KISA ÜRÜN BILGISI
1. BEŞERI TIBBİ ÜRÜNÜN ADI
RİTMOLL 300 mg Film Kaplı Tablet
2. KALİTATİF VE KANTİTATİF BİLEŞİMEtkin madde:
Propafenon hidroklorür..................300 mg
Yardımcı Maddeler:
Yardımcı maddeler için Bölüm 6.1'e bakınız.
3. FARMASÖTİK FORM
Beyaz, bikonveks, bir tarafı çentikli, yuvarlak film kaplı tablet
4. KLİNİK ÖZELLİKLER
4.1. Terapötik endikasyonlar
RİTMOLL, AV düğüm taşikardileri, Wolff-Parkinson-White (WPW) sendromu veya paroksismal atriyal fibrilasyonu olan hastalardaki supraventriküler taşikardiler gibi tedavigerektiren semptomatik supraventriküler taşiaritmiler ile hekimin yaşamı tehdit edici olarakdeğerlendirdiği, ciddi semptomatik ventriküler taşiaritmilerin profilaksi ve tedavisindeendikedir.
4.2. Pozoloji ve uygulama şekli
RİTMOLLP TEDAVISININ HASTANE KOŞULLARıNDA VE ARITMI TEDAVISI DENEYIMI OLAN BIR HEKIM TARAFıNDAN BAŞLANMASı ÖNERILIR. BIREYSEL IDAME DOZ EKG IZLEMI VE KAN BASıNCı KONTROLÜNÜ IÇEREN KARDIYOLOJIKIZLEM ILE SAPTANMALıDıR. QRS ARALıĞıNDA >%20 UZAMA SAPTANDıĞıNDA, EKG NORMAL SıNıRA DÖNENEDEK DOZ AZALTıLMALı YA DA ILAÇ KESILMELIDIR.
Oral uygulama
Dozaj hastanın gereksinimleri doğrultusunda, bireysel olarak ayarlanmalıdır.
QRS kompleksi belirgin ölçüde genişlemiş olan hastalarda ya da ikinci veya üçüncü derecede AV blok oluşması durumunda, dozun azaltılması gündeme getirilmelidir.
Erişkinler:
Ağırlığı 70 kg civarındaki hastalarda, başlangıçtaki titrasyon dönemi ve idame tedavisi sırasında, iki y^ da üç doza bölünmüş halde günde 450 - 600. mg önerilmektedir (3x1RİTMOLL, 150 mg Film Tablet'ten, 2x1 RİTMOLL, 300 mg Film Tablet'e kadar). Bazıvakalarda günlük dozun 900mg'a çıkarılması gerekebilir (3x1 RİTMOLL, 300 mg Film Tabletveya 3x2 RİTMOLL, 150 mg Film Tablet).
Vücut ağırlığı daha düşük hastalarda günlük dozlar bu doğrultuda azaltılmalıdır.
Doz artışı ancak üç - dört günlük tedavi uygulamasından sonra yapılmalıdır.
Belge DoÖzel popülasyonlara ilişkin ek bilgiler
Çocuklar
RİTMOLL 300 mg Film Tablet çocuklarda kullanılmaya uygun değildir.
Yaşlılar
Bu hasta popülasyonunda güvenirlik ve etkinlik açısından bütün olarak bir fark gözlenmemiştir fakat bazı yaşlı hastaların daha duyarlı olması dışlanamaz. Bu nedenle bu hastalar dikkatleizlenmelidir. Tedavi, küçük doz artışları ile kademeli olarak ve dikkatlice başlatılmalıdır.
Aynı durum idame tedavisi için de geçerlidir. İhtiyaç duyulabilecek herhangi bir doz artırımı, beş - sekiz gün süreyle tedavi uygulanmaksızın yapılmamalıdır.
Karaciğer ve/veya böbrek yetmezliği:Uygulama Şekli:
Film tabletler, propafenonun acı tadı ve yüzeyel anestezik etkisinden dolayı emilmeden ve çiğnenmeden, yemeklerden sonra bir miktar sıvı ile alınmalıdır.
4.3. Kontrendikasyonlar
Propafenon hidroklorür aşağıdaki durumlarda kontrendikedir:
• Etkin madde propafenon hidroklorüre ya da ilacın diğer bileşenlerinden herhangibirine karşı var olduğu bilinen aşırı duyarlılık,
• Bilinen Brugada sendromu,
• Son 3 ay içerisinde geçirilmiş miyokard enfarktüsü
• Önemli yapısal kalp hastalıkları
• Sol ventrikül debisinin %35'in altında olduğu kontrol altına alınmamış konjestif kalpyetmezliği,
• Kardiyojenik şok (aritmi nedenli olanların dışında),
• Ağır semptomatik bradikardi,
• Yapay bir pacemaker'ın bulunmadığı durumlarda, sinüs düğümü disfonksiyonu, atriyaliletim bozuklukları, ikinci derece ya da daha büyük atriyoventriküler blok veya dal bloğuya da distal blok,
• Ağır hipotansiyon,
• Elektrolit dengesinde belirgin bozukluklar (örneğin potasyum metabolizmasıbozuklukları),
• Ağır obstrüktif akciğer hastalığı,
• Propafenon hidroklorür miyastenia gravisi ağırlaştırabilir.
• Eşzamanlı olarak ritonavir kullanan hastalar (artan plazma konsantrasyonu potansiyelisebebiyle)
'S | |
4.4. Özel kullanım uyarıları ve önlemleri
RİTMOLL'un zayıf negatif inotropik etkisi kalp yetmezliğine yatkınlığı olan hastalarda önemli olabilir.
Pacemaker takılmış hastalarda propafenon tedavisi pacemaker'ın uyarı oluşturma ve duyarlılık eşiğini değiştirebilir. Bu nedenle tedavi esnasında pacemaker fonksiyonu kontrol edilmeli vegerekirse yeniden programlanmalıdır.
Paroksismal atriyal fibrilasyonun, 2:1 iletim bloğunun ya da 1:1 iletiminin eşlik ettiği atriyal flattere dönüşme potansiyeli vardır (Bkz. bölüm 4.8).
astım gibi obstrüktif havayolu
Propafenon hidroklorür, beta-blokör etkisinden dolayı, tıkanıklıkları olan hastalarda dikkatli kullanılmalıdır.
Diğer sınıf 1c antiaritmik ajanlar ile olduğu gibi, önemli yapısal kalp hastalığı olan kişilerin ciddi advers olaylara karşı yatkınlığı olabilir. Bu nedenle propafenon hidroklorür bu hastalardakontrendikedir (bkz. bölüm 4.3).
Asemptomatik taşıyıcılarda propafenon kullanımı sonrasında gizli Brugada sendromu aşikar hale gelebilir ya da Brugada benzeri elektrokardiyogram (EKG) değişiklikleri tetiklenebilir.Propafenon ile tedaviye başlandıktan sonra Brugada sendromunu düşündüren değişikliklerindışlanması için bir EKG çekilmelidir.
Propafenon, diğer antiaritmikler gibi proaritmik etkilere neden olabilir, yani yeni aritmilere yol açabilir veya önceden var olan aritmileri kötüleştirebilir (bkz. bölüm 4.8). Propafenonhidroklorüre karşı alınan yanıtın tedaviye devam edilmesini destekleyip desteklemediğinibelirlemek amacıyla, propafenon hidroklorür verilen her hastanın tedaviden önce ve tedavisırasında elektrokardiyografik ve klinik olarak değerlendirilmesi önem taşır.
4.5. Diğer tıbbi ürünlerle etkileşimler ve diğer etkileşim şekilleri
Lokal anesteziklerle (örneğin pacemaker implantasyonu sırasında, operasyonlarda veya diş tedavisinde), kalp hızını ve/veya miyokard kontraktilitesini azaltan ilaçlarla (örneğin beta-blokörler, trisiklik antidepresanlar) birlikte uygulandığında RİTMOLL'un yan etkilerinde artışolasılığı dikkate alınmalıdır.
Propafenon ve lidokain hastalarda eş-zamanlı olarak kullanıldığında, farmakokinetik özellikleri üzerinde önemli etkiler görülmemiştir. Ancak propafenon hidroklorür ve intravenöz lidokainineş-zamanlı kullanımında, lidokainin santral sinir sistemine ilişkin yan etki oluşturma riskindeartış olduğu bildirilmiştir.
Propafenon hidroklorür tedavisi sırasında, propranolol, metoprolol, desipramin, siklosporin, teofilin ve digoksin plazma ya da kan konsantrasyonlarında artışlar bildirilmiştir. Doz aşımıbelirtileri görüldüğü takdirde bu ürünlerin dozları uygun şekilde azaltılmalıdır.
Belge Do
hidroklorür düzeyi artabilir. Hızlı metabolize edicilerde propafenon hidroklorür ile fluoksetin^
birlikte kullanılması, S propafenonun Cmaksve EAA değerlerini %39 ve %50 oranında, R propafenonun Cmaks^ve EAA değerlerini ise %71 ve %50 oranında artırmıştır. İstenilen terapötikyanıtı elde etmek için, daha düşük propafenon dozları yeterli olabilir.
Eş-zamanlı oral antikoagülan (örn. fenprokumon, varfarin) almakta olan hastalarda pıhtılaşma durumunun yakından izlenmesi önerilmektedir, çünkü propafenon hidroklorür bu ilaçlarınetkinliğini artırarak protrombin zamanında yükselmeye neden olabilir. Doz aşımı belirtilerigörüldüğü takdirde bu ürünlerin dozları uygun şekilde azaltılmalıdır.
Propafenon hidroklorürün CYP2D6 ile metabolize edilen ilaçlarla (venlafaksin gibi) birlikte uygulanması, bu ilaçların kan düzeylerinde artış ile sonuçlanabilir.
CYP2D6, CYP1A2 ve CYP3A4 enzimlerini inhibe eden ilaçlar, örn. ketokonazol, simetidin, kinidin, eritromisin ve greyfurt suyu, propafenon hidroklorür düzeylerinde artışa yol açabilir.Propafenon hidroklorür bu enzimlerin inhibitörleriyle birlikte uygulandığında, hasta yakındanizlenmeli ve doz gereğince ayarlanmalıdır.
Amiodaron ve propafenon hidroklorür kombinasyon tedavisi iletim ve repolarizasyonu etkileyebilir ve pro-aritmik potansiyel taşıyan anormalliklere yol açabilir. Alınan terapötikyanıta göre her iki bileşik için de doz ayarlaması gerekli olabilir.
Propafenon hidroklorürün fenobarbital ve/veya rifampisin (CYP3A4 indükleyicileri) ile birlikte kullanılması, propafenon plazma düzeylerindeki azalmanın sonucu olarak, propafenonhidroklorürün antiaritmik etkisini azaltabilir. Eş-zamanlı kronik fenobarbital ve/veya rifampisinkullanımında, propafenon hidroklorür tedavisine alınan yanıtın izlenmesi gerekir.
Plazma konsantrasyonlarında yükselme potansiyeli nedeniyle, ritonavir ve propafenon hidroklorürün birlikte uygulanması kontrendikedir (Bkz.bölüm 4.3.).
Özel Popülasyonlar Pediyatrik Popülasyon
Etkileşim çalışmaları yalnızca yetişkinler için gerçekleştirilmiştir. Pediyatrik yaş grubundaki etkileşimlerin yetişkinlerinki ile benzer olup olmadığı bilinmemektedir.
4.6. Gebelik ve laktasyon
Gebelik kategorisi: C
Çocuk doğurma potansiyeli bulunan kadınlar/Doğum kontrolü (Kontrasepsiyon)
Herhangi bir veri bulunmamaktadır.
Gebelik Dönemi:
Hayvanlarda yürütülmüş çalışmalar teratojenik etki göstermemiş olmakla birlikte, gebe kadınlarda yürütülmüş yeterli.ve,koatrıQUıür(Şfllişmaebulua^amaktadır. Propafenon hidroklorür
kullanılmalıdır. Propafenon hidroklorürün insanlarda plasenta bariyerini geçtiği bilinmektedir.
Göbek kordonundaki propafenon konsantrasyonunun, anne kanındakinin %30'u kadar olduğu bildirilmiştir.
Laktasyon dönemi:
Propafenonun insan sütüne geçip geçmediği incelenmemiştir. Kısıtlı veriler propafenonun insan sütüne geçebileceğini düşündürmektedir. Propafenon hidroklorür bebeklerini emzirenannelerde dikkatle kullanılmalıdır.
Üreme yeteneği / Fertilite:
Herhangi bir veri bulunmamaktadır.
4.7. Araç ve makine kullanımı üzerindeki etkiler
Bulanık görme, baş dönmesi, bitkinlik hissi ve postural hipotansiyon hastanın reaksiyon hızını etkileyebilir ve kişinin makine ve araç kullanma yetisini bozabilir.
4.8. İstenmeyen etkilerGüvenlik Profili Özeti
Propafenon tedavisi ile en sık görülen advers reaksiyonlar baş dönmesi, kardiyak iletim bozuklukları ve çarpıntıdır.
Klinik Çalışma veya Pazarlama Sonrası Gözlem Sonuçları
Beş faz II çalışması ve iki faz III çalışmasında propafenon hidroklorür SR alan 885 hastanın ez az bir tanesinde ortaya çıkan klinik advers reaksiyonlar Tablo 1'de gösterilmiştir. IRformülasyonlarının advers reaksiyonlarının ve sıklıklarının benzer olması beklenir. Bu tabloaynı zamanda propafenon ile ilgili pazarlama sonrası deneyim kapsamındaki adversreaksiyonları da içermektedir. En azından muhtemelen propafenon ile ilgili olduğu düşünülenreaksiyonlar sistem organ sınıfına ve sıklığa göre aşağıdaki sıklık tanımları kullanılarakgösterilmiştir: çok yaygın (>1/10), yaygın (>1/100 ila <1/10), yaygın olmayan (>1/1.000 ila<1/100), seyrek (>1/10.000 ila <1/1.000), çok seyrek (<1/10.000), bilinmiyor (eldeki verilerlesıklığı saptanamıyor). Ciddiyet derecesi değerlendirilebildiğinde, her bir sıklık grubu içindeadvers reaksiyonlar azalan derece sırasına göre sunulmuştur.
Kan ve lenf sistemi hastalıkları
Yaygın olmayan: Trombositopeni
Bilinmiyor: Agranülositoz, lökopeni, granülositopeni
Bağışıklık sistemi hastalıkla rı
Bilinmiyor: Aşırı duyarlılık1 p
Metabolizma ve beslenme hastalıkları
Yaygın olmayan: İştah azalması .,
belge
Psikiyatrik hastalıklar
Yaygın: Anksiyete, uyku bozuklukları Yaygın olmayan:Kabus görme
Bilinmiyor: Konfüzyon
Sinir sistemi hastalıkları
Çok yaygın: Baş dönmesi2
Yaygın: Baş ağrısı, disgözi
Yaygın olmayan: Senkop, ataksi, parestezi
Bilinmiyor: Konvülsiyon, ekstrapiramidal semptomlar, huzursuzluk
Göz hastalıkları
Yaygın: Görmede bulanıklık
Kulak ve iç kulak hastalıkları
Yaygın olmayan: Vertigo
Kardiyak hastalıklar
Çok yaygın: Kalp ileti bozuklukları3,,, çarpıntılar Yaygın: Sinüs bradikardisi, bradikardi, taşikard i, atriyal flatterYaygın olmayan: Ventriküler taşikardi, aritmi4,
Bilinmiyor: Ventriküler fibrilasyon, kalp yetmezliği5,,, kalp atım hızında azalma
Vasküler hastalıklar
Yaygın olmayan: Hipotansiyon
Bilinmiyor: Ortostatik hipotansiyon
Solunum, göğüs hastalıkları ve mediastinal hastalıkları
Yaygın: Dispne
Gastrointestinal hastalıklar
Yaygın: Karın ağrısı, kusma, bulantı, diyare, konstipasyon, ağız kuruluğu Yaygın Olmayan: Abdominal distansiyon, flatulansBilinmiyor: Öğürtü, gastrointestinal rahatsızlık
Hepato-biliyer hastalıklar
Yaygın: Bozuk karaciğer fonksiyonu, 6
Bilinmiyor: Hepatoselüler hasar, kolestasiz, hepatit, sarılık
Deri ve deri altı doku hastalıkları
Yaygın Olmayan: Ürtiker, kaşıntı, döküntü, eritem Bilinmiyor: Akut jeneralize ekzantematöz püstülozis
Kas-iskelet bozukluklar, bağ doku ve kemik hastalıkları
Bilinmiyor: Lupus benzeri sendrom
Üreme sistemi ve meme hastalıkları
Yaygın Olmayan: Erektil disfonksiyon Bilinmiyor: Sperm sayısında azalma 7
Genel bozukluklar ve uygulama bölgesine ilişkin hastalıklar
Yaygın: Göğüs ağrısı, halsizlik, yorgunluk, pireksi
1. Kolestasiz, kan diskrazileri ve döküntü ile kendini belli edebilir.
2. Vertigo hariç
3. Sinoatriyal blok, atriyoventriküler blok ve intraventriküler blok dahil
4. Propafenon, kendini kalp atım hızı (taşikardi) veya ventriküler fibrilasyon ile belli edenproaritmik etkilerle ilişkili olabilir. Bu aritmilerden bazıları yaşamı tehdit edici olabilir vepotansiyel ölümcül sonuçları önlemek için resüstasyon gerektirebilir.
5. Daha önceden var olan kalp yetmezliği artabilir
6. Bu terim yüksek aspartat aminotransferaz, alanin aminotransferaz, gamma-glutamiltransferaz ve kan alkalin fosfataz gibi anormal karaciğer fonksiyon testlerini kapsar
7. Propafenon kesildiğinde azalmış olan sperm sayısı tekrar artar.
Şüpheli advers reaksiyonların raporlanması
Ruhsatlandırma sonrası şüpheli ilaç advers reaksiyonlarının raporlanması büyük önem taşımaktadır. Raporlama yapılması, ilacın yarar/risk dengesinin sürekli olarak izlenmesineolanak sağlar. Sağlık mesleği mensuplarının herhangi bir şüpheli advers reaksiyonu TürkiyeFarmakovijilans Merkezi (TÜFAM)'ne bildirmeleri gerekmektedir
Myokardiyal semptomlar
Propafenon hidroklorür doz aşımının miyokard üzerine etkisi, PQ uzaması, QRS kompeksinde genişleme, sinüs düğümü otomatisitesinin baskılanması, AV blok, ventriküler taşikardi,ventriküler flatter, ventriküler fibrilasyon ve kardiyak arrest gibi impuls oluşumu ve iletimindebozukluklar şeklinde ortaya çıkar. Kontraktilitedeki azalma (negatif inotropik etki), ağırvakalarda kardiyovasküler şoka neden olabilecek hipotansiyona yol açabilir.
Kalp dışı bulgular ve semptomlar
Doz aşımında metabolik asidoz, baş ağrısı, baş dönmesi, bulanık görme, parestezi, tremor, bulantı, konstipasyon, ağız kuruluğu ve konvülsiyonlar bildirilmiştir. Ölüm vakası daraporlanmıştır.
Ağır zehirlenme duruml arında, gklonikTtoarki kkonvül siyonlaffy parestezi, somnolans, koma ve
Genel acil önlemlerin yanısıra hastanın yaşamsal parametreleri yoğun bakım şartlarında izlenip gerekli durumlarda düzenlenmelidir.
Ritim ve kan basıncı kontrolünde defibrilasyon kadar dopamin ve izoproterenol infüzyonu da etkili olmuştur. İntravenöz diazepam uygulaması ile konvülsiyonlar hafiflemiştir. Mekaniksolunum desteği ve kardiyak masajı gibi genel destekleyici önlemler gerekli olabilir.
Proteinlere yüksek oranda bağlanma (%95) ve dağılım hacminin geniş oluşuna bağlı olarak, hemodiyaliz etkisizdir ve hemoperfüzyon yoluyla eliminasyon girişimleri de sınırlı bir etkisağlar.
5. FARMAKOLOJİK ÖZELLİKLER
Propafenon hidroklorür, beta blokör ajanlar ile bazı yapısal benzerlikler gösteren sınıf Ic bir antiaritmik ilaçtır.
5.1. Farmakodinamik özellikler
Farmakoterapötik grubu:ATC kodu:C01BC03
Propafenon hidroklorür, membran stabilize edici, sodyum kanal blokör (Vaughan Williams, sınıf 1c) özelliklere ve lokal anestezik etkiye sahip bir antiaritmik ajandır. Antiaritmik etkileriaksiyon potansiyelinin yükselme hızını yavaşlatmak, eksitabiliteyi azaltmak, iletim hızınınhomojen hale getirilmesi, ektopik otomatik atımların baskılanması, miyokardın fibrilasyonayatkınlığının azaltılmasıdır. Aynı zamanda zayıf bir beta blokör etkiye de sahiptir (VaughanWilliams, sınıf II). Buna karşın yüksek dozda (900 - 1200 mg) sempatolitik (anti-adrenerjik)etkiyi tetikleyebilir. Propafenon hidroklorür, aksiyon potansiyelinin yükselme hızını azaltarakimpuls iletimini yavaşlatır (negatif dromotropik etki). Atriyum, atriyoventriküler (AV) düğümve ventriküllerdeki refrakter dönemler uzar. Böylece çeşitli orijinli kalp ritm bozukluklarınıntedavisinde belirgin bir etki gösterir. Propafenon hidroklorür, WPW sendromlu hastalardaaksesuar yollardaki refrakter periyodları uzatır.
EKG'de propafenon P, PR ve QRS aralıklarında hafif uzamaya yol açarken, kural olarak QTc aralığı etkilenmez.
%35-50 ejeksiyon fraksiyonlu dijitalize hastalarda, sol ventrikül kontraktilitesi hafif oranda azalmıştır. Akut transmural enfarktüs ve kalp yetmezliği bulunan hastalarda, intravenözpropafenon alımı sol ventriküler ejeksiyon fraksiyonunu önemli ölçüde düşürebilmekle birliktebu düşüş kalp yetmezliği olmaksızın akut enfarktüs aşamalarındaki hastalarda esasen daha azölçüde görülür. Her iki vakada da pulmoner arteriyel basınç minimal artış göstermiştir. Periferikarteriyel basınçta hiçbir anlamlı değişiklik görülmemiştir. Bu propafenonun, klinik açıdananlamlı sayılabilecek şekilde sol ventriküler işlevinde istenmeyen bir etkiye neden olmadığınıortaya koymaktadır. Sol ventriküler işlevde meydana gelen klinik açıdan anlamlı düşüşünyalnızca önceden mevcut olan zayıf ventriküler işleve sahip hastalarda görülmesibeklenmektedir.
5.2. Farmakokinetik özellikler
Propafenon S ve R propafenonun rasemik bir karışımıdır.
Emilim:
Oral uygulamanın ardından propafenon doza bağlı biçimde gastrointestinal sistemden neredeyse tamamen emilir. Maksimum plazma konsantrasyonuna propafenon hidroklorüruygulamasından sonra 2-3 saatte ulaşılır. Tek doz tablet uygulamasında biyoyararlanımyaklaşık %50'dir. Tekrarlanan doz uygulamasında plazma konsantrasyonu ve biyoyararlanımkaraciğerde ilk geçiş metabolizmasının (CYP2D6) doyması sebebiyle orantısız olarak artar. Tekdoz çalışmasında gıdalar maksimum plazma konsantrasyonu ve biyoyararlanımını artırmaklabirlikte, sağlıklı kişilerde yürütülen çoklu doz çalışmasında gıdalar propafenonunbiyoyararlanımını anlamlı düzeyde değiştirmemiştir.
Dağılım:
Propafenon hızla vücutta dağılır. Kararlı hal dağılım hacmi 1,9 - 3,0 l/kg'dır. Terapötik plazma düzeyi 150 -1500 ng/ml aralığındadır. Propafenonun plazma proteinlerine bağlanma oranıkonsantrasyona bağımlı olup 0,25 pg/ml konsantrasyonda %97,3 iken 100 pg/mlkonsantrasyonda %81,3'e düşmektedir. Terapötik konsantrasyon aralığında propafenonun en az%95'i plazma proteinlerine bağlanır.
Biyotransformasyon ve eliminasyon:
24 saatlik kümülatif üriner atılım karşılaştırmasında, intravenöz (70 mg) dozun %1,3 ve oral (600 mg) dozun %0,65'inin idrar ile değişmeden atıldığı saptanmıştır. Propafenon neredeysetamamen karaciğerde metabolize olur. Propafenonun hesaplanan eliminasyon yarı ömrü hızlımetabolize edicilerde 2 - 10 saat ve yavaş metabolize edicilerde 10-32 saat arasındadır. Sağlıklıgönüllüler ve hastaların çoğunda plazma düzeyi ve AV iletim zamanı arasında pozitif ve yakınbir korelasyon saptanmıştır. Propafenon klerensi 0,67 - 0,81 l/saat/kg'dır.
500 ng/ml plazma düzeyinden sonra PR aralığı, doz titrasyonu ve hastanın EKG ile izlenmesine olanak sağlayan başlangıç ölçümlerine göre istatistiksel olarak anlamlı derecedeuzamıştır. Ventriküler ekstrasistol sıklığı plazma konsantrasyonu yükseldikçe azalır. İzoleolgularda 500 ng/ml altındaki plazma düzeylerinde yeterli antiaritmik aktivite gözlenmiştir.Biyoyararlanım %100'e yaklaşırken kararlı hale 3 ya da 4 günde ulaşılır. Propafenonunönerilen doz rejimi tüm hastalar için metabolik durumdan (hızlı ya da yavaş metabolizeedenler) bağımsız olarak aynıdır.
Doğrusallık/Doğrusal olmayan durum:
Veri mevcut değildir.
Geriatrik popülasyon
Propafenon maruziyeti böbrek fonksiyonu normal olan yaşlı hastalarda oldukça değişkendir ve genç sağlıklı kişilere göre anlamlı farklılık göstermez. 5-hidroksi propafenon maruziyeti debenzer bulunmuştur fakat propafenon gluküronid maruziyeti iki katına çıkmıştır.
Böbrek yetmezliği
Böbrek fonksiyon bozukluğunda bile propafenonun eliminasyonunun azalması mümkün değildir; bu durum kronik hemodiyaliz hastalarına ilişkin olgu bildirimleri ve kinetik çalışmalarile doğrulanmıştır. Bununla birlikte gluküronid metabolitlerinin birikimi gözlenmiştir. Klinikkimya değerleri böbrek fonksiyonları normal olan kişilerdekinden farklı bulunmamıştır.Propafenon hidroklorür renal hastalığı olan hastalara dikkatli uygulanmalıdır.
Karaciğer yetmezliği
Karaciğer yetmezliği olan hastalarda propafenonun oral biyoyararlanımı ve yarılanma ömründe artış görülmüştür. Karaciğer hastalığı olan hastalarda doz ayarlanmalıdır.
5.3. Klinik öncesi güvenlilik verileri
Konvansiyonel güvenlilik farmakolojisi, tekrarlı doz toksisitesi, genotoksisite, karsinojenik potansiyel ya da üreme toksisitesine dayalı çalışmalardaki preklinik veriler, insanlar içinherhangi bir özel riske işaret etmemektedir.
6. FARMASÖTİK ÖZELLİKLER6.1. Yardımcı maddelerin listesi
Mikrokristalin selüloz (Avicel PH-101)
Kroskarmeloz sodyum Mısır nişastasıHidroksipropil metil selülozMikrokristalin selüloz(Avicel PH-102)
Magnezyum stearat
Opadry® Beyaz 03G28692(film kaplama):
Hidroksipropilmetilselüloz
Titanium dioksit
Polietilenglikol-MW60000
Polietilenglikol-MW400
6.2. Geçimsizlikler
Herhangi bir geçimsizlik bildirilmemiştir.
6.3. Raf ömrü
24 ay
6.4. Saklamaya yönelik özel tedbirler
25°C altındaki oda sıcaklığında saklayınız.
6.5. Ambalajın niteliği ve içeriği
Ürünümüz için primer ambalaj malzemesi olarak şeffaf PVC/PE/PVDC ve alüminyum folyodan oluşan blister kullanılmaktadır. Blisterler karton kutu içerisine paketlenir. Bir karton kutuiçerisinde 30 adet tablet içeren blister ambalajlarda kullanma talimatı ile birlikte sunulmaktadır.
6.6. Beşeri tıbbi üründen arta kalan maddelerin imhası ve diğer özel önlemler
Kullanılmamış olan ürünler ya da atık materyaller “Tıbbi Atıkların Kontrolü Yönetmeliği” ve “Ambalaj Atıklarının Kontrolü Yönetmeliği”ne uygun olarak imha edilmelidir.
7. RUHSAT SAHİBİ
DEVA Holding A.Ş.
Halkalı Merkez Mah. Basın Ekspres Cad.
No:1 34303 Küçükçekmece/İSTANBUL Tel: 0212 692 92 92Faks: 0212 697 00 24E-posta: [email protected]
8. RUHSAT NUMARASI
2023/351
9. İLK RUHSAT TARİHİ/RUHSAT YENİLEME TARİHİ
İlk ruhsatlandırma tarihi: 10.09.2023 Ruhsat yenileme tarihi:-
10. KÜB'ÜN YENİLENMETARİHİ
|