KISA URUN BILGISI
ilaç ek izlemeye tabidir. Bu üçgen yeni güvenlilik bilgisinin hızlı olarak belirlenmesini sağlayacaktır. Sağlık mesleği mensuplarının şüpheli advers reaksiyonları TÜFAM'abildirmeleri beklenmektedir. Bakınız Bölüm 4.8 Advers reaksiyonlar nasıl raporlanır?
1. BEŞERİ TIBBİ ÜRÜNÜN ADI
LYNPARZA™ 150 mg film kaplı tablet
2. KALİTATİF VE KANTİTATİF BİLEŞİM
Etkin madde:
150 mg
Olaparib
Yardımcı maddeler:
Yardımcı maddeler için Bölüm 6.1'e bakınız.
3. FARMASÖTİK FORM
Film kaplı tablet.
Bir yüzünde “OP150” baskısı bulunan, diğer yüzü düz, yeşil ila yeşil/gri renkli, oval, bikonveks
tablet.
4. KLİNİK ÖZELLİKLER
4.1. Terapötik endikasyonlar
LYNPARZA aşağıdakiler için endikedir:
Over kanseri
Monoterapi olarak;
• ilerlemiş (FIGO evre III ve IV) BRCA1/2-mutasyonlu(germ hattı ve/veya somatik)yüksek dereceli epitelyal over, fallop tüpü veya primer peritoneal kanser görülen vebirinci basamak platin bazlı kemoterapinin tamamlanmasını takiben tam ya da kısmiyanıt alınan yetişkin hastalara uygulanan idame tedavisinde,
• daha önce platin içeren kemoterapi sonrası relaps gelişen platin duyarlı (Platinduyarlılığı son tedavi dozundan en az 6 ay ve üzerinde relaps gelişen hastalardır.) BRCAmutasyonu (BRCA1/2mutasyonu, akreditasyon almış bir laboratuvarda çalışılmışolmalıdır.) pozitif olan yüksek dereceli epitelyal over tümörü, fallop tüpü veya primerperitoneal kanserli hastaların platin içeren ikinci basamak tedavisi sonrası idametedavisinde endikedir.
Bevasizumabla kombinasyon halinde
• ilerlemiş (FIGO evre III ve IV) yüksek dereceli seröz epitelyal over kanseri, fallop tüpü kanseri veya primer peritoneal kanser görülen ve birinci basamak platin bazlıkemoterapi ve bevasizumab kombinasyon tedavisinin tamamlanmasını takiben yanıtveren (tam veya kısmi) ve ECOG Performans durumu 0-1 olan yetişkin hastalarabevasizumabla kombinasyon halinde uygulanan idame tedavisinde progresyona kadarveya en fazla 24 ay Büreyiesieadıkâd^k imza iie imzalanmıştır.
Belge Do
Meme kanseri
LYNPARZA, germline BRCA 1 veya 2 mutasyonu olan triple negatif yüksek riskli (Neoadjuvan tedavi sonrası patolojik rezidüel hastalığı olanlar veya primer cerrahisini olmuşve patolojik olarak tümör çapı 2 cm üstünde yada lenf nodu pozitif olan adjuvan tedavisini almışhastalar) erken evre meme kanserinde lokal tedaviler ve antrasiklin ve/veya taksan içerenadjuvan/neoadjuvan kemoterapi tamamlandıktan sonra monoterapi halinde maksimum 1 yılsüreyle endikedir.
LYNPARZA, germ hattı BRCA1 veya 2 mutasyonlarına sahip olan, HER2 negatif metastatik meme kanseri olan yetişkin hastalarının tedavisinde monoterapi olarak endikedir. Hastalar, butedavi için uygun olmaları durumunda, daha önce (neo)adjuvan veya metastatik ortamda birantrasiklin ve bir taksan ile tedavi görmüş olmalı ve (neo) adjuvan platin temelli bir tedavialmışlarsa son tedaviden itibaren 12 ay geçmiş olmalıdır (bkz. bölüm 5.1).
Hormon reseptörü (HR) pozitif meme kanseri görülen hastalar aynı zamanda önceki endokrin tedavisi sırasında veya sonrasında progresyon göstermiş olmalıdır veya endokrin tedavisi içinuygun olmadıkları yönünde değerlendirme yapılmış olmalıdır.
Pankreas adenokarsinomu
LYNPARZA, birinci basamak platin bazlı kemoterapiyi en az 16 hafta kullanıp hastalığı progresyon göstermeyen, germ hattı BRCA1/2-mutasyonlu, metastatik pankreas adenokarsinomlu, ECOGPerformans durumu 0-1 olan yetişkin hastalarının idame tedavisinde monoterapi olarak endikedir.
Prostat kanseri
LYNPARZA, metastatik kastrasyona dirençli prostat kanserinde önceki enzalutamid veya abireteron tedavisine progresyon göstermiş ve BRCA1,2 veya ATM mutasyonu olan yetişkinhastaların tedavisinde monoterapi olarak endikedir.
4.2. Pozoloji ve uygulama şekli
LYNPARZA ile tedavi, anti-kanser tıbbi ürünlerin kullanımında deneyimli bir hekim tarafından başlatılmalı ve takip edilmelidir.
Hasta Seçimi
BRCA mutasyonlu ileri over kanserinin birinci basamak idame tedavisi:
Yüksek dereceli epitelyal over kanseri (EOK), fallop tüpü kanseri (FTK) veya primer peritoneal kanserin (PPK) birinci basamak idame tedavisi için LYNPARZA tedavisi başlatılmadan öncehastaların meme kanserine duyarlılık genleri (BRCA)1 veya 2'de patojen veya olası patojengerm hattı ve/veya somatik mutasyonlara sahip olduğu valide edilmiş bir test kullanılarakdoğrulanmalıdır.
Platine duyarlı relaps yapmış over kanserinin idame tedavisi:
Platin bazlı tedaviye tam veya kısmi yanıt veren hastalarda, relaps yapmış EOK, FTK veya PPK'nin idame tedavisinde monoterapi olarak LYNPARZA kullanılmasından önce hastalarınmeme kanserine duyarlılık genleri (BRCA)1 veya 2'de patojen veya olası patojen germ hattıve/veya somatik mutasyonlara sahip olduğu valide edilmiş bir test kullanılarak doğrulanmalıdır.
Bevasizumabla birlikte birinci basamak platin bazlı kemoterapinin tamamlanmasını takiben yanıt veren (tam veya kısmi) hastalarda EOK, FTK veya PPK'nin birinci basamak tedavisindebevasizumabla kombinasyon halinde LYNPARZA için meme kanserine duyarlılık genleri (BRCA1/2) testi yapılmasına gerek yoktur.
Germline BRCA-mutasyonlu yüksek riskli erken meme kanserinin adjuvan tedavisigBRCA1/2mutasyonu doğrulanmalıdır (bkz. Bölüm 5.1).
gBRCA1/2-mutasyonlu HER2-negatif metastatik meme kanseri:
Germline meme kanseri duyarlılık genleri (gBRCA1/2) mutasyona uğramış insan epidermal büyüme faktörü reseptörü 2 (HER2)-negatif metastatik meme kanseri için, LYNPARZAtedavisine başlanmadan önce hastalarda zararlı veya şüpheli zararlı bir gBRCA1/2 mutasyonudoğrulanmalıdır. gBRCA1/2 mutasyon durumu, onaylanmış bir test yöntemi kullanılarakdeneyimli bir laboratuvar tarafından belirlenmelidir. Meme kanserinde tümör BRCA1/2testlerinin klinik doğrulamasını gösteren veriler şu anda mevcut değildir.
BRCA mutasyonlu metastatik pankreas adenokarsinomunun birinci basamak idame tedavisi:
Germ hattı gBRCA1/2gBRCA1/2gBRCA1/2mutasyonu durumudeneyimli bir laboratuvar tarafından valide edilmiş bir test yöntemi kullanılarak belirlenmelidir.
BRCA1/2 ya da ATM genlerinde mutasyona uğramış metastatik kastrasyona dirençli prostat kanseri:
BRCA1,2 ya da ATM genlerinde mutasyonlu metastatik kastrasyona dirençli prostat kanserinde (mCRPC) LYNPARZA tedavisine başlanmadan önce hastaların homolog rekombinasyononarım (HRR) geni mutasyonu doğrulanmalıdır (bir doku örneğinden alınan tümör DNA'sıveya bir plazma örneğinden alınmış ctDNA veya kan ya da başka bir tümör dışı örnekten eldeedilmiş germ hattı DNA'sı kullanılarak). HRR genetik durumu, deneyimli bir laboratuvartarafından valide edilmiş bir test yöntemi kullanılarak belirlenmelidir.
Eğer uygulanabilir ise BRCA1/2 veya diğer HRR genlerindeki mutasyonlar açısından test uygulanan hastalara yönelik genetik danışmanlık yerel düzenlemelere uygun şekildeverilmelidir.
Pozoloji/uygulama sıklığı ve süresi:
LYNPARZA, 100 mg ve 150 mg'lık tabletler halinde mevcuttur.
LYNPARZA'nın önerilen dozu, 600 mg'lık toplam günlük doza karşılık gelecek şekilde günde iki kez alınan 300 mg'dır (iki adet 150 mg tablet). 100 mg tablet, dozun azaltılması içinkullanılmalıdır.
LYNPARZA monoterapi:
Bevasizumabla kombinasyon halinde LYNPARZA
Bevasizumabla birlikte uygulanan birinci basamak platin bazlı tedavinin tamamlanmasını takiben yüksek dereceli epitelyal over kanserine, fallop tüpü kanserine veya primer peritonealkansere yönelik birinci basamak idame tedavisinde LYNPARZA ile bevasizumabkombinasyonu uygulanırken hastalar bevasizumabla kombinasyon halinde LYNPARZAtedavisine son kemoterapi dozlarının tamamlanmasından en az 3 hafta ve en fazla 9 hafta sonrabaşlamalıdır.LYNPARZA bevasizumab ile kombinasyon halinde kullanılacak olduğundaönerilen dozaj bilgisi için bevasizumaba ilişkin ürün bilgisine başvurun (bkz. bölüm 5.1).
Endokrin tedavi ile kombinasyonda LYNPARZA
Önerilen pozoloji için endokrin tedavi kombinasyonu bileşenlerinin (aromataz inhibitörü/anti-östrojen ajan ve/veya LHRH) ürün bilgisine başvurun.
gBRCA1/2mutasyonlu metastatik pankreas adenokarsinomu görülen hastalar LYNPARZA tedavisine birinci basamak platin bazlı kemoterapilerinin son dozunun tamamlanmasından engeç 8 hafta sonra başlamalıdır.
Tedavi süresi
BRCA mutasyonlu ilerlemiş over kanserinin birinci basamak idame tedavisi:
Tedavi marker yüksekliği ve/veya radyolojik hastalık progresyonu veya kabul edilemez toksisite gelişene kadar verilebilir. Maksimum tedavi süresi 2 yıldır.
BRCA mutasyonlu platine duyarlı relaps yapmış over kanserinin idame tedavisi:
BRCA mutasyonlu platine duyarlı relaps yapmış yüksek dereceli epitelyal over, fallop tüpü veya primer peritoneal kanser görülen hastalarda tedavinin altta yatan hastalığın progresyonunaveya kabul edilemez toksisiteye kadar sürdürülmesi önerilmektedir.
BRCA mutasyonlu metastatik pankreas adenokarsinomunun birinci basamak idame tedavisi:
Altta yatan hastalığın progresyonuna veya kabul edilemez toksisiteye kadar tedaviye devam edilmesi önerilmektedir.
BRCA1/2 veya ATM geni mutasyonlu metastatik kastrasyona dirençli prostat kanserr.
Altta yatan hastalığın progresyonuna veya kabul edilemez toksisiteye kadar tedaviye devam edilmesi önerilmektedir. Cerrahi kastrasyon uygulanmış olmayan hastalarda tedavi sırasındalüteinizan hormon salgılatıcı hormon (LHRH) analogu kullanılarak ilaçla kastrasyona devamedilmelidir.
İlerlemiş over kanserinin bevasizumab ile kombinasyon halinde birinci basamak idame tedavisi:
Hastalar radyolojik hastalık progresyonu, kabul edilemez toksisite veya 2 yıl tedaviden sonra radyolojik hastalık kanıtı yoksa 2 yıla kadar tedaviye devam edebilir. Tedaviyi uygulayandoktorun görüşüne göre devam eden LYNPARZA tedavisinden ilave yarar elde edebilecek olan
ve 2. yılda hastalık kanıtı sertgiieyevne„hast§loasan2ayildaana„dahıa uzun süre tedavi uygulanabilir.
Over kanseri hastalarında ilk veya sonraki relapsı takiben LYNPARZA ile tekrar idame tedavisi uygulanması konusunda herhangi bir etkililik veya güvenlilik verisi yoktur (bkz. bölüm 5.1).
Germline BRCA-mutasyonlu, yüksek riskli meme kanserinin adjuvan tedavisi
Hastaların 1 yıla veya hastalık nüksüne veya kabul edilemez toksisite gelişimine dek, hangisi
önce gerçekleşirse, tedavi edilmesi önerilir.
gBRCA1/2-mutasyonlu HER2-negatif metastatik meme kanseri:
Altta yatan hastalık veya kabul edilemez toksisitenin ilerlemesine kadar tedaviye devam edilmesi önerilir.
Dozun unutulması
Eğer hastalar bir LYNPARZA dozunu almayı unuturlarsa, bir sonraki normal dozu planlı saatinde almalıdır.
Advers reaksiyonlar için doz ayarlamaları
Bulantı, kusma, diyare ve anemi gibi advers reaksiyonların yönetimi için tedaviye ara verilebilir ve dozun azaltılması düşünülebilir (bkz. Bölüm 4.8).
Önerilen doz azaltımı günde iki kez 250 mg'dır (bir adet 150 mg tablet ve bir adet 100 mg tablet; 500 mg'lık toplam günlük doza eşdeğer).
Eğer dozun daha fazla azaltılması gerekirse, günde iki kez 200 mg'a (iki adet 100 mg tablet; 400 mg'lık toplam günlük doza eşdeğer) azaltılması önerilir.
CYP3A inhibitörleri ile eşzamanlı uygulama için doz ayarlamaları
LYNPARZA'nın güçlü veya orta derecede güçlü CYP3A inhibitörleri ile eşzamanlı uygulanması önerilmemektedir ve alternatif ilaçlar düşünülmelidir. Eğer güçlü bir CYP3Ainhibitörü ile eşzamanlı kullanılması gerekiyorsa, LYNPARZA dozunun günde iki kez100 mg'a (bir adet 100 mg tablet; 200 mg'lık toplam günlük doza eşdeğer) azaltılması önerilir.Eğer orta derece güçlü bir CYP3A inhibitörü ile eşzamanlı kullanılması gerekiyorsa,LYNPARZA dozunun günde iki kez 150 mg'a (bir adet 150 mg tablet; 300 mg'lık toplamgünlük doza eşdeğer) azaltılması önerilir (bkz. Bölüm 4.4 ve Bölüm 4.5).
Uygulama şekli:
LYNPARZA oral kullanım içindir.
LYNPARZA tabletler bütün halde yutulmalı ve çiğnenmemeli, ezilmemeli, çözülmemeli ve bölünmemelidir. LYNPARZA tabletler aç veya tok karnına alınabilir.
Özel popülasyonlara ilişkin ek bilgiler:
Böbrek yetmezliği:
Orta derecede böbrek yetmezliği (kreatinin klirensi 31 ila 50 mL/dk) olan hastalarda LYNPARZA'nın önerilen dozu günde iki kez 200 mg'dır (iki adet 100 mg tablet; 400 mg'lıktoplam günlük doza eşdeğer) (bkz. Bölüm 5.2).
Belge Do
hastalara herhangi bir doz ayarlaması yapılmadan uygulanabilir.
LYNPARZA'mn ağır derecede böbrek yetmezliği ya da son evre böbrek hastalığı (kreatinin klirensi <30 mL/dk) olan hastalarda kullanımı, bu hastalardaki güvenlilik ve etkililikçalışılmamış olduğundan önerilmemektedir. LYNPARZA ağır derecede böbrek yetmezliği olanhastalarda ancak beklenen yarar, muhtemel risklere ağır bastığı takdirde kullanılabilir ve hastaböbrek fonksiyonları ve advers olaylar açısından dikkatle izlenmelidir.
Karaciğer yetmezliği:
LYNPARZA, hafif ve orta derecede karaciğer yetmezliği (Child-Pugh A veya B Sınıfı) olan hastalara herhangi bir doz ayarlaması yapılmadan uygulanabilir (bkz. Bölüm 5.2).LYNPARZA'nın ağır derecede karaciğer yetmezliği (Child-Pugh C Sınıfı olan hastalardakullanılması, bu hastalardaki güvenliliği ve etkililiği çalışılmamış olduğundanönerilmemektedir.
Pediyatrik popülasyon:
LYNPARZA'nın çocuklarda ve adolesanlarda güvenliliği ve etkililiği belirlenmemiştir. Veri mevcut değildir.
Geriyatrik popülasyon:
Yaşlılar için başlangıç dozunda herhangi bir ayarlama gerekmemektedir.
Diğer:
Beyaz ırka mensup olmayan hastalar:
Beyaz ırka mensup olmayan hastalarda sınırlı klinik veri mevcuttur. Bununla birlikte etnik kökene dayalı herhangi bir doz ayarlaması gerekmemektedir (bkz. Bölüm 5.2).
4.3. Kontrendikasyonlar
• Olaparibe veya Bölüm 6.1'de listelenen yardımcı maddelerden herhangi birine karşı aşırıduyarlılıkta ya da,
• Tedavi sırasında ve son doz alındıktan sonra 1 ay boyunca emzirmede (bkz. Bölüm 4.6).
4.4. Özel kullanım uyarıları ve önlemleri
Hematolojik toksisite
LYNPARZA ile tedavi edilen hastalarda, genellikle hafif veya orta şiddetli (CTCAE derece 1 veya 2) anemi, nötropeni, trombositopeni ve lenfopeninin klinik tanılarını ve/veya laboratuvarbulgularını içeren hematolojik toksisite bildirilmiştir. Önceki anti-kanser tedavisinin nedenolduğu hematolojik toksisiteleri düzelene kadar (hemoglobin, trombosit ve nötrofil düzeyleri< CTCAE derece 1 olmalıdır) hastaların LYNPARZA ile tedaviye başlamamaları gerekir.Tedavi sırasında herhangi bir parametredeki klinik olarak anlamlı değişikliklerin izlenebilmesiiçin tedavi öncesi (başlangıç) tam kan sayımı, bunu takiben tedavinin ilk 12 ayı süresince aylıktakip ve ardından periyodik takip önerilir (bkz. Bölüm 4.8).
Eğer hasta ağır hematolojik toksisite veya kan transfüzyonu bağımlılığı geliştirirse, LYNPARZA ile tedaviye ara verilmeli ve uygun hematolojik testler başlatılmalıdır. EğerLYNPARZA uygulamasına ara verildikten 4 hafta sonra kan parametreleri halen klinik olarakanormal seyrediyorsa, kemik iliği analizi ve/veya kan sitogenetik analizi önerilir.
Miyelodisplastik Sendrom/Akut Miyeloid Lösemi (MDS/AML)
LYNPARZA monoterapisi ile yapılan klinik çalışmalarda tedavi edilen hastalarda, uzun süreli sağkalım takibi de dahil olmak üzere, miyelodisplastik sendrom/akut miyeloid löseminin(MDS/AML) genel insidansı < %1,5 olup bu insidans, önceden en az iki basamak platinkemoterapi almış ve 5 yıl boyunca takip edilmiş BRCAm platin duyarlı nüks etmiş yumurtalıkkanseri hastalarında daha yüksektir (bkz. bölüm 4.8). Olayların çoğu ölümle sonuçlanmıştır.MDS/AML gelişen hastalarda olaparib ile tedavi süresi <6 ay ile >4 yıl arasında değişmiştir.
MDS/AML'den şüpheleniliyorsa, hasta kemik iliği analizi ve sitogenetik için kan numunesi alınması dahil olmak üzere ileri araştırmalar için bir hematoloğa sevk edilmelidir. Uzun sürelihematolojik toksisite araştırmasının ardından MDS/AML doğrulanırsa, LYNPARZA kesilmelive hasta uygun şekilde tedavi edilmelidir.
Venöz Tromboembolik Olaylar
LYNPARZA ile tedavi edilen hastalarda ağırlıklı olarak pulmoner emboli olayları olmak üzere venöz tromboembolik olaylar meydana gelmiştir ve tutarlı bir klinik paterni yoktur. Diğeronaylanmış endikasyonlarla karşılaştırıldığında, aynı zamanda androjen deprivasyon tedavisialan metastatik kastrasyona dirençli prostat kanseri olan hastalarda daha yüksek bir insidansgözlenmiştir (bkz. bölüm 4.8). Hastalar venöz tromboz ve pulmoner emboli klinik belirtileri vesemptomları açısından izlenmeli ve tıbbi açıdan uygun şekilde tedavi edilmelidir. Daha önceVTE öyküsü olan hastalar daha fazla risk altında olabilir ve uygun şekilde izlenmelidir.
Pnömonit
Ölümle sonuçlanan olayları da içeren pnömonit, klinik çalışmalarda LYNPARZA ile tedavi edilen hastaların <%1,0'ında bildirilmiştir. Pnömonit bildirimlerinde tutarlı bir patern yokturve bir dizi yatkınlık oluşturucu faktör (akciğer kanseri ve/veya akciğerlere metastazlar, alttayatan pulmoner hastalık, sigara öyküsü ve/veya önceden kemoterapi ve radyoterapi almışolmak) değerlendirmeyi güçleştirmiştir. LYNPARZA klinik çalışmalarda (güvenlikhavuzundan değerlendirilen) diğer tedaviler ile kombinasyon halinde kullanıldığında, ölümcülsonuçları olan olaylar görülmüştür. Hastalarda dispne, öksürük ve ateş gibi yeni veya kötüleşenrespiratuvar semptomlar gelişirse ya da anormal göğüs radyolojik bulgusu gözlenirse,LYNPARZA tedavisine ara verilmeli ve derhal inceleme başlatılmalıdır. Eğer pnömonitdoğrulanırsa, LYNPARZA tedavisi kesilmeli ve hastalar uygun şekilde tedavi edilmelidir.
Embriyofetal toksisite
Etki mekanizmasına (PARP inhibisyonu) dayanılarak, LYNPARZA, gebe kadınlara uygulandığında fetal zarara neden olabilir. Sıçanlar üzerinde yürütülen klinik dışı çalışmalarolaparibin embriyo-fetal sağkalım üzerinde advers etkiler gösterdiğini ve günde iki kez 300 mgolarak önerilen insan dozunda beklenenlerin altındaki maruziyetlerde majör fetalmalformasyonları tetiklediğini göstermiştir.
LYNPARZA gebelik sırasında kullanılmamalıdır. Çocuk doğurma potansiyeli olan kadınlar, LYNPARZA tedavisine başlamadan önce, tedavi sırasında ve son LYNPARZA dozunualdıktan sonra 1 ay boyunca iki adet güvenilir kontrasepsiyon yöntemi kullanmalıdır. İki adetyüksek etkili ve tamamlayıcı kontrasepsiyon yöntemi önerilmektedir. Erkek hastalar ve çocukdoğurma potansiyeli olan kadın partnerleri, tedavi sırasında ve son LYNPARZA dozunualdıktan sonra 3 ay boyunca güvenilir bir kontrasepsiyon yöntemi kullanmalıdır (bkz. Bölüm4.6).
Etkileşimler
LYNPARZA'nın güçlü veya orta derecede güçlü CYP3A inhibitörleri ile eşzamanlı uygulanması önerilmemektedir (bkz. Bölüm 4.5). Eğer güçlü veya orta derecede güçlü birCYP3A inhibitörü ile eşzamanlı uygulanması gerekiyorsa, LYNPARZA dozu azaltılmalıdır(bkz. Bölüm 4.2 ve Bölüm 4.5).
LYNPARZA'nın güçlü veya orta derecede güçlü CYP3A indükleyicileri ile eşzamanlı uygulanması önerilmemektedir. Eğer halihazırda LYNPARZA almakta olan bir hastanın, güçlüveya orta derecede güçlü bir CYP3A indükleyicisi ile tedavi edilmesi gerekiyorsa, hekim,LYNPARZA'nın etkisinin önemli ölçüde azalacağını bilmelidir (bkz. Bölüm 4.5).
Bu tıbbi ürün her tablette 1 mmol'den (23 mg) daha az sodyum içerir, dolayısıyla esasında “sodyum içermediği” kabul edilebilir.
4.5. Diğer tıbbi ürünler ile etkileşimler ve diğer etkileşim şekilleri
Farmakodinamik etkileşimler
DNA'ya zarar veren ilaçlar da dahil olmak üzere diğer anti-kanser ilaçları ile kombinasyon halinde olaparibin incelendiği klinik çalışmalar, miyelosupresif toksisitenin arttığına vesüresinin uzadığına işaret etmektedir. Önerilen LYNPARZA monoterapi dozu, miyelosupresifanti-kanser tıbbi ürünler ile kombinasyon için uygun değildir.
Olaparibin aşılar veya immunosupresan ilaçlar ile kombinasyonu çalışılmamıştır. Bu nedenle, eğer bu ilaçlar LYNPARZA ile eşzamanlı kullanılıyorsa, dikkatli olunmalı ve hastalar yakındantakip edilmelidir.
Farmakokinetik etkileşimler
Diğer ilaçların olaparib üzerindeki etkisi
CYP3A4/5'ler, ağırlıklı olarak olaparibin metabolik klirensinden sorumlu olan izoenzimlerdir.
Bilinen bir CYP3A inhibitörü olan itrakonazolün etkisini değerlendirmek için yürütülen bir klinik çalışmada, olaparib ile eşzamanlı uygulama durumunda ortalama olaparib Cmaksdeğerinin %42 (%90 GA: %33-52) ve ortalama EAA değerinin %170 (%90 GA: %144-197)arttığı gösterilmiştir. Bu nedenle, bu enzimin bilinen güçlü (örn., itrakonazol, telitromisin,klaritromisin, kobisistat, boseprevir, telaprevir veya ritonavir ile güçlendirilen proteazinhibitörleri) veya orta derecede güçlü (örn., eritromisin, diltiazem, flukonazol, verapamil)inhibitörlerinin LYNPARZA ile kullanılması önerilmemektedir (bkz. Bölüm 4.4). EğerLYNPARZA'nın güçlü veya orta derecede güçlü CYP3A inhibitörleri ile eşzamanlıkullanılması gerekiyorsa, LYNPARZA dozu azaltılmalıdır. LYNPARZA güçlü bir CYP3A
örü ile
nUyQ3
elge Takip
(200 mg'lık toplam günlük doza eşdeğer) veya orta derecede güçlü bir CYP3A inhibitörü ile kullanılacaksa günde iki kez 150 mg'a (300 mg'lık toplam günlük doza eşdeğer) azaltılmasıönerilir (bkz. Bölüm 4.2 ve Bölüm 4.4). Ayrıca, LYNPARZA tedavisi sırasında, bir CYP3Ainhibitörü olduğundan greyfurt suyunun tüketilmemesi önerilir.
Bilinen bir CYP3A indükleyicisi olan rifampisinin etkisini değerlendirmek için yürütülen bir klinik çalışmada, olaparib ile eşzamanlı uygulama durumunda ortalama olaparib Cmaksdeğerinin %71 (%90 GA: %76-67) ve ortalama EAA değerinin %87 (%90 GA: %89-84)azaldığı gösterilmiştir. Bu nedenle, bu enzimin bilinen güçlü indükleyicilerinin (örn., fenitoin,rifampisin, rifapentin, karbamazepin, nevirapin, fenobarbital ve sarı kantaron) LYNPARZA ilekullanılması önerilmemektedir; çünkü LYNPARZA'nın etkililiğinin önemli ölçüde azalmaihtimali bulunmaktadır. Orta ila güçlü indükleyicilerin (örn., efavirenz, rifabutin) olaparibmaruziyeti üzerindeki etkilerinin boyutu belirlenmemiştir, dolayısıyla LYNPARZA'nın builaçlarla birlikte uygulanması önerilmemektedir (bkz. Bölüm 4.4).
Olaparibin diğer ilaçlar üzerindeki etkileri
Olaparib in vitroin vivoolarak hafif CYP3A inhibitörü olduğu tahmin edilmektedir. Bu nedenle, duyarlı CYP3A substratları veya dar terapötik indekse sahipsubstratlar (örn., simvastatin, sisaprid, siklosporin, ergot alkaloidleri, fentanil, pimozid,sirolimus, takrolimus ve ketiapin) LYNPARZA ile kombine edildiğinde dikkatli olunmalıdır.Dar terapötik indekse sahip CYP3A substratları ile eşzamanlı olarak LYNPARZA kullananhastaların uygun klinik izlemi önerilmektedir.
CYP1A2, 2B6 ve 3A4'ün indüklenmesi in vitroolarak gösterilmiştir, klinik olarak anlamlı boyutta indüklenmesi en muhtemel olan CYP2B6'dır. Olaparibin CYP2C9, CYP2C19 ve P-gp'yi indükleme potansiyeli de göz ardı edilemez. Bu nedenle, birlikte uygulandığında olaparib,bu metabolik enzimlerin substratlarına maruziyeti ve taşıyıcı proteinleri azaltabilir. Bazıhormonal kontraseptiflerin etkililiği, olaparib ile birlikte uygulandığında azalabilir (ayrıca bkz.Bölüm 4.4 ve 4.6).
In vitroolarak, olaparib, eflüks taşıyıcısı P-gp'yi (IC50 = 76pM) inhibe eder, bu nedenle, olaparibin P-gp substratları (örn., Simvastatin, pravastatin, dabigatran, digoksin ve kolşisin) ileklinik olarak anlamlı ilaç etkileşimlerine neden olabileceği göz ardı edilemez. Eş zamanlı olarakbu tip tıbbi ürünleri alan hastalar için uygun klinik izlem önerilmektedir.
tn vitroolarak, olaparibin BCRP, OATP1B1, OCT1, OCT2, OAT3, MATE1 ve MATE2K'nin bir inhibitörü olduğu gösterilmiştir. Olaparibin BCRP (örn. metotreksat, rosuvastatin),OATP1B1 (örn. bosentan, glibenklamid, repaglinid, statinler ve valsartan), OCT1 (örn.metformin), OCT2 (örn. serum kreatinin), OAT3 (örn. furosemid ve metotreksat), MATE1(örn. metformin) ve MATE2K (örn. metformin) substratlarına maruziyeti arttırabileceği gözardı edilemez. Olaparib, özellikle bir statin ile kombinasyon halinde verildiğinde dikkatliolunmalıdır.
Anastrozol, letrozol ve tamoksifen ile kombinasyon
Olaparib ile anastrozol, letrozol veya tamoksifen kombinasyonunu değerlendirmek için klinik bir çalışma yapılmıştır. Anastrozol veya letrozol ile anlamlı etkileşim gözlenmezken,tamoksifen olaparibe maruziyeti % 27 oranında azaltmıştır. Bu etkinin klinik anlamlılığıbilinmemektedir. Olaparib, tamoksifenin farmakokinetiğini etkilemez.
Genel tavsiye
Gebelik Kategorisi: D
Çocuk doğurma potansiyeli bulunan kadınlar/Doğum kontrolü (Kontrasepsiyon)
Çocuk doğurma potansiyeli bulunan kadınların, LYNPARZA tedavisi gördükleri süre boyunca gebe kalmamaları ve tedaviye başladıklarında gebe olmamaları gerekir. Tedavi öncesindeçocuk doğurma potansiyeli olan tüm kadınlara hamilelik testi yapılmalı ve tedavi süresincedüzenli olarak testin yapılması göz önünde bulundurulmalıdır.
Çocuk doğurma potansiyeli olan kadınlar, LYNPARZA tedavisine başlamadan önce, tedavi sırasında ve son LYNPARZA dozunu aldıktan sonra 1 ay boyunca, seçilen kontrasepsiyonyöntemi cinsel perhiz olmadıkça, iki adet güvenilir kontrasepsiyon yöntemi kullanmalıdır (bkz.Bölüm 4.4). İki adet yüksek etkili ve tamamlayıcı kontrasepsiyon yöntemi önerilmektedir.
Olaparibin enzim indüksiyonu yoluyla CYP2C9 substratlarına maruziyeti azaltabileceği göz ardı edilemeyeceğinden, olaparib ile birlikte uygulandığında bazı hormonal kontraseptiflerinetkinliği azalabilir. Bu nedenle, tedavi sırasında ek bir hormonal olmayan kontraseptif yöntemuygulanması düşünülmelidir (bkz. bölüm 4.5). Hormona bağlı kanseri olan kadınlar için iki adethormonal olmayan kontraseptif yöntem düşünülmelidir.
Erkeklerde kontrasepsiyon
Olaparib veya metabolitlerinin seminal sıvıya geçip geçmediği bilinmemektedir. Erkek hastalar tedavi sırasında ve son LYNPARZA dozunu almalarını takip eden 3 ay süresince hamile veyaçocuk doğurma potansiyeline sahip olan bir kadınla girilen cinsel ilişki sırasında prezervatifkullanmalıdır. Aynı zamanda erkek hastaların kadın partnerleri de çocuk doğurma potansiyelinesahip olmaları durumunda yüksek düzeyde etkili bir doğum kontrol yöntemi uygulamalıdır(bkz. bölüm 4.4). Erkek hastalar tedavi sırasında ve son LYNPARZA dozunu almalarını takipeden 3 ay süresince sperm bağışı yapmamalıdır.
Gebelik dönemi
Olaparibin gebelik ve/veya fetus/yeni doğan üzerinde zararlı farmakolojik etkileri bulunmaktadır. Hayvanlar ile gerçekleştirilen çalışmalarda, sıçanlar üzerinde, insanlardakullanılan terapötik dozlardan daha düşük maternal sistemik maruziyetlerde, ciddi teratojeniketkiler ve embriyofetal sağkalım üzerindeki etkileri içeren üreme toksisitesi gösterilmiştir (bkz.Bölüm 5.3). Olaparibin gebe kadınlarda kullanımına ilişkin veri bulunmamaktadır; ancakolaparibin etki mekanizmasına dayanılarak, LYNPARZA gebelik döneminde ve çocukdoğurma potansiyeli olup tedavi süresince ve LYNPARZA'nın son dozunu aldıktan sonra biray süreyle güvenilir bir doğum kontrol yöntemi uygulamayan kadınlarda kullanılmamalıdır(Doğum kontrolü ve gebelik testi hakkında daha fazla bilgi için yukarıdaki “Çocuk doğurmapotansiyeli bulunan kadınlar/Doğum kontrolü (Kontrasepsiyon)” bölümüne bakınız).
Laktasyon dönemi
Olaparibin süt ile atıldığına ilişkin hayvan çalışması bulunmamaktadır. Olaparibin veya metabolitlerinin insan sütü ile atılıp atılmadığı bilinmemektedir. Ürünün farmakolojik özelliğigöz önünde bulundurulduğunda, emzirme süresince ve son doz alındıktan sonra bir ay boyuncaLYNPARZA kontrendikedir (bkz. Bölüm 4.3).
Üreme yeteneği/Fertilite
Fertilite hakkında klinik veri bulunmamaktadır. Hayvanlar üzerinde gerçekleştirilen çalışmalarda konsepsiyon üzerinde bir etki gözlenmemiştir; ancak embriyofetal sağkalımüzerinde advers etkiler söz konusudur (bkz. Bölüm 5.3).
4.7. Araç ve makine kullanımı üzerindeki etkiler
LYNPARZA'nın araç ve makine kullanma becerisi üzerinde orta derecede bir etkisi bulunmaktadır. LYNPARZA ile tedavi sırasında asteni, yorgunluk ve sersemlik halibildirilmiştir. Bu semptomları yaşayan hastalar araç veya makine kullanırken dikkatli olmalıdır.
4.8. İstenmeyen etkiler
Güvenlilik profilinin özeti
LYNPARZA monoterapisi genellikle hafif veya orta derece şiddetli olan (CTCAE derece 1 veya 2) ve genellikle tedavinin kesilmesini gerektirmeyen advers reaksiyonlar ileilişkilendirilmiştir. Tüm klinik çalışmalarda LYNPARZA monoterapisi (>%10) alan hastalardaen sık gözlenen advers reaksiyonlar; bulantı, bitkinlik, anemi, kusma, diyare, iştah azalması başağrısı, disguzi, öksürük, nötropeni, dispne, baş dönmesi, dispepsi, lökopeni ve trombositopeniolmuştur.
Hastaların%2'sinde ortaya çıkan derece >3 advers reaksiyonlar anemi (%15), nötropeni (%5), bitkinlik/asteni (%4), lökopeni (%3) ve trombositopeni (%2) olmuştur.
Monoterapide doza ara verilmesine ve/veya azaltılmasına en yaygın şekilde neden olan advers reaksiyonlar anemi (%16), kusma (%7), bulantı (%6), bitkinlik/asteni (%6) ile nötropeni (%6)olmuştur. İlacın kalıcı şekilde bırakılmasına en yaygın şekilde neden olan advers reaksiyonlaranemi (%1,7), trombositopeni (%0,7), bitkinlik/asteni (%0,8), bulantı (%0,9), nötropeni (%0.6)ve kusma (%0.5) olmuştur.
LYNPARZA, bevasizumab ile kombinasyon halinde kullanıldığında, güvenlilik profili genellikle tedaviler tek başına uygulandığındaki ile uyumludur.
Advers olaylar, bevasizumab ile birlikte kullanıldığında hastaların %57'sinde doza ara verilmesine ve/veya azaltılmasına yol açmış ve hastaların %20'sinde olaparib/bevasizumab ve%6'sında plasebo/bevasizumab ile tedavinin kalıcı olarak kesilmesine yol açmıştır. Doza araverilmesine ve/veya azaltılmasına en sık neden olan advers reaksiyonlar anemi (%22), bulantı(%10) ve yorgunluk/asteni (%5) olmuştur. İlacın kalıcı olarak kesilmesine en sık neden olanadvers reaksiyonlar anemi (%3,6), bulantı (%3,4) ve yorgunluk/asteni (%1,5) olmuştur.
Advers olaylar, abirateron ile birlikte kullanıldığında hastaların %46,9'unda olaparib dozunun kesilmesine veya azaltılmasına ve hastaların sırasıyla %16,2 ve %8,1'inde olaparib/abirateronve plasebo/abirateron tedavisinin kesilmesine neden olmuştur. Dozun kesilmesine ve/veyaazaltılmasına en yaygın şekilde neden olan advers reaksiyonlar anemi (%15,6), bulantı (%3),
,1) şeklindeydi. Kalıcı olarak kesilmesine neden olan
bitkinlik/asteni (%2,6) ve nötropeni en yaygın advers reaksiyon anemi
,1) idi.
Advers reaksiyonların listesi
Güvenlilik profili, klinik çalışmalarda terapötik endikasyonda önerilen dozda solid tümörlerle LYNPARZA monoterapisi ile tedavi edilen 4098 hastaya ait veri havuzuna dayanmaktadır.
Hasta maruziyetinin bilindiği LYNPARZA monoterapisi alan hastaların incelendiği klinik çalışmalarda aşağıdaki advers reaksiyonlar tanımlanmıştır. Advers ilaç reaksiyonları MedDRASistem Organ Sınıfına (SOC) ve ardından MedDRA tercih edilen terime göre listelenmektedir.Her bir SOC içinde terimler azalan sıklığa ve sonrasında azalan ciddiyet derecesine göredüzenlenmiştir. Sıklıklar şu şekilde tanımlanmaktadır: Çok yaygın (>1/10); yaygın (>1/100 ila<1/10); yaygın olmayan (>1/1000 ila <1/100); seyrek (>1/10,000 ila <1/1000); çok seyrek(<1/10,000); bilinmiyor (eldeki verilerden hareketle tahmin edilemiyor).
Tablo 1.LYNPARZA için bildirilen advers reaksiyonların listesi |
Belge D( |
|
Advers reaksiyonlar |
MedDRA Sistem Organ Sınıfı |
Tüm CTCAE derecelerinin sıklığı |
CTCAE derece >3 sıklığı |
Benign, malign ve tanımlanmamış (kistve polipler dahil)neoplaziler
|
Yaygın olmayan
Miyelodisplastik sendrom/ Akut miyeloid lösemia
|
Yaygın olmayan
Miyelodisplastik sendrom/ Akut miyeloid lösemi
|
Kan ve lenfatik sistem hastalıkları
|
Çok yaygın
Anemia, Nötropenia, , LökopeniaYaygın
Lenfopenia ,Trombositopenia
|
Çok yaygın
Anemia
Yaygın
Nötropenia, Trombositopenia,
Lökopenia
Lenfopenia
|
İmmün sistem hastalıkları
|
Yaygın olmayan
Aşırı duyarlılıka,
Nadir
Anjiyoödem*
|
Nadir
Aşırı duyarlılıka
|
Metabolizma ve
beslenme
bozuklukları
|
Çok yaygın
İştahsızlık
|
Yaygın olmayan
İştahsızlık
|
Sinir sistemi hastalıkları
|
Çok yaygın
Baş dönmesi, Baş ağrısı, Tat alma duyusunda değişiklik a
|
Yaygın olmayan
Baş dönmesi, Baş ağrısı
|
Solunum, göğüs bozuklukları vemediastinal
feastalifclarizw56Q3NRY
|
Çok yaygın
Öksürüka, Dispnea
|
Yaygın
Dispnea
Yaygın olmayan
Öksürüka
|
|
Gastrointestinal
hastalıklar
|
Çok yaygın
Kusma, Diyare, Bulantı, DispepsiYaygın
Stomatita, Üst abdominal ağrı
|
Yaygın
Kusma, Bulantı Yaygın olmayanNadir
Dispepsi, Üst abdominal ağrı
|
Deri ve deri altı dokusu bozuklukları
|
YaygınYaygın olmayanNadirNadir
Eritema nodozum
|
Yaygın olmayan
Döküntüa
Nadir
Dermatita
|
Genel bozukluklar ve uygulama yerineilişkin hastalıklar
|
Çok yaygın
Yorgunluk (asteni dahil)
|
Yaygın
Yorgunluk (asteni dahil)
|
Tetkikler
|
Yaygın
Kan kreatinin düzeyinde artış Yaygın olmayanOrtalama hücre hacminde artış
|
Nadir
Kan kreatinin düzeyinde artış
|
Araştırmalarb
|
Yaygın
Kanda kreatinin artışı Yaygın olmayanOrtalama hücre hacmi artışı |
Seyrek
Kanda kreatinin artışı |
Vasküler
bozukluklar
|
Yaygın
Venöz tromboembolizma |
Yaygın
Venöz tromboembolizma |
a MDS/AML akut miyeloid lösemi, miyelodisplastik sendrom ve miyeloid löseminin Tercih Edilen Terimlerini (PT) kapsar.
Anemi, anemi, makrositik anemi, eritropeni, hematokrit azalması, hemoglobin azalması, normokromik anemi, normokromik normositik anemi, normositik anemi ve kırmızı kan hücresi sayımında azalmatercih edilen terimlerini (PT'lerini) içerir; Nötropeni, agranülositoz, ateşli nötropeni, granülosit sayısındaazalma, granülositopeni, idiyopatik nötropeni, nötropeni, nötropenik enfeksiyon, nötropenik sepsis venötrofil sayısında azalma PT'lerini içerir; Trombositopeni, trombosit sayısında azalma, trombositüretiminde azalma, plateletkrit azalması ve trombositopeni PT'lerini içerir; Lökopeni, lökopeni ve beyazkan hücresi sayımında azalma PT'lerini içerir; Lenfopeni, B-lenfosit sayısında azalma, lenfosit sayısındaazalma, lenfopeni ve T-lenfosit sayısında azalma PT'lerini içerir; Öksürük, öksürük ve balgamlı öksürükPT'lerini içerir; Aşırı duyarlılık, ilaç aşırı duyarlılığı ve aşırı duyarlılık PT'lerini içerir; Dispne, dispneve eforla dispne PT'lerini içerir; Stomatit, aftöz ülser, ağız ülseri ve stomatit PT'lerini içerir; Döküntü,eksfolyatif döküntü, yaygın eritem, döküntü, eritematöz döküntü, yaygın döküntü, maküler döküntü,makülo-papüler döküntü, papüler döküntü ve kaşıntılı döküntü PT'lerini içerir; Dermatit, dermatit,alerjik dermatit ve eksfolyatif dermatit PT'lerini içerir.
* Pazarlama sonrası ortamda gözlemlendiği gibi
Seçili advers reaksiyonların tanımı
Hematolojik toksisite
güvenli elektrom] sı^t8ie'sSgnellı
Belge D(An§ffikvie:
idi, ancak CTCAE derece 3 ve daha yüksek olaylar bildirilmiştir. Anemi ve diğer hematolojik toksisiteler genellikle düşük dereceli (CTCAE derece 1 veya 2) idi, ancak CTCAE derece 3 vedaha yüksek olaylar bildirilmiştir. Aneminin ilk başlangıcına kadar geçen medyan süre yaklaşık4 hafta idi (CTCAE derece > 3 olaylar için yaklaşık 7 hafta). Anemi, doz kesintileri ve dozunazaltılması ile (bölüm 4.2'ye bakınız) ve uygun olduğu durumlarda kan transfüzyonu ile kontrolaltına alınmıştır. Tablet formülasyonuyla gerçekleştirilen klinik çalışmalarda anemi adversreaksiyonlarının insidansı %35,2 olmuştur (CTCAE derece >3 %14,8), anemi nedeniyle dozaara verme, doz azaltma ve kesme insidansları ise sırasıyla %16,4, %11,1 ve %2,1 olmuştur;olaparib ile tedavi edilen hastaların %15,6'sı bir veya daha fazla kan transfüzyonuna ihtiyaçduymuştur. Olaparib ve hemoglobin düşüşleri arasında bir maruziyet-yanıt ilişkisikanıtlanmıştır. LYNPARZA ile yapılan klinik çalışmalarda, hemoglobinde başlangıca göreCTCAE derece >2 kaymaların (azalmalar) insidansı %21, mutlak nötrofillerde bu oran %17,trombositlerde %5, lenfositlerde %26 ve lökositlerde %19 (hepsi yaklaşık %) idi.
Başlangıçta düşük veya normal olan ortalama eritrosit hacminin ULN'nin üzerine çıktığı vakaların insidansı yaklaşık %51'di. Tedavi kesildikten sonra seviyelerin normale döndüğü vebu durumun herhangi bir klinik sonuç doğurmadığı görülmüştür.
Tedavi sırasında herhangi bir parametrede klinik açıdan anlama sahip olan ve doza ara verilmesini, dozun azaltılmasını ve/veya ilave tedavi uygulanmasını gerektirebilecek değişiklikortaya çıkıp çıkmadığının takip edilmesi için başlangıçta test yapılması ve tedavinin ilk 12 ayıboyunca her ay ve sonrasında periyodik olarak tam kan sayımı takibi yapılması önerilir (bkz.bölüm 4.2 ve 4.4).
Mi^yelodi^^lastik sendrom/Akut mi^yeloid lösemi
MDS/AML, monoterapi klinik çalışmalarında tüm endikasyonlarda (%0,8) terapötik dozda yaygın olmayan şekilde meydana gelen ciddi advers reaksiyonlardır. İnsidans, uzun süreligüvenlilik takibi sırasında bildirilen olaylar dahil %0,5 olmuştur (klinik çalışmalarda en az birdoz oral olaparibe maruz kalan 17923 hastalık genel güvenlilik popülasyonuna görehesaplanmış olan oran). Tüm hastalar, daha önce platin bazlı ajanlarla kemoterapi almış olupMDS/AML gelişimi için potansiyel katkıda bulunan faktörlere sahipti. Birçoğu ayrıca DNA'yazarar veren başka ajanlar ve radyoterapi almıştı. Raporların çoğunluğu germ hattı meme kanseriduyarlılığı geni 1 veya 2 (gBRCA1/2)gBRCA1mgBRCA2mhastaları arasında benzerdi (sırasıyla %1,6 ve%1,2). Hastaların bazılarında kanser veya kemik iliği displazisi öyküsü vardı.
Önceden en az iki basamak platin kemoterapi görmüş ve hastalık progresyonuna kadar çalışma tedavisi almış (SOLO2 Çalışması, hastaların %45'i > 2 yıl olaparib tedavisi almıştır) BRCAmplatin duyarlı nüks etmiş yumurtalık kanserli hastalarda MDS/AML insidansı, 5 yıllık takipteolaparib alan hastalarda %8 ve plasebo alan hastalarda %4 olmuştur. Olaparib kolunda, 16MDS/AML olgusundan 9'u, sağkalım takibi sırasında olaparibin kesilmesinden sonra meydanagelmiştir. MDS/AML insidansı, olaparib kolunda uzatılmış genel sağkalım ve geç başlangıçlıMDS/AML bağlamında gözlenmiştir. MDS/AML riski, olaparib idame tedavisi 2 yıllık bir süreboyunca bir basamak platin kemoterapisinden sonra verildiğinde birinci basamakta 5 yıllıktakipte <%1,5 olarak kalmaktadır (SOLO1 Çalışması'nda %1,2 ve PAOLA-1 Çalışması'nda%0,7). Risk azaltma ve yönetimi için bölüm 4.4'e bakın.
mCRPC için birinci basamak tedavi olarak olaparib artı abirateron alan erkeklerde (PROpel çalışması), venöz tromboembolik olayların insidansı, olaparib artı abirateron kolunda %8 veplasebo artı abirateron kolunda %3,3'tü. Bu çalışmada başlangıca kadar geçen medyan süre 170gündü (aralık: 12 ila 906 gün). Hastaların büyük çoğunluğu olaydan kurtulmuş ve standart tıbbitedavi ile olaparibe devam edebilmiştir.
Önemli kardiyovasküler hastalığı olan hastalar çalışma dışı bırakılmıştır. Kardiyovasküler hariç bırakma kriterleri için lütfen abirateron ürün bilgilerine bakınız (bölüm 4.4).
Diğer laboratuvar bulguları
LYNPARZA ile yapılan klinik çalışmalarda, kandaki kreatinin seviyesinde başlangıca göre ortaya çıkan CTCAE derece >2 kaymaların (artışlar) insidansı yaklaşık %11'di. Çift körplasebo kontrollü çalışmadan elde edilen veriler, başlangıca kıyasla %23'e varan medyan artışortaya koymuştur ve bu artış zaman içinde tutarlılık sergilemiş, tedavi durdurulduktan sonra isebelirgin bir klinik sekel bırakmadan başlangıç değerine geri dönmüştür. Başlangıç noktasındahastaların %90'ının kreatinin değerleri CTCAE derece 0 olup, başlangıçta CTCAE derece 1olanların oranının ise %10 olduğu görülmüştür.
Gastrointestinal toksisitelerBulantı genellikle çok erken dönemde bildirilmiş olup, ilk başlama zamanı hastaların çoğunluğunda LYNPARZA tedavisinin ilk bir ayı içerisindedir. Kusma daerken dönemde bildirilmiş olup, ilk başlama zamanı hastaların çoğunluğunda LYNPARZAtedavisinin ilk iki ayı içerisindedir. Gerek bulantı gerekse kusmanın hastaların çoğunluğundaaralıklı olduğu ve dozlara ara verme, dozun azaltılması ve/veya antiemetik tedavi ile kontroledilebildiği bildirilmiştir. Antiemetik profilaksi gerekmemektedir.
Birinci basamak over kanseri idame tedavisinde, hastalar bulantı olayları (olaparible %77, plaseboyla%38), kusma (olaparible %40, plaseboyla %15), ishal (olaparible %34, plaseboyla%25) ve dispepsi (olaparible %17, plaseboyla %12) yaşamıştır. Bulantı olayları olaparibletedavi uygulanan hastaların %2,3'ünde (CTCAE Derece 2) ve plasebo ile tedavi uygulananhastaların %0,8'inde (CTCAE Derece 1) ilacın kesilmesine neden olmuştur; olaparible tedaviuygulanan hastaların %0,8'i ve %0,4'ü, sırasıyla düşük dereceli (CTCAE Derece 2) kusma vedispepsi nedeniyle tedaviyi bırakmıştır. Olaparib veya plasebo ile tedavi edilen hiçbir hasta,ishal nedeniyle tedaviyi bırakmamıştır. Plasebo ile tedavi edilen hiçbir hasta, kusma veyadispepsi nedeniyle tedaviyi bırakmamıştır. Bulantı olayları, olaparible tedavi edilen hastaların%14'ünde ve %4'ünde sırasıyla doza ara verilmesine ve dozun azaltılmasına neden olmuştur.Kusma olayları olaparible tedavi uygulanan hastaların %10'unda tedavinin duraklatılmasınaneden olmuştur; olaparible tedavi uygulanan hiçbir hasta dozun azalmasına neden olan birkusma olayı yaşamamıştır.
Özel popülasyonlara ilişkin ek bilgiler:
Pediyatrik popülasyon:
Pediatrik hastalarda çalışma gerçekleştirilmemiştir.
Geriyatrik popülasyon:
Yaşlılarda (> 75 yaş) sınırlı klinik veri mevcuttur.
Diğer:
Beyaz ırka mensup olmayan hastalar:
Beyaz ırka mensup olmayan hastalarda sınırlı klinik veri mevcuttur.
Şüpheli advers reaksiyonların raporlanması
Ruhsatlandırma sonrası şüpheli ilaç advers reaksiyonlarının raporlanması büyük önem taşımaktadır. Raporlama yapılması, ilacın yarar / risk dengesinin sürekli olarak izlenmesineolanak sağlar. Sağlık mesleği mensuplarının herhangi bir şüpheli advers reaksiyonu TürkiyeFarmakovijilans Merkezi (TÜFAM)'ne bildirmeleri gerekmektedir tel: 0 800 314 00 08; faks: 0 312 218 35 99).
4.9. Doz aşımı ve tedavisi
Olaparible doz aşımı konusundaki deneyim sınırlıdır. İki gün boyunca 900 mg'ye varan dozda olaparib tablet alan az sayıda hastada hiçbir beklenmeyen advers reaksiyon bildirilmemiştir.Doz aşımı belirtileri saptanmamıştır ve LYNPARZA doz aşımı durumunda özel bir tedaviyoktur. Doz aşımı söz konusu olduğunda, hekimler genel destekleyici önlemleri takip etmeli vehastayı semptomatik tedavi etmelidir.
5. FARMAKOLOJİK ÖZELLİKLER
5.1. Farmakodinamik özellikler
Farmakoterapötik grup: Antineoplastikler ve immunomodulatör ajanlar,antinoeplastik ajanlar, Poli (ADP-riboz) polimeraz(PARP) inhibitörleriATC kodu: L01XK01
Etki mekanizması ve Farmakodinamik etkiler:
Olaparib, insan poli (ADP-riboz) polimeraz enzimlerinin (PARP-1, PARP-2 ve PARP-3) potent bir inhibitörüdür ve ister tek başına tedavi olarak ister mevcut kemoterapiler ile kombinasyonhalinde in vitroin vivoortamda tümörbüyümesini inhibe ettiği gösterilmiştir.
PARP, DNA tek sarmal kırılmalarının etkin onarımı için gereklidir ve PARP kaynaklı onarımın önemli bir özelliği için kromatin modifikasyonu sonrasında PARP'nin kendi kendini modifiyeetmesi ve DNA'dan ayrılarak baz eksizyon tamiri (BER) enzimlerinin erişimini kolaylaştırmasıgerekir. Olaparib, DNA bağlantılı PARP'ın aktif bölgesine bağlandığında PARP'ın ayrılmasınıönler ve DNA'ya hapsederek onarımı bloke eder. Replike olan hücrelerde bu durum ayrıcareplikasyon çatalı, PARP-DNA eklentileri ile karşılaştığında DNA çift sarmal kırılmaları(DSB'ler) oluşumuna da yol açar. Normal hücrelerde homolog rekombinasyon onarım (HRR)yolağı, bu DNA çift sarmal kırılmalarını onarmada etkilidir. BRCA1 veya 2 ve benzeri HRRfonksiyonel bileşenleri olmayan kanserlerde DNA DSB'ler doğru veya etkili şekilde tamiredilemez. Bunun yerine genomik instabilitede artışa yol açan klasik homolog olmayan uçbirleşmesi (NHEJ) mekanizması gibi, alternatif ve hataya eğilimli mekanizmalar aktive edilir.Birkaç replikasyon turunun ardından genomik instabilite desteklenebilir olmayan düzeylereulaşabilir ve kanser hücreleri normal hücrelere kıyasla halihazırda daha yüksek bir DNA hasarıyüküne sahip olduğundan, bu durum kanser hücresinin ölümü ile sonuçlanabilir. Neden olanbozukluk ve etkinlik tam olarak açıklanmamış olmakla birlikte, BRCA1 veya BRCA2mutasyonlarının yokluğunda HRR mekanizması başka mekanizmalar tarafından bozulabilir.Tam fonksiyonel HRR mekanizmasının mevcut olmayışı over kanserlerinde ve diğer
Bdg. Dokanisrlesde iplaJigıdusar!;!'
en biridir.
laKip
eki belirleyicile
BRCA1/2-ekSik\\ğibulunan in vivo modellerde platin tedavisinden sonra verilen olaparib, tek başına platin tedavisine kıyasla tümör progresyonunda bir gecikme ve genel sağkalımda birartış ortaya çıkarmıştır ve bunlar olaparib idame tedavisi periyodu ile korelasyon göstermiştir.
NHA'lar ile kombine anti-tümör etkisi
Prostat kanseri modellerinde yapılan klinik öncesi çalışmalarda, PARP inhibitörleri ve yeni nesil hormonal ajanlar birlikte uygulandığında birleşik bir anti-tümör etkisi bildirilmiştir.PARP, androjen reseptörü (AR) sinyalinin pozitif ortak regülasyonunda yer alır; bu, PARP/ARsinyali birlikte inhibe edildiğinde artan AR hedef gen supresyonuna yol açar. Diğer kliniköncesi çalışmalarda, NHA'larla yapılan tedavinin bazı HRR genlerinin transkripsiyonunuinhibe ettiği dolayısıyla HRR eksikliğini indüklediği ve genetik olmayan mekanizmalar yoluylaPARP inhibitörlerine karşı duyarlılığın arttığı bildirilmiştir.
BRCA1/2mutasyonunun tespiti
Genetik testler, onaylanmış bir test kullanılarak deneyimli bir laboratuvar tarafından yapılmalıdır. Kan ve/veya tümör örnekleri üzerinde BRCA1/2BRCA1/2mutasyonları zararlı/şüphelizararlı veya patojenik/olası patojenik olarak sınıflandırılmıştır. Homolog rekombinasyoneksikliği (HRD) pozitif durumu, zararlı / şüpheli zararlı veya patojenik / muhtemelen patojenikolarak sınıflandırılan bir BRCA1 / 2 mutasyonunun saptanmasıyla tanımlanabilir. Bumutasyonların tespiti, HRD pozitif durumunu belirlemek için pozitif HRD skoru ilebirleştirilebilir.
Genomik instabilitenin tespiti
PAOLA-1'de araştırılan HR eksikliği ile ilişkili genomik değişiklikler, önceden tanımlanmış kriterleri ve puanı olan sürekli ölçümler olan genom çapında heterozigotluk kaybı, telomerikalelik dengesizlik ve büyük ölçekli geçişi içerir. Bileşik genomik kararsızlık skoru (GIS, HRDskoru olarak da adlandırılır), tümör hücrelerinde biriken spesifik genomik anormalliklerinkapsamını değerlendirmek için birleştirilmiş ölçümler ve ilgili skorlar kullanılarak belirlenir.Daha düşük puan, DNA'ya zarar veren ajanlara maruz kalmaya göre numune alma sırasındatümör hücrelerinin HR eksikliği olasılığının daha düşük olduğunu tanımlar ve daha yüksekpuan, tümör hücrelerinin HR eksikliği olasılığının daha yüksek olduğunu belirler. GIS pozitifdurumunu belirlemek için valide edilmiş kesme noktaları kullanılmalıdır.
HRD pozitif durumu, valide edilmiş bir test kullanılarak deneyimli bir laboratuvar tarafından test edilen HR eksikliği ile ilişkili genomik değişiklikler için birleşik bir GIS puanı iletanımlanabilir.
Klinik etkililik ve güvenlilik
A11-Buybelge, güvenli elektronik.imza İle imz^anmıştır. ,. .
^^sgm^^tidHmeitedaviSiv.turkiye.gov.tr/sagiik-titck-ebys
SOLO1 Çalışması
Bir Faz III randomize, çift kör, plasebo kontrollü çok merkezli çalışmada birinci basamak platin bazlı kemoterapinin tamamlanmasının ardından olaparibin idame tedavisi olarak güvenliliği veetkililiği yeni tanı konmuş ilerlemiş (FIGO Evre nI-IV) yüksek dereceli seröz veyaendometroid BRCA1//2mutasyonlu (mBRCA1//2) over kanseri hastalarında araştırılmıştır. Buçalışmada 391 hasta LYNPARZA (günde iki defa 300 mg [2 x 150 mg tablet]) veya plaseboalmak üzere 2/1 oranında randomize edilmiştir. Hastalar birinci basamak platin kemoterapisineverilen yanıta göre tam yanıt (CR) ve kısmi yanıt (PR) şeklinde basamaklandırılmıştır. Alttayatan hastalığın radyolojik progresyonuna, kabul edilemez toksisiteye veya 2 yıla kadartedaviye devam edilmiştir. Tam klinik yanıt durumunda kalan (yani, radyolojik hastalık kanıtıolmayan) hastalar için maksimum tedavi süresi 2 yıl olarak belirlenmiştir; bununla birlikte,stabil kalan bir hastalık kanıtı olan (yani, hastalık progresyonuna dair kanıt bulunmayan)hastalar, 2 yıldan uzun süre LYNPARZA almaya devam edebilmiştir.
Germ hattı veya somatik BRCA1/2BRCA1/2gBRCAmgBRCAwtsBRCAmBRCA1/2mBRCA1/2molduğu görülmüştür.
Demografik özellikler ve başlangıç özellikleri olaparib ve plasebo tedavisi kolları arasında genel olarak iyi bir denge sergilemiştir. Medyan yaşın her iki kolda 53 olduğu belirlenmiştir.Over kanserinin hastaların %85'inde primer tümör olduğu görülmüştür. En yaygın histolojiktipin seröz (%96) olduğu görülmüştür, hastaların %2'sinde endometrioid histoloji bildirilmiştir.Çoğu hastanın ECOG performans durumu 0 olarak belirlenmiştir (%78), performans durumu 2ila 4 olan hastalarda herhangi bir veri mevcut değildir. Hastaların yüzde altmış üçüne (%63)önceden tümör rezeksiyon cerrahisi uygulanmış olduğu belirlenmiştir ve bunlarınçoğunluğunda (%75) makroskobik rezidüel hastalık gözlenmemiştir. Hastaların %35'inearalıklı tümör rezeksiyon cerrahisi uygulanmıştır ve bunların %82'sinde makroskobik rezidüelhastalık bildirilmemiştir. Tümü evre IV olan yedi hastaya sitoredüktif cerrahi uygulanmamıştır.Tüm hastalar birinci basamak platin bazlı tedavi görmüştür. Çalışmaya girişte olaparib veplasebo kollarındaki hastaların %73'ünde ve %77'sinde, araştırmacı tarafından sırasıylaradyolojik hastalık kanıtı bulunmaması ve kanser antijeni 125'in (CA-125) normal aralıktaolması şeklinde tanımlandığı üzere, hastalık kanıtı gözlenmemiştir (CR). Başlangıçta ölçülebilirveya ölçülemez lezyonların varlığı veya yüksek CA-125 şeklinde tanımlanan PR, olaparib veplasebo kollarındaki hastaların sırasıyla %27'sinde ve %23'ünde bildirilmiştir. Hastaların yüzdedoksan üçü (%93) son platin bazlı kemoterapi dozunu takip eden 8 hafta içinde randomizeedilmiştir. Bevasizumab ile tedavi uygulanan hastalar çalışma dışı bırakılmıştır, dolayısıyladaha önce bevasizumab almış olaparib hastalarına ilişkin güvenlilik ve etkililik verisi
Primer sonlanma noktası modifiye Solid Tümörlerde Yanıt Değerlendirme Kriterleri (RECIST) 1.1 kullanılarak araştırmacı değerlendirmesi yoluyla belirlenen ve randomizasyondanprogresyona kadar geçen süre şeklinde tanımlanan progresyonsuz sağkalım (PFS) veyaölümdür. Sekonder etkililik sonlanma noktaları randomizasyondan ikinci progresyona veyaölüme kadar geçen süre (PFS2); OS (genel sağkalım), randomizasyondan tedavinin kesilmesineölüme kadar geçen süre (TDT), randomizasyondan takip eden ilk anti-kanser tedavininbaşlangıcına veya ölüme kadar geçen süre (TFST) ve sağlıkla ilişkili yaşam kalitesini (HRQoL)içermiştir. Hastalar başlangıçta ve 3 yıl boyunca her 12 haftada bir ve daha sonrarandomizasyon tarihi baz alınarak objektif radyolojik hastalık progresyonuna kadar her 24haftada bir tümör değerlendirmelerinden geçirilmiştir.
Çalışma araştırmacı tarafından değerlendirilen PFS'de plaseboya kıyasla olaparib için klinik anlamlılığa sahip olan ve istatistiksel açıdan anlamlı iyileşme ortaya koymuştur. PFSkonusunda araştırmacı tarafından yapılan değerlendirme, PFS üzerinde yapılan birkörleştirilmiş bağımsız merkezi radyolojik (BICR) inceleme ile desteklenmiştir. PFS analizisırasında, ara OS verileri olgunlaşmamıştı (% 21) ve HR 0,95'ti (%95 CI 0,60, 1,53; pdeğeri=0,9). Etkililik sonuçları Tablo 2 ve Şekil 1 ve 2'de sunulmaktadır.
|
Günde iki defa olaparib 300 mg |
Plaseboc
|
PFS (%51 olgunluk)a |
Olay sayısı: Toplam hasta sayısı (%) Medyan süre (ay)
HR (%95 CI)b P değeri (2 yanlı)
|
102:260 (39) NR
0.30 (0.23-0.41)
p<0,0001
|
96:131(73) 13.8
|
PFS2 (%31 olgunluk) |
Olay sayısı: Toplam hasta sayısı (%) Medyan süre (ay)
HR (%95 CI) c P değeri (2 yanlı)
|
69:260 (27)
NR
0.50 (0.35-0.72)
p=0,0002
|
52:131 (40) 41.9
|
TFST (%49 olgunluk) |
Olay sayısı: Toplam hasta sayısı (%) Medyan süre (ay)
HR (%95 CI) c P değeri* (2 yanlı)
|
99:260 (38)
51.8
0.30 (0.22-0.40)
p<0,0001
|
94:131(72) 15.1
|
a Kaplan-Meier hesaplamalarına göre 24 ve 36. aylarda progresyon gözlenmeyen hastaların oranı olaparib için %74 ve %60 plasebo içinse %35 ve %27 olmuştur; medyan takip süresihem olaparib hem de plasebo kollarında 41 ay olmuştur.
b < 1 olan değerler olaparib lehinedir. Analiz, önceki platin kemoterapisine verilen yanıtı (CR veya PR) eş değişken olarak içeren bir Cox orantılı tehlikeler modeli kullanılarakgerçekleştirilmiştir.
c Plasebo kolunda takiben bir tedavi uygulanan 94 hastanın 49'u (%52) bir PARP inhibitörü almıştır.
* Multiplisite açısından kontrol edilmemiştir.
bd: günde iki kez; NR Erişilmemiştir; CI Güven aralığı; PFS progresyonsuz sağkalım; PFS2 İkinci progresyona veya ölüme kadar geçen süre; OS Genel sağkalım; TFSTRandomizasyondan takip eden ilk anti-kanser tedaviye veya ölüme kadar geçen süre.
Çalışmaya girişteki hastalık kanıtına göre oluşturulmuş hasta alt gruplarında tutarlı sonuçlar gözlenmiştir. Araştırmacı tarafından tanımlanan CR görülen hastalarda HR 0,34 (%95 CI 0,240,47) olmuştur; olaparibte medyan PFS'ye ulaşılmamıştır, plaseboda ise medyan PFS 15,3 aydı.24. ve 36. ayda, olaparib kolunda hastaların sırasıyla %68'i ve %45'i, plasebo kolundakihastaların ise %34'ü ve%22'si CR durumunda kalmıştır. Çalışmaya girişte PR görülenhastalarda PFS HR 0,31 olarak tespit edilmiştir (%95 CI 0,18, 0,52; ortalama PFS olaparible30,9 ay, plaseboyla ise 8,4 ay). Çalışmaya girişte PR görülen hastalar CR'ye ulaşmış (24. aydaolaparib kolunda %15 ve plasebo kolunda %4, 36. ayda CR durumunda kalmıştır) veya dahafazla PR/stabil hastalık sergilemiştir (24. ayda olaparib kolunda %43 ve plasebo kolunda %15,36. ayda olaparib kolunda %17 ve plasebo kolunda %15). Son platin bazlı kemoterapi dozunutakip eden 6 ay içinde progresyon yaşayan hastaların oranı olaparib ile %3,5, plaseboyla ise%8,4 olmuştur.
Platine duyarlı relaps yapmış (PSR) over kanserinin idame tedavisi SOLO2 çalışması
Olaparibin idame tedavisi olarak güvenliliği ve etkililiği germline BRCA1/2-mutasyonlu,platine duyarlı, relaps yapmış (PSR) over, fallop tüpü veya primer peritoneal kanserli hastalarlagerçekleştirilen bir Faz III randomize, çift kör, plasebo kontrollü çalışmada değerlendirilmiştir.Bu çalışmada progresyona kadar alınan LYNPARZA (günde iki defa 300 mg [2 x 150 mgtablet]) idame tedavisinin etkililiği platin içeren kemoterapinin tamamlanmasının ardındanyanıt (CR veya PR) sergilemekte olan 295 yüksek evre seröz veya endometrioid PSR overkanseri hastasında plasebo tedavisiyle karşılaştırılmıştır (2/1 randomizasyon: 196 olaparib ve99 plasebo).
İki veya daha fazla platin içeren rejim .uygulanan ve hastalıkları sondan önceki platin bazlı
Belge kemoterapinin tamam
Hastaların
isfoayksonra
^ Bil Derge, guremı elektı^iK imza ile imzalanmıştır.^
ag,
Tüm hastalarda başlangıçta gBRCA1/2mBRCA1/2BRCA1/2genlerinde büyükrearanjmanlar tespit edilmiştir.
Demografik özellikler ve başlangıç özellikleri olaparib ve plasebo kolları arasında genel olarak iyi bir denge sergilemiştir. Medyan yaşın her iki kolda 56 olduğu belirlenmiştir. Overkanserinin, hastaların > % 80'inde primer tümör olduğu görülmüştür. En yaygın histolojik tipinseröz (> %90) olduğu görülmüştür, hastaların %6'sında endometrioid histoloji bildirilmiştir.Olaparib kolunda hastaların %55'inin daha önce yalnızca 2 basamak tedavi gördüğübelirlenmiştir ve hastaların %45'i daha önce 3 veya daha fazla basamak tedavi görmüştür.Plasebo kolunda hastaların %61'inin daha önce yalnızca 2 basamak tedavi gördüğü, %39'ununise daha önce 3 veya daha fazla basamak tedavi gördüğü belirlenmiştir. Çoğu hastanın ECOGperformans durumu 0 olarak belirlenmiştir (%81). Platin uygulanmayan dönem, hastaların%60'ında > 12 ay, %40'ında ise > 6 - 12 ay olmuştur. Önceki platin kemoterapisine yanıthastaların %47'sinde tam, %53'ünde ise kısmi yanıt olmuştur. Olaparib ve plasebo kollarındahastaların sırasıyla %17'si ve %20'si daha önce bevasizumab almıştır.
Primer sonlanım noktası RECIST 1.1 kullanılarak araştırmacı değerlendirmesiyle PFS'dir. Sekonder etkililik sonlanma noktaları, PFS2; OS TDT, TFST, TSST ve HRQoL içermiştir.Çalışma primer amacına ulaşmıştır ve araştırmacı tarafından değerlendirilen PFS'de 0,30'lukHR plaseboya kıyasla olaparib lehine istatistiksel açıdan anlamlı bir iyileşme ortaya koymuştur(%95 CI 0,22 - 0,41; p < 0,0001; olaparible medyan 19,1 aya karşılık plaseboyla medyan 5,5ay). Araştırmacı tarafından değerlendirilen PFS, körleştirilmiş bir bağımsız merkezi radyolojikinceleme ile desteklenmiştir (HR 0,25; %95 CI 0,18 - 0,35; p < 0,0001; olaparib için medyan30,2 ay, plasebo için medyan 5,5 ay). Olaparib tedavisi uygulanan hastaların %43'ü 2. yıldaprogresyon sergilememeye devam etmiştir, plasebo alan hastalarda ise bu oran yalnızca %15'tekalmıştır.
SOLO2'de gBRCA1/2mPSR over kanseri hastalarında primer sonlanma noktası açısından elde edilen sonucun bir özeti Tablo 3 ve Şekil 3'de verilmiştir.
Tablo 3: SOLO2'degBRCA1/2mPSR over kanseri hastalarında primer sonlanma noktası açısından elde edilen sonucun özeti
|
Günde iki defa olaparib 300 mg tablet |
Plasebo |
PFS (%63 olgunluk) |
Olay sayısı: Toplam hasta sayısı (%)
|
107:196 (55)
|
80:99 (81)
|
Medyan süre (ay) (%95 CI)
|
19,1 (16,3 - 25,7)
|
5,5 (5,2 - 5,8)
|
HR (%95 CI)a
|
0,30 (0,22 - 0,41)
|
|
P değeri (2 yanlı)
|
P < 0,0001
|
|
|
a HR= Tehlike Oranı. < 1 olan değerler olaparib lehinedir. Analiz önceki platin kemoterapisine verilen yanıta (CR veya PR) ve penultimat platin bazlı kemoterapisinde hastalık progresyonuna kadar geçen süreye (>6-12 ay ve > 12 ay) görebasamaklandırılmış bir log-sıra test kullknfiâraFielbŞklSBEiiilmipri® imzalanmıştır.
|
Şekil 3: SOLO2:gBRCA1/2mPSR over kanseri hastalarında Kaplan-Meier PFS grafiği (%63 olgunluk - araştırmacı değerlendirmesi)
|
Randomizasyondan sonra geçen süre (ay) |
- PLacebo bd------------Olaparib 300 mg bd
Riskli hastaların sayısı:
Olaparib 300 mg bd Placebo bd
196 1B21561341181048982322932
99703722IS17141276000
bd Tmce daily, PFS Progressiou Erte sımıı^al
bd Günde iki kez; PFS progresyonsuz sağkalım
OS'nin son analizinde (%61 olgunluk) HR 0.74 idi (%95 GA 0,54-1.00; p=0.0537; plasebo için medyan 51,7 ay ve plasebo için 38,8 ay) ve istatistiksel anlamlılığa ulaşmadı.
Sekonder sonlanma noktaları olan TFST ve PFS2, plaseboya kıyasla olaparib için kalıcı ve istatistiksel açıdan anlamlı iyileşme sergilemiştir. OS, TFST ve PFS2 için sonuçlar Tablo 4 veŞekil 4'te sunulmaktadır.
Tablo 4: SOLO2'degBRCA1/2mPSR yumurtalık kanseri hastaları için kilit sekonder objektif sonuçların özeti
|
Olaparib 300 mg tablet, günde iki kez |
Plasebo |
OS (%61 olgunluk) |
Olay sayısı: Toplam hasta sayısı (%)
|
116:196 (59)
|
65:99 (66)
|
Medyan süre (%95 GA), ay
|
51,7 (41,5, 59,1)
|
38,8 (31,4, 48,6)
|
HR (%95 GA)a
|
0,74 (0,54 - 1,00)
|
P değeri (2-taraflı)
|
p=0,0537
|
TFST (%71 olgunluk) |
Olay sayısı: Toplam hasta sayısı (%)
|
139:196 (71)
|
86:99(87)
|
Medyan süre (%95 GA), ay be
|
g27',4 —N-R) imzalanmıştır. |
7,2 (6,3 - 8,3)
|
HR (%95 GA)a
|
0,37 (0,28 - 0,48)
|
P değeri (2-taraflı)
|
p < 0,0001
|
PFS2 (%40 olgunluk) |
Olay sayısı: Toplam hasta sayısı (%)
|
70:196 (36)
|
49:99 (50)
|
Medyan süre (%95 GA), ay
|
NR (24,1 - NR)
|
18,4 (15,4 - 22,8)
|
HR (%95 GA)a
|
0,50 (0,34 - 0,72)
|
P değeri (2-taraflı)
|
p = 0,0002
|
* Multiplisite açısından kontrol edilmemiştir.
a HR= Tehlike Oranı. < 1 olan değer olaparib lehinedir. Analiz önceki platin kemoterapisine verilen yanıtı (CR veya PR) ve penultimat platin bazlı kemoterapisinde hastalık progresyonuna kadar geçen süreyi (> 6 - 12 ay ve > 12 ay)eşdeğişkenler olarak içeren Cox orantılı tehlike modeli kullanılarak gerçekleştirilmiştir.
bd Günde iki kez; NR erişilmemiştir; CI güven aralığı; PFS2 randomizasyondan ikinci progresyona veya ölüme kadar geçen süre; TFST Randomizasyondan takip eden ilk tedavinin başlangıcına veya ölüme kadar geçen süre.
Şekil 4 SOLO2: gBRCA1/2m PSR yumurtalık kanseri hastalarında Kaplan-Meier OS grafiği (%61 olgunluk)
Günde iki kezOlaparib 300 mg tablet t Günde iki kez plasebo tablet
0.8
0.7
0.6
as
0.4
0.3
0.2
0.1
0.0
6 121824 X 3642485460667278
Risk altındaki hasta sayısı:
Günde iki kezOlaparib 300 mg tablet |
1% |
192 |
187 |
172 |
145 |
IX |
Günde iki kez plasebo |
tablet |
|
|
|
on |
99 |
93 |
79 |
66 |
|
|
Randomizasyondan sonra geçen süre (ay)
120 1059886773970
SO 423833311600
Çalışmaya ölçülebilir hastalıkla (başlangıçta hedef lezyonlar) katılan hastalar arasında LYNPARZA kolunda %4rlik bir objektif yanıt oranına erişilmiştir, plaseboda ise bu oran%17'ydi. Çalışmaya hastalık kanıtıyla (başlangıçta hedef veya hedef dışı lezyonlar) dahil edilenve LYNPARZA ile tedavi uygulanan hastaların %15,0'ı tam yanıt elde ederken plasebo alanhastalarda ise bu oran %9,1'di.
PFS analizi sırasında medyan tedavi süresi olaparib için 19,4 ay, plasebo içinse 5,6 ay şeklindeydi. Hastaların çoğu günde iki kez 300 mg şeklindeki başlangıç dozunda kalmıştır.
«dsniyle,doZ^'^riKİmSSzaitma; l|şmi;?»sii9g:,Âiısa?,tx!a.%%i5Jı,%,255,L
Belge Do
ve
¦ys |
|
FACT-O'ya ait TOI'da başlangıca göre meydana gelen değişiklik ile değerlendirildiği üzere, hasta tarafından bildirilen sonuç (PRO) verileri, plaseboya kıyasla olaparib ile tedavi edilenhastalar için herhangi bir farka işaret etmemektedir.
Çalışma 19 (D0810C00019)
Olaparibin platin temelli iki veya daha fazla tedaviyi takiben fallop tüpü veya primer peritoneal kanseri de içeren PSR over kanseri hastalarında idame tedavisi olarak güvenliliği ve etkililiği,büyük bir Faz II randomize, çift kör, plasebo kontrollü çalışmada (Çalışma 19)değerlendirilmiştir. Bu çalışmada progresyona kadar alınan LYNPARZA kapsül idametedavisinin (günde iki defa 400 mg [8 x 50 mg kapsül]) etkililiği platin içeren kemoterapinintamamlanmasının ardından yanıt (CR veya PR) sergilemekte olan 265 (136 olaparib ve 129plasebo) PSR yüksek dereceli seröz over kanseri hastasında plasebo tedavisiylekarşılaştırılmıştır. Primer sonlanma noktası RECIST 1kullanılarak araştırmacıdeğerlendirmesine göre belirlenen PFS'dir. Sekonder etkililik sonlanma noktaları OS'yi,CR/PR+ SD (stabil hastalık) şeklinde tanımlanan hastalık kontrol oranını (DCR), HRQoL'yive hastalıkla ilişkili semptomları içermiştir. Aynı zamanda araştırma amaçlı TFST ve TSSTanalizleri de gerçekleştirilmiştir.
Hastalıkları sondan önceki platin bazlı kemoterapinin tamamlanmasından > 6 ay sonra nükseden hastalar kaydedilmiştir. Kayıtta BRCA1/2mutasyonu kanıtı şartı aranmamıştır (bazıhastaların BRCA mutasyonu durumu retrospektif şekilde belirlenmiştir). Hastaların daha önceolaparib veya başka bir PARP inhibitörü tedavisi almış olmasına izin verilmemiştir. Hastaların,randomizasyondan hemen önceki rejimde olmamak koşuluyla, daha önce bevasizumab almışolmasına izin verilmiştir. Olaparib tedavisi sırasında ortaya çıkan progresyonun ardındanolaparible yeniden tedaviye izin verilmemiştir.
BRCA1/2BRCA1/2genlerinde büyük rearanjmanlartespit edilmiştir.
Demografik özellikler ve başlangıç özellikleri olaparib ve plasebo kolları arasında genel olarak iyi bir denge sergilemiştir. Medyan yaşın her iki kolda 59 olduğu belirlenmiştir. Over kanserininhastaların %86'sında primer tümör olduğu görülmüştür. Olaparib kolunda hastaların %44'ünündaha önce yalnızca 2 basamak tedavi gördüğü belirlenmiştir ve hastaların %56'sı daha önce 3veya daha fazla basamak tedavi görmüştür. Plasebo kolunda hastaların %49'unun daha önceyalnızca 2 basamak tedavi gördüğü, %51'inin ise daha önce 3 veya daha fazla basamak tedavigördüğü belirlenmiştir. Çoğu hastanın ECOG performans durumu 0 olarak belirlenmiştir(%77). Platin uygulanmayan dönem hastaların %60'ında > 12 ay, %40'ında ise > 6-12 ayolmuştur. Önceki platin kemoterapisine yanıt hastaların %45'inde tam, %55'inde ise kısmiolmuştur. Olaparib ve plasebo kollarında hastaların sırasıyla %6'sı ve %5'i daha öncebevasizumab almıştır.
Çalışma primer amacına ulaşmıştır ve genel popülasyonda PFS'de 0,35'lik HR ile plaseboya kıyasla olaparib lehine istatistiksel açıdan anlamlı bir iyileşme ortaya koymuştur (%95 CI 0,25- 0,49; p < 0,00001; olaparible medyan 8,4 aya karşılık plaseboyla medyan 4,8 ay). Olgunlukdüzeyi %79 olan son OS analizinde (veri kesme tarihi [DCO] 9 Mayıs 2016), olaparib ileplasebo karşılaştırıldığında gözlenen tehlike oranı 0,73 (%95 CI 0,55 - 0,95; p = 0,02138[<0,0095'lik önceden belirlenmiş anlamlılık düzeyini karşılamamıştır]; olaparible medyan 29,8aya karşılık plaseboyla medyan 27,8 ay) olmuştur. Olaparible tedavi uygulanan gruptahastaların %23,5'i (n=32/136) tedaviye > 2 yıl süresince devam etmiştir, plasebo alan hastalardaise bu oran %3,9 (n=5/128) olmuştur. Hasta sayıları sınırlı olmakla birlikte olaparible tedaviuygulanan grupta hastaların %13,2'si (n=18/136) tedaviye > 5 yıl süresince devam etmiştir,plasebo grubunda ise bu oran %0,8 (n=1/128) olmuştur.
Önceden planlanmış alt grup analizinde BRCA1/2-mutasyonluBRCA1/2BRCAl/Tnin(BRCA1/2wt/VUS)görüldüğü hastalarda da daha düşük boyutlu olmakla birlikte bir fayda gözlenmiştir. Alt grupanalizleri için uygulamaya konmuş herhangi bir çoklu test stratejisi mevcut değildir.
Çalışma 19'da BRCAl/2-mutasyonluBRCAl/2wt/VUS PSR over kanseri hastalarında primer sonlanma noktası açısından elde edilen sonucun bir özeti Tablo 5'te ve Çalışma 19'dakitüm hastalar için Tablo 5 ve Şekil 5'de verilmiştir.
Tablo 5: Çalışma 19'da tüm hastalar veBRCA1/2-mutasyon\uveBRCA1/2wt/VUS PSR over kanseri hastalarında primer sonlanma noktası açısından elde edilen sonucun özeti
|
Tüm hastalara |
BRCA1/2-
mutasyonlu |
BRCA1/2wt/VUS |
Günde iki defaolaparib 400mg
kapsül |
Plasebo |
Günde iki defaolaparib 400mg
kapsül |
Plasebo |
Günde iki defaolaparib 400mg
kapsül |
Plasebo |
PFS - DCO 30 Haziran 2010 |
Olay sayısı: Toplam hasta
|
60:136
|
94:129
|
26:74
|
46:62
|
32:57
|
44:61
|
sayısı (%)
|
(44)
|
(73)
|
(35)
|
(74)
|
(56)
|
(72)
|
Medyan süre (ay) (%95 CI)
|
8,4
|
4,8
|
11,2
|
4,3
|
7,4
|
5,5
|
|
(7,4 -
|
(4,0 -
|
(8,3 -
|
(3,0 -
|
(5,5 -
|
(3,7 -
|
|
11,5)
|
5,5)
|
NR)
|
5,4)
|
10,3)
|
5,6)
|
HR (%95 CL)b
|
0,35
|
0,18
|
0,54
|
|
(0,25 -
|
0,49)
|
(0,10 -
|
- 0,31)
|
(0,34 -
|
0,85)
|
P değeri (2 yanlı)
|
p < 0,00001
|
p < 0,00001
|
p = 0,00745
|
|
a Tüm hastalar şu alt gruplardan oluşmaktadır:BRCAl/2-mutasyonu,BRCAl/2wt/VUS veBRCAl/2durumu bilinmeyen (durumu bilinmeyen 11 hasta tabloda ayrı bir alt grup olarak gösterilmemektedir).b HR= Tehlike Oranı. < 1 olan değerler olaparib lehinedir. Analiz, faktörlerin tedavi, etnik köken, platine duyarlılıkve son platin tedavisine yanıt oldnğn bir Cox orantılı tehlikeler modeli kullanılarak gerçekleştirilmiştir.bd PFS progresyonsuz sağkalım; DCO veri kesme tarihi; CI güven aralığı; NR erişilmemiştir. HR= Tehlike Oranı. < 1 olan değerler olaparib lehinedir. Analiz, faktörlerin tedavi, etnik köken, platine duyarlılıkve son platin tedavisine yanıt oldnğn bir Cox orantılı tehlikeler modeli kullanılarak gerçekleştirilmiştir.bd PFS progresyonsuz sağkalım; DCO veri kesme tarihi; CI güven aralığı; NR erişilmemiştir. |
Şekil 5: Çalışma 19: DCO 30 Haziran 2010'da FAS'de (%58 olgunluk değerlendirmesi) Kaplan-Meier PFS grafiği
araştırmacı
|
Randomizasyondan itibaren geçen süre (ay) |
Günde iki defa olaparib 400 mg
Günde iki defa plasebo
Risk altındaki hastaların sayısı:
136
|
106
|
53
|
24
|
7
|
0
|
Günde iki defa olaparib 400 mg
|
129
|
72
|
24
|
7
|
1
|
0
|
Plasebo
|
bd günde iki defa; DCO veri kesme tarihi; FAS Tam analiz seti; PFS Progresyonsuz sağkalım
Çalışma 19'da BRCA1/2-mutasyonluBRCA1/2wt/VUS PSR over kanseri hastalarında kilit sekonder sonlanma noktaları açısından elde edilen sonucun bir özeti Tablo 4'te ve Çalışma19'daki tüm hastalar için Tablo 6 ve Şekil 6'da verilmiştir.
Tablo 6: Çalışma 19'da tüm hastalar veBRCA1/2-mutasyon\uveBRCA1/2wt/VUS PSR over kanseri hastalarında kilit sekonder sonlanma noktaları açısından elde edilensonucun özeti
Belge ] |
|
Tüm hastalara
|
BRCA1/2-
mutasyonlu |
BRCA1/2wt/VUS |
Günde iki defaolaparib 400mg
kapsül |
Plasebo |
Günde iki defaolaparib 400mg
kapsül |
Plasebo |
Günde iki defaolaparib 400mg
kapsül |
Plasebo |
OS - DCO 09 Mayıs 2016 |
Olay sayısı: Toplam hasta sayısı (%)
|
98:136
(72)
|
112:129
(87)
|
49:74
(66)
|
50:62
(81)c
|
45:57
(79)
|
57:61
(93)
|
Medyan süre (ay) (%95 CI)
|
29,8 (26,9 -35,7)
|
27,8 (24,9 -33,7)
|
34,9 (29,2 -54,6)
|
30,2 (23,1 -40,7)
|
24,5 (19,8 -35,0)
|
26,6 (23,1 -32,5)
|
HR (%95 CL)b
|
0,73 (0,55 - 0,95)
|
0,62 (0,42 - 0,93)
|
0,84 (0,57 - 1,25)
|
P değeri (2 yanlı)
iğrulaıııa^oJu:^lZW56Q3'NRYııUyQ3NRS3k0 |
^e, güvpl=10^^^2138 ^ ZlAx(gNRS3^0-BetJ
|
[izalanıpıR.0 02140
e Takıtf Adresı:lUlps ://w w w. lurl |
p R 0,39749
lıye.go^lr/saglık-lılek-ebys- |
|
Olay sayısı: Toplam hasta
|
106:136
|
124:128
|
55:74
|
59:62
|
47:57
|
60:61
|
sayısı (%)
|
(78)
|
(97)
|
(74)
|
(95)
|
(83)
|
(98)
|
Medyan süre (ay) (%95 CI)
|
13,3
|
6,7
|
15,6
|
6,2
|
12,9
|
6,9
|
|
(11,3 -
|
(5,7 -
|
(11,9 -
|
(5,3 -
|
(7,8 -
|
(5,7 -
|
|
15,7)
|
8,2)
|
28,2)
|
9,2)
|
15,3)
|
9,3)
|
HR (%95 CL)b
|
0,39 (0,30 - 0,52)
|
0,33 (0,22 - 0,49)
|
0,45 (0,30 - 0,66)
|
P değeri (2 yanlı)
|
p < 0,00001
|
p < 0,00001
|
p = 0,00006
|
* Alt grup analizleri veya TFST'nin değerlendirildiği tüm hastalar için uygulamaya konmuş herhangi bir çoklu test stratejisi mevcut değildir.
a Tüm hastalar şu alt gruplardan oluşmaktadır:BRCA1/2-maiasyona, BRCA1/2wt/VUS veBRCA1/2durumu bilinmeyen (durumu bilinmeyen 11 hasta tabloda ayrı bir alt grup olarak gösterilmemektedir).b HR= Tehlike Oranı. < 1 olan değerler olaparib lehinedir. Analiz, faktörlerin tedavi, etnik köken, platine duyarlılıkve son platin tedavisine yanıt olduğu bir Cox orantılı tehlikeler modeli kullanılarak gerçekleştirilmiştir.c BRCA mutasyonlu alt grupta plasebo uygulanan hastaların yaklaşık olarak çeyreği (14/62; %22,6) sonradanPARP inhibitörü almıştır. HR= Tehlike Oranı. < 1 olan değerler olaparib lehinedir. Analiz, faktörlerin tedavi, etnik köken, platine duyarlılıkve son platin tedavisine yanıt olduğu bir Cox orantılı tehlikeler modeli kullanılarak gerçekleştirilmiştir.c BRCA mutasyonlu alt grupta plasebo uygulanan hastaların yaklaşık olarak çeyreği (14/62; %22,6) sonradanPARP inhibitörü almıştır.
bd OS Genel sağkalım; DCO veri kesme tarihi; CI güven aralığı; TFST randomizasyondan takip eden ilk tedavinin başlangıcına veya ölüme kadar geçen süre.
Şekil 6: Çalışma 19: DCO 09 Mayıs 2016'da FAS'de (%79 olgunluk) Kaplan-Meier OS grafiği
|
Randomizasyondan sonra geçen süre (ay) |
Randomizasyondan sonra geçen süre (ay)
-PLıcebo bd---------Olaparib 400 ıng bd
Riskli hastaların sayısı
Günde iki defa olaparib 400 mg
Plasebo
S7
it
1B
13
14
İl
9
bd günde iki defa; DCO veri kesme tarihi; FAS Tam analiz seti; OS Genel sağkalım
PFS analizi sırasında medyan tedavi süresi olaparib için 8 ay, plasebo içinse 4 ay olarak belirlenmiştir. Hastaların çoğu günde iki defa 400 mg şeklindeki başlangıç dozunda kalmıştır.Advers olay nedeniyle doz duraklatma, azaltma, kesme insidansı sırasıyla %34,6, %25,7 ve%5,9 olmuştur. Doz duraklatma ve azaltma en sık olarak tedavinin ilk 3 ayı içinde ortayaçıkmıştır. Dozun duraklatılmasına veya azaltılmasına en sık neden olan advers olaylar bulantı,
TOI ve FACT-O toplam iyileşme ve kötüleşme oranları ile değerlendirildiği üzere, hasta tarafından bildirilen sonuç (PRO) verileri olaparib ile tedavi uygulanan hastalar ile plaseboarasında herhangi bir farka işaret etmemektedir.
OPINION Çalış-ması
Bir Faz IlIb tek kollu, çok merkezli çalışma olan OPINION'da olaparib, PSR yumurtalık, fallop tüpü veya primer periton kanseri olan ve bilinen bir zararlı veya zararlı olduğundanşüphelenilen gBRCA mutasyonu olmayan hastalarda, iki veya daha fazla basamak platin bazlıkemoterapiyi takiben idame tedavisi olarak araştırılmıştır. Platin bazlı kemoterapinintamamlanmasının ardından hastalığı yanıt veren (CR veya PR) hastalar çalışmayakaydedilmiştir. Toplam 279 hasta kaydedilmiş olup bu hastalara, hastalık progresyonuna veyakabul edilemez toksisiteye kadar olaparib tedavisi verilmiştir. Merkezi teste göre hastaların%90,7'sinin durumu gBRCAm dışı olarak onaylanmış, ayrıca %9,7'sinin durumu ise sBRCAmolarak tanımlanmıştır.
Primer sonlanma noktası, değiştirilmiş RECIST v.l.l'e göre araştırmacı tarafından değerlendirilen PFS idi. Sekonder sonlanma noktaları OS'i içermiştir.
Olaparib, idame tedavisi olarak kullanıldığında, gBRCAm olmayan PSR yumurtalık kanserli hastalarda klinik aktivite göstermiştir. Primer PFS analizi sırasında, OS verileri %30 oranındamatüriteye sahipti.
OPINION'da gBRCAm olmayan PSR yumurtalık kanserli hastalar için primer objektif sonucun bir özeti Tablo 7' de sunulmuştur.
Tablo 7: OPINION'da gBRCAm olmayan PSR yumurtalık kanserli hastaların progresyonsuz sağkalım özeti
|
Olaparib tablet 300 mg bd
|
PFS (%75 matürite) (DC2 2 Ekim 2020
|
Olay sayısı: toplam hasta sayısı (%)
|
210:279 (75.3)
|
Medyan PFS (%95 CI), aya
|
9.2 (7.6, 10.9)
|
|
a Kaplan-Meier tekniği kullanılarak hesaplanmıştır.
Medyan PFS için güven aralıkları Brookmeyer Crowley yöntemine göre türetilmiştir. bd: Günde iki kez; PFD: Progresyonsuz sağkalım; DCO: Veri kesimi; CI: Güven aralığı. |
HRD pozitif ileri ^^re yumurtalık kanserinin birinci basamak idame tedavisi
PAOLA-1 Çalışması
PAOLA-1, bevasizumab (her 3 haftada bir intravenöz infüzyon olarak verilen 15 mg/kg) ile kombinasyon halinde verilen Lynparza'nın (günde iki kez 300 mg [2 x 150 mg tablet]) etkililikve güvenliliğini birinci basamak platin bazlı kemoterapi ve bevasizumabı takiben ileri evre(FIGO Evre III-IV) yüksek dereceli epitelyal over, fallop tüpü veya primer periton kanserininidame tedavisi için plasebo ile kombine bevasizumab ile karşılaştıran bir Faz III randomize, çiftkör, plasebo kontrollü, çok merkezli çalışmaydı. Bevasizumab tedavisi, kemoterapi ile birlikteBelge Do
faKıp
ve 42
adyolojik hastalık
2.gov.tr/sagliK-titcK-ebys
r
resi
Belge Do
;ps :/7www.tufKİye
Çalışma, plasebo/bevasizumab koluna kıyasla olaparib/bevasizumab kolu için araştırmacı tarafından değerlendirilen PFS'de istatistiksel açıdan önemli bir iyileşme sergileyen ITTpopülasyonunda primer sonlanma noktasını karşılamıştır (plasebo/bevasizumab için medyan16,6 ay karşısında olaparib/bevasizumab için 22,1 ay ile HR 0,59, %95 GA 0,49-0,72,p<0,0001). Bu, PFS'nin BICR analizi ile tutarlıydı. Bununla birlikte, biyobelirteç pozitif(tBRCAm ve/veya GIS pozitif olarak tanımlanan tBRCAm, GIS, HRD durumu pozitif) olaraktanımlanmış hastalar en çok faydayı görmüştür.
Genel popülasyonda nihai PFS2 analizi (DCO 22 Mart 2020, %53 olgunluk) istatistiksel açıdan önemliydi (HR 0,78, %95 GA, p=0,0125 plasebo/bevasizumab için 32,6 aya karşılıkolaparib/bevasizumab için 36,5 aylık medyanla). Genel sağkalım verileri, genel popülasyon vebiyobelirteç alt gruplarında olgun değildi. Olaparib/bevasizumab kolundaki hastaların yüzdealtmışı (%60) ile plasebo/bevasizumab kolundaki hastaların %74'ü daha sonra tedavi görmüştürve olaparib/bevasizumab ve plasebo/bevasizumab kollarındaki bu hastaların sırasıyla %20 ve%47'si bir PARP inhibitörü almıştır.
Randomize alt grup olarak tBRCAm'de (241/806 hasta) olaparib/bevasizumab kolu için medyan PFS 37,2 ay iken plasebo/bevasizumab kolu için 22,0 aydı (HR = 0,34, %95 GA0,23,0,51) ve OS (DCO 22 Mart 2020) HR 0,68 (%95 GA 0,40, 1,19) idi.
Retrospektif olarak analiz edilen tümör örneklerine dayanan diğer biyobelirteç alt grup analizlerindeki etkililik sonuçları Tablo 8'de sunulmaktadır.
Tablo 8 PAOLA-1'de ileri evre yumurtalık kanseri hastalarında tBRCAm ve/veya GIS ile tanımlanan homolog rekombinasyon eksikliği (HRD) pozitif durumu olan hastalar içintemel etkililik bulgularının özeti
Belge D( |
|
tBRCAm*,c
(n=235) |
GIS pozitif *,d (n=152) |
HRD pozitif* (n=387) |
|
Olaparib / bevasizumab |
Plasebo / bevasizumab |
Olaparib / bevasizumab |
Plasebo / bevasizumab |
Olaparib / bevasizumab |
Plasebo / bevasizumab |
PFS, araştırmacı değerlendirmesi (%46 olgunluk) DCO 22 Mart 2019a |
Olay sayısı:Toplamhastasayısı (%) |
44/158 (28) |
52/77 (68) |
43/97 (44) |
40/55 (73) |
87/255 (34) |
92/132 (70) |
Medyan süre (ay) |
37,2 |
18,8 |
28,1 |
16,6 |
37,2 |
17,7 |
HR (%95) GAb |
0,28
(0,19, 0,42) |
0,43 (0,28, 0,66) |
0,33 (0,25, 0,45) |
PFS2, araştırmacı değerlendirmesi (%40 olgunluk) DCO 22 Mart 2019a |
Olay sayısı:Toplamhastasayısı (%) |
44/158 (28) |
37/77(48) |
41/97 (42) |
33/55 (60) |
85/255 (33) |
70/132 (53) |
Medyan süre (ay) |
NR |
42,2 |
50,3 |
30,1 |
50,3 |
35,4 |
HR (%95)
2G^tna Kodu:^tna Kodu: |
0,53 (0,34, ]0,82);e, güveni ZW56O3NRYnUvO3NRS3k0ZlAxO3f |
elektronilPi,6Pa(0:> S§za0aâ6)tır.tır.
RS3kO Belge Takip Adresi:httpı |
0,56 (0,41, 0,77)
|
|
Ara OS (%27 olgunluk) k) DCO 22 Mart 2020 |
Olay sayısı:Toplamhastasayısı (%) |
31/158 (20) |
23/77 (30) |
30/97 (31) |
19/55 (35) |
61/255 (24) |
42/132 (32) |
Medyan süre (ay) |
NR |
NR |
NR |
45,8 |
NR |
NR |
HR (%95) GAb |
0,61 (0,36, 1,06) |
0,84 (0,48, 1,52) |
0,70 (0,47, 1,04) |
* Önceden planlanan alt grup
aKaplan-Meier hesaplamalarına göre 12 ve 24. aylarda progresyonsuz hastaların oranı plasebo/bevasizumab için %71 ve %29 karşısında olaparib/bevasizumab için %89 ve %66 idi.
b <1 değeri olaparib lehinedir. Bu analiz, tarama sırasındaki birinci basamak tedavi sonucu ile tarama laboratuvarı tBRCA durumuna göre katmanlandırılmış Cox orantısal risk modeli kullanılarak gerçekleştirilmiştir.c Myriad ile tBRCAm durumu
d Myriad ile genomik instabilite skoru (GIS) >42 (önceden belirlenmiş eşik)
GA Güven aralığı; HR Risk oranı; NR ulaşılamadı.
Şekil 7: PAOLA-1: PAOLA-l'de HRD pozitif olarak tanımlanmış ileri evre yumurtalık kanseri olan hastalar için Kaplan Meier PFS grafiği (%46 olgunluk - araştırmacı değerlendirmesi)
Olaparib + bevasizumab Plasebo + bevasizumab
M
1.0 0.9'0.810.710.610.50.410.30.2 i0.11 0.0-
39
42
12 151821242730
Randomizasyondan itibaren geçen süre (ay)
36
33
Risk altındaki hastaların sayısı: Olaparib - bevacızumab255252242236223
Placebo + be\-aazumab
155
128
132
117
Germline BRCA mutasyonlu yüksek riskli erken evre meme kanserinin adiu'van tedavisiOlympiA
Defınitif lokal tedaviyi veu®ioad^'uManek¥Syaimidijwviaankemoterapiyi tamamlamış germline Belge T>OBRCA1/2 '¦mutasyömafiaveMBR^'-negatffkyüksek briskTiker-kfen imıeme'ka'nser.Boolangfta'stalarda
adjuvan tedavi olarak olaparibin güvenliliği ve etkililiği, bir Faz III randomize, çift kör, paralel grup, plasebo kontrollü, çok merkezli çalışmada (OlympiA) incelenmiştir. Hastalarınantrasiklin, taksan veya her ikisini birden içeren en az 6 kür neoadjuvan veya adjuvankemoterapisini tamamlamaları gerekiyordu. Önceki kanser (ör. yumurtalık) için veya memekanserinde adjuvan veya neoadjuvan tedavi olarak daha önce platine izin verilmiştir. Yüksekriskli erken meme kanseri hastaları şu şekilde tanımlanmıştır:
• daha önce neoadjuvan kemoterapisi almış hastalar: üçlü negatif meme kanseri (TNBC) veya hormon reseptörü pozitif meme kanseri olan hastalarda, cerrahi sırasında memede ve/veyarezeke edilen lenf düğümlerinde (patolojik olmayan tam yanıt) rezidüel invazif kanserbulunmalıdır. Ek olarak, hormon reseptörü pozitif meme kanseri olan hastaların, Tablo 9'dagösterildiği gibi tedavi öncesi klinik ve tedavi sonrası patolojik evre (CPS), östrojen reseptörü(ER) durumu ve histolojik dereceye göre > 3 CPS&EG skoruna sahip olması gerekir.
Tablo 9: Çalışmaya Kayıt için Erken Evre Meme Kanseri, Reseptör Durumu ve Derece Puanlama Gereklilikleri
Evre / özellik |
Noktalar |
Klinik evre (tedavi öncesi) |
I/IIA
|
0
|
IIB/mA
|
1
|
IIIB/IIIC
|
2
|
Patolojik Evre (tedavi sonrası) |
0/I
|
0
|
IIA/IIB/IIIA/IIIB
|
1
|
IIIC
|
2
|
Reseptör durumu |
ER pozitif
|
0
|
ER negatif
|
1
|
Nükleer derece |
Nükleer derece 1-2
|
0
|
Nükleer derece 3
|
1
|
|
* Hormon reseptörü pozitif meme kanseri olan hastalar için toplam skorun > 3 olması gerekiyordu.
|
• önceden adjuvan kemoterapi almış hastalar: üçlü negatif meme kanseri (TNBC) hastalarının,nod pozitif hastalığı veya > 2 cm primer tümörü olan nod negatif hastalığı olmalıdır; HR pozitif,HER2 negatif hastaların > 4 patolojik olarak doğrulanmış pozitif lenf nodu olması gerekir.
Hastalar 300 mg olaparib günde iki kez (2 x 150 mg tablet) (n=921) veya plasebo (n=915) alacak şekilde (1:1) randomize edilmiştir. Randomizasyon, hormon reseptör durumuna (HRpozitif/HER2 negatife karşı TNBC), önceki neoadjuvana karşı adjuvan kemoterapisine vemevcut meme kanseri için önceki platin kullanımına (evete karşı hayır) görekatmanlandırılmıştır.
Tedaviye, 1 yıla kadar ya da hastalık rekürrensi veya kabul edilemez toksisiteye kadar devam edilmiştir. HR pozitif tümörleri bulunan hastalara aynı zamanda endokrin tedavisiuygulanmıştır.
Primer sonlanım noktası, randomizasyondan ilk rekürrens tarihine kadar geçen süre olarak tanımlanan invazif hastalık olmadan sağkalım (IDFS) idi; burada rekürrens, invazif loko-bölgesel, uzak rekürrens, kontralateral invazif meme kanseri, yeni kanser veya herhangi birnedenden ölüm olarak tanımlanır. Sekonder amaçlar arasında OS, uzak hastalıksız sağkalım(randomizasyondan meme kanserinin ilk uzak rekürrens kanıtına kadar geçen süre olaraktanımlanan DDFS), yeni primer kontralateral meme kanserlerinin insidansı (invazif ve invazifolmayan), yeni primer yumurtalık kanseri, yeni primer fallop tüpü kanseri ve yeni primerperiton kanseri ve FACIT-Yorgunluk ve EORTC QLQ-C30 anketlerini kullanan hastatarafından bildirilen sonuçlar (PRO) bulunuyordu.
Myriad'daki merkezi test veya varsa lokal gBRCAgBRCAgBRCAmolarak doğrulanmıştır.
Demografik özellikler ve başlangıç özellikleri iki tedavi kolu arasında iyi dengelenmişti. Medyan yaş 42 idi. Hastaların yüzde altmış yedisi (%67) Beyaz, %29'u Asyalı ve %2,6'sıSiyahtı. Olaparib kolunda iki hasta (%0,2) ve plasebo kolundaki dört hasta (%0,4) erkekti.Hastaların yüzde altmış biri (%61) menopoz öncesi dönemdeydi. Hastaların yüzde seksendokuzunun (%89) ECOG performans durumu 0 ve %11'inin ECOG PS'i 1'di. Hastaların yüzdeseksen ikisinde (%82) TNBC ve %18'inde HR pozitif hastalık vardı. Hastaların yüzde ellisi(%50) daha önce neoadjuvan ve %50'si daha önce adjuvan kemoterapi görmüştü. Hastalarınyüzde doksan dördüne (%94) antrasiklin ve taksan verilmişti. Genel olarak hastaların yüzdeyirmi altısına (%26) meme kanseri için daha önce platin verilmişti. Olaparib ve plasebokollarında, HR pozitif hastalığı olan hastaların sırasıyla %87'si ve %92'si eş zamanlı endokrintedavisi görüyordu. Genel olarak, HR pozitif hastalığı olan hastaların %89,5'i, letrozol (%23,7),tamoksifen (%40,9), anastrozol (%17,2) veya eksemestan (%14,8) içeren bir endokrin tedavisigörmüştür.
Çalışma, plasebo koluna kıyasla olaparib kolunda IDFS'te istatistiksel olarak anlamlı bir iyileşme sergileyerek primer sonlanım noktasını karşılamıştır. İki yüz seksen dört (284) hastadaIDFS olayları vardı; bu, olaparib kolundaki hastaların %12'sini (uzak %8, lokal/bölgesel %1,4,kontralateral invazif meme kanseri %0,9, meme dışı ikinci primer maligniteler %1,2, ölüm%0,2) ve plasebo kolundaki hastaların %20'sini (uzak %13, lokal/bölgesel %2,7, kontralateralinvazif meme kanseri %1,3, meme dışı ikinci primer maligniteler %2,3, ölüm %0) temsilediyordu. Plasebo koluna kıyasla olaparib kolunda DDFS'de istatistiksel olarak anlamlı biriyileşme de gözlenmiştir. Planlanan bir sonraki OS analizinde, plasebo koluna kıyasla olaparibkolunda OS'de istatistiksel olarak anlamlı bir iyileşme gözlenmiştir. FAS'taki etkililik sonuçlarıTablo 10 ile Şekil 8 ve 9'da sunulmaktadır.
|
Olaparib 300 mg bd (N=921) |
Plasebo
(N=915) |
IDFS (%15 olgunluk) - DCO 27 Mart 2020 |
Olay sayısı: Toplam hasta sayısı (%)
|
106:921 (12)
|
178:915 (20)
|
HR (%99,5 GA)a
|
0,58 (0,41, 0,82)
|
p-değeri (2-taraflı)b
|
0,0000073
|
3 yılda invazif hastalığı olmayan hastaların yüzdesi (%95 GA)c
|
86 (83, 88)
|
77 (74, 80)
|
DDFS (%13 olgunluk) - DCO 27 Mart 2020 |
Olay sayısı: Toplam hasta sayısı (%)
|
89:921 (10)
|
152:915 (17)
|
HR (%99,5 GA)a
|
0,57 (0,39, 0,83)
|
p-değeri (2-taraflı)b
|
0,0000257
|
3 yılda invazif hastalığı olmayan hastaların yüzdesi (%95 GA)c
|
88 (85, 90)
|
80 (77, 83)
|
OS (%10 olgunluk) -DCO 12 Temmuz 2021 |
Olay sayısı: Toplam hasta sayısı (%)
|
75:921 (8)
|
109:915 (12)
|
HR (%98,5 GA)a
|
0,68 (0,47, 0,97)
|
p-değeri (2-taraflı)b
|
0,0091
|
3 yılda hayatta olan hastaların yüzdesi (%95GA)c
4 yılda hayatta olan hastaların yüzdesi (%95GA)c
|
93 (91, 94) 90 (87, 92)
|
89 (87, 91) 86 (84, 89)
|
|
a Katmanlandınlmış Cox orantısal tehlike modeline göre, <1, plasebo koluna kıyasla olaparib ile daha düşük bir riski göstermektedirb Katmanlandınlmış log sıra testindeki p değeri.c KM tahminleri kullanılarak hesaplanan yüzdeler.
|
bd = günde iki kez; GA = güven aralığı; DDFS = uzak metastaz olmadan sağkalım; IDFS = invazif hastalık olmadan sağkalım; KM = Kaplan-Meier; OS = genel sağkalım.
§
O
)0X)
I
¦§ s
s ^
c3
>¦ c3Ö
'o
â
"S
|
Risk altındaki hastaların sayısı
Randomizasyondan itibaren ay sayısı |
Şekil 9: OlympiA'da germlineBRCAmutasyonlu yüksek riskli erken meme kanseri hastalarının adjuvan tedavisine ait Kaplan-Meier OS grafiği
HER2-negatif metastatik meme kanseri olan gBRCA1/2-mutasyonlu hastalarda olaparibin etkililiği ve güvenliliği randomize, açık-etiketli, kontrollü bir Faz III çalışmasında (OlympiAD)çalışılmıştır. Bu çalışmada, belgelendirilmiş zararlı veya şüpheli zararlı bir gBRCA mutasyonubulunan 302 hasta progresyona veya kabul edilemez toksisiteye kadar 2:1 oranında Lynparza(300 mg [2 x 150 mg tablet] günde 2 kez) veya hekimin kemoterapi seçimini (kapesitabin %42,eribulin %35, orvinorelbin %17) alacak şekilde randomize edilmişlerdir. BRCA1/2mutasyonları olan hastalar lokal bir test veya Myriad'da merkezi bir test yoluyla germ hattınıntest edilmesiyle tanımlanmışlardır. Hastalar şunlara göre basamaklandırılmıştır: metastatikmeme kanseri için daha önce kemoterapi rejimi alıcısı (evet/hayır), hormon reseptörü (HR)pozitife karşı üçlü negatif (TNBC), meme kanseri için daha önce platinum tedavisi (evet/hayır).Primer sonlandırma noktası, körleştirilmiş bağımsız merkezi denetleme (BCIR) tarafındanRECIST 1.1 kullanılarak değerlendirilen PFS idi. Sekonder sonlandırma noktaları PFS2, OS,objektif yanıt oranı (ORR) ve HRQoL'yi içermekteydi.
Hastalar kontrendike değilse bir antrasiklin ve (neo)adjuvan veya metastatik bir ortamda bir taksan almış olmalıydı. HR+ (ER ve/veya PgR pozitif) tümörleri olan hastalar en az birendokrin tedavi (adjuvan veya metastatik) almış ve bu tedavi esnasında progresyon göstermişolmalı veya tedaviyi yürüten hekim tarafından endokrin tedavi için uygun olmayan birhastalıklarının olması gerekmekteydi. Platinum tedavisi sırasında hastalık progresyonkanıtlarının olmaması şartıyla metastatik ortamda ve son dozun randomizasyondan en az 12 ayönce alınmış olması şartıyla (neo)adjuvan ortamda daha önceden platinum tedavisi alınmışolmasına izin verilmiştir. Olaparib dahil olmak üzere bir PARP inhibitörüyle daha öncekitedaviye izin verilmemiştir.
Demografik ve bazal karakteristikler olaparib ve karşılaştırma kollarında genellikle iyi dengeliydi (Bkz. Tablo 11).
Tablo 11: OlympiAD'da hasta demografik ve bazal karakteristikleri
|
|
Olaparib 300 mg bd n = 205 |
Kemoterapi n = 97 |
Yaş - yıl (medyan) |
44
|
45
|
Cinsiyet (%) |
|
|
Kadın
|
200 (98)
|
95 (98)
|
Erkek
|
5 (2)
|
2 (2)
|
Irk (%) |
|
|
Beyaz
|
134 (65)
|
63 (65)
|
Asyalı
|
66 (32)
|
28 (29)
|
Diğer
|
5(2)_
|
6(6)_
|
ECOG performans durumu (%) |
0
|
148 (72)
|
62 (64)
|
1
|
57 (28)
|
35 (36)
|
Genel hastalık sınıflandırması |
Metastatik
|
205 (100)
|
97 (100)
|
Lokal olarak ilerlemiş
|
0
|
0
|
Yeni metastatik meme kanseri (%) |
26 (13)
ge |
12 (12)
|
|
|
HR+
|
103 (50)
|
49 (51)
|
TNBC
|
102 (50)
|
48 (49)
|
gBRCA mutasyon tipi (%) |
gBRCAl
|
117 (57)
|
51 (53)
|
gBRCA2
|
84 (41)
|
46 (47)
|
gBRCAl ve gBRCA2
|
4 (2)
|
0
|
>2 Metastatik yer (%) |
159(78)
|
72 (74)
|
Metastaz lokalizasyonu (%) |
Sadece kemik
|
16 (8)
|
6 (6)
|
Diğer
|
189 (92)
|
91 (94)
|
BICR ile Ölçülebilir hastalık (%) |
167 (81)
|
66 (68)
|
Randomizasyon tarihinde progressif hastalık (%) |
159(78)
|
73 (75)
|
Tanı anında tümör derecesi |
İyi diferansiye (G1)
|
5 (2)
|
2 (2)
|
Orta derecede diferansiye (G2)
|
52 (25)
|
23 (24)
|
Kötü diferansiye (G3)
|
108(53)
|
55 (57)
|
Diferansiye olmayan (G4)
|
4 (2)
|
0
|
Değerlendirilemeyen (GX)
|
27 (13)
|
15 (16)
|
Eksik
|
9(4)_
|
2(2)_
|
Metastatik meme kanser için daha önceki kemoterapi serisi sayısı (%) |
0
|
68 (33)
|
31 (32)
|
1
|
80 (39)
|
42 (43)
|
2
|
57 (28)
|
24 (25)
|
Daha önceki platinum-bazlı tedavi (%) |
55 (27)
|
21 (22)
|
Sadece (neo)adjuvan ortamda
|
12 (6)
|
6 (6)
|
Sadece metastatik ortamda
|
40 (20)
|
14 (14)
|
(neo)adjuvan ve metastatik ortamda
|
3 (1)
|
1 (1)
|
Daha önceki antrasiklin tedavisi |
Sadece (neo)adjuvan ortamda
|
169 (82)
|
76 (78)
|
Metastatik ortam
|
41 (20)
|
16 (17)_
|
Daha önceki taksan tedavisi |
Sadece (neo)adjuvan ortamda
|
146 (71)
|
66 (68)
|
Metastatik ortam
|
107 (52)
|
41 (42)
|
Daha önceki antrasiklin ve taksan tedavisi |
204 (99,5)
|
96 (99)
|
Takip eden tedavi olarak, tedavi ve karşılaştırma kollarında hastaların sırasıyla %0,5 ve %8'i bir PARP inhibitörü almıştır; hastaların sırasıyla %29 ve %42'si takip eden platinum tedavisialmışlardır.
Karşılaştırma kolu ile kıyaslandığında olaparib ile tedavi edilen hastalar için primer etkililik sonucu olan PFS'de istatistiksel olarak anlamlı bir iyileşme gösterilmiştir (Bkz. Tablo 12 ve
|
Olaparib 300 mg bd |
Kemoterapi |
PFS (%77 olgunluk) - DCO 09 Aralık 2016 |
Olay sayısı: Toplam hasta sayısı (%)
|
163:205 (80)
|
71:97 (73)
|
Medyan süre (ay) (%95 GA)
|
7,0 (5,7 - 8,3)
|
4,2 (2,8 - 4,3)
|
HR (%95 GA)
|
0,58 (0,43 - 0,80)
|
p-değeri (2-yönlü)a
|
p = 0,0009
|
PFS2 (%65 olgunluk) - DCO 25 Eylül 2017b |
Olay sayısı: Toplam hasta sayısı (%)
|
130:205 (63)
|
65:97 (67)
|
Medyan süre (ay) (%95 GA)
|
12,8 (10,9 - 14,3)
|
9,4 (7,4 - 10,3)
|
HR (%95 GA)
|
0,55 (0,39 - 0,77)
|
p-değeri (2-yönlü)a
|
p = 0,0005
|
OS (%64 olgunluk) - DCO 25 Eylül 2017 |
Olay sayısı: Toplam hasta sayısı (%)
|
130:205 (63)
|
62:97 (64)
|
Medyan süre (ay) (%95 GA)
|
19,3 (17,2 - 21,6)c
|
17,1 (13,9 - 21,9)
|
HR (%95 GA)
|
0,90 (0,66 - 1,23)
|
p-değeri (2-yönlü)a
|
p = 0,5131
|
ORR - DCO 09 Aralık 2016 |
Objektif yanıt verenlerin sayısı: ölçülebilir hastalığı olan hastaların toplam sayısı (%)
|
87:167 (52)d
|
15:66 (23)
|
%95 GA
|
44,2 - 59,9
|
13,3 - 35,7
|
DOR - DCO 09 Aralık 2016 |
Medyan, (ay) (%95 GA)
|
6,9 (4,2, 10,2)
|
7,9 (4,5, 12,2)
|
a Basamaklandınlmış log-sıra testine göre. b Post-hoc analiz.
c Sansürlenmiş hastalarda medyan izlem süresi olaparib için 25,3 aya karşı karşılaştırma ilacı için 26,3 ay idi. d Teyit edilmiş yanıtlar (BICR ile teyit edilen) yanıtın ilk kez gözlendiği vizitten 4 haftadan daha kısa olmayan birsüre sonra tekrar görüntüleme ile teyit edilen kaydedilmiş bir CR/PR yanıtı olarak tanımlanmıştır. Olaparibkolunda ölçülebilir hastalığı olan hastaların %8'inde tam bir yanıt varken karşılaştırma kolunda hastaların%1,5'inde tam yanıt vardı; olaparib kolunda 74/178 (%44) hastada parsiyel yanıt varken kemoterapi kolunda 14/66(%21) hastada parsiyel yanıt vardı. TNBC hasta alt-grubunda teyit edilmiş ORR olaparib kolunda %48 (41/86) vekarşılaştırma kolunda %12 (4/33) idi. HR+ hasta alt-grubunda teyit edilmiş ORR olaparib kolunda %57 (46/81)ve karşılaştırma kolunda %33 (11/33) idi.
bd Günde 2 kez; DOR Yanıt süresi; DCO Veri kesme noktası; HR Tehlike oranı; HR+ Hormon reseptörü pozitif, ORR Objektif yanıt oranı; OS genel sağkalım; PFS progresyonsuz sağkalım; PFS2 İkinci progresyona veya ölümekadar geçen süre, TNBC üçlü negatif meme kanseri.
Önceden tanımlanmış bütün hasta alt-gruplarında tutarlı sonuçlar gözlenmiştir (Bkz. Şekil 11). Alt-grup analizi TNBC (HR 0,43; %95 GA: 0,29 - 0,63, n = 152) ve HR+ (HR 0,82; %95 GA:0,55 - 1,26, n = 150) hasta alt-gruplarında karşılaştırma ilacına karşı olaparibin PFS yararınıgöstermiştir.
Bütün hastalar
metastatik meme kanseri için daha önce kemoterapi alan
Evet (daha önce 1 veya 2 seri)
Hayır (daha önce 0 seri)
Reseptör durumu
HR+
TNBC
Meme kanseri için daha önce platinum
Evet
Hayır
BRCA mutasyon tipi
BRCA1
BRCA2
|
Olaparib = 163/205 (%79,5) Kemo = 71/97 (%73,2)
Olaparib = 119/146 (%81,5) Kemo = 51/69 (%73,9) Olaparib = 44/59 (%74,6) Kemo = 20/28 (%71,4)
Olaparib = 82/103 (%76,6) Kemo = 31/49 (%63,3) Olaparib = 81/102 (%79,4) Kemo = 40/48 (%83,3)
Olaparib = 50/60 (%83,3) Kemo = 21/26 (%80,8) Olaparib = 113/145 (%72,9) Kemo = 50/71 (%70,4)
Olaparib = 94/114 (%82,5) Kemo = 41/50 (%82,0) Olaparib = 64/84 (%76,2) Kemo = 30/45 (%66,7)
|
0.ÛC.10.4D.â LÛL.4
Platinum dışında başka bir kemoterapide progresyon göstermeyen hasta alt-grubunun post-hoc analizinde medya PFS olaparib kolunda (n=22) 8,3 aya karşı (%95 GA 3,1 - 16,7) kemoterapikolunda 2,8 ay (%95 GA 1,4 - 4,2) (n = 16) olup HR 0,54 (%95 GA 0,24 - 1,23) idi. Ancakhastaların sayısı bu alt-grupta etkililik konusunda anlamlı sonuçlar çıkartılamayacak kadarsınırlıydı.
Yedi erkek hasta randomize edilmiştir (5 olaparib ve 2 karşılaştırma ilacı). PFS analizi anında olaparib kolundaki bir hastada 9,7 aylık yanıt süreli teyit edilmiş bir parsiyel yanıt vardı.Karşılaştırma kolunda teyit edilmiş yanıtlar yoktu.
2466 10 12 14 16 16 20 22 24 26 26 ;»24 36 36 40 42 44 46 46 50
Randomizasyondan sonra geçen süre (ay)
Risk altındaki hasta sayısı
1.0
0.9
0.6
0.7
0.6
0.5
Û4
0-i
0.2
0-1
0.0
S
(D
Ü
Olaparib 300 mg bd (N = 205) Kemoterapi (N = 97)
Olaparib 300 mg bd Kemoterapi
20S 2D5 199 139 17B 159 1^ 13^ l24 106 92 79S53Ğ2316İl9
97 92 85 78 74 69 62 54 4B 43 40 353023ıs654
Metastatik meme kanseri için daha önce kemoterapi almayan hastalarda OS analizi, bu hastalarda 0,45 HR (%95 GA 0,27 - 0,77) ile birlikte bir yararı gösterirken daha fazla tedaviserisi için HR'nin 1'i geçtiğini göstermiştir.
Germ hattı BRCA mutasyonlu metastatik pankreas adenokarsinomunun birinci basamak tedavisinden sonra idame:
POLO Çalışması
İdame tedavisi olarak olaparibin etkililiği ve güvenliliği metastatik pankreas adenokarsinomu bulunan germ hattı BRCA1/2 Mutasyonlu 154 hastada yapılan randomize (3:2), çift-kör,plasebo-kontrollü, çok-merkezli bir çalışmada çalışılmıştır. Hastalar hastalık progresyonunaveya kabul edilemez toksisiteye kadar günde iki kez 300 mg Lynparza (2 x 150 mg tablet) veyaplasebo (n = 62) almıştır. Hastalar birinci-basamak platinum-bazlı kemoterapi esnasındaprogresyon göstermemiş olmalı ve daha sonra kabul edilemez toksisite sebebiyle herhangi birzamanda sonlandırılabilecek olan minimum 16 haftalık sürekli platinum tedavisi almışolmalıyken geri kalan ajanlar planlanmış rejime göre veya diğer komponent(ler) için kabuledilemez toksisiteye göre devam ettirilebilmiştir. Progresyona kadar bütün platinum-içerenkemoterapi rejimini tolere edebilen hastalar bu çalışma için düşünülmemiştir. Progresyonyokluğunda veya daha önceki anti-kanser tedavisinin alopesi, derece 3 periferik nöropati veHgb > 9 g/dL dışındaki diğer bütün toksisiteleri CTCAE derece 1'e çözülmemişse birinci-basamak kemoterapi komponent(ler)inin son dozundan 4 ila 8 hafta sonra başlanmıştır.
Germ hattı BRCA1/2 mutasyonlu hastaların 31'i (%31) daha önceki yerel test sonuçlarından ve %69'u merkezi testlerden tanımlanmıştır. Olaparib kolunda hastaların %32'si bir germ hattıBRCA1 mutasyonu, %64'ü bir germ hattı BRCA2 mutasyonu ve %1'i hem BRCA1 hem deBRCA2 mutasyonlarını taşımaktaydı. Plasebo kolunda hastaların %26'sı germ hattı BRCA1mutasyonu, %73'ü Germ hattı BRCA2 mutasyonu taşımaktaydı ve hiçbir hasta hem BRCA1hem de BRCA2 mutasyonunu taşımamaktaydı. Daha önceki lokal test sonuçları kullanılaraktanımlanan bütün hastaların BRCAm durumu merkezi teste gönderilerek teyit edilmiştir.Hastaların %98'i zararlı bir mutasyon ve %2'si şüpheli zararlı bir mutasyon taşımaktaydı.Randomize edilen hastaların %5,2'sinde (8/154) BRCA1/2 genlerinde büyük yenidendüzenlenmeler tespit edilmiştir.
Demografik ve bazal karakteristikler olaparib ve plasebo kolları arasında genellikle iyi dengeliydi. Medyan yaş her iki kolda 57 yıl idi; olaparib kolunda hastaların %30'u > 65yaşındaken bu oran plasebo kolunda %20 idi. Olaparib kolundaki hastaların %58'i ve plasebokolundaki hastaların %50'si erkekti. Olaparib kolunda hastaların %89'u beyazdı ve %11'ibeyaz değildi. Plasebo kolunda hastaların %95'i beyazdı ve %5'i beyaz değildi. Hastaların çoğuECOG performans durumu 0 idi (olaparib kolunda %71 ve plasebo kolunda %61). Geneldekemoterapi öncesnde metastaz yerleri karaciğer %72, akciğer %10 ve diğer yerler %50 idi. Heriki kolda orijinal tanıdan randomizasyona kadar geçen süre 6,9 ay idi (3,6 - 38,4 ay).
Hastaların toplamda %75'i medyan 9 siklusla (değer aralığı:4-61 siklus) FOLFIRINOX almış, %8'i FOLFOX veya XELOX, %4'ü GEMOX ve %3'ü gemsitabin artı cisplatin almıştır;hastaların %10'u başka kemoterapi rejimleri almıştır. Metastatik hastalık için birinci-basamakkemoterapi süresi hastaların sırasıyla %77, %19 ve %4'ünde 4-6 ay, >6-<12 ay ve > 12 ay ikenbu oranlar plasebo kolunda sırasıyla %80, %17 ve %3 olup her iki kolda birinci-basamakkemoterapi komponent(ler)inin son dozundan çalışma tedavisinin başlamasına kadar geçen süreyaklaşık 1 ay civarındaydı. Birinci-basamak kemoterapide en iyi yanıt olarak olaparibhastalarının %7'sinde ve plasebo hastalarının %5'inde tam yanıt, olaparib hastalarının%44'ünde ve plasebo hastalarının %44'ünde parsiyel yanıt ve olaparib hastalarının %49'undave plasebo hastalarının %50'sinde stabil hastalık vardı. Randomizasyon anında ölçülebilirhastalık olaparib ve plasebo kollarındaki hastaların sırasıyla %85 ve %84'ünde bildirilmiştir.Birinci-basamak platinum-bazlı kemoterapiye başlanmasından randomizasyona kadar geçenmedyan süre 5.7 ay idi (değer aralığı: 3,4 - 33,4 ay).
PFS analiz tarihinde olaparib kolundaki hastaların %33'ü ve plasebo kolundaki hastaların %13'ü çalışma tedavisinde kalmıştı. Olaparib kolundaki hastaların %49'u ve plasebo kolundakihastaların %74'ü takip eden tedavi almıştı. Olaparib kolundaki hastaların %42'si ve plasebokolundaki hastaların %55'i takip eden tedavi olarak platinum almıştı. Olaparib kolundakihastaların %1'i ve plasebo kolundaki hastaların %15'i takip eden tedavi olarak PARP inhibitörüalmıştı. Olaparib ve plasebo kollarında birinci takip eden platinum-içeren tedavi alan hastaların33'ünden (%36) ve 28'inden (%45) sırasıyla 8 ve 6 hastada stabil hastalık bildirilirken sırasıyla1 ve 2 hastada yanıt vardı.
Primer sonlandırma noktası, randomizasyondan hastalık kanıtları veya ölüm olmayan hastaları değerlendirmek üzere modifiye edilen Solid Tümörlerde Yanıt Değerlendirme Kriterleri(RECIST) 1.1 kullanılarak BICR ile belirlenen progresyona kadar geçen süre şeklindetanımlanmıştır. Sekonder etkililik sonlandırma noktaları genel sağkalım (OS),randomizasyondan ikinci progresyona veya ölüme kadar geçen süre (PFS2), randomizasyondanbirinci takip eden anti-kanser tedavisine veya ölüme kadar geçen süre (TFST), objektif yanıtoranı (ORR), yanıt süresi (DoR), yanıt oranı, yanıta kadar geçen süre ve sağlıkla ilişkili yaşamkalitesini (HRQoL) içermekteydi.
Çalışma, plaseboya karşı olaparib için PFS'de istatistiksel açıdan anlamlı bir iyileşmeyi göstermiştir (Tablo 13). BCIR ile yapılan PFS değerlendirmesi araştırmacı değerlendirmesi ileuyumluydu.
En son OS analizinde hayatta ve izlemde kalan hastaların yüzdesi olaparib kolunda %28 ve plasebo kolunda %18 idi.
Tablo 13: POLO'da pankreasın gBRCAm metastatik adenokarsinomu olan hastalar için etkililik sonuçları
|
Olaparib 300 mg bd |
Plasebo |
PFS (68% olgunluk)ab (BICR, DCO 15 Ocak 2019) |
Olay sayısı: Toplam hasta sayısı (%)
|
60:92 (65)
|
44:62 (71)
|
Medyan süre, ay (%95 GA)
|
7,4 (4,14 - 11,01)
|
3,8 (3,52 - 4,86)
|
HR (%95 GA)cd
|
0,53 (0,35 - 0,82)
|
P değeri (2-yönlü)
|
p = 0,0038
|
OS (%70 olgunluk)e (DCO 21 Temmuz 2020) |
Olay sayısı/toplam hasta sayısı (%)
|
61:92 (66)
|
47:62 (76)
|
Medyan süre, ay (%95 GA)
|
19,0 (15,28 -26,32)
|
19,2 (14,32 - 26,12)
|
HR (%95 GA)cd
|
0,83 (0,56 - 1,22)
|
P değeri (2-yönlü)
|
p = 0,3487
|
a Kaplan-Meier hesaplamalarına göre 12 ve 24.aylarc
|
a hayatta ve progresyonsuz kalan hastaların oranı
|
|
olaparib için sırasıyla %34 ve %22, plasebo için sırasıyla %15 ve %10 idi.
b PFS için sansürlenmiş hastalarda medyan izlem süresi olaparib kolunda 9,1 ay ve plasebo kolunda 3,8 ay idi.
c < 1 olan değerler olaparib lehinedir. d Analiz log-sıra testi kullanılarak yapılmıştır.
e OS için sansürlenmiş hastalarda medyan izlem süresi olaparib kolunda 31,3 ay ve plasebo kolunda 23,9 ay idi.
|
bd Günde 2 kez; CI Güven aralığı; HR Tehlike oranı; OS Genel Sağkalım; PFS Progresyonsuz sağkalım.
'o
ÖD
p
İl
Risk altındaki hasta sayısı
¦ <ı •<7^
Pİ4«bQ daity tabUt
_ Oİ2]^afib3O0mgCVLcedâilyEa^[âi
___PUcebo ttvtcadaily la.bl«t
Randomizasyondan sonra geçen süre (ay)
İli
Şekil 14: POLO: gBRCAm metastatik adenokarsinomlu hastalar için Kaplan-Meier OS grafiği (%70 olgunluk, DCO 21 Temmuz 2020)
PROfound Çalışması
Lynparza'nın etkililiğinin araştırmacı tarafından seçilen NHA ([yeni hormonal ajan] enzalutamid veya abirateron asetat) sınıfı bir karşılaştırma ilacı kolu ile karşılaştırmalı şekildedeğerlendirilmiş olduğu bir Faz III randomize, açık etiketli, çok merkezli çalışmada olaparibingüvenliliği ve etkililiği metastatik kastrasyona dirençli prostat kanseri (mCRPC) görülenerkeklerde araştırılmıştır.
Hastaların metastatik prostat kanserine ve/veya CRPC'ye yönelik önceki tedavi için uygulanan NHA sırasında progresyon sergilemiş olması gerekiyordu. A Kohortuna dahil edilmeleri içinhastaların BRCA1 ya da BRCA2 genlerinde yıkıcı ya da şüpheli yıkıcı mutasyonlar olmasıgerekiyordu. ATM mutasyonları olan hastalar da A Kohortuna randomize edilmişti ancak buhasta alt grubunda pozitif fayda-risk kanıtlanamamıştır. Diğer genlerde mutasyonları olanhastalar B Kohortuna randomize edilmiştir.
Bu çalışmada 387 hasta olaparib Lynparza (günde iki defa 300 mg [2 x 150 mg tablet]) veya karşılaştırma ilacı almak üzere 2/1 oranında randomize edilmiştir. Kohort A'da 245 hasta (162olaparib, 83 karşılaştırma ilacı), Kohort B'de ise 142 hasta (94 olaparib, 48 karşılaştırma ilacı)yer almıştır. Hastalar önceki taksan kullanımına ve ölçülebilir hastalık kanıtına görebasamaklandırılmıştır. Tedavi hastalık progresyonuna kadar sürmüştür. Karşılaştırma ilacınarandomize edilmiş olan hastalara, BICR ile radyolojik progresyonun doğrulanması durumunda,olaparibe geçiş yapma seçeneği sunulmuştur. Tümörlerinde BRCAlm, BRCA2m tespit edilmişolan hastalar, lokal test sonucu kullanılarak kaydedilen 3 hasta dışında prospektif Merkezitestlere göre kaydedilmiştir. PROfound' da BRCA1 ya da BRCA2 mutasyonu olan 160 hastadan114 hasta tanımlanmış BRCA1/2 mutasyonunun köken olarak germ hattı mı yoksa somatik miolduğunu belirlemek üzere retrospektif olarak test edilmiştir. Bu hastalar içerisinde germ hattıkan örneğinde 63 BRCA1/2 mutasyonu tanımlanmış ve bu nedenle germ hattı kökenli olduklarıbelirlenmiştir. Kalan 51 hastada germ hattı kan örneğinde BRCA1/2 mutasyonu tanımlanmıştümör tespit edilmemiş bu nedenle BRCA1/2 mutasyonlarının somatik kökenli olduğubelirlenmiştir. Kalan 46 hasta için somatik ya da germ hattı kökeni bilinmemektedir.
Demografik özellikler ve başlangıç özellikleri, BRCA1/2 mutasyonları olan hastalarda olaparib ve karşılaştırma ilacı kolları arasında genellikle iyi dengelenmişti. Medyan yaş, olaparib vekarşılaştırma ilacı kollarında sırasıyla 68 yaş ve 67 yaştı. Olaparib kolundaki önceki tedavi %71taksan, %41 enzalutamid, %37 abirateron asetat ve %20 enzalutamid ve abirateron asetatşeklindeydi. Karşılaştırma ilacı kolundaki önceki tedavi %60 taksan, %50 enzalutamid, %36abirateron asetat ve %14 enzalutamid ve abirateron asetat şeklindeydi. Olaparib kolundakihastaların yüzde elli sekizi (%58) ile karşılaştırma ilacı kolundaki hastaların %55'indeçalışmaya girişte ölçülebilir hastalık vardı. Kemik, lenf düğümü, solunum yolları ve karaciğermetastazları olan hastaların oranı olaparib kolunda sırasıyla %89, %62, %23 ve %12 ilenkarşılaştırma ilacı kolunda sırasıyla %86, %71, %16 ve %17 idi. Her iki tedavi kolundakihastaların çoğunda ECOG 0 ya da 1'di (%93). Başlangıç ağrı skorları (BPI-SF en kötü ağrı),olaparib kolunda 0-<2 (552), 2-3 (%10)) ya da >3 (%34) ve karşılaştırma ilacı kolunda ise 0-<2 (%45), 2-3 (%7) ya da >3'tü (%45). Medyan başlangıç PSA olaparib kolunda 57,48 pg/Lve karşılaştırma ilacı kolunda 103,95 pg/L idi.
Çalışmanın primer sonlanma noktası, Kohort A'da RECIST 1.1 (yumuşak doku) ve Prostat Kanseri Çalışma Grubu (P©WG3)s(kefoifcy'kultanıfarakte5pi>t- edilen radyolojik progresyonsuz
Çalışma, Kohort A'da karşılaştırma ilacı karşısında olaparib için BICR tarafından değerlendirilen rPFS ve nihai OS için istatistiksel açıdan önemli iyileşmeyi kanıtlamıştır.
BRCA1/2 mutasyonları olan hastalar için sonuçlar Tablo 14'de sunulmaktadır. BRCA1/2m hastalarında araştırmacının seçtiği NHA koluna karşı olaparib için BICR tarafındandeğerlendirilen rPFS'te istatistiksel açıdan önemli iyileşme vardı. Nihai OS analizi, Lynparzave karşılaştırma ilacına randomize edilmiş BRCA1/2m hastalarında nominal olarak istatistikselaçıdan önemli iyileşme göstermiştir.
Tablo 14: PROfound'da BRCA1 /2-mutasyonlu mCRPC hastalarındaki kilit etkililik bulgularının özeti
|
Günde iki defa olaparib 300 mg(N=102) |
Araştırmacı tarafından seçilenNHA(N=58) |
BICR ile rPFSa'bc DCO 4 Haziran 2019 |
Olay sayısı / toplam hasta sayısı (%)
|
62/102 (61)c
|
51/58 (88)c
|
Medyan rPFS (%95 GA) fay]
|
9,8 (7,6, 11,3)
|
3,0 (1,8, 3,6)
|
HR (%95 GA)c
|
0,22 (0,15, 0,32)
|
BICR ile doğrulanmış ORRa |
Objektif yanıt verenlerin sayısı/başlangıçta ölçülebilir hastalığı olan toplam hasta sayısı (%)
|
25/57 (44)
|
41/58 (71)
|
Olasılık oranı (%95 GA)
|
NC (N
|
IC, NC)
|
OSa DCO 20 Mart 2020c |
Olay sayısı / toplam hasta sayısı (%)
|
53/102 (52)
|
41/58 (71)
|
Medyan OS (%95 GA) fay]
|
20,1 (17,4, 26,8)
|
14,4 (10,7, 18,9)
|
HR (%95 GA)
|
0,63 (0,42, 0,95)
|
|
a Multiplisite açısından kontrol edilmemiştir b rPFS %71 olgunluk
c HR ve GA, tedavi, faktör ve faktör etkileşimine göre tedavi terimlerini içeren Cox orantısal risk modeli kullanılarak hesaplanmıştır. |
bd Günde iki kez; BICR Körleştirilmiş Bağımsız Merkezi İnceleme; GA Güven aralığı; HR Tehlike oranı; NC Hesaplanamaz; NHA Yeni hormonal ajan; ORR Objektif yanıt oranı; OS Genel sağkalım; rPFS Radyolojik progresyonsuz sağkalım
'o
IX)
0.9
09
0.7
09
09
0.4
09
09
0.1
09
Günde iki defa olaparib 300 mg Araştırmacı tarafından seçilen
NHA
T.
|
S6 $S 50
¦M
33 »»20 u n
|
Birinci basamak mCRPC ^^tamındaki hastaların tedavisiPROpel
Olaparibin güvenliliği ve etkililiği, plasebo artı abirateron karşılaştırma koluna karşı abirateron (günde bir kez 1000 mg [2 x 500 mg tablet]) ile kombinasyon halindeki Lynparza'nın (300 mg[2 x 150 mg) etkililiğini değerlendiren bir Faz III randomize, çift kör, plasebo kontrollü, çokmerkezli bir çalışmada metastatik kastrasyona dirençli prostat kanseri (mCRPC) olanerkeklerde incelenmiştir. Her iki koldaki hastalara ayrıca günde iki kez 5 mg prednizon veyaprednizolon verilmiştir.
Çalışma, histolojik olarak doğrulanmış prostat adenokarsinomu ve kemik veya CT/MRI taramasında belgelenmiş en az bir metastatik lezyon olarak tanımlanan metastatik durumu olanve mCRPC ortamında daha önce kemoterapi veya NHA almamış olan tedavi görmemiş 796hastayı (1:1 randomizasyon; 399 olaparib/abirateron:397 plasebo/ abirateron) randomizeetmiştir. mCRPC evresinden önce, tedavinin randomizasyondan en az 12 ay önce durdurulmasıkoşuluyla, tedavi sırasında PSA progresyonu (klinik veya radyolojik) göstermeyen NHA'larla(abirateron hariç) tedaviye izin verilmiştir. 4 haftalık bir arınma dönemi olması koşuluylabirinci nesil antiandrojen ajanlarla (ör., bikalutamid, nilutamid, flutamid) tedaviye de izinverilmiştir. Lokalize prostat kanseri ve metastatik hormona duyarlı prostat kanseri (mHSPC)evresinde neoadjuvan/adjuvan tedavi sırasında, bu tür bir tedavi sırasında veya hemensonrasında herhangi bir hastalık progresyonu belirtisi görülmediği sürece dosetaksel tedavisineizin verilmiştir. Tüm hastalara bir GnRH analogu verilmiş veya daha önce bilateral orşiektomiyapılmıştır. Hastalar, metastazlara (yalnızca kemik, viseral ya da diğer) ve mHSPC evresindedosetaksel tedavisine (eveŞuydg'da''hayır)ti''gör©z'katmabtaBdırılmıştır. Altta yatan hastalığın
Demografik özellikler ve başlangıç özellikleri iki tedavi kolu arasında dengeliydi. Hastaların medyan yaşı genel olarak 69 idi ve hastaların çoğunluğu (%71) 65 yaş ve üstü gruptaydı. Yüzseksen dokuz hasta (%24) mHSPC evresinde daha önce dosetaksel tedavisi görmüştür.Toplamda 434 (%55) hastada kemik metastazı (kemikte olup başka bir uzak yerde olmayanmetastazlar), 105 (%13) hastada viseral metastaz (bir organda örneğin karaciğer, akciğer gibiuzak yumuşak doku metastazı) ve 257 (%32) hastada başka metastazlar (bu, örneğin kemikmetastazları ve uzak lenf düğümleri olan hastalar veya yalnızca uzak lenf düğümlerindehastalığı olan hastaları kapsar) vardı. Her iki koldaki hastaların çoğunda (%70) ECOGperformans durumu 0'dı. Olaparib grubunda 103 (%25,8) ve plasebo grubunda 80 (%20,2)semptomatik hasta vardı. Semptomatik hastalar, Kısa Ağrı Envanteri-Kısa Form (BPI-SF)madde #3 skoru > 4 ve/veya başlangıçta opiyat kullanımı ile karakterize edilmiştir.
Hasta kaydı biyobelirteç durumuna bağlı değildi. HRR gen mutasyonu durumu, FAS popülasyonunda tedavi etkisinin tutarlılığını değerlendirmek üzere ctDNA ve tümör dokutestleri ile retrospektif olarak değerlendirilmiştir. Test edilen hastaların 198'i ve 118'i sırasıylactDNA ve tümör dokusu ile belirlendiği gibi HRRm idi. İki kol arasında HRRm hastalarınındağılımı iyi dengelenmişti.
Primer sonlanım noktası, RECIST 1.1 ve PCWG-3 kriterlerine (kemik) dayalı araştırmacı değerlendirmesi ile belirlenen, randomizasyondan radyolojik progresyona kadar geçen süreolarak tanımlanan rPFS idi. Kilit sekonder etkililik sonlanım noktası genel sağkalımdı (OS).Diğer sekonder sonlanım noktaları arasında PFS2, TFST ve HRQoL bulunuyordu.
Çalışma, araştırmacı tarafından HR 0,66; %95 GA 0,54, 0,81; p<0,0001; olaparib/abirateron kolunda medyan rPFS 24,8 ay ve plasebo/abirateron kolunda 16,6 ay şeklinde değerlendirildiğigibi, plasebo/abirateron ile karşılaştırıldığında olaparib/abirateron için radyolojik hastalıkprogresyonu veya ölüm riskinde istatistiksel olarak anlamlı bir iyileşme sergileyerek birincilsonlanım noktasını karşılamıştır. Araştırmacı tarafından yapılan rPFS değerlendirmesi,körleştirilmiş bağımsız merkezi radyolojik (BICR) inceleme ile desteklenmiştir. BICRtarafından rPFS'nin duyarlılık analizi, HR 0,61 ile araştırmacı tarafından yapılan analizletutarlıydı; %95 GA 0,49, 0,74; p<0,0001; medyan rPFS sırasıyla olaparib/abirateron kolunda27,6 ay ve plasebo/abirateron kolunda 16,4 ay.
Alt grup sonuçları, mHSPC evresinde önceden taksan alan ya da almayan hastalar, başlangıçta farklı metastatik hastalığı (viseral, yalnızca kemik ve diğer) olan hastalar ve HRRm'si olan veyaolmayan hastalar dahil olmak üzere önceden tanımlanmış tüm alt gruplarda plasebo/abirateronile karşılaştırıldığında olaparib/abirateron için genel sonuçlarla tutarlıydı (Şekil 19).
Etkililik sonuçları Tablo 15, Tablo 16, Şekil 17 ve Şekil 18'de sunulmaktadır.
Tablo 15: PROpel'de mCRPC hastalarının tedavisine yönelik kilit etkililik bulgularının özeti
|
Olaparib/abirateron
N = 399 |
Plasebo
N = 397 |
rPFS (araştırmacı değerlendirmesi ile) (%50 olgunluk) (DCO 30 |
Temmuz 2021) |
Olay sayısı: Toplam hasta sayısı (%)
|
168:399 (42,1)
|
226:397 (56,9)
|
Medyan süre (%95 GA) (ay)
|
24,8 (20,5, 27,6)
|
16,6 (13,9, 19,2)
|
HR (%95 GA)a
|
0,66 (0,54, 0,81)
|
p-değerib
|
< 0,0001
|
Ara OS (%40 olgunluk) (DCO 14 Mart 2( |
)22) |
Olay sayısı: Toplam hasta sayısı (%)
|
148:399 (37,1)
|
171:397 (43,1)
|
Medyan süre (%95 GA) (ay)
|
NC (NC, NC)
|
NC (NC, NC)
|
HR (%95 GA)a
|
0,83 (0,66, 1,03)
|
p-değerib
|
p = 0,1126
|
36 ayda hayatta olanların %'sic
|
57,1 (50,6, 63,0)
|
51,6 (45,5, 57,3)
|
|
a HR ve CI, primer birleştirme stratejisinde seçilen değişkenler için ayarlanan bir Cox orantısal tehlike modeli kullanılarak hesaplanmıştır: metastazlar, mHSPC evresinde dosetaksel tedavisi. Eşitlik bulunansonuçlar için Efron yaklaşımı kullanılmıştır. HR <1, olaparib 300 mg bd lehinedir.b 2 taraflı p-değeri, primer birleştirme stratejisinde seçilen aynı değişkenlere göre katmanlandırılmış log-sıra testi kullanılarak hesaplanmıştır.c Kaplan-Meier tekniği kullanılarak hesaplanmıştır
|
|
Olaparib / abirateron |
Plasebo |
Araştırmacı değerlendirmesi ile Radyolojik Progresyonsuz Sağka |
ım (rPFS) |
Agrega HRRm Alt Grup Analizleri^ |
HRRm |
N = 111 |
N = 115 |
Olay sayısı: Toplam hasta sayısı (%)
|
43:111 (38,7)
|
73:115 (63,5)
|
Medyan (ay)
|
NC
|
13,86
|
Tehlike oranı (%95 GA)b
|
0,50 (0,34, 0,73)
|
HRRm Dışı |
N = 279 |
N = 273 |
Olay sayısı: Toplam hasta sayısı (%)
|
119:279 (42,7)
|
149:273 (54,6)
|
Medyan (ay)
|
24,11
|
18,96
|
Tehlike oranı (%95 GA)b
|
0,76 (0,60, 0,97)
|
Agrega BRCAm Alt Grup Analizleria |
|
BRCAm |
N = 47 |
N = 38 |
Olay sayısı: Toplam hasta sayısı (%)
|
14:47 (29,8)
|
28:38 (73,7)
|
Medyan (ay)
|
NC
|
8,38
|
Tehlike oranı (%95 GA)b
|
0,23 (0,12, 0,43)
|
BRCAm Dışı |
N = 343 |
N = 350 |
Olay sayısı: Toplam hasta sayısı (%)
|
148:343 (43,1)
|
194:350 (55,4)
|
Medyan (ay)
|
24,11
|
18,96
|
Tehlike oranı (%95 GA)b
|
0,76 (0,61, 0,94)
|
|
a Agrega alt gruplan, ctDNA'dan ve doku bazlı gruplamalardan elde edilmiştir.
b Analiz, tedavi grubu, alt grup faktörü ve alt grup etkileşimine göre tedavi terimlerini içeren Cox orantısal risk modeli kullanılarak gerçekleştirilmiştir. Profil olasılığı yöntemi kullanılarak hesaplanangüven aralığı. HR <1, olaparib 300 mg bd lehinedir.
|
c3
O
)0X)
c3
O)
Ö
O
0X)
a
CLH
0X)
o | |
Risk altındaki hastaların sayısı
300iLg^d +AbiE^ıbfOAV^ 1000iLgg.d 3^»7 M 3lJ 3(UZ74
Pltj:4bobd-ı^^iRi«rcû:^ lCOOıiı|qd |
Randomizasyondan itibaren geçen süre
m
Z3E
Şekil 18 PROpel: Kaplan-Meier OS grafiği
|
Risk altındaki hastaların sayısı Ûlipmb Sûûmgbd+Abirttörctfife 10ûûmgqd.
|
c3
O c3
)OX)
C3
t/D
Ö
O
OX)
o
S-H
CtH
3^»33^13Sj37^3^£0333133132SH27^ZZL133133»333S10
Pliicsbobd-i'Abint«ron« 100QnLgq,d
337 3ıS3333333733703333731$3»30) 2SC233111İSH10331H$13100
Şekil 19: PROpel: rPFS alt grup tarafından değerlendirilen)
analizinin meta-analiz diyagramı (araştırmacı
Progresyon ya da Ölüm için tehlikeoranı (%95 GA)
(\JS6(0J4tıo0l81)
OJS (0JÖ2LÛ05SJ
0,75(0J3tıû İJOej 0,75(Oj4toÛ5S)
0£2(0.44to0SJl D£l(0 40bo0S2)OJUOJÖtöOSeiÛ75(ÛiJtö İM)0^3 (0 4Slo0M)Ö jÖ^034toÖ.73)0,7e(0jÖ0tûÛ57jÛJ7 (037tö0j87)O^İ <045-10 0^7)Ö3ö<0ı5ötol:a3)0e7<0J5to055)
0ö2<037tolM)
HC
Olay sayısı / hasta sayısı 168<399(42.1)226/397 C5eP)
Tüm hastalar
Rastgele atamada yaş: < 65 yaş Rastgele atamada yaş: > 65 yaşBaşlangıçtaki ECOG performans durumu = 0Başlangıçtaki ECOG performans durumu = 1*Metastaz = yalnızca kemikMetastaz: ViseralMetastaz: Diğer
mHSPC evresinde dosetaksel tedavisi
mHSPC evresinde dosetaksel tedavisi yok
Başlangıçtaki PSA: Medyan altında Başlangıçtaki PSA:
Başlangıçtaki PSA: Medyana eşit ya da üzerinde Başlangıçtaki PSA:
HRRm durumu (agrega): HRRm
HRRm durumu (agrega): HRRm dışı
Asya bölgesi
Avrupa bölgesi
Kuzey ve Güney Amerika bölgesi Beyaz ırk
Siyah/AfTo-Amerikalı ırk Asya ırkıDiğer ırk
59/97 [60 S) 167/300 [55.7)151/272 [555)75/124 [6Û5)103/217 [47/))40/52 [76 P)04/12S (65^)56/94 [596)170/303 [56,1)93/200 [465)133/196 [675)73/115 [635)149/273 [54 6)53/104 [51 D)
47<130 (35^) (45/1)113/2S6 [395)55<112 (4P.1)75^17(345)31/53 [585)Ö2yn9 (4S.1)39/95 (41.n129/304 (424)75/19fi (37:2)94/301 (4öB)43/111 [3S 7)1İ95J79 (42.7)34/91(374)
79/170 [44,4) 111/172 [64 5)
55/130[433) 62/121 [512)
124/2S2[440) 5/14 [35.7)34/ö6[36 4)6/15 [400)
166/275[60,4) 5/11 [455)35/72 [48 J5)2/9 [222)
İİC
0.1
10
Abirateron + Plasebo daha iyi
Abirateron + Olaparib daha iyi
Her alt grup analizi, tedavi, faktör ve faktör etkileşimine göre tedavi terimlerini içeren Cox orantısal risk modeli kullanılarak hesaplanmıştır. Tehlike oranı < 1, olaparible daha düşükprogresyon riski anlamına gelir. Bir dairenin boyutu olay sayısıyla orantılıdır.
*Başlangıç değerlendirmesi olmayan hastaları kapsamaz. GA: güven aralığı, ECOG: Doğu Ortak Onkoloji Grubu; HRRm: homolog rekombinasyon onarımı gen mutasyonu; mHSPC:metastatik hormon duyarlı prostat kanseri; NC: hesaplanamaz; PSA: prostat spesifik antijen.
Pediyatrik popülasyon
Avrupa İlaç Kurumu, LYNPARZA ile over karsinomunda (rabdomiyosarkoma ve germ hücreli tümörler hariç) tüm pediyatrik popülasyon alt gruplarında çalışma sonucu sunma yükümlülüğükonusunda muafiyet getirmiştir (pediyatrik kullanım hakkında bilgi için bkz. bölüm 4.2).
5.2. Farmakokinetik özellikler
Genel özellikler
Olaparibin 300 mg tablet dozundaki farmakokinetiği, ~7 L/saatlik görünür plazma klirensi,
~158 L'lik görünür dağılımuhacrnivvSıi5tsaatl^termin^ıya.rılanma ömrü ile karakterizedir.
Belge DdÇoklu Kd©zlam»Q:^^uiıj8y^:ktıEAAtb!icikmeu®ram g©z^'enmiştifesvfflpfarmakflfc^<net^^ğinıdüşükubir
ölçüde zamana bağımlı olduğu görülmüştür.
Olaparibin tablet formülasyonu (2 x 150 mg) ile oral uygulanması sonrasında emilim hızlı olup, medyan doruk plazma konsantrasyonlarına tipik olarak doz uygulamasından 1.5 saat sonraulaşılır.
Yiyecekler ile birlikte uygulama olaparib emiliminin hızını azaltmış (tmaks 2.5 saat gecikmiş ve Cmaks yaklaşık %21 azalmıştır); fakat emilimin boyutunu anlamlı ölçüde etkilememiştir (EAA%8 artmıştır). Dolayısıyla LYNPARZA, aç veya tok karnına alınabilir (bkz. Bölüm 4.2).
Dağılım:
İn vitroplazma proteinlerine bağlanması, klinik olarak anlamlı olan 10 pg/mL'lik konsantrasyonlarda yaklaşık %82'dir.
İn vitrokoşullarda olaparibin insan plazma proteinlerine bağlanma oranı doz bağımlıdır; bağlanan kısım 1 pg/mL'de yaklaşık %91 iken, 10 pg/mL'de %82 ve 40 pg/mL'de %70'edüşmüştür. Saflaştırılmış protein çözeltilerinde albümine bağlanan olaparib fraksiyonu yaklaşık%56 olup, olaparib konsantrasyonlarından bağımsızdır. Aynı analiz kullanılarak, alfa-1 asitglikoproteine bağlanan fraksiyon 10 pg/mL'de %29 iken, daha yüksek konsantrasyonlardaazalmış bağlanma eğilimi gözlenmiştir.
Biyotransformasyon:
İn vitrokoşullarda CYP3A4/5'lerin olaparibin metabolizmasından esasen sorumlu izoenzimler olduğu gösterilmiştir (bkz. Bölüm 4.5).
Kadın hastalara 14C-olaparibin oral yolla verilmesinden sonra değişmemiş olaparib plazmadaki radyoaktivitenin büyük kısmını oluşturmuş (%70) ve gerek idrar gerekse feçeste bulunan anabileşen olmuştur (dozun sırasıyla %15'i ve %6'sı). Olaparibin metabolizasyonu yaygındır.Metabolizmanın büyük kısmı oksidasyon reaksiyonlarına dayanmakta ve üretilen bileşenlerinbir kısmı sonrasında glukuronid veya sülfat konjügasyonuna uğramaktadır. Plazma, idrar vefeçeste sırasıyla 20, 37 ve 20'ye kadar metabolit tespit edilmiştir ve bunların çoğu dozlananmateryalin <%1'ini temsil etmektedir. Bir açık halkalı piperazin-3-ol kısmı ve iki mono-oksijenli metabolit (her biri yaklaşık %10) dolaşımdaki başlıca bileşenler olup, mono-oksijenlimetabolitlerden birinin ayrıca dışkıdaki majör metabolit olduğu belirlenmiştir (idrar vefeçesteki radyoaktivitenin sırasıyla %6'sı ve %5'i).
Olaparib, in vitroin vitroin vitroolarak dış akım taşıyıcısı P-gp'nin birsubstratıdır, ancak bunun klinik olarak anlamlı olması olası değildir (bkz. bölüm 4.5).
İn vitrokoşullardan elde edilen veriler olaparibin OATP1B1, OATP1B3, OCT1, BCRP veya MRP2 substratı olmadığını ve OATP1B3, OAT1 veya MRP2'nin inhibitörü olmadığınıgöstermektedir.
Eliminasyon:
Bd8.D„T,skb.'Ld4Crolap,afffevdszu
ıffyak^lık %o86'sı 7 günlük toplama süresi
elge*lakıp Aaresı:https://www.rarkıye.gov.tr/^agliK-tıtck-ebys
xQ:
i:https
iye.gov.tr/Sagl]
Doğrusallık/Doğrusal olmayan durum:
LYNPARZA isimli ürünümüzün doz ve / veya zaman açısından etkin madde farmakokinetiğinin doğrusallığı / doğrusal olmaması durumu uygulanabilir değildir.
Hastalardaki karakteristik özellikler
Popülasyon bazlı farmakokinetik analizlerde hasta yaşı, vücut ağırlığı veya ırkı (Beyaz ve Japon hastaları içerir) anlamlı eşdeğişkenler olmamıştır.
Böbrek yetmezliği:
Böbrek fonksiyonları normal olan hastalar ile karşılaştırıldığında hafif derecede böbrek yetmezliği (kreatinin klirensi 51 ila 80 mL/dk) olan hastalarda EAA değeri %24, Cmaks değeri%15 artmıştır. LYNPARZA hafif derecede böbrek yetmezliği olan hastalara herhangi bir dozayarlaması yapılmadan uygulanabilir.
Böbrek fonksiyonları normal olan hastalar ile karşılaştırıldığında orta derecede böbrek yetmeliği (kreatinin klirensi 31 ila 50 mL/dk) olan hastalarda EAA değeri %44, Cmaks değeri%26 artmıştır. Orta derecede böbrek yetmezliği olan hastalar için LYNPARZA dozununayarlanması önerilir (bkz. Bölüm 4.2).
Ağır derecede böbrek yetmezliği veya son evre böbrek yetmezliği (kreatinin klirensi < 30 mL/dk) olan hastalara ilişkin veri bulunmamaktadır.
Karaciğer yetmezliği:
Karaciğer fonksiyonu normal olan hastalarla karşılaştırıldığında hafif karaciğer yetmezliği (Child Pugh sınıflandırması A) görülen hastalarda EAA %15, Cmaks ise %13 artarken, ortadereceli karaciğer yetmezliği (Child Pugh sınıflandırması B) görülen hastalarda EAA %8,Cmaks ise %13 artmıştır. Hafif veya orta dereceli karaciğer yetmezliği bulunan hastalardaLYNPARZA dozunun ayarlanmasına gerek yoktur (bkz. bölüm 4.2). Şiddetli karaciğeryetmezliği (Child Pugh sınıflandırması C) olan hastalarla ilgili veri mevcut değildir.
Pediyatrik popülasyon:
Pediyatrik hastalarda olaparibin farmakokinetiğini incelemek üzere herhangi bir çalışma gerçekleştirilmemiştir.
5.3. Klinik öncesi güvenlilik verileri
Genotoksisite
Olaparib mutajenik potansiyel göstermemiştir; ancak in vitrokoşullarda memeli hücrelerinde klastojeniktir. Olaparib, sıçanlara oral yolla verildiğinde kemik iliğinde mikro-çekirdekleriindüklemiştir. Bu klastojenisite, olaparibin bilinen farmakolojisi ile uyumludur ve insandagenotoksisite potansiyeline işaret etmektedir.
Tekrarlı doz toksisitesi
Sıçanlarda ve köpeklerde 6 aya varan tekrarlı doz toksisite çalışmalarında olaparibin oral dozları iyi tolere edilmiştir. Her iki türde de toksisite için başlıca primer hedef organ kemik iliği
^^k^^er ortaya çıkmıştır. Bu,bulgular,
Adresı:https://wwwrturkıye.gov.tr/sagliK-tıtcfc^ebys
Belge Do
klinik koşullarda görülenlerin altındaki maruziyetlerde ortaya çıkmış ve doz uygulamasına 4 hafta ara verildiğinde büyük oranda geri dönüşümlü olmuştur. Ex vivotayinlerde insan kemikiliği hücrelerinin kullanıldığı çalışmalar da olaparibe doğrudan maruziyetin kemik iliğihücrelerinde toksisite ile sonuçlanabileceğini göstermiştir.
Üreme toksisitesi
Sıçanlara implantasyona kadar dozların uygulandığı dişi fertilite çalışmasında, bazı hayvanlarda östrus süresinde uzama görülmüş, buna karşın çiftleşme performansı ve gebelikoranı etkilenmemiştir. Diğer yandan embriyofetal sağkalımda hafif bir azalma olmuştur.Sıçanlar üzerinde gerçekleştirilen embriyofetal gelişim çalışmalarında anlamlı maternaltoksisite oluşturmayan doz düzeylerinde olaparib daha düşük embriyofetal sağkalıma, dahadüşük fetal ağırlığa ve majör göz malformasyonları (örn., anoftalmi, mikroftalmi),omur/kaburga malformasyonları ve iç organ ve kemik anomalileri dahil fetal gelişimanomalilerine yol açmıştır.
Karsinojenisite
Olaparib ile karsinojenisite çalışmaları gerçekleştirilmemiştir.
6. FARMASÖTİK ÖZELLİKLER
6.1. Yardımcı maddelerin listesi
Tablet çekirdeği Ekstrudat yardımcı maddeleri
Kopovidon K28 Kolloidal silikon dioksit
Ekstrüzyon sonrası yardımcı maddeler
Mannitol
Sodyum stearil fumarat Kolloidal silikon dioksit
Tablet kaplaması
Hipromelloz 2910 Makrogol 400Titanyum dioksit (E171)
Sarı demir oksit (E172)
Siyah demir oksit (E172)
Saf su
6.2. Geçimsizlikler
Bilinen herhangi bir geçimsizliği bulunmamaktadır.
6.3. Raf ömrü
48 ay
6.4. Saklamaya yönelik özel tedbirler
30°C'nin altındaki oda sıcaklığında saklayınız.
Nemden korumak için orijinal ambalajında saklayınız.
6.5. Ambalajın niteliği ve içeriği
Alu/Alu perfore olmayan blister.
Ambalaj büyüklüğü:
56 film kaplı tablet (7 blister)
112 film kaplı tablet içeren çoklu ambalaj (56 tabletlik iki paket)
6.6. Beşeri tıbbi üründen arta kalan maddelerin imhası ve diğer özel önlemler
Kullanılmamış olan ürünler ya da atık materyaller “Tıbbi Atıkların Kontrolü Yönetmeliği” ve “Ambalaj Atıklarının Kontrolü Yönetmelik”lerine uygun olarak imha edilmelidir.
7. RUHSAT SAHIBI
AstraZeneca İlaç San. ve Tic. Ltd. Şti.
Büyükdere Cad. Yapı Kredi Plaza B Blok Kat 3-4 34330 Levent-İstanbul
8. RUHSAT NUMARASI
2018/638
9. İLK RUHSAT TARIHİ/RUHSAT YENİLEME TARIHI
İlk ruhsat tarihi: 21.11.2018 Ruhsat yenileme tarihi:
10. KÜB'ÜN YENİLENME TARİHİ
|
|
|