Sindirim Sistemi ve Metabolizma » Diyabet (Şeker Hastalığı) İlaçları » Oral Antidiyabetik İlaçlar » Diğer Antidiyabetik İlaçlar » Nateglinid
KISA ÜRÜN BİLGİSİ1. BEŞERİ TIBBİ ÜRÜNÜN ADI
TEGLİX® 120 mg film tablet
2. KALİTATİF ve KANTİTATİF BİLEŞİMEtkin madde:
120 mg
166,67 mg 65,17 mg21,33 mg
Nateglinid
Yardımcı maddeler:
Laktoz monohidrat Aglomere-alfa laktoz monohidratKroskarmelloz sodyum
Yardımcı maddeler için 6.1'e bakınız.
3. FARMASÖTİK FORM
Film tablet.
Tabletler sarı renkli, oblong, bikonveks ve bir yüzü çentikli film kaplı tabletlerdir.
4. KLİNİK ÖZELLİKLER4.1. Terapötik endikasyonlar
TEGLİX® (nateglinid) hiperglisemisi diyet ve egzersizle yeterince kontrol edilemeyen ve diğer antidiyabetik ajanlarla kronik tedavi görmemiş tip 2 diyabet (insüline bağımlı olmayandiabetes mellitus, NIDDM) hastalarında kan glukoz düzeyini azaltmak amacıyla kullanılır.TEGLİX®, metformin ile kombine olarak da kullanılabilir. Hiperglisemisi metformin ileyeterince kontrol edilemeyen hastaların tedavisine TEGLİX® eklenebilir; ancak metformininyerine verilmesi önerilmez.
Diğer insülin salgılatıcılar ile hiperglisemisi yeterince kontrol edilememiş hastalarda TEGLİX® tedavisine geçilmesi ve/veya bu hastaların tedavisine TEGLİX
S eklenmesiönerilmez.
4.2. Pozoloji ve uygulama şekliPozoloji / uygulama sıklığı ve süresi:
Doktor tarafından başka şekilde tavsiye edilmediği takdirde;
Monoterapi
Tavsiye edilen başlangıç dozu ana yemeklerden önce 60 mg'dır. Bu doz günde 3 defa olmak üzere 120 mg'a çıkarılabilir.
Eğer bu dozla da yeterli cevap alınamazsa hastalar, yine yemeklerden önce alınacak 180 mg doza cevap verebilir.
İlacın dozu, glukozile hemoglobin (HbA
lc) ölçüm sonuçlarına göre ayarlanmalıdır. Yemek zamanındaki HbA,
c düzeylerine katkıda bulunan kan şekeri yükselmesini azaltmak,TEGLİX®'in başlıca terapötik etkisi olduğundan bu ilaca alman terapötik cevap, yemektensonraki 1-2 saat içerisinde yapılacak ölçümlerle de izlenebilir.
Klinik çalışmalar sırasında TEGLİX®, genellikle kahvaltı, öğle veya akşam yemeğinden önce olmak üzere, yemeklerden önce kullanılmıştır.
Kombinasyon tedavisi
TEGLİX® monoterapisi görmekte olmasına rağmen ilave tedaviye ihtiyacı olan hastalarda, idame dozuna ilave olarak metformin kullanılabilir.
Metformin monoterapisi sırasında ilave tedaviye ihtiyaç duyan hastalarda genellikle kullanılan TEGLİX
S dozu, yemeklerden önce 120 mg'dır. Tedavi hedefi HbAı
c<%7.5 olanhastalarda yemekten önce 60 mg TEGLİX* de yeterli olabilir.
Uygulama şekli:
TEGLİX®, yemeklerden önce alınmalıdır. Genellikle yemekten hemen (1 dakika) önce alınır ama yemekten önceki yarım saat içerisinde alınması da mümkündür.
Özel popülasyonlara ilişkin ek bilgiler:
Böbrek/Karaciğer yetmezliği:
Böbrek fonksiyonları bozuk olan hastalarda doz ayarlanmasına ihtiyaç yoktur. TEGLİX®'in orta-ileri derecede şiddetli böbrek yetmezliği (kreatinin klerensi 15-50 ml/1.73 m ) olanhastalarda ve diyalize ihtiyaç gösteren vakalardaki sistemik biyoyararlanımı ve eliminasyonyarı-ömrü, sağlıklı deneklerdekinden, istatistik anlama sahip olacak derecede farklı değildir(bkz.bölüm 5.2).
Hafif-orta şiddette karaciğer hastalığı olan vakalarda doz ayarlanmasına ihtiyaç yoktur. TEGLİX
s,in diyabeti olmayan, hafif-orta şiddette karaciğer yetmezliği vakalarındakisistemik biyoyararlamm oranı ve yarı-ömrü sağlıklı deneklerdekinden istatistik anlamtaşıyacak şekilde farklı değildir. Ağır karaciğer hastaları incelenmemiştir ve TEGLIX~ bugrupta, ihtiyatla kullanılmalıdır (bkz.bölüm 5.2).
Pediatrik popülasyon:
TEGLİX®
?in pediatrik hastalardaki etkinlik ve güvenliliği değerlendirilmemiştir. Bu nedenle de TEGLİX®'in söz konusu hasta popülasyonunda kullanılması önerilmez (bkz.bölüm 5.2).
Geriatrik popülasyon:
TEGLİX®
,in güvenlilik ve etkinlik profilleri bakımından yaşlı hastalarla toplum geneli arasında herhangi bir fark gözlemlenmemiştir. Ayrıca hastanın yaşı, TEGLIX 'infarmakokinetik özelliklerini etkilememiştir. Bu nedenle de yaşlı hastalarda kullanılacakdozun, özellikle ayarlanması gerekmez (bkz.bölüm 5.2).
4.3. Kontrendikasyonlar
TEGLİX®, aşağıdaki hastalarda kontrendikedir:
- Etkin madde ya da yardımcı maddelerden herhangi birine karşı aşırı duyarlılığıolanlar,
- Tip 1 (insüline bağımlı) diabetes mellitusta,
- Diyabetik ketoasidoz
- Gebeler ve bebeğini emziren anneler (bkz: 4.6 Gebelik ve laktasyon bölümü)
4.4. Özel kullanım uyarıları ve önlemleri
Diyet ve egzersiz tedavisi altında olan tip 2 diyabet hastalarında ve oral antidiyabetik kullananlarda hipoglisemi gelişebildiği gözlemlenmiştir (bkz: Bölüm 4.8.İstenmeyen Etkiler).Malnutrisyonlu, ileri yaştaki hastalar ve adrenal ya da hipofız yetmezliği ya da ciddi böbrekyetmezliği olanlar bu tedavilerin hipoglisemik etkilerine karşı daha duyarhdır. Zorlufiziksel egzersiz veya alkol alınması, tip 2 diyabetlilerdeki hipoglisemi riskini artıranfaktörlerdir.
Diğer oral antidiyabetiklerle birlikte kullanılması, hipoglisemi riskini artırabilir.
Beta-blokör kullanan hastalarda hipoglisemi geliştiğinin fark edilmesi, zor olabilir.
Tabletler, laktoz içerir. Nadir kalıtımsal galaktoz intoleransı, Lapp laktoz yetmezliği veya glikoz-galaktoz malabsorpsiyon problemi olan hastaların bu ilacı kullanmamaları gerekir.
Bu tıbbi ürün her dozunda 1 mmof den (23 mg) daha az sodyum ihtiva eder; yani esasında "sodyum içermez”.
4.5. Diğer tıbbi ürünler ile etkileşimler ve diğer etkileşim şekilleri
In vitroin vivoin vitroIn vitro
deneysonuçlarına bakıldığında, CYP 3A4'ün aracılık ettiği metabolik reaksiyonların inhibisyonubeklenmez. Bir bütün olarak bütün bu bulgular, klinikte önem taşıyan farmakokinetik ilaçetkileşim potansiyelinin düşük olduğu izlenimini vermektedir.
Nateglinid; bir CYP 3A4 ve CYP 2C9 substratı olan varfarinin. bir CYP 2C9 substratı olan diklofenakın, bir CYP 3A4 indükleyici olan troglitazonun veya digoksinin farmakokinetiközellikleri üzerinde, klinik önemi olan hiçbir etkiye sahip değildir. Bu nedenle de digoksin,varfarin veya diklofenak TEGLİX® ile birlikte kullanıldığı zaman ne TEGLİX
K,in ne de diğerilaçların dozlarında ayarlama yapılması gerekir. Benzer şekilde TEGLİX
g, metformin ya daglibenklamid gibi diğer oral antidiyabetik ilaçlarla klinik önemi olan herhangi bir ilaç-ilaçetkileşimine girmez.
Güçlü ve selektif bir CYP2C9 inhibitörü olan sulfınpirazonla sağlıklı gönüllüler üzerinde yapılan bir etkileşim çalışmasında, nateglinid AUC değerinin
%
28 arttığı, ortalama
C
maics ve eliminasyon yarı-ömrünün değişmediği görülmüştür. Nateglinid CYP2C9 inhibitörleriyle birlikte kullanıldığında, daha uzun süreli bir etki görülmesi ve olası birhipoglisemi riski göz ardı edilemez.
Nateglinid öncelikle albümin olmak üzere plazma proteinlerine yüksek oranda (%98) bağlıdır. Plazma proteinlerine yüksek oranda bağlandıkları bilinen furosemid. propranolol, kaptopril,nikardipin, pravastatin, glibenklamid. varfarin, fenitoin, asetilsalisilik asit, tolbutamid vemetformin gibi ilaçların kullanıldığı
in vitro
deplasman çalışmaları, bu ilaçların, nateglinidinproteinlere bağlanma oranı üzerinde etkili olmadığını göstermiştir. Benzer olarak, nateglinidinpropranolol, glibenklamid. nikardipin, varfarin. fenitoin, asetilsalisilik asit ve tolbutamidinserum protein bağlanması üzerine hiçbir etkisi bulunmamaktadır.
Giukoz metabolizmasını etkileyen çok sayıda ilaçla etkileşim olasılığı doktor tarafından göz önünde bulundurulmalıdır.
Oral antidiyabetik ilaçların hipoglisemik etkisi, aralarında NSAİİ grubunun, salisilatların, monoamin oksidaz (MAO) inhibitörlerinin ve nonselektif beta-adreneıjik blokörlerin etkisiyleartabilir.
Oral antidiyabetik ilaçların hipoglisemik etkisi, aralarında tiyazidlerin, kortikosteroidlerin, tiroid ürünlerinin ve sempatomimetiklerin etkisiyle azalabilir.
Bu ilaçlardan herhangi biri nateglinid kullanmakta olan bir hastaya verileceği veya nateglinidle birlikte bu ilaçlardan herhangi birini kullanan bir hasta söz konusu ilacıbırakacağı zaman; glisemi kontrolünde meydana gelebilecek değişiklikler nedeniyle hasta,yakın gözlem altında bulundurulmalıdır.
4.6. Gebelik ve Laktasyon
Genel tavsiye
Gebelik kategorisi C'dir.
Çocuk doğurma potansiyeli bulunan kadınlar / Doğum kontrolü (Kontrasepsiyon)
Hayvanlar üzerinde yapılan çalışmalar, gebelik /ve-veya/ embriyonal/fetal gelişim /ve-veya/ doğum /ve-veya/ doğum sonrası gelişim üzerindeki etkiler bakımından yetersizdir (bkz. kısım5.3). İnsanlara yönelik potansiyel risk bilinmemektedir.
TEGLİX® gerekli olmadıkça gebelik döneminde kullanılmamalıdır.
Gebelik dönemi
Sıçanlar ile tavşanlarda nateglinid ile teratojenik etki gözlenmemiştir. Gebe kadınlarda bu konuda herhangi bir deneyim bulunmadığından. TEGLİX*'in gebe kadınlardaki ilaç emniyetideğerlendirilemez. Diğer oral antidiyabetik ilaçlar gibi TEGLİX
R de, gebelik sırasındakullanılması önerilmeyen ilaçlardandır.
Laktasyon dönemi
Nateglinidin insan sütüyle atılıp atılmadığı bilinmemektedir. Hayvanlar üzerinde yapılan çalışmalar, nateglinidin sütle atıldığını göstermektedir. Emzirmenin durdurulupdurduramayacağına ya da TEGLİX* tedavisinin durdurulup durdurulmayacağına/tedavidenkaçınılıp kaçınılmayacağına ilişkin karar verilirken, emzirmenin çocuk açısından faydası veTEGLİX® tedavisinin emziren anne açısından faydası dikkate alınmalıdır.
İnsanlarda nateglinidin anne sütü ile atılıp atılmadığı bilinmediğinden, anne sütüyle beslenen bebeklerde hipoglisemi gelişmesi mümkündür. Bu nedenle de, bebeğini emziren annelernateglinid kullanmamalıdır.
Üreme yeteneği / Fertilite
Klinik öncesi veriler, üreme toksisitesi modellerinde elde edilen sonuçlara göre insanlar için özel bir tehlikenin söz konusu olmadığım göstermiştir (bkz. bölüm 5.3).
4.7. Araç ve makine kullanımı üzerindeki etkiler
Hastalara, araç veya makine kullanırken hipoglisemi gelişmemesi için gerekli önlemleri almalan önerilmelidir.
4.8. İstenmeyen etkiler
Klinik çalışmalarda listelenen advers reaksiyonlar bildirilmiştir.
Çok yaygın (> 1/10); yaygın (> 1/100 ila < 1/10); yaygın olmayan (> 1/1000 ila < 1/100); seyrek (> 1/10.000 ila < 1/1000), çok seyrek (< 1/10.000), bilinmiyor (eldeki verilerdenhareketle tahmin edilemiyor).
Metabolizma ve beslenme hastalıkları
Diğer oral antidiyabetik ilaçlarda olduğu gibi nateglinid verilmesinden sonra da hipoglisemiyi akla getiren semptomların gözlemlendiği olmuştur. Terleme, titreme, gözkararması, iştah artması, palpitasyon, bulantı, yorgunluk ve dermansızlık şeklindeolabilen bu gibi semptomlar, genellikle hafiftir ve gerektiğinde karbonhidrat alınarakkolayca ortadan kaldırılabilir. Klinik çalışmalarda nateglinid kullanan hastaların%2.4'ünde, kan şekerinin düşük bulunmasıyla (plazma glikoz düzeyinin <3.3 mmol/Lolmasıyla) da doğrulanan semptomatik olaylar görülmüştür.
Hepato-bilier hastalıkları
Karaciğer enzimlerinde yükselmeler, seyrek olarak bildirilmiştir.
Bağışıklık sistemi hastalıkları
Deri döküntüsü, kaşıntı ve ürtiker gibi aşırı duyarlılık reaksiyonları, seyrek olarak bildirilmiştir.
Diğer advers olaylar
Klinik çalışmalarda sık karşılaşılan diğer hemen bütün advers olayların insidansı bakımından nateglinid kullanan hastalarla plasebo verilen hastalar arasında pek farkgörülmemiştir. Karın ağrısı, hazımsızlık, ishal gibi gastrointestinal şikayetler, baş ağrısıve hasta popülasyonlarında bulunma olasılığı olan diğer sağlık sorunlarıyla, örneğinsolunum enfeksiyonlarıyla açıklanabilen olaylar; bu gibi advers olaylardandır.
4.9. Doz aşımı ve tedavisi
Bir klinik çalışmada hastalar 7 gün boyunca gittikçe artarak günde 720 miligrama kadar yükselen dozlarda nateglinid kullanmışlar ve bu dozu iyi tolere etmişlerdir. Klinikçalışmalarda, nateglinid doz aşımıyla hiç karşılaşılmamıştır. Ancak olası bir aşın doz, abartılıbir glukoz düzeyini düşürücü etki oluşması ve bununla birlikte hipoglisemi semptomlarınıngelişmesiyle sonuçlanabilir.
Tedavi
Bilinç kaybının veya nörolojik bulguların eşlik etmediği hipoglisemi semptomları, oral glukoz kullanılarak ve pozolojide ve/veya yemek saatlerinde gerekli değişiklikleryapılarak tedavi edilmelidir. Koma, kriz veya diğer nörolojik semptomlarla birliktegelişen şiddetli hipoglisemi reaksiyonları, intravenöz glukoz verilerek tedavi edilmelidir.Nateglinid, plazma proteinlerine yüksek oranda bağlı bulunduğundan diyaliz, ilacınkandan uzaklaştırılması amacıyla kullanılabilecek, etkili bir yöntem değildir.
5. FARMAKOLOJİK ÖZELLİKLER5.!. Farmakodinamik özellikler
Farmakoterapötik grup: Kan şekerini düşüren diğer ilaçlar, İnsülinler hariç ATC Kodu: A10BX03
Nateglinid, kimyasal ve farmakolojik bakımdan diğer antidiyabetiklerden farklı olan bir aminoasit (fenilalanin) türevidir. Erken faz insülin salgılanmasını sağlayarak, yemektensonraki kan şekeri ve HbAı
c yükselmesini azaltır.
Erken faz insülin salgılanması, normal glisemi kontrolünün devam ettirilmesi açısından temel bir mekanizmadır. Nateglinid, yemekten önce alındığında, tip 2 diyabet hastalarındaortadan kalkmış olan, erken veya ilk faz insülin salgılanmasını yeniden sağlar. Bu etki,pankreastaki beta-hücrelerinde bulunan K~
ATP kanalıyla hızla gerçekleşen, geçici bir etkileşimsayesinde meydana gelir. Elektrofizyoloji çalışmaları nateglinidin pankreas beta-hücrelerindeki K'
ATP kanallarındaki selektivitesinin, kardiyovasküler hücrelerdeki K
+ATPkanallarındaki selektivitesinin 300 katından daha fazla olduğunu göstermiştir.
TEGLİX* hızla emilir ve oral yolla uygulamadan sonraki 15 dakika içinde pankreatik insülin sekresyonunu uyarır. Nateglinid doz uygulaması günde üç kez yemeklerden önceolacak şekilde yapıldığında plazma insülin düzeyinde hızlı bir artış görülmektedir; dorukdüzeylere doz uygulamasından yaklaşık 1 saat sonra ulaşılır ve uygulamadan sonraki 4saate kadar başlangıç düzeylerine geri dönülür.
Pankreastaki beta-hücrelerinde nateglinid etkisiyle gerçekleşen insülin salgılanması, kandaki glukoz düzeylerine göre ayarlanır ve glukoz düzeyleri düştükçe, salgılanan insülin miktarı daazalır. Tersine yiyecek alınması ya da glukoz infüzyonu insülin sekresyonunun açıkçaartmasıyla sonuçlanır. TEGLIX 'in plazma glukoz düzeyleri düşük olduğunda insülinsalgılanmasını daha az uyarması, örneğin bir öğün atlandığı zamanlarda görülebilecekhipoglisemiye karşı, ilave bir korunma sağlar.
Klinik çalışmalarda nateglinidin tek başına kullanılması, HbA
lc ve yemek-sonrası kan şekeri düzeyi ölçümleriyle de gösterildiği gibi, gliseminin daha iyi kontrol altına alınmasıylasonuçlanmıştır. Öncelikle açlık kan şekeri üzerinde etkili bir ilaç olan metforminle birliktekullanıldığında HbAı
c üzerindeki etkinin, etki mekanizmalarının birbirini tamamlayıcınitelikte olması nedeniyle, her iki ilacın tek başına kullanılmasına kıyasla daha fazla olduğu(sinerjik etki) gözlemlenmiştir.
Nateglinidin, insülin duyarlılığını artıran bir ilaç olan troglitazon ile birlikte kullanılması, her 2 ilacın tek başlarına kullanılmasına kıyasla HbAı
c düzeylerinin istatistik anlam taşıyacakşekilde daha fazla düzelmesiyle sonuçlanmıştır.
En az 3 ay boyunca yüksek doz sülfonilürelerle stabilize olmuş durumdaki hastaların doğrudan doğruya nateglinid monoterapisine başlayarak bu ilacı 24 hafta süreyle kullandığı birçalışmada. FPG ve HbA|
C düzeylerinin artmasından da anlaşıldığı gibi, glisemikontrolünde azalma meydana gelmiştir.
5.2. Farmakokinetik özelliklerGenel özellikler:
Emilim:
TEGLİX® tabletlerinin yemekten önce alınmasından sonra nateglinid, hızla emilerek 1 saatten daha kısa bir süre içerisinde plazmadaki ortalama maksimum düzeylere
(CmaiiS)
ulaşır. Oral solüsyon içerisindeki nateglinid, hızla ve neredeyse tamamen (>%90) emilir.Mutlak oral biyoyararlanım oranının %72 olduğu hesaplanmıştır.
Dağılım:
Nateglinidin, intravenöz veriler göz önünde tutularak hesaplanan, kararlı plazma düzeylerindeki dağılım hacminin, yaklaşık 10 litre olduğu bulunmuştur.
In vitro
çalışmalar nateglinidin, öncelikle albümin ve daha az olarak alfa-1 asit glikoprotein olmaküzere serum proteinlerine yüksek oranda (%97-99) bağlandığını göstermiştir. Bubağlanmanın derecesi, test sınırları olan 0.1-10 mikrogram nateglinid/ml içinde, ilaçkonsantrasyonundan bağımsızdır.
Bivotransformasvon:
Nateglinid, vücuttan uzaklaştırılmadan önce, büyük oranda karma fonksiyonlu oksidaz sistemi tarafından metabolize edilir. İnsanlardaki başlıca nateglinid metabolitleri; izopropilyan-zincirinin metil karbonu ya da metil gruplarından birinde hidroksilasyonu sonucu ortayaçıkmaktadır. Bu ana metabolitlerin aktivitesi, asıl molekülün aktivitesinin sırasıyla 1/5, 1/6ve 1/3'ü kadardır. Minör metabolitler ise bir diol, bir izopropen ve nateglinidin açilglukuronid(ler)i şeklindedir; bunlardan yalnızca izopropen, aktiviteye sahiptir ve bu aktivite,neredeyse nateglinidin aktivitesi kadar güçlüdür. İnsan karaciğer mikrozomları ve tek başınainsan CYP izoenzimleri içeren mikrozomlar üzerinde yapılan
in vitro
çalışmalarınsonuçlarına göre CYP 2C9 ve daha az olmak üzere CYP 3A4. nateglinid metabolizmasındarol oynayan başlica karaciğer enzimleridir.
Gerek in vitro gerekse in vivo deneylerden elde edilen veriler nateglinidin öncelikle (%70 oranında) CYP 2C9 izoenzimi; daha az olarak da CYP3A4 tarafından metabolizeedildiğini göstermektedir.
Eliminasvon:
Nateglinid ve metabolitleri, vücuttan hızla ve tamamen atılır.
I4C ile işaretlenmiş nateglinidin dozunun yaklaşık %75'i, dozu izleyen 6 saat içerisinde idrara çıkmış durumdadır. Karbon-14ile işaretlenmiş nateglinid dozunun büyük bölümü (%83'ü) idrarla, bir diğer %10'udışkıyla vücuttan atılır. Dozun %6-16'sı, hiç değişmeden idrara çıkar. Gönüllülerin ve tip 2diyabet hastalarının katıldığı bütün çalışmalarda nateglinidin plazma konsantrasyonları hızlaazalmış ve eliminasyon yarı-ömrü ortalama 1.5 saat olmuştur. Günde 3 defa 240 miligramakadar çıkan dozlar kullanıldığında, eliminasyon yarı-ömrünün kısa olmasına uygun bir şekilde,nateglinid birikmemektedir.
Doğrusallık / doğrusal olmayan durum:
1 hafta boyunca her yemekten önce 60-240 mg arasında nateglinid kullanan tip 2 diyabet vakalarındaki nateglinid farmakokinetiğinin, hem EAA hem C
mak
S değerleri bakımındanlineer karakter taşıdığı ve maksimum plazma konsantrasyonlarına ulaşılması için geçensürenin (Wsh doza bağlı olarak değişmediği görülmüştür.
Besinlerin etkisi
Yemeklerden sonra verilmesi, nateglinidin emilme derecesini (EAA değerini) etkilemez. Ancak C
maks değerinde azalma ve doruk plazma konsantrasyon süresi İle karakterize emilimhızında gecikme meydana gelir, t
mak
S değeri uzar. Bu nedenle TEGLİX
K,in yemekten öncealınması önerilmektedir. İlaç genellikle, yemekten önceki 1 dakika içerisinde alınır amayemekten önceki 30 dakika içerisinde de alınabilir.
Hastalardaki karakteristik özellikler:
Cinsiyet:
Kadın ve erkekler arasında nateglinidin farmakokinetik özellikleri açısından klinik olarak anlamlı herhangi bir fark gözlenmemiştir. Dolayısıyla, cinsiyete dayanan herhangibir doz ayarlaması gerekli değildir.
İrk:5.3. Klinik öncesi güvenlilik verileri
Klinik öncesi veriler, ilaç emniyeti farmakolojisi, tekrarlanan doz toksisitesi, genotoksik etki, karsinojenik potansiyel ve üreme toksisitesi modellerinde elde edilen sonuçlara göreinsanlar için özel bir tehlikenin söz konusu olmadığını göstermiştir.
6. FARMASÖTİK ÖZELLİKLER6.1. Yardımcı maddelerin listesi
Laktoz monohidrat Hidroksipropil selülozAglomere alfa-laktoz monohidratKroskarmelloz sodyum (E466)
Talk (E553b)
Magnezyum stearat (E572)
Hidroksipropil metil selüloz (E464)
Titanyum dioksit (El 71)
Sarı demir oksit (E 172)
6.2. Geçimsizlikler
Bulunmamaktadır.
6.3. Raf ömrü
36 ay.
6.4. Saklamaya yönelik özel tedbirler
25°C'nin altındaki oda sıcaklığında saklanmalıdır. Orijinal ambalajında saklayınız.
6.5. Ambalajın niteliği ve içeriği
Alüminyum folyo - Şeffaf PVC/PE/PVDC blisterlerde. 84 tablet içeren karton kutularda.
6.6. Beşeri tıbbi üründen arta kalan maddelerin imhası ve diğer özel önlemler
Kullanılmamış olan ürünler ya da atık materyaller "Tıbbi Atıkların Kontrolü Yönetmeliği” ve "Ambalaj ve Ambalaj Atıklarının Kontrolü Yönetmeliğime uygun olarak imha edilmelidir.
7. RUHSAT SAHİBİ
Ad : Biofarma İlaç San. ve Tic. A.Ş.
Adres : Akpmar Mah. Osmangazi Cad. No: 156 Sancaktepe / İstanbulTelefon : (0216) 398 10 63 - 4 hatFaks : (0216) 419 27 80
8. RUHSAT NUMARASI
225/13
9. İLK RUHSAT TARİHİ / RUHSAT YENİLEME TARİHİ
İlk ruhsat tarihi: 16.06.2010 Ruhsat yenileme tarihi:
10. KÜB'ÜN YENİLENME TARİHİ
10/10