 1: MDS için sonraki doz d |
üzeyine artış |
Mevcut doz |
Artırılmış doz |
0,8 mg/kg
|
1 mg/kg
|
1 mg/kg
|
1,33 mg/kg
|
1,33 mg/kg
|
1,75 mg/kg
|
|
|
Tablo 2: P-talasemi için sonraki _ doz düzeyine artış
|
Mevcut doz |
Artırılmış doz |
0,6 mg/kg*
|
0,8 mg/kg
|
0,8 mg/kg
|
1 mg/kg
|
1 mg/kg
|
1,25 mg/kg
|
|
' Yalnızca transfüzyona bağımlı olmayan P-talasemi için geçerlidir.
|
Doz azaltma ve doz erteleme
Transfüzyon olmadan 3 hafta içinde önceki dozdaki Hb değerine kıyasla Hb'de > 2 g/dL artış olması durumunda, REBLOZYL dozu bir doz düzeyi kadar azaltılmalıdır.
En az 3 hafta boyunca transfüzyon olmadan Hb'nin > 11,5 g/dL olması halinde, Hb < 11,0 g/dL olana dek doz ertelenmelidir. Aynı zamanda önceki dozdaki Hb değerine kıyasla Hbdeğerinde (transfüzyon olmadan 3 hafta içerisinde > 2 g/dL) eşzamanlı hızlı bir artış olmasıdurumunda, doz ertelemesinden sonra bir basamak aşağı doz azaltımı düşünülmelidir.
Doz, 0,8 mg/kg'ın (MDS veya transfüzyona bağımlı P-talasemi için) veya 0,6 mg/kg'ın (transfüzyona bağımlı olmayan P-talasemi için) altına indirilmemelidir.
Luspatersept tedavisi sırasındaki azaltılmış dozlar aşağıda sunulmaktadır.
Tablo 3: MDS için azaltılmış doz
|
Mevcut doz |
A zaltılmış Doz |
1,75 mg/kg
|
1,33 mg/kg
|
1,33 mg/kg
|
1 mg/kg
|
1 mg/kg
|
0,8 mg/kg
|
|
Tablo 4:P-talasemi için azaltılmış doz
|
Mevcut doz |
A zaltılmış Doz |
1,25 mg/kg
|
1 mg/kg
|
1 mg/kg
|
0,8 mg/kg
|
0,8 mg/kg
|
0,6 mg/kg*
|
|
* Sadece transfüzyona bağımlı olmayan p-talasemi için geçerlidir
Advers reaksiyonlar nedeniyle doz modifikasyonu
Luspatersept tedavisiyle ilişkili advers reaksiyonlar nedeniyle doz kesintileri veya doz azaltımlarına ilişkin talimatlar Tablo 5'te özetlenmiştir.
Tedaviyle ilişkili advers reaksiyonlar*
|
Doz kesintileri |
2. Derece hipertansiyon dahil (bkz. bölüm 4.4 ve 4.8) 2. Derece advers reaksiyonlar(bkz. bölüm 4.8)
|
• Tedaviye ara verin
• Advers reaksiyon düzeldiğinde veyabaşlangıca döndüğünde önceki dozdayeniden başlayın
|
> 3. Derece hipertansiyon (bkz. bölüm 4.4 ve 4.8)
|
• Tedaviye ara verin
• Kan basıncı kontrol altına alındığında dozazaltım rehberine uygun şekilde azaltılmışdozda tedaviye yeniden başlayın
|
Diğer kalıcı > 3. Derece advers reaksiyonlar (bkz. bölüm 4.8)
|
• Tedaviye ara verin
• Advers reaksiyon düzeldiğinde veyabaşlangıca döndüğünde önceki dozda veyadoz azaltım rehberine uygun şekildeazaltılmış dozda tedaviye yeniden başlayın
|
Ciddi komplikasyonlara yol açan ekstramedüller hematopoez (EMH) kitleleri(bkz. bölüm 4.4 ve 4.8)
|
• Tedaviyi sonlandırın
|
* 1. Derece: hafif; 2. Derece: orta; 3. Derece: şiddetli ve 4. Derece 4: yaşamı tehdit eden.
Unutulan dozlar
Planlı tedavinin atlanması ya da gecikmesi durumunda, mümkün olan en kısa süre içerisinde hastaya REBLOZYL uygulanmalı ve dozlar arasında en az 3 hafta olacak şekilde belirtildiğigibi devam edilmelidir.
Yanıt kaybı yaşayan hastalar
Hastaların REBLOZYL'e karşı yanıt kaybı yaşaması durumunda neden olan faktörler (ör. kanama olayı) değerlendirilmelidir. Hematolojik yanıt kaybının tipik nedenleri dışlanmışsa,tedavi edilmekte olan ilgili endikasyon için yukarıda açıklandığı şekilde doz artışıdüşünülmelidir. (bkz. Tablo 1 ve Tablo 2).
Tedavinin kesilmesi
Maksimum doz düzeyinde 9 haftalık tedaviden sonra (3 doz) hastaların transfüzyon yükünün azalmaması (transfüzyona bağımlı MDS veya P-talasemi hastaları için) veya transfüzyonolmadan başlangıç Hb değerinde bir artış olmaması (transfüzyona bağımlı olmayanP-talasemi hastaları için) ve yanıt kaybına yönelik alternatif açıklama (ör. kanama, cerrahi,diğer eşzamanlı hastalıklar) yapılamaması durumunda veya herhangi bir zamanda kabuledilemez toksisite meydana gelmesi durumunda REBLOZYL tedavisi kesilmelidir.
Uygulama şekli:
Subkutan kullanım içindir.
Sulandırma sonrasında REBLOZYL çözeltisi üst kol, uyluk veya karın kısmına subkutan yoldan enjekte edilmelidir. Sulandırılmış çözeltinin hasta için gerekli olan kesin toplam dozajhacmi hesaplanmalı ve tek doz flakonlardan enjektöre yavaşça çekilmelidir.
Her enjeksiyon bölgesi için önerilen maksimum tıbbi ürün hacmi 1,2 mL'dir. 1,2 mL'den daha fazla gerekiyorsa, toplam hacim eşit hacimdeki enjeksiyonlara bölünmeli ve aynıanatomik konum, ancak vücudun zıt tarafları kullanılarak farklı bölgelerde uygulanmalıdır.
' Bu Bage, güvemi eleKtroniK imza ile imzalanmıştır.°°
Birden fazla enjeksiyon gerekli ise her subkutan enjeksiyon için yeni bir enjektör ve iğne kullanılmalıdır. Bir flakondan birden fazla doz uygulanmamalıdır.
REBLOZYL çözeltisi sulandırıldıktan sonra buzdolabına konmuşsa, oda sıcaklığına gelmesi için enjeksiyondan 15-30 dakika önce buzdolabından çıkarılmalıdır. Bu daha rahat birenjeksiyon sağlayacaktır.
Uygulama öncesi tıbbi ürünün sulandırma talimatları için bölüm 6.6'ya bakınız.
Özel popülasyonlara ilişkin ek bilgiler Pediyatrik popülasyon:
REBLOZYL'in pediyatrik popülasyonda miyelodisplastik sendromlar veya 6 yaştan daha küçük pediyatrik hastalarda P-talasemi endikasyonu ile ilgili herhangi bir kullanımıbulunmamaktadır. Klinik dışı veriler için bölüm 5.3'e bakınız.
REBLOZYL'in 6 yaş ila 18 yaşından küçük pediyatrik hastalardaki güvenliliği ve etkililiği P-talasemide henüz belirlenmemiştir.
Geriyatrik popülasyon:
Yaşlılarda başlangıç dozunun ayarlanmasına gerek yoktur (bkz. bölüm 5.2). 60 yaş ve üzeri P-talasemi hastaları için sınırlı veri mevcuttur.
Karaciğer yetmezliği:
Toplam bilirubin (BIL) > normalin üst sınırı (ULN) ve/veya alanin aminotransferaz (ALT) ya da aspartat aminotransferaz (AST) < 3 x ULN olan hastalar için başlangıç dozununayarlanmasına gerek yoktur (bkz. bölüm 5.2). ALT veya AST > 3 x ULN ya da karaciğerhasarı Derece > 3 olan hastalar için veri bulunmaması nedeniyle spesifik doz önerisindebulunulamaz (bkz. bölüm 5.2).
Böbrek yetmezliği:
Hafif ya da orta derece böbrek yetmezliği olan (tahmini glomerüler filtrasyon hızı [eGFR] < 90 ve > 30 mL/dak/1,73 m2) hastalar için başlangıç dozunun ayarlanmasına gerek yoktur.Orta derecede böbrek yetmezliği olan hastalar için yalnızca sınırlı veri mevcuttur. Ciddiböbrek yetmezliği (eGFR < 30 mL/dak/1,73 m2) olan hastalar için klinik verilerinbulunmaması nedeniyle spesifik doz önerisinde bulunulamaz (bkz. bölüm 5.2). Başlangıçtaböbrek yetmezliği olan hastalarda daha yüksek maruziyet düzeyleri gözlenmiştir (bkz. bölüm5.2). Sonuç olarak, bu hastalar advers reaksiyonlar açısından yakından izlenmeli ve doz uygunşekilde ayarlanmalıdır. (bkz. Tablo 5).
4.3 Kontrendikasyonlar
• Etkin maddeye veya bölüm 6.1'de listelenen yardımcı maddelerinden herhangi birinekarşı aşırı duyarlılık.
• Gebelik (Bkz. bölüm 4.6).
• Ekstramedüller hematopoez (EMH) kitlelerinin büyümesini kontrol altına almak içintedavi gereken hastalar.
Tromboembolik olaylar
P-talasemi hastalarında, transfüzyona bağımlı hastalarda pivot çalışmanın çift kör aşamasında luspaterseptle tedavi edilen hastaların %3,6'sında (8/223) ve transfüzyona bağımlı olmayanhastalarda pivot çalışmanın açık etiketli aşamasında hastaların %0,7'sinde (1/134)tromboembolik olaylar (TEO) bildirilmiştir. Bildirilen TEO arasında derin ven trombozu(DVT), portal ven trombozu, pulmoner emboli iskemik inme ve yüzeysel tromboflebitbulunuyordu (bkz. bölüm 4.8). TEO bulunan hastaların tümüne splenektomi uygulanmıştı veTEO gelişimine yol açan en az bir başka risk faktörü (ör. trombositoz öyküsü veya eşzamanlıhormon replasman tedavisi) bulunuyordu. TEO oluşumu, yüksek Hb düzeyleri ileilişkilendirilmemiştir. Luspatersept tedavisinin potansiyel faydasının splenektomi geçirmiş veTEO gelişimine yol açan başka risk faktörlerinin söz konusu olduğu P-talasemi hastalarındakipotansiyel TEO riskiyle karşılaştırılması gerekmektedir. Güncel klinik kılavuzlara uygunolarak, yüksek risk altındaki P-talasemi hastalarında tromboprofilaksi göz önündebulundurulmalıdır.
Ekstramedüller hematopoez (EMH) kitleleri
Transfüzyona bağımlı P-talasemi hastalarında, pivot çalışmada ve uzun süreli takip çalışmasında luspatersept ile tedavi edilen hastaların %3,2'sinde (10/315) EMHkitlelerigözlenmiştir. Luspatersept ile tedavi edilen hastaların %1,9'unda (6/315) EMH kitlelerinebağlı omurilik basısı semptomları meydana gelmiştir (bkz. bölüm 4.8).
Transfüzyona bağımlı olmayan P-talasemi hastalarında, pivot çalışmada luspatersept ile tedavi edilen hastaların %6,3'ünde (6/96) EMH kitleleri gözlenmiştir. Luspatersept ile tedaviedilen hastaların %1'inde (1/96) EMH kitlelerine bağlı omurilik basısı meydana gelmiştir.Çalışmanın açık etiketli bölümünde, 2 ilave hastada olmak üzere hastaların toplam8/134'ünde (%6) EMH kitleleri gözlenmiştir (bkz. bölüm 4.8).
EMH kitleleri olan hastalarda tedavi sırasında bu kitlelerde kötüleşme ve komplikasyonlar görülebilir. Belirti ve semptomlar anatomik yerleşim yerine göre değişiklik gösterebilir.Hastalar tedavinin başlangıcında ve tedavi sırasında EMH kitlelerinden kaynaklanan semptomve bulgular veya komplikasyonlar açısından izlenmelidir ve klinik kılavuzlara göre tedaviedilmelidir. EMH kitlelerine bağlı ciddi komplikasyonlar durumunda luspatersept tedavisikesilmelidir.
Artan kan basıncı
MDS ve P-talasemideki pivot çalışmalarda, luspatersept ile tedavi edilen hastaların sistolik ve diyastolik kan basıncında başlangıca göre ortalama 5 mmHg artış olmuştur (bkz. bölüm 4.8).Luspatersept tedavisi gören transfüzyona bağımlı olmayan P-talasemi hastalarında tedavininilk 12 ayında artmış bir hipertansiyon insidansı gözlenmiştir (bkz. Bölüm 4.8).
Tedaviye sadece kan basıncı yeterince kontrol edildiğinde başlanmalıdır. Her luspatersept uygulamasından önce kan basıncı izlenmelidir. Luspatersept dozunun ayarlanması gerekebilirveya ertelenebilir ve hastalar güncel klinik kılavuzlara göre hipertansiyon için tedaviedilmelidir (bkz. Bölüm 4.2 Tablo 5). İnatçı hipertansiyon veya önceden var olanhipertansiyonun alevlenmesi durumunda Reblozyl tedavisinin potansiyel faydası yenidendeğerlendirilmelidir.
Travmatik kırık
Transfüzyona bağımlı olmayan P-talasemi hastalarında, luspatersept ile tedavi edilen hastaların %8,3'ünde (8/96) travmatik kırıklar gözlenmiştir. Hastalar travmatik kırık riskikonusunda bilgilendirilmelidir.
Sodyum içeriği
Bu tıbbi ürün her “doz”unda 1 mmol (23 mg)'dan daha az sodyum ihtiva eder; yani aslında “sodyum içermez”.
İzlenebilirlik
Biyoteknolojik ürünlerin takip edilebilirliğinin sağlanması için uygulanan ürünün ticari ismi ve seri numarası mutlaka hasta dosyasına kaydedilmelidir.
4.5 Diğer tıbbi ürünler ile etkileşimler ve diğer etkileşim şekilleri
Resmi bir klinik etkileşim çalışması gerçekleştirilmemiştir. Demir şelatörü ajanların eşzamanlı kullanımının luspaterseptin farmakokinetiği üzerinde bir etkisi olmamıştır.
Özel popülasyonlara ilişkin ek bilgiler
Hiçbir etkileşim çalışması yapılmamıştır.
Pediyatrik popülasyon
Hiçbir etkileşim çalışması yapılmamıştır.
4.6 Gebelik ve LaktasyonGenel tavsiye
Gebelik kategorisi: X
Çocuk doğurma potansiyeli bulunan kadınlar /Doğum kontrolü (kontrasepsiyon)
Çocuk doğurma potansiyeli olan kadınlar, Luspatersept tedavisi süresince ve son dozu takiben en az 3 ay boyunca etkili bir doğum kontrol yöntemi kullanmalıdır. Luspatersept tedavisinebaşlamadan önce çocuk doğurma potansiyeli bulunan kadınlar için bir gebelik testiyapılmalıdır.
Gebelik dönemi
Gebe kadınlarda luspatersept tedavisine başlanmamalıdır (bkz. Bölüm 4.3). luspatersept gebelik doneminde uygulandığı takdirde ciddi doğum kusurlarına yol açtığındanşüphelenilmektedir. Gebe kadınlarda Luspatersept kullanımına ilişkin veri mevcut değildir.Hayvanlarda yapılan çalışmalar üreme toksisitesi göstermiştir (bkz: bölüm 5.3). Luspaterseptgebelikte kontrendikedir (bkz bölüm 4.3). Bir hastanın gebe kalması halinde Luspaterseptsonlandırılmalıdır.
Laktasyon dönemi
Luspatersept veya metabolitlerinin anne sütüne geçip geçmediği bilinmemektedir. Emziren sıçanların sütünde Luspatersept tespit edilmiştir (bkz. bölüm 5.3). Luspaterseptinyenidoğanlar/bebeklerdeki bilinmeyen yan etkileri nedeniyle, emzirmenin bebek açısındanyararı ve tedavinin anne açısından yararı dikkate alınarak, Luspatersept tedavisi sırasında veson dozdan sonraki 3 ay boyunca emzirmeye son verilmesi veya Luspatersept tedavisininsonlandırılması konusunda bir karar verilmelidir.
Luspaterseptin insanlarda fertilite üzerindeki etkisi bilinmemektedir. Hayvanlardaki bulgular ışığında, luspatersept dişi fertilitesini riske atabilir (bkz. bölüm 5.3).
4.7 Araç ve makine kullanımı üzerindeki etkiler
REBLOZYL'in araç ve makine kullanımı üzerinde önemsenmeyecek düzeyde etkisi olabilir. Bu işler sırasında reaksiyon verebilme becerisi yorgunluk, vertigo, baş dönmesi veya senkopgibi riskler nedeniyle bozulabilir (bkz. bölüm 4.8). Bu nedenle, hastalara araç ve makinekullanma becerileri üzerindeki etkilerini öğrenene dek dikkatli olmaları tavsiye edilir.
4.8 İstenmeyen etkiler
Güvenlilik profilinin özetiMi^yelodisplastik sendromlar
REBLOZYL alan hastalarda en sık bildirilen (hastaların en az %15'i) advers ilaç reaksiyonları arasında yorgunluk, diyare, asteni, bulantı, baş dönmesi, sırt ağrısı ve baş ağrısıbulunuyordu. En yaygın şekilde bildirilen >3. Derece advers ilaç reaksiyonları (hastaların enaz %2'si) arasında senkop/presenkop, yorgunluk, hipertansiyon ve asteni bulunuyordu. Enyaygın şekilde bildirilen ciddi advers ilaç reaksiyonları (hastaların en az %2'si) idrar yoluenfeksiyonu, sırt ağrısı ve senkoptu.
Asteni, yorgunluk, baş dönmesi ve başağrısı tedavinin ilk 3 ayında daha sık meydana gelmiştir.
Luspatersept ile tedavi edilen hastaların %2,0'sinde tedavi yan etki nedeniyle sonlandırılmıştır. Luspatersept tedavi kolunda tedavinin sonlandırılmasına yol açan yanetkiler yorgunluk ve baş ağrısıydı.
Transfüzyona bağımlı P-talasemi
REBLOZYL alan hastalarda en sık bildirilen (hastaların en az %15'i) advers ilaç reaksiyonları arasında baş ağrısı, kemik ağrısı ve artralji bulunuyordu. En yaygın şekildebildirilen seviye 3 ve üzeri advers ilaç reaksiyonu hiperürisemiydi. Bildirilen en ciddi yanetkiler arasında, derin ven trombozu, iskemik inme, portal ven trombozu ve pulmonerembolizm gibi tromboembolik olaylar bulunuyordu (bkz. bölüm 4.4).
Kemik ağrısı, asteni, yorgunluk, baş dönmesi ve başağrısı tedavinin ilk 3 ayında daha sık meydana gelmiştir.
Luspatersept ile tedavi edilen hastaların %2,6'sında tedavi yan etki nedeniyle sonlandırılmıştır. Luspatersept tedavi kolunda tedavinin sonlandırılmasına yol açan yanetkiler artralji, sırt ağrısı, kemik ağrısı ve baş ağrısıydı.
Transfüzyona bağımlı olmayan P-talasemi
Reblozyl alan hastalarda en sık bildirilen advers ilaç reaksiyonları (hastaların en az %15'i) kemik ağrısı, baş ağrısı, artralji, sırt ağrısı, prehipertansiyon ve hipertansiyon idi. En sıkbildirilen > 3. Derece ve en ciddi advers reaksiyon (hastaların en az %2'si) travmatik kırıktı.Hastaların %1'inde EMH kitlelerine bağlı omurilik basısı meydana geldi.
Kemik ağrısı, sırt ağrısı, üst solunum yolu enfeksiyonu, artralji, baş ağrısı ve prehipertansiyon tedavinin ilk 3 ayında daha sık meydana geldi.
Advers ilaç reaksiyonlarının çoğu ciddi değildi ve tedavinin sonlandırılmasım gerektirmedi. Luspatersept ile tedavi edilen hastaların %3,1'inde bir yan etki nedeniyle tedavisonlandırılmıştır. Tedavinin sonlandırılmasına yol açan yan etkiler omurilik basısı,ekstramedüller hematopoez ve artraljiydi.
Yan etkilerin tablo şeklindeki listesi
MDS ve P-talasemideki pivot çalışmalarda ve uzun süreli takip çalışmasındaki hastalarda gözlemlenen ve bildirilen her yan etki için en yüksek sıklık aşağıda Tablo -6'da gösterilmiştir.Yan etkiler aşağıda vücut organ sistem sınıfı ve sıklığa göre sunulmaktadır. Sıklıklar: çokyaygın (>1/10), yaygın (>1/100 ila >1/10), yaygın olmayan (>1/1.000 ila > 1/100), seyrek(>1/10.000 ila >1/1.000), çok seyrek (<1/10.000) olarak tanımlanmaktadır.
Tablo 6. MDS veya-talasemi için üç pivot çalışmada REBLOZYL ile tedavi edilen hastalardaki advers ilaç reaksiyonları (ADR'ler)
Belge D( |
Sistem organ sınıfı |
Tercih edilen terim |
MDS için sıklık (tümdereceler) |
P-talasemiiçin sıklık (tümdereceler)
|
Enfeksiyonlar ve enfestasyonlar |
bronşit
|
Çok yaygın
|
Yaygın
|
idrar yolu enfeksiyonu
|
Çok yaygın
|
Yaygın
|
üst solunum yolu enfeksiyonu
|
Yaygın
|
Çok yaygın
|
influenza
|
Yaygın
|
Çok yaygın
|
Kan ve lenf sistemi hastalıkları |
ekstramedüller
hematopoez
|
BilinmiyorVI1
|
Yaygın
|
Bağışıklık sistemi hastalıkları |
aşırı duyarlılık1,
|
Yaygın
|
Yaygın
|
Metabolizma ve beslenme bozuklukları |
hiperürisemi
|
Yaygın
|
Yaygın
|
Psikiyatrik hastalıklar |
insomni
|
Yaygın
|
Çok yaygınb
|
anksiyete
|
|
Yaygın
|
irritabilite
|
|
Yaygın
|
Sinir sistemi hastalıkları |
baş dönmesi
|
Çok yaygın
|
Çok yaygın
|
baş ağrısı
|
Çok yaygın
|
Çok yaygın
|
migren
|
|
Yaygınb
|
omurilik basısıVI
|
|
Yaygın
|
senkop/resenkop
|
Yaygın
|
Yaygına
|
Kulak ve iç kulak hastalıklar |
vertigo/pozisyonel
vertigo
|
Yaygın
|
Yaygına
|
Vasküler hastalıklar |
prehipertansiyon
|
|
Çok yaygınb
|
hipertansiyon11,
|
Yaygın
|
Çok yaygın
|
tromboembolik olaylar IV,
|
Yaygın
|
Yaygın
|
Solunum sistemi, torasik ve mediastinal hastalıklar
ğrulama Kodu: lZW56Q3NRZmxXYnUyM0FyZm: |
öksürük
|
Çok yaygın
|
|
epistaksis
|
Yaygın
|
Yaygınb
|
dispne
venli elektronik imza ile imza' :XM0FyS3k0 Belge Tt |
Çok yaygın
anmıştır.
|
Yaygın
turkiye.gov.tr/saglik-titck- |
|
;bys |
Gastrointestinal hastalıklar |
karın ağrısı
|
Yaygın
|
Çok yaygınb
|
diyare
|
Çok yaygın
|
Çok yaygına
|
bulantı
|
Çok yaygın
|
Çok yaygına
|
Hepatobiliyer hastalıklar |
alanin
aminotransferaz
artışı
|
|
YaygınV
|
aspartat
aminotransferaz
artışı
|
|
Çok yaygınV
|
kan bilirubin artışı
|
|
Çok yaygınV
|
Kas iskelet bozuklukları ve bağ doku hastalıkları |
sırt ağrısı
|
Çok yaygın
|
Çok yaygın
|
artral)iVI
|
Yaygın
|
Çok yaygın
|
kemik ağrısıVI
|
Yaygın
|
Çok yaygın
|
Böbrek idrar yolu hastalıkları |
proteinüri
|
|
Yaygınb
|
albüminüri
|
|
Yaygınb
|
Genel bozukluklar ve uygulama uygulama bölgesine ilişkinhastalıklar |
grip benzeri hastalık
|
Yaygın
|
|
yorgunluk
|
Çok yaygın
|
Çok yaygın
|
asteni
|
Çok yaygın
|
Çok yaygın
|
Enjeksiyon bölgesi reaksiyonları II1,
|
Yaygın
|
Yaygın
|
Yaralanma ve zehirlenme |
travmatik kırıkvı
|
|
Yaygınb
|
Üç pivot çalışma ACE-536-MDS-001(MDS), ACE-536-B-THAL-001 (transfüzyona bağımlı P-talasemi) ve ACE-536-B-THAL-002 (transfüzyona bağımlı olmayan P-talasemi)çalışmalarıdır.
* ^Aşırı duyarlılık; göz kapağı ödemi, ilaç aşırı duyarlılığı, yüzde şişlik, periorbital ödem, yüz ödemi, anjiyoödem, dudaklarda şişme, ilaç erüpsiyonunu kapsamaktadır.
Hipertansiyon, esansiyel hipertansiyon, hipertansiyon ve hipertansif krizi kapsamaktadır.^^^ Enjeksiyon bölgesi reaksiyonları arasında enjeksiyon bölgesi eritemi, enjeksiyon bölgesiprüriti, enjeksiyon bölgesinde şişlik ve enjeksiyon bölgesinde döküntü bulunmaktadır.
Tromboembolik olaylar, derin ven trombozu, portal ven trombozu, iskemik inme ve pulmoner embolizmi kapsar.
V Sıklık, herhangi bir derecedeki laboratuvar değerlerine dayalıdır.
Bkz. bölüm 4.8 Seçilmiş yan etkilerin tanımı.
Yalnızca pazarlama sonrası bildirilmiştir.
a Transfüzyona bağımlı P talasemi çalışması ACE-536-B-THAL-001'de gözlenen AİR'ler. b Transfüzyona bağımlı olmayan P talasemi çalışması ACE-536-B-THAL-002'de gözlenenAİR'ler.
Seçilmiş yan etkilerin tanımı
Kemik ağrısı
Kemik ağrısı, luspatersept ile tedavi edilen transfüzyona bağımlı olmayan P-talasemi hastalarının %36,5'inde (plasebo %6,1) luspatersept ile tedavi edilen transfüzyona bağımlıP-talasemi hastalarının %19,7'sinde (plasebo %8,3) ve luspatersept ile tedavi edilen MDShastalarının %2,6'sında (plasebo %3,9) bildirilmiştir. Luspatersept ile tedavi edilentransfüzyona bağımlı olmayan P-talasemi hastalarında çoğu olay (32/35) 1-2. Derece olup 3olay 3. Derece idi. Hiçbir hasta kemik ağrısı nedeniyle tedaviyi sonlandırmadı. Luspaterseptile tedavi edilen transfüzyona bağımlı P-talasemi hastalarında, kemik ağrısı 4.-6. Aylara(%3,7) kıyasla ilk 3 ay içerisinde' enyafgın'dİ¥%l6';6)?^Olayiarm çoğu (41/44 olay)
1.-2. Derece iken 3 olay 3. Dereceydi. 44 olaydan bir tanesi ciddiydi ve 1 olay tedavinin sonlandırılmasına neden olmuştur.
Artralji
Artralji, luspatersept ile tedavi edilen transfüzyona bağımlı olmayan P-talasemi hastalarının %29,2'sinde (plasebo %14,3), luspatersept ile tedavi edilen transfüzyona bağımlı_P-talasemihastalarının %19,3'ünde (plasebo %11,9) ve luspatersept ile tedavi edilen MDS hastalarının%5,2'sinde (plasebo %11,8) bildirilmiştir. Luspatersept ile tedavi edilen transfüzyona bağımlıolmayan P-talasemi hastalarında çoğu olay (26/28) 1-2. Derece olup 2 olay 3. Derecedir.Luspatersept ile tedavi edilen transfüzyona bağımlı ve transfüzyona bağımlı olmayanP-talasemi hastalarında, artralji sırasıyla 2 (%0,9) ve 1 hastada (%1) tedavininsonlandırılmasına neden olmuştur.
Hipertansiyon
Luspatersept ile tedavi edilen hastaların sistolik ve diyastolik kan basıncında başlangıca göre ortalama 5 mmHg artış olmuş, bu plasebo olan hastalarda gözlemlenmemiştir. Hipertansiyon,luspatersept ile tedavi edilen MDS hastalarının %8,5'inde (plasebo %9,2), luspatersept iletedavi edilen transfüzyona bağımlı olmayan P-talasemi hastalarının %19,8'inde (plasebo %,2)ve luspatersept ile tedavi edilen transfüzyona bağımlı P-talasemi hastalarının %8,1'inde(plasebo %2,8) bildirilmiştir (bakınız bölüm 4.4).
Luspatersept ile tedavi edilen transfüzyona bağımlı olmayan P-talasemi hastalarında ilk 8-12 ayda hipertansiyon insidansında artış gözlenmiştir (bakınız bölüm 4.4).
Luspatersept ile tedavi edilen 5 hastada (%3,3) ve plasebo alan 3 hastada (%3,9) olmak üzere MDS hastalarında 3. Derece hipertansiyon olayları bildirilmiştir.
Luspatersept ile tedavi edilen transfüzyona bağımlı olmayan P-talasemi hastalarında, olayların çoğu (16/19) 1-2. Derece olup 3. Derece olaylar 3 hastada (%3,1) bildirilmiştir (plasebo%0,0). Transfüzyona bağımlı P -talasemi hastalarında, 3. Derece olaylar luspatersept iletedavi edilen 4 hastada (%1,8) bildirilmiştir (plasebo %0,0) (bakınız bölüm 4.4).
Aşırı duyarlılık
Aşırı duyarlılık türünden reaksiyonlar (göz kapağı ödemi, ilaç aşırı duyarlılığı, yüzde şişme, periorbital ödem, yüz ödemi, anjiyoödem, dudaklarda şişme, ilaç erüpsiyonu), luspatersept iletedavi edilen MDS hastalarının %4,6'sında (plasebo %2,6) transfüzyona bağımlı P-talasemihastalarının %4,5'inde (plasebo %1,8) bildirilmiştir. Klinik çalışmalarda olayların tümüDerece 1-2 idi. Luspatersept ile tedavi edilen transfüzyona bağımlı P-talasemi hastalarında,aşırı duyarlılık 1 hastada (%0,4) tedavinin sonlandırılmasına neden olmuştur. Yüz ödemitransfüzyona bağımlı olmayan P-talasemi hastalarının %3,1'inde (plasebo %0,0) meydanagelmiştir.
Enjeksiyon bölgesi reaksiyonları
Enjeksiyon bölgesi reaksiyonları (enjeksiyon bölgesi eritemi, enjeksiyon bölgesi prüriti, enjeksiyon bölgesinde şişlik ve enjeksiyon bölgesinde döküntü dahil olmak üzere)transfüzyona bağımlı olmaya P-talasemi hastalarının %5,2'sinde (plasebo %0,0), MDShastalarının %3,9'unda (plasebo %0,0) ve transfüzyona bağımlı P-talasemi hastalarının%2,2'sinde (plasebo %1,8) bildirilmiştir. Klinik çalışmalarda olayların tümü 1. Derece idi vehiçbiri tedavinin sonlandırılmasına neden olmamıştır.
Tromboembolik olaylar
l ven trombozu, iskemik inme ve pulmoner
)graI^aKo3u- lZW56Q3NRZmxXYnUyM0FyZmxXM0FyS3kÖ^Bflge Jakıp A(irQsi:http^;//www.turkiys.gQY.tr/saglik-JıtQk-ebys
embolızm) luspatersept alan transfüzyona bağımlı
Tromboembolik olaylar
Belge Do
%0,9) meydana gelmiştir. Transfüzyona bağımlı olmayan P-talasemideki pivot çalışmanın açık etiketli fazında, hastaların %0,7'sinde tromboembolik olay (yüzeysel tromboflebit)meydana gelmiştir. Olayların tümü splenektomi uygulanmış olan ve en az bir başka riskfaktörü daha bulunan hastalarda bildirilmiştir. Luspatersept ve plasebo kollarındaki MDShastalarında TEO'lar açısından farklılık gözlenmemiştir. Bakınız bölüm 4.4.
Ekstramedüller hematopoez kitleleri
Luspatersept alan transfüzyona bağımlı P-talasemi hastalarının 10/315'inde (%3,2) EMH kitleleri meydana gelmiştir (plasebo %0). Beş olay 1-2. Derece, 4 olay 3. Derece ve 1 olay 4.Derece idi. EMH kitleleri nedeniyle üç hastada tedavi sonlandırılmıştır. Bkz. bölüm 4.4.
Luspatersept alan transfüzyona bağımlı olmayan P-talasemi hastalarının 6/96'sında (%6,3) EMH kitleleri meydana gelmiştir (plasebo %2). Olayların çoğu (5/6) 2. Derece ve 1'i 1.Derece idi. Bir hastada EMH kitleleri nedeniyle tedavi sonlandırıldı. Çalışmanın açık etiketlibölümü sırasında, hastaların toplam 8/134'ü için (%60) ilave 2 hastada EMH kitlelerigözlenmiştir. Olayların çoğu (7/8) 1-2. Derece idi ve standart klinik uygulama ile tedaviedilebildi. 6/8 hastada, olay başladıktan sonra luspatersept tedavisine devam edildi. Bkz.bölüm 4.4.
EMH kitleleri, luspatsept ile uzun süreli tedaviden sonra da ortaya çıkabilir (yani 96 hafta sonra).
Omurilik basısı
Luspatersept alan transfüzyona bağımlı P-talasemi hastalarının 6/315'inde (%1.9) omurilik basısı veya EMH kitlelerine bağlı semptomlar meydana gelmiştir (plasebo %0). Dört hastada,> 3. Derece omurilik basısı semptomları nedeniyle tedavi sonlandırıldı.
Luspatersept alan EMH kitlesi öyküsü olan, transfüzyona bağımlı olmayan P-talasemi hastalarının 1/96'sında (%1) EMH kitlelerine bağlı omurilik basısı meydana gelmiştir. Buhastada, 4. Derece omurilik basısı nedeniyle tedavi sonlandırılmıştır. Bkz. bölüm 4.4.
Travmatik kırık
Luspatersept alan transfüzyona bağımlı olmayan P-talasemili 8 (%8,3) hastada (plasebo %2) ve luspatersept alan transfüzyona bağımlı P-talasemili 1 (%0,4) hastada (plasebo %0)travmatik kırık meydana gelmiştir. Transfüzyona bağımlı olmayan P-talasemi hastalarında,luspatersept ile tedavi edilen 4 hastada (%4,2) ve plasebo alan 1 hastada (%2) > 3. Dereceolaylar bildirilmiştir.
İmmünojenisite
MDS klinik çalışmalarında, luspatersept ile tedavi edilen ve anti-luspatersept antikorlarının varlığı açısından değerlendirilebilen 260 MDS hastasının analizi, luspatersepte karşı nötralizeedici antikorları bulunan 9 (%3,5) MDS hastası dahil olmak üzere test edilen 23 (%8,8) MDShastasının tedaviyle ortaya çıkan anti-luspatersept antikorları açısından pozitif olduğunugöstermiştir.
Transfüzyona bağımlı ve transfüzyona bağımlı olmayan P-talasemi klinik çalışmalarında, luspatersept ile tedavi edilen ve anti-luspatersept antikorlarının varlığı açısındandeğerlendirilebilen 380 P-talasemi hastasının analizi, luspatersepte karşı nötralize ediciantikorları bulunan 5 (%1,3) P-talasemi hastası dahil olmak üzere test edilen 7 (%1,84) P-talasemi hastasının tedaviyle ortaya çıkan anti-luspatersept antikorları açısından pozitifolduğunu göstermiştir.
Luspatersept serum konsantrasyonu, nötralize edici antikorların varlığında düşme eğilimi göstermiştir. Anti-luspatersept antikorları bulunan hastalar için bildirilen ciddi sistemik aşırıduyarlılık reaksiyonları bulunmuyordu. Aşırı duyarlılık türü reaksiyonlar veya enjeksiyonbölgesi reaksiyonları ile anti-luspatersept antikorlarının varlığı arasında bir ilişki yoktu.
Şüpheli advers reaksiyonların raporlanması
Ruhsatlandırma sonrası şüpheli ilaç advers reaksiyonlarının raporlanması büyük önem taşımaktadır. Raporlama yapılması, ilacın yarar / risk dengesinin sürekli olarak izlenmesineolanak sağlar. Sağlık mesleği mensuplarının herhangi bir şüpheli advers reaksiyonu TürkiyeFarmakovijilans Merkezi (TÜFAM)'ne bildirmeleri gerekmektedir. (www.titck.gov.tr; e-posta: [email protected]; telefon: 0 800 314 00 08, faks: 0 312 218 35 99).
4.9 Doz aşımı
Luspatersept doz aşımı, Hb değerlerinde arzu edilenin düzeyin üzerinde bir artışa neden olabilir. Doz aşımı durumunda, luspatersept tedavisi Hb < 11g/dL olana dek ertelenmelidir.
5. FARMAKOLOJİK ÖZELLİKLER
5.1 Farmakodinamik özellikler
Farmakoterapötik grup: Antianemik preparatlar, diğer antianemik preparatlar,
ATC kodu: B03XA06.
Etki mekanizması
Bir eritroid matürasyon ajanı olan luspatersept, seçili dönüştürücü büyüme faktörü-P (TGF-P) süper aile ligandlarını bağlayan rekombinant füzyon proteinidir. Luspatersept, spesifikendojen ligandlara (ör. GDF-11, aktivin B) bağlanarak, Smad2/3 sinyalini inhibe eder vekemik iliğindeki geç evre eritroid prekürsörlerinin (normoblastlar) farklılaşması yoluylaeritroid matürasyonuna neden olur. MDS ve P-talasemi gibi etkisiz eritropoez ile karakterizehastalık modellerinde ve MDS hastalarının kemik iliğinde Smad2/3 sinyali anormal şekildeyüksektir.
Klinik etkililik ve güvenlilikMi^yelodisplastik sendromlar
Luspaterseptin etkililik ve güvenliliği, halka sideroblastları olan (> %15), Revize Uluslararası Prognostik Puanlama Sistemi (IPSS-R) çok düşük, düşük ya da orta riskli MDS nedeniyleRBC transfüzyonları (> 2 ünite/8 hafta) gereken anemisi olan yetişkin hastalardaki çokmerkezli, randomize, çift-kör, plasebo kontrollü Faz 3 çalışma olan MEDALIST'te (CE-536-MDS-001) değerlendirilmiştir. Hastaların eritropoez uyarıcı bir ajan (ESA) ile önceden tedavialmış ve yeterli yanıt vermemiş olmaları veya ESA için uygun olmamaları (ESA tedavisineserum eritropoietin (EPO)> 200 U/L ile cevap verme olasılığı olmadığı belirlenen) veya ESAtedavisini tolere edememeleri gerekiyordu. Çalışmaya 5q (del5q) delesyonu olan MDShastaları dahil edilmemiştir.
Her iki koldaki hastalar 24 hafta boyunca tedavi edilmiş ardından klinik fayda görmeleri ve hastalık progresyonunun olmaması durumunda tedavilerine devam edilmiştir. Tüm hastalar enaz 48 hafta tedavi gördüğünde ya da tedaviyi sonlandırdığında analizler için çalışmanınkörlemesi kaldırılmıştır. ^.,
Toplam 229 hasta, her 3 haftada bir subkutan yoldan luspatersept 1,0 mg/kg (n=153) veya plasebo (n=76) alacak şekilde randomize edilmiştir. Sırasıyla luspatersept ve plasebo alantoplam 128 (%83,7) ve 68 (%89,5) hasta 24 haftalık tedaviyi tamamlamıştır. Sırasıylaluspatersept ve plasebo alan toplam 78 (%51) ve 12 (%15,8) hasta 48 haftalık tedaviyitamamlamıştır. 1,75 mg/kg'a kadar doz titrasyonuna izin verilmiştir. Hb düzeyine bağlı olarakdoz ertelenebilmiş ya da azaltılabilmiştir. Tüm hastalar, RBC transfüzyonları, demir şelatörüajanlar, antibiyotik kullanımı, antiviral ve antifungal tedavi ve beslenme takviyesi dahil olmaküzere en iyi destekleyici bakımı (BSC) gerektiğinde alabilmiştir. ACE-536-MDS-001çalışmasındaki MDS hastalarının önemli başlangıç hastalık karakteristikleri Tablo 7'degösterilmiştir.
Tablo 7. ACE-536-MDS-001 çalışmasında <%5 ilik blastları olan MDS hastalarının
|
Luspatersept
(N=153) |
Plasebo
(N=76) |
Demografik Bilgiler |
Yaşa (yıl)
Medyan (min, maks)
|
71 (40, 95)
|
72 (26, 91)
|
Yaş kategorileri, n (%)
<64 yaş 65 -74 yaş> 75
|
29 (19,0) 72 (47,1)52 (34,0)
|
16 (21,1) 29 (38,2)31 (40,8)
|
Cinsiyet, n (%)
Erkek
Kadın
|
94 (61,4) 59 (38,6)
|
50 (65,8) 26 (34,2)
|
Irk, n (%)
Siyah
Beyaz
Toplanmamış ya da bildirilmemiş Diğer
|
1 (0,7)
107 (69,9)
44 (28,8) _1(0,7)_
|
0 (0,0)
51 (67,1)
24 (31,6)
_ 1J13>_
|
Hastalık özellikleri |
Serum EPO (U/L) kategorileri b, n (%)
<200
200 ila 500 > 500Eksik
|
88 (57,5) 43 (28,1)21 (13,7)1 (0,7)
|
50 (65,8) 15 (19,7)11 (14,5)0
|
Serum ferritin (^g/L)
Medyan (min,maks)
|
1089,2 (64, 5968)
|
1122,1 (165, 5849)
|
IPSS-R sınıflandırması risk kategorisi, n (%)
Çok düşük DüşükOrtaDiğer
|
18 (11,8) 109 (71,2)25 (16,3)1 (0,7)
|
6 (7,9) 57 (75,0)13 (17,1)0
|
Başlangıç RBC Transfüzyon yükü/ 8 haftac, n (%)
> 6 ünite
> 6 ila < 8 ünite
> 8 ila < 12 ünite
> 12 ünite
ünite belge, güvenli elektronik imza ile imzal gral>ı4Ki(la < ^röniteRZmxXYnUyM0FyZmxXM0FyS3k0 Belge Ta
< 4 ünite
|
66 (43,1) 35 (22,9)24 (15,7)7 (4,6)
Jr7 (56,9) 41 (26,8)
46 (30,1)
|
33 (43,4)
15 (20,2)
17 (22,4)
1 (1,3)
43 (56,6)
23 (30,3)
20 (26,3) B
|
Hbd (g/dL)
Medyan (min, maks)
|
7,6 (6, 10)
|
7,6 (5, 9)
|
SF3B1, n (%) |
|
|
Mutasyonlu
|
149 (92,2)
|
65 (85,5)
|
Mutasyonsuz
|
12 (7,8)
|
10 (13,2) |
Eksik
|
0
|
_L(^_
|
EPO=eritropoietin; Hb=hemoglobin; IPSS-R=Revize Uluslararası Prognostik Puanlama
Sistemi
a Yaş, bilgilendirilmiş oluru imzalama tarihine göre hesaplanmıştır.
b Başlangıç EPO, çalışma ilacmın ilk dozundan sonraki 35 gün içerisinde en yüksek EPO
değeri olarak tanımlanmıştır.
c Randomizasyondan önceki 16 hafta içinde toplanan.
d BaşlangıçHb değeri, araştırma ürününün (IP) ilk dozunun uygulandığı gün ya da öncesinde ölçülen son değer olarak tanımlanmıştır. 14/3 gün kuralının uygulanmasından sonra, Hbaraştırma ürününün (IP) ilk dozu veya öncesindeki 35 gün içerisindeki en düşük Hb değeriolarak tanımlanmıştır.
Etkililik sonuçları aşağıda özetlenmiştir.
Tablo 8. ACE-536-MDS-001 çalışmasında MDS hastalarındaki etkilili |
k sonuçları |
Sonlanım noktası |
Luspatersept
(N=153) |
Plasebo
(N=76) |
Primer sonlanım noktası
|
•RBC-TI > 8 hafta (Hafta 1-24)
Yanıt verenlerin sayısı (yanıt oranı %)
|
58 (37,9)
|
10 (13,2)
|
• Yanıt oranında ortak risk farkı (%95 GA)
|
24,56 (14,48, 34,64)
|
Olasılık oranı (%95 GA)a
|
5,065 (2,278, 11,259)
|
p-değeria
|
<0,0001
|
Sekonder sonlanım noktaları
|
•RBC-TI > 12 haftaHafta 1-24)
Yanıt verenlerin sayısı (yanıt oranı %)
|
43 (28,1)
|
_6İ?^_
|
• Yanıt oranında ortak risk farkı (%95 GA)
|
20,00 (10,92, 29,08)
|
Olasılık oranı (%95 GA)a
|
5,071 (2,002, 12,844)
|
p-değeria
|
0,0002
|
•RBC-TI > 12 haftaHafta 1-48)
Yanıt verenlerin sayısı (yanıt oranı %)b
|
51 (33,3)
|
9 (11,8)
|
• Yanıt oranında ortak risk farkı (%95 GA)
|
21,37 (11,23, 31,51)
|
Olasılık oranı (%95 GA)a
|
4,045 (1,827, 8,956)
|
p-değeria
|
0,0003
|
Transfüzyon olayının sıklığıc • 1.-24. Haftalar
Aralıklı transfüzyon oranı (%95 GA)
|
6,26 (5,56, 7,05)
|
9,20 (7,98, 10,60)
|
Plasebo karşısında bağıl risk
|
0,68 (0,58, 0,80)
|
• 25.-48. Haftalar
Aralıklı transfüzyon oranı (%95 GA)
|
6,27 (5,47, 7,19)
|
8,72 (7,40, 10,28)
|
Plasebo karşısında bağıl risk
|
0,72 (0,60, 0,86)
|
RBC Transfüzyon üniteleric • 1.-24. Haftalar
Başlangıçtaki transfüzyon yükü <6 ünite/8 hafta LS Ortalaması (SE)
LS ortalaması için %95 GA
|
7,2 (0,58) 6,0, 8,3
|
12,8 (0,82) 11,1, 14,4
|
LS ortalaması farkı (SE) (plasebo karşısında luspatersept)
LS ortalaması farkı için %95 GA
|
-5,6 (1,01) -7,6, -3,6
|
Başlangıçtaki transfüzyon yükü >6 ünite/8 hafta LS Ortalaması (SE)
LS ortalaması için %95 GA
|
18,9(0,93) 17,1, 20,8
|
23,7(1,32) 21,1, 26,4
|
LS ortalaması farkı (SE) (plasebo karşısında luspatersept)
LS ortalaması farkı için %95 GA
|
-4,8 (1,62) -8,0, -1,6
|
• 25.-48. Haftalar
Başlangıçtaki transfüzyon yükü <6 ünite/8 hafta LS Ortalaması (SE)
LS ortalaması için %95 GA
|
7,5 (0,57) 6,3, 8,6
|
11,8(0,82) 10,1, 13,4
|
LS ortalaması farkı (SE) (plasebo karşısında luspatersept)
LS ortalaması farkı için %95 GA
|
-4,3 (1,00) -6,3, -2,3
|
Başlangıçtaki transfüzyon yükü >6 ünite/8 hafta LS Ortalaması (SE)
LS ortalaması için %95 GA
|
19,6(1,13) 17,4, 21,9
|
22,9(1,60) 19,7, 26,0
|
LS ortalaması farkı (SE) (plasebo karşısında luspatersept)
LS ortalaması farkı için %95 GA
|
-3,3(1,96) -7,1, 0,6
|
RBC-TI: RBC Transfüzyona Bağımlı Olmayan; GA: güven aralığı, CMH = Cochran-Mantel-Haenszel
a Ortalama başlangıç transfüzyon yükü için katmanlandırılmış CMH testi (her 8 hafta için > 6 ünite
karşısındakarşısında
orta).
b 25. Hafta hastalık değerlendirmesi ziyaretinden sonra, artık fayda görmeyen hastalar tedaviyi bırakmıştır; birkaç plasebo hastası ve luspatersept hastaları daha sonraki zamandiliminde değerlendirme için veriye katkıda bulunmuştur (sırasıyla n=12 ve n=78).c Başlangıç impütasyonu kullanılan post-hoc analiz.
Başlangıçta yüksek endojen EPO seviyesine (200-500 U/L) sahip hastalar dahil olmak üzere >12 hafta transfüzyondan bağımsızlık kullanılarak analiz edilen çoğu alt grupta, plasebokarşısında luspatersept lehine bir tedavi etkisi gözlenmiştir, (%0,0
karşısında
%23,3, keşifselanaliz).
Transfüzyon yükü > 8 ünite/8 hafta olan grup için yalnızca sınırlı veri bulunmaktadır. Transfüzyon yükü > 12 ünite/8 hafta olan hastalar için güvenlilik ve etkililik belirlenmemiştir.
Keşifsel bulgular
Tablo 9. ACE-536-MDS-001 çalışmasında MDS hastalarındaki keşifsel etkililiksonuçları
|
Sonlanım noktası |
Luspatersept
(N=153) |
Plasebo
(N=76) |
mHI-Ea
• 1.-24. Haftalar
Yanıt verenlerin sayısı (yanıt oranı %)
|
81 (52,9)
|
9(11,8)
|
(%95 GA)
|
(44,72, 61,05)
|
(5,56, 21,29)
|
RBC transfüzyonunda azalma, 4 ünite/8 hafta, n (%)
|
52/107 (48,6)
|
8/56 (14,3)
|
8 hafta boyunca ortalama > 1,5 g/d Hb artışı, n (%)
|
29/46 (63,0)
|
1/20 (5,0)
|
• 1.-48. Haftalar
Yanıt verenlerin sayısı (yanıt oranı %)
|
90 (58,8)
|
13 (17,1)
|
(%95 GA)
|
(50,59, 66,71)
|
(9,43, 27,47)
|
RBC transfüzyonunda azalma, 4ünite/8 hafta, n (%)
|
58/107 (54,2)
|
12/56 (21,4)
|
8 hafta boyunca ortalama > 1,5 g/d Hb artışı, n (%)
|
32/46 (69,6)
|
1/20 (5,0) |
Başlangıca göre impütasyonla ortalama serum ferritinde başlangıca göre ortalama değişiklik (ITT popülasyonu) |
9. Haftadan 24. Haftaya kadar ortalaması alınan serum ferritinde başlangıca göre ortalama değişiklik (^g/L)bLS Ortalaması (SE)
|
9,9 (47,09)
|
190,0 (60,30)
|
LS Ortalaması için %95 GA
|
-82,9, 102,7
|
71,2, 308,8
|
Tedavi karşılaştırması (Luspatersept karşısında Plasebo)c
|
LS ortalaması farkı (SE)
|
-180,1 (65,81)
|
LS ortalaması farkı için %95 GA
|
-309,8, -50,4
|
|
Hb=hemoglobin
a mHI-E = modifiye hematolojik düzelme- eritroid. Uluslararası Çalışma Grubu (IWG) kriterlerine göre HI-E kriterlerini karşılayan hastaların oranı belirtilen tedavi dönemi sırasındaardışık 56 günlük süre boyunca korunmuştur. Başlangıç RBC transfüzyon yükü> 4 ünite/8 hafta olan hastalar için mHI-E, RBC transfüzyon yükünde en az 4 ünite/8 haftalıkazalma olarak tanımlanmıştır. Başlangıç RBC transfüzyon yükü < 4 ünite/8 hafta olan hastalariçin mHI-E, RBC transfüzyonu olmadığında 8 hafta boyunca ortalama > 1,5 g/d Hb artışıolarak tanımlanmıştır.
b Bir hastanın belirlenen başlangıç sonrası aralık içerisinde bir serum ferritin değerinin olmaması halinde, serum ferritinbaşlangıç değerinden alınır.
c Tedavi grupları arasındaki tedavi farkını karşılaştırmak üzere eşdeğişken analizi kullanılmıştır (nominal p-değeri dahil), burada serum ferritindeki değişiklik bağımsızdeğişken, tedavi grubu (2 düzey) faktör ve başlangıç serum ferritin değeri eşdeğişken olup,ortalama başlangıç RBC transfüzyonu gerekliliğine (> 6 ünite karşısında < 6 ünite RBC / 8hafta) ve başlangıç IPSS-R'e (çok düşük ve düşük karşısında orta) göre katmanlandırılmıştır.
Luspatersept tedavi kolunda yanıt verenler arasında, RBC tranfüzyonuna bağımlı olunmayan (RBC-TI) en uzun dönemin medyan süresi 30,6 haftaydı.
Luspatersepte yanıt veren, 1.-24. Hafta arasında RBC-TI > 8 haftaya ulaşanların %62,1'inde (36/58) analiz sırasında 2 yaudai dahsefaziaRBcCnTIisepizaduşbıulunuyordu.
Transfüzyona bağımlı P-talasemi
Luspaterseptin etkililiği ve güvenliliği, RBC transfüzyonu (6-20 RBC ünitesi/24 hafta) gerektiren ve bu dönemde > 35 gün süreli transfüzyon bağımsızlığı görülmeyen,
transfüzyonabağımlı
P-talasemi ile ilişkili anemisi olan yetişkinlerde, çok merkezli, randomize, çift-kör,plasebo kontrollü bir çalışma olan BELIEVE (ACE-536-B-THAL-001) çalışmasındadeğerlendirilmiştir.
Hem luspatersept hem de plasebo kolundaki hastalar en az 48 ve en çok 96 hafta boyunca tedavi edilmiştir. Körlemenin kaldırılmasından sonra, plasebo hastaları luspatersepte çaprazgeçiş yapabilmiştir.
Toplam 336 yetişkin hasta, her 3 haftada bir subkutan yoldan luspatersept 1,0 mg/kg (n=224) veya plasebo (n=112) alacak şekilde randomize edilmiştir. 1,25 mg/kg'a kadar doztitrasyonuna izin verilmiştir. Hb düzeyine bağlı olarak doz ertelenebilmiş ya daazaltılabilmiştir. Tüm hastalar, RBC transfüzyonları, demir şelasyon ajanları, antibiyotik,antiviral ve antifungal tedavi kullanımı, ve beslenme desteği dahil olmak üzere en iyidestekleyici bakımı (BSC) gerektiğinde alabilmiştir. Çalışmaya Hb S/p-talasemi veya alfa(a)-talasemi ya da majör organ hasarı (karaciğer hastalığı, kalp hastalığı, akciğer hastalığı,böbrek yetmezliği) olan hastalar dahil edilmemiştir. Yakın zamanda DVT veya inme veyayakın zamanda ESA, immünosüpresan veya hidroksiüre tedavisi görmüş hastalar da çalışmadışı bırakılmıştır. ACE-536-B-THAL-001 çalışmasındaki P-talasemi hastalarının önemlibaşlangıç hastalık karakteristikleri Tablo 10'da gösterilmiştir.
Tablo 10. ACE-536-B-THAL-001 çalışmasında transfüzyona bağımlı P-talesemi
|
Luspatersept
(N=224) |
Plasebo
(N=112) |
Demografik Bilgiler |
Yaş (yıl) |
|
|
Medyan (min, maks)
|
30,0 (18, 66)
|
30,0 (18, 59)
|
Yaş kategorileri, n (%) |
|
|
< 32
|
129 (57,6)
|
63 (56,3)
|
> 32 ila < 50
|
78 (34,8)
|
44 (39,3)
|
> 50
|
17 (7,6)
|
5 (4,5)
|
Cinsiyet, n (%) |
|
|
Erkek
|
92 (41,1)
|
49 (43,8)
|
Kadın
|
132 (58,9)
|
63 (56,3)
|
Irk, n (%) |
|
|
Asyalı
|
81 (36,2)
|
36 (32,1)
|
Siyah
|
1 (0,4)
|
0
|
Beyaz
|
122 (54,5)
|
60 (53,6)
|
Toplanmamış ya da bildirilmemiş
|
5 (2,2)
|
5 (4,5)
|
Diğer
|
15 (6,7)
|
11 (9,8)
|
Hastalık özellikleri |
Transfüzyon öncesi Hb eşiğia, 12 haftalık hazırlık (g/dL)
Medyan (min, maks)
|
9,30 (4,6, 11,4)
|
9,16 (6,2, 11,5)
|
Başlangıçtaki transfüzyon yükü 12 hafta
Medyan (min, maks)
(ünite/12 hafta) (-12. Hafta ila 1. Gün)
|
6,12 (3,0, 14,0)
|
6,27 (3,0, 12,0)
|
B-talasemi gen mutasyonu gruplandırması, n (%)
po/po
P0/p0 olmayan Eksikb
|
68 (30,4)
155 (69,2)
_L(0^_
|
35 (31,3) 77 (68,8)0
|
a12-haftalık transfüzyon öncesi eşik, 1. Kür 1. Günden önceki 12 hafta boyunca bir hasta için belgelenen tüm transfüzyon öncesi Hb değerlerinin ortalaması olarak tanımlanmıştır.b "Eksik" kategorisi, popülasyonda listedeki parametre için sonucu bulunmayan hastalarıkapsar.
Tüm hastalar en az 48 hafta tedavi gördüğünde ya da tedaviyi sonlandırdığında analizler için çalışmanın körlemesi kaldırılmıştır.
Etkililik sonuçları aşağıda özetlenmiştir.
Tablo 11. ACE-536-B-THAL-001 çalışmasında transfüzyona bağımlı P-talasemihastalarındaki etkililik sonuçları
|
Sonlanım noktası |
Luspatersept |
Plasebo |
|
(N=224) |
(N=112) |
Primer sonlanım noktası
|
|
|
Tedaviden önceki 12 haftalık aralığa kıyasla |
|
|
ardışık 12 hafta boyunca en az 2 ünite azalma ile |
|
|
RBC transfüzyon yükünde başlangıca göre >%33 |
|
|
azalma |
|
|
13.-24. Haftalar |
48 (21,4)
|
_5(4^_
|
Oranlardaki fark (%95 GA)a
|
17,0 (10,4, 23,6)
|
p-değerib
|
<0,0001
|
37.-48. Haftalar |
44 (19,6)
|
4 (3,6)
|
Sekonder sonlanım noktası
|
|
|
Oranlardaki fark (%95 GA)a
|
16,1 (9,8, 22,3)
|
p-değerib
|
<0,0001
|
Tedaviden önceki 12 haftalık aralığa kıyasla |
|
|
ardışık 12 hafta boyunca en az 2 ünite azalma ile |
|
|
RBC transfüzyon yükünde başlangıca göre >%50 |
|
|
azalma |
|
|
13.-24. Haftalar |
17 (7,6)
|
_2İ^_
|
Oranlardaki fark (%95 GA)a
|
5,8 (1,6, 10,1)
|
p-değerib
|
0,0303
|
37.-48. Haftalar |
23 (10,3)
|
_L(0^_
|
Oranlardaki fark (%95 GA)a
|
9,4 (5,0, 13,7)
|
p-değerib
|
0,0017
|
|
GA = güven aralığı.
|
a Oranlardaki fark (luspatersept + BSC - plasebo + BSC) ve koşulsuz kesin testinden
hesaplanan %95 GA'lar
BUbelge
,tr/ij^Jik-ritck-ebys
Belge Dqğrı4ama Kodu; lZ,W56Q3NRZmxXYnUyM0ıFyZrnxXM0FyS51^0 , Belge Takip Adresi:https:/y\Yww,turkiya.ao¥ü
Coğrafıbölgeye göre katmanTandırılmış Cochran Manıel-Haenszel testindeKi P
Keşifsel bulgular
Tablo 12. ACE-536-B-THAL-001 çalışmasındaki transfüzyona bağımlı P-talasemihastalarındaki keşifsel etkililik sonuçları
|
Sonlanım noktası |
Luspatersept
(N=224) |
Plasebo
(N=112) |
Tedaviden önceki 12 haftalık aralığa kıyasla ardışık 12 hafta boyunca en az 2 ünite azalma ileRBC transfüzyon yükünde başlangıca göre >%33azalma |
|
Herhangi ardışık 12 hafta* |
158 (70,5)
|
33 (29,5)
|
Oranlardaki fark (%95 GA)a
|
41,1 (30,7, 51,4)
|
Herhangi ardışık 24 hafta* |
92 (41,1)
|
3 (2,7)
|
Oranlardaki fark (%95 GA)a
|
38,4 (31,3, 45,5)
|
Tedaviden önceki 12 haftalık aralığa kıyasla ardışık 12 hafta boyunca en az 2 ünite azalma ileRBC transfüzyon yükünde başlangıca göre >%50azalma |
|
Herhangi ardışık 12 hafta* |
90 (40,2)
|
_7(6^_
|
Oranlardaki fark (%95 GA)a
|
33,9 (26,1, 41,8)
|
Herhangi ardışık 24 hafta* |
37 (16,5)
|
_ L(0^_
|
Oranlardaki fark (%95 GA)a
|
15,6 (10,5, 20,8)
|
Transfüzyon yükünde başlangıca göre en küçük
(RBC ünitesi/48 haf |
karede (LS) ortalama değişiklik ta) |
1. Hafta ila 48. Hafta
LS ortalaması
|
-4,67
|
+1,16
|
LS farkı ortalaması (luspatersept-plasebo) (%95 GA)b
|
-5,83
(-7,01, -4,6)
|
49. Hafta ila 96. Hafta
LS ortalaması
|
-5,66
|
+2,19
|
LS farkı ortalaması (luspatersept-plasebo) (%95 GA)b
|
-7,84
(-14,44, -1,25)
|
|
ANCOVA=kovaryans analizi; GA = güven aralığı.
a Oranlardaki fark (luspatersept + BSC - plasebo + BSC) ve koşulsuz kesin testinden hesaplanan %95 GA'lar.
b Hesaplamalarda, coğrafi bölgeler ve başlangıç transfüzyon yükünün eşdeğişkenler olduğu ANCOVA modeli esas alınmaktadır
48. haftada plasebo kolundaki bir artışa kıyasla luspatersept kolunda başlangıca göre ortalama serum ferritin seviyelerinde bir düşüş gözlemlenmiştir (-347,8 g/L en küçük kare tedavi farkıile sonuçlanan +114,28 p,g/L karşısında -233,51 ^g/L (%95 GA: -(516,95, -178,65)
Luspatersepte yanıt veren, herhangi bir ardışık 12 haftalık aralıkta transfüzyon yükünde en az %33 azalma görülenlerin toplamda %80,4'ü (127/158) analiz sırasında 2 veya daha fazla yanıtepizodlarına ulaşmıştır.
Transfüzyona -bağımlı olmayan P-talasemi
Luspaterseptin etkililiği ve güvenliliği, transfüzyona bağımlı olmayan P-talasemi ile ilişkili anemisi (Hb konsantrasyonu ^ b1ftsg/dfe)io}aö-tyettşkin hastalarda yapılan bir Faz 2 çok merkezli,
değerlendirilmiştir.
Başlangıç Hb düzeyi < 10 g/dL olup (randomizasyondan önceki 4 hafta içinde > 1 hafta arayla en az 2 Hb ölçümünün ortalaması olarak tanımlanır) RBC transfüzyonu alan(randomizasyondan önceki 24 haftalık dönemde 0-5 RBC ünitesi) toplam 145 yetişkin hasta 3haftada bir subkütan luspatersept (n=96) veya plasebo (n=49) almak üzere randomizeedilmiştir. Hastalar, başlangıç Hb düzeylerine ve transfüzyona -bağımlı olmayan p -talasemi(NTDT) hasta tarafından bildirilen sonuç (PRO; NTDT-PRO) Yorgunluk/Güçsüzlük (T/W)haftalık alan skoruna göre randomizasyonda katmanlandırılmıştır. 1,25 mg/kg'a doztitrasyonuna izin verilmiştir. Doz, Hb düzeyine bağlı olarak geciktirilebilmiş veyaazaltılabilmiştir. Genel olarak, luspatersept alan hastaların %53'ü (n=51) ve plasebo alanhastaların %92'sinde (n=45) 48 haftalık tedavi dönemi içinde doz 1,25 mg/kg'ayükseltilmiştir. Luspatersept alan hastalardan %96'sı 6 ay veya daha uzun süre ve %86'sı 12ay veya daha uzun süre tedavi almıştır. Luspatersept alan toplam 89 (%92,7) hasta ve plaseboalan 35 (%71,4) hasta 48 haftalık tedaviyi tamamlamıştır.
Tüm hastalar, RBC transfüzyonları, demir şelasyon ajanları, antibiyotik, antiviral ve antifungal tedavi kullanımı ve beslenme desteği dahil olmak üzere en iyi destekleyici bakımı(BSC) gerektiğinde alabilmiştir. Düşük hemoglobin seviyeleri, anemi ile ilişkili semptomlar(örn. tedavi gerektiren hemodinamik veya pulmoner bozulma) veya komorbiditeler içinhekimin takdirine bağlı olarak anemi için kan transfüzyonları ile eşzamanlı tedaviye izinverilmiştir. Çalışmaya Hb S/p-talasemi veya alfa (a)-talasemi ya da majör organ hasarı(karaciğer hastalığı, kalp hastalığı, akciğer hastalığı, böbrek yetmezliği), aktif hepatit C veyaB veya HIV olan hastalar dahil edilmemiştir. Yakın zamanda DVT veya inme veya yakınzamanda ESA, immünosüpresan veya hidroksiüre tedavisi görmüş veya kronik antikoagülankullanan hastalar veya kontrol altına alınmayan hipertansiyonu olan hastalar da çalışma dışıbırakılmıştır. Pulmoner hipertansiyon, karaciğer ve böbrek hastalığı ve diyabet gibi altta yatananemi ile ilişkili komorbiditeleri olan sadece sınırlı sayıda hasta çalışmaya dahil edilmiştir.
ACE-536-B-THAL-002 çalışmasında transfüzyona bağımlı olmayan p-talasemili Tedavi Amaçlı (ITT) popülasyonundaki önemli başlangıç hastalık karakteristikleri Tablo 13'te gösterilmiştir.
Tablo 13 ACE-536-B-THAL-002 çalışmasında transfüzyona bağımlı olmayan P-talasemili
ITT popülasyonu |
|
Luspatersept |
Plasebo |
|
(N=96) |
(N=49) |
Demografik özellikler |
Yaş (yıl) |
|
|
Medyan (min, maks)
|
39,5 (18,71)
|
41 (19,66)
|
Cinsiyet, n (%) |
|
|
Erkek
|
40 (41,7)
|
23 (46,9)
|
Kadın
|
56 (58.3)
|
26 (53,1)
|
Irk, n (%) |
|
|
Asyalı
|
31 (32,3)
|
13 (26,5)
|
Beyaz
|
59 (61,5)
|
28 (57,1) |
Diğer
|
6 (6,3)
|
8 (16,3)
|
Hastalık özellikleri |
P -talasemi tanısı, n (%)
P-talasemi HbE/p-talasemia-talasaemi ilekombine halde P-talasemi
|
63 (65,6)
28 (29,2)
5 (5,2)
|
34 (69,4)
11 (22,4) 4 (8,2) |
Başlangıç Hb düzeyia (g/dL)
Medyan (min, maks)
|
8,2 (5,3; 10,1)
|
8,1 (5,7; 10,1)
|
Ortalama başlangıç Hb düzeyia kategorisiolan hastalar (g/dL),
n (%)
< 8,5
|
55 (57,3)
|
29 (59,2)
|
Başlangıç NTDT -PRO T/Walan skorub , n (%)
Medyan (min, maks)
|
4,3 (0; 9,5)
|
4,1 (0,4; 9,5)
|
Başlangıç NTDT-PRO T/W alan skorub kategorisi, n (%)
> 3
|
66 (68,8)
|
35 (71,4)
|
Başlangıçtaki transfüzyon yükü(ünite/24 hafta)
Medyan (min, maks)
|
0 (0, 4)
|
0 (0, 4)
|
Splenektomi, n (%)
Evet
|
34 (35,4)
|
26 (53,1)
|
MRG LIC (mg/g dw)c n
Medyan (min, maks)
|
95
3,9 (0,8; 39,9)
|
47
4,1 (0,7; 28,7)
|
MRG dalak hacmi (cm3), n
Medyan (min, maks)
|
60
879,9
(276,1; 2419)
|
22
1077
(276,5; 2243)
|
Başlangıç ICT kullanımı, n (%) |
28 (29,2)
|
16 (32,7)
|
Başlangıç serum ferritin (^g/L)d
Medyan (min, maks)
|
456,5 (30; 3528)
|
360
(40; 2265)
|
Hb = hemoglobin ; HbE = hemoglobin E; ICT = Demir Şelasyon Tedavisi; LIC = karaciğer demir konsantrasyonu; maks = maksimum; min = minimum; MRG = manyetik rezonansgörüntüleme; NTDT-PRO T/W = transfüzyona bağımlı olmayan P- talasemi hasta tarafındanbildirilen sonuç yorgunluk ve güçsüzlük alanı skoru;
a28 günlük tarama süresi b^oyiunca effie.rkezizalıbörâiuvarr.tarafından alınan en az 2 Hb
b Başlangıç, 1. Doz 1. Günden önceki 7 gün boyunca eksik olmayan NTDT-PRO T/W alan skorunun ortalaması olarak tanımlanır.
c LIC değeri, MRG LIC edinimi için hangi tekniklerin ve yazılımın kullanıldığına bağlı olarak elektronik Olgu Rapor Formundan (eORF) toplanan değer veya T2*, R2* veya R2parametresinden elde edilen değerdir.
d Başlangıç ortalama serum ferritin, 1. Doz 1. Günde veya öncesinde 24 hafta boyunca hesaplanmıştır. Başlangıç ICT, 1. Doz 1. Günde veya öncesinde 24 hafta boyuncahesaplanmıştır.
Etkililik sonuçları aşağıda özetlenmiştir.
Tablo 14 ACE-536-B-THAL-002 çalışmasında transfüzyona bağımlı olmayan P~talasemihastalarında etkililik sonuçları
|
ITT popülasyonu |
Sonlanım noktası |
Luspatersept
(N=96) |
Plasebo
(N=49) |
Primer sonlanım noktası
Ardışık 12 hafta boyunca ortalama Hb'de başlangıca göre >1 g/dL artış (transfüzyon olmadan) |
• 13-24. Hafta
Yanıt oranıa, n [(%) (95% GA)]b
|
74
[(77,1) (67,4; 85)]
|
0,0
[(0,0) (0,0; 7,3)]
|
p değeric
|
< 0,0001
|
|
GA = güven aralığı; Hb = hemoglobin
a Başlangıca kıyasla RBC transfüzyonu olmadan > 1 g/dL Hb artışı olan hasta sayısı olarak tanımlanır (1. Doz 1. Günden önceki 4 hafta içinde > 1 hafta arayla >2 Hb ölçümününortalaması).
bYanıt oranı (%) için %95 GA, Clopper-Pearson kesinlik testinden hesaplanmıştır. c%95 GA ve p-değeri ile olasılık oranı (plaseboya karşı luspatersept), randomizasyonda ortakdeğişkenler olarak tanımlanan başlangıç Hb kategorisine (<8,5'e
karşıkarşı
< 3) göre katmanlandırılmışCMH testinden hesaplanmıştır.
Not: 13-24. Haftalarda eksik Hb değeri olan hastalar, analizde yanıt vermeyenler olarak sınıflandırılmıştır.
Luspatersept ile tedavi edilen hastaların toplam %77,1'i ardışık 12 haftalık aralıkta (transfüzyon olmadan) ortalama Hb'de başlangıca göre > 1 g/dL artış elde etmiştir (13-24.Hafta). Bu etki, tedavinin 144. Haftasına ulaşan hastaların %57,3'ünde korunmuştur.
Pediyatrik popülasyon
Mi^yelodisplastik sendromlar
Avrupa İlaç Kurumu, miyelodisplastik sendromlarda REBLOZYL ile yapılan çalışmalardaki bulguların, pediyatrik popülasyonun tüm alt gruplarında sunulması zorunluluğundan feragatetmiştir (pediyatrik kullanıma ilişkin bilgiler için bkz. bölüm 4.2).
P-talasemiAvrupa İlaç Kurumu, p-talasemeideeaediKatrLkmpaopüia.sy„onurn 6 yaştan daha küçük bir veyaupa İlaç Kurumu, p-talasemeideeaediKatrLkmpaopüia.sy„onurn 6 yaştan daha küçük bir veya
Belge Doı5.2 Farmakokinetik özelliklerGenel özellikler
Emilim:
Sağlıklı gönüllüler ve hastalarda, luspatersept subkutan uygulamadan sonra yavaşça emilmekte olup, tüm doz seviyelerinde serumda Cmaks genellikle dozdan yaklaşık 7 gün sonragözlemlenmiştir. Popülasyon farmakokinetik (FK) analizi, dolaşımdaki luspaterseptemiliminin incelenen doz aralığında doğrusal olduğunu ve emilimin subkutan enjeksiyonkonumundan (üst kol, uyluk ve abdomen) önemli ölçüde etkilenmediğini düşündürmektedir.EAA'nın bireyler arası değişkenliği MDS hastalarında yaklaşık %38 ve P-talasemihastalarında %36'ydı.
Dağılım:
Önerilen dozlarda, ortalama görünür dağılım hacmi MDS hastaları için 9,68 L ve P-talasemi hastaları için 7,26 L idi. Küçük dağılım hacmi, luspaterseptin büyük moleküler kütlesi iletutarlı olarak özellikle ekstrasellüler sıvılarda tutulduğuna işaret etmektedir.
Biyotransformasyon:
Luspaterseptin, genel protein bozunma süreci ile amino asitlere katabolize olması beklenmektedir.
Eliminasyon:
Glomerüler filtrasyon boyutu dışlama eşiğinin üzerindeki büyük moleküler kütlesi nedeniyle luspaterseptin idrarla atılması beklenmemektedir. Önerilen dozlarda, ortalama görünür toplamklirens MDS hastaları için 0,516 L/gün ve p-talasemi hastaları için 0,437 L/gün idi.Serumdaki ortalama yarı ömür MDS hastaları için yaklaşık 13 gün ve P-talasemi hastaları için11 gündü.
Doğrusallık/Doğrusallık Olmayan Durum:
Serumda luspatersept Cmaks ve EAA artışı 0,125 ila 1,75 mg/kg arasında yaklaşık olarak doz artışı ile orantılıdır. Luspatersept klirensi dozdan ya da süreden bağımsızdır.
Her üç haftada bir uygulandığında, luspatersept serum konsantrasyonu, 3 dozdan sonra yaklaşık 1,5 birikim oranı ile kararlı duruma ulaşmaktadır.
Hb yanıtı:
Çalışmadan önceki 8 hafta içinde < 4 ünite RBC transfüzyonu alan hastalarda, Hb değeri tedavi başladıktan sonra 7 gün içinde artmış ve artış luspatersept Cmaks'a ulaşmak için gerekensüre ile ilişkilidir. En büyük ortalama Hb artışı ilk dozdan sonra gözlemlenmiş, sonrakidozlardan sonra daha küçük artışlar gözlemlenmiştir. Hb seviyeleri son dozdan itibarenyaklaşık 6 ila 8 hafta içerisinde başlangıç değerine dönmüştür (0,6 ila 1,75 mg/kg). Artanluspatersept serum maruziyeti (EAA), MDS veya P-talasemi hastalarında daha fazla Hb artışıile ilişkilendirilmiştir.
24 hafta içinde başlangıç transfüzyon yükü 0 ila 5 ünite olan transfüzyona bağımlı olmayan P talasemi hastalarında, artan -luspatersept serum maruziyeti (zamana dayalı EAA), bir Hb artışıelde etme (> 1g/dL veya > 1,5 g/dL) olasılığının daha yüksek olması ve bu Hb artışının dahauzun süre korunması ile ilişkilendirilmiştir. Hb üretimi üzerinde maksimum uyarıcı etkinin%50'sini sağlayan luspatersept serum konsantrasyonunun 7,6 ^g / mL olduğu hesaplanmıştır.
Hastalardaki karakteristik özellikler
Yaşlılar:
Luspatersept için popülasyon FK analizi, MDS hastaları için 72 medyan yaş ve P-talasemi hastaları için 33 medyan yaşla, yaşları 18 ila 95 arasında değişen hastaları kapsıyordu.MDShastaları (< 65, 65-74 ile > 75 yaş) veya P-talasemi hastalarında (18 ila71) yaş gruplarıarasında EAA ve klirenste klinik açıdan anlamlı fark görülmemiştir.
Karaciğer yetmezliği:
Luspatersept için popülasyon FK analizi, Ulusal Kanser Enstitüsünün hepatik fonksiyon bozukluğu kriterleri kullanılarak tanımlanmış normal karaciğer fonksiyonu (BIL, ALT veAST < ULN; N = 207), hafif karaciğer yetmezliği (BIL > 1 - 1,5 x ULN ile ALT veyaAST > ULN; N = 160), orta derecede karaciğer yetmezliği (BIL > 1,5 - 3 x ULN, herhangibir ALT ya da AST; N = 138) veya şiddetli karaciğer yetmezliği (BIL > 3 x ULN, herhangibir ALT ya da AST; N = 40) olan hastaları kapsıyordu. Karaciğer fonksiyonu kategorileri,yüksek karaciğer enzimleri (ALT veya AST, 3 x ULN'ye kadar) ve yüksek total BIL'in (4 -246 ^mol/L) luspatersept klirensi üzerinde etkisi gözlemlenmemiştir. Karaciğer fonksiyonugruplarında ortalama kararlı durum Cmaks ve EAA değerlerinde klinik olarak anlamlı bir farkbulunmamıştır. Karaciğer enzimleri (ALT veya AST) > 3 x ULN olan hastalar için FK verileriyeterli değildir. Özel bir çalışma yapılmadığından karaciğer sirozu olan hastalar (Child-PughSınıf A, B ve C) için FK verisi mevcut değildir.
Böbrek yetmezliği:
Luspatersept için popülasyon FK analizi, normal böbrek fonksiyonu (eGFR > 90 mL/dak/1,73 m2; N = 315), hafif böbrek yetmezliği (eGFR 60 ila 89 mL/dak/1,73 m2;N = 171) veya orta derecede böbrek yetmezliği (eGFR 30 ila 59 mL/dak/1,73 m2; N = 59)olan hastaları kapsıyordu. Luspatersept serum düzeyleri (EAA) hafif ila orta derecede böbrekyetmezliği olan hastalarda, normal böbrek fonksiyonu olan hastalara göre %27 ila %41 dahayüksek bulunmuştur. Ciddi böbrek yetmezliği (eGFR < 30 mL/dak/1,73 m2) veya son evreböbrek hastalığı olan hastalar için FK verileri mevcut değildir.
Diğer intrinsik faktörler:
Aşağıdaki popülasyon özelliklerinin luspatersept EAA veya klirensi üzerinde klinik açıdan anlamlı etkisi bulunmamaktadır: cinsiyet ve ırk (Asyalı
karşısında
Beyaz).
Aşağıdaki başlangıç hastalık özelliklerinin luspatersept klirensi üzerinde klinik açıdan anlamlı etkisi olmamıştır: serum eritropoietin seviyesi, RBC transfüzyon yükü, MDS halkasideroblastlar, P-talasemi genotipi (P0/p0
karşısında
P0 olmayan/p0) ve splenektomi.
Luspaterseptin dağılım hacmi ve klirensi vücut ağırlığındaki artışla birlikte artmış olup bu durum ağırlık esaslı dozlam rejimini desteklemektedir.
5.3 Klinik öncesi güvenlilik verileri
Tek ve tekrarlı doz toksisitesi
Luspaterseptin sıçanlarda tekrarlı uygulamasının ardından toksisiteler arasında membranoproliferatif glomerülonefrit, konjesyon, nekroz ve/veya adrenal bezlerinmineralizasyonu; hepatoselüler vakuolasyon ve nekroz; midenin glandüler kısmındamineralizasyon ile histoloji bulguları olmaksızın azalan kalp ve akciğer ağırlıkları yeralıyordu. Sıçanlarda ve tavşanlarda (jüvenil ve üreme toksisitesi çalışmaları dahil) yapılançeşitli çalışmalarda şişmiş arka ayakların/ayakların klinik gözlemi kaydedilmiştir. Bir jüvenilsıçanda, bu histopatolojik olarak yeni kemik oluşumu, fibrozis ve inflamasyon ile korelasyongöstermiştir. Maymunlarda ayrıca membranoproliferatif glomerülonefrit görülmüştür.Maymunlardaki diğer toksisiteler arasında vasküler dejenerasyon ve koroid pleksustaenflamatuvar infiltratları bulunuyordu.
Maymunlardaki en uzun süreli çalışma olan 6 aylık toksisite çalışması için herhangi bir advers etki gözlemlenmeyen düzey (NOAEL= 0,3 mg/kg'dı (her 3 haftada bir 1,75 mg/kg klinikmaruziyetin 0,3 katı). Sıçanlarda bir NOAEL tanımlanmamıştır ve 3 aylık sıçançalışmasındaki gözlenen en düşük beklenmeyen etki düzeyi (LOAEL) 1 mg/kg'dı (her 3haftada bir 1,75 mg/kg klinik maruziyetin 0,9 katı).
Karsinogenez ve mutagenez
Luspatersept ile karsinojenisite ya da mutajenisite çalışmaları gerçekleştirilmemiştir. Definitif jüvenil toksisitesi çalışmasında, en yüksek doz grubunda (10 mg/kg) incelenen 44 sıçandan3'ünde hematolojik maligniteler gözlemlenmiştir. Bu tümörlerin genç hayvanlarda ortayaçıkması olağan değildir ve luspatersept tedavisi ile ilişkisi göz ardı edilememektedir.Tümörlerin gözlemlendiği 10 mg/kg dozunda, maruziyet üç haftada bir 1,75 mg/kg klinikdozundaki tahmini maruziyetin yaklaşık 4 katı kadar olan bir maruziyet çarpanını temsil eder.
Maymunlarda yapılan 6 aylık çalışma da dahil olmak üzere diğer klinik dışı güvenlilik çalışmalarında, türlerin hiçbirisinde luspatersepte bağlanabilen başka proliferatif veya pre-neoplastik lezyon gözlemlenmemiştir.
Fertilite
Sıçanlardaki bir fertilite çalışmasında, luspaterseptin dişilere önerilen en yüksek insan dozundan daha yüksek dozlarda uygulanması sarı cisimcikler, implantasyonlar ve canlıembriyoların ortalama sayısında düşüşe neden olmuştur. Hayvanlarda maruziyet klinikmaruziyetin 1,5 katı olduğunda bu tür etkiler gözlenmemiştir. Dişi sıçanlarda fertiliteüzerindeki etkiler 14 haftalık iyileşme döneminde reversibl idi.
Luspaterseptin erkek sıçanlara şu anda önerilen en yüksek insan dozundan daha yüksek dozlarda uygulanmasının, erkek üreme organları üzerinde veya bunların çiftleşme ve canlıembriyo üretme yetenekleri üzerinde olumsuz bir etkisi olmamıştır. Erkek sıçanlarda testedilen en yüksek doz, klinik maruziyetin yaklaşık 7 katı maruziyetle sonuçlanmıştır.
Embriyo-fetal gelişim (EFD)
Embriyo fetal gelişimsel toksikoloji çalışmaları (aralık bulma ve definitif çalışmalar) gebe sıçanlar ve tavşanlar üzerinde gerçekleştirilmiştir. Definitif çalışmalarda, haftada bir kez30 mg/kg veya 40 mg/kg'a kadar olan dozlar organogenez dönemi boyunca iki kezuygulanmıştır. Luspatersept, sıçanda seçici gelişimsel toksik madde (anne etkilenmez; fetüsetkilenir) ve tavşanda maternal ve fetal gelişimsel toksik maddeydi (anne ve fetüs etkilenir).Her iki türde embriyofetal etkiler görülmüş olup bunlar arasında canlı fetusların ve fetal vücutağırlıklarının azalması, rezorpsiyonlardaki artışlar, implantasyon sonrası kayıp ve iskeletvaryasyonları ile tavşanların fetüslerinde kaburgalar ve vertebrada malformasyonlarbulunuyordu. Her iki türde, EFD çalışmalarında luspaterseptin etkileri test edilen en düşükdoz olan 5 mg/kg'da gözlemlenmiş olup, bu, sıçanlarda ve tavşanlarda, tahmini klinikmaruziyetten sırasıyla yaklaşık 2,7 ve 5,5 kat daha fazla tahmini maruziyete karşılıkgelmektedir.
Doğum öncesi ve doğum sonrası gelişim
Doğum öncesi ve doğum sonrası gelişim çalışmasında, gebeliğin (GD) 6. Gününden doğum sonrası (PND) 20. Güne kadar her 2 haftada bir uygulanan 3, 10 veya 30 mg/kg dozseviyelerinde, tüm dozlardaki yan etkiler, her iki cinsiyette doğum sırasında, emzirmesüresince ve sütten kesme sonrası (PND 28) daha düşük F1 yavru vücut ağırlıkları; F1dişilerde çiftleşme öncesi erken dönemde (1. ve 2. Hafta) daha düşük vücut ağırlıkları(yalnızca 30 mg/kg/dozda advers) ve çiftleşme öncesi, çiftleşme ve çiftleşme sonrasıdönemlerde F1 erkeklerde daha düşük vücut ağırlığı ve F1 yavrularda mikroskopik böbrekbulgularından oluşuyordu. Bunun yanı sıra advers olmayan bulgular arasında 10 ve 30mg/kg/dozda erkek cinsel matürasyonunda gecikme bulunuyordu. F1 jenerasyonundabüyümede gecikme ve advers böbrek bulguları, F1 genel ve gelişimsel toksisitesi için birNOAEL belirlenmesini engellemiştir. Bununla birlikte, herhangi bir doz seviyesinde her ikicinsiyette de davranış indisleri, fertilite veya üreme parametreleri üzerinde etkigörülmediğinden, F1 hayvanlardaki davranışsal değerlendirmeler, fertilite ve üremefonksiyonu için NOAEL 30 mg/kg/doz olarak değerlendirilmiştir. Luspatersept gebesıçanların ve tavşanların plasentasından aktarılır ve emziren sıçanların sütüne geçer.
Jüvenil toksisitesi
Jüvenil sıçanlardaki bir çalışmada, luspatersept doğum sonrası (PND) 7. Günden PND 91. Güne kadar 0, 1, 3 veya 10 mg/kg olarak uygulanmıştır. Yetişkin sıçanlardaki tekrarlı doztoksisitesi çalışmalarında görülen bulguların çoğu jüvenil sıçanlarda yinelenmiştir. Bubulgular arasında böbrekte glomerülonefrit, hemoraji/konjesyon, nekroz ve adrenal bezdemineralizasyon, midede mukoza mineralizasyonu, düşük kalp ağırlıkları ile şişmiş arkaayaklar/ayaklar yer alıyordu. Jüvenil sıçanlara özgü luspatersept ile ilişkili diğer bulgulararasında tübüler atrofi/böbrek iç medulasında hipoplazi, erkeklerde ortalama cinsel olgunlukyaşında gecikmeler, üreme performansı (düşük çiftleşme indisleri) üzerindeki etkiler ve hemerkek hem de dişi sıçanlarda kemik mineral yoğunluğunda advers olmayan düşüşler yeralıyordu. Üreme performansı üzerindeki etkiler 3 aydan uzun bir iyileşme süresinden sonragözlemlenmiş, bu da kalıcı bir etki olduğunu düşündürmüştür. Tübüler atrofi/hipoplazi geriçevrilebilirliğinin incelenmemiş olmasına rağmen, bu etkilerin geri çevrilemez olduğudüşünülmektedir. Böbrek ve üreme sistemi üzerindeki advers etkiler klinik olarak anlamlımaruziyet seviyelerinde gözlemlenmiş ve test edilen en düşük dozda görülmüştür bu nedenlebir NOAEL belirlenmemiştir. Buna ek olarak, en yüksek doz grubunda (10 mg/kg) incelenen44 sıçandan 3'ünde hematolojik maligniteler gözlemlenmiştir. Bu bulguların tümü pediyatrikhastalarda potansiyel riskler olarak kabul edilmektedir.
Sitrik asit monohidrat (E330)
Sodyum sitrat (E331)
Polisorbat 80 Sukroz
Hidroklorik asit (pH ayarlaması için)
Sodyum hidroksit (pH ayarlaması için)
6.2 Geçimsizlikler
Bu tıbbi ürün bölüm 6.6'da belirtilenler dışında başka tıbbi ürünlerle karıştırılmamalıdır.
6.3 Raf ömrü
Açılmamış flakon
36 ay
Sulandırdıktan sonra
Orijinal kabında saklandığında, sulandırılmış tıbbi ürünün kullanım sırasındaki kimyasal ve fiziksel stabilitesinin oda sıcaklığında (< 25°C) en fazla 8 saat ya da 2°C-8°C'de en fazla 24saat olduğu gösterilmiştir.
Mikrobiyolojik açıdan tıbbi ürün hemen kullanılmalıdır. Hemen kullanılmadığında, kullanım sırasındaki saklama süresi ve kullanım öncesindeki koşullar kullanıcının sorumluluğundaolup, 2X-8X'de 24 saatten uzun süre saklanmamalıdır.
Sulandırılmış çözeltiyi dondurmayınız.
6.4 Saklamaya yönelik özel tedbirler
Buzdolabında saklayınız (2°C - 8°C).
Dondurmayınız.
Işıktan korumak için orijinal karton ambalajında saklayınız.
Sulandırılmış tıbbi ürünün saklama koşulları için bölüm 6.3'e bakınız.
6.5 Ambalajın niteliği ve içeriği
REBLOZYL 25 mg Enjeksiyonluk Çözelti Hazırlamak İçin Toz
Hidrofobik iç kaplaması bromobutil lastik tıpa ve sarı polipropilen geçme kapaklı bir alüminyum kapakla kapatılan 3 mL Tip I cam flakon.
Ambalaj boyutu: 1 flakon
Belge Do Belge Takip Adresi:https://www.turkiye.gov.tr/saglik-titck-ebys6.6 Beşeri tıbbi üründen arta kalan maddelerin imhası ve diğer özel önlemler
REBLOZYL uygulanmadan önce hafifçe sulandırılmalıdır. Hızlı çalkalanmasından kaçınılmalıdır.
Ürünün sulandırılması
REBLOZYL, kullanmadan önce sulandırmak üzere liyofilize toz şeklinde sunulmaktadır. REBLOZYL'in sulandırırken yalnızca enjeksiyonluk su kullanılmalıdır.
İstenen dozu elde etmek için uygun sayıda REBLOZYL flakonu sulandırılmalıdır. Doğru dozajı sağlamak üzere sulandırmak için uygun ölçek çizgileri bulunan bir enjektörkullanılmalıdır.
Sulandırmak için aşağıdaki adımlar izlenmelidir:
1. Renkli kapak flakondan çıkarılır ve üst kısmı alkollü bezle silinir.
2. Uygun ölçek çizgileri bulunan bir enjektör yardımı ile flakona 0,68 mL enjeksiyonluksu eklenir, iğne bu sırada akışı liyofilize toz üzerine yönlendirir. Bir dakika bekletilir.
25 mg'lık flakon sulandırıldıktan sonra en az 0,5 mL çözelti (50 mg/mL luspatersept) içerecektir.
3. Sulandırma için kullanılan iğne ve enjektör atılır. Bunlar subkutan enjeksiyon içinkullanılmamalıdır.
4. Flakon 30 saniye boyunca dairesel hareketle yavaşça döndürülür. Döndürme bırakılır ve30 saniye boyunca flakon dik şekilde bekletilir.
5. Çözelti içerisinde çözünmemiş toz olup olmadığını görmek üzere flakon incelenir.Çözünmemiş toz gözlemlenirse, toz tamamen çözünene dek 4.adım tekrarlanır.
6. Flakon ters çevrilir ve 30 saniye boyunca ters çevrilmiş olarak yavaşça döndürülür.Flakon tekrar dik konuma getirilir ve 30 saniye boyunca dik şekilde bekletilir.
7. Flakonun yanlarındaki malzemenin tamamen çözünmesini sağlamak üzere 6.adım yedikez daha tekrarlanır.
8. Uygulama öncesinde sulandırılmış çözelti görsel olarak incelenir. Doğru şekildekarıştırıldığında, Reblozyl sulandırılmış çözeltisi renksiz ila açık sarı, berrak ila hafifopak bir çözelti olup, gözle görülebilir yabancı partikül madde içermez. Çözünmemişürün ya da yabancı partikül madde gözlemlenmesi durumunda kullanılmamalıdır.
9. Sulandırılmış çözelti hemen kullanılmayacaksa saklama koşulları için bölüm 6.3'ebakınız.
Kullanılmamış olan ürünler ya da atık materyaller 'Tıbbi Atıkların Kontrol Yönetmeliği' ve 'Ambalaj Atıklarının Kontrolü Yönetmeliği'ne uygun olarak imha edilmelidir.
7.
RUHSAT SAHIBI
Bristol Myers Squibb İlaçları Inc. İstanbul Şubesi
Sarıyer, Istanbul
Tel: 0 212 335 8900
Fax: 0 212 286 2496 - 97
e-mail:[email protected]
8
9
2022/412
ILK RUHSAT TARIHI/RUHSAT YENILEME TARIHI
İlk Ruhsat Tarihi: 29.07.2022 Ruhsat Yenileme Tarihi:
10. KUB'UN YENILENME TARIHI