Alfabetik İlaç RehberiDetaylı İlaç AraYeni Listelenilen İlaçlarEn Çok Aranan İlaçlarPazarda Bulunamayan İlaçlar

Kemoplat 50 Mg/100 Ml Iv Enjektabl Solüsyon Içere... Kısa Ürün Bilgisi

Antineoplastik ve İmmünomodülatör Ajanlar » Antineoplastik İlaçlar (Kanser İlaçları) » Diğer Kanser İlaçları » Platin » Sisplatin

KISA ÜRÜN BİLGİSİ

1. BEŞERİ TIBBİ ÜRÜNÜN ADI

KEMOPLAT 50 mg/100 mİ IV Enjektabl Solüsyon İçeren Flakon

2. KALİTATİF VE KANTİTATİF BİLEŞİMEtkin madde:

1 mİ çözelti 0.5 mg sisplatin içerir.
100 mİ infuzyon için konsantre çözelti:
Sisplatin 50.00 mg

Yardımcı maddeler:

Sodyum klorür 900.00 mg
Yardımcı maddeler için 6.1'e bakınız.

3. FARMASÖTİK FORM

İnfuzyon için konsantre çözelti.
Konsantre çözelti berrak ve renksizdir.

4. KLİNİK ÖZELLİKLER

4.1. Terapötik endikasyonlar

Sisplatin, metastatik, non-seminomatöz germ hücreli karsinom, primer veya ileri evredeki ve refrakter över kanserleri, ileri evredeki ve refrakter mesane kanserleri ve baş-boyununskuamöz hücreli kanserlerinde, Hodgkin ve non-Hodgkin lenfoma, nöroblastoma, sarkoma,mide, akciğer, ösofagus, serviks ve prostat kanserlerinde, miyeloma, melanoma, küçükhücreli akciğer kanserleri ve osteosarkomamn tedavisinde endikedir.
Sisplatin metastatik testiküler kanser tedavisinde diğer antineoplastik ajanlar ile birlikte kombinasyon şeklinde endikedir. Sisplatinin vinblastin ve bleomisin ile kombinasyonununoldukça etkili olduğu bildirilmiştir.
Sisplatin akciğer karsinomunda da kombinasyon şeklinde endikedir.

4.2. Pozolojive uygulama şekli

Pozoloji/ uygulama sıklığı ve süresi:

Yetişkinler ve çocuklar:
KEMOPLAT dozu primer hastalığa, beklenen reaksiyona, sisplatinin monoterapi için kullanılmasına ya da kombine kemoterapinin bir parçası olmasına bağlıdır. Genel doz şemasıyetişkinlerin ve çocukların çoğu için geçeriidir.
Monoterapi için aşağıdaki iki doz rejimi önerilmektedir:
Her 3-4 haftada bir tek doz olarak 50-120 mg/m2 Her 3-4 haftada bir 5 gün süreyle 15-20 mg/m2/gün
Eğer kombine kemoterapide kullanılıyorsa sisplatin dozu azaltılmalıdır. Tipik doz her 3-4 haftada bir 20 mg/m2 ya da daha fazladır.
Bir sonraki tedavi kürü başlamadan önce uyarılar ve önlemler için bölüm 4.4'e bakınız.

Uygulama şekli:

KEMOPLAT kullanılmadan önce seyreltilmelidir (Bkz. Bölüm 6.6).
Seyreltilmiş çözelti sadece intravenöz infüzyon şeklinde uygulanmalıdır.
Uygulamada; sisplatin ile temas edebilecek alüminyum içeren malzemelerden (i.v. infıizyon setleri, iğneler, kateterler, enjektörler) kaçınılmalıdır (Bkz. Bölüm 6.2).
KEMOPLAT infüzyonunun dozu bölüm 6.6 da belirtilen talimatlara göre hazırlanır ve 6-8 saatlik bir sürede i.v. infüzyon olarak uygulanır.
KEMOPLAT uygulanmasından 2-12 saat önce ve en az 6 saat sonrasına kadar yeterli hidratasyon sağlanmalıdır. Hidratasyon ön tedavisi KEMOPLAT uygulaması sırasında vesonrasında diürezi sağlamak için gereklidir. Bu hidratasyon aşağıdaki çözeltilerden birinini.v. infüzyonu ile sağlanır:
%0.9 sodyum klorür çözeltisi
%0.9 sodyum klorür çözeltisi ve %5 glukoz çözeltisi (1:1) karışımı
KEMOPLAT tedavisinden önceki hidratasyon;
6-12 saatlik sürede 100-200 ml/saat i.v. infüzyon ile sağlanır.
KEMOPLAT uygulamasından sonraki hidratasyon;
2 litrelik sıvının 200 ml/saat olacak şekilde 6-12 saatlik sürede i.v. infüzyonu ile sağlanır
Hidratasyonu takiben oluşan idrar miktarı 100-200 ml/saatin altında ise zorlu diürez gerekebilir. Bu da 37.5 g mannitolün %10'luk çözeltisi olarak i.v. yoldan (375 mİ mannitol%10) uygulanması ile ya da böbrek fonksiyonları normal ise diüretik uygulanması ilesağlanabilir. Uygulanan KEMOPLAT dozunun 60 mg/m2'den yüksek olması halindemannitol veya diüretik verilmesi gereklidir.
Gerektiği taktirde yeterli idrar sekresyonunu sağlamak için KEMOPLAT uygulamasından sonraki 24 saat boyunca hasta bol miktarda sıvı almalıdır.

Özel popülasyonlara ilişkin ek bilgiler:

Böbrek / Karaciğer yetmezliği:

Böbrek fonksiyon bozukluğu olan hastalarda veya kemik iliği fonksiyonu baskılanmış olan hastalarda doz azaltılmalıdır.
Karaciğer yetmezliği olan kişilerde dikkatli olunmalıdır. Tedavi süresince karaciğer fonksiyonları düzenli olarak izlenmelidir.

Pediyatrik popülasyon:

Yukarıda belirtildiği şekilde kullanılır.

Geriyatrik popülasyon:

Böbrek ve kemik iliği fonksiyonu normal olan yaşlılar için özel bir uyarı bulunmamaktadır.

4.3. Kontrendikasyonlar

Aşağıdaki durumlarda kullanılmamalıdır:
• Sisplatine veya platin içeren diğer maddelere aşırı duyarlılığı olanlarda
• Böbrek fonksiyon bozukluğu olanlarda
• Dehidratasyon (ağır böbrek yetmezliğinden kaçınmak için tedavi öncesi ve sonrasıhidratasyon tedavisi gereklidir)
• Miyelosupresyon,
• İşitme bozukluğu
• Sisplatinin sebep olduğu nöropati
• Gebelik ve laktasyon
• Profİlaktik kullanımda fenitoin ve sarı humma aşısı ile kombine halde

4.4. Özel kullanım uyarıları ve önlemleri

KEMOPLAT yalnızca kemoterapötik ilaçların kullanımında deneyimli doktorların kontrolü altında kullanılmalıdır.
Sisplatinin kümülatif olarak ototoksik, nefrotoksik ve nörotoksik olduğu gösterilmiştir. Bu organlara ya da sistemlere toksik etki gösteren ilaçlarla birlikte kullanımı KEMOPLAT'ıntoksisitesini güçlendirebilir.
Odiyogram sisplatin tedavisinin başlamasından hemen önce ve daima diğer bir tedavi kürünün öncesinde yapılmalıdır.
İntravenöz infuzyondan önce, uygulama sırasında ve sonrasında yeterli hidratasyonun sağlanması ile nefrotoksisite önlenebilir. Hidratasyonda zorlu diürez veya hidratasyon veuygun diüretikler verilerek nefrotoksisite riski azaltılabilir.
Hiperürisemi ve hiperalbuminemi sisplatinin sebep olduğu nefrotoksisiteye eğilim yaratabilir.
KEMOPLAT uygulamasının öncesinde, sırasında ve sonrasında aşağıdaki organ fonksiyonlarına ait parametreler tetkik edilmelidir.
Böbrek fonksiyonları,
Karaciğer fonksiyonları,
Hematopoez fonksiyonları (eritrosit ve lökosit sayıları, trombositler),
Serum elektrolitleri (kalsiyum, sodyum, potasyum, magnezyum)
Bu tetkikler KEMOPLAT tedavisi boyunca her hafta tekrar edilmelidir.
KEMOPLAT'ın tekrar uygulanması aşağıdaki parametreler aşağıdaki normal değerlere
dönene kadar geciktirilmelidir:
serum kreatinin < 130 pmol/L; 1.5 mg/dl
üre < 25 mg/dl
lökosit sayıları > 4 000/ pl; > 4.0 x 109/L) trombosit sayıları > 100 000 /pl; > 100 x 109/Lodiyogram: sonuçlar normal limitler içinde kalıncaya kadar.
Sisplatinin neden olmadığı periferik nöropatili hastalarda dikkatli olunması önerilmektedir. Akut bakteriyel ya da viral enfeksiyonlu hastalarda özel bakım gereklidir.
İlacın damar dışına sızması (ekstravazasyon) durumunda:
İnfüzyon hemen durdurulur, iğne yerinde bırakılır, dokudan sızıntı aspire edilir ve %0.9'luk sodyum klorür ile irrigasyon yapılır (eğer önerilenden daha yüksek konsantrasyondaçözeltiler kullamldıysa: Bkz. Bölüm 6.6.).
Sisplatin uygulamasından sonra sıklıkla bulantı, kusma, ishal görülür (Bkz. Bölüm 4.8.). Hastaların çoğunda 24 saat sonra bu semptomlar kaybolur. Daha az ağır olan bulantı veanoreksi uygulamadan yedi gün sonraya kadar devam edebilir.
Proflaktik olarak antiemetiklerin uygulanması bulantı ve kusmadan korunmada etkili olabilir. Kusma ve ishal ile kaybedilen sıvı yerine konmalıdır.
İnfüzyon çözeltisi diğer ilaçlarla ve katkı maddeleriyle karıştırılmamalıdır.
Tedavi sırasında ve tedaviden sonraki en az 6 aya kadar erkek ve kadın hastalar uygun doğum kontrol yöntemlerini kullanmaları konusunda uyarılmalıdır (bkz. Bölüm 4.6).
Bu tıbbi ürün her flakonda 353,84 mg sodyum ihtiva eder. Bu durum, kontrollü sodyum diyetinde olan hastalar için göz önünde bulundurulmalıdır.

4.5.Diğer tıbbi ürünler üe etkileşimler ve diğer etkileşim şekilleri

Miyelosupresif ilaçlarla veya radyasyon ile birlikte uygulanması, sisplatinin miyelosupresif etkisini artırabilir.
Sisplatin ile birlikte furosemid, hidralazin, diazoksid ve propranolol içeren antihipertansif ilaçların kullanılması sisplatinin neden olduğu nefrotoksisiteyi şiddetlendirebilir.
Nefrotoksik (sefalosporinler, aminoglikozidler veya amfoterisin B veya kontrast madde) veya ototoksik (aminoglikozidler) ilaçlarla birlikte kullanılması, sisplatinin bu organlara yapacağıtoksik etkiyi güçlendirir. Sisplatin ile tedavide ve sonrasında, potansiyel olarak azalmışböbrek eliminasyonu nedeniyle, bleomisin ve metotreksat benzeri sitotoksik ajanlar gibibaşlıca böbreklerle elimine edilen maddelerin uygulanmasında dikkatli olunması önerilir.
Sisplatin allopurinol, kolşisin, probenesid veya sülfinpirazon ile birlikte kullanılacaksa, bu ilaçların dozlarının ayarlanması gerekebilir, çünkü sisplatin ürik asit seviyesinde artışa nedenolur.
24 saatlik idrar çıkışı 1000 rnTden az olan, 60 mg/m *yi aşan sisplatin dozları alan hastaların dışında, renal tubuler hasar ve ototoksisite potansiyeli açısından kıvnm diüretikleriyle zorludiürez yapılmamalıdır.
Sisplatinin; antihistaminiklerle, buklizin, siklizin, loksapin, meklizin, fenotiazinlerie, tioksantenlerle veya trimetobenzamidlerle birlikte kullanılması ototoksisite semptomlarını(örneğin baş dönmesi ve kulak çınlaması) maskeleyebilir.
İfosfamid ile birlikte kullanımı protein atılımında artışa neden olur. İfosfamid tek başına kullanıldığında ototoksik değildir, sisplatin ifosfamid ile birlikte kullanıldığındaototoksisitenİn arttığı bildirilmiştir.
İlerlemiş över kanseri olan hastalarla yapılan randomize bir çalışmada, piridoksin ve hekzametilmelamin ile birlikte kullanımı tedaviye verilen cevabı negatif olarak etkilemiştir.
Sisplatinin, bleomisin ve vinblastin ile kombine verilmesi Raynaud fenomenine sebep olabilir.
Bulgular, paklitaksel infiizyonundan önce uygulanan sisplatin tedavisinin, paklitaksel klirensini %70-75 azaltabildiğini ve dolayısıyla nörotoksisitenin şiddetini artırabildiğinigöstermiştir (hastaların 70 veya daha fazlasında).
Metastatik veya ilerlemiş tümörleri olan kanser hastalarıyla yapılan bir çalışmada, dosetakselin sisplatin ile kombinasyonu, her iki ilacın benzer dozlarda tek ajan olarakverilmesinden daha ağır nörotoksik etkilere sebep olmuştur (dozla ilişkili ve sensorik).
Sisplatin ile kombine olarak bleomisin ve etoposid tedavisinden sonra birkaç vakada düşük lityum düzeyleri bildirilmiştir. Bu nedenle serum lityum düzeylerinin izlenmesiönerilmektedir.
Fenitoin mevcut tedavi olarak verildiğinde, sisplatin fenitoinin emilimini, dolayısıyla epilepsinin kontrolünü azaltabilir. Sisplatin tedavisi sırasında fenitoinle yeni birantikonvülsan tedaviye başlanması kesinlikle kontrendikedir.
Penisilamin gibi şelasyon yapıcı ajanlar sisplatinin etkisini azaltabilir.
Hastalık sırasında koagülabilitenin bİreylerarası değişkenliğinin yüksek olması, oral antikoagülanlar ve antikanser ilaçlar arasında etkileşim olasılığı INR (protrombin

zamanı)

izleme sıklığında bir artışı gerektirir.
Sisplatin ve siklosporinin birlikte kullanımında, lenfoproliferasyon riski ile aşın immunosupresyon hesaba katılmalıdır.
Sisplatin tedavisinin tamamlanmasını takiben üç ay içerisinde canlı virüs aşısı yapılmamalıdır.
Fatal sistemik vaksinal hastalık riskinden dolayı sarı humma aşısı kesinlikle kontrendikedir.

Özel popülasyonlara ilişkin ek bilgiler

Özel popülasyonlara ilişkin herhangi bir etkileşim çalışması tespit edilmemiştir.

Pediyatrik popülasyon:

Pediyatrik popülasyona ilişkin herhangi bir etkileşim çalışması tespit edilmemiştir.

4.6.Gebelik ve laktasyon Genel tavsiye

Gebelik kategorisi; D

Çocuk doğurma potansiyeli bulunan kadınlar / Doğum kontrolü (Kontrasepsiyon)

Çocuk doğurma potansiyeli bulunan kadınlara hamile kalmamaları önerilmelidir.
Kadın ve erkek hastalar KEMOPLAT tedavisi sırasında ve tedaviden sonra en az 6 ay gebeliğin ve/veya üremenin önlenmesi için bir korunma yöntemi kullanmalıdırlar. Tedavisona erdikten sonra hastalar çocuk sahibi olmak istiyorlarsa genetik konsültasyonönerilmelidir. KEMOPLAT ile tedavide geri dönüşümsüz infertilite olasılığına karşı ilerde
çocuk sahibi olmak isteyen erkeklerin tedaviden önce spermlerinin dondurulması önerilebilir.

Gebelik dönemi

Hayvanlar üzerinde yapılan çalışmalar teratojenik ve embriyotoksik etkileri olduğunu göstermiştir.
Sisplatinin gebelik ve/veya fetus/yeni doğan üzerinde zararlı farmakolojik etkileri bulunmaktadır.
KEMOPLAT gerekli olmadıkça gebelik döneminde kullanılmamalıdır.

Laktasyon dönemi

Sisplatin anne sütüne geçer. Tedavi süresince bebek emzirilmemelidir.
KEMOPLAT laktasyon döneminde kontrendikedir (bkz. Bölüm 4.3).

Üreme yeteneği/Fertilite

Amenore ve azospermi ile sonuçlanan gonadal supresyon irreversibl olabilir ve tam infertiliteye neden olabilir.

4.7. Araç ve makine kullanımı üzerindeki etkiler

Araç ve makine kullanımına etkileri üzerine bir çalışma yapılmamıştır. Ancak istenmeyen etki profili (merkezi sinir sistemi ve özel duyular) araç ve makine kullanımı üzerinde hafif veorta derecede etkilere yol açabildiğim gösterir. Bu etkilerin görüldüğü hastalar (ör: uyku haliveya kusma) araç ve makine kullanmaktan kaçınmalıdır.

4.8. İstenmeyen etkiler

İstenmeyen etkiler kullanılan doza ve kümülatif etkilere bağlıdır.
Sisplatinin en sık bildirilen advers etkileri ( > %10) hematolojik (lökopeni, trombositopeni), gastrointestinal (anoreksi, bulantı, kusma ve di yare), kulak hastal ıklan (işitme yetersizliği),böbrek hastalıkları (böbrek yetmezliği, nefrotoksisite, hiperürisemi) ve ateştir.
Tek doz sisplatin uygulanan yaklaşık üç hastadan birinde böbrekler, kemik iliği ve kulaklar üzerinde ağır toksik etkiler rapor edilmiştir. Bu etkiler genellikle doza bağımlı vekümülatiftir. Ototoksisite çocuklarda daha ağır olabilir.
İstenmeyen etkiler görülme sıklıklarına göre aşağıdaki şekilde sıralanmıştır:
Çok yaygın (>1/10); yaygın (>1/100 ila <1/10); yaygın olmayan (>1/1000 ila <1/100); seyrek (>1/10000 ila <1/1000); çok seyrek (<1/10000), bilinmiyor (eldeki veriler ile tahminedilemiyor)

Enfeksiyonlar ve enfestasyonlar

Yaygın: Enfeksiyonlar ve sepsis.

İyi huylu ve kötü huylu neoplazmalar

Seyrek: Sisplatin sekonder lösemi riskini artırır. Sekonder lösemi riski doza bağımlı değildir, yaş ve cinsiyetle ilişkisi yoktur.
Karsinojenite teorik olarak olasıdır (sisplatinin etki mekanizmasına dayalı olarak).

Kan ve lenf sistemi bozuklukları

Çok yaygın: Sisplatin uygulanan hastaların %25-30'unda doza bağımlı, kümülatif ve çoğunlukla reversibl lökopeni, trombositopeni ve anemi gözlenmiştir.
Yaygın: Lökosit sayısında belirgin bir düşme (hastaların %5'inde 1.5 x 109/L'nin altında) yaklaşık olarak uygulamadan 14 gün sonra gözlenmektedir. Trombosit sayısındaki düşme (50x 10712nin altında hastaların %10'nundan azında ortaya çıkar) yaklaşık olarak 21 gün sonraortaya çıkar (iyileşme süresi yaklaşık 39 gündür.). Anemi (2 g hemoglobinden fazla azalma)aynı sıklıkta oluşmuştur ancak genellikle lökopeni ve trombositopeniden daha sonra başlar.Muhtemelen sisplatine bağlı gelişen hemoliz hakkında literatür yayınlanmıştır. Ağır kemikiliği depresyonu (agranülositoz ve/veya aplastik anemi) yüksek doz sisplatin dozlarındansonra ortaya çıkabilir.
Seyrek: Sisplatin kesildiğinde reversibl olan Coombs pozitif hemolitik anemi vakaları bildirilmiştir.
Çok seyrek: Hemolitik üremik sendrom ile kombine trombotik mikroanjiyopati.

Bağışıklık sistemi bozuklukları

Yaygın olmayan: Hipersensitivite; kızarıklık, ürtiker, eritem veya alerjik prurit ile kendini gösterebilir.
Seyrek: Anafılaktik reaksiyonlar bildirilmiştir. Hipotansiyon, taşikardi, dispne, bronkospazm, yüz ödemi ve ateş bildirilmiştir. Antihistaminiklerle, epinefrin (adrenalin) ve steroidlerletedavi gerekebilir. İmmunosupresyon dökümante edilmiştir.

Endokrin bozukluklar

Çok seyrek: Uygunsuz antidiüretik hormon sekresyonu.

Metabolizma ve beslenme bozuklukları

Seyrek: Sisplatinin sebep olduğu böbrek hasarının bir sonucu olarak hipomagnezemi, hipokalsemi, hiponatremi, hipofosfatemi ve kas spazmları ve/veya elektrokardiogramdeğişiklikleri oluşur. Bu yolla katyonların tubuler resorbpsiyonu azalır.
Hiperkolesterolemi. Kan amilazında yükselme.
Çok seyrek: Kanda bulunan demir miktarında yükselme.

Sinir sistemi bozuklukları

Yaygın: Sisplatinin nörotoksisitesi periferik nöropati ile (genellikle çift taraflı ve duyusal) ve nadiren tat alma, dokunma duyularının kaybı ya da görme kaybıyla birlikte retrobulber nöritve serebral bozukluklar (konfuzyon, konuşma bozukluğu, bireysel vakalar halinde kortikalkörlük, hafıza kaybı, paralizi) ile karakterizedir. Lhermitte belirtisi, omuriliğin otonomiknöropati si ve miyelopatisi bildirilmiştir.
Seyrek: Serebral hastalıklar (akut serebrovasküler komplikasyonlar, serebral arterit, karotis arterin tıkanıklığı, ensefalopati).
Çok seyrek: Nöbetler.
Yukarıda bahsedilen serebral semptomlardan biri oluşursa sisplatin kullanımı derhal sonlandınlmalıdır. Sisplatin nörotoksisitesi reversibl olabilir, ancak hastaların % 30-50'sindetedavinin kesilmesinden sonra bile irreversibldır. Nörotoksisite, sisplatinin ilk dozundansonra veya uzun süreli tedaviden sonra olabilir. Yüksek dozda ve uzun süreli sisplatin alanhastalarda ağır nörotoksisite oluşabilir.

Göz bozuklukları

Seyrek: Sisplatin ile kombine tedavide görme kaybı. Yüksek doz sisplatin uygulamasını takiben renk görüşünde yetersizlik ve göz seğirmesi bildirilmiştir.
Çok seyrek: Sisplatin tedavisini takiben papilla ödemi, optik nörit ve kortikal körlük rapor edilmiştir. Sisplatin tedavisini takiben polikemoterapiden sonra görme netliği kaybı ile tektaraflı retrobulber nörit sadece bir vakada bildirilmiştir.

Kulak ve iç kulak bozuklukları

Çok yaygın: 50 mg/m sisplatin ile tedavi edilen hastaların yaklaşık % 30'unda işitme kaybı dökümante edilmiştir. Defekt kümülatiftir, irreversibl olması mümkündür ve bazen tek kulakile sınırlıdır. Ototoksisite kendini kulak çınlaması ve/veya yüksek frekanslarda (4000-8000Hz) işitme kaybı olarak gösterir. 250-2000 Hz (normal işitme aralığı) frekansları için işitmekaybı hastaların % 10-15'inde görülmüştür.
Yaygın: Sağırlık ve vertigo ile ilişkili vestibüler toksisite olabilir. İşitme kaybı riski daha önceden var olan ve eşlik eden kraniyal irradyasyon durumunda artar.
Seyrek: Hastalar normal bir sohbeti duyma yeteneğinin kaybedebilirler. Sisplatinin sebep olduğu işitme kaybı çocuklarda ve yaşlılarda ciddi olabilir.

Kardiyak bozukluklar

Yaygın: Bradikardi, taşikardi ve diğer elektrokardiyam değişikliklerinin (ör: S T segment değişiklikleri) dahil olduğu aritmi, özellikle diğer sitostatiklerle kombinasyonda miyokardiyaliskemi belirtileri gözlenmiştir.
Seyrek: Kemoterapiden yıllar sonra bile hipertansiyon ve miyokard infarktüsü oluşabilir.
Çok seyrek: Sisplatinin diğer sitostatiklerle kombine edildiği tedavilerden sonra kardiyak arrest bildirilmiştir.

Yasküler bozukluklar

Yaygın: İntravenöz uygulamadan sonra enjeksiyon yerinde, flebit oluşabilir.
Çok seyrek: Vasküler bozukluklar (serebral veya koroner iskemi, Reynaud sendromuna bağlı periferik kan dolaşımında bozukluk) sisplatin içeren kemoterapi ile bağlantılandırılır.

Solunum, göğüs hastalıkları ve mediastinal bozukluklar

Yaygın: Dispne, pnömoni ve solunum yetmezliği.

Gastrointestinal bozukluklar

Çok yaygın: Sisplatin kullanımından 1-4 saat sonra anoreksi, bulantı, kusma ve diyare oluşur. Yaygın olmayan: Diş etlerinde metalik tat.
Seyrek: Stomatit.

Hepatobiliyer bozukluklar

Yaygın: Artmış serum transaminazlan ve kan bilirubini ile seyreden karaciğer fonksiyon bozukluğu reversibldir.
Seyrek: Düşük albümin seviyesi bildirilmiştir ve bu durum sisplatin tedavisi ile ilişkili olabilir.

Deri ve deri altı dokusu bozuklukları

Yaygın: İntravenöz uygulamadan sonra enjeksiyon yerinde, eri tem ve deri ülserasyonu oluşabilir.
Yaygın olmayan: Alopesi

Böbrek ve idrar yolu hastalıkları

Çok yaygın: Sisplatinin tek ve multipl dozlan sonrasında böbrek yetmezliği. Ara dozlarda (20
mg/m2 - < 50 mg/m2) tek bir uygulamadan sonra, hafif ve reversibl böbrek fonksiyon bozukluğu görülebilir* Yüksek dozlarda (50 mg/m2 - 120 mg/m2) tek bir uygulamadan sonraya da sisplatinin tekrarlanan günlük uygulamalarından sonra, üremi ve anüri şeklinde tubulernekrozla böbrek yetmezliği ortaya çıkabilir. Böbrek yetmezliği irreversibl olabilir.Nefrotoksisite kümülatiftir ve sisplatinin başlangıç dozundan 2-3 gün veya 2 hafta sonragörülebilir. Serum kreatinin ve üre konsantrasyonları artabilir. Yeterli hidratasyon olmaksızıntek doz 50 mg/m2 sisplatin ile tedavi edilen hastaların % 28-36'smda nefrotoksisitegörülmüştür.
Hiperürisemi semptomsuz ya da gut ataklan ile birlikte olabilir. Hastaların %25-30'unda nefrotoksisite ile ilişkili hiperürisemi bildirilmiştir. Hiperürisemi ve hiperalbuminemisisplatinin sebep olduğu nefrotoksisiteye eğilim yapabilir.

Üreme sistemi ve meme bozuklukları

Yaygın olmayan: Spermatogenez ve ovulasyon bozuklukları. Ağrılı jinekomasti.

Genel bozukluklar ve uygulama bölgesine ilişkin hastalıklar

Çok yaygın: Ateş
Yaygın: İntravenöz uygulamadan sonra enjeksiyon yerinde, lokal ödem ve ağrı oluşabilir.

4.9.Doz aşımı ve tedavisi

Aşın doz durumunda, bildirilen toksik etkilerin abartılı şekilde ortaya çıkması beklenebilir. Aşın doz atımından hemen sonra yeterli hidratasyon ve osmotik diürez uygulanmasısisplatinin toksisitesini azaltmaya yardımcı olur.
Aşın doz durumunda (200 mg/m2 ), solunum merkezine doğrudan etki ile hayati tehlike teşkil eden solunum bozuklukları ve kan beyin bariyerinin aşılması ile asit baz dengesindebozukluklar olabilir.

5. FARMAKOLOJİK ÖZELLİKLER5.1.Farmakodinamik özellikler

Farmakoterapötik grup: Antineoplastik ajanlar/platin bileşikleri ATC kodu: L01XA01
Sisplatin [cis-diamindiklorplatin(II)] içeren inorganik ağır metaldir. Bu madde DNA zincirinin içinde ve zincirler arasında çapraz bağlanmalar oluşturarak DNA sentezine engelolur. Ayrıca daha düşük derecede protein ve RNA sentezini de inhibe eder.
Sisplatinin temel etki mekanizması DNA sentezinin inhibisyonu olarak görünse de, tümör immünojenisitesinin güçlendirilmesi gibi diğer başka mekanizmalar da antineoplastikaktivitesine katkıda bulunabilir. Sisplatinin onkolitik özellikleri alkilleyici ajanlarınözellikleri ile kıyaslanabilir. Sisplatin ayrıca immünosupresif, antimikrobiyal ve radyasyonaduyarlaştırıcı özelliklere de sahiptir.
Sisplatinin etkinliği hücre siklusuna özgü görünmemektedir.
Sisplatin sitotoksik etkisini bütün DNA bazlarına, özellikle guanin ve adenosinin N-7 pozisyonuna bağlanarak gösterir.

5.2.Farmakokinetik özellikler Genel özellikler

Emilim:


Uygulama şekli nedeniyle veri yoktur.

Dağılım:


.'y


Intavenöz uygulamadan sonra sisplatin hızla tüm dokulara dağılır. 20-120 mg/m sisplatin dozlanm takiben, platin konsantrasyonu karaciğer, prostat ve böbreklerde en yüksek, mesane,kaslar, testis, pankreas ve dalakta daha düşük ve barsak, adrenal, kalp, akciğer, beyin vebeyincikte en düşüktür. Uygulamadan 2 saat sonra plazmadaki toplam sisplatinin %90'nmdanfazlası muhtemelen irreversibl bir şekilde plazma proteinlerine bağlanır. Proteinlere bağlıkısmı antineoplastik etki göstermez.

Biyotransformasyon:


Enzimatik olmayan şekilde bir ya da daha çok metabolite dönüşür.

Eliminasvon:


50-100 mg/ m sisplatinin bolus injeksiyonunudan sonra, plazma eliminasyonu bifaziktir. İnsanlardaki yarılanma ömürleri; t

\nX\n

(terminal) ise yaklaşık 2-5gündür.
Platinin proteinlere aşın bir şekilde bağlanması, uygulanan dozun toplam olarak %27- 45'inin 84-120 saatin üstünde bir sürede kümülatif üriner atılımı ile, uzun süreli veya tam olmayanbir atılım fazı ile sonuçlanır. Uzun süreli bir infıizyon, daha büyük bir doz oranının ürineratılımı ile sonuçlanır. Fekal atılımı çok azdır; safra ve kalın barsakta düşük miktarlarda platinbulunmaktadır. Plazma yanlanma ömrü azalmış böbrek fonksiyonu ile artar ve teorik olaraksisplatinin yüksek plazma proteinlerine bağlanma aktivitesi nedeniyle karında asit varlığındaartabilir.

Doğrusallık/doğrusal olmayan durum:


Sisplatin non-lineer farmakokinetiğe sahiptir.

5.3.Klinik öncesi güvenlilik verileri

Kronik toksisite
Kronik toksisite modelleri, böbrek haşan belirtileri, kemik iliği depresyonu, gastrointestinal bozukluklar ve ototoksisite göstermiştir.
Mutajenisite ve karsinojenisite
Sisplatin çeşitli in

vivo

ve in vitro testlerde (bakteri test sistemleri ve hayvan hücreleri ve doku kültüründe kromozom anomalileri) mutajeniktir. Sisplatin farelerde ve sıçanlardayapılan uzun dönemli testlerde karsinojenik etki göstermiştir.
Üreme toksisitesi
Fertilite: Amenore ve azospermi ile sonuçlanan gonadal supresyon irreversibl olabilir ve tam infertiliteye neden olabilir.
Sıçanlardaki çalışmalar, gebelik süresince maruziyetin erişkin dölde tümörler ürettiğini göstermiştir.
Hamilelik ve laktasyon: Sisplatin farelerde ve sıçanlarda embriyotoksik ve teratojeniktir, her iki cinste de mal formasyonlar bildirilmiştir. Sisplatin anne sütünde bulunmuştur.

6. FARMASÖTİK ÖZELLİKLER6.1. Yardımcı maddelerin listesi

Sodyum klorür
Hidroklorik asit/ Sodyum hidroksit Enjeksiyonluk su

6.2. Geçimsizlikler

Sisplatin, alüminyum ile reaksiyona girer ve siyah platin çökeltisi oluşur. Bu nedenle alüminyum içeren herhangi bir malzeme ile direkt temasa geçmemelidir (iğne, şırınga,kateter, i.v. infüzyon seti).
Bu tıbbi ürün bölüm 6.6. da belirtilenlerin dışında başka tıbbi ürünlerle karıştırılmamalıdır. KEMOPLAT yalnızca %5 glukoz çözeltisi veya yalnızca %5 mannitol çözeltisi ileseyreltilmemelidir, sadece “Bölüm 6.6.” da belirtildiği gibi ilave olarak sodyum klorür içerenkarışımlar ile seyreltilmelidir.
Sodyum metabisülfıt gibi antioksidanlar, sodyum bikarbonat, sülfatlar, fluorourasil ve paklitaksel infüzyon sistemi içersinde sisplatini inaktive edebilir.

6.3. Rafömrü6.4.Saklamaya yönelik özel tedbirler

15-25 °C arasında, ışıktan korunarak saklanmalıdır. Buzdolabında saklanmamalı veya dondurulmamalıdır.
Mikrobiyolojik açıdan bakıldığında; ürün seyreltildikten sonra derhal kullanılmalıdır.
Eğer hemen kullanılmazsa kullanımdan önceki saklama koşullan ve saklama süresi kullanıcının sorumluluğundadır ve dilüsyon kontrollü ve valide aseptik şartlardagerçekleştirilmediği takdirde 2-8°C'de 24 saatten daha uzun süre saklanmamalıdır.

6.5.Ambalajın niteliği ve içeriği

Bal renkli, 20 mm alüminyum kapsül ile kapatılmış 20 mm klorobutil kauçuk tıpalı, tip 1 cam şişede.
50 mg sisplatin içeren 100 mPlik flakon ambalajlarda bulunur.

6.6.Beşeri tıbbi üründen arta kalan maddelerin imhası ve diğer Özel Önlemler

Kullanılmamış olan ürünler ya da atık materyaller “Tıbbi atıkların kontrolü yönetmeliği” ve “Ambalaj ve Ambalaj Atıklarının Kontrolü Yönetmeliklerine uygun olarak imha edilmelidir.
İnfüzyon için sİsplatİn çözeltisinin hazırlanması:
Sitotoksik maddeler uygulama için yalnızca bu işte tecrübeli olanlar tarafından hazırlanmalıdır.
KEMOPLAT kullanılmadan önce seyreltilmelidir. İnfüzyon çözeltisinin hazırlanması için sisplatin ile etkileşebilecek alüminyum içeren herhangi bir cihazdan (i.v. infüzyon setleri,iğneler, kateterler, şırıngalar ) kaçınılmalıdır. (Bkz. Bölüm 6.2.)
İnfüzyon çözeltisi aseptik koşullarda hazırlanmalıdır.
Konsantre çözeltinin seyreltilmesi için aşağıdaki çözeltilerden biri kullanılmalıdır:
• %0.9 sodyum klorür çözeltisi
• %0.9 sodyum klorür çözeltisi ve

%5

glukoz çözeltisi (1:1) karışımı (Nihai konsantrasyon%0.45 sodyum klorür, %2.5 glukoz)
Sisplatin tedavisinden önce hidratasyon olanaklı olmamışsa konsantre aşağıdaki çözelti ile seyreltilmelidir:
• %0.9 sodyum klorür çözeltisi ve

%5

mannitol çözeltisi (1:1) karışımı (Nihai konsantrasyon%0.45 sodyum klorür, %2.5 mannitol)
Bölüm 4.2. deki bilgilere göre hesaplanmış KEMOPLATTn gerekli miktan (dozu) yukarıda bahsedilen çözeltilerden birinin 1-2 litresi içinde seyreltilmelidir.
Seyreltilmiş çözelti sadece i.v. infiizyonla uygulanır (Bkz. Bölüm 4.2.)
Sadece berrak ve renksiz, görülebilir partikül içermeyen çözeltiler kullanılmalıdır.
Sadece tek kullanım içindir.
Diğer sitotoksik ajanlar gibi sisplatin çok dikkatle kullanılmalıdır: Eldiven, yüz maskesi ve koruyucu giysiler gereklidir ve yaşamsaldır. Sisplatin, eğer olanaklı ise koruyucu laminarhava akışlı kabin altında hazırlanmalıdır. Deri ve mukoz membranlara temasındankaçınılmalıdır. Hamile hastane personeli sisplatin ile çalışmamalıdır.
Deri ile temas halinde: Bol su ile yıkanmalıdır. Geçici yanma hissi varlığında bir pomad sürülmelidir ( Bazı kişiler platine hassastır ve deri reaksiyonları görülebilir).
Dökülmesi durumunda, operatörler eldiven giymeli ve hazırlama alanında bu amaçla bulundurulan bir sünger ile dökülen materyali temizlemelidir. Hazırlama alanı iki keredurulanmalıdır. Tüm çözelti ve sünger plastik bir torbaya koyulup kapatılmalıdır. Çözeltinindökülmesi nedeniyle sisplatin ile temas eden tüm parçalar lokal sitotoksik gerekliliklerinegöre imha edilmelidir.

7.RUHSAT SAHİBİ

FARMAR İlaç, Tekstil Ticaret ve Sanayi A.Ş.
Fatih Sultan Mehmet Cad. Yayabeyi Sokak No:9 Kat 2 Daire: 3 Kavacık- İSTANBUL

8. RUHSAT NUMARASI

14.08.2006- 120/74

9. İLK RUHSAT TARİHİ/RUHSAT YENİLEME TARİHİ

14.08.2006
14.08.2011

İlk ruhsat tarihi:
Ruhsat yenileme tarihi:

İO.KUB'UN YENİLEME TARİHİ

13

İlaç Bilgileri

Kemoplat 50 Mg/100 Ml Iv Enjektabl Solüsyon Içere...

Etken Maddesi: Sisplatin

Atc Kodu: L01XA01

Pdf olarak göster

Google Reklamları

Ana Sayfa | Hakkımızda | İlaçlar | İlaç Ara | İlaç Firmaları | Gizlilik | Bize Ulaşın

Telif Hakkı 2008-2024 © İlaç Prospektüsü. Tüm Hakları Saklıdır.
Uyarı: Sitemizde yayınladığımız ilaç bilgileri ile doktora danışmadan kesinlikle ilaç kullanmayınız!
Aksi halde doğabilecek sağlık sorunlarından ilacprospektusu.com sorumlu tutulamaz.