Alfabetik İlaç RehberiDetaylı İlaç AraYeni Listelenilen İlaçlarEn Çok Aranan İlaçlarPazarda Bulunamayan İlaçlar

Rabiza 20 Mg Enterik Kaplı Tablet Kısa Ürün Bilgisi

Sindirim Sistemi ve Metabolizma » Mide İlaçları » Peptik Ülser ve Gastro-Özofageal Reflü İlaçları » Proton Pompası İnhibitörleri » Rabeprazol

KISA ÜRÜN BİLGİSİ1. BEŞERİ TIBBİ ÜRÜNÜN ADI

RABIZA 20 mg Enterik Kaplı Tablet

2. KALITATIF VE KANTITATIF BILEŞIM

Etkin Madde:

Rabeprazol sodyum

20 mg (18,85 mg rabeprazole eşdeğer)

Yardımcı Maddeler:

24 mg 2 mg

Mannitol
Sodyum stearil fumarat
Yardımcı maddeler için bölüm 6.1'e bakınız.

3. FARMASÖTİK FORMU

Enterik tablet
Sarı, yuvarlak, bikonveks, iki yüzü düz enterik kaplı tabletler.

4. KLİNİK ÖZELLİKLERİ
4.1. Terapötik endikasyonlar

RABIZA tablet, aşağıdaki hastalıkların tedavisinde endikedir:
• Aktif duodenal ülser
• Aktif benign mide ülseri
• Semptomatik erozif ya da ülseratif gastroözofajiyal reflü hastalığı (GÖRH)
• Gastroözofajiyal reflü hastalığının uzun dönemli tedavisi (GÖRH idame)
• Orta derecede ile çok şiddetli gastroözofajiyal reflü hastalığının semptomatik tedavisi(semptomatik GÖRH)
• Zollinger-Ellison Sendromu
RABIZA ayrıca, uygun antibakteriyel terapötik tedavi rejimleriyle kombinasyon halinde, peptik ülser hastalarında

Helicobacterpylori4.2. Pozoloji ve uygulama şekliPozoloji, Uygulama sıklığı ve süresi, Uygulama şekliErişkinler/yaşlılar:

Aktif Duodenal Ülser ve Aktif Benign Gastrik Ülser:

Hem aktif duodenal ülser, hem de aktif benign gastrik ülserde önerilen oral doz, günde bir kez sabahları alınmak üzere 20 mg'dır.Aktif duodenal ülseri olan hastaların çoğu, dört hafta içinde iyileşirler. Bununla birlikte azsayıda hastada iyileşmenin sağlanması için ikinci bir dört haftalık tedavi gerekebilir. Aktif
benign gastrik ülseri olan hastaların çoğu altı haftada iyileşirler. Bununla birlikte, yine az sayıda hastada iyileşmenin sağlanması için ikinci bir altı haftalık tedaviye ihtiyaç duyulabilir.

Erozif ya da Ülseratif Gastroözofajiyal Reflü Hastalığı (GÖRH):

Bu hastalıkta önerilen oral doz, dört ile sekiz hafta boyunca günde bir kez 20 mg'dır.

Gastroözofajiyal Reflü Hastalığının Uzun Dönemli Tedavisi (GÖRH idame):

Uzun dönemli tedavide, hastanın yanıtına göre günde bir adet 10 mg veya 20 mg idame dozu kullanılabilir.

Orta Derecede ile Çok Şiddetli Gastroözofajiyal Reflü Hastalığının Semptomatik Tedavisi (semptomatik GÖRH):

Özofajiti olmayan hastalarda günde bir defa 10 mg. Eğer dört haftasonunda semptom kontrolü sağlanamazsa, hastanın yeniden muayenesi ve değerlendirilmesigerekir. Semptomlar giderildikten sonraki dönemde, ihtiyaç hissedildiğinde günde tek doz10 mg kullanılarak semptom kontrolü sağlanabilir.

Zollinger-Ellison Sendromu:

Erişkinler için önerilen başlangıç dozu, günde bir kez 60 mg'dır. Doz, hastaların bireysel ihtiyaçlarına göre 120 mg/gün'e kadar arttırılabilir. 100 mg/gün'ekadar dozlar, günlük tek doz şeklinde verilebilir. 120 mg/gün'lük dozlar, günde iki kez 60 mgşeklinde, bölünmüş dozlar olarak uygulanabilir.
Tedaviye, klinik açıdan endike olduğu sürece devam edilmelidir.

H.Pylori Eradikasyonu: H.pylori

enfeksiyonu olan hastalarda eradikasyon tedavisi uygulanmalıdır. Aşağıdaki kombinasyonun yedi gün süreyle kullanılması tavsiyeedilmektedir:
• Günde iki kez RABİZA 20 mg + günde iki kez 500 mg klaritromisin ve günde iki kez 1 g amoksilin.
Günde tek doz tedavi gerektiren endikasyonlar için RABİZA tablet sabahları, herhangi bir şey yemeden önce alınmalıdır. Ne gün içindeki alınma zamanının, ne de besinlerin rabeprazolsodyum aktivitesi üzerinde herhangi bir etkisinin varlığı gösterilmemiş olmakla birlikte, burejim tedaviye uyumu kolaylaştıracaktır.
Hastalar, RABİZA tabletlerin çiğnenmeden ya da kırılmadan bir bütün halinde yutulması gerektiği konusunda uyarılmalıdırlar.

Özel popülasyonlara ilişkin ek bilgiler:

Böbrek/Karaciğer yetmezliği:

Böbrek ya da karaciğer bozukluğu olan hastalarda herhangi bir doz ayarlaması gerekmemektedir. Şiddetli karaciğer bozukluğu olan hastalarda RABİZA kullanımı için 4.4Özel kullanım uyarıları ve önlemleri bölümüne bakınız.

Pediatrik popülasyon:

Bu yaş grubunda kullanımına ilişkin deneyim bulunmadığı için, RABİZA'nın çocuklarda kullanılması önerilmemektedir.

Geriyatrik popülasyon:

Yaşlı hastalarda herhangi bir doz ayarlaması gerekmemektedir.

4.3 Kontrendikasyonlar

RABİZA, rabeprazol sodyum, ya da formülasyondaki yardımcı maddelerden herhangi birine karşı aşırı duyarlılığı bilinen hastalarda kontrendikedir. RABİZA, gebelik ve emzirmedöneminde kontrendikedir.

4.4. Özel kullanım uyarıları ve önlemleri

Rabeprazol sodyum tedavisine semptomatik yanıt alınması, gastrik ya da özofajiyal malignitenin olmadığını göstermez. Bu nedenle RABİZA tedavisine başlamadan önce,malignite ihtimali göz ardı edilmemelidir.
Uzun süre tedavi gören hastalar (özellikle 1 yıldan uzun süre ile) düzenli olarak kontrol edilmelidirler.
Hastalar RABİZA tabletleri çiğnemeden ve kırmadan bütün olarak yutmaları konusunda uyarılmalıdır.
Çocuklarda, RABİZA kullanımına dair deneyim mevcut olmadığından, kullanımı uygun değildir.
Hafif ya da orta derecede karaciğer bozukluğu olan hastalarda yapılan bir çalışmada, yaş ve cinsiyet olarak uyumlu kontrollere göre, ilaca bağlı önemli güvenlilik sorunları ilekarşılaşılmamıştır. Ancak şiddetli karaciğer disfonksiyonu olan hastaların tedavisindeRABİZA kullanımına ilişkin klinik veri bulunmaması nedeniyle, bu türlü hastalarda RABİZAtedavisi ilk kez başlatıldığında, doktorların dikkatli olmaları önerilir. RABİZA'nın atazanavirile birlikte kullanımı tavsiye edilmez (Bkz. Bölüm 4.5.).
Sübstitüe benzimidazoller veya diğer proton pompası inhibitörleri ile çapraz hipersensitivite reaksiyonları riski göz önünde bulundurulmalıdır.
Alternatif bir etiyoloji tanımlanamayan birçok olguda, vakalar ciddi değildir ve rabeprazolün kesilmesiyle çözülmüştür.
Pazarlama sonrası raporlarda kan diskrazileri mevcuttur (trombositopeni ve nötropeni).
Klinik araştırmalarda hepatik enzim anomalileri görülmüştür ve pazarlama izninden bu yana bildirilmiştir. Alternatif bir etiyoloji tanımlanamayan birçok olguda, vakalar ciddi değildir verabeprazolün kesilmesiyle çözülmüştür.
Proton pompası inhibitörleri ile tedavi,

SalmonellaCampylobacter

gibi gastrointestinal enfeksiyon riskinde az da olsa bir artışa neden olabilir (Bkz. Bölüm 5.1.).
Proton pompası inhibitörleri (PPİ), özellikle de yüksek dozlarda ve uzun süreli (bir yıldan daha fazla) kullanılanlar, ağırlıklı olarak yaşlılarda ya da tanımlanmış diğer risk faktörlerivarlığında kalça, bilek ve omurgada kırık riskini mütevazi düzeyde arttırabilir. Gözlemselçalışmalar, proton pompası inhibitörlerinin genel olarak kırık riskini %10-40 kadararttırabildiğini öne sürer. Bu artışların bazıları diğer risk faktörlerinden kaynaklanıyor olabilir.Osteoporoz riski altındaki hastalar mevcut klinik kılavuzlara göre bakım alırlarken, yeterlivitamin D ve kalsiyum alımına sahip olmalıdırlar.
RABİZA gibi PPİ'lerle en az 3 ay süreyle tedavi edilen hastalarda ve çoğu olguda da bir yıl tedaviden sonra ciddi hipomagnezemi bildirilmiştir. Hipomagnezeminin bitkinlik, tetani,deliryum, konvülsiyon, baş dönmesi ve ventriküler aritmi gibi ciddi bulguları meydanagelebilir ancak bunlar sinsice başlayabilir ve gözden kaçmış olabilir. Etkilenen çoğu hastada,hipomagnezemi magnezyum replasmanı ve PPİ kesilmesinden sonra düzelmiştir. Uzun süretedavi alması beklenen ya da PPİ'leri digoksin gibi ilaçlar ya da hipomagnezemiye nedenolabilecek ilaçlarla (örn. diüretikler) birlikte alan hastalar için, sağlık mesleği mensupları PPİtedavisine başlamadan önce ve tedavi sırasında periyodik olarak magnezyum düzeylerinitakip etmelidirler.
Bu tıbbi ürün, her dozunda 23 mg'dan daha az sodyum stearil fumarat içermektedir. Dozu nedeniyle herhangi bir etki beklenmemektedir.
Bu tıbbi ürün, 24 mg mannitol içermektedir. Dozu nedeniyle herhangi bir etki beklenmemektedir.

4.5. Diğer tıbbi ürünler ile etkileşimler ve diğer etkileşim şekilleri

Rabeprazol sodyum, mide asidi salgısında derin ve uzun süreli bir inhibisyon oluşturur. Absorbsiyonları pH'ya bağımlı olan bileşiklerle bir etkileşme oluşabilir. Özellikle rabeprazolsodyumun ketokonazol veya itrakonazol ile birlikte uygulanması, antifungal plazmaseviyelerinde önemli derecede azalma ile sonuçlanır. Bu nedenle, ketokonazol veyaitrakonazol RABİZA ile birlikte alındığında, doz ayarlaması gerekip gerekmediğinin kontrolüiçin hastanın izlenmesi gerekli olabilir.
Klinik çalışmalarda, RABİZA ile eşzamanlı olarak antasitler kullanılmıştır. Özel bir ilaç-ilaç etkileşimi çalışmasında, likid antasitler ile herhangi bir etkileşim görülmemiştir.
Sağlıklı gönüllülere atazanavir 300mg/ritonavir 100mg ile omeprazol (günlük 40mg) veya atazanavir 400 mg ile lansoprazolün (günlük 60 mg) birlikte uygulanması atazanavirmaruziyetinde ciddi bir azalmayla sonuçlanmıştır. Atazanavir absorpsiyonu pH ilebağlantılıdır. Bir çalışma yapılmamış olmasına rağmen, diğer proton pompa inhibitörleri ilede benzer sonuçlar beklenmektedir. Bu nedenle, rabeprazolün de dahil olduğu PPI'laratazanavir ile birlikte kullanılmamalıdır. (Bkz. Bölüm 4.4.).

4.6. Gebelik ve laktasyon

Genel tavsiye:

Gebelik kategorisi B'dir.

Çocuk doğurma potansiyeli bulunan kadınlar/Doğum kontrolü (kontrasepsiyon):

Çocuk doğurma potansiyeli bulunan kadınlar, tedavi süresince tıbben etkili olduğu kabul edilen doğum kontrol yöntemleri kullanmalıdır.

Gebelik:

Rabeprazolün gebe kadınlarda güvenliliğine ilişkin veri bulunmamaktadır. Sıçanlarda ve tavşanlarda yürütülen üreme çalışmaları, sıçanlarda düşük düzeyde feto-plasental geçişolmakla birlikte, rabeprazol sodyum nedeniyle fetusta zararlıetkiler olduğunu
göstermemektedir. RABİZA gebelik süresince kontrendikedir.

Laktasyon dönemi:

Rabeprazol sodyumun insan sütüne geçip geçmediği bilinmemektedir. Emzirme dönemindeki kadınlarda çalışma yapılmamıştır. Ancak sıçanlarda, rabeprazol sodyum meme sekresyonu ileatılır. Bu nedenle emzirme sırasında RABİZA kullanılmamalıdır.

Üreme yeteneği (fertilite):

Sıçanlarda ve tavşanlarda yürütülen üreme çalışmaları, rabeprazol sodyum nedeniyle fertilitede bozulma olduğunu göstermemektedir.

4.7. Araç ve makine kullanımı üzerindeki etkiler

Farmakodinamik özellikleri ve advers etki profili temelinde RABİZA'nın araba kullanma performansında bozulmaya yol açması ya da makina kullanma becerisini azaltmasıbeklenmemektedir. Bununla birlikte somnolans nedeniyle dikkati canlı tutma yetisindeazalma görülürse, araba ve kompleks makinaları kullanmaktan kaçınılması önerilir.

4.8. İstenmeyen etkiler

Kontrollü klinik çalışmalarda en sık rastlanan advers etkiler baş ağrısı, diyare, karın ağrısı, asteni, flatülans, döküntü ve ağız kuruluğu olmuştur. Klinik çalışmalarda gözlenen adversolayların çoğunluğu hafif ya da orta şiddette ve geçici olmuştur.
Aşağıdaki advers olaylar, klinik araştırmalarda ve pazarlama sonrası deneyim sırasında bildirilmiştir. Sıklık dereceleri şu şekilde tanımlanmıştır;
Çok yaygın (>1/10), yaygın (>1/100 ila <1/10); yaygın olmayan (>1/1.000 ila <1/100); seyrek (>1/10.000 ila <1/1.000); çok seyrek (<1/10.000), bilinmiyor (eldeki verilerden tahminedilemiyor).

Enfeksiyonlar ve enfestasyonlar

Yaygın: Enfeksiyon

Kan ve lenfatik sistem hastalıkları

Seyrek: Nötropeni, lökopeni, trombositopeni, lökositoz

Bağışıklık sistemi hastalıkları

Seyrek: Aşırı duyarlılık1,2

Metabolizma ve beslenme hastalıkları

Seyrek: Anoreksi
Bilinmiyor: Hiponatremi, hipomagnezemi4

Psikiyatrik hastalıklar

Yaygın: insomnia Yaygın olmayan: SinirlilikSeyrek: DepresyonBilinmiyor: Konfüzyon

Sinir sistemi hastalıkları

Yaygın: Baş ağrısı, baş dönmesi Yaygın olmayan: Somnolans

Göz hastalıkları

Seyrek: Görme bozukluğu

Vasküler hastalıklar

Bilinmiyor: Periferal ödem

Respiratuar, torasik ve mediyastinal hastalıklar

Yaygın: Öksürük, farenjit, rinit Yaygın olmayan: Bronşit, sinüzit

Gastrointestinal hastalıklar

Yaygın: Diyare, kusma, bulantı, karın ağrısı, konstipasyon, flatülans Yaygın olmayan: Dispepsi, ağız kuruluğu, geğirmeSeyrek: Gastrit, stomatit, tat duyusu bozuklukları

Hepatobiliyer hastalıklar

Seyrek: Hepatit, sarılık, hepatik ensefalopati1 2 3

Deri ve derialtı dokusu hastalıkları

Yaygın olmayan: Döküntü, eritem2 Seyrek: Kaşıntı, terleme, büllöz reaksiyonlar2
Çok seyrek: Eritema multiforme, toksik epidermal nekroliz (TEN), Stevens-Johnson sendromu (SJS)

Kas-iskelet, bağ dokusu ve kemik hastalıkları

Yaygın: Spesifik olmayan ağrı, sırt ağrısı
Yaygın olmayan: Miyalji, bacakta kramplar, artralji, kalça, bilek, omurga kırılması4

Renal ve üriner hastalıklar

Yaygın olmayan: Üriner kanal enfeksiyonu Seyrek: İnterstisyel nefrit

Reprodüktif sistem ve meme hastalıkları

Bilinmiyor: Jinekomasti

Genel bozukluklar ve uygulama bölgesine ilişkin hastalıklar

Yaygın: Asteni, grip benzeri hastalık
Yaygın olmayan: Göğüs ağrısı, titremeler, yüksek ateş

Araştırmalar

Yaygın olmayan: Karaciğer enzimlerinde artış3 Seyrek: Kilo artışı
4 Bkz. Bölüm 4.4 Özel kullanım uyarıları ve önlemleri

4.9. Doz aşımı ve tedavisi

Günümüze kadar, bilinçli veya kazaen aşırı doz alımı deneyimi kısıtlıdır. Belirlenen maksimum ilaç teması, günde iki kez 60 mg'ı veya günde bir kez 160 mg'ı geçmemiştir.Görülen etkiler genellikle minimal düzeyde ve bilinen advers olay profilinin temsilcisiniteliğindedir ve tıbbi müdahale yapılmaksızın geri dönüşümlü olmuştur. Spesifik bir antidotubilinmemektedir. Rabeprazol sodyum proteinlere yoğun şekilde bağlanır ve bu nedenlediyalize edilemez. Herhangi bir doz aşımı durumunda olduğu gibi, tedavi semptomatik olmalıve genel destekleyici önlemler kullanılmalıdır.

5. FARMAKOLOJİK ÖZELLİKLERİ5.1. Farmakodinamik özellikler

Farmakoterapötik grup: Beslenme kanal ve metabolizması, peptik ülser ve gastroözofajiyal reflü hastalığı (GÖRH) için kullanılan proton pompası inhibitörleri
ATC kodu: A02B C04

Etki Mekanizması:

Rabeprazol sodyum, antikolinerjik ya da H2 histamin antagonisti özellikler göstermeyen, ancak H+/K+-ATPaz enziminin (asid ya da proton pompası) spesifikinhibisyonu yoluyla mide asidi salgısını baskılayan, salgı azaltıcı bileşikler sınıfındansübstitüe benzimidazollere ait bir moleküldür. Etkisi doza bağımlı olup, hem bazal, hem destimulus tipinden bağımsız olarak uyarılmış asid sekresyonunun inhibisyonuna yol açar.Hayvan çalışmalarında, uygulama sonrasında rabeprazol sodyumun hem plazma hem de midemukozasından hızla kaybolduğu gösterilmiştir. Rabeprazol zayıf bir baz olarak, alınanherhangi bir dozdan sonra hızla absorbe olur ve paryetal hücrelerin asidik ortamındakonsantre olur. Rabeprazol, proton alma yoluyla aktif sulfonamid formuna dönüşür ve dahasonra proton pompasında bulunan sisteinler ile reaksiyona girer.

Salgı Azaltıcı Aktivite:

Oral yoldan 20 mg dozunda rabeprazol sodyum uygulamasından sonra salgı azaltıcı etki bir saat içinde başlar, maksimum etkiye iki ilâ dört saat içinde ulaşılır.Rabeprazol sodyumun ilk dozundan 23 saat sonra bazal ve besin uyarılı asid salgısınıninhibisyonu sırasıyla %69 ve %82'dir ve inhibisyon süresi 48 saate kadar uzar.
Rabeprazol sodyumun asid salgısı üzerindeki inhibitör etkisi, tekrarlanan günlük dozlar sonucunda hafifçe artar ve üç gün sonrasında kararlı inhibisyon durumuna ulaşır. İlaca sonverildiğinde salgı aktivitesi 2 -3 gün içerisinde normale döner.
Proton pompası inhibitörleri dahil, herhangi bir sebepten dolayı azalan gastrik asidite, gastrointestinal sistemde normal olarak var olan bakterilerin sayısında artışa neden olur.Proton pompası inhibitörleri ile tedavi,

SalmonellaCampylobacterClostridium difficile

enfeksiyonu gibi gastrointestinalenfeksiyonların riskini az da olsa artırabilir.

Serum Gastrini Üzerindeki Etkiler:

Klinik çalışmalarda hastalar, günde bir kez 10 ya da 20 mg rabeprazol sodyum ile 43 aya kadar varan süreler ile tedavi edildiler. Serum gastrindüzeyleri ilk 2 ilâ 8 hafta süresince, asid sekresyonu üzerindeki inhibitör etkilerin biryansıması olarak yükseldi ve tedavinin devamı süresince stabil kaldı. Gastrin düzeyleri,genellikle tedavinin bırakılmasından 1 ya da 2 hafta içinde, tedavi öncesi değerlere döndü.
Sekiz haftaya kadar sürelerle rabeprazol sodyum ve karşılaştırma ajanı uygulanan 500'den fazla hastadan alınan antrum ve fundusa ait mide biyopsisi örneklerinde, ECL hücrehistolojisi, gastrit derecesi, atrofik gastrik insidansı, intestinal metaplazi ya da

H. pylori

infeksiyonu dağılımında hiçbir değişiklik gözlenmedi. Otuz altı aylık sürekli tedavi altındaizlenen 250'yi aşkın hastada, başlangıç döneminde var olan bulgularda hiçbir önemlideğişikliğe rastlanmamıştır.

Diğer Etkiler:

Günümüze kadar rabeprazol sodyumun MSS, kardiyovasküler ve solunum sistemleri üzerinde sistemik bir etkisi gözlenmemiştir. İki hafta süreyle 20 mg'lık oral dozlarhalinde uygulanan rabeprazol sodyumun tiroid fonksiyonları, karbonhidrat metabolizması, yada kanda dolaşan paratiroid hormon, kortizol, östrojen, testosteron, prolaktin, kolesistokinin,sekretin, glukagon, folikül uyarıcı hormon (FSH), luteinizan hormon (LH), renin, aldosteronya da somatotrop hormon düzeyleri üzerinde hiçbir etkisi bulunamamıştır.
Sağlıklı kişiler üzerinde yürütülen çalışmalarda rabeprazol sodyumun amoksisilin ile klinik yönden anlamlı etkileşim yapmadığı gösterilmiştir. Rabeprazol, üst gastrointestinal

H. Pylori5.2. Farmakokinetik Özellikleri

Emilim:


RABİZA, rabeprazol sodyumun enterik kaplı (gastro-rezistan) tablet formülasyonudur. Enterik kaplı tablet formu, rabeprazolün aside dayanıksız olması nedeniyle gereklidir.Rabeprazolün absorpsiyonu da bu nedenle ancak tablet mideyi terkettikten sonra başlar.Absorpsiyon hızlıdır; rabeprazolün pik plazma düzeyleri 20 mg'lık bir dozdan yaklaşık 3.5saat sonra oluşur. Rabeprazolün pik plazma konsantrasyonları (Cmax) ve EAA, 10 mg ile 40mg'lık doz aralığında lineerdir. Oral 20 mg'lık bir dozun (intravenöz uygulamaya kıyasla)mutlak biyoyararlanımı, büyük oranda pre-sistemik metabolizma nedeniyle %52 civarındadır.Ayrıca, tekrarlanan uygulamalar ile biyoyararlanımı artmamaktadır. Sağlıklı kişilerde plazmayarı-ömrü, yaklaşık bir saattir (sınırlar 0.7-1.5 saat). Total vücut klirensinin 283±98 ml/dkolduğu hesaplanmıştır. Besinler ile klinik açıdan önemli bir etkileşimi yoktur. Ne besinler, nede gün boyu uygulama zamanı, rabeprazol sodyumun emilimini etkilemez.

Dağılım:

Rabeprazol insanlarda plazma proteinlerine yaklaşık %97 oranında bağlı halde bulunur.

Metabolizma ve atılım:


Rabeprazol sodyum, proton pompa inhibitörleri sınıfının diğer üyeleri gibi karaciğerde sitokrom P450 (CYP450) sistemi aracılığı ile metabolize edilir. İnsan karaciğermikrozomlarında yapılan in vitro çalışmalar rabeprazol sodyumun CYP450 izoenzimleri(CYP2C19 and CYP3A4) ile metabolize edildiğini göstermiştir. Bu çalışmalarda, bekleneninsan plazma konsantrasyonlarında rabeprazol CYP3A4 üzerinde indüksiyon veyainhibisyona yol açmamıştır. In vitro çalışmalar her zaman in vivo durumun göstergesiolmamasına rağmen bu bulgular rabeprazol ile siklosporin arasında bir etkileşmebeklenmediğini göstermektedir. İnsanlarda tiyoeter (M1) ve karboksilik asid (M6),plazmadaki esas metabolitlerdir. Daha düşük düzeylerde gözlenen minör metabolitleri isesülfon (M2), demetiltiyoeter (M4), ve merkaptürik asid konjugatıdır (M5). Yalnızca demetil(M3) metabolitinin küçük bir salgı azaltıcı etkisi vardır, ancak bu metabolit plazmadabulunmaz.
14C işaretli, 20 mg'lık tek doz oral rabeprazol sodyum uygulamasından sonra, idrar ile değişmeden atılan ilaca rastlanmamıştır. Uygulanan dozun yaklaşık %90'ı idrarda başlıca ikimetabolit halinde bulunmuştur, merkaptürik asid konjugatı (M5) ve karboksilik asid (M6);ayrıca iki bilinmeyen metaboliti de bulunmaktadır. Geriye kalan miktar ise feçestesaptanmıştır.

Özelpopülasyonlara ilişkin ek bilgiler


Cinsiyet:

Vücut kütlesi ve boy uzunluğuna göre uyarlama yapıldığında, 20 mg'lık tek doz rabeprazol sonrası farmakokinetik parametrelerde, cinsiyetler arasında önemli farklılıklarbulunmamıştır.

Böbrek fonksiyon bozukluğu:

İdame hemodiyaliz uygulaması gerektiren stabil, son-evre böbrek yetmezliği olan hastalarda (kreatinin klirensi <5 ml/dk/1.73 m2), rabeprazolün atılımı,sağlıklı gönüllülerdekine çok benzemektedir. Bu hastalardaki EAA ve Cmax, sağlıklıgönüllülerde karşılık gelen parametrelerden %35 daha düşük bulunmuştur. Rabeprazolünortalama yarıömrü, sağlıklı gönüllülerde 0.82 saat, hemodiyaliz esnasında0.95 saat ve hemodiyaliz sonrasında 3.6 saat bulunmuştur. İdame hemodiyaliz uygulamasıgereken böbrek hastalarında ilacın klirensi, sağlıklı gönüllülerdeki değerin yaklaşık iki katıbulunmuştur.

Karaciğer fonksiyon bozukluğu:

Hafif ve orta derecede kronik karaciğer bozukluğu olan hastalara tek doz 20 mg rabeprazol verilmesinden sonra, EAA iki katına çıkmış ve rabeprazolyarıömründe, sağlıklı gönüllülerdekine kıyasla 2-3 kat artış gözlenmiştir. Ancak 7 gün süre ilegünde 20 mg uygulamasından sonra EAA yalnızca 1.5 kat, ve Cmax yalnızca 1.2 kat artmışbulunmuştur. Karaciğer bozukluğu olan hastalarda rabeprazol yarıömrü 12.3 saat, sağlıklıgönüllülerde 2.1 saat bulunmuştur. Her iki gruptaki farmakodinamik yanıt (mide pH'sınınkontrolü) klinik olarak kıyaslanabilir durumdadır.

Yaşlılar:

Rabeprazolün eliminasyonu, yaşlılarda bir miktar azalmış bulunmuştur. Yedi gün boyunca günde 20 mg rabeprazol uygulamasından sonra genç sağlıklı gönüllülerdekideğerlere oranla, EAA yaklaşık iki katına çıkmış, Cmax %60 oranında ve t2 yaklaşık %30artmıştır. Ancak rabeprazol birikimini gösteren herhangi bir bulgu yoktur.

CYP2C19 polimorfizmi:5.3. Klinik öncesi güvenlilik verileri

Klinik olmayan etkiler sadece insanlardaki maksimum maruziyet düzeyini yeterince aşan veya maruziyet düzeylerinde gözlenmiştir; bu sebeple insanlarda kaygılar, hayvan verilerinedayalı olarak ihmal edilebilir düzeydedir.
Mutajenisite çalışmaları çelişkili sonuçlar vermiştir. Fare lenfoma hücre dizisindeki deneyler pozitiftir, fakat

in vivoin vivoin vitro6. FARMASÖTİK ÖZELLİKLER6.1. Yardımcı maddelerin listesi

Çekirdek tablet:


Magnezyum oksit
Mannitol
Povidon
Mısır nişastası
Hidroksipropil selüloz
Sodyum stearil fumarat

Kaplama:


Hipromelloz Hipromelloz ftalatTrietil sitratTalk
Titanyum dioksit Opadry sarı
- Hidroksipropil metilselüloz
- Titanyum dioksit
- Makrogol
- Sarı demir oksit

6.2. Geçimsizlikler

Uygulanabilir değildir.

6.3. Raf ömrü

24 ay

6.4. Saklamaya yönelik özel uyarılar

25°C'nin altındaki oda sıcaklığında saklayınız. Buzdolabına koymayınız.
Çocukların göremeyeceği, erişemeyeceği yerlerde ve ambalajında saklayınız.

6.5. Ambalajın niteliği ve içeriği

Aluminyum / aluminyum blister ambalaj içerisinde 14 ve 28 tablet içeren karton kutu.

6.6. Beşeri tıbbi üründen arta kalan maddelerin imhası ve diğer özel önlemler

Kullanılmamış olan ürünler ya da atık materyaller “Tıbbi Atıkların Kontrolü Yönetmeliği” ve “Ambalaj ve Ambalaj Atıklarının Kontrolü Yönetmeliklerine uygun olarak imha edilmelidir.

7. RUHSAT SAHİBİ:

İlko İlaç San. ve Tic. A.Ş.
No:6 / 34885 Sancaktepe /İstanbul
Tel: 0216 564 80 00 Fax: 0216 496 12 00

8. RUHSAT NUMARASI

237/44

9. İLK RUHSAT TARİHİ/RUHSAT YENİLEME TARİHİ

İlk Ruhsat Tarihi: 25.11.2011 Ruhsat Yenileme Tarihi:

10. KUB'UN YENİLENME TARİHİ

11
1
Yüzde şişlik, hipotansiyon ve dispne dahil
2
Eritem, büllöz reaksiyonlar ve aşırı duyarlılık reaksiyonları, genellikle tedavinin kesilmesinden sonra ortadan kalkmıştır.
3
Altta yatan siroz hastalığı olan kişilerde ender olarak hepatik ensefalopati bildirimleri
4
yapılmıştır. Ciddi karaciğer bozukluğu olan hastaların tedavisinde, RABİZA ilk kez başlanacaksa, hekimin dikkatli olması önerilir (Bkz. bölüm 4.4).

İlaç Bilgileri

Rabiza 20 Mg Enterik Kaplı Tablet

Etken Maddesi: Rabeprazol Sodyum

Atc Kodu: A02BC04

Pdf olarak göster

Google Reklamları

Ana Sayfa | Hakkımızda | İlaçlar | İlaç Ara | İlaç Firmaları | Gizlilik | Bize Ulaşın

Telif Hakkı 2008-2024 © İlaç Prospektüsü. Tüm Hakları Saklıdır.
Uyarı: Sitemizde yayınladığımız ilaç bilgileri ile doktora danışmadan kesinlikle ilaç kullanmayınız!
Aksi halde doğabilecek sağlık sorunlarından ilacprospektusu.com sorumlu tutulamaz.