Alfabetik İlaç RehberiDetaylı İlaç AraYeni Listelenilen İlaçlarEn Çok Aranan İlaçlarPazarda Bulunamayan İlaçlar

İnsucomb 500 Mg / 2.5 Mg Film Tablet Kısa Ürün Bilgisi

KISA ÜRÜN BİLGİSİ1. BEŞERİ TIBBİ ÜRÜNÜN ADI

İNSUCOMB 500 mg/2.5 mg film tablet

2. KALİTATİF VE KANTİTATİF BİLEŞİMEtkin madde:

Her bir film tablet, etken madde olarak, 500 mg metformin hidroklorür ile 2.5 mg glibenklamid içerir.

Yardımcı maddeler:

Kroskarmelloz sodyum 30 mg

Yardımcı maddeler için 6.1'e bakınız.

3. FARMASÖTİK FORM

Film tablet.

Yuvarlak, bikonveks bir yüzünde 2.5 yazılı pembe renkte film kaplı tablet.

4. KLİNİK ÖZELLİKLER
4.1 Terapötik endikasyonlar

Erişkinlerde tip 2 diyabetin tedavisinde,

• Diyet uygulaması, fiziksel egzersiz, metformin veya sülfonilüre tedavisiyle kanşekeri kontrolünün sağlanamadığı durumlarda ikincil tedavi olarak,

• Önceden uygulanan metformin ve sülfonilüre kombinasyon tedavisiyle kan şekeristabil ve iyi kontrol edilen hastalarda replasman tedavisi olarak kullanılır.

4.2 Pozoloji ve uygulama ş ekliErişkinler:

Yalnızca eriş kinlerde kullanılmak içindir.

1

Pozoloji, uygulama sıklığı ve süresi:

Bütün hipoglisemik ilaçlarda olduğu gibi, uygulanacak doz miktarı bireysel metabolik cevaba bağlı olarak belirlenmelidir (glisemi, HbAlc).

Tedavinin başlatılması


Metformin veya sülfonilüre ile monoterapinin yetersiz kaldığı durumlarda:

Genel başlangıç dozu günde 1 tablet İNSUCOMB 500 mg/2.5 mg'dır. Hipogliseminin önlenmesi için, başlangıç dozu, alınmakta olan sülfonilürenin veya metforminin günlükdozlarını aşmamalıdır.

Metformin ve sülfonilüre kombinasyonu ile tedavide destekleyici olarak:

Başlangıç dozu, metformin ve sülfonilürenin önceki dozlarına bağlı olarak günde 1-2 tablet İNSUCOMB 500 mg/2.5 mg'dır.

Doz ayarlaması


Dozun basamaklı şekilde artırılması gastrointestinal toleransın gelişmesine yardımcı olabilir ve hipoglisemi riskini önleyebilir.

Doz ayarlaması kan şekeri sonuçlarına bağlı olarak, her iki hafta ya da daha uzun sürede bir, 1 tablet artırmak suretiyle yapılmalıdır. Hastalar hipoglisemi belirtileri ve semptomları içinyakından takip edilmelidir.

Önerilen maksimum günlük doz


Önerilen maksimum doz günde 4 tablet İNSUCOMB 500 mg/2.5 mg'dır.

Uygulama ş ekli:

Tablet alım şekli her hastanın aldığı günlük doza bağlıdır:

• 1 tablet/gün dozu için, günde bir kez, sabah kahvaltısında 1 tablet alınması

• 2 veya 4 tablet/gün dozu için, günde iki kez, sabah ve akşamları 1 veya 2 tabletalınması

• 3 tablet/gün dozu için, günde üç kez, sabah, öğle ve akşamları 1 tablet alınması

2

Tabletler öğünlerle birlikte alınmalıdır. İlaç alımının gün içinde düzenlenmesi, her hastanın yemek alışkanlıklarına bağlı olarak yapılmalıdır. Ancak hipoglisemik atakları önlemek için,her ilaç alımını yeterince yüksek miktarda karbonhidrat içeren bir öğün takip etmelidir.

İnsülin tedavisiyle kombinasyon


Bu ilacın insülin tedavisiyle kombinasyon şeklinde kullanımına ilişkin klinik veri bulunmamaktadır.

Özel popülasyonlara iliş kin ek bilgiler:Böbrek yetmezliği:

Metformin böbrekler yoluyla atıldığından, kreatinin klirensi ve/veya serum kreatinin düzeylerinin, tedaviye başlamadan önce ve daha sonrasında düzenli olarak kontrol edilmesiönerilmektedir (bkz. Bölüm 4.4).

Karaciğer yetmezliği:

İNSUCOMB karaciğer yetmezliğinde kontrendikedir.

Pediyatrik popülasyon:

İNSUCOMB'un çocuklarda kullanılması önerilmemektedir (bkz. Bölüm 5.1).

Geriyatrik popülasyon:

Yaş lılarda İNSUCOMB dozu böbrek fonksiyon parametrelerine bağlı olarak düzenlenmelidir (1 tablet İNSUCOMB 500 mg/2.5 mg ile başlanır); böbrek fonksiyonlarının düzenliaralıklarla kontrol edilmesi gerekir (bkz. Bölüm 4.4).

4.3 Kontrendikasyonlar

Bu ilaç aşağıdaki durumlarda kesinlikle kullanılmamalıdır:

• Metformin hidroklorür, glibenklamid, diğer sülfonilüreler ve sülfonamidler veyayardımcı maddelerden herhangi birine aş ırı duyarlık

• Tip 1 diyabet (insüline bağımlı diyabet), ketoasidoz, diyabetik prekoma

• Böbrek yetmezliği ya da böbrek fonksiyon bozukluğu (serum kreatinin düzeyierkeklerde > 1.5 mg/dl ve kadınlarda > 1.4 mg/dl),

3

• Böbrek fonksiyonlarım değiştirme potansiyeli olan akut durumlar, örneğin:dehidratasyon, şiddetli enfeksiyon, şok, iyotlu kontrast maddelerin intravasküleruygulanması

• Kardiyak veya respiratuvar yetersizlik, yeni geçirilmiş miyokard enfarktüsü, şok gibidoku hipoksisine yol açabilecek akut veya kronik hastalıklar

• Majör cerrahi (bkz. Bölüm 4.4)

• Karaciğer yetersizliği,akutalkol intoksikasyonu, alkolizm

• Porfiri

• Süt verme

• Mikonazolile birliktekullanım.

4.4 Özel kullanım uyarıları ve önlemleriLaktik asidoz

Laktik asidoz, metformin birikmesine bağlı olarak ortaya çıkan, ender ama ciddi bir metabolik komplikasyondur; derhal tedavi edilmediğinde mortalitesi yüksektir. Metformin almakta olanhastalarda bildirilen laktik asidoz olguları, başlıca belirgin böbrek yetmezliği olan diyabetikhastalarda ortaya çıkmıştır. Laktik asidoz insidansı, kötü kontrol edilen diyabet, ketozis, uzunsüreli açlık, alkolizm, karaciğer yetmezliği ve ayrıca hipoksi ile seyreden herhangi bir durumgibi diğer risk faktörlerinin tayini ile azaltılabilir ve azaltılmalıdır.

Tanı

:

Laktik asidoz, asidotik dispne, karın ağrısı, hipotermi ve bunları takip eden koma ile karakterizedir. Diyagnostik laboratuar bulguları, kan pH'sında azalma, 5 mmol/l'nin üzerindeplazma laktat düzeyleri ve anyon boşluğu ile laktat/pirüvat oranında yükselmedir. Karın ağrısıve sindirim bozukluklarıyla birlikte kas krampları, şiddetli asteni gibi spesifik olmayanbulgular ortaya çıktığında laktik asidoz riski düşünülmelidir. Eğer metabolik asidozdanşüpheleniliyorsa, ilacın kullanımına son verilmeli ve hasta derhal hospitalize edilmelidir (bkz.Bölüm 4.9).

4

Hipoglisemi

İNSUCOMB bir sülfonilüre içerdiğinden, hastada hipoglisemik atakların ortaya çıkması riskine neden olur. Tedavi başlatıldıktan sonra dozun arttırılarak titre edilmesi, hipoglisemininortaya çıkmasını önleyebilir. Bu tedavi yalnızca, hasta, kahvaltı dahil düzenli bir yemeköğünü programını takip ediyorsa reçete edilmelidir. Hipoglisemi riski geç yenilen yemek,yetersiz veya dengesiz karbonhidrat alımıyla arttığından, tedavi sırasında karbonhidratalımının düzenli olması çok önemlidir. Hipoglisemi; özellikle enerji kısıtlı diyet, yoğun veuzun süreli egzersiz sonrası, alkol alımı veya hipoglisemik ilaç kombinasyonlarınınuygulandığı durumlarda ortaya çıkar.

Tanı

:

Hipoglisemi semptomları: baş ağrısı, açlık, bulantı, kusma, aşırı yorgunluk, uyku bozukluğu, huzursuzluk, agresyon, konsantrasyon bozukluğu, reaksiyonlarda azalma, depresyon,konfüzyon, konuşma bozukluğu, görme bozuklukları, titreme, paralizi ve parestezi, başdönmesi, deliryum, konvülsiyonlar, somnolans, bilinç kaybı, yüzeyel solunum vebradikardidir. Hipogliseminin yol açtığı karşıt-düzenlemeye bağlı olarak, terleme, korku,taşikardi, hipertansiyon, palpitasyonlar, anjina ve aritmiler ortaya çıkabilir. Daha sonragelişen bu semptomlar, hipoglisemi yavaş geliştiğinde, otonomik nöropati durumunda ya dahasta beta blokör ajanlar, klonidin, rezerpin, guanetidin ya da sempatomimetikler alıyorsaortaya çıkmayabilir.

Hipogliseminin tedavisi:


Bilinç kaybı veya nörolojik belirtileri olmayan orta derecedeki hipoglisemik semptomlar, hızla şeker verilerek düzeltilmelidir. Bu durumda doz ayarlaması ve/veya hastanın yemealışkanlıklarının düzenlenmesi gereklidir. Koma, nöbetler ya da başka nörolojik bulgularlabirlikte giden şiddetli hipoglisemik reaksiyonlar da mümkündür. Bu reaksiyonlar, eğerhipoglisemi tanısı konmuş ya da hipoglisemiden şüphelenilmiş ise, hastaneye götürülünceyekadar acilen intravenöz glukoz ile tedavi yapılmasını gerektirebilir.

Hipoglisemik atak riskini azaltmak için hastaların ve dozun dikkatle seçilmesi ve hastaya gereken talimatların verilmesi önemlidir. Eğer hastada tekrarlayan hipoglisemi atakları ortayaçıkıyorsa, gerek şiddetli olsun gerekse hastanın durumu fark etmediği derecede olsun,İNSUCOMB dışında antidiyabetik tedavi seçenekleri gündeme getirilmelidir.

5

Hipoglisemiyi arttıran faktörler:


• Birlikte alkol alınması, özellikle aç iken

• Hastanın tedaviyi reddetmesi veya daha çok yaşlı hastalarda olmak üzere, hastadakooperasyon güçlüğü

• Malnutrisyon, düzensiz yemek öğünleri, öğün atlama, açlık veya diyet değişiklikleri

• Fiziksel egzersiz ve karbonhidrat alımı arasında dengesizlik

• Böbrek yetmezliği

• Şiddetli karaciğer yetmezliği

• Aşırı doz İNSUCOMB

• Belirli endokrin bozukluklar: Tiroid yetersizliği, hipofiz ve adrenal bez yetersizliği

• Belirli bazı ilaçların eşzamanlı olarak kullanılması (bkz. Bölüm 4.5).

Böbrek ve karaciğer yetmezliği:


İNSUCOMB'un farmakokinetiği ve/veya farmakodinamiği hepatik veya şiddetli renal yetmezliği olan hastalarda değişebilir. Böyle hastalarda hipoglisemi oluştuğunda, uzun süreliolabilir; bu nedenle hastaya uygun tedavi başlanmalıdır.

Hastaların bilgilendirilmesi:


Hastalara ve ailelerine, hipoglisemi riski, semptomları, tedavisi ve hipoglisemiye yol açan durumlar açıklanmalıdır. Benzer şekilde, kas krampları ve eşlik eden sindirim bozuklukları,karın ağrısı, ş iddetli asteni, asidoza bağlanan dispne, hipotermi ve koma gibi spesifik olmayanbulguların ortaya çıkması durumunda, laktik asidoz riski düşünülmelidir.

Hastalar özellikle dengeli bir diyet takip etmenin, düzenli fizik egzersiz yapmanın ve kan şekerinin düzenli olarak takibinin önemi konusunda bilgilendirilmelidir.

Kanekerinde dengesizlik

Cerrahi giriş im halinde veya diyabetin dekompansasyonuna neden olan diğer hallerde, bu tedavi yerine geçici olarak insülin tedavisi uygulanmalıdır.

Hiperglisemi semptomları, idrar artış ı, yoğun bir susuzluk ve kuru cilttir.

6

Böbrek fonksiyonları

Metformin böbrekler yoluyla atıldığından, kreatinin klirensi ve/veya serum kreatinin düzeylerinin, tedaviye başlamadan önce ve daha sonrasında düzenli olarak kontrol edilmesiönerilmektedir:

• Böbrek fonksiyonları normal olan hastalarda en az yılda bir kez,

• Serum kreatinin düzeyleri normalin üst sınırında olan hastalarda ve yaşlı hastalardayılda en az iki ile dört kez.

Yaş lı kiş ilerde böbrek fonksiyonlarının azalması sık görülür ve asemptomatiktir. Antihipertansif tedavi ya da diüretik tedavisinin başlatılması ve bir non-steroidantienflamatuar ilaç (NSAEİ) ile tedaviye başlanması gibi böbrek fonksiyonlarının zarargörebileceği durumlarda özellikle dikkatli olunmalıdır.

İyotlu kontrast madde uygulaması

Radyolojik incelemelerde, İ.V. iyotlu kontrast madde uygulaması renal yetmezliğe neden olabilir. Böbrek fonksiyonlarına bağlı olarak, İNSUCOMB, testten 48 saat öncesinde veyatest zamanında kesilmeli ve testten 48 saat sonra ancak renal fonksiyonlar yeniden gözdengeçirilip normal bulunduğunda, tedaviye tekrar başlanmalıdır.

Cerrahi giriş im

İNSUCOMB metformin içerdiğinden, genel, spinal ya da epidural anestezi ile yapılan elektif cerrahi giriş imden 48 saat önce kesilmeli ve cerrahi girişimi izleyen 48 saatten daha önceveya ağızdan beslenmeye geri dönülmeden önce başlatılmamalıdır. Tedavi başlatılmazdanönce aynı zamanda, böbrek fonksiyonları yeniden gözden geçirilmiş ve normal bulunmuşolmalıdır.

Diğer önlemler

Hastalar gün boyunca düzenli karbonhidrat dağılımı içeren diyetlerine devam etmelidir. Kilolu hastalar enerjiden kısıtlanmış diyetlerini sürdürmelidir.

İNSUCOMB kullanımı esnasında, düzenli fiziksel egzersiz gereklidir.

7

Diyabet takibine yönelik laboratuar testleri (glisemi, HbAlc) düzenli olarak yapılmalıdır.

Glukoz-6-fosfat dehidrogenaz eksikliği olan hastaların sülfonilürelerle tedavi edilmesi hemolitik anemiye neden olabilir. Glibenklamid, sülfonilüre sınıfı ilaçlardan olduğu için,G6PD-eksikliği olan hastalarda İNSUCOMB kullanılırken dikkatli olunmalıdır ve sülfonilüregrubundan olmayan bir alternatif düşünülmelidir.

Bu tıbbi ürün yardımcı madde olarak her dozunda 1 mmol (23 mg)'dan daha az sodyum ihtiva eder. Dozu nedeniyle herhangi bir uyarı gerektirmemektedir.

4.5 Diğer tıbbi ürünler ile etkileş imler ve diğer etkileş im ş ekilleriKontrendike kombinasyonlar:

Glibenklamid ile:


Mikonazol (sistemik, oromukozaljel):

Hipoglisemik etkilerde artış; muhtemelen hipoglisemik belirtilerin ve hatta komanın ortaya çıkışı.

Metformin ile:


İyotlu kontrast maddeler:Önerilmeyen kombinasyonlar:

Sülfonilüre ile:


Alkol:

Özellikle klorpropamid, glibenklamid, glipizid ve tolbutamid ile antabus etkisi (alkole karşı intolerans). Hipoglisemik koma oluşumunu hızlandırabilecek hipoglisemik reaksiyonriskinin artması (kompansasyon reaksiyonlarının inhibisyonu).

Alkol ve alkol içeren ilaçlardan kaçınılması gereklidir.

Fenilbutazon (sistemik):

Sülfonilürelerin hipoglisemik etkisi artar (sülfonilüreler bağlandıkları proteinlerden ayrılırlar ve/veya eliminasyonları azalır). Tercihen daha az etkileş im gösterenbaşka bir antienflamatuar ajan kullanılması önerilebilir veya hasta uyarılarak kan şekerinitakip etmesi sağlanır; gerekirse antienflamatuar ilaçlarla tedavi sırasında ve tedavi kesildiktensonra doz ayarlaması yapılabilir.

8

Glibenklamid ile:


Bosentan:

Bosentan glibenklamid ile birlikte verildiğinde hepatoksisite riskinde artış görülür ve bu nedenle birlikte kullanımlarından kaçınılmalıdır. Glibenklamidin hipoglisemik etkisindeazalma riski vardır.

Bütün antidiyabetik ilaçlar ile:


Danazol:

Kombinasyondan kaçınılamıyorsa, hasta uyarılmalı ve kan şekerini takip etmesi sağlanmalıdır. Muhtemelen danazol tedavisi sırasında ve tedavi kesildikten sonraantidiyabetik tedavinin dozajı ayarlanacaktır.

Metformin ile:


Alkol:

Özellikle açlık, malnutrisyon ve hepatoselüler yetmezlik durumlarında, akut alkol intoksikasyonu sırasında laktik asidoz riskinde artış.

Alkollü içecekler alınması ve alkol içeren ilaçların kullanılmasından kaçınılmalıdır.

Kullanımı için önlem gerektiren kombinasyonlar:

Bütün antidiyabetik ajanlarla ilgili,


Klorpromazin:

Yüksek dozlarda (günde 100 mg klorpromazin) kan şekerinde yükselme görülmektedir (insülin salınımında azalma).

Kullanımda dikkatedileceknoktalar:Hastauyarılmalıvekanşekerinitakipetmesi

sağlanmalıdır. Nöroleptiklerle tedavi sırasında ve tedavi kesildiktensonra antidiyabetik ilaç

dozunun ayarlanması gerekebilir.

Kortikosteroidler (glukokortikoidler) ve tetrakosaktidler (sistemik ve lokal):

Kan şekerinin yükselmesi; buna bazen ketoz eşlik edebilir (kortikosteroidlerle karbonhidrat toleransı azalır).Kullanımdadikkatedileceknoktalar:Hastauyarılmalıvekanşekerinitakipetmesi

sağlanmalıdır. Kortikosteroidler ile tedavi sırasında ve tedavi kesildikten sonra antidiyabetik ilaç dozunun ayarlanması gerekebilir.

Beta 2-agonistler:

Beta 2 agonist kullanımına bağlı olarak kan şekerinde yükselme. Kullanımdadikkatedileceknoktalar:Hastauyarılmalıvekanşekerinitakipetmesi

sağlanmalıdır. İnsülin tedavisine geçme olasılığı söz konusudur.

9

Anjiyotensin dönüştürücü enzim inhibitörleri (örn. kaptopril, enalapril):

ADE inhibitörleri kan glukoz düzeylerini düşürebilir. Gerekli olursa, ADE inhibitörleriyle tedavi sırasında vetedavi kesildikten sonra İNSUCOMB dozu ayarlanmalıdır.

Metformin ile:


Diüretikler:

Metformine bağlı laktik asidoz herhangi bir fonksiyonel renal yetersizlik, diüretikler, özellikle kıvrım diüretikleri ile tetiklenebilir.

Glibenklamid ile:


Beta blokörler, klonidin, rezerpin, guanetidin ve sempatomimetikler:

Bütün beta-blokörler, klonidin, rezerpin, guanetidin ve sempatomimetikler palpitasyon ve taşikardi gibi bazıhipoglisemi semptomlarını maskelerler. Kardiyoselektif olmayan beta-blokörlerin çoğu,hipoglisemi şiddetini ve görülme sıklığını arttırır. Hasta uyarılmalı ve özellikle tedavininbaşlangıcında, kan şekerinin hasta tarafından takibi sağlanmalıdır.

Flukonazol:Diğer etkileş imler:

Kombinasyon dikkate alınmalıdır:

Glibenklamid ile:


Desmopressin:Özel popülasyonlara ilikin ek bilgiler:

Özel bir veri bulunmamaktadır.

Pediyatrik popülasyon:

Özel bir veri bulunmamaktadır.

10

4.6 Gebelik ve laktasyon

Genel tavsiye:Çocuk doğurma potansiyeli bulunan kadınlar/Doğum kontrolü (Kontrasepsiyon):

Çocuk doğurma potansiyeli bulunan kadınlar, tedavi süresince tıbben etkili olduğu kabul edilen doğum kontrol yöntemleri kullanmalıdır.

Gebelik dönemi:

İNSUCOMB'un gebelikte kullanımıyla ilgili klinik öncesi ya da klinik veri bulunmamaktadır.

Diyabet ile ilişkili risk:


Diyabet (gestasyonel ya da sürekli) kontrol altında olmadığında, konjenital anormallikler ve perinatal mortalitede artışa yol açar. Konjenital anormallik riskini azaltmak için, konsepsiyondöneminde diyabet mümkün olduğunca kontrol altında tutulmalıdır.

Metformin ile ilişkili risk:


Hayvan çalışmalarında teratojenik aktivite verisi bulunmamıştır. Hayvanlarda teratojenik etki bulunmadığı için, insanlarda fötal malformasyon beklenmez. Çünkü günümüze kadar,insanlarda malformasyona neden olan maddelerin, yürütülen hayvan çalışmalarında her iki türüzerinde de teratojenik oldukları kanıtlanmıştır.

Birkaç küçük seri üzerinde yapılan klinik çalışmalarda, doğrudan metformine bağlı fetal malformasyon bulgusu görülmemiştir.

Glibenklamid ile ilişkili risk:


Hayvan çalışmalarında teratojenik aktivite verisi bulunmamıştır. Hayvanlarda teratojenik etki bulunmadığı için, insanlarda fötal malformasyon beklenmez. Çünkü günümüze kadar,insanlarda malformasyona neden olan maddelerin, yürütülen hayvan çalışmalarında her iki türüzerinde de teratojenik oldukları kanıtlanmıştır.

Klinik uygulamada halen, gebelikte verilen glibenklamide bağlı potansiyel bir malformasyon ya da fetotoksisite değerlendirmesi için temel alınabilecek veri bulunmamaktadır.

11

Tedavi ve izleme:


Bu kategorideki hastalarda kan şekerinin yeterli bir şekilde kontrol altında tutulması, gebeliğin normal bir şekilde ilerlemesine olanak verir. Gebelik sırasında diyabetin tedavisiiçin İNSUCOMB kullanılmamalıdır.

Kan glukozunda yeterli bir kontrolün sağlanması için insülin kullanılması zorunludur. Gebelik planlanır planlanmaz, ya da bu ilaç ile tedavi sürerken gebelik gerçekleştiğinde, hastada oralantidiyabetik tedaviden insüline geçiş yapılması önerilmektedir. Neonatal kan şekeri izlemeside önerilmektedir.

Laktasyon dönemi:

Metformin, laktasyondaki sıçanlarda süte geçmektedir. İnsanlarda metformin ve

glibenklamidin süte geçişiyle ilgili veri bulunmadığı için ve neonatal hipoglisemi riski nedeniyle, bu tıbbi ürün emzirme döneminde kontrendikedir.

Üreme yeteneği/Fertilite:

Metformin ve glibenklamid ile yapılan hayvan çalışmaları, gebelik, embriyonal-fötal gelişme, doğum ya da post-natal gelişmeye yönelik, doğrudan ya da dolaylı zararlı etkilere işaretetmemektedir.

4.7 Araç ve makine kullanımı üzerindeki etkiler

Hastalar hipoglisemi semptomları konusunda uyarılmalı ve araç veya makine kullanırken dikkatli olmaları tavsiye edilmelidir.

4.8 İstenmeyen etkiler

İNSUCOMB tedavisiyle aşağıdaki istenmeyen etkiler ortaya çıkabilir. Sıklık dereceleri şu şekilde tanımlanmıştır: Çok yaygın (> 1/10); yaygın (> 1/100 ilâ < 1/10); yaygın olmayan (>1/1,000 ilâ < 1/100); seyrek (> 1/10,000 ilâ < 1/1,000); çok seyrek (< 1/10,000); bilinmiyor(eldeki veriler ile hareket edilemiyor).

Her sıklık grubu içerisinde, istenmeyen etkiler azalan ciddiyet derecesine göre verilmektedir.

12

Aratırmalar

Yaygın olmayan: Serum üre ve kreatinin konsantrasyonlarında, normal ortalamalardan orta dereceye kadar yükselme,

Çok seyrek: Hiponatremi.

Kan ve lenf sistemi hastalıkları

Bunlar tedavi kesildiğinde geri dönüşümlü niteliktedir.

Seyrek: Lökopeni, trombositopeni,

Çok seyrek: Agranülositoz, hemolitik anemi, kemik iliği aplazisi ve pansitopeni.

Sinir sistemi hastalıkları

Yaygın: Tat bozuklukları.

Göz hastalıkları

Tedavinin başlangıcında, glisemi düzeylerindeki azalmaya bağlı olarak, geçici görme bozuklukları ortaya çıkabilir.

Gastrointestinal hastalıklar

Çok yaygın: Bulantı, kusma, diyare, karın ağrısı ve iştah kaybı gibi gastrointestinal

bozukluklar. Bu istenmeyen etkiler tedavinin başlatılması esnasında daha sık ortaya çıkar ve çoğu olguda kendiliğinden kaybolurlar.Bunların önlenmesi için, İNSUCOMB'un günlük 2 ya da 3 doz şeklindealınması önerilmektedir. Dozun yavaş bir şekilde arttırılması dagastrointestinal tolerabilitede gelişme sağlayabilir.

Deri ve derialtı

Seyrek:
Çok seyrek:

dokusu hastalıkları

Kaşıntı, ürtiker, makülopapüler döküntü gibi deri reaksiyonları,

Kütanöz ya da viseral alerjik anjitis, eritema mültiforme, eksfolyatif dermatit, fotosensitizasyon, şoka doğru ilerleyen ürtiker.

Sülfonamidler ve türevlerine karşı bir çapraz reaktivite oluşabilir.

Metabolizma ve beslenme hastalıkları

Hipoglisemi (bkz. Bölüm 4.4)

13

Yaygın olmayan: Hepatik porfiri ve porfıria cutanea krizleri,

Çok seyrek: Laktik asidoz (bkz. Bölüm 4.4).

Uzun dönemli metformin kullanımı sırasında vitamin B12 absorpsiyonunda azalma ve bunun sonucunda serum düzeylerindeazalma. Hasta eğer megaloblastik anemi tablosuyla gelirse, bu türlü biretiyoloji dikkate alınmalıdır.

Alkol alımıyla birlikte disülfiram benzeri reaksiyon.

Hepatobiliyer hastalıklar

Çok seyrek: Karaciğer fonksiyon testlerinde anormallik ya da tedavinin

sonlandrnlmasını gerektiren hepatit.

Şüpheli advers reaksiyonların raporlanması


Ruhsatlandırma sonrası şüpheli ilaç advers reaksiyonlarının raporlanması büyük önem taşımaktadır. Raporlama yapılması, ilacın yarar / risk dengesinin sürekli olarak izlenmesineolanak sağlar. Sağlık mesleği mensuplarının herhangi bir şüpheli advers reaksiyonu TürkiyeFarmakovijilans Merkezi (TÜFAM)'ne bildirmeleri gerekmektedir (www.titck.gov.tr;e- posta: [email protected]; tel: 0 800 314 00 08; faks: 0 312 218 35 99).

4.9 Doz aş ımı ve tedavisi

Doz aşımı, sülfonilüre varlığına bağlı olarak hipoglisemiye neden olabilir (bkz. Bölüm 4.4). Yüksek ölçüde doz aşımı veya birlikte bulunan risk faktörleri, metformin varlığına bağlıolarak laktik asidoza neden olabilir (bkz. Bölüm 4.4). Laktik asidoz tıbbi bir acil durumdur vehastanede tedavi edilmelidir. En etkin tedavi yöntemi, laktatın ve metforminin hemodiyaliz ileuzaklaştırılmasıdır.

Karaciğer hastalığı olanlarda, glibenklamidin plazma klerensi uzayabilir. Glibenklamid proteinlere yoğun bir şekilde bağlandığından, diyaliz ile elimine edilemez.

5. FARMAKOLOJIK ÖZELLIKLER5.1 Farmakodinamik özellikler

Farmakoterapötik grup :Biguanid ve sülfonilüre kombinasyonları

ATC kodu :A10BD02

14

Metformin

Metformin, hem bazal hem de post prandial plazma glukozunu düşüren, antihiperglisemik etkili bir biguaniddir. İnsülin salgılanmasını uyarmadığından hipoglisemi oluşturmaz.

Metformin 3 mekanizma yoluyla aktivite gösterebilir:

(1) Glukoneojenez ve glikojenolizi inhibe ederek, hepatik glukoz üretimini azaltmak,

(2) Kaslarda insülin duyarlılığını artırarak periferik glukoz alımını ve kullanımını arttırmak,

(3) İntestinal glukoz emilimini geciktirmek.

Metformin glikojen sentetaz üzerinde etki göstererek, intraselüler glikojen sentezini uyarır. Metformin her tipten membran glukoz taş ıyıcısının (GLUT) taşıma kapasitesini arttırır.

İnsanlarda metforminin, kan şekeri üzerindeki etkilerinden bağımsız olarak, lipid metabolizması üzerinde de olumlu etkileri vardır. Bu orta dönemli ya da uzun dönemli,kontrollü klinik çalışmalarda, terapötik dozlarda gösterilmiştir. Metformin total kolesterol,LDL-kolesterol ve trigliserid düzeylerini düşürür. Metformin ve glibenklamid kombinasyontedavisiyle ş imdiye kadar yürütülen klinik araştırmalarda, lipid metabolizması üzerindeki buolumlu etkiler gösterilmemiştir.

Glibenklamid

Glibenklamid orta derecede yarılanma ömrüne sahip ikinci kuşak bir sülfonilüredir. Pankreastan insülin salınımını uyararak, kan şekerinde akut düşmeye neden olur; bu etkisi,Langerhans adacıklarında fonksiyonel beta hücrelerinin bulunmasına bağımlıdır.

Glibenklamid ile, yemek yenilmesine yanıt olarak insülin salgısının uyarılması büyük önem taşıyan bir özelliktir.

Diyabetiklerde glibenklamid uygulaması, post-prandiyal insülin uyarıcı yanıtın artmasını sağlar. İnsülin ve C-peptid salgısındaki post-prandiyal yanıt artışı, tedaviden en az 6 aysonrasına kadar kalıcıdır.

15

Metformin ve glibenklamid kombinasyonu

Metformin ve glibenklamid ayrı etki mekanizmalarına ve ayrı etki bölgelerine sahiptir, ama birbirlerinin etkilerini tamamlayıcı bileş iklerdir. Glibenklamid pankreası insülin salgılamasıiçin uyarırken, metformin periferik (iskelet kasları) ve hepatik insülin duyarlığı üzerine etkiederek, insüline karşı hücre direncini azaltır.

Diyet ve egzersiz ile kombine halde metformin ya da glibenklamid monoterapileriyle yeterince kontrol edilemeyen tip 2 diyabet tedavisi için yürütülen, referans ürünler ilekarşılaştırmalı, kontrollü, çift-kör klinik araştırmaların sonuçları, kombinasyonun glukozregülasyonu üzerinde aditif bir etkisinin bulunduğunu göstermektedir.

Pediyatrik hastalar

Diyet ve egzersiz ile birlikte bir oral antidiyabetik almakta olan ya da almayan, ve yeterince kontrol altında olmayan tip 2 diyabetli 9-16 yaş larında 167 pediyatrik hasta üzerinde 26 haftasüreli, aktif kontrollü ve çift-kör bir klinik çalışma yürütülmüştür. Bu çalışmada, 250 mgmetformin hidroklorür ve 1.25 mg glibenklamidden oluşan sabit bir doz kombinasyonu,HbA1c düzeylerinin başlangıç dönemine göre azaltılmasında, tek başına metforminhidroklorür ya da glibenklamidden daha etkili bulunmamıştır. Bu nedenle, İNSUCOMBpediyatrik hastalarda kullanılmamalıdır.

5.2 Farmakokinetik özelliklerKombinasyon ile ilgili

Kombinasyon içindeki metformin ve glibenklamidin biyoyararlanımı, bir tablet metformin ve bir tablet glibenklamid aynı anda alındığında görülene benzerdir. Kombinasyondakimetformin ve glibenklamidin biyoyararlanımı gıda alımından etkilenmez, ancakglibenklamidin absorpsiyon hızı yeme ile artar.

Metformin ile ilgili

Emilim

:

Metformin ile oral uygulamadan sonra Tmaks'a 2.5 saat içinde ulaşılır. Sağlıklı kişilerde, 500 mg veya 850 mg metformin tabletin mutlak biyoyararlanımı yaklaş ık olarak %50-60'tır. Oraldozdan sonra, feçesle atılan, absorbe edilmemiş bölüm %20-30 oranındadır.

16

Oral uygulamadan sonra, metformin emilimi doyurulabilir niteliktedir ve tam değildir. Metformin emilim farmakokinetiğinin doğrusal olmadığı varsayılmaktadır.

Olağan metformin dozlarında ve doz uygulama şemalarında, kararlı durum plazma konsantrasyonlarına 24 ila 48 saat içinde ulaşılır ve genellikle 1 mikrogram/ml'den azdır.Kontrollü klinik araştırmalarda, maksimum metformin plazma düzeyleri (Cmaks), maksimumdozlarda bile 4 mikrogram/ml'yi geçmemiştir.

Dağılım

:

Plazma proteinlerine bağlanma ihmal edilebilir düzeydedir. Metformin eritrositler içine dağılır. Kan piki, plazma pikinden daha aşağıdadır ve yaklaşık aynı zamanda belirir.Eritrositler büyük olasılıkla ikinci bir dağılım kompartmanını temsil etmektedir. Ortalamadağılım hacmi, Vd, 63 ile 276 l arasındadır.

Biyotransformasyon

:

Metformin idrarla değişmeden atılır. İnsanlarda hiçbir metabolit tanımlanmamıştır.

Eliminasyon

:

Metforminin renal klerensi > 400 ml/dk'dır; bu değer metforminin glomerüler filtrasyon ve tübüler sekresyon yoluyla elimine edildiğini gösterir. Oral dozu takiben görünür terminaleliminasyon yarılanma ömrü yaklaş ık 6.5 saattir.

Renal fonksiyon bozulduğunda, renal klerens kreatinindeki azalma oranında azalır ve buna bağlı olarak uzayan eliminasyon yarılanma ömrü metformin düzeylerinin plazmada artmasınaneden olur.

Doğrusallık/Doğrusal olmayan durum:


Metformin farmakokinetiğinin doğrusal olmadığı varsayılmaktadır.

Glibenklamid ile ilgili

Emilim

:

Glibenklamid oral uygulamadan sonra çok hızlı absorbe (> %95) edilir. Pik plazma konsantrasyonlarına yaklaşık 4 saatte ulaşılır.

17

Dağılım

:

Glibenklamid plazma albüminine yaygın olarak bağlanır (%99), bu durum belirli ilaç etkileşimlerinden sorumlu olabilir.

Biyotransformasyon

:

Glibenklamid karaciğerde tamamen iki metabolitine metabolize olur. Hepatoselüler yetersizlik glibenklamid metabolizmasını azaltır ve ekskresyonunu belirgin ölçüde yavaşlatır.

Eliminasyon

:

Glibenklamid metabolitleri şeklinde, biliyer (%60) ve üriner (%40) yoldan atılır; eliminasyon 45-72 saat içinde tamamlanır. Terminal eliminasyon yarılanma ömrü 4-11 saattir.Metabolitlerinin biliyer atılımı böbrek yetmezliği durumunda, kreatinin klirensi 30 ml/dkdüzeyine gelinceye kadar, hastalığın şiddetine bağlı olarak artar. Böylelikle kreatinin klerensi30 ml/dk'nın üzerinde kaldığı sürece glibenklamidin eliminasyonu renal yetersizliktenetkilenmez.

Doğrusallık/Doğrusal olmayan durum:


Özel veri bulunmamaktadır.

Hastalardaki karakteristik özellikler:

Yaş

:

Pediyatrik popülasyon: Pediyatrik hastalar ile, ağırlık ve cinsiyet uyumlu sağlıklı erişkinler arasında, glibenklamid ve metforminin farmakokinetik özellikleri farklılık göstermemektedir.

5.3 Klinik öncesi güvenlilik verileri

Kombinasyon ürünüyle klinik öncesi çalışma yürütülmemiştir. Metformin ve glibenklamid bileşenleriyle yapılan klinik öncesi değerlendirmelerde, klasik tekrarlı doz toksisitesi,genotoksisite ve karsinojenik potansiyel çalışmaları temelinde, insanlar için özel bir tehlikeaçığa çıkarılmamıştır.

Metformin ve glibenklamid ile yapılan hayvan çalışmaları, gebelik, embriyonal-fötal gelişme, doğum ya da post-natal gelişmeye yönelik, doğrudan ya da dolaylı zararlı etkilere işaretetmemektedir (bkz. Bölüm 4.6).

18

6. FARMASÖTİK ÖZELLİKLER6.1 Yardımcı maddelerin listesi

Povidon K30

Mikrokristalin selüloz tip 101 Kroskarmelloz sodyumMikrokristalin selüloz tip 102Magnezyum stearatOpadry II pink 85F240091*

* Opadry II pink 85F240091; polivinil alkol, PEG 3350, titanyum dioksit, talk ve kırmızı demir oksit içerir.

6.2 Geçimsizlikler

Bildirilmemiştir.

6.3 Raf ömrü

24 aydır.

6.4 Saklamaya yönelik özel tedbirler

25°C'nin altındaki oda sıcaklığında saklayınız.

6.5 Ambalajın niteliği ve içeriği

Alu - PVC ambalaj malzemesiyle blisterlenir. 30 veya 60 tablet, kullanma talimatıyla birlikte karton kutuda sunulur.

6.6 Beeri tıbbi üründen arta kalan maddelerin imhası ve diğer özel önlemler

Özel bir gereklilik yoktur.

Kullanılmamış olan ürünler ya da atık materyaller 'Tıbbi atıkların kontrolü yönetmeliği' ve 'Ambalaj ve Ambalaj Atıklarının Kontrolü yönetmelikleri'ne uygun olarak imha edilmelidir.

19

7. RUHSAT SAHİBİ

World Medicine İlaç San. ve Tic. A.Ş.

Evren Mah. Cami Yolu Cad. No:50, P.K.:34212,

Güneşli, Bağcılar, İstanbul Tel: +90 212 474 70 50Faks: +90 212 474 09 01

8. RUHSAT NUMARASI

2016/515

9. İLK RUHSAT TARİ Hİ/RUHSAT YENİLEME TARİHİ

İlk ruhsat tarihi: 30.06.2016 Ruhsat yenileme tarihi:

10. KUB'UN YENİLENME TARİHİ

20

İlaç Bilgileri

İnsucomb 500 Mg / 2.5 Mg Film Tablet

Etken Maddesi: Metformin Hcl, Glibenklamid

Pdf olarak göster

Google Reklamları

Ana Sayfa | Hakkımızda | İlaçlar | İlaç Ara | İlaç Firmaları | Gizlilik | Bize Ulaşın

Telif Hakkı 2008-2024 © İlaç Prospektüsü. Tüm Hakları Saklıdır.
Uyarı: Sitemizde yayınladığımız ilaç bilgileri ile doktora danışmadan kesinlikle ilaç kullanmayınız!
Aksi halde doğabilecek sağlık sorunlarından ilacprospektusu.com sorumlu tutulamaz.