Parazit ve Böcek İlaçları » Antiprotozoal İlaçlar » Antimalaryal İlaçlar » Aminokinolinler » Hidroksiklorokin
KISA ÜRÜN BİLGİSİ
1. BEŞERİ TIBBİ ÜRÜNÜN ADI
PLAQUENİL 200 mg film kaplı tablet
2. KALİTATİF VE KANTİTATİF BİLEŞİM Etkin madde:
Hidroksiklorokin sülfat 200 mg
Yardımcı madde:
Laktoz monohidrat 35.25 mg
Yardımcı maddeler için 6.1'e bakınız.
3. FARMASÖTİK FORM
Film kaplı tablet
Beyaz, bikonveks, düzgün yüzeyli, film kaplı tablet.
4. KLİNİK ÖZELLİKLER
4.1 Terapötikendikasyonlar
- Romatoid artrit
- Diskoid ve sistemik lupus eritematozus
- Juvenil kronik artrit
- Işığa duyarlı deri erupsiyonları
- Malarya
o Plasmodium vivax, P. ovale ve P. malarİae ve P. falciparum duyarlı suşlarının neden olduğu malaryanın profilaksisi ve akut ataklarının tedavisi o P. Falciparum'un duyarlı suşlarının neden olduğu malaryanın radikal tedavisi
4.1 Pozoloji ve uygulama şekli
Pozoloji/uygulama sıklığı ve süresi:
Yemeklerle veya bir bardak süt ile ağızdan alınmalıdır.
Romatizma! hastalıklar:
Hidroksiklorokin etkisi kümülatiftir ve terapötik etkinin görülebilmesi için birkaç hafta geçmesi gerekir. Öte yandan hafif yan etkiler göreceli olarak erken oluşabilir. Eğer 6 ay içinde belirgin iyileşme gözlenmezse İlaç kesilmelidir.
Romatoid artirit:
Yetişkinlerde:
Günde 1-2 tablet (200-400 mg) kullanılır.
Diskoid ve Sistemik Lupus Eritematozus:
Günde 1-2 tablet (200-400 mg) kullanılır.
Juvenil kronik artrit:
Vücut ağırlığına göre ve kilogramı başına maksimum 6.5 mg (maksimum 400 mg) olarak kullanılır.
Işığa duyarlı deri erupsiyonları:
Bölünmüş iki doz halinde günde toplam 400 mg (2 tablet) kullanılır. İlaç uygulaması güneşe en fazla maruz kalınan dönemle sınırlı olmalıdır.
Malarya
Profilaksi:
Yetişkinlerde: Haftada bir kez 400 mg- dozda7 günlük aralıklarla uygulanır.
Vücut ağırlığı 30 kg üzerinde olan çocuklarda: Doz haftada bir kez 7 günlük aralıklarla vücut ağırlığına göre ve kilogramı başına 6.5 mg (maksimum 400 mg) olarak kullanılır. Vücut ağırlığı ne olursa olsun maksimum yetişkin dozu aşılmamalıdır.
Mümkünse profılaksiye maruz kalmadan iki hafta önce başlanmalıdır. Profılaksiye endemik bölgeden ayrılmayı takiben sekiz hafta süre ile devam edilmelidir.
Akut atakların tedavisi
Yetişkinlerde: 800 mg ilk doz ile başlanır ve 6-8 saat sonra 400 mg ve sonraki 2 gün 400 mg/gün doz kullanılır (toplam 2 g). Alternatif olarak 800 mg'lık tek dozda uygulanabilir. Vücut ağırlığı 30 kg üzerinde olan çocuklarda: toplam 32 m g/kg (toplamda 2 g'ı aşmayacak şekilde) üçgün süre ile aşağıdaki şekilde vücut ağırlığına göre uygulanır:
İlk Doz: 12.9 mg/kg (fakat 800 mg dozunu aşmayacak şekilde) diğer dozlar 6.5 mg/kg (fakat 400 mg dozunu aşmayacak şekilde) uygulanır:
İkinci. Doz: ilk dozdan 6 saat sonra, üçüncü doz: İlk dozdan 24 saat sonra ve dördüncü doz: İlk dozdan 48 saat sonra uygulanır.
Uygulama şekli:
Oral uygulanır. Yiyecek veya bir bardak süt İle alınmalıdır.
özel popülasyonlara ilişkin ek bilgiler:
Böbrek/Karaciğer yetmezliği:
Hepatik ya da renal bozukluğu olan ya da bu organları etkilediği bilinen ilaç kullanan hastalar yakından izlenmelidir ve gerektiğinde doz azaltılmalıdır.
Pediyatrik popülasy on:
6 yaşından küçük çocuklarda kullanılmamalıdır.
4.3 Kontrendikasyonlar
- 4-aminokinolin bileşiklerine veya formülasyonda yer alan diğer maddelere karşı bilinen aşın duyarlılık
- Gözde makulopati
- 6 yaşından küçük çocuklar (200 mg tabletler 35 kg'dan düşük ağırlıktaki çocuklarda kullanılmaz)
4.4 Özel kullanım uyarıları ve önlemleri
Genel:
• Uzun süreli tedaviye başlamadan önce her iki gözde görme keskinliği, merkezi görme alanı ve renkli görme açısından oftalmoskop ve fiındoskopi ile dikkatli biçimde muayene edilmelidir. Daha sonra muayene en az yılda bir kez tekrarlanmalıdır.
• Retinal toksisite büyük ölçüde doza bağlıdır. 6,.5 mg/kg günlük doz ile retinal hasar riski düşüktür. Önerilen günlük dozun üzerine çıkılması retinal toksisite riskini belirgin olarak artırmaktadır.
Aşağıdaki koşullarda bu muayene daha sık ve hastaya spesifik olarak yapılmalıdır:
- günlük dozun 6,5 mg/kg üzerinde olması (Bu doz hesaplanırken ideal vücut ağırlığı dikkate alınır. Aksi halde obez hastalarda doz aşımına neden olabilir);
- renal yetmezlik
- 200 g üzerinde kümülatif doz
- yaşlılar
- görme keskinliği sorunu olan kişilerde.
Herhangi bir görme bozukluğu ortaya çıkarsa (görme keskinliği, renkli görme) ilaç hemen kesilmelidir ve hasta olası ilerlemeler için yakından izlenmelidir. Retinal değişiklikler (ve görme bozuklukları) tedavi kesildikten sonra da ilerlemeye devam edebilir.
Hidroksiklorokinin antidiyabetik ilaçlarla tedavi edilen/edilmeyen hastalarda yaşamı tehdit edebilen bilinç kaybı dahil olmak üzere şiddetli hipoglisemiye neden olduğu gösterilmiştir (bkz. bölüm 4.5 ve 4.8). Hidroksiklorokin ile tedavi edilen hastalar hipoglisemi riski ve ilgili klinik belirti ve semptomlar konusunda uyarılmalıdır. Hidroksiklorokin tedavisi sırasında hipoglisemi düşündüren klinik semptomları olan hastalarda kan glukoz düzeyi kontrol edilmeli ve gerektiğinde tedavi gözden geçirilmelidir.
İntihar davranışı, hidroksiklorokin ile tedavi edilen hastalarda çok nadir olarak bildirilmiştir.
• Plaquenil ile tedavi edilen hastalarda bazı olgularda ölüm ile sonlanan kardiyak yetmezliğe neden olan kardiyomiyopati olguları bildirilmiştir (bakınız 4.8 İstenmeyen etkiler ve 4.9 Doz aşımı ve tedavisi). Kardiyomiyopati belirti ve bulguları açısından klinik takip ve eğer kardiyomiyopati gelişirse Plaquenil tedavisinin kesilmesi önerilir. Kardiyak iletim bozuklukları (dal bloku / atriyoventriküler kalp bloku) veya, biventriküler hipertrofı saptanırsa kronik toksisiste düşünülmelidir (bakınız 4.8 İstenmeyen etkiler)
• Hepatik ya da renal bozukluğu olan ya da bu organları etkilediği bilinen ilaç kullanan hastalar yakından izlenmelidir ve gerektiğinde doz azaltılmalıdır.
• Gastrointestinal, nörolojik ya da hematolojik bozukluğu, kinine duyarlılığı, glukoz-6-fosfat dehidrogenaz eksikliği, porfırisi ve psöriazisi olan hastalar da yakından izlenmelidir.
• Uzun süreli tedavi gören hastalara periyodik tam kan sayımı yapılmalıdır ve anormallik geliştiğinde hidroksiklorokin tedavisi kesilmelidir.
• Özellikle küçük çocuklar 4-aminokinolinlerin toksik etkilerine çok duyarlıdır. Bu nedenle hastalar, hidroksiklorokini çocukların ulaşamayacağı yerde saklamaları konusunda uyarılmalıdır.
• Uzun süreli tedavi gören tüm hastalara iskelet kası ve tendon refleksleri açısından periyodik muayene yapılmalıdır. Güçsüzlük ortaya çıktığında, ilaç kesilmelidir.
Malarya: Hidroksiklorokin
P. falciparumurfP. vivax, P. ovale ve P.malariae'
nın eritrosit dışındaki formlarına karşı etkili değildir, bu nedenle profilaktik olarak uygulandığında bu organizmalara karşı enfeksiyonu ve bu organizmaların neden olduğu enfeksiyonların tekrarlamasını önlemeyecektir.
Nadir kalıtımsal galaktoz intoleransı, Lapp laktoz yetmezliği ya da glikoz-galaktoz malabsorbsiyon problemi olan hastaların bu ilacı kullanmamaları gerekir.
4.5 Diğer tıbbi ürünler ile etkileşimler ve diğer etkileşim şekilleri
• Hidroksiklorokin ile eşzamanlı olarak digoksin kullanıldığında, serum digoksin düzeyleri artabilir; eş zamanlı tedavi gören hastalarda digoksin düzeyleri yakından izlenmelidir.
• Hidroksiklorokin hipoglisemik tedavinin etkilerini artı rabi İd iğinden, insulin ya da antidiyabetik ilaç dozunun azaltılması gerekebilir.
• Halofantrin QT aralığını uzatır ve hidroksiklorokin gibi kardiyak aritmi indükleyebilme potansiyeli olan diğer ilaçlarla birlikte uygulanmamalıdır. Ayrıca hidroksiklorokin, amiodaron ve moksifloksasin gibi diğer antiaritmojenik ilaçlarla eş zamanlı kullanılırsa ventriküler aritmi indükleme riskinde artış olabilir.
• Hidroksiklorokin ve siklosporin eşzamanlı uygulandığında plazma siklosporin düzeyinin arttığı bildirilmiştir.
• Hidroksiklorokin konvülsiyon eşiğini düşürebilir. Hidroksiklorokinin diğer antimalaryal ilaçlarla (örn. meflokin) birlikte uygulanmasının konvülsiyon eşiğini düşürdüğü bilinmektedir.
• Ayrıca hidroksiklorokin ile birlikte uygulandığında antiepileptik ilaçların aktiviteleri bozulabilir.
• Klorokinin praziquantel biyoyararlanımını azalttığı, bir tek doz etkileşim çalışmasında saptanmıştır. Hidroksiklorokin ile praziquantel birlikte uygulandığında benzer bir etki olup olmadığı bilinmemektedir. Hidroksiklorokin ile klorokinin yapısal ve farmakokinetik benzerliklerine dayanarak hidroksiklorokinle de benzer bir etki gözlenebilir.
• Hidroksiklorokin agalsidaz ile birlikte uygulandığında teorik olarak intrasellüler a-galaktozidaz aktiv itesinin inhibisyonu riski vardır
4.6 Gebelik ve laktasyon Genel tavsiye
Gebelik kategorisi: C
Gebelik durumunda hidroksiklorokin ancak hekim tarafından yararları risklerinden fazla olarak değerlendirilirse kullanılmalıdır. Aksi takdirde gebelikte hidroksiklorokin kullanımından kaçınılmalıdır.
Çocuk doğurma potansiyeli bulunan kadınlar/Doğum kontrolü (Kontrasepsiyon)
Hidroksiklorokinin gebe kadınlarda kullanımına ilişkin yeterli veri mevcut değildir. Hayvanlar üzerinde yapılan araştırmalar üreme toksisitesinin bulunduğunu göstermiştir. İnsanlara yönelik potansiyel risk bilinmemektedir.
Gebelik dönemi
Hidroksiklorokin plasentadan geçer. Gebelikte hidroksiklorokin kullanımına ilişkin veri sınırlıdır. Terapötik dozlarda 4-aminokinolinlerin ototoksisİte (işitsel ve vestibular toksisite, konjenital sağırlık), retinal hemoraji, anormal retİnal pigmentasyonu içeren merkezi sinir sistemi hasarına yol açtığı belirtilmelidir. Hidroksiklorokin gebelikte yalnızca potansiyel yararı zararından fazla olduğu düşünüldüğünde kullanılmalıdır.
Laktasyon dönemi
Emzirme sırasında hidroksiklorokin kullanımında dikkatli olunmalıdır. Çünkü az miktarda anne sütüne geçtiği gösterilmiştir ve yenidoğanların 4-aminokinolinlerin toksik etkilerine çok duyarlı olduğu bilinmektedir.
Üreme yeteneği/ Fertilite
Geçerli değildir.
4.7 Araç ve makine kullanımı üzerindeki etkiler
Hidroksiklorokin akomodasyonu bozabildiği ve bulanık görmeye neden olduğu İçin hastalar araç ve makine kullanma konusunda uyarılmalıdır. Durum kendini sınırlamadığı koşulda, geçici olarak dozun azaltılması gerekebilir.
4.8 İstenmeyen etkiler
Advers ilaç reaksiyonları aşağıdaki sıklık derecesine göre belirtilmiştir:
Çok yaygın (> 1/10); yaygın (> 1/100 ila <1/10); yaygın olmayan (> 1/1000 ila <1/100); seyrek (> 1/10000 ila <1/1000); çok seyrek (< 1/10.000); bilinmiyor (eldeki verilerden hareketle tahmin edilemiyor)
• Kan ve lenf sistemi hastalıkları:
Bilinmeyen: Kemik iliği depresyonu anemi, aplastik anemi, agranulositoz, beyaz kan hücrelerinde azalma ve trombositopeni
• Bağışıklık sistemi hastalıkları
Bilinmeyen: Ürtikcr, anjiyoödem ve bronkospazm
• Metabolizma ve beslenme hastalıkları:
Yaygın: Anoreksi.
Bilinmeyen: Hipoglisemi Hidroksiklorokin porfıriyi alevlendirebilir.
• Psikiyatrik hastalıklar
Yaygın: duygusal hareketlilik,
Yaygın olmayan: Sinirlilik Bilinmeyen: psikoz, intihara eğilim
• Sinir sistemi hastalıkları:
Yaygın: Baş ağrısı Yaygın olmayan: Sersemlik Bilinmeyen konvülziyonlar
• Göz hastalıkları:
Yaygın: Akomodasyon bozukluğuna bağlı bulanık görme doza bağlıdır ve geri dönüşlü olabilir.
Yaygın olmayan: Pigmentasyon ve görme alanı defekti ile birlikte retinopati. İlk evrelerde hidroksiklorokin tedavisinin kesilmesi ile geri dönüşümlüdür. Fakat durumun ilerlemesine izin verilirse, tedavi kesilmesinden sonra da ilerlemeye devam etme riski olabilir. Retinal değişikliği olan hastalar başlangıçta asemptomatik olabilirler ya da parasantral, perisantral halka tipleri, temporal skotomlara ve anormal renkli görme semptomları olabilir.
Ödem ve opasiteyi içeren
korneal değişiklikler
bildirilmiştir. Asemptomatik olabilirler ya da halo, bulanık görme ya da fotofobi gibi bozukluklara yol açabilirler. Bu etkiler geçici olabilir ya da tedavi kesilince geçebilir.
Bilinmeyen: Makulopati ve maküler dejenerasyon bildirilmiştir ve bunun geri dönüşü olmayabilir.
• Kulak ve iç kulak hastalıkları
Yaygın olmayan: Vertigo, kulak çınlaması,
Bilinmeyen: işitme kaybı.
• Kardiyak hastalıklar:
Bilinmeyen: Bazı olgularda ölüm ile sonlanan kardiyak yetmezlikle sonuçlanabilecek kardiyomiyopati (bakınız Bölüm 4.4 ve 4.9)
Kardiyomiyopati iletim bozuklukları (dal bloğu, AV kalp bloğu) ve biventriküler hipertrofı saptandığında kronik toksisite düşünülmelidir. İlacın kesilmesi düzelme sağlayabilir.
• Gastrointestinal hastalıklar:
Çok yaygın: Bulantı, karın ağrısı Yaygın: diyare, kusma.
Bu semptomlar genellikle doz azaltılması ya da ilacın kesilmesi ardından hemen düzelir.
• Hepatobiliyer hastalıklar:
Yaygın olmayan: Karaciğer fonksiyon testlerinde bozulma Bilinmeyen: fulminan hepatik yetmezlik
• Deri ve deri altı doku hastalıkları:
Yaygın: deri döküntüleri; kaşıntı,
Yaygın olmayan: Deri ve mukoz membranlarda renk değişiklikleri, saçlarda beyazlama, alopesi.
Genellikle tedavi kesildiğinde bu etkiler kolayca düzelir.
Bilinmeyen: Eritema multiformeyi de içeren büllöz erupsiyon Stevens-Johnson sendromu, toksik epidermal nekroliz, eozinofıli ve sistemik semptomlarla birlike ilaç döküntüsü (DRESS Sendromu), fotosensitivite, eksfoliyatif dermatit.
Akut jeneralize ekzantematöz püstülozun (AGEP)
Hidroksiklorokin psöriazis ataklarını tetikleyebilmekle birlikte, AGEP'in apsöriazisten ayırıcı tanısı yapılmalıdır. Bu vakalarda ateş ve hiperlökositoz görülebilir. Genellikle ilacın kesilmesi ardından sonlanım iyidir.
• Kas iskelet bozuklukları, bağ doku ve kemik hastalıkları:
Yaygın olmayan: duyusal motor bozukluklar Bilinmeyen:
Proksimal kas gruplarında ilerleyen güçsüzlük ve atrofıye yol açan iskelet kaslarında miyopati ya da nöromiyopati.
Miyopati ilaç kesildikten sonra düzelebilmekle birlikte, düzelmesi aylar sürebilir.
Tendon reflekslerinde baskılanma ve anormal sinir iletimi.
4.9 Doz aşımı ve tedavisi
4-aminokinoünlerin doz aşımı özellikle yenidoğanlarda tehlikelidir ve 1-2 g ölümcül olabilir. Doz aşımı semptomları baş ağrısı, görme bozuklukları, kardİyovasküler kollaps, konvülziyonlar, hipokalemi, QT uzaması, torsade de pointe, ventriküler taşikardi ve ventriküler fibrilasyonu içeren ritim ve iletim bozuklukları ve ardından ani, potansiyel olarak ölümcül olan solunum ve kalp durmasıdır. Bu etkiler aşırı dozun alınmasından hemen sonra ortaya çıkabildiğinden, acil tıbbi müdahale gereklidir. Kusturma ya da lavaj ile mide boşaltılmalıdır. Emilimi baskılamak için alınan dozun en az beş katı aktif karbon verilmelidir. Bu işlem lavaj sonrası tüp ile mideye bırakılarak ve ilacın alınmasından sonraki 30 dakika içinde yapılmalıdır.
Çalışmalarla klorokin kardiyotoksis itesin in düzeltilmesinde yararlı etkilerini gösterdiğinden parentaral diazepam verilmesi düşünülmelidir.
Gerektiğinde solunum desteği ve şok tedavisi yapılmalıdır.
5. FARMAKOLOJİK ÖZELLİKLER
5.1 Farmakodinamik özellikler
Farmakoterapötik grup: Aminokinolonlar ATC kodu: P01BA02
Klorokin ve hidroksiklorokin gibi antimalaryal ajanların romatoid hastalıkların tedavisinde terapötik etkililiğini sağlayan birçok farmakolojik mekanizması olmasına rağmen herbirinin rolü bilinmemektedir. Etkilerinin bağlı olduğu mekanizmalar, sülfidril grupları ile etkileşim, enzim aktiviteleri ile etkileşim (fos fol ip az, NADH-sitokrom C redüktaz, kolinesteraz, proteaz ve hidrolaz), DNA bağlama, lizozomal membranların stabilizasyonu, prostaglandin oluşumunun baskılanması, PMNL kemotaksis ve fagositozunun baskılanması, monositlerden interlökin-1 saliminin engellenmesi ve nötrofıl superoksit saliminin baskılanmasını içermektedir.
5.2 Farmakokinetik özellikler
Emilim
Oral yoldan alındıktan sonra gastrointestinal sistemde hızla ve tamamına yakını emilir.
Dağılım
Sağlıklı gönüllülerde 400 mg alındıktan sonra elde edilen doruk plazma konsantrasyonu ortalaması 105 ng/ml, ve doruk plazma konsantrasyonuna ortalama 1.83 saatte ulaşılmıştır.
Bivotransformasvon:
Alkilasyon ve konjugasyon yoluyla metabolize olur.
Eliminasvon:
Esas olarak renal yol ile atılır.
5.3 Klinik öncesi güveniilik verileri
Geçerli değildir.
6. FARMASÖTİK ÖZELLİKLERİ
6.1 Yardımcı maddelerin listesi
Laktoz monohidrat Povidon Mısır nişastası Magnezyum stearat
Opadry OY-L-28900 (Hipromclloz, makrogol 4000, titanyum dioksit, laktoz monohidrat)
6.2 Geçimsizlikler
Geçerli değildir.
6.3 Raf ömrü
36 ay
6.4 Saklamaya yönelik özel tedbirler
25 °C altındaki oda sıcaklığında saklayınız.
6.5 Ambalajın niteliği ve içeriği
30 tabletlik PVC/AI blister ambalajlarda kullanıma sunulmuştur.
6.6 Beşeri tıbbi üründen arta kalan maddelerin imhası ve diğer özel önlemler
Kullanılmamış olan ürünler ya da atık materyaller “Tıbbi Atıkların Kontrolü Yönetmeliği” ve “Ambalaj ve Ambalaj Atıklarının Kontrolü Yönetmelik'” lerine uygun olarak imha edilmelidir.
7. RUHSAT SAHİBİ
Sanofı aventis İlaçları Ltd. Şti.
Büyükdere Cad. No: 193 Levent 34394 Şişli-İstanbul Tel: 212 339 10 00 Faks: 212 339 10 89
8. RUHSAT NUMARASI(LARI)
125/22
9. İLK RUHSAT TARİHİ /RUHSAT YENİLEME TARİHİ İlk ruhsat tarihi: 11.07.2008
Ruhsat yenileme tarihi:
10. KÜB'ÜN YENİLENME TARİHİ
8