Yardımcı maddeler için 6.1'e bakınız.
Ölçülü sprey pompası ile kullanılan nazal süspansiyon.
Beyaz renkli, çalkalandığında homojen, hipotonik sulu süspansiyon.
Erişkinlerde perennial alerjik rinit tedavisinde endikedir.
VİSBER'in önerilen dozu, her burun deliğine günde bir defa 2 püskürtme ile uygulanan 200 mcg/gün'dür. Maksimum toplam günlük doz, her burun deliğine 2 püskürtmeyi aşmamalıdır(200 mcg/gün).
VİSBER'in önerilen dozu, her burun deliğine günde bir defa 2 püskürtme ile uygulanan 200 mcg/gün'dür. Maksimum toplam günlük doz, her burun deliğine 2 püskürtmeyi aşmamalıdır(200 mcg/gün).
Dekonjestanların aksine, kortikosteroidlerin . terapötik etkileri derhal ortaya çıkmamaktadır.
nazal inhalasyonu gerekli gördükleri takdirde değil, düzenli aralıklarla kullanmaları istenmelidir.
Bir doz unutulduğunda, vakti geldiğinde diğer doz alınmalıdır ve hastalar reçetelendirilen günlük dozu aşmamalıdır.
VİSBER burun deliklerine püskürtülerek kullanılır.
İlk dozu uygulamadan önce, pompayı iyice çalkalayınız ve ilaç, düzgün bir şekilde püskürdüğü görülünceye kadar 10 kez püskürtünüz. Pompa 4 gün veya daha uzun süre kullanılmamışsa,pompayı ilaç, düzgün bir şekilde püskürdüğü görülünceye kadar 2 kez püskürtünüz. Herkullanımdan önce sprey pompasını çalkalayınız. Aplikatörün ucunun günlük kullanımsonrasında temiz bir mendil ile silinmesi önerilmektedir. İlk kullanımdan sonra 4 ay içerisindeya da belirlenen sayıdaki püskürtmeden sonra sprey pompasını atabilirsiniz.
Karaciğer yetmezliğinde doz ayarlaması gerekli değildir. Sağlıklı gönüllüler ile karşılaştırıldığında, karaciğer yetmezliği olan hastalardaki sistemik maruziyet (Cmaks ve AUC),oral inhalasyon ile aktüatör sonrasında 1280 mcg siklesonid alan hastalarda 1,4 ila 2,7 katartmaktadır. Des-siklesonidin böbreklerden atılımı minör bir eliminasyon yolu olduğundan(<%20), böbrek yetmezliği hastalarında çalışma gerçekleştirilmemiştir.
6 yaş ve üzerindeki çocuklarda siklesonid'in alerjik rinit semptomlarının tedavisindeki etkinliği, 12 yaş ve üzerindeki mevsimsel veya perennial alerjik rinitli adolesanlar ve erişkinlerile yürütülen uygun ve iyi kontrol edilen dört adet çalışmadan ve yaşları 6 ila 11 arasındadeğişen mevsimsel alerjik rinitli hastalarda gerçekleştirilen bir çalışmadan elde edilen bulgularile desteklenmektedir.
Siklesonid'in 5 yaşın altındaki çocuklarda etkinliği kanıtlanmamıştır.
Siklesonid'in yaşları 2 ila 11 arasında değişen çocuklar üzerindeki güvenliliği, 2 ila 12 hafta süreli dört adet kontrollü klinik çalışma ile değerlendirilmiştir.
Kortikosteroidler pediyatrik hastalara uygulandığında, büyüme hızında yavaşlamaya sebep olabilir.
VİSBER de dahil olmak üzere, intranazal kortikosteroid kullanmakta olan pediyatrik hastaların büyümesi rutin olarak izlenmelidir (stadiometri ile). Uzun süreli tedavinin olası büyüme etkilerielde edilen klinik yararlar ve kortikosteroid içermeyen güvenli ve etkin tedavi alternatiflerikarşısında değerlendirilmelidir. İntranazal kortikosteroidlerin sistemik etkilerinin en aza
indirilmesi için her hasta, semptomlarının etkin şekilde kontrol edildiği en düşük doza titre
edilmelidir (bkz. Bölüm 4.4. Özel kullanım uyarıları ve önlemleri).
Siklesonid' ten elde edilen mevcut veriler ışığında, geriyatrik hastalarda VİSBER için doz ayarlaması yapılması gerekli değildir. Bu popülasyonda belirtilen advers reaksiyonlar, dahagenç hastalarda bildirilenlere tür ve insidans bakımından benzerdi, ancak bazı yaşlı kişilerindaha yüksek hassasiyete sahip olduğu göz ardı edilememektedir.
VİSBER, siklesonide veya içeriğindeki bileşenlerden herhangi birine karşı aşırı duyarlılığı olduğu bilinen hastalarda kontrendikedir (bkz. Bölüm 4.4.Özel kullanım uyarıları veönlemleri.).
İntranazal kortikosteroidlerin uygulanmasından sonra nadiren, ani aşırı duyarlılık reaksiyonları veya kontakt dermatit görülebilir. Siklesonid de dahil olmak üzere, diğer kortikosteroidler ileçapraz reaktivite gerçekleşebileceğinden dolayı, diğer kortikosteroid preparatlarına karşı aşırıhassasiyet reaksiyonu gösterdiği bilinen hastalar, VİSBER'i dikkatle kullanmalıdır.
İmmün sistemi baskılayan ilaçlar kullanan hastalar, sağlıklı bireylere kıyasla enfeksiyonlara karşı daha hassastır. Örneğin, suçiçeği ve kızamık, kortikosteroid kullanan çocuklarda veyaerişkinlerde ciddi ve hatta ölümcül seyredebilir. Bu hastalıkları geçirmemiş veya tambağışıklığı olmayan çocuklarda veya erişkinlerde maruziyetin önlenmesi için özel çaba sarfedilmelidir. Kortikosteroid alım dozu, yolu ve süresinin dissemine enfeksiyon görülme riskininasıl etkilediği bilinmemektedir. Altta yatan hastalığın ve/veya önceki kortikosteroidtedavisinin riske katkısı da bilinmemektedir. Suçiçeğine maruz kalındığında, varisella zosterimmün globulin (VZIG) ile profilaksi endike olabilir. Kızamığa maruz kalındığında,birleştirilmiş intramüsküler immünoglobulin (IG) ile profilaksi endike olabilir. Suçiçeğigörüldüğünde, antiviral ajanlar ile tedavi düşünülebilir.
Aktif veya semptomsuz akciğer tüberkülozu olan veya tedavi edilmemiş lokal veya sistemik fungal veya bakteriyel enfeksiyon, sistemik viral veya parazitik enfeksiyon veya oküler herpessimpleksi olan hastalarda, kullanılması gerektiği takdirde, kortikosteridlerin bu hastalıklarıkötüleştirme potansiyeli olduğundan dikkatle kullanılmalıdırlar.
İntranazal olarak uygulanan siklesonid ile gerçekleştirilen klinik çalışmalarda, burun ve gırtlakta
dahil lokalize enfeksiyon oluştuğu nadiren bildirilmiştir.
Bu tip bir enfeksiyon görüldüğünde, uygun lokal tedavi uygulanması ve VİSBER tedavisinin bırakılması gerekebilir. Bu sebeple, birkaç ay veya daha uzun süre boyunca VİSBER kullananhastaların, lokal enfeksiyon bulgusu veya nazal mukozadaki diğer advers etki belirtileribakımından periyodik olarak muayene edilmesi gerekmektedir.
Kortikosteroidlerin yaraların iyileşmesini önleme etkisi olduğundan, yakın zamanda nazal septum ülser, burun ameliyatı veya burun travması geçiren hastalar iyileşme olana kadar nazalkortikosteroidleri kullanmamalıdırlar.
Sistemik etkiler
VİSBER'in önerilenden fazla dozlarda alınmasından kaçınılmalıdır. Fazla dozlarda kullanıldığında, hiperkortisizm (çok nadir olmak üzere adet düzensizlikleri, akneiformlezyonları ve Cushingoid özellikleri içeren) ve adrenal süpresyon, çocuk ve genç ergenlerdebüyüme geriliği, kemik mineral yoğunluğunda azalma, katarakt ve glokom gibi sistemikkortikosteroid etkileri görülebilir. Bu tip değişiklikler görüldüğünde, VİSBER dozu, oralkortikosteroid tedavisinin bırakılmasına yönelik kabul edilen prosedürlere uygun olarakyavaşça bırakılmalıdır.
Siklesonid de dahil olmak üzere, diğer kortikosteroidler ile çapraz reaktivite gerçekleşebileceğinden dolayı, diğer kortikosteroid preparatlarına karşı aşırı hassasiyetreaksiyonu gösterdiği bilinen hastalar, VİSBER'i dikkatlice kullanmalıdır.
Glokom riski, 52 hafta boyunca intraoküler basıncın izlenmesi ile değerlendirilmiştir. Bu çalışmalarda, Siklesonid ve plasebo hastaları arasında intraoküler basınç değişimi bakımındananlamlı bir farklılık olmadığı tespit edilmiştir. Buna ek olarak, yarık lamba ile gerçekleştirilenmuayeneler ile katarakt oluşumunun değerlendirilmesi de dahil olmak üzere, 52 hafta boyuncaadolesan ve erişkinlerle yürütülen kapsamlı oftalmolojik değerlendirmelerin gerçekleştirildiğiSiklesonid 200 mcg ve plasebo verilen hastalar arasında anlamlı bir farklılık görülmemiştir.Görme yetisinde ani değişiklik olan intraoküler basınç yüksekliği öyküsü ve glokom ve/veyakatarakt öyküsü bulunan hastaların yakın takibi gerekmektedir.
Sistemik bir kortikosteroidin topikal bir kortikosteroid ile değiştirilmesi
Sistemik bir kortikosteroidin topikal bir kortikosteroid ile değiştirilmesine adrenal yetmezlik belirtileri eşlik edebilir. Buna ek olarak, bazı hastalarda eklem ve/veya kas ağrıları, halsizlik vedepresyon gibi kortikosteroid kesilmesine ilişkin semptomlar görülebilir. Daha önce uzun süreliperiyotlarda sistemik kortikosteroidler ile tedavi edilmiş olan ve topikal kortikosteroidlere geçişyapan hastalar stres yanıtı olarak akut adrenal yetmezliği bakımından dikkatlice izlenmelidir.Uzun süreli sistemik kortikosteroid tedavisi uygulanmasını gerektiren astım veya başka birklinik duruma sahip hastalarda, sistemik kortikosteroid dozlarında meydana gelen ani düşüşlersemptomların ciddi şekilde alevlenmesine sebep olabilir.
4.5. Diğer tıbbi ürünler ile etkileşimler ve diğer etkileşim şekilleri
İnsan karaciğer mikrozomları ve hepatositleri üzerinde gerçekleştirilen
in vitroİ^n. vitro
., çalışmalar des-siklesonidin plazma proteinine
^^
Belge DovarfaKra
eRjf-
proteine
bağlanma bazlı ilaç etkileşimlerinin pek mümkün olmadığını göstermektedir.
Oral olarak solunan siklesonid ve bir sitokrom P450 3A4 inhibitörü olan oral eritromisin ile birlikte kullanımı ile gerçekleştirilen bir ilaç etkileşim çalışmasında, des-siklesonid veyaeritromisinin farmakokinetiği üzerinde bir etki görülmemiştir. Oral olarak solunan siklesonidve güçlü bir sitokrom P450 3A4 inhibitörü olan oral ketokonazolün birlikte kullanımı ilegerçekleştirilen başka bir ilaç etkileşim çalışmasında, siklesonid düzeyleri değişmedenkalırken, des-siklesonid maruziyeti (AUC) sabit durumda yaklaşık 3,6 kat artmıştır.
Siklesonid nazal spreyin uygulanmasını takiben, siklesonid ve des-siklesonidin serum düzeyleri ihmal edilebilir seviyede kalmıştır. Bu sebeple, klinik olarak anlamlı ilaç-ilaç etkileşimigörülme ihtimali çok düşüktür. Ancak, des-siklesonidin sistemik ilaç düzeylerinde artışolabileceğinden dolayı, çok güçlü sitokrom CYP 3A4 inhibitörleri (örn. HIV enfeksiyonlarınıntedavisine yönelik proteaz inhibitörleri) ile birlikte uygulanması konusunda dikkatliolunmalıdır.
Özel popülasyonlara ilişkin ek bilgiler Böbrek/Karaciğer yetmezliği:
Herhangi bir etkileşim çalışması yoktur.
Pediyatrik popülasyon:
Herhangi bir etkileşim çalışması yoktur.
4.6. Gebelik ve laktasyonGenel tavsiye
Gebelik kategorisi: C'dir.
Çocuk doğurma potansiyeli bulunan kadınlar/Doğum kontrolü (Kontrasepsiyon)
Gebe kadınlarda Siklesonid ile gerçekleştirilmiş yeterli ve iyi kontrol edilen çalışmalar mevcut değildir.
Gebelik dönemi
Diğer kortikosteroidlerde olduğu üzere, siklesonid yalnızca, anneye sağlanan yarar anneye, fetüse veya bebeğe yönelik olası riskten daha fazla ise gebelik sırasında kullanılmalıdır. Gebeliksırasında kortikosteroid almış olan annelerin bebekleri hipoadrenalizm bakımından dikkatliceincelenmelidir.
Laktasyon dönemi
Siklesonidin anne sütüne geçip geçmediği bilinmemektedir. Diğer kortikosteroidlerde olduğu üzere, VİSBER yalnızca, anneye sağlanan yarar anneye ve/veya bebeğe yönelik olası risktendaha fazla ise emziren kadınlarda kullanılmalıdır.
Üreme yeteneği/Fertilite „ , , .,
^ ^
Belge Dow.vücukoyüzeyi-tialanına
dayanılarak, erişkinlere yönelik maksimum günlük intranazal dozun yaklaşık 41 katı) oral olarak siklesonid verilen erkek ve dişi sıçanlar üzerinde yürütülen üreme çalışmalarında,fertilite bozukluğu bulgusuna rastlanmamıştır.
4.7. Araç ve makine kullanımı üzerindeki etkiler
Araç ve makine kullanma yeteneği üzerinde etkisi yoktur ya da ihmal edilebilecek düzeydedir.
4.8. İstenmeyen etkiler
Kontrollü klinik çalışmalarda, Siklesonid ile tedavi edilen hastalardaki genel advers olay insidansının, plasebo ile tedavi edilen hastalara benzer olduğu görülmüştür. Klinik çalışmalardaSiklesonid ile tedavi edilen hastaların yaklaşık %2'si advers olaylar sebebiyle çalışmayıbırakmıştır; bu oran plasebo ile tedavi edilen hastalara benzerdir. Yüksek insidans ile raporedilen ve Siklesonid ile klinik çalışmalarda rapor edilen advers reaksiyonlar aşağıdaki gibidir;
Çok yaygın (>1/10); Yaygın (>1/100 - <1/10); Yaygın olmayan (>1/1.000 - <1/100); Seyrek (>1/10.000 - <1/1.000); Çok seyrek (<1/10.000); Bilinmiyor (eldeki verilerden hareketletahmin edilemiyor).
Kulak ve iç kulak hastalıkları
Yaygın: Kulak ağrısı
Enfeksiyonlar ve enfestasyonlar
Yaygın olmayan: Kandidiyaz, rinit
Sinir sistemi hastalıkları
Yaygın: Baş ağrısı Yaygın olmayan: Disguzi
Solunum, göğüs bozuklukları ve mediastinal hastalıklar
Yaygın: Epistaksis, nazal ve oral rahatsızlık
Yaygın olmayan: Nazal kuruluk, faringolaringeal ağrı, rinore*, nazal septum bozukluğu, boğaz tahrişi
* plasebodan düşük veya eşit oranlarda görülmüştür.
Gastrointestinal hastalıklar
Yaygın olmayan: Ağız kuruluğu, dispepsi
Araştırmalar
Başka şekilde açıklanamayan laboratuvar testlerinde anormallik, beyaz kan hücresi sayısında artma.
Şüpheli advers reaksiyonların raporlanması:
Ruhsatlandırma sonrası şüpheli ilaç advers reaksiyonlarının raporlanması büyük önem taşımaktadır. Raporlama yapılması^ ilacın yarar/risk dengesinin sürekli olarak izlenmesine
^ Bn belge, güvenli elektromk imza ile ımzalanntrştır.
Belge Do, e-posta: [email protected]; tel: 0 800 314 00 08; faks: 0 312 218 35 99)
4.9. Doz aşımı ve tedavisi
Siklesonid'in akut veya kronik doz aşımı etkilerine ilişkin veri bulunmamaktadır. Düşük sistemik biyoyararlanımından dolayı, akut doz aşımının gözlem dışında bir tedavi gerektirmesipek olası değildir. Sağlıklı gönüllülerde 10 mcg'a kadar siklesonid içeren tek bir oral doz iyitolere edilmiştir ve plasebo tedavisine kıyasla serum kortizol düzeyleri hemen hemen hiçdeğişmemiştir. Herhangi bir kortikosteroid ile kronik doz aşımı hiperkortisizm belirtilerineveya semptomlarına yol açabilir.
5. FARMAKOLOJİK ÖZELLİKLER5.1. Farmakodinamik özellikler
Farmakoterapötik grup: Dekonjestanlar ve nazal yoldan kullanılan diğer topikal ilaçlar,
glukokortikoidler
ATC Sınıfı: R01AD13
Etki mekanizması
Siklesonid, düşük glukokortikoid reseptör afinitesine sahip, farmakolojik olarak inaktif olan bir ön ilaçtır. İntranazal uygulamayı takiben, siklesonid, nazal mukozada enzimatik olarakesterazlar vasıtasıyla farmakolojik olarak aktif metaboliti 21 des-metilpropionil-siklesonide(des-CIC, M1) dönüştürülmektedir. M1, ana bileşikten yaklaşık 120 kat ve deksametazondan12 kat yüksek glukokortikoid reseptör afinitesi barındıran, güçlü bir anti-enflamatuvaraktiviteye sahiptir.
Alerjik rinitteki primer kortikosteroid etki mekanizmasının, anti-enflamasyondan kaynaklandığı düşünülmektedir. Kortikosteroidlerin, alerjik enflamasyonda rol oynayan çeşitlihücre tipleri (örn. mast hücreler, eozinofiller, nötrofiller, makrofajlar ve lenfositler) ve aracıürünler (örn. histamin, eikozanoidler, lökotrienler ve sitokinler) üzerinde geniş bir yelpazedeetki gösterdiği kanıtlanmıştır. Siklesonid ve M1'in anti-enflamatuvar özellikleri, aralarındaalerjik rinitin kobay modelinin ve primer insan nazal epitelyal hücreler, bronşiyal epitelyal vedüz kas hücreleri kullanılarak yürütülen çalışmaların da bulunduğu çeşitli
in vitroin vivoFarmakodinamik etkileri
Siklesonid, sistemik olarak minimal aktiviteye sahip dozlarda, lokal anti-enflamatuvar özelliklere sahip özel bir hipotonik süspansiyon olarak dağıtılan topikal birglukokortikosteroiddir. Siklesonid nazal spreyin HPA (hipotalamik - hipofiz - adrenal) ekseniüzerindeki etkileri, bir yıla kadar süren çeşitli Faz III klinik çalışmalarda incelenmiş veintranazal olarak uygulanan siklesonidin serum ve idrardaki kortizol düzeyleri üzerinde belirginbir etkisi olmadığı tespit edilmiştir. Bu farmakodinamik bulgu, intranazal uygulama sonrasındasiklesonidin ihmal edilebilir sistemik biyoyararlanıma sahip olması ile tutarlıdır.
Belge Do Belge Takip Adresi:https://www.turkiye.gov.tr/saglik-titck-ebysKlinik etkinlikMevsimsel Alerjik Rinit ve Perennial Alerjik Rinit 12 Yaş ve Üzeri Adolesan ve Erişkin Hastalar
Siklesonid'in etkinliği ve güvenliliği, alerjik rinitli erişkinlerde ve adolesanlarda, süreleri 2 hafta ila 1 yıl arasında değişen 4 adet randomize, çift-kör, paralel gruplu, çok merkezli, plasebokontrollü klinik çalışma ile değerlendirilmiştir. Bu çalışmaların üçü, 2-6 hafta arasındasürmüştür ve temel olarak etkinliğin değerlendirilmesi için tasarlanmıştır. Bu çalışmalardanbiri, 1 yıl süre ile gerçekleştirilmiştir ve temel olarak güvenliliğin değerlendirilmesi içintasarlanmıştır. İki ila altı hafta arasında süren üç çalışmaya yaşları 12 ila 17 arasında değişen,79'u adolesan olan toplam 1524 hasta (495 erkek ve 1029 kadın) katılmıştır. 1524 hastanın546'sı günde bir defa 200 mcg Siklesonid almıştır. Çalışmalara katılan hastaların yaşları 12 ila86 arasında değişmiştir. Hastalar mevsimsel veya perennial alerjik rinit öyküsüne, ilgilialerjenlerden en az birine karşı pozitif cilt testi sonucuna ve çalışma başlangıcında aktif alerjikrinit semptomlarına sahipti. Bu çalışmalardaki etkinlik değerlendirmesi, hastaların dört nazalsemptomu (burun akıntısı, burun kaşıntısı, hapşırma ve burun tıkanıklığı) 0-3 arasındakikategorisel şiddet skalasında (0=yok, 1=hafif, 2=orta, 3=şiddetli), yansıtıcı veya anlık skorolarak, kaydetmesine dayanmaktadır. Yansıtıcı skorlama, hastanın semptomun 12 saatiçerisindeki şiddetini kaydetmesini gerektirmektedir. Anlık skorlama, hastanın semptomunkayıt anındaki şiddetini kaydetmesini gerektirmektedir. Bu çalışmaların sonunda, günde birdefa 200 mcg Siklesonid ile tedavi edilen hastaların toplam nazal semptom skorlarında plaseboile tedavi edilen hastalara kıyasla, istatistiksel olarak anlamlı olan daha büyük azalmalargörülmüştür. İkincil etkililik ölçütleri de, genelde destekleyici olmuştur.
Siklesonid'in etkinliğinin mevsimsel alerjik rinitli hastalarda değerlendirildiği 2 haftalık doz aralığı belirleme çalışmasında, primer etkinlik sonlanma noktası, 2 haftalık tedavi periyoduboyunca, sabah ve akşam yansıtıcı toplam nazal semptom skoru toplamında başlangıca kıyaslaoluşan değişikliğin plasebo ile farkıydı. Bu çalışmada, günde bir defa 200 mcg olarak verilenSiklesonid'in, plasebodan istatistiksel düzeyde anlamlı farka sahip olduğu görülmüştür.
Mevsimsel alerjik rinitli hastalarda gerçekleştirilen 4 haftalık tek doz düzeyi çalışmasında ve perennial alerjik rinitli hastalarda gerçekleştirilen 6 haftalık tek doz düzeyi çalışmasında, primeretkinlik sonlanma noktası, sırasıyla ilk 2 haftalık tedavi ve 6 haftalık tedavi boyunca, sabah veakşam yansıtıcı toplam nazal semptom skoru ortalamasında başlangıca kıyasla oluşandeğişikliğin plasebo ile farkıydı. Bu çalışmalarda, günde bir defa 200 mcg olarak verilenSiklesonid'in, plasebodan istatistiksel düzeyde anlamlı farka sahip olduğu görülmüştür. Sabahdoz öncesi anlık toplam nazal semptom skorundaki istatistiksel olarak anlamlı farklılıklar,etkinin 24 saatlik dozlam aralığının tamamında korunduğunu göstermektedir.
Bu çalışmalardaki primer etkinlik sonlanma noktaları, Tablo 1'de sunulmaktadır.
Tablo 1. Mevsimsel ve perennial alerjik rinit çalışmalarındaki yansıtıcı ve anlık toplam nazal semptom skorlarında (TNSS) görülen ortalama değişiklikler* Başlangıç: Yansıtıcı TNSS'de sabah ve akşam skorunun ortalaması; anlık TNSS'desabah ve akşam skorunun ortalaması; Maksimum skor = 12. |
Çalışma |
Tedavi |
N |
Çalışma
Süresi |
Başlangıca
Göre
Değişim* |
Plasebodan Farkı |
Ortal
ama |
%95 Güven |
p-değeri |
Mevsimsel A |
erjik Rinit Çalışması - Yansıtıcı T |
rNSS |
TBN-CL-
002
|
Siklesonid 200 mcg
|
144
|
2 hafta
|
-5.73
|
-1.35
|
(-2.43, -0.28)
|
0.014
|
Plasebo
|
148
|
2 hafta
|
-4.38
|
|
|
|
Mevsimsel Alerjik Rinit Çalışması - Yansıtıcı TNSS |
M1-401
|
Siklesonid 200 mcg
|
162
|
4 hafta
|
-2.40
|
-0.90
|
(-1.36, -0.45)
|
<0.001
|
Plasebo
|
162
|
4 hafta
|
-1.50
|
|
|
|
Mevsimsel Alerjik Rinit Çalışması - Anlık TNSS |
M1-401
|
Siklesonid 200 mcg
|
162
|
4 hafta
|
-1.87
|
-0.84
|
(-1.30, -0.39)
|
<0.001
|
Plasebo
|
162
|
4 hafta
|
-1.03
|
|
|
|
Perennial Alerjik Rinit Çalışması - Yansıtıcı TNSS |
M1-402
|
Siklesonid 200 mcg
|
232
|
6 hafta
|
-2.51
|
-0.62
|
(-0.97, -0.28)
|
<0.001
|
Plasebo
|
229
|
6 hafta
|
-1.89
|
|
|
|
Perennial Alerjik Rinit Çalışması - Anlık TNSS |
M1-402
|
Siklesonid 200 mcg
|
232
|
6 hafta
|
-1.99
|
-0.53
|
(-0.90, -0.17)
|
0.004
|
Plasebo
|
229
|
6 hafta
|
-1.46
|
|
|
|
|
Siklesonid'in uzun süreli
etkinliği
52 haftalık güvenlilik çalışmasında kanıtlanmıştır. Çalışmanın tamamı boyunca (2-365 gün), başlangıca göre toplam nazal semptom skorundakiortalama düşüş (24 saati yansıtan), taşifilaksi bulgusuna rastlanmadan, tedavi grubunda plasebogrubuna kıyasla daha fazlaydı (p<0,001).
200 mcg'lık tek Siklesonid dozunun uygulandığı iki çevresel maruziyet birimi çalışmasında etki başlangıcı değerlendirilmiştir. Bu iki çalışmadan elde edilen sonuçlar, değerlendirmeperiyodunda tekrarlı etki başlangıcı sergilememiştir. Etki başlangıcı aynı zamanda, ilk dozdansonra anlık semptom skoru sıkça kaydedilerek, 4 haftalık mevsimsel alerjik rinit ve 6 haftalıkperennial alerjik rinit çalışmalarında da değerlendirilmiştir. Bu çalışmalarda, etki başlangıcı 24ila 48 saat içerisinde görülmüş ve mevsimsel alerjik rinit için 1 ila 2 hafta boyunca, perennialalerjik rinit için ise 5 hafta boyunca semptomatik düzelme sağlanmıştır.
Yaşları 6 ila 11 Arasında Değişen Pediyatrik Hastalar
Siklesonid etkinliği, yaşları 6 ila 11 arasında değişen, mevsimsel alerjik rinitli 618 çocuk üzerinde gerçekleştirilen randomize, çift kör, paralel gruplu, çok merkezli, plasebo kontrollüklinik çalışmalarda değerlendirilmiştir. Hastalar üzerinde gerçekleştirilen 2 haftalık çalışmadagünde bir defa uygulanan siklesonid 200 mcg ve 100 mcg nazal spreyin etkinliği
Belge Do
alınan, sabah ve akşam yansıtıcı toplam nazal semptom skoru ortalamasındaki başlangıca göre değişimin plasebodan farkıydı. Bu çalışmada günde bir defa uygulanan 200 mcg'lık siklesonidplasebodan istatistiksel olarak anlamlı farka sahipken, günde bir defa uygulanan 100 mcg'lıkdozun istatistiksel olarak anlamlı bir farka sahip olmadığı görülmüştür. Mevsimsel alerjik rinitçalışmalarına yönelik etkinlik sonuçları Tablo 2'de sunulmaktadır.
Tablo 2. Yaşları 6 ila 11 arasında değişen mevsimsel ve perennial alerjik rinitli çocuklar üzerinde gerçekleştirilen çalışmalardaki yansıtıcı ve anlık toplam nazal semptomskorlarında (TNSS) görülen ortalama değişiklikler
Çalışma |
Tedavi |
N |
Çalışma
Süresi |
Başlangıca
Göre
Değişim* |
Plasebodan Farkı |
Ortalama |
%95 Güven |
p-değeri |
M |
evsimsel Alerjik Rinit Çalışması - Yansıtıcı ^ |
rNSS |
M1-417
|
Siklesonid 200 mcg
|
215
|
2 hafta
|
-2.46
|
-0.39
|
(-0.76, -0.02)
|
0.040
|
Plasebo
|
204
|
2 hafta
|
-2.07
|
|
|
|
|
evsimsel Alerjik R |
Unit Çalışması - Anlık TNSS |
M1-417
|
Siklesonid 200 mcg
|
215
|
2 hafta
|
-2.24
|
-0.37
|
(-0.73, 0.00)
|
0.047
|
Plasebo
|
204
|
2 hafta
|
-1.87
|
|
|
|
* Başlangıç: Yansıtıcı TNSS'de sabah ve akşam skorunun ortalaması; anlık TNSS'de sabah ve akşam skorunun ortalaması; Maksimum skor = 12.5.2. Farmakokinetik özelliklerGenel özellikler
Emilim:
Siklesonid ve des-siklesonid, düşük gastrointestinal emilim ve yüksek ilk geçiş metabolizmasından dolayı, ihmal edilebilir oral biyoyararlanıma (her ikisi de < %1) sahiptir.Siklesonidin önerilen dozlarda intranazal olarak uygulanması, siklesonidin ve aktifmetabolitinin (des-siklesonid) ihmal edilebilir serum konsantrasyonlarına sahip olduğu,siklesonid ve des-siklesonid için sırasıyla 25 pg/ml ve 10 pg/ml'lik nicelik alt sınırındabulunduğu, kullanılan hassas biyoanalitik metot ile tayin edilmiştir.
Dağılım:
İV uygulamayı takiben, siklesonid ve aktif metabolitin (des-siklesonid) dağılım hacimleri sırasıyla 2,9 L/kg ve 12,1 L/kg olmuştur. İnsan plazma proteinlerine bağlanan siklesonid veaktif metabolitin (des-siklesonid) yüzdesi, her ikisi için de ortalama olarak %99'dan yüksektir.Sonraki sistemik farmakodinamik etkiler için yalnızca sistemik dolaşımda bağlı olmayan ilaç(yaklaşık %1) mevcuttur. Aktif metabolit des-siklesonid, insan transkortine anlamlı düzeydebağlanmamaktadır.
Biyotransformasyon:
İntranazal siklesonid,
temel olarak, nazal mukozadaki esterazlar ile (özellikle
Hu belge, güvenil elektçomkını^a İle ımzalaı^ıştır. .......
!İtae&teraz^)s3bfeyoiojikeiolarak Aafetiftpmeta^oıiti gde^-siklesanid'e
3u belge, güvenli elektçonikirrı^a ile imzalaı^ıştır.
olo
hidrolize olmaktadır. Aktif metabolit olan des-siklesonid, karaciğerde ve başta CYP 3A4 izozimi ile olmak üzere inaktif metabolitlerine metabolize olmaktadır. Siklesonidin tüm aktifmetabolitleri karakterize edilmemiştir. Buna ek olarak, 24 saat boyunca
in vitro
olarak insannazal epitelyal hücrelerde aktif metabolit des-siklesonidin inaktif yağ asiti ester konjugatlarınarastlanmıştır. Bu da lipazlar ile kademeli hidroliz sebebiyle reversibl bir des-siklesonid deposuoluşturmaktadır.
Eliminasyon:
800 mcg siklosonidin intravenöz olarak uygulanmasını takiben, siklosonidin ve des-siklesonidin klirens değerlerinin yüksek seviyede olduğu tespit edilmiştir (sırasıyla 152 L/saat ve 228 L/saat).
14C ile işaretlenmiş siklesonid, intravenöz olarak uygulamayı takiben % 66 oranında olmak üzere dışkı yoluyla atılmştır. Bu durum, safra yolu ile atılımının temel eliminasyon yoluolduğunu göstermektedir. Aynı çalışmada, siklesonid, yaklaşık % 20 ve daha az oranda olmaküzere idrar yoluyla atılmıştır.
5.3. Klinik öncesi güvenlilik verileri
Güvenilirlik farmakolojisi, tekrarlanan doz toksisitesi, genotoksisite ile karsinojenik potansiyel ve üreme toksisitesi gibi geleneksel çalışmalardan elde edilen preklinik veriler, siklesonidkullanımının insan için hiçbir özel tehlikesi olmadığını ortaya koymaktadır.
6. FARMASÖTİK ÖZELLİKLER6.1. Yardımcı maddelerin listesi
Mikrokristalin selüloz-Karboksimetil selüloz sodyum karışımı
Disodyum edetat
Hidroksipropil metil selüloz
Potasyum sorbat
Hidroklorik asit
Deiyonize su
6.2. Geçimsizlikler
Bilinmiyor.
6.3. Raf ömrü
24 ay
6.4. Saklamaya yönelik özel tedbirler
25°C altındaki oda sıcaklığında saklanmalıdır. Dondurulmamalıdır.
Açıldıktan sonra 4 ay içinde kullanınız.
6.5. Ambalajın niteliği ve içeriği
VİSBER; süspansiyon; 120 püskürtme için 12,5 g süspansiyon içeren opak, beyaz renkli HDPE şişe ve manuel bir ölçülü pompa ile kapak ve. .emniyet anahtarlı olarak ambalajlanır.
^ Bu üelge, güvenli elektronik imza lie imzalanmıştır.
Belge Do
Belge Takip Adresi:https://www.turkiye.gov.tr/saglik-titck-ebys6.6. Beşeri tıbbi üründen arta kalan maddelerin imhası ve diğer özel önlemler
Kullanılmamış olan ürünler ya da atık materyaller “Tıbbi Atıkların Kontrolü Yönetmeliği” ve “ Ambalaj Atıkları Kontrolü Yönetmeliği”ne uygun olarak imha edilmelidir.
7. RUHSAT SAHİBİ
Neutec İlaç San. Tic. A.Ş.
Esenler/İSTANBUL Tel : 0850 201 23 23Faks : 0212 481 61 11E-mail : [email protected]
8. RUHSAT NUMARASI(LARI)
2023/413
9. İLK RUHSAT TARİHİ/RUHSAT YENİLEME TARİHİ
İlk ruhsat tarihi: 28.10.2023 Ruhsat yenileme tarihi:
10. KÜB'ÜN YENİLENME TARİHİ